AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ STRATEJİ GELİŞTİRME HEYETİ 16-26 Haziran 2013 İÇİNDEKİLER Sayfa A. YÖNETİCİ ÖZETİ 3 B. PROGRAM TAKVİMİ 4-7 C. GERÇEKLEŞTİRİLEN FAALİYETLER 8-38 a) b) c) d) e) f) g) h) i) j) k) l) m) n) o) p) q) r) s) t) u) v) w) TATA Steel ile Görüşme Hurdacılar ile Görüşme Stemcor ile Görüşme Steel Success Strategies Konferansı Duferco ile Görüşme Houston Limanında Toplantı Greater Houston Partnership (GHP) ile Görüşme Department of Commerce Yerel Ofis Yetkilisi ile Görüşme Coutinho & Ferrostaal ile Öğle Yemeği City of Houston (Mayor’s Office) ile Görüşme New Orleans Liman Gezisi ve Resepsiyon Arent Fox ile Görüşme US Chamber of Commerce ile Çalışma Yemeği American Institute For International Steel (AIIS) İle Görüşme Turkish Coalition of America ile Görüşme Büyükelçilik Rezidansında Yemek United States of Trade Representative (USTR) ile Görüşme Institute of Scrap Recyling Industries (ISRI) ile görüşme White&Case ile Görüşme American Turkish Council (ATC) ile Görüşme Senatör Gene Green ile Görüşme International Trade Administration (ITA) ile Görüşme Senator Ted Cruz ile Görüşme D. FAALİYET BAZINDA ELDE EDİLEN ÇIKTILAR 38-39 E. ÖNERİLER 39 F. BASINDA TÜRK ÇELİK SEKTÖRÜ 40-41 2 A. Yönetici Özeti: Heyet 16 Haziran 2013 günü yola çıkarak New York’a ulaşmıştır. 10 günlük seyahat boyunca 4 şehri ziyaret eden heyet, başta anti-damping davaları olmak üzere ABD-Türkiye çelik ticareti ile ilgili kişi/kurumlarla görüşmeler yapmıştır. Heyet ziyaretleri sırasında, düşüncelerini açıklama ve yükselen ticaret hacmi, iki ülke arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi konularında karşılıklı görüş alışverişinde bulunma fırsatı yakalamıştır. ABD ve Türkiye arasında uzun yıllardan beri süregelen müttefiklik ilişkisi, iki ülke arasındaki stratejik ortaklık, kuvvetli dostlukların varlığı ile uzak mesafeler aşılarak iki ülke arasında çok çeşitli alanda önemli işbirlikleri ve ortaklıklar eskiden beri süregelmiştir. Bu ortaklık ve işbirliklerinin kalıcı olması adına Türk çelik sektörü olarak ABD’de bulunulan temaslar olumlu tepkilerle karşılaşmıştır. Heyete Çelik İhracatçılar Birliği’nden Başkan Sn. Namık Ekinci, Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Sn. İbrahim Pektaş, Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Uğur Dalbeler, Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Dış İlişkiler Yetklisi Sn. Ebru Dursun katılmışlardır. Heyete ayrıca Ekonomiden Sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç da katılım göstermişlerdir. Heyet süresinde toplam 11 kurum, 2 kişi ve 8 şirket ile görüşmelerde bulunulmuştur. Bu görüşmelerde ABD yerli pazarının sorunları ve yatırım olanakları öğrenilmiş ve ilişki geliştirme adına adımlar atılmıştır. 3 B. Program Takvimi: 16-26 HAZİRAN 2013 AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ STRATEJİ GELİŞTİRME HEYETİ 16 Haziran Pazar İstanbul’dan - New York’a Hareket 07:25 /Varış: 11:20 16 Haziran Pazar Sheraton Otel New York yerleşme 811 7th Avenue, New York, NY 10019 17 Haziran Pazartesi 08:30 Steel Success Strategies- Kayıt, Hoş Geldin Kokteyli 10:00 Tata Steel ile görüşme 14:00 Hurdacılarla toplantı (New York Square Sheraton Otel, Liberty 2 toplantı salonu) Katılımcılar CAMDEN Joe Balzano ve Richard Cordero SIMS Bill Scdmiedel ve R. Blake Kelley RENSSELAER Steve Tibus EMR Steve Moore19:00 Hurdacılarla Akşam Yemeği 18 Haziran Salı SSS 08:30- 18:00 Konferans 10: 00 Stemcor ile görüşme (New York Square Sheraton Otel, Liberty 2 toplantı salonu) 19 Haziran Çarşamba 4 SSS 08:30- 14:00 Konferans 11:00 Duferco ile görüşme (New York Square Sheraton Otel, Liberty 2 toplantı salonu) 13:00 AMM Catherine Ngai ile görüşme (New York Square Sheraton Otel, Liberty 2 toplantı salonu) 19 Haziran Çarşamba New York’tan Houston’a Hareket :18:25 /Varış: 21:35 19 Haziran Çarşamba 18:25 NY’dan Houston’a geçiş 21:35 Houston’a varış 22:35 OMNI Hotel’e hareket 23:00 OMNI Hotel’e varış (4 Riverway, Houston, TX 77056 (713) 871-8181) 20 Haziran Perşembe 8:00 Kayıt ve networking 8:30 Col Leonard Waterworth, Houston Liman İdaresi Executive Direktörü’nün konuşması 8:45 Namık Ekinci, Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Konuşması 9:00 John Foster, American Institute of International Steel Başkanı 9:15 Houston Limanı sunumu 9:30 Türk Çelik sektörü sunumu 10:30 Kapanış 5 11:00 AIIS Başkanı ve Seba Doğan Baysal ile öğle yemeği (Taste of Texas 10505 Katy Fwy Houston, TX 77024) 19:00 Akşam yemeği (Papadeux Seafood Restaurant 6015 Westheimer Rd Houston, TX 77056) 21 Haziran Cuma 9:00 GHP ile görüşme 10:00 Department of Commerce Yerel ofisi ile görüşme One Riverway 777 S. Post Oak Lane Suite 1375 ( Houston Ticaret Müşavirliği) 12:00 Coutinho Mr. Bernd ile Öğle yemeği (The Oceanaire Restaurant 5061 Westheimer Rd Houston, TX 77056) Tel +1 832 487 8862 16:30 City of Houston (Mayor’s Office) ile görüşme 22 Haziran Cumartesi Houston’dan New Orleans’a Hareket :08:45 /Varış: 09:57 22 Haziran Cumartesi 10:00 Havalanından otele transfer 10:30 Otele yerleşme 11:30-2:30 Öğle yemeği, şehir turu 3:00 New Orleans limanına gidiş 3:30 New Orleans limanı gezisi 5:00 Resepsiyon 7:00 Commander's Palace Restaurant akşam yemeği 23 Haziran Pazar New Orleans’da Washington’a Hareket :10:54 /Varış: 14:30 23 Haziran Pazar 6 9:00 Havaalanı için ayrılış 9:30 Havaalanına varış 10:54 New Orleans’tan Washington için ayrılış 14:30 Washington’a varış 24 Haziran Pazartesi 10:00 Arent Fox ile görüşme 12:00 US Chamber ile çalışma yemeği 15:00 American Institute for International Steel (AIIS) ile görüşme AIIS avukatı Gary Horlick ile görüşme 701 W Broad Street, Suite 301 Falls Church, VA 22046 16:30 Turkish Coalition of America ile görüşme 18:30-20:30 Büyükelçilik rezidansında yemek 25 Haziran Salı 09:15 USTR ile görüşme 11:00 ISRI (Hurdacılar Birliği ) Başkanı Robin K. Wiener ile görüşme 1615 L St., NW, Suite 600 | Washington, DC 20036 14:00 Duferco dumping avukatı White&Case ile görüşme 701 Thirteenth Street, NW Washington, DC 20005-3807 16:00 Amerikan-Türk konseyi ile görüşme 18:30 Büyükelçilik rezidansında yemek 26 Haziran Carsamba 11.00 Ticaret Bakanligi (ITA Yetkileri) ile gorusme (Carolyn Craig 202-482-2104) 7 (1401 Constitution Ave NW Washington)(Main Entrance) 14.00 Senator Ted Cruz ile gorusme 26 Haziran Çarşamba Washington’dan İstanbul’a Hareket :23:25 /Varış: 16:40 (+1 gün) C. Gerçekleştirilen Faaliyetler: a) TATA Steel ile Görüşme 17 Haziran 2013 tarihinde TATA Steel firması Başkanı Sn. Murat Aşkın, Genel Müdürü Sn. Robert W. Drew, Ticaret Müdürü Sn. Sebastian Frey ve Metal Bölümü yetkilisi Sn. Edgard J. Aguado ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn. İbrahim Pektaş, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış İlişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya firma başlayarak Türk firmaları İstanbul’da bir ofisleri bulunan firma en büyük etmiştir. Türk mallarının fiyatları yüksek olsa değinen Sn. Murat Taşkın İstanbul’daki ofisin getirmiştir. ile olan ticaretlerinden bahsetmişlerdir. satıcılarının Türk firmaları olduğunu ifade dahi kalitesinden dolayı tercih edildiğine varlığının ticareti olumlu etkilediğini dile Sn. Namık Ekinci konuşmasına başlayarak firma ile geçmişten gelen ilişkilerden bahsetmiştir. Heyetin üretici-ihracatçı tarafı, firmanın da ithalatçı ve yerli üretici tarafı temsil ettiğini vurgulayan Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin yerel ticari ve DTÖ kurallarına uymadıklarını ifade etmiştir. Ülkelerin ürettiğinin fazlasını tüketmek zorunda kalması durumunda ithalatın zorunlu olacağı dile getirilmiştir. Türkiye’nin diğer ithalatçı ülkelerle rekabet içinde uluslararası arenada ticaret yaptığına dikkat çekilmiş ve geçmiş anti- damping davaları ile Türkiye’nin bu konuda deneyim kazandığı tartışılmıştır. ABD kurumlarının Türkiye’nin damping yapmadığını veya teşvik almadığını kabul ettiği hatırlatılmış yerli üreticilerin karlarını maksimize etme için böyle bir yola başvurdukları konuşulmuştur. Türk çelik sektörünün ileri teknoloji ve yüksek verimlilikle düşük karlarda üretim yaptığı ifade edilerek sektöre dair bilgiler/veriler paylaşılmıştır. İnşaat demirinin 186 ülkeye satıldığı, İngiliz standartlarında mal alan Dubai’nin de bu ülkeler arasında olduğu vurgulanmıştır. 