1 SAHİBİ İst. Yük. İslam Enstitüsü Mezunları Cemiyeti Başkanı Mustafa PEKTUT * YAZI İŞLERİ MVDtJ:Rfi Cahid BALTACI İDARE *Mt)]lfJRfi Hüseyin ERDEM * TE!ISİLCİLERİMİZ Rıza An;kara: Koı:ı.ya: Ali ÖZSU MARAŞLIGlL Kayseri: İsmail ELİUZ İzmh•: Ali ARSLAN Erzurum: N. Tayyar TAŞ * Hattat- Ressaın Turan SEVGİLİ. * İDAREHANE Nuiuosmaniye Telf.: 22 46 02 Cad~ No: 8/6 - !ST. Cağaloğlu Haberleşme ve Havale P.K. 1315 ·siRKEC!- İSTANBUL * ABONE VE İLAN 40 TL. 20 TL. · Yabancı meı:nleketıere posta ve kır­ tasiye ücreti ekleı:ıir. · Her türlü reklam v_ş_na.nıa.i- özei tarifeye tabidir. Yıllık 12 sayı Altı aylık 6 Yıl: sayı 3 - Tarilı: * Sayı: 29 10/3/1973 Dizgi - Baskı İrfan Matbaası - !ST. iSLAM SAYFA: SO l.\IEDENİYETİ MART 1978 1 ı ı1 A. Rıza 4 iSLAM DEVLETiNDE All NL/If- HUJ{ UIf U -ı- TEMEL Vaizi UMUMI DURUM: 1 ı SLAMI devlette azınlıkların veya dini bir tabirle zimnıilerin hukuki durumunu ele almadan önce (İslami devlet) in mahiyeti üzerinde kısaca durmamız gerekmektedir. . Klasik İslam müelliflerine göre devlet: ilahi valiye mazhar _olan Resiiller ve Peygamberler zinciri vasıtasıyle ilah! otoritenin yeryüzündeki vekaleti demektir (1). Kur'an-ı Ker!m ve Hadls-i Şeriflerde Allahın; dünya ve ahirette yegane Sultan olduğu fakat yeryüzünde kendi iradesine uygun olarak idare etmesi şartıyle otoritesini insana emanet ettiği, iktidarın yalnız onun hükmüne uygun olarak kullamlacağı açıkça belirtilmiştir. Daha açık bir ifade ile devlet~· f-llah iradesinin Kuran-ı Ker2mde belirtildiği şekilde insan eliyle yeryüzünde gerçekle§tirilmesi ycıni Hak hakimiyetinin tesis edilmesidir. «flüphesiz ki yeryüzü Allahındır. Ona~ kullarından kimi dilerse mirasçı yapar.» (2) Bu izahlardan anlaşılacağı üzere İslam devleti ,ırk ve sı­ nıf hakimiyetine dayanınayıp ideolojik bir temele oturmaktadır. Bu ideoloji ise, Hak hakimiyetinin bütün dünyaya şa­ mil kılınması ve insanlığın beşeri ihtirasların · oyuncağı olmaktan kurtarılıp ilahi adalet esaslarına göre idare edilmesidir. Devlet idaresinin bu gayeye paralel olarak yürüyebilmesi için devlette hakim unsurun ilahi iradeye bağlanmış Müslüman kişiler olmasım zaruri kılmaktadır. Bu anlayış, devlet idaresinde Müslim ve gayri müslim olmak üzere iki unsur ortaya çıkarmaktadır. İşt~ azınlık veya zımmı olarak MART 1973 · - · - - - - - - - İSLAM· MEDENİYETİ SAYFA: si m~talaa · ettiğimiz kimseler İslami idarede yaşamış olmakla· beraber İslam ·ideolojisine baglanmamış kimselerdir. Milliyeti, soyu, mevkii, · rengi, ve· şekli ne olursa olsun İslam itikadına bağlanmamış olan· kimseler Peygamber ailesinden · bile olsa:. lar hertürlü beşeri· haklara sahip olmakla beraber :_. İslam· toplumunun · dışında mÜtalaa .olunmak:ta, Hak ve vazife