verimlilik haftası 2015

advertisement
K A L K I N M A D A
VERİMLİLİK
T. C . B İ L İ M , S A N A Y İ V E T E K N O L O J İ B A K A N L I Ğ I
“2015 Verimlilik Haftası” Çeşitli Etkinliklerle
Ülke Genelinde Kutlandı s. 4
Verimlilik Proje Ödülleri, Sahiplerini Buldu s. 7
“Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması”
Sonuçlandı s. 9
2015 Verimlilik Haftası İl Etkinlikleri s. 20
M AY I S 2 01 5 , Y ı l 27 , S a y ı 317
EMEK - ANKARA - PP - 2
VERİMLİLİK HAFTASI
2015
“LONCA” Sanayi Web Portalı
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri ISIK
Tarafından 13 Mayıs 2015 Tarihinde Hizmete Açıldı
MAYIS 2015
K A L K I N M A D A
VERİMLİLİK
T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN
AYLIK YAYIN ORGANIDIR
MAYIS 2015 YIL: 27 SAYI: 317
Bu dergi 6.500 adet basılmaktadır.
ISSN: 1300-2414
Yayın Türü: Yerel Süreli
Türkçe - İngilizce
SAHİBİ
T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ADINA
GENEL MÜDÜR
Anıl YILMAZ
GENEL KOORDİNATÖR
Dilek BİRBİL
SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Cangül TOSUN
YAZI KURULU
Dilek BİRBİL - Cangül TOSUN - Lütfiye BALKAYA
İNGİLİZCE SAYFA SORUMLUSU
Gülçin MANZAK AYDIN - Şirin Müge KAVUNCU
WEB SİTESİ SORUMLUSU
Aytunç AYHAN
FOTOĞRAFLAR
Hakan CANBAKIŞ - Özgür YURDAKADİM
DAĞITIM SORUMLUSU
Mehtap EMRE
(312) 467 55 90 / 331
mehtap.emre@sanayi.gov.tr
Anahtar dergisinin PDF dosyalarını her ay
düzenli olarak e-posta hesabınıza gönderilmesini
istiyorsanız, konu alanına Anahtar yazıp
abone@sanayi.gov.tr adresine boş bir e-posta
atabilirsiniz.
Dergide yayımlanan yazılardaki görüşler
yazarlarına aittir.
YÖNETİM YERİ
T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Gelibolu Sokak No:5
Kavaklıdere 06690 ANKARA
Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat)
Faks: (312) 427 30 22
Faks (Dergi): (312) 467 47 79
e-posta: vgm@sanayi.gov.tr
İnternet: http://vgm.sanayi.gov.tr
http://anahtar.sanayi.gov.tr
Verimlilik bilincinin toplumda geliştirilmesi amacıyla Bakanlığımız tarafından
düzenlenen “Verimlilik Haftası” bu yıl 27 Nisan-3 Mayıs tarihleri arasında başta
Ankara olmak üzere 70 ilde kutlandı. Bu çerçevede düzenlenen panel, söyleşi,
konferans, yarışma, saha ziyareti ve çalıştay etkinlikleri, “verimlilik” platformları
olarak toplumun çeşitli kesimlerini bir araya getirdi.
Verimliliğin hayata geçirilmesinde önemli bir adım olarak gördüğümüz “Verimlilik
Haftası” etkinliklerini bu yıl da başta iş dünyası kuruluşları olmak üzere kamu
kurumları, üniversiteler, eğitim kurumları ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğinde
geniş bir paydaş katılımıyla gerçekleştirdik. Verimlilik arayışını sürekli kılma çabası
olarak da nitelendirilebilecek bu haftada 150’den fazla etkinliğe imza attık.
Geçen yıl başlattığımız “Verimlilik Proje Ödülleri” bu yıl da sahipleriyle buluştu. 2015
Verimlilik Proje Ödülleri’ne 131’i büyük ölçekli işletme olmak üzere, toplam 193
başvuru yapıldı. 12 büyük işletme, dört orta büyüklükteki işletme, dört küçük işletme,
bir mikro işletme ve dört kamu kuruluşu olmak üzere toplam 25 kurum ve
kuruluşumuz ödül almaya hak kazandı. Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film
Yarışmasına ise fikir kategorisinde 187, kısa film kategorisinde 49 başvuru yapıldı.
Fikir kategorisinde yedi, kısa film kategorisinde ise üç eser ödüle layık görüldü.
Ankara’da düzenlediğimiz törenle ödüllerini alan öğrencilerimizi bir kez daha tebrik
ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyoruz.
Verimlilik yolundaki çabalarımızı destekleyen Bakanımız Sayın Fikri IŞIK başta olmak
üzere Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yönetici ve çalışanlarına, Verimlilik
Haftası hazırlıkları süresince bizimle güç birliği yapan tüm kamu, üniversite ve sivil
toplum temsilcilerine ve elbette geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimize bir kez
daha teşekkür ediyoruz.
Anıl YILMAZ
Genel Müdür
GRAFİK TASARIM VE UYGULAMA
www.chesscreative.com
BASKI
KORZA YAYINCILIK
BASIM SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ.
Büyük Sanayi 1. Cad. 95/1 İskitler - ANKARA
Tel: (312) 342 22 08 Faks: (312) 341 14 27
BASILDIĞI TARİH
Anahtar dergisinin MAYIS 2015 sayısı
28.05.2015 tarihinde basılmıştır.
01
MAYIS 2015
İÇİNDEKİLER
04
04
“2015 Verimlilik Haftası” Çeşitli
Etkinliklerle Ülke Genelinde Kutlandı
14
“Kalkınma ve Verimlilik; Durum ve
Gelecek” Paneli TOBB ETÜ’de
Gerçekleştirildi
16
“Yaşam İçin Sürdürülebilirlik” Paneli
Hacettepe Üniversitesi’nde
Gerçekleştirildi
18
“Sağlıkta Kalite ve Verimlilik”
Sempozyumu Türk Japon Vakfı’nda
Gerçekleştirildi
20
2015 Verimlilik Haftası İl Etkinlikleri...
24
Teknogirişim Sermaye Desteği
Programı’nda Etkinlik ve Verimliliğin
Artırılmasına Yönelik Bir Yapılanma
Önerisi: TEGİM (Teknogirişim Merkezi)
Yunus ÖZMODANLI
Doç. Dr. Özlem Müge TESTİK
30
Temiz Üretim ve Sürdürülebilir Sanayi
Politikası
Ekrem Türker FİDAN
38
2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Dikiş
Prosesinde Makine İşletim Maliyeti Azaltma
ve Hurdaların Düşürülmesi Projesi
39
2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Kurşun Asit
Akülerde Negatif Izgara Alaşım
Optimizasyonu Projesi
05
07
02
MAYIS 2015
40
2015 Verimlilik Proje Ödülleri: Yeni Nesil
Çamur Formülasyonlarının Geliştirilmesi
Projesi
41
2015 Verimlilik Proje Ödülleri:TUSAŞ
Sanal Fabrika Yönetim Sistemi Projesi
42
Buluşçular
46
Projeler
52
Temiz Üretim (Eko - Verimlilik)
58
Haber
60
2015 Productivity Week
62
Sanayi Göstergeleri
Industry Indicators
63
Bilim ve Teknoloji Göstergeleri
Science and Technology Indicators
64
Ulusal ve Uluslararası Verimlilik
İstatistikleri / National and
International Productivity Statistics
30
42
Ulusal Verimlilik İstatistikleri
National Productivity Statistics
49
03
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
“2015 VERİMLİLİK HAFTASI” ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLERLE
ÜLKE GENELİNDE KUTLANDI
Verimlilik Haftası'nın açılış törenine yoğun ilgi gösterildi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik
Genel Müdürlüğünce düzenlenen “2015
Verimlilik Haftası”, 27 Nisan – 3 Mayıs 2015
tarihleri arasında ülke genelinde çeşitli
etkinliklerle kutlandı. Hafta’nın açılış töreni,
27 Nisan 2015 tarihinde Ankara ATO
Congresium Kongre Merkezi’nde
gerçekleştirildi. Açılış törenine; Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut
Kavranoğlu, Müsteşar Prof. Dr. Ersan Aslan,
üniversite rektörleri, kamu ve özel sektör
kuruluşları, meslek kuruluşları ve sivil toplum
kuruluşlarının yöneticileri ve temsilcilerinin
yanında akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
04
Verimlilik Vazgeçilmez Bir Kavram
Törenin açılışında konuşan Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakan Yardımcısı
Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, verimliliğin
insan hayatında, işletmelerde ve ülkenin
bütününde temel ve vazgeçilmez bir
kavram olduğunu söyledi. Verimliliğin
hayatı her alanda etkileyen bir kavram
olduğunu dile getiren Kavranoğlu,
dünyanın gelişmiş ülkelerinin doğal
kaynakları olmamasına karşın, doğru
ekonomi politikalarıyla ve ülke
kaynaklarının verimli kullanılmasıyla
dünyanın örnek aldığı ülkeler haline
geldiklerini ifade etti. Birçok ülkenin ise
önemli petrol kaynakları bulunmasına
rağmen kalkınamadığını anlatan
Kavranoğlu, “Buradaki fark; ülkelerin
verimlilik yaklaşımlarıdır” dedi.
2023 Hedeflerine Mutlaka Ulaşacağız
AK Parti Hükümetleri döneminde eski
Türkiye’nin var olan sistemini
iyileştirdiklerini ifade eden Kavranoğlu,
“Şimdi çok daha büyük hedeflerimiz var.
12 yılda büyük ilerleme kat eden Türkiye
çok daha fazlasını yapabilir” ifadesini
kullandı. Türkiye'nin verimlilik artışlarıyla
birlikte yeni bir sistem kurularak
MAYIS 2015
eğitimleri için model fabrika kurulması,
Türkiye bölgesel ve sektörel verimlilik
haritasının oluşturulması, Verimlilik
Akademisi’nin kurulması gibi önemli
eylemleri hayata geçirmek üzere
çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye
konuştu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU
2023 hedeflerine varılacağını bildiren
Kavranoğlu, “Bunun için 7 Haziran
seçimlerini, Türkiye’nin sisteminin yeniden
tanımlanacağı, paradigma değişikliği
yapılacağı dönem olarak görüyoruz.
Türkiye’nin artık yüksek teknolojiye dayalı
bilgi ekonomisine geçmesi lazım. Bu
geçişin kararlı adımlar atılarak yapılması
gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı
Bakanlığın verimlilikle ilgili yaptığı ve
yapacağı çalışmaları anlatan Kavranoğlu,
“Vizyonu, sanayimizin verimlilik temelli
yapısal dönüşümünü hızlandırmak olan
2015-2018 Verimlilik Stratejisi ve Eylem
Planı’nı hazırladık. Bu belge kapsamında,
ulusal eko-verimlilik programı ve temiz
üretim merkezlerinin kurulması,
endüstriyel simbiyoz (ortak yaşam)
uygulamalarının çoğaltılması, yeşil
OSB’lerin kurulması, KOBİ verimlilik
Verimlilik Konusunda Kararlı Adımlar
Atıyoruz
Törende konuşma yapan Verimlilik Genel
Müdürü Anıl Yılmaz, hafta boyunca
yapılacak etkinliklerle verimliliği hayata
geçirmek için önemli bir adım daha
atılacağını söyledi. Bir hafta süresince
verimliliğin ön plana çıkarılacağı
etkinlikleri tüm Türkiye’de başta iş
dünyası kuruluşları olmak üzere,
üniversiteler, eğitim kurumları, sivil
toplum kuruluşları ve kamu kurumları ile
birlikte düzenlediklerini belirten Yılmaz,
“Amacımız, hayatın her alanında verimlilik
arayışını sürekli kılmak, verimliliğin
önemini gündemde tutmaktır. Bunun için
düzenleyeceğimiz 150’den fazla etkinlik
olacak” diye konuştu.
Seminerler, çalıştaylar, paneller ve
konferanslar gibi etkinliklerin yanında,
öğrenciler için kısa film yarışması, odak
grup toplantıları, teknopark gezileri ve
başarılı firmalara saha ziyaretleri gibi
farklı uygulamalarla verimliliğin gündeme
getirilmesini hedeflediklerini kaydeden
Yılmaz, hafta boyunca “Sanayide Enerji
Verimliliği”, “Kişisel Gelişim ve Verimlilik”
“Kalkınma ve Verimlilik”, “Sağlık
Sektöründe Verimlilik”, “Bilişim ve
Verimlilik”, “Sürdürülebilirlik” ve “İsrafın
Önlenmesi” gibi birçok konuda
organizasyonlar düzenlendiğinin altını
çizdi.
Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ
05
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
Haftanın hazırlık çalışmaları boyunca
firmalar, okullar, öğrenciler ve toplumun
farklı kesimlerinden çok yoğun bir ilgi ve
destek gördüklerine dikkat çeken Yılmaz,
“Bakanlığımızın il müdürlükleri illerinde
bu organizasyonları paydaşların desteğini
alarak planladılar” dedi. Konuşmasında,
Verimlilik Ödülleri’nin değerlendirme
süreci hakkında da bilgi veren Yılmaz,
sözlerine şöyle devam etti: “Öncelikle ve
özellikle belirtmek isterim ki ödül
sürecinde bağımsız değerlendiriciler,
tamamen gönüllülük esasıyla, herhangi
bir karşılık beklemeden bu görevi yaptılar.
Değerlendiricilerimizin hepsi alanlarında
son derece yetkin, verimliliğe gönül
vermiş akademisyenler ve sektörlerden
profesyonel isimler. Kendilerine çok
teşekkür ediyoruz. Verimlilik Ödülleri
değerlendirme sürecimiz gerçekten çok
ayrıntılı ve titiz bir şekilde yürütülen üç
aylık ve üç aşamalı bir süreçtir.
Uluslararası ölçülerde örnek teşkil
edebilecek niteliktedir (ki Avrupa
Verimlilik Ağı tarafından da Avrupa
ölçeğinde benzer bir yarışma
düzenlenmesi için örnek alınmaktadır).
Ön değerlendirme, yerinde inceleme ve
nihai değerlendirme aşamaları olmak
üzere beş ana ve 12 alt kriter üzerinden
ciddi bir değerlendirme sonucu
kazananlar belirlenmektedir. Nitekim ödül
programımız özel sektör ve kamu
tarafından büyük bir ilgi ve itibarla
karşılanmıştır.”
Konuşmasının sonunda Verimlilik Haftası
etkinlikleri sürecinde birlikte hareket
ettikleri tüm paydaşlara teşekkür eden
Anıl Yılmaz, “İnanıyorum ki yapılacak
etkinliklerle verimliliği hayata geçirmeye
yönelik belki küçük ancak kararlı ve
önemli bir adım daha atmış olacağız” dedi.
06
Erkunt Traktör A.Ş. Genel Müdürü Zeynep ERKUNT ARMAĞAN
Danışmanlık Alarak Sorunlarımızı Çözdük
Davetli konuşmacı olarak söz alan Erkunt
Traktör Sanayii A.Ş. Genel Müdürü Zeynep
Erkunt Armağan da verimliliğin kurumlar
açısından oldukça önem taşıdığını ifade
etti. İsrafın önüne geçmeye, verimliliği
artırmaya çalıştıklarını dile getiren
Armağan, bu çalışmaların yeni yatırımlar
yapmaya teşvik edecek sonuçları olduğunu
kaydetti. Son üç yıldır profesyonel
verimlilik danışmanlığı hizmeti aldıklarını
kaydeden Armağan, bu sayede israfın
önüne geçtiklerini ve önemli ölçüde
verimlilik artışı gerçekleştirdiklerini
söyledi. İş hayatında karşılaştıkları
zorluklara dair örnekler veren Armağan,
bu zorlukları nasıl çözdüklerini ve başarıya
nasıl ulaştıklarını katılımcılarla paylaştı.
Armağan, "Babam, 'Doğru, dürüst ve adil ol
ki, geceleri uyku sıkıntısı çekme. Çalışanlarına,
paydaşlarına, devletine en ufak bir haksızlık
yapma. Elindeki her ne ise, hepsini bir gün
kaybedebilirsin. Öyle mütevazı yaşa ki, her
zaman hayata sıfırdan başlayabilecek gücün
olsun. Sakın elindekini israf etme, edene de
engel ol, israf haramdır’ derdi. Bu üç altın
kuralla büyüdüm. İş hayatına girince
israfın aslında hayatın her alanında ve ne
kadar acımasızca yapıldığını gördüm" diye
konuştu. 32 yıldır sanayinin içinde
olduğunu ve verimliliğin anlamının çok
şirket tarafından anlaşılamadığını
söyleyen Armağan, şunları kaydetti: "2010
ve 2011’deki yüzde 100 büyümenin, bizi ne
büyük bir verimsizliğe ittiğini görene kadar
biz de bu şirketlerden biriydik. Pazar ve
müşterinin hızlı değişimi ile başetmeye
çalışırken verimlilik konusunu geri plana
atılıyor. Verimlilik konusunda yapılan
çalışmalarda en büyük görev yöneticiye
düşüyor."
Konuşmaların ardından 2015 Verimlilik
Proje Ödülleri törenine geçildi.
MAYIS 2015
2015 Verimlilik Proje Ödülleri sahiplerine Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU tarafından verildi.
2015 Verimlilik Proje Ödülleri,
Sahiplerini Buldu…
2015 Verimlilik Proje Ödülleri’ne 131’i
büyük ölçekli işletme olmak üzere, toplam
193 başvuru yapıldı. Başvurusu kabul
edilen projeler öncelikle, üniversite, özel
sektör, kamu kurumları ve sivil toplum
örgütü temsilcilerinden oluşan toplam 45
gönüllü bağımsız değerlendirici tarafından
yerinde inceleme ziyaretleri yapılarak
değerlendirildi.
Bu ziyaretler sonrasında başarılı bulunan
41 proje, Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı
Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, TOBB Ekonomi
ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Adem Şahin, MÜSİAD Genel
Başkanı Nail Olpak, Gazi Üniversitesi
Endüstri Mühendisliği Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Serpil Erol ve Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel
Müdürü Anıl Yılmaz’dan oluşan ödül jürisi
tarafından nihai olarak değerlendirildi.
Yapılan değerlendirmelerin sonunda
12 büyük işletme (Ürün Geliştirme,
Sürdürülebilir Üretim ve Süreç İyileştirme
kategorilerinde), 4 orta büyüklükteki
işletme, 4 küçük işletme, 1 mikro işletme
ve 4 kamu kuruluşu olmak üzere toplam
25 kurum ve kuruluş “2015 Verimlilik
Proje Ödülü”nü almaya hak kazandı.*
Ödül almaya hak kazanan işletmeler ve
kategorileri aşağıdaki gibidir.
Büyük İşletme Ürün Geliştirme Kategorisi
Birinci: AUTOLİV Cankor Oto. Emn. Sis.
San. ve Tic. A.Ş. - “Dikiş Prosesinde
Makine İşletim Maliyeti Azaltma ve
Hurdaların Düşürülmesi Projesi”
İkinci: İNCİ AKÜ San. ve Tic. A.Ş. - “Kurşun
Asit Akülerde Negatif Izgara Alaşım
Optimizasyonu Projesi”
Üçüncü: KALESERAMİK Çanakkale
Kalebodur Seramik San. A.Ş. - “Yeni Nesil
Çamur Formulasyonlarının Geliştirilmesi
Projesi”
Teşvik: TUSAŞ-Türk Havacılık ve Uzay
Sanayi Anonim Şirketi - “TUSAŞ Sanal
Fabrika Yönetim Sistemi Projesi”
Büyük İşletme Sürdürülebilir Üretim
Kategorisi
Birinci: ÇİMENTAŞ İzmir Çimento
Fabrikası Türk A.Ş. - “Mineralize Klinker
Üretimi Projesi”
İkinci: EREĞLİ Demir ve Çelik Fabrikaları
T.A.Ş. - “Çelikhane Gazı Üretim ve
Kullanımının Artırılması Projesi”
Üçüncü: KİPAŞ Mensucat İşletmeleri A.Ş. “Kumaş Boya İşletmeleri Makine
Parkurlarında Su Geri Kazanımı Projesi”
Teşvik: TÜRK DEMİR DÖKÜM Fabrikaları
A.Ş. - “Kış Aylarında Dış Hava Ortam
Sıcaklığından Yararlanılarak Proses
Soğutması Yapılması Projesi”
Büyük İşletme Süreç İyileştirme
Kategorisi
Birinci: ÇİLEK MOBİLYA A.Ş. - “Kanban
Sistemi ile Üretim İşleyişinin Sağlanması
Projesi”
İkinci: KARDEMİR Karabük Demir Çelik
Sanayii ve Ticaret A.Ş. - “Kontinü
Haddehane İşletme Etkinliğinin Artırılması
Projesi”
Üçüncü: BORÇELİK Çelik San. ve Tic. A.Ş.
- “CGL 1 Z Kalite Teknik Veriminin
* Not: 2015 ödül süreci hakkında detaylı bilgilere, finale kalan 41 projenin özetine ve ödül almaya hak kazanan 25 projenin detaylarına http://www.verimlilikhaftasi.gov.tr
ve http://vgm.sanayi.gov.tr adreslerinden erişilebilmektedir.
07
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
Artırılması Projesi”
Teşvik: ECZACIBAŞI Yapı Gereçleri San ve
Tic A.Ş. - “Mikrodalga Kurutma
Sistemlerinin SSG Üretiminde
Kullanılması Projesi”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre KARAOSMANOĞLU
Orta Büyüklükteki İşletme Kategorisi
Birinci: SEVİMLİ DERİ San.ve Tic. Ltd. Şti.
- “Kromsuz Deri Üretimi Projesi”
İkinci: MAHMUDİYE KAYNAK SUYU Ltd.
Şti. - “Pet Şişe Şişirme Makinalarında
Enerji Verimliliğinin Artırılması Projesi”
Üçüncü: YILDIZ GAZ ARMATURLERI A.Ş. “Basınç Düşürücü Üretim Verimliliğinin
Artırılarak Üretim Maliyetlerinin
Düşürülmesi Projesi”
Teşvik: Farplas Oto Yedek Parçaları İml.
İth.ve İhrc. A.Ş. - “Enjeksiyon Bölümü
Endirekt Kadro Organizasyon Değişikliği
Projesi”
Küçük İşletme Kategorisi
Kamu Kategorisi
Birinci: GOA Teknoloji Danışmanlık A.Ş. “STERICOOL 110-160 Model Düşük Isı
Plazma Sterilizasyon Cihazlarının;
Uluslararası Rekabetinin Sağlanması İçin
Sterilizasyon Verimliliğinin Artırılması
Projesi”
İkinci: GREENBLOK Yeşil Ekoblok, Yapı
İnş., Emlak, İml. İth. ve İhrc. San. ve Tic.
Ltd. Şti. - “Yeni Nesil İzolasyonlu Duvar
Sistemleri Projesi”
Üçüncü: VAKSİS Ar-Ge ve Mühendislik Ltd.
Şti. - “% 90 Yerli Katkı İle İnce Film
Kaplama Sistemi Üretimi Projesi”
Teşvik: NET PAK Ambalaj Sanayi Ticaret
Ltd. Şti. - “Multi Fonksiyonlu, Tek Gövdeli,
Baskı-Laminasyon Makinesi Geliştirilmesi
Projesi”
Mikro İşletme Kategorisi
Birinci: DESİSTEK Robotik Ltd. Şti. - “Su
Altı Gözlem Aracı (SAGA) Projesi”
08
Birinci: İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi
Bölgesi - “Otomatik Sayaç Okuma Sistemi
(OSOS) Projesi”
İkinci: İTÜ Tarım ve Çevre Bilişimi
Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARBİL)
- “Tarımsal İzleme ve Bilgi Sistemi
(TARBİL) Projesi”
Üçüncü: Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı
(KUZKA) - “TR82 Bölgesi Yatırım Ortamı
Tanıtım Platformu (invest in TR82) Projesi”
Teşvik: İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı - “İBB Kütüphane ve Müzeler
Müdürlüğü'nde Bulunan Osmanlı Dönemi
Nadir Eserlerin Kataloglanması, Dijital
Ortama Aktarılması ve Elektronik Ortamda
Kullanıma Sunulması Projesi”
2015 Verimlilik Haftası açılış etkinlikleri
çerçevesinde öğleden sonra “Bulut Bilişim
Uygulamaları ve Verimlilik Paneli”
gerçekleştirildi. Panele Türkiye Bilişim
Derneği, Microsoft, IBM, Oracle, Vodafone
ve HP firmalarının temsilcileri katıldı.
Panelin ardından üç ayrı salonda Verimlilik
Proje Ödülü kazanan firmaların proje
sunumları eş zamanlı olarak
gerçekleştirildi. Günün son programı olan
“Verimlilik Söyleşi”nde, verimlilik
projelerinde geçmiş tecrübeler paylaşıldı.
Söyleşiye konuk olarak katılan Yalın
Enstitü Yönetim Kurulu Başkanı
Yalçın İpbüken, verimlik konusunda
dünyada görülen başarılı uygulamaları
anlattığı konuşmasında, yerinde inceleme
gezilerinin önemine dikkati çekti. Daha
sonra söz alan Dr. Meral Toprak,
Dr. Mustafa Kemal Akgül, Rıdvan Bozkurt
ve Nurettin Peşkircioğlu, katıldıkları
projelerle ilgili anı ve izlenimlerini
katılımcılarla paylaştılar. Söyleşinin
kapanışında konuşan
Prof. Dr. Ergün Yener, Verimlilik Genel
MAYIS 2015
Müdürlüğünce yürütülen çalışmalardan
övgüyle bahsederek, verimlilik kavramının
toplumun tüm kesimlerinde bir kültür
haline gelmesi için çalışılması gerektiğinin
altını çizdi.
Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ
2015 Verimlilik Haftası Öğrenci
Etkinlikleri…
Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa
Film Yarışması
2015 Verimlilik Haftası etkinliklerinin
ikinci günü olan 28 Nisan 2015 tarihinde
düzenlenen törenle “Verimlilik Temalı
Fikir ve Kısa Film Yarışması”nda dereceye
giren öğrencilere ödülleri verildi. Tören,
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre
Karaosmanoğlu ile Verimlilik Genel
Müdürü Anıl Yılmaz’ın açılış
konuşmalarıyla başladı.
Verimlilik Bilincinin 7’den 70’e Herkese
Benimsetilmesi Gerekiyor
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre
Karaosmanoğlu, dünya nüfusunun hızla
artarken, kaynakların da aynı hızla
tükendiğini, küresel ısınma, iklim
değişikliği ve tüketim çılgınlığı gibi
nedenlerle dünyanın her geçen gün daha
sorunlu bir hal aldığını vurgulayarak,
“Kaynakları etkin ve verimli kullanmanın
önemi her geçen gün daha da artıyor”
dedi. Verimlilik bilincinin 7’den 70’e
herkese benimsetilmesi gerektiğinin altını
çizen Karaosmanoğlu, “Daha az
tüketerek, çevreyi daha az kirleterek daha
çok üretmek ve daha rahat bir yaşam
sürmek, insanlığın öncelikli hedefi haline
geliyor. Artık her şey daha verimli bir hayat
için… Bu bağlamda verimliliği ‘girdi/çıktı’
denklemine indirgemek onu sadece
tasarrufla, daha çok çalışmakla, üretimi
artırmakla ya da daha çok kâr etmekle
bağlantılı görmek doğru değildir.
Verimlilik tüm bunları da kapsayan ancak
hayatımızın her anına nüfuz eden bir
kavramdır. Bu bakış açısı milletimizin
yaşam tarzı haline geldiği gün, sorunu
büyük oranda çözmüşüz demektir” diye
konuştu.
Verimlilik bilincinin çocuklar ve gençler
tarafından tam olarak benimsenmesi için
okul-aile iş birliğinin şart olduğunu
söyleyen Karaosmanoğlu konuşmasına
şöyle devam etti: “Küçük yaşlardan
itibaren çocuklarımıza verimliliğin önemi
anlatılmalı, anaokulundan üniversiteye
kadar her eğitim-öğretim kademesinde bu
konu, yaş gruplarının idrakine uygun
şekilde ele alınmalıdır. İlk eğitim alanı ve
alışkanlık edinme ortamı ailedir. Küçük
yaşlardan itibaren edinilen alışkanlıklar,
bireylerin sonraki davranış biçimlerinde
belirleyici olmaktadır. Bakanlık olarak
kamu-üniversite-sanayi iş birliğine büyük
önem vermemizin temel nedeni de budur.
Verimliliğin bir hayat tarzı, yaşayan bir
kültür haline gelebilmesi için örgün eğitim
elbette yeterli değildir, bu noktada
medyaya da önemli sorumluluklar
düşmektedir.”
Konuşmasında verimlilik kültüründen de
bahseden Karaosmanoğlu, “Verimlilik
kültürü, verimlilik ilkelerine göre düşünüp
davranmak demektir. Bu kapsamda
verimliliğin sadece işletmelere, üretime
yönelik bir kavram olarak değil, hayatın
tüm alanlarında geçerliliği olan bir kavram
olarak algılanması gerekmektedir.
