I r albüm * + PAZAR, 12 Kasım 2000 'c'syjs's i Ajda Pekkan'ın o günlerin genç işadamı Ahmet Mavitan'la yaşadığı aşk henüz küllenmiş. Şamdan'da bit gün, adı Mavitan'la evlenecek diye çıkan Nazlı D eniz Kuruoğlu'nun Pekkan'a bir çiçek vermesi, gerekiyor! Bu t da gazeteye konu oluyor. Yıl 1975, Etiler henüz kervan geçmez bir son durakken açılan Şamdan'ın ilk servis ekibi. Ortada bıyıklı olan, o zam anın DJ'si, şimdinin sahibi Mehmet Tuna. H H j P P m w ll^ıı H P I ' H H i y 1SL W b£% ğ&BSk « H fi firara H Simavi Ailesi, açıldığı yıllarda sonrasında Şamdan ın önem li müdavimlerinden biriydi. İşte Mehmet lima nın öptiiğii kadın da Aliye Simavi. > I I Şamdan'ın açıldığı günden itibaren müdavimi olan Hüm eyra, Brezilya dansı döktürürken... İvet Leventoğlu ve Mohız Behardete, Şamdan ın gece kulübüne dönüştürülen ust katında dans ediyor. Zeynep Hanım, henüz Fadıllıoğlu olmamış, babası Fehmi Behlil'le Şamdan'a gelmiş; yanındaki Ayşe İrmak. i t t i i I Gencecik bir Celal Çapa. Şamdan'ın ortağı olduğu günlerden. 80'li yıllar Ve nostaljik bir fotoğraf: Sezen • Aksu, sağında Cansu Akbel, karşısında çok sevdiği O n no Tunç'la. Tunç'un yanındaki 'ev sahibi' M ehm et Tuna. Müdavimlerinden biri de ünlü gazeteci Güneri Civaoğlu ve eşi t Yasemin Kahmi. Bir aralar çok ünlü olan ve klasikleşen kıyafet balolarından birinde, kovboy ' kılığında. l İ i ı I l Ve şimdinin Celal Çapası, 2 Kasım 2000 günü, Şamdan'ın 25. yılını kutlamak üzere Şamdan'da. Eski ortağı Mehmet Tuna ile birlikte. \ i ı I I l İstanbul Etiler'deki gece hayatının duayeni Şamdan 25 yaşına bastı i mekli mankenler mekanı Mehmet Tuna, 1971 yazında liseyi bitirir ve Boğaz'da Sait Halim Paşa yalısında plaj, restoran ve gece kulübü olarak işletilen mekanda, "DJ yardımcısı" olarak işe girer. Mekan Ahmet Çapa ve Metin Fadıllıoğlu'nun ilk patronluk denemesidir, DJ ise bizzat Ahmet Çapa'nm kendisi. Yazı geçirmek için bu işe giren 18 yaşındaki Tuna'yı, işin tamamı giderek cezbeder; mutfakla, plajla, zaman zaman kasayla da ilgilenmeye başlar. O zamanlar İstanbul'un gece haya­ tının kalbi Elmadağ'da, Divan Otel'in bannda, Kervansarayda, Kulüp 33'te, The Modülde atmaktadır. Kışlık me­ kanlar bunlarken, insanlar yazlan eğ­ lenmek için Suadiye'ye, Moda'ya, Büyükada’ya gitmektedir. Türk Pop Müziği henüz cenin bile değildir. He­ pi topu bir tane magazin dergisi var­ dır; Sosyete 13. Etiler semti ise oto­ büslerin son durağı, tek tük evlerin ve lojmanlann olduğu bir yerdir. B iR KLASİKTİ Mehmet Tuna yalıdan sonra Kervansaray Grubu'na geçer, Kulüp 33 ve Modülde DJ'lik yapar. Ardından eski patronları Çapa ve Fadıllıoğlu Tiffany'yi açınCa orada çalışır. Askerden döndüğü 1975 Aralık'mda ise onu bir sürpriz beklemektedir: Patronları kasım ayının 2'sinde Etiler denen kuş uçmaz kervan