HAMİLELER DİKKAT Her hamile kadının farkında olması gereken risk faktörleri Medicine Hospital’da, 10 yıl sonra sağlığına kavuştu 15 14 GÖZ KAPAĞI Hastalıkları ve tedavisi 07 BY-PASS 09 100 bebekten 1'i kalp hastası (12) Sayı: 9 2014 DAHA GÜZEL OLACAKSINIZ Medicine Hospital’da güzelliğiniz için her şey var. APANDİSİT geç kalanları 13 sevmiyor SORULARLA 04 Medicine Hospital’ bültenidir ücretsizdir Kırılmayan böbrek taşı kalmayacak SAÇ EKİMİnin sağlığınıza etkileri 15 Bakımlı ve güzel olmak herkesin hakkı. Medicine Hospital Güzellik Merkezi, güzelliğinize güzellik katacak harika fırsatlarla dolu. Kendine önem gösteren, bakımlı insanlar için güzellik merkezimiz en kaliteli uygulamaları ile size ihtiyacınız olan bakımı sağlayacak! Modern teknolojik cihazları, uzman doktorları eşliğinde doğru tedavi yöntemleri sunan Medicine Güzellik Merkezi “sağlıklı güzellik” ilkesiyle hareket ediyor. Cilt bakımından lazer epilasyon işlemine kadar pek çok hizmet sunan merkezimizde ihtiyacınız olan her uygulama mevcut. 08 Medicine Hospital 02 Görmezden gelmemeniz gereken BELİRTİLER UZ. DR. ABDÜLHALİM ŞENYİĞİT Medicine Hospital Başhekim Çoğumuz hastalanmadan doktora gitmiyoruz. Başımız ağrıdığında ağrı kesicilerle geçiştirmeye çalışırız. Ancak bu belirtilerden bazılarını dikkate almazsanız, ciddi sonuçlara yol açabilir. Aşağıdaki belirtilerden biri siz de varsa, en yakın zamanda doktora gitmelisiniz. Ağız kuruluğu çok su içmek, çok idrara çıkmak, kilo kaybı şeker hastalığı belirtilerine dahil olabilir. 1 2 Gece krampları ve/veya cilt renginde morluk, beyazlık ile birlikte bacağınızda ağrı, şişlik, kızarıklık ya da sıcaklık hissi ise kan pıhtılaşmasının belirtisidir. Daha önce hiç yaşamadığınız ani şiddetli baş ağrısı felç , damar hastalıkları, hipertansiyon, belirtileri olabilir. 3 4 Bilinç kaybı ise dehidrasyon, felç, nöbet, düzensiz kalp atışı ya da diğer kalp problemleri, kansızlık, düşük kan şekeri ya da aşırı dozda ilaç kullanımının bir belirtisi olabilir. Ateşiniz varken vücudunuzdaki bir yara da özellikle kızarıyorsa ve alevleniyorsa sistemik bir enfeksiyona yakalanmış olabilirsiniz. 5 Boğuluyormuş hissiyle birlikte nefes darlığı ya da zor nefes almak astım krizi, anafilaktik şok, zatürree veya zayıflamış bir akciğerin belirtisidir. 6 Gözünüzün önündeki siyah noktaların sayısında ya da büyüklüğünde artış ve/veya ışık çakması ise retina yırtılması ya da ayrılmasının bir belirtisi olabilir. 7 Göğüs ağrısı ya da bulantı olsun veya olmasın göğüste baskı, ağrının çeneye, sırtınızın üst bölümüne, omuzlarınıza ve/veya kollarınıza yayılması durumunda ise kalp krizi geçiriyor olabilirsiniz. 8 Vücudunuzun tek tarafında güçsüzlük, hissizlik ya da ağırlık hissi ile vücudunuzun bir tarafını aniden hareket ettirememe gibi bir soruna aynı zamanda görme, konuşma ya da kelimeleri anlamada güçlükler, baş dönmesi, baygınlık ya da zihin karışıklığı eşlik edebilir. Ya da tüm bu belirtiler bir iki dakika içinde görülebilir. Eğer sizde de bu belirtiler varsa, felç ya da geçici iskemik kriz geçiriyor olabilirsiniz. 9 İştahsızlık, karın ağrısıyla birlikte bulantı/kusma, karında şişlik, ateş varsa apandisit ya da bağırsak tıkanıklığı olabilir. 10 Nerede olduğunuzu anlayamama ya da bildiğiniz kişileri tanıyamama gibi zihinsel durumdaki ani değişiklikler ise felç ya da diğer nörolojik problemlerin, kafa yaralanmasının, enfeksiyonun, düşük kan şekerinin ya da nöbet geçirmenin belirtisidir. 11 Başınız aniden ve aşırı şekilde dönmeye başladıysa felç veya kalp krizi geçiriyor olabilir ya da tedaviye reaksiyon gösteriyor olabilirsiniz. 12 www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital BAŞ AĞRILARINDAN KURTULMAK İÇİN ● Düzenli uyku: Her gün belirli zamanlarda uyuyup uyanmalısınız. Hafta sonları çok fazla, hafta içi ise çok az uyumak sakıncalıdır. Çoğu erişkin için gece ihtiyaç duyduğu uyku süresi yaklaşık 6-8 saattir. Uykudan baş ağrısı ile uyanmak olası bir uyku bozukluğunun göstergesidir. sakıncalı olmayabilir. Ancak sürekli olarak, haftada üç günden fazla bu ilaçların kullanılması baş ağrısına yol açar. ● Stresi azaltmak: Stres, baş ağrısında bir artışa yol açabilir. Gevşeme, nefes egzersizi, meditasyon ve stres yönetimi kullanılabilecek yöntemlerdir. ● Depresyon tedavisi: Kişinin sıklıkla depresif bir duygu durumunda olduğu görülüyorsa uzman yardımı alması baş ağrısının etkin bir şekilde tedavi edilmesi için önemlidir. Haber Koordinatör Dr.Yakup UÇAR Genel Yayın Yönetmeni Uz.Dr. Cevat ŞENGÜL Yazı İşleri Müdürü Mecit KILINÇARSLAN Prof.YÜKSEL TENEKECİOĞLU Değişimi farkediyor musunuz? ● Yeterli ölçüde rutin egzersiz: Haftada 3- 5 kez yapılan yeterli ölçüde egzersiz, stresinizin azalmasına ve bedensel olarak formda kalınmasına yardım edecektir. Aşırı veya düzenli yapılmayan egzersiz ise baş ağrılarını tetikleyebilmektedir. ● Kafein, alkol ve ilaç alımını sınırlandırmak: Kafein uyarıcı bir maddedir ve kullanan kişilerde kafein yoksunluğu baş ağrısına neden olabilir. Kafeinin kaynağı genellikle kahve, çay, asitli içecekler ve kafein içeren ağrı kesicilerdir. Baş ağrısı için kullanılan herhangi bir ilaç, çok uzun sure ve sık alındığında baş ağrısı ortaya çıkabilir. Haftada 1-2 defa ağrı kesici kullanmak ED?T RDEN Medicine Hospital Ortopedi ve Travmatoloji Bölüm Başkanı Genel Koordinatör ● Düzenli beslenme: Kan şekerinin düşmesi, baş ağrısını tetikleyebilir. Günde üç kez, düzenli aralıklarla, protein, meyve, sebze ve karbonhidrat içeren öğünler tüketilmelidir. Çok UZ. DR. fazla şeker, kan FAZİLET KARADEMİR şekerinin hızlı Nöroloji yükselmesine ve bu da tekrar hızlı düşmesine yol açar; sonuç olarak baş ağrısını tetikleyebilir. ● Bol miktarda sıvı tüketmek: Normal bir erişkin gün içerisinde bol miktarda su içmelidir. Dehidratasyon yani vücudun susuz kalması, baş ağrısına neden olabilmektedir. 03 Görsel Yönetmen Güngör YILMAZ YAYIN KURULU Prof.Dr.Yüksel Tenekecioğlu Prof.Dr.Mustafa KÜÇÜK Prof. Dr.Batuhan ÖZAY Doç.Dr.Mahmut ÇAKMAK Doç.Dr. Ahmet HAMDİ TEFEKLİ Yard. Doç. Metehan ESEOĞLU Değişim, kurumsal firmaların olmazsa olmazı. Gelişen trendleri takip etmek, teknolojideki değişimden kendine uygun olanını almak, rutin faaliyetlere sürekli ivme kazandırmak bizlerin temel görevlerinden biri. Biliyorsunuz yan tarafımızda bölgede eşi benzeri olmayan bir hastane inşaatına devam ediyoruz. Büyük oranda temel çalışmaları bitmiş durumda. Mevcut hastanemizin iki buçuk katı kadar büyük olacak bu tesis sizin bizim ve Türk sağlık sektörünün görünümüne artı katacak. Ana binamızda da sizden gelen ihtiyaçlara, çağın ürettiği materyallere ulaşma konusunda elimizden geleni yapıyoruz. Kurumsal çalışmalarımızı her yıl gözden geçiriyor, üstüne katarak devam ediyoruz. Örneğin kurumun dışarıya açılan kapısı olan internet sitemizi sürekli yeniliyoruz. Sitede size gerekli olan sağlık haberlerinin yanında sanki hastane ortamındasınız gibi gözünüzü rahatlatacak değişimler yaptık. Gerektiğinde yerinizden kalkmadan sitemizden hastanemizi tanıyacak ihtiyaçlarınızı karşılayabileceksiniz. Bunun yanında sizden gelen talepleri değerlendirerek güzellik merkezimizde büyük bir değişime imza attık. Ek binamızda