\ Perşembe 29 Ağustos 1974 Yıl: 23 - Sayı; 8173 Fiati: 25 M il. R ÎI-'P Yar : BOZKURT Basımevi 142, Glrne Caddesi, Lefkoşe Tal.: 62951 — Deh: 210 ’ B ozkurt Sahibi ve Genel Yayı„ Müdürü CEMAL TOGAN SorunrUu Y«*ı işleri Müdürü «ADI C. TOGAN Miliç başkanlığındaki Yugoslav heyetine SERİNLETEN TAT... B e lC o la & İ(fC L 4l ç a j t t e davamızı İÇİNİZ nnintnn Denktaş, Türkiyenin bağımsızlığı, egemenliği ve tarafsızlığı koruduğunu açıkladı Rumlar sorunu uzatırsa LEFKOŞA Cumhurbaşkan Yardımcısı ve Otonom Türk Yönetimi Başkanı Rauf Denktaş, dün Yugoslavya Başbakan Yardım­ cısı ve Dışişleri Bakanı Mıloş Miliç’i kabul etmiştir. Dört saat süren bu görüşmede Miliç, Otonom Türk Yönetimi Başkanı Denktaş'a Yugoslav ya Devlet Başkanı Tito’dan bir mesaj getirmiştir. Denk­ taş — Miliç görüşmesine ay rica, Otonom Türk Yönetimi Meclisi Başkanı Dr. Necdet Ünel. Savunma üyesi Osman Örek, ve Yüksek Mahkeme Başkanı Necati Münir de ka­ tılmıştır. Yugoslavya heyetin de ise Dışişleri Bakanlığı siya si işler Dairesi Müdür Vekili Niyotrak Gadziç, Anayasa Uz­ manı. Dr. Alekander Fila ve Yugoslavya'nın Lefkoşa Bü­ yükelçisi Nikola Mandiç hazır bulunmuştur. Tiirk devleti 1 *1 0 ır ' 4’„s I -S * ı ilân "Yugoslavya'nın Dışişleri nu Federal sistem esası üze Bakanı Mr. M iliç, Başkan Ti­ rinde çözümlemek isteyip iste to'dan daha önce Türkiye ile İ n; mediğini öğrenmek için uy­ Yunanistan'a verilmiş olan bir gun bir süre beklemeye hazır mesaj getirdi. Mesajda Kıb­ olduğunu belirtmiştir. rıs'ın Bağımsızlığının, ege­ menliğinin, tarafsızlığının ko TÜRK DEVLETİNİN İLANI runrrası ümidi izhar edilmek Önceki günkü beyanatında te, bunlara vaki tecavüzler hak bunun için bir süre belirtilme kında endişe beyan edilmek­ diğini, ancak Birleşmiş Millet tedir. Dört saatlik görüşme­ ler Genel Kurulunun 15 Eymizde Sayın M iliç’e Kıbrıs lül'de çalışmalara başlayaca­ meselesinin nereden gelip İkinci Komando Tugayına mensup Mehmetçikler dün Sihhari'deki RMM Karargâhında Yunan ğından, sözkonusu tarihe ka­ nereye vardığını ve Türk mü­ bayrağını indirmişler ve yerine şanlı Türk bayrağını çekmişlerdir. Resim, komandoları, şanlı dar Rumların sorunun çözüm­ dahalesinin bağımsızlığı, ege bayrağımızı çekmezden önce komutanları binbaşı Vural ÇetinTe birlikte karargâh binasının ka­ lenmesini ya da uzamasını is menliği ve tarafsızlığı koru­ pısı önünde yansıtmaktadır. (Resim: ENFORMASYON) tediklerinin öğrenilebileceği maktan öteye bir gaye gütme ni belirten Rauf Denktaş, ■ QBIlBlllll|tl|liailttt|Uftti|Mllı|JI|ılllllll|tl|lllll|illlia diğini misaller vererek izah uısıısıısııııısııııııııııısıısııııısııııısıııııııısııııııııaıiBnsnsııınsıısıısıısıııııııııııaHsasııı Rumların sorunun uzaması ettik. Federal bir sistemde görüşünde olmaları halinde barışı ve eşitliği bulmuş obağımsız Türk Cumhuriyeti' lan Yugoslavya’nın, Federas nin ilânının ciddi bir şekilde yon tezimizi anlayışla karşıla­ incelenebileceğini kaydetmiş ması doğaldır. Tabıatıyle bu tir. Cumhurbaşkan Yardım federasyonun şekli, federal cısı Denktaş, Rumların geril­ devletlerle federal devletin la savaşına başlayarak Türk yetkileri hakkındaki görüş­ Cumhurbaşkan Muavini ve Öze rk Türk Yönetimi Başkanı Rauf köylerine saldırmaları halinde ler herkesçe mahfuzdur ve Denktaş Yugoslavya Dışişleri Ba kanı ile birarada görülüyor. bölgedeki Rum köylerinin te­ DENKTAŞ'IN BEYANATI bunlar ilgili taraflar arasında mizlenmesi için harekâta giri Bu görüşmeden sonra bası görüşülerek bir sonuca varıl­ müdahalesi bu vahim sonuç­ Yönetiminin gelecekteki idare şilmesinin kaçınılmaz olacağı­ na bir açıklamada bulunan Oması gereken hususlardır. Şu ları önlemiştir. Türk bölgesi­ şekliyle ilgili sözlerinin bir nı ve bu devam ettiği takdir tonom Türk Yönetim, Başka­ rası muhakkaktır ki; bütün ne barışı, adaleti getirmiştir. ültimatom teşkil etmediğini de, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne nı Denktaş, Miliç'in Yugoslav dünya da anlıyor ve anlamak­ Ümit ederiz ki bu çerçeve içe söylemiştir. Reuter haberler bütün adayı işgal etme şansı ya Devlet Başkanı Tito'dan tadır. Kıbrıs Türkü ve Türkiye risinde Kıbrıs meselesi rahat ajansı muhabirine bir demeç nın verileceğini belirtmiştir. kendisine bir mesaj getirdiği­ olmasaydı, bugün bağımsız lıkla halledilebilecektr". veren Denktaş, önceki günkü VVALDHEIMTN tında Kıbrıs Barış Gücünde Ancak, Denktaş, amacın bü­ LEFKOŞA ni ve Yugoslavya'nın tarafsız Kıbrıs devleti diye bir devlet ÜLTİMATOM DEĞİL konuşmasının gerçekleri kap bazı değişikliklerin yapılabile tün adayı işgal etmek değil, TEMASLARI Kıbrıs Rum Yönetimi lideri bir ülke olarak Kıbrıs konu­ olmayacak Kıbrıs herhalde Cumhurbaşkan Yardımcısı sayan bir beyanat olduğunu şiddet hareketlerine son ver ceğini belirtm iştir. Waldhelm, Glafkos Kleridis, Kıbrıstakl sunda görüşlerini bildirdiğini bir Yunan toprağı olarak, 140 ve Otonom Türk Yönetimi Baş bildirmiştir. Otonom Türk Yö­ mek olduğunu bildirmiştir. Birleşmiş M illetler Güvenlik Yuna Bu arada Türkiye mülteciler sorusunun görüşül söylemiş, şöyle devam et­ bin Türk'de ya mahvolmuş ve netimi Başkanı, Türk tarafı IIIJIIflIlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllillMIIIIIII kanı Rauf Denktaş, önceki Konseyinde Türkiye, Yunanis nistan ve Kıbrıs’da yönetici mesi amacıyle Birleşmiş Mil miştir: ya göçetmiş bulunacaktı. Türk nın, Rumların Kıbrıs sorunu gün verdiği bir demeçte, Türk tan ve Kıbrıs'da yaptığı görüş lerle görüştükten sonra New letler Güvenlik Konseyinin Türk ■Sen meler hakkında bilgi verecek York'a dönen Birleşmiş Mil­ toplantıya çağrılmasını iste ıiııaıiBiıaııaıiBiıaııaııaııaııaıiBiiBiıaııaııaııaıiBiıaııattaıııııaııaııaııaııaııaıiBiıaııaııeınııaıifliıaııeıiBiıaııaı:aııaııaıiBi m ııııiB iıa ıııu a ııa ıiB M iıa ııa ııa ııııııııııııııııiB iıııiB u a ıifiıa ııa ıııııııııııa ıııu ıııııııııııııııııııııııııııın ıııı tir. Birleşmiş Milletler Ge­ letler Genel Sekerterl Kurt miştir. Kibrisin Birleşmiş Mil Sekreterliğinden nel Sekreterinin bu arada Gü VValdheim Kıbrıs Barış Gücü letierdeki daimi temsilcisi Zi Bildiri venlik Konseyi üyelerinden Kıb ne asker gönderen ülkelerin non Rossdes, Kleridls’ln bu rıs Barış Gücü askerlerinin temsilcileri ile ayrı ayrı görü isteğini Güvenlik Konseyinin Dikeiya üslerinde çalışıp ta sayısının artırılmasını da Is şeceğini söylemiştir. VValdhedönem Başkanı, Sovyetler Bir Lefkoşa veya civar bölgelerde teyeceği sanılmaktadır. im, bu görüşmelerin ışığı al liği tem silcisi Yakob Malik' ikamet eden Türk müstahdem­ e bildirmiştir. Birleşmiş Mil lerin yarın işbaşı yapacakları letler Güvenlik Konseyinin hususunda daha önce yapılan Kıbrıs’daki mülteciler sorunu­ açıklama ertelenmiş olup, işba ANAYASA! ZORUNLUCA DİKKATİ ÇEKEN şı yapılacak günün daha sonra nu görüşmek üzere bugün top açıklanacağı duyurulur. lanacağı açıklanmıştır. ııınııııııııııaııaıııııa!iııııııatı,i!iı,ıi[aNii!iıııııı ınıııaMiııııiBiıaıııııaııaııııııııatııııaııaıııııatiiııınaııaııııııu m 4 Mülteciler sorununu görüşmek için Güvenlik Konseyi Kliridis’in isteği üzerine toplanıyor Ordumuz kazanmak için değil, kurtarmak için savaştı Ecevit: “ Kıbrıs harekâtı bir s »* fetih değil, insanlık göreviydi DENKTAŞ, ‘BENİM İMZAM HAKLI KIBRIS DAVASINDA OLMADAN G. KONSEYİ Kıbrıs’ta barışın, Yunanistanda demokrasinin temeli atıldı DAİMA TÜRKİYENİN TOPLANAMAZ’ DEDİ YANINDAYIZ İSTANBUL Başbakan Bülent Ecevit, Kıbrıs barış harekatında elde edilen askeri ve diplomatik başarılarının ekonominin önemini unutturmaması gerektiğini belirtmiştir. Ece­ vit, "ekonomimiz güçlü olmaz sa, Kıbrıs’da da genel olarak oış politika da, ve savunma “a da güçlü olamayız” demiş tir. Ecevit bu amaçla milletçe büyük bir kalkınma seferberli 91 açılacağını barışta ve sa­ vaşta olduğu kadar iş alanında da başarı sağlanacağını söylemiştir Mniınıııınımunün KALKINMANIN TEMEU Kocaeli Valiliği ve Kolordu yu ziyaretinden sonra Beledi­ yeye giden Ecevit, belediye ö nüne toplanan halka hitaben bir konuşma yapmıştır. Başba kan Ecevit bu konuşmasında Hükümetin artık kalkınma ça balarına hız vereceğini belir­ terek "K ıbrıs’da barışın, Yu­ nanistan’da demokrasinin te­ melini attık. Şimdi de Türki­ ye'nin kalkınmasının temelini atıyoruz” demiştir. Başbakan Bülent Ecevit, Türkiye’deki ge niş özgürlük ortamında Kıb­ rıs dolayısıyla bütün dünya­ nın imrendiği bir milli birlik sağlandığını, bunun milletin büyüklüğünü ve siyasal ergin liğinı, demokrasiye yatkınlı­ ğını gösterdiğini belirtmiştir. Ecevit bu milli birliğin sağlan masında büyük katkıları olan siyasal partilere hükümetin şükranlarını belirtmeyi mutlu bir ödev bildiğini söylemiştir. İNSANLIK ÖDEVİ Başbakan Ecevit konuşması nı şöyle tamamlamıştır: “ Kıbrıs harekâtının barışçı anlamını ve amacını bütün oaşınaan beri nen kkav o vhalkımızın başından ramış olması, Türk ulusunun dünyadaki saygınlığını büyük ölçüde artırdı. Kıbrıs hareka­ tı bir fetih değildi. Bir milli ödevdi. Onun da ötesinde bir insanlık ödeviydi. Bir tarih­ sel görevdi. Kahraman ve mert ordumuz, kahramanlığı insanlıkla bir tutan ordumuz, Kıbrıs'da kazanmak için savaş madı, kurtarmak için savaştı. Türk ordusunu, ona vücut ve ren yüce ulusumuzun huzurun da bir kez daha kutlarım. Yü­ ce Türk Ulusunu kutlarım, Kıbrıslı Türkteri, aziz soydaş­ larımızı kutlarım" m..........