FRANSA GEZİLECEK YERLER Başkenti: Paris İklimi: Akdeniz iklimi Ne Yenir? croissant 1. Eyfel Kulesi (La tour Eiffel) Paris'teki demir kule. Kule, aynı zamanda tüm dünyada Fransa'nın sembolü halini almıştır. İsmini, inşa ettiren firma olan Gustave Eiffel'den alır. Eyfel Kulesi 1887 ile 1889 yılları arasında Gustave Eiffel'in firması tarafından, Fransız Devrimi'nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Expo 1889 Paris fuarının giriş kapısı olarak inşa edilmiştir. Aslında kulenin mimarı Gustave Eiffel değil, İsviçreli Maurice Koechlin 'in siparişi üzerine tasarlayan Stephen Sauvestre'dir. Meslektaşı Emile Nouguier ile beraber ilk tasarımları yapmıştır. 3.000 işçi 26 ay boyunca 18.038 adet demir parçayı 2,5 milyon perçinle bir araya getirdi. Hiç ölüm vakası yaşanmamış olması, o günün şartlarında şaşırtıcı bir durumdur. 2. Notre Dame Katedrali (Cathédrale Notre Dame de Paris) Fransa'da bulunan dünyaca ünlü bir katedraldir. Meryem Ana'ya ithafen isimlendirilmiştir. Gotik yapı Île de la Cité'in doğu kısmında, Paris'in diğer tüm önemli yapıları gibi Seine Nehri'nin kıyısında bulunur. Girişi batıya bakar. Fransız gotik mimarisinin en güzide örneği olarak bilinen Notre Dame, ayrıca ilk gotik katedrallerden biridir ve gotik dönem boyunca inşası sürmüştür. Heykellerin ve işlemeli camların ortaçağ Roma mimari üslubundan sonra pek görülmemiş bir dünyevilik içermesi, natüralizm akımının eserlerdeki ağır etkisi sebebiyledir. Turistler açısından popüler bir yer olmasının yanı sıra, halen bir Roma Katolik katedrali olarak kullanılır ve Paris başpiskoposluğuna ev sahipliği yapar. 3. Zafer Takı (Arc de triomphe de l'Étoile) Paris'te bulunan tarihi anıttır. Charles de Gaulle Meydanı'nın ortasında, Şanzelize Caddesi'nin batı kısmında yer almaktadır. Boyu 45, eni 22 ve yüksekliği 49 metredir. Napolyon Bonapart, Austerlitz savaşında galip gelen fransız askerlerine seslenmiş ve "Evinize zafer taklarının altından geçerek döneceksiniz." demiştir. 18 Şubat 1806 tarihinde Zafer Takı'nın inşa edilmesini istemiştir. Napolyon Bonapart'ın ilk düşüncesi, Zafer Takı'nı Louvre Müzesi ve Bastille Meydanı'ndan geçen uzun bir caddenin başlangıç noktası yapmaktır. Anıtın inşaatını Fransız mimar Jean‐François‐Thérèse Chalgrin üstlenmiştir. 1810 yıllarında Rusya İmparatorluğu'na karşı savaşan Napolyon Bonapart, anıtın inşaatına ara verdi. Restorasyon döneminde ise tamamen durduruldu. Louis‐Philippe'in ülke'nin başına gelmesiyle, Zafer Takı inşaatına 1832 yılında yeniden devam edilmiş ve 1836 yılında bitirilmiştir. İnşaatın son dönemlerinde mimarlar Fransız Louis‐Robert Goust ve Jean‐Nicolas Huyot olmuştur. Zafer Takı, 29 Temmuz 1836 tarihinde, Temmuz Devrimi'nin 6. yıldönümü kutlamalarında açılmıştır. Açılışta askeri konvoyların geçmesi ve Louis‐Philippe'in konuşma yapması planlanmaktaydı. Ancak açılışın birkaç gün evvelinde Louis‐Philippe'e suikast girişiminde bulunulduğu için, hem askeri konvoy hem de konuşma iptal olmuştur. Zafer Takı tarihi andıran bir anıt haline gelmiştir. Altında I. Dünya Savaşı'nda ölen Fransız askerler için meçhul asker mezarı (Tombe Du Soldat Inconnu) bulunmaktadır. Mezarın üstünde bulunan alev 1923 senesinden beri hiç sönmemektedir; savaş gazileri ve dernekler tarafından alev, her akşam saat 18:30'da tazelenmektedir. 