bulunan güzellik merkezimize tam bir kat ayırdık. Bakımlı ve güzel olmak için her şeyi Medicine Hospital Güzellik Merkezi’nde bulabileceksiniz. Merkezimizde en modern cihazlar ve uzman doktorlar sizleri bekliyor. Cilt bakımından lazer epilasyon işlemine kadar pek çok hizmet sunan merkezimizde ihtiyacınız olan her uygulama mevcut. Sizden gelen istekleri bundan sonra da değerlendirecek ve en yakın zamanda size hizmet olarak sunmaya gayret edeceğiz. Sağlıcakla kalın. ADRES GÜNEŞLİ Barbaros Mah Hoca Ahmet Yesevi Cad. No: 149 Güneşli-Bağcılar-İstanbul Kosova MAGİJİSTRALJA PRİSHTİNE SHKUP, PREOC, 10000 PRİSHTİNE 444 0 205 www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 04 Her hamile kadının farkında olması gereken risk faktörleri Bir fetüsün sağlıklı bir çocuğa dönüşmesini pek çok faktör etkiler, bunlardan bazıları kontrol edilemezken bazıları kontrol edilebilir. PROF. DR. MUSTAFA KÜÇÜK Medicine Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği Bölüm Başkanı Bir fetüsün sağlıklı bir çocuğa dönüşmesini pek çok faktör etkiler. Bunlardan bazıları kontrol edilemezken bazıları kontrol edilebilir. Kontrol edilebilen ya da etkilenebilen hamilelik risk faktörleri aşağıdadır: Sigara içmek: Sigara içmek yalnız sizin için değil, bebeğiniz için de zararlıdır. Hamilelikte sigara içmek bebeğin aldığı oksijen miktarını azaltır ve düşük yapma, kanama ve sabah bulantısı riskini artırır. Sigara içilirken içeri çekilen kimyasallar bebekte başka sağlık sorunlarına da neden olabilir. Azalan doğum kilosu, prematüre doğum, artan AIDS riski ve ölü doğum olası sonuçlardan bazılarıdır. Hamile kadınlar pasif içicilikten uzak durmaya özen göstermelidir. Alkol: Alkol, fetal alkol sendromu, düşük doğum kilosu, tıbbi sorunlar ve davranışsal anormallikler gibi belirtilere neden olabilir. Hamile olduğunuz öğrendiğiniz an, alkol almayı bırakın. Kafein: Kafein ve hamilelik arasındaki ilişkiyle ilgili çok farklı çalışmalar mevcuttur; bazıları kafeinin bir zamanlar düşünüldüğü kadar zararlı olmadığını düşünülüyor. Buna rağmen FDA hamilelikte kafein tüketimine karşı uyarır ve kafein tüketimini bırakmayı ya da en azından azaltmayı tavsiye eder. Kafeinin fetal kalp atışlarına ve uyku zamanına etkisi kanıtlanmıştır (fetüs siz uyurken büyür). Kafeinsiz kahve de zararlı olabilir çünkü o üreticiler genelde kafeini arıtmak için başka kimyasallar kullanır. Kafein ayrıca doğum izlerinin de çoğalma riskini artırır. Kafeini birden bırakmak baş ağrısına neden olabilir; o yüzden uzmanlar kafein miktarının kademeli olarak azaltılmasını tavsiye eder. İlaçlar ve doğal tedaviler: Doktorlar tarafından reçete edilmeyen ilaçlar ve doğal yöntemlerle ilgili her zaman azami dikkat gösterin. Bu maddeler doğmamış çocuğunuzun gelişimini olumsuz etkileyebilir. Beslenme: Çocuğun gelişimi için iyi beslenme çok kritiktir, özellikle yeterli miktarda folik asit almak önemlidir. Folik asit eksikliği doğum kusurlarına neden olabilir. Bu B vitamininden, hamilelikten bir ay öncesinden başlayarak bütün hamilelik süreci boyunca en az 400-1000 mikrogram (eğer nöral doğum kusurlu bir doğumunuz olmuşsa on kat daha fazla) alınması tavsiye edilir. Lifli gıdalar, portakal suyu ve fasulye de doğal folik asit kaynaklarıdır. Birçok mağazada folik asitli vitaminler bulunur. Egzersiz: Makul miktarda egzersiz yapmak annenin ruhsal durumunu düzelteceği gibi fetüse olan oksijen akışını da artıracaktır. Buna karşın, fazla egzersiz tehlikeli olabilir. Uzmanların çoğu, hamilelikte egzersiz yoğunluğunu azaltmanızı tavsiye ediyor. Yürümek, yüzme ve yoga kimi aktiviteler hamileler arasında oldukça yaygındır. Doğum öncesi bakım: Düzenli doktor ziyaretleri, bebeğin gelişimi için önemlidir. Hamilelik esnasında, vücut birçok değişikliğe maruz kalır. Bazen yan etkiler tamamen normalken bazıları böyle olmayabilir. Profesyonel bir sağlıkçı tarafında düzenli kontrol çocuğunuzun sağlığını garanti almanıza yardımcı olacaktır. Kimyasallara maruz kalma: Hamilelikte, doğal olmayan kimyasallara özellikle de pestisit (böcek öldürücü) gibi maddelere maruz kalmayınız. Günümüzde pek çok insan kimyasallar olmadan yetiştirilen organik gıdalar tüketiyor. Meyve ve sebzeleri tüketmeden önce alınabilecek en basit önlem onları çok iyi yıkamaktır. Ayrıca sebzelerin dış yüzeyini ayırmak da yardımcı olabilir çünkü pestisitlerin çoğu meyve ve sebzelerin dış kısmında bulunur. Diğer faktörler: Kalp hastalığı, annenin yaşı (15 yaşından önce be 35 yaşından sonrası risklidir) , astım, aşırı stres ve depresyon, hastalıklar ve kanama gibi birçok faktör fetal gelişimi olumsuz etkileyebilir. Bu durumlardan herhangi birinden etkilenmişseniz, doktorunuza başvurun. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Fatma Armağan Çocuk Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Sibel Mercan Kozaklı Medicine Hospital Diyetisyeni Hacer Madenci Yeni doğan bebek hemşiresi Derya Köksal Medicine Hospital İşletme Müdürü Mecit Kılınçarslan Gebelikte beslenme ve bebeklerde anne sütü semineri Medicine Hospital nisan ayı seminerlerinden “Gebelikte Beslenme ve Bebeklerde Anne sütü” semineri Bağcılar Kadın Aile ve Kültür Merkezi’nde yapıldı. Yeni bebek sahibi olanlarla birlikte gebelik döneminde olan halktan katılımın yüksek olduğu seminerin moderatörlüğünü Medicine Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölüm Başkanı ve Eğitimler Koordinatörü Prof.Dr. Mustafa Küçük yaptı. Açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Mustafa Küçük gelenekselleşen seminer için “Halkımızın bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Doğum nasıl ki zorlu bir süreç ise, gebelik ve gebelikten sonra da anne bebek beslenmesi çok önemli. Sağlıklı besinlenme ile nihayetlenen bir hamilelik döneminin ardından anne sütü ile beslenen çocuk istenilen arzu edilen bir durum. Gelişimin bu iki halkasının anne adayı ve anneler tarafından çok iyi bilinmesi ve uygulanması gerekiyor. Gebelik ve ilk bebeklik süreçleri mutlaka uzmanlarla takip edilmeli” dedi. Prof.Dr. Mustafa Küçük Medicine Hospital’da 1 yıldır yapılan bu seminerlerin Yılların eskitemediği gölge oyunu HACİVAT VE KARAGÖZ 05 Medicine Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölüm Başkanı ve Eğitimler Koordinatörü Prof.Dr. Mustafa Küçük artık halka açık mekanlarda devam edecğini vurguladı. Seminerde Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Fatma Armağan, Çocuk hastalıkları uzmanı Uzm. Dr. sibel Mercan Kozaklı, Diyetisyen Hacer Madenci, yeni doğan bebek hemşiresi Derya Köksal söz aldılar. Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Fatma Armağan, hamilelerin bu dönemi rahat nasıl geçirecekleri ve sonucunda sağlıklı bir bebek sahibi olmaları için Medicine Hospital çocuklar için Hacivat ve Karagöz oyunu düzenledi. Bağcılar Engelliler Sarayı’nda düzenlenen organizasyona küçüklerin büyük katılımı ile beraber büyüklerde seyirci olarak geldi. Seyredenleri eğlendiren Hacivat ve Karagöz oyunu her zamanki gibi ikilinin yıllar yılı çekişmesi ile sürdü. Oyunun açılışında kısa bir konuşma yapan Medicine Hospital İşletme Müdürü Mecit Kılınçarslan gündemden hiç düşmeyen bu oyunu düzenleme amaçlarının hem büyükleri hemde küçükleri eskilere götürmek ve iyi vakit geçirmek olduğunu belirtti. Kılınçarslan “ Çocukları güldürmek ve eğlendirme amacımız daha da sürecek. yapılacak tetkikler, dikkat edilecek konuları sıraladı. Gebelikte sık karşılaşılan soruları ve cevaplarını sunan Op. Dr. Fatma Armağan, riskli gebelik hakkında bilgiler sundu. Gebelikte de egzersizlerin bulunduğunu hatırlatan Op. Dr. Fatma Armağan hamilelerin seyahatten normal çalışmalara kadar nasıl olması gerektiğini dile getirdi. Çocuk Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Sibel Mercan Kozaklı anne sütünün çocuklarda yararına değindi. Anne sütünde birbirinden özel katkı malzemeleri olduğuna değinen Sibel Mercan Kozaklı anne sütünün bebekler için mucizevi bir mama olduğunu belirtti. Medicine Hospital Diyetisyeni Hacer Madenci gebelik süresinde neler yenmeli, nelerden kaçınılması konusunda davetlileri bilgilendirdi. Gebe ve emzikliler için ne kadar kilo almalarını vurgulayan Dyt. Hacer Madenci davetlilerin sorularını cevapladı. Peki yeni doğan bebekler nasıl emzirilecek. Bu sorunun cevabını anlatan yeni doğan bebek hemşiresi Derya Köksal, bebek emzirme pozisyonlarını buralarda yapılan hataları belirtti. Seminerin kapanış konuşmasını yapan İşletme Müdürü Mecit Kılınçarslan Medicine Hospital’ın hamile ve yeni annelere sağlıklı bir yaşam sağlamak adına bu seminerleri daha sık yapmayi planladigini söyledi. Toplumun bu dönemlerde dikkate almadığı hususlarda hatırlatmalar yapan Mecit Kılınçarslan sağlıklı bir gelecek için bilinmesi gerekenlerin komşudan, arkadaştan değil bu işi çok iyi bilen uzmanlardan alinması gerektiğini söyledi. Hastane olarak sağlıklı hayat olarak çıktığımız yolda, bu tür eğlenceleride eksik etmememiz gerekirdi. İnşallah iyi bir eğlence olur” dedi. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 06 Çalışan Kadının işi ZOR “Çalışan kadınlar geçiş dönemini temsil eden ara kuşak olduğu için hayli sancılar yaşıyor. Geçmiş kuşaklarda kadın tarlada, bahçede çalışıyordu. Sonraları şehirleşme ile beraber evde olmaya başladı, ev işinde çalışıyordu. Mesleği ev kadınıydı”. Böyle diyor Medicine Hospital Uzm. Psikolojik Danışmanı Gülsüm Ertekin. Şimdiki çalışan kadınlarımızın çektiği sıkıntıları dile getiren Medicine Hospital Uzm. Psikolojik Danışmanı Gülsüm Ertekin şunları söylüyor.” “Günümüz kadınlarının birçoğu okul yılları boyunca ailelerinden okumaları ve güzel işlere sahip olmaları gerektiğini duyarak büyüdüler. Ekonomik özgürlük ile beraber annnelerinin yaşadığı sıkıntıyı yaşamayacakları söylenirdi. Durum tam da böyle olamadı, çalışan kadın iki GÜLSÜM ERTEKİN işverenli, iki mesaili, bir işçi oldu. UZM. PSİKOLOJİK İşinden yorgun argın gelen kadını evde DANIŞMAN pek çok sorumluluklar bekledi. Etraf toplanacak, ütü yapılacak, yemek yapılacak,... liste böyle uzayıp gitti. Birde çocuk varsa işler iyice zorlaştı”. Bazı kadınlarında çalışmak istediği halde çocuklarına bakmak zorunda olduklarını belirten Ertekin “ Bu nedenle gizli gizli çocuğuna kızar. Bu kızgınlıkları genellikle kendilerini suçlamaya dönüşür ve çocuğuyla arasında yaşanan sorunlar bir kısır döngüye dönüşebilir” diyor. Günümüz erkeklerine de sorumluluğu eşiyle paylaşması söylenemedi, öğretilemedi yada geçmiş kuşağın yaptığı eksikliklerden biri diyelim. Günümüz kadınlarının iyi anne, iyi eş ve iyi kadın üçgeni içinde sorunlarıyla başbaşa kaldıklarını ifade eden Gülsüm Ertekin, çözümü konusunda da yardım alabileceği kimseleri bulamadığını belirtiyor. KAYGILAR BAŞLIYOR Kadın işe gitmeye başlayınca bir yanda ev işleri bir yanda çocuğa ait sorumluluklarda aksamalar yaşadığını ifade eden Ertekin bir yandan yorulurken bir yandan da “çocuğumu ihmal ediyorum” “ onunla yeterince ilgilenemiyorum” gibi düşüncelere kapılarak, sıkıntı ve kaygılar başladığını söylüyor. Bazı kadınlar çocuk sahibi olduktan sonra, çocukları için kendilerini çalıştığı işi bırakmak zorunda hissebiliyor. En azından daha esnek iş saatleri için kariyerlerinden vazgeçiyor, pek çoğuda çalışmaya devam etmeme kararı alıyor. Çalışan kadının anneliğinin yanında eşlik ve ev hanımlığı rolleriyle sıkıntı günler geçirdiğini söyleyen Gülsüm Ertekin şunları söyledi “ Eşi kendisinden ev hanımlığının eskisi gibi sürmesini bekleyebilir. Zaman zaman eşin böyle bir beklentisi olmasa da kadın herşeyi mükemmel ve yardım almaksızın yapmaya çalşabilir. Ev işlerini eksiksiz olarak yapması gerektiğine inanır, bu işleri sadece kendisinin yapabileceğini düşünerek yardım almak istemez, yardım edildiğinde de yapılanı beğenmeyebilir, kendisinin yaptığı kadar güzel yapılmadığı için kızabilir”. Her işi birden, hem de en iyi biçimde başarmanın pek de olanaklı olmadığını söyleyen Gülsüm Ertekin kadınların her işi yapabilirim, hemde tek başıma yapabilirim düşüncesi ile eşin bu işleri paylaşmama eksikliğinin sonunda tüm bunların kadını tükenmişliğe ve aşırı yorgunluğa sürüklediğini belirtiyor Kendi sorunlarıyla başbaşa kalmak istemeyen kadınların mutlaka bir danışmana başvurmasını isteyen Gülsüm Ertekin “ Sorun mutlaka paylaşılmalı ve yaşam tarzındaki açıkların uzman yardımıyla görülmesi sağlanmalıdır” diye vurguluyor. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital GÖZ KAPAĞI Hastalıkları ve tedavisi müdahaleler mevcut hastalığı düzeltirken aynı zamanda fonksiyonel ve estetik olmalıdır. Oküloplastik cerrahi gözün bir alanıdır ve temel amacı da bu tür hastalıkların tedavisidir” dedi. Op.Dr. İlke Bahçeci Şimşek Göz Kapağıyla ilgili sık görülen hastalıkları anlattı En sık görülen rahatsızlıklardan biri Arpacık (Hordeolum); göz kapağı kenarındaki yağ bezlerinin akut iltihabıdır. Göz kapağında şişlik, kızarıklık ve hassasiyet yapar. Tedavisinde göz kapağına sıcak kompres, antibiyotikli ve kortizonlu göz damla veya pomadları kullanılır. Apse gelişirse boşaltılır Bir diğeri Şalazyon (İç arpacık); göz kapağı kenarına açılan yağ bezlerinin uç kısmının tıkanması sonucunda, içerik kapakta birikir. Önce arpacığa benzer akut iltihaplanma, arkasından da kistleşme oluşur. Ağrısızdır, ESTETİK TEDAVİLER Göz kapaklarının önemi nedir? En önemli duyu organlarımızdan biri olan gözlerimizin korunması ile görevli olan göz kapakları, çok OP. DR. özel ve hassas bir yapıya İLKE BAHÇECİ ŞİMŞEK sahiptir. GÖZ Aynı zamanda vücudun en ince cildi ile örtülüdür. Medicine Göz Hastalıkları uzmanı Op.Dr. İlke Bahçeci Şimşek göz kapağaı hastalıklarında hem yüzde şekil bozukluğu olur, hem de görmemiz etkilenir diyor. Op.Dr. İlke Bahçeci Şimşek “Enfeksiyon veya alerjik hastalıkları çoğunlukla tıbbi tedavi ile düzelirken doğuştan veya sonradan gelişen şekil bozukluklarının tedavisi genellikle cerrahidir. Cerrahi 07 ileri derecede büyük olanlar astigmata neden olabilir ve görmeyi etkileyebilirler. Nadiren göz kapağı kanserleri ile karıştırılabilirler. Tedavisinde arpacıkta olduğu gibi göz kapağına sıcak kompres, antibiyotikli ve kortizonlu göz damla veya pomadları kullanılır. Kist bazen bu tedavi ile kaybolabileceği gibi, cerrahi bir müdahaleyle de boşaltılması gerekebilir. Yine sık görülen, hem kozmetik hem de fonksiyonel problem yol açan kapak düşüklüğü nedir, nedenleri nelerdir? Üst