Verimlilik kültürünün oluşturulabilmesi
09
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
için öncelikle verimlilik bilincinin
oluşturulması, yaygınlaştırılması ve bunun
bir yaşam biçimine dönüştürülerek
sürekliliğinin sağlanması gerekmektedir.
Verimlilik ancak öğrenme yoluyla kültür
haline gelebileceğine göre, bu konuda en
önemli görev öğretim kurumlarına
düşmektedir” diye konuştu.
Konuşmasında spor ve sanatın verimliliğe
olan etkisine de değinen Karaosmanoğlu,
“Sanatsal etkinliklere izleyici ya da
uygulayıcı olarak katılım, bireyleri
entelektüel ve duygusal olarak daha
gelişkin kılar, daha verimli olmalarını
sağlar. Gelişkin ve yaratıcı insan daha
üretken olur. Sağlıklı yaşamın ayrılmaz bir
parçası olan spor, gerek üretim
faaliyetlerimizi ve gerekse günlük
yaşantımızı olumlu yönde etkiler” dedi.
Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film
Yarışmasına katılan tüm öğrencileri tebrik
eden Müsteşar Yardımcısı
Karaosmanoğlu, “Ödül almış olsun ya da
olmasın bu yarışmaya fikirleriyle ve
eserleriyle katılan bütün gençlerimizi
tebrik ediyorum. Ödül kazananların da
ülkemizdeki tüm gençleri temsil
ettiklerine inanıyorum. Aldığınız ödüllerin,
verimlilik bilincinin yaygınlaşmasına
önemli katkılar sağlayacağını inanıyorum”
diye konuştu.
Hayatın Her Alanında Verimlilik Arayışını
Sürekli Kılmalıyız
Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz,
verimlilik kelimesinin gündelik
konuşmalarda sıklıkla kullanıldığını ancak
verimlilik bilincinin henüz istenilen
düzeyde olmadığını belirterek başladığı
konuşmasında Verimlilik Haftasını, hayatın
her alanında verimlilik arayışını sürekli
**
10
kılmak için düzenlediklerini söyledi. Hafta
kapsamında verimliliğin ön plana
çıkarılacağı birçok etkinliğin
düzenlendiğini söyleyen Yılmaz,
öğrencilere hitaben, “Geleceğin
sanayicileri, geleceğin yöneticileri, bilim
insanları, sanatçıları yani sizlerin
verimlilik bilincine sahip çıkmanız,
gelecekte daha güçlü bir ülke olmamız ve
sizden sonraki nesillerin de daha iyi
şartlarda yaşayacağı bir ülke bırakmamız
için şarttır” dedi. Ortaokul ve lise
öğrencilerine yönelik “Fikir ve Kısa Film
Yarışması”nın verimlilik ve
sürdürülebilirlik açısından önemli
olduğunun altını çizen Yılmaz, söz konusu
yarışmanın, “Eğitimde ve Öğretimde
Verimlilik ve Yenilik”, “Zamanı Verimli
Kullanmak”, “Bilişim Teknolojileri ve
İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı”,
“Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci,
Doğa Sevgisi”, “Günlük Yaşamda Engelli
Ortamların İyileştirilmesi”, “Bilinçli
Tüketici Olmak, İsrafın Önlenmesi ve
Tüketici Hakları” konularında
düzenlendiğini söyledi. Ortaokul ve lise
öğrencilerine yönelik “Fikir ve Kısa Film
Yarışması”nın verimlilik ve
sürdürülebilirlik açısından önemli
olduğunun altını çizen Yılmaz, tüm
katılımcıları kutlayarak emeklerinden
dolayı teşekkür etti.
Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film
Yarışması’na, fikir kategorisinde 187, kısa
film kategorisinde 49 başvuru yapıldı.
Başvurular, Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı sanayi ve teknoloji
uzmanlarından oluşan seçici kurul
tarafından değerlendirildi ve fikir
kategorisinde yedi eser, kısa film
kategorisinde ise üç eser ödüle layık
görüldü.
Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 9, 10, 11, 12. Sınıflar (Lise) Kategorisinde iki adet ikincilik ödülü verilmiştir.
Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 5, 6, 7,
8. Sınıflar (Ortaokul) Kategorisi:
Birinci Fikrin Adı: Arkadaş İstiyorum
Fikri Geliştiren Öğrenci: Aliyar POLAT
Kategorisi: Günlük Yaşamda Engelli
Ortamlarının İyileştirilmesi
Öğrencinin Okulu: İstanbul Türkan Sabancı
Ortaokulu - 7. Sınıf
İkinci Fikrin Adı: Çekirdek Kutusu
Fikri Geliştiren Öğrenci: Süleyman Enes
AKIN
Kategorisi: Bilinçli Tüketici Olmak, İsrafın
Önlenmesi ve Tüketici Hakları
Öğrencinin Okulu: Nevşehir Özel Kardelen
Koleji - 6. Sınıf
Üçüncü Fikrin Adı: QR LAB
(Akıllı Laboratuvarım)
Fikri Geliştiren Öğrenci: Şehri Sude
KAHRAMAN
Kategorisi: Bilişim Teknolojileri ve
İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı
Öğrencinin Okulu: Niğde Akşemseddin
Bilim ve Sanat Merkezi - 6. Sınıf
Verimlilik Temalı Fikir Yarışması 9, 10, 11,
12. Sınıflar (Lise) Kategorisi:
Birinci Fikrin Adı: Termik Santralden Doğa
Dostu Enerjiye
Fikri Geliştiren Öğrenci: Onur BAYRAM
Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı,
Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi
Öğrencinin Okulu: İzmir Cengiz Aytmatov
Sosyal Bilimler Lisesi - 11. Sınıf
İkinci Fikrin Adı**: Kesintisiz Alternatif
Enerji
Fikri Geliştiren Öğrenci: Hogır AYKUT
Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı,
Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi
Öğrencinin Okulu: Mersin Kazanlı APV
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi - 11. Sınıf
İkinci Fikrin Adı: Çoklu Zekâ Kuramıyla
Kulüp Seçimi
MAYIS 2015
Dereceye giren öğrencilere ödülleri, Müsteşar Yardımcısı Yunus Emre KARAOSMANOĞLU tarafından verildi.
Fikri Geliştiren Öğrenci: Haydar Emre
KURTULUŞ
Kategorisi: Bilişim Teknolojileri ve
İnternetin Verimlilik Amaçlı Kullanımı
Öğrencinin Okulu: Mersin Kazanlı APV
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. Sınıf
Üçüncü Fikrin Adı: Görme Engelliler İçin
Akıllı Kentlerde Kullanılacak Akıllı Cihaz
Tasarımı ve Geliştirilmesi
Fikri Geliştiren Öğrenci: Fatih UÇAR
Kategorisi: Günlük Yaşamda Engelli
Ortamlarının İyileştirilmesi
Öğrencinin Okulu: İstanbul Kartal Anadolu
İmam Hatip Lisesi - 9. Sınıf
Öğrencinin Okulu: İstanbul Atilla Uras
Anadolu Lisesi - 10. Sınıf
İkinci Seçilen Filmin Adı: Zaman Kumsalı
Filmi Çeken Öğrenci: Tuçe DÜDÜKÇÜ
Kategorisi: Eğitimde, Öğretimde Verimlilik
ve Yenilik
Öğrencinin Okulu: Giresun-Piraziz
Gökçeali Emir Yücel Ortaokulu - 7. Sınıf
Üçüncü Seçilen Filmin Adı: Hayallerimizi
Yıkmayın
Filmi Çeken Öğrenci: Ahmet Kerem
BAHÇECİ
Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı,
Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi
Öğrencinin Okulu: İstanbul Özel Esenyurt
Gökkuşağı Ortaokulu - 7. Sınıf
Verimlilik Temalı Kısa Film Yarışması
Birinci Seçilen Filmin Adı: Maksimum
Akıl, Minimum Efor
Filmi Çeken Öğrenci: Görkem EREM
Kategorisi: Enerjinin Verimli Kullanımı,
Çevre Bilinci ve Doğa Sevgisi
“Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film
Yarışması” Hakkında***
2015 Verimlilik Haftası Etkinlikleri
kapsamında Vodafone ve TÜBİTAK'ın ödül
sponsoru olduğu ve Milli Eğitim Bakanlığı
ile birlikte yürütülen çalışmalar
çerçevesinde Türkiye genelindeki resmi ve
özel tüm ortaokul (5,6,7,8. sınıf) ile lise ve
dengi okulların (9,10,11,12. sınıf)
öğrencilerine yönelik olarak düzenlenen
“Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film
Yarışması”nın;
• Öğrencileri, günlük hayatta
karşılaştıkları olaylar karşısında gözlem
yapmaya, yaşadıkları çevreye duyarlı
bireyler olmaya, toplumsal sorumlulukları
doğrultusunda tüketici duyarlılığına sahip
olmaya teşvik etmek,
• Öğrencilerin, tüketim alışkanlıkları ve
ihtiyaçların doğa üzerindeki yıkıcı etkisini
azaltmak için küresel ısınma, iklim
değişikliği ve benzeri çevre sorunları
sarmalında yapacakları bilinçli tercihlerle
çözümün parçası olmalarını sağlamak,
• Öğrencilerin, engellilik konusunda
bilinçlenmelerine katkıda bulunmak,
*** “2015 Verimlilik Temalı Fikir ve Kısa Film Yarışması”nda ödül kazanan öğrencilerin eserlerine www.verimlilikhaftasi.gov.tr adresinden ulaşılabilir.
11
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
Termikel fabrikası ziyareti.
• Öğrencilerin, okuyan, araştıran,
düşünen, sorgulayan, sorun çözen,
zihinsel ve sosyal becerilere sahip bireyler
olarak yetişmesini sağlamak,
• Öğrencileri, okuldaki başarılarına etki
edecek, farkındalık yaratacak öneriler
geliştirmeleri konusunda teşvik etmek,
günlük hayatta ve okulda “Neleri daha iyi
yaparak okul başarımızı ve eğitim
verimliliğini artırabiliriz?” sorusuna
yanıtlar aramalarını, doğru ve
uygulanabilir çözüm önerileri
geliştirmelerini sağlamak,
• Kişisel gelişmeyi özendirmek ve bu
amaç doğrultusunda onlara yardımcı
olmak şeklinde belirlendi. Yarışmada ele
alınan konular aşağıdaki başlıklarda
toplandı:
Eğitimde, Öğretimde Verimlilik ve Yenilik:
Eğitim sisteminin verimliliğini artırmaya
yönelik öneriler, projeler, fikirler üretme,
12
sorunları teşhis edip eğitim ve öğretimde
yenilikçi çözümler geliştirme.
Zamanı Verimli Kullanmak, Birlikte
Çalışabilirlik: Eğitimde ve günlük hayatta
geçirilen zamanın verimli kullanılmasına
ve bunun öğrencilerde bir alışkanlık ve
tutuma dönüştürülmesine yönelik
çözümler geliştirme.
Bilişim Teknolojileri ve İnternetin
Verimlilik Amaçlı Kullanımı: Bilişim
teknolojileri ve interneti eğitim aracı
olarak bilinçli ve verimli kullanma, ders
çalışmanın verimliliğine etkilerini
öğrenme, amacı bilgi toplumu yaratmak,
eğitimde teknolojiyi yararlı kılmak olan
FATİH Projesi kapsamında eğitim
kurumlarında öğrenci ve öğretmenlerin
kullanımına sunulan teknolojik donanım
ve imkanların eğitimde verimlilik
düzeyinin artırılması amacıyla kullanımı.
Enerjinin Verimli Kullanımı, Çevre Bilinci,
Doğa Sevgisi: Öğrenci gözüyle doğanın
güzelliklerini ve doğa-insan ilişkisini
sergileme, çevre bilinci yaratarak sağlıklı
bir çevrede yaşama hakkını savunma,
çevre koruma anlayışını harekete geçirme,
enerjinin ve tüm kaynakların etkin ve
verimli kullanımına katkıda bulunma.
Günlük Yaşamda Engelli Ortamların
İyileştirilmesi: Toplumun engellilik
konusunda farkındalığını artırma,
engellilere yönelik tutum ve davranışları
geliştirme, yaşamlarını kolaylaştıracak ve
toplumsal yaşama katılmalarını
sağlayacak önlemler alma.
Bilinçli Tüketici Olmak, İsrafın Önlenmesi,
Tüketici Hakları: Bilinçli ve sürdürülebilir
tüketicilik ile israftan kaçınma, tüketilenin
çevre maliyetini düşünme, hak arama
yollarını bilme.
MAYIS 2015
Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi Bölgesi ziyareti.
Verimlilik Haftası Etkinlikleri
Kapsamında “Organize Sanayi
Bölgeleri ve Teknopark
Gezileri” Düzenlendi
Verimlilik Haftası Öğrenci Etkinliklerinin
ikinci günü olan 29 Nisan 2015 tarihinde,
lise öğrencilerinin katılımıyla Organize
Sanayi Bölgeleri ve Teknopark gezileri
düzenlendi. Etkinliklere, Çankaya ve
Altındağ ilçe sınırlarında eğitim veren 8
lisenin 9, 10, 11 ve 12. sınıf öğrencileri (her
liseden 15 öğrenci toplam 120 öğrenci) ve
rehber öğretmenleri katılım sağladı.
Ankara Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl
Müdürlüğü ile iş birliğinde düzenlenen
etkinlik çerçevesinde, Çankaya ilçesinden
Balgat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi,
Dikmen Nevzat Ayaz Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi, Hacı Ömer Tarman
Anadolu Lisesi ve Bahçelievler Deneme
Lisesi öğrencileri ve öğretmenleri ile
Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi
Bölgesi ziyaret edildi, ASO Teknik Koleji ve
Termikel Fabrikası gezildi. Daha sonra,
program çerçevesinde, Bilkent Cyberpark
gezisi düzenlendi. Teknokentler
konusunda öğrencilere bilgi verildi,
sunumlar yapıldı.
Teknokentler konusunda öğrencilere bilgi
aktarıldı, sunumlar yapıldı, ODTÜ Oyun
Geliştirme Merkezi gezildi, öğrencilere
gruplar halinde uygulamalı eğitim verildi.
Bu etkinliklerde, okullarında başarılı olan
öğrencilerin bireysel yeteneklerini etkin
kullanabilmelerine, özgün, üretken,
bilimsel düşünen bireyler olarak
yetişmelerine ve yerinde inceleyerek,
gözlemleyerek eğitim süreçlerini devam
ettirmelerine katkı sağlamak amaçlandı.
Aynı gün, Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi,
Yıldırım Beyazıt Lisesi, Altındağ Mesleki ve
Teknik Anadolu Lisesi ve Yıldırım Beyazıt
Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
öğrencileri ve öğretmenleri ile OSTİM
Organize Sanayi Bölgesi ziyaret edildi,
Proted Protez Ortez Rehabilitasyon
Merkezi ve Pimmaksan gezildi. Ardından,
ODTÜ Teknokent gezisi düzenlendi.
13
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
“KALKINMA VE VERİMLİLİK; DURUM VE GELECEK” PANELİ
TOBB ETÜ’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Soldan sağa; Prof. Dr. Muhteşem KAYNAK, Dr. Oktay KÜÇÜKKİREMİTÇİ,
Ozan ACAR, Dr. Halit SUİÇMEZ, Hasan YURTOĞLU.
2015 Yılı Verimlilik Haftası etkinlikleri
kapsamında düzenlenen “Kalkınma ve
Verimlilik; Durum ve Gelecek” Paneli
29 Nisan 2015 tarihinde Türkiye Odalar ve
Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji
Üniversitesi’nde (TOBB ETÜ)
gerçekleştirildi. Oturum başkanlığını
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma
Vakfı (TEPAV) Program Yöneticisi
Ozan Acar’ın yaptığı Panele; Gazi
Üniversitesi İktisat Bölümü’nden
Prof. Dr. Muhteşem Kaynak, Bilim Sanayi
Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel
Müdürlüğü’nden Sanayi ve Teknoloji
Uzmanı Dr. Halit Suiçmez, Kalkınma
Bakanlığı’ndan Daire Başkanı
Hasan Yurtoğlu, Kalkınma Bankası’ndan
Daire Başkanı Dr. Oktay Küçükkiremitçi
konuşmacı olarak katıldılar.
Panelde “Kalkınma İktisadının Tarihsel ve
14
Toplumsal Temelleri” başlıklı sunum
yapan Prof. Dr. Muhteşem Kaynak,
konuşmasının ilk bölümünde; kalkınma
iktisadının kökenlerinin çok gerilerde
olmasına karşın, bir bilim dalı olarak İkinci
Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıktığını,
siyasal bağımsızlık kazanmış ülkelerin
ekonomik yönden de giderek kendi
kaynaklarıyla gelişme arzusu içinde
olduklarını anlattı.
Prof. Dr. Muhteşem Kaynak bildirisinde;
dünyanın bugün gelişmiş olarak bilinen
ABD, Japonya, Almanya, İngiltere, Güney
Kore, Fransa gibi ülkelerinin kalkınma
tarihlerinde devletçi, korumacı
politikaların belirleyici olduğunu,
Sanayileşme Devrimi sürecinde ve
sonrasında ülkelerin bu politikaları çok
titizlikle uyguladıklarını, Türkiye’nin ise
Sanayileşme Devrimi dışında kaldığı için
bugünkü konumda olduğunu söyledi.
Kaynak ayrıca, gelişme ve kalkınma
açısından verimlilik ekonomisi olabilmenin
çok temel bir unsur olarak alındığını da
belirtti. Türkiye’nin temel kalkınma
göstergeleri olan eğitim, sağlık,
şehirleşme, verimlilik, gelir bölüşümü,
refah gibi alanlardaki bugünkü durumu ile
gelişmiş ve gelişmekte olan bir grup
ülkenin konumunu karşılaştıran
Muhteşem Kaynak, Türkiye’nin gerçek bir
verimlilik ekonomisi olabilmesi için
emeğin kalitesine ve nitelikli bir eğitimin
gerçekleştirilmesine özellikle vurgu yaptı.
Verimlilik Genel Müdürlüğü Sanayi ve
Teknoloji Uzmanı Dr. Halit Suiçmez ise
“Verimlilik Ekonomisi, Durum ve Gelecek”
başlıklı bir sunum yaptı. Dr. Suiçmez
bildirisinde; verimlilik ekonomisinde
Türkiye’nin performansını, potansiyelini,
problemlerini kapsamlı olarak anlattı,
dünya ülkelerine göre düşük olan iş gücü
ve toplam verimlilik performansının,
potansiyel açısından ise yükselme
olanaklarına sahip olduğunu öne sürdü.
Suiçmez, Türkiye’nin verimlilik
problemlerinin başında makroekonomik
değişkenler ile verimlilik kavramı
arasındaki ilişkilerin kopukluğunu,
verimliliğin ekopolitiğinin bozuk oluşunu
ve yönetimler düzeyinde yeterince destek
ve ilgi görmediğini vurguladı. 2003-2007
yılları arasında verimlilikte önemli bir
gelişme gösteren Türkiye’nin 2010
sonrasında ise ciddi bir ‘verimlilik
durgunluğu’ içine girdiğini saptayan
Dr. Suiçmez, bu durumdan çıkış için her
düzeyde “verimlilik ilkelerine” yönelmenin
zorunlu olduğunu ifade etti.
Bildirisinin ikinci bölümünde ise
MAYIS 2015
Panelin ardından toplu fotoğraf çekildi.
Dr. Halit Suiçmez; Türkiye’nin bir
verimlilik ekonomisi olabilmesinin
bugünün en temel hedefi olduğunu, bunun
için de verimliliğin kalkınma planları
çerçevesinde planlanması gerektiğini, bu
plana bağlı olarak bir “verimlilik
politikası” oluşturulmasını, politikalara
bağlı olarak da verimlilik programları ve
projelerinin yapılıp uygulanması
gerektiğini söyledi. Suiçmez, bunların;
“kalkınmacı devlet” yaklaşımı içinde
olması gerektiğini, diğer yandan ise,
toplumsal düzeyde de verimlilik bilgi ve
bilincinin her kesimde yaygın olarak
tartışılması ve günlük yaşama
içselleştirilmesinin oldukça önemli
olacağını vurguladı. Uzman Dr. Suiçmez
sunumunda ayrıca, ‘verimlilik
ekonomisinin’ bir çatı proje olduğu ve
Türkiye’de her düzeyde yapılacak olan
verimlilik çalışmalarının bu projede yer
almasının doğru olacağını öne sürdü.
Panele Kalkınma Bakanlığından katılan ve
Ekonomik Modeller ve Stratejik
Araştırmalar Genel Müdürlüğü Ekonomik
Modeller Daire Başkanı
Hasan Yurtoğlu ise konuşmasında;
Onuncu Kalkınma Planı’nda verimlilik
olgusuna çok sayıda vurgu yapıldığını,
ayrıca verimliliğin programlar olarak
plana girdiğini, 25 adet program içinde
üretim, enerji, teknoloji gibi alanlarda
verimlilik değişkenine hem hedef hem de
bir politika aracı olarak yer verildiğini
açıkladı. Verimlilik Stratejisi Eylem Planı
hazırlık ve oluşum çalışmalarında da yer
alan Hasan Yurtoğlu, Türkiye’nin bu
alanda daha etkin olduğunu, özellikle
2003-2007 döneminde büyümede toplam
faktör verimliliği payının önemli derecede
yüksek olduğunu da sözlerine ekledi. Bu
durumun da başta iş gücü olmak üzere
kaynakların daha etkin kullanıldığı
anlamına da geldiğini belirten Yurtoğlu,
ancak aynı ‘performansın’ 2012 sonrasında
sürdürülemediğini vurguladı. Sunumda bu
durumun ortaya çıkmasının hem 20072008 küresel finansal krizle hem de ülke
içindeki üretim ve istihdam yapısıyla ilgili
olabileceği üzerinde duruldu.
Kalkınma Bankası Hazine Dairesi Başkanı
Dr. Oktay Küçükkiremitçi sunduğu
tebliğinde, daha çok “katma değer”
kavramı üzerinde durarak, aslında bu
kavramın ticari bir değeri olduğunu,
önemli olan olgunun bütün bir üretim
süreci ve zincirleme ilişkiler bağlamında
katma değer yaratabilecek ortamların
oluşturulmasında bulunduğunu belirtti.
Güney Kore’nin kalkınmacı devlet
kapsamında nasıl büyük üretken şirketler
yarattığını örnekleriyle anlatan
Dr. Küçükkiremitçi, Türkiye’nin de gelecek
dönemlerde bir yüksek verimlilik seviyesi
için öncelikle eğitim politikalarına, imalat
sanayide dönüşümcü uygulamalara,
teknolojik yetenekler ile beşeri sermaye
konularına yoğun ve yüksek yatırımlar
yapması gerektiğini anlattı. Türkiye imalat
sanayi ile Güney Kore’yi kendi oluşturduğu
“teknoloji skoru” göstergeleriyle
kıyaslayan Dr. Oktay Küçükkiremitçi,
“girdi-çıktı tablolarının” daha sık
oluşturulması gibi kurumsal önerilerde de
bulundu. İmalat sanayinin son 10 yıllık
dönemdeki üretim, istihdam, verimlilik,
ihracat, reel ücret gibi tüm temel
boyutlarıyla Güney Kore sanayisindeki
değişkenleri karşılaştırarak iki ülkenin
tarihsel ve yapısal konumundan oldukça
önemli verilere ulaşan Dr. Küçükkiremitçi,
bunları katılımcılarla paylaştı.
Sunumların ardından yapılan tartışma
bölümünde bugün gelinen noktada Türkiye
için “verimlilik odaklı büyüme modeli”nin
gerekliliği konusuna vurgu yapıldı. Bunun
gerçekleşmesi için ise, başta nitelikli
eğitim olmak üzere beşeri sermaye,
teknoloji yeteneği, kurumsal iyileşmeler ve
makroekonomik istikrar ile verimlilik
artışlarına ilişkin yüksek düzeyde bir
siyasal irade olması gerektiği üzerinde
duruldu.
“Kalkınma ve Verimlilik; Durum ve
Gelecek” Paneli genel olarak
değerlendirildiğinde; Türkiye’de büyüme
ve kalkınma politikalarını oluşturup
uygulama sorumluluğunda bulunan
kurumlar için dikkate alınabilecek çok
sayıda bulgu, öneri, önlem ve yaklaşım
ortaya konulduğu söylenebilir. Türkiye’de
bugün yeni bir kalkınma modelinin
konuşulduğu bir ortamda kalkınma ve
verimliliğin geleceğinin bu kapsamda ele
alınmasının yararlı olacağı
düşünülmektedir.
15
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
“YAŞAM İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK” PANELİ
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ’NDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Verimlilik Haftası etkinlikleri çerçevesinde
Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Hacettepe
Üniversitesi Tüketici - Pazar - Araştırma Danışma - Test ve Eğitim Merkezi
(TÜPADEM) iş birliğinde düzenlenen
“Yaşam İçin Sürdürülebilirlik” Paneli
30 Nisan 2015 tarihinde gerçekleştirildi.
Üniversitenin Mehmet Akif Ersoy
Salonu’nda düzenlenen panele; öğretim
üyeleri, öğrenciler, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı uzmanları, Tüketici
Hakları Derneği Merkez, Çankaya ve
Yenimahalle şube yöneticilerinden oluşan
kalabalık bir izleyici kitlesi katıldı.
16
Hacettepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı
Prof. Dr. Ali Çağlar ile Verimlilik Genel
Müdürlüğü Danışmanlık ve Eğitim Daire
Başkanı Dr. Mustafa Kemal Akgül’ün açılış
konuşmalarının ardından panele geçildi.
Yönetimini TÜPADEM Müdürü
Prof. Dr. Arzu Şener’in yaptığı ve
akademisyenler ile konuyla ilgili STK’ların
sunumlarıyla gerçekleştirilen panelde ilk
sözü Hacettepe Üniversitesi İİBF öğretim
üyelerinden Prof. Dr. Müberra Babaoğul
aldı.
Prof. Dr. Babaoğul, “Sürdürülebilir Tüketim
ve Tüketici” başlıklı sunumunda,
sürdürülebilir gelişme paradigmasının
hem sürdürülebilir tüketimi hem de
sürdürülebilir üretimi içerdiğini, çoğu kez
sürdürülebilir üretim ve tüketim
eylemlerinin sürdürülebilir tüketim
kavramı altında birleştirildiğine dikkat
çekti. Babaoğul özetle şunları vurguladı:
“Sürdürülebilirlik, ekolojik denge ile
ekonomik büyümeyi birlikte alan, hem
doğal kaynakların etkin kullanımını
sağlayan ve çevresel kaliteye önem veren
hem de gelecek kuşakların kendi
ihtiyaçlarını tehlikeye sokmaksızın
bugünkü ihtiyaçlarını karşılayabilen bir
modeldir. Sürdürülebilir gelişme ise,
ekonomik gelişmenin sürdürülebilirlik
sınırları içerisinde sağlanmasını öngören
bir modeli ifade eder.” Sürdürülebilir
gelişmenin ekonomik büyüme ile ekolojik
dengeyi birlikte ele aldığını, gelecek
kuşakların gereksinimlerini gidermelerini
tehlikeye atmadan bugünkü
gereksinimlerin karşılanmasına özen
gösterdiğini vurgulayan Babaoğul,
“Sürdürülebilir tüketim, dünya
kaynaklarının sürdürülebilirlik sınırları
içerisinde kullanılmasını temel alan ve
doğal yaşama verilen zararı en aza indiren
yolları arayan tüketim biçimi olarak
karşımıza çıkar. Bu kapsamda
sürdürülebilir yaşam ve gelişim süreci
büyük ölçüde bilinçli tüketici
davranışlarına odaklanır. Sürdürülebilir
gelişmeyi sağlamak için ise hem
sürdürülebilir tüketim hem de
sürdürülebilir üretim birlikteliğine
gereksinilmektedir. Ancak sürdürülebilir
üretim alanında kaynakların etkin
MAYIS 2015
kullanımı ve temiz üretim vb. gibi başarılı
uygulamalara rastlansa da, sürdürülebilir
tüketim alanında henüz çok az başarı
sağlanmış görünmektedir. Bu da bizi
tüketici davranışlarının ‘sürdürülebilir
tüketim’ yönünde geliştirilmesi hedefine
yönlendirmektedir. Bu bağlamda
toplumun tamamını kapsayan geniş
tüketici kesimlerine etik, sürdürülebilir,
bilinçli tüketim davranışlarının
kazandırılmasında önemli yeri olan
‘tüketici eğitimi’ kavramı günümüzde
evrensel olduğu kadar yaşamsal bir konu
olarak ortaya çıkmaktadır. Zira artık
günümüzde iyice anlaşılmıştır ki;
‘İnsanlığın yarınları da yaşayabilmesinin
olmazsa olmaz koşulu, sürdürülebilir
kalkınmanın sağlanmasına, yani
tüketimde ve üretimde sürdürülebilirliğe,
özetle bu panelin de konusunu oluşturan
‘Yaşam İçin Sürdürülebilirliğe’ bağlıdır”
diye konuştu.
