BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Kardiyoloji Anabilim Dalı SÜREKLİ AYAKTAN PERİTON DİYALİZİNE GİREN HASTALARDA YENİ KARDİYOVASKÜLER OLAY VE ÖLÜM BELİRLEYİCİLERİNİN SAPTANMASI Uzmanlık Tezi Dr. Ezgi Polat Ocaklı Ankara, 2010 BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Kardiyoloji Anabilim Dalı SÜREKLİ AYAKTAN PERİTON DİYALİZİNE GİREN HASTALARDA YENİ KARDİYOVASKÜLER OLAY VE ÖLÜM BELİRLEYİCİLERİNİN SAPTANMASI Uzmanlık Tezi Dr. Ezgi Polat Ocaklı Tez Danışmanı Doç. Dr. İlyas Atar Ankara, 2010 Sürekli Ayaktan Periton Diyalizine Giren Hastalarda Yeni Kardiyovasküler Olay ve Ölüm Belirleyicilerinin Saptanması ÖZET Son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) olan hastalarda kardiyovasküler hastalıklar (KVH) ve kardiyovasküler nedenli ölümler sık görülmektedir. Biz bu çalışmada sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) yapan hastalarda yeni kardiyovasküler olay (KVO) ile ölümün gelişim sıklığını, belirleyicilerini ve KVH’ların ölümün belirleyicisi olup olmadığını araştırdık. Çalışmaya SDBY tanısı ile en az 4 aydır SAPD programında olan 113 hasta alındı ve 2 yıl süreyle takip edildi. Toplam 110 hasta çalışmayı tamamladı. Koroner arter hastalığı (KAH), serebrovasküler olay (SVO) veya periferik arter hastalığı (PAH) tanılarından en az birinin olması KVH varlığı olarak tanımlandı. Hastalar kardiyovasküler sistem hastalıkları ve risk faktörleri olan yaş, cinsiyet, diyabetes mellitus (DM), hipertansiyon (HT) ve hiperlipidemi (HL) açısından tarandı. Bu hastalarda KVH ve ölüm gelişimini belirleyen faktörlerin değerlendirilmesi için tekli ve çoklu değişkenli analizler yapıldı. Hastaların ortalama yaşı 45±14 idi ve 64’ü kadındı. Takipte hastaların 19’unda (%17.2) yeni KVO geliştiği saptandı. Tekli değişken analizlerinde yaş (p=0.009), KAH öyküsü (p=0.001), revaskülarizasyon öyküsü (p=0.046), enfeksiyon varlığı (p=0.022) ve peritonit varlığının (p=0.020) SAPD hastalarında yeni KVO gelişimiyle anlamlı ilişkili olduğu görüldü. Ancak çoklu değişken analizlerinde yalnızca KAH öyküsü (p=0.028) ve peritonit varlığının (p=0.018) yeni KVO gelişiminde belirleyici olduğu saptandı. İzlemde 20 (%18.2) hastanın öldüğü görüldü. Tekli değişken analizlerinde yeni STEMİ (p=0.027), yeni SVO (p=0.032) ,yeni KVO gelişmesi (p=0.043), SVO öyküsü (p=0.041), kapak replasmanı öyküsünün olması (p=0.036), herhangi bir enfeksiyon (p=0.022) ve peritonit gelişmesi (p<0.001) durumları ölüm gelişimiyle anlamlı olarak ilişkili saptandı. Çoklu değişken analizinde ise yalnızca peritonitin (p=0.040) ölüm gelişimi için bağımsız belirleyici olduğu gösterildi. Sürekli ayaktan periton diyalizi hasta grubumuzda, bilinen KAH varlığı ve peritonitin yeni KVO gelişimi için belirleyici olduğu gösterilmiştir. Hasta grubumuzda sadece peritonit enfeksiyonunun ölümün belirleyicisi olduğu saptanmıştır ve KVH’nın ölümün belirleyicisi olmadığı gösterilmiştir. Anahtar kelimeler: Son dönem böbrek yetmezliği, sürekli ayaktan periton diyalizi, yeni kardiyovasküler olay, kardiyovasküler hastalıklar, ölüm iii Determination of The New Cardiovascular Events and Mortality in Patients with Continuous Ambulatory Peritoneal Dialysis ABSTRACT Cardiovascular disease (CVD) and cardiovascular mortality is more common in the patients with end stage renal disease (ESRD). In this study, we investigate the frequency of the new onset cardiovascular events (CVE), mortality and also predictors of them. Additionally we evaluated that whether CVD is the predictor of mortality or not. In this study, 113 ESRD patients who on continuous ambulatory peritoneal dialysis program (CAPD) minimum 4 months were included. The patients followed up for 2 years and 110 patients completed the study totally. Cardiovascular disease defined as one or more diagnosis of coronary artery disease, cerebrovascular event or peripheral artery disease (PAD). The enrolled patients included 64 females with a mean age of 45 ± 14 years. At the end of the study, the new CVE were seen in 22 (%19) patients. We determined that advanced age (p=0.009), preexisting CAD (p=0.001), preexisting revascularization (p=0.046), any infection (p=0.022) and peritonitis (p=0.020), were significantly associated with new onset CVE in univariate analysis. Multivariable cox regression analysis identified that preexisting CAD (p=0.028) and peritonitis (p=0.018) were the predictors of new CVE. Twenty patient (%18.1) deaths were observed totally. In univariate analysis developement of STEMI (p=0.027), new cerebrovascular event (p=0.032), preexisting CVE (p=0.043) preexisting cerebrovascular event (p=0.041), cardiac valve replacement surgery (p=0.036), any infections (p=0.022) and peritonitis (p<0.001) were associated with death significantly. But only peritonitis (p=0.040) was determined as a independent predictor of death. Preexisting CAD and peritonitis were identified as the predictors of new onset CVE on CAPD patients. In our study, only peritonitis was identified as a predictor of death and CVD was not predictor of death. Key Words: End stage renal disease, continuous ambulatory peritoneal dialysis, cardiovascular event, cardiovascular disease, death iv İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZET VE ANAHTAR SÖZCÜKLER iii İNGİLİZCE ÖZET iv İÇİNDEKİLER v KISALTMALAR VE SİMGELER DİZİNİ vii ŞEKİLLER DİZİNİ ix TABLOLAR DİZİNİ x 1. GİRİŞ 1 2. GENEL BİLGİLER 2 2.1 Kronik böbrek yetmezliği ve replasman tedavileri……………………………….. 2 2.1.1 Böbrek nakli…………………………………………………….......... 3 2.1.2 Hemodiyaliz…………………………………………………………... 3 2.1.3 Periton diyalizi………………………………………………………... 4 2.2 Kronik böbrek yetmezliği klinik sonuçları ve kardiyovasküler hastalık ilişkisi……………………………………………………………………………………….. 4 2.2.1 Kardiyovasküler hastalıklar için geleneksel risk faktörleri ………….. 6 2.2.1.1 Hipertansiyon……………………………………….. 6 2.2.1.2 Diyabetes mellitus………………………………….. 6 2.2.1.3 Dislipidemi………………………………………….. 7 2.2.1.4 Sigara………………………………………………... 8 2.2.1.5 Aile öyküsü…………………………………………. 8 2.2.1.6 Yaş ve cinsiyet………………………………………. 8 2.2.1.7 Obezite ve metabolik sendrom……………………… 9 2.2.2 Kronik böbrek yetmezliği hastalarında kardiyovasküler risk faktörleri.. 9 2.2.2.1 İnflamasyon…………………………………………. 9 2.2.2.2 Kalsiyum/fosfor dengesizliği ve vasküler/kapak kalsifikasyonu………………………………………………. 10 2.2.2.3 Anemi………………………………………............. 11 2.2.2.4 Hiperhomosisteinemi……………………………….. 11 2.2.2.5 Sıvı yükü……………………………………………. 12 v 2.3 Kronik böbrek yetmezliği hastalarında kardiyovasküler hastalıklar………………. 12 2.3.1 Koroner arter hastalığı……………………………………………............ 12 2.3.2 Kalp yetmezliği ve asemptomatik ventrikül işlev bozukluğu…………… 13 2.3.2.1 Sistolik işlev bozukluğu…………………………….... 14 2.3.2.2 Diyastolik işlev bozukluğu………………………….. 15 2.3.3 Sol ventrikül hipertrofisi………………………………………………… 15 2.3.4 Ritm bozuklukları ve ani kardiyak ölüm……………………………....... 16 2.3.5 İnme……………………………………………………………………… 17 2.3.6 Periferik arter hastalığı …………………………………………………... 18 2.4 Son dönem böbrek yetmezliğinde ölüm ve ilişkili faktörler………………………. 18 2.4.1 Enfeksiyon………………………………………………………………. 19 3. YÖNTEM……………………………………………………………………………… 21 3.1 Hasta grubu ve çalışma protokolü…………………………………………………. 21 3.2 Tanımlamalar ve son noktalar......................………………………………………. 22 3.3 İstatistiksel incelemele……………………………………………………………… 26 4. BULGULAR……………………………………………………………………………. 27 5. TARTIŞMA…………………………………………………………………………….. 41 6. SONUÇ………………………………………………………………………………….. 48 7. KAYNAKLAR………………………………………………………………………….. 49 vi KISALTMALAR ve SİMGELER DİZİNİ DİZİN ACEİ: Anjiotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri AF: Atriyal fibrilasyon AHA: Amerikan Heart Association ALT: Alanin aminotransferaz APD: Aletli periton diyalizi Apo: Apolipoprotein ARB: Anjiotensin II reseptör blokerleri ASA: Asetil salisilik asit ATP III: Adult Treatment Panel III CABG: Koroner arter bypass cerrahisi CRP: C reaktif protein DM: Diyabetes mellitus EBT: Elektron beam komputerize tomografi EF: Atım oranı EKG: Elektrokardiyografi FMF: Ailevi akdeniz ateşi GFR: Glomeruler filtrasyon hızı GİA: Geçici iskemik atak HbA1C: Hemoglobin A1C HD: Hemodiyaliz HDL: Yüksek yoğunluklu lipoprotein HL: Hiperlipidemi HT : Hipertansiyon IDL: Orta yoğunluklu lipoprotein Ig A: İmmünglobulin A KAH: Koroner arter hastalığı KAK: Koroner arter kalsifikasyonları KBY: Kronik böbrek yetersizliği KKB: Kalsiyum kanal blokeri KrKl: Kreatinin klirensi vii KVH: Kardiyovasküler hastalık KVO: Kardiyovasküler olay KY: Kalp yetmezliği LDL: Düşük yoğunluklu lipoprotein MDRD: Modification of diet in renal disease MI: Miyokard infaktüsü NCEP: The National Cholesterol Education Program NKFDOQI: National Kidney Foundation Kidney Disease Outcomes Quality Inititive NSTEMI: ST elevasyonsuz miyokard infarktüsü PAF: Paroksismal atriyal fibrilasyon PAH: Periferik arter hastalığı PCI: Perkütan koroner girişim PD: Periton diyalizi RAAS: Renin anjiotensin aldosteron sistemi SAP: Kararlı anjina pektoris SAPD: Sürekli ayaktan periton diyalizi SDBY: Son dönem böbrek yetmezliği SPSS: Statistical package for the social sciences STEMI: ST elevasyonlu miyokard infaktüsü SVH: Sol ventrikül hipertrofisi TG: Trigliserid USAP: Kararsız angina pektoris USRDS: United States Renal Data System VLDL: Çok düşük yoğunluklu lipoprotein viii ŞEKİLLER DİZİNİ DİZİN SAYFA NUMARASI Şekil 2.1: Kronik böbrek yetmezliği sınıflaması ix 2 TABLOLAR DİZİNİ DİZİN SAYFA NUMARASI Tablo 4.1: Hastaların demografik ve klinik özellikleri 27 Tablo 4.2: Hasta grubunda KBY etyolojisi dağılımı 28 Tablo 4.3: Hastaların ekokardiyografi bulguları 29 Tablo 4.4: Hastaların laboratuvar verileri 30 Tablo 4.5: Hastaların almakta oldukları ilaç tedavileri 31 Tablo 4.6: Takipte yeni gelişen kardiyovasküler olaylar ve sıklığı 32 Tablo 4.7: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, demografik 33 ve klinik veriler Tablo 4.8: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, 34 ekokardiyografi bulguları Tablo 4.9: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, laboratuvar 35 bulguları Tablo 4.10: Çoklu değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi 36 belirleyicileri Tablo 4.11: Ölüm nedenleri dağılımı 36 Tablo 4.12: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, demografik ve klinik veriler 38 Tablo 4.13: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, ekokardiyografi bulguları 39 Tablo 4.14: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, laboratuvar bulguları 39 Tablo 4.15: Çoklu değişken analizi: Ölüm gelişimi belirleyicileri 40 x Kardiyoloji ihtisasımı yapmamda sağladığı imkanlar ve değerli katkılarından dolayı Başkent Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mehmet Haberal’a ve değerli hocamız, Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı ve anabilim dalı başkanımız Sayın Prof. Dr. İ. Haldun Müderrisoğlu’na, İhtisas sürem boyunca kardiyoloji eğitimimde çok büyük emeği olan değerli hocalarım Prof. Dr. Bülent Özin ve Prof. Dr. Aylin Yıldırır’ a, Tez çalışmamda ve asistanlığım boyunca gösterdiği bilimsel desteği, ilgisi, sabrı ve anlayışından dolayı tez danışmanın, kıymetli hocam, abim Doç. Dr. İlyas Atar’ a, Uzmanlık eğitimim süresince, bilgi ve tecrübelerinden yararlandığım, ekokardiyografi eğitimimde emeği olan hocalarım Doç. Dr. Melek Uluçam ve Doç. Dr. Elif Sade’ ye, İhtisas sürem boyunca her türlü desteklerini gördüğüm ve severek çalıştığım Yrd. Doç. Dr. Alp Aydınalp, Doç. Dr. Serpil Eroğlu, Doç. Dr. Bahar Pirat, Doç. Dr. Hüseyin Bozbaş ve Uzm. Dr. Egemen Tayfun’ na, Başkent Üniversitesi Adana, Konya ve İstanbul Hastaneleri’nde görev yapan ve eğitimime katkıda bulunan tüm hocalarıma, Kendilerini tanımaktan ve aynı hastanede birlikte çalışmaktan mutluluk duyduğum tüm asistan arkadaşlarıma, Koroner yoğun bakım, kateter laboratuvarı ve poliklinik hemşireleri, teknisyenleri, sekreterleri ve yardımcı personeline, Bu günlere gelmem için bana tüm imkanları sunan ve her zaman destek olan ailem ve sevgili eşim Kaan’ a en içten teşekkürlerimi sunarım. Dr. Ezgi Polat Ocaklı Ankara 2010 1.GİRİŞ VE AMAÇ Son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) olan hastalarda kardiyovasküler hastalıklar (KVH) en önemli morbidite ve mortalite nedenidir (1). Genel popülasyona göre SDBY hastalarında, hipertansiyon (HT), diyabetes mellitus (DM) , kalp yetmezliği (KY), sol ventrikül hipertrofisi (SVH) ve dilatasyonu, iskemik kalp hastalığı dahil aterotrombotik damar hastalığının tüm formları daha sık görülmektedir. Bu hasta grubunda KVH nedenli ölümler tüm ölümlerin %50’sinden fazlasını oluşturmaktadır (2). Sürekli ayaktan periton diyalizine (SAPD) giren hastalarda da kardiyovasküler hastalık risk faktörleri sıklıkla bulunmaktadır (3,4). Ayrıca üremiyle ilişkili faktörler, kronik inflamasyon ve hipoalbuminemi dışında, daha sık rastlanan lipid metabolizma bozukluklarının da bu hasta grubunda KVH insidansında artışla birlikte olduğu görülmektedir (3,4). Bu hastalarda yükselen C-reaktif protein (CRP) ve fibrinojen değerlerinin (5,6), endotel hasarı (7) ve volüm yüküne bağlı zayıf kan basıncı kontrolünün (8) KVH riski oluşturduğu gösterilmiştir. Bu nedenle SAPD hasta grubunda da KVH’lar sık görülmekte ve en sık ölüm nedenini oluşturmaktadır (1). Biz bu tez çalışmasında SDBY nedeniyle SAPD uygulanan hastalarında 2 yıllık takip sonucunda birinci olarak yeni kardiyovasküler olay gelişme sıklığı ve belirleyicilerinin belirlenmesi, ikinci olarak takipte ölüm gelişme sıklığı ve ölümün belirleyicileri ile KVH’ların ölümün belirleyicisi olup olmadığının değerlendirilmesini amaçladık. 1 2. GENEL BİLGİLER 2.1 Kronik böbrek yetmezliği ve replasman tedavileri Kronik böbrek yetmezliği (KBY) tüm dünyada önemli bir sağlık sorunu haline gelmektedir (9). Günümüzde HT ve DM, KBY etyolojisinde ilk sıralarda yer almaktadır (10,11) ve bu hastalıkların ilerlemesi ile KBY’den SDBY’ye geçiş riski artmakta hastaların diyaliz tedavisine ya da böbrek nakline ihtiyacı olmaktadır. Tüm dünyada yaklaşık 2 milyon SDBY hastasının olduğu tahmin edilmektedir (12). National Kidney Foundation - Kidney Disease Outcomes Quality İnititive (NKF-KDOQI) tarafından KBY tahmini glomeruler filtrasyon hızına (GFR) göre böbrek hasarı olsun ya da olmasın GFR’nin en az 3 ay süre ile 60 ml/min/1.73 m2’den daha az olması ya da en az 3 ay süreyle yapısal veya fonksiyonel olarak böbrek hasarının olması şeklinde tanımlanmıştır (13). Kronik böbrek yetmezliği sınıflaması şekil 1’de gösterilmiştir (13). Sınıf 1 Sınıf II Sınıf III Sınıf IV Sınıf V KBY risk faktörleri/hasar var, GFR korunmuş Hafif böbrek yetmezliği Orta derecede böbrek yetmezliği Ciddi böbrek yetmezliği Son dönem böbrek yetmezliği 130 120 110 100 90 80 70 60 50 40 30 20 15 10 0 Böbrek fonksiyonları GFR ml/min/1.73 m² KBY: Kronik böbrek yetmezliği; GFR= Glomeruler filtrasyon hızı Şekil 1: Kronik böbrek yetmezliği sınıflaması Plazmanın glomerüllerden süzülme hızı GFR’yi gösterir ve kan kreatinin düzeyine göre hesaplanabilir. Cockcroft-Gault eşitliği ile ya da modification of diet in renal disease (MDRD) eşitliği kullanılarak GFR hesaplanabilir. Kreatinin klirensi (KrKl) GFR’den farklı olsa da pratik uygulamada GFR tahmininde sıklıkla kullanılan bir değerdir (13). 2 GFR (MDRD): 186.3 x (serum Kr-1.154) x (yaş-0.203) (Kadınlarda x0.742) KrKl (Cockroft-Gault): (140-Yaş) x (Ağırlık/72) x Serum Kreatinin (Kadınlarda x0.85) Normal GFR değerleri erkeklerde 115-125 mL/dakika/1,73 m2, kadınlarda 90-100 mL/dakika/1,73 m2’dir. Normal GFR değerleri yaş, cinsiyet ve beden ölçüsünden etkilenir ve yaşla azalır. Son dönem böbrek yetmezliği KBY’nin en korkulan son aşamasıdır. En sık nedenler DM, HT, glomerulonefrit, ve ürolojik nedenlerdir. Böbrek yetmezliği hastalarında GFR düştükçe (özellikle de GFR 15 ml/min/1.73 m2’nin altına düştüğünde) hastaneye yatış KVH gelişim riski ve ölüm riski artmaktadır (14). Böbrek fonksiyonlarının ileri derecede bozularak kişinin hayatını idame ettiremez hale geldiği aşamada hastaya ileri tedavilerin başlanması gerekir. Bu dönemde başlıca tedavi seçenekleri böbrek nakli ve diyalizdir. Başlıca diyaliz yöntemleri ise hemodiyaliz (HD) ve periton diyalizidir (PD). 2.1.1 Böbrek nakli Son dönem böbrek hastaları için böbrek nakli, en iyi tedavi yöntemidir. Nakil edilen böbrek eğer hasta kişinin hayatta olan yakınlarından alınır ise “canlıdan”, beyin ölümü gelişen bir kişiden alınır ise “kadavradan” böbrek nakli tedavisi olarak adlandırılır. Nakil işleminde önemli olan nakledilen böbreğin uzun yıllar boyunca çalışmasını sağlamaktır. Bu sayede hastalar daha uzun ve sağlıklı yaşayabilir. Geçmişte nakil yapılamayacağı kabul edilen birçok hastalıkta bugün rahatlıkla nakil yapılabilmektedir. 2.1.2 Hemodiyaliz Yarı geçirgen bir zar aracılığı ile kanda yüksek yoğunlukta bulunan bazı zararlı maddelerin yayılma yoluyla diyaliz sıvısına geçmesi prensibine dayanan bir tedavidir. Hemodiyaliz işlemi diyaliz makinesi ile yapılır. Vücuttaki fazla sıvıyı çekmek için de zarın su tarafına bir emme basıncı uygulanır. Hemodiyaliz genellikle haftada 2-3 kez ve her birinde 3-5 saat olarak uygulanır. Diyaliz süresi ve sayısı hastanın ihtiyacına göre hekim tarafından belirlenir. 3 2.1.3 Periton diyalizi Periton diyalizi, SDBY hastalarında hemodiyalize alternatif bir yöntemdir. Son yıllarda dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek artan sayıda hastaya uygulanmaktadır. Son verilere göre ülkemizde 1995 yılında PD (ayakta) tedavisi gören hasta sayısı 1030 iken 2007 yılı sonu itibariyle 5000’i geçmiştir (15). Yıllar içinde kullanılan solüsyonlar ile araç ve gereçlerin geliştirilmesiyle PD daha etkin bir tedavi yöntemi haline gelmiştir. Bu yöntemde periton bir diyaliz membranı görevi görür ve PD periton kapillerlerindeki kan ve diyalizat arasında solitlerin difüzyonu ve hipertonik sıvıların periton boşluğunda ultrafiltrasyona yol açmaları prensibine dayanır. Pratik olarak PD peritona girişi sağlayan bir yol ile periton boşluğuna diyalizatın verilmesi, belirli bir süre tutulması ve bu süre sonunda boşaltılması şeklinde olmaktadır. Periton diyalizinin pek çok farklı uygulama şekli olmakla birlikte yaygın olarak iki tipi kullanılmaktadır. Bunlar SAPD ve aletli periton diyalizidir (APD). Diyaliz işlemi SAPD hastalarında hasta tarafından günde 3-5 kez tekrarlanırken, APD evde makine aracılığıyla gece boyunca (8-10 saat) uygulanır. Bu zaman süresince kanda bulunan üre, kreatinin gibi atık maddeler ve fazla sıvı diyaliz solüsyonuna geçerek vücuttan uzaklaştırılır. Hastane bağımlılığı olmadan diyaliz işleminin evde yapılabilir olması PD yöntemin en önemli avantajıdır. Hasta bu sayede günlük yaşantısına devam edebilir. Ancak hastanın karnında diyaliz işleminde kullanacağı sürekli bir kateter bulunmaktadır. Günde 3-5 değişim olacağından olası enfeksiyonlar (katetere bağlı enfeksiyonlar ya da peritonit) açısından çok dikkatli olunması gerekmektedir. 2.2 Kronik böbrek yetmezliği klinik sonuçları ve kardiyovasküler hastalık ilişkisi Kronik böbrek yetmezliği tüm dünyada prevelansı giderek artan, yaşam kalitesini bozan, SDBY’ne geçiş ile diyaliz veya transplantasyon tedavisi gereksinimi doğuran ve ciddi ekonomik yük getiren önemli bir hastalıktır. Kliniği böbrek yetmezliğinin derecesi ve gelişme hızı ile yakından ilişkilidir. Glomerüler filtrasyon hızı düştükçe hastalarda semptomlar ortaya çıkmaya başlar. Kronik böbrek yetmezliği neredeyse tüm sistem ve organları etkilemektedir. Yaşam süresi ile yakından ilişkili olmasından ötürü en önemli etkileri kardiyovasküler sistem üzerine olanlardır. Bu hastalarda artmış KVH risk faktörleri, subklinik KVH’lar ve klinik KVH’lar ile yakından ilişkilidir (16,17). Hastalığın 4 seyrinde KVH gelişim riski genel popülasyondan 10-20 kat daha fazladır ve kardiyovasküler mortalite ve morbidite oranları da yüksektir (16-18). Bu nedenle Amerikan Heart Association (AHA) 2003 yılında KBY varlığını KVH gelişimi yönünden yüksek riskli olarak kabul etmiştir (19). Kronik böbrek yetmezliği hastalarında artmış inflamatuar durum, hastalığa sıklıkla eşlik eden ateroskleroz, HT, hiperlipidemi (HL), DM ve insülin direnci, metabolik sendrom, hiperhomosisteinemi, gibi durumlar KVH gelişimine katkıda bulunmaktadır. Ayrıca KVH gelişimine neden olan ancak geleneksel KVH risk faktörü kabul edilmeyen üremi ilişkili risk faktörleri olan artmış sıvı yükü, proteinüri, kronik inflamasyon, anemi ve bozulmuş kalsiyum fosfor metabolizması, artmış oksidatif stres ve hiperparatiroidizm KVH gelişimine katkıda bulunmaktadır (20, 21-24). Hastalık seyrinde meydana gelen nörohormonal değişiklikler de sempatik sinir sisteminin kronik olarak aktivasyonu ile endotelin ve nitrik oksit arasındaki dengenin bozulması ile HT’nin kötüleşmesi gibi mevcut risk faktörlerinin etkisini arttırmakta ve kardiyovasküler olay gelişimine katkıda bulunmaktadır (25). Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda sistolik kan basıncı, kan trigliserid düzeyi ve kandaki inflamatuvar belirteçlerin düzeyi yüksektir ve bu durum böbrek fonksiyonlarının derecesi ile de ilişkilidir (16,17,26). Glomeruler filtrasyon hızı düştükçe, böbrek fonksiyonlarında meydana gelen azalma ile hastalardaki risk profili daha da kötüleşmektedir. Kronik böbrek yetmezliği ve KVH’lar arasındaki bu karmaşık ilişkide bilinen risk faktörlerinin hem KVH’lar hemde KBY oluşumunda ve ilerlemesindeki yeri açıktır. Bunun yanı sıra düşük GFR’nin tek başına KVH gelişimi için bağımsız bir belirleyici olup olmadığı açık değildir. Bundan sonraki bölümlerde öncelikle KVH için kabul edilmiş olan risk faktörleri ve bunların KBY hasta grubunda KVH’lar ile ilişkisi; genel toplumda KVH için risk faktörü kabul edilmeyen ancak KBY hasta grubunda KVH’larla ilişkili olduğu gösterilmiş risk faktörleri üzerinde durulacaktır. En son olarak da tek tek KBY hasta grubunda KVH’lar ve ölüm sıklığı ve bu durumların risk faktörleri ile ilişkisi incelenecektir. 5 2.2.1 Kardiyovasküler hastalıklar için geleneksel risk faktörleri 2.2.1.1 Hipertansiyon Hipertansiyon ülkemizde ve dünyada sık görülen önemli bir hastalıktır ve KVH için önemli bir risk faktörüdür (27,28). Kalp yetmezliği, periferik arter hastalığı (PAH), SDBY (29-32) ve kardiyovasküler mortalite (33,34) ile ilişkili olduğu gösterilmiştir. Birçok böbrek hastalığı kan basıncını yükseltirken, kan basıncı yüksekliği de böbrek hastalıklarının ilerlemesine neden olur ve SDBY’ne geçişi hızlandırır (35). KBY hastalarının da %75-85’inde HT bulunmaktadır ve KVH gelişimine katkıda bulunmaktadır (36). Amerika ve Avrupa ülkelerine benzer olarak ülkemizde de SDBY’nin en sık nedeni diyabetik nefropati, 2. en sık nedeni ise HT’dir (15). Hipertansiyon varlığı SVH, sol ventrikül dilatasyonu, artmış sol ventrikül duvar stresi, koroner kan akımının yeniden dağılımı, iskemi, miyokardiyal fibrosis, KY, artmi ve kardiyovasküler mortalite riskini arttırmaktadır. Kılavuzlara göre artan KVH gelişim riski ve ölüm riski nedeniyle SDBY ve HT’u olan hastalarda hedef kan basıncı değeri 130/80 mmHg’nin altı, optimal kan basıncı değeri ise 120/80 mmHg’nin altı olarak kabul edilmiştir (37). 2.2.1.2 Diyabetes mellitus Diyabetes mellitus prevelansı hızla artan ve ciddi komplikasyonlara sahip olan kronik bir hastalıktır. İnsülin salınımında çeşitli derecelerde defekt ve periferik insülin direnci ile karekterizedir. Diyabetik hastalarda koroner kalp hastalığı (38) ve PAH riski 2-4 kat (39), inme riski 2-6 kat (40) artmıştır ve bu hastalıklar DM’lilerde ölümlerin %70-80’inden sorumludur (41). Böbrek yetmezliği DM’den bağımsız olarak insülin direnci ve glukoz intoleransı ile ilişkilidir. Glikolizasyon ürünlerinlerin artması, endotel hasarı ve aterosklerozun hızlanmasına katkıda bulunur (42). Diyabetik nefropati SDBY’nin en önemli nedenlerindendir. Bu hasta grubunda KVH riski %65 oranında arttırmaktadır (43). Diyabet varlığında ateroskleroz erken başlar ve kötü seyirlidir. Kan basıncı yüksekliği, HL ve obezite de DM’ye çoğu zaman eşlik etmektedir. 