26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L BİLDİRİLER Abstracts İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com www.ivek.org.tr ivekvakfi ivek_vakfi ivekvakfi DESTEK VEREN KURUMLAR Bu Proje Başbakanlık Tanıtma Fonu Tarafından Desteklenmektedir. 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L İÇİNDEKİLER / INDEX Önsöz / Foreword Bilimsel Programı / Program Poster Program / Poster Program Özel Oturum Konuşmacıları 2 3 25 72 Davetli Alan Konuşmacıları 78 Sözlü Bildiriler / Oral Abstracts Poster Bildiriler / Posters Yazar Indeksi / Author Index 106 143 1100 Plenary Lectures Invited Speaker 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L Değerli Akademisyenler, Sayın Eczacı Meslektaşlarım, Bürokratlarımız, İlaç Endüstrimizin Temsilcileri, ve Geleceğimizin Eczacıları Öğrencilerimiz, İVEK çatısı altında “İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı” sloganı ile ilki 2014, ikincisi 2015 yılında gerçekleştirilen, üçüncüsü ise 26-29 Nisan 2017 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Uluslararası İlaç ve Eczacılık Kongresi ve Öğrenci Çalıştayı’na sizleri davet etmekten büyük onur ve mutluluk duymaktayım. Ortadoğu ve Avrupa’yı birleştiren güzel ülkemizin, bölgesel bir güç olması adına stratejik bir öneme sahip olan ilaç ve ilaç sanayisinin, gelecekte karşı karşıya kalabileceği fırsat ve tehditlerin bilimsel temelli olarak ortaya çıkarılması ve sürdürülebilir geleceğin inşası için düzenlediğimiz kongrenin önemli bir platform olacağına inanıyorum. Kongremizin bilimsel programında; Türkiye’mizdeki tüm kurum ve kuruluşların stratejik planlarında sağlık ve ilaç konusunda bildirilen hedef konuların ele alınmasına özen gösterilmiş, Eczacılığın tüm alanlarında çalışanların bir araya getirilmesi ve tüm bunların 2023 vizyonuna ışık tutması hedeflenmiştir. Geleceğimizin Eczacıları olacak gençlerimizin, öğrencilerimizin, mesleğimizin her alanındaki Eczacıların bir arada olacağı ve ilaç sektörünün bu büyük birlikteliğe katılımı ile ortaya çıkacak ortak vizyonun İlaç ve Eczacılık ile ilgili sorunların ele alınmasında “çözüm odaklı olma” yolunda adımların atılması amaçlanmıştır. Ülkemizde Biyoteknolojik ürünlerin yerli üretimini arttırma konusunda da endüstri, kamu ve ilgili akademisyenlerin bir araya getirileceği özel oturumların oluşturulması da planlanmaktadır. 3. İVEK kapsamında Öğrenci Çalıştayı Düzenleme Kurulumuz ile gerçekleştirilecek “Öğrenci Çalıştayı”nda da gelecekteki meslektaşlarımızın yenilikçi görüş, katkı ve geniş ufuklarıyla bir etkinliğin gerçekleşeceğini umuyoruz. Ulusal ve uluslararası platformda ilaç, tıbbi cihaz ve eczacılığın tüm alanlarındaki meslektaşlarımızı, paydaşlarımızı ve öğrencilerimizi çok yönlü ve yelpazesi geniş bir platformda “çözüm odaklı olma” yolunda bir araya geleceği “3. Uluslararası İlaç ve Eczacılık Kongresi’ne katılmaya davet ediyoruz. İVEK çatısı altında 26-29 Nisan 2017 tarihlerinde düzenlenecek bu kongrenin ülkemiz adına stratejik adımlarının atılmasına vesile olması umuduyla sizlerle 3.Uluslararası İlaç ve Eczacılık Kongresi ve Öğrenci Çalıştayı’nda buluşmayı temenni ediyorum. Sevgi ve Saygılarımızla, Prof. Dr. Ş. Güniz Küçükgüzel www.ivekkongre.com Kongre Başkanı İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 2 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM SCIENTIFIC PROGRAM 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 26 NİSAN 2017 - ÇARŞAMBA Salon 1 Salon 2 08:00-10:00 KAYIT KAYIT 10:00-12:00 AÇILIŞ KONUŞMALARI 12:00-13:00 ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI 13:00-14:30 2023 İlaç ve Sağlık Hedeflerinde Neredeyiz, Ne Yapmalıyız ? Oturum Başkanları: Prof. Dr. Necdet Ünüvar Adana Milletvekili Prof. Dr. Celil Göçer Tokat Milletvekili Konuşmacılar: Dr. Hakkı Gürsöz Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Op. Dr. Orhan Koç Sosyal Güvenlik Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Mete Hüsemoğlu Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği Başkanı Ecz. Nezih Barut İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Başkanı Ecz. Cengiz Celayir Türkiye İlaç Sanayi Derneği Başkanı 14:30-14:45 ARA ARA 14:45-15:45 Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Eczanelerin Yarını ve Yarının Eczaneleri Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Prof. Dr. Mustafa Berktaş Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Ecz. Adile Özdağ Akmerkez Eczanesi Konuşmacılar: Prof. Dr. Bayram Yılmaz Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Konuşmacılar: Uzm. Ecz. Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt Çorum Milletvekili Prof. Dr. Ahmet Kalkan Karadeniz Teknik Üniversitesi Ecz. Esra Zengin Plaza Eczanesi Doç Dr. Özge Can Acıbadem Üniversitesi Bayram Kaymak Bioderma Simge Sarı İVEK Öğrenci Çalıştayı Başkanı 15:45-16:00 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies ARA ARA www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 4 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 KAYIT KAYIT 08:00-10:00 10:00-12:00 ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI 12:00-13:00 13:00-14:30 ARA ARA 14:30-14:45 Sağlık Endüstrilerinde ve İlaçta Ar-Ge Kanser ve Onkolojik İlaçlar 14:45-15:45 Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Prof. Dr. İlkay Küçükgüzel Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Prof. Dr. Işık Tuğlular Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Konuşmacılar: Konuşmacılar: Dr. Bekir Karlığa DEVA Prof. Dr. Ahmet Özet Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Dr. Ecz. Cem Önal Abdi İbrahim Yrd. Doç. Dr. Sedat Altuğ Lilly İlaç Dr. Ecz. Abdullah Uslu Nobel İlaç Dr. İbrahim Muaz Yaradılmış Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Zeynep Atabay Taşkent Atabay İlaç Dr. Songül Tezcan Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ARA ARA 15:45-16:00 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 5 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 1 16:00-17:15 Salon 2 Türkiye'de Aşı Ar-Ge ve Üretim Çalışmaları Fitoterapi Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Prof. Dr. Bayram Yılmaz Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Prof. Dr. Ulvi Zeybek Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Konuşmacılar: Prof. Dr. Ahmet Kalkan Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof.Dr. Ahmet Yaser Müslümanoğlu İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Aykut Özdarendeli Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Prof. Dr. Rıza Durmaz Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Mutlu Topal Keymen İlaç 17:15-18:00 Prof.Dr. İlkay Erdoğan Orhan Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Dr. Mehmet Zafer Kalaycı Sağlık Bakanlığı Dr. Ecz. Aslı Can Ağca Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 365 Gün Sağlıklı Yaşam Hareketi Müzik Dinletisi Moderatör: Doç. Dr. Murat Salim Tokaç yönetiminde İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu Pınar Saltat Konuşmacılar: Uzm. Dyt. ve İyi Yaşam Uzmanı Dilara Koçak Prof. Dr. Murat Aksoy Onur Özmen Salon 5 14:30-17:30 (Detaylı Program: Sayfa 16-17) Salon 7 14:00-17:00 Yara Bakım Ürünleri ve Tedavisi Eğitimi Yenileşim Eğitimleri Salonu 13:00-17:00 (Detaylı Program: Sayfa 22-23) www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 6 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 Sağlık Teknolojilerinin Değerlendirilmesi Dekanlar ve Öğrenciler Buluşması 16:00-17:15 Oturum Başkanı: Oturum Başkanları: Dr. Hakkı Gürsöz Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Eczacılık Fakültesi Dekanları Konuşmacılar: Öğrenciler Konuşmacılar: Doç. Dr. Rabia Kahveci Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Doç. Dr. İsmail Mert Vural Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Dr. Bilgehan Karadayı Sağlık Araştırmaları Genel Müdürlüğü Ali Şengel Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği Başkanı 17:15-18:00 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 7 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 27 NİSAN 2017 - PERŞEMBE Salon 1 Salon 2 09:00-10:00 Invited Speaker Anake Kijjoa Instituto de Ciências Biomédicas Abel Salazar, Mexico 10:00-11:30 Eczacılıkta Uzmanlık İlaç ve Sağlıkta Geri Ödeme Sistemleri Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Prof. Dr. Bülent Gümüşel Erzincan Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Ecz. Mehmet Ahmet Ünlü MDC İlaç Konuşmacılar: Konuşmacılar: Prof. Dr. Öztekin Algül Mersin Üniversitesi Dr. Hakkı Gürsöz Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Dr. Nurullah Berberoğlu Sağlık Bakanlığı Dr. Gazi Alataş Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürü Prof. Dr. Alper Cihan Türkiye Sağlık Politikaları Yüksek Kurulu Üyesi Ecz. Halil Tunç Köksal İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Ecz. Mehmet Domaç Türk Eczacıları Birliği Eski Başkanı Doç Dr. Zafer Çalışkan Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Ecz. Erkan Güngördü Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 11:30-12:00 12:00-13:00 ARA ARA OTC Hastane Eczacılığı ve Tedarik Zinciri Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Yrd. Doç. Dr. Mahmut Tokaç İVEK Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Alper Cihan Türkiye Sağlık Politikaları Yüksek Kurulu Üyesi Konuşmacılar: Konuşmacı: Dr. Ecz. Aslı Can Ağca Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Uzm. Ecz. İrem Mühürcü Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Uzm. Ecz. Vedat Eğilmez İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Ecz. Zehra Eraltuğ Tire Devlet Hastanesi Ecz. Mehmet Emin Beyaz Türk Eczacıları Birliği 13:00-14:00 ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI 14:00-15:00 Invited Speaker Bir Eczacının Başarı Hikayesi D. Sriram Birla Institute of Technology and Science-Pilani, India Ecz. Berat Beran Berko İlaç 15:00-15:30 ARA ARA www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 8 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 09:00-10:00 Eczacılıkta Kariyer Alanları 10:00-11:30 Oturum Başkanları: Ecz. Mustafa Turunç Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Başkanı Konuşmacılar: Prof. Dr. Güniz Küçükgüzel Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Ecz. Mesil Aksoy Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. İrem Yenice Arven ilaç ARA ARA 11:30-12:00 Eğitim Teorisi ve Araştırma Metotları Aromaterapi 12:00-13:00 Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Prof. Dr. Ahmet Ulvi Zeybek Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Ecz. Mehmet Domaç Türk Eczacıları Birliği Eski Başkanı Konuşmacılar: Prof. Dr. Ozana Ural Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dr. Elif Esmer Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dr. Fatma Özge Ünsal Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Konuşmacılar: Prof. Dr. Çağatay Üstün Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Yrd. Doç. Dr. Nuray Demirci Güngördü Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI 13:00-14:00 14:00-15:00 ARA ARA 15:00-15:30 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 9 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 15:30-16:30 Salon 1 Salon 2 SUT Tıbbi Cihazlarda Klinik Mühendislik Vizyonu Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Ecz. Emin Olgun Emin Eczanesi Dr. Ali Sait Septioğlu Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Konuşmacı: Konuşmacıları: Dr. Mustafa Özderyol Sosyal Güvenlik Kurumu Ufuk Karanfil İstanbul Çekmece Kamu Hastaneler Birliği Dr. Mehmet Baş Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Prof. Dr. Osman Eroğlu TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Uğur Cünedioğlu Biyomedikal Mühendisleri Derneği Başkanı 16:30-18:00 18:00-19:00 Aile Eczacılığı ve Aile Hekimliği İlaç Sanayi Oturumu Oturum Başkanı: Dr. Ecz. Harun Kızılay Türk Eczacıları Birliği Konuşmacılar: Ecz. Cenk Kes Edirne Eczacı Odası Başkanı Ecz. Saygın Garğın Isparta Eczacı Odası Başkanı Oturum Başkanı: Prof. Dr. Şeref Demirayak İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Turgut Tokgöz İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Gürsel Bayat Sağlık Ürünleri Derneği Dr. Ümit Dereli Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği Ecz. Cengiz Celayir Türkiye İlaç Sanayi Derneği Başkanı Can Veren Pervaneler Av. Hayati İnanç Salon 5 09:00-18:00 Salon 6 10:00-15:00 Aromaterapinin Türkiye'deki Durumunun Saptanması (Detaylı Program: Sayfa 24) Oturum Başkanı: Prof. Dr. Ayten Altıntaş Konuşmacılar: Ahmet Tınmaz, Nazım Tanrıkulu, Vedat Ozan, Levent Kahrıman, Ecz. Sevil Ağalar, Ecz. Aslı Yazıcıoğlu, Ecz. Hülya Nurel, Ecz. Aslı Bilgin, Ecz. Hülya Kayhan, Asude Argun, Ebru Şinik 15:30-16:30 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Farmakovijilans Oturum Başkanı: Dr. Demet Aydınkarahaliloğlu Konuşmacılar: Prof. Dr. Semra Şardaş, Doç. Dr. Murat Erkıran 10 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 Sanayi İşbirliği Programı - SİP Kronik Hastalıklarda Eczacı Danışmanlığı 15:30-16:30 Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Erkan Gürkan Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu Prof. Dr. Fikret Vehbi İzzettin Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Konuşmacılar: Bilal Aktaş Savunma Sanayii Müsteşarlığı Prof. Dr. Oğuzhan