Liseler çin Felsefe Kitab Üzerine Bir nceleme Deniz Özdemir Hayat nda ilk defa felsefe e itimi alacak bir ki iye bu dersi nas l sevdirebiliriz? Nas l ö retebilirizden önce nas l sevdiririz üzerinde öncelikle durmam z gerekir. Çünkü genel olarak toplumda felsefe ile ilgili pek çok olumsuz ön yarg var. Bunlardan baz lar ; felsefenin çok fazla i e yaramad , anlams z bilgi y n hatta “Felsefe yapma bana imdi” gibi bir deyimle anlat lmak istenen art k, s k c , anla lmaz ve bo konu may ifade ediyor. Felsefe e itiminde as l sorun bu ön yarg lar silmek ve felsefe ö renimi yapabilmektir. Lisede felsefe ö renimi yapabilmek için elimizdeki kayna n bu amaca ne kadar uygun olup olmad n tart mam z gerekir. T.M.E. sisteminde liselerde okutulan her ders için bir kitap seçilir ve bu kitap M.E.B. taraf ndan onaylanmak zorundad r. Ö retmen kendi istedi i kitab okutabilme yetkisine sahip de ildir. Ancak okuma kitaplar tavsiye edebilir. Benim lise kitab olarak inceledi im M.E.B. 5. bask s olan “Liseler için Felsefe Ders Kitab .” Kitaba genel olarak bakt m zda 8 üniteden olu uyor. Bu sekiz ünitenin en az iki yada üç alt ba l klar var ve bunlara da konu ba l klar n ekledi imizde lisans düzeyinde felsefe e itimi alan ö rencilerin zorunlu olarak bilmesi gereken düzeye denk geliyor. Öncelikle unu sormam z gerekiyor; bu kadar yo un ve karma k bilgi daha önce hiç felsefeyle ilgisi olmayan ilk kez felsefe e itimi alacak ö rencileri için ne kadar gerekli? E itim anlay ndaki genel bir hataya dü üyoruz; çok ey ö retmeye çal p elde hiçbir eyin olmamas . Bu una benziyor naylon bir torbaya olmas gerekenden çok fazla a rl kta e ya koyarsak en sorunda torba y rt l r ve tüm e yalar yere dü er. Torba alaca miktardaki a rl da art k ta yamaz. Bunu herhangi bir eye olmas gerekenden fazla a rl k yüklersek en sonunda a rl k yükledi imiz ey da l r. Liselerdeki felsefe e itiminde de bunu yap yoruz. Ö renciler çok ey ö renmeye çal rken asl nda hiçbir ey ö retmiyoruz. Bu kitab n ilk giri bölümünü okudu umuzda gördü ümüz felsefenin anlam ve bilgi tan m ndan bahsediyor. Felsefenin ne oldu u ve bilgi felsefesi giri için önemli konular fakat felsefenin ne oldu u, neden böyle bir disiplinin do du u ve ihtiyaç duyuldu u ile ilgili bir aç klama ve insan n ya am nda nas l bir yere sahip oldu u konusunda hiçbir aç klama yok. Felsefe ö renmek isteyenlerin Rasyonalizm, idealizm, empirizm... gibi kavramlar , bilmesi ve bu kavramlar n alt n doldurabilmesi önemlidir. Fakat felsefenin ne oldu unu anlamaya çal an bir ki i felsefeyi bir yere oturtmak isteyecektir. Örne in matematik hesap yapmay sa lar, tarih geçmi olaylar anlat r, edebiyat yaz yazmam z ve daha iyi konu mam z sa lar, co rafya dünyay tan mam z sa lar. Bunlar çok basite indirgenmi tan mlar olabilir ama kar m zdakilerin (ö rencilerin) dikkatini çekmek ve alg lar n uyarmak için bunu yapmak zorunday z. Felsefe nedir? O zaman “Felsefe insan n daha iyi dü ünmesini sa lar.” Kitapta felsefenin tan m yap l rken felsefe soru sorma, sorgulama etkinli idir; “Varl sorguya çekmektir” gibi bir tan m yap l nca hemen arkas ndan felsefenin bilgi, de er, varl k konusunda irdeleyici ve ele tirici oldu u aç klamas geliyor ve bilgi tan m ve bilgi türlerinin aç klamas na geçiliyor. Felsefenin dü ünmeyle, dü ünceyi geli tirici bir etkinlik olmas yla ilgili hiçbir