yönünden bazı sahalarda ·ayri statüye tabi tutulınaktadırlar; · Hz. Nfıh'un, tufanda boğulan oğlunilli helakine ·üzülüp . «Yeı.:­ rabbiıj elbette oğlum benim ailerndendir.» demesi Üzerine Allah-ü teala «Ey Nilh/:·o senin ailenden değildir. Çünkü o hayırsız bir i§ sahibidir (yani kdfirdir.)» (3) buyurmuştu. Nfıh''" un öz oğlu için Allah'ın (o senin ehli ailenden değildir) buyurması. İslam nazarında · Müslümanların ayrı birmillet, gayrimüslimlerin de. ayrı bir millet olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.· Bütün bunlara rağmen İslamiyet gayrimüslimlere diğer din ve rejimlerden daha müsamahalı davranri:ıış, fitne ve fesat çıkarmadıkları ve anlaşmalara · sadık kaldıkin · müddetçe oıl!.ara her türlü medeni hakları tanımış, devletin kilit noktaları hariç bütün idari kademelerde vazife ve salahiyetler vermiştir. Halbuki diğer devletlerde bu türlü azınlıklar ya toptan imha ellietine gidilmiş veya göçe zorlanmış yahut da devamlı olarak esaret altında tutulma yoluna gidilmiştir. Bilhassa günümüzde birçok Komünist ülkelerde ·bu azınlıklar çeşitli metotlarla milliyetlerinden uzaklaştırılniaya ve zorla komünistleştirilmeye çalışılmaktadır.. İslam'a göre bütün irulanlar bu dünyada ıztırap çe~ede müsavidirler. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) «bizim lehimize olan onların da lehine~ bizim aleyhimize olan onların da aleyhinedir» buyurmuşlardır (4): · Hiçbir müslüman diğer taraf gayrimüslimdir diye hak ve adaletiıi ·hilafına hareket edemez, onlarla . yaptığı anlaşmayı .bozamaz. «Kim muahede ekline zulmeckr~ hakkını tam vernnez veya takatinin üstünde yük yükler~ yahutta gönül rızası olmadan bir §eyini alırsa kıyamet gününde onun davacısı ben olticağım.» (5) Bu hadis-i şerif gayrimüslimler için hayatın her sab,asında şamil umun::ii . bir teminat mahiyetindedir. «Olabilir ki~ siz bir minetle sa-. va§ır ve onlara galip geli1·siniz. · Onlar da mallarvnı ve canlarını belli bir vergi vermek (ba§ka bir rivayette~ muahede yapmak) suretiyle sizden koiumak isterlerse tesbit edilen meblağdan fazlasını almayın. Muhakkak ki bu fazlalık sizin için caiz olmaz.» (6) Kitabu'l-Haraçta, Yahya İbn-i Adem'den naklen, Hz. Ömer'in eceli iyice yakl8.şır ölüm. döşeğinde uzamrken (İranlı Firfız tarafından namaz kıldırırken hançerlendikten ·sonra) ŞU vasiyette bulunduğu zikrediliyor: «Benden· sonraki Halifeye; Zimmıler hakkında iyi davranmasını~ aralarındaki anla§maya . sadık kalmasını~ onları arkiulan vurmamasını ve güçlerinin üstünde yü~ yüklememesini tavsiye ederrim.» (7) Çeşitli yollarla gerçekleştirilen fetihler neticesinde imza- · SAYFA: 32 !anmış - - - - - - - - tsLAM MEJ;>ENİYETİ - - - Zimmilere karşı ne derece insani davranıldığını açıkça