8 Türkiye’nin ABD’de pazarlama ağının olmadığı da dile getirilmiştir. Türkiye’nin bu haklı mücadelesinde tek başına çok fazla etkili olamayacağı ithalatçılara da ihtiyaç duyulduğu belirtilerek nasıl yardımcı olabilecekleri sorulmuştur. Sn. Murat Aşkın davanın açılması için maalesef dampingin kanıtlanması gerekmediğini belirterek damping sürecinin ticareti olumsuz etkilediğini dile getirmiştir. Süreçte kar eden yerli üreticilerin dava için harcadıkları masrafları bu şekilde bertaraf ettikleri de eklenmiştir. Türk üreticilerin bu davalarda iyi savunmalar yaptıkları ifade edilmiştir. Bu davalarda yerli üreticilerin etkili olduğuna ithalatçıların bu konuda baskın olamadığına dikkat çekilmiştir. Bu gibi davaların açılmasının engellenmesi için ticarette sayısal olarank çok görünmemek gerektiği de vurgulanmıştır. Sn. Edgard J. Aguado Latin Amerika’da rekabetin tamamen Türk firmaları arasında döndüğünden ve fiyatın çok düştüğünden bahsetmiştir. Pazarların değişmesi ile fiyatların artabileceği de vurgulanmıştır. Sn. Namık Ekinci yerli üreticinin kar maksimize etme çabasının tüketiciyi zarara sokacağını ifade ederek yerli üreticilerin de damping olmadığını bildiklerini dile getirmiştir. Sn. Robert W. Drew sektörde çıkarların önemli olduğunu ve her grubun çıkarı için kendi lobisini oluşturduğunu vurgulamıştır. Fiyatların sabitlenmesinin etkili olmayacağı savunulmuş ve AIIS gibi kurumlarla görüşmenin yararlı olacağı ifade edilmiştir. ABD’deki “Buy Amerikan” uygulamasından bahsedilmiştir. Firma ithalatçıların lobi çalışması yapmasının alışıldık ve başarılı bir çalışma olmadığına dikkati çekmiştir. Meksika’nın ihracatını arttırdığının söylenmesine karşılık olarak Meksika lobisinin ABD’de yerli üreticilerden de güçlü olduğunu aktarmışlardır. Sn. Namık Ekinci Türk firmalarının damping yapmadığının kesin olduğunu ve bunu bilen yerli üreticilerin davaları haksız bir şekilde kullanmalarına karşı olduklarını belirtmiştir. Makale yayınlatmak amacıyla ekonomistlere ulaşılmak istendiği ifade edildiğinde firma American Metal Market’in korumacı olduğu; serbest ticareti savunan SteelOrbis ve SBB’nin politik çalışmalara uzak durduğu bilgisini vermiştir. Avukatlık firması konusunda eski davalarda kimlerin etkili olduğuna bakılmasının yararlı olacağını savunmuşlardır. Firma sattıkları malın %50sinin Türkiye’den geldiğini vurgulayarak Türk üreticileri korumanın kendi menfaatlerine olacağını dile getirmişlerdir. 9 b) Hurdacılar ile Görüşme 17 Haziran 2013 günü öğleden önce Camden firmasından Başkan Sn. Joseph W. Balzano ve yetkili Sn. Richard Cordero, SIMS firmasından Başkan Sn. Bill Scdmiedel ve Başkan Yardımcısı Sn. R. Blake Kelley, EMR firmasından Ticaret Müdürü Sn. Stephen S. Moore ve Rensselaer firmasından Sn. Steve Tibus ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Uğur Dalbeler, Sn. Hasan Çolakoğlu, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya Sn. Namık Ekinci başlayarak Türk çelik sektörüne ve ABD-Türkiye ticari ilişkilerine dair bilgi vermiştir. Yerli üreticilerin iddialarından bahsedilerek Türk firmalarının damping yapmadığı vurgulanarak maliyet-fiyat verilerinden bahsedilmiştir. Türkiye-ABD ticari ilişkilerine ve verilerine dair bilgiler paylaşılmış heyetin amacı açıklanmıştır. ABD’de yerleşik ortak çıkar gruplarından olan ithalatçı ve hurdacılarla toplantıların yapıldığı ve yapılacağı aktarılmış ve Sn. R. Blake Kelley’nin damping nedir sorusu üzerine anti-damping davalarının ayrıntıları konuşulmuştur. Geçmiş davalardan bahsedilerek ABD kurumlarının Türkiye’nin damping yapmadığına dair kararları paylaşılmıştır. Yerli üreticilerin de Türk mallarında damping olmadığını bildikleri fakat piyasayı rahatsız etmek için bunu bir araç 10 olarak kullandıkları iletilmiştir. Yerli üreticilerin kar yapısının bilindiği ve karlarını arttırmak için bu tür çalışmalara başvurdukları üzerinde de durulmuştur. Türk çelik üretiminin maliyetfiyat analizi aktarılmış ve Türk çelik sektörünün ileri teknoloji ve verimlilikle çalıştığı açıklanmıştır. Sn. R. Blake Kelley çelik sektöründe ABD’de şuan bir sorun ve kapasite fazlalığı olduğunu dile getirmiş ve dengeli bir çözüm bulunması gerektiğini ifade etmiştir. Sn. Joseph W. Balzano anti-damping davalarının piyasayı karıştırıcı etkisinden bahsederek bunun üretici ve hurdacılar için zor olduğunu vurgulamıştır. Dünya çapında ithalat engelleri oluşturmaya yönelik çalışmalar ve girişimler olduğunu fakat bunların mantıklı ve serbest ticaret kurallarına uyan uygulamalar olmadığı ifade edilmiştir. Olası bir davada Çin’in asıl hedef olacağı görüşü belirtilmiştir. Ayrıca ABD’de anti-damping davalarının nasıl yürüdüğüne ve ilgili kurumların kimler olduğuna dair bilgiler paylaşılmıştır. Sn. Richard Cordero soruşturma aşamasının kar dalgalanmalarını nasıl etkilediğini sorması üzerine Sn. Hasan Çolakoğlu % 6 etkiliyor diye cevap vermiştir. Ayrıca Sn. Richard Cordero Çelik İhracatçılar Birliği’nin üreticilerle olan yakın ilişkisinden dolayı, etkili bir yol izleyebileceği görüşü de sunulmuştur. Sn. Stephen S. Moore hurda ihracatı konusunda ABD’nin bazı limit ve lisans uygulamaları olduğunu belirtmiştir. Sn. Veysel Yayan ABD’deki devlet destekleri hakkında bilgi almak istemiş ve firmalar enerji desteği gibi teşviklerden bahsetmişlerdir. Bu desteklerin direk değil daha çok politik olarak verildiği de aktarılmıştır. Firmalara kurum olarak görüşülecekler hakkında bilgi verilmiştir. Firmalar lobi ve politik açıdan çalışmalar yürütülmesinin önemli olacağını vurgulamış fakat ISRI gibi kurumların ortak çıkarı yansıtmadığından çok faydalı olamayabileceği ifade etmişleridir. Doğru grubun seçilmesi gerektiği dile getirilmiştir. Sn. Namık Ekinci sorunun hepimizin sorunu olduğunu dile getirerek firmaların ilgisi ve duyarlılığı için teşekkür etmiştir. Firmaların bu konudaki bilgisinden tecrübesinden yararlanmak istenildiği vurgulanmıştır. Firmalar yaklaşımın profesyonelce olması ve çok duyulmadan ilerletilmesi yönünde görüş bildirmişlerdir. İki taraftan bir temsilci seçerek çalışmaların yürütülebileceği de tartışılmıştır. c) Stemcor ile Görüşme 18 Haziran 2013 günü Üretim Müdürü Sn. Dean Crackett ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn. İbrahim Pektaş, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış İlişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 11 Sn. Namık Ekinci toplantıya heyetin geliş nedenini açıklayarak başlamış ve ilişkilerin geliştirilmesi için ABD’de olunduğu açıklanmıştır. Türk çelik sektörünün dünyadaki konumundan bahsedilmiş ve ABD ile yapılan ticarete dair bilgiler verilmiştir. Yerli üreticilerin iddialarından bahsedilmiş ve damping konusunda Türk firmalarının herhangi bir çekincelerinin olmadığı vurgulanarak bu tip soruşturmaları yerli üreticilerin karlarını haksızca arttırmak için kullandıkları açıklanmıştır. İthalatçıların ve hurdacıların Türk üreticilerle ortak çıkarlarının olduğu ifade edilerek lobi çalışmaları için bu firmaların tecrübelerinden yararlanmak istenilmiştir. Bu çalışmaların 3 tarafı da ilgilendiği belirtildiğinde firma yetkilisi bu konuda birlikte çalışmaya ve bunun masraflarını paylaşmaya açığız diye yanıt vermiştir. Sn. Dean Crackett Türkiye’nin ABD pazarındaki payının artışının göze battığını dile getirerek ABD iç tüketiminde daralma olduğunu söylemiştir. Müşterilerin soruşturma ihtimalini dile getirdikleri fakat davanın Türkiye aleyhine sonuçlanacağına inanmadıkları iletilmiştir. Türkiye’nin maliyetin altında satış yapmadığının bilindiği de aktarılmıştır. İnşaat demirinde daralan bir pazar olmasına rağmen Türkiye’nin yerinin güçlü olduğu belirtilmiş Çin’in kapasite artışının pazarı tehdit ettiği vurgulanmıştır. Sn. Dean Crackett Meksika’nın satışlarını artırdığının söylenmesine karşılık olarak Meksika’nın ulaşım ve kısa sürede teslim açısından avantajlı olduğunu ifade etmiştir. Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin serbest ticaret kurallarına aykırı bir tutum içinde bulunmamaları gerektiğine dikkati çekmiştir. d) Steel Success Strategies Konferansı 3 gün süren konferansın son gününde 19 Haziran 2013 tarihinde Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn.Uğur Dalbeler Türk çelik sektörü adına bir sunum yapmıştır. Yerel Türk çelik sektörü ve Türk çeliğinin dünyadaki konumua hakkında bilgi veren Sn. Uğur Dalbeler dünya çelik sektöründeki sorunlar üzerinde de durmuştur. 12 e) Duferco ile Görüşme 19 Haziran 2013 tarihinde Başkan Sn. Joe Deverter ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn. İbrahim Pektaş, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış İlişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya Sn. Namık Ekinci başlayarak Türk çelik sektörü ve dünya ticaretine dair bilgiler vermiş ve ileri teknoloji ile yüksek verimlilikle çalışan firmaların yapılarından bahsetmiştir. Yerli üreticilerin iddiaları iletilmiş ve soruşturmaların araç olarak kullanıldığı vurgulanmıştır. Sn. Joe Deverter çalışmalar yürütmek amacıyla ABD’ye gelinmesinin doğru bir karar olduğunu dile getirerek PR çalışmalarının ve avukatlık firmalarıyla görüşmelerin yapılması gerektiğini ve bu konuda yardımcı olabileceklerini iletmiştir. Rusya’nın üreticilerle anlaşma yaparak soruşturmalardan kaçındığı açıklanmış böyle bir yolun da düşünülebileceği ifade edilmiştir. Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin anlaşama yapma durumunda çok kısıtlayıcı davranacaklarını ama böyle bir yöntemin değerlendirilebileceğini ifade etmiştir. f) Houston Limanında Toplantı 19 Haziran günü Houston’a geçen heyet, 20 Haziran 2013’te Houston Limanındaki toplantıya katılmıştır. Houston Limanı Genel Müdürü John A. Moseley, Yönetici Müdür Sn. Leonard “Len” Waterworth, Yardımcısı Sn. Phyllis Soathoff, Uluslararasi Liman İşçileri Sendikasi (ILA) Başkanı Charles Montgomery ve AIIS Başkanı Sn. John D. Foster ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Sn. İbrahim Pektaş, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Houston Konsolosu Sn. Cemalettin Aydın, Houston Ticaret Ataşesi Sn. Deniz Şenyurt ve Engin Yaşar, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 13 Sn. Namık Ekinci ve Sn. Veysel Yayan Türk çelik sektörüne dair sunum ve konuşmalarını yapmış Houston yetkililerinden liman ile ilgili bilgiler almıştır. Houston’un Türk çelik ticareti açısından önemine değinilmiş ve limanla ilişkilerin geliştirilmesi ve yatırım olnakları konusunda fikir alışverişi yapılmıştır. 14 g) Greater Houston Partnership (GHP) ile Görüşme 21 Haziran 2013 tarihinde GHP Başkanı Sn. Bob Harvey, Bölgesel Ekonomik Gelişme Sorumlusu Sn. Craig Rhodes, Uluslararası Yatırım ve Ticaret Sorumlusu Sn. Farah Wahab ve Uluslararası İşler Sorumlusu Sn. Bojan Vukovic ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Houston Konsolosu Sn. Cemalettin Aydın, Houston Ticaret Ataşesi Sn. Deniz Şenyurt ve Engin Yaşar, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya Sn. Deniz Şenyurt başlayarak heyeti ve Çelik İhracatçılar Birliğini tanıtmıştır. Konuşmaya Sn. Bob Harvey devam etmiş Houston’daki Türkiye temsilciliklerinin etkili olduğunu belirterek İstanbul’dan başlayan direk uçuşların önemini vurgulamıştır. Son iki yıl Ticaret Ataşeleri sayesinde güzel bir sinerji yaratıldığı belirtilmiş ve Houston’lu şirketler için Türk şirketlerinin büyük önem arz ettiği ifade edilmiştir. Konuşmanın devamında uluslararası pazar ve ticaretin gelişmesi için önemli çalışmalar yapıldığı dile getirilerek Houston limanı ile yakın çalışıldığının altı çizilmiştir. Sn. Bob Harvey Türkiye’nin gelecekteki önemli pazarlardan biri olduğunu özellikle belirtmiş ve Türkiye açısından Houston bölgesinin önemli olduğunu bildiklerini de aktarmıştır. 15 Toplantının devamında bir sunumla bölgeye dair bilgiler ve yatırım olanakları açıklanmıştır. Sunumda Houston’unun dünya çapında enerji ve sağlık merkezi, en güçlü 19. Ekonomisi ve en rekabetçi fiyatları içeren eyalet olduğu aktarılmıştır. Borusan’ın bölgedeki yatırımında yardımcı olunduğu ifade edilmiş ve üye şirketlerine bölgeye dair bilgiler temin edildiği vurgulanmıştır. Desteklerinin eyalet bazında olduğunu hatırlatan Sn. Farah Wahab, destek için şirketin kendilerine üye olması gerektiğini de eklemiştir. Üyelik ücretinin ve zorunluluğunun olmadığı GHP’nin bir iş derneği, ticaret odası, iş geliştirme ve ekonomik gelişme derneği gibi çalıştığı vurgulanmıştır. 200den fazla petrol şirketinin üyeleri olduğu da belirtilmiştir. Toplantıya Sn. Namık Ekinci devam ederek Türklerin bölgedeki yoğunluğundan ve geçmişten gelen ticari ilişkilerden bahsetmiştir. Yeni yatırımcıların bölgedeki fırsatlar konusunda bilgi almak istediği belirtilmiş ve Türk çelik sektörü ve ABD ile olan ticaret hacmine dair bilgiler aktarılmıştır. Türk çelik sektörünün son teknolojiyi kullanan yüksek verimli yapısından da bahsedilerek toplantıya son verilmiştir. h) Department of Commerce Yerel Ofis Yetkilisi ile Görüşme 21 Haziran 2103 tarihinde U.S. Department of Commerce Houston Bölgesi Yetkilisi Sn. Stephen J. Recobs ile Houston Ticaret Ataşeliği’nde gerçekleştirilen toplantıya Çelik 16 İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Houston Konsolosu Sn. Selim Topçu, Houston Ticaret Ataşesi Sn. Deniz Şenyurt ve Engin Yaşar, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya başlayan Sn. Stephen J. Recobs Teksas’da 5 ofisleri bulunduğunu ifade etmiştir. İstanbul’dan başlayan direk uçuşların bölge ekonomisi için çok önemli bir adım olduğunun ve ticaretin iki taraflı avantalı gerçekleşmesi gerekliliği üzerinde durulmuştur. Son 12 yıldır bölgenin ihracat için önemli bir merkez olduğu vurgulanmıştır. İthalatın artması için ihracatın artmasının önemi üzerinde durulmuştur. Bölgede çevre kontrollerinin şirketler için önemli çalışmalar olduğu dile getirilmiştir. Sn. Namık Ekinci toplantıya devam ederek Türk çelik sektörü hakkında bilgiler vermiştir. Kişi başına düşen çelik üretiminin 400 kg olduğu aktarılmıştır. ABD’den yapılan hurda ithalatının üzerinde durulmuştur. Yerli üreticilerin iddialarından bahsedilmiştir. Sn. Veysel Yayan konuşmaya devam ederek Türkiye- ABD ticaret rakamlarını aktarmıştır. Serbest ticaretin önemi dile getirilmiştir. 17 Sn. Stephen J. Recobs serbest ticaretin gerekliliğinin ve öneminin bilindiğini ifade ederek konuşmasına başlamıştır. Yerli üreticilerinin çevresel koruma ve düzenlemeleri ile üretim maliyetlerinin arttığı belirtilmiştir. İki ülke ticareti hakkında aksedilenleri pazara giriş şubesine aktaracağı iletilmiştir. Federal devletin şu an daha çok yatırıma odaklandığı vurgulanmıştır. Heyetin amacı ile ilgili ve gerekli kişi/kurumlar ile temaslarda bulunulacağı bildirilmiştir. Dış ticaret açığının iki ülke ticaretinde normal olduğu fakat azaltılması gerektiği ifade edilmiştir. Sn. Namık Ekinci dış ticarette bir açık olmasının normal olarak karşılandığını, azaltılması için çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayarak Türkiye’nin bu açığı kapatmak için ithalatı engelleyici hareketlerde bulunmadığını dile getirmiştir. Türk çelik sektöründe % 4,1 daralma yaşanırken ithalatın %3,7 arttığının üzerinde durularak sektör daralmalarının çözümünün ithalatı engellemek olmaması gerektiği iletilmiştir. Sn. Stephen J. Recobs Ankara ve İstanbul’da ofislerinin olduğunu belirterek bu ofislerin de heyete yardımcı olabileceğini aktarmıştır. İhracat Konseyi’nin (Export Council) iş ve siyaset yönünden güçlü olduğu da eklenmiştir. ABD’de tesis görmek istenirse (Steel DynamicsIndiana) bu konuda yardımcı olunabileceği de heyete iletilmiş ve toplantıya son verilmiştir. i) Coutinho & Ferrostaal ile Öğle Yemeği Coutinho & Ferrostaal firmasından Sn. Bernd Neuenkirchen ile gerçekleştirilen Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Houston Ticaret Ataşesi Sn. Deniz Şenyurt ve Engin Yaşar, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Sn. Bernd Neuenkirchen filmaşinde Türk firmalarının Çinlilerden çok yüksek fiyata satması dolayısıyla ABD pazarında tutunamadıklarını belirtmiştir. Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin Türkiye aleyhine olan iddialarını paylaşmış ve onların yüksek kar isteklerinden dolayı bu şikayetleri dile getirdikleri açıklanmıştır. Türk firmalarının ileri teknoloji ve yüksek verimliliği sayesinde maliyetlerini düşürebildikleri ifade edilmiş filmaşin satışının düşmesinin Türk firmalarının damping yapmadığına bir örnek olduğu vurgulanmıştır. Lobi çalışmaları açısından Türkiye’nin ABD’de yeterince tecrübeli olmadığı belirtilerek bu konuda yardım talep edilmiştir. ABD’ye Meksika’nın çelik ithalatının arttığı ifade edilmiştir. Sn. Bernd Neuenkirchen Türkiye’nin ihracatı daha çok ABD’nin doğu kısmına yaptığını vurgulayarak Meksika mallarının demir yoluyla daha çok güney ve kuzey kısımlarına gittiğini konum ve ulaşım açısından avantajları olduğunu belirtmiştir. 2013 ilk 5 ayın çelik verileri 18 tartışılmış fiyatın önemli olduğu inşaat demirinde düşük marj ve yüksek rekabet olduğu ifade edilmiştir. Yerli üreticilerin anti-damping davalarını kullandıkları da belirtilmiştir. Sn. Namık Ekinci serbest ticaret kuralları içinde yapılan hareketlerin kabul edildiğini dile getirmiş ve dava konusunda Türk firmaları ve müşterileri açısından bir rahatsızlık olmadığını fakat bunun haksız olarak kullanıldığını vurgulamıştır. j) City of Houston (Mayor’s Office) ile Görüşme 21 Haziran 2013 tarihinde Gelişme Departmanı Yetkilisi Sn. Andy Icken, Ekonomik Gelişme Departmanı Yönetici Vekili Gwendolyn Tillotson ve Başkanın Özel Asistanı Matthew T. Shailer ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Houston Konsolosu Sn. Cemalettin Aydın, Houston Ticaret Ataşesi Sn. Deniz Şenyurt ve Engin Yaşar, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 19 Toplantıya başlayan Sn. Andy Icken City of Houstonun çalışma yapısı konusunda heyete bilgi verilmiştir. Şirketlere ekonomik teşvikler verildiğinden bahsedildiğinde GHP ile City of Houston’un farkı sorulmuştur. GHP’nin görevinin daha çok pazarlama ve kontak bulma aşamasında olduğu aktarılmıştır. Fon kaynağı City of Houston tarafından sağlanmaktadır ve teşvik verilecek şirket yetkilileri ile bizzat iletişimdedir. Sn. Andy Icken ayrıca İstanbul ve Houston’un kardeş şehir olduğundan bahsederek iki şehir arasında anlaşmalarla kurulu güzel bir bağın olduğunu vurgulamıştır. Yatırım için bölgenin hammadde, enerji açısından zengin olduğundan bahsedilmiş ve yatırım öncesi ticaret yapılarak bölgenin yeterince tanınmasının önemi dile getirilmiştir. Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin iddialarından duyulan rahatsızlığı dile getirmiş ve TürkiyeABD çelik ticareti rakamlarından bahsetmiştir. Türk çelik sektörüne dair bazı bilgilere de değinen Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin rahatsızlıklarını DTÖ ile bağdaşmayan bir şekilde ileri sürdüklerini ve buna dair çalışmalar yaptıklarını ifade etmiştir. Kısaca Türkiye’nin antidamping soruşturmaları tarihinden bahsedilmiş ve ABD kurumlarının Türkiye’nin damping yapmadığını ve sektöre özel teşvik almadığını kabul ettikleri açıklanmıştır. Sn. Andy Icken ABD’de çelik sektörünün çok değiştiğini söyleyerek heyetin rahatsız olduğu konularda kendilerinin direk bir müdahalede bulunamayacaklarını fakat ilgili kontakları 20 harekete geçireceklerini ifade etmiştir. City of Houston tarafından ithalat ve yatırımın desteklendiği dile getirilmiş ve limanın bölge için önemi vurgulanarak bu yüzden bile serbest ticaretin bölge için elzem bir konu olduğundan bahsedilmiştir. Belediye başkanının da bu konularda aynı görüşleri paylaşacağını aktaran Sn. Andy Icken Türkiye’nin ABD için önemli bir partner olduğunun da üzerinde durmuştur. k) New Orleans Liman Gezisi ve Resepsiyon 22 Haziran 2013 günü New Orleans’a geçen heyetimiz limana giderek incelemelerde bulunmuştur. Limanı tekneyle gezen heyet, liman yetkililerinden kapasite, tahliye oranları, ülkeye ilişkin gümrük kuralları gibi bilgiler almıştır. Heyet liman gezisi sonrası resepsiyonda Başkan Sn. Gary P. LaGrange, New Orleans Limanı Yetkilileri Sn. Chris Donner, Sn. Paul Matthews, Sn. Janine Moreau Mansour AIIS Başkan Yardımcısı Sn. Eric Hansen ve birçok firma katılmıştır. Sn. Namık Ekinci’nin konuşma yaptığı resepsiyonda Türk çelik sektörü ve ABD-Türkiye çelik ticaretine dair bilgiler aktarmıştır. Başkan Sn. Gary P. LaGrange de bir konuşma yaparak Türk firmalarının liman için öneminden bahsetmiştir. l) Arent Fox ile Görüşme Arent Fox Avukatlık Şirketi avukatlarından Sn. Matthew M. Nolan ve Sn. Şule Öktenay Akyüz ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden Sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 21 Avukatlar soruşturma açılacağına dair duyumlar aldıklarını heyete iletmiştir. 4 temmuz öncesi yerel üreticilerin soruşturmayı açacaklarını iletmişlerdir. OCTG ürünlerinde dava açılacağının beklendiği ve Türkiye dahil 8-10 ülkenin davaya dahil edileceği düşünülmektedir. Eş zamanlı olmamakla beraber diğer ürünlerde de ilerleyen dönemde soruşturma açılabileceği aktarılmıştır. Şikâyetlerin yerli üreticiler tarafından verilmesi durumunda soruşturmayı durdurmanın mümkün olmadığı fakat soruşturma öncesi, soruşturma sürerken ve sonrasında olmak üzere politikalar üretilmesinin faydalı olacağı ifade edilmiştir. Sn. Matthew M. Nolan’ın görüşlerine göre soruşturma öncesi geliştirilecek politikalar PR hizmetleri, ilgili senatörlerin bilgilendirilmesi ve ilgili devlet kurumlarıyla görüşmeler yolunda olmalıdır. Soruşturma sürerken ortak çıkar grupları (ithalatçı ve hurdacılar) ile iletişime geçilmelidir. Ayrıca soruşturma devam ederken Türkiye Cumhuriyeti tarafından ihracatçılarını engelleyecek önlemlerin alınması (referans fiyat uygulaması gibi) veya Türk firmalarının yerli üreticilerle ABD’ye belli miktarda ürün satılacağına dair antlaşmaların yapılması gibi çözümlerin değerlendirilebileceği aktarılmıştır. Fiyat üzerine anlaşmalar daha yaygın olmasına rağmen iki ülke hükümetleri arası antlaşmaların da soruşturma devam ederken yapıldığı görülmektedir. Fakat bu antlaşma sonucunda ülkelerin firmalarını maliyetfiyat dengesi açısından devamlı izlemeleri gerekmektedir. Bu antlaşmalar sektör yapısına göre yenilenebilmektedir. Sn. Matthew M. Nolan Türkiye’nin ABD için politik öneminden ve stratejik ortak olduğundan bahsetmiştir. Çelik sektörü açısından ABD yerel pazarında kapasitenin artan ve zengin yapısı dile getirilmiştir. Nucor’un 3-4 yıldır (2009’da davanın vergisiz kapandığından beri) inşaat demiri davası için beklediği fakat filmaşin için bir soruşturma tehlikesinin olmadığı ifade edilmiştir. Sn. Namık Ekinci talebin üretimden fazla olduğu ülkelerde ithalat yapılmasının normal olduğunu belirtmiş ve İran’a koyulacak ambargo ile zaten Türk çelik pazarının daraldığını aktarmıştır. Sn. Matthew M. Nolan yerli üreticilerin, ABD’de kanun değişiklikleri konusunda çok etkili olduklarını ve ciddi lobi çalışmaları yürüttüklerini dile getirmiştir. Anti-damping davalarının zor ve masraflı olmasından dolayı yerli üreticilerin bunları caydırma aracı olarak kullandıkları da belirtilmiştir. Türkiye’nin AB-ABD arasında oluşturulacak TTIP için büyük bir kampanya hazırlaması ve zayıf olan ticaret lobisi çalışmalarına ciddi bir şekilde başlaması gerektiği vurgulanmıştır. Türkiye ya bu TTIP içinde olmalıdır ya da ABD ile ayrı bir serbest ticaret antlaşması imzalamalıdır. TTIP’nin müzakereleri haziran ayında başlamıştır ve ne kadar erken dahil olunursa Türkiye lehine çalışmalar o derecede hız kazanabilir. Avukatların bilgilendirmesine göre OCTG ve diğer boru ürünlerinde ticaret hacmi düşük ve az satıcı olduğu için engelden Türkiye daha fazla etkilenebilir. Kaydi ithalatçılar söz konusu olduğundan ABD geriye dönük de vergi alabilmektedir. 