*« -, n uı....... . „ i T i ıı ı ı ı ıı ı ı ıı ı ı ı ıı ı ı ı ıi " iı ı i " i ı ıı ı ı ı » ı ı i '" l l » " , | i ı uv " i " " l "l " " " l" l" " l ">" l " , " " " " l " l " l " | i| l " >" l " a" 1 IRAK DEVRİM KONSEYİNİN AÇIKLAMASI ulusal muhafızları Irak Devrim Konseyi Baş­ da Rum tarafından 15 Temmuz’da ger kan Yardımcısı Saddam Hüse yin, Irak’ın Türkiye'nin sorun çekleştirilen darbeden sonra larını kendi sorunları olarak ortaya çıkan durumu anlatmış uluslararası kabul ettiğini ve haklı dava­ tır. Türkiye'nin andlaşmalarla yüklendiği gö sında daima Tükiye'nin yanın revleri yerine getirmek üzere da olduğunu bildirmiştir. Sad adaya yaptığı müdahale birin dam Hüseyin dün Bağdat'ta ci ve İkinci Cenevre konfe Türkiye'nin Kıbrıs politikası ransiarı, ikinci barış harekatı nı Arap ülkelerinde anlatmak nın nedenleri hakkında geniş la görevlendirilen Dışişleri bilgi veren Bayülken, |rak'ın Bakanlığı Yüksek Müşaviri tümüyle destekle Büyükelçi Haluk Bayülken'I ka Türkiye'yi bul etmiştir. Bayülken, Sad­ yen tutumundan dolayı Sad­ dam Hüseyin’e Kıbrıs'da Yu­ dam Hüseyin'e teşekkür et­ i nanlı subayların komutasın miştir. ıııaııııiBiiBiiBiııııaııaııaııaıııııınaııaııaııaııııııaaaı LEFKOŞA: Cumhurbaşkan Muavini ve Otonom. Türk Yönetimi Başka nı Rauf R. Denktaş, verdiği demeçte "Benim imzam olma dan, anayasal açıdan Klerides'in Güvenlik Konseyini toplantıya* çağırma yetkisi yoktur" demiştir. YETKİSİ YOKTUR Rum cemaat lideri Klerl des'in Rum göçmenler konu sunda Güvenlik Konseyini top lantıya çağırmasına ne diye ceği sorulan Denktaş şu kar şılığı vermiştir; “Glafkos Klerldes'in anaya sal açıdan benim İmzam ve onayım olmadan Güvenlik I lllllllflIlllllllllllllllia n illlllllllllllia illllllllltin iM lIllllllllllllia illltlIllllllllllllllllllllillllllllllllia illlllllllll C G P Başkanlık Divam’ mn görüşü Sovyet önerisini reddetmek yerinde bir karardır ANKARA CGP Başkanlık Divanınca yayınlanan bildiride Hüküme tin Sovyetler Birliği önerisi nı reddetmekle yerinde bir karar verdiği belirtilmiştir. Bildiride Sovyet önerisinin ko nuya çözüm getirmekten çok propaganda amacına yönelik bir nitelik taşıdığı kaydedil­ miştir. Türkiye'nin Sovyetler Birliği ile iyi komuşuluk iliş­ kilerim geliştirmeye her za­ man önem verdiği anlatılan Amerika Denktaş - Kliridis Görüşmesini Memnunlukla Karşıladı VVASHİNGTON: nlaöanüstü günlerde, Birleşmiş Milletler Barış Gücü ( nun en 7*yı vı « = 2 — kerter kui,;; 8 »'Sınan 6 silâhlı Rum askeri, günlerce mücahl»1» ^ Tapılan bu askerler, Türk ordusunun Mağusa y Y a ■ » j s a a r J u r , üzerine kuleyi terk etmek zorunda kalm.şlardı. Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Robert Anderson, Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Glafkos Klerıdes'le, Türk Yönetimi lideri Denktaş arasında yapılan görüşmenin memnunlukla karşılandığını açıklamıştır. Verilen habere göre, sözcü, Klerldes ve Denk taş’ı her hafta görüşmeyi ka­ bul etmeleri dolayısıyla kutla­ dıktan sonra, insancıl sorun­ ların öncelikle ele alınması gerektiğini belirtmiştir. Robert Anderson, Kierldesle Denktaş arasındaki görüş melerin, Kıbrıs sorununa ba­ rışçıl bir çözüm yolu bulun­ ması konusunda ilerlemeler kaydedilmesini sağlayacağı u mudunda olduğunu söylemiş­ tir. bildiride daha sonra şöyle de vam edilmiştir: "Sovyetler Birliği Türkiye’ nın Kıbrıs'a sadece Sampson idaresini devirmek için gitme diğini, yıllardan beri ezilen Türk cemaatinin haklarını tam bir güvence altına almasının da Türkiye için kaçınılmaz bir görev olduğunu kabul ve teslim etmelidir". HAKSIZLIK CGP Başkanlık divanı bildi risinde Türkiye'nin andlaşmalardan doğan haklarını koru mak İçin yaptığı meşru bir müdahaleyi hukuk dışı bir dış müdahale gibi göstermeye ça lışmanın haksızlık olduğu da belirtilmiştir. Bildiride daha sonra şu görüşlere yer veril miştir: ' Rum ve Yunan yetkilileri açıkça gerilla savaşından bah sederken, Türk köyleri ve ma hailelerinde savunmasız Türk lerl karşı katliam, esir alma ve rehin tutmalar sürüp gldar ken, hiçbir İnsaf sahibi Türk Silâhlı Kuvvetlerinin adadan çekilmesini İsteyemez”. Konseyini toplantıya çağırma yetkisi yoktur. Böyle birşeyl onaylamadım. Ayrıca, Roaaides, olsa olsa Kıbrıs Rum toplumunu temsil edebilir. Ayrıca, Birleşmiş Milletler toplumların temsil edildiği bir yer değildir, orada sadece Kıbrıs Cumhuriyeti temsil edilebilir.” GÖZLEMCİ Birleşmiş Milletlere bir Kıb rıs'lı Türk'ün gözlemci olarak ğönderilip gönderilmeyeceği yolundaki bir soruyu da Denk taş şöyle cevaplandırmıştır: “Hemen köndermek belki çok erken olur, ama, muhakkak olan bizim oraya blrllerinl göndererek bütün devletlere Rossldes'ln Kıbrıs'ı temsil etmediğini, Kıbrıs'ın ancak Cumhurbaşkan Muavinince o naylanan biri tarafından tam sil edilebileceğini izah ede­ ceğiz." a ü iııfu n ıtııa ıııu a ıııııiıııı mınııııtııtıiııiııijiiıııifi LEFKOŞA - ANKARA ARASI TELEKS BAĞLANTISI SAĞLANDI LEFKOŞA: Lefkoşa ile Ankara arasın­ da dün teleks irtibatı sağlan­ mıştır. PTT genel müdürlüğün­ ce sağlanan bu bağlantı şimdi­ lik tek kanaldan mümkün ol­ maktadır. Ancak İlgililer, Lef­ koşa - Ankara teleks bağlantı­ sının Eylül ayı içinde yeterli sayıya çıkarılacağını belirtmiş­ lerdir. Türkiye Cumhuriyeti Lef koşa Büyükelçiliği Basın Mü­ şavirliğinde bulunan teleks'den şimdilik yerli ve yabancı basın mensupları yararlanabilecek­ lerdir. îııa ııiu r ıiııiııın ııııııin ııııt ıiııiııa tıiH iııiıtiitııılııı Çalışm a, Rehabilitasyon ve Sosyal İşler Üyeliğinden Bildirilmiştir Lefkoşe Kaza Çalışma Da­ iresi. İplik Pazarı No. 12'de fa­ aliyete devam etmektedir. İşsiz kayıtları ile İşçi şevki bu adrese yapılmaktadır. ilgililerin Lefkoşa Kaza Ça­ lışma Dairesine başvurmaları gerektiği duyurulur. SAYFA: 2 ( B O Z K U lllllHlllllllllllllllllllUIHIIIIIIU IIHIHHHHIHSIlılBU U lU lU HU m Hllim illIHIllu» • lU 'H im illlllllH lllin in illin illllllIH IIIIIIIIIIH IIlllllllıılıılıııın ııııı, SÜLZBERGER: ECEVİT V E KARAMANLISIN BULUŞMASI İÇİN ARACI OLDUM d ü ş ü n c e l e r # hm GÖREV BEKLEMEKTEDİR Bu adada şu anda ve de gelecek­ te unutmamamız gereken bazı hu • suslar olacaktır zannederiz: “ Ölüm korkuları altında kıvra­ nan, Türkiye’nin müdahalesini can • dan isteyen bizlerdik. Bugün Kıbrıs’ın Güneyinde elli bini aşkın Türk Rum­ ların elinde rehinedir. Bu elli bin Türk, Türk ordusunun müdahalesini beklemektedir." Artık eski defterler geçmişte kalmıştır. Şimdi yeni düzenlerde yeni bir toplum yeni bir Kıbrıs Türkü ola­ caktır. Buna alışmalı ve bir gerçeği asla dikkatlerden uzak tutmamalıyız: — Türkiye adaya ne iki paralık ekonomisi, ne de Ankara’nın bir sem­ tindeki nüfusuna bile oran tutuhnıya cak nüfusu için müdahale etti. Tür­ kiye ne adadaki dört tane turistik oteli, ne de beş tane portakal bahçesi­ ni hesapladı. Türkiye o kadar geniş, o kadar büyük bir ülke ki Kıbrıs tüm varlığı hatta ekorfımisi ile onun Mer­ sindeki nüfusuna altı aylık bütçe sağlamaz... Durum bu oldu muydu Türkiye’ ­ nin Kıbrıs’a neden müdahalede bu • lunmak zorunda kaldığı gerçeğini Kıbrıslı Türkler olarak da iyicene bellemek zorundayız. Şöyle ki: Türkiye anavatanımız olarak 1960’dan beridir bir taahhüdün altın­ dadır. Adada üç kişi de olsaydık bu taahhüt işliyecekti bir noktada. Bu husus Türkiye’nin dünya üzerindeki prestiji, ağırlığıydı. Kıbrıs Türkiyenin kendini yeniden bulmasının kendi şahsiyetli dış politikasını yeniden ka­ zanmasının tek sınav ortamıydı. Bu sınavı Türkiye bir gün verecekti. Ve en iyi şekilde verdi. Kimseyi dinle medi, geldi garantör devlet olarak müdahalesini yaptı. Dünya parmak ısırdı bu müdahaleye. Fakat bundan sonrası bizimdir. Türkiye, şanlı ordumuz teminatı sağ­ lar. Bu teminatı açtığı barış ve öz • gürlük şemsiyesi altında belki uzun süre Türk toplumuna yaşantısında en gerçek hediye olarak sunar. Ama bi­ zim bu kıymetli hediyeyi bir çingene derbederliği içinde harcamamıza bi - i lin ki asla müsaade etmez, göz yum- | maz... Çünkü kanlar akmış, Türk e - | konomisi riske girmiş, fedakârlıkların f en büyüğü Kıbrıs Türkü için gerçek- | leştirilmiştlr... Şu halde durmakta yarar yoktur. | Bazı bölgelerimizde hâlâ keşmekeş • | ten, düzensizlikten kurtulamıyoruz. | idareci sıkıntısı çektiğimiz bir ger - | çek. Yıllar boyu Kıbrıs Türkünü iki | üç adamla idare etmenin faturasını | bugün acıyla ödüyoruz. Hâlâ örgüt • f lenemiyoruz. Elimizdeki bölgeler açık | seçiktir. Ve