göstermektedir. Taberi'nin de nakletmiş olduğu, Hz. Ömer'in Kudüs başpapazının elçileriyle birlikte imza ederek verdiği Emanın bazı kısımları aynen şöyledir: «Esirgeyen bağışlayan Allahın adıyle. Bu~· Mü'minlerin emiri Ömer'· in~ Kudüs halkına verdiği Emand11r. Mü'minlerin Emiri onların -hastalar~ sağlamları ve diğer halkıyle birlikte- canlaJrını marlarını, kileselerini ve saliplerini teminat .altına alır. Kiliseleri mesken yapıımıyacak ve yıkılmıyacak, kilise ve diğer ibadethaneZerinden, mallarından; saliplerinden hiçbir §eye dokunulmıyacak. • Dinleri hususunda zorlama yapılmıyacağı . . gibi hiç kimseye de zarar verilmiyecek... Bu. bölgeden olup da burada kalmak isteyeriler kalır. Cizye yönünden aynen Kudüs halkının §artlarına tabi olur. . Rumlarla gitmek isteyen gider, istemeyen de ailesinin yanına döner. Hasat mevsimi gelmedikçe onlardan hiçbir §ey q,lınmaz. tlzerlerine farz olan cizyeyi verdikleri müddetçe, Allah'ın ahdi Resulün'iin, Halife·zerinin ve bütün Mü'minlerin zimmeti üzere bu ahitnamedeki §artlara riayet etmek borcumdur.» sonra Hz. Ömer Mührüyle ahitnameyi mühürledi ve Halit İbn-i Velid, Am.r-İbn'ül As, Abd-ürrabman İbni Avf ve Muaviye İbni Süfyan da şahitlik yaptı. (8) olan anlaşmalar Hz. Ömer'in Sfı.riyelilerle yaptığı anlaşma daha enteresan hükümle~ihtiva etmektediİ'. Sarık, ayakkabı ve saç modeli · yönünden kıyhfet itibariyle Müslümanlara benzetilmeme, çocuklarına zorla ' Kur'an öğretimi yaptırmama gibi hükümler, galip duru:nlda oldukları halde mağlup milletiere karşı İsla­ mın barış/everliğini ve insan hürriyetine karşı duyduğu derin saygıyı en güzel şekilde iZhar eder. (9). · Gerek Hz. Peygamberin ve gerek se Halifelerin, Zimmi'!erin şikayetlerini ciddiye aldıkları ve uğradıkları haksızlık­ ları kaldırmak için son derece titiz davrandıkları tarihen sabittir. Urbad bin Sariye şöyle anlatıyor: «Bir gün Allah Re8Ulü üe Hayber kalesine ·vardık. Bir hayli müslüman da vardı. O zamanlar Hayher'in reisi inatçı ve kendini beğenmi§ bir adam-. dı. Peygambere geldi ve -Ya ,Muhammed! sizin dininizde hayvanlarımızı boğazlamak, meyvelerimizi haksız yere yemek ve kadınlarımızı dövmek var mıdır? Bunun üzerine Allah Re8Ulü iyice siniriendi ve Abdurrahrfu!,n ibni Avf'a, atına binip insanları çağırmasını söyledi. Müsliımanlar toplanınca birlikte namazı kıldılar ve Hz. Peygamber namar~dan sonra §öyle bir hitabede bulundu: «Sizden biriniz koltuğuna yaslanıp da Allah'ın, ancak Kur'anda bildirdiklerini yasak sayıp ba§ka her §eyin helal olduğunu mu zanneder? Gözünüzü açın ben Kurandakiler kadar hatta daha da fazla §eyler hakkında emir, nehy ve tavsiyelerde bulundum. (sakın bunları unutmayın) Allah sizin üzerlerine dܧen haraç vesaireyi