Deyneli Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Leyla Alaton Alarko Holding Doç. Dr. Kutay Demirkan Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Recep Biçer KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Şule Rabuş Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Eczacılık Lisans Eğitimi: Beklentiler ve Öneriler Nesilden Nesile Eczacılık Oturum Başkanı: Prof. Dr. Gülbin Özçelikay Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Konuşmacılar: Prof. Dr. Yusuf Öztürk Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gül Özhan İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Prof. Dr. Mesut Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Oturum Başkanı: Prof. Dr. Güniz Küçükgüzel Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Ecz. Sefa Karaarslan Aydın Eczacı Odası Başkanı Konuşmacılar: Ecz. Melih Ziya Sezer Yeni Moda Eczanesi Ecz. Işın Özen Doğa Eczanesi Ecz. Ayşe Arık Coşkun Farmazi Akademi 16:30-18:00 18:00-19:00 Salon 6 17:00-18:00 İKMİB-AKMİB-TİM Oturum Başkanı: Mehmet Ahmet Ünlü Konuşmacılar: Yasemin Taş, İpek Sarıkabadayı, Burcu Öz Salon 7-8-9 10:30-16:15 Ulusal Davetli Konuşmacılar ve Sözlü Sunum Programı (Detaylı Program: Sayfa 18-19) Yenileşim Eğitimleri Salonu 10:00-16:30 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 11 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 28 NİSAN 2017 - CUMA Salon 1 Salon 2 09:00-10:00 Invited Speaker Mesleğine Değer Ver! Omer Iqbal Loyola University, USA Ecz. Asal Uçkunkaya Uçkunkaya Eczanesi Smart Eczane ve Eczacılıkta Meslek Hakkı İlaç Fiyatlandırma Politikaları ve Sektördeki Etkileri 10:00-11:00 Oturum Başkanı: Prof. Dr. Şule Rabuş Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Oturum Başkanı: Prof. Dr. Sabahattin Aydın İstanbul Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Eyüp Gümüş Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Ecz. Eda Aydın Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Konuşmacılar: Ecz. Nida İleri Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Dr. Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürü Ecz. Özgür Öztürk Türk Eczacıları Birliği Ecz. Nurcan Uman Kutkan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. Evrim Çakıl Türk Eczacıları Birliği Ecz. Koray Kaya Türk Eczacıları Birliği Ecz. Vildan Özcan Türk Eczacıları Birliği 11:00-11:30 ARA ARA 11:30-12:30 İlaçta Patent ve Veri Koruma Serbest Eczacıların Yaşadığı Hukuksal Problemler Oturum Başkanı: Oturum Başkanları: Yrd. Doç. Dr. Mahmut Tokaç İVEK Yönetim Kurulu Başkanı Nuray Bilgin Demir Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 1. Hukuk Müşaviri Konuşmacılar: Aydın Mutlu İnvokat Fikri Mülkiyet Hizmetleri Av. Canbey Avşar Serbest Avukat Serkan Özkan Türk Patent Enstitüsü Konuşmacılar: Müge Doğru İşyapan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Hukuk Müşaviri Av. Aylin Aydoğmuş İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası Ecz. Eda Cindoğlu Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu 12:30-13:30 13:30-14:30 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Ecz. Meral Aksoy Kalıpçı Sosyal Güvenlik Kurumu ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI Invited Speaker www.ivekkongre.com Cabooter İlaç ve Deirdre Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies University of Leuven, Belgium 12 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 09:00-10:00 Kurumsal Kariyer Fırsatları Nelerdir ve Nasıl Hazırlanırım? Kamu Eczacılığı 10:00-11:00 Konuşmacılar: Ecz. Mustafa Gönen Tüm Kamu Eczacıları Derneği Başkanı Oturum Başkanı: Hakan Onel Abdi İbrahim Ecz. Emel Alkış Tüm Kamu Eczacıları Derneği Banu Engür Abdi İbrahim Konuşmacılar: Tuğba Gencer Abdi İbrahim Ecz. Güneş Özel Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. Meral Aksoy Kalıpçı Sosyal Güvenlik Kurumu Ecz. Ömer Sağlık Kamu Hastaneleri Birliği Çiğdem Kuşakoğlu İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası ARA ARA 11:00-11:30 Proje Yönetimi Yetim İlaç 11:30-12:30 Oturum Başkanı: Oturum Başkanı: Ecz. Orhan Yontar Sakarya Eczacı Odası Başkanı Prof. Dr. Bedia Kaymakçıoğlu Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Ecz. K. Melih Köken Afyon Eczacı Odası Başkanı Konuşmacılar: Konuşmacılar: Dr. Ecz. Pelin Aksungur Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. Cemaleddin Saraç Tüm Eczacı Kooperatifleri Birliği Emre Ustaoğlu BiTransfer Oğuz Tutal International Project & Education Center Dr. Refik Altun Sosyal Güvenlik Kurumu Çiğdem Kuşakoğlu İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası / Zentiva ÖĞLE ARASI ÖĞLE ARASI 12:30-13:30 13:30-14:30 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 13 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 14:30-15:30 Salon 1 Salon 2 Mazeret Yok! Eczanede Satılan Tıbbi Cihazlar ve Geri Ödemeleri Dr. Şaban Kızıldağ DEVA Oturum Başkanları: Op. Dr. Orhan Koç Sosyal Güvenlik Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Ali Sait Septioğlu Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Konuşmacılar: Dr. Mehmet Baş Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. Kadir Sedat Sofugil Tüm Eczacı İşverenler Sendikası Recep Uslu Sosyal Güvenlik Kurumu Metin Demir Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenler Sendikası 15:30-16:00 ARA ARA 16:00-17:00 Madde Bağımlılığında İlacın Kötüye Kullanımı Eczane İşletmeciliği Oturum Başkanı: Prof. Dr. Gülden Omurtag İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekan Yardımcısı Konuşmacılar: Prof. Dr. Tayfun Uzbay Üsküdar Üniversitesi MDBF Dekanı Yrd. Doç. Dr. Asuman Akgün Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Yrd. Doç. Dr. İbrahim Topçu Yeşilay Derneği 17:00-18:00 Oturum Başkanı: Ecz. Taner Döven TEB Eczacılık Akademisi Konuşmacılar: Ecz. Onur Aykanat Doruk Eczanesi Ecz. Veysel Demirci Hayat Eczanesi Ecz. Meral Yalçınkaya Tarabya Eczanesi Ecz. Kamil Güdük Özgü Eczanesi Ecz. Bora Hazır Dokuz Kavaklar Eczanesi Şiir Dinletisi Ecz. İbrahim Yavuz 18:00-19:00 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Bakmak ile Görmek Sunay Akın www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 14 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 3 Salon 4 Ulusal Farmakope Halk Sağlığının Korunmasında Eczacının Rolü 14:30-15:30 Oturum Başkanları: Prof. Dr. Yalçın Özkan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Prof. Dr. Erhan Palaska Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Kim. Yücel Dener Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Uzm. Ecz. Ayşegül Demirtaş Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Dr. Filiz Koç Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Oturum Başkanları: Ecz. Ekrem Eşkinat Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ecz. Hasan Basri Kale Kütahya Eczacı Odası Başkanı Konuşmacılar: Doç. Dr. Oğuz Özyaral İstanbul Rumeli Üniversitesi Öğr. Gör. Emine KarataşKoçberber İstanbul Medipol Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Ecz. Ayşegül Birlik Eczane Natural ARA ARA 15:30-16:00 İletişim Becerileri Akılcı İlaç Kullanımı 16:00-17:00 Oturum Başkanı: Prof. Dr. Akgül Yeşilada Kemerburgaz Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Doç. Dr. Buket Aksu Kemerburgaz Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Uzm. Ecz. Gizem Gülpınar Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Uzm. Ecz. Aylin Sancar Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Oturum Başkanı: Dr. Ali Alkan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Konuşmacılar: Prof. Dr. Ahmet Akıcı Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ecz. Mesil Aksoy Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Doç. Dr. T. Emrah Bozkurt Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Doç. Dr. Gülnur Sevin Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 17:00-18:00 18:00-19:00 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 15 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 29 NİSAN 2017 - CUMARTESİ Salon 3 Salon 4 09:00-10:00 Invited Speaker Sumon Sakolchai Khon Kaen University, Thailand 10:00-11:00 Kozmetik Eczaneye İlk Adım Oturum Başkanı: Oturum Başkanları: Prof. Dr. Semra Sardaş Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Ecz. Semih Güngör Torium Eczanesi Konuşmacılar: Konuşmacılar: Doç.Dr. Evren Alğın Yapar Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ecz. Neylan Zırhlıoğlu Moda Zırhlıoğlu Eczanesi Ecz. Fügen Soykut Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği Ecz. Emin Olgun Emin Eczanesi Ecz. Mehmet Müderrisoğlu Rebul Eczanesi 11:00-12:00 ARA ARA 12:00-13:00 Eczane Teknisyenleri Buluşması: Sorunlar ve Çözüm Önerileri Eczaneler Mevzuatı Oturum Başkanı: Ecz. İbrahim Yavuz İVEK Prof. Dr. Nurullah Okumuş Sağlık Bakanlığı Oturum Başkanı: Konuşmacılar: Konuşmacılar: Uzm. Ecz. Deniz Özler Kıral İstanbul Sağlık Müdürlüğü Dr. Alaattin Dilsiz Sağlık Bakanlığı Dr. Sezai Ceceloğlu İstanbul Sağlık Müdürlüğü Ecz. Murat Karakurt Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Aydın Dağ Eczane Teknisyenleri Konfederasyonu Başkanı 13:00-15:00 KAPANIŞ OTURUMU VE ÖDÜL TÖRENİ Salon 7 09:00-12:00 Flaster ve Kan Durdurucular Eğitimi Salon 8 09:00-12:00 Biyomedikal Kalibrasyon Eğitimi Salon 9 09:00-12:00 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Uyku/ ve Cihazları Eğitimi İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı GlobalSolunum Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 16 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM Salon 5 Salon 6 09:00-10:00 Klinik Araştırmalar 10:00-11:00 Oturum Başkanı: Prof. Dr. Hanefi Özbek İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Konuşmacılar: Prof. Dr. Ahmet Özet Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Prof. Dr. Muradiye Nacak Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Ecz. Nihan Burul Bozkurt Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ARA 11:00-12:00 Homeopati 12:00-13:00 Oturum Başkanı: rof. Dr. İrem Çankaya P Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Konuşmacılar: Dr. Altunay Ağaoğlu Klasik Homeopati Derneği Başkanı Dr. Gökhan Şentürk Homeopati İstanbul Ecz. Püren Figen Kenar Klasik Homeopati Derneği Açık Oturumu Ecz. Şerike Sadıkahmet Sadık Ahmet Eczanesi 13:00-15:00 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 17 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 26 Nisan 2017 - Çarşamba Salon 5 SAAT 14:30-16:00 OTURUM - 1 Moderatör: Prof. Dr. Semra SARDAŞ, Prof. Dr. Belma GÜMÜŞEL Prof.Dr. Gülten KANTARCI Biyobenzer ve biyoüstün ilaç kavramları, kabul kriterleri arasındaki farklar Yrd.Doç.Dr. Devrim Demir DORA Biyobenzer ürünlerde benzerliğin gösterilmesi Prof.Dr. Erdem GÖKER Klinik onkolojide biyobenzerler: Olumlu beklentiler ve tehditler 16:00-16:30 16:30-17:30 KAHVE ARASI Dr.Seyfullah DAĞISTANLI Biyobenzerden Biyoinnovasyona Çiğdem Yılmaz Lokal ekonomiyi desteklemek için kalitatif bir yaklaşım 27 Nisan 2017 - Perşembe Salon 5 SAAT 09:00-10:00 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies OTURUM - 2 Moderatörler: Prof. Dr. Semra SARDAŞ, Prof.Dr. Zeki TOPÇU Prof.Dr. Zeki TOPÇU Rekombinant DNA teknolojisinin sağlık bilimlerindeki uygulamaları ile öne çıkan biyoetik tartışmalar Yrd.Doç.Dr. Bilge DEBELEÇ BÜTÜNER T hücre-aracılı kanser immunoterapisinde inflamatuar mikroçevrenin rolü 10:00-10:30 KAHVE ARASI 10:30-12:00 Yrd.Doç.Dr. Yücel BAŞPINAR Gen taşınmasında nanobaloncuklar www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Arş.Gör. Mustafa KOTMAKÇI Ekstraselüler veziküller- tanıda ve ilaç taşınmasında yeni oyuncular Serkan ÖZKAN Sinai Mülkiyet Kanununa göre İlaç ve Biyoteknolojik Buluşların Patentlenmesi 18 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 12:00-13:00 KAHVE ARASI 13:00-15:00 OTURUM - 3 Moderatör: Murat Barlas İlaçta Biyoteknolojide Mevcut Durum ve Gelecek Vizyonu (Türkiye Biyoteknolojik İlaç Platformu) Vedat Eğilmez Türkiye'de ve Dünyada Biyoteknolojik İlaçlar Firma Sunumları Genel Değerlendirme 15:00-18:00 OTURUM - 4 Moderatör: Dr. Ferhat Farşi Biyoteknolojide Güncel Konular Dr. Haleh Hamedifar Biyobenzerlere Giriş ve CinnaGen’in Kazanımları Dr. Amir Farshchi Biyobenzerlerin Farmakoekonomisi Mehran Montajabi Biyoteknolojik Üretimde Upstream Dr. Hamideh Aghajani Biyoteknolojik Üretimde Downstream’e Genel Bakış L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Dr. Alireza Hosseini Biyobenzerlerde Kalite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 19 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM SÖZLÜ BİLDİRİLER VE DAVETLİ KONUŞMACILAR 27 Nisan 2017 - Perşembe SALON-7 Prof. Dr. İlkay KÜÇÜKGÜZEL 10:30-11:00 D-001 - Meral TUNÇBİLEK Yeni Nükleobaz ve Nükleozit Analoglarının Sentez Yöntemleri ve Sitotoksik Aktiviteleri 11:00-11:30 S-001 - Mehlika Dilek ALTINTOP Synthesis and Biological Evaluation of New 1,3,4-Thiadiazole Derivatives as Potential Anticancer Agents Targeting Kinases 11:30-12:00 S-002 - Göknil Pelin COŞKUN Diflunisal üzerinden geliştirilen yeni moleküllerin sentezi, karakterizasyonu ve biyolojik aktivitelerinin incelenmesi 12:00-13:00 ÖĞLE ARASI Doç. Dr. Kutay DEMİRKAN 13:00-13:30 D-002 - Akgül YEŞİLADA Hasta odaklı eczacılık eğitiminde farmasötik ve medisinal kimyanın yeri 13:30-14:00 D-003 - Berna TERZİOĞLU BEBİTOĞLU Etik kurul başvurusunda dikkat edilmesi gereken hususlar 14:00-14:30 S-003 - Meliha Merve HIZ Osteoporoz