Panelde ikinci konuşmacı olarak söz alan
Bölgesel Çevre Merkezi-REC Türkiye Proje
Yöneticisi Onur Akpulat ise “Küresel İklim
Değişikliği: Sürdürülebilirliğe Tehdit” başlıklı
sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunda
önce REC Türkiye’nin çalışmalarına
değinen Akpulat konuşmasında özetle,
ssgari düzeyde karbon salımı ile büyüme
anlamına gelen düşük karbon ekonomisini
hayata geçirebilmek için tüm paydaşların
temel kavramlara ve tartışmalara her
yönüyle hakim olması gerektiğini belirtti.
Akpulat sunumunda, paydaşların
uluslararası süreçleri takip etmesi, ulusal
yükümlülüklerin ve fırsatların farkında
olması, temel kavramları benimsemesi ve
içselleştirmesinin, sürdürülebilir bir
Türkiye için son derece önem taşıdığına
vurgu yaptı.
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı)
İklim ve Enerji Programı Yönetmeni
Mustafa Özgür Berke ise “İklim
Değişikliğiyle Mücadele ve Enerji Politikaları”
başlıklı sunumda; “İklim değişikliği nedir?
İklim değişikliğinin beklenen etkileri ne
olacaktır? Karbon ayak izinin azaltılması ve
iklim değişikliğiyle mücadelede enerji
sektörünün yeri nedir? Türkiye’nin elektrik
arzında karbon yoğunluğunun azaltılması
için seçenekler ve alternatifler ne olabilir?
Bunların maliyeti nedir?” başlıklı
soruların yanıtlarını ele aldı. Berke,
konuşmasında WWF-Türkiye’nin dünya
çapında doğal yaşamın korunması için
gerçekleştirdiği çalışmalara da değindi.
Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim
Kurulu Üyesi Semra Sevinç ise “Yeşil
Tüketim Araştırmaları 2015 Projeksiyonu”
konusunda katılımcıları bilgilendirdi.
Sevinç, katılımcılara Türkiye’de firmaların
etkin bir sürdürülebilir üretimi
gerçekleştirebilmesi için büyük önem
taşıyan bilgileri içeren yeşil tüketim
araştırmalarının son verilerini sundu.
Semra Sevinç sunumunun devamında,
“Türkiye’de bir ilk olarak Sürdürülebilirlik
Akademisi tarafından 2011 yılından bu
yana gerçekleştirilmekte olan araştırma ile
değişen tüketim anlayışının ölçülerek, bu
çerçevede ülkemizdeki tüketim
profillerinin ortaya konulduğunu ve
çalışmanın birçok sektör için rehber görevi
niteliğinde olduğunu” anlattı. Semra
Sevinç, söz konusu araştırma ile “Türk
tüketicisinin yeşil ve çevre dostu ürün satın
alma oranlarına dair önemli bilgilerin”
ortaya konulduğunu vurguladı.
İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma
Derneği Genel Sekreteri Konca Çalkıvik
ise BRİSA Bridgestone Lastik San. ve Tic.
A.Ş. Üretim Geliştirme Yöneticisi
Sacit Tekin ile birlikte gerçekleştirdikleri
“İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği
Sürdürülebilirlik Vizyonu ve Bir İyi Uygulama
Örneği: BRİSA Bridgestone Lastik San. ve Tic.
A.Ş.” başlıklı sunumlarının ilk kısmında
derneğin çalışmalarını hakkında
katılımcılara bilgi verdi. Çalkıvik
sunumunda sürdürülebilirlik konusunda
dünyadaki gelişmeleri, Türkiye’deki
mevcut durumu, bu alanda yapılan
çalışmaları ve sürdürülebilirlik vizyonunun
iş dünyasına katkısını ele aldı. Çalkıvik’ten
sonra söz alan Sacit Tekin ise
katılımcılara iyi uygulama örneği olarak
BRİSA MEC (Manufacturing Education
Center) çalışmaları kapsamında,
“sürdürülebilirliğin çalışanlar ve paydaşlar
nezdinde iş süreçlerine entegre edilmesi
ve geleceğin tasarlanması” konusunu
anlattı.
Panelin son konuşmacısı olan Mikado
Sürdürülebilir Kalkınma Danışmanlığı
Sürdürülebilirlik ve Kurumsal Sorumluluk
Uzmanı Cansu Gedik ise katılımcıları “Su
Kâşifi Programı” hakkında bilgilendirdi.
Gedik, Su Kâşifi Programı’nın dünya
genelinde binlerce öğrencinin, okullarında
ve yaşadıkları toplumda su sorunları
üzerine ortak eylemde bulunmalarına izin
verecek eğlenceli, ilham verici, eğitici ve
web tabanlı bir program olduğundan
bahisle şunları söyledi: “Su Kâşifi
Programı ile 8-14 yaş grubu öğrencilerin
daha fazla su bilincine sahip bir dünya için
öncü olmalarını destekliyoruz. Bunu
gerçekleştirmek için 11 ülkede uygulanan
programın Türkiye ayağında Ankara,
İstanbul, İzmir ve Samsun’daki 100’e yakın
okulda bu uygulama başlatılmıştır. İki yıl
sürecek Su Kâşifi Programı ile Türkiye’de
toplam 5 bin öğrenciye bire bir ulaşılması
hedeflenmektedir” dedi.
Panel, soru ve cevap bölümünden sonra
panelistlere katılım sertifikalarının
verilmesiyle sona erdi.
17
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
“SAĞLIKTA KALİTE VE VERİMLİLİK” SEMPOZYUMU
TÜRK JAPON VAKFI’NDA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Verimlilik Haftası etkinlikleri çerçevesinde
Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Türkiye
Kalite Derneği Ankara Şubesi iş birliğinde
düzenlenen “Sağlıkta Kalite ve Verimlilik”
Sempozyumu 30 Nisan 2015 tarihinde
gerçekleştirildi. Türk Japon Vakfı
Konferans Salonu’nda düzenlenen
sempozyuma; çoğunluğu sağlık sektörü
yönetici ve çalışanlarından oluşan
kalabalık bir izleyici kitlesi katıldı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Verimlilik Genel Müdürü Anıl Yılmaz ile
Türkiye Kalite Derneği Ankara Şubesi
Yönetim Kurulu Başkanı M. Fahir Altan’ın
açılış konuşmalarının ardından,
EFCS-QUATE (Avrupa Sitoloji Dernekleri
Federasyonu Kalite Güvence, Eğitim ve
Değerlendirme Komisyonu) Üyesi
Prof. Dr. Binnur Önal “Sağlıkta Kalite ve
Verimlilik Temel Kavramlar ve Terimler”
başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Binnur Önal sunumunda,
insanoğlunun yaşadığı sürece önemini
yitirmeyecek tek sektörün “sağlık”
olduğunu vurguladı. En fazla Ar-Ge
yatırımı yapılan ve teknolojiye en hızlı
adapte olan sektörün de yine “sağlık”
olduğunun altını çizen Önal, "Bu hızlı
değişimle, gelişmiş ve gelişmekte olan
ülkelerde ortalama yaşam süreleri artmış,
bebek ölüm hızları azalmış ve sağlığa
daha fazla ihtiyaç duyan bir nüfus yapısı
ortaya çıkmıştır" diye konuştu. Yeni
teknolojilere yapılan yatırımlar ve sağlık
sektöründeki hızlı talep artışı ile sağlık
harcamalarının hızla yükseldiğine de
dikkati çeken Prof. Dr. Önal, “Bu duruma,
18
Soldan sağa; Dr. Mahir ÜLGÜ, Hüseyin ÇELİK, Dr. Korhan AN
kaynakların verimli kullanılamaması
eklenince, sağlık sektörü birçok ülkede
‘finansal olarak sürdürülemez’ hale
gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütü, ‘World
Health Report 2010’da, sağlık sektörünün
kaynak harcamalarının yüzde 20 ila 40’ının
boşa harcandığını ve önlenebileceğini
öngörmektedir” ifadelerini kullandı.
Yönetimini Sağlık Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Hüseyin Çelik’in yaptığı ve
Sağlık Bakanlığı Sağlık Bilgi Sistemleri
Genel Müdürü Dr. Mahir Ülgü ile HİMSS
(Sağlık Bilgi ve Yönetim Sistemleri
Derneği) Türkiye Direktörü
Dr. Korhan An’ın konuşmacı olarak
katıldığı “Ülkemizde Sağlık Hizmet Kalitesi
ve Verimlilik: Bilişim Teknolojileri Çözüm
mü?” başlıklı oturumda konuşmacılar
sağlıkta dijitalleşme denlince genel
olarak; yürüyen sağlık sistemi süreçlerinin
değişik yazılımlar sayesinde elektronik
olarak yürütülmesi, her çalışana
bilgisayar, tablet, vs. kullandırılması,
sağlık kurumlarına güçlü donanım
altyapıları kurulması, verilen sağlık
hizmetlerini eksiksiz faturalayabilecek
sistemler kurulması ve bütün tıbbi
cihazlarda son teknolojiye yatırım
yapılmasının akla geldiğini ancak bu
düşüncenin eksik yönlerinin olduğunu
belirtti. Sağlık sektöründe dijitalleşmenin
asıl anlamının, mevcut işleyen sistemin
aksak yönlerini de giderebilecek yeni
süreç tasarımları geliştirerek bu süreçleri
daha hızlı ve daha etkili yönetebilecek
MAYIS 2015
Soldan sağa; Uzm. Dr. Pınar KOÇATAKAN, Op. Dr. Merve AKIN, Uzm. Dr. Hisam ALAHDAB
sistemler kurarak, hastalarla olan
iletişimde dijital ürün ve hizmetleri hasta
memnuniyetini en fazla sağlayacak şekilde
kullanmak, hekimler ve diğer sağlık
çalışanlarının yapabileceği olası hataları
minimize edebilecek kolay kullanılabilir
dijital sistemler kullanmak, kliniklerde
kullanılan kâğıt ve film gibi basılı
materyalleri ortadan kaldırarak hastaya
verilen bütün tetkik ve tedavi hizmetlerini
doğru, düzenli ve her zaman kolayca
ulaşılabilir bir şekilde saklayabilmek,
organizasyon içerisindeki iletişim, iç süreç
ve operasyonları dijital kanallar
aracılığıyla en verimli şekilde yürütmek,
saklanan veriler üzerinden klinik ve
finansal analizler yapabilecek sistemler
kurabilmek ve bütün bunların bir sonucu
olarak da hizmet kalitesinde ve
verimlilikte artışın sağlanmasının olduğu
ifade edildi.
Sempozyumun ikinci bölümüne,
yönetimini Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu
Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcısı
Op. Dr. Merve Akın’ın yaptığı ve Sağlık
Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri
Kurumu Verimlilik ve Kalite Yönetim Daire
Başkanı Uzm. Dr. Pınar Koçatakan ile
Anadolu Sağlık Merkezi Tıbbi Direktör
Yardımcısı Dr. Hisam Alahdab’ın
konuşmacı olarak, Johns Hopkins
Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve
Yoğun Bakım Bölümünden
Doç. Dr. Ayşe Gürses’in ise telekonferans
yöntemi ile katıldığı “Verimlilikte En Büyük
Paydaşlar: İnsan Kaynakları ve Süreç
Yönetimi” başlıklı oturum ile devam edildi.
Uzm. Dr. Pınar Koçatakan, “Türkiye Kamu
Hastaneleri Kurumu, İzleme Ölçme ve
Değerlendirme Başkan Yardımcılığı, Verimlilik
ve Kalite Yönetimi Daire Başkanlığı” başlıklı
sunumunda, Daire Başkanlıklarınca
yürütülen “Verimlilik Karne Uygulaması”
ve “Verimlilik Yerinde Değerlendirme”
çalışmaları hakkında bilgi verdi.
İkinci konuşmacı olarak söz alan
Dr. Hisam Alahdab, ise “Süreç
Verimliliğinde Araç ve Yöntemler” başlıklı
sunumunu gerçekleştirdi. Sunumunda
önce sağlıkta verimliliğin her düzeydeki
önemine değinen Alahdab konuşmasında
özetle, daha düşük maliyet ile daha yüksek
kalite elde etmek için daha iyi hasta
güvenliği, sistemde daha iyi hasta akışı ve
güvenirliliğinin gerektiğini belirtti.
Alahdab sunumunda, kaliteyi artırmanın
ve atıklardan kurtulmanın kapasiteyi
artırarak verimliliği artıracağını ve
sağlıkta verimliliğin artırılabilmesi için
teknoloji, insan faktörü ve süreçlerin
tamamını içeren kapsamlı bir bakış
açısının gerektiğini belirterek bu
çerçevede organizasyon genelinde kültürel
değişim şart olduğuna vurgu yaptı.
Sempozyumun son konuşmacısı olan
Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi
Anesteziyoloji ve Yoğun Bakım
Bölümü’nden Doç. Dr. Ayşe Gürses ise
“Sağlık Hizmetlerinde Kalite:
İnterdisipliner Bir Yaklaşım” başlıklı
sunumunda katılımcıları sağlıkta kalite ve
verimlilik için interdisipliner çalışmanın
önemi ve insan faktörleri mühendisliği
hakkında bilgilendirdi. Gürses, insan
faktörleri mühendisliğinin endüstri
mühendisliğinin bir alt dalı olarak insanlar
ve diğer sistem unsurları arasındaki
etkileşimleri anlamak ve hem insanların
hem de tüm sistemin performansını
optimize etmeyi amaçladığını belirterek
insan faktörleri mühendisliğinin
hastanelerinde uygulama örnekleri
hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Sempozyum, soru ve cevap bölümünden
sonra katılımcılara sertifikalarının
verilmesiyle sona erdi.
19
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
2015 VERİMLİLİK HAFTASI İL ETKİNLİKLERİ
ADANA
• Şehit İdari Ataşe Bora Süelkan Teknik ve
Endüstri Meslek Lisesi (Motor Meslek
Lisesi) Ziyareti – Verimlilik Konferansı –
29 Nisan 2015
• TOKİ Sarıçam Anadolu Lisesi Ziyareti –
Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015
• Sunar Mısır Entegre Tesisleri Sanayi ve
Ticaret A.Ş. ve Elita Gıda Sanayi ve Ticaret
A.Ş. – Firma Ziyareti – 30 Nisan 2015
ADIYAMAN
• Adıyaman Üniversitesi – Verimlilik
Konferansı – 28 Nisan 2015
• Adıyaman Üniversitesi Öğrencilerine
Yönelik Teknik Gezi – Firma Ziyareti –
29 Nisan 2015
AFYONKARAHİSAR
• Afyon Kocatepe Üniversitesi – Enerji
Verimliliği Semineri – 27 Nisan 2015
AĞRI
•Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi –
İlköğretim Öğrencilerinde Çevre Bilincinin
Oluşturulması Konferansı – 28 Nisan 2015
AKSARAY
• Aksaray Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi Konferans Salonu – Kamu ve
Kamu Yönetiminde Verimlilik Konferansı –
29 Nisan 2015
• Aksaray Kültür Merkezi Konferans
Salonu – Eğitimde Verimlilik - Ders
Çalışırken Etkili Öğrenme ve Anlama
Semineri – 7 Mayıs 2015
AMASYA
• Amasya Mesleki ve Teknik Lise
Öğrencilerine Yönelik Firma Gezisi –
Teknik Gezi – 28 Nisan 2015
• Amasya Üniversitesi – Sistematik
Tasarım ve İnovasyon Konferansı –
29 Nisan 2015
• Amasya Fen Lisesi – Sistematik Tasarım
ve İnovasyon Semineri – 29 Nisan 2015
• Amasya Organize Sanayi Bölgesi –
İşletmelerde Sistematik İnovasyon
Yönetimi Nasıl Yapılır – Seminer –
29 Nisan 2015
20
AYDIN
• İş Hayatında ve Günlük Yaşamda
Verimlilik Paneli – 27 Nisan 2015
• Verimlilik Haftası Farkındalık Artırma
Söyleşisi – TV Programı – 30 Nisan 2015
• Verimlilik Haftası Hatıra Ormanı Fidan
Dikim Töreni – 28 Nisan 2015
• Aydın Verimlilik Haftası Kapanış Töreni –
2 Mayıs 2015
ARTVİN
• Artvin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
– Verimlilik Konferansı – 30 Nisan 2015
• Artvin İl Müftülüğü – Verimlilik
Konferansı – 27 Nisan 2015
BALIKESİR
• Balıkesir Üniversitesi Susurluk Meslek
Yüksek Okulu – Öğrencilere Yönelik –
Verimlilik Aşılama Semineri –
29 Nisan 2015
• Susurluk Ticaret Borsası – Sanayicilere
Yönelik – Verimlilik Aşılama Semineri –
29 Nisan 2015
BARTIN
• Bartın Fen Lisesi – Teknolojide
Verimlilik ve Ar-Ge Semineri –
27 Nisan 2015
• Bartın Davut Fırıncıoğlu Anadolu Lisesi
– Teknolojide Verimlilik ve Ar-Ge Semineri
– 28 Nisan 2015
• Bartın Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi – Teknolojide Verimlilik
Semineri – 29 Nisan 2015
• Bartın Üniversitesi Mühendislik
Fakültesi – Teknolojide Ar-Ge Semineri –
29 Nisan 2015
• Bartın Fen Lisesi, Bartın Davut
Fırıncıoğlu Anadolu Lisesi, Bartın
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi –
Ülkemizin Verimlilikle İlgili Yol Haritası Ne
Olmalıdır Anket Uygulaması –
27-29 Nisan 2015
• Anket Çalışma ve Sonuçlarıyla İlgili
Basın Duyurusu ve Bülteni – 4 Mayıs 2015
BATMAN
• Batman Üniversitesi – Verimlilik
Konferansı – 27 Nisan 2015
• Batman Anadolu Lisesi ve Batman Fen
Lisesi – Verimlilik Konulu Sunumlar –
28 Nisan 2015
• Batman’da Okullara, Belediye
Otobüslere, Duraklara Verimlilik Konulu
Afiş Asılması – 27 Nisan-3 Mayıs 2015
BAYBURT
• Bayburt Endüstri Meslek Lisesi,
Bayburt Rekabet Anadolu Lisesi ve
Bayburt Fen Lisesi – Verimlilik
Konferansı – 29-30 Nisan 2015
BİLECİK
• Can Enerji Entegre Elektrik Üretim A.Ş.
(Yenilenebilir Enerji Rüzgâr Santrali) ile
Eczacıbaşı Yapı Gereçleri San. ve Tic. A.Ş.
(İnovasyon Merkezi ) – Ortaöğretim 9. Sınıf
Endüstri Meslek Lisesi Öğrencilerine
Yönelik – Teknik Gezi – 28 Nisan 2015
• Bilecik Hayme Ana Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi ve Bilecik Mesleki ve
Teknik Anadolu Lisesi Öğrencilerine
Yönelik – Verimlilik Konferansı –
29 Nisan 2015
• Kamu Kurum ve Kuruluşlarına
Bilgilendirme Ziyaretleri – Enerji
Verimliliği – 30 Nisan 2015
BİNGÖL
• Bingöl Merkez Cumhuriyet Kız Anadolu
İmam Hatip Lisesi – Verimlilik Konferansı
– 28 Nisan 2015
• Sabiha Bahçıvan Anadolu Lisesi –
Verimlilik Konferansı – 28 Nisan 2015
• Bingöl Organize Sanayi Bölgesi – İş
Sağlığı ve Güvenliği Konferansı – Teknik
Gezi – 30 Nisan 2015
BOLU
• Abant İzzet Baysal Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Öğrencilerine
Yönelik – Verimlilik Konulu Teknik Gezi –
29 Nisan 2015
BURDUR
• Burdur Sanayisinde Meslek Liseleri –
Verimlilik Artırmaya Yönelik Farkındalık
MAYIS 2015
Oluşturma ve Bilinçlendirme Etkinlikleri
ve Eğitimi Teknik Gezisi – 29 Nisan 2015
BURSA
• Enerji Verimliliği ve Mühendislik Paneli
– 28 Nisan 2015
• Verimlilik Seminerleri – 4 Mayıs 2015
ÇANAKKALE
• Farkındalıktan Bilince, Bilinçten
Uygulamaya Verimlilik Artırma –
Kaleseramik, Çanakkale Kalebodur
Seramik Sanayi A.Ş. ve Çanakkale Onsekiz
Mart Üniversitesi Mühendislik Fakültesi –
Verimlilik Sunumu – Teknik Gezi –
29 Nisan 2015
ÇANKIRI
• Sanayideki Verimsiz Elektrik
Motorlarının Verimli Hale Dönüştürülmesi
Konulu Sanayicilere Yönelik Bilgilendirme
Toplantısı – 28 Nisan 2015
• Mesleki ve Teknik Eğitim Öğrencilerinin
“Üretimde Verimlilik” Bilincinin
Artırılmasına Yönelik – Teknik Gezi – 29
Nisan 2015
ÇORUM
• Endüstri Meslek Lisesi Öğrenci Gurubu
ile Teknik Gezi – Verimlilik Konusunda
Farkındalık Oluşturma – 28 Nisan 2015
• Hitit Üniversitesi – Verimlilik
Bilgilendirme Toplantısı – 29 Nisan 2015
• Atatürk Anadolu Lisesi Konferans
Salonu ve Kız İmam Hatip Lisesi –
Verimlilik Paneli – 30 Nisan 2015
• Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü
Personeline Yönelik – Verimlilik
Bilgilendirme Toplantısı – 4 Mayıs 2015
DENİZLİ
• Denizli OSB – Verimlilik Artırma Teknik
ve Yaklaşımları Kapsamında Çözüm
Önerilerinin Belirlenmesi – Sanayici Odak
Grup Toplantısı – 14 Mayıs 2015
DİYARBAKIR
• Su ve Kuraklık ve Enerji Verimliliği
Konferansı – 27 Nisan 2015
• Ortaöğretim Kurumlarına Yönelik –
Enerji Verimliliği ve Verimlilik Bilinci
Konferansı – 28 Nisan 2015
• Sanayiciler, Sivil Toplum Kuruluşları,
Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Yönelik –
Bilginin Verimli Kullanılması Konferansı –
29 Nisan 2015
EDİRNE
• Edirne Sanayisinde Meslek Liseleri OSB İşbirliği Kapsamında Farkındalıktan
Bilince, Bilinçten Uygulamaya Verimlilik
Artırma Etkinlikleri ve Eğitimi Teknik
Gezisi – 29 Nisan 2015
ELAZIĞ
• Sanayide Enerji Verimliliği –
28 Nisan 2015 • Lise Öğrencilerine Yönelik Enerji
Verimliliği Bilgilendirmesi Semineri –
29 Nisan 2015
• Verimlilikte İşletmelerden İyi Uygulama
Örnekleri Paneli – 30 Nisan 2015
ERZURUM
• Üniversite Öğrencilerine Yönelik
Verimlilik Bilincinin Artırılması ve
Farkındalığın Oluşturulması Konferansı –
27 Nisan 2015
• Ortaokul Düzeyindeki Öğrencilere
Yönelik Verimlilik Bilincinin Artırılması ve
Farkındalığın Oluşturulması Konferansı –
28 Nisan 2015
ESKİŞEHİR
• Sürdürülebilir Üretim ve Eko-Verimlilik
Paneli – 27 Nisan 2015
• Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik –
Enerji Verimliliği Konferansı –
28 Nisan 2015
• Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik –
Firma Teknik Gezisi – 29 Nisan 2015
GİRESUN
• Lise Öğrencilerine Yönelik – “Verimlilik”
Konulu Kompozisyon Yarışması – 30 Nisan
2015
• Verimlilik ve Girişimcilik Konferansı –
30 Nisan 2015
• Verimlilik ve Eğitimde Verimlilik Artırma
Teknikleri Konferansı – 28 Nisan 2015
• Fındığın Ürüne Dönüştürülmesi –
FİSKOBİRLİK EFİT – Teknik Gezi –
29 Nisan 2015
• Verimlilik ve Girişimcilik Konferansı –
30 Nisan 2015
GÜMÜŞHANE
• Türk Telekom Fen Lisesi – Verimli Ol,
Hedefine Ulaş Konferansı – 30 Nisan 2015
HAKKÂRİ
• Fen, Anadolu ve Teknik Meslek Lisesi ve
Hakkâri Üniversitesi Öğrencileri – “Verimli
Çalış Başarılı Ol” Çalıştayı – 29 Nisan 2015
HATAY
• Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi, TOKİ
Şehit Süleyman Yılmaz Anadolu Lisesi,
Sahil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi,
Süleyman Demirel Anadolu Lisesi –
Verimlilik Bilincinin Oluşturulması ve
Farkındalık Semineri – 27-30 Nisan 2015
IĞDIR
• “İlimizde Verimlilik” Paneli –
30 Nisan 2015
ISPARTA
• Merkez Nazmiye Demirel Ortaokulu –
Enerji Verimliliği Eğitim Konferansı –
27 Nisan 2015
• Merkez Ülkü İlkokulu Konferans Salonu
– Enerji Verimliliği Eğitim Konferansı –
28 Nisan 2015
İSTANBUL
• İkitelli Organize Sanayi Bölgesi –
Sanayide Kullanılan Verimsiz Elektrik
Motorlarının Dönüşümü Paneli –
30 Nisan 2015
İZMİR
• Kamu Hizmetlerinde Verimlilik ve
Etkinliğin İzlenmesi Paneli –
28 Nisan 2015
KAHRAMANMARAŞ
• Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Tekstil Mühendisliği ve
Kahramanmaraş Meslek Yüksekokulu’na
Yönelik – Kipaş Holding – Örnek Verimlilik
Uygulamaları Teknik Gezisi – 8 Mayıs 2015
• Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi – Bir Başarı Öyküsü
Konferansı – 7 Mayıs 2015
• Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi – Yenilikçi Projeler Konferansı
– 7 Mayıs 2015
KARABÜK
• Karabük Demir Çelik Anadolu Lisesi –
Ortaöğretim Öğrencileri ve Öğretmenlere
Yönelik – Konferans – 4 Mayıs 2015
KARAMAN
• Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi – Enerji Verimliliği
Paneli – 29 Nisan 2015
• Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi – Dünyamıza Bir
İyilik Yap Enerji Verimliliğine Destek Ver
Paneli – 29 Nisan 2015
21
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK HAFTASI
KARS
• Lise ve Orta Okullarda "Temiz Üretim
ve Verimlilik Bilincinin Yerleştirilmesi"
Konferansı – 28 Nisan 2015
KASTAMONU
• Kastamonu Üniversitesi – Verimlilik
Konferansı – 30 Nisan 2015
KIRIKKALE
• Kırıkkale Atatürk Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi ( İletişim Meslek Lisesi) ve
Kırıkkale Şeyh Edebali Anadolu İmam
Hatip Lisesi – Okullarda Verimlilik Bilinci
Oluşturma Konferansı – 27 Nisan 2015
• Kırıkkale Osman Gazi Anadolu Lisesi ve
Kırıkkale Güzel Sanat Lisesi – Okullarda
Verimlilik Bilinci Oluşturma Konferansı –
28 Nisan 2015
• Kırıkkale Üniversitesi – Verimlilik Bilinci
Paneli – 30 Nisan 2015
KIRŞEHİR
• OSB’lerin Genel Olarak Sorunlarının
Belirlenmesi ve Verimlilik Artırma Teknik
ve Yaklaşımları Kapsamında Çözüm
Önerilerinin Belirlenebilmesi Amacıyla
Sanayici Odak Grup Toplantıları –
27 Nisan 2015
KİLİS
• Kilis 7 Aralık Üniversitesi İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi – Verimlilik Paneli
– 30 Nisan 2015
KONYA
• Meram Fen Lisesi – Karatay Türk
Telekom Sosyal Bilimler Lisesi – Verimlilik
Haftası Bilgilendirme Toplantısı –
28-29 Nisan 2015
• Sürdürülebilir Üretim, Eko-Verimlilik
Paneli – 4 Mayıs 2015
KOCAELİ
• Edebali Ortaokulu – Enerji Verimliliği
Konferansı – 6 Mayıs 2015
• Kocaeli Sanayi Odası – Enerji Verimliliği
Konferansı – 11 Mayıs 2015
KÜTAHYA
• Verimlilikte Yeni Paradigmalar –
Seminer – 27 Nisan 2015
• Gazi Kemal Bilim ve Sanat Merkezi
22
Öğrencilerine Yönelik – Verimliliğin ve
Temiz Üretimin Önemi Semineri –
28 Nisan 2015
MALATYA
• Doğa Koleji – Verimlilik Paneli –
4 Mayıs 2015
• İMKB Kız Meslek Lisesi – Bilim Sanat
Merkezi – Verimlilik Paneli – 5 Mayıs 2015
MARDİN
• Verimlilik İçin Ne Yapabiliriz İstişare
Toplantısı – 21 Nisan 2015
· Verimlilik İnsani ve Dini Gerekliliktir
Cuma Hutbesi – 1 Mayıs 2015
• Mardin Hatuniye Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi – Verimli Olma Konferansı
– 5 Mayıs 2015
• Mardin İMKB Sosyal Bilimler Anadolu
Lisesi – Verimli Olma Konferansı –
6 Mayıs 2015
• Mardin Selahattin Eyyubi Ortaokulu –
Verimli Olma Konferansı – 7 Mayıs 2015
MERSİN
• Aydınlıkevler İlkokulu – Verimli Ders
Çalışma Teknikleri ve Enerji Verimliliği
Sunumu – 28 Nisan 2015