6 Diyabetik olmayanlarda PD ile oluşan glukoz yükünün insülin duyarlılığını kötüleştirdiği düşünülmektedir. Bununla beraber bu konuda farklı yayınlar bulunmaktadır ve PD diyabetik SDBY hastalarında da kullanılan bir yöntemdir. Kan şekeri kontrolünün sağlanması SDBY hastalarında çok önemlidir. Hemoglobin A1C’de (HbA1C) %1 azalma ile mikrovasküler komplikasyonlar % 37, miyokard infaktüsü (MI) %14, inme %12, tüm nedenlere bağlı ölüm %14, DM ilişkili ölüm ise %21 oranında azalmaktadır (44). Bu nedenle açlık kan şekerinin 90-130 mg/dL ve HbA1C değerinin de %<7 olması hedeflenmektedir. 2.2.1.3 Dislipidemi Dislipidemi aterosklerozun önemli bir parçasını oluşturur. Hiperkolesterolemi de dislipideminin en önemli bileşeni olup, koroner arter hastalığında (KAH), en önemli ve değiştirilebilir risk faktörlerinin başında gelir. İlerleyici böbrek yetmezliği lipoprotein metabolizmasında değişiklikler ve dislipidemi ile ilişkilidir (45). Kronik böbrek yetersizliğinde ilk tariflenen lipoprotein anomalisi hipertrigliseridemidir. Üremiye bağlı lipolitik enzim aktiviteleri azalır. Buna bağlı olarak da trigliseritten (TG) zengin apo B lipoproteinlerin yıkımı azalır (45). Ayrıca diyaliz seansları sırasında heparin kullanımı ile de endotelyal yüzeyden lipoprotein lipaz salınımı artar ve zamanla lipoprotein lipaz seviyesi azalır. Lipoprotein (a), orta yoğunluklu lipoprotein (IDL), çok düşük yoğunluklu lipoprotein (VLDL) ve düşük yoğunluklu lipoproteinin (LDL), aterojenik alt grupları ile küçük dens LDL’de artma, yüksek yoğunluklu lipoproteinde (HDL) ise azalma sıklıkla gözlenen diğer bulgulardır. Ayrıca apolipoprotein (apo) profilinde ve diğer lipoproteinlerin yapı ve miktarlarında da anormallikler olur (45-48). Aterojenik lipoproteinlerin artması HD hastalarında da aterosklerotik komplikasyonların gelişiminde önemli rol oynar ve artmış kardiyovasküler riski açıklamaya yardımcı olur (49). Periton diyaliz hastalarında HD’ye giren hastalara göre LDL düzeyleri daha yüksek HDL düzeyleri ise daha düşük saptanmıştır (48-51). Bu durumun nedeni açık değildir, ancak PD hastalarında intraperitoneal glikoz birikimi ve peritondan protein kaybı olmasının etkisi olabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle PD hastalarının HD hastalarına göre daha aterojenik bir lipid profiline sahip oldukları söylenebilir. Statinler genel popülasyonda ve 7 DM hastalarında kardiyovasküler olay (KVO) insidansını düşürmektedirler. Bu ilaçlar PD hastalarında da HL tedavisinde güvenli ve etkili bulunmuşlardır (52). 2.2.1.4 Sigara Sigara, ateroskleroz ve KVH’lıklar için temel bir risk faktörüdür ve kardiyovasküler mortalite ve morbidite ile arasında doz bağımlı bir ilişki vardır (53). Endotel disfonksiyonu, trombosit agregasyonundaki artış, sempatik aktivitedeki artış ve koroner vazokonstriksiyona neden olur (54,55). Ayrıca KAH, PAH, inme, kanser, ani ölüm ve akciğer hastalığı riskini arttırır. Sigara diğer risk faktörleri ile sinerjistik etki gösterir ve KVH gelişim riskinin daha da artmasına neden olur (56). Kronik böbrek yetmezliği hastalarında da sigara kullanımı KVH gelişimi için bağımsız bir risk faktörü olarak bulunmuştur (57). 2.2.1.5 Aile öyküsü Ailede KAH öyküsü olması yeni KAH gelişimi için bağımsız bir risk oluşturmaktadır (58). Koroner hastalık için en güçlü aile hikayesi birinci derece bir yakında erken yaşta koroner kalp hastalığı öyküsü olmasıdır. Erken yaşta koroner kalp hastalığına sahip yakın birey sayısı arttıkça veya ailede koroner kalp hastalığına yakalanma yaşı azaldıkça, aile öyküsünün tahmin edici değeri artar. (59). Baba veya diğer birinci derece erkek akrabalarda 55 yaşından önce, anne veya diğer birinci derece kadın akrabalarda 65 yaşından önce erken KAH gelişiminin olması, o kişide ateroskleroz gelişim riskini arttırmaktadır (60). Aile öyküsü de SDBY hastaları içinde değiştirilemeyen KVH risk faktörleri arasında sayılmaktadır (61). Bu nedenle bu hasta grubunda da var olan ailesel risk faktörleri açısından kişinin ayrıntılı olarak taranması gereklidir. 2.2.1.6 Yaş ve cinsiyet İleri yaş, kardiyovasküler mortalite ve morbidite için önemli bir risk faktörüdür. Aterosklerozun erken lezyonlarının çocukluk çağında ortaya çıkmasına rağmen klinik olarak aşikar hastalığın görülmesi ileri yaşlarda artar. Erkeklerde 45 yaş, kadınlarda 55 yaş üzeri koroner kalp hastalığı için güçlü bir risk faktörüdür (62). Diğer risk faktörleri iki cinsiyet içinde benzerdir. Yaygın olan inanışa göre KAH görülme yaşının kadınlarda biraz daha ileridir ve bunda östrojen hormonunun menapoz öncesi koruyucu etkisini rolü vardır. Ancak yapılan çalışmalarda menapoz sonrası östrojen kullanımı ile bu yarar 8 gösterilememiştir (63). Yaşın ilerlemesi ile kardiyovasküler yapılar ve işlevlerinde birtakım değişiklikler meydana gelmektedir (64). Santral arter duvarlarında kalınlaşma, buna bağlı olarak sistolik kan basıncı ve nabız basıncında artış olmakta, SVH, konjestif KY, KAH, ani ölüm, inme ve atriyal fibrilasyon (AF) gelişim riski yaşla birlikte dramatik olarak artmaktadır (65). Bu artış SDBY hastalarında da KVH gelişim riskini ve mortaliteyi arttırmaktadır (66). 2.2.1.7 Obezite ve metabolik sendrom Obezite özellikle batı ülkelerinde önemli bir sağlık sorunudur. Diyabetes mellitus, HT, HL ve KAH gelişim insidansını arttırır (67-69). Mortalite ve morbiditede artışla ilişkilidir (69). Obez hastalarda tüm nedenlere bağlı ölüm riski %50-100 oranında artmakta, bu artışın büyük kısmını da KVH nedenli ölümler oluşturmaktadır (70,71). Metabolik sendrom; aterojenik dislipidemi, HT, hiperglisemi ile proinflamatuar ve protrombotik faktörlerin yüksekliği gibi KVH risk faktörlerinin beraberliğinden oluşan bir tablodur. Metabolik sendromlu hastalarda çeşitli derecelerde obezite görülmektedir. 2.2.2 Kronik böbrek yetmezliği hastalarında kardiyovasküler risk faktörleri 2.2.2.1 İnflamasyon İnflamasyon aterosklerozun başlangıcından itibaren tüm süreçte yeralan önemli bir faktördür. Aterosklerotik lezyonun gelişiminden “hasara yanıt” hipotezi olarak açıklanan vasküler endotelde oluşan kronik inflamatuvar reaksiyonlar sorumlu tutulmuş ve aterosklerozun kronik inflamatuvar bir hastalık olduğu öne sürülmüştür. Böbrek yetmezliği de yüksek derecede inflamatuvar bir durumdur. Bu nedenle SDBY hastalarında ateroskleroz hızlanmakta ve aterosklerotik plakların yırtılma riski artmaktadır (72). Periton diyaliz hastalarında böbrek fonksiyon bozukluğunun yanı sıra inflamasyonu tetikleyen birçok faktör vardır. Bunlar arasında peritonit, derialtı PD kateter enfeksiyonu, sıvı yükü, diyalizat içindeki endotoksinlere maruziyet ve canlı dokuya uyumsuz solüsyonlar sayılabilir (73,74). İnflamasyon PD hastalarında arteryal sertleşme, SVH, sol ventrikül dilatasyonu ve sistolik işlev bozukluğu ile ilişkilidir (75). Ayrıca bir inflamasyon göstergeci olan, ateroskleroz ciddiyetini ve kardiyovasküler riski belirlemede yardımcı 9 olan CRP yüksekliği de SDBY hastalarında mevcuttur ve PD hastalarında da artmış KVH riskiyle ilişkili bulunmuştur (76). 2.2.2.2 Kalsiyum/fosfor dengesizliği ve vasküler/kapak kalsifikasyonu Hiperfosfatemi ve D vitamin eksikliği SDBY hastalarında sıkça görülen bir problemdir ve Amerika’da HD hastalarının %40’ının serum fosfor değerinin 6.5 mg/dl’nin üzerinde olduğu görülmüştür (77). Kan fosfor düzeyinin yükselmesi ikincil hiperparatiroidizm gelişimi, vasküler kalsifikasyon (özellikle aorta, koroner ve diğer orta büyüklükteki arterlerde) ve düz kas proliferasyonunda artışla birlikte koroner aterosklerozun hızlanmasına (78,79), myokard kalsifikasyonu ve fibrosisi tetiklemesi ile de koroner mikrodolaşımın olumsuz etkilenmesine (80) neden olur. Aterosklerotik kalsifikasyonlar erken dönemde, yağlı çizgilenmelerle beraber ortaya çıkmaya başlar (81). Vasküler kalsifikasyon yaygınlığı KVH gelişimi ve mortalite için belirleyicidir (82). Media tabakasına yerleşen kalsifikasyonlar arter duvarlarında sertleşmeye, kalbin ard yükünün artmasına ve SVH gelişimine neden olurlar (83,84). Sonuçta koroner akım rezervi azalır ve myokard iskemi riski artar. Koroner arter kalsifikasyonları (KAK) aterosklerotik arter duvarlarında hastalıklı koroner artere yerleşmektedir (81,85). Bu sebeple intimal yerleşimli kalsifikasyonlar nedeniyle tıkayıcı koroner arter lezyonları ve koroner iskemi gelişebilir (86). Eldeki verilere göre KAK’ları diyaliz hastalarında %40-100 oranında görülmekte iken, PD hastalarında bu oran yaklaşık %60’tır (87). İleri yaş, diyaliz tedavisinin süresi, DM varlığı, artmış plazma fosfor düzeyi, kalsiyum ve fosfor değerlerinin çarpımının artması, kalsiyum içeren fosfor bağlayıcılarının dozu, düşük HDL, yüksek TG, LDL ve total kolesterol düzeyleri ile inflamasyon, SDBY olan bireylerde KAK için en önemli belirleyicilerdir. Yapılan çalışmalarda kandaki fosfat düzeyi, paratiroid hormon düzeyi ve kalsiyum fosfor çarpımı ürünlerinin artması tüm nedenlere bağlı mortalite (77), kardiyak mortalite (78) ve ani ölüm (78) ilişkili bulunmuştur. Kalsifikasyon arteriyel media ve aterosklerotik plak dışında miyokard ve kalp kapaklarını da etkileyebilir. Özellikle SDBY olanlarda kapaklarda aşırı kalınlaşma ve kalsifikasyon sık görülmektedir (88). Sıklıkla aort kapağı ve mitral kapak etkilenir. Mitral anüler kalsifikasyon, aortik skleroz ya da ilerleyici darlıklar oluşabilir. Periton diyaliz hastalarının 10 da üçte birinde kalp kapak kalsifikasyonu olduğu görülmüştür (89). Bu hastalarda kalp kapak kalsifikasyonu, kalsiyum fosfor çarpımı ürünlerindeki artışın yanı sıra inflamasyon ve malnütrisyon ile de ilişkilidir. Kapak kalsifikasyonu tüm nedenlere bağlı ölümler ve kardiyovasküler ölümler için önemli bir belirteçtir (90). 2.2.2.3 Anemi Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda anemi sık görülmektedir. Tedavi edilmediği takdirde KBY hastalarında da doku oksijen dağılımı ve kullanımında azalma, kalp çıktısında artma, ventriküler dilatasyon, SVH, anjina ve KY gelişim riskini arttırmaktadır (91-93). Yapılan çalışmalarda anemi varlığının kardiyovasküler morbidite ve mortalite için bağımsız risk faktörü olduğu gösterilmiştir (94). Bu hastalarda aneminin en sık nedenleri başta yetersiz eritropoetin üretimi (95) olmak üzere demir eksikliği, vitamin B12/folik asit eksikliği, azalmış kemik iliği fonksiyonu, infeksiyon / inflamasyon, hiperparatiroidizm, yetersiz diyaliz, kan kaybı, hemoliz, hemoglobinopatiler, beslenme bozuklukları ve aluminyum birikimidir. Üremi kaynaklı aneminin eritropoetin ile tedavisi kardiyak performansı arttırmaktadır (96). Hemotokrit düzeyinin %30’un üzerine çıkarılması ile anginal yakınmalarda azalma olduğu gösterilmiş ancak kardiyovasküler olaylarda azalma olduğu gösterilememiştir (97). 2.2.2.4 Hiperhomosisteinemi Genel popülasyonda homosistein yüksekliği ile KVH ilişkisi olduğu gösterilmiştir (98). Son dönem böbrek yetmezliği hastalarında hiperhomosisteiemi prevelansı %85-90 civarındadır ve diğer risk faktörleri ile birlikte KVH riskini arttırmaktadır. Homosisteinin direkt endotel toksisitesine, trombositlerin ve pıhtılaşma faktörlerinin işlevlerinde bozukluklara serbest oksijen radikallerinin aşırı miktarda üretilmesine, antioksidan savunmada bozukluklara hiperhomosisteineminin neden endotel olduğu hücre gösterilmiştir proliferasyonunu ve (99,100). Ayrıca endotel bağımlı vazodilatasyonu inhibe ettiği ve endotelin antitrombotik fonksiyonlarını bozduğu da bilinmektedir (100). Diyaliz hastalarında endotel fonksiyonlarında geri dönüşsüz bozukluklar oluşabilmekte ve buna bağlı olarak kalıcı vasküler hasar gelişebileceği düşünülmektedir (100). 11 2.2.2.5 Sıvı yükü Sıvı yükü PD hastalarında sık görülmektedir ve bu durum kötü kardiyak sonuçlarla ilişkilidir. Bu nedenle sıvı yükü gelişimi önlenmeli ya da iyi tedavi edilmelidir. İlk önceleri PD ile sıvı dengesinin sağlandığı görülmüş olsa da takiplerde çalışan böbrek fonksiyonlarının da bozulması ile tuz ve su atılımında sınırlanma ve HT önemli bir problem olarak ortaya çıkmaktadır. Bu durumun önüne geçebilmek için icodextrin solüsyonunun kullanımının yararlı olabileceğini gösteren çalışmalar vardır (101). 2.3 Kronik böbrek yetmezliği hastalarında kardiyovasküler hastalıklar 2.3.1 Koroner arter hastalığı Koroner arter hastalıklarının en sık sebebi olan aterosklerozun öncül lezyonları yağ toplanmaları ve fibröz plaklardır. Fibröz plaklar aterosklerozun en önemli patolojik lezyonudur. Hastalıkta görülen klinik bulguların kaynağıdır ve komplikasyonlardan sorumlu olan esas lezyonlardır. Başlıca komplikasyonlar ise trombüs gelişimine yol açan fissür/ülserasyon veya endotel disfonksiyonu gelişimi, anevrizma gelişimi, ikincil kalsifikasyon gelişimi veya en azından damarda darlığa yol açmaları ve bunlara bağlı olarak, ilgili damarın beslediği organ ve dokularda akut veya kronik iskemik hastalık ve fonksiyon bozukluklarının gelişmesidir. Oluşan lezyonların özelliklerine göre anginal sendromlar (kararlı ve kararsız angina), MI [ST elevasyonlu MI (STEMİ),ST yükselmesiz MI (NSTEMI)], sessiz iskemi, aritmiler, ileti bozuklukları, KY ve ani ölüm gelişebilir. Böbrek yetmezliği hastalarında KVH risk faktörleri sıkça bulunmaktadır. Diyabetes mellitus ve HT, KBY patogenezinde ilk sırayı alırken, lipid metabolizmasındaki değişiklikler, ileri yaş, sigara kullanımı ve diğer geleneksel olmayan risk faktörleri de böbrek fonksiyon bozukluğuna eşlik etmektedir. Tüm bu risk faktörlerinin fazlaca bulunması bu hastalarda ateroskleroz gelişim riskini arttırmakta, oluşan aterogenezi hızlandırmakta ve ciddi, kompleks koroner lezyonların oluşmasına neden olmaktadır (102,103). Bu nedenle KBY hastalarında genel topluma göre iskemik kalp hastalıkları, prognozları ve iskemik kalp hastalıkları kaynaklı ölümler genel popülasyondan daha fazladır (22,104). 12 Periton diyalizindeki hastalarda da sıklıkla eşlik eden komorbiditelerin varlığı (DM, HL, KY), inflamatuar hadiseler, malnütrisyon ve diğer değiştirilemeyen risk faktörleri KAH oluşumuna katkıda bulunmaktadır. Ayrıca SAPD hastalarında koagülasyon sisteminin düşük dereceli aktivasyonu ve fibrinojen düzeyinin artmasına bağlı da tromboz oluşumuna eğilim söz konusudur (105). Hemodiyalizle karşılaştırılan çalışmalarda KAH oranları benzer olarak saptanmıştır (47,106) . 2.3.2 Kalp yetmezliği ve asemptomatik ventrikül işlev bozukluğu Kalp yetmezliği, kalbin, dokuların gereksinimi olan kanı pompalayamaması ya da bunu ancak artmış dolum basınçlarıyla yapabildiği klinik bir durumdur. Kalp yetmezliği gelişimine neden olan en önemli faktör kalp kası hasarıdır ve buna neden olan başlıca durumlar KAH, HT, kardiyomyopatiler, kapak hastalıkları ve DM gibi endokrin nedenlerdir. Son dönem böbrek yetmezliği de KY gelişimine katkıda bulunan önemli bir faktördür (107). Böbrek yetmezliği olan hastalar özellikle SDBY hastalarında, KY’ne neden olan mekanizmalar artmış sıvı yükü, basınç yükü (HT ilişkili) ve kardiyomyopati varlığıdır. Hemodiyaliz hastalarının yaklaşık %20’si KY tanısı almaktadır (108). Kalp yetmezliği tanısı alan böbrek yetmezliği hastalarında saptanan KY’nin ne kadarının sadece renal yetmezliğe bağlı kronik volüm yüküne bağlanabileceği, ne kadarının da sistolik veya diyastolik işlev bozukluğuna bağlanabileceği açık değildir. Sıvı dengesinden sorumlu olan asıl organ böbrektir ve böbrek, akut KY patofizyolojisinde önemli yer tutar. Kalp yetmezliği olan hastalarında %74’ünde HT, %44’ünde DM, en az %30’unda da KBY vardır (109). Kalp yetmezliği ve böbrek yetmezliği arasında karşılıklı bir ilişki vardır. Akut KY’de böbreğin nörohormonal yolla aktivasyonu patolojik süreci başlatır. Nörohormonal etki ile glomeruler hasar ve skleroz gelişebilir. Endotelin aracılı vazokonstriksiyon ile su ve tuz alımında/geri emiliminde artış olur ve sonuçta da KY alevlenir. Düşük kalp çıktısı varsa böbreğe giden kan akımında azalma olacağından artan vazokonstriksiyon ile böbrek fonksiyonları daha da bozulabilir. Kalp yetmezliği tedavisinde verilen diüretikler de hipovolemiye yol açarak böbrek perfüzyonunda azalmaya ve böbrek fonksiyon bozukluğunda artışa neden olur. Böbrek yetmezliği KY’nin kötüleşmesinde basit bir belirteç midir yoksa böbrek yetmezliğinin kötüleşmesiyle nedensel bir ilişkisi var mıdır tam olarak bilinmemektedir. Böbrek fonksiyon bozukluğu olan KY’likli hastalar yüksek riskli grubu oluşturur ve bu hastalarda böbrek fonksiyon 13 bozukluğu olmayanlara göre yaklaşık %50 mortalite artışı vardır (110). Bu nedenle böbrek yetmezliği KY hastalarında kötü sonuçlar için güçlü bir belirteçtir (111). Uzun süreli PD tedavisindeki hastalarda sıklıkla hücre dışı sıvı artışına bağlı kötü sonuçlar izlenmektedir (112). Hücre dışı sıvı artışı nedenleri arasında sıvı alım kısıtlamasına uyulmaması, düşük direnaj hacmi, yüksek membran transport durumu ve DM varlığı sayılabilir (112). Artan sıvı yüküne bağlı sıklıkla SVH, sol ventrikül dilatasyonu ve işlev bozukluğunun birlikte izlendiği düşünülmektedir (113). Bu nedenle PD hastalarında sıkı volüm kontrolü SVH’nin gerilemesi ve KVO riskini azaltmada önemli bir stratejidir. 2.3.2.1 Sistolik işlev bozukluğu Sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu myokardın kasılmasının bölgesel ya da global olarak bozulmasıdır. Sistolik performans sol ventrikül kontraktilitesi, ön yük, ardyük ve kalp hızına bağlıdır. Her ne kadar yüklenme durumuyla yakından ilişkili olsa da, sol ventrikül atım oranı (EF) sistolik fonksiyonların tahmininde kullanılan kolay ve kullanışlı bir yöntemdir. İskemik kalp hastalıkları düşük ejeksiyon fraksiyonunun önemli bir nedenidir. Son dönem böbrek yetmezliği myokardın kasılması ve fonksiyonunu etkileyebilen kompleks bir durumdur (114). Ateroskleroza yatkınlık olduğundan bu hastalarda KAH sık olarak görülmektedir. Ayrıca üremik plazmada bulunan negatif inotrop ve kronotropik özellikteki toksinler ve bu toksinlere uzun süre maruz kalma ile miyositlerde fibrosis ve ölüm meydana gelebilir (115-118). Çeşitli nedenlerle oluşan SVH, kapak hastalıkları, metabolik dengesizlikler ve eşlik eden diğer hastalıklar (DM, enfeksiyon, vb. gibi) da sol ventrikül işlev bozukluğuna katkıda bulunabilir. Bazı yayınlarda SDBY hastalarında tedavi süresi uzadıkça EF’nin azalmaya devam ettiği gösterilmiştir (119,120). Sol ventrikül sistolik işlev bozukluğunun eşlik ettiği KY, KBY hastalarında sistolik işlevi normal olan hastalara göre daha sıktır ve prognozu daha kötüdür (121). Böbrek yetmezliği hastalarında birçok nedenle bazen de anlaşılamayan nedenlerle sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu ve kalp yetmezliği ortaya çıkabilir, bu hastalarda bu durumu tanımlamak için “üremik kardiyomyopati” terimi yaygın olarak kullanılmaktadır. 14 2.3.2.2 Diyastolik işlev bozukluğu Diyastol sırasında ventrikül doluşunun bozuk olmasına bağlı olarak yeterli düzeyde dolamayan sol ventrikülün normal basınçlarda yeterli kalp debisini sağlayamaması, bundan dolayı da ventrikül dolma basınçlarının ve (dolayısıyla da atriyum basınçları) pulmoner venöz basıncın yükselmesi olarak tanımlanır. Diyastolik işlev bozukluğu varlığında hastada kalp yetmezliği semptom ve/veya bulguları olabilir ve EF korunmuştur (122). Kalp yetmezliği olan hastaların yarısında ölçülen EF değeri %50’nin üzerindedir ve bu hastalarda da prognoz sistolik işlev bozukluğu olan hastalarla benzerdir ki bu da sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğunun önemini göstermektedir (123,124). Ventrikülün diyastolde gevşeme düzenini bozan en önemli nedenler yaşlanma, HT ve KAH’dır (125,126). Kronik böbrek yetmezliği hastalarında sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu %60-70 oranında görülmektedir (127). Bu durum KBY hastalarında erken doluşun uzamış olması ya da diğer önemli faktörlerin (KAH, DM, HT ve SVH) sıkça bulunmasına bağlıdır. Ekokardiyografi diyastolik fonksiyonları değerlendirmede en önemli yöntemdir. Mitral kapaktan geçen kan akımının hızı ölçülerek karar verilir. 2.3.3 Sol ventrikül hipertrofisi Sol ventrikül hipertrofisi SDBY hastalarında görülen major kardiyovasküler komplikasyonlardan biridir (128). Sol ventrikül hipertrofisi gelişiminde başlıca risk faktörleri HT, hipervolemi, ileri yaş, anemi ve arteriyovenöz fistüldür (128). Bazı üremik toksinler, hiperparatiroidizm ve aliminyum fazlalığınında SVH gelişimine katkısı olabileceği düşünülmektedir (129). Diyaliz hastalarında SVH prevelansı %60 - 80 olarak bildirilmiştir (130,131). Sol ventrikül hipertrofisi genelde kan basıncı yüksekliği ile birlikte görülse de, normal kan basıncı değerlerine sahip hastalarda da hipertrofinin zamanla arttığı görülmüştür (132). Böbrek yetmezliği hastalarında hipervolemiye ikincil gelişen ön yük artışıyla miyofibrillerde uzama ve egzantrik hipertrofi, yüksek periferik damar direncine bağlı gelişen ardyük artışıyla da, miyofibrillerde kalınlaşma ve konsantrik hipertrofi meydana gelir. Sol ventrikül hipertrofisi olan SDBY hastalarında, diyaliz sırasında sol ventrikül dolum basıncının düşmesine bağlı olarak hipotansiyon ve taşikardi meydana gelir. Buna ikincil gelişen sempatik aktivite artışıyla diyastol süresi kısalır ve koroner kanlanma azalır. 15 İskemi, aritmi ve ani ölüm riski artışı ortaya çıkar (133-135). Bu nedenle SVH, hemodiyaliz hastalarında yaşam süresini etkileyen önemli etmenlerden birisidir. Periton diyaliz tedavisindeki hastalarda da yüksek oranda (%70-90) SVH saptanmıştır (75). Derin anemi, eritropoetin yapımında azalma, ciddi hipoalbüminemi, yüksek arteryal kan basıncı, diyalizle temizlenemeyen üremik toksinler ve koronmuş böbrek fonksiyonlarının kaybıyla oluşan sıvı yükü PD hastalarında SVH gelişimi için en önemli risk faktörleridir (136,137). Bu hastalarda da SVH mortalite belirteci olduğundan önemlidir. 2.3.4 Ritm bozuklukları ve ani kardiyak ölüm Birçok faktör SDBY hastalarında aritmi prevelansında artışa neden olmaktadır. Böbrek yetmezliği hastalarında üremi, hiperkalemi, asidoz ve kalsiyum fosfor denge bozuklukları atriyal ve ventriküler aritmilerle yüksek oranda ilişkilidir (138). Ciddi ventriküler aritmiler genel popülasyona benzer olarak SDBY hastalarında da ani ölümün en önemli nedenidir. Bu hastalarda SVH, sol ventrikül dilatasyonu, KAH, KY ve kapak hastalığı bulunması, DM, HT, anemi, artmış sıvı yükü, koroner mikrodolaşım anormallikleri, koroner rezervin bozulması, aortik kompliansın azalması, metabolik asidoz, elektrolit düzensizlikleri, sempatik hiperaktivite ve renin anjiotensin aldosteron sisteminde (RAAS) de aktivite artışı aritmilerin ve ani ölümün gelişme riskini arttırır (138-139). Supraventriküler aritmiler hastaların %20-88 sinde (140), ventriküler erken atımlar hastaların %76-100’ünde, kompleks ventriküler atımlar ise %13-36’sında görülmektedir (141). Atriyal fibrilasyon klinikte en sık rastlanan sürekli ritm bozukluğudur (142). Son dönem böbrek hastalarında sıkça görülen kardiyovasküler ve dejeneratif değişiklikler DM, KAH, HT, SVH, kalp kapak hastalığı, ileri yaş, konjestif KY ve diyaliz ilişkili hemodinamik ve metabolik dengesizlikler bu hasta grubunda artmış AF gelişimiyle ilişkilidir (143-145). Bu hastalarda sempatik aktivenin kontrolü, RAAS blokajı ve elektrolit dengesizliğinin önlenmesi ciddi aritmiler ve kardiyovasküler korumada önemlidir (139). Hemodiyaliz hastalarında aritmi gelişimi ile ilgili çok sayıda veri mevcutken PD hastalarında aritmi varlığı açısından sınırlı sayıda çalışma vardır. Yapılan küçük çaplı çalışmalarda SAPD’nin 16 aritmojenik olmadığı; aritmi oluşumunu tetiklemediği ya da arttırmadığı gösterilmiştir (146-148). 