göz kapağının olması gerekenden daha düşük olmasıdır. Üst ve alt göz kapağı arasındaki aralık, kişiler arasında değişiklik göstermekle beraber, ortalama 10-11 mm kadardır ve üst göz kapağı gözümüzün renkli kısmını 2 mm kadar örtmektedir. Bundan daha fazla örttüğünde veya iki göz arasında fark dikkat çekici olduğunda, göz kapağı düşüklüğünden bahsedilebilir. Bu durum tek veya iki taraflı olabilir. Hafif dereceli düşüklükler (ptozis) sadece estetik kusur oluştururken, daha ciddi olanlar görmeyi de etkiler. Doğuştan olabileceği gibi sonradan yaralanma, yaşlanma, bazı göz ameliyatları, kas ve sinir hastalıkları, kontakt lens kullanımı, gebelik vs sonucunda ortaya çıkabilir. Tedavisi genel olarak cerrahidir. Cerrahide uygulanacak olan yöntem, göz kapağının muayene bulgularına göre belirlenir. Yaşa bağlı olarak göz kapaklarında ne gibi değişiklikler olur ? Yaşlanma ile kaş ve göz kapaklarında düşme, alt göz kapağında içe veya dışa dönme, göz çevresinde torbalanmalar veya çöküklükler ile kırışıklıklar oluşur. Bu değişiklikler sadece yaşlanma ile değil, daha genç olan kişilerde de ailesel olarak da görülebilmektedir. Kapak çevresindeki değişiklikler kişiye mutsuz, yorgun ve uykulu bir görünüm verir. Tedavisinde neler yapılır? Öncelikle botox ve dolgu uygulamaları ile kırışıklıklar düzeltiler, çökük olan kısımlara dolgu uygulamaları yapılır. Ayrıca yüz bölgesinde uygulanan PRP tedavisi çok etkili sonuçlar vermektedir. Yine üst ve alt göz kapağının estetik ameliyatları, blefaroplasti ameliyatları uygulanabilir. Üst göz kapağında cilt ve yağ fazlalıklarının alınması. Alt göz kapağında cilt fazlalığı alınması, ayrıca fıtıklaşan yağların alınması yada yer değiştirilmesi ameliyatları uygulanabilir. Kaş düşüklüğü olan hastalara kaş kaldırma işlemleri yapılabilir. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 08 GÜZELLİĞİNİZ İÇİN OZON TERAPİ SAÇ EKİMİ PLASTİK CERRAHİ Ozon, tıpta hastalıkların tedavisinde 150 yıldan fazla zamandır uygulanmaktadır. zoon gazı kullanılarak yapılan iyileştirici tedavilere “ozon terapi” denilmektedir. Tedavi yöntemleri içerisinde mucize sözcüğünü hak eden belki de sadece ozon terapidir. Ozon terapi bazı hastalıklarda ana tedavi yöntemi olarak kullanılırken, bazı hastalıklarda tedaviye destek ve tamamlayıcı olarak kullanılmaktadır. Uzun yıllardır saç ekimi üzerine çalışan deneyimli bir ekibe sahip olan merkezimiz, günümüzün en ileri tekniklerinden yararlanarak saç ekim ve tedavilerini başarı ile uygulamakta ve size doğal bir görünüm sunmaktadır. Amacımız saç problemleri yaşayan kişilere istedikleri anda, en iyi hizmeti, maksimum kalitede ve konforlu bir biçimde vermektir. Plastik ve Estetik Cerrahi, çeşitli nedenlerle oluşmuş doku eksiklerinin ya da deri, deri altı, kas, tendon ve iskelet sistemini ilgilendiren vücut ve organ şekil bozukluklarının düzeltilmesi ile uğraşan özelleşmiş bir branştır. Burada tıbbi bir problemden çok estetik problemler söz konusudur. Estetik ve Plastik Cerrahi, vücudun birçok bölgesinde gerçekleştirilebilir, örneğin yüz, göğüs, karın, kol ve bacaklar gibi. LAZER EPİLASYON CİLT BAKIMI CİLT YENİLEME Lazer epilasyon; kişiye, uygulanan bölgeye ve kıl tipine uygun ışık enerjisi vererek kılların yok edilmesini sağlayan bir yöntemdir. Bu ışık cilde zarar vermeden kıl kökünde ısıya dönüşerek kılların zayıflamasına ve yok olmasına neden olur. Lazer epilasyon haricindeki diğer sistemlerin adı depilasyon, yani kılları vücuttan geçici olarak uzaklatırma işlemidir. Cilt temizliğine önem vermek cildimizin ileriki yaşlarda kırışmasını önemli ölçüde azaltacaktır. Bunların başında makyaj, stres, sigara ultraviyole ışınları, dengesiz beslenme ve hava değişimleri gelmektedir. Tüm bu etkenler yaşımız genç olsa bile yüzümüzü solgun göstermesine neden olur. Ameliyat risklerini almadan cildin sıkılaştırılması, kırışıklıkların giderilmesi ve yerçekimi etkisi ile ciltte oluşan sarkmaların toparlanması çeşitli dokularda muazzam değişiklikler yapabilen lazer ile cilt gençleştirme teknolojileri ile mümkün olabilmektedir. BÖLGESEL ZAYIFLAMA LENF DRENAJ OZON SAUNA Bölgesel incelme yöntemleri ile yağ hücrelerinin kırılarak ve küçültülerek yağın katı halden sıvı hale geçirilmesi amaçlanmaktadır. İhtiyaç olan bölgede yapılan uygulama neticesinde sıvılaşan yağlar vücut dolaşım sistemine katılır ve vücut tarafından yakılabilir hale gelir. Sonuçta işlem yapılan bölgenin inceldiği ve vücut çevresinin azaldığı gözlenir. Vücuda basınç masajı yapabilen cihazlarla, vücuttaki lenfatik ve venöz dolaşım hızlandırılır böylece damarlar arasında biriken sıvının drene edilmesine ortam yaratılır. Çeşitli hastalıklar sebebiyle vücutta oluşan ödemin atılmasında, selülit'lerin giderilmesinde, bölgesel zayıflama ve vücut sıkılaştırma programlarının etkinliğini arttıran bir yöntemdir. Sıcak kabin içinde deri yolu ile vücuda oksijen verilme yöntemidir. Stres, selüloit giderici, zayıflatıcı, toksin atıcı, sindirim, dolaşım düzenleyici, cildi sıkılaştırıcı ve güzelleştirici gibi özellikleri bulunan vücut bakım ünitesinin en önemli özelliği, performanslı kilo vermeye yardımcı olmasıdır. Ayrıntılı bilgi için 444 0 205 www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital Kalp krizi riskinin önlenmesi ve göğüs ağrılarının ortadan kaldırılması amacı ile yapılan koroner by-pass ameliyatları, kalp hastalarına ikinci bir hayat şansı veriyor. Koroner PROF. DR. by-pass, ameliyat detayları ve BATUHAN ÖZAY sonrasındaki yeni yaşam düzeni nedeni ile kalp Medicine Hospital Kalp Damar Cerahisi hastalarının en çok merak Bölüm Başkanı ettiği süreçlerin başında geliyor. Medicine Hospital Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Batuhan Özay , koroner by-pass ameliyatları ile ilgili en sık sorulan soruları yanıtladı. Koroner by-pass ameliyatı nedir? Koroner arterlerdeki daralmalar belli bir seviyenin üzerine çıktığında kanın akışında engel oluşturur. Bu da kalbin yeterince beslenememesi ve dolayısıyla görevini tam anlamıyla yapamaması anlamına gelir. Göğüs ağrısına ve kalp krizine neden olan bu olumsuz tabloyu ortadan kaldırmak amacıyla uygulanan cerrahi işleme koroner bypass ameliyatı denilir. By-pass ameliyatı nasıl yapılır? Kalp damar tıkanıklarında söz konusu olan " Aorta koroner by-pass" operasyonudur. Bu operasyon "çalışan" veya "durdurulmuş" kalpte yapılabilir. " Çalışan kalpte by-pass" bir dönem yaygın uygulama alanı bulmuştur; ancak günümüzde bazı özel durumlarda tercih edilen bir yöntemdir. Daha yaygın olarak uygulanan "durdurulmuş kalpte by-pass" ise, vücuttaki dolaşımın bir akciğer-kalp pompası ile sürdürülüp, kalbi tamamen durdurduktan sonra, kalpteki tıkalı damarlara " by-pass" (köprüleme) yapılmasıdır. Bu amaçla, bacak toplardamarı (VSM), ön kol arteri (RA), göğüs arteri (İTA), gibi vücuttan alınan damarlar kullanılabilir. Bu damarlardan alınan yeterli uzunluktaki parçalar ile kalpten çıkan büyük damarla (aorta), koroner arterdeki tıkanıklığın ötesindeki damarlara köprüleme yapılarak, bu damarların beslediği kalp krizi bölgelerine yeterli kan akımı sağlanır. By-pass i in alınan bu damarların kullanılması bir sorun yaratır mı? Bu damarlar, işlevsel olarak yedekli bir sistemin parçası dahilinde çalıştıklarından, bulunmaları gereken orijinal yerden alınıp, kalpte kullanılmaları herhangi bir fonksiyon eksikliğine neden olmaz. Ameliyatın s resi nedir? Ameliyat süresi yapılacak by-pass sayısına ve varsa ek işlemlere bağlı olarak değişmekle birlikte yaklaşık dört saat sürer. By-pass hangi durumlarda yapılır? Birden fazla koroner damarın, ameliyatsız yöntemlerle (balon-stent) açılamadığı durumlarda, Bir veya daha fazla damarın, daha önce ameliyatsız yöntemlerle (balon-stent) açılmış olmakla birlikte yeniden tıkandığı durumlarda, Kalp kapak operasyonu gerektiren durumlarda bir veya daha fazla koroner arterin hastalığında yapılması gereklidir. 