bu bölgelerde görülenler | de... Mağusa, Lefkoşa, Lefke hattının i Kuzeyi Kıbrıs Türk Yönetiminin, bir z başka deyişle Otonom Türk Yönetimi | nin müdahalesini, çabasını istemek- § tedir. I Mehmetçik her bölgede, her y e r j de vardı. Ona yardımcı olacak Mü-kl| cahit de... Ama Mehmetçik tarlaya, 1 bahçelere, hayvanların bakımına ko- | şamaz. Elimizdeki fabrikaları çalıştı • § ramaz, turistik tesisleri yeniden ör - | gütleyemez. O sadece bu çabalara | kanat gerer, imkân hazırlar... Türk toplumu bugün Türkiye’nin de dikkat ve İlgisini üzerine çektiği bir ekonomik, sosyal aşamanın eşi ğindedir. Bu aşamayı gerçekleştire cek, Kıbrıs Türk toplumunun ekonomik ve sosyal yaşantısını düzeye çı karacaktır. Kurtarılmış Türk bölgelerinde bizi bekleyen fabrikalar vardır. Hay vanlar açlık ve susuzlukla karşı kar siyadırlar. On, onbeş yılda ürüne yatan portakal bahçeleri, eğer bir kez kurursa Bir onbeş yirmi yıl bu ürün den yararlanmak için beklememiz gerekecektir. Türkiyenin üzerimize açtığı gü ■ venlik şemsiyesinin altında yarınların sosyo-ekonomik mücadelesine Kıbrıslı Türkler olarak kendi kalkın mamız için girmek ve kaynaklarımızı kendi yücelmemiz uğruna bugünden kullanılabilecek biçimde saptamak kaçınılmazdır. ÇETİNEL | | | | | | | | | | | | = | | E | | 1 | | I ıııııııııııııııııııııııııııııiiMi ıııııı itim ninnini inin inin mn ıını m m mm ıııııı ıımiti ı ıııııııı im im muııtııı m ıııııııııııııııı ıııııı p-^T’Ui - H r Şi »r ip i* MEVLİT NASİBOĞULLARI ELEKTRİK İŞLERİ MÜTEAHHİTLİĞİ Tüm elektrik anzalarınız için hizm eti­ nizdedir. 52 B. IInci Selim Cad. Feza Apt. Lefkoşa. Tel: 609 Eşim Kemal Şemiler'in ölü münün 2'nci senei devriyesi do layısıyle 30.8.1974 Cuma günü saat 11 de Arab Ahmet Camiin de temiz ruhu için okutulacak Mevlidi Şerife bütün dost ve akrabaların iştirakleri özlenir. Eşi : MUKADDES ŞEMILER ÜNİVERSİTE ADAYLARI YÜKSEK TAHSİLE GİTMEDEN ÖNCE TÜRKİYE'DE ÖĞRENİM KILAVUZU MEVLİT İSİMLİ KİTABI MUTLAKA GÖRÜNÜZ Kıbrıs'ta ve Ankara'da yapmanız gereken işleri, bütün üniversite akade­ m i ve yüksek okulların tanıtılm asını, { yüzlerce yurt adres ve telefon num a - , rasıııı, burs yönetm eliğini ve aradığı ■ nız her şeyi bu kitapta bulacak, kimse ye akıl danışm a lüzumunu hissetm e - ■ yeceksiniz.. "TÜRK1YEDE ÖĞRENİM KILAVU ZU " Bozkurt Gazetesi Ankara Muhabi- ri ERGÜN AYDOĞAN tarafından titiz bir çalışm a ile tam üç yılda sizin için hazırlandı. BÜTÜN KİTAPÇILARDA 29 Ağustos, 1974 Perşembe günü ö.s. saat 4.15'de Diş Heki­ mi Saffet Tanul'un vefatının bi­ rinci senei devriyesi münasebe­ tiyle Arabahmet'teki kendi evi­ mizde m evlit okutulacağı dost ve akrabalara duyurulur. AİLESİ MEVLİT ı HALK Lokantasından Duyuru Tükiyede bulunmam hasebiyle kapalı îulunan Lokantam ı bugünden itibaren a ç ­ ığımı ve eskiden olduğu gibi sab ah lan Çi­ ler Kebab ve P aça servisi yapılacağını îyrıca öğle yem eklerim izle m üşterilerim i:in hizmetinde olduğumuzu duyururuz. Halk Lokantası Sahibi SALİH HAŞAN 35, Asma Altı Lefkoşa .PERŞEMBE, 29 AĞUSTOS K T ) 20 Temmuz 1974 Cumartesi günü Doğruyol'da çarpışırken şehit düşen oğlumuz önder Ib rahim'in ruhuna ithaf edilmek üzere 29 Ağustos Perşembe gün ö.s. saat 4 de Con Dlmiskl sokağındaki kendi evimizde Mevlidi Şerif okutulacağından dost ve akrabaların İştiraki öz lenir. AİLESİ New York: "New York Times” y a ­ zarlarında nü. L. Sulzberger, bir yazısında Ecevit in, Karamanlis'le Malta Adası açıklarında bir ge mide buluşmayı teklif et­ tiğini, Karamanlis’in ise durumun olgunlaşmasını beklemek şeklinde cevap verdiğini açıklamıştır. Sulzberger, New York Times’de yayınlanan “Yoksa Yeni Bir Ege Fır­ tınası Daha mı?” başlıklı yazısında bu konuya da değinmiştir. Sulzberger’ in yazısı özetle şöyledir: "Türk Başbakanı Ecevit bütün sorunları halletmek ve tekrar dostluğa dön mek üzere Yunan Başba kanı Karamanlis ile karşı­ lıklı bir zirve görüşmesi­ ne istekli olduğuna beni ikna etti. Birkaç gün içinde kendi si ile uzun bir görüşme yapmış olmama rağmen Ecevit, Türk - Yunan a n ­ laşmazlığının tekrar alev­ lenmesi üzerine beni dâ vet etti ve sarih bir şekil­ de (biz askerî başarıları mızı istismar etmek ve­ ya askerî hedefimizin be­ lirgin hatlarını aşmak is­ temiyoruz” diye belirtti. Ayrıca (iki kere iletilen Karamanlis’e davetinin de “açık" beklediğini) sözlerin eilâve etti. Bu dâ vette görüşmenin yeri ve zamanı Karamanlis'e bira kılmıştı. Dana önceki görüşme­ de sayın Ecevit nem ya zili hem de sözlü olarak Atinaya bir mesaj gönder diğini ve (Türk - Yunan su ları dışında örneğin Mal­ ta yakınlarında her ikimiz den birinin gemisinde so­ runları etraflıca görüş­ meye hazır olduğunu’ bil­ dirdiğini söylemiştir. Ka­ ramanlis cevaben duru mun olgunlaşmasını bek­ lediğini belirtmiştir. Ecevit, Kıbrıs sorunu çözümlenirse diğer ortak problemleri olan kıta s a ­ hanlığı ile ilgili konularda da görüşmelere gidilebi lecegini düşünmededir. Eğe deki hava kordonu Türkiye yakınındaki Yu nan adalarının askerî yön den tecridi ve bunun gi­ bi her iki ülkeyi ilgilendi­ ren hususlar — ki şimdi Yunanistan'ın NATU'dan askerlerini çekmesi ile savunma da bunların ara­ sına katılmıştır— görü şülmek üzere beklemek tedir. Bütün bunların, özellik­ le Yunanistan’ın Türkiye­ nin Kıbrıs’a askeri müda­ halesine şiddetli tepkisi gözönünde tutulursa, hal li çok zordur. Ecevit bu yan sorunları çok sert ve acele öne sürer veya şu anda inatçı bir havada olan Türkler, yeni riskleri göze alarak gösteriler yapmaya başlarsa, yeni anlaşmazlıkların, Yuna nistan’m bir karışıklık eş­ liğinde ortaya çıkması ih­ timal dahilindedir. Cumhurbaşkanı Korutürk gibi bazı ergin kişi ler Kemalist Devrimin ilk günlerinde genç subayla­ rın, Atatürk'ün doğum ye­ ri olan Selânik’in ve kıyı adalarının Yunan harbin­ den sonra 1923'de Türki yeye verilmeyişini üzün tü ile karşıladıklarını ha tırlatmaktadırlar. Adalar (Türkiye’nin boynunda, açık denizlere açılmasını önleyen bir tasma) olarak görülmektedir. Ecevit, Türkiyenin, ada­ lar hususunda bir hak id­ dia etmediğini, sadece NATO dışında kaldığı tak dirde, Yunanistan’ın ada lardan askerlerini çekme­ sini istediklerini belirt­ miştir. Eğer, NATO bu adaların müttefik savunma­ sı içinde yararlı olduğuna karar verirse, Türkiye Yunanistan'ın güvenliği ni zedelemeden - savunul masına yardımcı olmaya hazırdır. Fakat, Ecevit, böyle gergin bir anda, Atina’nın niçin adalara asker yığ mak lüzumunu hissettiği­ ni öğrentnek arzusunda dır. Etraflarındaki deniz ve hava da ayrı bir husus. Sayın Ecevit, Türkiye'nin ana kıtası ile, Yunan ada­ larının sularını ayırarak çizebilecek temel bir k a ­ nun yürütülemiyeceğl ka­ naatindedir. Bunun y e ri­ ne, her iki memlekette de petrol, tabii zenginlik­ leri arama izni veren bir anlaşma teklif etmekte­ dir. Ankara, geçen ay tek taraflı olarak, hava taşıt­ larının "Hava enformas yon hududunun” bazı Y u ­ nan adalarının sınır ve sularını geçer şekilde ge­ nişletildiğini bildirmişti. Sayın Ecevit, bunun, Türkyenin “ Hudud hava kor­ donu" olarak nitelendirilmemesi gerektiğini açıkla mıştır. Ancak, Atina bu durumu aksi açıdan de ğerlendirdi. Ecevit önceki "çizgi” nin jet çağına aykırı düş­ tüğünü söylemektedir. Türkler daha yaklaştıkla rın ıkeşfedemeden Yunan uçakları Türkiye üzerine gelebilirler. Başbakan, bu­ nun tehlikeli olduğunu ve gereksiz olaylar yarattığı­ nı belirtmektedir. Bu konularda görüşme­ lerin yapılabilmesi, Anka­ ra’nın görüşmelere Kıbrıs krizinden daha yumuşak, diplomatik ve yavaş gir­ mesine bağlıdır. Yunanis­ tan 1958’de Deniz Kanun­ ları ile ilgili Cenevre An­ laşmasını imzalamış ve Ege'deki adalarının 600 ft. sahanlığı olduğunu — sı­ nır suları dışında— iddia etmektedir. Bu bilinmek te olan petrol yataklarını c*a kapsamaktadır. Türkiye bu anlaşmayı imzalamış tır. Savunma Bakanı Haşan Esat Işık, Türkiye’nin hiç bir zaman kendini Yuna nistan'a karşı kuvvetlen dirmek için NATO’dan ya rarlanmadığım ve fakat, Yunanistan’ın 12 AdalarT "ve diğer'' adaları kuvvet lendirdiğinden şikâyet et­ mektedir. Yüksek yetkili ler, Türkiyenin geçen ay patlayan Kıbrıs sorununa bir "çözüm" bulmak için on yıllarını etüd ederek harcadıklarım itiraf et­ mektedirler. Ankara’nın Yunanistan istemese bi­ le Kıbrıs sorununun halli nin diğer bazı sorunların halli için bir başlangıç olacağını düşündüğü belir­ tileri vardır. ' Bu sulardaki sıkıntılar daha sona ermedi. Onun için VVashington'un zirve görüşmelerinden önce Atinayı sakin kafayla hare­ ket etmeye — ki şimdiki etkisi asgâridir— Türkleri de ihtiyata ve sabırlı olmaya sevketmesi zaruri ridir. Kıbrıs krizi, bu gü­ zel Akdeniz’in, gergin bir dünya için tehlikeler ya ratabileceğini göstermek­ tedir." MEHMEDİN ÖYKÜSÜ Ana Vatandan geldik, Yavru Vatana koşarak Ne güneş dedik, ne sıcak, olduk toz toprak. Yılmadık saldırdık arslancasına düşmana Yeni bir destan