2.3.5 İnme İnme ya da serebrovasküler olay (SVO), beyine giden damarlarının pıhtı ile tıkanması ya da yırtılmasına bağlı olarak kan akımının engellenmesidir. Etkilenen kan damarının beslediği beyin dokusuna yeterli kan sağlanamayacağından hasar oluşur. İnmenin klinik bulguları beyinin en fazla hasar gören bölgesine bağlı olarak görülür. Beyinde oluşan fonksiyon bozukluğu 24 saatten uzun sürelidir ve ani ölüme neden olabilir. Amerika Birleşik Devletleri’nde inme, ölüm nedenlerinin arasında 3. sırada yer almaktadır (149). İnme ile diğer kardiyovasküler olaylar yakından ilişkilidir. İnmeye neden olan risk faktörleri KVH ve PAH risk faktörleri ile örtüşmekte ve kardiyovasküler olaylar inme nedenlerinin başında gelmektedir. Beyindeki patolojik zedelenmenin tipine göre inmeler tıkayıcı (iskemik) tip veya hemorajik tip olarak ikiye ayrılır. İnmelerin yaklaşık %80’i tıkayıcı tipte, %15-20’si ise hemorajik tiptedir. Tıkayıcı tipteki inmeler, trombotik olaylar ya da emboli kaynaklıdır. İnme gelişimine neden olan risk faktörleri arasında AF, HT, DM, sigara, dislipidemi, obesite, fiziksel inaktivite, aile öyküsü, karotis darlığı, alkol kullanımı ve otozomal dominant polikistik böbrek hastalığı sıklıkla yer almaktadır (150,151). Atriyal fibrilasyon kalp kaynaklı embolilerin %50’sinden sorumludur ve inme riski hastanın kardiyovasküler durumuna, koroner anatomisine ve yaşına bağlıdır (152,153). Kronik böbrek yetmezliği de artmış inme riski ile ilişkilidir (154-156). Diyaliz hastalarında inme riski genel popülasyona göre 5 kat fazladır (155). Bunun nedeni inme gelişim riskini arttıran faktörlerin böbrek hastalarında da sıklıkla bulunmasıdır. İnme genel popülasyona benzer olarak KBY hastalarında da yüksek mortalite oranı ile ilişkilidir (156158). İnmenin önlenmesi için geleneksel risk faktörlerinin agresif tedavisi gerekmektedir. İnmenin önlenmesi için etkin kan basıncı kontrolü, dislipidemi ve anemi tedavisi önemlidir (150). 17 2.3.6 Periferik arter hastalığı Periferik arter hastalığı, alt extremite ya da üst extremiteyi besleyen arterlerde tıkanıklık olmasını ifade eder. Periferik arter hastalığının en sık nedeni aterosklerozdur. Periferik arter hastalığı 40 yaş ve üstündeki insanlarda yaklaşık %4’ünde, 65 yaş ve üzerindeki kişilerin ise yaklaşık %15-20’sinde görülmektedir. Koroner ateroskleroz için bilinen risk faktörleri periferik ateroskleroz için de risk oluşturmaktadır (31). Periferik arter hastalığı olan hastalarda sıklıkla KAH ve serebrovasküler hastalıklar mevcuttur (159,160). PAH’lı hastaların yaklaşık %60-80’inde anjiografik olarak önemli KAH vardır (160). Ciddi extremite iskemisi olan hastaların yaklaşık %25’i 1 yıl içinde kaybedilir. Periferik arter hastalığı nedeniyle ekstremite ampütasyonu yapılan hastaların 1 yıllık mortalitesi %45’den fazladır (159). Diyaliz hastaları da periferik damar hastalıkları yönünden risk altındadır ve yaklaşık %15 hasta periferik damar hastalığı tanısı almaktadır (161,162). Genel popülasyona benzer olarak diyaliz hastalarında da periferik vasküler hastalıklar kardiyovasküler mortalite için güçlü bir belirleyicidir (163,164). Periton diyalizi hastalarında PAH varlığı ile yapılan çok az sayıda bilimsel yayın vardır. Eldeki verilere göre geleneksel ve diyalize özgü kardiyovasküler risk faktörlerinin PAH gelişimini etkilediği gösterilmiştir. İleri yaş, DM, KVH varlığı ve malnutrisyon PD hastalarında PAH gelişimi için önemli risk faktörleri olarak bulunmuştur. Ayrıca korunmuş böbrek fonksiyonlarının kaybı, düşük hipoalbüminemi ve hiperhomosisteineminin de PAH gelişiminde bu hasta grubunda etkili olabileceği gösterilmiştir (165). 2.4 Son dönem böbrek yetmezliğinde ölüm ve ilişkili faktörler Böbrek fonksiyonlarında azalma olan hastalarda KVH’lar en önemli ölüm nedenidir. Glomeruler filtrasyon hızı 60 ml/min/1.73 m2’ nin altında olan hastalarda KV ölüm riski artmaktadır ve bu risk, GFR’nin 60’ın altında düşmeye devam etmesiyle artmaya devam etmektedir. Kardiyovasküler hastalıklar SDBY hastalarında genel popülasyona göre daha sık görülmektedir ve bu hastalarda KVH’lar ve serebrovasküler hastalıklar morbidite ve mortalitenin en önemli nedenleridir (166-168). Yapılan çalışmalarda GFR’de 1ml/dk/1.73 m2’lik artışın tüm nedenlere bağlı ölümler ve kardiyovasküler ölümleri %50 oranında azalttığı gösterilmiştir (169). 18 Önemli bir çalışma olan USRDS’e (United States Renal Data System) göre SDBY hastalarında ortalama yaşam beklentisi 2-16 yıl arasında değişmektedir. Ölüm oranı 65-74 yaş arasında %29.8/100 hasta yılı iken, 75 yaş ve üstünde %46/100 hasta yılına yükselmektedir. Ölüm oranları yaş, cinsiyet, SDBY etyolojisi, tedavi biçimi ve komplikasyonlarına bağlıdır (170). Birçok çalışmada geleneksel ve geleneksel olmayan risk faktörleri düzeltildikten sonra da KBY varlığının kardiyovasküler mortalite ve morbidite için bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir (171). Diyaliz tedavisindeki teknolojik gelişmelere ve küçük solit maddelerin klirensindeki artışa rağmen KBY hastalarında KVH’a bağlı ölümler genel popülasyondan yine de 5-25 kat daha fazladır (171). Sol ventrikül hipertrofisi, sol ventrikül dilatasyonu ve KY’de artmış kardiyovasküler mortalite ile ilişkilidir. Periton diyaliz hastalarında da hemodiyaliz hastalarına benzer olarak cinsiyet, yaş, DM, KVH varlığı, CRP yüksekliği ve düşük albümin düzeyi ölüm için risk oluşturan en önemli faktörlerdir (172,173). Ayrıca korunmuş böbrek fonksiyonlarının bozulması ve periton diyaliz hastalarında sıkça görülen SVH’de kardiyovasküler mortalite ve tüm nedenlere bağlı mortalitede artışla ilişkilidir (75,173). Türk nefroloji derneğinin 2007 verilerine göre PD hastalarındaki en önemli ölüm nedeni KVH’lar (%50.8), infeksiyonlar (%15.1) ve serebrovasküler hastalıklardır (%10.9). Bu oranlar geçmiş yılların ölüm verileri ile de uyumludur (15). Periton diyaliz hastalarında peritonit varlığı da önemli bir ölüm nedenidir. Yaş, bazal inflamatuar durum, malnütrisyon, depresyon ve sık peritonit atakları da diğer önemli ölüm belirleyicileridir. Bu risk faktörlerinin çoğu peritonit ilişkili ölümler ve kardiyovasküler ölümler için ortaktır. Bu da ciddi peritoniti olan hastalarda ölümlerle ilişkilendirilen yüksek KVO insidansını açıklamaya yardımcı olabilir (174). 2.4.1 Enfeksiyon Periton diyaliz tedavisinin en önemli komplikasyonu enfeksiyon gelişimidir. Özellikle diyaliz işlemi sırasında kateter ucu açık olduğundan enfeksiyonlar sık izlenmektedir. Periton diyaliz hastalarında en sık görülen enfeksiyon peritonittir ve PD hastalarında mortalite ve morbiditenin en önemli nedenini oluşturur (175). Peritonit, hastaların SAPD’ye devam etmesini zorlaştırarak tedavi değişimine neden olabilir (175). Periton diyalizi işleminde sıvı değişimi sonucu alınan periton sıvısının bulanık olması ile mm3’de en az 100 beyaz küre hücresi saptanması ve bu hücrelerin %50 sinden fazlasının 19 polimorfonükleer hücrelerden oluşması durumunda SAPD peritonit tanısı konulur. Bu bulgulara karın ağrısı ve ateş yüksekliği de eşlik edebilir. Periton diyalizi tedavisindeki hastalarda peritonit yönünden dikkatli olunmalı, peritonit oluşumuna yatkınlık yaratan risk faktörleri (periton kateterinin çıkış ucu enfeksiyonu, nazal kolonizasyon ve depresyon) iyi bilinmelidir. Peritonit vakalarında izole edilen mikro-organizmalar genelde gram pozitif bakteriler (%67), gram negatif bakteriler (%28), mantarlar (%2.5) ve anaerobik organizmalardır (%2.5) (176). Vakaların yaklaşık %15’inde stafilokok aureus, %22’sinde ise stafilokok epidermidis izole edilmektedir (176). Özellikle periton çıkış kateterinin bakımıyla ilgili gelişmelerle bu ajanların neden olduğu peritonit vakaları giderek azalmaktadır. Peritonit vakalarının %6’sında ise birden fazla mikro-organizma izole edilirken, yaklaşık %20’sinde kültür negatiftir (177). Yaklaşık altı hastadan biri peritonit nedeniyle ölmektedir ve SAPD hastalarında peritonite bağlı ölümler çoğunlukla sepsisle ilişkilidir (178). Etyolojik ajanlar peritonit sonrası prognoz açısından en güçlü belirteçlerdir. Gram negatif mikroorganizmaların gram pozitif mikro-organizmalara göre, stafilokok aureusun da diğer gram pozitif mikro-organizmalara göre sonuçlarının daha kötü olduğu gösterilmiştir (172,179). Ayrıca enterik ve fungal mikro-organizmalardan kaynaklanan enfeksiyonlarda yüksek mortalite ile ilişkili bulunmuştur (172,179). İleri yaş, enfeksiyon öncesi malnutrisyon olması ya da malnütrisyonun kötüleşmesi, hipoalbüminemi, DM varlığı, KVH olması, inflamasyon ve sık peritonit atakları da peritonit sonrası ölüm ile ilişkili bulunan faktörlerdir (174,180,181). İnflamatuar sitokinler, fibrinojen ve CRP düzeyinin peritonit sonrası arttığı ve haftalar boyunca yüksek kaldığı gösterilmiştir (182). Periton diyalizinin yapılmaya başlanmasından bu yana başta teknik gelişmelere bağlı olmak üzere (Y setlerin kullanımı ile el temasının azaltılması gibi) bazı peritonit vakalarının önüne geçilebilse de dirençli mikroorganizmalara bağlı peritonit vakaları görülmeye devam etmekte ve hastaların prognozunu kötüleştirmektedir. Ülkemizde 2007 yılı içinde PD uygulanan hastalarda peritonit sıklığı 1/39 ayda olarak bildirilmiştir (15). 20 3. YÖNTEM 3.1 Hasta grubu ve çalışma protokolü Bu tez çalışmasına temmuz 2006 - aralık 2008 tarihleri arasında Başkent Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Ankara Hastanesi, Nefroloji bilim dalında SDBY tanısıyla en az 4 ay süreyle SAPD tedavisi uygulanmakta olan 18 yaş ve üzeri 113 hasta dahil edildi. İzlemde 3 hasta hastanemizdeki SAPD takip programından ayrılması ve bu nedenle kontrol verileri elde edilememesi nedeniyle çalışma dışı bırakıldı. Çalışmaya alınan tüm hastalar çalışma öncesi bilgilendirilerek onayları alındı. Çalışmaya dahil edilen 110 hastanın 2 yıl süre ile 3’er aylık aralıklarla takipleri yapıldı. Bu hastalarda takipte yeni kardiyovasküler olay ve ölüm gelişme sıklığı ile bu durumları belirleyen faktörler araştırıldı. Hastalarda daha önce belgelenmiş KVH varlığının ya da takip süresince yeni KVH gelişiminin prognoz açısından öneminin gösterilmesi amaçlandı. Çalışmamızın son noktaları: 1. SAPD tedavisi alan SDBY’li hastalarda 2 yıllık takipte yeni kardiyovasküler olay gelişme sıklığı ve belirleyicilerinin belirlenmesi. 2. SAPD tedavisi alan SDBY’li hastalarda 2 yıllık takipte ölüm gelişme sıklığı ve ölümün belirleyicileri ile KVH’ların ölümün belirleyecisi olup olmadığının değerlendirilmesi. Çalışmanın başında hastaların demografik özellikleri, böbrek yetmezliği süresi ve nedenleri, PD süresi, hemodiyaliz ve böbrek nakli öyküsünün olup olmadığı, KVH varlığı ve semptomları, KVH risk faktörleri varlığı, ritim bozukluğu öyküsü, aterotrombotik olay öyküsü, peritonit öyküsü ve almakta oldukları ilaçlar sorgulandı. Tam kan sayımı ve biyokimyasal incelemeleri yapıldı, elektrolit düzeylerine bakıldı, elektrokardiyografileri (EKG) çekildi ve ekokardiyografileri yapıldı. Ekokardiyografi: Hastaların çalışma başında ve ortasında 2 boyutlu, Doppler ve renkli Doppler ekokardiyografileri (Philips Sonos 7500 ekokardiyogafi cihazı ile 3 MHz prob ve harmonik görüntüleme kullanılarak) yapıldı. Parsternal uzun aks, kısa aks ve apikal 2 ve 4 boşluk görüntüleri alındı. Kalp odacıklarının boyutları ve kalp duvar kalınlıkları ölçülerek aşağıdaki formüle göre oransal kısalma hesaplandı. 21 Oransal Kısalma (%): (Sol ventrikül diyastol sonu çapı - Sol ventrikül sistol sonu çapı) / Sol ventrikül diyastol sonu çapı X100 İki boyutlu ekokardiyografi ile sol ventrikül sistolik işlevine bakıldı, EF hesaplandı. Sol ventrikül diyastol sonu ve sistol sonu hacimleri ölçülerek aşağıdaki formülle EF hesaplandı. EF (%): (Diyastol sonu hacim - Sistol sonu hacim) / Diyastol sonu hacim X 100 Takip süresince 3 aylık aralıklarla hastalar kontrolden geçirildi. Hastalar semptomlar, yeni kardiyovasküler olay gelişimi, KVH risk faktörleri varlığı, diyaliz yöntemi değişikliği (hemodiyaliz ya da böbrek nakli), enfeksiyon gelişimi (özelliklede peritonit gelişimi), hastaneye yatışları ve nedenleri açısından sorgulandı ve hastane dosya kayıtları incelendi. Takip süresi içinde ölen hastaların ölüm nedenleri ve tarihleri kayıt edildi. 3.2 Tanımlamalar ve son noktalar Yeni gelişen kardiyovasküler olay: Takipte hastada anjina, kararsız anjina pektoris (USAP), NSTEMI, STEMI, inme, geçici iskemik atak ve periferik arter hastalığı geliştiğinin saptanması veya hastaya koroner revaskülarizasyon uygulaması “yeni gelişen kardiyovasküler olay” olarak kabul edildi. Ölüm nedeni ve tarihi belirlenmesi: Merkezimizde ölen hastaların ölüm nedenleri ve tarihleri dosya bilgileri incelenerek belirlendi. Hastanemiz dışında ölen hastalarda ise ölüm bir hastanede gerçekleşmiş ise ulaşılabildiği takdirde ölümün gerçekleştiği merkezin kayıtları, hasta yakınlarının bilgileri ve görüşleri ile ölüm zamanı ve nedeni belirlenmeye çalışıldı. Ölümün tıbbi bir merkezde olmadığı veya ölümün olduğu merkezin kayıtlarına ulaşılamadığı takdirde hasta yakınlarının bilgileri ve görüşleri ile ölüm nedeni anlaşılmaya çalışıldı. Kardiyovasküler hastalık: Hastada koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, inme, geçici iskemik atak ve/veya periferik arter hastalığı durumlarından bir veya daha fazlasının olması ya da çalışma süresince 2 yıllık takipte gelişmesi KVH varlığı olarak kabul edildi. 22 Koroner arter hastalığı: Hastanın tipik anjina (koroner arterlerdeki darlık sonucu kalbin beslenememesine bağlı ortaya çıkan göğüs kemiği arkasından başlayan, omuzlara, kollara sırta ve alt çeneye yayılabilen, baskılayıcı, sıkıştırıcı, ezici ya da yanıcı karakterde olabilen, egzersizle veya yemekten sonra ortaya çıkan ve istirahatle ya da dil altı nitrat alımı ile geçen göğüs ağrısı) tariflemesi, akut koroner sendrom nedeniyle hastaneye yatırılmış olması (STEMI, NSTEMI, USAP) ya da koroner anjiografik değerlendirmede en az bir damarda %50’den fazla darlık saptanması olarak kabul edildi. Kararlı (stabil) anjina pektoris (SAP): Miyokardın oksijen sunumunun yetersiz kalması sonucu geçici miyokard iskemisi oluşmasıyla birlikte göğüs kemiği arkasından başlayan, omuzlara, kollara sırta ve alt çeneye yayılabilen, baskılayıcı, sıkıştırıcı, ezici ya da yanıcı karakterde olabilen, egzersizle veya yemekten sonra ortaya çıkan ve istirahatle ya da dil altı nitrat preparatları ile geçen göğüs ağrısı olması SAP varlığı olarak kabul edildi. Kararsız (unstabil) anjina pektoris: Geçici iskemik EKG değişikliklerinin (ST depresyonu, T negatifliği gibi) izlenebildiği akut MI’ın tipik enzim yüksekliğinin olmadığı ve aşağıda belirtilen klinik sunumlardan biri ile karşımıza gelen hastalar olarak kabul edildi. 1- İstirahat anjinası 2- Yeni başlangıçlı şiddetli anjina (Son 2 ay içinde ortaya çıkan) 3- Şiddeti artan anjina (Anjinanın süresi, yoğunluğu ve sıklığında artış olması) 4- Myokard enfaktüsü sonrası ilk 1 ayda gelişen angina ST yükselmesiz myokard infaktüsü : Göğüs ağrısı, EKG anormalliği (persistan veya geçici ST segment depresyonu veya T dalga inversiyonu, T dalgasında düzleşme, T dalgasının psödo-normalizasyonu veya nonspesifik değişiklikler) ve kardiyak belirteç (Troponin I ve T, CK-MB) yüksekliği olan hastalar NSTEMI olarak kabul edildi. ST yükselmeli myokard infaktüsü: Sıklıkla aterosklerotik koroner arterin akut tam tıkanıklığı ile oluşan, miyokardda nekroza yol açan, kardiyak belirteçlerde (özellikle troponin) yükselme, iskemik semptomlar ve iskemiyi gösteren EKG değişikliklerinin (ST segment elevasyonu veya yeni başlangıçlı sol dal bloğu ya da Q dalgası) olduğu, görüntüleme tetkikleri ile de yeni gelişen duvar hareket bozukluğu ya da canlı miyokard kaybının izlenebildiği durumlar olarak kabul edildi. 23 Hipertansiyon: Hastanın hipertansiyon tanısı ile kan basıncı düşürücü ilaç tedavisi alıyor olması ya da ofis ölçümlerinde sistolik kan basıncının ≥140 mm Hg ve diyastolik kan basıncının ≥ 90 mm Hg olması durumunda HT var kabul edildi. Diyabetes Mellitus: Hastanın daha önceden DM tanısı almış olması ya da bu amaçla ilaç tedavisi ya da insülin tedavisi başlanmış olması halinde, yeni DM tanısı ise aşağıdaki durumlardan herhangi birisinin hastada olması durumunda var kabul edildi. 1. Günün herhangi bir saatinde rastgele ölçülen kan şekeri değerinin 200 mg/dl’nin üstünde olması ve diyabete ait belirtilerin olması. 2. Açlık kan şekerinin 126 mg/dl’nin üzerinde olması. 3. Şeker yükleme testi (75 gr glukoz içirilerek) 2.saatte bakılan kan şekeri değerinin 200 mg/dl’nin üstünde olması. Hiperlipidemi: Hastanın kan yağlarını düşürücü ilaç tedavisi alıyor olması ya da NCEPATP III (NCEP: The National Cholesterol Education Program-Adult Treatment Panel III) güncelleme kılavuzuna göre diğer risk faktörleri ile birlikte toplam kardiyovasküler riske göre değerlendirildiğinde LDL düzeyinin hedef değerlerden yüksek olması durumunda var kabul edildi. Sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu: Ekokardiyografik olarak global ya da bölgesel duvar hareket bozukluğunun saptanması ve ejeksiyon fraksiyonunun % 50’nin altında olması şeklinde tanımlandı. Sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu: Ekokokardiyografide, mitral E/A oranının 1’in altında olması, izovolümetrik gevşeme zamanının 90 msn’nin üzerinde olması veya mitral E dalgasının azalma zamanının uzaması (240 msn ve üzeri) parametrelerinden 2’sinin varlığı durumunda Sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu (gevşeme bozukluğu paterni) var kabul edildi. Sol ventrikül hipertrofisi: İnterventriküler septum ya da sol ventrikül arka duvar kalınlığının 12 mm ve üzeri olması halinde var kabul edildi. 24 Periferik arter hastalığı: Doppler ultrason yöntemi ya da konvansiyonel anjiografi ile koroner arterler dışı damarlarda darlık ya da tıkanıklık saptanması ve/veya karotis, abdominal aorta ya da ekstremite arterlerine girişim yapılmış olması halinde var kabul edildi. Atriyal fibrilasyon: Atriyumların normal sinüs ritminin kaybolmasına yol açacak şekilde hızlı ve düzensiz şekilde aktive olduğu, atriyum hızının yaklaşık 400-600 atım/dk, ventrikül hızının ise atriyal aktiviteyle olan etkileşimle ve atriyoventriküler nodun ileti fonksiyonuna göre ortalama 100 - 160 atım/dakika arasında değiştiği, elektrokardiyografik olarak P dalgalarının görülmediği, değişik yükseklik ve morfolojide, küçük ve düzensiz “f” dalgaları ve aralıkları düzensiz QRS komplekslerinin görüldüğü ritm bozukluğu olarak tanımlandı. Paroksismal Atriyal Fibrilasyonu (PAF): Genellikle 48 saat içinde kendiliğinden sonlanan ancak 7 güne kadar devam edebilen AF tipi olarak tanımlandı. Persistan Atriyal Fibrilasyonu:Yedi günden uzun süren ya da kardiyoversiyon ile (ilaç /direk akım kardiyoversiyon) sonlandırılması gereken AF tipi olarak tanımlandı. Permenant (Kronik) Atriyal Fibrilasyonu: Hastanın ritminin AF olarak kabul edildiği, ritm kontrolünün düşünülmediği ventrikül hız kontrolünün yapıldığı AF tipi olarak tanımlandı. İnme: Nörolojik işlev bozukluğu ile başvuran, semptomların 24 saatten uzun sürdüğü hastalarda klinik değerlendirilmeler ve görüntüleme yöntemleri ile (bilgisayarlı tomografi ve/veya manyetik rezonans) beyinde oluşan iskemi, kanama veya zedelenmiş bölgenin gösterilmiş olması olarak kabul edildi. Geçici iskemik atak (GİA): Yirmi dört saatten kısa süren, semptomlara neden olan, ölüm veya sakatlıkla sonuçlanmayan geçici nörolojik işlev bozukluğu olarak kabul edildi ve serebrovasküler olay kapsamına alındı. Kapak kalsifikasyonu: İki boyutlu ekokardiyografide kalp kapaklarında kalınlaşma ve kapakların parlak ekojenite vermeleri esasına dayanılarak var kabul edildi. 25 Anemi: Kan hemoglobin düzeyinin yaş ve cinsiyete göre dünya sağlık örgütü tarafından kabul edilen kriterlerin altında kalmasıdır. Bu kriterler erişkin erkeklerde 13 g/dL, kadınlarda 12 g/dL nin altıdır. Obezite: Beden Kitle İndeksi [vücut ağırlığının (kg), boyun karesine (m²) bölünmesi ile hesaplanır] 25 kg / m²’nin üzerinde olan hastalar olarak kabul edildi. Peritonit: Karın ağrısı ile başvuran hastada, alınan periton sıvı örneğinden yapılan hücre sayımında, yarısından fazlasını polimorfonükleer hücrelerin oluşturduğu 100 /mm3’den fazla hücre sayılması durumunda var kabul edildi. 3.3 İstatistiksel inceleme İstatistiksel değerlendirme SPSS (statistical package for the social sciences) 15.0 versiyonu kullanılarak yapıldı. Bulgular ortalama ± standart sapma şeklinde sunuldu. Yeni kardiyovasküler olay ile ölüm gelişen ve gelişmeyen hasta gruplarının karşılaştırılmasında kategorik değişkenler için ki-kare testi kullanıldı. Sürekli değişkenlerin normal dağılım gösterip göstermediği Kolmogorov-Smirnov dağılım testi ile değerlendirildi. Normal dağılım gösteren sürekli değişkenler için bağımsız örneklem t-testi, normal dağılım göstermeyen sürekli değişkenler için Mann-Whitney U testi kullanıldı. Yeni kardiyovasküler olay ve ölümü belirleyen faktörlerin belirlenmesi için tekli değişken analizleri, bağımsız belirleyicilerin saptanması için de çoklu değişken analizleri yapıldı. P değerinin < 0.05’in altında olması tüm istatiksel incelemelerde anlamlı olarak kabul edildi. 26 4. BULGULAR Çalışmaya alınan toplam 110 hastanın 48’i (%43.6) erkek, 62’si (%56.4) kadındı ve yaş ortalaması 45 ± 14 yıldı. Hastaların toplam KBY süresi ortalama 8.1 ± 5.5 yıl, toplam SAPD süresi ortalama 4.5 ± 2.6 yıldı. Hastalar bu çalışmada ortalama 768 ± 386 gün takip edildi. Hastaların demografik ve klinik özellikleri Tablo 4.1’de gösterilmiştir. Tablo 4.1: Hastaların demografik ve klinik özellikleri Özellik Cinsiyet, kadın Hasta Sayısı n: 110 62 Yüzde Oranı % 56.4 Cinsiyet, erkek 48 43.6 Yaş (yıl) 45 ± 14 KBY süresi (yıl) 8.1 ± 5.5 SAPD süresi (yıl) 4.5 ± 2.6 Hipertansiyon 87 79.1 Diyabetes mellitus 16 14.5 Koroner Arter Hastalığı 14 12.7 USAP öyküsü 3 2.7 STEMI öyküsü 2 1.8 PCI öyküsü 3 2.7 CABG öyküsü 6 5.5 Hiperlipidemi 26 23.6 Kalp yetmezliği öyküsü 5 4.5 Periferik arter hastalığı 4 3.6 Serebrovasküler olay öyküsü 5 4.5 Bazal KVH varlığı 22 20 Bazalde toplam atriyal fibrilasyon öyküsü 4 3.6 Paroksismal AF 3 2.7 Kronik AF 1 0.9 Toplam takip süresi (gün) 768 ± 386 KBY: Kronik böbrek yetmezliği, SAPD: Sürekli ayaktan periton diyalizi, STEMI: ST elevasyonlu miyokard infaktüsü, USAP: Kararsız anjina pektoris, PCI: Perkutan koroner girişim, CABG: Koroner arter bypass cerrahisi, KVH: Kardiyovasküler hastalık, AF: Atriyal fibrilasyon 27 Başlangıçta hastaların 87’sinde HT (%79.1), 16’sında DM (%14.5), 26’sında HL (%23.6), 5’inde kalp yetmezliği öyküsü (%4.5), 5 hastada da SVO öyküsü (%4.5) ve 4 hastada PAH (%3.6) vardı. Hastaların 14’ünde dökümente KAH (%12.7) vardı. İki hastada (%1.8) STEMİ, 3 hastada (%2.7) USAP, 6 hastada (%5.5) Koroner arter bypass cerrahisi (CABG) öyküsü, 3 hastada (%2.7) ise perkütan koroner girişim (PCI) öyküsü vardı. Çalışma başlancında toplam 22 hastada (%20) KVH saptandı. Toplam 4 hastada da (% 3.6) paroksismal ya da kronik AF saptandı. Hasta grubumuzda KBY nedenlerine bakıldığında idiyopatik nedenler ilk sırada yer alırken, HT ve DM diğer önemli nedenleri oluşturmaktadır. Hastaların KBY etyolojisinde yer alan faktörlerin dağılımı Tablo 4.2’de verilmiştir. Tablo 4.2: Hasta grubunda KBY etyolojisi dağılımı Özellik Hasta Sayısı n: 110 17 Yüzde Oranı % 15.5 Diyabetes mellitus 12 10.9 Glomerulonefrit 9 8.2 Vezikoüretral reflü 8 7.3 Pyelonefrit 5 4.5 Polikistik böbrek hastalığı 5 4.5 Ig A nefropatisi 4 3.6 Nefrolitiasis 4 3.6 FMF 3 2.7 Amiloid 2 1.8 Preeklampsi 2 1.8 Sistemik Lupus Eritromatosis 1 0.9 Analjezik Nefropatisi 1 0.9 İdyopatik 37 33.6 Hipertansiyon KBY: Kronik böbrek yetmezliği, Ig A: İmmünglobulin A, FMF: Ailevi akdeniz ateşi 28 Çalışmaya dahil edilen 110 hastanın 102’sine (%92.7) ekokardiyografik değerlendirme yapıldı. Hastaların ekokardiyografik bulguları Tablo 4.3’te verilmiştir. Toplam 29 hastada (%26.4) sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu, 43 hastada (%39.1) sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu, 79 hastada (%71.8) sol ventrikül konsantrik hipertrofisi, 29 hastada da (%26.4) kapak kalsifikasyonu olduğu izlendi. Tablo 4.3: Hastaların ekokardiyografi bulguları Özellik Hasta Sayısı n: 102 29 Sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu Sol atriyum çapı (cm) 3.7 ± 0.6 Sağ atrium çapı (cm) 3.5 ± 0.5 Sağ ventrikül çapı (cm) 3.0 ± 0.5 Sol ventrikül sistolik çapı (cm) 3.1 ± 0.7 Sol ventrikül diastolik çapı (cm) 4.6 ± 0.6 Yüzde Oranı % 26.4 Sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu 43 39.1 Sol ventrikül konsantrik hipertrofisi 79 71.8 Mitral ve/veya aort kapak kalsifikasyonu 29 26.4 Hastaların bazal laboratuvar özellikleri de Tablo 4.4’da görülmektedir. Bu biyokimyasal ölçümler çalışma başlangıcında hastalardan aç karınla diyaliz uygulamalarına göre belirli bir saatte olmaksızın yapılan ölçümlerin sonuçlarıdır. 