MUĞLA
• Mermer Sektöründe Kümelenme ve
Verimlilik Semineri – 28 Nisan 2015
• Muğla Yerkesik İMKB Çok Programlı
Anadolu Lisesi ve Merkez İMKB Ortaokulu
– Yatağan Termik Enerji Üretim A.Ş. –
Verimlilik Bilinci Oluşturma Kapsamında
Kardeş Okul Kardeş Kurum Teknik Gezi –
27 Nisan 2015
MUŞ
• Rekabet Kurumu ve Teknik Anadolu
Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik
Haftası Konferansı – 28 Nisan 2015
NEVŞEHİR
• Nevşehir Ticaret ve Sanayi Odası –
Verimlilik Konferansı – 24 Nisan 2015
NİĞDE
• Verimlilik ile İlgili Sanayide Yapılmış İyi
Uygulamalar ve Etkin İletişim Teknikleri
Konferansı – 28 Nisan 2015
• Niğde Üniversitesi İktisadi ve İdari
Bilimler Fakültesi Öğrencilerine Yönelik –
DİTAŞ Doğan Yedek Parça İmalat A.Ş. –
Teknik Gezi – 29 Nisan 2015
• Niğde Fen Lisesi, Güzel Sanatlar Lisesi,
Yunus Emre Anadolu Lisesi (AÖL),
Mehmet Göker Anadolu Teknik Meslek
Lisesi, Spor Lisesi Öğrencilerine Yönelik –
Verimlilik ve Enerji Sunumu –
29 Nisan 2015
ORDU
• Ordu Üniversitesi Teknik Bilimler
Meslek Yüksekokulu Makine ve Elektrik
Bölümü – Çamsan Poyraz A.Ş. Parke ve
Kaplama Üretim Tesisleri – Teknik Gezi –
28 Nisan 2015
• Altınordu Teknik ve Mesleki Anadolu
Lisesi – Verimlilik Tanımı ve Uygulamaları
Sunumu – 29 Nisan 2015
• Ordu Üniversitesi Teknik Bilimler
Meslek Yüksekokulu – Verimlilik
Uygulamaları ve Yansımaları Semineri –
30 Nisan 2015
OSMANİYE
• İlköğretim Okulu Öğrencilerine Yönelik –
Verimlilik Bilgilendirme Semineri –
27-30 Nisan 2015
• Organize Sanayi Bölgesi – Verimlilik
Bilgilendirme Semineri –
27-30 Nisan 2015
RİZE
• Esnaf ve Sanatkârlar Odası – Verimlilik
Temalı Konferans – 28 Nisan 2015
• Gülbahar Hatun Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi – Verimlilik Temalı
Konferans – 29 Nisan 2015
SAKARYA
• Sanayide Verimlilik, Ar-Ge ve Yenilikçilik
Konferansı – 28 Nisan 2015
• Sakarya Üniversitesi Teknoloji Fakültesi
Öğrencilerine Yönelik – Toyota Fabrikası
Verimlilik Bilgilendirme Sunumu ve
Teknik Gezi – 29 Nisan 2015
• Şen Piliç Mesleki ve Teknik Anadolu
Lisesi Öğrencilerine Yönelik – Sakarya
Mahmudiye Kaynak Suyu (Damla)
Fabrikası – Verimlilik Proje Ödülü Alan
Proje Sunumu – 29 Nisan 2015
MAYIS 2015
SAMSUN
• Organize Sanayi Bölgesi Yeşilyurt
Meslek Yüksek Okulu ve Ondokuz Mayıs
Üniversitesi Mühendislik Fakültesi –
Sistematik Ürün Tasarımı ve İnovasyon
Semineri ve Başarı Hikayeleri Söyleşisi –
28 Nisan 2015
SİİRT
• Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu,
Mehmetçik İlkokulu – Okullarda Verimlilik
Bilinci Oluşturma Konferansı –
28 Nisan 2015
• Siirt Üniversitesi – Verimlilik Bilinci
Oluşturma Konferansı – 29 Nisan 2015
SİNOP
• Sinop Seydi Ali Reis Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi – Verimlilik Konferansı –
14 Mayıs 2015
• Sinop Organize Sanayi Bölgesi – Sinop
Merkez Seydi Ali Reis Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi Öğrencilerine Yönelik –
Teknik Gezi – 14 Mayıs 2015
SİVAS
• Sivas Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu
Lisesi Öğrencilerine Yönelik – TÜDEMSAŞ
– Teknik Gezi – 29-30 Nisan 2015
• Cumhuriyet Üniversitesi Teknoloji
Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi
Öğrencilerine Yönelik – ESTAŞ – Teknik
Gezi – 29-30 Nisan 2015
ŞIRNAK
• Şırnak Çok Programlı Lise, Şırnak
Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi,
Cumhuriyet Anadolu Lisesi, Nazmiye
Demirel Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi
Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik
Bilgilendirme Semineri –
29-30 Nisan 2015
TEKİRDAĞ
• Çerkezköy Meslek Yüksek Okulu –
Verimlilik ve Girişimcilik Paneli –
27 Nisan 2015
• Doğa Koleji Anaokulu – Anaokulu
Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik Konulu
Çizgi Filmler Sunumu – 27-30 Nisan 2015
• Marmara Ortaokulu ve Emlak Konut
Ergene Vadisi İlkokulu – “Evlerde Enerji
Verimliliği ve Tasarrufu” Sunumları –
27-30 Nisan 2015
• Yüksek Lisans ve Lisans Öğrencilerine
Yönelik – “Verimlilik ve Girişimcilik”
Konulu Kompozisyon Yarışması
TOKAT
• Başarı Hikayelerinin Anlatılması ve
Özendirilmesi Konferansı – 29 Nisan 2015
• Tokat GOP Lisesi, Tokat Endüstri Meslek
Lisesi – Verimlilik Bilincinin Artırılması ve
Orta Eğitim Düzeyindeki Öğrencilere
Verimlilik Konusunda Farkındalık
Oluşturulması – Konferans –
27-28 Nisan 2015
• Tokat Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi –
Düşük Verimli Elektrik Motorlarının
Yüksek Verimli Elektrikli Motorlarla
Değiştirilmesi Değiştirilen Elektrik
Motorların Bertarafı – Konferans –
28 Nisan 2015
TRABZON
• Arsin Organize Sanayi Bölgesi –
“Kamu–Üniversite–Sanayi İşbirliğinde
Verimliliğin Artırılması Amacıyla
Sanayicilerin Sorunları, Beklentileri ve
Çözüm Önerilerinin Tespiti” Odak Grup
Toplantısı – 22 Nisan 2015
• Karadeniz Teknik Üniversitesi Turizm ve
Otelcilik Meslek Yüksek Okulu – Hizmet
Sektöründe Kalite ve Verimlilik Konferansı
– 27 Nisan 2015
• Avrasya Üniversitesi Mühendislik ve
Mimarlık Fakültesi – Verimliliğin
Artırılmasında Ar-Ge ve Yenilikçiliğin
Önemi: Teknogirişim Sermayesi Örneği
Konferansı – 05 Mayıs 2015
• Trabzon İl Halk Kütüphanesi – Hizmet
Sektöründe Kalite ve Verimlilik Konferansı
– 08 Mayıs 2015
• Trabzon Cudibey Ortaokulu 5. Sınıf
Öğrencilerine Yönelik – Enerji Verimliliği
Konferansı – 11 Mayıs 2015
• Avrasya Üniversitesi İktisadi İdari
Bilimler Fakültesi – Hizmet Sektöründe
Kalite ve Verimlilik Konferansı –
13 Mayıs 2015
• Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi
İdari Bilimler Fakültesi – Verimliliğin
Artırılmasında Ar-Ge ve Yenilikçiliğin
Önemi: Teknogirişim Sermayesi Örneği
Konferansı – 14 Mayıs 2015
• Avrasya Üniversitesi Endüstri
Mühendisliği, Mühendislik ve Mimarlık
Fakültesi Öğrencilerine Yönelik –Arsin
Organize Sanayi Bölgesi – Çolakoğlu
Mühendislik Mak. San. Tic. Ltd. Şti. –
Teknik Gezi – 12 Mayıs 2015
TUNCELİ
• Tunceli Milli Eğitim Müdürlüğü Anadolu
Lisesi Konferans Salonu - Verimlilik Temiz
Üretim ve Çevre Konferansı 30 Nisan 2015
UŞAK
• Sanayide Verimlilik Bilincinin
Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması
Toplantısı – 30 Nisan 2015
VAN
• Hacı Ali İlköğretim Okulu 5. ve 6. Sınıf
Öğrencilerine Yönelik – Verimlilik
Konferansı – 28 Nisan 2015
• Van Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri
– KOSGEB Destekleri Paneli –
30 Nisan 2015
• Van Organize Sanayi Bölgesi Sanayicileri
– Elektrikli Motorlarda Verimlilik ve
Dönüşüm Paneli – 30 Nisan 2015
YALOVA
• Yalova TOKİ Ortaokulu, Yalova Zübeyde
Hanım Ortaokulu Öğrencilerine Yönelik –
Okullarda Verimlilik Bilinci Oluşturma
Konferansı – 30 Nisan 2015
• Yalova Üniversitesi Çalışma Ekonomisi
ve Endüstri İlişkileri Öğrencilerine Yönelik
– Enerji Verimliği Konferansı –
30 Nisan 2015
YOZGAT
• Bozok Üniversitesi – Verimlilik
Konferansı
ZONGULDAK
• Kilimli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
- Okullarda Verimlilik Bilincinin
Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması Paneli
– 28 Nisan 2015
• Alaplı İMKB Mesleki ve Teknik Anadolu
Lisesi - Okullarda Verimlilik Bilincinin
Oluşturulması ve Yaygınlaştırılması Paneli
- 29 Nisan 2015
• Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının
Dönüşümü Programı ve Rekabetin
Üstünlüğünü Sağlamak İçin Verimliliğin
Önemi, ERDEMİR’de Verimlilik
Uygulamaları Toplantısı – 13 Mayıs 2015
23
MAYIS 2015
MAKALE
TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE
VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ:
TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ)
Yunus ÖZMODANLI / Sanayi ve Teknoloji Uzmanı (Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü)
Doç. Dr. Özlem Müge TESTİK / Hacettepe Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı
temel faktöre bağlı olduğu ifade
edilebilmektedir. Bu faktörler; kaynaklara
erişim (girdi), yenilik ve büyüme için
teşvikler (motivasyon), pazara erişim
(çıktı), altyapı ve ekonomik istikrar
(çerçeve) olarak belirlenmiştir. Yenilikçi ve
yüksek büyüme potansiyeli olan şirketlerin
başarılı olabilmeleri, uygun çalışma
alanlarının ve kaynaklara etkin erişimin
sağlanmasıyla mümkün olabilecektir
(European Commission, 2011).
Türkiye’de özellikle 1990’lı yıllardan
itibaren başlayan inovasyon politikaları,
oluşturulan plan ve belgeler, ulusal
inovasyon sisteminin oluşturulmasını ve
teorik çerçeveye uygunluk açısından
24
gelişmiş ülkelerdeki teorik yapıya
yaklaşmamızı sağlamıştır (Sertkaya 2012).
Yenilikçi ve yüksek büyüme potansiyelli
şirketlerde yenilik ve büyümenin dört
Geleneksel olarak doğrusal bir süreç
olarak görülen ve Ar-Ge çalışmaları
sonucunda ortaya çıkan ürün, patent gibi
çıktılarla ilgilenen yapı, odağına süreci
almaya başlamıştır (Sungur, 2006). Bu
bakış açısıyla ulusal inovasyon sistemi
açıklanırken tüm bilgi süreçlerinin
desteklenmesi, yaygınlaşması,
kullanılması ve ekonomik faydaya
dönüştürülmesinde doğrudan ya da dolaylı
olarak görev alan ve tüm bu süreçleri aktif
olarak yöneten kurum/kuruluşların
oluşturduğu ilişki-iş birliği-etkileşim ağı
modeli ortaya konulmuştur. Bu model
nitelikli bilginin katma değere
dönüşebilmesi sürecinde üniversitesanayi ve kamu kurumlarını bir araya
getirmiştir. Etkowitz, bu yakınlaşmayı üçlü
sarmal (triple-helix) olarak
tanımlamaktadır (Etzkowitz, 2002). Şekil
1’de şematize edilen bu modelde bu
yakınlaşmanın pratiğe dönmesinde üçlü
ağ yapılar ve organizasyonlar, ara yüzler
ortaya çıkmaktadır.
MAYIS 2015
Teknogirişim Sermayesi Desteği
Programı ve Mevcut Sorunlar
Devlet
Üçlü Ağyapılar,
Hibrid
Organizasyon
Sanayi
Üniversite
Şekil 1. Triple-Helix (Üçlü Sarmal) Modeli
Kendi ekosistemimizde yer alan bu ara
yapılanmalar incelendiğinde kamu kurum
ve kuruluşlarının yanı sıra özel sektör
Ar-Ge Merkezleri, Teknoparklar, Teknoloji
Merkezleri (TEKMER), Teknoloji Transfer
Ofisleri (TTO) ve kamu araştırma
merkezleri ve üniversitelerdeki tematik
araştırma merkezleri ve laboratuvarları
ön plana çıkmaktadır (Tablo 1).
Tablo 1. Ara Yüzler ve Yasal Düzenlemeler
Düzenleme
Ara Yüz
Destek Tipi
4691 Sayılı Kanun
Teknoparklar, Teknoloji
Transfer Ofisleri
Vergi İndirimi ve Hibe Desteği
5746 Sayılı Kanun
Ar-Ge Merkezleri (Özel Sektör)
Vergi İndirimi
5520 ve 193
Sayılı Kanunlar
Üniversite ve Kamu Araştırma
Merkezleri ve Laboratuvarları
Altyapı, Üstyapı ve Ekipman
Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı
12 Mart 2008 tarih ve 26814 Sayılı Resmi
Gazete’de yayımlanan 5746 Sayılı
“Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin
Desteklenmesi Hakkında Kanun”
kapsamındaki destek mekanizmalarından
biridir. Teknogirişim Sermayesi Desteği
Programı ile yeni ve yenilikçi iş fikirleri
olan genç girişimcilerin, bu iş fikirlerini
katma değer ve nitelikli istihdam yaratma
potansiyeli yüksek teşebbüslere
dönüştürebilmeleri için çekirdek sermaye
sağlanarak desteklenmesi
amaçlanmaktadır. Teknogirişim Sermayesi
Desteğinde uygulayıcı 5746 Sayılı
Kanun’da “Ar-Ge projelerinin
desteklenmesi amacıyla ödeneği bulunan
merkezi yönetim kapsamındaki kamu
idareleri”¹ olarak tanımlanmıştır.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın
yürüttüğü programlardan biri olan
Teknogirişim Sermayesi Desteği programı
2009 yılından beri sürdürülmektedir. 2009
yılından 2014 yılına kadar 1304 iş fikri
desteklenerek tüzel kişilik
kazandırılmıştır. Bu iş fikirleri sonucunda
kurulan işletmeler, 41 farklı ilde kurulmuş
olup, şimdiye kadar 127.674.777 TL destek
verilmiştir (Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı, 2014).
Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı,
2009 yılında başlamış olup 2010, 2011,
2012, 2013 ve 2014 yıllarında toplam altı
kez uygulanmıştır. 2013 yılında destek alan
işletmelere ait verilerin ölçümü için erken
olması ve 2014 yılında destek alan
işletmelere ait süreçlerin başlangıç
aşamasında olmasından dolayı bu
çalışmada ilk dört yıla ait veriler
incelenmiştir. Bu kapsamda 2009-2012
¹5746 Sayılı Kanun Madde 3 5'inci bend
25
MAYIS 2015
MAKALE
TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA
YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ: TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ)
Tablo 2. Anket İstatistikleri
DESTEK ALAN
İŞLETME SAYISI
ANKETE KATILAN
İŞLETME SAYISI
KATILIM ORANI
2009
78
24
0.30
2010
100
53
0.53
2011
278
116
0.41
2012
280
127
0.45
Toplam
736
320
0.43
YILLAR
dönemleri arasında destek alan
işletmelerle anket çalışması yapılmıştır.
Bu anket çalışmasına ait veriler Tablo 2’de
sunulmaktadır.
Yapılan anket çalışmasıyla işletmelerin
devamlılığı, çalışma sonucu ortaya çıkan
ürün/prototip ile ilgili patent/faydalı model
edinimleri ve ortaya konan bilimsel
çalışmalar aranmıştır. Ayrıca işletmelerin
destek sonucu ortaya koydukları
ürün/ prototip ile ilgili ticari faaliyetlerinin
gerçekleşip gerçekleşmediği ve bu
faaliyetlerin sürdürülebilirliği
incelenmiştir. Bu incelemeler, 2014
değerlendirmeleri sürecinde aktif olarak
görev alan farklı alanlarda uzman 164
akademisyenin ve 2009-2012
dönemlerinde destek alan 320 girişimcinin
katılımıyla gerçekleşmiştir.
Bununla birlikte anket sonuçlarında ve
değerlendirmelerinde çeşitli sıkıntılar
tespit edilmiştir. Çalışma sonucunda
ortaya çıkan ilk tespit Teknogirişim
Sermayesi Desteği sonucunda kurulan
işletmelerin yoğunluklu olarak Ankara,
İstanbul ve İzmir’de yer almasıdır. Oran
olarak bu şehirlerde kurulan işletmeler,
tüm işletmeler içinde % 71 oranını
oluşturmaktadır. İstanbul, Ankara ve İzmir
önemli potansiyeli olan illerdir fakat son
dönem istatistikleri dikkate alındığında
Türkiye’de kurulan işletmelerin yaklaşık
0,57’sinin bu illerde kurulduğu
26
gözlemlenmiştir (TOBB, 2014). Oranın
% 71 olması programın coğrafi yaygınlığı
açısından olumsuz bir durumdur. Aynı
durum programdan destek alan
girişimcilerin son eğitim durumlarına göre
eğitim gördükleri veya mezun oldukları
üniversitelere göre tutulan istatistiklere de
yansımaktadır. Başvuru sırasındaki
durumuna göre bu üç ildeki üniversitelerde
eğitim görmüş ya da eğitimine devam
etmekte olan girişimci sayısı 864 olup tüm
destekler içindeki oranı % 66’dır. Bu
alanda ilk üç sırayı paylaşan ODTÜ, İTÜ ve
Bilkent üniversitelerinden eğitim görmüş
ya da eğitimine devam eden girişimcilerin
sayısı sırasıyla 206, 101 ve 89 olup toplam
destek sayısı 396’dır. Bu oran tüm
desteklerin % 30’unu oluşturmaktadır.
TGSD program desteklerinin nitelik ve
etkinliklerinin artırılması için diğer
üniversitelerin oranlarının artırılması
gerekmektedir.
Yapılan anket çalışmasındaki geri dönüşler
ve program deneyimleri çok sayıda
girişimcinin, yeni kurulan işletmelere
önemli avantajlar sağlayan teknoparklarda
işletme yeri bulamadığını ortaya
koymaktadır. Son düzenlenen 12.03.2014
tarihli ve 2893 Sayılı Yeni Teknoloji
Geliştirme Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği
Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin kuluçka
merkezlerinin tahsisini yeniden
düzenlemiştir. Yeni yönetmelik KOSGEB
tarafından yönetilen teknoloji geliştirme
merkezinin olmaması halinde bir yıl içinde
kuluçka merkezi kurulmasını zorunlu
kılmaktadır. İşletmelerin
sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla
teknoparklardaki bu sorunun
giderilmesini sağlayacak çalışmaların
yapılması gerekmektedir.
Teknogirişim Sermayesi Desteği ile ilgili
bir diğer tespit, destek sonrasında destek
süresinin önemli bir kısmının kavramsal
çalışma ve Ar-Ge niteliği olmayan bazı
diğer işlere harcandığıdır. Bu durum iş
planı ile ilgili ciddi sapmaların ortaya
çıkmasına sebep olmakta, ürünün
ticarileşmesinin gecikmesine, işletmenin
devamlılığını sağlayabilmesi için gerekli
olan ticari faaliyetlerden uzaklaşmasına
sebep olmaktadır. İnovasyon döngüsünde
gerekli kavramsal çalışmanın ve
doğrulamanın gerçekleşmesinden önce ve
buna yönelik eğitim ve yönlendirmeler
yapılmadan kaynakların kullandırılmaya
başlanması, kamu desteklerinde
verimliliğin düşüşüne sebep olacak
unsurlar arasında yer almaktadır.
Almanya, ABD ve Finlandiya gibi
örneklerde bu döngünün belirlendiği ve
desteklerin faz olarak ayrı ayrı verildiği
gözlemlenmektedir. Bu sebeple eğitim ve
iş birliklerine yönelik desteklerin
düzenlenerek programa entegrasyonu
önerilmektedir.
Teknogirişim Sermayesi Desteği bütçeleri
incelendiğinde tespit edilen bir diğer
husus, tüm bütçeler içinde benzer
cihazlara yapılan yatırımlar ile ilgilidir.
Aynı teknopark veya laboratuvar içinde yer
alan işletmelerde bile maddi anlamda
önemli meblağlar taşıyan bazı cihazlar için
farklı farklı desteklerin edinildiği
gözlemlenmiştir. Bunun yanı sıra yapılan
örnekleme sonucunda Teknogirişim
Sermayesi Desteği Programı’nda destek
alan işletmelerin bütçe kalemleri oranı
Şekil 2'deki gibidir.
MAYIS 2015
Teknogirişim Harcama Kalemi Ortalama Oranları
% 11
Makine Donanım
% 25
Sarf
% 39
% 13
% 12
Hizmet Alımı
Personel Gideri
Genel İşletme Giderleri
Şekil 2. Teknogirişim Sermayesi Desteğinde Bütçe Kalemleri Harcama Oranları
Bu harcamaların 0.36 oranını makinedonanım yazılım yayın harcamaları ve
genel işletme giderleri oluşturmaktadır.
Ayrıca harcama tutarlarının 0.39’unu
oluşturan personel giderlerinde,
personelin ürünün geliştirilmesi dışındaki
işler ile ilgili olarak istihdamı da söz
konusudur. Hizmet alımı oranları da 0.12
gibi önemli bir tutarı oluşturmaktadır.
Bu gerekçeler özetlendiğinde;
• Kavramsal çalışmanın yapılmadan
hibenin verilmesi,
• Verilen hibenin önemli bir bölümünün
mükerrer cihaz ve Ar-Ge çalışması
haricindeki işlere ayrılıyor olması,
• Verilen desteklerin iller ve üniversiteler
arasında dengesiz dağılması,
• Teknopark, TEKMER, Araştırma
Merkezleri, Kuluçka Merkezleri gibi ilk
bölümde sayılan ara yüzleri oluşturan,
başlangıç sermayesi desteği alan
işletmelere kolaylık sağlayan yapıların
Teknogirişim Sermayesi Desteği alan
işletmeler için yeterli etkinlikte
kullanılamayışı,
• Üniversite-Sanayi iş birliği içinde nitelikli
bilginin ürüne dönüşme sürecinde
üniversite bünyesinde yer alan, dış
katılımcılara da açık yapılanmaların
eksikliği,
• Teknogirişim Sermayesi Desteği ile ilgili
olarak sınırlı sayıda paydaşın dahil
kamu kaynaklarının verimli kullanılması ve
inovasyon çalışmalarının etkinliğini
düşürmektedir. Bu durum beraberinde
mükerrer cihazların ortak kullanıma
olanak sağlayan işliklerin oluşturulmasını
gerektirmektedir. Bu sayede önemli ölçüde
yatırımların yapıldığı araştırma
laboratuvarlarının da kullanım etkinliğinin
artırılması amaçlanmaktadır. Bu işliklerin
TEGİM (Teknogirişim Merkezleri) olarak
üniversite bünyelerinde kurulması
önerilmektedir.
Teknogirişim Merkezi (TEGİM)
Teknogirişim Merkezleri (TEGİM)
üniversite bünyelerinde oluşturulan, yeni
ve yenilikçi iş fikirlerinin katma değer ve
nitelikli istihdam yaratma potansiyeli
yüksek teşebbüslere dönüştürmeleri
sürecinde girişimcilere gerekli olan temel
işlik, makine, laboratuvar ekipmanı,
donanım- yazılım ve sarf malzeme
kullanımı imkânı sağlayan çalışma
alanlarıdır. TEGİM ilgili üniversitelerin
belirleyeceği multidisipliner kurullar
tarafından yönetilir.
Kuruluş: Teknogirişim Merkezlerinin
kuruluşlarının yasal dayanağı 5746 Sayılı
Kanun’da yapılacak düzenlemeyle
gerçekleştirilir. Üniversitelerin yönetim
birimlerinin kararıyla belirlenecek
alanlarda başlangıç için gerekli asgari
ekipmanların ve alanların üniversite
bünyesinde yer alan temel araştırma
laboratuvarları vb. gibi öz kaynaklarca
karşılanması ve/veya Teknogirişim
Sermayesi Desteği kapsamında
sağlandıktan sonra Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’nın onayıyla kuruluş
gerçekleştirilir.
Destek Biçimi
Teknogirişim Sermayesi Desteği
Sağlayan Kurumca Sağlanacak Destekler
1. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü
kurumu destek alan girişimcilerin bütçe
kalemleri içinde yer alan makine,
donanım, yazılım, yayın ve sarf malzemesi
vb. kullanımlarının girişimcinin tercih
ettiği şehirde yönlendireceği TEGİM’de
karşılanmasını sağlar. Eğer bu ekipman ve
sarf malzemesi mevcut değilse yürütücü
kurumun onayı dahilinde bu ekipmanların
faaliyetlerin yürütüleceği TEGİM’e
kazandırılması sağlanır.
2. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü
kurumu iş fikirlerinin kavramsal ve
teknolojik doğrulanmasının
sağlanabilmesi için girişimciyi ilgili
TEGİM’e yönlendirerek belirlenen süre
içinde personel gideri desteği sunabilir.
27
MAYIS 2015
MAKALE
TEKNOGİRİŞİM SERMAYE DESTEĞİ PROGRAMI’NDA ETKİNLİK VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASINA
YÖNELİK BİR YAPILANMA ÖNERİSİ: TEGİM (TEKNOGİRİŞİM MERKEZİ)
Finans
TEKNOGİRİŞİM SERMAYESİ
Sektör
Talepler
Çalışma Grubu Projeleri
Ekipman Talepleri
İşlik
Talepler
Beklentiler
TEGİM
• Çalışma Grupları
• Teknolojik Odaklanma
Başvuru
YÜRÜTÜCÜ KURUM
Destek
Destek
İşlik
GİRİŞİMCİLER
Başvuru
İşlik
Eğitim
• Bireysel Girişimci
• Bağımsız araştırmacı
• Ticari İşletme
Şekil 3. TEGİM Modeli
3. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü
kurumu bütçe imkânları dâhilinde TEGİM
tarafından gerçekleştirilecek ekipman,
sarf malzemesi vb. gibi talepleri
değerlendirerek destek sağlayabilir.
28
4. Teknogirişim Sermaye Desteği yürütücü
kurumu bütçe imkânları dâhilinde TEGİM
bünyesindeki çalışma gruplarının
başvuruları sonucunda iş fikirlerinin
kavramsal ve teknolojik doğrulanma
sürecinde personel giderlerini
karşılayabilir. Bunun için ayrı bir çağrıya
çıkabilir ve çalışma süresini tayin edebilir.
MAYIS 2015
gibi ara yüzler kritik rol oynamaktadır.
Teknogirişim Sermayesi Desteği’nde bu
çalışma alanlarının kullanım etkinliğinin
yeterli olmadığı düşünülmektedir.
Başlangıç sermayeli yenilikçi şirketlerin
devamlılığı ve üretkenliği için çalışma
alanları ve kaynaklara ulaşım önem arz
etmektedir. TEGİM, belirtilen sıkıntıların
giderilmesine yönelik yeni bir ara yüz
olarak önerilmektedir.
TEGİM Tarafından Sağlanacak Destekler:
1. Akademisyen ve öğrencilerine ait tez,
proje, bilimsel araştırma çalışmalarında
TEGİM imkânlarının kullanılmasına olanak
sağlar.
2. Oluşturulacak çalışma gruplarının proje
süreçlerinde işlik, makine, sarf malzemesi
vb. kullanımına olanak sağlar.
3. Üniversite dışında bireysel
araştırmacıların, çalışma gruplarının ya da
ticari işletmelerin teknolojik inovasyon ve
Ar-Ge proje başvurularını değerlendirir,
mevcut fiziksel ve diğer imkânlar
dâhilinde işlik desteği sağlayabilir.
4. Bünyesinde eğitim birimleri
oluşturarak, sektör katılımıyla teknoloji
yönetimi pazarlama ve girişimcilik
eğitimleri sağlayabilir. Model, Şekil 3’te
özetlenmiştir.