22 Olası bir inşaat demiri soruşturması durumunda avukatlar, Meksika’nın soruşturma dışı tutulmayacağını, yerli üreticilerin kapasite kullanımlarının %60’a düşmelerinden çok rahatsız olduklarını bildiklerini iletmişleridir. Avukatlar soruşturma için başvuru yapıldıysa bu durumda çok fazla yardımcı olamayacaklarını fakat ellerinden geleni yapacaklarını ifade etmişler ayrıca bu aşamadan sonra uzun süreli ve pahalı olacağı tahmin edilen PR çalışmalarına (makale yayınlatılması, dergi-gazete haberleri gibi) ağırlık verilmesi gerektiği üzerinde durmuşlardır. m) US Chamber of Commerce ile Çalışma Yemeği 24 Haziran 2013 tarihinde US Chamber of Commerce Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika İlişkileri Yetkilisi Sn. Khush Choksy, Türkiye Bölgesi Yetkilisi Sn. Duygu Erdemgil, Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika İlişkileri Yetkilisi Yardımcısı Sn. Sarah Bachmann ve CITI Grup Uluslararası Devlet İlişkileri Yetkilisi ve USA-TR Business Council Eş Başkanı Sn. Charles R. Johnston ile yapılan görüşmeye Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden Sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşeleri Sn. Abdullah Köten, Onur Bülbül ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 23 Toplantıya Sn. Khush Choksy başlayarak Başbakanın ve Ali Babacan’ın ABD ziyaretinden bahsetmiştir. Son dönemde US Chamber of Commerce’in çok aktif olduğu dile getirilmiştir. 200 bini direk olmak üzere toplam 2 milyon firmaya ulaştıkları ifade edilmiş, oda olarak firmalar arası ilişkileri geliştirme çalışmalarının yapıldığı vurgulanmıştır. Sn. Abdullah Köten heyeti tanıtarak konuşmasına başlamış ve iki ülke arası ticari ilişkilerin çok önemli olduğunu gelişmeler kaydettiğini fakat hala yetersiz olduğunu aktarmıştır. Serbest ticaret ve model ortaklığın önemine dikkat çekilmiştir. Sn. Namık Ekinci Türk çelik sektörü ve ABD ile çelik ticaretine dair bilgiler paylaşmış ve hurda ticaretinin ABD-Türkiye ilişkilerindeki önemini vurgulamıştır. Sn. Charles R. Johnston ilk defa gerçekleşen böyle profesyonel bir heyetin ziyaretinden memnun olduğunu dile getirerek, Türkiye ve projeleri ile daima ilgili olduklarını ifade etmiştir. ABD-Türkiye Business Council’de Uğur Dalbeler’in çeliği temsil amacıyla bulunmasının çok yararlı olduğu vurgulanarak konseyde resmi soruşturma öncesi çalışmalar yapılabileceği açıklanmıştır. Sn. Veysel Yayan heyetin önceki ziyaret ettiği kurum ve kişilerden bahsederek Houston limanı için Türkiye’nin önemine dikkati çekmiştir. Türkiye’nin ihracatının engellenmesinin 24 ABD’den olan girdi ithalatının da engellenmesi anlamına geldiği açıklanmış ve 3. Ülkelere model ortaklık ile beraber girilmesi gerektiği dile getirilmiştir. Türkiye’nin ABD ile beraber tavır takındığı Ortadoğu’da hassas bir dönemden (Suriye- İran sorunları) geçtiğini ifade eden Sn. Veysel Yayan, ABD ile de ticaret azalırsa Türk çelik sektörünün çok zarar göreceğini vurgulamıştır. Sn. Duygu Erdemgil US Chamber’ın kamu kurumu olmadığını belirterek hükümette gerekli yerlere bilgi vereceklerini ifade etmiştir. Sn. Duygu Erdemgil ayrıca Türkiye’nin üyeleri için önemli bir pazar olduğu da vurgulanarak temmuzda Türkiye’ye geleceklerini, konunun o zaman tekrar görüşülebileceğini iletmiştir. Sn. Charles R. Johnston yerli üreticilerin bu çalışmalarının rekabeti engelleyici etkisinden bahsederek soruşturma aşamasının da Türk firmaları etkileyeceğini dile getirmiştir. Olası antidamping davası hakkında heyetten genel bir bilgi alan Sn. Charles R. Johnston, yerli üreticilerin blöf yapmalarının da mümkün olduğunu ifade etmiştir. TTIP anlaşmasından bahsedilerek Türkiye’nin bu antlaşmanın içinde yer almasının önemli fakat zor olduğu vurgulanmış ama Türkiye-ABD arasında bir serbest ticaret antlaşmasının daha gerçekçi ve olası olduğu belirtilmiştir. Sn. Khush Choksy ilgili bakanlıklarla görüşülüp ikili ilişkilerin geliştirilmesinin önemini vurgulamıştır. Sn. Charles R. Johnston ekimde yapılacak toplantıda iki hükümetin bu konuları konuşabileceğini iletmiş ve PR çalışmalarının ekim öncesi başlamasının yararlı olacağını vurgulamıştır. Sn. Abdullah Köten Türkiye tarafının, tezleri ile ilgili, Sn. Uğur Dalbeler’in de içinde bulunduğu bir çalışmaya başlanması gerektiğini ifade etmiştir. n) American Institute For International Steel (AIIS) İle Görüşme 24 Haziran 2013 tarihinde öğleden sonra AIIS İkinci Başkanı Sn. David H.Phelps ve avukatları Gary N. Horlick ile yapılan görüşmeye Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıyı başlatan Sn. David Phelps kısaca AIIS’den ve yapısından bahsetmiştir. Serbest ticaretin asıl amaçları olduğunu belirten başkan, üyelerinden bahsederek Çolakoğlu’nun yeni 25 üyeleri olduğunu vurgulamıştır. OCTG borularına açılacak bir dava ile ilgili dedikoduların olduğunu söyleyen başkan asıl amacın Kore ve Vietnam olduğunu fakat 8 ülkenin daha davaya dahil edilebileceğini iletmiştir. 2002 yılında US petrol firmaları ile çalışarak benzer bir davanın kapandığı konuşulmuştur. Avukat Gary Horlick anti-damping (AD) ile ilgili değişik çalışmalar başlattıklarını serbest ticaret için çalıştıklarını belirtmiştir. Petrol firmalarının çelik firmalarından daha etkili olduğu ifade edilerek bu firmaların müdahil olmasının Türkiye tarafı için yararlı olacağı üzerinde durulmuştur. Avukatın açıklamalarına göre; dava görülürken hem mahkeme hem de politik (lobi gibi) çalışmalar yürütmek gerekmektedir. Mahkeme kısmı için ITA (International Trade Administration) ve ITC (International Trade Commission)’nin nasıl çalıştığının bilinmesi gerektiği vurgulanarak; davanın hızlı analiz edilmesi ve soru formları için bu kurumlarla temasın devam ettirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. AD davalarında hızın, hazırlık sürecinin ve gerekirse diğer davalı ülkelerle hareket edilmesinin öneminden bahsedilmiştir. Hazırlık sürecinde dava öncesi çalışmalar olarak çok pahalı çalışmalar yapılmasının gerekli olmadığı, ortak çıkar gruplarında ( ithalatçılar ve hurda ihracatçıları) farkındalık yaratmanın ve ITC ile görüşmenin yeterli olacağı aktarılmıştır. ITC ile görüşmelerde Türkiye’nin 10 ülke grubunda olmasının adil olmayacağının üstünde durulabileceği ifade edilmiştir. Türkiye’nin ayrı tutulma ihtimali çok düşük olsa da diğer ülkelerden farklı ve özel bir konumu olduğu her aşamada vurgulanmalıdır. Diğer ülkelerle birlikte çalışmak zor olsa da Türkiye’yi şikayet etmelerini önlemek açısından önemlidir. Yerli üreticiler davacı olarak tek güç olarak duracaklardır. Olası bir OCTG davasında asıl hedef Kore olacaktır. Avukat daha sonra, davadan önce organize olmanın yararlarından bahsederek çok maliyetli çalışmaların gerekli olmadığını vurgulamıştır. Daha önceki davalarda ülkelerle bir davranılarak maliyetlerin düşürüldüğü aktarılmıştır. Sn. Namık Ekinci konuşmasında Türkiye çelik sektörüne ilişkin bilgiler aktararak yerli üreticilerin iddialarının asılsız olduğunu açıklamıştır. Türk çeliğinin yüksek kaliteli ve düşük maliyetle üretildiği ifade edilerek yerli üreticilerinin rahatsızlıklarının yüksek karla çalışmak istemelerinden ileri geldiği vurgulanmıştır. Türkiye ABD dış ticaret hacminin 1/3 Türkiye aleyhine olduğu, ABD’ye olan ihracatın azalmasının ABD’den yapılacak ithalatta azalmaya sebep olacağı da ifade edilmiştir. Avukat Türkiye’nin düşük marjlarla çalıştığının bilindiğini ifade ederek dava konusunda Türk firmalarının davalarda deneyimli olduklarından bahsetmiştir. Olası bir davanın sonucunun Türkiye lehine olacağını yerli üreticilerin de bildiği fakat amacın piyasayı rahatsız etmek olduğu konuşulmuştur. ABD federal yönetimlerin çelik sektörüne teşvik verdiği açıklanarak bunun DTÖ’ye taşınabileceği fakat Türkiye’nin çelik ürünleri ithalatı açısından ABD’yi tedirgin edecek büyüklükte bir pazara sahip olmadığı, Çin’in bu yönde girişimlerde bulunmasının olası olduğu ifade edilmiştir. 