29 Tablo 4.4: Hastaların laboratuvar verileri Özellik Hasta Sayısı n: 110 106 ± 16 Açlık kan şekeri (mg/dl) Kan üre azotu (mg/dl) 58 ± 18 Serum kreatinin (mg/dl) 9.7 ± 3.0 Serum sodyum (mEq/l) 137 ± 5 Serum potasyum ( mEq/l) 4.4 ± 0.8 Serum kalsiyum (mg/dl) 9.1 ± 1.0 Serum fosfor (mg/dl) 5.1 ± 1.5 Serum magnezyum (mg/dl) 2.5 ± 0.7 Serum albumin (g/dl) 3.7 ± 0.6 Serum total protein (g/dl) 6.5 ± 0.7 Total kolesterol (mg/dl) 189 ± 47 HDL kolesterol (mg/dl) 45 ± 15 LDL kolesterol (mg/dl) 107 ± 35 Trigliserid (mg/dl) 208 ± 186 ALT (u/l) 20 ± 15 Hemoglobin (g/dl) 11.4 ± 2.1 HDL: Yüksek yoğunluklu lipoprotein, LDL: Düşük yoğunluklu lipoprotein, ALT: Alanin aminotransferaz Çalışma başlangıcında hastaların kullanmakta olduğu ilaç tedavileri ise Tablo 4.5’de gösterilmiştir. Hastaların %18.2’si anjiotensin dönüştürücü enzim inhibitörü (ACEİ), %10.9’u anjiotensin reseptör blokeri (ARB), %35.5’i Beta bloker, %26.4’ü ise hipertansiyon kontrolü amacıyla kalsiyum kanal blokerini (KKB) kullanmaktaydı. Ayrıca hastaların 22’si (%20) asetil salisilik asit (ASA), 3’ü (%2.7) klopidogrel, 5’i ise (%4.5) çeşitli nedenlerle (1 hasta mekanik protez kapağı olması nedeniyle, 2 hasta PAF olması,1 hastada geçirilmiş SVO öyküsünün olması, 1 hasta da geçirilmiş derin ven trombozu olması nedeniyle) warfarin kullanmaktaydı. 30 Tablo 4.5: Hastaların almakta oldukları ilaç tedavileri İlaç Tedavileri Hasta Sayısı Yüzde Oranı n:110 % ACEİ 20 18.2 ARB 12 10.9 Beta Bloker 39 35.5 KKB 29 26.4 Alfa reseptör blokerleri 15 13.6 Digoksin 4 3.6 Statin 23 20.9 ASA 22 20.0 Warfarin 5 4.5 Klopidogrel 3 2.7 Eprex 32 29.2 Rocaltrol 20 18.2 ACEİ: Anjiotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri, ARB: Anjiotensin II reseptör blokerleri, KKB: Kalsiyum kanal blokeri, ASA: Asetil salisilik asit 4.1. Yeni kardiyovasküler olay sıklığı ve belirleyicileri Takipte hastalarımızda yeni gelişen kardiyovasküler olaylar belirlendi (Tablo 4.6). Çalışmaya alınan hastalarda takip süresince 7 hastada (% 6.4) kararlı anjina pektoris, 9 hastada (% 8.2) USAP ya da NSTEMI, 3 hastada (% 2.7) STEMI, 2 hastada da (%1.8) inme gelişti. Revaskülarizasyon amaçlı toplam 7 girişim yapıldı. Bir hastaya yalnızca PCI, 4 hastaya CABG, 1 hastaya da önce PCI sonrasında da CABG uygulandı. 31 Tablo 4.6: Takipte yeni gelişen kardiyovasküler olaylar ve sıklığı Yeni Gelişen Kardiyovasküler olaylar Hasta Sayısı Yüzde Oranı n:110 % Kararlı Anjina, n (%) 7 6.4 USAP/NSTEMI, n (%) 9 8.2 STEMI, n (%) 3 2.7 Takipte revaskülarizasyon yapılması, n (%) 5 4.5 PCI, n (%) 2 1.8 CABG, n (%) 4 3.6 PCI ve CABG, n (%) 1 0.9 İnme, n (%) 2 1.8 Toplam, n (%) 19 17.2 USAP: Kararsız anjina pektoris, NSTEMI: ST elevasyonsuz miyokard infaktüsü, STEMI: ST elevasyonlu miyokard infaktüsü, PCI: Perkütan koroner girişim, CABG: Koroner arter bypass cerrahisi Takipte yeni kardiyovasküler olay gelişen hasta grubu ile kardiyovasküler olay gelişmeyen hastalar karşılaştırıldı (Tablo 4.7). Cinsiyet, KBY etyolojisi ve toplam KBY süresi ile SAPD tedavi süresinin iki grup arasında benzer olduğu, yaşın ise kardiyovasküler olay gelişen hastalarda anlamlı şekilde yüksek olduğu görüldü (53.0±14.8 ve 43.6±13.9; p=0.009). Kardiyovasküler hastalık için risk faktörleri olan HT, DM, HL ve sigara kullanımı yeni kardiyovasküler olay gelişen grupta anlamlı bulunmadı. Ancak KAH öyküsü (%37 ve %11; p=0.010), revaskülarizasyon öyküsü (%20 ve %6; p=0.046) ve KVH nedeniyle takipte olan hastalarda yeni kardiyovasküler olay gelişiminin anlamlı olarak daha sık olduğu saptandı. Alt gruplara bakıldığında ise MI, PCI ve CABG öyküsü yeni kardiyovasküler olay gelişen hastalarda diğer gruba göre anlamlı farklı bulunmadı. Ayrıca hastalarda sol ventrikül sistolik ve diyastolik işlev bozukluğu oluşu, KY, PAH, SVO, AF, hemodiyaliz öyküsü ile takipte diyaliz değişikliği olmasının gruplar arasında benzer dağılıma sahip olduğu izlendi. Ayrıca yeni kardiyovasküler olay gelişen grupta herhangi bir enfeksiyon gelişimi (%95 ve %69; p=0.022) ve SAPD ilişkili peritonit gelişiminin (%68 ve %37; p=0.020) yeni kardiyovasküler olay gelişmeyen gruba göre anlamlı olarak daha yüksek olduğu saptandı. 32 Tablo 4.7: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, demografik ve klinik veriler Klinik özellikler Cinsiyet, n (%) Erkek, n (%) Kadın, n (%) Yaş KBY süresi (yıl) SAPD süresi (yıl) HT, n (%) DM , n (%) HL, n (%) Sigara, n (%) KY öyküsü, n (%) Sistolik işlev bozukluğu, n (%) Diyastolik işlev bozukluğu, n (%) Mitral ve/veya aort kapak kalsifikasyonu, n (%) KAH öyküsü, n (%) Miyokard infarktüsü öyküsü, n (%) Revaskülarizasyon öyküsü, n (%) PCI öyküsü, n (%) CABG öyküsü, n (%) PAH öyküsü, n (%) SVO öyküsü, n (%) AF öyküsü, n (%) Hemodiyaliz öyküsü, n (%) Enfeksiyon, n (%) Peritonit, n (%) Tedavi değişikliği, n (%) Hemodiyaliz, n (%) Renal transplantasyon , n (%) Yeni kardiyovasküler olay yok n=91 Yeni kardiyovasküler olay var n=19 P değeri .131 37 (41) 54 (59) 43.6 ± 13.9 8.1 ± 5.2 4.6 ± 2.7 71 (78) 12 (13) 20 (22) 15 (16) 4 (4) 24 (26) 33 (36) 19 (20) 11 (58) 8 (42) 53.0 ± 14.8 8.5 ± 6.8 4.4 ± 2.5 16 (84) 4 (21) 6 (32) 5 (26) 1 (5) 5 (26) 10 (52) 7 (37) 10 (11) 1 (1) 5 (6) 1 (1) 4 (4) 3 (3) 4 (4) 2 (2) 26 (28) 63 (69) 34 (37) 7 (37) 1 (5) 4 (20) 2 (10) 2 (10) 1 (5) 1 (5) 1 (5) 4 (20) 18 (95) 13 (68) 17 (18) 7 (8) 6 (32) 0 (0) .009 .819 .835 .075 .472 .383 .333 1.0 1.0 .317 .235 .001 .317 .046 .077 .276 .537 1.0 .437 .584 .022 .020 .294 KBY: Kronik böbrek yetmezliği, SAPD: Sürekli ayaktan periton diyalizi, HT: Hipertansiyon, DM: Diyabetes mellitus, KY: Kalp yetmezliği, HL: Hiperlipidemi, KY: Kalp yetmezliği, KAH: Koroner arter hastalığı, PCI: Perkütan koroner girişim, CABG: Koroner arter bypass cerrahisi, PAH: Periferik arter hastalığı, SVO: Serebrovasküler olay, AF: Atriyal fibrilasyon 33 Yeni kardiyovasküler olay gelişimi açısından laboratuar özellikler ve ekokardiyografik bulgular değerlendirildiğinde fark saptanmadı. Tablo 4.8’da ekokardiyografik bulgular, Tablo 4.9’da laboratuvar verileri karşılaştırılmıştır. Her iki grup arasında EF, sol atriyum, sol ventrikül, sağ atriyum ve sağ ventrikül çapları ve hacimleri açısından fark saptanmamıştır (p>0.05). Tablo 4.8: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, ekokardiyografi bulguları Özellik Yeni Yeni kardiyovasküler kardiyovasküler olay yok olay var n=91 n=19 EF P değeri 45.7 ± 12.6 44.3 ± 13.1 .771 Sol ventrikül sistolik çapı (cm) 3.1 ± 0.7 2.9 ± 0.5 .463 Sol ventrikül diyastolik çapı (cm) 4.6 ± 0.6 3.0 ± 0.5 .490 Sol ventrikül diyastol sonu hacim (ml) 122 ± 50 122 ± 55 .989 Sol ventrikül sistol sonu hacim (ml) 69 ± 45 73 ± 52 .846 Sol ventrikül sistolik hacim (ml) 54 ± 19 49 ± 13 .525 Sol atriyum çapı (cm) 3.7 ± 0.5 3.7 ± 0.6 .726 Sağ atriyum çapı (cm) 3.4 ± 0.5 3.4 ± 0.4 .507 Sağ ventrikül çapı (cm) 2.9 ± 0.5 3.0 ± 0.2 .618 EF: Atım oranı Ayrıca kan üre düzeyi, açlık kan şekeri, elektrolitler, lipit profili, albümin, Serum C reaktif protein düzeyi ve hemoglobin düzeyi her iki grupta da benzer dağılımda idi (p>0.05). 34 Tablo 4.9: Tekli değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi, laboratuvar bulguları Özellik Yeni Yeni kardiyovasküler kardiyovasküler olay yok olay var n=91 n=19 Kan üre azotu (g/dl) P değeri 57.3 ± 17.9 58.4 ± 18.2 .813 Kan glukoz düzeyi (mg/dl) 108 ±16 110 ± 17.1 .578 Serum kreatinin (mg/dl) 9.6 ± 3.2 10.2 ± 2.1 .467 Serum sodyum (mEq/l) 137 ± 5 138 ± 5 .383 Serum potasyum (mEq/l) 4.4 ± 0.8 4.2 ± 0.5 .243 Serum kalsiyum (mg/dl) 9.0 ± 1.0 9.5 ± 1.0 .068 Serum fosfor (mg/dl) 5,0 ± 1.5 5.2 ± 1,5 .647 Serum albumin (g/dl) 3.7 ± 0.5 3.6 ± 0.4 .404 Total kolesterol (mg/dl) 188 ± 48 196 ± 44 .528 HDL kolesterol (mg/dl) 47 ± 15 42 ± 16 .459 LDL kolesterol (mg/dl) 101 ± 33 129 ± 40 .068 Trigliserid (mg/dl) 217 ± 197 196 ± 43 .528 Hemoglobin (g/dl) 10.7 ± 1.8 11.1 ± 2.3 .414 CRP düzeyi (mg/dl) 28.4 ± 57.0 29.3 ± 33.7 .945 HDL: Yüksek yoğunluklu lipoprotein, LDL: Düşük yoğunluklu lipoprotein, CRP: C reaktif protein Tekli değişken analizinde SAPD hastalarında yeni kardiyovasküler olay gelişimi için belirleyici olan parametreler çoklu değişken analizi yapılarak incelendi (Tablo 4.10). Koroner arter hastalığı varlığı ve peritonit enfeksiyonunun yeni kardiyovasküler olay gelişiminin bağımsız belirleyicileri olduğu görüldü. 35 Tablo 4.10: Çoklu değişken analizi: Yeni kardiyovasküler olay gelişimi belirleyicileri Özellik OR %95 güvenlik aralığı P değeri Yaş 1.035 0.10 ± 1.07 0.700 Revaskülarizasyon öyküsü 1.192 0.13 ± 10.7 0.876 KAH varlığı 4.256 1.16 ± 15.54 0.028 KVH varlığı 1.438 0.12 ± 16.24 0.769 Peritonit 3.944 1.26 ± 12.32 0.018 Enfeksiyon varlığı 3.458 0.36 ± 33.24 0.283 KAH: Koroner arter hastalığı, KVH: Kardiyovasküler hastalık 4.2. Ölüm sıklığı ve belirleyicileri İzlemde 20 (%18.2) hastanın öldüğü görüldü. Hastalardan 1’i (% 0.9) dökümente MI nedeniyle, 13’ü (% 11.8 ) enfeksiyon nedeniyle, 6 (% 5.5) hastanın da ani ölüm nedeniyle kaybedildi. Enfeksiyon nedeniyle ölen hastaların 10’unun (% 9.1) peritonit sonrası sepsis ve/veya çoklu organ yetmezliği nedeniyle, diğer 3 hastadan 2’sinin (% 1.8) pnomöni sonrası gelişen çoklu organ yetmezliği nedeniyle, 1 (% 0.9) hastanın ise enfeksiyon odağının bulunamadığı ancak yine çoklu organ yetmezliği nedeniyle öldüğü belirlendi (Tablo 4.11). Tablo 4.11: Ölüm nedenleri dağılımı Etyoloji Hasta sayısı, Yüzde oranları n: 110 % MI 1 0.9 Enfeksiyon 13 11.8 Peritonit sonrası çoklu organ yetmezliği 10 9.1 Pnomöni sonrası çoklu organ yetmezliği 2 1.8 Çoklu organ yetmezliği (Odak bulunamamış) 1 0.9 6 5.5 Ani/açıklanamayan ölüm MI: Miyokard infaktüsü 36 Ölüm belirleyicileri değerlendirilirken tekli değişken analizlerinde cinsiyet, yaş, KBY etyolojisi, süresi ve SAPD süresi açısından iki grup arasında fark saptanmadı (p> 0.05). Yapılan tekli değişken analizlerinin sonuçları Tablo 4.12’de gösterilmiştir. Serebrovasküler olay öyküsü (%15 ve %2; p=0.041), takipte yeni gelişen yeni gelişen SVO (%10 ve %0; p=0.032), yeni gelişen kardiyovasküler olay (%35 ve %13; p=0.043), STEMI (%10 ve %1; p=0.027), peritonit (%80 ve %34; p=0.032), peritonit dışı enfeksiyon (%95 ve %69; p=0.022), kalp kapak replasmanı varlığı (%5 ve %0; p=0.036), ölen hastalarda anlamlı olarak yüksek olarak saptandı (p<0.05). Hastada KVH öyküsü, MI/revaskülarizasyon öyküsü, HT, DM, KY varlığı, sol ventrikül işlev bozukluğu, sigara, PAH ve AF ölüm gelişimi için istatistiksel olarak anlamlı saptanmadı (p> 0.05). Kardiyovasküler hastalık öyküsü ve yeni KVH gelişimi beraber analiz edildiğinde ise ölüm için istatistiksel olarak sınırda olmakla birlikte anlamlı olmadığı saptandı (p=0.056). Takip süresince ölen ve ölmeyen hasta grupları arasında laboratuvar özellikleri ve ekokardiyografik bulguları açısından fark saptanmadı. Tablo 4.13’de ekokardiyografik bulgular, Tablo 4.14’de laboratuvar verileri karşılaştırılmıştır. Her iki grup arasında EF, sol atriyum, sol ventrikül, sağ atriyum ve sağ ventrikül çapları ve hacimleri açısından anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Ayrıca kan üre düzeyi, açlık kan şekeri, elektrolitler, lipit profili, albümin, Serum CRP düzeyi ve hemoglobin düzeyi her iki grupta da benzerdi (p>0.05). 37 Tablo 4.12: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, demografik ve klinik veriler Klinik Özellikler Cinsiyet Erkek, n (%) Kadın, n (%) Yaş, yıl KBY süresi, yıl SAPD süresi, yıl KAH öyküsü , n (%) MI öyküsü, n (%) Mitral ve/veya aort kapak kalsifikasyonu, n (%) Revaskülarizasyon öyküsü, n (%) PCI öyküsü, n (%) CABG öyküsü, n (%) Bazal KVH öyküsü, n (%) Takipte yeni STEMI gelişimi, n (%) Takipte yeni USAP/NSTEMI gelişimi, n (%) Takipte yeni PCI, n (%) Takipte CABG, n (%) Takipte yeni revaskülarizasyon, n (%) Takipte yeni gelişen KVO, n (%) Takipte yeni SVO gelişimi, n (%) Toplam KVH (bazal ve yeni gelişen) , n (%) HT, n (%) DM, n (%) HL, n (%) Sigara, n (%) KY, n (%) Sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu, n (%) Sol ventrikül diyastolik işlev bozukluğu, n (%) PAH öyküsü, n (%) SVO öyküsü, n (%) AF öyküsü, n (%) Kalp kapak replasmanı öyküsü, n (%) Hemodiyaliz öyküsü, n (%) Enfeksiyon gelişimi, n (%) Peritonit gelişimi, n (%) Tedavi değişikliği, n (%) Hemodiyaliz, n (%) Renal transplantasyon, n (%) Ölüm yok n=90 Ölüm var n=20 P değeri 40 (44) 50 (56) 44.2 ± 13.7 8.4 ± 5.7 4.6 ± 2.7 14 (16) 1 (1) 20 (22) 5 (6) 1 (1) 4 (4) 16 (18) 1 (1) 6 (7) 1 (1) 4 (4) 3 (3) 12(13) 0 (0) 23 (26) 74 (82) 13(14) 23 (26) 16 (18) 4 (4) 22 (24) 37 (41) 4 (4) 2 (2) 2 (2) 0 (0) 22 (24) 62 (69) 31 (34) 8 (40) 12 (60) 49.6 ± 17.1 7.0 ± 4.3 4.4 ± 2.5 3 (15) 1 (5) 6 (30) 4 (20) 2 (10) 2 (10) 6 (30) 2 (10) 3 (15) 2 (10) 2 (10) 2 (10) 7(35) 2 (10) 10 (50) 13 (65) 3(15) 3 (15) 4 (20) 1 (5) 7 (35) 6 (30) 0 (0) 3 (15) 1(5) 1(5) 6 (30) 19 (95) 16 (80) .806 21 (23) 6 (7) 4 (20) 1 (5) .102 .318 .800 1.0 .317 .564 .046 .077 .276 .227 .027 .360 .077 .276 .223 .043 .032 .056 .125 1.0 .395 .758 1.0 .404 .440 1.0 .041 .456 .036 .785 .022 <0.001 .945 KBY: Kronik böbrek yetmezliği, SAPD: Sürekli ayaktan periton diyalizi, KAH: Koroner arter hastalığı, MI: Miyokard infaktüsü, PCI: Perkütan koroner girişim, CABG: Koroner Arter Bypass Cerrahisi, KVO: Kardiyovasküler olay, KVH: Kardiyovasküler hastalık, STEMİ: ST elevasyonlu miyokard infaktüsü, NSTEMI: ST elevasyonlu olmayan miyokard infaktüsü, USAP: Kararsız anjina pektoris, SVO: Serebrovasküler olay, HT: Hipertansiyon, DM: Diyabetes mellitus, KY: Kalp yetmezliği, HL: Hiperlipidemi, PAH: Periferik arter hastalığı, AF: Atriyal fibrilasyon 38 Tablo 4.13: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, ekokardiyografi bulguları Özellik Ölüm yok n=90 Ölüm var n=20 46.4 ± 12.5 41.9 ± 13.1 .324 Sol ventrikül sistolik çapı (cm) 3.1 ± 0.7 3.2 ± 0.8 .477 Sol ventrikül diyastolik çapı (cm) 4.5 ± 0.6 4.7 ± 0.7 .374 Sol ventrikül diyastol sonu hacim (ml) 122 ± 51 124 ± 50 .918 Sol ventrikül sistol sonu hacim (ml) 69 ± 47 74 ± 46 .847 Sol ventrikül sistolik hacim (ml) 56 ±14 55 ± 32 .760 Sol atriyum çapı (cm) 3.8 ± 0.6 3.8 ± 0.7 .974 Sağ atriyum çapı (cm) 3.5 ± 0.5 3.3 ± 0.5 .138 Sağ ventrikül çapı (cm) 3.0 ± 0.5 2.9 ± 0.3 .372 EF P değeri EF: Atım oranı Tablo 4.14: Tekli değişken analizi: Ölüm gelişimi, laboratuvar bulguları Özellik Ölüm yok n=90 Ölüm var n=20 P Kan üre azotu (g/dl) 57 ± 18 59 ± 18 .813 Açlık kan şekeri (mg/dl) 110 ± 17 111 ± 16 .765 Serum kreatinin(mg/dl) 9.7 ± 3.2 10.2 ± 2.2 .467 Serum sodyum (mEq/l) 137 ± 5 138 ± 5 .383 Serum potasyum (mEq/l) 4.5 ± 0.9 4.2 ± 0.5 .243 Serum kalsiyum (mg/dl) 9.0 ± 1.1 9.5 ± 1.0 .068 Serum albumin düzeyi (g/dl) 3.7 ± 0.6 3.6 ± 0.5 .404 Total kolesterol (mg/dl) 188 ± 49 196 ± 44 .528 HDL kolesterol (mg/dl) 47 ± 15 42 ± 17 .459 LDL kolesterol (mg/dl) 101 ± 33 129 ± 40 .068 Trigliserid(mg/dl) 217 ± 197 196 ± 43 .528 Hemoglobin (g/dl) 10.7 ± 1.9 11.1 ± 2.4 .414 CRP düzeyi (mg/dl) 25.7 ± 48.9 41.5 ± 70.9 .233 değeri HDL: Yüksek yoğunluklu lipoprotein, LDL: Düşük yoğunluklu lipoprotein, CRP: C reaktif protein 39 Tekli değişken analizlerinde ölümün belirleyicileri olarak bulunan SVO öyküsü, takipte yeni gelişen SVO, STEMI, KVO, peritonit, peritonit dışı diğer enfeksiyonlar ve kalp kapak replasmanı çoklu değişken analizine alındı ( Tablo 4.15). Hasta grubumuzda yalnızca peritonit varlığının ölüm için bağımsız belirleyici olduğu saptandı. Tablo 4.15: Çoklu değişken analizi: Ölüm gelişimi belirleyicileri Özellik OR %95 güvenlik P değeri aralığı Takipte STEMI gelişimi 12.697 0.67 ± 25.772 .980 Takipte KVO gelişimi 1.454 0.125 ± 3.787 .667 SVO öyküsü 2.133 0.031 ± 7.075 .584 Takipte SVO gelişimi 41.805 - .999 Kapak replasmanı 58.096 - 1 Peritonit 4.468 1.068 ± 18.680 .040 Enfeksiyon varlığı 2.421 0.228 ± 25.700 . 463 STEMI: ST elevasyonlu miyokard infaktüsü, KVO: Kardiyovasküler olay, SVO: Serebrovasküler hastalık 40 5. TARTIŞMA Kronik böbrek yetmezliği ve KVH’lar birbiriyle yakından ilişkili önemli iki sağlık sorunudur (19, 21). Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda geleneksel KVH risk faktörlerinin sıklıkla bulunmakta ve böbrek yetmezliğinin ilerlemesi ile kardiyovasküler risk profili daha da kötüleşmektedir (19). Yapılan çalışmalarda SDBY’nin yüksek kardiyovasküler morbidite ve mortalite ile ilişkili olduğu gösterilmiştir (92,183,184). Normal böbrek fonksiyonları olan 45-64 yaş arası kişilerle karşılaştırıldığında aynı yaş grubunda olan diyaliz hastalarında ölüm 3.5 kat daha fazla bulunmuştur (185). Diğer bir çalışmada ise 5 yıllık yaşam süresi 64 yaşından sonra diyalize başlayan kadın ve erkeklerde sırasıyla meme ve kolon kanserine göre daha kötü bulunmuştur (186). Genel popülasyonda KVH varlığının yeni aterotrombotik olay riskini arttırdığı bilinmektedir (187). Dumaine ve arkadaşlarının yaptığı 69000’den fazla hastanın dahil edildiği çalışmada, KBY hastaları KrKl’ne göre ayrılmışlar ve hastaların böbrek fonksiyonları ile aterotrombotik olay gelişimi, kardiyovasküler ölüm ve tüm nedenlere bağlı ölümler arasındaki ilişkiyi incelemişlerdir. Hastaların klinik özelliklerine bakıldığında, KrKl’si 30 ml/min/1.73 m2’den daha az olan hastalarda HT, diyabetik nefropati, KY öyküsü, iskemik kalp hastalıkları (USAP, MI, SVO, PAH), aterotrombotik hastalıktan etkilenen arter sayısı ve revaskülarizasyon öyküsünün diğer gruplardan daha fazla olduğu görülmüştür. Bu hasta grubunda ölümcül MI, ölümcül olmayan inme, kardiyovasküler mortalite ve tüm nedenlere bağlı ölümler diğer gruplara göre daha yüksek bulunmuştur. Yalnızca inme, istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (188). Ancak bilinen KVH’lar ve KVH risk faktörleri, çalışmanın ana hedefi olmadığından yeni KVO gelişimi açısından ayrı ayrı incelenmemiştir. Bizim çalışmamızda 2 yıllık takip sonunda %17.2 hastada yeni KVO geliştiği izlenmiştir. Yeni USAP/NSTEMI % 8.2 hastada, STEMI %2.7 hastada, kararlı anjina %6.4 hastada, yeni SVO %1.8 hastada görülmüştür. Revaskülarizasyon işlemi %4.5 hastaya uygulanmıştır. Yapılan tekli değişken analiz sonuçlarına göre, bilinen KAH varlığı, koroner revaskülarizasyon öyküsünün olması, ileri yaş, enfeksiyon varlığı ve tanı konulmuş peritonit varlığı yeni KVO gelişimi yönünden anlamlı bulunmuştur. Çoklu değişken analizlerinde ise sadece KAH öyküsü ve peritonit enfeksiyonunun, yeni KVO 41 gelişimi için belirleyici faktörler olduğu gösterilmiştir. Benzer bir çalışmada da Ducloux ve arkadaşları 240 CAPD hastasını (ortalama yaş 66 ±17 yıl) incelemiş, ileri yaş ve KVH öyküsü, CRP yüksekliği ve homosistein yüksekliğinin yeni KVO gelişim riskini arttırdığını göstermişlerdir (189). Koroner revaskülarizasyon öyküsü bizim çalışmamızda yeni KVO gelişiminde bağımsız belirleyici olarak saptanmasa da, yeni KVO gelişimi ile ilişkili bulunmuştur. Böbrek yetmeliği olan hasta grubunda artmış fibrinojen düzeylerine bağlı oluşan protrombotik durumun, anjiografik olarak restenoz riskini arttırdığı gösterilmiştir (190). Koroner revaskülarizasyon öyküsü olan hastalarda müdahale edilen damarlardaki yeniden daralmalar nedeniyle tekrarlayan revaskülarizasyon oranlarının yüksek olduğu iyi bilinmektedir ve bu risk KBY hastalarında daha da artmaktadır. Bizim hasta grubumuzda da koroner revaskülarizasyon öyküsünün yeni KVO ile ilişkili bulunmasından bu durumun sorumlu olduğunu düşünmekteyiz. Aterosklerotik süreçte inflamasyon önemli rol oynamaktadır. Periton diyaliz hastalarında inflamatuvar durum; enfeksiyonlar, malnutrisyon, KVH’lar ve doku uyumsuz diyaliz solüsyonları ile ilişkilidir (72). Bu hasta grubunda görülen en önemli enfeksiyon peritonittir. Bizim çalışmamızda 47 hastada (%42) peritonit geliştiği görülmüştür ve hastaneye yatışların en sık nedeni (%36.3) peritonit olarak saptanmıştır. Bir inflamasyon belirteci olan CRP’nin de kötü KVO gelişimiyle olan ilişkisi HD hastalarında iyi bilinmektedir (191). Bir çalışmada PD hastalarında yüksek CRP düzeylerinin (>6 mg/l) yeni MI gelişimi için bağımsız belirleyici olduğu gösterilmiştir (192). Honda ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada ise 176 SDBY hastasının ortalama 24 aylık takibinde yüksek duyarlıklı CRP düzeylerinin yeni KVO gelişimi ve ölüm gelişiminde anlamlı olmadığı, İnterlökin 6 düzeylerinin ise anlamlı olduğu saptanmıştır (193). Bizim çalışmamızda CRP ile yeni KVO arasında bir ilişki saptanmamış olmasının nedeninin istatiksel analize alınan CRP değerinin hastanın peritonit enfeksiyonu yokken stabil durumdayken ölçülen CRP olması olduğunu düşünmekteyiz. Çalışmamızda peritonitin yeni KVO gelişiminin bağımsız belirleyicisi olduğunu, genel olarak enfeksiyon gelişmesinin ise tekli değişken analizinde anlamlı olmakla birlikte yeni KVO gelişiminin bağımsız belirleyicisi olmadığını saptadık. Bunun nedeninin diğer çalışmalarda da öne sürüldüğü gibi hastaların hastaneye yatırılması sonrasında mevcut olan enfeksiyon ve 42 inflamatuvar durumun yeni KVO oluşumunu tetiklemesi ile ilişkili olduğunu düşünmekteyiz. Ancak peritonit olan hastaların daha sık hastaneye başvurması ve yatırılması, bu dönemde yeni KVO’ların daha kolay tanınması da hastalarımızdaki peritonit ile yeni KVO arasındaki güçlü ilişkiden bir miktar sorumlu olabilir. Geleneksel KVH risk faktörlerine genel popülasyondan daha fazla sahip olan SDBY hastalarında, ileri yaşla birlikte önlem alınmadığı takdirde, kardiyovasküler risk profilinin daha da kötüleşmesi ve yeni KVO’ların gelişmesi beklenen bir sonuçtur. İleri yaşın SDBY hastalarında yeni KVO riskini arttırdığı gösterilmiştir (194). Periton diyaliz hastalarında yapılan çalışmalarda da ileri yaş, yeni KVO gelişimi için bağımsız belirleyici olarak saptanmıştır (189,195,196). Ancak bizim çalışmamızda tek değişkenli analizlerde anlamlı olmasına rağmen, muhtemelen hastalarımızın ortalama yaşının çok düşük olmasına bağlı olarak yaş, çoklu değiken analizlerinde yeni KVO gelişiminin bağımsız belirleyicisi olarak saptanmamıştır. Çalışma grubumuzda KAH %12.7, KY %4.5, sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu %26.4, diyastolik işlev bozukluğu %39.1, DM %14.5 ve SVH %70 oranında izlenirken; Wang ve ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada KAH %20, KY %39, sol ventrikül sistolik işlev bozukluğu %35, diyastolik işlev bozukluğu %79 ve SVH %95 oranında görülmüştür (197) ve bulunan yüksek prevalansa rağmen bu çalışmada yalnızca DM ve diyastolik kan basıncı yüksekliğinin KAH gelişimi ile ilişkili olduğu saptanmıştır (197). Benzer olarak Viglino ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada da, hastalardaki DM oranı %87.2’dir ve 10 yıllk takip sunucunda DM, KVO gelişimi ile ilişkili bulunmuştur (198). Bizim çalışmamızda dökümente edilmiş iskemik kalp hastalığı dışında bilinen KVH risk faktörlerinden HT, DM, KY, sol ventrikül sistolik ve diyastolik işlev bozukluğu, SVH ve PAH’ın yeni KVO gelişimi ile ilişkili olmadığı görülmüştür. Diğer çalışmalarla karşılaştırıldığında bizim grubumuzdaki hastaların komorbid durumların diğer çalışmalara göre daha az olduğu görülmektedir (198). Bizim çalışmamızda, diğer çalışmalardan farklı olarak, merkezimizde daha sağlıklı, genç ve daha az komorbiditesi olan hastaların erken dönemde CAPD’ ye yönlendirilmeleri, bu nedenle geleneksel KVH risk faktörlerinin bu grup hastada daha düşük oranda saptanması ve yeni KVO gelişimi ile ilişkilendirilememelerini açıklayabilir. 