Sonuç
Teknogirişim Sermayesi Desteği alan
işletmeler ile yapılan anket çalışması ve
mevcut süreç tecrübeleri sonucunda
ortaya çıkan göstergeler, verilen hibe
desteğinin önemli bir tutarının mükerrer
cihazların edinimi ve Ar-Ge niteliği
taşımayan işlere harcandığını
göstermektedir. Teknogirişim Sermayesi
Desteği’nde verilen desteklerin iller ve
üniversiteler dikkate alındığında dengesiz
bir dağılım ortaya koyduğu ve sınırlı sayıda
paydaşın katılımının gerçekleştiği tespit
edilmiştir. Bu durum kamu kaynağı olarak
Teknogirişim Sermayesi Desteği’nin etkin
ve verimli kullanımına engel teşkil
etmektedir.
İnovasyon sisteminin geliştirilebilmesi için
gerekli olan üniversite-sanayi ve kamu
yakınlaşmasında, Teknopark, TEKMER ve
Araştırma Merkezleri ve laboratuvarları
Kaynakça
• Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı,
2014 www.sanayi.gov.tr
• European Commission. (2011). Policies
in support of high-growth innovative
SMEs. An INNO-Grips Policy Brief by
empirica Communication and Technology
Research. Ekim 2012.
http://ec.europa.eu/enterprise/policies/in
novation/files/proinno/inno-grips-policybrief-2_en.pdf
• ETZKOWITZ Henry. “The Triple Helix of
University-Industry–Government
Implications for Policy and Evaluation”,
Working paper 2002-11, ISSN 1650-3821,
Stockholm, 2002
• Serkaya, A (2012): Türkiye’de ulusal
inovasyon sistemi,17 Nisan 2014
”https://anahtar.sanayi.gov.tr/Files/Pdfs/a
nahtar_haziran_2012.pdf
Anahtar Dergisi (Yıl 2012:Sayı 282)
• Sungur, O. (2006): Bir başarı örneği
olarak Finlandiya ulusal inovasyon
sisteminin analizi: aktörler, roller, güçlü ve
zayıf yönler, Süleyman Demirel
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
Dergisi 2/4, 120-145.
• TOBB.2014.Kurulan işletme
istatistikleri,21 Ağustos 2014.
http://www.tobb.org.tr/BilgiErisimMudurlu
gu/Sayfalar/KurulanKapananSirketistatisti
kleri.php
29
MAYIS 2015
MAKALE
TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI
Ekrem Türker FİDAN / Sanayi ve Teknoloji Uzmanı (Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü)
1. Ekolojik Bunalımdan Ekolojik
Topluma Geçiş
İnsan ile içinde yaşadığı ortam ayrılmaz bir
bütün oluşturur, yani ekoloji bir bütündür.
Bu bütünlük içerisinde insanın doğayla
etkileşimi kaçınılmazdır. İnsanın yaşamını
devam ettirebilmesi için doğanın
nimetlerini kullanması ve doğayı
değiştirmesi olağandır. Ancak bu
nimetlerin, doğaya yüklenen külfetler
düşünülmeden kullanılması, diğer bir
deyişle yalnızca insanın çıkarı açısından ve
tek yönlü yararlanmanın söz konusu
olması çözümü zor hatta olanaksız
sonuçları beraberinde getirmektedir.
İnsanlar ekoloji üzerindeki bu olumsuz
etkilerini ancak 20. yüzyılın ikinci yarısıyla
birlikte algılamaya başlamıştır. Bu tarihten
sonra, sanayileşmenin ekolojiyi dikkate
almadan kontrolsüz bir şekilde gelişmesi;
hızlı nüfus artışı, aşırı kentleşme gibi
olgularla birleşince gelişmişlik düzeyine
bakılmaksızın tüm dünya ülkelerinde
ekolojik sorunları, gündemlerin en önemli
maddelerinden biri haline getirmiştir.
Dünya genelinde “ekolojik bunalım”
olgusunun varlığının kabulü ve “ekolojik
toplum”a geçişin nasıl yapılması
gerektiğinin ve sanayinin bu geçişte nasıl
bir dönüşüme uğraması gerektiğinin
konuşulduğu bir sürece girilmiştir (Keleş
ve diğerleri, 2009).
Bruntland Raporu’na göre, sanayinin
çevreyi iyileştirme ve bozma gücü vardır.
Önemli olan ekoloji-sanayi dengesini
sağlayarak ekolojiye zarar vermeyen
sanayileşmenin gelişmesini sağlamaktır.
Bu yönde bir anlayış dünya genelinde
30
1950’lerden itibaren yaygınlaşmaktadır. Bu
dönemden itibaren artan bilinçlenme,
hükümetleri ve sanayi kesimini hem
gelişmiş hem gelişmemiş ülkelerde somut
adımlar atmaya yöneltmiştir (WCED, 1991).
Bu durum 18. yüzyılın sonlarında başlayan
Sanayi Devrimi’nin etkisiyle ekolojik
bunalım sürecini yaşayan dünyanın
ekolojik toplum sürecine doğru evrildiğinin
göstergesidir. Zira ekolojik bunalım
sürecindeki kontrolsüz ve ekolojiyi dikkate
almayan sanayileşme anlayışı, yerini
evrenin de bir hazmetme kapasitesinin
olduğunun ve bu kapasitesinin
bilinmediğinin farkında olan bir anlayışa
bırakmaktadır. Bu farkındalık sayesinde
dünya genelinde sanayi ve sınai süreçleri
oluşturan zihniyet ekolojik dengeye zarar
vermemeyi de gözetmeye başlamıştır.
Esasen bu anlayış ve zihniyetteki bu
değişimler sürdürülebilir sanayi
politikalarını gündeme taşımıştır.
2. Temiz Üretim Yaklaşımı
Sanayi Devrimi sonrasında ekolojinin
tahrip edilmesinin önlenmesine yönelik
olarak iki yaklaşım ortaya çıkmıştır.
Bunlardan Kirlilik Kontrolü Yaklaşımı,
kirliliği ortaya çıktıktan sonra önlemeye
MAYIS 2015
yönelik olan ve kirliliği önlemeye yönelik
yapılan faaliyetleri, ek bir maliyet olarak
gören bir anlayışa sahipken, Temiz Üretim
Yaklaşımı, kirliliği kaynağında ve kesin
olarak önlemeye yönelik olan ve ekolojiyi
korumaya yönelik faaliyetlere maliyet
olarak değil, sonrasında getiri sağlayacak
faaliyetler olarak bakan bir anlayışa
sahiptir (Demirer, 2010).
UNEP’in 1989’da Temiz Üretim
Programı’nı hayata geçirmesi, bu
konudaki çalışmaların yaygınlaşmasında
ilk adım olmuştur. ABD, Japonya, Norveç
gibi pek çok ülkede Kirlilik Kontrolü
Yaklaşımı bırakılmış, temiz üretime
yönelik uygulamalar yaygınlık kazanmıştır.
Gelişmiş ve geri kalmış ayrımı olmaksızın
birçok ülkede UNEP öncülüğünde temiz
üretim merkezleri kurulmaktadır. AB’nin
eko tasarım, eko inovasyon, eko
etiketleme, kamuda yeşil satın alma gibi
hususları kapsayan eylem planları
açıklaması temiz üretim uygulamalarını
yürürlüğe koymaya başladığı anlamına
gelmektedir (TTGV, 2009).
Türkiye’de ise temiz üretim konusunda
bilinç yeteri kadar olgunlaşmamış,
sanayide temiz üretim uygulamaları
yeterince yaygınlaşmamıştır. Temiz Üretim
Yaklaşımı ile Kirlilik Kontrolü Yaklaşımı
arasındaki fark yeterince bilinmemektedir
(TTGV, 2009). Buna karşın, 2010 yılında
yayımlanan Enerji Etiketlemesine İlişkin
Yönetmelik ile Eko-Tasarım Yönetmeliği,
temiz üretime geçiş konusunda atılan
önemli adımlardır. Ayrıca Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’na temiz üretim
projelerini desteklemeye dönük ve
bünyesindeki Verimlilik Genel
Müdürlüğü’ne işletmelerin temiz üretim
program ve projelerinin hazırlanmasına ve
uygulanmasına yönelik doğrudan görevler
verilmiştir. Temiz üretim projelerine de
mali destek sağlayan teşvik
mekanizmalarının oluşmaya başlaması ve
TÜBİTAK bünyesinde Çevre ve Temiz
Üretim Enstitüsü’nün kurulması da atılan
diğer önemli adımlardır.
3. Sürdürülebilir Sanayi Politikasını
Etkileyen Faktörler
Sanayi ve sınai süreçleri oluşturan
zihniyetteki bahsettiğimiz değişimler çevre
kirliliği, atık yönetimi, yenilenebilir enerji
ve iklim değişikliği temelinde
gerçekleşmektedir. Ekoloji-sanayi ilişkisi
de sürdürülebilir sanayi politikası
temelinde bu dört başlıkta incelenebilir.
Çevre kirliliği ve çevre kirliliğinin meydana
getirdiği zararlar, uzun süre doğanın
kendini yenileyebilme kapasitesi göz
önünde bulundurularak dikkate
alınmamıştır. Bu kapasitenin sınırsız
olmadığının anlaşılması ise hava kirliliği
başta olmak üzere çevre kirliliği kaynaklı
kitlesel ölümlerin meydana gelmesi
sonucunda olmuştur. Günümüzde çevre
kirliliği çeşitleri sayılırken hava, su ve
toprak kirliliğinin yanında gürültü kirliliği
de sayılmaktadır. Zira gürültü kirliliği,
diğer türler gibi ekolojik bir değerin
bozulması sonucunu ortaya çıkarmasa da
ekolojik değerlerin algılanmasını
etkilemektedir (Keleş ve diğerleri, 2009).
Son dönemde çevre kirliliğiyle ilgili olarak
dünyada “kirleten öder” ilkesi başta olmak
üzere “kaynağında önleme” ve “tedbirli
olma” ilkelerinin artan bir şekilde kabul
gördüğünü belirtmek gerekir.
Atık yönetimi, sanayi faaliyetlerinin önemli
konu ve sorun alanlarından birisidir. Çünkü
sanayi faaliyetleri, başta tehlikeli ve zararlı
atıklar olmak üzere, atıkların ortaya çıktığı
temel kaynaklardandır. Kimya, ilaç ve
demir-çelik sanayi başta olmak üzere
sanayinin tüm kollarında tehlikeli ve
zararlı atık üretimi mevcuttur ve sanayide
ortaya çıkan atıkların yaklaşık dörtte biri
tehlikeli ve zararlı atık kapsamındadır.
Sınai kazalarda önemli rol oynayan ve
imhası zor olan bu atıkların idaresi, katı ve
sıvı atıkların idaresinden daha zordur. Katı
ve sıvı atıklarda olduğu gibi tehlikeli ve
zararlı atıklarda da geri kazanım ve geri
kullanım yöntemlerine daha çok ağırlık
verilmektedir (Tenikler, 2007).
Bu çerçevede örneğin AB’de 2006 yılında
ortaya çıkan toplam atığın yarısı geri
kazanım yöntemiyle yeniden kullanılmıştır.
Avrupa Parlamentosu da 2007 yılında geri
kazanım uygulamalarına öncelik
verilmesini içeren yeni bir strateji
belirlemiştir (Martin ve Henrichs, 2010).
Sürdürülebilir sanayi politikalarına paralel
olarak sürdürülebilir bir enerji politikası
izlemek büyük önem arz etmektedir.
Sürdürülebilir enerji politikasının iki temel
taşı vardır. Bunlardan birincisi enerji
tasarrufu, diğeri ve daha etkili ve kalıcı
olanı ise yenilenebilir enerjiye yönelmektir.
Yenilenebilir enerjiye yönelmek, ekolojiye
verilen zararın önüne geçmek açısından
olduğu kadar kısa süre içinde tükenecek
olan yenilenemeyen enerji kaynaklarını
daha az tüketmek açısından da önemlidir.
Sanayi Devrimi sonrasına bakıldığında ise
bunun tam tersi bir durumun ortaya çıktığı
göze çarpmaktadır. 1900’lerin başında
yaklaşık % 50 olan yenilenebilir enerji
kullanım oranı, 1900’lerin sonunda
yaklaşık % 30’dur (Kışlalıoğlu ve Berkes,
2010). Yenilenebilir enerji kaynaklarının ilk
yatırım ile işletme ve bakım maliyetleri,
yenilenemeyen enerji kaynaklarından fazla
olsa da yakıt maliyetleri sıfır düzeyindedir
(Uluslararası Enerji Ajansı-IEA 2011 Key
World Energy Statistics, www.iea.org).
31
MAYIS 2015
MAKALE
TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI
Hindistan, Brezilya, Çin, İsveç, Danimarka,
Avustralya, Japonya gibi ülkeler
yenilenebilir enerji kaynaklarına önemli
yatırımlar yapmaktadır. Yenilenebilir enerji
kaynakları içinde güneş enerjisi,
potansiyeli ve kullanım alanı en fazla olan
enerji kaynağıdır. Elektrik amaçlı
kullanımda önde gelen su enerjisi,
yenilenebilir enerji kaynakları içinde en
çok tercih edilen enerji kaynağıdır. 90’lı
yıllarda en hızlı gelişen yenilenebilir enerji
kaynağı olan rüzgâr enerjisi üretiminde
Almanya ilk sırada yer almaktadır.
Japonya, İzlanda ve Yeni Zelanda’da
sanayinin birçok kolunda kullanılan
jeotermal enerji, kısa süreli meteorolojik
olaylardan etkilenmeyen ve ileri teknoloji
gerektirmeyen yenilenebilir enerji
32
çeşididir (Erdener ve diğerleri, 2010).
Ateşin bulunmasından beri kullanılan
biyoenerji kullanımı özellikle az gelişmiş
ülkelerde fazladır. Ancak bu ülkelerde
çoğunlukla, geleneksel biyoenerji
yöntemleri ile yani bitki parçaları, odun,
hayvan gübresi yakarak biyoenerji elde
edilmektedir. Dünya genelinde de modern
biyoenerji üretimi tüm biyoenerji üretimi
içinde % 10’luk bir paya sahiptir
(Saraçoğlu, 2010). Petro kimya sanayi
başta olmak üzere sanayinin bütün kolları
arasında önemli bir yer tutmaya başlayan
hidrojen enerjisi ise bilinen tüm enerji
kaynakları ele alındığında en yüksek enerji
potansiyeline sahip kaynaktır.
Atmosferdeki sera gazı miktarının artması
sonucunda yeryüzünün ısınmasıyla
meydana gelen iklim değişikliği;
meteorolojik, coğrafi, biyolojik ve sosyal
değişikliklere yol açmaktadır. Sanayi ve
iklim değişikliği birbirini karşılıklı olarak
etkilemektedir. Sanayinin iklim
değişikliğini etkilediğini ortaya koyan veri,
karbondioksit oranının Sanayi Devrimi
öncesine göre bugün % 30 oranında bir
artış göstermesidir. Buna bağlı olarak
küresel hava sıcaklığı da 2009 yılı itibariyle
Sanayi Devrimi öncesine göre 0,4 C0 ile
0,8C0 düzeyinde yükselmiştir (Çınar, 2008).
İklim değişikliği ise hammadde, enerji ve
su kaynaklarını etkilemesi yönüyle
sanayiyi etkilemektedir.
MAYIS 2015
4. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi
Politikası
4.1. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi
Politikasını Etkileyen Faktörler
Türkiye’de ekolojik sorunlara ilgi
duyulması 1970’lere rastlamaktadır.
1973- 1977 dönemini kapsayan III. Beş
Yıllık Kalkınma Planı’nda ilk kez çevre için
ayrı bir bölüm oluşturulmuştur. 1982
Anayasası’nda da doğrudan çevreyi
ilgilendiren 56. madde bulunmaktadır.
1983 yılında kabul edilen Çevre Yasası’na,
2006 yılında yapılan değişikliklerle
sürdürülebilir kalkınma, atıkların geri
kazanılması, çevreyle uyumlu teknolojiler
gibi ifadeler dâhil olmuştur. 2007 yılı
itibarıyla Türkiye’nin çevresel
harcamalarının değeri GSYH içinde
% 5,1’lik bir orana sahiptir
(www.tuik.gov.tr).
Uluslararası alanda iklim değişikliğiyle
mücadelede önemli adımlar atılmıştır. Bu
adımların ilki, 1992’deki Rio Çevre ve
Kalkınma Konferansı’nda kabul edilen BM
İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’dir.
Bu sözleşmeyle OECD üyesi olan gelişmiş
ülkelerden bazıları karbon emisyonunu
azaltma yükümlülüğü altına girmiştir.
Ülkelere karbon emisyonu azaltma
yükümlülüğü getiren bir diğer uluslararası
sözleşme de 2005 yılında yürürlüğe giren
Kyoto Protokolü’dür. Bu protokolün
ardından geçerli olmak üzere yeni bir
yükümlülük dönemi ve yeni karbon
emisyon azaltımları öngörecek yeni bir
protokol hazırlama çalışmaları devam
etmektedir.
Türkiye’de sanayileşmeye paralel olarak
çevre kirliliği artmaktadır. Sanayi
kuruluşlarının en fazla neden olduğu
kirlilik türü, su kirliliğidir. İstanbul-İzmit
arası, Murgul, Karadeniz Ereğlisi, Karabük
hava kirliliğinin; İzmir, İzmit, İskenderun,
Samsun körfezleri su kirliliğinin yoğun
olduğu yerlerdir (Kocataş, 2008).
biyoenerji, en yüksek paya sahiptir. Ancak
biyoenerji üretiminin yarısından fazlasının
geleneksel yöntemlerle elde edildiğini
belirtmek gerekir (Saraçoğlu, 2010).
Biyoenerjiyi, su enerjisi ve jeotermal enerji
izlerken rüzgâr ve güneş enerjisi çok
düşük oranlarda kalmaktadır. Oysa
ülkemiz dünyada en çok güneş enerjisi ve
rüzgâr gücü potansiyeline sahip bölgeler
içinde yer almaktadır. Türkiye,
hidroelektrik potansiyeli bakımından
Avrupa içerisinde % 15’lik paya sahipken
jeotermal kaynak bakımından da
Avrupa’da birinci, dünyada yedinci sırada
yer almaktadır (Erdener ve diğerleri,
2010).
2009 yılı itibarıyla ülkemizin sera gazı
emisyonunun % 74’ü enerji, % 9’u sanayi
kaynaklıdır (www.tuik.gov.tr). Türkiye,
2004 yılında taraf olduğu İklim Değişikliği
Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-I listesinde yer
almaktadır ancak bu listedeki diğer
ülkelerden farklı özel şartları olduğunu
kayda geçirmiştir. 2009 yılında taraf
olduğu Kyoto Protokolü’nde ise sera gazı
azaltım yükümlülükleri öngören Ek-B
listesine dâhil edilmemiştir.
Ülkemizde hem belediye atıkları hem de
sanayi atıkları açısından geri dönüşüme
yönelik politika ve uygulamalara giderek
daha fazla önem verilmektedir ancak
ulaşılan düzey gelişmiş ülkelerle
kıyaslandığında yeterli değildir. Sanayi
atıklarının 2008 yılındaki geri dönüşüm
oranı yaklaşık olarak % 41‘dir
(www.tuik.gov.tr). Ambalaj atıklarında ise
aynı yıl sonu itibarıyla % 38 oranında geri
kazanım sağlanmıştır (Görgün, 2009).
4.2. Türkiye’de Sürdürülebilir Sanayi
Politikasının Uygulanması
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nda,
Sanayi Genel Müdürlüğü’nün, Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı’nda ise Çevre Yönetimi
Genel Müdürlüğü ile Çevresel Etki
Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel
Müdürlüğü’nün temiz üretim, çevre
kirliliği, iklim değişikliği, atık yönetimi
konularında çeşitli görevleri vardır. 2011
yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı
bünyesinde Yenilenebilir Enerji Genel
Müdürlüğü kurulmuştur.
Türkiye’nin birincil enerji üretiminde,
yenilenebilir enerji kaynakları içinde
2007- 2013 dönemini kapsayan Dokuzuncu
Kalkınma Planı’nda sanayi ve çevre
33
MAYIS 2015
MAKALE
TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI
politikalarının uyumunun gözetilmesi
hedeflerden biri olarak ortaya konmuş,
sanayide çevre dostu tekniklerin
uygulanması gerektiği belirtilmiştir
(DPT, 2006).
2010 yılında yayımlanan ve özellikle iklim
değişikliğiyle mücadele ve temiz üretim
konularına önem veren, Türkiye Sanayi
Stratejisi Belgesi’nin amaçlarından biri
çevreye ve topluma duyarlı bir sanayi
yapısına dönüşümü hızlandırmaktır.
Belgede; otomotiv, makine, beyaz eşya,
elektrik elektronik, tekstil, gıda ve
demir-çelik sanayilerinde sanayi ve çevre
politikalarının uyumu konusundaki durum
ve yapılması gerekenler belirtilmektedir
34
(Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, 2010).
Ulusal İklim Değişikliği Strateji
Belgesi’nde iklim değişikliğiyle
mücadelede sanayi alanında yapılması
gerekenlerle ilgili olarak kısa, orta ve uzun
vadeli hedefler belirlenmiştir. İklim
Değişikliği Ulusal Eylem Planı’nda ise
sanayi sektörü için sera gazı
emisyonlarının azaltılması ve enerji
verimliliği çerçevesinde hedefler ortaya
konulmuştur (Çevre ve Orman Bakanlığı,
2010).
Türkiye’deki hükümet programları
değerlendirildiğinde, 1980’ler ve
1990’larda ekolojinin çevre kirliliği odaklı
ele alındığı ancak, son dönemde bu
anlayışın farklılaştığı görülmektedir
(Fidan, 2010). Zira son (61.) Hükümet
programında ilk kez iklim değişikliği
kavramına yer verilmesinin yanı sıra
yenilenebilir enerji ve geri dönüşüm
konularına önem verileceği ifade
edilmektedir (www.basbakanlik.gov.tr).
Türkiye’de mevzuatta yapılan değişiklikler,
ortaya konulan ilgili plan ve belgeler,
bakanlıkların yeni faaliyet alanları,
hükümet programları ve siyasi parti seçim
beyannamelerinde verilen taahhütler,
sürdürülebilir sanayi politikalarının hayata
geçirilmesinde ülkemizin de önemli bir
noktada olduğunun göstergesidir. Zira
Türkiye’nin üyelik müzakereleri yürüttüğü
MAYIS 2015
AB başta olmak üzere dünyadaki
gelişmelerden etkilenmemesi mümkün
değildir. Ayrıca toplumun ekoloji
konusunda farkındalığı giderek
artmaktadır. Bu çerçevede temiz ürünleri
tercih etmeye başlayan, geri dönüşümü
daha fazla önemseyen, çevre kirliliği
konusunda daha hassas olan bir toplum
oluşmaya başlamıştır. Bu nedenle temiz
üretimin daha fazla tercih edilme ve
sürdürülebilir sanayi politikalarının
uygulanma süreci, henüz başlangıç
aşamasında olsa da uluslararası etkiler ve
toplumun değişen yapısına paralel
beklentileri nedeniyle geri dönülmez bir
süreç olacaktır.
5. Temiz Üretim ve Sürdürülebilir Sanayi
Konusunda Geliştirilebilecek Öneriler
Sanayi üretimini kaliteli ve daha az
maliyetle yapmak, sanayide kirliliği azaltıcı
uygulamaları hayata geçirmek, enerjiyi
daha iyi ve daha verimli kullanmak,
sürdürülebilir enerjiye yönelmek, suyu
tasarruf bilinciyle harcamak, daha az atık
üretmek, atıkları geri kazanmak ve
yeniden kullanmak sanayide dikkat
edilmesi gereken temel konular olarak
gözükmektedir.
UNEP çerçevesinde Türkiye’de kurulma
hazırlıkları devam eden Temiz Üretim
Merkezi’nin faaliyete geçmesi önem arz
etmektedir. Bunun yanı sıra sanayi
şirketlerinin kendi bünyesinde “Temiz
Üretim Merkezleri” kurulabilir. Böylece bu
merkezlerde bilimsel araştırmalar,
laboratuvar çalışmaları vb. faaliyetler
gerçekleştirilirken bu araştırma ve
çalışmalara dayanan üretimler de aynı
firma bünyesinde gerçekleştirilebilecektir.
Temiz Üretim Merkezlerinin kurulması,
temiz üretim konusunda görevli olması
nedeniyle Verimlilik Genel Müdürlüğü
tarafından mali açıdan desteklenebilir.
Verimlilik Genel Müdürlüğü, doğrudan
kurma yerine bu merkezleri kuran
firmalara, merkezlerinde yürütecekleri
projelerine yönelik mali destek
sağlayabilir. Maliye Bakanlığı ve Sosyal
Güvenlik Kurumu ile yapılacak protokoller
çerçevesinde Temiz Üretim Merkezlerinde
istihdam edilen personelden sosyal
güvenlik destek primi kesintisi
yapılmaması ve gelir vergisi
muafiyetlerinin sağlanması bu konuda
atılabilecek diğer adımlardır.
Temiz üretim konusundaki destekler
çoğunlukla kalkınma ajansları tarafından
verilmektedir. Bu destekler; Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığı, Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı, KOSGEB veya TÜBİTAK
tarafından da verilebilir. Bahsedildiği gibi
bu kurumlar da temiz üretim konusundaki
projelere destek vermektedir. Ancak
doğrudan temiz üretime yönelik destek
programları bulunmamaktadır. Temiz
üretim projelerine gerek hibe gerekse
kredi desteğinin sağlanması faydalı
olacaktır. Belirtmek gerekir ki temiz
üretim konusundaki proje ve iş
fikirlerinden kastedilen, makalede ele
alınan, atık yönetimi, geri dönüşüm,
yenilenebilir enerji ve sera gazı azaltımına
yönelik iş fikri ve projelerin tümüdür.
Bu çerçevede Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı bünyesindeki Bilim ve Teknoloji
Genel Müdürlüğü veya Verimlilik Genel
Müdürlüğü’nün hem genç girişimcilere
hem de küçük ve orta ölçekli işletmelere
yönelik mali destek sağlayan
mekanizmalar oluşturması faydalı
olacaktır. Mevcut destek
mekanizmalarından ayrı olarak temiz
üretim konusundaki iş fikirleri ve yüksek
lisans/doktora tezleri için hibe desteği,
küçük ve orta işletmelerin bu konudaki
projeleri için ise kredi destekleri
sağlanabilir.
Sürdürülebilir sanayi politikalarında
aşağıda belirtilen iki husus dikkate
alınmalıdır.
•Kirliliği kaynağında önleyecek teknoloji
ile üretim yapılması,
•Kirliliğe engel olunması için temiz üretim
teknolojilerine başvurulması.
Sürdürülebilir sanayi politikaları
bağlamında sanayiden çıkan katı atıkların
geri dönüşümünün yaklaşık % 41 olan
oranının, sanayide ortaya çıkan atıkların
kanalizasyon şebekesine boşaltılma payı
olan % 20 oranının, ambalaj atıklarının
geri dönüşüm oranının ve tehlikeli ve
zararlı atık bertaraf tesis sayısının
arttırılması önemli olacaktır.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
koordinasyonunda hazırlanan ve
2013- 2017 dönemini kapsayan Ulusal Geri
Dönüşüm Strateji Belgesi ve Eylem Planı
bu alanda ortaya konulacak ilk eylem planı
olması sebebiyle büyük önem
taşımaktadır.
Sürdürülebilir sanayi politikaları
çerçevesinde yenilenebilir enerji
kaynakları açısından yüksek potansiyele
sahip Türkiye’de, yakıt maliyetleri ve
ekolojiyle uyumlu olmaları açısından bu
kaynakların sanayi faaliyetlerinde daha
çok kullanılması olumlu katkılar
sağlayacaktır.
35
MAYIS 2015
MAKALE
TEMİZ ÜRETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAYİ POLİTİKASI
Sanayide biyoenerjinin kullanılması önem
taşımaktadır. Ayrıca sürdürülebilir sanayi
politikaları uygulanırken sanayi
faaliyetlerinde daha fazla biyoenerji
kullanılması için geleneksel üretim
yönteminden modern üretim yöntemine
geçilmesi gerekmektedir. Diğer enerji
kaynaklarına göre daha temiz ve güvenli
ve daha yüksek enerji içeriğine sahip olan
hidrojen enerjisinin sanayide kullanımının
yaygınlaşması da hem sanayi hem çevre
açısından olumlu olacaktır.
İklim değişikliğine yol açan sera gazı
salınımının büyük ölçüde sanayi
tesislerinden ve kullandıkları enerji
kaynaklarından kaynaklandığı
düşünüldüğünde yenilenebilir enerji
kaynaklarının da daha fazla teşvik
edilmesi gerekliliği karşımıza çıkmaktadır.
Bu konuda sanayi tesislerinin kendi
enerjilerini kendilerinin üretmeleri
sağlanmalıdır. Yenilenebilir enerji
kaynaklarından enerji ihtiyacını karşılayan
sanayi tesislerinden çok düşük oranlarda
gelir vergisi alınabilir. Bu oranlar da
yenilenebilir enerji kaynaklarının çeşitleri
arasında öncelik sıralaması yapılarak
belirlenebilir. Rüzgâr ve güneş
enerjilerinin ülkemizdeki yüksek
potansiyeli, hidrojen enerjisinin yüksek
enerji kapasitesi ve birçok tesisin kendi
atıklarını kullanarak elde edebilecekleri
biyoenerji düşünüldüğünde sanayi
tesislerinin sağlanacak teşvik, istisna ve
muafiyetlerle kendi enerjilerini üretmeye
yönelebilecekleri göz ardı edilmemelidir.