09 SORULARLA BY-PASS genellikle geçicidir. Riskli bir ameliyat mıdır? By-pass ge iren ki?inin cinsel ya?amı By-pass operasyonunda değişik risk faktörleri olumsuz bir ?ekilde etkileniyor mu? vardır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir; Hastaların psikolojik durumu etkilendiği için cinsel Hastanın yaşı, yaşamı da bir miktar etkilenebilir. Hastanın kalp Hastanın cinsiyeti, hastalığının ağırlığına da bağlı, eğer hasta daha Mevcut damar tıkanıklıklarından yani hastanın önce bir enfarktüs geçirmemişse, kalbinde bir daha önce geçirilmiş enfarktüs veya kalp kasının hasar yoksa, böyle bir ameliyatı geçirdikten sonra çalışmamasından dolayı kalp kasında güç kaybı tamamen normal yaşantısına döner, tabii cinsel olup olmaması, bakımdan da. Ama öncesinde ağır bir kalp krizi Hastanın kalp kapaklarında ek bir rahatsızlık olup geçirmişse, kalp yetersizliği varsa, ondan sonra olmaması, baypas olmuşsa bir miktar etkilenebilir cinsel Hastada dolaşım sistemi haricindeki diğer yaşamı. sistemlere ait bir fonksiyon kaybı olup, olmaması Ameliyatlarda hangi greftler kullanılır önemlidir. Ki?ide psikolojik bozukluk yaratır mı? Esas olarak iki farklı özellikte olup bunlardan biri atardamar diğeri ise toplardamar Ameliyat sonrasında hastanın yaşamındaki bu karakterindedir. Atardamar olarak "sağ ve sol köklü değişiklikler pek çok hasta tarafından meme atardamarları, sağ veya sol kol rahatlıkla tolere edilse de, bazen psikolojik atardamarı" günümüzde en sık kullanılanlardır. sıkıntılara yol açabilir. Bu durumda psikolojik Toplardamar olarak kullanılan greftler ise her iki yardım gerekebilir. Kalp ameliyatı olup karakteri de?i?en bacaktan da hazırlanabilir. By-pass ameliyatlarında greft seçimi hastanın yaşına, insanlar ?ehir efsanesi mi? koroner damarların kişiye göre değişebilen Hem evet hem hayır. Gerçekten bazı hastalarda anatomik durumuna, eşlik eden diğer oluyor bu durum. Çok sakin birisi asabi birisine hastalıkların mevcudiyetine, yapılacak by-pass dönüşebiliyor ya da tam tersi olabiliyor. Kalp sayısına göre değişmektedir. Son yıllarda ameliyatı esnasında vücut çok büyük bir stres özellikle 60 yaş altındaki hasta gruplarında altına giriyor. Anestezik maddeler kullanılıyor sadece atardamar kullanımı tercih edilirken, bu veya açık dolaşıma bağlı mikro hava embolileri yaş grubunun üzerindeki hastalarda genellikle oluşabiliyor. Bir de hasta yoğun bir ölüm korkusu atardamar ve toplardamar greftleri birlikte duyabiliyor bazen. Bu durum çok sık değildir ve (yapılacak by-pass sayısına bağlı olarak) www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 10 Kalp sağlığını korumak için basit uygulamalar Tüm dünyada her gün yüz binlerce insanın ölümüne neden olan kalp krizlerini önlemenin basit yolları hastalıktır ve ilerledikçe ● Stresinizi tanıyın: kalbi yormaya Kalp krizlerinin en başlayacaktır. Kendinizi önemli nedenlerinden depresif hissediyorsanız biri olan "kronik stres"in mutlaka tedavi olun. belirtilerini tanımayı öğrenin. Kendinizi daima UZ. DR. ● Kilonuza ezilmeyin!: sinirli, endişeli ZEKİ DOĞAN Şişmanların daha çok hissediyorsanız, günlük çaba harcaması Medicine Hospital rutininizi uygulamak zor Kardiyoloji Bölüm Başkanı gerektiğini unutmayın. geliyorsa, iştahınız Kilonuzun arkasına yerinde değilse, işinize sığınmayın ve zor gelse de odaklanmakta güçlük egzersiz yapın. çekiyorsanız ve uyku düzeniniz ● Eski krizden korkmayın: bozuksa, kronik stres yaşıyor olabileceğinizi göz önünde Daha önce kalp krizi geçirmiş bulundurun ve bir doktora olsanız da tıbbi geçmişinizi bilen danışın. bir uzmanın sizin için hazırlayacağı rutin egzersizler, ● Rahatlamayı ?renin: Strese kalbinize çok iyi gelecektir. Eski karşı rahatlamanın çok basit kriziniz sizi korkutmasın. yöntemleri var, bunları öğrenin. Sırt üstü yatıp nefes egzersizleri ● ’Statin’lerin de?erini bilin: yapmaya günde 20 dakika Vücudun kolestrol oranını ayırarak kalbinize büyük bir iyilik düşürmeye yarayan ve kalp yapabilirsiniz. hastalıklarının öldürme oranını ● Kompleks karbonhidratlar:büyük oranda gerileten "statin" denilen mucizevi maddenin Karbonhidratları diyetinizden varlığından haberdar olun. çıkartmayın, ancak kompleks Kolestrolünüzü kontrol ettirin, karbonhidratlar tüketmeyi tercih yüksekse mutlaka tedavi olun. edin: Esmer pirinç, patates, kepekli ekmek ve kepekli makarna tüketmeyi tercih edin. ● Mide S.O.S. veriyor! Sindirim sisteminizin uyarılarını dinleyin: Kalp krizlerine kanın akışı ve yoğunluğu ile ilgili problemler neden olur ve bu problemler, ilk olarak sindirim sistemini etkiler. Sindirim güçlüklerini ve mide ağrılarını görmezden gelmeyin, doktorunuza danışın. ● Depresyonla sava?ın: Depresyon tedavi edilmeden atlatılması çok zor, gerçek bir ● Alkol abartmayın: Şunu asla unutmayın: Yüksek alkol tüketimi kalp krizlerine davetiye çıkartır. ● Test yaptırın: Hiç bir sağlık probleminiz olmasa da 40 yaşından sonra kanınızdaki kolestrol oranını düzenli olarak ölçtürün. Kolestrolünüzün normal kabul edilen değerlerin dışında çıkması kalp sağlığınız için daha fazla çaba göstermeniz gerektiğinin işaretidir, bunu ihmal etmeyin. Kalbiniz Emin Ellerde ▼Ekokardiyografi ▼ Efor ▼ Tansiyon Holter ▼ Ritim holter ▼ Transözefagial Eko ▼ Pediatrik Eko ▼ Elektrofizyoloji ▼ Balon Stent ▼ Koroner Anjiyografi ▼ Pefiferik Anjiyografi ▼ Karotis Anjiyografi ▼ Renal Anjiyografi Ayrıntılı bilgi için 444 0 205 www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 11 Kalp krizi geçiren hastalar ne hisseder? Öncelikle bilinmesi gereken bir konu varki; o da kalp krızı geçiren hastaların yaklaşık 2/3 ünde kalp krızı öncesi dönemde herhangi bir kalp rahatsızlıgı yoktur. Kalp krızı UZ. DR. sonrası ilk 2 saatlik dönem GÖKHAN BEKTAŞOĞLU kalp fonksiyonlarının geri KARDİYOLOJİ döndürülebilir oldugu krıtık aşama olması sebebiyle hastalara erken mudahalenin önemi açıktır. Ancak kalp krızı sonrası hastaların, çok nadir bir kısmı erken evrede doktora başvurabilmektedirler. Bu açıdan kalp ile ilgili şikâyetlerin tanınması önem arz etmektedir. Çogunlukla gögüs agrısı olarak nitelendirdigimiz durum aslında krız geçiren hastalar tarafından daha farklı bir şekilde ifade edilmektedir. Hastaların büyük bir çogunlugu neren agrıyor? Diye sordugumuz soruya; -agrı haricinde yerini tam tarif edemedikleri genellikle gögüs ortasında yaygın bazı durumlarda sol kol, çene ve omza yayılım gösterir şekilde baskı, sıkışma ve yanma