43 Ölüm verilerine baktığımızda hastalarımızın ortalama 2 yıllık takibi sonucunda %0.9’unun MI (KAH), %11.8’inin enfeksiyon (%9.1’u peritonit sonrası sepsise bağlı), %5.5’ünün de ani ya da açıklanamayan nedenlerle olmak üzere toplam %18.2 oranında hastanın kaybedildiği görüldü. Literatürde PD hastalarında özellikle SVH, KY ve KAH aracılı gelişen ölümcül ventriküler aritmiler sonucu ani ölümlerin olduğu bildirilmiştir (199). Bizim hastalarımızda da nedeni bilinmeyen ölümlerden elektrolit dengesizlikleri ya da ciddi ventriküler aritmilerin sorumlu olabileceğini düşünmekteyiz. Bizim çalışma grubumuzda da takip boyunca yeni STEMİ, yeni SVO ya da yeni KVO gelişmesi ile SVO öyküsü ve kapak replasmanı öyküsünün olması, herhangi bir enfeksiyon ve peritonit gelişmesi durumları ölüm gelişiminde anlamlı olarak saptanmıştır. Çoklu değişken analizinde ise bu parametrelerden yalnızca peritonitin ölüm gelişimi için bağımsız belirleyici olduğu gösterilmiştir. Genel popülasyona göre kardiyovasküler hastalıklar SDBY hastalarında daha sık görülmektedir ve bu hastalarda KVH’lar ve serebrovasküler hastalıklar morbidite ve mortalitenin en önemli nedenleridir (166-168). Diğer risk faktörleri düzeltildikten sonra da KBY varlığının kardiyovasküler mortalite ve morbidite için bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir (171). Collins ve arkadaşlarının hemodiyaliz hastalarında yaptığı çalışmada yeni STEMI gelişimi ölümün bağımsız belirleyicisi olarak saptanmıştır (200). Kardiyovasküler mortalitenin yüksek olmasının önemli bir nedeni SDBY hastalarında renal replasman tedavileri başlanmadan önce de KVH’ların sıklıkla bulunuyor olmasıdır. Bu nedenle KBY hastalarında renal replasman tedavisi başlanmadan önce KVH varlığı araştırılması önerilmektedir (1). Bizim çalışmamızda tekli değişken analizinde yeni STEMI ve yeni KVO gelişmesi ölümle ilişkili blunurken bu durumların ölümün belirleyicisi olmadığı saptanmıştır. Bunun nedeninin hasta grubumuzun daha genç ve daha az KVH bulunan hastalardan oluşması ve takip süremizin kısa olması ile ilişkili olduğunu düşünmekteyiz. 44 Bunun yanında KVH’ların diğer klinik formlarından olan inme de (daha önce geçirilmiş veya takipte yeni gelişen) ölüm gelişimi ile ilişkili saptanmış ancak ölümün belirleyicisi olmadığı gösterilmiştir. Takip sırasında SVO geçiren hastalardan yalnızca 1’inde önceden yineleyen AF ataklarının olduğu ve takipte kronik AF’ye dönüştüğü görülmüştür. Kronik böbrek yetmezliğinin artmış inme riski ile ilişkili olduğu ve diyalize giren hastalarında inme riski genel popülasyona göre 5 kat fazla olduğu bilinmektedir (154-156). Mattana ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada PD hastalarında DM olan ileri yaşlı ve bayan hastalarda inme ile ölüm riskinin arttığı gösterilmiştir (201). Hasta grubumuzda inme geçiren hastalarda ölüm riskini artmasının inmeye bağlı artmış morbidite, enfeksiyon riski artışı ve eşlik eden diğer risk faktörlerinin fazla olması ile ilişkili olduğunu düşünmekteyiz. Bizim çalışmamızda peritonit tüm ölümlerin %50’sini, enfeksiyon kaynaklı ölümlerin de %76.9’unu oluşturmaktadır. Teknolojik gelişmelerle SAPD ilişkili peritonit oranlarında azalma olduğu gösterilse de, Freid ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada peritonite bağlı ölüm insidansında azalma olmadığı, pertonit varlığının bizim çalışmamızdaki gibi ölümün bağımsız belirleyicisi olduğu gösterilmiştir (174,180). İleri yaş, enfeksiyon öncesi malnutrisyon olması ya da malnütrisyonun kötüleşmesi, hipoalbüminemi, DM varlığı, KVH olması, inflamasyon ve sık peritonit atakları da peritonit sonrası ölüm ile ilişkili bulunan faktörlerdir (174,180,181). Periton diyalizine giren hastalarda peritonit ve diğer enfeksiyonlarla ölüm ilişkisinden dirençli bakterilere bağlı peritonitin önüne geçilememesi, PD’nin kullanımının yaygınlaşması, yaşlı ve tek yaşayan hastaların da bu tedavi şeklini kullanması ancak komorbid durumların ve el kontaminasyonunun yine de önüne geçilememesinin sorumlu olabileceği öne sürülmektedir. Yine PD hastalarında enfeksiyon varlığı kronik inflamatuvar duruma katkıda bulunabilir (202). Kronik inflamasyonun ateroskleroza neden olan birçok faktörle (endotel disfonksiyonu, insülin direnci,oksidatif stressle) ilişkili olması peritonit varlığının yeni KVO ve ölüm ilişkisini açıklamaya katkıda bulunabilir. Kronik böbrek yetmezliği hastalarında kalp kapak hastalıklarıda sıklıkla bulunmakta ve mortalite ve morbiditenin önemli bir nedenini oluşturmaktadır (89,90). Bu hasta grubunda kapak lezyonları sıklıkla kapak anulus ve leaflet kalsifikasyonuna bağlıdır (90). Braun ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada hemodiyaliz hastalarının 2/3’ünde elektron beam 45 komputerize tomografi (EBT) ile kanıtlanan KAK olduğu, yarıdan fazla hastada da kalp kapak kalsifikasyonu olduğu gösterilmiştir (203). Kapak cerrahisi sonrası mevcut kalsiyum fosfat metabolizma değişiklikleriyle devam eden inflamasyon ve kalsifikasyonun, diğer dokular ve koronerler dahil tüm damar sisteminde ilerlemeye devam etmesi kaçınılmazdır. Hasta grubumuzda kapak replasmanı öyküsünün olması, tekli değişken analizinde ölüm gelişimi ile ilişkili bulunurken, çoklu değişken analizinde bağımsız belirleyici olarak bulunmamıştır. Bunun nedeninin ise, yalnızca 1 hastada romatizmal kalp hastalığına bağlı olarak gelişen kapak darlığı nedeniyle kapak replasmanı yapılmış olması olduğunu düşünmekteyiz. Daha önceki araştırmalarda PD hastalarında ölüm ve KVH ile ilişkili bulunan birçok durum bizim çalışmamızda ölüm ve KVO ile ilişkili bulunmamıştır. Birçok çalışmada DM varlığı PD hastalarında ölüm riski artışı ile ilişkili bulunurken bizim çalışmamızda bulunmamıştır (198,204). Bunun nedeninin diğer çalışmalarda hastaların yarıdan fazlasının diyabetik iken bizim çalışmamızda hastaların 1/4’ünden azının diyabetik olması çalışmamızda çıkan negatif sonucu açıklayabilir. Yapılan çalışmalarda kapak kalsifikasyonu (90) ve vasküler kalsifikasyonun (82) SDBY hastalarında mortalite ve kardiyovasküler ölümün önemli bir belirteci olduğu gösterilmiştir. Bizim çalışmamızda ise vasküler kalsifikasyon değerlendirilmemiştir ancak benzer şekilde oluşan kalp kapak kalsifikasyonunun ölüm gelişimi ile ilişkili olmadığı gösterilmiştir. Çalışma grubumuzda, ekokardiyografik olarak belirlenen kalp kapak kalsifikasyon oranı diğer çalışmalara göre düşük (%26.4) bulunmuştur. Wang ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada PD hastalarının %32’sinde en az bir kalp kapağında kalsifikasyon olduğu tespit edilmiştir (89). Bu nedenle bizim çalışmamızda kapak kalsifikasyonunun ölüm gelişimi ile ilişkisinin saptanmadığını düşünmekteyiz. Kronik böbrek yetmezliği hastalarında anemi varlığı hastaneye yatış, KVH gelişimi ve ölümü de içeren kötü sonuçlarla ilişkili olduğu gösterilmiş olsa da (205), hasta grubumuzda hemoglobin düzeyinin kötü kardiyovasküler sonuçlar ve ölümle ilişkili olmadığı gösterilmiştir. Bu durum hastaların anemi nedeniyle ara ara eritropoetin tedavileri alıyor olmaları ve genelde hemoglobin düzeyinin 10 gr/dl’nin üzerinde tutuluyor olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Diyaliz hastalarında KY’nin artmış mortalite ile ilişkili olduğu gösterilmiştir (92). Bizim çalışmamızda takip süresinin kısalığı, hastaların KY dahil olmak 46 üzere eşlik eden KVH sıklığının az olması ve ortalama yaşın düşük olması nedeniyle KY ile ölüm arasında bir ilişki saptamadığımızı düşünüyoruz. Eldeki verilere göre renal replasman tedavilerinin KVO gelişim riski ve mortalite açısından birbirlerine üstünlükleri gösterilememiş olsada periton diyaliz yöntemi rezidü böbrek fonksiyonlarını hemodiyalize göre daha iyi koruyarak avantaj sağlar (206). Yapılan çalışmalarda PD hastalarında rezidü GFR kaybı ilk yıl yavaş olmaktadır (207). Bu nedenle de PD’nin HD’ye olan mortalite avantajı birinci yıldan sonra azalmaktadır (207). Bu çalışmada tüm hastalara GFR tayini yapılamadığından bu durum değerlendirilememiştir. 5.1. Çalışmanın kısıtlılıkları Çalışmamızda, yeni gelişen yeni kardiyovasküler olaylar ve belirleyicileri ile ölüm gelişimi ve belirleyicilerini saptamada takip süresinin 2 yılla sınırlandırılmış olması ve hasta sayısı yeterli olmayabilir. Ayrıca hastaların kan sayımı ve biyokimya değerlerine çalışma başında bakılmış ve bu bulgular analizlerde kullanılmıştır. Takiplerde elde edilen biyokimya değerlerinin istatiksel analizlere dahil edilmemiş olması özellikle CRP gibi inflamatuvar belirleyicilerin yeni KVO ve ölümle ilişkisinin değerlendirilmesinde kısıtlılık yarattığını düşünmekteyiz. Genel popülasyonda ve hemodiyaliz hastalarında KVH gelişimiyle ilişkili olduğu gösterilen bazı risk faktörleri de (fibrinojen ve homosistein) çalışmamızda değerlendirilmemiştir. 47 6. SONUÇ Hastalarımızın 2 yıllık izleminde %17.2’sinde yeni KVO geliştiği saptanmıştır: Yeni USAP/NSTEMI %8.2 hastada, STEMI %2.7 hastada, kararlı anjina %6.4 hastada, yeni SVO %1.8 hastada, koroner revaskülarizasyon işlemi %4.5 hastada. İleri yaş, bilinen KAH varlığı, koroner revaskülarizasyon öyküsü, enfeksiyon varlığı ve peritonit yeni KVO gelişimiyle ilişkili bulunmuştur ancak sadece KAH öyküsü ve peritonit enfeksiyonunun, yeni KVO gelişimi için belirleyici faktörler olduğu gösterilmiştir. Hastalarımızın 2 yıllık izleminde %18.2’si ölmüştür: Yeni STEMI %0.9 hastada, enfeksiyon %11.8 (Peritonit %9.1) hastada, ani ya da açıklanamayan nedenler %5.4 hastada. Yeni STEMİ, yeni SVO ya da yeni KVO gelişmesi ile SVO öyküsü ve kapak replasmanı öyküsünün olması, herhangi bir enfeksiyon ve peritonit gelişmesi durumları ölümle ilişkili bulunmuştur. Çoklu değişken analizinde ise bu parametrelerden yalnızca peritonitin ölüm gelişimi için bağımsız belirleyicisi olduğu gösterilmiştir. Bizim çalışmamızda 2 yıllık takip sonunda yeni KVO gelişimi ve ölüm oranları diğer çalışmalardan daha düşük bulunmuştur. Çalışmamızda literatürde SDBY hastalarında sıklıkla ölümle ve/veya yeni KVO ile ilişkili olduğu gösterilen DM, inflamasyon, kapak kalsifikasyonları, KY ve anemi gibi faktörler ölümle ve/veya yeni KVO gelişimi ile ilişkili bulunmamıştır. 48 7. KAYNAKLAR 1. Collins AJ. Cardiovascular mortality in end-stage renal disease. Am J Med Sci. 325:163-7, 2003. 2. Narva AS.The National Kidney Disease Education Program and other related efforts in the United States: Scand J Clin Lab Invest. 241:12-5, 2008. 3. Prichard S. Major and minor risk factors for cardiovascular disease in continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. Perit Dial Int. 19: 133-7, 1999. 4. Prichard S, Sniderman A, Cianflone K, Marpole D. Cardiovascular disease in peritoneal dialysis.Perit Dial Int. 16:19-22, 1996. 5. Tekin IO, Pocan B, Borazan A, Ucar E, Kuvandik G, Ilikhan S, Demircan N, Ozer C, Kadayifci S. Positive correlation of CRP and fibrinogen levels as cardiovascular risk factors in early stage of continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. Ren Fail. 30: 219-25, 2008. 6. Kim SB, Min WK, Lee SK, Park JS, Hong CD, Yang WS. Persistent elevation of Creactive protein and ischemic heart disease in patients with continuous ambulatory peritoneal dialysisi. Am J Kidney Dis. 39: 342-6, 2002. 7. Malyszko J, Malyszko JS, Myśliwiec M. Endothelial cell injury markers in chronic renal failure on conservative treatment and continuous ambulatory peritoneal dialysis. Kidney Blood Press Res. 27: 71-7, 2004. 8. Takeda K, Nakamoto M, Baba M, Tanaka T, Yasunaga C, Nishihara G, Matsuo K, Urabe M. Echocardiographic evaluation in long-term continuous ambulatory peritoneal dialysis compared with the hemodialysis patients. Clin Nephrol. 49: 30812, 1998. 9. Barsoum RS. Chronic kidney disease in the developing world. N Engl J Med. 354: 997-9, 2006. 10. Haroun MK, Jaar BG, Hoffman SC, Comstock GW, Klag MJ, Coresh J. Risk factors for chronic kidney disease: a prospective study of 23,534 men and women in Washington County, Maryland. J Am Soc Nephrol. 14: 2934-41, 2003. 11. Perneger TV, Brancati FL, Whelton PK, Klag MJ. End-stage renal disease attributable to diabetes mellitus. Ann Intern Med. 121: 912-8, 1994. 12. Lysaght MJ. Maintenance dialysis population dynamics: current trends and longterm implications. J Am Soc Nephrol. 13: 37-40, 2002. 49 13. National Kidney Foundation: Clinical practice guidelines for chronic kidney disease evaluation, classification and stratification. Am J kidney Dis. 2: 46, 2002. 14. Imai E, Horio M, Iseki K, Yamagata K, Watanabe T, Hara S, Ura N, Kiyohara Y, Hirakata H, Moriyama T, Ando Y, Nitta K, Inaguma D, Narita I, Iso H, Wakai K, Yasuda Y, Tsukamoto Y, Ito S, Makino H, Hishida A and Matsuo S: Prevalence of chronic kidney disease (CKD) in the Japanese general population predicted by the MDRD equation modified by a Japanese coefficient. Clin Exp Nephrol. 11: 156-63, 2007. 15. Registry of Nephrology, Dialysis and Transplantation in Turkey, Registry 2007. Istanbul. TurkishSociety of Nephrology, 2007. Available at: http://tsn.org.tr/ documents /registry/ TND %20Registry%20kure%20son.pdf.) 16. Shlipak MG, Fried LF, Crump C, Bleyer AJ, Manolio TA, Tracy RP, Furberg CD, Psaty BM. Cardiovascular disease risk status in elderly persons with renal insufficiency. Kidney Int. 62: 997-1004, 2002. 17. Coresh J, Longenecker JC, Miller ER, Young HJ, Klag MJ. Epidemiology of cardiovascular risk factors in chronic renal disease. J Am Soc Nephrol. 9: 24–30, 1998. 18. Foley RN. Clinical epidemiology of cardiac disease in dialysis patients: left ventricular hypertrophy, ischemic heart disease, and cardiac failure. Semin Dial. 16: 111-7, 2003. 19. Sarnak MJ, Levey AS, Schoolwerth AC, Coresh J, Culleton B, Hamm LL, McCullough PA, Kasiske BL, Kelepouris E, Klag MJ, Parfrey P, Pfeffer M, Raij L, Spinosa DJ, Wilson PW. Kidney disease as a risk factor for development of cardiovascular disease. A statement from the American Heart Association Councils on Kidney in Cardiovascular Disease, High Blood Pressure Research, Clinical Cardiology, and Epidemiology and Prevention. Circulation 108: 2154-69, 2003. 20. Weiner DE, Tighiouart H, Stark PC, Amin MG, MacLeod B, Griffith JL, Salem DN, Levey AS, Sarnak MJ. Kidney disease as a risk factor for recurrent cardiovascular disease and mortality. Am J Kidney Dis. 44: 198-206, 2004. 21. Sarnak MJ, Levey AS. Cardiovascular disease and chronic renal disease: A new paradigm. Am J Kidney Dis. 35: 117-131, 2000. 50 22. Longenecker JC, Coresh J, Powe NR, Levey AS, Fink NE, Martin A. Traditional cardiovascular disease risk factors in dialysis patients compared with the general population: the CHOICE Study. J Am Soc Nephrol. 13:1918-27, 2002. 23. Wang AYM. Cardiovascular risc factors in peritoneal dialysis patients revisited referance Perit Dial Int. 27: 223-7, 2007. 24. Wang AYM. The heart of peritoneal dialysis Perit Dial Int. 27: 228-32, 2007. 25. Yerkey MW, Kernis SJ, Franklin BA, Sandberg KR, McCullough PA. Renal dysfunction and acceleration of coronary disease Heart. 90: 961-966, 2004. 26. Fried F, Katz R, Cushman M, Sarnak M, Shlipak M G, Kuller L, Newman Anne B. Change in Cardiovascular Risk Factors with Progression of Kidney Disease Am J Nephrol. 29: 334-41, 2009. 27. Kearney M, Whelton MBS, Reynolds K, Muntner P, Whelton KP, He J. Global burden of hypertension: analysis of worldwide data Lancet 365: 217-23, 2005. 28. Martiniuk AL, Lee CM, Lawes CM, Ueshima H, Suh I, Lam TH, Gu D, Feigin V, Jamrozik K, Ohkubo T, Woodward M. Hypertension: its prevalence and population attributable fraction for mortality from cardiovascular disease in the Asia-Pacific region. Journal of Hypertension. 25: 73-9, 2007. 29. Kannel WB. Blood pressure as a cardiovascular risk factor: prevention and treatment. JAMA. 22-29: 1571-6, 1996. 30. Levy D, Larson MG, Vasan RS, Kannel WB, Ho KK. The progression from hypertension to congestive heart failure JAMA 22-29: 1557-62, 1996. 31. Criqui MH, Langer RD, Fronek A, Feigelson HS, Klauber MR, McCann TJ, Browner D. Mortality over a period of 10 years in patients with peripheral arterial disease N Engl J Med. 326: 381-6, 1992. 32. Klag MJ, Whelton PK, Randall BL, Neaton JD, Brancati FL, Ford CE, Shulman NB, Stamler J. Blood pressure and end-stage renal disease in men. N Engl J Med. 4: 13-8, 1996. 33. MacMahon S, Peto R, Cutler J, Collins R, Sorlie P, Neaton J, Abbott R, Godwin J, Dyer A, Stamler J. Blood pressure, stroke, and coronary heart disease. Part 1, Prolonged differences in blood pressure: prospective observational studies corrected for the regression dilution bias. Lancet. 335: 765-74, 1990. 34. Lewington S, Clarke R, Qizilbash N, Peto R, Collins R; Prospective Studies Collaboration. Age-specific relevance of usual blood pressure to vascular mortality: a 51 meta-analysis of individual data for one million adults in 61 prospective studies. Lancet. 360: 1903-13, 2002. 35. Luke RG. Hypertensive Nephrosclerosis: Pathogenesis and Prevalence. Essential Hypertension Is an Important Cause of End-Stage Renal Disease Nephrology Dialysis Transplantation 14: 2271-8, 1999. 36. Stengel B, Billon S, van Dijk PCW, Jager K, Dekker FW, Simpson K, Briggs D. On behalf of the ERA-EDTA Registry Committee: Trends in the incidence of renal replacement therapy for end-stage renal disease in Europe 1990–1999. Nephrol Dial Transplant 18: 1824-33, 2003. 37. Mancia G, De Backer G, Dominiczak A, Cifkova R, Fagard R, Germano G, Grassi G, Heagerty AM, Kjeldsen SE, Laurent S, Narkiewicz K, Ruilope L, Rynkiewicz A, Schmieder RE, Boudier HA, Zanchetti A, Vahanian A, Camm J, De Caterina R, Dean V, Dickstein K, Filippatos G, Funck-Brentano C, Hellemans I, Kristensen SD, McGregor K, Sechtem U, Silber S, Tendera M, Widimsky P, Zamorano JL, Erdine S, Kiowski W, Agabiti-Rosei E, Ambrosioni E, Lindholm LH, Viigimaa M, Adamopoulos S, Agabiti-Rosei E, Ambrosioni E, Bertomeu V, Clement D, Erdine S, Farsang C, Gaita D, Lip G, Mallion JM, Manolis AJ, Nilsson PM, O'Brien E, Ponikowski P, Redon J, Ruschitzka F, Tamargo J, van Zwieten P, Waeber B, Williams B; Management of Arterial Hypertension of the European Society of Hypertension; European Society of Cardiology. 2007 Guidelines for the management of arterial hypertension: The Task Force for the Management of Arterial Hypertension of the European Society of Hypertension (ESH) and of the European Society of Cardiology (ESC). J Hypertens. 25: 1105-87, 2007. 38. Wingard DL, Barrett-Connor E. Heart disease and diabetes. In Diabetes in America2 nd edition. Harris MI, Cowie CC, Stern MP, Boyko EJ, Reiber GE, Bennett PH eds. Bethesda, MD, National Institutes of Health. 429-48, 1995. (NIH publication 95– 1468.) 39. Mc Dermott MM, Liu K, Criqui MH, Ruth K, Goff D, Mohammed F, Saad MF, Wu C, Homma S, Sharrett AR. Ankle-brachial index and subclinical cardiac and carotid disease: the multi-ethnic study of atherosclerosis. Am J Epidemiol. 162: 33-41, 2005. 40. Goldstein LB, Adams R, Becker K, Furberg CD, Gorelick PB, Hademenos G, Hill M, Howard G, Howard VJ, Jacobs B, Levine SR, Mosca L, Sacco RL, Sherman DG, 52 Wolf PA, del Zoppo GJ. Primary prevention of ischemic stroke: a statement for healthcare professionals from the Stroke Council of the American Heart Association. Circulation. 103: 163-82, 2001. 41. Johnstone MT, Nesto R. Diabetes mellitus and heart disease. In: Pickup JC, Williams G, editors. Joslin's Diabetes Mellitus. 14th ed. Philadelphia: Lippincott Williams and Wilkins. 975-98, 2005. 42. Schmidt AM, Yan SD, Wautier J-L, Stern D. Activation of receptor for advanced glycation end products: A mechanism of chronic vascular dysfunction in diabetic vasculopathy and atherosclerosis. Circ Res. 84: 489-97, 1999. 43. Alvestrand A. Carbohydrate and insulin metabolism in renal failure. Kidney Int. 62 : 48-52, 1997. 44. Stratton IM, Adler AI, Neil HAW, Matthews DR , Manley SE, Cull CA, Hadden D, Turner RC, Holman RR Association of glycaemia with macrovascular and microvascular complications of type 2 diabetes (UKPDS 35) : prospective observational study BMJ. 321: 405-12, 2000. 45. Attman PO, Samuelsson O, Alaupovic P. Lipoprotein metabolism and renal failure. Am J Kidney Dis. 21: 573-91, 1993. 46. Alaupovic P. Apolipoprotein composition as the basis for classify- ing plasma lipoproteins. Characterization of apoA- and apoB-con-taining lipoprotein families. Prog Lipid Res. 30: 105-138, 1991. 47. Foley RN, Parfrey PS, Sarnak MJ. Clinical epidemiology of cardiovascular disease in chronic renal disease. Am J Kidney Dis. 32: 112-9, 1998. 48. Quaschning T, Krane V, Metzger T, Wanner C. Abnormalities in uremic lipoprotein metabolism and its impact on cardiovascular disease. Am J Kidney Dis. 38: 14-9, 2001. 49. Keane WF, Oda H. Lipid abnormalities in end stage renal disease. Nephrol Dial Transplant. 13: 45-9, 1998. 50. Kasiske BL. Hyperlipidemia in patients with chronic renal disease. Am J Kidney Dis. 32: 142-56, 1998. 51. Shoji T, Ishimura E, Inaba M, Tabata T, Nishizawa Y. Atherogenic lipoproteins in end-stage renal disease. Am J Kidney Dis. 38: 30-3, 2001. 53 52. Saltissi D, Morgan C, Rigby RJ, Westhuyzen J. Safety and efficacy of simvastatin in hypercholesterolemic patients undergoing chronic renal dialysis. Am J Kidney Dis. 39: 283-90, 2002. 53. Hallstrom AP, Cobb LA, Ray R. Smoking as a risk factor for recurrence of sudden cardiac arrest. N Engl J Med. 314: 271-5, 1986. 54. Winniford MD, Wheelan KR, Kremers MS, Ugolini V, van den Berg E Jr, Niggemann EH, Jansen DE, Hillis LD. Smoking-induced coronary vasoconstriction in patients with atherosclerotic coronary artery disease: evidence for adrenergically mediated alterations in coronary artery tone. Circulation 73: 662-7, 1986. 55. Moliterno DJ, Willard JE, Lange RA, Negus BH, Boehrer JD, Glamann DB, Landau C, Rossen JD, Winniford MD, Hillis LD. Coronary-artery vasoconstriction induced by cocaine, cigarette smoking, or both. N Engl J Med. 330: 454-9, 1994. 56. Anderson KM, Wilson PW, Odell PM, Kannel WD. An updated coronary risk profile: a statement for health professionals. Circulation 83: 356-62, 1991. 57. Stack AG, Murthy BVR. Cigarette Use and Cardiovascular Risk in Chronic Kidney Disease: An Unappreciated Modifiable Lifestyle Risk Factor. Seminars in Dialysis 23: 298-305, 2010. 58. Harpaz D, Behar S, Rozenman Y, Boyko V, Gottlieb S, for the Israeli Working Group on Intensive Cardiac Care, Israel Heart Society Family History of Coronary Artery Disease and Prognosis after First Acute Myocardial Infarction in a National Survey. Internal Journal of medicine 102: 3, 2004 . 59. Rissanen AM. Familial aggregation of coronary heart disesase in a high incidence area. Br Heart J. 42: 294, 1979. 60. Fuster V, Alexander R. Wayne, O’Rourke R. Hurt’s The Heart. 10. Baskısının Türkçe çevirisi. And Danışmanlık Eğitim Yayıncılık ve Organizasyon Ltd.Şti. 1. Basım. Sayfa, 1065-1109, 2002. 61. Perry HM Jr, Miller JP, Fornoff JR, Baty JD, Sambhi MP, Rutan G, Moskowitz DW, Carmody SE. Early predictors of 15-year end-stage renal disease in hypertensive patients. Hypertension 25: 587-94, 1995. 62. Ridker PM, Genesst J, Lıbby P. Risk factor foratherosclerotic disease. In: Heart disease a textbook of cardiovasculer medicine. 6th Edition, Ed: Braunvald E. WB Saunders Comp, 31: 1010-40, 2001. 54 63. Hulley S, Grady D, Bush T, Furberg C, Herrington D, Riggs B, Vittinghoff E. Randomized trial of estrogen plus progestin for secondary prevention of coronary heart disease in postmenopausal women. Heart and Estrogen/progestin Replacement Study (HERS) Research Group. JAMA 280: 605-13, 1998. 64. Lakatta EG, Levy D. Arterial and cardiac aging: major shareholders in cardiovascular disease enterprises: Part II: the aging heart in health: links to heart disease. Circulation 107: 346-54. 2003. 