14 Haziran 1940 günü, yani Alman askerlerin Paris'e girdiği gün bile ve Almanların gözleri önünde mezar alevlendirilmiştir. 4. Versay Sarayı (Le château de Versailles) Tarihi bir Fransız şatosudur. Sarayın ilk binasının yapımına 1661'de başlanmıştır, daha sonra değişik zamanlarda genişletilmiştir. Saray, günümüzde müze olarak kullanılır. Versailles sarayı çok geniş planlanmış olması yönüyle tipik Fransızdır. Roma İmparatorluğu'ndan sonra ilk defa bu sarayda büyük ölçüler kullanılmıştır. Bunun sebebi ise zengin ve merkezi krallık yönetimiydi. İtalya, Almanya ve İngiltere'de siyasi ortamlar farklı oldugu için Versailles sarayı gibi saraylar uzun süre yapılamadı. 5. Mont Saint‐Michel Fransa'da, Aşağı Normandiya planlama bölgesine bağlı Manche ilinde kayalık adacık ve ibadet yeri. Normandiya kıyısı açıklarında Rennes'in kuzeyine düşen aynı adlı koyda yer alır. Çevre uzunluğu 900 m'yi bulan, daire biçimli ve granit oluşumlu Mont Saint‐Michel, 88 m yüksekliğe ulaşır. Geniş bir kıyı diliyle çevrilidir. Medcezir olayları olduğu için denizin çok yükseldiği zamanlarda ada veya tombolo görünümünü alır. Adacığın tepesindeki eski manastır çok uzaktan da görülebilir. Önceleri Mont Tombe olarak anılan adacık daha sonra Mont‐Saint‐Michel adını aldı ve kısa sürede bir hac merkezi durumuna geldi. 6. Kutsal Kalp Bazilikası (Basilique du Sacré‐Cœur) Parisin Montmartre mahallesinde bulunan önemli bir Hıristiyan yerleşimidir. 2006 yılında on milyon ziyaretçi ile Notre Dame Katedralinden sonra Fransa'da en çok ziyaret edilen anıttır. Basilique du Sacré‐ Cœur Parisin en yüksek rakımında bulunmaktadır. 23 Temmuz 1874 tarihinde, Fransa‐Prusya Savaşı sırasında hayatlarını kaybeden Fransızlar anısına, Fransız Ulusal Meclisinin sunduğu bir kânun ile inşaatına karar verilmiştir. Yapımını Fransız mimar Paul Abadie kazanmıştır. 1884 yılında ölen Abadie, sırasıyla Pierre Gérôme Honoré Daumet (1884‐1886), Charles Laisné (1886‐1891), Henri Pierre Marie Rauline (1891‐1904) ve son olarak Lucien Magne yerine mimar olarak getirildiler. 16 Haziran 1875 tarihinde başlayan inşaat, maliyetinin tamamına yakın Fransız halkı üstlenmiştir. Yapımı 1914 yılında biten Basilique du Sacré‐Cœur, sadece I. Dünya Savaşından sonra açılmıştır. 7. Louvre Müzesi (le Musée du Louvre) Fransız ihtilâlinden sonra 1793 senesinde, Fransa'da açılan ilk devlet müzesi. Paris'te bulunan bu müze emsalleri arasında en ünlülerindendir. Louvre, on üçüncü yüzyıl başlarında (1204), Philippe Auguste tarafından ilk şekliyle inşâ ettirilmiştir. Adını İngilizcede kuvvet, güç anlamına gelen “Lower” kelimesinden alan saray, daha sonra 14. yüzyılda kraliyet merkezi olmuştur. On beşinci yüzyılda ise saray, Loire'nin kıyısına taşınınca Louvre bakımsız kalmış ve 1564'te sarayın Tuileries bölümünün yapımına başlanmış fakat, Üçüncü Napolyon zamanında tamamlanabilmiştir. 1793'te müze hâline gelen saray, 1871'de büyük bir yangın geçirmiştir. Yapılan tâmirât ve değişikliklerle zamanımıza kadar gelen binâ 1932'de son şeklini almıştır. İçersinde bulunan sanat kolleksiyonları, yenileriyle birleştirilerek büyük bir sanat müzesi hâline getirildi. Louvre Müzesi ; sekiz sorumlu departmanda 380.000'den fazla obje ve sergilenen 35.000 sanat eserini içerir.