ver:dikçe izinsiz · olarak ehli Kitabın evlerine girmenize, kadınlarını döğüp meyvelerini haksız yere yemenize kat'iyyen müsaade etmedi.» (10) - - - - - MART 1973 MART 1973 - SAYFA: 83 Hz. Peygamber sağlığında bizzat Necran Hıristiyanlarına; can, mal ve di:ıi emniyeti sağlayan, inançlaııına göre ibadetlerini yapmakta tam hürriyet veren, hiçbir Başpapas, Rahip. ve Keşişin vazrresinden uiaklaştırılımyacağını,. Azizierin resmi-· nin, Salibin tahrip· edilmiyeceğini, Aş' ar vergisi askerden alın­ mıyacağını temin eden bir hürriyet fermanı verdi.· (ll) AZINLIKLARIN GENEL Aslında azınlıklar HAK~ARI: üç gruba ayrılır; 1 - Barp yoluyle Zimmı olanlar: Harpte mağlup olup cizye mukabilinde İslam devleti tabiiyetinden sayılanlar. 2 - Sulh yolutyle Zimmı olanlar: Kendi istekleriyle İs­ lam devleti tabiiyetme geçenler veya himaye edilme kasdiyle 3.nıaşma yapanlar. 3 1zdivag· yoluyla Zimmı.·olanlar: Yani gayrimüSlini bir ·kadınıİı müslüman bir erkekle evlenerek İslam tabiiY:etirie geçmesi. Önceki iki grubun kendilerine has baz1 husus! dUrum.Iari varsa da bulllar mühim farklar değildir. Kısaca bu farkalr: birinci grup Zimmiler için; harp yoluyla ele geçirildiğinden mabetierine el konulabileceği . hükmü ve vergilerle ilgili .bazı hususlar. İkinci grup yani sulh yoluyla Zi.m:mi kabul edilenler için de, tesbit edilen anlaşma esaslarına göre harekef edileceği meselesidir. Harple ele geçirilen mabetiere el konma me. selesi bir fetva ise de efdal olan onları olduğu gibi muafaza etmektir. Nitekim Müslümanlar Hz. Ömer zamanında fethe. dilen bütün beldelerdeki mabetiere dokunmamışlar .ve saygı,;, sızlık.etmemişlerdir: İmam-ı. Ebu YusUf bu mabetler için:· (eski halleri üzere) bırakıldılar, · hiçbiri yıkılmadı, kendilerine taarruz da edilmedi (12) demektedir: «Ne §ekilde olursa ol- sUn tarihi mabetlerin yıkılması. caiz değildir.» (13) Gelecek yazımızda azmhklarui hepsi için hakları ana hatlariyle belirtrneğe çalışacağıZ. müşterek olan. 1. Prof Dr. M. Mamidullah: İsliimda Devlet İdaresi, S. 67, İst. 1963, ter: K. Kuşçu. 2. Kur'an-i Kerim, 7/128 3. Kur'an-ı Kerim, ll/45- 46 4. Seyyid Sabık: Fıkhüssünneh, S. 153, ll. cüz, Knveyt · 5. Muhammed Gaza1i: Et-Taassup ve't-Tesamuh, S. 41, Kuveyt 6. Ebu Davut:. Kitabiil Cihat 1· Kitabiil Hara.ç'dau. nalı.:Ien: Et-Taassup ve't-Tesamuh, S. 43 8. Aynı kitap ayıiı .e8er s. 45-46 9. Aynı kitap aynı· eSer S. 47-48 (özet olarak) 10. Aynı kitap aynı eser S. 52 · ll. Prof. H. H. Şirvani: İsliimda Siy~i Düşünce İdare, S. 18, ter. K. Kuşçu. 12. Kitabül Hara.ç: Ebu. Yusuf, S. 73 13. El-Bedai' C. 7, ~. llıf (Bu losun Mevdudiniu Hukuk'u Ehli'z. Ziuuneti Fid-Devletil İsiamiyye (Darul Fikr. BeYrut) adlı eseri esas ve alınarak hazırlanmıştır.