65. Levy D, Garrison RJ, Savage DD, William BK, William PC. Prognostic implications of echocardiographically determined left ventricular mass in the Framingham Heart Study. N Engl J Med. 322: 1561–66, 1990. 66. Fresnedo GF, Rodrigo E, Francisco MAL, Castro SS, Castañeda O, Arias M. Role of Pulse Pressure on Cardiovascular Risk in Chronic Kidney Disease Patients J Am Soc Nephrol 17: 246-9, 2006. 67. Colditz GA, Willett WC, Rotnitzky A, Manson JE. Weight gain as a risk factor for clinical diabetes mellitus in women. Ann Intern Med. 122: 481, 1995. 68. Garrison RJ, Kannel WB, Stokes J, Castelli WP. Incidence and precursors of hypertension in young adults: The Framingham Offspring Study. Prev Med, 16: 23551, 1987. 69. Willett WC, Manson JE, Stampfer MJ, Colditz GA, Rosner B, Speizer FE, Hennekens CH. Weight, weight change, and coronary heart disease in women. Risk within the 'normal' weight range. JAMA 273: 461-65, 1995. 70. World Health Organization Physical status: the use and interpretation of anthropometry. Report of a WHO Expert Committee. Technical Report Series No. 854. World Health Organ Tech Rep Ser. 1995; 854: 1-452 http:// www.who.int/ childgrowth/publications/ physical_status/ en/index.html, 2009 71. National Institutes of Health. Clinical Guidelines on the Identification, Evaluation, and Treatment of Overweight and Obesity in Adults––The Evidence Report. National Institutes of Health. Obes Res. 6: 51-209, 1998 72. Fine A. Relevance of C-reactive protein levels in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 61: 615-20, 2002. 73. Wang AYM. Prognostic value of C-reactive protein for heart disease in dialysis patients. Curr Opin Investig Drugs 6: 879-86, 2005. 55 74. Zemel D, Krediet RT. Cytokine patterns in the effluent of continuous ambulatory peritoneal dialysis: relationship to peritoneal permeability. Blood Purif 14: 198-216, 1996. 75. Wang AYM, Wang M, Woo J, Lam CW, Lui SF, Li PK, Sanderson JE. Inflammation, residual kidney function, and cardiac hypertrophy are interrelated and combine adversely to enhance mortality and cardiovascular death risk of peritoneal dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 15: 2186-94, 2004. 76. Ducloux D, Klein A, Kazory A, Devillard N, Chalopin JM. Impact of malnutrition– inflammation on the association between homocysteine and mortality. Kidney Int. 69: 331-5, 2006. 77. Block GA, Hulbert-Shearon TE, Levin NW, Port FK. Association of serum phosphorous and calcium x phosphate product with mortality risk in chronic hemodialysis patients: A national study. Am J Kidney Dis. 31: 607-17, 1998. 78. Ganesh SK, Stack AG, Levin N, Hulbert-Shearon T, Port FK. Association of elevated serum PO4, Ca x PO4 product and parathyroid hormone with cardiac mortality risk in chronic hemodialysis patients. J Am Soc Nephrol. 12: 2131-38, 2001. 79. Schwarz U, Buzello M, Ritz E, Stein G, Raabe G, Wiest G, Mall G, Amann K. Morphology of coronary atherosclerotic lesions in patients with end-stage renal failure. Nephrol Dial Transplant. 15: 218-33, 2000. 80. Amann K, Ritz E. Microvascular disease-the Cinderella of uremic heart disease. Nephrol Dial Transplant. 15: 1493-1503, 2000. 81. Stary HC. The sequence of cell and matrix changes in atherosclerotic lesions of coronary arteries in the first forty years of life. Eur Heart J. 11: 3-19, 1990. 82. Blacher J, Guerin AP, Pannier B, Marchais SJ, London GM. Arterial calcifications, arterial stiffness, and cardiovascular risk in end-stage renal disease. Hypertension. 38: 938-42, 2001. 83. Haydar AA, Covic A, Colhoun H, Rubens M, Goldsmith DJ. Coronary artery calcification and aortic pulse wave velocity in chronic kidney disease patients. Kidney Int. 65: 1790-4, 2004. 84. London GM, Marchais SJ, Guerin AP, Metivier F, Adda H. Arterial structure and function in end-stage renal disease. Nephrol Dial Transplant. 17: 1713-24, 2002. 56 85. Demer LL, Tintut Y, Parhami F. Novel mechanisms in accelerated vascular calcification in renal disease patients. Curr Opin Nephrol Hypertens. 11: 437-43, 2002. 86. Wang AY, Ho SS, Wang M, Liu EK, Ho S, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Cardiac valvular calcification as a marker of atherosclerosis and arterial calcification in endstage renal disease. Arch Intern Med. 165: 327-332, 2005. 87. Stompor T, Pasowicz M, Sullowicz W, Dembinska–Kiec A, Janda K, Wojcik K, Tracz W, Zdzienicka A, Klimeczek P, Janusz-Grzybowska E. An association between coronary artery calcification score, lipid profile, and selected markers of chronic inflammation in ESRD patients treated with peritoneal dialysis. Am J Kidney Dis; 41: 203-11, 2003. 88. Umana E, Ahmed W, Alpert MA. Valvular and perivalvular abnormalities in endstage renal disease. Am J Med Sci. 325: 237-42, 2003. 89. Wang AY, Woo J, Wang M, Sea MM, Ip R, Li PK, Wang M, Sea MM, Ip R, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Association of inflammation and malnutrition with cardiac valve calcification in continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 12: 1927-36, 2001. 90. Wang AY, Wang M, Woo J, Lam CW, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Cardiac valve calcification as an important predictor for all-cause mortality and cardiovascular mortality in long-term peritoneal dialysis patients: a prospective study. J Am Soc Nephrol. 14: 159-68, 2003. 91. Wizemann V, Schafer R, Kramer W. Follow-up of cardiac changes induced by anemia compensation in normotensive hemodialysis patients with left-ventricular hypertrophy. Nephron 64: 202-6, 1993. 92. Harnett JD, Foley RN, Kent GM, Barre PE, Murray D, Parfrey PS. Congestive heart failure in dialysis patients: Prevalence, incidence, prognosis and risk factors. Kidney Int. 47: 884-890, 1995. 93. Wizemann V, Kaufmann J, Kramer W. Effect of erythropoietin on ischemia tolerance in anemic hemodialysis patients with confirmed coronary artery disease. Nephron 62: 161-5, 1992. 94. National Kidney Foundation. Kidney Disease Outcome Quality Initiative (K/DOQI) Clinical Practice Guidelines for Anemia of Chronic Kidney Disease: update 2000. Am J Kidney Dis. 37: 182-238, 2001. 57 95. Eschbach JW. The anemia of chronic renal failure: Pathophysiology and the effects of recombinant erythropoietin. Kidney Int. 35: 134-148, 1989. 96. Fellner SK, Lang RM, Neumann A, Korcarz C, Borow KM. Cardiovascular consequences of correction of the anemia of renal failure with erythropoietin. Kidney Int 44: 1309-15, 1993. 97. Rostand SG. Coronary Heart Disease in Chronic Renal Insufficiency: Some Management Considerations J Am Soc Nephrol. 11: 1948-56, 2000. 98. Scott JM. Homocysteine and cardiovascular risk. Am J Clin Nutr. 72: 333-4, 2000. 99. Ueland PM, Refsum H, Brattström L. Plasma homocysteine and cardiovascular disease. In: Atheosclerotic cardiovascular disease, Hemostasis and endothelial function. Francis RB Jr(ed), New York, Marcel Dekker, Inc. 183-236, 1992. 100. Massy ZA, Ceballos I, Chadefaux-Latscha B, Nguyen- Khao T, Descamps-Latscha B, Driieke T, Jungers P. Homocysteine, oxidative stress, and endothelium function in uremic patients. Kidney Int. 59: 243-5, 2001. 101. Zietse R, Marrón B. Reducing cardiovascular disease in patients on peritoneal dialysis—is it possible? Nephrol. Dial. Transplant. 21: 25-30, 2006. 102. Mezzano D, Tagle R, Panes O, Perez M, Downey P, Munoz B, Aranda E, Barja P, Thambo S, González F, Mezzano S, Pereira J. Hemostatic disorder of uremia: the platelet defect, main determinant of the prolonged bleeding time, is correlated with indices of activation of coagulation and fibrinolysis. Thromb Haemost. 76: 312-21, 1996. 103. London GM, Parfrey PS. Cardiac disease in chronic uremia: pathogenesis. Adv Ren Replace Ther. 4: 194-211, 1997. 104. McCullough PA. Why is chronic renal disease the ‘’spoiler’’ for cardiovascular outcomes? J Am CollCardiol. 41: 725, 2003. 105. Preloznik Zupan I, Sabovic M, Salobir B, Buturovic Ponikvar J. Characterization of the pro-thrombotic state in CAPD patients. Ren Fail. 30: 597-602, 2008. 106. Sarnak MJ, Levey AS. Epidemiology of cardiac disease in dialysis patients. Sem Dial. 12: 69-76, 1999. 107. Dickstein K, Cohen-Solal A, Filippatos G , McMurray JJV, Ponikowski P, PooleWilson PA, Strömberg A, Veldhuisen DJ, Atar D, Hoes AW, Keren A, Mebazaa A, Nieminen M, Priori SG Swedberg K ESC guidelines for the diagnosis and treatment of acute and chronic heart failure; European Heart Journal 29: 2388-2442, 2008. 58 108. Schreiber BD. Congestive heart failure in patients with chronic kidney disease and on dialysis. Am J Med Sci. 325: 179-93, 2003. 109. Eckardt KU. Cardiovascular Risk Reduction by Early Anemia Treatment with Epoetin beta (CREATE) TRİAL , Nephrol Dial Transplant. 16: 16-8, 2001. 110. Mc Cullough PA, Lepor NE. The deadly triangle of anemia, reanal insufficiency and cardiovascular disease: Implications for diagnosis and treatment Rev Cardiovasc Med. 6: 1-10, 2005. 111. Al-Ahmad A, Rand WM, Manjunath G, Konstam MA, Salem DN, Levey AS. Reduced kidney function and anemia as risk factor for mortality in patients with left ventricular dysfunction. J Am Coll Cardiol. 38: 955-62, 2001. 112. Tzamaloukas AH, Saddler MC, Murata GH, Malhotra D, Sena P, Simon D, Hawkins KL, Morgan K, Nevarez M, Wood B, Elledge L, Gibel LJ. Symptomatic fluid retention in patients on continuous peritoneal dialysis. J Am Soc Nephrol. 6: 198206, 1995. 113. Wang AY, Sanderson J, Sea MM, Wang M, Lam CW, Li PK, Lui SF, Woo J. Important factors other than dialysis adequacy associated with inadequate dietary protein and energy intakes in patients receiving maintenance peritoneal dialysis. Am J Clin Nutr. 77: 834-41, 2003. 114. Hung J, Harris PJ, Uren RF, Tiller DJ, Kelly DT. Uremic cardiomyopathy effect of hemodialysis on left ventricular function in end-stage renal failure N Engl J Med. 302: 547-51, 1980. 115. Vanholder R, Glorieux G, Lameire N. Uraemic toxins and cardiovascular disease Nephrol Dial Transplant. 18: 463-6, 2003. 116. Zoccali C, Bode-Boger S, Mallamaci F, Benedetto F, Tripepi G, Malatino L, Cataliotti A, Bellanuova I, Fermo I, Frölich J, Böger R. Plasma concentration of asymmetrical dimethylarginine and mortality in patients with end-stage renal disease: a prospective study Lancet 358: 2113-17, 2001. 117. Amann K, Breitbach M, Ritz E, Mall G. Myocyte/capillary mismatch in the heart of uremic patients J Am Soc Nephrol. 9: 1018-22, 1998. 118. Mall G, Huther W, Schneider J, Lundin P, Ritz E. Diffuse intermyocardiocytic fibrosis in uraemic patients Nephrol Dial Transplant. 5: 39-44, 1990. 59 119. Bart BA, Shaw LK, McCants Jr CB, Fortin DF, KL Lee, Califf RM, O'Connor CM Clinical determinants of mortality in patients with angiographically diagnosed ischemic or nonischemic cardiomyopathy J Am Coll Cardiol. 30: 1002-1008, 1997. 120. Pagley PR, Beller GA, Watson DD, Gimple LW, Ragosta M. Improved outcome after coronary bypass surgery in patients with ischemic cardiomyopathy and residual myocardial viability Circulation 96: 793-800, 1997. 121. Dyadyk OI, Bagriy AE, Yarovaya NF. Disorders of left ventricular structure and function in chronic uremia: how often, why and what to do with it? Eur J Heart Fail. 1: 327-36, 1999. 122. Paulus WJ. How to diagnose diastolic heart failure. European Study Group on Diastolic Heart Failure. Eur Heart J.19: 990-1003, 1998. 123. Bhatia RS, Tu JV, Lee DS, Austin PC, Fang J, Haouzi A, Gong Y, Liu PP. Outcome of heart failure with preserved ejection fraction in a population-based study. N Engl J Med. 355: 260-9, 2006. 124. Owan TE, Hodge DO, Herges RM, Jacobsen SJ, Roger VL, Redfield MM. Trends in prevalence and outcome of heart failure with preserved ejection fraction. N Engl J Med. 355: 251-9, 2006. 125. Vasan RS, Levy D. The role of hypertension in the pathogenesis of heart failure. A clinical mechanistic overview. Arch Intern Med: 1789-96, 1996. 126. Mandiov L, Eberli FR, Seiler C, Hess OM. Diastolic heart failure. Cardiovascular Research 45: 813-25, 2000. 127. Parfrey PS, Collingwood P, Foley RN, Bahrle A. Left ventricular disorders detected by M-mode echocardiography in chronic uremia Nephrol Dial Transplant.11: 13281331, 1996. 128. Amann K, Rychlík I, Miltenberger-Milteny G, Ritz E. Left ventricular hypertrophy in renal failure. Kidney International 54: 78-85, 1998. 129. Harnett JD, Foley RN, Parfrey PS. Left ventricular dysfunction in dialysis subjects. In: Henrich WL, ed. Principles and practice of dialysis, 2nd ed. Hong Kong: Williams & Wilkins 235-45, 1999. 130. Foley RN, Parfey PS, Harnett JD. Left ventricular hypertrophy in dialysed patients. Semin Dial. 5: 34-41, 1992. 60 131. Parfey PS, Foley RN, Hamett JD, Kent GM, Murray DC, Barre PE. Outcome and risk factors for left ventricular hypertrophy in chronic uraemia. Nephrol Dial Transplant 11: 1277-85, 1996. 132. Hüting J, Kramer W, Schütterle G, Wizemann V. Analysis of left-ventricular changes associated with chronic hemodialysis. Nephron 49: 284-290, 1988. 133. Levy D, Anderson KM, Savage DD, Balkus SA, Kannel WB, Castelli WP. Risk of ventricular arrhythmias in left ventricular hypertrophy: The Framingham heart study. Am J Cardiol. 60: 560-5, 1987. 134. Koren MJ, Devereux RB, Casale PN, Savage DD, Laragh JH. Relation of left ventricular mass and geometry to morbidity and mortality in uncomplicated essential hypertension. Ann Intern Med. 114: 345-52, 1991. 135. Silberberg JS, Racine N, Barre P, Sniderman AD. Regression of left ventricular hypertrophy in dialysed patients following correction of anemia with recombinant human erythropoietin. Can J Cardiol. 6: 1-4, 1990. 136. Wang AY, Wang M, Woo J, Law MC, Chow KM, Li PK, Sanderson JE. A novel association between residual renal function and left ventricular hypertrophy in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 62: 639-47, 2002. 137. Wang AY, Woo J, Wang M, Sea MM, Sanderson JE, Lui SF, Li PK. Important differentiation of factors that predict outcome in peritoneal dialysis patients with different degrees of residual renal function. Nephrol Dial Transplant. 20: 396-403, 2005. 138. Soman SS, Sandberg KR, Borzak S, Hudson MP, Yee J, McCullough PA. The independent association of renal dysfunction and arrhythmias in critically ill patients. Chest 122: 669-77, 2002. 139. Voroneanu L, Covic A. Arrhythmias in hemodialysis patients. J Nephrol. 22: 716-25, 2009. 140. Avram MM, Edson J, Gan A, Edson NJ. Continuous monitoring of cardiac rhythm in hemodialysis patients. Dialysis transplant. 7: 516, 1978. 141. Weber H, Schwarzer C, Stummvoll HK, Joskowics G, Wolf A, Steinbach K, Kaindl F. Chronic hemodialysis: high risk patients for arrhythmias? Nephron 37: 180-5, 1984. 142. More RS, Brack MJ, Gershlick AH. Lone atrial fibrillatin and anticoagulant therapy.Clin Cardiol. 16: 504-6, 1993. 61 143. Grande A. Atrial fibrillation and dialysis. A convergence of risk factors. Rev Esp Cardiol. 59: 766-9, 2006. 144. Kocheril AG. Arrhythmia issues in patients with renal disease. Semin Nephrol. 21: 57–65, 2001. 145. Vazquez E, Sanchez-Perales C, Borrego F, Garcia-Cortes MJ, Lozano C, Guzman M, Gil JM, Borrego MJ, Perez V. Influence of atrial fibrillation on the morbidomortality of patients on hemodialysis. Am Heart J. 140: 886-90, 2000. 146. Peer G, Korzets A, Hochhauzer E, Eschchar Y, Blum M, Aviram A.Cardiac arrhythmia during chronic ambulatory peritoneal dialysis. Nephron 45: 192-5,1987. 147. Alpert MA, Hüting J, Twardowski ZJ, Khanna R, Nolph KD. Continuous ambulatory peritoneal dialysis and the heart. Perit Dial Int. 15: 6-11, 1995. 148. Canziani ME, Cendoroglo Neto M, Saragoça MA, Cassiolato JL ,Ramos OL, Ajzen H, Draibe SA Hemodialysis Versus Continuous Ambulatory Peritoneal Dialysis: Effects on the Heart Artificial Organs 19: 241–4, 1995. 149. A Report From the American Heart Association Statistics Committee and Stroke Statistics Subcommittee U.S. Centers for Disease Control and Prevention and the Heart Disease and Stroke Statistics - 2007 Update Circulation 115: 69-171, 2007. 150. Goldstein LB, Adams R, Alberts MJ, Appel LJ, Brass LM,Bushnell CD, Culebras A, Degraba TJ, Gorelick PB, Guyton JR, Primary prevention of ischemic stroke: A guidelinefrom the American Heart Association/American StrokeAssociation Stroke Council: the American Academy of Neurology affirms the value of this guideline. Stroke 37: 1583-1633, 2006. 151. Ruigrok YM, Buskens E, Rinkel GJ. Attributable risk of common and rare determinants of subarachnoid hemorrhage. Stroke 32: 1173-75, 2001. 152. Lip GY, Lim HS. Atrial fibrillation and stroke prevention. Lancet Neurol. 6: 981993, 2007. 153. Fuster V, Rydén LE, Cannom DS, Crijns HJ, Curtis AB, Ellenbogen KA, Halperin JL, Heuzey JY, Kay GN, Lowe JE, Olsson SB, Prystowsky EN, Tamargo JL, Wann S. ACC/AHA/ESC 2006 Guidelines for the Management of Patients with Atrial Fibrillation: a report of the American College of Cardiology/American Heart Association Task Force on Practice Guidelines and the European Society of Cardiology Committee for Practice Guidelines (Writing Committee to Revise the 2001 Guidelines for the Management of Patients With Atrial Fibrillation): developed 62 in collaboration with the European Heart Rhythm Association and the Heart Rhythm Society. Circulation 114: 257-354, 2006. 154. National Kidney Foundation. Kidney Disease Outcome Quality Initiative (K/DOQI) clinical practice guidelines for chronic kidney disease: evaluation, classification, and stratification. Am J Kidney Dis. 39: 1-266, 2002 155. Iseki K, Fukiyama K. Predictors of stroke in patients receiving chronic hemodialysis. Kidney Int 50: 1672-5, 1996. 156. Parfrey PS. Cardiac and cerebro vascular diseases in chronic uremia. Am J Kidney Dis 21: 77-80, 1993. 157. Toyoda K, Fujii K, Fujimi S, Kumai Y, Tsuchimochi H, Ibayashi S, Iida M. Stroke in patients on maintenance hemodialysis 22 year single-center study. Am J Kidney Dis 45: 1058-66, 2005. 158. Iseki K, Fukiyama K. The Okawa Dialysis Study (OKIDS) Group. Clinical demographics and long term prognosis after stroke in patients on chronic hemodialysis. Nephrol Dial Transplant 15: 1808-13, 2000. 159. Norgren L, Hiatt WR, Dormandy JA, Nehler MR, Harris KA, Fowkes FG. InterSociety Consensus for the Management of Peripheral Arterial Disease (TASC II) J Vasc Surg. 45: 5-67, 2007. 160. Hirsch AT, Haskal ZJ, Hertzer NR, Bakal CW, Creager MA, Halperin JL, Hiratzka LF, Murphy WR, Olin JW, Puschett JB, Rosenfield KA, Sacks D, Stanley JC, Taylor LM Jr, White CJ, White J, White RA, Antman EM, Smith SC Jr, Adams CD, Anderson JL, Faxon DP, Fuster V, Gibbons RJ, Halperin JL, Hiratzka LF, Hunt SA, Jacobs AK, Nishimura R, Ornato JP, Page RL, Riegel B. ACC/AHA 2005 guidelines for the management of patients with peripheral arterial disease (lower extremity, renal, mesenteric, and abdominal aortic): a collaborative report from the American Association for Vascular Surgery/Society for Vascular Surgery, Society for Cardiovascular Angiography and Interventions, Society for Vascular Medicine and Biology, Society of Interventional Radiology, and the ACC/AHA Task Force on Practice Guidelines J Am Coll Cardiol. 47: 1239-1312, 2006. 161. Eggers PW, Gohdes D, Pugh J. Nontraumatic lower extremity amputations in the Medicare end-stage renal disease population. Kidney Int. 56: 1524-33, 1999. 63 162. O’Hare AM, Bacchetti P, Segal M, Hsu CY, Johansen KL. Factors associated with future amputation among patients undergoing hemodialysis: results from the Dialysis Morbidity and Mortality Study Waves 3 and 4. Am J Kidney Dis. 41: 162-70, 2003. 163. Fishbane S, Youn S, Flaster E, Adam G, Maesaka JK. Ankle-arm blood pressure index as a predictor of mortality in hemodialysis patients. Am J Kidney Dis. 27: 66872, 1996. 164. Ono K, Tsuchida A, Kawai H, Matsuo H, Wakamatsu R, Maezawa A, Yano S, Kawada T, Nojima. Ankle-brachial blood pressure index predicts all-cause and cardiovascular mortality in hemodialysis patients. J Am Soc Nephrol. 14: 1591-8, 2003. 165. Liu JH, Lin HH, Yang YF, Liu YL, Kuo HL, Wang IK, Chou CY, Huang CC. Subclinical Peripheral Artery Disease in Patients Undergoing Perıtoneal Dialysis: Rısk Factors and Outcome Perit Dialysis International Int. 29: 64-71, 2009. 166. Foley RN, Parfrey PS, Harnett JD, Kent GM, Murray DC, Bare PE. Impact of hypertension on cardiomyopathy, morbidity and mortality in end-stage renal disease. Kidney Int. 49: 1379-85, 1996. 167. Iseki K, Fukiyama K. Long-term prognosis and incidence of acute myocardial infarction in patients on chronic hemodialysis. Am J Kidney Dis. 36: 820-5, 2000. 168. Parfrey PS, Foley RN. The clinical epidemiology of cardiac disease in chronic renal failure. J Am Soc Nephrol. 10: 1606-15, 1999. 169. Tzamaloukas AH. Decreasing morbidity and mortality in long term peritoneal dialysis patients. Semin Dial. 8: 397-400, 1995. 170. United States Renal Data System: 1999 annual data report. Am J Kidney Dis. 34: 1176, 1999. 171. Wakeel JA, Mitwalli AH, Mohaya SA, Abu-Aisha H, Tarif N, Malik GH. Morbidity and Mortality in ESRD Patients on Dialysis, Saudi J Kidney Dis Transplant. 13: 473-77, 2002. 172. Firanek CA, Vonesh EF, Korbert SM. Patient and technique survival among an urban population of penitoneal dialysis patients: An 8-year experience. Am J Kidney Dis. 18: 91-6, 1991. 173. Silberberg JS, Barre PE, Prichard SS, Sniderman AD. Impact of left ventricular hypertrophy on survival in end-stage renal disease. Kidney Int. 36: 286–90, 1989. 64 174. Fried L, Bernardini J, Johnston JR, Piraino B. Peritonitis influences mortality in peritoneal dialysis patients. J Am Soc Dial. 7: 2176-82, 1996. 175. Maiorca R, Vonesh E, Cavalli R, Vecchi AD, Giangrande A, La Greca G, Scarpioni LL, Bragantini L, Cancarini GC, Cantaluppi A, Castelnovo C, Castiglioni A, Poisetti P, Viglino G. A multicenter, selection-adjusted comparison of patient and technique survivals on CAPD and hemodialysis. Perit Dial Int. 11: 118-127, 1991. 176. Zelenitsky S, Barris L, Findlay I, Alfa M, Ariano R, Fine A, Harding G. Analysis of microbiological trends in peritoneal dialysis-related peritonitis from 1991 to 1998. Am J Kid Dis. 36: 1009-101, 2000. 177. Lye WC, Wong PL, Leong SO, Lee EJ. Isolation of organisms in CAPD peritonitis: a comparison of two techniques. Adv Perit Dial. 10: 166-8, 1994. 178. Troidle L, Gorban-Brennan N, Kliger A, Finkelstein F. Differing outcomes of grampositive and gram-negative peritonitis. Am J Kid Dis. 32: 623-8, 1998. 179. Krishnan M, THodis E, Ikonomopoulos D, Vidgen E, Chu M, Bargman JM, Vas SI, Oreopoulos DG. Predictors of outcome following bacterial peritonitis in peritoneal dialysis. Perit Dial Int. 22: 573-81, 2002. 180. Tzamaloukas AR, Murata GH, Fox L. Peritoneal catheter loss and death In continuous ambulatory penitoneal dialysis peritonitis: Correlation with clinical and biochemical parameters. Pent Dial mt. 13: 5338-40, 1993. 181. Troidle L, Kliger A, Gorban-Brennan N, Finkelstein F. Course of c-reactive protein during continuous peritoneal dialysis-associated peritonitis. Nephrology 10: 442-5, 2005. 182. Kim DK, Yoo TH, Ryu DR, Xu ZG, Kim HJ, Choi KH, Lee HY, Han DS, Kang SW. Changes in causative organisms and their antimicrobial susceptibilities in CAPD peritonitis: a single center's experience over one decade. Perit Dial Int. 24: 424-43, 2004. 183. Go AS, Chertow GM, Fan D, McCulloch CE, Hsu CY. Chronic kidney disease and the risks of death, cardiovascular events, and hospitalization. N Engl J Med. 351: 1296-305, 2004. 184. Parfrey PS, Foley RN, Harnett JD, Kent GM, Murray D, Barre PE. Outcome and risk factors of ischemic heart disease in chronic uremia. Kidney Int. 49:1428–34, 1996. 185. Greaves SC, Sharpe DN. Cardiovascular disease in patients with end-stage renal failure. Aust NZ J Med. 22: 153-8, 1992. 