Eurasian Journal of Educational Research, Issue 38, Winter 2010, 19-36 Türkiye’de Çocuklara Önerilen 100 Temel Eser’de Kadının Sunuluşu Üzerine Bir Çözümleme (Özet) Problem Durumu: Yazınsal nitelikli çocuk kitapları, günün geleneksel ve kültürel değerlerini yansıtarak çocuğun yaşadığı toplumdaki değerleri öğrenmesine, dolayısıyla onun toplumsallaşma sürecine kalıcı katkılar sağlar. Çocuk edebiyatı yapıtlarında, kadının sunuluşu da toplumsal ve kültürel değerlerden etkilenir ve bu yapıtlarda, kadın ile erkeğe yüklenen roller, her zaman çağdaş yaşamın gerekleriyle örtüşmeyebilir. Bu durumda çocuk okurlar, kendilerine sunulan bu rolleri benimseyebilir ve toplumsal/kültürel değerlerin kendi cinsiyetine yüklediği rollere ilişkin sonuçlar çıkarabilirler. Çocuk edebiyatı ürünleri, cinsiyet rolleri, kadının ve erkeğin sunuluş biçimleri bakımından birçok araştırmaya konu olmuştur. Bu çalışmaların sonuçlarına göre; çocuk kitapları çoğunlukla cinsiyetçi bir bakış açısıyla hazırlanmış; başka bir deyişle, erkek ve kadınlar basmakalıp bir biçimde sunulmuştur. Oysa çocuk edebiyatı ürünlerinde cinsel roller çağdaş yaşamın gereklerine uygun olarak örneklendirilmeli, kadına ve erkeğe verilen değer ve yüklenen anlam arasında farklılık olmamalıdır. Özellikle geleneksel anlayışın oluşturduğu cinsel kimliklere ilişkin yargılara yer verilmemelidir. Türkiye’de Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretim öğrencilerine, onlarda okuma alışkanlığı ve kültürü oluşturmak amacıyla “100 Temel Eser” adı altında içinde öykü, roman, şiir, tekerleme, mani ve romanların bulunduğu bir liste önermiştir. Anılan listedeki Türk çocuk yazınına ait romanların, kadını hangi konumda sunduğunun bilinmesinde yarar vardır. Araştırmanın Amacı: Bu çalışmanın amacı, “100 Temel Eser” listesindeki romanların kadın izleğini nasıl ve ne düzeyde sunduğunu ortaya koymaktır. Araştırmanın Yöntemi : Bu çalışmada, çözümlenmek üzere yalnızca 100 Temel Eser listesindeki romanlar alınmıştır. Anılan listedeki 13 roman, “içerik çözümlemesi” tekniğiyle incelenmiştir. Çözümleme kategorisi olarak “kadının sunuluşu” alınmış; bu da kendi içinde “olumlu”, “olumsuz” ve “yansız” olmak üzere üç alt kategoriye ayrılmıştır. Yapılan hesaplama sonucunda kodlayıcılar arasındaki tutarlılık %97 bulunmuş; öykülerin belirlenen kategoriler bakımından güvenilir bir şekilde ölçüldüğü sonucuna varılmıştır. Bulgular : İncelenen romanlara yoğunluk puanları açısından bakıldığında, kadının en çok olumsuz (%o189.8), buna çok yakın bir puanla yansız (%o181.8) ve en az da olumlu (%o63.1) sunulduğu görülmüştür. Ayrıca, incelenen on üç romanın sekizinde (R2, R3, R5, R6, R8, R9, R10, R12) kadının daha çok olumsuz; başka bir deyişle, geleneksel – basmakalıp 19 Eurasian Journal of Educational Research 20 rolleri içinde, beşinde ise erkekle eşit bir konumda sunulduğu görülmüştür. Kadının geleneksel / basmakalıp rolleri içinde gösterildiği kitaplarda kadın; şiddete maruz kalan, çamaşır – bulaşık yıkayan, yemek pişiren, örgü ören, evde oturan, çalışma yaşamında fazlaca görülmeyen, kitap ve gazete gibi kitle iletişim araçlarından yararlanmayan, daha çok cinsel bir nesne olarak kabul edilen cinsiyet olarak gösterilmiştir. İncelenen 13 romanın beşinde ise, kadın erkekle eşit bir konumda; başka bir deyişle “olumlu” sunulmuştur. Sonuç ve Öneriler: Çocuğa, çağdaş yaşamın gereklerini iletmede ve duyumsatmada, çocuğun gelişiminde başat bir değişken olan yazınsal çocuk kitaplarından yararlanmak gerekmektedir. Ne var ki, bu çalışma sonunda, çocuklara okumaları için önerilen 100 Temel Eser’deki romanların çoğunluğunun, kadını geleneksel rolleri ile sunduğu görülmüştür. Bu çalışmanın bulgularına dayanarak öncelikle, çocuklara okutulacak kitapların yeniden belirlenmesi önerilebilir. Özellikle bu listede yer alacak kitapların, kadının erkekle eşit haklara sahip olduğunun bilincinde olan, kadını geleneksel rolleri dışında ele alan çağdaş yazarların yapıtlarından seçilmesine özen gösterilmelidir. Daha genel bir anlatımla, çocuklara okumaları için önerilecek yapıtlar belirlenirken, bunlar geçmiş edebiyat dönemlerine ait olsa bile, başta cinsel roller olmak üzere birçok değişkenin çağdaş yaşamın gereklerine uygun olarak verilip verilmediği göz önünde bulundurulmalıdır. Bu çalışmada, kadının sunuluşu bakımından yalnızca “romanlar” incelenmiştir. 100 Temel Eser içerisindeki öykülerin ve çağdaş yazınsal Türk çocuk kitaplarının da aynı bakış açısıyla incelenmesi bu çalışma kapsamında getirilen bir diğer öneridir. Anahtar Sözcükler: Çocuk edebiyatı, 100 Temel Eser, kadının sunuluşu, cinsiyet rolleri, roman