yazdık Beşparmak dağlarında... Ne toplar durdurabildi bizi ne de havan Aktık çığ gibi üstüne, kaçtı korkak Yunan. Havalarda uçtu kafalar kollar bacaklar Güldü geçti arslan Mehmet, şahlandı bayraklar... Ağlamayın artık analar bacılar gülün Silin gözlerinizi, zafer kahraman Türkün. El ele^ gönül gönüle savaştık Yunanla Yeni bir tarih yazdık, kanla canla Kıbrısta... Kıbrıs semalarında dalgalandı bayraklar Helâl olsun sana sancağım, dökülen kanlar. Çoğumuz şehidiz, çoğumuz da gazi ama Yunan leşlerine basmanın başka zevki var... İlerliyoruz adım adım Yavru Vatanda Kavrulmuş limon, zeytin ağaçları ardında. Kan kusuyor, ölüm kusuyor toplarımız hep Kaçıyor kalleş düşman bakmadan arkasına... And içtik, yemin ettik bayrağımız üstüne Bırakmıyacağız Kıbrıs'ta taş taş üstünde. Ne Yunan, ne Rum dinleriz, çekilmezlerse Sokup geçeriz süngüyü gözünüz üstüne. Şimdi güneşler bir başka doğuyor Kıbrıs’a Zafer şarkımızı söylüyor Gir«ıe Lefkoşa. Bize çok görmeyin bu mutluluğu ne olur Yoğurduk Kıbrıs’ı terimizle kanımızla... Kucak kucağa şimdi Ana'yla Yavru mutlu Tüm tepeler bizimdir artık, Mehmedim tuttu. Yıllardır özlemini çekmiştik hep bu günün Ağlayan gönüller gülüyorlar şimdi mutlu... Ana Vatandan geldik yavru Vatana koşarak Ne güneş dedik, ne sıcak, olduk toz toprak Yılmadık saldırdık arslancasına düşmşna Yeni bir destan yazdık Beşparmak dağlarında... ÖZNUR CANBULAT 28. Tüm. Kh. Bl. BİR FRANSIZ GÖZÜYLE FRANSANIN KIBRIS POLİTİKASI Birleşmiş M illetler Delegemiz Osman O lcay'a mektup yazdı: “ TÜRKİYE İKİNCİ BARIŞ HAREKÂTINDA HAKLIDIR Yazan: François Silvie FRANÇOİS SİLVİE KİMDİR? Fransız Dış Ticaret da­ nışmanlarından biri olan François Silvie Kıbrıs T birçok kereler ziyaret et­ miştir. 12 yıldanberi Tür kiyede görevli bulunmak­ tadır. Legion d'Honneur etde Marita National (Mil li Liyakat ve Legion d’ Honneur ve Croix de Guerre (Salip nisam) sahibi­ dir. Yabancı ülkelerdeki Fransızların Paristeki Yük sek Konseyinin üesidir. Fransanm en ünlü liya kat madalyalarından bir kaçma sahip olan ve 12 yıldır Türkiyede görevli olarak bulunan François Silvie Kibns konusunda Fransız hükümetinin Bir­ leşmiş Milletlerde takındı ğı tavrı beğenmediğini or­ taya koyan bir açıklama da bulunmuştur. Legion d'Honneur et du Meri te National) Milli Liyakat ve Legion d'Honneur) suba yı„ Medaille de la Resis tance (Direniş örgütü ma dalyası) ve Croix de Gurre (Salip Nişanı) sahibi François Silvie Birleşmiş Milletlerdeki Türk Temsil­ cisi Olcay Osman’a gön derdiği bir açık mektupta 16 Ağustos 1974 günü Fran sanın Güvenlik Konseyine sunduğu Türkiye aleyhin­ deki karar tasarısı dolayısıyle üzüntü duyduğunu ve Fransız temsilcisinin tutumunu kınadığım belirt mistir. Fransız temsilcisi nin Türkiye aleyhindeki tutumunun kendisini üz­ düğünü ve bu konuda vicdanen rahatlamak için bu açıklamayı yaptığım eklemiştir. OLCAY'A MEKTUP Fransanm dış ticaret danışmanı olan Fıançois Silvie Osman Olcay 'a gönderdiği mektupta şöy le demiştir: "Bu mektubu yalnız şah sim adına değil ayni za­ manda y a b a n a ülkeler­ deki Fransızların Pariste • ki Yüksek Konseyine be ni üye alarak seçmiş bu lunan Türkiyedeki Fran sızların pek çoğunun dü • şüncelerine tercüman olarak kalem© alıyorum" "Kıbnsı birkaç defa zi­ yaret etmiş olmanın ver diği tecrübeyle konuşan François Silvie Kibns Türklerinin yaşamım top lam a kampına yerleştiril mis insanlar gibi tecrit edilmiş durumda yaşadıkla nnı belirttikten sonra Kıb n sa' gitmemiş olanların bu acı gerçekleri bilemiye çeklerini söylemiştir. Bu acı gerçkleri "Fildişi Ku leşinde” oturan Birleşmiş Milletler ilgililerinin de bilemeyeceklerini ifade et mştir. François Silvie Birleş miş Milletlerdeki temsilci­ miz Osman O lcay'a gön derdiği mektubun deva mında şöyle demiştir: Birleşmiş Milletlerde do kuz devletin Türkiyenin ikinci Kibns harekâtına karşı çıkmalan Kıbnsla il­ gili politik durum gözönü ne alınırsa normal sayılan bilir. Fakat bence bu hare ket çok haklı idi. Esasen, karar tasansı onaylandık­ tan sonra sanki kişisel bir mesele imiş gibi, üstelik taraf tutarak sizleri "S a vaş mezalimi'' ile suçla­ mak ve yıllardır şiddeti kanun yerine geçirenlerle karşılaştırmak tamamıyle yersiz ve gereksizdi. Oysa gerçekten de bir kurtar ma savaşı idi sizinki, bir düzen getirme savaşı idi, uzun zamandır hem hazır lanan hem de uygulanan şiddet hareketlerine kar şı bir cevap savaşı idi. Şunu bilmenizi isterim ki Ekselans, biz Fransızlar ve özellikle ben geçmiş veya gelecek bir çıkar dü şüncesinden uzak olarak Birleşmiş Milletlerdeki ha reketinizi destekler ve verdğiniz sert cevaptan ötürü sizi kutlarız." Söylemek istediklerim bundan ibaret. Böylece vicdanım, milletinize ve Türk dostlanma karşı gü venimi yerine getirmiş ol manın rahatlığı içinde size en derin saygılanmı sunanm. François Silvie, Legi­ on, d’Honneur et du Meri te National Son model zırhlı paletli personel taşıyıcılar Sarayburnuna çıkartıldı. Burada bir kon ■ voy haline getirilen askeri araçlar kısa za manda gerekli yerlere teslim edilmek üzere sevkedfldi AMERİKAN YAPISI YENİ ZIRHLI ARAÇLAR GELDİ Amerikan yapısj çok sa yıda "Zırhlı paletli perso nel taşıyıcısı" ile bazı aske ri malzemeler bir şi­ leple Istcuıbula getirilerek Haydarpaşa limanında bo şaltılmıştır. Haydarpaşa limanında şatlara yüklenen son mo­ del personel taşıyıcılar ve askeri malzemeler Sa raybumu'na çıkantılarak sahil yolunda bir konvoy haline getirilmiştir. Zırhlı MEVLİT taşıtlar daha sonra kon voy halinde gerekli ya lere teslim edilmek üzere sevkedilmişlerdir. Çok miktardaki askeri malzeme ve zırhlı perso • ne! taşıyıcılar Istanbula Amerikan bandıralı Dalî Turman şilebiyle getiri mistir. Şilep H a y d a r p a ş a limanına yanaştıktan 6011 ra zırhlı paletli personel _______ a______ taşıyıcılar geminin vinciy le rıhtıma çıkartılmışta' Geminin boşaltma çal1? ' m alan dün akşama kadar aralıksız devam etmiştir. Zırhlı paletli personel ta?1 yıcılaruı son model ve silâhlarla donatıl®? zı olduğu bildirilmiştir. MEVLİT 21 Temmuz, 1974 günü Bilelledc kahramanca savaşırken Şehit olan Osman Mustafa için 30 Ağustos 1974 Cuma gü­ nü ö.s. saat 4.30 da IV. Sok. Marmara bölgesi No. 38 deki kendi evimizde okutulacak Mev lld-J Şerife akraba ve dostla­ rın iştiraki özlenir. A İL E S İ Ç U L L U K AÇILDI ÇULÎ?Sİ[Sa 'S aöPS rl ve üf gece »İL Vepmı? servis yapılır.. ÇULLUK İstanbul Sok. 34 Lefkoşa. 20 Temmuz 1974 şehit düşen biricik w muz Bülent Hüacp*' aziz ruhuna 29 ÂÇrify 1974 Perşembe sa a t 3.00 de 14< manlar Cad. Be’ediY® lerinde okutulacak lld-I şerife akraba y0 lar davet olunur [PERŞEMBE, 29 AĞUSTOS, 1974. (BOZKIR T ) • • SAYFA: 3 ORGENERAL SANCAR 1 ve 2'nci BARIŞ HAREKATIYLA İLGİLİ SORULARI CEVAPLANDIRDI "Birliklerim izin Adadan çekilm esi söz konusu değil. Değiştirilmelerini de düşünm üyoruz." “ GERİLLA SAVAŞI ÇIKA RANLAR BİR DAHA MAĞLUP OLURLAR’ YUNANİSTANIN BARIŞ GöRüŞMELERNi GECİKTİRMEKLE K A Z A N C I OLMAYACAKTIR. [ Rew York Times gazete : S1 lunamstam oovyeueı \ vıiıigınm MDrıs sorunuy ıa ugıiı oiaıaic uluslar ara ıcrûııs önerisini Kabul etsı Dır genişletilmiş kon leıans önerisini Kabul et­ mesine irarşı uyaran şoy ıe Dır yorurn yapmıştır. AmeıiKa ve Ingiltere nin bu teklifi reddetm esi­ ne karşı Yunan hüküme • tinin kırgınlıkla Sovyet te­ rin uluslararası konfe rans önerisini onaylaya ; cağı beklenmektedir. An ! cak Karamıinlis ile Dışiş­ leri Bakanı Mavros un Husyemin bir propaganda oyunu şeklinde nitelendi rilen bu önerisinden hiç bir somut sonuç alam ay a ; caklannı bilmeleri gere j kir Kıbnsta barışın sağlanj ması için Kıbrıs sorunuy la direkt olarak ilgili ülke lerle görüşmelerin b aşla ! tılmasından başka çıkar yol yoktur. Buna rağmen Yunanistan Klerides'i Denktaş’la görüşmekten vazgeçirmiştir. Kıbnslı |halkın durumunu daha ça i resiz bir hale sokacağı a! çıktır. Öte yandan Rusyamn genişletilmiş uluslararası konferans önerisinin mey dana getireceği gecikm e Türklerin Yunanistanın bu |Milli M ücadele Tamını Tununa rapuan n agışıar ters tutumuna karşı Yu nanistan ile Eğedeki pet - "TÜRKİYENİN KARŞI KONMAZ ASKERİ ÜSTÜNLÜ­ ĞÜ d i p l o m a t i k YAKLAŞIMLA FRENLENMELİ” İngiliz Observer gazete si yine Kıbns sorununun kronik bir hal alm asını ve d ah a büyük kıyımlara se bep olmasını ölnemek için en kısa zamanda tedbir ler alınması gerektiğini yazmış, dünya banşını et kileyecek tehlikeli sonuç ların önlenmesi gerektiği üzerinde durmuştur. Observer, Türkiyenin "Karşı konamaz askeri üstünlüğünün makul bir diplomatik yaklaşımla frenlenmedikçe bölge i çin bir tehlike y aratacağı­ nı öne sürmekte, Yunanis tan gibi yakın tarihlerinde Türklerin hakimiyetini tanıyan Suriye ve Irak gi bi ülkelerin de huzursuz olacakları iddiasım orta ya atmaktadır. İngiliz gazetesi korku y a kapılacak olan Türki yenin komşularının tek kurtancı olarak Sovyetler