tarif ederler. Mevcut duruma çogunlukla terleme ve halsizlikde eşlik edebilir. Bazı hastalar nefes darlıgı ve çarpıntıyla da doktora başvurabilmektedirler. Kalp semptomları çogunlukla fiziksel egzersiz gerektiren durumlar sonrası veya duygusal hadiselerden sonra ortaya çıkar. Hastalar özellikle yokuş ve merdiven çıkmakla veya bi yük taşırken bu şikâyetleri tarifliyorlar ise; bu kalp hastalıgının tipik bir bulgusudur. Bazı hastalarda ise agrı duygusal stres ile tetiklenebilir. Kötü bir haber veya yasanılan bir tartışma agrıyı başlatabilir.ancak fiziksel egzersiz harıcı mevcut bulguların olması ise kalp krızını düşündürmelidir. Şeker hastaları başta olmak kaydıyla ileri yaştaki kişilerde semptomlar olmayabilir veya tablo silik olabilidiginden kalp krızının farkına varılmayabilir. Bazı durumlarda kalp krızı bayılma ilede kendini gösterebilir. Kalp krızı geçiren hastaların ancak yarısına yakını hastahaneye ulaşabildigi düşünüldügünde yukardaki semptomların iyi bilinmesi ve tanınması önem arz etmekle birlikte en kısa zamanda 112 aranıp yardım istenmesi gerekmektedir. Yalnızken kalp krizi geçirenler ne yapmalı? Çağımızın sorunu kalp krizine dikkat! Kalp krizi televizyon ya da filmlerde gördüğünüz gibi değildir! Kalp krizi televizyon ya da filmlerde gördüğünüz gibi değildir: Biri aniden göğsünde UZ. DR. korkunç bir ağrı hisseder, BÜLENT UZUNLAR kalbini tutar ve yere yıkılır... Kalp krizi bazen bu işaretlerden KARDİYOLOJİ hiçbirini vermeyebilir de. Birçok kalp krizi birdenbire ortaya çıkmasına rağmen birçoğu da yavaş, hafif ve ağrısız gelir. İşte kalp krizinin gelişimine ilişkin genel belirtiler: Göğüste ağrı: Çoğunlukla kalp krizinde göğüs kafesinin ortasında birkaç dakikadan uzun süren ağrı, baskı, sıkışma, huzursuzluk hissi olabilir. Ağrı genellikle dinlenmeyle geçer ve efor sırasında yine gelir. Ayrıca halsizlik, göğüste ağırlık, ölüm korkusu gibi belirtileri de olabilir. Terleme, bulantı: Bazen bu belirtiler de kalp krizinin tek işareti olabilir. Göğüste yanma hissi mide problemlerinden de olabilir, ama aynı zamanda bir kalp krizi belirtisinin de işaretidir. Daha önce kalp krizi geçirmiş olsanız bile belirtileriniz öncekine göre farklılık gösterebilir. Kadınlar erkeklere göre daha sessiz kalp krizi geçirirler. Bu, kalp krizini göğüste ağrı, yanma gibi klasik belirtilerin olmadığı anlamına gelir. Bunun yerine, soğuk terleme, bulantı, zor nefes alma vardır. Nefes darlığı: Güç nefes alma göğüs ağrısından önce ya da aynı anda başlayabilir. Buna karşın kalp krizi sırasında herhangi bir solunum şikayetiniz de olmayabilir. Diğer ağrılar: Ağrı üst vücutta da ortaya çıkabilir. Örneğin çene ve dişler, iki kol, boyun ya da karında olabilir. Bazen ağrı, sıkışma, huzursuzluk hissi göğüste başlar ve sonra sol kola, çene altına ve sırta vurur. Diyet ve egzersizin kan basıncı kontrolü için yetersiz kaldığı durumlarda bir veya daha fazla ilaç kullanılması gerekli olabilir. Tansiyon düşürücü ilaçların yaşam boyu düzenli olarak kullanılması gerektiği unutmayın. Sodyum, sofra tuzunun yanı sıra konservelerde, işlem görmüş veya hazır besinlerde yüksek miktarda bulunur ve kan basıncının yükselmesine sebep olur. Günlük tuz tüketiminizi bir silme tatlı kaşığı ile sınırlayın. Yemeklerinizi tuz yerine limon, soğan, sarımsak, taze bitkiler ve baharatlarla lezzetlendirin. Doymuş yağlar ve kolesterolün fazla miktarda tüketimi, koroner kalp hastalıkları ile yakından ilişkilidir. Bu nedenle tam yağlı süt ve süt ürünleri ile yağlı etlerin tüketiminden kaçının. Fazla kilolarınızdan kurtulun. Düzenli egzersiz yapın. Stresinizi kontrol altına alın. Sigarayı bırakın Kadınlar ayrıca ani bayılmalar ve ani uyku bozukluklarına dikkat etmeliler. Yine diyabetikler sessiz kalp kirizi geçiren gruptadır. Çünkü sinirleri hasara uğradığı için göğüs ağrısı ve baskı hissini hissetmezler. YALNIZ BAŞINIZAYKEN KALP KRİZİ GEÇİRİRSENİZ NASIL HAYATTA KALIRSINIZ? ● PANİĞE KAPILMADAN ÜST ÜSTE KUVVETLİCE ÖKSÜRMEYE BAŞLAYIN. ● ÖKSÜRMEDEN ÖNCE HER SEFERİNDE DERİN BİR NEFES ALIN; ● ÖKSÜRÜKLERİNİZ GÜÇLÜ OLSUN, DERİNDEN GELSİN VE UZUN SÜRSÜN, TIPKI GÖĞSÜNÜZDE BİRİKMİŞ BALGAMI ATMAYA ÇALIŞIR GİBİ ÖKSÜRÜN. ● HER İKİ SANİYEDE BİR DERİN NEFES ALIP ÖKSÜRÜN VE BUNU YA YARDIM GELENE DEK YA DA KALP ATIŞLARINIZ TEKRAR NORMALE DÖNENE DEK SÜREKLİ YAPIN. ● DERİN NEFES ALMAK CİĞERLERİ OKSİJENLE DOLDURUR. ● ÖKSÜRMEK KALBE TAZYİK YAPAR VE KAN DOLAŞIMINI RAHATLATIR. ● KALBE UYGULANAN BU TAZYİK, KALBİN NORMAL RİTMİNE DÖNMESİNİ KOLAYLAŞTIRIR. ● BÜTÜN BUNLAR SİZE, BİLİNCİNİZİ KAYBETMEDEN ÖNCE HASTANEYE YETİŞECEK ZAMANI TANIR. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital Doğuştan kalp hastalığı görülme riskinin yaklaşık 100 canlı doğumda 1 olduğunu belirten Medicine Hospital Çocuk Hastalıkları ve Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hasan Güven, aileleri doğumdan itibaren çocuklarının kalbini kontrol ettirmesi uyarısında bulundu. 100 bebekten 1'i kalp hastası Dr. Güven, yaptığı açıklamada, ülkemizde saatte 160, yılda ortalama 1,4 milyon bebek doğduğu düşünülürse yılda 14 bin kalp hastalıklı bebeğin dünyaya geldiğini belirtti. Çocuklarda en sık görülen kalp UZ. DR. hastalığı belirtilerinin bebeklik HASAN GÜVEN çağında hızlı nefes alıp verme, ÇOCUK KARDİYOLOJİSİ emmede güçlük, aşırı terleme, morarma ve üfürüm duyulması olduğunu ifade eden Güven, kilo alamama, sık hastalanma gibi durumların da doğuştan kalp hastalıklarından kaynaklanabileceğini bildirdi. Çocuklarda “Üfürümün” bir hastalık değil hastalık belirtisi olduğunu vurgulayan Dr. Hasan Güven, “Çocuğunuzun kalbinde üfürüm duyuluyorsa kalbinde delik de olabilir, tamamen normal de bulunabilir (masum üfürüm). Amerikan Pediatri Derneği masum üfürüm teşhisini Çocuk Kardiyoloji uzmanı tarafından konulması gerektiğini bildirmiştir. Üfürüm duyulan çocukların mutlaka Ekokardiyografi ile değerlendirilmesi gereklidir” dedi. Yaşamın ilk 30 günü içindeki bebek ölümlerinin yüzde 15'inin doğumsal kalp hastalıklarından kaynaklandığını anlatan Dr. Hasan Güven, şunları kaydetti: “Özellikle yaşamın ilk bir ayında doğuştan kalp hastalıkları hiç bir belirti vermeyebilir. Bu nedenle bebeklere ilk 30 gün içerisinde yapılacak bir ekokardiyografik inceleme doğuştan kalp hastalıklarının teşhisinde kesin yöntemlerden biridir. Bu incelemenin annenin ve bebeğin organlarına bir zararı yoktur. Gebelerde de güvenle uygulanır ve işleme Fetal Ekokardiyografi adı verilir. 