26 o) Turkish Coalition of America ile Görüşme 24 Haziran 20313 tarihinde Başkan Sn. G. Lincoln McCurdy ve yetkili Sn. Lydia Borland ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden Sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşeleri Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 27 Sn. G. Lincoln McCurdy giriş yaparak kurumun yapısından ve işleyişinden bahsetmiştir. Politik çalışmalarla yakından alakalı oldukları iletilmiştir. Political Action Committee ile çalışmalar geliştirilmektedir. Bu komite ile çalışıp serbest ticaret antlaşmaları açısından gelişmeler kaydedilebileceği aktarılmıştır. Kurumun olduğu konumun politik açısından önemine ve prestijine değinilmiş (power corridor) ve gönüllülük ilkesi ile çalıştıkları ifade edilmiştir. Kurumun bulunduğu binanın bir kısmının Bahçeşehir Üniversitesi’ne ait olduğu ve hâlihazırda boş bulunan bir katın alınması ile Türkiye’nin prestiji için güzel bir adım atılmış olacağı ifade edilmiştir. Sn. Namık Ekinci Çelik İhracatçılar Birliği'nin ABD ile olan ilişkileri ve ABD-Türkiye ticari ilişkileri dikkate alındığında; Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından Birliklerin kullanması amacıyla ilgili yerin satın alınabileceğini ve bu sayede Birliklerin ABD kaynaklı çalışmalarda belirlenen amaçlar dahilinde daha etkili olunabileceğini vurgulamıştır. Ayrıca Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu'nun gerekli çalışmaları TİM bünyesinde gerçekleştirebileceği tartışılmıştır. Sn. Lydia Borland bir sunumla Türkiye- ABD ilişkileri adına kurumun yaptığı çalışmalardan bahsetmiştir. Türkiye lehine çalışabilecek Senatörleri nasıl desteklediklerine dair bilgi verilmiş bağış yapmak isteyen kişilerin Amerikan vatandaşı veya Green kartlı olması gerekliliği üzerinde durulmuştur fakat kar amacı gütmeyen bu derneğin çalışması için genel 28 ve idari giderlerine kaynak yaratma konusunda vatandaşlık ilkesinin gerekli olmadığı ifade edilmiştir. Bağış yapılan ve desteklenen Senatörlerin 2 senede bir sunulan Türkiye lehine tasarılar için çalıştıkları; aleyhine olan tasarılara da karşı duruş sergiledikleri heyetle paylaşılmıştır. Sn. Namık Ekinci gönüllük ilkesi ile Türkiye lehine çalışmalar yürüten bu kurumun genel ve idari giderlerini karşılama konusunda yardımcı olunabileceğini belirtmiştir. p) Büyükelçilik Rezidansında Yemek 24 Haziran 2013 akşamı ABD Büyükelçimiz Sn. Namık Tan heyeti rezidansına kabul etmiş ve bir yemek vermiştir. Yemeğe Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden Sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşeleri Sn. Abdullah Köten, Onur Bülbül ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 29 q) United States of Trade Representative (USTR) ile Görüşme 25 Haziran 2013 tarihinde USTR Çelik Ticareti sorumlusu Sn. Jean Carroll Kemp, Devlet Yardımları Yetkilisi Sn. Roy A. Malmrose ve Avrupa ve Orta Doğu yetkilisi Sn. David Edwards ile yapılan görüşmeye Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Toplantıya Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten başlayarak heyeti tanıtmış ve Türkiye- ABD ilişkilerinden bahsetmiştir. Sn. Namık Ekinci konuşmaya devam ederek Türk çelik sektörüne dair bilgileri paylaşmış ve dış ticarette Türkiye aleyhine olan belirsizlik ve engellerden bahsetmiştir. Sn. Jean Carroll Kemp engellerin ne olduğu hakkında bilgi edinmek istemiş ve Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin Steel Success adlı konferansta dile getirdiği sorunları kendisine iletmiştir. Bu sorunların başında dünyanın artan çelik üretimi ve aşırı kapasitenin olduğu aktarılmıştır. Sn. Jean Carroll Kemp bu rahatsızlığın doğru ve haklı olduğundan, özellikle Çin’in dünya çelik sektörü için tehdit oluşturduğundan bahsetmiştir. Türkiye ile ilgili endişelerin de olduğu ifade edilmiştir. Türkiye’de çelik kapasitesi artışının kişi başına düşen gelirden daha fazla arttığı bunun da bir devlet yardımı ihtimalini akla getirdiği aktarılmıştır. Hurda fiyatları, elektrik ve ulaştırma maliyetleri dikkate alındığında direk devlet desteği veya elektrik konusunda indirim alındığının düşünüldüğü söylenmiştir. Ayrıca herhangi bir ithalat korumacılığının da bunlara sebebiyet verebileceği aktarılmıştır. ABD’deki yerli üreticilerin bunlardan rahatsız olmasının normal olduğu vurgulanarak kapasite artışının nasıl açıklandığını sormuşlardır. Sn. Veysel Yayan son 3 yıldır kapasite artışı olmadığını ifade ederek AKÇT şartlarına bağlı olarak herhangi bir desteğin söz konusu olamayacağını ifade etmiştir. İthalatta korumacılık olamayacağı, AB ile Gümrük Antlaşması ile 3. ülkelere tek vergi uygulandığı; bunun yanında 17 tane de serbest ticaret antlaşması yapıldığı vurgulanarak Türk çelik sektörünün güçlü yapısından bahsedilmiştir. Sn. Savaş Malkoç Türkiye aleyhine açılmış geçmiş koruma önlemi davalarından bahsederek Türk firmalarına uygulanan marjın %1in altında kaldığını hatırlatmış, 2010 ve 2011 idari gözden geçirmelerinde ITA ve ITC’nin Türkiye’de çelik sektörünün devlet desteği almadığını kabul ettiğini vurgulamıştır. 30 Sn. Işın Çelebi kişi başına düşen gelirin ile kapasite artışının farklı olmasının doğal olduğunu ifade etmiş ve devlet desteğinin olmadığını eklemiştir. Fiyatların AB fiyatlarına göre belirlenmesinden de bahsetmiştir. Sn. Namık Ekinci Türkiye olarak dampingli mala karşı olunduğunu devletin sahip olduğu çelik şirketlerinin Çin, Rusya, Ukrayna gibi ülkelerde görüldüğünü aktarmıştır. Türk çelik firmalarının global ticaret koşullarında ileri teknoloji ve az karla çalışıldığı vurgulanmıştır. USTR yetkilisi dünyada çelik fiyatlarında baskı olduğunu, yerli üreticilerin bundan rahatsız olduğunu aktarmıştır. Devletin, sektörü desteklemesine firmaların izin vermemesinin gerekliliğini açıklayarak dampingin davacı tarafından kanıtlanmaması durumunda davanın açılmasının söz konusu olamayacağını vurgulamıştır. ABD’deki mevcut desteklerin piyasayı çok az etkilediği ifade edilmiştir. Ortak çalışmanın yararlı olacağı da konu edilmiştir. Sn. Işın Çelebi Türk çelik sektörünün KOBİ ve aile şirketi ağırlıklı bir sektör olduğunu iletmiş ve 2023 hedefinin dünyayı rahatsız etmemesi gerektiğini dile getirmiştir. r) Institute of Scrap Recyling Industries (ISRI) ile görüşme 25 Haziran 2013 tarihinde ISRI Başkanı Sn. Robin K. Wiener, ISRI İkinci Başkan Sn. Scott J. Horne ve ISRI Ekonomisti Sn. Joseph C. Pickard ile yapılan görüşmeye Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 31 Toplantıya Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten başlayarak heyeti tanıtmış ve Türkiye- ABD ilişkilerinden bahsetmiştir. Türk çelik sektörüne dair bilgiler paylaşılarak dış ticaret ilişkisinde Türkiye aleyhine bir durum olduğu anlatılmıştır. Sn. Namık Ekinci Türk çelik sektörüne dair istatiksel bilgileri aktararak dampingli mal konusunda hassasiyeti dile getirmiştir. Sn. Scott J. Horne serbest ve adil bir ticareti savunduklarını söylemiştir. Birlik olarak tüm hurdacıları ve geri dönüşüm üzerine çalışan firmaları içerdiklerini ifade etmiştir. Artık hiçbir ülkenin dünya ticaretinde tek başına fiyatları belirleyemediği ve sınırlı olan hurdanın bir şekilde dağıtıldığını ifade etmiştir. Hurda kullanımının yalnızca iç piyasa ile sınırlanmasının fiyatları çok arttıracağına dair bir araştırmanın olduğu fakat yerel üreticilerin bu konuda ısrarcı oldukları iletilmiştir. Uluslararası taşımacılığın ülke içi taşımacılığından daha karlı olduğu söylenmiş ve içerde işçilik maliyetlerinin yüksek olduğu belirtilmiştir. Hurda satışında tek kriterin rekabetçi fiyat olduğunu ifade eden Horne Türkiye’nin üyeleri için önemli ve gelişime açık bir pazar olduğunu da dile getirmiştir. ISRI Başkanı konuşmaya devam ederek global pazara hitap eden hurdanın 150 ülkeye gönderildiğini bunların içinde Türkiye’nin önemli bir paya sahip olduğunu vurgulamıştır. Veri aktarımı gibi konularda yardımcı olunabileceği ifade edilmiştir. Olası bir dava limanları ve hurdacıları etkileyeceğinden bu konudaki endişeler USTR ile paylaşılmaktadır. Dava konusunda Türkiye’nin içinde olduğunu duymadıkları söylenmiş ve Nucor’un amacının tedirginlik yaratmak olduğundan, çok dikkate alınmaması gerektiği, bunu sürekli olarak yaptıkları vurgulanmıştır. Yerli üreticilerin geçmiş dönemde hurda ihracatına da engel koymak istedikleri, fakat yapılan bir araştırmada bunun fiyatları düşürmek yerine aksine önemli ölçüde artıracağı sonucuna ulaşıldığı ve piyasayı bozacağı aktarılmıştır. s) White&Case ile Görüşme 25 Haziran 2013 günü öğleden sonra Duferco firması Başkanı Sn. Joe Deverter, Ticaret Müdürü Sn. Brian Archer ve Sn. Mark C. Coakes’ın katılımıyla firma avukatları Sn. Walter J. Spak, Sn. Jay C. Campbell ve Sn. Keir A. Whitson ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 32 Firma bir sunum ile heyete ABD anti-damping soruşturmaları işleyişi hakkında bilgi vermiştir. Sn. Namık Ekinci Türk çelik sektörüne dair bilgiler aktararak Türk firmalarının anti- damping soruşturmalarına ilişkin tecrübelerini paylaşmıştır. t) American Turkish Council (ATC) ile Görüşme ATC Başkanı ve CEO’su Eski Büyükelçi Sn. James H. Holmes, ATC Ticari İşler Sorumlusu Sn. Ayşe Sümer, ATC Yönetici Müdürü Sn. Canan Büyükünsal ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yünetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Onur Bülbül ve Çelik İhracatçılar Birliği Uluslararası İlişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmışlardır. Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu toplantıyı başlatarak heyeti tanıtmıştır. Sn. Veysel Yayan devam ederek heyetin geliş amacını aktarmış ve heyetin önceki ziyaretlerinden bahsetmiştir. ABD ile olan dış ticaretimizin Türkiye aleyhine olduğu üzerinde durularak İran ambargosunun, ABD ticaretinin gerilemesi ile birlikte oluşması durumunda Türk çelik sektörünün çok zarar göreceği ifade edilmiştir. Türk çelik sektörünün AB, Mısır, Suriye, Libya gelişmeleri yüzünden zaten bir daralmada olduğu fakat bunun yanında yerli talebin iyi olduğu da eklenmiştir. ABD’nin, Türkiye’nin AB’ye girmesi konusunda hep destekçi olduğu hatırlatarak gündemdeki ABD- AB Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) ile bu desteğini gösterebileceği tartışılmıştır. Ortak çıkarları olan iki ülkenin beraber gelişme gösterebileceği vurgulanmıştır. Konuşmaya devam eden Sn. Onur Bülbül ticaret yapan tarafların zarar görmesinin istenmediğini belirterek serbest ticaret antlaşmalarının anti-dampinge engel bir prosedür olmadığını hatırlatmıştır. Türkiye’nin damping yapmadığının altı çizilmiş ABD- Türkiye ticaret rakamlarından bahsedilerek inşaat demirinin yeri vurgulanmıştır. Türkiye’nin ABD’ye ihracatının azalmasının ABD’den alınan hurda ticaretini etkileyeceğinin söylenmesi üzerine Sn. James H. Holmes bunun karşılıklı bir etki yatacağını düşünmediğini ifade etmiştir. Sn. James H. Holmes başka ülkelere çelik ihracatı yapmak için de alınabileceğini dile getirmiştir. Bunun üzerine ABD’den katma değerli işlenmiş çelik alındığı da dile getirilmiştir. ATC yetkililerince bahse konu anti-damping davasının yeni mi eski mi olduğu sorusunun üzerine davanın geçmiş davalardan bağımsız olduğu ve bilindiği kadarıyla ne olacağı açıklanmıştır. Sn. James H. Holmes az bir zaman kaldığını belirterek bu konuda neler yapıldığını sormuştur. Görüşülen kurum ve kişilerle ilgili bilgi verilmiş, ziyaret edilenlerin heyete yardımcı olacaklarını ifade ettikleri de aktarılmıştır. 33 Son olarak ATC yetkilileri şu aşamada ne yapılması gerektiğine dair çalışma yürüteceklerini ve ilgilileri konu hakkında bilgilendireceklerini ifade etmişler ve az bir zaman kaldığını da belirtmişlerdir. u) Senatör Gene Green ile Görüşme 25 Haziran 2013 tarihinde ABD Konge üyesi Gene Green ile yapılan görüşmeye Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Ekonomiden sorumlu Devlet Eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur katılmıştır. Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten heyeti tanıtarak Türkiye- ABD ilişkilerinin tarihsel öneminden, stratejik işbirliği ilişkisi içerisinde gelişen siyasi ve ekonomik yakınlaşmanın iki ülke için sağladığı faydalardan bahsetmiştir. Gene Green’in temsil ettiği bölge olan Houston’a İstanbul’dan THY direk uçuşlarının yaratacağı ivmeyi ve bölgedeki yeni Türk yatırımlarını aktarmıştır. Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci ise, Türk çelik sektörü hakkında bilgiler vermiş, Houston bölgesinde bir boru üreticisi firmamızın yatırımının temelinin atıldığını, bir başka firmamızın çelik ürünleri ticareti ve hurda ihracatı ile ilgili bir depo kurduğunu, bir başka üreticimizin de yakın zamanda bölgede yatırım yapmak üzere temaslara başladığını aktarmıştır. Namık Ekinci Amerika ile gelişen çelik ticaretimiz ve ABD açısından büyük önem arz eden hurda ithalatımıza ilişkin rakamları aktarmış ve bazı yerli üreticiler tarafından bu gelişen ilişkilerin baltalanmaya çalışıldığından bahsederek, özellikle önemli limanlara sahip Houston bölgesi açısından büyük önem arz eden bu ilişkilerin kesintiye uğramadan gelişerek büyümesi için Sn Gene Green’den desteklerini talep etmiştir. Ayrıca Türklerin yoğun olarak Houston bölgesinde yaşadığından hareketle, bunun bir tesadüf olamayacağını, Türk insanı ile bu bölgede bulunan insanların bir yakınlık ilişkisi kurduğunu, yatırımların bu ilişkileri daha da geliştireceğini ifade etmiştir. Gene Green iki ülke arasındaki ilişkilerin her geçe gün geliştiğinden bahsederek, bu yönde yaptığı katkıdan ötürü THY’ye direk uçuşlar için teşekkür ederek sözlerine başlamıştır. Kongre içerisinde bir çelik komitesi olduğunu, kendisinin de dahil olduğu bu komitenin gündemine Türkiye’ye yönelik damping davası açılması hususunda herhangi bir şikayet gelmediğini, genellikle Çin’in gündeme taşındığını ve ağırlıklı çelik boru ürünlerinin konu olduğunu aktarmıştır. Houston limanından yüklü miktarda çelik ürünü ticareti yapıldığını; petrol, doğal gaz ve kaya gazı ile ilgili boru talebinde artış yaşanacağını bunun da çelik talebinde artışa neden olacağını belirtmiştir. Yerel üreticilerin artan talebi karşılamayacağını, bu nedenle hem üretimlerini artırabileceklerini hem de ithalatın artış göstereceğini beklediğini aktarmıştır. Ayrıca bölgede 34 gelecek dönemde gerçekleştirilecek yatırımlarla iş olanaklarının artacağını, dolayısıyla nüfusun artış göstereceğini söylemiştir. Damping söylentileri ile ilgili olarak konuyu takip edeceğini ve bu yönde herhangi bir şikayet olup olmadığını araştıracağını belirterek ziyaretimizden ötürü memnuniyetini dile getirmiştir. v) International Trade Administration (ITA) ile Görüşme 26 Haziran 2013 günü ITA İthalat İşleri yetkilisi Sn. Paul Piquado, ITA İthalat İşleri yetkilisi yardımcısı Sn. Ronald K. Lorentzen ve Politika Danışmanı Sn. Stephanie H. Langkamp dahil toplam 12 kişilik bir yetkili topluluğu ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. 35 Toplantıya Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten başlayarak heyeti tanıtmış ve Türkiye- ABD ilişkilerinden ve potansiyelin çok altında kalındığından bahsetmiştir. Türk çelik sektörüne dair bilgiler paylaşılarak dış ticaret ilişkisinde Türkiye aleyhine bir durum olduğu anlatılmıştır. Konuşmaya Sn. Namık Ekinci devam ederek ilişkilerin geliştirilmesi için yatırım ve 3. ülkelere birlikte bir strateji geliştirilmesi konularından bahsetmiştir. Türk çelik sektörünün tamamının özel girişimci KOBİ ve aile şirketlerinden oluştuğu ifade edilerek herhangi bir devlet desteği veya devlet payının olmadığı vurgulanmıştır. ABD hurda ihracatında önemli bir yer kaplayan Türkiye’nin, ekonomiyi tehdit eden dampingli mala karşı olduğu da ayrıca aktarılmıştır. Yerli üreticilerin Türkiye aleyhine konuşmalarının rahatsızlık verici ve doğru olmadığını dile getirmiştir. Sn. Savaş Malkoç 1986 yılından beri yapılan çalışmalarla anti-damping ve koruma önlemi davalarına ilişkin birçok tecrübe edinildiğini belirterek o zamandan buyana geçirilen tüm gözden geçirmelerde tam bir işbirliği ile ABD kurumlarına yardımcı olunduğunu ifade etmiştir. Geçmiş dava ve gözden geçirmelerden de anlaşılacağı üzere Türkiye’de sektöre yönelik bir devlet desteği olmadığı vurgulanmıştır. Geçmiş davalarda Türk şirketlerinin De Minimis’in çok altında kaldığını, bu oranın da Eximbank kredilerinden ileri geldiği açıklanmıştır. Bu kredinin, Türkiye’nin AKÇT anlaşması gereği direk sektör bazlı bir yardım olmadığı ve olamayacağı dile getirilmiştir. Geçmiş