12:26 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 2. TÜRKLERDE İSLAM’IN YAYILMASI: 2.1. EBU HANİFE 12:26 2.2. İMAM MATURİDÎ, 2.3. ALİ ER-RIZA 2.4. AHMET YESEVİ KAZANIMLAR 1. Türklerin Müslüman olma süreci hakkında bilgi sahibi olur. 2. Türkler arasında İslam’ın yayılmasında ve İslam anlayışının oluşmasında etkili olan şahsiyetleri tanır. 12:26 12:26 VI. ÜNİTEMİZ 12:26 HATIRLAYALIM 10. KÖTÜ DAVRANIŞLAR KARŞISINDA DUYARSIZ KALMAYALIM 11. FELAK SURESİ VE ANLAMI, SORULAR-YARIŞMA 12:26 Yalan ve hile insanların arasında güvensizlik duygusu oluşturur. İnsanların birbirlerine inanmalarına engel olur. İnsanların birlik ve beraberliğini bozar. Yalan ve hile ile insanların kandırılması ve onlara zarar verilmesi kötü davranışlardandır ve dinimizde haram kılınmıştır. 12:26 Bu iki davranış da dinimizde haram olan davranışlardandır. Gıybet, bir kimsenin arkasından onun hoşuna gitmeyecek şeyleri (gerçekleri) başkalarına konuşmasıdır. İftira ise, bir kimseyi işlemediği bir suçu (yalan ile) ona yükleyip, onu kötülemek, suçlu ilan etmektir. Gıybet doğru, iftira yalan söyleyerek günaha girmektir. Kötü davranışlar karşısında duyarsız kalmak, onları görmezden gelmek bu davranışların yaygınlaşmasına neden olur. Hak duygusu kaybolur. Kötü davranışa maruz kalan kişi veya kişiler mutsuz olurlar. Kötü davranışları yapan kendine ve karşısındakine karşı saygısını yitirir. 12:26 Alay etmek genellikle kibirli olmaktan meydana gelir. Alay etmek başkasını utandırmaya neden olduğu için kötü bir davranıştır. Alay eden bir insan geçimsiz ve sevilmeyen bir insan olduğundan alay etmek hoş karşılanmamıştır. Güzel ahlak sahibi bir insan alay etmez ve başkalarına saygılı olur. 12:26 12:26 12:26 12:26 12:26 12:26 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 2. TÜRKLERDE İSLAM’IN YAYILMASI: 2.1. EBU HANİFE 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 12:26 İslam dini, Peygamberimizin sağlığında, Arap Yarımadası’nda yaşayan insanların çoğunluğu tarafından kabul edilmişti. Türklerle Müslüman Araplar arasında ilk ilişkiler, ikinci halife Hz. Ömer zamanında gerçekleşmiştir. Hz. Ömer zamanında sınır komşuluğu ile başlayan Türk - Arap ilişkileri, Emeviler zamanında yürütülen baskıcı politikalar nedeniyle çatışmaya dönüşmüştür. Ancak daha sonra Abbasilerin uyguladıkları ılımlı politika ile Türkler İslam’a ilgili duymaya başlamışlardır. 751 yılında gerçekleşen Talas Savaşı’nda Türklerle Müslümanların Çinlilere karşı birlikte hareket etmeleri ile ilişkiler daha da ilerlemiştir. Bundan sonra Türkler İslam’ı daha yakından tanımışlar ve kitleler hâlinde İslam’ı kabul etmeye başlamışlardır. 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU Toplu hâlde Müslüman olan ilk Türkler Karahanlılardır. Karahanlı Hükümdarı Satuk Buğra Han Müslümanlığı kabul edince halk da İslam dinini kolayca benimsemiştir. Türklerin İslam’ı kabul etmeleri zorla olmamıştır. Aksine Türkler bu yeni dine seve seve girmişlerdir. Bunun en önemli nedeni, Gök Tanrı inancı ile İslam’daki benzerliklerdir. 12:26 Türklerin Müslüman olmadan önceki inanç ve uygulamalarıyl a Müslümanlık arasındaki benzerlikler şöyle sıralanabilir: 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 12:26 Gök Tanrı inancı ile İslamiyet arasındaki benzerlikler, Türklerin İslamiyeti benimsemelerini kolaylaştırdı. Ayrıca İslam dininin insan doğasına, Türklerin örf ve âdetlerine uygunluğu Türklerin topluca Müslüman olmalarını hızlandırmıştır. 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 12:26 Atatürk de İslam dininin bu yönüne konuşmalarında sık sık dikkat çekmiştir. O, 31 Ocak 1923’te İzmir’deki eski gümrük binasında yapılan bir toplantıda şunları söylemiştir: «Bizim dinimiz en makul ve en tabii bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uyması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur.» 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 12:26 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 12:26 2. TÜRKLER ARASINDA İSLAM’IN YAYILMASINDA ETKİLİ OLAN BAZI ŞAHSİYETLER 12:26 2.1.EBÛ HANİFE 12:26 Ebu Hanife, Türkler arasında İslam’ın yayılmasında etkili olan büyük bir din bilginidir. Asıl adı Numan bin Sabit’tir. 699 yılında Kûfe’de doğmuş, 767 yılın da Bağdat’ta vefat etmiştir. Kabri Bağdat’ta, Azamiye diye anılan bölgededir. Tüccar olan babası gibi ipek ticaretiyle uğraşmış ve alış verişteki dürüstlüğüyle ün yapmıştır. 2.1.EBÛ HANİFE 12:26 Ebu Hanife, döneminin en seçkin din bilginlerinden Arapça, fıkıh, kelam ve mantık dersleri almıştır. İslami ilimlerde özellikle fıkıh alanında kendini geliştirmiştir. Onun görüşleri Hanefi mezhebine temel olmuştur. Fikirleri Arap ülkelerinin yanı sıra Türkiye, Hindistan, Pakistan, Çin ve Türkistan’a kadar yayılmış tır. Anadolu’da ve Türkler arasında hâlen çok yaygındır. 2.1.EBÛ HANİFE İsmail Hakkı Ünal, Ebu Hanife’nin Hadis Anlayışı ve Hanefi Mezhebinin Hadis Metodu, s.4-5. 12:26 Ebu Hanife’nin eserleri, vefatından sonra öğrencileri tarafından yazılmıştır. En meşhur eserleri; el-Fıkhu’l-Ekber, el-Âlim ve’l-Müteallim... Ebu Hanife sabırlı ve gönlü zengin bir insandı, emanete riayet ederdi; cömertti. Bilgiye, hür düşünceye ve kişi hürriyetine büyük önem verirdi. 2.1.EBÛ HANİFE 12:26 12:26 2.1.EBÛ HANİFE (ÖZET) 12:26 12:26 12:26 1. TÜRKLERİN MÜSLÜMAN OLUŞU 2. TÜRKLERDE İSLAM’IN YAYILMASI: 2.1. EBU HANİFE 12:26 2.2. İMAM MATURİDÎ, 2.3. ALİ ER-RIZA 2.4. AHMET YESEVİ