geçmez yerde Şamdanı açmışlardır! Bunca yıldır eğlence yerlerinde çalışan Tuna, Etiler'e hayatında bir kez ehliyet almak için gelmiştir, çünkü şimdiki Ulus'un oralarda bir otomobil kullanma yeri vardır. Anlayamaz, ama çalışmaya başlar. Hem DJ'lik yapar, hem de her türlü şeyle ilgilenir daha önce olduğu gibi. Öyle bir yerdir ki Etiler, zaman zaman, mesela kar bastırdığında filan, gece kulüpte mahsur kaldığı çok olur. Şamdan’ın ilk patronları, mekanlarına tüm çevrelerini Bugün trafiğinden ve kalabalığından yer bulup da ilerleyebilirseniz, adım başı birbirinden "in" restoranlarını, barlarını, gece kulüplerini göreceğiniz İstanbul Etiler Nispetiye Caddesi'nde bir zamanlar, bir-iki banka, müstakil evler ve bir de Şamdan vardı. Ö yle ki, Etiler İstanbul'un o tarafının son durağıydı. İşte Emel ARMUTÇU 1975'in, Akmerkez'i, plazaları, butikleri henüz tanımadığı günlerinde, Emlak Bankası'nın lojmanlarından biri olan müstakil evde açıldı Şamdan. Ve "sosyetik mekan" devri de böylece başlamış oldu. Ama bakmayın, o zaman işler farklıydı; ortada ne paparazziler, netlim çeviren mankenlerin birbirinden hızlı özel hayatları vardı. Şamdan, bugünkü patronunun, "Sosyetik, sosyal içeriği olan kişidir" diyerek tanımladığı insanlarla varoldu. Yıllarca "cemiyet haberleri"ni takip eden okur, oradan çekilen fotoğraflar sayesinde sosyetenin nasıl eğlendiğini öğrendi. Bu ayın ikinci gününde 25. yaşına giren Şamdan, hâlâ sosyetik eğlencenin adresi. Ama bu arada oradan kimler geldi, kimler geçti; ne aşklar yaşandı, ne evlilikler bitti; ne acı tatlı anılar yaşandı, kimbilir. getirirler. Başlangıçta sadece haftasonları dolar gibi olan mekan, giderek ünlenir. Bunda dönemin gazete patronlarının payı büyüktür. Ercüment Karacan'lar, Erol Simavi'ler, Abdi İpekçi'ler müdavimlerdir ve onların gittikleri mekanlar da doğal olarak ünlüdür. Mehmet Tuna şimdi onları, "Bugün gelenlerin, babalan, dedeleri" olarak tanımlıyor ama dönemin -o zamanki adıyla "fabrikatör"leri yani işadamları, diğer zenginleri ve medyatikleri Şamdan'da buluşmaya başlar artık. Böyle yerler de zaten gelenleriyle ünlü olur. Bu, rustik tarzda dekore edilmiş, iki katlı küçük mekanm üst katı giderek şekil değiştirir; bir gün bir parça çalınır, müşterilerden 'volümü aç' isteği gelir, ardından iki kişi danseder, sonra dansedenlerin sayısı giderek artar ve üst kat bir gece kulübü havasına bürünür. Bu arada, ilki üç yıl sonra olmak üzere yanında yöresinde yeni mekanlar açılmaya başlayan Şamdaridan, önce Mehmet Tuna ayrılır, başka yerlerde işletmeciliğe soyunur. Ancak bir süre sonra eski patronlarından ortaklık teklifi alacak ve Şamdana dönecektir. Celal Çapa'nm da katılmasıyla dört ortak olurlar ve birlikte başka mekanlar açarlar. Sonunda herkes bir mekanı alarak ortaklıktan ayrılır, Mehmet Tuna, tek başına Etiler . Şamdanı alan kişidir. Ve Şamdan, müdavimleri için çok özel bir yerdir artık. 