Tedavisinde Yeni Molekül: Oleuropein/ Oleropein aglycone 14:30-14:45 KAHVE ARASI Prof. Dr. Göksel ŞENER 14:45-15:15 D-004 - Buket AKSU Kalite tasarımı-QbD 15:15-15:45 D-005 - Mutlu Dilsiz AYTEMİR Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Kapsamında Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) Çalışmalarının Ticarileştirilmesi ve Patentle Korunması 15:45-16:15 S-004 - Mustafa Said YILDIZ Yalın Eczane Uygulamaları ve Katkıları Prof. Dr. Belma GÜMÜŞEL 10:30-11:00 D-006 - Bensu KARAHALİL DNA onarım enzimlerinin ilaç olarak kullanımı: Kanser tedavisi 11:00-11:30 D-007 - Özge ÇEVİK Molecular Perspective on Mechanisms of Multi Drug Resistance in Cancer 11:30-12:00 S-005 - Ayşe Ferda NURSAL miRNA'lar İlaç veveKanser Rolü Eczacılıkta İlaç KüreselDirencinde Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 12:00-13:00 KAHVE ARASI Doç. Dr. Timuçin UĞURLU 13:00-13:30 D-008 - Özgen ÖZER 3D Printed Drug Delivery Patch: Fabrication and Flexibility Analysis SALON-8 www.ivekkongre.com 20 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 13:30-14:00 S-006 - Sevgi GÜNGÖR Nanotaşıyıcı sistemli topikal ürünlere genel bakış 14:00-14:30 S-007 - Gökçen YAŞAYAN Kendiliğinden oluşan blok kopolimer sistemlerin karakterizasyon çalışmaları 14:30-14:45 ÖĞLE ARASI Prof. Dr. Gülden OMURTAG 14:45-15:15 D-009 - Nurşen BAŞARAN Bitkisel ürünlerle ilaç etkileşmeleri istenmeyen sonuçları 15:15-15:45 S-008 - Halil KOYU Bitkisel Ekstre Eldesinde İleri Ekstraksiyon Teknolojilerinin Kullanımı 15:45-16:15 S-034 - Devrim Demir Dora Development and Evaluation of Polyethylenimine/pDNA Complexes as Non-viral Gene Delivery Systems for Breast Cancer Doç. Dr. Leyla BİTİŞ 10:30-11:00 S-009 - Ferda ESER Antiproliferative activity of Centaurea virgata Lam. and isolation of its secondary metabolites 11:00-11:30 S-010 - İbrahim DEMİRTAŞ Isolation of Seconder Metabolites and Their in vitro Anticancer Studies from Satureja boissieri 11:30-12:00 S-011 - Esin AK Protective effect of Chard (Beta vulgaris L. var. cicla) on valproic acid induced liver injury in rats 12:00-13:00 ÖĞLE ARASI Prof. Dr. Gülgün TINAZ 13:00-13:30 S-012 - Yağız ANASIZ Eczacılıkta Yeni Bir Çağ: Kişiselleştirilmiş Tıp, Kök Hücreler ve Rejeneratif Tıp 13:30-14:00 S-013 - Fikriye URAS Benefits and risks of stem-cell therapy 14:00-14:30 S-014 - Nefise Özlen ŞAHİN Biyoteknolojik Yetim İlaçlar 14:30-14:45 KAHVE ARASI Prof. Dr. Ümran SOYOĞUL GÜRER 14:45-15:15 D-010 - Kadir TURAN İnfluenza virüsleri; günümüzde uygulanan tedavi yöntemleri ve yeni anti-influenza virüs ajanlarının geliştirilmesinde moleküler yaklaşımlar 15:15-15:45 S-015 - Erkan RAYAMAN Ortak Yaşam Alanlarında Bulunan Stafilokoklar ile Bunların Antibiyotiklere Duyarlılıkları ve Virulans Faktörleri 15:45-16:15 S-016 - Burçak ŞENBAŞ Investigation of The Relationship Between İnfluenza A Virus Nuclear Export Protein and Cellular Nuclear Pore Complex Related Proteins SALON-9 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 28 Nisan 2017 - Cuma SALON-7 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Doç.Dr.Sevda SELÇUK 21 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 10:30-11:00 11:00-11:30 11:30-12:00 12:00-13:00 13:00-13:30 13:30-14:00 14:00-14:30 14:30-14:45 14:45-15:15 15:15-15:45 15:45-16:15 16:15-16:45 10:30-11:00 11:00-11:30 11:30-12:00 12:00-13:00 13:00-13:30 13:30-14:00 14:00-14:30 14:30-14:45 D-001 - Ahmet UYANIK Endüstride Kullanılan Temel İstatistik D-012 - Duygu YENİCELİ UĞUR İlaç-enzim etkileşimlerinin kapiller elektroforez yöntemi ile incelenmesi S-017 - Derya CANSIZ The Corelation Between Chromatographic Profile and Carbonic Anhydrase Inhibitory Activity of Plant Extracts ÖĞLE ARASI Prof.Dr.Türkan YURDUN D-013 - Şahan SAYGI Yer üstü sularında ağır metal mevcudiyetinin toksikolojik yönden değerlendirilmesi: KKTC’den örnek bir çalışma D-014 - Yalçın DUYDU Borik aside maruz kalmak insanlarda üreme ve gelişim sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilir mi? D-015 - Dilek BATTAL Günümüzde Toksikoloji Analizlerinde Kullanılan Modern Teknolojiler ve Yükümlülüklerimiz KAHVE ARASI Prof.Dr.Levent KABASAKAL D-016 - Aslıgül KENDİRCİ Türkiye’de klinik araştırmalar: Dün, bugün, yarın D-017 - Emel TETİK Türkiye’de ilaç araştırma geliştirme faaliyetleri ve klinik araştırmalarda güncel durum S-018 - Özge CEMİLOĞLU ÜLKER Gelişimsel nörotoksik kimyasallar ve in vitro 3 boyutlu beyin modeli S-019 - Ayfer BECEREN Resveratrol Protects Against Ionizing Radiation-Induced Multiple Organ Damage in Rats SALON-8 Yrd.Doç.Dr.Hale ÖZCÖMERT D-018 - Buket AKSU Kuşaklararası yönetim D-019 - M. Nazlı ŞENCAN Farmakoantropoloji Yöntemi ve İletişim D-020 - Bülent KIRAN Eczacılıkta Kariyer Planlamada Eğitimin Önemi ÖĞLE ARASI Doç.Dr.Derya ÖZSAVCI D-021 - Meryem YAMAN Farmakovijilansta denetim D-022 - Gülşah GEDİK Edirne ili serbest eczanelerinde majistral ilaç araştırması S-020 - Nergiz NEMUTLU ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Ankara ilindeİlaçreçetelenen ilaçlara bağlı istenmeyen etkilerin izlenmesi ve farmakovijilans konusunda farkındalığın artırılması KAHVE ARASI Doç.Dr.Oya SİPAHİGİL www.ivekkongre.com 22 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L BİLİMSEL PROGRAM / SCIENTIFIC PROGRAM 14:45-15:15 15:15-15:45 15:45-16:15 16:15-16:45 10:30-11:00 11:00-11:30 11:30-12:00 12:00-13:00 13:00-13:30 13:30-14:00 14:00-14:30 14:30-14:45 14:45-15:15 15:15-15:45 15:45-16:15 16:15-16:45 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies S-021 - M. Zeki HAZNEDAROĞLU Fitokozmesötiklerin kullanımı S-022 - Abdullah OLGUN Kanıta dayalı anti-aging S-023 - Evren ALGIN YAPAR Current and Technological Developments in Cosmetics S-024 - Halil AKSOY Wound healing and effective factors SALON-9 Prof.Dr.Fikriye URAS S-025 - Serap ŞAHİN BÖLÜKBAŞI iPLA2 İnhibisyonunun DU 145 Hücre Hattı Lipid Türleri Ekspresyonu Üzerine Etkisinin Lipidomik Yaklaşımla Belirlenmesi S-026 - Selen ÇAKER Glipizidin Adipositlerde Glikoz Hemostazı Ve Programlı Hücre Ölümüne Etkilerinin Moleküler Seviyede Araştırılması S-027 - Nurşen SARI Immobilization of Glucose Oxidase on Spheres Attached Dendron, Determination of Glucose in Artificial Urine ÖĞLE ARASI Doç.Dr.Mesut SANCAR S-028 - Zehra Aysun ALTIKARDEŞ Yenilikçi Bir Yaklaşım ile Marmara Üniversitesi Personeli Kalp Riski Taraması S-029 - Yağmur KILIÇDAĞI Yaşlılarda Akılcı İlaç Kullanımında Eczacı Rolü S-030 - Hilal EROL COŞKUN Emzirme Döneminde Teikoplanin Kullanımı KAHVE ARASI Prof.Dr.Azize ŞENER S-031 - Ömer AKGÜL Beta-hemolitik ve Non-hemolitik Streptokokların Antibiyotik Direnç Genlerinin Moleküler Yöntemlerle İncelenmesi S-032 - Pervin RAYAMAN Microbiological Investigation on Laundry Washing Process and Detergent Efficiency S-033 - Müjde ERYILMAZ Antimicrobial Activity of Peucedanum palimbioides and Peucedanum chryseum S-034 - Hulya KARACA GENCER Production of the taxol precursor taxadiene in engineered yeast www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 23 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L POSTER PROGRAMI POSTER PROGRAM 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM P-1 | Poster Oturumu - 1 | 26.04.2017 | 09:00 - 18:00 0357 P-0001 0001 P-0002 0441 P-0003 0250 P-0004 0333 P-0005 0117 P-0006 0395 P-0007 0350 P-0008 0391 P-0009 0121 P-0010 0403 P-0011 0122 P-0012 0370 P-0013 0393 P-0014 0075 P-0015 0070 P-0016 0065 P-0017 Separation and determination of Patent Blue V (E131) in pharmaceutical sample by cloud poınt extraction Dönay Yuvalı, Esen Gül Koçak, İbrahim Narin Synthesis and Anticancer Activity of 4-Thiazolidinones Sevil Şenkardeş, Şükriye Güniz Küçükgüzel Bitkisel Zayıflama Ürünlerinde Sentetik İlaç Etken Maddelerinin Varlığının HPLC-DAD-MS ile Araştırılması Duygu Taşkın, Büşra Eğe, Sıdıka Sungur A Comparison Study between Experimental and Theoretical Spectroscopic Data of Ofloxacin Fatima Zohra Mimouni, Nasser Belboukhari, Khaled Sekkoum, Abdelkrim Cheriti, Hassan Y. Aboul Enein Study on the Adsorption Kinetics of Nicotinic Acid on Activated Carbon Selçuk Mirza Terzi, Sinem Göktürk Investigation of Photodynamic Therapy Properties of Metal-free and Metallo Phthalocyanines Functioning with Benzotriazole Groups Burak Barut, Ümit Demirbaş, Halit Kantekin, Mahmut Durmuş Electrochemical Behavior Of 5-Fluorouracil And Its Square Wave And Differential Pulse Voltammetric Determination In Pharmaceuticals And Biological Fluids Özge Güngör, Fatma Ataş, Aysegul Golcu Antitumor Effects of New Iron(III) and Nickel(II) Chelates of S-methyl-thiosemicarbazones on Gastrointestinal Cell Lines Dürdane Serap Erdem Kuruca, Bahri Ülküseven, Mehmet Arslan, Tülay Bal Demirci, Kadriye Akgün Dar Impurity Profiling of Drugs Kaan Öztaş, Metin Ozan Gündoğdu, Deniz Çıkla Yılmaz Synthesis, characterisation, photophysical and photochemical properties of Metal-Free, Zinc(II) and Lead(II) phthalocyanine Ümit Demirbaş, Burak Barut, Halit Kantekin, Mahmut Durmuş Spectroscopic Investigation of Citarabine with FSdsDNA Özge Güngör, Ayşegül Gölcü Synthesis, Photophysical and Photochemical Properties of Non-peripherally Tetra-Substituted Metal-Free and Metallo Phthalocyanines Ümit Demirbaş, Burak Barut, Halit Kantekin, Mahmut Durmuş Bazı Beta Blokörlerin Ultrason Destekli Sıvı-Sıvı Ekstraksiyon Sonrası Yükseltilmiş Alan Elektrokinetik Enjeksiyonlu Kapiler Elektroforez ile Tayini Damla Üvez, Nusret Ertaş Simple and Validation Spectrophotometric Method for The Determination of Anti Cancer Drug Cytarabine Injection Solution and Bıological Fluids Özge Güngör, Mustafa Çeşme, Ayşegul Gölcü Kantitatif Farmasötik Bilimde Analitik Kimyanın Önemi Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Fatih İslamoğlu Kolşisinin UPLC ile Validasyonu, Tekniği ile Stres Bozunurluk Ürünİlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / GlobalLC-MS/MS Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Koşullarındaki Pharmacies lerinin Tayini Süleyman Gökce, İbrahim Bulduk, Hüseyin Enginar Analytical Approaches for Methylprednisolone Aceponate and Similar Substances Fevziye Gizem Tecimen, Ayşen Kurt Cucu, Deniz Cıkla Yılmaz www.ivekkongre.com 25 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0330 P-0018 0190 P-0019 0331 P-0020 0398 P-0021 0409 P-0022 0406 P-0023 0394 P-0024 0296 P-0025 0137 P-0026 0396 P-0027 0156 P-0028 0317 P-0029 0348 P-0030 0345 P-0031 0055 P-0032 0054 P-0033 0397 P-0034 0259 P-0035 0267 P-0036 0257 P-0037 0254 P-0038 A study on the interactions of procaine hydrochloride with hydrocarbon and fluorocarbon surfactants Sinem Bektaş, Sinem Göktürk Development and Validation of a New Spectrophotometric Method for Galantamine Assay in Pharmaceutical Formulations İbrahim Bulduk, Süleyman Gökce Effects of Ionic Liquids on the Interactions of Drug and Surface Active Agents Murat Ozan, Sinem Göktürk Metal Based Drug; Synthesis, Characterization And Analytical Properties Özge Güngör, Mustafa Çeşme, Ayşegül Gölcü Sarıgöl (Manisa) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Gizem Bulut, Ceren Yener Perception of traditional medicine among Nigerians Ahmet Kurnaz, Toklong Moses Fılam, Seyhan Hıdıroğlu, Melda Karavuş Gediz (Kütahya) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Gizem Bulut, Büşra Nur Başol Erdemli (Mersin) yöresinin bazı yararlı bitkileri İsmail Şenkardeş, Ayşegül Culu A New Plant Containing High Rate Protein: Quinoa Bahattin Bulduk, Mehmet Bulduk Akşehir (Konya) Yöresinin Bazı Yararlı Bitkileri Ahmet Doğan, Büşra Nur Cura İstanbul'un (Avrupa Yakası) Eczane ve Aktarlarında Yatıştırıcı Amaçlı Satılan Tıbbi Bitkiler Merve Erkol, Engin Özhatay Çanakkale Doğal Yayılışlı Atropa belladonna L. Taksonunun Morfolojik ve Anatomik Özelliklerinin İncelenmesi Deniz Batmaca, Ahmet Gönüz Lycium barbarum L. (Goji berry)’un Geleneksel ve Modern Tıpta Potansiyel Kullanımı ve Biyolojik Aktiviteleri Hakan Terzi, Erhan Sakartepe, Mustafa Yıldız, Fadimana Kaya Bakır Stresi Altındaki Mısır Fidelerinde Salisilik Asit (SA) Uygulamasının Bazı Genlerin Expresyon Seviyeleri Üzerindeki Etkisinin Araştırılması Fuat Yetişsin, Mehmet Demiralay, Aykut Sağlam, Rabiye Terzi, Asım Kadıoğlu İstanbul (Avrupa Yakası) Eczane ve Aktarlarında Soğuk Algınlığına Karşı Satılan Bitkisel Drogların İncelenmesi Zeynep Beyza Esen, Engin Özhatay İstanbul’un (Avrupa yakası) Eczane ve Aktarlarında Zayıflatıcı Amaçlı Satılan Bitkisel Droglar Gözde Deniz, Engin Özhatay İnebolu (Kastamonu) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Ahmet Doğan, Kübra Bozkurt Antimicrobial activities of the aerial parts and roots of Cirsium trachylepis Rezzan Aliyazıcıoğlu, Şengül Alpay Karaoğlu Bazı Aromatik Sülfonamit Bileşiklrinin Sentezi, Antimikrobiyal Aktivitelerinin İncelenmesi Tülin Şen, Saliha Alyar, Hamit Alyar İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Antioxidant and Cytotoxic Activities of the Aerial Parts and Roots of Cirsium trachylepis Rezzan Aliyazıcıoğlu, Sermet Yıldırmış Synthesis and Antimicrobial Evaluation of Unsymmetrical Schiff bases Dilek Nartop, Hatice Öğütcü www.ivekkongre.com 26 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0268 P-0039 0273 P-0040 0274 P-0041 0278 P-0042 0285 P-0043 0297 P-0044 0300 P-0045 0302 P-0046 0304 P-0047 0310 P-0048 0311 P-0049 0312 P-0050 0319 P-0051 0323 P-0052 0299 P-0053 0159 P-0054 0021 P-0055 0062 P-0056 0080 