Birliğinin himayesine sı ğınacaklarm ı, bunun da sonuçta Ortadoğuda sa mimi bir b a n ş umudunu kaldıracağım ve dünya barışının bundan etkile­ neceğini yazmaktadr. rol konusu ve kıta sahan lığı ile Eğede Yunan ada larındaki askerlerin bo şaltılması gibi ikili anlaş­ mazlıklar konusunda daha sert çözüm yolları arama sına sebep olabilir. Bu du rumda yeni Yunan hükû metinin ülkesi için daha büyük tehlkeler doğura cak hareketlerden kaçma rak banş görüşmelerine bir an önce razı olması ge rekir. New York Times MEVLİT 20 Temmuzda şehit düşen kıymetli eşim MEHMET HA • SAN’ın istirahatı ruhu için 30 Ağustos 1974 Cuma gün ö.s. saat 4.00 de Belediye Evleri 25 Asker sokaktaki kendi evi­ mizde okutulacak mevlide ak raba ve dostlar davet olunur. Eşi: Hatice Mehmet ANKARA (ANKA) Genelkurmay Başkam Or­ general Semih Sancar, haftalık "Yankı" dergisi nin Kıbns Banş Harekâtlanmızla ilgili sorularını cevaplandırmış, bu arada bir gerilla mücadelesi başlarsa bu mücadeleyi başlatanlann kesinlikle zararlı çıkacaklarını bildrimiştir. Orgeneral Sancar, bir soruyu cevaplarken de. Adadaki birliklerimizin çe kümesinin söz konusu ol madiğim değştirmenin de düşünülmediğini bildir miş şehitlerimizin naaşlar mn Türkiyeye getirilmesi için imkân aranmadığını söyleyerek "Onlar orada defnedilecek ve abideleşe çekler” demiştir. "Kıbns harekâtlarımız Türkiyenin NATO içi gö revlerinde fedakârlık ge rektirdi mi? Doğu sınırın­ daki birliklerimizin Ada­ y a asker sevk edildiği söylendi. Doğru mudur ?" şeklindeki bir soruyu, Or general "Kesinlikle yan hş, NATO çerçevesinde görevlerimizden fedakâr hk bahis konusu değildir" diyerek cevaplamıştır. Genelkurmay Başkam Orgeneral Sancar Rumla rm Adada gerilla savaşı başlatm ak hazuhklanna giriştikleri, bu konuda ne düşündüğü sorulduğun da şöyle demiştir: "Bu onlann temennisi olabilir. Biz böyle bir şe- | ZO MvJUStOS, 1 9 /4 | tarihınaeKi yeKun 118,202.866 apt. Menmet Kamil 100.— IviBiııneı, M lı Hüseyni i u u .— üıusıars Avrıı haır ou.— Krpme ve Ahmet Kemal 79.583 s.ı.emacıogıu vıenmet tngın Tunca —Unıo— Amerika 1200 dolar karşılığı) ■Dt. Hüsrev Dağseven İM. Zekaı Tahır Ih . ta u Kaymak I hasaıı Uurtaş ve haşan İsmail |Hüsnuye Halil Coşkun Şevki Vudalı İM. Sabrı Raıf Ertürk I Hüseyin Behıç Derviş M. Şeytanoğlu |Mehmet Haşan Abdullah (üirne) I Berin C.M. Levis [Ömer Zeki Ç.Y. 94 15.— Asım özdil jHüsnüye Olgun (II. taksit) 10— I0. — Olgun Asım 10.— Zeki Galip 10.— ülvan ve Fadıl Efe 10.— Dr. Lâtife İsmail Abdülkadir A. Hüseyin 10.— ! G.E. 870 10.— Hüsnüye Cahit Bedevi 10.— Siddika Osman 10.— Ömer Ali 10.— Hilmi Mustafa 10.— Nevruz Cemal 10.— Peyker Tevfik 10.— Ali Vehit 9.— Mustafa Hilmi G.E. 936 9.— Mustafa KâmU G.E. 930 Ayşe İbrahim ve 6.— Ali İbrahim 5.— Aysın Ahmet 5.— Şerife Enver (II. taksit) 5.— Ünsay Çakın (II. taksit) 5.— S- Nevran Salih Meral Şener (II. taksit)ı 5.— 5..— Necla Ali Ruhi 5.— Ahmet Zeki Mustafa 5.— Şaziye Hafız Salih İsminin açıklanmasını 5.— istemeyen vatandaş İsminin açıklanmasını 5.— İstemeyen vatandaş Eşref Çetin Pavyonu 5.— Cemşit Said 5.— Mehmet Hıfzı 5.— Hakkı Mahmut 5.— İsmail Derviş 5.— Arif Ahmet 5.— Mehmet Sadık 5.— Hüseyin Ahmet 5— Münür Haşan 5.— İbrahim Salih Çavuş 5.— Masan Sefer 3.— Güray Türkmen 2.— Sevim Ali Sıdkı 2.— Mehmet Haşan 2.— Fahriye Zihni 1.— Yekûn : £19,330.195 m il * m m ■ Oh. AEG! "ince duvarlı. Ve yekpare emaye... İçi ferah, geniş, pırıl pırıl. Dışı derli toplu. Dünyaca ünlü AEG kompresörü ile donatılmıştır. 5 yıllık garantisi bütün dünyada geçerlidir. Yüksek randımanlı Oh, çok rahatım... 'ro ll-b o n d ' tipi evaporatör'ü Bilerek aldım!" yekpare alüminyumdan. Buzlukları da alüminyum. ö z e l etliği var. Rafları ayarlanabilir. Soğuk kontrol damlalığı, yiyeceklerin niteliğine uygun |P Ö U - O R c m n iı | “ birinci marka” İri I . bir soğutma sağlar. AEG I JT— 1 I Ahmet Raşit Mustafa a Co. Argas Ltd. Bayilerinde yin olabileceğini düşün müyoruz. Şayet düşünce lerimizin aksine Adada bir gerilla mücadelesi ortaya çıkarsa bunu çıkaranlar bir mağlûbiyete daha uğ rarlar Türk Silâhlı kuvvet leri savaşların her türlüsü için hazırlıkhdır. Bu bah settiğimiz bir istisna teş­ kil etmez.” Orgeneral Sancar bir soru üzerinde Adadaki bir İlklerimizin geri çekilmesi nin ya da değiştirilmesi­ nin düşünülmediğini açık­ lamış. "Şehit Albay Kara oğlanoğlu'nun naaşı ne den Türkiyeye gelmedi?” sorusunu şöyle karşılamış tır:"Hiç bir şehidin naaşı nj getirme imkânı aramı yoruz. O rada abideleştir­ me ve orada defnetme du rumu var. Kıbns şehitleri mizi orada Türk şehitliği ne defnetme karan aldık. Rumların Kavgaları Rum gazeteleri dün de Rumların kendi aralarındaki kavgaalar hakkında çe şitli haberler yayınlamaktadırlar. Fıleletfheros gazetesinin Baf muhabirine a t fen bildirdğne göre P an ay a köyüne yerleşmiş bulunan bazı göçmenler dün polislerle çatışmışlarda. Gazeteye göre göçmenler kanuna aykın bir şekilde avlandıkları için polis tüfeklerini toplamak istemiş fakat onlar vermeyi reddet inişlerdir. Duruma Baf Mil letvekilleriyle Baf Polis Müdürü müdahale etmiş ve mesele halledilmiştir. Haravgi gazetesinin Lâr naka muhabirine atfen bil dirdiğine göre Milli Muha­ fız ordusu Komutam Gen. Karayannis, önceki gün Lâmakayı ziyaret ederek bu bölgedeki mevzileri de netlemiştir. Karayannis bu bölgede görevli milü muha hzlarla konuşmuş ve pek yakında Lâmaka bölgesin­ de nizam ve asayişin iade edileceğini söylemiştr. Fa kat bu arada çeştli anar şist unsurların Lâmaka böl gesinde faaliyete devam ettikleri görülmektedir. Lâr naka Polis Müdürü Pavlos Stokkos, serbest bırakılmış­ tır. Fakat onun görevi başı na dönmesine müsaade edilmemektedir. Bu arada Vladimiros Haralambus' un Lâm aka jandarma Ka rakolunda mevkuf tutulma­ sına devam edilmektedir. TÜRKLERİN TAHKİMATI MAH1 gazetesi Teklerin Lefkoşa bölgesinde yoğun tahkimat faaliyetine devam etmekte olduklarım bildir mekte, şunları yazmakta­ dır: "Türk istilâcılar, Kıbns Türk tedhişçileri ile işbirliği halinde Lefkoşa'da Yeşil Hat boyunca yeni mevziler inşa etmekte, yeni tahkimat yapmaktadırlar. Özellikle Baf karakolu bölgesinde ted hişçilerin büyük tahkimat yapmakta olduklan görül­ mektedir. Tedhiççiler dün bütün gün Speedfire kahve­ hanesi arkasında giriştikle­ ri bu tahkimatla meşgul bu­ lunmaktaydılar. Tahmin edildiğine göre Türkler tele­ fon telgraf merkezini kont­ rol etmek için hisarlara a çılan bir tünel kazmaktadır, lar. A ynca Baf sokağında bir banka dışında da büyük Baf muhabirimizin bildir­ mevziler inşa etmektedir­ YENİ BİR VAKIF 'Bir soru üzerine Kara diğine göre, geçtiğimz Cu­ ler." Kuvvetleri bünyesinde ye­ martesi akşamı saat 20.30' MAH1 bu haberiyle bir­ ni bir vakıf kurulması ko da Çada köyüne giden Ko­ nusunda Kara Kuvvetleri mando üniforması giymiş likte iki de resim yayınla­ komutanıyla mutabık ka­ silahlılar TV haberlerini kah maktadır. Gazetenin yayın­ lındığını bildiren Orgene­ vehanede seyretmekte o.an ladığı diğer bir resimde ha­ ral Sancar, 'Faaliyete geç halkı dağıtmak ve evlerine va alanına giden yol üze­ tik. Vakıf umumi olarak göndermek istemişler ve rindeki Türk ve Rum mev­ Kara kuvvetlerinin önem­ dinlemeyeni vurmak tehdi­ zileri görülmektedir. Bu re­ li bütün süâhlarının ima dinde bulunmuşlardır. Oysa sim öteki gazetelerde de lâü ve temin edilmesi halk daha önce TV haber­ çıkmıştır. Gazetelerin yayın için faaliyet gösterecek" lerini takip etmek için po­ ladığı diğer bir resimde Ma listen izin almıştı. Halk da­ gosa limanının bugünkü demiştir. ğılmayı reddedince silâhlı­ durumu görülmektedir. G a­ "AMERİKAN ÜSLERİNİ lar önlerine geleni tahkir zeteler gümrükteki eşyala­ İSTEDİĞİMİZ GİBİ etmeğe ve tartaklamağa rın Türkler tarafından yağ­ KULLANDIK" başlamışlardır. Bu arada ma edildiğini ve bugün Ma"Harekât sırasında Tür, •silâhlıların baskım bir anda gosa limanının ölü bir man­ kiyedeki Türk— Amerikan herkes tarafından duyul­ zara arzettiğini öne sürmek­ ortak tesislerinin durumu muş ve bütün köy halkı tedirler. Öteyandan AGON gaze­ ne oldu? Bunlann tarafı­ meydana toplanmıştır.. Si­ mızdan kullanılmasında lâhlılar, etraflannın bin kişi tesinin verdiği bir habere bir güçlük çıktı mı? soru - tarafından çevrildiğini gö­ göre, Türkler önceki gün Bü­ sunu Orgeneral Sancar rünce şaşırmışlar ve çıkıp yük Kaymaklı bölgesinde tu şöyle cevaplamıştır: gitmelerine müsaade edil­ tukladıklan üç Rumu soy"Hiçbir şey olmadı. mesini istemişler, köy sakin muşlardır. Gazete Türklerin Türkiye bütün üs ve tesis lerini bir daha rahatsız et­ bu Rumiardan çaldıklarını leri istediği gib kullan - meyecekleri vaadinde bu­ iddia ettikleri paranın topla­ lunmuşlarda. Olay köy hal­ mının 1,660 lira olduğunu dı." Tutuklanan Orgeneral Sancar Yu - kı arasında infial yaratmış­ yazmaktadır. nanstanın NATO’dan çe­ tır. Halk polisten suçluların Rumlar daha sonra