12 BELİRTİLER Okul çocukluğu dönemindeki kalp hastalıklarında ise göğüs ağrısı, çarpıntı, çabuk yorulma, baygınlık yine üfürüm duyulması gibi belirtiler ön plana çıkmaktadır. Çocuklarınıza daha önce yaptırmamış bile olsanız okul döneminde yaptıracağınız bir ekokardiyografik inceleme ileride spor sahalarındaki ani ölümleri engelleyebilir.” Dr. Hasan Güven, toplumun yüzde 20'sini etkileyen ritim bozukluğunun anne karnında bile ortaya çıkabildiğine dikkati çekerek, “Bebeklerde ise aşırı huzursuzluk, kalp atışlarının hızlı olması, emmede güçlük, morarma vb belirtiler gösterebiliyor. Bu nedenle anaokulu başlangıcında EKG çekilmesi ve çocuk kardiyoloji uzman hekim değerlendirmesi önemlidir. Çocukluk ve Ergenlik döneminde aşırı tüketilen çay, kahve, özellikle kafein içeren enerji içecekleri ritim bozukluklarına yol açabilir” dedi. OBEZİTE VE KALP Çağımızda kalp fonksiyonlarını en kötü etkileyen faktörlerden birinin obezite olduğunu vurgulayan Dr. Hasan Güven, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Toplumumuzda çığ gibi artan obezite; çocuklarda hipertansiyon, insülin direnci ve buna bağlı şeker hastalığı, hiperkolesterolemi, gibi hastalıklara yol açmaktadır. Damar sertliğinin artık çocukluk çağında başladığı kesin olarak gösterilmiştir. Bu nedenle çocuklarımızı düzenli spor yapmaya ve dengeli beslenmeye alıştırmalıyız. Çocuğunuz Obez ise tansiyonunu ölçtürün, açlık kan şekeri, insülin düzeyi ve kolesterollerine baktırın. Karaciğer yağlanması açısından Batın USG yaptırın. Özellikle takım ve yarışma sporları yapacak çocuk ve gençlerin öncesinde EKG ve ekokardiyografik ile Çocuk Kardiyoloji uzmanı tarafından muayene edilmesi ileride ortaya çıkabilecek istenmeyen olayların erken teşhisi ve tedavisi için gereklidir.” Doğumsal kalp hastalıklarının anne karnında en sık görülen anormallikler arasında ilk sırada yer aldığını ifade eden Dr. Hasan Güven, “Doğumsal kalp hastalıklarının yüzde 90'ı düşük risk grubundaki normal gebelerde ortaya çıkıyor. Ancak yüksek risk grubunda ( 35 yaş üstü gebelikler, akraba evlilikleri, USG de şüpheli bulgu saptananlar, ritim bozuklukları, tüp bebek vb) olan gebelerde belirgin olarak görülme sıklığı artıyor” diye konuştu. Dr. Hasan Güven, gebelikte doğuştan kalp hastalıklarının tarama testi olarak fetal ekokardiyografinin (anne karnında bebeğin kalbinin ayrıntılı incelenmesi) 16. haftadan itibaren yapılabileceğini kaydetti. Güven, “Bu işlem çocuk kardiyoloji uzmanları tarafından yüzde 95 başarı ile yapılır. Fetal Ekokardiyografik incelemenin hamile olan tüm kişilere yapılması uygundur” dedi. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 13 APANDİSİT geç kalanları sevmiyor Bütün çocuklar zaman zaman karın ağrısı çekerler. Bu ağrı ataklarının çoğu kısa sürer ve hafiftir. Bu nedenle bu çocukların küçük bir bölümü doktora başvurur. Karın ağrısı yakınması ve doktora başvuran çocukların ancak üçte birinde acil cerrahi girişim gerektirecek bir sebep saptanabilir. Bu sebeplerin en sık olanı da apandisittir. Çocukluk çağının en sık acil cerrahi girişim gerektiren problemi apandisittir. APPENDİKSİN YERİ Apendiks karnımızın sağ alt tarafında ince ve kalın bağırsağın birleşim yerine yakın, kalın bağırsağın ( çekum) başlangıç yerinde; OP. DR. kalın bağırsakla birleşen bir MEHMET PAŞAOĞLU ucu kapalı, solucan gibi bir ÇOCUK CERRAHİSİ organdır. Çıkmaz bir sokak gibi düşünebilirsiniz. İnce bir lümeni (boşluğu) vardır. Bu boşluğa salgıladığı sümüksü salgı (Müküs) devamlı kalın bağırsağa akar. Apendiksin hayatın devamı için gerekli bir organ olmadığına inanılır. APPENDİKSİN İLTİHABI (AKUT APPENDISITIS) Medicine Hospital Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Paşaoğlu apandisit iltihabı nedenleri hakkında bilgiler verdi. Op. Dr. Mehmet Paşaoğlu “ Apendiksin iltihabına apandisit denir. Yaşa bağlı olmaksızın apendiksin (lümenini) tıkayıp, kalın bağırsağa boşalımını engelleyen herşey apandisite sebep olabilir. tıkanma bazen taşlaşmış kaka parçacıklarına (Fekalit), neden olarak da bağırsak parazitlerine meyve çekirdeği veya yanlışlıkla yutulmuş yabancı cisimlere bağlı olabilir. Sıklıkla apendiks boşluğunu tıkayan olay belirlenemedği için, sistemik bir hastalığa olarak karın içi bezelerinin şişmesi sonucu tıkanıklığn oluştuğu ve apendiks iltihabının tetiğini çektiğine inanılır” dedi. APANDİSİTTE HANGİ ŞİKAYETLER OLUR? Apandisit tipik olarak mide hizasında veya göbek çevresinde gösterilen iyi tanımlanamayan künt bir mide ağrısı şeklinde başladığını belirten Op. Dr. Mehmet Paşaoğlu “ İştah kapanır, sonra bulantı başlar. Yaklaşık 6-12 saat sonra; zaman ÇOCUKLARDA KARIN AĞRISI VE KUSMAYA DİKKAT ▼ 5 yaş altı çocuk karın ağrısını çok iyi ifade edemez ▼ Muayenesi zordur (Uyumsuzdur) ▼ Vücuttaki iltihabı sınırlama güçleri zayıftır. ▼ Apendiks anatomileride değişiktir. (Apendiksleri çabuk patlar ve yayılır-saatler içesinde) zaman olan kusmalar başlar. Sonraki 12 saatte ateş yükselebilir de yükselmeyebilir de. Hasta kendini giderek daha da kötü hisseder ve günlük faaliyetlerini bırakır. Dil paslanır, ağız kurur ve karında bir şişkinlik görülür. Ağrı karnın sağ alt taarfına yerleşir. Hasta bacağını karnına çekip yatınca daha rahat ettiğini söyler” dedi. Op. Dr. Mehmet Paşaoğlu bundan sonraki aşama içinde bilgiler sundu. “Apendiksin APANDİSİTİ TAKLİT EDEN HASTALIKLAR ▼ Mezentedit Lenf Adenopati (Karın içi bezelerin şişmesi) ▼ Akut Gastroenterit (Kusma ile birlikte ishaller) ▼ Diabetik Ketoasidoz ▼ Akut Romatizmal ateş ▼ Primer Peritonit ▼ Orak Hücreli Anemi Kriz ▼ Lober Pnömoni (Sağ akciğer alt lob zatürresi) ▼ Kurşun zehirlenmesi ▼ Abdominal Epilepsi ▼ Henoch-Schönlein Purpurası ▼ Hemofiliye bağlı karın içi kanamaları patlamasıdır. patlarsa hassasiyet tüm tarına yayılır, genel durum daha da kötüleşir. apandisit çocukluk çağının en sık acil cerrahi girişim gerektiren problemidir. 12-14 yaşlarında en sık görülür. 5 yaş ve altı çocuklarda; gerek çocuğun kendini ifade etmesindeki güçlük, gerekse muayenedeki zorluklar gerekse çocukların savunma mekanizması zayıflığından dolayı bu yaş grubu genelde patlamış apandisit tablosu ile ameliyat edilirler” dedi. Paşaoğlu, gelişen tıp teknolojisi ile patlayan apandisit vakalarında azalış olduğunu da vurguladı. TEDAVİ ▼ İltihaplı olan, apandisitin cerrahi olarak çıkartılması ▼ Geniş spektrumlu antibiyotiklerin kullanıma girmesi, ▼ Gelişmiş anestezi teknikleri ▼ Erken tanı Gelişmiş cerrahi teknikler ile apandisitten eskiden yüksek olan ölüm oranları bugün yüzde 1’in altına düşmüştür. Görüldüğü gibi her hastalıkta olduğu gibi, apandisitte erken tanı, zamanında hekime başvuru çok önemlidir. Gecikmiş vakalarda yara enfeksiyonu, karın içi abseler, hastalığın iyileşme sürecini ciddi etkilemektedir. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 14 Kırılmayan böbrek taşı kalmayacak Ses dalgalarıyla taş kırmaya (ESWL)uygun olmayan tüm taşlar içinde çaresiz değilsiniz. Endoskopik yöntemle idrar kanalından girip idrar kanalı ve böbrekteki taşlar lazer ile kırılıp yok ediliyor. Her yıl milyonlarca insan taş hastalığı nedeniyle üroloji uzmanı veya acil servis hekimlerine başvuruyor. Böbrek taşları ve idrar yolları, ürolojik hastalıklar içinde DOÇ. DR. yüzyılardır en ağrılı AHMET HAMDİ TEFEKLİ hastalıktır. Araştırmacılar Mısır mumyalarında 7000 yıl Medicine Hospital Üroloji Bölüm Başkanı öncesinde mesane taşı olduğunu saptamışlar. Çoğu böbrek taşları az veya çok ağrılı bir şekilde tedavisiz olarak düşürülebilir. Bununla birlikte genel olarak taşın büyüklüğüne, şekline ve kişinin kanal yapısına bağlı olarak taş düşmeyebilir. 5 mm çapındaki bir taşın düşme şansı %50 dir. Taş boyutu arttıkça düşme olasılığı azalır. Medicine Hospital Üroloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ahmet Hamdi Tefekli Flexible üreterorenoskopi ile ESWL için uygun olmayan tüm taşlar için endoskopik yöntemle idrar kanalından girip idrar kanalı ve böbrekteki taşların laser ile kırılıp yok edilebileceğini belirtti. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Tefekli şöyle konuştu “ Gelişen teknolojilerin yardımı ile gövdesi kıvrılıp, bükülebilen, ucu yönlendirilebilen çok ince, flexible üreteroskop adı verilen cihazlarla, idrar Flexible üreteroskopik taş tedavisinin avantajları nelerdir? ▼ En büyük avantajı yüksek başarısıdır. (90–96) ▼ Böbreğe doğal yoldan girildiği için, perkütan ve açık cerrahi gibi yöntemlerden farklı olarak vücutta kesi izi olmamaktadır. ▼ Yapılan çalışmalarda böbrekte doku kaybı ve fonksiyon kaybına yol açmadığı saptanmıştır. ▼Kanamaya yol açmamaktadır. Bu nedenle kanama eğilimi olanlarda ve antikoagülan kullananlarda uygulanabilmesi flexible üreteroskopiye büyük avantaj sağlamaktadır ▼ Hastalar aynı gün veya ertesi gün taburcu olabilirler ve geride taş oluşumuna zemin hazırlayacak küçük parçacıklar kalmaz. ▼ Pelvik ve at nalı böbrek gibi, doğuştan böbrek anomalisi olan hastalarda uygulanabilir. Bu hasta grubunda en etkili ve en kolay yöntemlerden biridir. yolundan böbreklere girilerek böbrek içindeki taşların holmium lazer ile parçalanması ve taşların çok küçük parçalara ayrılarak, taşların temizlenmesi işlemidir. Bu işlem flexible üreteroskopik olarak taşların kırılması, retraograd intrarenal cerrahi (RIRc) veya Flexurs olarak adlandırılmaktadır. Flexible üreteroskopik taş kırılmasında litotriptör olarak holmium lazerin kullanılması en büyük gelişme olmuştur, çünkü holmium lazer ile tüm taşlar kırılır” dedi. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Tefekli işlemin yapılışını anlattı “ Hastaya bir kesi yapılmadan, üretra adını verdiğimiz idrar kanalından girilir. İnce bir kılavuz tel üzerinden access sheet adını verdiğimiz bir kılıf üretere yerleştirilir ve içinden flexible üreteroskop böbreğe ilerletilir. Taş kamerada görülür, ardından 270 mikron kalınlığında lazer teli flexible üreteroskopun içinden ilerletilerek taşa direk teması sağlanarak taş kırılır. Kırılan parçalar kum tanesi haline gelene kadar taş kırılır” dedi. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Tefekli Flexible Üreteroskopinin taş tedavisi dışında kulanım alanlarından bahsetti” İdrar yollarından olan En büyük avantajlarından biri de hem üreter hemde böbrek taşına aynı anda müdahele edilebilmesidir. Üreter taşının üreteroskopi ile tedavisi sırasında aynı tarafta, tedavi gerektiren böbrek taşı olabilir. Böyle bir durumda üreterdeki taş alındıktan sonra, aynı taraf böbrekteki taşta alınabilir ve böylelikle hasta tamamen taşsız hale getirilebilir. Benzer şekilde her iki böbreğinde de tedavi gerektiren taşları olan hastalarda aynı seansta her iki böbrekteki taşlar flexible üreteroskopi ile temizlenebilir. Çok şişman hastalarda ESWL uygulanamamakta ve PCNL nin yapılması zor ve oluşabilecek yan etkileri fazladır. Bu nedenle bu hastalarda Flexible üreteroskopi ile taş tedavisinin ilk seçenek olduğu düşünülmektedir. kanamaların araştırılmasında, pozitif üst üriner sistem patolojisi ( üreter veya böbrekte tümör şüphesinde) olan hastalarda tanı koyma amacıyla kullanılabilir. Ama günümüzde en yaygın ve başarılı kullanım alanı böbrek taşlarıdır” dedi. Flexible üreteroskopik taş tedavisinin, ses dalgalarıyla taş kırma (ESWL) yöntemine üstünlüğü nedir? Doç. Dr. Ahmet Hamdi Tefekli “ ESWL Vücut dışında oluşturulan ses dalgaları yardımıyla idrar yolundaki taşın kırılmasıdır. ESWL uzun yıllardır böbrek taşlarının tedavisinde başarı ile uygulanan bir yöntemdir. Bununla birlikte taş tedavi seanslarının uzun sürmesi (1-4 seans), özellikle belirli bögedeki taşlarda (böbrek alt kaliks taşlarında başarısı %40-60) başarısız olması ve ESWL sonrası geride taş parçacıklarının kalması gibi istenmeyen yan etkilerinden dolayı, Flexible üreteroskopi daha etkili bir çözümdür. Günümüzde ESWL ile kırılamayan taşlarda birinci seçenek Flexible üreteroskopidir. Ayrıca 1. 5 cm altındaki alt pol taşlarında, ESWL nin başarısızlığı nedeniyle ilk seçenektir” diye vurguladı. www.medicinehospital.com.tr Medicine Hospital 15 Saç ekiminin sağlık üzerindeki etkileri Saç ekimi operasyonları gerek olan kriterlere cazip bir biçimde yapılmışsa sağlıklı üstünde hiçbir aksi tesiri olmamaktadır. Aksine saç ekimi operasyonunun, şahsın öz güvenini ve toplumsal etraflarındaki iletişimin kalitesini artıran neticeleri olduğu düşünülürse sağlıklı üstünde birçok pozitif etkileri olduğu söylenebilir. Saç ekimi hastane ortamında ve profesyonel bir kadro ile yapılıyorsa komplikasyonla karşılaşmak kolay değildir . Operasyonda kullanılan malzemeler sterilizasyon şartlarına cazip muhafaza edilir ve hemen hemen tamamına yakını disposible ( bir kullanımlık) malzemelerden oluşmaktadır. Ekibin hassasiyeti, kullanılan malzemelerin itinayla seçilmesi ve gerek olan kurallara uyulmasının yanına saçlı derideki dolaşımın fazlalığı nedeni ile enfeksiyon riskinin hemen hemen imkansıza yakın olması saç ekimi operasyonlarını kolaylaştırmakta ve üzerindeki aksi etki olasılığını ortadan kaldırmaktadır. Hastaya harekât sonrasında minimal dozlarda verilen ilaçlarla aşama tamamiyle kontrol altına alınır ve birey gönül rahatlığıyla toplumsal hayatına geri dönebilir. Medicine Hospital’da 10 yıl sonra sağlığına kavuştu GÖRKEM VURAL UZ SAÇ EKİM KOORDİNATÖRÜ Yaklaşık 10 yıldır gözleri çok az gören Naile Keskin (61), aşırı kilosu sebebiyle 3 kamu hastanesi ve 5 özel sağlık kurumundan ameliyat edilmeden geri çevrildi. Aşırı kiloları nedeniyle ayakta bile durmakta zorlanan Keskin, Medicine Hospital’da geçirdiği operasyon sonrası yeniden sağlığına kavuştu. Konuyla ilgili bilgi veren Medicine Hospital göz doktoru Op. Dr. Adem Eroğlu, hastasıyla ilgili “Yaklaşık 10 yıldan beri sol gözde daha fazla olmak üzere görme azlığı şikâyeti yaşamaktaydı. Sol gözde sadece ışığın varlığını ve yönünü tayin edebilecek kadar görmesi, sağ gözde ise 4 metreden parmak sayar seviyede görmesi vardı.” bilgisini verdi. Daha önceden birçok hastaneden bu şartlarda ameliyat edilemeyeceği gerekçesi ile hastasının geri çevrildiğini kaydeden Eroğlu, “Hastamız aşırı kilo nedeniyle yürüyemiyor, hatta ayakta dahi duramıyordu. Hasta sırtüstü yatamıyor, yattığı an şiddetli baş dönmesi krizine giriyordu. Bu nedenle yıllardır oturarak uyuyor. Ayrıca hastada nefes darlığı, şeker hastalığı ve hipertansiyon şikâyetleri vardı.” dedi. Hastasının taşınmasının, bir yerden diğer yere nakledilmesinin zor olduğunu da belirten Eroğlu, şunları aktardı: “Hastaya 45 derece oturur-yatar pozisyon ayarlanarak, 3 personelin ameliyat esnasında tutması ile ameliyat, damla anestezisi ile gerçekleştirildi. Ameliyatı başarılı oldu. Naile Keskin, 10 yıldan sonra görmeye başladı. Bizim için hastanın sağlığı önemlidir, hastanın fizikî şartlarının bizim standartlarımıza uygun olmaması ona sağlık hizmeti verilemeyeceği anlamına gelmemeli. Hastanenin tüm imkanları, ihtiyaç halinde hastaya en gerekli ve faydalı hizmeti verebilmek için revize edilebilmeli ve tüm fedakarlık hastalardan beklenmemeli biraz da sağlık personeli fedakarlıkta bulunabilmeli.” www.medicinehospital.com.tr