P-0057 Feniltiyofen Türevlerinin Elektronik ve Yapısal Özelliklerinin DFT/B3LYP Metoduyla İncelenmesi Cihan Şen, Saliha Alyar, Hamit Alyar Bazı Centaurea bitki ekstrelerin insan eritrosit karbonik anhidraz izoenzimleri üzerine etkilerinin incelenmesi Ali Rıza Tüfekçi, Çağlar Güler, Fatih Gül, Şevki Adem, İbrahim Demirtaş Kickxia lanigera bitkisi üzerine biyoaktif yönlendirmeli izolasyon çalışmalar Fatih Gül, Ali Rıza Tüfekçi, Muhammet Altun, İbrahim Demirtaş Effects of Dose Dependent TRAIL Treatment on Migration of Docetaxel Resistance in PC3 Prostate Cancer Cells Hilal Acidereli, Ozge Cevik The Role of Gene Expression in G6PD Enzyme Activity Başak Günaştı, Ebru Dündar Yenilmez, Duygu Düzgünce Boğa, Mustafa Muhlis Alparslan, Umut Kökbaş, Abdullah Tuli Nigellin induced apoptosis in U205-human osteosarcoma cancer cell line Merve Aydın, Yeter Çilesiz, Ozge Cevik Cyclosporine-A and Letrozole Combination Induced To Apoptosis on Human Breast Cancer Cell Line (MCF-7 and MDA-MB-231) Yeter Çilesiz, Merve Aydın, Ozge Cevik Effects of Quercetin and LiCI Combination on Glioblastoma Cell Lines Merve Aydın, Yeter Çilesiz, Ozge Cevik Anti-tumor effects of TRAIL on ovarian cancer cells in vitro Tuğba Biçen, Ozge Cevik 5-Klor,2-Hidroksiasetofenon Propansülfonilhidrazon Bileşiğinin Sentezi Yapısının Aydınlatılması, Antibakteriyel Özelliklerinin ve Yapı Aktiflik İlişkisinin İncelenmesi Neslihan Özbek, Ümmühan Özdemir Özmen, Ahmet Fazıl Altun The combination of LiCl with Cyslosporine-A: a new anti-metastatic therapeutic strategy for prostate cancer Fatma Aysun Türüt, Ozge Cevik Comparison of taxane-based chemotherapy drugs in prostate cancer growth and metastasis Hilal Acıdereli, Fatma Aysun Türüt, Ozge Cevik Bis(5-Klor,2-Hidroksiasetofenonpropansülfonilhidrazonato) Pd(II) Kompleksinin Sentezi Yapısının Aydınlatılması, Antibakteriyel Özelliklerinin ve Yapı Aktiflik İlişkisinin İncelenmesi Neslihan Özbek, Ümmühan Özdemir Özmen, Ahmet Fazıl Altun D Vitamininin Kanserdeki Rolleri Zeynep Nil Ünal, Nüket Sarıhanlı Effects of Letrozole and Taxane Drug Combination on Human Breast Cancer Cell Line (MCF7 and MDA-MB-231) Yeter Çilesiz, Merve Aydın, Ozge Cevik Use of Immobilized Dendrimers in The Qualitative Determination of Herbicides Nurdan Kurnaz Yetim, Nurşen Sarı Deneysel Diyabetli Sıçanlarda Zeytin (Olea europaea L.) Yaprağı Ekstresinin Serum 8-Hidroksi–2'-Deoksiguanozin, Total Oksidan ve Antioksidan Kapasiteleri Üzerine Etkisi Tahir Kahraman, Zwain Nozad Shamsulddin İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies The investigation of black cumin’s agents in different phases as theoretical Faik Gökalp Zeytin etken maddelerinden oleuropein in metabolizmasında ki kimyasal aktivitesinin teoriksel olarak araştırılması Faik Gökalp www.ivekkongre.com 27 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0097 P-0058 0102 P-0059 0104 P-0060 0105 P-0061 0111 P-0062 0114 P-0063 0115 P-0064 0118 P-0065 0119 P-0066 0120 P-0067 0213 P-0068 0188 P-0069 0235 P-0070 0232 P-0071 0215 P-0072 0214 P-0073 0212 P-0074 Spectroscopic and Biological Properties of Ruthenium(II), Palladium(II), Iron(II), and Cobalt(II) Complexes of Schiff Base Containing Ortho-Vaniline Nevin Turan, Kenan Buldurun, Yusuf Alan, Ahmet Savcı, Naki Çolak New azo compounds containing schiff base for the novel ınhibitors of xanthine oxidase and acetylcholinesterase enzymes Nimet Baltaş, Cihan Kantar Examination of urease ınhibitory properties and antioxidant activities by using FRAP, CUPRAC, DPPH• and ABTS•+ methods of benzimidazole derivatives containing different heterocyclic compounds Nimet Baltaş, Emre Menteşe Determination of anti-xanthine oxidase, antioxidant and antimicrobial activities of some 5,6-dimethyl-2-(substituted)-1h-benzimidazoles and their acylhydrazide derivatives Nimet Baltaş, Emre Menteşe, Fatih Şaban Beriş Obsesif kompulsif bozuklukta serotonin ve dopaminin nörokimyasal etkisi Mehmet Cihad Aktaş, Sakine Aktaş Synthesis, DNA/BSA Binding, DNA Photocleavage Properties and Topoisomerase I Inhibition of Morpholine Substitued Zn(II) Phthalocyanine Burak Barut, Ümit Demirbaş, Arzu Özel, Halit Kantekin Acetylcholine/Butyrylcholinesterase Inhibition Properties of Metal-Free and Metallo Phthalocyanines Containing Thiophene Groups Burak Barut, Ümit Demirbaş, Arzu Özel, İsmail Değirmencioğlu The Water Soluble Pyridine Substituted Mn(III) and Cu(II) Phthalocyanines: DNA/BSA Binding, DNA Photocleavage and Antioxidant Activities Burak Barut, Zekeriya Bıyıklıoğlu, Arzu Özel, Turgut Keleş Investigation of Cholinesterase Inhibition of Novel BODIPY Compounds Arzu Özel, Zekeriya Bıyıklıoğlu, Tayfun Arslan, Burak Barut, Turgut Keleş DNA Binding and Photocleavage Studies of Water Soluble Silicon Phthalocyanines Ümit Demirbaş, Burak Barut, Arzu Özel, Halit Kantekin Furan İçeren Yeni Schiff Bazı ve Metal Komplekslerinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktiviteleri Hamit Alyar, Saliha Alyar, Ayla Gündüzalp Salisilaldimin türevinin antikanser özelliklerinin incelenmesi İsmail Koyuncu, Ataman Gönel, Mesut Işık, Şükrü Beydemir, Ahmet Kılıç, Mustafa Durgun, Adem Necip Enzymatic Activities of Novel Diimine-Dioxime Ligand and Its Homodinuclear Cu(II) Complex: Synthesis, Characterization and Theoretical Calculations Nurten Özen, Bülent Dede, Güvenç Görgülü Synthesis and Enzyme Immobilization Study of Novel Polymeric Supports Dilek Nartop, Nurdan Kurnaz Yetim, Elvan Hasanoğlu Özkan, Murat Güleç, Birtane Demirel, Nurşen Sarı Bazı disülfonamit bileşiklerinin Yapı-Aktivite İlişkisinin İncelenmesi (SAR) Saliha Alyar, Hamit Alyar, Neslihan Özbek Bazı Sülfonilhidrazon Türevlerinin Yapısal ve Elektronik özelliklerinin PM3 ve DFT Yöntemleriyle İncelenmesi, Yapı-Aktivite İlişkilerinin (SAR) Değerlendirilmesi Saliha Alyar, Neslihan ÖzbekSharing on Pharmaceuticals and Pharmacies İlaç veAlyar, EczacılıktaHamit Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Tiyofen İçeren Yeni Schiff Bazı ve Metal Komplekslerinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktiviteleri Hamit Alyar, Saliha Alyar, Ayla Gündüzalp www.ivekkongre.com 28 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0130 P-0075 0203 P-0076 0154 P-0077 0187 P-0078 0186 P-0079 0163 P-0081 0162 P-0082 0253 P-0083 0262 P-0084 0352 P-0085 0365 P-0086 0383 P-0087 0405 P-0088 0424 P-0089 0359 P-0090 0358 P-0091 0420 P-0092 Sığır Serum Albumin Nanoparçacıklarının Üretimi ve Kontrollü Kloramfenikol Salımında Kullanımı Leyla Yeşilçinar, Cahit Akgül Chemıcal Poısonıng Nizamettin Günbatar, Bahattin Bulduk, Yaşar Göz Mentha Longifolia’dan Elde Edilen Ekstraktların ve Uçucu Yağın Antioksidan Özelliklerinin Araştırılması Ahmet Savci, Yusuf Alan Kemoterapötik ajanlar olarak binükleer bor-florür kompleksi İsmail Koyuncu, Ataman Gönel, Mesut Işık, Şükrü Beydemir, Mustafa Durgun, Reşat Dikme Asetilkolinesteraz enzim aktivitesi üzerine bazı fenolik bileşiklerin in vitro etkilerinin incelenmesi Şükrü Beydemir, Mesut Işık Selective cytotoxic effects of Aloe vera and aloe emodin on B16F10 murine melanoma and NIH3T3 mouse embryogenic fibroblast cells Eda Çandöken, Serap Erdem Kuruca, Nuriye Akev Determination of toxic doses for carbamate pesticide using UV spectrophotometric method Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurşen Sarı Synthesis of Pt(IV) Attached Polymeric Microspheres for Immobilization of Glucose Oxsidase Dilek Nartop, Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurdan Kurnaz Yetim, Murat Güleç, Birtane Demirel, Nurşen Sarı A New Tool For Phenylketonuria Diagnosis Using Phenylpyruvic Acid Kezban Kartlaşmış, Umut Kökbaş, Levent Kayrın Elastase and Alpha-Glucosidase Inhibitory Activities of Chard Extract Ozlem Sacan, Refiye Yanardag Satureja boissieri bitki ekstraktlarının HeLa ve C6 Hücrelerine Karşı Antiproliferatif Özelliklerinin İncelenmesi Muhammed Altun, Ali Rıza Tüfekçi, İbrahim Demirtaş, Lütfi Behçet Evaluation, Kinetic and Molecular Docking Studies of Coumarin Based Azolium Chlorides as Potent Paraoxonase 1 Inhibitors Başak Gökçe, Nahit Gençer, Oktay Arslan, Mert Olgun Karataş, Harun Uslu, Bülent Alıcı Histone deacetylase, urease and xanthine oxidase inhibitory activities of Eremurus spectabilis Bieb Bertan Boran Bayrak, Refiye Yanardag Farklı enzimler üzerine metil civanın inhibisyon etkisinin incelenmesi Şevki Adem, Çağlar Güler, Naciye Kayhan Carbonic Anhydrase I and II Inhibitory Activities of Novel Sulphonamide-Substituted Coumarylthiazole Derivatives Adem Ergün, Nahit Gençer, Oktay Arslan, Fatih Sönmez, Belma Zengin Kurt, Çiğdem Bilen, Mustafa Küçükislamoğlu Aromatik ve Heteroaromatik bütansülfonil hidrazon bileşiklerinin Karbonik anhidraz II ve IX enzimleri üzerindeki inhibisyon etkilerinin incelenmesi Ümmühan Özdemir, Çağlar Güler, Şevki Adem, Naciye Kayhan, Emrah Yerlikaya, Sezer Okay, Fatma Sanlı /Şentürk İlaç ve Hamurcu, Eczacılıkta KüreselOzan Bilgi Paylaşımı Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Aromatik etan sülfonil hidrazon bileşiklerinden elde edilen Ni (II) komplekslerinin sentezi ve Karbonik anhidraz izoenzimler (hCA-II ve hCA-IX ) üzerindeki inhibisyon etkileri Ümmühan Özdemir, Çağlar Güler, Şevki Adem, Naciye Kayhan, Emrah Yerlikaya, Sezer Okay, Fatma Hamurcu www.ivekkongre.com 29 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0426 P-0093 0428 P-0094 0433 P-0095 0440 P-0096 0361 P-0097 0351 P-0098 0442 P-0099 0390 P-0100 0438 P-0101 0453 P-0102 0445 P-0103 0343 P-0104 0446 P-0105 0371 P-0106 0407 P-0107 0227 P-0108 0226 P-0109 0180 P-0110 0189 P-0111 Salisilaldehit-N-metil m-toluensülfonilhidrazon bileşiğinin ve Palladyum(II), Kobalt(II) Komplekslerinin Sentezi, Antimikrobiyal Aktivitelerinin ve CA II enzim inhibitör etkilerinin incelenmesi Tülin Şen, Saliha Alyar, Hamit Alyar N’-Asetil propan sülfonik asit hidrazit Bileşiğinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktivite Çalışmaları Cihan Şen, Saliha Alyar, Ümmühan Özdemir Özmen, Hamit Alyar Diklofenak-Na'un İn Vitro Şartlarda Eritrosit Arginaz Aktivitesine Etkisi Naciye Kurtul, Semra Öztürk The Effects of Insulin and Melatonin on the Kidney Tissue of Diabetic Rats Begüm Gürel, Hazal İpekçi, Burçin Alev, Nihal Şehkar Oktay, Ünsal Veli Üstündağ, Ayşen Yarat, Ebru Işık Alturfan, Göksel Şener, Tuğba Tunalı Akbay Evaluation Of Sulfonamide-Bearing Thiazole As Carbonic Anhydrase Inhibitors Adem Ergün, Nahit Gençer, Oktay Arslan, Çiğdem Bilen, Soner Kılıçaslan, Mustafa Arslan Effects of Some Plant Extracts on Adenosine Deaminase Activity Ozlem Sacan, Aris Tercan Myrtus communis L. Bitkisinin Meyvesinden Elde Edilen Etanol Ekstraktının FRAP ve CUPRAC Yöntemi ile Antioksidan Kapasitesinin Belirlenmesi Mesut Galip Demir, Mine Gülaboğlu, Zerrin Kutlu, Büşra Diyarbakir Investigation the Inhibitory Properties of Benzoxazinone-Containing Benzimidazolium and Imidazolium Chlorides on the Activity of Purified Human Paraoxonase 1 (hPON1) Başak Gökçe, Nahit Gençer, Oktay Arslan, Mert Olgun Karataş, Harun Uslu, Bülent Alıcı Evalution in “new benzimidazole Schiff bases” microwave assisted synthesis and, the effect on human leukaemia cells with flow cytometry Şeyma Çelikbilek Çelik, Ziya Erdem Koç Antineuraminidase and Antixanthine Oxidase Activities of Some S-Substituted Perhalonitrobuta-1,3-dienes Onur Ertik, Nihal Onul, Nese Senturk Mermer, Refiye Yanardag Onkogenler Kemal Ozan Erdoğan, Ali Erdinç Yalın Gentamisin Sülfat, Amoksisilin ve Sefazolin Sodyum Antibiyotiklerinin Fare Kalp Dokusundaki Antioksidan Sistem Üzerine Etkilerinin Gen ve Protein Seviyesinde İncelenmesi Ahmet Savci, Enver Fehim Koçpınar, Harun Budak, Melda Şişecioğlu, Mehmet Çiftci Development of Surface Plazmon Rezonance Sensors Based on Molecularly Imprinted Nanofilms for Detection of Pesticide in Waters Oğuz Çakır, Fatma Yılmaz, Zübeyde Baysal, Adil Denizli Işkının (Rheum ribes L.) Yaprak, Çiçek, Kök ve Taze Sürgünlerinin Toplam Antioksidan Kapasitesi İbrahim Halil Geçibesler, Seda Karabulut, İbarahim Demirtaş, Alpaslan Koçak Biological evaluation of Anderson type polyoxometalates Seyit Ali Güngör, Sultan Akar, Mehmet Tümer, Muhammet Köse Yeni Kinazolin-4-Karboksilik Asit Amit Türevlerinin Sentezi ve Karakterizasyonu Derviş Gök Synthesis of S-Substituted Naphthoquinone Derivatives Çiğdem Sayıl, Küresel Nahide Deniz İlaç ve Eczacılıkta Bilgi Gülşah Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Apoptoz Üzerine Etkili Hidrazon Türevleri Pelin Çıkla Süzgün, İhsan Han, Şükriye Güniz Küçükgüzel Eczacıların Farmakoinformatiği Kullanma Amaçları Ahmet Özdemir, Belgin Sever, Mehlika Dilek Altıntop www.ivekkongre.com 30 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0168 P-0112 0229 P-0113 0408 P-0114 0184 P-0115 0224 P-0116 0220 P-0117 0219 P-0118 0384 P-0119 0404 P-0120 0206 P-0121 0412 P-0122 0207 P-0123 0208 P-0124 0223 P-0125 0107 P-0126 0012 P-0127 0018 P-0128 0032 P-0129 Kumarin Tiyazol Schiff Bazı ve Pd(II), Pt(II) Komplekslerinin Prostat ve Meme Kanser Hücrelerindeki Sitotoksik Etkisi Hale Şamlı, Ümmühan Özdemir Özmen, Esra Bakan, Ömer Şahin, Buse Vatansever, Zeynel Seferoğlu Yeni Kinazolin Türevi Bileşiğin Diazonyum Tuzu Üzerinden Kenetlenme Reaksiyonları Derviş Gök The Evaluation of Antiproliferative Activity of Fluorinated Chalcone Derivatives in PC-3 Cells Bedriye Seda Kurşun Aktar, Ayşe Şahin Yağlioğlu, Emine Elçin Oruç Emre, İbrahim Demirtaş, Ayşegül Karaküçük İyidoğan Discovery and synthesis of new hybrid compounds which are capable of being used as multi-target-directed ligands in the treatment of Alzheimer’s disease Efe Doğukan Dincel, Nuray Ulusoy Güzeldemirci Yeni Kinazolin-4-Karboksilik Asit Klorür ile Ester Türevinin Sentezi ve Karakterizasyonu Derviş Gök Synthesis and Biological Activities of New Morpholine Containing Chalcone Derivatives Bedriye Seda Kurşun Aktar, Yusuf Sicak, Emine Elçin Oruç Emre, Mehmet Öztürk, İbrahim Demirtaş, Ayşegül Karaküçük İyidoğan Synthesis of substituted-N'-(1-(4-morpholinophenyl)ethylidene) benzenesulfonohydrazide and their antioxidant and anticholinestrease activity Bedriye Seda Kurşun Aktar, Yusuf Sicak, Ayşegül Karaküçük İyidoğan, Mehmet Öztürk, İbrahim Demirtaş, Emine Elçin Oruç Emre Yeni Kare Düzlem Cu(II) ve Ni(II) Kompleks Bileşikleri: Süperoksit Dismutaz Enzim Aktivitelerinin Belirlenmesi ve Oksidatif Stres Tedavisinde Kullanım Potansiyelleri Aslıhan Kuybu, Muhammet Köse The Antiproliferative Activity of Chalcone Compounds Against Ht-29 Cells Using BrdU ELISA Method Bedriye Seda Kurşun Aktar, Ayşe Şahin Yağlioğlu, Emine Elçin Oruç Emre, İbrahim Demirtaş, Ayşegül Karaküçük İyidoğan Synthesis and Antioxidant Activity of Some Coumarin Derivatives Fatih Yilmaz, Emre Menteşe, Bahittin Kahveci, Özlem Faiz The biological evulation of Pinus pinea L. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu, Elifay Sert Synthesis and Antitumoral Activity of Some Coumarin-Triazole hybrid Molecules Fatih Yilmaz, Emre Menteşe, Bahittin Kahveci Pancreatic Lipase Inhibition Activities of Coumarin-Triazole Hybride Molecules Fatih Yilmaz, Emre Menteşe, Bahittin Kahveci Synthesis and Characterization of Potential Bioactive Quinone Derivatives Çiğdem Sayıl, Nahide Gülşah Deniz, Zeliha Gökmen, Serdar Gökşin Aydınlı Astragalus sericans Freyn & Sint. (Fabaceae) Türünün Kolon Kanseri Üzerine Etkilerinin Araştırılması İbrahim Halil Geçibesler, Muhammed Altun, Lütfi Behçet, İbrahim Demirtaş Synthesis, Characterization and Antimicrobial Studies of Naphthyl Substituted Imidazolidinium Salts and Their Silver(I)-N-Heterocyclic Carbene Complexes Işıl Yıldırım, Aydın Aktaş, Sevda Kırbağ, Türkan Kutlu, Yetkin Gök 2-Cyanoguanidine based metal and their antioxidant properties İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Globalcomplexes Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Seda Nur Kertmen, Muhammet Köse Use of Molecular Docking Studies to Investigate the Antibacterial Properties of Biphenyl Based Ketooximes Güvenç Görgülü, Bülent Dede www.ivekkongre.com 31 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0043 P-0130 0047 P-0131 0048 P-0132 0056 P-0133 0057 P-0134 0068 P-0135 0078 P-0136 0139 P-0137 0089 P-0138 0161 P-0139 0112 P-0140 0128 P-0141 0136 P-0142 0181 P-0143 0138 P-0144 0146 P-0145 0148 P-0146 0415 P-0147 0414 P-0148 Synthesis and antiviral activity of new 4-thiazolidinones Nuray Ulusoy Güzeldemirci, Erkan Pehlivan, Lieve Naesens Synthesis and molecular docking study of some 5,6-dichloro-2-cyclopropyl-1H-benzimidazole derivatives as urease agents inhibitors Emre Menteşe, Mustafa Emirik, Bahar Bilgin Sökmen, Hakan Bektaş Synthesis of New 2,3-disubstituted Quinazolinone-4(3H)-one Derivatives With Their Enzyme Inhibition Properties Meltem Menteşe, Nesrin Karaali, Nimet Baltaş 6,8-Disübstitüe kinolinlerin potansiyel antikanser özellikleri ve yapı aktivite (SAR) ilişkisi Salih Ökten, Osman Çakmak, Şaban Tekin Synthesis of some benzimidazole derivatives as anti-lipase agent Emre Menteşe, Fatih Yılmaz, Bahittin Kahveci Piperazin/Morfolin Sübstitüe Bromokinolin Türevlerinin Antiproliferatif ve Sitotoksik Aktivitelerinin Belirlenmesi Salih Ökten, Dilek Alımlı, Osman Çakmak, Tuğba Kul Köprülü, Şaban Tekin Semisynthesis and Kappa Opioid Receptor Activity of Neoclerodane Diterpenes Anil Yilmaz, Rachel Saylor Crowley, Alexander M. Sherwood, Thomas E. Prisinzano Endemik Phryna ortegioides (Fish. & C.A.Mey.) Pax & K. Hoffm Türünün Bazı Doğal Sekonder Metabolitlerinin HeLa ve PC3 Hücrelerine Karşı Antiproliferatif Aktiviteleri İbrahim Halil Geçibesler, Muhammed Altun, Lütfi Behçet, İbrahim Demirtaş Evaluation of some new 6-(4-bromophenyl)imidazo[2,1-b]thiazole derivatives as antiviral agents Nuray Ulusoy Güzeldemirci, Elif Gürsoy, Lieve Naesens Synthesis, Antioxidant and Anticholinesterase activities of Some New Substitue-Nʹ-(1-(4-morpholinophenyl)ethylidene)benzohydrazide Bedriye Seda Kurşun Aktar, Yusuf Sicak, Mehmet Öztürk, Emine Elçin Oruç Emre, İbrahim Demirtaş, Ayşegül Karaküçük İyidoğan The new azo-oxime compounds and their therapeutic applications for the treatment of oxidative stress Muhammet Köse, Reyhane Köse, Mükerrem Kurtoglu Major depresif bozukluklar ve ilaçlar Muhammed Alp Şengüllü, Nuray Ulusoy Güzeldemirci Yeni p-(benzoilamino)benzoik asit Hidrazit-Hidrazonlarının Sentezi ve Antibakteriyel Etkileri Güler Gürol, Temel Yıldırım, Muhammed İhsan Han, Sadık Kalaycı, Fikrettin Şahin, Şükrüye Güniz Küçükgüzel Medya ve İlaç Ahmet Özdemir, Mehlika Dilek Altıntop, Emine Merve Güngör Antiepileptik İlaçlarda Yenilikçi Yaklaşım Tuğçe Kala, Nuray Ulusoy Güzeldemirci Ru(III), Cr(III), Fe(III) complexes of Schiff base ligand bearing phenoxy groups: Application of as a catalyst for the synthesis of vitamin K3 Ali Çapan, Serhan Uruş, Mehmet Sönmez Detection of anticancer activity and mechanism of action of the new phenanthrene compounds SD2, SD3 and SD4 Tuğba Köprülü, Şaban Tekin, Duman, Berkil Akar, Osman Çakmak İlaç veKul Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / GlobalSeda Knowledge Sharing on Kıymet Pharmaceuticals and Pharmacies The antiproliferative activities against C6 cell of extracts of Pinus brutia Ten Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu, Elifay Sert The antiproliferative activities against C6 cell of extracts of Pinus sylvestris L Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu, Elifay Sert www.ivekkongre.com 32 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0413 P-0149 0160 P-0150 0079 P-0151 0306 P-0152 0369 P-0153 0316 P-0154 0368 P-0155 0303 P-0156 0313 P-0157 0289 P-0158 0349 P-0159 0307 P-0160 0315 P-0161 0179 P-0162 0276 P-0163 0233 P-0164 0301 P-0165 The biological activities of Pinus nigra J.F. Arnold extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu, Elifay Sert Bazı Disübstitüe Takrin Türevlerinin Antialzhemier Aktivitelerinin Belirlenmesi Makbule Ekiz, Ahmet Tutar, Salih Ökten, Burcu Bütün, Gülaçtı Topcu Synthesis of some new triazole-quinazolin-4(3H)-one hybride molecules as potential pancreatic lipase inhibitor Meltem Menteşe, Nesrin Karaali, Emre Menteşe The Secondary Metabolites and Biological Activity of Abies nordmanniana subsp. nordmanniana Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu Nickel(II) Complexes Based On Tetradentate Thiosemicarbazone: Synthesis, Structural Analysis And Cytotoxic Efficiency On Leukemia Cells Mediha Süleymanoğlu, Serap Erdem Kuruca, Büşra Kaya, Bahri Ülküseven Anticancer Activity Evaluation of Thamnobryum alopecurum (Hedw.) Nieuwl. ex Gangulee extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert Iron(III) Complexes As Potential Anticancer Agents: Synthesis, Characterisation And Cytotoxic Activity Büşra Kaya, Güneş Özen, Mediha Süleymanoğlu, Serap Erdem Kuruca, Bahri Ülküseven The phenolics compounds of the polar extracts from Endemic Abies nordmanniana subsp. equi-trojani and Their Anticancer Activities Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu Evaluation of In vitro Anticancer Activity of Hylocomium splendens (Hedw.) Schimp. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert Synthesis Methods of Ester and Amide Derivatives of NSAIDs and Their Pharmacological Properties Necla Kulabaş, İlkay Küçükgüzel Synthesis and Antimicrobial Activities of Some Novel Thiazole Compounds Gülhan Turan Zitouni, Betül Kaya Çavuşoğlu, Begüm Nurpelin Sağlık, Ulviye Acar Çevik The Biological Activities of Abietinella abietina (Hedw.) M. Fleisch extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert, Emiç Saray In vitro Anticancer Activities against C6 Cell Line of Plagiomnium affine (Blandow ex Funck) T.J. Kop. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert Synthesis, characterization and catalytic study of Ru(III), Cr(III), Fe(III) complexes of Schiff base ligand bearing phenoxy imin groups Ali Çapan, Serhan Uruş, Mehmet Sönmez (Aril Alkil)İmidazol Türevi Oksim Eterlerin Sentezleri ve Antikonvülsan Aktivitelerinin BelirBu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. lenmesi Fadime Yetiş, Esma Karaca, Zeynep Özdemir Yeni sentezlenen Schiff Bazı ve Pilatin, Palladyum Komplekslerinin İnsan Meme Ve Prostat Kanseri Hücre Hatları Üzerindeki İn Vitro Anti-Cancer Aktivitesi Ümmühan Özdemir Özmen, Hale Şamlı, Gizem Şahin, Ömer Şahin, Buse Vatansever, Zeynel Seferoğlu İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies The Anticancer Activity and Phytochemical Analysis of Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu www.ivekkongre.com 33 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0288 P-0166 0298 P-0167 0295 P-0168 0309 P-0169 0328 P-0170 0380 P-0171 0353 P-0172 0379 P-0173 0378 P-0174 0456 P-0175 0318 P-0176 0335 P-0177 0177 P-0178 0034 P-0179 0336 P-0180 0450 P-0181 0129 P-0182 0356 P-0183 Synthesis, Characterization and Biological Evaluation of Thioureas and 4-Thiazolidinones as Anticancer and Antiviral Agents Necla Kulabaş, Özlem Bingöl Özakpınar, Derya Özsavcı, Pieter Leyssen, Johan Neyts, İlkay Küçükgüzel The chemical compositions of the polar extracts from Endemic Abies cilicica subsp. isaurica and Their Anticancer Activities Against HeLa and C6 Cell Lines Ayse Sahin Yaglıoglu, Muhammet Samil Yaglioglu Anticancer Activities of Anomodon viticulosus (Hedw.) Hook. & Taylor Extracts Against Rat Brain Tumour Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert, Emiç Saray The Anticancer Activities of Alleniella complanata (Hedw.) S. Olsson, Enroth & D. Quandt extracts Ayse Sahin Yaglıoglu, Serhat Ursavas, Muhammet Oren, Elifay Sert, İlknur Şahin Experimental stability analysis of TiO₂-water nanofluid produced by Sol-Gel method Neşe Keklikcioğlu Çakmak Essential oil compositions of Juniperus oxycedrus L. species from Turkey and their biological activities Ayse Sahin Yaglıoglu, Ferda Eser, Muhammet Samil Yaglioglu, Ibrahim Demirtas N-Substituted Thiosemicarbazones - Synthesis, Characterization and Comparison of Cytotoxicities Against MCF 7 Cell Şükriye Güveli, Didem Karakaş, Engin Ulukaya, Bahri Ülküseven, Tülay Bal Demirci Antiproliferative and antioxidant activities of essential oil of Juniperus excelsa M. Bieb species from Turkey Ayse Sahin Yaglıoglu, Ferda Eser, Muhammet Samil Yaglioglu, Ibrahim Demirtas The biological activities of essential oil of Juniperus communis L. species from Turkey Ayse Sahin Yaglıoglu, Ferda Eser, Muhammet Samil Yaglioglu, Ibrahim Demirtas Anticancer Activity Studies of the Coordination Complexes Containing Polyoxometalate Seyit Ali Güngör, Sultan Akar, Muhammet Köse, Mehmet Tümer, İbrahim Demirtaş Yeni Bromo İndenokinolinamin Türevlerinin Anti Alzhemier Ajanlar olarak Biyolojik Aktivitelerinin Değerlendirilmesi Makbule Ekiz, Ahmet Tutar, Salih Ökten, Burcu Bütün, Gülaçtı Topçu Investigation of L-Ascorbic Acid release from Hexamethyl Disilazane (HMDZ) modified and unmodified silica aerogels: Effect of hydrophobicity Cem ÖZEL, Ecem TİRYAKİ, Yeliz ELALMIŞ, Sevil YÜCEL Origanum rotundifolium BOISS Bitkisinden Elde Edilen Uçucu Yağın Antimikrobiyal ve Antioksidan Özelliklerinin Araştırılması Yusuf Alan, Ahmet Savcı, Sedat Bozarı In vitro activities of the novel ceragenins, CSA-13, CSA-131, CSA-138, CSA-142, CSA-192 against carbapenem-resistant Pseudomonas aeruginosa strains: Nevin Meltem Avcı, Çağla Bozkurt Güzel, Özlem Oyardı Prebiotics and Probiotics: Break the "Self-Domino Effect" for obesity treatment Cem ÖZEL, Alper YILMAZ Veteriner Florokinolonların in vitro Farmakodinamisi Murat Cengiz, Pınar Şahintürk, Gülçe Hepbostancı Çeşitli Vulvovajinal Olgularından İzole Karşı Etkinlikİlaç veAzollerin Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Kandidozis Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals andEdilen Candidalara Pharmacies lerinin Araştırılması Zeynep Gönen, Mayram Tüysüz, Ayşe Seher Birteksöz Tan Kitosan-Gümüş ve Kitosan-Gümüş-Grafen Oksit Nanopartiküllerinin Sentezlenmesi ve Antimikrobiyal Aktivitelerinin Belirlenmesi Gökşen Dilşat Durbilmez, Dilşad Onbaşlı, Gökçen Yuvalı Çelik, İsmail Öçsoy, Sercan Fidan www.ivekkongre.com 34 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0410 P-0184 0131 P-0185 0132 P-0186 0155 P-0187 0053 P-0188 0216 P-0189 0321 P-0190 0077 P-0191 0248 P-0192 0334 P-0193 0332 P-0194 0201 P-0195 0263 P-0196 0275 P-0197 0103 P-0198 0421 P-0199 0009 P-0200 0355 P-0201 0149 P-0202 Pisolithus arrhizus EKSTRAKTI KULLANILARAK SENTEZLENEN TİTANYUM NANOPARTİKÜLÜNÜN ANTİMİKROBİYAL ETKİSİ Özge Özbahar, Gökçen Yuvalı Çelik, Dilşad Onbaşlı, İsmail Öçsoy, Süheyl Furkan Konca Türkiye Topraklarından izole edilen Brevibacillus laterosporus EA62’den elde edilen yeni antibiyotiğin MİK değerlerinin saptanması Büşra Özalpar, Tuba Sevgi, Alev