65 186. United States Renal Data System: USRDS 1998 Annual Data Report, National Institutes of Health, National Institute of Diabetes and Digestive and Kidney Diseases, Bethesda, MD, 1998. 187. Steg PG, Bhatt DL, Wilson PW, D'Agostino R Sr, Ohman EM, Röther J, Liau CS, Hirsch AT, Mas JL, Ikeda Y, Pencina MJ, Goto S; REACH Registry Investigators. One year cardiovascular event rates in outpatients with atherothrombosis. JAMA. 297: 1197-206, 2007. 188. Dumaine RL, Montalescot G, Steg PG, Ohman EM, Eagle K, Bhatt DL; REACH Registry Investigators. Renal function, atherothrombosis extent, and outcomes in high-risk patients. Am Heart J. 158:141-8, 2009. 189. Ducloux D, Bresson-vautrin C, Kribs M, Abdelfatah A, Chalopin, JM. C-reactive protein and cardiovascular disease in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 62, 1417-22, 2002. 190. Schoebel FC, Gradaus F, Ivens K. Restenosis after elective coronary balloon angioplasty in patients with end stage renal disease: a case-control study using quantitative coronary angiography. Heart 78: 337-342, 1997. 191. Panichi V, Maggiore U, Taccola D, Migliori M, Rizza GM, Consani C, Bertini A, Sposini S, Perez-Garcia R, Rindi P, Palla R, Tetta C. Interleukin-6 is a stronger predictor of total and cardiovascular mortality than C-reactive protein in haemodialysis patients. Nephrol Dial Transplant 19: 1154-60, 2004. 192. Herzig KA, Purdie DM, Chang W, Brown AM, Hawley CM, Campbell SB, Sturtevant JM, Isbel NM, Nıcol DL, Johnson DW. İs C-reactive protein a useful predictor of outcome in peritoneal dialysis patients? J Am Soc Nephrol. 12: 814-21, 2001. 193. Honda H, Qureshi AR, Heimbürger O, Bárány P, Wang K, Pecoits–Filho R, Stenvinkel P, Lindholm B. Serum albumin, C-reactive protein, interleukin 6, and fetuin a as predictors of malnutrition, cardiovascular disease, and mortality in patients with ESRD. Am J Kidney Dis. 47: 139-48, 2006. 194. Kessler M, Zannad F, Lehert P, Grünfeld JP, Thuilliez C, Leizorovicz A, Lechat P; FOSIDIAL Investigators. Predictors of cardiovascular events in patients with endstage renal disease: an analysis from the Fosinopril in dialysis study. Nephrol Dial Transplant. 22: 3573-9, 2007. 66 195. Fellah H, Hammami MB, Feki M, Boubaker K, Abdallah TB, Lacour B, Mebazaa A, Kaabachi N.Predictors for cardiovascular morbidity and overall mortality in Tunisian ESRD patients: a six year prospective study. Clin Biochem. 42: 648-53, 2009. 196. Elsurer R, Afsar B, Sezer S, Ozdemir FN, Haberal M. Peritoneal albumin leakage: 2 year prospective cardiovascular event occurrence and patient survival analysis. Nephrology (Carlton). 14: 712-5, 2009. 197. Wang AYM, Sanderson JE, Chan KW, Lui SF Epidemiology of cardiovascular problems in chinese continuous ambulatory peritoneal dialysis patients: prevalence, severity, and risk factors Hong Kong Med J. 13: 33-6, 2007. 198. Viglino G, Cancarini GC, Catizone L, Cocchi R, De Vecchi A, Lupo A, Salomone M, Segoloni GP, Italian Cooperative Peritoneal Dialysis Study Group ve Giangrande A.Ten years experience of CAPD in diabetics: comparison of results with nondiabetics. Nephrol Dial Transplant 9: 1443-8, 1994. 199. Hiroshige O, Hiroshi O, Michiya O, Shigeki S. Predictors of Survival in Continuous Ambulatory Peritoneal Dialysis Patients: The Importance of Left Ventricular Hypertrophy and Diabetic Nephropathy Hiroshige Ohashi, md, Division of Nephrology, Prefectural Gifu Hospital, 4-6-1 Noishiki, Gifu 500-8717 Japan. http://www.advancesinpd.com/adv99/99-2-Predictors.html 200. Collins AJ, Ma JZ, Umen A, Keshaviah P. Urea index and other predictors of hemodialysis patient survival. Am J Kid Dis. 23: 272-82, 1994. 201. Mattana J, Effiong C, Gooneratne R, Singhal PC. Risk offatal cerebrovascular accident in patients on peritoneal dialysis versus hemodialysis. J Am Soc Nephrol. 8: 1342–7, 1997. 202. Stenvinkel P, Alvestrand P. Inflammation in end-stage renal disease: Sources, consequences and therapy. Seminar Dial. 15: 330-8, 2002. 203. Braun J, Oldendorf M, Moshage W, Heidler R, Zeitler E, LuftFC: Electron beam computed tomography in the evaluation of cardiac calcification in chronic dialysis patients. Am J Kidney Dis 27: 394-401, 1996. 204. Prasad N, Gupta A, Sinha A, Singh A, Sharma RK, Kumar A, Kaul A. A Comparıson of Outcomes Between Dıabetİc and Nondiabetic Capd Patients in İndia, Peritoneal Dialysis International. 28: 468-76, 2008. 205. Jurkovitz CT, Abramson JL, Vaccarino LV, Weintraub WS, McClellan WM. Association of high serum creatinine and anemia increases the risk of coronary 67 events: results from the prospective community-based atherosclerosis risk in communities (ARIC) study. J Am Soc Nephrol. 14: 2919-25, 2003. 206. Moist LM, Port FK, Orzol SM, Young EW, Ostbye T, Wolfe RA, Tempie HS, Jones CA. and Bloembergen WE. Predictors of loss of residual renal function among new dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 11: 556-64, 2000. 207. Piraino B, Bargman J. Does the risk of death differ between peritoneal dialysis and hemodialysis patients? Nat Clin Pract Nephrol. 2: 128-9, 2006. 68 7. KAYNAKLAR 1. Collins AJ. Cardiovascular mortality in end-stage renal disease. Am J Med Sci. 325:163-7, 2003. 2. Narva AS.The National Kidney Disease Education Program and other related efforts in the United States: Scand J Clin Lab Invest. 241:12-5, 2008. 3. Prichard S. Major and minor risk factors for cardiovascular disease in continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. Perit Dial Int. 19: 133-7, 1999. 4. Prichard S, Sniderman A, Cianflone K, Marpole D. Cardiovascular disease in peritoneal dialysis.Perit Dial Int. 16:19-22, 1996. 5. Tekin IO, Pocan B, Borazan A, Ucar E, Kuvandik G, Ilikhan S, Demircan N, Ozer C, Kadayifci S. Positive correlation of CRP and fibrinogen levels as cardiovascular risk factors in early stage of continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. Ren Fail. 30: 219-25, 2008. 6. Kim SB, Min WK, Lee SK, Park JS, Hong CD, Yang WS. Persistent elevation of Creactive protein and ischemic heart disease in patients with continuous ambulatory peritoneal dialysisi. Am J Kidney Dis. 39: 342-6, 2002. 7. Malyszko J, Malyszko JS, Myśliwiec M. Endothelial cell injury markers in chronic renal failure on conservative treatment and continuous ambulatory peritoneal dialysis. Kidney Blood Press Res. 27: 71-7, 2004. 8. Takeda K, Nakamoto M, Baba M, Tanaka T, Yasunaga C, Nishihara G, Matsuo K, Urabe M. Echocardiographic evaluation in long-term continuous ambulatory peritoneal dialysis compared with the hemodialysis patients. Clin Nephrol. 49: 308-12, 1998. 9. Barsoum RS. Chronic kidney disease in the developing world. N Engl J Med. 354: 997-9, 2006. 10. Haroun MK, Jaar BG, Hoffman SC, Comstock GW, Klag MJ, Coresh J. Risk factors for chronic kidney disease: a prospective study of 23,534 men and women in Washington County, Maryland. J Am Soc Nephrol. 14: 2934-41, 2003. 11. Perneger TV, Brancati FL, Whelton PK, Klag MJ. End-stage renal disease attributable to diabetes mellitus. Ann Intern Med. 121: 912-8, 1994. 12. Lysaght MJ. Maintenance dialysis population dynamics: current trends and long-term implications. J Am Soc Nephrol. 13: 37-40, 2002. 13. National Kidney Foundation: Clinical practice guidelines for chronic kidney disease evaluation, classification and stratification. Am J kidney Dis. 2: 46, 2002. 14. Imai E, Horio M, Iseki K, Yamagata K, Watanabe T, Hara S, Ura N, Kiyohara Y, Hirakata H, Moriyama T, Ando Y, Nitta K, Inaguma D, Narita I, Iso H, Wakai K, Yasuda Y, Tsukamoto Y, Ito S, Makino H, Hishida A and Matsuo S: Prevalence of chronic kidney disease (CKD) in the Japanese general population predicted by the MDRD equation modified by a Japanese coefficient. Clin Exp Nephrol. 11: 156-63, 2007. 15. Registry of Nephrology, Dialysis and Transplantation in Turkey, Registry 2007. Istanbul. TurkishSociety of Nephrology, 2007. Available at: http://tsn.org.tr/ documents /registry/ TND %20Registry%20kure%20son.pdf.) 16. Shlipak MG, Fried LF, Crump C, Bleyer AJ, Manolio TA, Tracy RP, Furberg CD, Psaty BM. Cardiovascular disease risk status in elderly persons with renal insufficiency. Kidney Int. 62: 997-1004, 2002. 17. Coresh J, Longenecker JC, Miller ER, Young HJ, Klag MJ. Epidemiology of cardiovascular risk factors in chronic renal disease. J Am Soc Nephrol. 9: 24–30, 1998. 18. Foley RN. Clinical epidemiology of cardiac disease in dialysis patients: left ventricular hypertrophy, ischemic heart disease, and cardiac failure. Semin Dial. 16: 111-7, 2003. 19. Sarnak MJ, Levey AS, Schoolwerth AC, Coresh J, Culleton B, Hamm LL, McCullough PA, Kasiske BL, Kelepouris E, Klag MJ, Parfrey P, Pfeffer M, Raij L, Spinosa DJ, Wilson PW. Kidney disease as a risk factor for development of cardiovascular disease. A statement from the American Heart Association Councils on Kidney in Cardiovascular Disease, High Blood Pressure Research, Clinical Cardiology, and Epidemiology and Prevention. Circulation 108: 2154-69, 2003. 20. Weiner DE, Tighiouart H, Stark PC, Amin MG, MacLeod B, Griffith JL, Salem DN, Levey AS, Sarnak MJ. Kidney disease as a risk factor for recurrent cardiovascular disease and mortality. Am J Kidney Dis. 44: 198-206, 2004. 21. Sarnak MJ, Levey AS. Cardiovascular disease and chronic renal disease: A new paradigm. Am J Kidney Dis. 35: 117-131, 2000. 22. Longenecker JC, Coresh J, Powe NR, Levey AS, Fink NE, Martin A. Traditional cardiovascular disease risk factors in dialysis patients compared with the general population: the CHOICE Study. J Am Soc Nephrol. 13:1918-27, 2002. 23. Wang AYM. Cardiovascular risc factors in peritoneal dialysis patients revisited referance Perit Dial Int. 27: 223-7, 2007. 24. Wang AYM. The heart of peritoneal dialysis Perit Dial Int. 27: 228-32, 2007. 25. Yerkey MW, Kernis SJ, Franklin BA, Sandberg KR, McCullough PA. Renal dysfunction and acceleration of coronary disease Heart. 90: 961-966, 2004. 26. Fried F, Katz R, Cushman M, Sarnak M, Shlipak M G, Kuller L, Newman Anne B. Change in Cardiovascular Risk Factors with Progression of Kidney Disease Am J Nephrol. 29: 334-41, 2009. 27. Kearney M, Whelton MBS, Reynolds K, Muntner P, Whelton KP, He J. Global burden of hypertension: analysis of worldwide data Lancet 365: 217-23, 2005. 28. Martiniuk AL, Lee CM, Lawes CM, Ueshima H, Suh I, Lam TH, Gu D, Feigin V, Jamrozik K, Ohkubo T, Woodward M. Hypertension: its prevalence and population attributable fraction for mortality from cardiovascular disease in the Asia-Pacific region. Journal of Hypertension. 25: 73-9, 2007. 29. Kannel WB. Blood pressure as a cardiovascular risk factor: prevention and treatment. JAMA. 22-29: 1571-6, 1996. 30. Levy D, Larson MG, Vasan RS, Kannel WB, Ho KK. The progression from hypertension to congestive heart failure JAMA 22-29: 1557-62, 1996. 31. Criqui MH, Langer RD, Fronek A, Feigelson HS, Klauber MR, McCann TJ, Browner D. Mortality over a period of 10 years in patients with peripheral arterial disease N Engl J Med. 326: 381-6, 1992. 32. Klag MJ, Whelton PK, Randall BL, Neaton JD, Brancati FL, Ford CE, Shulman NB, Stamler J. Blood pressure and end-stage renal disease in men. N Engl J Med. 4: 13-8, 1996. 33. MacMahon S, Peto R, Cutler J, Collins R, Sorlie P, Neaton J, Abbott R, Godwin J, Dyer A, Stamler J. Blood pressure, stroke, and coronary heart disease. Part 1, Prolonged differences in blood pressure: prospective observational studies corrected for the regression dilution bias. Lancet. 335: 765-74, 1990. 34. Lewington S, Clarke R, Qizilbash N, Peto R, Collins R; Prospective Studies Collaboration. Age-specific relevance of usual blood pressure to vascular mortality: a meta-analysis of individual data for one million adults in 61 prospective studies. Lancet. 360: 1903-13, 2002. 35. Luke RG. Hypertensive Nephrosclerosis: Pathogenesis and Prevalence. Essential Hypertension Is an Important Cause of End-Stage Renal Disease Nephrology Dialysis Transplantation 14: 2271-8, 1999. 36. Stengel B, Billon S, van Dijk PCW, Jager K, Dekker FW, Simpson K, Briggs D. On behalf of the ERA-EDTA Registry Committee: Trends in the incidence of renal replacement therapy for end-stage renal disease in Europe 1990–1999. Nephrol Dial Transplant 18: 1824-33, 2003. 37. Mancia G, De Backer G, Dominiczak A, Cifkova R, Fagard R, Germano G, Grassi G, Heagerty AM, Kjeldsen SE, Laurent S, Narkiewicz K, Ruilope L, Rynkiewicz A, Schmieder RE, Boudier HA, Zanchetti A, Vahanian A, Camm J, De Caterina R, Dean V, Dickstein K, Filippatos G, Funck-Brentano C, Hellemans I, Kristensen SD, McGregor K, Sechtem U, Silber S, Tendera M, Widimsky P, Zamorano JL, Erdine S, Kiowski W, Agabiti-Rosei E, Ambrosioni E, Lindholm LH, Viigimaa M, Adamopoulos S, AgabitiRosei E, Ambrosioni E, Bertomeu V, Clement D, Erdine S, Farsang C, Gaita D, Lip G, Mallion JM, Manolis AJ, Nilsson PM, O'Brien E, Ponikowski P, Redon J, Ruschitzka F, Tamargo J, van Zwieten P, Waeber B, Williams B; Management of Arterial Hypertension of the European Society of Hypertension; European Society of Cardiology. 2007 Guidelines for the management of arterial hypertension: The Task Force for the Management of Arterial Hypertension of the European Society of Hypertension (ESH) and of the European Society of Cardiology (ESC). J Hypertens. 25: 1105-87, 2007. 38. Wingard DL, Barrett-Connor E. Heart disease and diabetes. In Diabetes in America2 nd edition. Harris MI, Cowie CC, Stern MP, Boyko EJ, Reiber GE, Bennett PH eds. Bethesda, MD, National Institutes of Health. 429-48, 1995. (NIH publication 95–1468.) 39. Mc Dermott MM, Liu K, Criqui MH, Ruth K, Goff D, Mohammed F, Saad MF, Wu C, Homma S, Sharrett AR. Ankle-brachial index and subclinical cardiac and carotid disease: the multi-ethnic study of atherosclerosis. Am J Epidemiol. 162: 33-41, 2005. 40. Goldstein LB, Adams R, Becker K, Furberg CD, Gorelick PB, Hademenos G, Hill M, Howard G, Howard VJ, Jacobs B, Levine SR, Mosca L, Sacco RL, Sherman DG, Wolf PA, del Zoppo GJ. Primary prevention of ischemic stroke: a statement for healthcare professionals from the Stroke Council of the American Heart Association. Circulation. 103: 163-82, 2001. 41. Johnstone MT, Nesto R. Diabetes mellitus and heart disease. In: Pickup JC, Williams G, editors. Joslin's Diabetes Mellitus. 14th ed. Philadelphia: Lippincott Williams and Wilkins. 975-98, 2005. 42. Schmidt AM, Yan SD, Wautier J-L, Stern D. Activation of receptor for advanced glycation end products: A mechanism of chronic vascular dysfunction in diabetic vasculopathy and atherosclerosis. Circ Res. 84: 489-97, 1999. 43. Alvestrand A. Carbohydrate and insulin metabolism in renal failure. Kidney Int. 62 : 4852, 1997. 44. Stratton IM, Adler AI, Neil HAW, Matthews DR , Manley SE, Cull CA, Hadden D, Turner RC, Holman RR Association of glycaemia with macrovascular and microvascular complications of type 2 diabetes (UKPDS 35) : prospective observational study BMJ. 321: 405-12, 2000. 45. Attman PO, Samuelsson O, Alaupovic P. Lipoprotein metabolism and renal failure. Am J Kidney Dis. 21: 573-91, 1993. 46. Alaupovic P. Apolipoprotein composition as the basis for classify- ing plasma lipoproteins. Characterization of apoA- and apoB-con-taining lipoprotein families. Prog Lipid Res. 30: 105-138, 1991. 47. Foley RN, Parfrey PS, Sarnak MJ. Clinical epidemiology of cardiovascular disease in chronic renal disease. Am J Kidney Dis. 32: 112-9, 1998. 48. Quaschning T, Krane V, Metzger T, Wanner C. Abnormalities in uremic lipoprotein metabolism and its impact on cardiovascular disease. Am J Kidney Dis. 38: 14-9, 2001. 49. Keane WF, Oda H. Lipid abnormalities in end stage renal disease. Nephrol Dial Transplant. 13: 45-9, 1998. 50. Kasiske BL. Hyperlipidemia in patients with chronic renal disease. Am J Kidney Dis. 32: 142-56, 1998. 51. Shoji T, Ishimura E, Inaba M, Tabata T, Nishizawa Y. Atherogenic lipoproteins in endstage renal disease. Am J Kidney Dis. 38: 30-3, 2001. 52. Saltissi D, Morgan C, Rigby RJ, Westhuyzen J. Safety and efficacy of simvastatin in hypercholesterolemic patients undergoing chronic renal dialysis. Am J Kidney Dis. 39: 283-90, 2002. 53. Hallstrom AP, Cobb LA, Ray R. Smoking as a risk factor for recurrence of sudden cardiac arrest. N Engl J Med. 314: 271-5, 1986. 54. Winniford MD, Wheelan KR, Kremers MS, Ugolini V, van den Berg E Jr, Niggemann EH, Jansen DE, Hillis LD. Smoking-induced coronary vasoconstriction in patients with atherosclerotic coronary artery disease: evidence for adrenergically mediated alterations in coronary artery tone. Circulation 73: 662-7, 1986. 55. Moliterno DJ, Willard JE, Lange RA, Negus BH, Boehrer JD, Glamann DB, Landau C, Rossen JD, Winniford MD, Hillis LD. Coronary-artery vasoconstriction induced by cocaine, cigarette smoking, or both. N Engl J Med. 330: 454-9, 1994. 56. Anderson KM, Wilson PW, Odell PM, Kannel WD. An updated coronary risk profile: a statement for health professionals. Circulation 83: 356-62, 1991. 57. Stack AG, Murthy BVR. Cigarette Use and Cardiovascular Risk in Chronic Kidney Disease: An Unappreciated Modifiable Lifestyle Risk Factor. Seminars in Dialysis 23: 298-305, 2010. 58. Harpaz D, Behar S, Rozenman Y, Boyko V, Gottlieb S, for the Israeli Working Group on Intensive Cardiac Care, Israel Heart Society Family History of Coronary Artery Disease and Prognosis after First Acute Myocardial Infarction in a National Survey. Internal Journal of medicine 102: 3, 2004 . 59. Rissanen AM. Familial aggregation of coronary heart disesase in a high incidence area. Br Heart J. 42: 294, 1979. 60. Fuster V, Alexander R. Wayne, O’Rourke R. Hurt’s The Heart. 10. Baskısının Türkçe çevirisi. And Danışmanlık Eğitim Yayıncılık ve Organizasyon Ltd.Şti. 1. Basım. Sayfa, 1065-1109, 2002. 61. Perry HM Jr, Miller JP, Fornoff JR, Baty JD, Sambhi MP, Rutan G, Moskowitz DW, Carmody SE. Early predictors of 15-year end-stage renal disease in hypertensive patients. Hypertension 25: 587-94, 1995. 62. Ridker PM, Genesst J, Lıbby P. Risk factor foratherosclerotic disease. In: Heart disease a textbook of cardiovasculer medicine. 6th Edition, Ed: Braunvald E. WB Saunders Comp, 31: 1010-40, 2001. 63. Hulley S, Grady D, Bush T, Furberg C, Herrington D, Riggs B, Vittinghoff E. Randomized trial of estrogen plus progestin for secondary prevention of coronary heart disease in postmenopausal women. Heart and Estrogen/progestin Replacement Study (HERS) Research Group. JAMA 280: 605-13, 1998. 64. Lakatta EG, Levy D. Arterial and cardiac aging: major shareholders in cardiovascular disease enterprises: Part II: the aging heart in health: links to heart disease. Circulation 107: 346-54. 2003. 65. Levy D, Garrison RJ, Savage DD, William BK, William PC. Prognostic implications of echocardiographically determined left ventricular mass in the Framingham Heart Study. N Engl J Med. 322: 1561–66, 1990. 66. Fresnedo GF, Rodrigo E, Francisco MAL, Castro SS, Castañeda O, Arias M. Role of Pulse Pressure on Cardiovascular Risk in Chronic Kidney Disease Patients J Am Soc Nephrol 17: 246-9, 2006. 67. Colditz GA, Willett WC, Rotnitzky A, Manson JE. Weight gain as a risk factor for clinical diabetes mellitus in women. Ann Intern Med. 122: 481, 1995. 68. Garrison RJ, Kannel WB, Stokes J, Castelli WP. Incidence and precursors of hypertension in young adults: The Framingham Offspring Study. Prev Med, 16: 235-51, 1987. 69. Willett WC, Manson JE, Stampfer MJ, Colditz GA, Rosner B, Speizer FE, Hennekens CH. Weight, weight change, and coronary heart disease in women. Risk within the 'normal' weight range. JAMA 273: 461-65, 1995. 70. World Health Organization Physical status: the use and interpretation of anthropometry. Report of a WHO Expert Committee. Technical Report Series No. 854. World Health Organ Tech Rep Ser. 1995; 854: 1-452 http:// www.who.int/ childgrowth/publications/ physical_status/ en/index.html, 2009 71. National Institutes of Health. Clinical Guidelines on the Identification, Evaluation, and Treatment of Overweight and Obesity in Adults––The Evidence Report. National Institutes of Health. Obes Res. 6: 51-209, 1998 72. Fine A. Relevance of C-reactive protein levels in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 61: 615-20, 2002. 73. Wang AYM. Prognostic value of C-reactive protein for heart disease in dialysis patients. Curr Opin Investig Drugs 6: 879-86, 2005. 74. Zemel D, Krediet RT. Cytokine patterns in the effluent of continuous ambulatory peritoneal dialysis: relationship to peritoneal permeability. Blood Purif 14: 198-216, 1996. 75. Wang AYM, Wang M, Woo J, Lam CW, Lui SF, Li PK, Sanderson JE. Inflammation, residual kidney function, and cardiac hypertrophy are interrelated and combine adversely to enhance mortality and cardiovascular death risk of peritoneal dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 15: 2186-94, 2004. 76. Ducloux D, Klein A, Kazory A, Devillard N, Chalopin JM. Impact of malnutrition– inflammation on the association between homocysteine and mortality. Kidney Int. 69: 3315, 2006. 77. Block GA, Hulbert-Shearon TE, Levin NW, Port FK. Association of serum phosphorous and calcium x phosphate product with mortality risk in chronic hemodialysis patients: A national study. Am J Kidney Dis. 31: 607-17, 1998. 78. Ganesh SK, Stack AG, Levin N, Hulbert-Shearon T, Port FK. Association of elevated serum PO4, Ca x PO4 product and parathyroid hormone with cardiac mortality risk in chronic hemodialysis patients. J Am Soc Nephrol. 12: 2131-38, 2001. 79. Schwarz U, Buzello M, Ritz E, Stein G, Raabe G, Wiest G, Mall G, Amann K. Morphology of coronary atherosclerotic lesions in patients with end-stage renal failure. Nephrol Dial Transplant. 15: 218-33, 2000. 80. Amann K, Ritz E. Microvascular disease-the Cinderella of uremic heart disease. Nephrol Dial Transplant. 15: 1493-1503, 2000. 81. Stary HC. The sequence of cell and matrix changes in atherosclerotic lesions of coronary arteries in the first forty years of life. Eur Heart J. 11: 3-19, 1990. 82. Blacher J, Guerin AP, Pannier B, Marchais SJ, London GM. Arterial calcifications, arterial stiffness, and cardiovascular risk in end-stage renal disease. Hypertension. 38: 938-42, 2001. 83. Haydar AA, Covic A, Colhoun H, Rubens M, Goldsmith DJ. Coronary artery calcification and aortic pulse wave velocity in chronic kidney disease patients. Kidney Int. 65: 1790-4, 2004. 84. London GM, Marchais SJ, Guerin AP, Metivier F, Adda H. Arterial structure and function in end-stage renal disease. Nephrol Dial Transplant. 17: 1713-24, 2002. 85. Demer LL, Tintut Y, Parhami F. Novel mechanisms in accelerated vascular calcification in renal disease patients. Curr Opin Nephrol Hypertens. 11: 437-43, 2002. 86. Wang AY, Ho SS, Wang M, Liu EK, Ho S, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Cardiac valvular calcification as a marker of atherosclerosis and arterial calcification in end-stage renal disease. Arch Intern Med. 165: 327-332, 2005. 87. Stompor T, Pasowicz M, Sullowicz W, Dembinska–Kiec A, Janda K, Wojcik K, Tracz W, Zdzienicka A, Klimeczek P, Janusz-Grzybowska E. An association between coronary artery calcification score, lipid profile, and selected markers of chronic inflammation in ESRD patients treated with peritoneal dialysis. Am J Kidney Dis; 41: 203-11, 2003. 88. Umana E, Ahmed W, Alpert MA. Valvular and perivalvular abnormalities in end-stage renal disease. Am J Med Sci. 325: 237-42, 2003. 89. Wang AY, Woo J, Wang M, Sea MM, Ip R, Li PK, Wang M, Sea MM, Ip R, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Association of inflammation and malnutrition with cardiac valve calcification in continuous ambulatory peritoneal dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 12: 1927-36, 2001. 