1975’teki açılışa, bebek olan oğlunu anneannesine bırakarak katılabilen ve bundan 25 yıl sonraki kutlamada oğlu kavalyesi ¿5SÉ1 HA IWtliJ SádM SİlISli Şamdan'ın sahibi Mehmet Tuna, "Burası hâlâ bir buluşma noktası. Dilerse bir insan burada sekiz saatini geçirebilir. Yemek yiyip giden var, yemeği evine isteyen, yemeği dışarda yiyip dansetmeye gelen var. 25 senedir top. Burada evlenildi, burada boşanıldı, burada tanışıldı, aşklar yaşandı. Çocuk­ larının doğumgünlerini burada yaptılar. Bütün müşterilerimizin Şamdan'da güzel bir anısı vardır, dansedişi, midesinin bulanması, sarhoş oluşu..." olan Hümeyra için mesela. Bugün Beşiktaş Kulübü'nün Başkanı olan Serdar Bilgili'ye göre, İstanbul, gece hayatının kalitesini Şamdan'da öğrenmiştir. Yine müdavimlerden Selma Çelebi için büyük nostaljidir bu mekan. Mutlu evlilik yıllarının gece hayatı burada başlamış, gözünü burada açmış, çocuklarını bu mekana gelirken dünyaya getirmiştir. Şimdi de onlar devam etmektedirler. Arif Keskiner Şamdan'ın 20. yıldönümün­ de, deftere Nazım Hikmet'ten "esin­ lendiği" şu dizeleri düşmüştür: "Bu­ gün pazar/ bizi Şamdan'a götürdü­ ler/ masada viskim, yanımda dostla­ rım/ yüreğim, sevdam ve ben/bahtiyarım." Mustafa Oğuz'un gençliğinin coşkusu, orta yaşlarının ise seçkin zevki olan Şamdan’ın müşteri yelpazesi oldukça geniştir. Öyle ki şeref defterlerine Celal Bayar, Cevdet Sunay, Turgut Özal, Henry Kissenger da, Oramiral Nejat Tümer de not düşmüştür, Bedri Koraman da, Burak Kut da. "Şamdan'da ağlayan, gülen, seven, ayrılan, barışan, büyüyen" Neslihan Yargıcı da. Kızı Sevil'in doğum gününü ailesiyle birlikte kutlayan Sakıp Sabancı gibi pek çok insan doğum gününü orada kutla­ mış. Ajda Pekkan-Ali Bars gibi pek çok insan orada evlenmiş, aşık ya da sarhoş olmuş, hatta küsmüştür. Genç bir kızken babası Fehmi Behlil'le Şamdan'a gelmeye başlayan Zeynep Behlil, orada Metin Fadıllıoğlu'yla tanışıp evlenecek ve sonra Zeynep Fadıllıoğlu olarak Şamdan'a yıllarca 'takılacaktır.' Şamdan bugün aynı mekan, aynı tarz, gidiyor. Mehmet Tuna, bütün 'sosyetik' müşterilerinin, başta tanımladığı gibi "Sosyal içeriği olan" insanlar olmamasından rahatsız biraz ama "Rakibimiz yok hâlâ" diyor. Şamdan'a Türkiye’nin en aranan kadınları, yani mankenler pek takılmıyor galiba. Orası 25 yılın verdiği bir 'eskilikte', daha çok 'ortayaş üstü' insanlara hitap ediyor gibi. Bu Mehmet Tuna'nm, "Bize emekli mankenler daha çok gelir" demesinden de belli. Bir de müşterilerin genellikle aperatif olarak viski, ardından yemekte şarap, sonra da konyak almasından ve dedelerin artık torunlarıyla birlikte gelmesinden... Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi ; ’ \