Usta Ak, Elif Demirkan Türkiye topraklarından Bacillus sp.suşlarının antibiyotik üretim potansiyellerinin araştırılması Behice Zeren, Tuba Sevgi, Büşra Özalpar, Baran Enes Güler, Elif Demirkan The Antimutagenic Properties of Aseton and Water Extracts Crataegus monogyna Collected from The Eastern Anatolia Region of Turkey Ozel Capik, Meryem Sengul, Guleray Agar Çözelti Plazma Sürecinde Polivinilprolidon Zincir Kırılması:Konsantrasyon Etkisi Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Ali Özhan Akyüz, Mehmet Özkan Synthesis of Multi-Walled Carbon Nanotube Supported Schiff Base Ligands and Their Pd(II) Complexes: Catalytic Activities in Vitamin K3 Synthesis Kayhan Kınoğlu, Serhan Uruş, Gökhan Ceyhan Karboksimetil Selüloz bazlı Kondroitin Sülfat katkılı Doğal Hidrojellerin Biyokimyasal Karakterizasyonunun Araştırılması Ayşe Şebnem Erenler, Aygün Aliyeva, Esra Ülke, Caner Cengiz Turan, Şükran Karaman Antifungal properties of nanospheres attached Schiff-Pt(IV) Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurdan Kurnaz Yetim, Ali Dişli, Nurşen Sarı Radyoprotektif ajanlara güncel yaklaşım Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Münteha Özacar, Yağmur Pirinçci, Fatih Tok, Bedia Kaymakçıoğlu Terbinafine Hydrochloride Loaded Vaginal Gel: Preparation, Characterization and In Vitro Drug Release Neslihan Üstündağ Okur, Muhammet Davut Arpa Preparation and in vitro drug release studies of Cephalexin monohydrate loaded microemulsion formulations for topical delivery Neslihan Üstündağ Okur, Emre Şefik Çağlar, Tarık Ziya Ekmen Cytotoxic effects of etodolac in breast cancer cell cultures Sevgi Koçyiğit Sevinç, Pınar Mega Tiber, Oya Orun Yaygın Spektrum Alanında UV Işınları Absorbe Eden Multi-rezonans Özelliğe Sahip Moleküllerin Tasarımı ve Bu Moleküllerin Cilt Kanserinde Kullanımı Hediye Gamze Nur Çelebioğlu, Burak Kuzu Verapamil hidroklorür yüklü katı lipit nanopartiküllerin hazırlanması ve değerlendirilmesi Abdulcebbar Küçük, Oya Kerimoğlu, Timuçin Uğurlu In Vitro Evaluation of Aceclofenac Monolithic Osmotic Pump Tablet Containing Swellable Polymer Ürün Kandemirer, Timuçin Uğurlu Pediatric Medicines Application Devices Evren Alğın Yapar, Sinem Yaprak Karavana Osmanlı Tıbbından Doğan Bir Kanser İlacının Serüveni Elif Gültekin İlaç ve Eczacılıkta Küreselof BilgiPharmacy Paylaşımı / Global Knowledge SharingAncient on Pharmaceuticals Historical Review Throughout Ages and Pharmacies İrem Bahçıvan Türk Eczacılık Tarihinde Şehit Eczacılar Ahmet Celal Öcal www.ivekkongre.com 35 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0281 P-0203 0451 P-0204 0049 P-0205 0327 P-0206 0422 P-0207 0036 P-0208 0110 P-0209 0280 P-0210 0060 P-0211 0286 P-0212 0283 P-0213 0432 P-0214 0030 P-0215 0133 P-0216 0245 P-0217 0325 P-0218 0427 P-0219 0308 P-0220 0090 P-0221 Subchronic exposure to2,4-D-induced biochemical and histopatholojical changes in rats Handan Vural, Ahmet Gulcubuk, Ozge Erdogan, Oktay Ozkan, Gulay Ozturk, Damla Haktanir Depresyon Patojenezinde İnflamasyonun Rolü Rengin Reis, Hande Sipahi Streptozotosin ile Diyabet Oluşturulan Sıçanlarda Limonenin Koruyuculuğunun Değerlendirilmesi Merve Bacanlı, Hatice Gül Anlar, Sevtap Aydın, Tuğbagül Çal, Nuray Arı, Ülkü Ündeğer Bucurgat, A. Ahmet Başaran, Nurşen Başaran Diasetilin Aşırı Duyarlılık Potansiyelinin Sitokin Profilleri ile İncelenmesi Özge Cemiloğlu Ülker, Aylin Elkama, Asuman Karakaya, Ali Esat Karakaya The effects of 3,5-dimethylaminophenol and/or sodium selenite on cell cycle progression and cell death in different mammalian cells Pınar Erkekoğlu, Ming Wei Chao, Chia Yi Tseng, Belma Koçer Gümüşel, Steven Robert Tannenbaum, Gerald Wogan Effects of working conditions to buccal micronucleus frequencies in Turkish ceramic workers Hatice Gül Anlar, Merve Bacanlı, Gökçe Taner, Servet İritaş, Türker Kurt, Engin Tutkun, Ömer Hınç Yılmaz, Nurşen Başaran Karabük ilinde anne sütünde 19 farklı element düzeyinin ıcp-ms ile tespitleri Namık Bilici, Kübra Demir, Öznur Hayat Öktem Soya ve soyalı ürünlerin toksikolojik değerlendirmesi Handan Vural Bitkisel Kaynaklı Bileşiklerin Antioksidan Aktivitileri, Olası Sitotoksik ve Genotoksik Etkilerinin Değerlendirilmesi Merve Bacanlı, Nurşen Başaran, A. Ahmet Başaran In vitro toxicity evaluation of nanomaterials Mahmoud Abudayyak Serbest eczanelerde elektronik bilgi kaynaklarının kullanımının hasta odaklı ilaç tedavisine katkılarının araştırılması Pınar Emine Sayan, Efe Doğukan Dincel, Ahmet Ercan Gegez, Neşe Buket Aksu Pediatrik Hastalarda Hastaneye Başvuru Öncesinde OTC İlaç Kullanımı Şadiye Dur, Duygu Gözen Eczacılık Öğrencilerinin Akılcı İlaç Kullanımı Hakkında Bilgilerinin Değerlendirilmesi Aliye Mandıracıoğlu, N. Emel Lüleci Piktogramların Sağlık ve Eczacılık Alanında Kullanımı Sevgi Şar, Miray Arslan, Nilay Tarhan Akılcı Çözüm Yollarıyla İlaç Tüketiminin Azaltılması Nida Öz, Öztekin Algül Serbest Eczacılık Uygulamalarında Yenilikçi Bir Model: “Smart Eczane Projesi İzmir Deneyimi” Bülent Kıran Eczane stajı verimliliğinin araştırılması Gulsah Gedik, Nermin Ozlen, Mustafa Ergin Eczacılık Fakültelerinde, Eczacılık İşletmeciliği Alanında İnsan gücü Değerlendirmesi İlaç ve Kıran Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Bülent İletişim Hayattır Neşe Buket Aksu www.ivekkongre.com 36 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0382 P-0222 0363 P-0223 0196 P-0224 0026 P-0225 0045 P-0226 0083 P-0227 0041 P-0228 0042 P-0229 0367 P-0230 0425 P-0231 0221 P-0232 0387 P-0233 0374 P-0234 0240 P-0235 0266 P-0236 0176 P-0237 0284 P-0238 0166 P-0239 0171 P-0240 Türk Eczacıları Birliği Yüksek Haysiyet Divanı’na İntikal Eden Olgularda Disiplin Suçlarının Dağılımı ve Muvazaa Bülent Kıran Periton diyaliz hastalarının kanında in vitro magnezyum ilavesiyle oluşturulan hipermagnezeminin trombosit agregasyonu üzerindeki etkisi Serkan Bakırdöğen, Mustafa Baki Çekmen, Ümit Bilgili, Necmi Eren, Sibel Gökçay Bek Klinik Onkoloji Eczacılığı ve Farmasötik Bakım Songül Tezcan, Fikret Vehbi İzzettin The role of pharmacist interventions in the rational use of antidepressants Demet Sinem Güden, Seyhan Şahan Fırat Klinik Araştırmalarda Taraflar Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Seda Ünsalan Fe3O4@SiO2@RN(CH2PPh2)2VO(H2O)2SO4 Type Nanocomposite Catalysts in Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş, Mahmut Çaylar Synthesis of Bis(diazoimine) Ligands and Their Fe(III) Complexes: Catalytic Properties in Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş, Akif Hakan Kurt, Mehmet Kurt, Mahmut Çaylar, Kayhan Kınoğlu Synthesis of Cu(II) Complexes Of Bis(Diazoimine) Ligands: Catalytic Properties In Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş, Akif Hakan Kurt, Mehmet Kurt, Mahmut Çaylar, Kayhan Kınoğlu Güneş Işınlarının Deride Yaptığı Etkiler, Güneşten Koruyucu Ürünlerin Deri Kanserlerini Önlemekteki Yararları Artırılabilir mi? Yasemin Yağan Uzuner Chia tohumlarından kozmetik amaçla kullanılacak formülasyonların geliştirilmesi Gulsah Gedik, Bilge Nur Boz, Ayşenur Çöpür, Ece Öndül, Sümeyye Karakoca, Aıse Mehmet Urease Inhibitory Activities of the of Extracts of Mugla Pine Honeys Yusuf Sicak, Mehmet Öztürk, Selçuk Küçükaydın, Mehmet Emin Duru A comparative study on the antioxidant, antimicrobial and cytotoxic activity of Thymbra spicata L. var. spicata ethanol extract Nuraniye Eruygur, Süleyman Çetin, Mehmet Ataş, Özge Çevik Investigation of Antioxidant and Anticholinesterase Activities of Several Teucrium Species Growing in Turkey Anil Yilmaz, Mehmet Boga, Fatih Uckaya, Gulacti Topcu Mahlep Tohumu Ve Tıbbi Kullanımı / Mahaleb Seed And Medicinal Use Süheyla Biriz Duman DNA-Binding Activity of Turmeric's Methanolic Extract Aysema Sayik, Süleyman Soylu, Leyla Acik, Betul Aydin, Ayse Serguzel Yusufoglu Review on Frequently Applied Antioxidant Activity Evaluation Methods Buse Ogel, Burcu Sen Utsukarci, Hilal Bardakci “Anksiyete Bozukluklarında Kullanılan Fitoterapötik Ajanlar" Tuba Çömez, Gizem Şahin, Leyla Küçük Investigation of cytotoxic effect of Thymus vulgaris plant extracts on MCF-7 breast cancer cell line İlaç veÇelikok, Eczacılıkta Küresel Paylaşımı / GlobalLeyla Knowledge SharingŞener, on Pharmaceuticals and Pharmacies Yasin BurcuBilgiÇulhaoğlu, Türker Işıl Albeniz. Mahlep Bitkisi Ve Tıbbi Kullanımı Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Süheyla Biriz Duman www.ivekkongre.com 37 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0429 P-0241 0430 P-0242 0431 P-0243 0366 P-0244 0172 P-0245 0437 P-0246 0360 P-0247 0027 P-0248 0252 P-0249 0341 P-0250 0329 P-0251 0098 P-0252 0294 P-0253 0183 P-0254 0066 P-0255 0140 P-0256 0270 P-0257 0152 P-0258 Cistus laurifolius Bitkisinin Toprak Üstü Kısımlarından Hidrodistilasyon Yöntemi ve Bitkinin Kuru Kısımları ile Hekzan Ekstresinden SPME Yöntemi ile Uçucu Organik Bileşiklerinin Karşılaştırmalı Analizi Nurettin Yaylı, İshak Erik, Büşra Korkmaz, Serdar Makbul Dianthus calocephalus Boiss Bitkisinin Toprak Üstü Kısımlarından Hidrodistilasyon Yöntemi ve Bitkinin Kuru Kısımları ile Hekzan Ekstresinden SPME Yöntemi ile Uçucu Organik Bileşiklerinin Karşılaştırmalı Analizi Büşra Korkmaz, Seda Fandaklı, Gülin Renda, Nurettin Yaylı Filipendula vulgaris Moench Bitkisinin Toprak Üstü Kısımlarından Hidrodistilasyon Yöntemi ve Bitkinin Kuru Kısımları ile Hekzan Ekstresinden SPME Yöntemi ile Uçucu Organik Bileşenlerinin GC-FID/MS Analizi Büşra Korkmaz, Seda Fandaklı, Gülin Renda, Nurettin Yaylı Plants traditionally used for cancer in Turkey Meryem Şeyda Erbay, Gülay Melikoğlu, Sezin Anıl, Çağlayan Gürer Apiterapi Ve İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri Apitherapy and The Effects on Human Health Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Süheyla Biriz Duman Scorzonera karabelensis ve Scorzonera sublanata Bitkilerinin Toprak Üstü Kısımlarından Hidrodistilasyon ve Hekzan Ekstresinden SPME GC-FID/MS Analizi ile Uçucu Organik Bileşenleri Nurettin Yaylı, Seda Fandaklı, Büşra Korkmaz, Kamil Çoşkunçelebi Deposition of zinc oxide solution of different solution on glass surface by spray pyrolysis Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. technique Mehmet Kurt, Ercan Karaköse, Ahmet Yartaşı Optimization of chitosan nanoparticles for drug delivery systems Nisa İrem Büyük, Sevil Yücel, Pelin Pelit Arayıcı Nanocosmetics Büşra Akdeniz, Genada Sinani, Oya Alpar Two New Coordination Polymers as Potential Drug Carriers: Synthesis and Theoretical Insight into the Drug Adsorption İlknur Erucar Findikci, Güneş Günay Sezer, Okan Zafer Yeşilel, Onur Şahin Preperation and rheological behaviour of water based TiO₂ nanofluids produced by Sol-Gel method Neşe Keklikcioğlu Çakmak, Ertuğrul Çelik Determination of optimum conditions for H2O2 determination by Support Tagged- Iron(III) Gamze Kaya Yılmaz, Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurşen Sarı Covalent Immobilization of Urease Enzyme on Poly(vinyl butyral)/poly(acrylic acid) (PVB/ PAA) Nanofibers Burcin Alev, Emre Basturk, Aysen Yarat, Memet Vezir Kahraman Delivery of Anticancer Disulfiram by Nanoparticles Kübra Solak, Ahmet Mavi, Bilal Yılmaz Preparation and Characterization of Cross-linked Albumin and Hemoglobin Nano-aggregates by a Microemulsion Disruption Based Method Arif Sercan Şahutoğlu, Leyla Yeşilçınar, Cahit Akgül Comparison of Perspectives of 1st and 5th year Medical Students about Complementary and Alternative Medicine (CAM) Ayşe Zinnet Şevval Aksoyalp, Devrim Demir Dora, Cahit Nacitarhan İlaç Barutcigil, ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Antipropliferative Properties of Calcium Malic Acid Complex Extracted from Sumach Plant Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Gökhan Ceyhan, Akif Hakan Kurt, Muhammet Köse mTOR inhibition: a promising target for cancer therapy Seyhan Sahan Firat www.ivekkongre.com 38 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0023 P-0259 0024 P-0260 0271 P-0261 0092 P-0262 0372 P-0263 0337 P-0264 0074 P-0265 0218 P-0266 0038 P-0267 0434 P-0268 0342 P-0269 0449 P-0270 0204 P-0271 0435 P-0272 0085 P-0273 0051 P-0274 0052 P-0275 0217 P-0276 0452 P-0277 0037 P-0278 In Light Dark Box Test Non Biological Factors Analysis Hasan Çalışkan, Zakir Osmanov, Süleyman Kılınç, Mitat Can Öztürk, Murat Kılıçdağı, Mehmet Oğuzhan Kaya, Şükrü Hakan Gencer, Ahmet Ergün In Light Dark Box In Terms Of Biological Factors Analysis Hasan Çalışkan, Ahmet Ergün, Mitat Can Öztürk, Şükrü Hakan Gencer, Süleyman Kılınç, Mehmet Oğuzhan Kaya, Murat Kılıçdağı, Zakir Osmanov Strategies to Overcome Oxidative Stress Buse Ogel, Hilal Bardakci, Burcu Sen Utsukarci Parkinson Hastalığı'nın Tedavisinde Müzik Çağla Akıncı Uysal, Seyhan Şahan Fırat Doğu Çitlembiğinin (Celtis tournefortii Lam.) Anti-diyabetik Aktivitesi İbrahim Halil Geçibesler, Seda Karabulut, İbarahim Demirtaş Fitoöstrojenlerin farmakolojik etkileri Kaan Kayış, Rana Arslan Novel therapeutic approaches in the treatment of hypertension Meryem Temiz Resitoglu, Seyhan Şahan Firat Elettaria cardamomum (Kakule) BİTKİSİNİN PROSTAT KANSER HÜCRELERİ ÜZERİNDEKİ SİTOTOKSİK ETKİSİNİN VE MORFOLOJİK DEĞİŞİMİNİN ARAŞTIRILMASI Atena Ghosi Gharehaghaji, Emine Toraman, Ekrem Sulukan, Orhan Erdoğan Synthesis of Piperazine Derivatives As Potential Drug Zeliha Gökmen, Nahide Gülşah Deniz, Makbule