90. Wang AY, Wang M, Woo J, Lam CW, Li PK, Lui SF, Sanderson JE. Cardiac valve calcification as an important predictor for all-cause mortality and cardiovascular mortality in long-term peritoneal dialysis patients: a prospective study. J Am Soc Nephrol. 14: 15968, 2003. 91. Wizemann V, Schafer R, Kramer W. Follow-up of cardiac changes induced by anemia compensation in normotensive hemodialysis patients with left-ventricular hypertrophy. Nephron 64: 202-6, 1993. 92. Harnett JD, Foley RN, Kent GM, Barre PE, Murray D, Parfrey PS. Congestive heart failure in dialysis patients: Prevalence, incidence, prognosis and risk factors. Kidney Int. 47: 884-890, 1995. 93. Wizemann V, Kaufmann J, Kramer W. Effect of erythropoietin on ischemia tolerance in anemic hemodialysis patients with confirmed coronary artery disease. Nephron 62: 161-5, 1992. 94. National Kidney Foundation. Kidney Disease Outcome Quality Initiative (K/DOQI) Clinical Practice Guidelines for Anemia of Chronic Kidney Disease: update 2000. Am J Kidney Dis. 37: 182-238, 2001. 95. Eschbach JW. The anemia of chronic renal failure: Pathophysiology and the effects of recombinant erythropoietin. Kidney Int. 35: 134-148, 1989. 96. Fellner SK, Lang RM, Neumann A, Korcarz C, Borow KM. Cardiovascular consequences of correction of the anemia of renal failure with erythropoietin. Kidney Int 44: 1309-15, 1993. 97. Rostand SG. Coronary Heart Disease in Chronic Renal Insufficiency: Some Management Considerations J Am Soc Nephrol. 11: 1948-56, 2000. 98. Scott JM. Homocysteine and cardiovascular risk. Am J Clin Nutr. 72: 333-4, 2000. 99. Ueland PM, Refsum H, Brattström L. Plasma homocysteine and cardiovascular disease. In: Atheosclerotic cardiovascular disease, Hemostasis and endothelial function. Francis RB Jr(ed), New York, Marcel Dekker, Inc. 183-236, 1992. 100. Massy ZA, Ceballos I, Chadefaux-Latscha B, Nguyen- Khao T, Descamps-Latscha B, Driieke T, Jungers P. Homocysteine, oxidative stress, and endothelium function in uremic patients. Kidney Int. 59: 243-5, 2001. 101. Zietse R, Marrón B. Reducing cardiovascular disease in patients on peritoneal dialysis—is it possible? Nephrol. Dial. Transplant. 21: 25-30, 2006. 102. Mezzano D, Tagle R, Panes O, Perez M, Downey P, Munoz B, Aranda E, Barja P, Thambo S, González F, Mezzano S, Pereira J. Hemostatic disorder of uremia: the platelet defect, main determinant of the prolonged bleeding time, is correlated with indices of activation of coagulation and fibrinolysis. Thromb Haemost. 76: 312-21, 1996. 103. London GM, Parfrey PS. Cardiac disease in chronic uremia: pathogenesis. Adv Ren Replace Ther. 4: 194-211, 1997. 104. McCullough PA. Why is chronic renal disease the ‘’spoiler’’ for cardiovascular outcomes? J Am CollCardiol. 41: 725, 2003. 105. Preloznik Zupan I, Sabovic M, Salobir B, Buturovic Ponikvar J. Characterization of the pro-thrombotic state in CAPD patients. Ren Fail. 30: 597-602, 2008. 106. Sarnak MJ, Levey AS. Epidemiology of cardiac disease in dialysis patients. Sem Dial. 12: 69-76, 1999. 107. Dickstein K, Cohen-Solal A, Filippatos G , McMurray JJV, Ponikowski P, Poole-Wilson PA, Strömberg A, Veldhuisen DJ, Atar D, Hoes AW, Keren A, Mebazaa A, Nieminen M, Priori SG Swedberg K ESC guidelines for the diagnosis and treatment of acute and chronic heart failure; European Heart Journal 29: 2388-2442, 2008. 108. Schreiber BD. Congestive heart failure in patients with chronic kidney disease and on dialysis. Am J Med Sci. 325: 179-93, 2003. 109. Eckardt KU. Cardiovascular Risk Reduction by Early Anemia Treatment with Epoetin beta (CREATE) TRİAL , Nephrol Dial Transplant. 16: 16-8, 2001. 110. Mc Cullough PA, Lepor NE. The deadly triangle of anemia, reanal insufficiency and cardiovascular disease: Implications for diagnosis and treatment Rev Cardiovasc Med. 6: 1-10, 2005. 111. Al-Ahmad A, Rand WM, Manjunath G, Konstam MA, Salem DN, Levey AS. Reduced kidney function and anemia as risk factor for mortality in patients with left ventricular dysfunction. J Am Coll Cardiol. 38: 955-62, 2001. 112. Tzamaloukas AH, Saddler MC, Murata GH, Malhotra D, Sena P, Simon D, Hawkins KL, Morgan K, Nevarez M, Wood B, Elledge L, Gibel LJ. Symptomatic fluid retention in patients on continuous peritoneal dialysis. J Am Soc Nephrol. 6: 198-206, 1995. 113. Wang AY, Sanderson J, Sea MM, Wang M, Lam CW, Li PK, Lui SF, Woo J. Important factors other than dialysis adequacy associated with inadequate dietary protein and energy intakes in patients receiving maintenance peritoneal dialysis. Am J Clin Nutr. 77: 834-41, 2003. 114. Hung J, Harris PJ, Uren RF, Tiller DJ, Kelly DT. Uremic cardiomyopathy effect of hemodialysis on left ventricular function in end-stage renal failure N Engl J Med. 302: 547-51, 1980. 115. Vanholder R, Glorieux G, Lameire N. Uraemic toxins and cardiovascular disease Nephrol Dial Transplant. 18: 463-6, 2003. 116. Zoccali C, Bode-Boger S, Mallamaci F, Benedetto F, Tripepi G, Malatino L, Cataliotti A, Bellanuova I, Fermo I, Frölich J, Böger R. Plasma concentration of asymmetrical dimethylarginine and mortality in patients with end-stage renal disease: a prospective study Lancet 358: 2113-17, 2001. 117. Amann K, Breitbach M, Ritz E, Mall G. Myocyte/capillary mismatch in the heart of uremic patients J Am Soc Nephrol. 9: 1018-22, 1998. 118. Mall G, Huther W, Schneider J, Lundin P, Ritz E. Diffuse intermyocardiocytic fibrosis in uraemic patients Nephrol Dial Transplant. 5: 39-44, 1990. 119. Bart BA, Shaw LK, McCants Jr CB, Fortin DF, KL Lee, Califf RM, O'Connor CM Clinical determinants of mortality in patients with angiographically diagnosed ischemic or nonischemic cardiomyopathy J Am Coll Cardiol. 30: 1002-1008, 1997. 120. Pagley PR, Beller GA, Watson DD, Gimple LW, Ragosta M. Improved outcome after coronary bypass surgery in patients with ischemic cardiomyopathy and residual myocardial viability Circulation 96: 793-800, 1997. 121. Dyadyk OI, Bagriy AE, Yarovaya NF. Disorders of left ventricular structure and function in chronic uremia: how often, why and what to do with it? Eur J Heart Fail. 1: 327-36, 1999. 122. Paulus WJ. How to diagnose diastolic heart failure. European Study Group on Diastolic Heart Failure. Eur Heart J.19: 990-1003, 1998. 123. Bhatia RS, Tu JV, Lee DS, Austin PC, Fang J, Haouzi A, Gong Y, Liu PP. Outcome of heart failure with preserved ejection fraction in a population-based study. N Engl J Med. 355: 260-9, 2006. 124. Owan TE, Hodge DO, Herges RM, Jacobsen SJ, Roger VL, Redfield MM. Trends in prevalence and outcome of heart failure with preserved ejection fraction. N Engl J Med. 355: 251-9, 2006. 125. Vasan RS, Levy D. The role of hypertension in the pathogenesis of heart failure. A clinical mechanistic overview. Arch Intern Med: 1789-96, 1996. 126. Mandiov L, Eberli FR, Seiler C, Hess OM. Diastolic heart failure. Cardiovascular Research 45: 813-25, 2000. 127. Parfrey PS, Collingwood P, Foley RN, Bahrle A. Left ventricular disorders detected by Mmode echocardiography in chronic uremia Nephrol Dial Transplant.11: 1328-1331, 1996. 128. Amann K, Rychlík I, Miltenberger-Milteny G, Ritz E. Left ventricular hypertrophy in renal failure. Kidney International 54: 78-85, 1998. 129. Harnett JD, Foley RN, Parfrey PS. Left ventricular dysfunction in dialysis subjects. In: Henrich WL, ed. Principles and practice of dialysis, 2nd ed. Hong Kong: Williams & Wilkins 235-45, 1999. 130. Foley RN, Parfey PS, Harnett JD. Left ventricular hypertrophy in dialysed patients. Semin Dial. 5: 34-41, 1992. 131. Parfey PS, Foley RN, Hamett JD, Kent GM, Murray DC, Barre PE. Outcome and risk factors for left ventricular hypertrophy in chronic uraemia. Nephrol Dial Transplant 11: 1277-85, 1996. 132. Hüting J, Kramer W, Schütterle G, Wizemann V. Analysis of left-ventricular changes associated with chronic hemodialysis. Nephron 49: 284-290, 1988. 133. Levy D, Anderson KM, Savage DD, Balkus SA, Kannel WB, Castelli WP. Risk of ventricular arrhythmias in left ventricular hypertrophy: The Framingham heart study. Am J Cardiol. 60: 560-5, 1987. 134. Koren MJ, Devereux RB, Casale PN, Savage DD, Laragh JH. Relation of left ventricular mass and geometry to morbidity and mortality in uncomplicated essential hypertension. Ann Intern Med. 114: 345-52, 1991. 135. Silberberg JS, Racine N, Barre P, Sniderman AD. Regression of left ventricular hypertrophy in dialysed patients following correction of anemia with recombinant human erythropoietin. Can J Cardiol. 6: 1-4, 1990. 136. Wang AY, Wang M, Woo J, Law MC, Chow KM, Li PK, Sanderson JE. A novel association between residual renal function and left ventricular hypertrophy in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 62: 639-47, 2002. 137. Wang AY, Woo J, Wang M, Sea MM, Sanderson JE, Lui SF, Li PK. Important differentiation of factors that predict outcome in peritoneal dialysis patients with different degrees of residual renal function. Nephrol Dial Transplant. 20: 396-403, 2005. 138. Soman SS, Sandberg KR, Borzak S, Hudson MP, Yee J, McCullough PA. The independent association of renal dysfunction and arrhythmias in critically ill patients. Chest 122: 66977, 2002. 139. Voroneanu L, Covic A. Arrhythmias in hemodialysis patients. J Nephrol. 22: 716-25, 2009. 140. Avram MM, Edson J, Gan A, Edson NJ. Continuous monitoring of cardiac rhythm in hemodialysis patients. Dialysis transplant. 7: 516, 1978. 141. Weber H, Schwarzer C, Stummvoll HK, Joskowics G, Wolf A, Steinbach K, Kaindl F. Chronic hemodialysis: high risk patients for arrhythmias? Nephron 37: 180-5, 1984. 142. More RS, Brack MJ, Gershlick AH. Lone atrial fibrillatin and anticoagulant therapy.Clin Cardiol. 16: 504-6, 1993. 143. Grande A. Atrial fibrillation and dialysis. A convergence of risk factors. Rev Esp Cardiol. 59: 766-9, 2006. 144. Kocheril AG. Arrhythmia issues in patients with renal disease. Semin Nephrol. 21: 57–65, 2001. 145. Vazquez E, Sanchez-Perales C, Borrego F, Garcia-Cortes MJ, Lozano C, Guzman M, Gil JM, Borrego MJ, Perez V. Influence of atrial fibrillation on the morbido-mortality of patients on hemodialysis. Am Heart J. 140: 886-90, 2000. 146. Peer G, Korzets A, Hochhauzer E, Eschchar Y, Blum M, Aviram A.Cardiac arrhythmia during chronic ambulatory peritoneal dialysis. Nephron 45: 192-5,1987. 147. Alpert MA, Hüting J, Twardowski ZJ, Khanna R, Nolph KD. Continuous ambulatory peritoneal dialysis and the heart. Perit Dial Int. 15: 6-11, 1995. 148. Canziani ME, Cendoroglo Neto M, Saragoça MA, Cassiolato JL ,Ramos OL, Ajzen H, Draibe SA Hemodialysis Versus Continuous Ambulatory Peritoneal Dialysis: Effects on the Heart Artificial Organs 19: 241–4, 1995. 149. A Report From the American Heart Association Statistics Committee and Stroke Statistics Subcommittee U.S. Centers for Disease Control and Prevention and the Heart Disease and Stroke Statistics - 2007 Update Circulation 115: 69-171, 2007. 150. Goldstein LB, Adams R, Alberts MJ, Appel LJ, Brass LM,Bushnell CD, Culebras A, Degraba TJ, Gorelick PB, Guyton JR, Primary prevention of ischemic stroke: A guidelinefrom the American Heart Association/American StrokeAssociation Stroke Council: the American Academy of Neurology affirms the value of this guideline. Stroke 37: 1583-1633, 2006. 151. Ruigrok YM, Buskens E, Rinkel GJ. Attributable risk of common and rare determinants of subarachnoid hemorrhage. Stroke 32: 1173-75, 2001. 152. Lip GY, Lim HS. Atrial fibrillation and stroke prevention. Lancet Neurol. 6: 981-993, 2007. 153. Fuster V, Rydén LE, Cannom DS, Crijns HJ, Curtis AB, Ellenbogen KA, Halperin JL, Heuzey JY, Kay GN, Lowe JE, Olsson SB, Prystowsky EN, Tamargo JL, Wann S. ACC/AHA/ESC 2006 Guidelines for the Management of Patients with Atrial Fibrillation: a report of the American College of Cardiology/American Heart Association Task Force on Practice Guidelines and the European Society of Cardiology Committee for Practice Guidelines (Writing Committee to Revise the 2001 Guidelines for the Management of Patients With Atrial Fibrillation): developed in collaboration with the European Heart Rhythm Association and the Heart Rhythm Society. Circulation 114: 257-354, 2006. 154. National Kidney Foundation. Kidney Disease Outcome Quality Initiative (K/DOQI) clinical practice guidelines for chronic kidney disease: evaluation, classification, and stratification. Am J Kidney Dis. 39: 1-266, 2002 155. Iseki K, Fukiyama K. Predictors of stroke in patients receiving chronic hemodialysis. Kidney Int 50: 1672-5, 1996. 156. Parfrey PS. Cardiac and cerebro vascular diseases in chronic uremia. Am J Kidney Dis 21: 77-80, 1993. 157. Toyoda K, Fujii K, Fujimi S, Kumai Y, Tsuchimochi H, Ibayashi S, Iida M. Stroke in patients on maintenance hemodialysis 22 year single-center study. Am J Kidney Dis 45: 1058-66, 2005. 158. Iseki K, Fukiyama K. The Okawa Dialysis Study (OKIDS) Group. Clinical demographics and long term prognosis after stroke in patients on chronic hemodialysis. Nephrol Dial Transplant 15: 1808-13, 2000. 159. Norgren L, Hiatt WR, Dormandy JA, Nehler MR, Harris KA, Fowkes FG. Inter-Society Consensus for the Management of Peripheral Arterial Disease (TASC II) J Vasc Surg. 45: 5-67, 2007. 160. Hirsch AT, Haskal ZJ, Hertzer NR, Bakal CW, Creager MA, Halperin JL, Hiratzka LF, Murphy WR, Olin JW, Puschett JB, Rosenfield KA, Sacks D, Stanley JC, Taylor LM Jr, White CJ, White J, White RA, Antman EM, Smith SC Jr, Adams CD, Anderson JL, Faxon DP, Fuster V, Gibbons RJ, Halperin JL, Hiratzka LF, Hunt SA, Jacobs AK, Nishimura R, Ornato JP, Page RL, Riegel B. ACC/AHA 2005 guidelines for the management of patients with peripheral arterial disease (lower extremity, renal, mesenteric, and abdominal aortic): a collaborative report from the American Association for Vascular Surgery/Society for Vascular Surgery, Society for Cardiovascular Angiography and Interventions, Society for Vascular Medicine and Biology, Society of Interventional Radiology, and the ACC/AHA Task Force on Practice Guidelines J Am Coll Cardiol. 47: 1239-1312, 2006. 161. Eggers PW, Gohdes D, Pugh J. Nontraumatic lower extremity amputations in the Medicare end-stage renal disease population. Kidney Int. 56: 1524-33, 1999. 162. O’Hare AM, Bacchetti P, Segal M, Hsu CY, Johansen KL. Factors associated with future amputation among patients undergoing hemodialysis: results from the Dialysis Morbidity and Mortality Study Waves 3 and 4. Am J Kidney Dis. 41: 162-70, 2003. 163. Fishbane S, Youn S, Flaster E, Adam G, Maesaka JK. Ankle-arm blood pressure index as a predictor of mortality in hemodialysis patients. Am J Kidney Dis. 27: 668-72, 1996. 164. Ono K, Tsuchida A, Kawai H, Matsuo H, Wakamatsu R, Maezawa A, Yano S, Kawada T, Nojima. Ankle-brachial blood pressure index predicts all-cause and cardiovascular mortality in hemodialysis patients. J Am Soc Nephrol. 14: 1591-8, 2003. 165. Liu JH, Lin HH, Yang YF, Liu YL, Kuo HL, Wang IK, Chou CY, Huang CC. Subclinical Peripheral Artery Disease in Patients Undergoing Perıtoneal Dialysis: Rısk Factors and Outcome Perit Dialysis International Int. 29: 64-71, 2009. 166. Foley RN, Parfrey PS, Harnett JD, Kent GM, Murray DC, Bare PE. Impact of hypertension on cardiomyopathy, morbidity and mortality in end-stage renal disease. Kidney Int. 49: 1379-85, 1996. 167. Iseki K, Fukiyama K. Long-term prognosis and incidence of acute myocardial infarction in patients on chronic hemodialysis. Am J Kidney Dis. 36: 820-5, 2000. 168. Parfrey PS, Foley RN. The clinical epidemiology of cardiac disease in chronic renal failure. J Am Soc Nephrol. 10: 1606-15, 1999. 169. Tzamaloukas AH. Decreasing morbidity and mortality in long term peritoneal dialysis patients. Semin Dial. 8: 397-400, 1995. 170. United States Renal Data System: 1999 annual data report. Am J Kidney Dis. 34: 1-176, 1999. 171. Wakeel JA, Mitwalli AH, Mohaya SA, Abu-Aisha H, Tarif N, Malik GH. Morbidity and Mortality in ESRD Patients on Dialysis, Saudi J Kidney Dis Transplant. 13: 473-77, 2002. 172. Firanek CA, Vonesh EF, Korbert SM. Patient and technique survival among an urban population of penitoneal dialysis patients: An 8-year experience. Am J Kidney Dis. 18: 916, 1991. 173. Silberberg JS, Barre PE, Prichard SS, Sniderman AD. Impact of left ventricular hypertrophy on survival in end-stage renal disease. Kidney Int. 36: 286–90, 1989. 174. Fried L, Bernardini J, Johnston JR, Piraino B. Peritonitis influences mortality in peritoneal dialysis patients. J Am Soc Dial. 7: 2176-82, 1996. 175. Maiorca R, Vonesh E, Cavalli R, Vecchi AD, Giangrande A, La Greca G, Scarpioni LL, Bragantini L, Cancarini GC, Cantaluppi A, Castelnovo C, Castiglioni A, Poisetti P, Viglino G. A multicenter, selection-adjusted comparison of patient and technique survivals on CAPD and hemodialysis. Perit Dial Int. 11: 118-127, 1991. 176. Zelenitsky S, Barris L, Findlay I, Alfa M, Ariano R, Fine A, Harding G. Analysis of microbiological trends in peritoneal dialysis-related peritonitis from 1991 to 1998. Am J Kid Dis. 36: 1009-101, 2000. 177. Lye WC, Wong PL, Leong SO, Lee EJ. Isolation of organisms in CAPD peritonitis: a comparison of two techniques. Adv Perit Dial. 10: 166-8, 1994. 178. Troidle L, Gorban-Brennan N, Kliger A, Finkelstein F. Differing outcomes of grampositive and gram-negative peritonitis. Am J Kid Dis. 32: 623-8, 1998. 179. Krishnan M, THodis E, Ikonomopoulos D, Vidgen E, Chu M, Bargman JM, Vas SI, Oreopoulos DG. Predictors of outcome following bacterial peritonitis in peritoneal dialysis. Perit Dial Int. 22: 573-81, 2002. 180. Tzamaloukas AR, Murata GH, Fox L. Peritoneal catheter loss and death In continuous ambulatory penitoneal dialysis peritonitis: Correlation with clinical and biochemical parameters. Pent Dial mt. 13: 5338-40, 1993. 181. Troidle L, Kliger A, Gorban-Brennan N, Finkelstein F. Course of c-reactive protein during continuous peritoneal dialysis-associated peritonitis. Nephrology 10: 442-5, 2005. 182. Kim DK, Yoo TH, Ryu DR, Xu ZG, Kim HJ, Choi KH, Lee HY, Han DS, Kang SW. Changes in causative organisms and their antimicrobial susceptibilities in CAPD peritonitis: a single center's experience over one decade. Perit Dial Int. 24: 424-43, 2004. 183. Go AS, Chertow GM, Fan D, McCulloch CE, Hsu CY. Chronic kidney disease and the risks of death, cardiovascular events, and hospitalization. N Engl J Med. 351: 1296-305, 2004. 184. Parfrey PS, Foley RN, Harnett JD, Kent GM, Murray D, Barre PE. Outcome and risk factors of ischemic heart disease in chronic uremia. Kidney Int. 49:1428–34, 1996. 185. Greaves SC, Sharpe DN. Cardiovascular disease in patients with end-stage renal failure. Aust NZ J Med. 22: 153-8, 1992. 186. United States Renal Data System: USRDS 1998 Annual Data Report, National Institutes of Health, National Institute of Diabetes and Digestive and Kidney Diseases, Bethesda, MD, 1998. 187. Steg PG, Bhatt DL, Wilson PW, D'Agostino R Sr, Ohman EM, Röther J, Liau CS, Hirsch AT, Mas JL, Ikeda Y, Pencina MJ, Goto S; REACH Registry Investigators. One year cardiovascular event rates in outpatients with atherothrombosis. JAMA. 297: 1197-206, 2007. 188. Dumaine RL, Montalescot G, Steg PG, Ohman EM, Eagle K, Bhatt DL; REACH Registry Investigators. Renal function, atherothrombosis extent, and outcomes in high-risk patients. Am Heart J. 158:141-8, 2009. 189. Ducloux D, Bresson-vautrin C, Kribs M, Abdelfatah A, Chalopin, JM. C-reactive protein and cardiovascular disease in peritoneal dialysis patients. Kidney Int. 62, 1417-22, 2002. 190. Schoebel FC, Gradaus F, Ivens K. Restenosis after elective coronary balloon angioplasty in patients with end stage renal disease: a case-control study using quantitative coronary angiography. Heart 78: 337-342, 1997. 191. Panichi V, Maggiore U, Taccola D, Migliori M, Rizza GM, Consani C, Bertini A, Sposini S, Perez-Garcia R, Rindi P, Palla R, Tetta C. Interleukin-6 is a stronger predictor of total and cardiovascular mortality than C-reactive protein in haemodialysis patients. Nephrol Dial Transplant 19: 1154-60, 2004. 192. Herzig KA, Purdie DM, Chang W, Brown AM, Hawley CM, Campbell SB, Sturtevant JM, Isbel NM, Nıcol DL, Johnson DW. İs C-reactive protein a useful predictor of outcome in peritoneal dialysis patients? J Am Soc Nephrol. 12: 814-21, 2001. 193. Honda H, Qureshi AR, Heimbürger O, Bárány P, Wang K, Pecoits–Filho R, Stenvinkel P, Lindholm B. Serum albumin, C-reactive protein, interleukin 6, and fetuin a as predictors of malnutrition, cardiovascular disease, and mortality in patients with ESRD. Am J Kidney Dis. 47: 139-48, 2006. 194. Kessler M, Zannad F, Lehert P, Grünfeld JP, Thuilliez C, Leizorovicz A, Lechat P; FOSIDIAL Investigators. Predictors of cardiovascular events in patients with end-stage renal disease: an analysis from the Fosinopril in dialysis study. Nephrol Dial Transplant. 22: 3573-9, 2007. 195. Fellah H, Hammami MB, Feki M, Boubaker K, Abdallah TB, Lacour B, Mebazaa A, Kaabachi N.Predictors for cardiovascular morbidity and overall mortality in Tunisian ESRD patients: a six year prospective study. Clin Biochem. 42: 648-53, 2009. 196. Elsurer R, Afsar B, Sezer S, Ozdemir FN, Haberal M. Peritoneal albumin leakage: 2 year prospective cardiovascular event occurrence and patient survival analysis. Nephrology (Carlton). 14: 712-5, 2009. 197. Wang AYM, Sanderson JE, Chan KW, Lui SF Epidemiology of cardiovascular problems in chinese continuous ambulatory peritoneal dialysis patients: prevalence, severity, and risk factors Hong Kong Med J. 13: 33-6, 2007. 198. Viglino G, Cancarini GC, Catizone L, Cocchi R, De Vecchi A, Lupo A, Salomone M, Segoloni GP, Italian Cooperative Peritoneal Dialysis Study Group ve Giangrande A.Ten years experience of CAPD in diabetics: comparison of results with non-diabetics. Nephrol Dial Transplant 9: 1443-8, 1994. 199. Hiroshige O, Hiroshi O, Michiya O, Shigeki S. Predictors of Survival in Continuous Ambulatory Peritoneal Dialysis Patients: The Importance of Left Ventricular Hypertrophy and Diabetic Nephropathy Hiroshige Ohashi, md, Division of Nephrology, Prefectural Gifu Hospital, 4-6-1 Noishiki, Gifu 500-8717 Japan. http://www.advancesinpd.com/adv99/99-2-Predictors.html 200. Collins AJ, Ma JZ, Umen A, Keshaviah P. Urea index and other predictors of hemodialysis patient survival. Am J Kid Dis. 23: 272-82, 1994. 201. Mattana J, Effiong C, Gooneratne R, Singhal PC. Risk offatal cerebrovascular accident in patients on peritoneal dialysis versus hemodialysis. J Am Soc Nephrol. 8: 1342–7, 1997. 202. Stenvinkel P, Alvestrand P. Inflammation in end-stage renal disease: Sources, consequences and therapy. Seminar Dial. 15: 330-8, 2002. 203. Braun J, Oldendorf M, Moshage W, Heidler R, Zeitler E, LuftFC: Electron beam computed tomography in the evaluation of cardiac calcification in chronic dialysis patients. Am J Kidney Dis 27: 394-401, 1996. 204. Prasad N, Gupta A, Sinha A, Singh A, Sharma RK, Kumar A, Kaul A. A Comparıson of Outcomes Between Dıabetİc and Nondiabetic Capd Patients in İndia, Peritoneal Dialysis International. 28: 468-76, 2008. 205. Jurkovitz CT, Abramson JL, Vaccarino LV, Weintraub WS, McClellan WM. Association of high serum creatinine and anemia increases the risk of coronary events: results from the prospective community-based atherosclerosis risk in communities (ARIC) study. J Am Soc Nephrol. 14: 2919-25, 2003. 206. Moist LM, Port FK, Orzol SM, Young EW, Ostbye T, Wolfe RA, Tempie HS, Jones CA. and Bloembergen WE. Predictors of loss of residual renal function among new dialysis patients. J Am Soc Nephrol. 11: 556-64, 2000. 207. Piraino B, Bargman J. Does the risk of death differ between peritoneal dialysis and hemodialysis patients? Nat Clin Pract Nephrol. 2: 128-9, 2006.