serbest kilmesi hakkındaki düşün yakalanıp cezalandırılma­ bırakılmıştır. çelerini şöyle açıklamış - sını istemiştir. Öğrendiğimi­ ze göre son günlerde Bafın I U I S a JU A R tır. ı>mnı son dakika başlığı "Esasta bu Yunanista - çeşitli köylerinde de aynı na ait bir mevzudur, t a ­ şekilde olaylar vukubulmuş aıtında şu haberi vermeme­ kat biz Yunanistanın NA tur. Kathika köyünde silah­ dir. "lurK ışgaı kuvvetlen TO’dan çekilmesini hiç lılardan bir gencin tabanca­ ateşin Kesilmesinden tam bir zaman istemeyiz. Tah sı halk tarafından elinden U gun soma dun yüzlerce rtumu tutuKıayarak bunla­ minime göre Yunanistan alınmıştır. nn birçoğunu savaş tutsak­ gene NATO'ya girecek Bilindiği gibi Rum köyle­ ları oıaraıc ı urmyeye götür­ tir. İkide birde çekilirim rinde gece 19.00'dan sabah müşlerdir. u ıa y a oızzat ta­ diyen bir dosta elbette ki güvenilmez. Ama ben, 04.30’a kadar sokağa çık­ nız olan a P Ajansı muhabi­ Yunanistanın tekrar NA­ mak yasaktır. Bu yasak şe­ ri Davıcl Lancasshıre, 9 oto­ TO'ya gireceğine büyük hirlerde 23.00'te başlamak­ büs üe 6 askeri aracın Rum­ inanç besliyorum. Bu ol­ tadır. Haravgi köylülerin 19 larla üolu olduğu halde Lei mazsa Türkiyenin hasıl 00’dan evlerine tıkıtaalan- koşa yakmındaKi bir sorgu olacak boşluğu doldur - mn haksızlık olduğunu yaz­ merkezine getirildiklerim ve bunlar arasında birçok pa­ ması mümkündür maktadır. TA NEA'ya göre geçtiği­ pazların da bulunduğunu FANTOMLAR miz Pazartesi akşamı Kako- belirtmektedir. Bir Türk su­ Orgeneral Sancar A- petria köyünde Romantika nayı munabıre verdiği de­ merikanın Fantomlann gazinosunda oturmakta o- meçte tutsakların kimlikle­ teslimini bazı politik a- lan ve bazıları göçmen olan rinin tesbit edileceğini ve m açlarla geciktirdiğini be­ bazı kimseler milü bir tür­ asker olanalnn ve diğer lirtmiş bu konuda şunları kü okumağa başlayınca ga 'kaçakların savaş tutsaklasöylemiştir : zinoda bulunan bazı sakallı n olarak Türkiyeye götürü­ "Ağustosta dört adet silâhlılar buna kızmışlar ve leceklerini söylemiştir. Su­ gelecekti. Orada teslim türküyü söyleyenleri silah­ bay bu haksız hareketi ma­ merasimi yapılacaktı. U- la tehdit ederek karakola zur göstermek için Türkiye­ çokların gelmesinin ge ye götürülecek olanlar ara­ sevketmişl©rdir- Bu ?ekllde cikmesinin başka anlam tutuklanan 3 kişi Makarıos- sında EOKA B mensupları taşıdığını sanırım, b aşba­ çu olarak tanınmış kimse­ ve Nikos Sampson'un des­ kanımız Amerikan Büyük lerdir. Skuryotissa maden tekleyicilerinin de bulundu­ elçisine anlattı. Kıbns ha ocağı bodrumlarına kapatıl ğunu iddia etmiştir. rekâtı dolayısıyle kısa Bu arada Rum gazeteleri­ mışlardır. bir süre için teslimlerin Öte yandan AGON gaze­ nin bildirdiğine göre, Adadurdurulmuş olduğunu tesinin bildirdiğine göre, na'da tutuklu bulundurulan söylemek doğru olur.” Rumların birbirlerini soyma Rum tutsaklardan üç yaralıı Amerikan Savunma Ba lan devam etmektedr. Çe­ dün Kıbnsa getirilerek Kızılkanının 'Türkiye askeri ha şitli kimselerin ve özellikle haça teslim edilmiştir. Ga­ rekâta devam ediyor. Bu zenginlerin evleri açılmak­ zeteler bu üç tutsağın biri­ durumda Türkiyeye yapı­ ta, para ve değerli eşya ça­ nin anlattıklarını iri puntolu lan askeri yardımı goz - lınmaktadır. Gazeteye göre başhklr altında yayınlamak den geçirmemiz lâzım şek meçhul şahıslar eğitim ba­ tadırlar. Bu şahsın iddia et­ ündeki sözlerini eleştiren kanlığının muhasebe büro­ tiğine göre, Gime’de diğer Orgeneral Sancar "Bu sunu da açmışlar ve 85 lira birçok kimselerle birlikte doğru değildir. Harekata değerinde bir hesap maki­ yakalandığı zaman Türkler, devam ettiğimiz yok. Her nesi ile 20 lira değerinde kendilerini toplu halde kur­ halde yanlış bilgi aüyor - bir vantilatör çalmışlardır. şuna dizmişlerdir. Kendisi, lctr. Biz adanın takriben ateş açıldıktan sonra yere yüzde 30'undayız” demiş­ kablllr mi?’ sorusunu Or - yatarak gözlerini kapamış general Sancar şöyle ce ve ölmüş gibi yaparak canı­ tir. nı kurtarmıştır. vaplamıştır: "Uçaiklan bir sene va KARŞI TEDBİR MAHt’nin bir iddiasına Fransa Yunanis tana Mi deyle alacaklar. Bu süre göre Değirmenlik köyünde zarfında biz de kendi mev 1000 kadar Rum mahsur kal rage uçaklanyle tanklan verecekmiş. Bunlann alın cudumuzu üç misline çı­ mış olup "barbar işgal kuv­ masıyla da dengesizlik çı karacağız." vetlerinin elinde çok ıstırap çekmektedirler.'’ uazeteye göre Türkler Biı nnş Milletler veya Kızılhaç temsucılerinin Köye girme­ sine müsaade etmemekte­ dirler. Gazetenin bir diğeı iddiasına göreı Türkler ka­ dınların ırzına geçmekten ve yağmacılık yapmaktan başka bazı kimseleri de öl­ dürmektedirler. Köyde sık sık otomatik silâhlarla yapı­ lan atışlar işitmektedirler ki, bunlar çeşitli kimselerin kurşuna dizildiğine işaret sayılmaktadır. Öteyandan Haravgi Paşaköy'ün Türk ler tarafından işgali sırasın­ da birçok kimsenin öldürül­ düğünü iddia etmektedir. AGON gazetesi de ayni şekilde bir iddia öne sür­ mekte, ancak bu gazete biı Türk subayının kontrolün­ deki tutsaklara iyi muame­ le yaptığım da büdirmektedir. Gazeteye göre anadan babadan öksüz olan bu Türk subayı, kontrolündeki tutsaklara çok iyi muamele yapmış, onların çeşitli eşya lan m çalan bir Türk kadını­ nı çaldığı eşyayı geri verme ğe zorlamış ve sonunda tut­ sakların selâmetle Bey ar­ mudu (Pergama) köyüne git melerini temin etmiştir. LEFKOŞA RUMLARI PANİK İÇİNDE MAH1 son dakika başlığı altında şunlan bildirmekte­ dir. "Birtakım şüpheü çıkar­ lara hizmet etmeğe çalışan çeşitli besinci koıcuıar, ön­ cem cucşam "lurklenn bu­ tun hencoşayı zaptetmez ıçm scucurıya geçecezlen ş u u ıu u e u ıiD iu ıu U . Hu S O y lc u tl fin iş e * ç u t it ı - IUZ1 ile truuıa yaynan ou soyıenuiCi liUiiı UıutSiilUU puıuıu jU iuuiuş , o-içomuriiiiir e" i u ıC K a Ç t lg l y O ı U lU lU ç lU r . j j i v ^ ii- etsb ukşcUu uu.oo ıe ruuu bcuııuıue oır ae şıauetu pat ıtuua ıneyaana yelince paiuk son ııaaouu Dulmuş tur. ooz Konusu soyıentıien çıKararuar nakıcınua polis lalaunaan sızı oır soruşturma açılmıştır. ızı zışnun tutuK1andığı oıidınimektedu.' ta nrüKI de ayni yolda bir haber vennezte ve LefKoşaular arasında dehşet Ba çan soyientüer çıkaran canüerden söz ederek bunla­ nn amansızca cezalandınlmasını istemektedir. Bu ara­ da gazeteler resmi bir açık­ lamaya atfen halk arasında panik yaratacak söylentiler çıkarmanın yasak olduğunu bildirmektedirler. Rum Radyo ve gazeteler rinin bildirdiğine göre, Ba­ nş Gücü Sözcüsü dün yap­ tığı açıklamada, Bon 24 sa­ at içinde adadaki durumun genellikle sakin geçtiğini bildirmiş ve sadece ikisi Lef koşanın kuzeyinde biri de Lûricina olmak üzere üç küçük olayın yer aldığını bildirmiştir. Banş Gücü Söz cüsü B.M.’in gıda maddesi sevkettiği köyler hakkında da bilgi vermiştir... Rum gazeteleri ajans haberine atfen Sovyet Plâ­ nının Türkiye tarafından reddedildiğini bildirmekte dirler. Gazeteler ayrıca VVashington kaynaklı bir Reuter haberine atfen Tür kiye Dışişleri Bakanlığı Da nışmanı Nuri Eren'in bir demecini yayınlamaktadır lar. Nuri Eren bu demecin de Kıbrıs’la ilgili yeni gö rüşmelerin başlaması ile birlikte Türkiyenin Kıbrıs ’taki kuvvetlerini geri çek meye başlayacağını açık­ lamıştır. Nuri Eren ayrıca Sovyet planının Türkiye tarafından kabul edileme yeceğinl söylemiştir. Flleleftheros gazetesi Nuri Eren'in bu demecini tam manşet olarak yayın­ lamakta, şu başlıkları kul lanmaktadır: "Sovyet tekliflerini red­ detmek İçin Türkiye'nin giriştiği manevra Türkiye (Devamı 4'üncü sayfada) m ağusada hayat NORMALE Batı Anadolu’ya hayat verildi d ö n üyo r MUSTAFA ALTUNÇ 20 Temmuz sabahından beri Magosa ua sürdürülen varol­ ma savaşının 15 Ağustos günü kahraman Mehmetçikle nn gelmeleri ile zaferle neti­ celenmesi üzerine Magosa üa sivil hayat normale ounmeye başladı. Kadın - erkek, küçük • büyük demeden kalleş Hum ve Yunan sürüsünün ağır silaniarla dış bölgelere saldırması üzerine birinci harekatta dış bölgeler, evlerini, yuvalarını terkedlp Magusaya, surlar içi ııe sığınmak mecburiyetinde kalmışlardı. Bu arada Dolgelerıni terkedemeyip esir aıınan veya kayıp listesinde bulunan birçok lurk vardır. Bunların akıbeti hakkında birşey b.iinmiyor. ûış bölgelerden gelen 5.000 (beş bin) vatandaşımız Magosaoaki ilkokullara ve halkevıne yerleştirilmişlerdir. Barbar Rum sürüleri Namık Kemal Li­ sesi ve Sakarya İlkokulu gibi İrfan yuvalarımızı kullanılmaz hale getirmelerinden sonra göçmenlerimizin kaldığı Can bulat ilkokulunun da ağır ya­ ralar içinde bırakmışlardır. U zerlerindeki elbiselerle evleri ni terkedip göçmen durumu na gelen soydaşlarımıza yiye­ cek dağıtılmaktadır. Kahraman Türk Barış Kuv vetlerinin Mağusa, Maraş ve tüm Kuzey bölgelerindeki bar­ bar silâhları susturmalarından sonra Mağusa'da hayatın nor­ male dönmesi İçin hummalı çalışmalara devam edilmekte dir. Dış