Çiğdem Sayıl, Serdar Gökşin Aydınlı Anti-inflammatory effect of Achillea multifida (DC.) Boiss. in carrageenan-induced inflammation models in rats Muhammet Emin Çam, Büşra Ertaş, Sıla Yıldız, Turgut Taşkın, Levent Kabasakal, Leyla Bitiş Ruhsal Sorunu Olan Bireylerde İlaç Uyumunu Arttırmaya Yönelik Uygulamalar Tuba Çömez, Gizem Şahin, Leyla Küçük Oleuropein Ameliorates Cyclophosphamide Induced Hepatic Injury in Rats Esra Erdoğan, Yasin Ilgaz, Pınar Naile Gürgör Rational Antibiotic Use Nizamettin Günbatar, Selver Karaaslan Antidepresan İlaçlarda Akılcı İlaç Kullanımı Beyzagül Polat, Emrecan Tekin Trabzon İli Aile Sağlığı Merkezlerine Başvuran Geriatrik Hasta Grubuna Ait Reçetelerin Olası İlaç-İlaç Etkileşimleri Açısından Değerlendirilmesi Elif Nur Barut, Seçkin Engin, Ersin Yarış, F. Sena Sezen Maltepe İlçesi Aile Sağlığı Merkezine Gelen 18 Yaş Üstü Bireylerin Antibiyotik Kullanım ve Direnci Hakkındakiİ Bilgi Düzeylerinin Ölçülmesi Emel Nimet Lüleci, Seyhan Hıdıroğlu, Karavuş Melda, Yuşa İrfan Yıldırım, Selçuk Erol Sevim, Gülsen Özeren, Beyzanur Demir, Görkem Gökkaya, Merve Gül İstanbul da Bir Aile Sağlığına Başvuran Bireylerde Antibiyotik Kullanım Alışkanlıklarının Belirlenmesi Emel Nimet Lüleci, Seyhan Hıdıroğlu, Melda Karavuş, Aliye Mandıracıoğlu Helichrysum arenarium Bitki Ekstraktının Yara İyileşmesi Üzerindeki Etkisinin Hücre Kültüründe Araştırılması İlaç ve Toraman, Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı Knowledge SharingEkrem on Pharmaceuticals and Pharmacies Emine Atena Ghosi/ Global Gharehaghaji, Sulukan, Orhan Erdoğan Investigation of the Effectiveness of Cl-Amidine on Wound Healing: An In Vitro Study Pınar Naile Gürgör, Selin Engür, Miriş Dikmen Madde bağımlılığı ve ilaçla tedavisine genel bir değerlendirme Oznur Ozkan, Rana Arslan www.ivekkongre.com 39 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM P-2 | Poster Oturumu - 2 | 27.04.2017 | 09:00 - 18:00 0769 P-0279 0512 P-0280 0789 P-0281 0760 P-0282 0784 P-0283 0507 P-0284 0726 P-0285 0778 P-0286 0810 P-0287 0616 P-0288 0812 P-0289 0686 P-0290 0617 P-0291 0683 P-0292 0603 P-0293 0829 P-0294 0823 P-0295 Development Sensitive and Selective HPLC Method for the Separation and Validation of Enantiomers of Miconazole Nadia Bounoua, Mehmet Gumustas, Mehmet Gumustas, Khaled Sekkouma, Nacer Belboukhari, Sibel A Ozkan, Abdelkrim Cheriti, Bezhan Chankvetadze Anti˗cancer agent shikonin determination on modified carbon paste sensor by adsorptive stripping voltammetry and interaction with ds˗DNA Dilek Eskiköy Bayraktepe, Zehra Yazan Statin grubu ilaçlar üzerine yapılmış analiz çalışmaları Halil Özen, Serap Ayaz Seyhan Moksifloksasin Hidroklorür'ün Elektrokimyasal Özelliklerinden Yararlanarak İlaç Formlarındaki ve İnsan İdrarına Eklenen Miktarının Belirlenmesi Burcu Tepeli, Sultan Yağmur, Selehattin Yilmaz Ultra-performance liquid chromatography for the quantification of guaifenesin and pseudoephedrine hydrochloride in a syrup preparation using experimental design and optimization Ghazal Rouhani, Z. Ceren Ertekin, Erdal Dinç Anti-cancer agent shikonin determination on modified carbon paste sensor by adsorptive Bu bildirinin kongredeand sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. stripping voltammetry interaction with ds-DNA Diek Eskiköy Bayraktepe, Zehra Yazan Negative Impacts of Tetracyclines on Human Health and Determination of Tetracycline Residues in Animal Products by Analytical Methods İsmail Musab Gülaçar, Hakan Orakçı, Doğan Kuşak Rhenum Ribes (Işkın) Bitkisinin Metanol Ekstresinin DPPH Yöntemiyle Analizi Onur Şenol, İsmail Arslan, Ömer Faruk Koçak, Yücel Kadıoğlu, Furkan Akpinar, Fatma Ak Rhenum Ribes (Işkın) Bitkisinin Metanol Ekstresinin CUPRAC Yöntemiyle Analizi Onur Şenol, Arzu Çömez, Tuğrul Akman, Yücel Kadioğlu Continuous wavelet transform approaches to the quantitative analysis of dexamethasone in a tablet formulation Saadet Dermiş, Erdal Dinç, Elif Korkmaz Rhenum Ribes (Işkın) Bitkisinin Metanol Ekstresinin FRAP Yöntemiyle Analizi Onur Şenol, Adem Burahan Sağlam, Ömer Faruk Koçak, Yücel Kadıoğlu Chemometric PCR and PLS calibration models for the simultaneous prediction of praziquantel and ivermectin in a veterinary formulation Erdal Dinç, Eda Büker, Nagihan Yaşar Forced Degradation Studies and Stability Indicating Methods for the Assay of Drug Formulations Metin Ozan Gündoğdu, Kaan Öztaş, Deniz Çıkla Yılmaz Piyasada pazarlanan bitkisel ürünlerde fosfodiesteraz-5 inhibitörü ilaç etken maddelerinin varlığının ve miktarlarının belirlenmesi ve halk sağlığı yönünden değerlendirilmesi Hatice Uzun, Pınar Babadoğan, Elif Özdemir, Sıdıka Sungur Health Problems Caused by Tetracycline Residues in Animal Products and Determination of Bu bildirinin sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. TC Residues bykongrede Analytical Methods İsmail Gülaçar, Hakan Orakçı, Doğan İlaç veMusab Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge SharingKuşak on Pharmaceuticals and Pharmacies Chromatographic Determination of Phenolic Compounds of Camellia sinensis Flowers Exhibited Strong Inhibition Effect on the two Replicative DNA Polymerases Emine Kılıçkaya Selvi, Havva Er, Halbay Turumtay, Emine Akyüz Turumtay Significant antioxidant activity studies for Cotinus coggygria Scop. Nezayet Mercan, Ayşen Kurt Cucu www.ivekkongre.com 40 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0824 P-0296 0825 P-0297 0826 P-0298 0574 P-0299 0522 P-0300 0836 P-0301 0491 P-0302 0751 P-0303 0500 P-0304 0713 P-0305 0715 P-0306 0516 P-0307 0765 P-0308 0556 P-0309 0795 P-0310 0504 P-0311 0685 P-0312 0537 P-0313 0576 P-0314 0528 P-0315 Metilprednisolon etken maddesi ve tayin yöntemleri Hafize Avcı, Ayşen Kurt Cücü Chromatographic and Spectroscopic Determination of Phenolic Compounds of Pyhtolacca americana L. fruits Emine Kılıçkaya Selvi, Ümran Kalkan, Emine Akyüz Turumtay, Halbay Turumtay Endüstride Yeşil Kimya Remziye Yeşim Cantürk Talman, Kübra Keleş New signal processing approaches to the simultaneous quantitation of Brimonidine Tartrate and Timolol Maleate in commercial ophthalmic solution Erdal Dinç, Eda Büker Chemical Composition and Biological Activities of Essential Oil from Gentiana gelida BIEB Osman Üçüncü, Cemalettin Baltacı, Şeyda Merve Karataş Rheum ribes L. (Polygonaceae) Türünün Q-TOF LC/MS Yöntemiyle Fitokimyasal KarakteriBu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. zasyonu Onur Şenol, Esen Sezen Karaoğlan Magnetic Graphene Oxide Modified by Deep Eutectic Solvents as Adsorbents for Solid-Phase Extraction: A Novel Approach Extraction of Deksketoprofen and Paracetamol with HPLC Dönay Yuvalı, İbrahim Narin, Ertuğrul Şahmetlioğlu Antimicrobial activity and biochemical analysis of Arctium lappa leaves Ali Yetgin, Kerem Canlı, Ilgaz Akata, Ergin Murat Altuner Antioxidant Activity and Protective Effect on DNA Cleavage of Extracts from Inula viscosa (L.) Aiton Elif Merdamert, Mustafa Eray Bozyel, Neslihan Demir Antimicrobial activity and biochemical analysis of Sorbus domestica leaves Kerem Canlı, Ali Yetgin, Ilgaz Akata, Ergin Murat Altuner Antimicrobial activity and biochemical analysis of Betula pendula leaves Kerem Canlı, Ali Yetgin, Ilgaz Akata, Ergin Murat Altuner Medicinal Uses of Orchids (Orchidaceae): Studies on Anticancer Activities Mustafa Eray Bozyel, Elif Merdamert Salvia L. Cinsine Ait Üç Türün DNA İzolasyonu ve RAPD Optimizasyonu Bircan Uzun, Yavuz Bülent Köse Wild Edible Plants of Kepsut District (Balıkesir, Turkey) Ebru Özdemir Nath, Şükran Kültür Camelina sativa (L.) Crantz’ın farklı ekstrelerinin antioksidan değeri ve allil izotiyosiyanat içeriği açısından karşılaştırılması Eda Büker, Sümeyra Çetinkaya, Yusuf Arslan, İlhan Subaşı, Hümeyra Yaman Antioxidant and DNA Damage Protective Activities of Extracts from Trigonella foenum-graecum L. Seeds Mustafa Eray Bozyel, Elif Merdamert, Neslihan Demir Anti-inflammatory Activity and Quantitative Determination of Rutin in Prunus spinosa L. Grown in Turkey Derya Cicek Polat, Sezen Yilmaz Sarialtin, Tulay Coban, Maksut Coskun Urtica Dioica Bitkisinin Ülkemizde Geleneksel Kullanımı ve Etnobotanik Çalışmaları Yasin Murat Koçberber, Tuğçe Selcen Farisoğulları, Sibel Ulusoy, Seher Topalhasan, Emine İlaç veCoşan Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Pınar Euphorbia petrophila C.A. Meyer Türü Üzerinde Anatomik Bir İnceleme Yasemin Dişçi, Şükran Kültür, İlker Genç Equiseti Herba (Atkuyruğu) Üzerinde Morfolojik ve Anatomik Çalışmalar Gülsen Kendir, Ayşegül Köroğlu www.ivekkongre.com 41 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0830 P-0316 0821 P-0317 0473 P-0318 0796 P-0319 0688 P-0320 0752 P-0321 0798 P-0322 0651 P-0323 0749 P-0324 0501 P-0325 0582 P-0326 0742 P-0327 0647 P-0328 0701 P-0329 0730 P-0330 0739 P-0331 0698 P-0332 0636 P-0333 0550 P-0334 Alzheimer Hastalığının Tedavisinde Kullanılan Bazı Bitkiler Derya Cicek Polat, Maksut Coşkun An Investigation on Cytotoxic Effect of Sideritis athoa papanikolaou & kokkini Naturally Distrubuted on Ida (Canakkale-Turkey) Mountain Berrak Damla Yağan The Clinical Significance of Glycosylated Hemoglobin (HbA1c) Mehmet Bulduk, Ali Bilgin Yılmaz, Bahattin Bulduk Camelina sativa (L.) Crantz’ın bazı ekstrelerinin toplam fenolik ve flavonoid içeriği açısından incelenmesi Sümeyra Çetinkaya, Eda Büker, İlhsn Subaşı, Yusuf Arslan, Hümeyra Yaman Determination of Galanthamine in Galanthus woronowii Losinsk. and Leucojum aestivum L Derya Cicek Polat, Kenan Bilgin, Maksut Coskun Antimicrobial activity and biochemical analysis of Rheum ribes roots Ali Yetgin, Kerem Canlı, Ilgaz Akata, Ergin Murat Altuner Rheum ribes (ışkın) bitkisinin kök ve gövdesinden elde edilen farklı ekstraktların antioksidan aktivite yönünden değerlendirilmesi ve LC-MS ile taraması İlknur Çınar, Sümeyra Çetinkaya, Eda Büker, İpek Süntar, Hatice Gül Dursun Synthesis of benzimidazole Schiff base derivatives and cytotoxic effects on colon and cervical cancer cell lines Cennet Arslaner, Serdar Karakurt, Ziya Erdem Koç Alzheimer hastalığında genetik alt yapının ve çevresel faktörlerin etkisi Sinem Ezgi Turunç Effect of Some Drug Active Substances on Myeloperoxidase Activity Sevim Tunalı, Fatma Yasar Elastase Inhibition Activities of Some Novel Keto Oxime Esters Hasniye Yaşa, Özlem Saçan, Belma Hasdemir, Hatice Başpınar Küçük, Refiye Yanardağ, Ayşe Sergüzel Yusufoğlu Effects of Morphine Exposure on Canonical and Noncanonical Wnt Pathways Perihan Seda Ateş, İsmail Ünal, Ünsal Veli Üstündağ, Ömer Bozan, Ebru Emekli Alturfan, Ümit Sayın, Salih Cengiz, Ahmet Ata Alturfan Üç Fazlı Sistem ile Limon Çiçeklerinden Proteaz Enzimi Saflaştırılması ve Endüstriyel Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Kullanımı Fatih Uckaya, Meryem Uckaya, Nazan Demir Bazı Cladonia Türü Likenlerin Bitki Patojenleri Üzerine Antibakteriyel Aktiviteleri ve Bakır İndirgeme Antioksidan Kapasitelerinin(CUPRAC) İncelenmesi Bahar Bilgin Sökmen, Kadir Kınalıoğlu, Sinem Aydın PEG/Ganoderma lucidum Kompozitlerinin Sitotoksik Aktivitelerinin Belirlenmesi Ahmet Cenkay Orbay, Mehmet Doğan, Yasemin Turhan, Begümhan Yılmaz, Mehmet Emin Diken, Serap Doğan Methylparaben Exposure Affects Wnt- β-Catenin Pathway Perihan Seda Ateş, İsmail Ünal, Ünsal Veli Üstündağ, Türkan Yiğitbaşı, Ebru Emekli Alturfan PVP/Ganoderma lucidum Kompozitinin Sitotoksisitesi İrem Akıncı, Mehmet Doğan, Yasemin Turhan, Begümhan Yılmaz, Mehmet Emin Diken, Serap Doğan İlaç ve of Eczacılıkta Küresel Bilgion Paylaşımı / Global Knowledge on Pharmaceuticals and Pharmacies Effects metformin oxidative stress Sharing parameters in 3T3-L1 adipocytes by iCELLigence system Meliha Koldemir Gündüz, Mehtap Çevik, Penbe Çağatay, Belgin Süsleyici Bazı Kanser İlaçlarının Eritrositlerden İzole Edilen Karbonik Anhidraz İzoenzimleri Üzerine Etkisinin Araştırılması Serap Uzunoğlu, Tayfun Uzunoğlu, Oktay Arslan www.ivekkongre.com 42 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0641 P-0335 0689 P-0336 0731 P-0337 0674 P-0338 0818 P-0339 0480 P-0340 0481 P-0341 0802 P-0342 0801 P-0343 0492 P-0344 0478 P-0345 0486 P-0346 0607 P-0347 0561 P-0348 0814 P-0349 0782 P-0350 0781 P-0351 DNA Binding, DNA Cleavage and Antimutagenite Properties of 1H-Indole-3-carbaldehyde Derivative Pınar Gök, Bahar Gök, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız Inhibitory effects of usnic and carnosic acid on human serum paraoxonase-1 (PON1) Yeliz Demir, Hamid Ceylan, Şükrü Beydemir Salvia huberi HEDGE’den Elde Edilen Polifenoloksidazın Bazı Biyokimyasal Özellikleri Pakize Özkaya, Mehmet Doğan, Tuncay Dirmenci, Mehmet Emin Diken, Serap Doğan Purification of Protease Enzyme from Cactus Stem for Milk Clotting Meryem Uckaya, Fatih Uckaya Farklı Liken Türlerinin Bakır İndirgeme Gücü Kapasitesi (Cuprac) ve Antifungal Aktivitelerinin İncelenmesi Bahar Bilgin Sökmen, Sinem Aydın, Kadir Kınalıoğlu Inhibitory Effects of Benzocoumarin and Benzocromone on Some Skin Enzymes Onur Ertik, Hakan Kolancilar, Refiye Yanardag The antioxidant effects of primula vulgaris L. on the liver of methotrexate-ınduced testicular damaged in rats Şeyda Akkaya, Sıla Ozlem Sener, Nuriye Korkmaz, Ufuk Ozgen, Rezzan Aliyazıcıoğlu, Merve Badem New aromatic/heteroaromatic propanesulfonylhydrazone compound: Synthesis, Physical properties, Computational Studies