Sürdürülebilir sanayi anlayışıyla uyumlu
olarak Türkiye’nin, İklim Değişikliği
Çerçeve Sözleşmesi’ne taraf olması ve son
dönemde Kyoto Protokolü’nü imzalaması
önem arz etmektedir. Bu konuda
hazırlanacak yeni protokolü de kendi
şartlarını da göz önüne alarak imzalaması
36
iklim değişikliği politikaları açısından
önemli olacaktır.
Belirtildiği üzere, Türkiye İklim Değişikliği
Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-I listesine taraf
olmasına rağmen özel şartları olduğuna
dair hüküm ekletmiştir. Kyoto
Protokolü’nde de yükümlülükler öngören
Ek-B listesine dâhil değildir. Türkiye
sanayisi gelişmekte olan bir ülke olması
sebebiyle özel şartlara sahip olabilir ve
sera gazı salınımında gelişmiş ülkelere
göre daha az paya sahip olabilir. Ancak
Türkiye’nin yeni oluşturulacak protokolde
belli azaltım yükümlülükleri altına girmesi,
sanayisi gelişirken ekolojiye duyarlı ve
sürdürülebilir sanayi oluşturmasına katkı
sağlayacaktır.
Esas olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji
Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
ve kısmen de diğer bakanlıkların
sürdürülebilir sanayi politikaları ile ilgili
olarak üstlerine düşen görevleri vardır. Bu
süreçte, sürdürülebilir sanayi
politikalarının uygulanması ve sanayinin bu
yönde dönüştürülmesi için bakanlıkların
birbirleriyle koordineli çalışmaları,
gereken noktalarda ortak hareket etmeleri
gerekmektedir. İlgili bakanların bir araya
gelmesini ve bu konuda kararların
alınmasını sağlayacak “Sürdürülebilir
Sanayi Koordinasyon Kurulu”nun
oluşturulması, bu koordinasyonun
oluşmasına katkıda bulunabilecektir.
Kurul; temiz üretim, atık yönetimi,
yenilenebilir enerji, iklim değişikliği ve
genel olarak çevre ve sanayi alanlarında
yapılacak mevzuat değişikliklerinde ve
alınacak kararlarda Bakanlar Kurulu’na
görüş bildirme rolüne sahip olabilir ve bu
alanlardaki konular ilk olarak Kurul’un
gündemine getirilebilir. Sürdürülebilir
Sanayi Koordinasyon Kurulu’nun yılda üç
kez, dört ayda bir toplanması sağlanabilir.
Kurul bu konuda görevlendirilecek
Başbakan Yardımcısı’nın başkanlığında
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı, Çevre ve Şehircilik
Bakanı, Orman ve Su İşleri Bakanı,
Kalkınma Bakanı ve Maliye Bakanı’nın
katılımıyla toplanmalıdır. Kurula bağlı
olarak oluşturulacak alt birimlerde de bu
bakanlıkların temsilcileri bulunmalı, bu
birimler oluşturacakları önerileri Kurul’un
gündemine sunmakla ve alınan kararlara
yönelik çalışmaları yapmakla
görevlendirilmelidir.
Kaynakça
• Çevre ve Orman Bakanlığı. (2010c).
Türkiye Cumhuriyeti Ulusal İklim Değişikliği
Strateji Belgesi. Ankara: Çevre ve Orman
Bakanlığı Yayınları.
• Çınar, Ö. (2008). Çevre Kirliliği ve Kontrolü.
Ankara: Nobel Yayınevi.
• Demirer, G.N. (2010). Temiz
(Sürdürülebilir) Üretim: Kavramsal
Çerçeve ve Uygulama Örnekleri. İklim
Değişikliği, Uyum Politikaları ve Türkiye
Sertifikalı Eğitim Programı. Düzenleyen
ODTÜ-SEM. Ankara. 20 Eylül-15 Ekim
2010.
• DPT. (2006). Dokuzuncu Kalkınma Planı
2007-2013. Ankara: DPT Yayınları.
• Erdener, H., Erkan, S., Eroğlu, E., Gür, N.,
Şengül, E. ve Baç, N. (2010). Sürdürülebilir
Enerji ve Hidrojen. Ankara: ODTÜ Yayıncılık.
• Fidan, H. (2010). 1920- 2010 Türk Siyasi
Tarihi. Ankara: Nobel Yayınevi.
Görgün, E. (2009). Ambalaj Atıkları
Mevzuatının Sanayi Açısından Getirdikleri.
Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğinin
Uygulama Sorunları ve Çözüm Önerileri
Semineri (ss. 28-46), Düzenleyen Türkiye
İşveren Sendikaları Konfederasyonu.
Ankara. 7 Kasım 2008.
• International Energy Agency Verileri
MAYIS 2015
(2011- 2012). www.iea.org.tr.
• Keleş, R., Hamamcı, C. ve Çoban, A.
(2009). Çevre Politikası. Ankara: İmge
Kitabevi.• Kışlalıoğlu, M. ve Berkes, F.
(2010). Çevre ve Ekoloji. İstanbul: Remzi
Kitabevi.
• Kocataş, A. (2008). Ekoloji: Çevre Biyolojisi.
İzmir: Ege Üniversitesi Basımevi.
• Martin, J. ve Henrichs, T. (2010).
Avrupa’da Çevre. Kopenhag: Avrupa Çevre
Ajansı Yayınları.
• Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. (2010).
Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi 20112014. Ankara: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Yayınları.
• Saraçoğlu, N. (2010). Küresel İklim
Değişikliği, Biyoenerji ve Enerji Ormancılığı.
Ankara: Efil Yayınevi.
• TC. 61. Hükümet Programı (2012).
www.basbakanlik.gov.tr.
• Tenikler, G. (2007). Türkiye’de Tehlikeli Atık
Yönetimi ve Avrupa Birliği Ülkeleri ile
Karşılaştırmalı Bir Analiz. Doktora Tezi. İzmir:
Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü.
• TTGV. (2009). Türkiye’de Temiz Üretim
Uygulamalarının Yaygınlaştırılması İçin
Çerçeve Koşulların ve Ar-Ge İhtiyacının
Belirlenmesi. Ankara: TTGV Yayınları.
• Türkiye İstatistik Kurumu Verileri (20122013). www.tuik.gov.tr.
• WCED (Dünya Çevre ve Kalkınma
Komisyonu). (1991). Ortak Geleceğimiz
(Bruntland Raporu). Ankara: Türkiye Çevre
Sorunları Vakfı Yayınları.
37
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK PROJE ÖDÜLLERİ
DİKİŞ PROSESİNDE MAKİNE İŞLETİM MALİYETİ AZALTMA VE
HURDALARIN DÜŞÜRÜLMESİ PROJESİ
(AUTOLİV CANKOR OTO. EMN. SİS. SAN. VE TİC. A.Ş.)
2015 Verimlilik Proje Ödülleri “Büyük
İşletme/Ürün Geliştirme Kategorisi”
Birincilik Ödülü
Bu proje Autoliv Türkiye kemer
fabrikasında dikiş prosesini daha kaliteli,
verimli ve düşük maliyetli çalıştırmak ve
çalışan katılımının artırılması amacıyla
yapılan faaliyetleri içermektedir.
Bu faaliyetler ile birlikte emniyet kemer
fabrikasında kullanılan 81 adet dikiş
makinesi bulunan dikiş prosesimizde elde
edilen başarılı sonuçlar şunlardır:
Orijinal dikiş makine fiyatı yurt dışında
70.000 TL iken, fabrikamız bünyesinde
eski makinelerde bulunan bazı parçaların
kullanılması ve yurt dışından tedarik
edilmesi gereken bazı ekipmanların yerli
tedarikçilerden sağlanmasıyla kendi dikiş
makinemizin montajı 5.600 TL’ye mal
edilerek yapılmıştır.
Hurda maliyetleri, günlük birebir hurda
takibi ve analizi, hurda kriterlerinin görsel
desteklerle belirlenmesi, hurda
nedenlerinin anlık, hızlı, doğru
müdahaleler ve önleyici bakım faaliyetleri
ile minimize edilmesi gibi çalışmalarla
yıllık 237.000 TL’den 25.000 TL’ye
düşürülmüştür.
Dikiş makinelerinde kullanılan yedek
parçaların detaylı analizi yapılarak yerli
tedarikçilerin imal edebileceği parçalar
tespit edilmiştir. Özellikle dikiş prosesine
direkt etkisi olan ve sadece üretici firma
38
Ödülü, Autoliv Emniyet Kemeri Fabrikası Müdürü Barış Murat KARAADAK
Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı.
tarafından tedariki sağlanması gereken
parçalar dışındaki birçok yedek parça, yerli
tedarikçilerden sağlanarak yerli üretim ve
sermayeye de katkı sağlanmıştır. Dikiş
makinaları yedek parça maliyeti yıllık
yüzde 43 azaltılarak, toplam fabrika bakım
bütçesinden yüzde 19 kâr elde edilmiştir.
bakım teknisyenlerini hem dikiş prosesi
hem de makine müdahalesi anlamında
eğiterek teknik anlamda daha bilinçli
çalışanlar oluşturmayı hedeflemiştir.
Fabrikamız bünyesinde 200 civarında
çalışanımız bu akademi tarafından dikiş
konusunda sertifikalandırılmıştır.
Dikiş prosesinde çalışan ve etki eden
kişilerin eğitimlerinin tamamlanmasıyla
yetkinlikleri artırılmıştır. Fabrika
bünyemizde bulunan 16 yıllık deneyimli
dikiş makinesi uzmanımızın deneyimlerini
hem operatör hem de teknisyen anlamında
fabrika bünyesinde yayabilmek adına dikiş
makinesi akademisi kurulmuştur. Bu
akademi dikiş operatörleri ve makine
Bütün bu süre zarfında fabrikamızda elde
edilmiş kazanımlar Autoliv Avrupa
yönetimi tarafından da karşılaştırmalı
değerlendirme olarak kabul edilmiş ve
yapılan çalışmaların Avrupa’daki diğer
fabrikalara da yaygınlaştırılması adına
teknik ekip yurt dışı eğitim ve bilgi
paylaşımlarına başlamıştır.
MAYIS 2015
KURŞUN ASİT AKÜLERDE NEGATİF IZGARA ALAŞIM
OPTİMİZASYONU PROJESİ
(İNCİ AKÜ SAN. VE TİC. A.Ş.)
2015 Verimlilik Proje Ödülleri
“Büyük İşletme/Ürün Geliştirme
Kategorisi” İkincilik Ödülü
Proje kapsamında kimyasal enerji
depolama sistemlerinde önemli bir yer
tutan kurşun-asit akülerde kullanılan
negatif ızgara alaşımlarının optimizasyon
çalışmaları İnci Akü Ar-Ge Merkezi
bünyesinde gerçekleştirilmiştir. Projede
enerji ve üretim maliyetlerinin azaltılması
ile ham madde verimliliklerinin artırılması
hedeflenmiştir. Proje süreçlerinin doğru
tanımlanması, ölçülmesi, analiz edilmesi
ve kontrolünün sağlanması için Yalın 6
Sigma süreçleri kullanılmıştır.
Proje ön araştırmalarında uluslararası
yayın ve patentlerin incelemeleri
gerçekleştirilerek, çalışmalarda yapılacak
test yöntemleri geliştirilmiştir. Alaşım
çalışmaları laboratuvar prototip ön
denemeleri ile gerçekleştirilmiştir.
Deneme ve gerçek üretim kontrollerinde
alaşımın karakterizasyon çalışmaları
yapılmıştır. Üretilen ürünün mukavemet,
sertlik değerleri, korozyon ölçümleri ve
metalografik analiz çalışmaları yapılarak
ürün garanti altına alınmıştır.
Proje çıktısı sonucunda ham madde
kaynaklarının verimliliği artırılmış ve firma
ürün gamının yüzde 98’ine etki ederek
maliyetlerde azalma sağlanmıştır. Proje
Ödülü, İnci Akü Proje ve Test Müdürü Dr. Sinan YILMAZ ve Ar-Ge Uzmanı Alper TURHAN,
Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldılar.
firmanın yerli ve yabancı pazarda rekabet
gücünü artırmıştır. Proje sonucunda ızgara
maliyetlerinde yüzde 3,5 maliyet azalması
sağlanmıştır. Kullanılan kalay ham
maddesinin azalmasına bağlı birincil kalay
üretiminin azalması çevreye olumlu etkiler
getirmektedir. Birincil üretimden kaynaklı
yüzde 0,24 enerji tasarrufu ve buna bağlı
karbondioksit salınımında azalma
sağlanmıştır.
yaygınlaştırılmıştır. Bilgi üreten ve ürettiği
bilgiyi ticarileştirmeyi başaran bir Ar-Ge
bilinci ile proje sürecince yapılan
çalışmalar raporlanarak İnci Akü
bünyesindeki e-kütüphaneye aktarılmış,
oluşturulan bilgiler kurumsal hafızaya da
dâhil edilmiştir.
Çalışmaların sonucunda elde edilen yeni
alaşım farklı bir üretim hattına da
39
MAYIS 2015
2015 VERİMLİLİK PROJE ÖDÜLLERİ
YENİ NESİL ÇAMUR FORMÜLASYONLARININ GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ
(KALESERAMİK ÇANAKKALE KALEBODUR SERAMİK SAN. A.Ş.)
2015 Verimlilik Proje Ödülleri
“Büyük İşletme/Ürün Geliştirme
Kategorisi” Üçüncülük Ödülü
Ham madde tüketimindeki artışa rağmen
ithal ham madde kaynaklarının sınırlı
olmasının fiyat artışı olarak yansıması,
dünyadaki üretim rekabetinin artması ve
özellikle çevre korunmasına yönelik
getirilen mevzuatlar seramik sektörü de
dâhil olmak üzere tüm sektörlerde ham
madde tüketiminin daha bilinçli bir şekilde
yapılmasını zorunlu hale getirmiştir.
Mevcut SSG üretiminde FireClay (FC) ve
Vitrifiye (VC) olmak üzere iki tip reçete
formülasyonu vardır. FC reçeteleri yüksek
sıcaklıklarda (1.200-1.250 °C)
deformasyona ve şekilsel bozukluklara
dirençli olduğu için büyük ebatlı ve
karmaşık şekilli ürünlerde
kullanılmaktadır. FC formülasyonlarının
VC formülasyonlarına göre ürünlere daha
düşük deformasyon ve küçülme
sağlamasının nedeni şamottur ve
dünyadaki SSG üretici firmalar
FC ürünlerinde şamotu kullanmaktadır.
Türkiye’de üretim yapan SSG firmaları,
FC reçete formülasyonlarında kullanılan
şamotun tamamını yurt dışından ithal
etmektedir. Dünyada Kaolin (Bulgaristan)
ve AGS (İngiltere) olmak üzere iki adet
şamot üreten firma olduğu için SSG
firmaları fiyat avantajı sağlama açısından
alternatif üretememekte ve ham madde
fiyat artışlarından sürekli olarak
40
Ödülü, Kaleseramik Ar-Ge Merkezi Müdürü Kağan KAYACI
Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı
etkilenmektedir. Dolayısıyla bu projenin
amacı Seramik Sağlık Gereçleri (SSG)
üretiminde ham madde girdisi olarak
kullanılan ithal şamotu çıkartarak üretim
maliyetlerini azaltmak ve şamot üretimi
esnasında harcanan enerji ve oluşan
karbon ayakizinide dikkate alarak çevre
dostu bir üretim gerçekleştirmektir.
Yapılan çalışmada şamotun SSG ürünlerine
sağladığı fiziksel özellikleri (düşük
deformasyon, küçülme, kırılma
mukavemeti) taşıyan yeni nesil çamur
kompozisyonları geliştirilmiştir. Bu sayede
Kaleseramik SSG üretiminde şamotun
reçeteden çıkarılmasıyla ülkemizde
yaklaşık olarak 1.300 ton/yıl şamot
tüketimi azalmıştır. Şamot tüketimindeki
azalmaya bağlı olarak üretim maliyetleri
% 20 oranında azalmıştır. Bununla birlikte
daha az şamot tüketimi daha az şamot
üretimi gerektireceği için, şamot üretimi
esnasında tüketilen fosil yakıt ve doğaya
salınan karbon miktarlarının azalmasına
olanak sağlanmıştır.
MAYIS 2015
TUSAŞ SANAL FABRİKA YÖNETİM SİSTEMİ PROJESİ
(TUSAŞ-TÜRK HAVACILIK VE UZAY SANAYİİ A.Ş.)
2015 Verimlilik Proje Ödülleri
“Büyük İşletme/Ürün Geliştirme
Kategorisi” Teşvik Ödülü
Projenin Amacı
TUSAŞ, bir yandan kendi büyümesini
sürdürürken bir yandan da ülkemizde
havacılık yardımcı sanayisinin/KOBİ’lerin
büyümesi suretiyle havacılık sanayine
derinlik kazandırmayı ve bu konuda
ülkemizi dünya havacılığı ile rekabet
edebilir düzeye getirmeyi bir strateji
olarak benimsemiştir. Bu doğrultuda
yardımcı sanayi şirketlerimiz ile ortak
hedef ve değerlere sahip olmak ve tek
merkezden yürütülen, hızlı, eşzamanlı,
standart, kurumsal ve TUSAŞ sistemleri
ile bütünleşik çalışabilen etkin bir yapı
kurulması hedeflenmiştir.
Kazanımlar:
• TUSAŞ tedarik zinciri alt yapısını Sanal
Fabrika Yönetim Sistemi ile tek bir çatı
altında toplayarak yardımcı sanayi
süreçlerinin doğru, standart veri ve
raporlar üzerinden 7 gün 24 saat iletişim
ile etkin yönetimi sağlamıştır.
• 15 farklı şehirde yerleşik 100 firmada
mevcut 600 tezgâhlık yardımcı sanayi
makine parkının tek bir sanal fabrika
şeklinde yönetilmesi suretiyle maliyet
etkinlik sağlanmıştır.
• Online barkod sistemi ile sevkiyatların
takip edilebilirliği artırılmış, telefon /
e-posta trafiği azaltılmış ve sevkiyat
sırasında oluşan kayıplar ortadan
kaldırılmıştır.
• Temin tarihlerine uyumda önemli ölçüde
iyileşme sağlanmıştır.
Ödülü, TUSAŞ Genel Müdürü Muharrem DÖRTKAŞLI
Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut KAVRANOĞLU'ndan aldı
• Hedefler netleştirilmiş, istenilen miktar
ve kalitede ürün alınması
kolaylaştırılmıştır.
• Firmalarda üretim sürecinde ortaya
çıkan problemlere cevap verme hızında
yüzde 30 oranında iyileşme sağlanmış ve
sistem üzerinden online izlenebilir hale
gelmiştir.
• TUSAŞ parça kabul süresi son bir yılda
yüzde 50’ye yakın oranda azaltılmıştır.
• Öncelikli siparişlerin üretim süreleri
yüzde 15’e yakın azalmış, TUSAŞ’ın
yardımcı sanayi stok devir hızı bu paralelde
artarak, şirketin karlılığının artışına katkı
sağlanmıştır.
• Yazılım tamamen özgün bir yazılım olup
TUSAŞ ve yardımcı sanayilerinin
isteklerine göre hazırlanmış ve Airbus /
Boeing gibi ana müşterilerin
gereksinimlerini de karşılayabilecek
şekilde tasarlanmıştır.
• Projenin ilk yatırım maliyetinden
6.056.000 dolar tasarruf sağlanmış olup
süreç ve hizmet kalitesi iyileştirme
faaliyetlerinden ise her yıl için 4.618.584
dolar tasarruf sağlanmaktadır.
• Bu sistemin devreye alınmasıyla TUSAŞ
ve yönettiği 100 civarındaki Türk şirketi
dünya standartlarında uçak parçasını
zamanında, kalitesinde, uluslararası
sertifikasyona sahip olarak ve rekabetçi
fiyatla üretebilir ve yönetebilir düzeye
ulaşmıştır.
41
MAYIS 2015
BULUŞÇULAR
BULUŞLARIMIZ, BULUŞÇULARIMIZ…
İsviçre’nin Cenevre kentinde
15-19 Nisan 2015 tarihleri arasında
düzenlenen 43. Cenevre Uluslararası
Buluşlar Fuarı’nda Türkiye’yi temsil eden
buluşçularımız, kendi kategorilerinde
düzenlenen yarışmalarda iki altın, bir
gümüş madalya kazandı.
Uluslararası alanda yenilikleri takip
etmenin yanı sıra yerli buluş ve yeni ürün
sahiplerine uluslararası tanıtım ve
pazarlama imkânı sağlamayı amaçlayan
Türk Patent Enstitüsü (TPE), 45 ülkeden
700’den fazla buluş sahibinin ve 1000
kadar buluşun tanıtıldığı Fuar’a üç yerli
buluşçumuz ve buluşlarıyla katılım
sağladı.
Fuar’da Türk Patent Enstitüsü standında
tanıtılan buluşlarımızdan
Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur’un “Hücre
Biyolojisinde Uzaklığa Bağlı Etkileşimlerin
Araştırılması İçin Mikroakışkan Cihazı” ve
Hüseyin Deniz Güngör’ün “Tank Davulu
Akord Yapılanması” Altın Madalya,
Abdullah Tuncel’in “Kilitli Mantolama
Yöntemi” Gümüş Madalya ile
ödüllendirildi.
Ayrıca, üç buluşçumuz Çin Buluşçular
Birliği Özel Ödülü’ne,
Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur’un buluşu
ise İran Buluşçular ve Araştırmacılar
Enstitüsü Özel Ödülü’ne layık görüldü.
Buluş: Kilitli Mantolama Yöntemi
Buluş Sahibi: Abdullah Tuncel
Eski sistemlerden kaynaklanan, ısı
kayıpları ve su geçişleri, sıva çatlakları,
yoğuşma, rutubet gibi mantolamaya zarar
42
Abdullah TUNCEL
MAYIS 2015
veren oluşumlardan binalarımızı
kurtarmanın en kestirme, en ucuz yolu
kilitli mantolama yöntemi olan
KMYPlus’tır. Yaptığımız yatırımın yüzde 100
karşılığını, yüzde yüz ısı yalıtımı ve yüzde
yüz enerji verimliliği ile alacağımız tek ve
sorunsuz sistemdir.
Binalarda oluşan aderans (gerilme) ve
hareketliliklerden mantolamanızı
korumanın yolu dübeldir. Başıboş kalan
dübelin oluşturduğu aderans ve
hareketliliklerden mantolamanızda
oluşacak zararları yok etmenin yolu yine
kilitli mantolama yöntemidir.
Mantolamada sağlamlığın öznesi olan
dübelin, mantolama üzerindeki
dezavantajlarını ortadan kaldırmak için
dünyada yapılan uygulamalara
bakıldığında ortaya çıkan sonuç emsalsiz
ekonomik ve sürdürülebilir, eskisinden
daha kolay uygulanabilir, verimliliği yüzde
100’e çıkaran sistemin, kilitli mantolama
yöntemi olduğu tartışmasız kabul edilen
sonuç olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yalıtım levhalarını binlerce yerinden
delerek, bunun sonucunda iyi bir yalıtım
yapıldığını iddia etmek, yalıtım
tekniklerine ve insanlığa, her şeyden önce
çevreye karşı sorumluluğumuzu yeterince
yerine getirmediğimizin, yalıtımdaki
çaresizliğin en açık ifadesidir.
Kilitli mantolama yöntemi KMYPlus, bu
noktada yalıtımdan sağladığı avantajlarla,
daha az enerji tüketerek, ısı yalıtımı
noktasında yalıtım teknikleri açısından
sorumluluğunu tam manası ile yerine
getiren yüzde yüz yalıtım sağlayan bir
yöntemdir.
Hüseyin Deniz GÜNGÖR
Hiç unutulmamalı ve göz ardı
edilmemelidir ki kilitli mantolama yöntemi
kullanılarak yapılan uygulamalarda
EPS&XPS (strafolar) ile bina arasına
yalıtım levhasından başka hiçbir nesne
girmemektedir.
Buluş: Tank Davulu Akord Yapılanması
Buluş Sahibi: Hüseyin Deniz Güngör
Aquadrum yekpare gövdesinin üstündeki
kesilmiş dillerin titreşmesi sonucu tınılar
veren bir melodic perküsyondur. İdiophone
ailesine mensuptur. İdiophone: Sesi bir
mebran veya tel olmadan tüm gövdesinin
titreşimiyle üreten enstrümanlardır.
Melodik perküsyonların
(log drum,tam tam, steel drum, hand pan,
steel tongue drum, hang drum vs.) yanı
sıra vurmalı çalgıların çoğu idiophone
sınıfına girer.
43
MAYIS 2015
BULUŞÇULAR
Bahsi geçen melodic perküsyonların sabit
dizileri vardır. Yani major veya minor bir
diziyse sadece onu çalabilirsiniz, ekstra bir
nota çıkartamazsınız. Steel Tank drum
2007 yılında Dennis Havlena’nın orjinal
fikridir. Hiç doldurulmamış bir propan
tankını keserek sabit bir dizi üstünde
tınlayan bir enstrüman yaratmıştır.
Bu enstrümanlara getirdiğim yenilik
herhangi bir mekanizma kullanmadan,
elimizi enstrümanın içine sokmadan,
enstrümanı açmadan veya dakikalarca bir
akord cihazı kullanmadan saniyeler
içerisinde enstrümanı istediğimiz nota
dizisine hatta gerekirse microtonal dizilere
sokabiliyor olmamızdır. Yani bir
enstrümandan yüzlercesini
yapabilmemizdir.
Enstrümanın ses çıkartan dillerinin
üzerinde kanallar açtık. Bu kanalların
altında ortasında delik olan mıknatıslar
koyduk. Mıknatıs dillerin ucuna doğru
hareket ettirildiğinde ağırlık merkezi
değişiyor, uç ağırlaştıkça titreşim
yavaşlıyor dolayısıyla frekans düşüyor ve
daha bas bir nota elde ediyoruz. Geriye
çektiğimizde de tam tersi hafifleyen dilin
ucu daha hızlı titriyor nota tizleşiyor.
Kullanılan mıknatısın ağırlığına göre 8
yarım sese kadar değiştirilebiliyor. Bu da
yüzlerce enstrüman sahibi olmak
anlamına geliyor.
Mıknatısların Hareket Ettirilmesi
(Patent Konusu):
1) Mıknatısın deliği kanallarının altından
görülebilecek şekilde yerleştirilir.
2) Bir pin (ince metal uç) kanaldan ve
mıknatısın deliğinden geçirilir.
3) Pin kullanılarak mıknatıs ileri geri
işaretlenmiş nota yerlerine kadar hareket
ettirilir.
4) Pin geri çekilir.
44
Doç. Dr. Devrim PESEN OKVUR
MAYIS 2015
Buluş: Hücre Biyolojisinde Uzaklığa Bağlı
Etkileşimlerin Araştırılması İçin
Mikroakışkan Cihaz
Buluş Sahibi: Doç. Dr. Devrim Pesen Okvur
Enstrüman hâlâ yekparedir, hâlâ alettir,
hiçbir mekanizma yoktur. Ağırlık
merkezleri değiştiği için tüm nota dizisi
değişmiştir. Çalarken elimizi rahatsız
edecek hiçbir şey yüzeyde kalmamıştır.
10- 20 saniye içerisinde tamamen farklı
makamda bir enstrümanımız olmuştur.
Tıp ve yaşam bilimlerinde, fizyolojik mikro
çevreyi taklit edebilen düzeneklere ciddi
bir ihtiyaç duyulmaktadır. Milyarlarca dolar
ve on yıllar harcanmasına rağmen klinik
denemelerin yüzde 10’undan azı umut
verici sonuçlar verebilmektedir.
Mikro akışkan teknolojisi uzamsal ve
zamansal kontrol sunarak fizyolojik mikro
çevreyi taklit edebilmemizi sağlar. Bu
teknoloji ile üretilen avuç içine sığan
minyatür laboratuvarlar, hayvan
deneylerinin azaltılmasının yanı sıra
yüksek çıktılı inceleme ve düşük sarf
maliyeti gibi avantajlar da sunarlar.
İnsanların, aralarındaki uzaklığa bağlı
olarak farklı iletişim şekillerini kullanması
gibi hücreler de aralarındaki uzaklığa bağlı
olarak farklı şekillerde etkileşirler.
Hücreler arası iletişim hastalık
durumlarında doğru şekilde
gerçekleşmez. “Hücre Biyolojisinde
Uzaklığa Bağlı Etkileşimlerin Araştırılması
İçin Mikro akışkan Cihaz” başlıklı buluş ile
sadece tek bir uzaklık değil, aynı anda pek
çok farklı uzaklık çalışılabilir. Hem sağlık
hem hastalık durumlarındaki etkileşimler
incelenebilir. Çeşitli hastalıklara karşı
etkili olması beklenen ilaçlar bu minyatür
laboratuvarda test edilebilir. Ayrıca
ilaçların sağlıklı hücrelere olası yan
etkileri de belirlenebilir.