davaların hepsinde tam bir işbirliği yapıldığı ve ilerde teknik konularda da işbirliği mekanizmasının hayata geçirilmesinin önemi vurgulanmıştır. ITA yetkilisi Sn. Paul Piquado yorumlar ve bilgiler için teşekkür ederek soruşturma aşamasında işbirliğinin öneminin büyük olduğunu ifade etmiştir. Teknik işbirliğinin de faydalı olacağı vurgulanmıştır. Yerli üreticilerin pazarda bozulmalara yol açan kapasite artışından ve hükümet desteklerinden genel olarak rahatsız oldukları, konunun direk Türkiye ile ilgili olmadığı aktarılmıştır. Steel Success Strategies gibi konferansların amacının dünya sektörlerinin nabzını ölçmek olduğu da dile getirilmiştir. Yerli üreticilerin pazara dair endişeleri olduğu zaman dava açabilecekleri fakat şuan öyle bir durumun olmadığından bahsedilmiştir. Sn. Namık Ekinci dava açılmasının Türk çelik sektörünü rahatsız etmediğini, davanın Türkiye lehine sonuçlanacağına emin olunduğunu belirterek rahatsız olunan konunun yerli üreticilerin kendi kar marjlarını arttırmak için böyle girişimlerde bulunmaları olduğunu ifade etmiştir. Yerli üreticilerin amaçlarının yabancı üreticilere artı maliyet çıkarmak (dava masrafları, belirsizlik) olduğu dile getirilmiştir. Sn. Namık Ekinci filmaşinde geçen sene ile bu sene ilk 4 ay karşılaştırmasında; Türkiye’nin ABD’ye ihracatında %85 gerileme olduğundan bahisle dampingli mal satışı olması durumunda böyle bir gerilemenin söz konusu olmayacağını vurgulamıştır. Sn. Namık Ekinci aynı zamanda soruşturma aşamasında ITA kurumuna güvenin sonsuz olduğunu ve incelemelerin detaylı bir şekilde yapıldığının bilindiğini iletmiştir. 36 ITA yetkilisi teknik bilgilerinin ve işbirliğinin öneminin Türkiye tarafından bilindiğini fakat bunu sektöre yaymak gerektiğini vurgulamıştır. Karar aşamasında bu bilgilerin önemli olduğundan da bahsedilmiştir. Yerel endüstrinin talebi üzerine dava açılabileceği daha sonra veriler istenerek damping şüphesinin olup olmadığının araştırıldığı ifade edilmiştir. Türkiye ile halihazırda görüşülen bir dava olduğu fakat yeni bir başvurunun şuan için olmadığı açıklanmıştır. Sn. Savaş Malkoç AKTÇ ile denetleme olduğunu ve bu anlaşma gereği sektörün özel olarak desteklenmediğini bir kez daha vurgulamıştır. Sn. Namık Ekinci son olarak İran’a uygulanacak olan ambargo konusunda ABD ile tam işbirliği yapılacağını hatırlatarak olası bir anti-damping davasının Türk çelik sektörünü zor durumda bırakacağını ifade etmiştir. w) Senator Ted Cruz ile Görüşme Teksas eyaleti senatörü Ted Cruz’un danışmanı Sn. Victoria C. G. Coates ile yapılan toplantıya Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Namık Ekinci, Çelik İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sn. Mustafa Çıkrıkçıoğlu, Ekonomiden sorumlu Devlet eski Bakanı Sn. Işın Çelebi, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Sn. Veysel Yayan, Washington Ticaret Ataşesi Sn. Abdullah Köten ve Tuğba Hatipoğlu, Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Sn. Savaş Malkoç, Çelik Sektör Yöneticisi Sn. Pınar Tokur ve Çelik İhracatçıları Birliği Dış ilişkiler yetkilisi Sn. Ebru Dursun katılmıştır. Senatörün kongrede konuşmasının olması dolayısıyla toplantı, danışmanı ile yapılmıştır. Toplantıya Sn. Namık Ekinci başlayarak heyetin geliş amacını aktarmıştır. Houston’da yaşayan birçok Türk olduğunu hatırlatan Sn. Namık Ekinci İstanbul’dan Houston’a direk uçuşun başlaması sayesinde bu topluluğun yakında daha da artacağını ve hatta ilerde seçmen olarak görüleceğini vurgulamıştır. Houston limanındaki görüşmeler hakkında bilgi verilmiş ve bölgedeki Türk yatırımlarından bahsedilmiştir. Genel dış ticarette ABD Türkiye arasındaki dış ticaret hacminin 2,5 kat ABD lehine olduğu hatırlatılmış ve bu oranın çelik ürünlerinde 3,5’a çıktığı dile getirilmiştir. Türk çelik sektörüne dair diğer veriler de paylaşılmış ve ABD’nin Türkiye’ye yönelik ihracatındaki artıştan bahsedilmiştir. Bu bilgiler dâhilinde Houston için Türkiye’nin önemi vurgulanmıştır. 37 Sn. Victoria C. G. Coates Türkiye ile ilişkilere çok önem verdiklerini ifade ederek çelik sektörünün önemli ve kritik bir sektör olduğuna değinmiştir. Türkiye’nin ticaretin yanı sıra Asya-Ortadoğu bölgeleri açısından da ABD için önem arz ettiği dile getirilmiştir. Sn. Namık Ekinci Latin Amerika, Afrika, Orta Asya veya Ortadoğu bölgelerine yönelik ABD ile ticari bir ortaklık oluşturulabileceğini ifade etmiştir. Sn. Victoria C. G. Coates heyete kongreden beklentilerini sorduğunda Sn. Namık Ekinci yerli üreticilerin DTÖ kuralları dışında hareket etmelerine engel olunması konusunda yardım beklenildiğini aktarmıştır. Bu kurallara uymanın Türkiye’ye yapılan hurda ithalatı, Türkiye’den yapılan çelik ihracatı ve nakliye sektörü açısından önem teşkil ettiği vurgulanmıştır. Sn. Victoria C. G. Coates, Senatör için serbest ticaretin önem arz ettiğini belirterek 10 yıldır ekonomik gelişme için uğraştıklarını ifade etmiş ve bunun içinde Türkiye ile olan ilişkilerin de önem arz ettiğini bir kez daha ifade etmiştir. D. Faaliyet Bazında Elde Edilen Çıktılar ABD ziyaretinde yerli üreticilerin anti-damping davalarını uluslararası ticareti engellemek adına bir araç olarak kullandıkları vurgulanmıştır. Kurumların bu konuda bilgi sahibi olmaları sağlanmış ve kurumlara Türk çelik sektörüne dair rakamlar ve bilgiler aktarılmıştır. Soruşturmalarda yetkili bir makam olan ITA’nın Türk çelik sektörü hakkında doğru bilgi edinmesi sağlanmış ve kurumlar arası teknik işbirliği konusu gündeme getirilmiştir. Türk çelik sektörünün verimli ve yüksek teknolojik yapısı iletendan bahsedilmiştir. Hâlihazırda 38 çelik ürünlerine dair yeni bir soruşturmanın olmadığı vurgulanmış fakat yerli üreticilerin başvurması halinde dampingin veya zararın araştırılacağı iletilmiştir. Soruşturma öncesi PR çalışmalarının önemi anlaşılmıştır. Türk firmaların limanlar için önemine değilmiştir. Ortak çıkar grubunda olan ithalatçılar, hurdacılar, limanlar ve nakliyeciler gibi kesimlerden iş birliği ve yardım istenilmiştir. Bu gruplar Türk firmalarının ticaretinin kendileri için de önemli olduğuna değinmiş ve işbirliği için hazır olduklarını belirtmişlerdir. ABD-AB arasında yapılacak ticari bir antlaşma olan ABD- AB Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) gündeme gelmiş ve Türkiye’nin anlaşmaya taraf olmasının gerekliliği kurumlara iletilmiştir. TTIP taraflığı geçerli olmasa bile AB ile gümrük birliği olan Türkiye’nin bu anlaşmadan zarar görmemesi adına ABD ile serbest ticaret anlaşması yapması gerektiği de konu edilmiş ve ilgili yerlere aktarılmıştır. ABD ticari politikalarından biri olan “Buy American” uygulaması dile getirilmiş ve serbest ticaret anlaşmasının yapılması ile Türk mallarının da bu politikaya dahil olabileceği ifade edilmiştir. Türkiye’nin ABD ihracatı için önemine dikkat çekilmiş, aynı zamanda iki ülke ticaretinde Türkiye’nin aleyhine bir durumun var olduğu aktarılmıştır. E. Öneriler Anti-damping davalarında soruşturma öncesi ve esnasında PR çalışmalarına önem verilmesi, Ortak çıkar grupları ile ilişkilerin geliştirilmesi, Hükümet temsilcilerinin ziyaretlerinde, Türk çelik sektörünün sorunlarının dile getirilmesi, TTIP gelişmelerinin yakından takip edilmesi ve dahil olabilmek için çalışmaların başlatılması, Serbest Ticaret Anlaşması ve benzeri anlaşmaların hazırlık çalışmalarına en kısa zamanda başlanılması, Latin Amerika, Afrika, Orta Asya veya Ortadoğu bölgelerine yönelik ABD ile ticari bir ortaklık oluşturabilmek için çalışmaların başlatılması, Anti-damping davalarının yerli üreticiler tarafından ticareti engelleyici bir araç olarak kullanılmasını önlemek ve dava az soruşturmaya maruz kalmak adına ITA ile T.C. Ekonomi Bakanlığı arasında teknik işbirliği kanallarının oluşturulması, Türkiye-ABD ilişkilerinin önemi göz önünde bulundurularak, Birliklerin ABD kaynaklı çalışmalarında belirlenen amaçlar dahilinde daha etkili olabilmesi için Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından Birliklerin kullanması amacıyla Washington’da bir yerin satın alınması, 39 F. Basında Türk Çelik Sektörü 40 41