bölgelere dönüp karar­ gâhlarını kuran Mücahitleri­ mizden sonra halkımızın da evlerine dönmesi (kullanılabi lecek durumda ise) için çalışıl maktadır. Bu arada Mağusa nın köyler ve Lefkoşa arasın­ daki seyrüseferi sağlanmıştır. Mağusa Hoşta Dairesi tum posta işlerine açılmıştır. Yet ■ K ili memurlardan aldığımız bil­ giye göre Türkiye harici mem. leketıerden lurk bölgelerine gönderilecek olan mektuplar üa zart üzerindeki adres altı na [MERSİN - 10. TÜRKİYE) F lave edilmesi ile mektupların lürkiye yoluyla Kibrisin Türk bölgelerindeki adreslerine ko­ layca ulaşabilecektir. Mağusa­ da artık su ve elektriğin Rumlar tarafından kesilebile­ ceği endişesi yok. Bu arada dış bölgelerimiz deki emniyeti ve Türk evlerin deki yağmacılığı 2. harekâta kadar önleyemeyen Barış Gü cü askerleri Yeşil Hatta ola­ cakları yerde Maraş'ta Türk askerlerinin ayakları içinde do laşmakta, normal zamanda hiç içinden çıkmadıkları gece külü bü ve diskoteklerin önlerinde karargâh kurup gelen geçen Türk arabalarını kaydetmekte­ dirler. llia illlIllllllllllllllllllllllllllllllllig u g iig illU lU H H IP Damdaki Kem ancı' Dev ANKARA Türkiyenin en büyük, dün­ yanın da sayılı barajlarından olan Keban önceki geceden itibaren elektrik üretimine baş lamıştır. On gün kadar süre­ cek işletme denemesinden sonra Keban sürekli olarak elektrik enerjisi üretecektir. Eneji ve Tabii Kaynaklar Baka nı Cahit Kayra, üretimin baş lamasıyle önceki gece saat 21.45 te ilk olarak 40 bin kilovat enerji sağlandıktan sonra birer saatlik aralarla bu miktarın 155 bin kilovata çıka "Damdaki Kemancı" filminin Ş ili’de gösterilmesi yasaklan­ mıştır. Şili İçişleri Bakanı Ge­ neral Rauf Benanides "Damda­ ki Kemancı" film ini Marksist eğilimleri yansıtması nedeniy­ le gösterilmesinin yasaklan eliğini bildirmiştir. UPI Ajansı­ nın haberine göre, Içşileri Ba­ kanı Benanides, sözkonusu fil min Şili halkının birlik ve bera­ berliğini tehlikeye düşürecek bazı unsurları kapsadığını ö • ne sürmüştür. rıldığını bildirmiştir. Cahit Kayra geceyarısından sonra ikinci ünitenin devereye so • kulduğunu böylece enerji mik tarının 310 bin kilovata ulaştı ğını açıklamıştır. KAMULAŞTIRILAN KÖYLER Elektrik enerjisi sağlamak amacıyle kurulan Keban ba rajından elde edilen bu ener­ ji Ankara üzerinden Batı Ana doluya verilmektedir. 1965 yı lında yapımına başlanan Ke ban barajı tüm kapasiteyle ça lışmaya başladığında yılda 5 milyar 871 milyon kilovat sa- ŞEHİT GAZETECİ ADEM YAVUZ TOPRAĞA VERİLDİ ANKARA: Şili'de Yasaklandı SANTİAGO: Keban üretimine Şehit gazeteci Adem Yavuz Sivas’ın Hafik ilçesine bağlı Çınarlı köyünde dün toprağa verilmiştir. Adem Yavuz'un cenazesi önceki gün Ankara’­ dan Sivas'a götürülmüştü. A dem Yavuz'un cenazesi dün Sivas Hükümet Konağı önün deki katafalka konularak say gı duruşunda bulunulmuştur Sivas valisi Kayacan, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs za­ ferini hazmedemiyenlerln A dem Yavuz’u hunharca bir ci nayetle şehit ettiklerini söyle­ miştir. Kayacan, Türk ve Dün • ya basınının, kaleminden baş­ ka silâhı olmayan gazeteciye karşı işlenen cinayete kayıt • sız kalamıyacağını bildirmiş • tir. Daha sonra Adem Yavuz’un Türk bayrağına sarılı tabutu. Sivaslılar tarafından omuzlara alınarak Sivas - Hafik yol ayı­ rımına götürülmüş ve özel b.r araçla Hafik ilçesine hareket edilmiştir. Adem Yavuz ö(4»j den sonra Çınarlı köyünde topprağa verilmiştir. ıııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııaııiııaııaıiB iiB iıaııaııaııaııauıııaııa ıiB iıaııaııaııatıaııaııaıııııııııııaıııuıifB t» RUM BASININDAN ÖZETLER (3'üncü sayfadan devam) MEVLİT 20 Temmuz harekâtından sonra kahpe Rumlar tara­ lından öldürülen babam Beyköylü Hüdaverdi Mehmet ile kahram anca savaşırken Magosa'da şehit düşen kar­ deşimin oğlu Güner Kemal'in aziz ruhlan için 29 Ağus ros 1974 Perşembe günü Göçmenköy’de 161 No'lu, ken evimizde okutacağımız Mevlide dost ve akrabala kendi evimizde okutacağımız Mevlide dost ve akraba ların iştirak ini beklerim. NEZİHE HİLMİ Göçmenköy a ıg ııg ııg ıııııg ıııtıııııııııııu a ifiıııııa tııııııııııg ııiM U İ «aıııaııaıııııaııaıtaııııııııai'Biıaııaıııııaıııııaııaıı MEVLİT MEVLİT jflH I. % şimdi de görüşmelerin baş laması ile birlikte askerle rini geri çekmeye başlaya cağını söylüyor — Fede­ rasyon üzerinde direni yor". Öteyandan bazı gazete lerin verdiği bir habere gö re (APOYEVMATINI) gaze tesi bu haberi yedi sütün üstüne manşet olarak ya­ yınlamıştır.) Meriç bölge­ sinde Türk ve Yunan as­ kerleri arasında bir olay vukubulmuştur. AP ajansı nın Dedeağaç'tan bildirdi ğine göre, Türk askerleri Meriç bölgesindeki Yunan askerlerine ani olarak yay hm ateşi açmışlardır. Oto matik silâhlarla açılan ateş sonucundan Yunan askerleri zayiat vermedik leri gibi ateşe karşılık da vermemişlerdir. Apoyevmatini haberi şu başlıklar altında vermekte dir. "Türkler galiba bir Türk — Yunan savaşı baş tatmak istiyorlar — Meriç' te Tahrik." Rum gazetelerinin Atina Ajansına atfen verdikleri Ankara kaynaklı bir diğer habere göre, 200 kadar Rum tutsağı Adana’dan Amasya’ya götürmekte olan tren selleri yüzünden yoldan çıkmıştır. Tutsakla ra hiçbir şey olmamıştır. Tutsaklardan herhangi biri kaçmağa teşebbüs etme miştir. İddia edildiğine gö re, Türk köylüleri treni ate şe verip Rum tutsakları yakmak istemişlerse de, Türk askerleri tutsakların etrafında bir halka meyda na getirerek buna fırsat vermemişlerdir. MAKARİOSUN Ugiumuz Haşan Hüseyin in Lef e cephesinde şehadetinin 0’ncı günü olan 30 Ağustos îuma günü namazdan evvel uhuna okunacak Mevlidi Şeri e (Pir Paşa camiinde) iştirak itmeleri akraba dost ve ihvali dinden rica olunur. Ailesi Hüseyin Haşan Rabia Hüseyin Kahramanca savaşırken 23 Temmuz günü Küçük Kaymaklıda şehit düşen Aydın Yusuf için 30 Ağustos Cuma günü Beledi ye Evleri, Hilâl Sokak No. 6 da okutulacak olan Mevlide dost ve akrabalar davet olunurlar. Eşi: Canev Aydın Çocukları: Erkan Aydın I l.:|M|M|liail| .■-'■lltlll I I ■» Evrim Aydın MEVLİT KIBRIS'TA KARA KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME FONU AÇILDI ıı ı a n a ı ı a ı ı a n a ı ıa ı ı a ı ı a H B i ıa ı ı a ı ı a ı ı a ı ı a ı ı a ı ı ı ı ı a i ı a ıı a ı ıa ı i B VEFAT DURUMU FİLELEFTHEROS gazete sinin bildirdiğine göre Ma karios'un dün bu gazetede yayınlanan mesajı bütün ada ölçüsünde olumlu yan kılar yaratmıştır. Bu arada Rum Radyosu dün saat 12.00'deki kısa haber bül­ teninde Makarios’un mesa jım yayınlamıştır. 15 Tem muz darbesinden bu yana Rum Radyosu ilk defa ola rak Makarios’un bir mesa jım yayınlamış bulunmak tadır. Radyo Makarios'tan Kıbrıs Başpiskoposu ola­ rak söz etmiştir. Ta Nea gazetesi Makari os'un mesajının radyodan yayınlanmasının güzel bir sürpriz teşkil ettiğini bil dirmekte fakat mesajın da ha sonraki esas haber bül tenlerinde tekrarlanmama 8inın hayret uyandırdığı­ nı belirterek şöyle demek tedir: "Söylendiğine göre, 15 Temmuz darbesini yapan akılsızlar ve çılgınlar mü­ dahale ederek mesajın tek rarlanmasını önlemişler dir. Bu doğru mudur? Eğer doğruysa sormak iste riz: Kıbrıs Cumhuriyetinin geri kalan yüzde 60’ını kim idare etmektedir. So­ ruyoruz ve cevap bekliyo­ ruz’'. Ta Nea Londra muha­ birine atfen verdiği diğer bir haberde son günlerde Atinayı ziyaret eden Dakis Hacıdemetriu başkan­ lığındaki bir EDEK Hey'etinin Londra’ya gittiğini ve Makarios'la bir görüşme yaptığını bildirmektedir, iki saat süren görüşmede heyet Makarios’a adadaki durum hakkında bilgi ver­ miş, onunla görüş teatisin de bulunmuştur. Ta Nea gazetesinin bir diğer habe rine g'öre, dün sabah Baf kasabasında Makariosun yüzlerce fotoğrafının bir­ çok yerlere yapıştın Idığı görülmüştür. Baf polis mü dürü Raftis, bu duruma müdahale ederek fotoğraf ları yapıştıran şahıslara bundan vazgeçmelerini tavsiye etmiştir. Bunun üzerine gençlerden biri Ma kariosun bir fotoğrafını Raftis’in arabasına yapış­ tırmıştır. Raftis fotoğrafın arabasından çıkarılması m rica etmiş, ricası yeri­ ne getirilmiştir. Makarios'un mesajının daha son ra radyodan yayınlanması Baf’ta bir bayram havası yaratmıştır. Bu hava Raftis’in de tutumunu değiştir meşine sebep olmuştur. Raftis Makariosun fotoğ­ raflarını yapıştırmakta olan gençlere "yüksek yer­ lere yapıştırın ki Makarios aleyhtarları yırtmasınlar" demiştir. Rum gazetelerinin bildir diğine göre, dünkü basın toplantısında, Kleridese Makarios’un Kıbrısa dön meşine ne zaman müsaa de edileceği yolunda bir soru sorulmuştur. Klerides buna verdiği cevapta Ma­ karios’un adaya dönmesi ni yasaklamadığını, onun için hiçbir kısıtlama veya şart öne sürmediğini söy lemiş ve Makariosun iste diği zaman Kıbrısa gelebi­ leceğini belirtmiştir. )U emmuz 1974 günü Gön şehit düşen Osman Aslen Arçozlu olan ve Ağa ve eşi Fatma Os- Çamlı köyde sakin Ziya şahadete erişinin 40. gü Nazım Hacı Halil 27 Ağus lasebetiyle 30 Ağustos tos 1974 Tarihinde saat günü Gönyelide kendi 8 de bir Trafik kazası ne okutulacak olan Mevlld' ticesi ani olarak vefat et ve akrabalar beklenir. miştir. üzüntü ile Akraba Iu: Hüseyin Osman ve dostlara duyurulur. ları: Emine Osman Ailesi Kezban Osman ÇAĞLAYAN BAR’IN DUYURUSU •• enerji at elektrik üretecektir. Keban barajı gelecek yıl iki ünitenin de devreye sokulmasıyla Tür kiyenin enerji ihtiyacının dört te birini tek başına sağlaya çaktır. 