45
MAYIS 2015
PROJELER
REKABETÇİ SEKTÖRLER KONFERANSI VE FOTOĞRAF SERGİSİ
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın
Avrupa Birliği ile birlikte 2.8 milyar
Liralık bütçeyle yürüttüğü "Rekabetçi
Sektörler Programı" kapsamında
Türkiye'deki tüm illerin ticaret ve sanayi
odaları, kalkınma ajansları, üniversiteler,
sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları
ve yabancı misyon 14 Nisan 2015
tarihinde Ankara'da düzenlenen
Rekabetçi Sektörler Konferansı ve
Fotoğraf Sergisi’nde bir araya geldi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Fikri Işık, Rekabetçi Sektörler Konferansı
ve Fotoğraf Sergisi'nin açılışında yaptığı
konuşmada, Avrupa Birliği-Türkiye Mali
İşbirliği çerçevesinde yürütülen Rekabetçi
Sektörler Programı kapsamında bugüne
kadar edinilen uygulama tecrübelerinin ve
46
2014-2020 dönemindeki fırsatların
değerlendirileceğini söyledi.
Rekabetçi Sektörler Programı’nın çatı
program olarak birçok alanda büyük
ölçekli projelere mali destek sağladığını
bildiren Işık, "Yaratıcı endüstrilere
ayıracağımız kaynakla yeni fikirlere ve
yenilikçi iş alanlarına destek olacağız.
Programımız, büyük altyapı
yatırımlarından Ar-Ge ve inovasyon
çalışmalarına, KOBİ’lerin finansmana
erişim desteklerinden, kümelenme ve
kapasite geliştirmeye kadar çeşitli
projeleri finanse ediyor" diye konuştu.
Işık, programın üstlendiği misyonun
başarıyla yürütüleceğine inancının tam
olduğunu dile getirerek, Türkiye'nin, büyük
üretim gücü ve hacmine ulaşarak
bölgesinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek
düzeyde olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin bölgesel üs olmanın yanında
AB'nin de en büyük ticari ve siyasi
partnerlerinden birisi olduğunu
vurgulayan Işık, Bakanlığın 4 müzakere
faslına doğrudan katkı sağladığını
anımsattı. Söz konusu fasıllar hakkında
bilgi veren Işık, bu kapsamda sanayi
stratejisi ve sektörel stratejileri
hazırladıklarını ve uygulamaya
başladıklarını söyledi. Sanayi Strateji
Belgesi’nin 2015-2018 döneminin yakında
YPK kararıyla uygulamaya geçeceğini
bildiren Işık, "Orada da devrim niteliğinde
pek çok eylemi inanıyorum ki sizler de
göreceksiniz" dedi.
MAYIS 2015
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu
Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölümü
Başkanı François Begeot da Rekabetçi
Sektörler Konferansı ve Fotoğraf
Sergisi’nin kendilerine bu ülkede ne
yaptıkları konusunda bir test olacağını
ifade etti. AB'nin, Avro Bölgesi'nde ve
bölge dışında kalanları kalkındırmak için
iki fonksiyonu olduğunu belirten Begeot,
“Türkiye’nin Avrupa Birliği aday ülkesi
olduğu için ülkenin AB’ye yaklaşması ve
tam üyeliğe hazırlanması için bölgesel
farklılıkların dengelenmesine çalışıyoruz.
Bölgesel kalkınma inovasyonsuz olamaz.
İyi bir takım oyunuyla 48 proje üzerinde
çalışıyoruz” diye konuştu.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri IŞIK
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB ve
Dış İlişkiler Genel Müdürü
Dr. Ünal Gündoğan da Avrupa Birliği’nin iş
birliği ile Rekabetçi Sektörler
Programı’nın başlangıcından itibaren
ekonominin temeli olan KOBİ’lerin rekabet
gücünü artırmaya yönelik projelere destek
olduklarını kaydederek “Sektörlerin ve
Türkiye ekonomisinin büyümesine ve
gelişmesine ivme kazandırıyor, istihdam
yaratacak girişimleri finanse ediyoruz”
dedi.
BÜYÜK BULUŞMA
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın
Avrupa Birliği ile birlikte 2.8 milyar Liralık
bütçeyle yürüttüğü "Rekabetçi Sektörler
Programı" kapsamında Türkiye'deki tüm
illerin ticaret ve sanayi odaları, kalkınma
ajansları, üniversiteler, sivil toplum
kuruluşları, kamu kurumları ve yabancı
misyon 14 Nisan 2015 tarihinde Ankara'da
düzenlenen Rekabetçi Sektörler
Konferansı ve Fotoğraf Sergisinde bir
araya geldi.
Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi Bakan Fikri IŞIK tarafından açıldı.
Rekabetçi Sektörler Konferansı’nda
bugüne kadar 43 ilde yürütülen programın
47
MAYIS 2015
PROJELER
illere kazandırdığı rekabetçilik gücü,
projelerin insan hayatına, bölgesel
gelişmeye ve ulusal kalkınmaya olan
pozitif etkileri anlatıldı. Programda kat
edilen mesafenin kamuoyuyla
paylaşılması amacıyla düzenlenen
konferans kapsamında, projelerin hedef
bölgesinde yaşayan insanların
hayatlarındaki olumlu etkileri anlatan ve
fotoğraf sanatçısı Çağrı Öner'in
objektifinden derlenen bir fotoğraf sergisi
de katılımcıların beğenisine sunuldu.
KONFERANS SUNUMLARI
Moderatörlüğünü Ahu Özyurt’un yaptığı
konferansın ilk bölümünde Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış
İlişkiler Genel Müdürlüğü AB Mali
Programları Dairesi Başkanı Murat Altun
Rekabetçi Sektörler Programı’nın
bugününü ve geleceğini, Avrupa Birliği
Türkiye Delegasyonu’ndan Sektör
Yöneticisi Özgür Altınoklar IPA
perspektifinden rekabet edebilirliği ve bu
kapsamda turizm sektörü ve KOBİ'lerin
finansa erişimine ilişkin projeleri,
TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek
Programları Başkanlığı Girişim Destek
Grubu Başkanı Dr. Sinan Tandoğan ise
yenilik ve girişimcilik alanlarında kapasite
artırılmasına yönelik kamu desteklerini
anlattı.
Konferansın ikinci bölümünde ise, AB
Komisyonu İç Pazar, Sanayi, Girişimcilik ve
KOBİ'ler Genel Müdürlüğü Siyasi
Danışmanı Astrid Bartels AB Finansal
Araçları başlıklı sunumu yaparken, Avrupa
İşletmeler Merkezi Vakfı Başkanı
Dr. Jerzy Kwieciński Bölgesel Kalkınma
için Ar-Ge ve Yenilikçilik konusunu AB ve
Polonya bakış açısıyla aktardı. Avrupa
Yaratıcı Endüstriler İttifakı Koordinatörü
Dr. Johanna Van Antwerpen “Yarat,
Yenilikçi Ol, Büyü” başlıklı sunumunda
48
Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü
AB Mali Programları Dairesi Başkanı Murat ALTUN
yaratıcı endüstrilerin önemine vurgu yaptı
ve yaratıcı endüstrilerin içeriğine ilişkin
bilgi verdi. Ayrıca Soliterm Group Genel
Müdürü ve Alman Türk Enerji ve Çevre
Enstitüsü (GTEI) Başkanı
Dr. Ahmet Lokurlu “Büyük Ölçekli
Fabrikalarda Güneş Soğutma ve Buhar
Üretim Sistemlerinin Yenilikçi ve Ekonomik
Yaklaşımla Uygulanması” başlıklı bir
sunum yaptı. Lokurlu, geliştirdikleri güneş
soğutma ve buhar üretim sistemleri
çalışma prensibi ve enerji üretimindeki yeri
ile ilgili bilgi verdi ve kullanım alanlarına
ilişkin örnekler sundu.
Konferansın kapanış konuşmasını yapan
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB
Mali Programları Dairesi Başkanı
Murat Altun, konferans sayesinde
çalışmalarda kat ettikleri mesafeyi gözden
geçirip katılımcılarla birlikte
değerlendirme olanağı bulduklarını
belirterek, “Bu toplantı bize bugüne kadar
yaptığımız çalışmalarda doğru yolda
olduğumuzu gösterdi. Farklı sektörlerden
farklı aktörlerin, farklı ülkelerden
deneyimlerini ve perspektiflerini dinlemek
bize önümüzdeki döneme ilişkin ilham
verdi. Bence bu tür geniş katılımlı
toplantılar farklı renkler ve bakış açılarıyla
buluşmamızı sağlayarak Rekabetçi
Sektörler Programımıza büyük katkılar
sağlıyor” şeklinde konuştu.
Rekabetçi Sektörler Konferansı
izleyicilerden gelen soruların
yanıtlanmasının ardından sona erdi.
MAYIS 2015
MARDİN TURİZM FESTİVALİ
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile
Avrupa Birliği’nin mali desteğiyle
yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı
kapsamında finanse edilen Mardin
Sürdürülebilir Turizm Projesi
16-19 Nisan 2015 tarihlerinde, Mardin’in
dünya turizm haritasındaki yerini
güçlendirecek önemli bir organizasyona ev
sahipliği yaptı.
4 gün süren Mardin Turizm Festivali,
sokak festivallerinden, konserlere, yöresel
gastronomi örneklerinin icra edildiği
etkinliklerden, karnaval geçidine birçok
farklı ve renkli etkinliğe sahne oldu.
Festival etkinlikleri kapsamında 16 Nisan
tarihinde Mardin Uluslararası Turizm
Buluşması gerçekleştirildi. Toplantıya
Mardin Valisi Ömer Faruk Koçak, Avrupa
Birliği Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve
Sosyal Kalkınma Bölümü Başkanı
François Begeot, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı AB Mali Programları
Daire Başkanı Murat Altun, Mardin
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı
Februniye Akyol Akay, Artuklu Belediyesi
EşBaşkanları Emin Irmak ve Sevinç
Bozan, IPA Fonları Program Yöneticisi
Simona Pohlava, Mardin Sürdürülebilir
Turizm Projesi’nin ekip lideri Michael Jay,
STK temsilcileri ile tur operatörleri, turizm
ve seyahat dergilerinin temsilcileri ve
turizm portallarının yazarları katıldı.
AB Mali Programları Daire Başkanı
Murat Altun konferansta yaptığı
konuşmada, Rekabetçi Sektörler Programı
kapsamında turizm sektöründe
desteklenen projeler arasında ilk
uygulamaya geçen Mardin Sürdürülebilir
Turizm Projesi'nin önemli bir yeri
bulunduğunu belirterek,
49
MAYIS 2015
PROJELER
"Proje kapsamında Mardin Birinci
Cadde’de bulunan dükkânların
sağlıklaştırma çalışmaları kapsamında
yaklaşık 9 milyon Avro mali yardım desteği
sağlandı. AB üyelik öncesi yardım araçları
ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse
edilen ve 2007 yılından bu yana
Bakanlığımız çatısı altında yürütülen
Rekabetçi Sektörler Programı
kapsamında, çeşitli illerimizde kapasite
geliştirmeye yönelik birçok projeye
finansman sağlandı” şeklinde konuştu.
50
Mardin Festival İçin Caddede
Festival etkinliklerinin bir parçası olarak,
Sürdürülebilir Turizm Projesi kapsamında
yenileme çalışmaları tamamlanan tarihi
Birinci Cadde’nin açılışı gerçekleştirildi.
Çok sayıda vatandaşın katıldığı açılış
töreni, Mardin Valisi Ömer Faruk Koçak,
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu
Maslahatgüzarı Bela Szombati, Bilim,
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu,
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı
Februniye Akyol Akay, Artuklu Belediye
Başkanı M. Emin Irmak’ın Diyarbakır
Kapı’da kurdele kesmeleriyle başladı.
Tören, halkoyunları gösterisinden sonra
Cumhuriyet Meydanı’na yapılan yürüyüşle
devam etti. Yürüyüş sokak müzisyenleri,
akrobatlar ile Artuklu Belediyesi’nin Barış
Treni eşliğinde yapıldı. Yürüyüşün
MAYIS 2015
ardından Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan
tören, Mardin tanıtım filminin gösterimi ve
konukların yaptığı konuşmalarla devam
etti. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Müsteşar Yardımcısı
Yunus Emre Karaosmanoğlu, Mardin
Müzesi önünde düzenlenen açılış
töreninde yaptığı konuşmada, proje ile
Mardin'in hak ettiği yere ulaşacağına
inandıklarını söyledi. Toplam bütçesi 9
milyon Avro’yu bulan projenin mali
kaynağının yüzde 85'inin AB, yüzde 15'inin
ise hükümet tarafından karşılandığını,
proje kapsamında SİT alanının görüntü
kirliliğinden arındırıldığını aktaran
Karaosmanoğlu, "Bu projeyi
tamamlayarak bölge insanının hizmetine
sunmaktan büyük gurur duyuyoruz" dedi.
AB Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı
Bela Szombati ise Türkiye'nin AB
üyeliğinin yanı sıra çok önemli bir ortak
olduğunu, Türkiye'yi daimi olarak
desteklemek istediklerini belirtti. Bunu
yapmanın yolunun da birçok proje
uygulamaktan geçtiğini belirten
Szombati,"Bu projelerin büyük çoğunluğu
Güneydoğu illerini kapsamaktadır. Bizler
Türkiye'de iş birliği kurarak buradaki
yaşam kalitesini yükseltmek istiyoruz. Biz
buna barış diyoruz. Barış ortamının
sağlanabilmesi için diğerlerinin haklarına,
özgürlüklerine, kültürlerine hoşgörüyle
yaklaşarak saygı duymak gerekiyor" dedi.
Konuşmaların ardından Mardin Hatuniye
Teknik ve Kız Meslek Lisesi öğrencilerinin
hazırlayıp sunduğu geleneksel kıyafet
defilesi sergilendi. Açılış töreninde
Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında
desteklenen projeleri fotoğraf sanatçısı
Çağrı Öner’in objektifinden görsel bir dille
anlatan Rekabetçi Sektörler Fotoğraf
Sergisi festival katılımcıları ile buluştu.
İyileştirilen 664 Dükkân
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın
Avrupa Birliği ile birlikte verdiği destekle
Mardin Valiliği tarafından yürütülen ve
toplam bütçesi 9 milyon Avro’yu bulan
Mardin Sürdürülebilir Turizm Projesi, SİT
alanı içerisinde kalan Birinci Cadde
boyunca uzanan dükkânların dış
cephelerinin yenilenmesini ve Mardin’in
bir turizm markasına dönüştürülmesi için
gerekli pazarlama ve altyapı
çalışmalarının yürütülmesini içeriyor.
Proje kapsamında kuzey ve güney
cephede olmak üzere toplam 664
dükkânda kepenk, tente ve doğrama
sistemleri değiştirilerek, cephe yüzeyleri
ve yan yüzeyler mimari dokuya uygun
olarak iyileştirildi ve görüntü kirliliğinden
arındırıldı.
Projeyle elde edilen sonuçların hem
Türkiye hem de dünya kamuoyuyla
paylaşılması ve sonuçların yerinde
görülmesi için düzenlenen Mardin Turizm
Festivali, aralarında tur operatörleri,
turizm ve seyahat dergilerinin temsilcileri,
turizm portallarının yazarları ve
sahiplerinin de yer aldığı ABD, Almanya,
Kanada, Rusya, İsveç, İspanya ve İtalya’dan
katılımcıları bir araya getirirken Türkiye’de
turizm sektörünün güçlendirilmesi ve
ekonomide rekabetçi bir konuma erişmesi
için yapılan çalışmaları yerinde görme ve
tanıma fırsatı sundu.
51
MAYIS 2015
TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK)
BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ (BST) İL MÜDÜRLÜKLERİ BÖLGE İSTİŞARE TOPLANTILARINDA
“SANAYİDE VERİMSİZ ELEKTRİK MOTORLARININ DÖNÜŞÜMÜ” TARTIŞILDI
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
tarafından yılda iki kez düzenlenen İl
Müdürlükleri Bölge İstişare Toplantıları
Ardahan, Balıkesir, Çorum, Denizli,
Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri,
Tunceli ve Yalova illerinde 9-10 Nisan 2015
tarihlerinde gerçekleştirildi. Toplantılara,
söz konusu illerin Vali, Vali Yardımcısı,
Belediye Başkanı gibi üst düzey
yöneticilerinin yanı sıra, KOSGEB, TSE,
Kalkınma Ajansları, Üniversiteler, Ticaret
ve Sanayi Odalarından temsilciler ile bölge
grubunda yer alan illerin BST İl Müdürleri
katıldılar. Eş zamanlı olarak dokuz ilde
gerçekleştirilen toplantılarda, “Sanayide
Verimsiz Elektrik Motorlarının
Dönüşümü”, “Mevzuatın Sadeleştirilmesi”,
“İç Kontrol”, “Yerli Malı Üretimi”
konularında, ilgili kuruluşların uzmanları
tarafından sunumlar yapıldı ve görüş
alışverişinde bulunuldu.
İstişare toplantılarının gündem maddeleri
arasında yer alan ve Verimlilik Genel
Müdürlüğü (VGM) tarafından yürütülen
“Sanayide Verimsiz Elektrik Motorlarının
Dönüşümü” programı hakkında
katılımcılara bilgilendirme yapıldı. VGM
Sanayi ve Teknoloji Uzmanları tarafından
yapılan bu sunumlarda ülkemiz
sanayisinde elektrik tüketimi, elektrik
motorlarının toplam elektrik tüketimi
içindeki payı, elektrik motorları hakkında
kısa bilgiler, bu program kapsamında
yürütülen çalışmalar ve sanayide
kullanılan elektrik motoru envanterinin
oluşturulması ile ilgili bilgiler verilerek
katılımcıların görüşleri alındı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
merkez ve il teşkilatı ile bağlı, ilgili ve
ilişkili kuruluşlar arasındaki koordinasyon
ve iş birliğinin güçlendirilmesi, Bakanlıkça
sunulan hizmetlerin daha etkin bir şekilde
yürütülmesi ve kalitenin artırılması
amaçları kapsamında gerçekleştirilen
Bölge İstişare Toplantılarında “Sanayide
Verimsiz Elektrik Motorlarının Dönüşümü”
programı tüm yönleriyle tartışıldı.
Dönüşüm programı kapsamındaki önemli
çalışmalardan biri olan ve sanayide
kullanılan elektrik motorlarının
envanterinin çıkarılmasını amaçlayan
projenin, BST İl Müdürlükleri işbirliğiyle
2015 yılı içerisinde tamamlanması
öngörülmektedir.
“SANAYİDE KULLANILAN VERİMSİZ ELEKTRİK MOTORLARININ DÖNÜŞÜMÜ” PANELİ
İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Bilim, Sanayi ve Teknoloji İstanbul İl
Müdürlüğü tarafından, “Verimlilik Haftası
Etkinlikleri” kapsamında 30 Nisan 2015
tarihinde İkitelli Organize Sanayi Bölgesi
Başkanlığı Toplantı Salonu’nda “Sanayide
Kullanılan Verimsiz Elektrik Motorlarının
Dönüşümü” konulu bir panel düzenlendi.
Panelin ilk oturumunda Yıldız Teknik
Üniversitesinden Prof. Dr. İbrahim Şenol,
sanayide yüksek verimli motorların
kullanımının önemine ilişkin bir sunuş
gerçekleştirdi, sonrasında İstanbul Teknik
Üniversitesi’nden Dr. Murat İmeryüz,
verimli elektrik motorları ve sanayide
kullanılan elektrik motorlarının verimli
motorlara dönüştürülmesinde
üniversitelerin rolü üzerine
değerlendirmelerini aktardı.
52
Oturum EVD Yönetim Kurulu Başkanı
Ergin Kayan'ın EVD çalışmalarında elektrik
motorlarının rolü ve önemine değinen
sunumu ve Türkiye Kalkınma Bankası
Daire Başkanı Satı Balcı'nın enerji
verimliliği projelerinin finansmanı
konusundaki bilgilendirmeleri ile
tamamlandı.
Panelin ikinci oturumu, GAMAK Ar-Ge
Müdürü Sinan Altındağ'ın “Tasarruf için
Motor Değişimi; Nasıl ve Ne zaman?”
başlıklı sunuşları ile devam etti.
Sonrasında Verimlilik Genel Müdürlüğü
Program Uygulama ve Destekler Daire
Başkanlığı Sanayi ve Teknoloji Uzmanı
Belçim Aytekin Keskin, sanayide verimsiz
elektrik motorlarının dönüşümünü
desteklemeye yönelik politika araçları
konusunda bilgi verdi. Oturum ABANA A.Ş.
Genel Müdür Yardımcısı Sami Akdoğan'ın
Türkiye ve dünyadaki elektrik motor pazarı,
trendler ve gelişmeler konusundaki
değerlendirmeleri ve Elektrik Mühendisleri
Odası İstanbul Şubesi Enerji Komisyonu
Başkanı Cemil Ünal'ın enerjinin etkin
kullanımı için elektrik motorların değişimi
hakkındaki sunumları ile tamamlandı.
Panelde üniversite, kamu ve özel sektör
temsilcileri bir araya getirilerek yapılan
sunumları takiben öneri ve
değerlendirmeler bölümünde toplantıya
iştirak eden sanayici/işletmecilerin
soruları ve sorunları, akademisyenler,
üretici firma temsilcileri ve Bakanlık
görevlileri tarafından yanıtlandı.
MAYIS 2015
KÜRESEL ÇEVRE FONU’NA SUNULAN “ENERJİ VERİMLİ MOTORLARIN KULLANIMININ
GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ” GEF HAZİRAN PROGRAMINA ALINDI
Verimlilik Genel Müdürü Anıl YILMAZ
Onuncu Kalkınma Planı “Enerji
geçtiğimiz ay GEF Konseyi’ne iletilmişti.
Verimliliğinin Geliştirilmesi Öncelikli
Sonrasında, GEF Konseyi’nden yapılan
Dönüşüm Programı” kapsamında Bilim,
açıklama ile projenin ilk aşamayı geçerek
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB)
Haziran Konseyi’ne alınmasının uygun
koordinasyonunda yürütülen “Sanayide
bulunduğu bildirildi. Bu açıklamanın
Enerji Verimliliğinin Artırılması Bileşeni
ardından, proje hazırlama sürecinin ikinci
Eylem Planı” doğrultusunda düşük verimli aşamasına önümüzdeki aylarda
Dr. Holger
BERG - Wuppertal
İklim ve Çevre Enstitüsü
elektrik
motorlarının
dönüşümünü
başlanacak. 2015 yılı sonunda nihai proje
hedefleyen bir program başlatıldı.
teklifinin GEF Sekretaryası’na sunulması
Verimlilik Genel Müdürlüğü (VGM)
hedeflenmektedir.
tarafından yürütülen “Sanayide Düşük
Verimli Motorların Dönüşümü Programı”
60 ay sürmesi planlanan projenin amacı;
kapsamında Birleşmiş Milletler Kalkınma
KOBİ’lerde enerji verimli motorların
Programı (UNDP) ile işbirliği yapılarak
kullanılması için pazarın dönüştürülmesi
Küresel Çevre Fonu (GEF) 6. Dönemi’ne
suretiyle, Türkiye’nin sanayide enerji
sunulmak üzere, “Küçük ve Orta Ölçekli
verimliliğinin sağlanması için ek
İşletmelerde (KOBİ) Enerji Verimli Motorların
yatırımların geliştirilmesidir. Bu amaca,
Kullanımının Geliştirilmesi” (Promoting
hem yeni üretilecek, hem de sanayide
hâlihazırda kullanılmakta olan elektrik
Energy-Efficient Motors in Small and
motorlarına ilişkin mevzuatın
Medium Sized Enterprises -SMEs- in
güçlendirilmesi, uygun yönetişim ve bilgi
Turkey) adlı proje teklifi hazırlandı.
Bakanlığın yürütücüsü olacağı proje teklifi, altyapısının geliştirilmesi, Türk
Standartları Enstitüsü’nün motor test
fonlanmanın değerlendirilmesi için
Türkiye’deki GEF odak noktası olan Orman laboratuvarlarının kapasitesinin
geliştirilmesi, KOSGEB programları başta
ve Su İşleri Bakanlığı aracılığıyla
olmak üzere sürdürülebilir finansal
mekanizmalarının oluşturulması ve
kapsamlı bilinçlendirme ve eğitim
programlarının hazırlanıp uygulanması
planlandı. KOSGEB ve TSE, beş bileşenden
oluşan projenin ortakları arasında yer
alıyor.
İlgili proje, GEF’in İklim Değişikliğinin
Azaltılması başlığı altında sunulmuş olup
projenin gerçekleştirilmesi ile birlikte,
işletmeler ve ülke ekonomisinin elde
edeceği faydanın yanı sıra, 450.000 ton
CO2-e emisyonunun azaltılacağı
hesaplanmaktadır. Proje, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’nın yürütücüsü olacağı
ilk GEF Projesi olma özelliğini taşıyor.
Bütçenin ise Küresel Çevre Fonu’ndan
sağlanacak katkı ve BSTB ve ortak kurum
ve kuruluşların sağlayacağı ayni ve nakdi
katkılarla birlikte, yaklaşık 30 milyon dolar
olması bekleniyor.
53
MAYIS 2015
TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK)
“DEVLET DESTEKLERİ KAPSAMINDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ PROJELERİNİN
FİNANSMANI ÖNÜNDEKİ BARİYERLER” TOPLANTISI
İSTANBUL'DA GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Dairesi Başkanı Ahmet Merih Özyılmaz ve
VAT Enerji Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.
Makine Mühendisi Altuğ Karataş sunum
yaptı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İSO
Genel Sekreteri Melek Us, enerji
verimliliğine yönelik yatırımların
finansmanı için devlet desteğine ihtiyaç
duyulduğunu söyledi. Yapılacak
yatırımlarla sanayi ve konutlarda
kullanılan elektriğin yüzde 15 ile 30
arasında azaltılabileceğini kaydeden Us,
enerji verimliliğinin önemli bir rekabet
unsuru olduğunu ve milli bir mesele
olarak ele alınması gerektiğini belirtti.
Toplantıya katılan konuşmacılar bir arada.
İstanbul Sanayi Odası (İSO), enerjinin
verimli kullanımına yönelik olarak verilen
devlet teşvik ve destekleri ile sanayicilerin
bu desteklerden yararlanma oranı
konusunda bilgi alışverişinde bulunmak
üzere kamu yetkilileri ile sanayicileri
5 Mayıs 2015 tarihinde İstanbul'da bir
araya getirdi.
Odakule’de gerçekleştirilen toplantıda
enerji verimliliği konusunda verilen
teşviklerin daha uygulanabilir ve
yararlanılabilir hale gelmesi için neler
yapılabileceği konuşuldu. Sanayicilerin bu
teşvikleri kullanma konusunda yaşadıkları
sıkıntılar ele alınarak karşılıklı çözüm
önerileri ortaya kondu. Toplantıya
54
kamudan ve sanayi kesiminden önde gelen
enerji uzmanları katılırken, toplantıya
izleyici katılımının da yüksek olduğu
görüldü.
Toplantıda Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel
Müdürlüğü Yenilenebilir Enerji Genel
Müdür Yardımcısı Erdal Çalıkoğlu,
Ekonomi Bakanlığı Teşvik Uygulama ve
Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü Dış
Ticaret Uzmanı İsmet İnce, Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel
Müdürlüğü Program Uygulama ve
Destekler Dairesi Sanayi ve Teknoloji
Uzmanı İlknur Frolet, KOSGEB KOBİ
Araştırmalar ve Proje Koordinasyon
Enerji verimliliği konusunda ilgi ve bilgi
eksikliğini gidermek için Yıldız Teknik
Üniversitesi ortaklığında ve İstanbul
Kalkınma Ajansı’nın destekleri ile İstanbul
Enerji Verimliliği Merkezi'ni kurduklarını
anlatan İSO Genel Sekreteri Us, enerji
tasarrufu yatırımlarının 5. bölge teşvik
kapsamına alınmasının önemli bir adım
olduğunu ifade etti. Melek Us, 5. bölge
teşvik kapsamına alınmak için gereken
şartların değiştirilerek; tüm tesisin enerji
yoğunluğunun azaltılması için konulan
yüzde 20 oranının daha gerçekçi bir orana
çekilmesi ve tüm tesis bazında bir oran
vermek yerine, tesis bünyesinde proje
bazlı yapılacak enerji verimliliği
çalışmaları için bir oran verilmesi
gerektiğini söyledi.
İSO Genel Sekreteri Us, Verimlilik Artırıcı
Projeler (VAP) ve Gönüllü Anlaşmalar'ın da
MAYIS 2015
yönelik yatırımların 5. bölge teşviklerinden
nasıl yararlanacağını anlattı.