ifade yer alm yor, elbette verdi i bu aç klamalar dü ünmeyle ilgili fakat “Varl n sorgulanmas ” cümlesinden felsefe e itimi hiç almam bilmeyen birisi be anlayabilir ve ne oldu undan emin olmad ve felsefenin ne oldu unu bir konuyu nas l ö renmeye çal r. Felsefenin küçük ve yetersiz bir tan m yap ld ktan sonra hemen ezberlenmesi gereken bilgilere geçiliyor. Bir dü ünüre göre “iyi bir filozof olabilmek için gereken tek ey hayret etme yetene idir.” Bu tarzda ders i leme yöntemi ile ö rencilerin hayret etme yetene ini geli tirmekten çok ilgisizli i uyand r yoruz. Ö rencilerin kafas nda hiçbir ö retemeyiz, onlar n anlamalar n ey olu turmadan lisans düzeyinde kavramlar sa lamak için kavramlar sadele tirip, konular daraltabiliriz. Filozoflar “izm” lerin aç klamas olarak de il tek ba lar na incelenebilir çünkü ö renciler kavramlardan önce nas l dü ünüldü ünü görerek, dersler daha zevkli hale gelebilir. Ahlak felsefesi bölümünde de ö rencilere ahlak, felsefe ve özellikle kendi ya am yla ilgili ba lant kurmas sa lanabilir. Bunun olabilmesi içinde belki verilen örneklerin ya amdan kesitlerle olu turulmas gerekir. Ama kitapta ya amda olan anla labilecek basit örneklerle ahlak felsefesi kavrat labilirdi fakat bunun yerine daha teorik ve ezberlenmesi gereken yo un ifadelerle konu anlat lmaya çal lm . Özellikle lise ça ndaki gençlere ahlak felsefesinin ö retilmesi ve ya amla ba lant kurulmas n n sa lanmas çok önemli çünkü bu sayede kendi eylemlerini sorgulayan daha do ru kararlar verebilecek gençler yeti tirilebilir. Ahlak felsefesini daha dikkat çekici hale getirmek için küçük bir metin okutulup, bu metinde geçen olaylar ve insanlar n eylemleri sorgulanarak ahlak felsefesi kavrat lmaya çal labilir. Ergenlik dönemindeki gençlerin pek ço u ya siyasetten uzakt r ya da baz lar belli bir ideoloji sahibi görünmek ve bunun savunuculu unu yapmak konusunda çok kat olabilirler. Her insan n belli bir siyasi görü ü vard r ama ideolojiler aras nda s k mak zorunda de ildir. Siyaset felsefesi dersinde bu konulara dikkat etmek gerekir ve felsefecilerin belli bir ideolojiye girmek zorunda olmad klar n aç klamak gerekir. Kitapta bu konu ile ilgili okuma parças çok ayd nlat c ve olumlu bulunacak bir makale özellikle ideolojilerin içine s k mamak gerekti ini aç klay c bir ekilde anlat yor. Derste ö rencilere bu makaleyi okutarak dersin bu ekilde i lenmesi daha iyi olabilirdi. Felsefe derslerinde de daha güzel olacak ey bu ekilde gerçekle ir. Siyaset felsefesinden sonra din felsefesi bölümüne bakt Tanr n n varl varl m zda ilk dikkati çeken n kabul eden görü lere çok fazla yer verilmesi buna kar l k Tanr n n n reddeden filozoflara çok fazla yer verilmemesi. O dönemdeki çocuklara din felsefesinde Tanr n n varl anlatmak yanl n kabul edenler ve reddedenler ayr m n yaparak bu konuyu olur. Çünkü içinde ya ad m z topluma bakt önyarg lara sahiptir bu nedenle Tanr n n varl m zda bu konuda çok fazla n reddeden filozof olarak geçen Nietzsche, Sartre ve Leibniz gibi önemli dü ünürlere ön yarg yla yakla lmas na neden olacakt r. Belki tanr n n varl n reddeden görü bu nedenle k salt lm yada M.E.B.’l n n genel bir politikas ndan örnekledi i dü üncelere çeli mi olur. Belki din felsefesini i lerken daha farkl bir yöntem geli tirilebilir. Çünkü önyarg lardan kurtulabilmek bazen oldukça zordur.