ekolojik yıkıma karşı dayanışma

advertisement
> çevre
5 Haziran Dünya Çevre Günü...
EKOLOJİK YIKIMA
KARŞI DAYANIŞMA
Birleşmiş Milletler Çevre ve İnsan
Konferansı'nda 1972 yılında kabul
edilen bildirgeyle birlikte 5 Haziran
Dünya Çevre günü olarak kutlanıyor.
Bildirgenin ilk maddesinde
"İnsanın; hürriyet, eşitlik ve yeterli yaşam koşulları sağlayan onurlu ve refah içinde bir çevrede yaşamak temel
hakkıdır" vurgusuna yer verilmektedir.
"Bugünkü ve gelecek nesiller için ihtiyaca göre özenli planlama veya yönetim ile dünyanın doğal kaynakları,
hava, su, toprak, flora ve fauna dahil,
özellikle de doğal eko sistemleri temsil eden örnekler korunmalıdır" ifadeleri ikinci madde olarak yer alırken,
14'üncü maddesinde ise "Kalkınmanın
gerekleriyle, çevrenin korunması ve
iyileştirilmesi ihtiyacı arasındaki çelişkileri gidermede rasyonel planlama temel araçtır" denilmektedir.
Kalkınmanın çevrenin korunarak sağlanmasına ilişkin kamuoyu oluşturma
çalışmalarına öncülük eden TMMOB
ve bağlı Odalar da 5 Haziran Dünya
Çevre kapsamında basın açıklamaları
ve etkinlikler düzenledi.
Zeytine Dokunma
TMMOB Yönetim
Kurulu Başkanı Emin
Koramaz'ın 5 Haziran
2017 tarihinde gerçekleştirdiği basın açıklamasında, çevre sorunlarının ekolojik bir krize
dönüşmeye başladığına
18 emo izmir şubesi haziran 2017
dikkat çekerek, "AKP’nin 15 yıllık iktidarında ise bilime, doğaya aykırı
yasal düzenlemelerle tüm ülke bir
rant alanı olarak görülmüş, kentsel ve
kırsal alanlar, ormanlar, meralar, kıyılar, doğal sit alanları, tabiat varlıkları
yalnızca kar hırsıyla tahrip edilmiştir"
dedi. Zeytinliklerin ve meraların tahrip edilmesine olanak sağlayacak olan
yasa tasarısının TBMM gündeminde olduğuna dikkat çeken Koramaz,
“Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı"nın Anayasa ile tanımlandığını vurguladı.
"Talana Karşı Direniş"
Aynı gün TMMOB İzmir İl
Koordinasyon Kurulu (İKK) ve Konak
Kent Konseyi tarafından İzmir'de
"Ekolojik Yıkıma ve Talana Karşı
Dayanışma Var, Direniş Var" etkinliği düzenlendi. Etkinlik kapsamında
Alsancak Vapur İskelesi önünde buluşan yurttaşlar, Aliağa'daki çevresel kirlilik ve termik santraller; Efem
Çukuru, Turgutlu ve Gördes'teki maden projelerini ile Çeşme, Urla ve
Karaburun'daki taş ocaklarını protesto ederek, "Su Altından Değerlidir"
ve 'Denizime, Toprağıma, Havama
Dokunma" pankartlarıyla Gündoğdu
Meydanı'na yürüdü. Plansız enerji yatırımlarına değinilen etkinlikte, İzmir
Gaziemir, Manisa Köprübaşı ve Aydın
Kisir'da yaşanan radyoaktif kirliğine
dikkat çekildi. Etkinlik kapsamında
Gündoğdu Meydanı'nda tiyatro gösterileri ve müzik dinletisi de gerçekleştirildi.
Öte yandan Dünya Çevre Günü'nde
Çevre Mühendisleri Odası İzmir
Şubesi tarafından "2017 Yılı İzmir
Çevre Durum" başlıklı rapor yayımlandı. Çevresel altyapı tesislerine ilişkin
veriler bakımında İzmir'in diğer kentlere kıyasla daha ileride olduğuna yer
verilen raporun sonuç bölümde, şöyle
denildi:
"Ancak diğer taraftan Aliağa’da
Sanayi Tesisleri, Gemi Söküm Tesisleri,
Planlanan Termik Santraller, Bergama
ve Efemçukuru’nda Altın Madenciliği,
Turgutlu Çaldağ ve Gördes’te Nikel
Madenciliği, Kentin farklı bölgelerinde
kurulan plansız RES’ler, Gaziemir’de
Nükleer Atıklar, kaybedilen orman
alanları, doğal sit alanları, tarım arazileri, kontrolsüz yapılaşma, sanayileşme süreçleri ile İzmir kenti çevresel
problemlerle yaşamaya
devam etmektedir."
Raporun tam metnine http://izmir.cmo.org.tr
adresinden ulaşabilirsiniz.
Download