Toplantıda konuşan Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı, Verimlilik Genel
Müdürlüğü Sanayi ve Teknoloji Uzmanı
İlknur Frolet, “Sanayide Verimsiz Elektrik
Motorlarının Dönüşümü Programı”
kapsamında yapılan çalışmalardan
bahsetti. Frolet, pilot bölge olan Kayseri
OSB ile işbirliği içinde ve KOSGEB'in
üzerinde çalıştığı yeni bir destek ile
gerçekleşecek dönüşüm çalışması
hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
bütün sanayiciler arafından başvurulabilir
noktaya getirilmesi gerektiğini belirterek
“Son 6 yıldaki toplam VAP başvurusu
sayısının 170, Gönüllü Anlaşma
başvurusunun ise sadece 25 olması, bu
desteklere başvuru şartlarının çekici
olmadığının göstergesidir. Ayrıca,
başvurulara bakıldığında, hep büyük
sanayi kuruluşlarının bu desteklere
başvuruyor olması, büyük çoğunluğu KOBİ
olan üye sanayicilerimizi bu teşvik
mekanizmalarının dışında bıraktığını
gösteriyor. Bu nedenle, bu teşviklere
başvurmak için gereken şartlardan biri
olan yıllık toplam enerji tüketiminin 1.000
TEP olması şartının, 500 TEP olarak
değiştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz”
diye konuştu. Melek Us, İSO'nun 20 yıldır
verdiği Çevre ve Enerji ödüllerinin
başlığının bu yıl "Enerji Verimliliği"
olduğunu da kaydetti.
Toplantıda “Verimlilik Artırıcı Proje Desteği
& Gönüllü Anlaşmalar” başlığında bir
sunum yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı, Yenilenebilir Enerji Genel
Müdürlüğü, Yenilenebilir Enerji Genel
Müdür Yardımcısı Erdal Çalıkoğlu,
“Bugüne kadar hep kaç watt'lık yatırım
yapıldığını konuştuk. Ama artık negatif
watt kavramını geliştirdik yani önemli olan
artık bir yatırımın ne kadar enerji tasarrufu
sağladığıdır" dedi. Çalıkoğlu, küresel
ölçekte tasarruf edilen enerji miktarının
kullanılan enerjiye yaklaştığını söyleyerek
Türkiye'de son dönemde konut ve
hizmetlerin enerji kullanımının sanayiyi
geride bıraktığına dikkat çekti.
Ekonomi Bakanlığı, Teşvik Uygulama ve
Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, Dış
Ticaret Uzmanı İsmet İnce, Ekonomi
Bakanlığı'nın uygulamakta olduğu
teşvikler hakkında bilgi verdi. İnce, belirli
standartları karşılayan enerji verimliliğine
KOSGEB KOBİ Araştırmalar ve Proje
Koordinasyon Dairesi Başkanı
Ahmet Merih Özyılmaz da KOSGEB’in
enerji tasarrufu hakkında yaptığı
çalışmaları anlattı. Özyılmaz, enerji etüd,
danışmanlık ve eğitim destekleri
hizmetleri ile enerji verimliliği konusuna
katkı sağladıklarını belirtti. VAT Enerji
Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş.’den Makine
Mühendisi Altuğ Karataş da yaptığı
sunumda VAP ve gönüllü anlaşmaların
uygulanmasında yaşanan zorluklardan
bahsederek bu konuda alternatif finans
sistemleri hakkında bilgi verdi.
Sunumların ardından “Enerji
verimliliğinde neden istediğimiz noktada
değiliz? Devlet destekleri enerji verimliliği
için çözüm olabilir mi? Alternatif
finansman sistemleri ülkemizde nasıl
uygulanmalıdır?” başlıklı bir tartışma
oturumu yapıldı. Moderatörlüğünü İTÜ
Enerji Enstitüsü Enerji Planlaması ve
Yönetimi Ana Bilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Sermin Onaygil’in yaptığı
oturumda enerji verimliliği konusunda
atılacak adımlar interaktif bir ortamda
masaya yatırıldı. İSO'nun konu hakkındaki
önerileri kamu yetkilileri ve sanayicilerce
tartışıldı.
55
MAYIS 2015
TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK)
POLONYA’DA GERÇEKLEŞTİRİLEN TAIEX KONFERANSI’NA
KATILIM SAĞLANDI
AB Komisyonu Technical Assistance
Information Exchange Instrument (TAIEX)
organizasyonu kapsamında, “AvrupaAkdeniz Bölgesinde Tekstil ve Hazır Giyim
Değer Zincirinde Dijital Entegrasyon,
Enerji ve Kaynak Verimliliği Konusunda
Fırsatlar Konferansı”, 27-28 Nisan 2015
tarihlerinde Polonya’nın Krakov şehrinde
gerçekleştirildi. Konferansa, Bilim, Sanayi
ve Teknoloji Bakanlığı’nı temsilen
Verimlilik Genel Müdürlüğü’nden Sanayi
ve Teknoloji Uzmanı Yücel Özkara ile
Sanayi Genel Müdürlüğü’nden Mühendis
Gökçe Çakar katılım sağladılar.
Avrupa Birliği üyesi ülkelerden, Akdeniz
ülkelerinden (Türkiye, Kosova, Ürdün,
Cezayir, Lübnan, Fas, Tunus, Mısır ve
Filistin) katılımcıların davet edildiği
Konferans’ta, Avrupa-Akdeniz Bölgesi’nde
tekstil ve hazır giyim sektörlerinde faaliyet
gösteren firmaların daha rekabetçi hale
gelebilmeleri için, dijital entegrasyon,
enerji verimliliği ve tekstil materyallerinin
sürdürülebilirliği konularında başarılı iş
uygulamaları, programları ve politikaları
konusunda deneyimler paylaşıldı.
Tekstil sektöründe faaliyet gösteren
firmaların, enerji verimliliği uygulamaları
arasında özellikle ısı kayıpların
azaltılması, atık ısının geri kazanımı ve
süreç iyileştirme yoluyla enerji tasarrufu
ile ilgili uygulama örnekleri sunuldu.
Avrupa Giyim ve Tekstil Konfederasyonu
EURATEX’in koordinatörlüğünde yapılan
SESEC (Sustainable Energy Saving for the
European Clothing Industry) projesi
kapsamında gerçekleştirilen çalışmalarla
ilgili bilgi verildi, örnek projeler ve
sonuçları tanıtıldı. EURATEX, tekstil ve
giyim sanayindeki 300’ün üzerinde KOBİ’yi
56
enerji verimliliği alanında güçlendirmek
amacıyla 2016 yılına kadar Energy
Made-to-Measure adı altında bir
kampanya yürütmektedir. Bu kampanya
kapsamında hazırlanan internet sitesi,
(http://www.em2m.eu/) tekstil ve hazır
giyim sektöründe faaliyet gösteren
firmalar için eğitim modülleri, enerji
yönetimi ve kıyaslama için önemli araçlar
sunmaktadır.
Konferans’ın bir diğer odak konusu olan
dijital entegrasyon üzerinde, özellikle
tasarım süreci ile üretim süreçlerini
entegre eden yazılımları ve bilgi işlem
süreçleri tanıtan sunumlar yapıldı.
Konferans’ta tekstil sanayinde
sürdürülebilirlik kavramı enerji verimliliği
uygulamalarının yanında tekstilde geri
dönüşüm uygulamalarını da içerecek
şekilde ele alındı. Atık ya da hurda tekstil
ürünleri üzerinden yapılan geri dönüşüm
uygulamaları tanıtıldı. Konferans’ta,
başarılı geri dönüşüm uygulamaları
arasında Türkiye’den Bossa firmasının
sunumu yer aldı. Farklı ülkelerden çeşitli
katılımcıların deneyim paylaşımı ve bilgi
aktarımı yaptıkları iki günlük Konferans,
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın
faaliyet alanları ile ilgili olarak kurumsal
kapasitenin geliştirilmesine önemli
katkılar sağladı.
MAYIS 2015
HABER
“TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ BULUŞMASI” SAMSUN’DA
GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon
Stratejisi Eylem Planı faaliyetleri
kapsamında Orta Karadeniz Kalkınma
Ajansı tarafından düzenlenen “Teknoloji
Geliştirme Bölgeleri Buluşması”,
12 Mayıs 2015 tarihinde Samsun’da
gerçekleştirildi. Etkinliğe, Türkiye’de
bulunan Teknoloji Geliştirme Bölgesi (veya
Teknokent) yetkililerinin yanı sıra Bölge
üniversitelerinden, kamu ve özel
sektörden birçok temsilci katıldı.
Samsun Valisi İbrahim ŞAHİN ile Samsun
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya YILMAZ'ın katıldığı toplantıya yoğun ilgi gösterildi.
Etkinliğin açılış konuşmaları Orta
Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel
Sekreteri Mevlüt Özen, Samsun
Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz ve Samsun Valisi
İbrahim Şahin tarafından yapıldı.
Konuşmaların ardından Samsun
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter
Yardımcısı Zennube Albayrak tarafından
“Samsun Bilim Merkezi Projesi” sunumu
gerçekleştirildi.
Etkinlik, iki oturum halinde düzenlendi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı
Verimlilik Genel Müdürlüğü Verimlilik
Politikaları ve Araştırma Dairesi Başkanı
Dilek Birbil’in başkanlığını yaptığı ilk
oturumda, ULUTEK Genel Müdürü
Rıdvan Arslan, Yıldız Teknopark Genel
Müdür Yardımcısı Remzi Kozal, Teknopark
İzmir İnovasyon ve Kuluçka Merkezi
Yöneticisi Aykut Hocaoğlu, Bilkent
Cyberpark Teknoloji Transfer Ofisi
Yöneticisi Faruk İnaltekin, Gazi Teknopark
İş Geliştirme Sorumlusu Furkan Özcan
sunumlarını gerçekleştirdiler.
TEPAV Biyoteknoloji Politikaları Merkezi
Direktörü Selin Arslanhan Memiş’in
başkanlığını yaptığı ikinci oturumda,
Mersin Teknopark Genel Müdürü
Özgür Durmaz, TÜBİTAK MARTEK Genel
Müdürü Orhan Çömlek, TÜBİTAK MARTEK
Danışmanları Azize Şahin ve
Hakan Kitapçı, Erciyes Teknoloji Transfer
Ofisi Üniversite-Sanayi İşbirliği Uzmanı
Orbay Çağlayan Şimşek, Konya Teknokent
Patent ve Ticarileştirme Yetkilisi
Mehmet Tanyer, Selçuk Teknoloji Transfer
Ofisi Girişimcilik ve Şirketleşme Uzmanı
Ufuk Korkmaz ve Samsun Teknokent
firması olan Pivot Bilgi Teknolojileri
Kurucu Ortağı Onur Baran sunum yaptılar.
Oturumların ardından katılımcıların
Samsun Teknopark’ı ziyaret etmesiyle
etkinlik sona erdi.
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, gerek
üretim kapasitesinin artırılması, gerekse
yenilikçi ürünlerin pazarlanması ve ülke
rekabet gücünün artırılması bakımından
önemli bir potansiyele sahiptir. Bu
potansiyelin kullanılması için öne çıkan
araçlar arasında; bölgelerin ve
bölgelerdeki firmaların markalaşmasının
yanı sıra kuruluş amacında da ifade edilen
üniversite sanayi işbirliğinin
güçlendirilmesi sayılmaktadır. Orta
Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından
düzenlenen bu buluşmada her iki konu
pek çok yönüyle tartışılmış, bölgelere özgü
uygulama örneklerinin paylaşımına olanak
sunan bir ortam oluşturulmuştur.
57
MAYIS 2015
HABER
PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ’NDE
“ÇALIŞMA HAYATI İLE VERİMLİLİK İLİŞKİSİ” TARTIŞILDI
Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Pamukkale
Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve
Endüstri İlişkileri Bölümü (ÇEEİ)
iş birliğiyle, 13 Mayıs 2015 tarihinde,
Pamukkale Üniversitesi’nde (PAÜ)
“Çalışma Hayatı ve Verimlilik
Sempozyumu” gerçekleştirildi. Açılış
konuşmasını PAÜ Rektörü
Prof. Dr. Hüseyin Bağcı’nın yaptığı
sempozyumun ilk oturumunda çalışma
hayatının dönüşümü ele alındı. ÇEEİ Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karadeniz,
konuşmasında, aşırı çalıştırma
uygulamalarının negatif verimlilik etkileri
yarattığını ampirik bulgularıyla ortaya
koydu. OECD ülkeleriyle
karşılaştırıldığında Türkiye’de haftalık fiili
çalışma saatlerinin çok yüksek olduğu ve
çalışma saatlerinin sınırlandırılmasının ve
zaman içinde düşürülmesinin verimlilik
kazançları elde edileceği belirtildi. İstanbul
Kültür Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı
Doç. Dr. Sinan Alçın, göçmen işçilerin
Türkiye ekonomisine ve verimliliğe olan
etkilerini incelediği sunuşunda, tam olarak
eşit çalışma şartları sağlanmasının
Türkiye’nin yeni tanıştığı göçmen işçiler
sorununun uzun vadede ekonomi ve
toplumsal hayat açısından en sağlıklı ve
kalıcı çözüm olacağını ortaya koydu. İlk
58
oturumun son konuşmasında çalışma
hayatının dönüşümünü ekolojist
yaklaşımlar açısından ele alan Verimlilik
Genel Müdürlüğü Sanayi ve Teknoloji
Uzmanı Ahmet Emre Çoban, tarihsel
süreç ve etkileri açısından çalışma
hayatında çevresel politikaların
yansımalarından söz ederek en güncel
yaklaşım olan “Yeşil İş” kavramı hakkında
bilgi verdi.
“Kadının İşgücüne Katılımının Önündeki
Engeller ve Çözüm Arayışları” başlıklı
ikinci oturumda PAÜ İktisat Bölümü’nden
Prof. Dr. Ensar Yeşilyurt sektörler
itibarıyla kadın istihdamı ve verimlilik
düzeylerini, karşılaştırmalarının temelini
katma değer/üretim kavramına
dayandırarak açıkladı. Muğla Sıtkı
Koçman Üniversitesi ÇEEİ Bölümünden
Doç. Dr. Saniye Dedeoğlu, Hanehalkı
İşgücü Anketi verileri kullanarak ortaya
koyduğu hesaplamalarda, 2000'li yıllarda
Türkiye’de kadın istihdamı ve kadın
istihdamı politikalarını detaylı şekilde
açıkladı. Kadınların erkeklerden daha
düşük ücretlerle ve daha yüksek işsizlik
oranlarıyla karşı karşıya olduğu temel
bulgusu öne çıktı. Uluslararası Çalışma
Örgütü (ILO) Ankara Ofisi’nden
Melis Kılavuz, “Kadınlar için Daha Çok ve
Daha İyi İşler” projesinin tanıtımını yaptı,
projenin hangi ihtiyaçtan ortaya çıktığını ve
beklenen çıktılarını açıkladı. Projenin kadın
ile erkeği evde, işte, her yerde eşit kılmak
olan temel amacını sağlamak için atılması
gereken adımları açıkladı. Son konuşmacı
olan Türkiye Ekonomi Politikaları
Araştırmaları Vakfı (TEPAV) Baş
Ekonomisti Güneş Aşık, “Kadın Türkiye’yi
Kadınlar Büyütebilir mi?” sorusuna yanıt
aradığı sunuşunda Türkiye’de kadınların
iş gücüne katılım oranının gerek OECD
ülkelerinden gerek çoğu Müslüman
ülkeden geride olduğunu gösterdi;
kadınların iş gücüne katılım oranında ciddi
bir artış sağlanmaması durumunda 2023
sayısal büyüme hedeflerine ulaşmanın zor
olacağına farklı senaryolarla ortaya koydu.
Bu kapsamda, son dönemde kadın
istihdamını ve istihdama katılım oranını
artırmaya yönelik politika girişimlerini ele
alan Aşık, politikaların iş gücü arzını
artırmaya odaklandığını, iş gücü talebini
artırmaya dönük politika tasarımlarının
eksikliğinin görüldüğünü ifade etti.
Özellikle 2008 küresel krizinin ardından saf
bir girdi-çıktı karşılaştırması olarak ele
alınacak verimlilik hedeflerinin merkez
ekonomilerden çevreye yayılan yapıda
krizlere yol açmasının kaçınılmaz olduğu,
verimliliğin ancak çalışma hayatı, sosyal
koşullar, çevre gibi boyutlarıyla ele
alınmasının gelecek dönemin temel
yaklaşımı olacağının belirtildiği
sempozyum, katılımcıların çalışma hayatı
ve verimlilik konusundaki sorularını
cevaplamakla birlikte birçok soruyu
beraberinde getiren yorumlarıyla
tamamlandı.
MAYIS 2015
BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK:
“ÜRETİME VE YATIRIMA ÇOK CİDDİ AĞIRLIK VERDİK”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Fikri Işık, Niğde Organize Bölgesi’ndeki
Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri
Geliştirme ve Destekleme İdaresi
Başkanlığı (KOSGEB) İl Müdürlüğü açılışı
ve girişimcilik kursiyerleri için
24 Mayıs 2015 tarihinde düzenlenen
sertifika törenine katıldı. Törende
konuşma yapan Işık, dünyada 2008 yılında
yaşanan krizin herkese üretimin kıymetini,
değerini bir kez daha öğrettiğini dile
getirdi. Başta ABD olmak üzere İspanya,
Fransa gibi bazı ülkelerin yaşanan bu krizi
çok önemsemediğini, finansla, turizmle ve
değişik sektörlerle yollarına devam
edebileceği anlayışında olduklarını
belirten Işık, “Fakat 2008 krizi üretim
olmadan, sanayi olmadan diğer
sektörlerin beslenemeyeceğini, adeta
başta hizmet sektörü ve tarım sektörü
olmak üzere pek çok sektörün sanayideki
büyümeye bağlı olduğunu çok acı bir
tecrübeyle tekrar görmüş oldular” dedi.
2008 krizi teğet geçmeseydi,
Türkiye'yi kalbinden vururdu
Bakan Fikri Işık, Türkiye’de üretimin,
yatırımın ve istihdamın artması için çok
yoğun gayret gösterdiklerini, ülkedeki
teşvik mekanizmasını yeniden ele
aldıklarını ve değerlendirdiklerini ifade
etti. 2008 yılında yapılan çalışmaların ne
kadar değerli olduğunu bütün Türkiye'nin
gördüğünü dile getiren Işık, “Türkiye eğer
2002-2008 yılı arasında üretime yatırıma
ve istihdama gereken desteği ve gereken
önemi vermeseydi 2008 krizi Türkiye'yi
teğet geçmez, adeta kalbinden vururdu.
Ülkenin 2002-2008 yılındaki bu kararlı
destekleri 2008 krizinin Türkiye açısından
bazı alanlarda fırsata dönüşmesine sebep
oldu. O günden bugüne kadar da üretime
hep destek veriyoruz, tam destek
veriyoruz. Üretim Türkiye için olmazsa
olmazdır. Üretimin değerini
önemsemediğimiz gün Türkiye geriye
gider. Bu açıdan da Hükümet olarak
üretime desteğimizi bundan sonra da
artırarak sürdüreceğiz” diye konuştu.
KOBİ’ler üretimin kılcal damarları
Bakan Işık, üretimin özellikle işletme ve
girişim bazında yüzde 99.85'ini oluşturan
KOBİ’lerin dünyada ve Türkiye’de üretimin
kılcal damarları olduğunu kaydetti. Kılcal
damarları çalışmayan bir vücudun
organlarının hareket etmesinin mümkün
olamayacağını belirten Işık, şunları ifade
etti: “Türkiye'de istihdamın yüzde 76'sını
KOBİ’ler sağlıyor, ihracatımızın da yüzde
56’sını KOBİ’ler yapıyor. Dolayısıyla
KOBİ'ler sadece Türkiye için değil, dünya
için en önemli üretim merkezleridir.
KOBİ'lerin güçlenmesi Türkiye’nin
güçlenmesi demektir. KOBİ’lerin büyümesi
Türkiye'nin büyümesi demektir. Biz
özellikle KOBİ'leri desteklemek için
KOSGEB'i çok daha aktif hale getirdik.
KOBİ'lerin gelişmesi için KOSGEB son
derece etkin projeleri bir bir hayata
geçiriyor. KOSGEB’de özellikle küçük
ölçekli işletmelerimize Ar-Ge desteği,
inovasyon desteği veriyoruz. Bunları 2015
için Sayın Başbakanımızın talimatıyla
yüzde 50 oranında artırdık. KOBİ'lerimizin
Ar-Ge'ye, Ür-Ge'ye ve inovasyona daha
fazla yönelmeleri amacıyla bu
desteklerimizi artırıyoruz”
Üniversite mezunları kendi işini
kursun
Işık, her üniversite mezununun devletten
atama beklediği bir ülke olamayacaklarını
belirterek, “Asıl beklentimiz üniversiteyi
bitiren gençlerimizin kendi işini
kurmasıdır. Bunun için girişimciliğe çok
önem veriyoruz. Japonya girişimciliğin
kıymetini 17. yüzyılda fark etti. Bugün
dünya ticaretinden en fazla pay alan
ülkelerden biri ancak geldiği nokta 300
yıllık bir mücadelenin sonucu. Girişimci bir
millet olarak biraz da bilinçli hareket
ettiğimizde başarılı olmamak için bir
sebebimiz yok” şeklinde konuştu.
59
MAYIS 2015
SUMMARY
2015 PRODUCTIVITY WEEK
‘2015 Productivity Week’
Celebrated Throughout the
Country
2015 Productivity Week Student
Activities: Productivity-themed
Idea and Short Film Competition
‘2015 Productivity Week’, organized by
‘Ministry of Science, Industry and
Technology’ and ‘Directorate General for
Productivity’, was celebrated between
April 27 and May 3, 2015 throughout the
country with various ceremonies and
activities. Opening ceremony of the week
was carried out on April 27, 2015 in ATO
Congresium Convention Centre.
Executives and representatives from
public and private institutions,
academicians and students attended the
opening ceremony.
Within the context of 2015 Productivity
Week, successful students ranked in
Productivity-themed Idea and Short Film
Competition were granted awards with a
ceremony organized on April 28, 2015. The
ceremony started with opening speeches
of Yunus Emre Karaosmanoğlu, Deputy
Undersecretary of Ministry of Science,
Industry and Technology and Anıl Yılmaz,
General Director of Productivity.
187 ideas and 49 short films competed in
Productivity-themed Idea and Short Film
Competition. Applications were evaluated
by selection committee composed of
Ministry of Science, Industry and
Technology, Industry and Technology
Experts and 7 project ideas and 3 shorts
films were granted an award.
2015 Productivity Project Awards
A Total of 193 projects including 131 large
scale enterprises applied for the 2015
Productivity Project Awards. The projects
that have passed preliminary screening
were evaluated by 45 voluntary
independent assessors on-site.
As a result of general assessment, 12
large enterprises were granted an award
in categories of Product Development,
Sustainable Production and Process
Improvement.In addition, 4 medium sized
enterprises, 4 small enterprises, 1 microenterprise and 4 public institutions were
granted an award.
60
General Director of Productivity, Anıl
Yılmaz stated in his speech that although
the term 'productivity' is frequently used in
daily language, productivity awareness of
the society is not at desired level. He
indicated that Productivity Week has been
organized with the purpose of perpetuating
productivity perspective in every facet of
life. He pointed to many activities within
the framework of 2015 Productivity Week
that would emphasize productivity and
bring it into the forefront. Addressing
students, he said that ‘It is essential for
you to embrace sustainable productivity
awareness as future industrialists,
executives, scientists and artists of Turkey
in order to make our country stronger and
to leave a country with better conditions
for the next generations’.
Competitive Sectors Conference
and Photography Exhibition
Within the context of ‘Competitive Sectors
Programme’ that has been carried out by
the European Union and the Ministry of
Science, Industry and Technology with a
budget of 2.8 evros all chambers of
commerce and industry in Turkey,
development agencies, universities, nongovernmental organizations, public
institutions and foreign mission came
together in ‘Competitive Sectors
Conference and Photograph Exhibition’ in
April 14, 2015 in Ankara.
Fikri Işık, Minister of Science, Industry and
Technology stated in his opening speech
that all implementation experiences that
have been gained until today will be
valuable within the framework of
European Union-Turkey Financial
Cooperation and opportunities in periods
of 2014-2020 would be evaluated.
‘Sustainable Production and
Eco-Efficiency Panel’ held in
Konya
‘Sustainable Production and
Eco-Efficiency Panel organized with
cooperation of Konya Science, Industry
and Technology Provincial Directorate,
Konya Chamber of Commerce and Karatay
University was carried out on May 4, 2015
in Congress Hall of Konya Chamber of
Commerce as part of ‘2015 Productivity
Week Activities’. Sustainable production,
eco-efficiency and energy efficiency
subjects set the agenda of the panel and
relevant experts, academics, and
industrialists participated in panel.
MAYIS 2015
‘Transformation of Inefficient
Electric Motors in Industry’
discussed in Regional
Consultation Meeting of Science,
Industry and Technology
Provincial Directorates
Regional Consultation Meetings organized
semi-annually were carried out in
Ardahan, Balıkesir, Çorum, Denizli,
Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri,
Tunceli and Yalova in April, 9-10, 2015. As
well as senior staff -governor, deputy
governor and mayor- representatives from
Small and Medium Industry Development
Organization, Turkish Standards
Institution, Development Agencies,
Universities, Chambers of Commerce and
Industry and Provincial Directors of
Science, Industry and Technology attended
the meeting. Experts made presentations
in subjects of ‘Transformation of
Inefficient Engines in Industry’,
‘Legislation Simplification’, ‘Internal
Control’ and ‘Domestic Production’ in
regional consultation meetings in nine
provinces simultaneously.
Taiex Conference held in Poland
‘Digital integration, energy and resource
efficiency in the textile and clothing
industry in the Euro-Mediterranean area
Conference’ within the framework of
European Commission Technical
Assistance Information Exchange
Instrument (TAIEX) was held in Krakov,
Poland in April 27-28, 2015. Participants
from EU and Mediterranean countries
(Turkey, Kosovo, Jordan, Algeria, Morocco,
Tunisia, Egypt and Palestine) were invited
to the conference and successful business
practices, programs and policies
concerning digital integration, energy
efficiency and sustainability of textile
materials were discussed for increasing
competitiveness in textile and clothing
industry enterprises.
61
MAYIS 2015
SANAYİ GÖSTERGELERİ / INDUSTRY INDICATORS
Sanayi Üretim Endeksi (2010 Ort.=100) - İmalat Sanayi Üretim Endeksi (2010 Ort.=100)
Industrial Production Index (2010 Avg.=100) - Manufacturing Industry Production Index (2010 Avg.=100)
Kaynak: TÜİK - Source: TurkStat
İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı (%)
Capacity Utilization Rate of Manufacturing Industry (%)
62
Kaynak: Merkez Bankası - Source: Central Bank of The Republic of Turkey
MAYIS 2015
BİLİM VE TEKNOLOJİ GÖSTERGELERİ / SCIENCE and TECHNOLOGY INDICATORS
Türkiye ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde 1000 Çalışan Başına Araştırmacı Sayısı (Tam zaman eşdeğeri) (2013)
Total Researchers Per Thousand Total Employment in Turkey and Selected OECD Countries (Full time equivalent) (2013)
Türkiye ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde Toplam Araştırmacı Sayısı Yıllık Büyüme Oranı (Tam zaman eşdeğeri) (2013)
Total Researchers Annual Growth Rate in Turkey and Selected OECD Countries (Full time equivalent) (2013)
Kaynak: TÜİK, OECD MSTI - Source: TurkStat, OECD MSTI
Türkiye'de ve Seçilmiş OECD Ülkelerinde Toplam Araştırmacı Sayısı (Tam zaman eşdeğeri) (2002 - 2013)
Total Researchers in selected OECD Countries and Turkey (Full time equivalent) (2002 - 2013)
Türkiye'de Toplam Araştırmacı Sayısı Yıllık Büyüme Oranı (Tam zaman eşdeğeri) (2013)
Total Researchers Annual Growth Rate in Turkey (Full time equivalent) (2013)
Kaynak: TÜİK, OECD MSTI - Source: TurkStat, OECD MSTI
63
MAYIS 2015
ULUSAL VE ULUSLARARASI VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ
NATIONAL and INTERNATIONAL PRODUCTIVITY STATISTICS
İmalat Sanayi Verimlilik Değişimleri (Yıllık ve Üç Aylık) ve Üç Aylık için Eğilimler
Productivity Changes in Manufacturing Industry (Annually and Quarterly) and Trends for Quarterly Data
Kaynak: Türkiye Ulusal Verimlilik İsta s kleri ve EUROSTAT - Source: Na onal Produc vity Sta s cs of Turkey and EUROSTAT
Seçilmiş Avrupa Ülkeleri 2014 Yılı Çalışan Kişi Başına Üretim Endeksi Ortalaması ve Yıllık Ortalama Değişim Oranları
Index of Production Per Person Employed; Average of the Year 2014 and Annual Average Rate of Growth For Selected European Countries
Kaynak: Türkiye Ulusal Verimlilik İsta s kleri ve EUROSTAT - Source: Na onal Produc vity Sta s cs of Turkey and EUROSTAT
64
ULUSAL VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ / NATIONAL PRODUCTIVITY STATISTICS
Download