1975 yılında Keban’ın sağlayacağı elektrik enerjisi yılda 5 milyar kilovat saate ulaşacaktır. Barajın yapılabil mesi İçin Elâzığ, Erzincan Tunceli ve Sivas illerine bağ lı toplam 89 köy tamamen. 26 köy de kısmen kamulaştırıl ■ miştir. Bugün bu köyler göl alanı içinde kalmıştır. SAĞLANACAK YARARLAR Keban barajı dünyada yük • seklik bakımından 18’inci; ar kasında biriktirdiği su hacmi yönünden 21 'inci ve üretece­ ği elektrik bakımından da 39' uncu sırayı almaktadır. Keban barajının hizmete girmesiyle Doğu ve Güney Doğu Anadolu da bölgesinin sosyal ve eko nomik gelişmesi hızlanacak ve özellikle bu bölgelerde ku rulacak ağır sanayi İçin gerekli olan enerji sağlanmış olacakır. Bu arada taşkınlar kontrol altına alınabilecek, eğlence ve dinlenme alanları nın kurulmasıyla de turistik yönden büyük gelişme sağla nacaktır. LEFKOŞA: Ktra Kuvvetlerini Güçlendir­ me Vakfı adına bankalarımızda “ Kara Kuvvetlerini GüçlendirFonu” ismi altında hesaplar açılmıştır. Yurttaşlarımız, bankalardaki bu hesaplara bağışta bulunabi­ leceği gibi Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi Maliye ve Ikisadî İş­ ler Üyeliğine de bağış için müracaat edebilirler. Güvenç Ticaretevi Ltd. Fir­ masından A li Racl’nin Fona 100 lira bağışta bulunduğu açıklanmıştır. IIIIIB in illIlB IlB IlB IlB IllllllllIlB IlIlIB lllllllÜ 'U lIfl'llt' 2 e k im d e Tü r k i y e TELEVİZYONUNA KAVUŞACAĞIZ ANKARA TRT’nin 5 yeni televizyon is tasyonu daha Eylül ve Ekim aylarında hizmete girecektir. TRT genel müdürü İsmail Cem dün verdiği demeçte, Kıbrıs ın Türk kesiminin de yakında te levizyona kavuşacağını söyle­ miştir. Kıbrıs’daki seyircilerin televizyon yayınlarını Adana vericisinden İzleyebileceğini belirten İsmail Cem burada kurulacak yüksek güçlü verici nin 2 EkimTde hizmete girece ğlni bildirmiştir. k ö y l e r in e d ö n ec ek g ö ç ­ m en ler İÇİN KAYITLAR BAŞLADI LEFKOŞA : Çalışma, Rehabilitasyon ve Sosyal İşler Üyeliği bir bildi ri yayınlamıştır. Bildiri aynen şöyledlr: "1963 de göç edenlerin ye niden yerlerine yerleştirilme lerl için Yürütme Kurulunca karar alınmıştır. Üyeliğimizde çalışmalara başlanmış olup zaman zaman açıklama yapı larak bilgi verilecektir. Göç­ menlerimizin bir disiplin için de köylerine ve yerlerine dön meleri için azami gayret sarfedileceğinden, izinsiz olarak muhtelif evlere girmeye kalkı şılmamasını, bunu yapanlar hakkında kanuni İşlem yapıla cağı duyurulur. Göçmenleri mizin müracaatı için Lefkoşa Atatürk Meydanı Ankara So kak 10 numarada Göçmen Mü racaat Bürosu kurulmuştur. Şu köylere dönecek göçmen­ lerin 29— 30 ve 31 Ağustos Perşembe, Cuma, Cumartesi günleri saat 7.30 dan itiba ren müracaatleri gerekmekte­ dir: Yorgoz, Vasilya, Lapta, Glrne kasabası, Ozanköy, Ayermola, Arapköy, Çatalköy, Küçük Kaymaklı göçmenleri için devamlı kayıt yapılacağın dan 29 Ağustos Perşembe gü nünden itibaren ayni büroya müracaatleri gerekmektedir." KIBRIS SORUNUNDA YENİ BİR ~ÇİN, SOVYET ÖNERİSİNE KARŞI VETO HAKKINI KULLANACAĞINI AÇIKLAR, Klaıu York: Vnrlr• New Birleşmiş M illetler Güven­ lik Konseyinin dönem başka­ nı Sovyetler Birliği Temsilcis, Yakob Malik, Sovyetler Birliği­ nin önerisi konusunda konse­ yin bütün üyeleriyle ayrı ayrı Görüşmüştür. Kıbrıs konusun­ da Birleşmiş M illetler Güven­ lik Konseyi üyeleriyle Türkiye 1,11111,. _ Yunanistan ve Kıbrıs temsil - I m ...... . ellerinin katılacağı uluslarara­ sı bir konferans toplanması VVALDHEIM yolundaki Sovyet önerirsinı Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yö­ HASTALANDI netimi olumlu cevap verir • ken, Türkiye teklifi ihtiyatla NEW 1 karşıladığını açıklamıştı. Birleşmiş Milletle, Sekreteri Kurt Waldht rıs konusunda Atina ÇIN VETO EDECEK Ajans France Press, Güven­ Ankara ve Londra'd' lik Konseyindeki hiçbir bloke temaslardan sonra I a dönüşünde bağıl olmayan ülkelerin henüz hastahaneye bu konuda bir açıklama yap­ VValdheim'in madıklarını haber vermektedir. Hiçbir bloka bağlı olmayan ül­ tahanenın sözcüsü" rahatsız bulunan kelerin temsilcileri önceki terin durumunun gün bir araya gelerek, Sovyet önerisi konusunda hükümetle­ ğını, ancak İki gün"'| rinin görüşünü kararlaşırmış • kalması gerektiğini lardır. Birleşmiş Milletlerdeki «llBlIfll'BMI'ilılBIlBlIBIIBIIBI'BI I İ l i l ' I B B i l I BılBIIIİI|IIBIIIIlBII«il|ıl||ı| I | | | SOSYO - EKONOMİK KALKINB SACLAMAK İÇİN KIBRIS’TAKİ B1RLİI KREDİ ve AVANS VER1I ANKARA Kıbrıs Türk bölgesinin Sos yo-Ekonomik kalkınmasını bir an önce sağlamak amacıyle bazı tedbirler alınmıştır. Tür kiye hükümeti bu tedbirlerin derhal uygulanması için, Kıbrıstaki birlik ve kurumlara kredi ve avans verilmesini ihale ve sözleşme yetkisi tu tarının artırılmasını kararlaş tırmıştır. Bu konudaki Bakan lar Kurulu kararı dün yürürlü ğe girmiştir. KREDİ AVANS MİKTARI Karara göre Kıbrısda görev H IIII!IU IIIll!lll«)ll'-r'l t I I I I I I I I İ l i l ATİNA: DUYURU Toptan satış E.T.l ambarlarından yapı.maktadır. I I I İlil I i! I 11111II1111 Mlll|ll||||»lll|l|,|l| „ BAŞPİSKOBOS MAKARİOS p li KIBRIS’A DÖNEBİLECEĞİNİ UMDUĞUNU SÖYLEDİ Başpiskobos Makarios, Sov yetler Birliğinin Kıbrıs sorunu nun Birleşmiş M illetler çerçe vesinde ele alınması konusun daki önerisini tümüyle des­ teklediğini söylemiştir. Yuna nistan'da yayınlanan aşırı sol cu AVGI gazetesine bir de­ meç veren Makarios. Yunan Hükümeti ve Kıbrıs Rum Li deri Klerides'le sürekli temas halinde bulunduğunu ve bu işbirliğinden büyük memnun luk duyduğunu belirtmiştir. Makarios, "15 Temmuz darbe sinin sorumluları adadan ay­ rılır ayrılmaz Kıbrısa dönebile ceğini umduğunu" da kaydet miştir. Bu arada Yugoslavya Dışiş leri Bakan Yardımcısı Mileko 4 i ı ı ı ı n r ı ı :ı ı ı ı i ! i ı ı ı l ııl ıııııtlı ı ı ı ı ,l l l l l |l|lllll, IIIIIIIII DOĞUM Neyran Arıkan ve Eşi Zeynel Arıkan oğulları BARIŞ’ın 28.8. 1974 tari hinde Ereş Doğum Klini­ ğinde dünyaya geldiğini dost ve akrabalara müj­ ri y\ I,—Vt»Imm.mm delerler. i Komentovona'nın Makariosı Kıbrıs'taki son gelişmeli hakkında Yugoslav görüşünü kapsayan bir mesaj gönden! ği bildirilmiştir. «İIBllBI!BllBIIBllBillll|llfllBllBIIBllll1lHl|llll| J 'llll Kıbrıs’ta üretilecek Sigaranın Adı "HARMAN" Olacak Mftı din 1 dûn u®* hata! Uıl ANKARA: Kıbrıs'daki sigara fabrikasın da üretilecek sigaraya "HAF MAN" adı verileceği miştir. Tekel Genel Miidürî nün yaptığı açıklamaya göre Kıbrıs’daki sigara fabrikasında •w«mu yılda 100 bin top sigara üret- 3 ta» lecektir. Bu üretim Kıbrıs Türk Jjj. kesiminin sigara ihtiyacını k» şılamaya yetecektir. Kısa » manda üretime geçecek oto Kıbrıs sigara fabrikasına, tanbul'dan modern filtre tak* selefonlama ve paketleme 1 kineleri gönderilecektir. Teke Genel Müdürü, "HARMAN » garasının bölge Halkının içto zevkine,r , .uygun olacağım # söylemiştir. iSJî s BERBEROGLU Kitabevine / ORTAOKUL LİSE v _ MAARİF 4 r. Bugünden itibaren öğle ve akşam ye­ meklerinde halkımızın hizmetinde olduğu­ muzu ve NEFİS FIRIN KEBABI servisine başladığımızı duyururuz. ÇAĞLAYAN BAR I yapan birlik Kc emrine birliğin göre, 300 bin ile TL arasında değişen 150 bin İle 5 milyon sında avans veril , ' rica birlikler blrbuçuk liraya kadar İhale ve me yetkisine sahip dır. Bu tedbirlerle Rumlar tarafından kılan şehir, kasaba imar edilecektir. Kıbrıs bölgesinin sosyo-ekononr. kalkınmasının hızla ı masına çalışılacaktır. D arbeciler Adadan Ayrılır Ayrılmaz C.T.1 TEŞEBBÜSLERİ LTD.'den Anavatandan ithal etmiş olduğumuz çeşitli gıda maddeleri aşağıdaki fiyatlarla satışa arz edilmiştir:— Şeker (Canadictn refined) 275 miİs okkası Pirinç (Çin) 275 miİs okkası M akama (NUH’un ANKARA makarnası) 200 miİs kilosu Fasulye 415 miİs okkası Zeytin 390 mils okkası Komposto (Bilkon marka) 900 g r net vişne, kayısı ve ayva 270 mils kutusu Reçel (Bilkon marka) 850 gr. net vişne, çilek ve kayısı 295 mils kutusu Sebze konserveleri (Bilkon marka) 1150 gr. net Türlü ve ayşe fasulye 250 mils kutusu Sebze konserveleri (Bilkon marka) 850 gr. net bezelya ve bam ya 250 mils kutusu Tornates salçası (Bilkon marka) 850 gr. net 300 mils kutusu nıiuanilîr L»._1 • güvenilir kaynaklar» h ' r a k verilen haberde rS y l t l Ü-, Cumhuriyetinin Sovv». jovyat > sine karşı veto habkü ** nablleceği bel^tn"11 K Güvenlik9 K o n s e y ^ üye olan ülkelerden S veto hakkını kullanma,, t l h ,Kon®®ye onulan S» kabul edilmemektedir. * * P ıım h ıifliM il'.ı k it a b l a r i g e l m iş t ir . KOLEJİ &