and Antimicrobial Activity Neslihan Özbek, Ümmühan Özdemir Özmen, Ahmet Fazıl Altun Synthesis, Characterization, Computational Studies and Antimicrobial Activity of bis(3,5-di-tert-bütil-2-hydroxyacetophenonepropanesulfonylhydrazone) Pd(II) Neslihan Özbek, Ümmühan Özdemir Özmen, Ahmet Fazıl Altun Elastaz Aktivitesine Giresun Yöresindeki Bazı Yenilebilir Bitkilerin Farklı Çözücülerdeki Ekstrelerinin İnhibisyon Etkilerinin İncelenmesi Bahar Bilgin Sökmen, Yasemin Sağkal Evaluation of the antioxidant activity of Primula vulgaris water extract on the kidney of methotrexate-ınduced testicular damaged in rats Nuriye Korkmaz, Sıla Ozlem Sener, Seyda Akkaya, Rezzan Aliyazicioglu, Ufuk Özgen, Merve Badem Investigation of antioxidant and tyrosinase ınhibitor activities of scutellaria orientalis Sıla Ozlem Sener, Seyda Akkaya, Nuriye Korkmaz, Ufuk Ozgen, Rezzan Aliyazıcıoğlu, Merve Badem DNA Interactions and Biological Activity Studies of 1-(E)-[4-ethynylphenyl)imino]methyl-1ol Bahar Gök, Pınar Gök, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız Effects of Novel O-Methyl Substitued Keto Oxime Esters on Skin Disease Related Enzyme Belma Hasdemir, Özlem Saçan, Hasniye Yaşa, Hatice Başpınar Küçük, Ayşe Sergüzel Yusufoğlu, Refiye Yanardağ Antipsychotic Agent Chlorpromazine Has Apoptotic Effect on Multiple Myeloma Aliye Ezgi Güleç, İpek Zeynep Durusu, Can Özen Bisphenol A, Bisphenol F and Bisphenol S Exert Divergent Effects on Apoptosis and GSK3β Expressions in Zebrafish Embryos İsmail ÜnsalSharing VelionÜstündağ, Seda Ateş, Türkan Yiğitbaşı, İlaç veÜnal, EczacılıktaFabio Küresel D'orazio, Bilgi Paylaşımı Nan / GlobalLi, Knowledge Pharmaceuticals Perihan and Pharmacies Ferenc Mueller, Ebru Emekli Alturfan Comparative Effects of Bisphenol A, Bisphenol F and Bisphenol S on the Development, WNT- 5A and WNT- 3A Expressions in Zebrafish Embryos İsmail Ünal, Fabio D'orazio, Nan Li, Ünsal Veli Üstündağ, Perihan Seda Ateş, Ferenc Mueller, Ebru Emekli Alturfan www.ivekkongre.com 43 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0792 P-0352 0763 P-0353 0590 P-0354 0463 P-0355 0762 P-0356 0593 P-0357 0612 P-0358 0620 P-0359 0767 P-0360 0599 P-0361 0601 P-0362 0545 P-0363 0547 P-0364 0539 P-0366 0563 P-0367 0646 P-0368 Kafeinin İn Vitro Şartlarda Eritrosit Arginaz Aktivitesine Etkisi Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Naciye Kurtul, Kıvılcım Güney The Effects of 1800 MHz Radiofrequency Radiation on Gene Expression Levels in Rat Stomach Tissue Nurcan Aras, Badel Arslan, Metin Yildirim, Ayşegül Çetinkaya, Uğurgül Yaş, Maya Demir Bisphenol A and Bis (2-ethylhexyl) phthalate Exposure Affect β Catenin Expression and Induce Estrogenic Activity in Zebrafish Ünsal Veli Üstündağ, İsmail Ünal, Seda Perihan Ateş, Ebru Emekli Alturfan Antioksidan Korunma Mekanizmaları Taha Hüseyin Atınç, Merih Akkapulu, Ali Erdinç Yalın Synthesis, Characterization, Mutagenic Activity and DNA Binding Studies of Mono- and Bis-amido Schiff Bases Nuray Yıldırım, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız Myrtus communis L. Bitkisinin Meyvesinden Elde Edilen Etanol Ekstraktının ABTS.+ ve DPPH Yöntemi ile Antioksidan Kapasitesinin Belirlenmesi Mesut Galip Demir, Mine Gülaboğlu, Zerrin Kutlu, Büşra Diyarbakir Vaccinium myrtillus L. ekstresinin diyabetik sıçanların karaciğer dokusunda oksidatif stres parametrelerine etkisinin incelenmesi Tahir Kahraman, Mehmet Berköz, Metin Yıldırım, Karzan Mahmood Saeed, Oruc Allahverdiyev, Serap Yalın, İdris Türel Silybum marianum ekstresinin diyabetik sıçanların serumunda immun parametrelere ve protein oksidasyonuna etkilerinin incelenmesi Tahir Kahraman, Abdulbaki Aksakal, Mehmet Berköz, Metin Yıldırım, Gulala Ahmed Mohammed Shinki, Oruc Allahverdiyev, Serap Yalın, İdris Türel Synthesis, Theoretical, Antimicrobial Activity, DNA Binding, DNA Cleavage and Anion Sensing Studies of (E)-4-chloro-2-((pyridin-2-ylimino)methyl)phenol Nuray Yıldırım, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız, Hüseyin Ünver, Bahadır Boyacıoğlu, Celal Tuğrul Zeyrek In Vitro Effects of Feniramin on PON1Q192 and PON1R192 Isoenzymes from Sleep Apnea Disease Serum Kübra Çıkrıkcı, Nahit Gençer, Nurhan Sarıoğlu The Synthesis and Characterization of Bioactive Quinone Compounds as Antibacterial and Antifungal Agents Nahide Gülşah Deniz, Çiğdem Sayil, Zeliha Gökmen, Serdar Gökşin Aydınlı Design, Synthesis and Anticancer Activity of 2-((5-substitutedbenzo[d]thiazol-2-yl)thio)-N'-(4-substitutedbenzylidene)acetohydrazide Serkan Levent, Derya Osmaniye, Büşra Korkut, Sinem Ilgın, Yusuf Özkay, Zafer Asım Kaplancıklı Selective Inhibitory Activity against MAO and Docking Studies of New Thiazolylhydrazine Derivatives Serkan Levent, Derya Osmaniye, Betül Kaya Çavuşoğlu, Begüm Nurpelin Sağlık, Özlem Atlı, Burak Karaduman, Yusuf Özkay, Zafer Asım Kaplancıklı Synthesis and Anticandidal Activity of New Benzimidazole-1,2,4-Triazole Derivatives Begüm Nurpelin Sağlik, Ulviye Acar Çevik, Hülya Karaca Gençer, Sinem Ilgin, Büşra Korkut, Yusuf Özkay İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Synthesis Of Some Novel Benzothiazole Derivatives As Anticancer Agents Derya Osmaniye, Sinem Ilgın, Büşra Korkut, Yusuf Özkay, Zafer Asım Kaplancıklı NEW BIDENTATE AZO–AZOMETHINES and THEIR COPPER(II) COMPLEXES: SYNTHESIS, SOLVENT EFFECT ON TAUTOMERISM and BIOLOGICAL STUDIES Seda Çetin, Fatih Erci, Mükerrem Kurtoğlu www.ivekkongre.com 44 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0538 P-0369 0588 P-0370 0602 P-0371 0631 P-0372 0623 P-0373 0622 P-0374 0625 P-0375 0627 P-0376 0531 P-0377 0628 P-0378 0549 P-0379 0630 P-0380 0642 P-0381 0560 P-0382 0553 P-0383 0552 P-0384 0840 P-0385 0624 P-0386 Synthesis, Characterization and Molecular Docking Study of Some Novel Fluroquinolone Derivatives as Potential DNA Gyrase Inhibitors Ulviye Acar Çevik, Serkan Levent, Hülya Karaca Gencer, Yusuf Özkay, Sinem Ilgın Synthesis, Characterization, Biological Activity and Interactions with DNA of Glucosamine-based Vanillin Derivative Feyza Rabia Akkan, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız, Hüseyin Ünver The Evaluation of Biological Activities of Heteroatom Substituted-buta-1,3-diene Compounds Nahide Gülşah Deniz, Çiğdem Sayıl, Serdar Gökşin Aydınlı, Zeliha Gökmen Synthesis and biological evaluation of 1,3,4-oxadiazole derivatives bearing substituted phenyl/benzothiazole moiety Betül Kaya Çavuşoğlu, Leyla Yurttaş, Gülşen Akalın Çiftçi, Halide Edip Temel Bis(dimetilglioksimato)demir(III) kompleksi ve dimetilglioksim ligandının elektrokimyasal davranışları Gülüzar Özbolat, Irem Çetin, Yusuf Döğüş, Abdullah Tuli The synthesis of chelate ligand for removal of Fe (III) ions from human plasma Gülüzar Özbolat, Abdullah Tuli Cyclıc voltammetric and Spectrophotometrıc study of Fe(III) with 2,6-pyridinedicarboxylic acid Gülüzar Özbolat, Irem Çetin, Yusuf Döğüş, Abdullah Tuli Synthesis and biological evaluation of new thiosemicarbazone derivatives as MAO inhibitory agents Betül Kaya Çavuşoğlu, Derya Osmaniye, Özlem Atlı, Abdullah Burak Karaduman, Yusuf Özkay, Zafer Asım Kaplancıklı Synthesis, Characterization, and Evaluation of Methyl 2-(5- bromo-2-hydroxy-3- methoxybenzylideneamino)acetate as a Biological Agent Mehmet Ali Yildirim, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız Synthesis of new chalcones as anticancer agents Betül Kaya Çavuşoğlu, Özlem Atlı, Gözde Görmüş, Yusuf Özkay, Zafer Asım Kaplancıklı Azaphthalocyanines and pyrazine compounds containing vanillin: synthesis and α-Glucosidase inhibition properties Günay Kaya Kantar, Nimet Baltaş, Selami Şaşmaz Synthesis and in vitro anticancer activity of some new imidazo[1,2-a]pyridine based heterocyclic compounds Betül Kaya Çavuşoğlu, Leyla Yurttaş, Merve Baysal, Büşra Korkut, Zafer Asım Kaplancıklı Synthesis and Antimicrobial Activity of Pt-N-Heterocyclic Carbene Complexes Emine Özge Karaca, İlknur Özdemir, Selami Günal, Nevin Gürbüz, İsmail Özdemir Synthesıs And Mao Enzymes Inhıbitory Activity Of New Benzylamine Derivatives Derya Osmaniye, Begüm Nurpelin Sağlık, Ulviye Acar Çevik, Özlem Atlı, Büşra Korkut, Yusuf Özkay, Zafer Asim Kaplancıklı Design, synthesis and evaluation of anticancer activity of new benzimidazole-hydrazone derivatives Ulviye Acar Çevik, Özlem Atlı, Cankız Mina Ardıç, Yusuf Özkay Synthesis and antimicrobial activity evaluation of some benzimidazole derivatives Asaf Evren, Yurttaş, İlaçEvrim ve Eczacılıkta KüreselLeyla Bilgi Paylaşımı / GlobalSinem KnowledgeTekinkoca Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies EXPERIMENTAL AND DFT STUDY ON Cu (II) - PROTHIONAMIDE COMPLEX Berat İlhan Ceylan, Ayberk Yılmaz, Olcay Bölükbaşı, Bahri Ülküseven İnsan plazmasında Piridin-2,6-dikarboksilikasit ligandının Fe(III) ile kompleks etkinliğinin belirlenmesi Gülüzar Özbolat, Abdullah Tuli www.ivekkongre.com 45 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0562 P-0387 0548 P-0388 0618 P-0389 0489 P-0390 0722 P-0391 0732 P-0392 0506 P-0393 0505 P-0394 0502 P-0395 0748 P-0396 0513 P-0397 0757 P-0398 0508 P-0399 0771 P-0400 0747 P-0401 0488 P-0402 0484 P-0403 0482 P-0404 0474 P-0405 Synthesis, Biological Activitiy for Carvacrol-amide Derivatives as Cholinesterase Inhibitors Gulsen Sonmez, Belma Zengin Kurt, Fatih Sonmez Synthesis of New Thiazolylhydrazine Derivatives and Evaluation of Their Monoamine Oxidase A/B Inhibitory Activity Begüm Nurpelin Sağlik, Serkan Levent, Betül Kaya Çavuşoğlu, Burak Karaduman, Sinem Ilgin, Yusuf Özkay, Zafer Asim Kaplancikli Pulmoner Arteriyel Hipertansiyon Tedavisinde Kullanılan Güncel Bir İlaç: SELEKSİPAG Fehime Aydın, Sevgi Karakuş Bazı Uvaol Türevlerinin Sentezi ve in vitro Biyokaitivitelerinin İncelenmesi Halil Şenol, Salih Tuncay, Eray Metin Güler, Hasan Seçen, Nüket Öcal, Atilla Akdemir, Abdurrahim Koçyiğit, Gülaçtı Topçu Norharmane production of Nostoc linckia under different temperature and light conditions RAMAZAN ERENLER, TUNAY KARAN Colorimetric Sensor, DNA Binding and DNA Cleavage Studies of 6-Methoxybenzo[d]thiazol-2-ylimino Derivative Merve Ballı, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız, Elif Merdamert, Mehmet Ali Yıldırım Antiproliferative activities of the fatty acid contents of Nigella sativa and Nigella damascena Ayse Sahin Yaglioglu, Ferda Eser Phytochemical content of the extracts of Centaurea virgata Lam Ayse Sahin Yaglioglu, Ferda Eser Synthesis of Biologically Active Novel Pyrrole Derivatives Containing Urea Ayşegül Özbilge, Belma Zengin Kurt, Fatih Sonmez A New and a Simple Approach to the Characterization of Polymer-Drug Conjugates with Functional Group Identification Gülderen Karakuş, Göknil Pelin Coşkun Azaphthalocyanines and Phthalocyanine containing eugenol: synthesis, DNA interaction and comparison of lipase inhibition properties Günay Kaya Kantar, Özlem Faiz, Selami Şaşmaz Aza-BODIPY Sensors for Heavy Metal Detection Nihal Deligonul Synthesis, Characterization of 6-Hydroxy-m-anisaldehyde Schiff base and its DNA Binding, DNA Cleavage and Chromogenic Sensing Studies Melike Saraçoğlu, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız, Mehmet Ali Yıldırım Fe(III)-Citrate complex in blood plasma Gülüzar Özbolat, Abdullah Tuli Moleküler Modelleme Teknikleri ile Aromataz İnhibitörü Etkili Anastrazol Analoglarının Geliştirilmesi Ceysu Bender, Barkın Berk Synthesis and antitumor activity evaluation of piperazine-sulfonamide derivatives against lung cancer cell line (A549) Leyla Yurttas, Zerrin Cantürk Antimicrobial activity studies of the functional materials based on polyoxometalates Sultan Akar, Seyit Ali Güngör, Ferhan Tümer, Muhammet Köse, Mehmet Tümer Synthesis and in vitro antiproliferative activity of new Keggin type polyoxometalate compİlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies lexes Sultan Akar, Seyit Ali Güngör, Ferhan Tümer, Mehmet Tümer, İbrahim Demirtaş The use of functionalized graphene nano-sheets in the intelligent drug delivery systems Ashkan Kashefi, Rahim Ghadari www.ivekkongre.com 46 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0469 P-0406 0828 P-0407 0462 P-0408 0839 P-0409 0768 P-0410 0694 P-0411 0707 P-0412 0495 P-0413 0518 P-0414 0527 P-0415 0517 P-0416 0529 P-0417 0653 P-0418 0546 P-0419 0557 P-0420 0494 P-0421 0487 P-0422 0591 P-0423 A Series of Pyrazoline Derivatives as Potent Anticandidal Agents Ahmet Özdemir, Mehlika Dilek Altıntop, Belgin Sever, Hülya Karaca, Özlem Atlı Synthesis and urease inhibition of quinazolinone-coumarin hybrid compounds Gülay Akyüz, Emre Menteşe, Fatih Yılmaz, Nimet Baltaş Microwave-assisted Synthesis and Biological Activity of Some 5(6)-Nitro-1H-Benzimidazoles and Their Salicyl and Isatin Schiff Bases Fatih Yilmaz, Emre Menteşe, Nesrin Karaali, Bahittin Kahveci, Nimet Baltaş Synthesis of some new quinazolinones containing oxadiazol and furan rings with their anti-urease activity Gülay Akyüz, Emre Menteşe, Nimet Baltaş Geometric and Electronic Study of 5-Substituted thiophene-2-carbaldehyde by Using DFT Berna Çatıkkaş, Alime Ebru Aydın Antioxidant activity of chemical constituents isolated from Origanum onites L RAMAZAN ERENLER, MAHFUZ ELMASTAS, BESIR ISNAC, GULACTI TOPCU 4(3H)-Kinazolinonların biyolojik aktiviteleri Sevda Türk, Sevgi Karakuş Some Phthalocyanines Containing Resorcinol Azo Dyes; Antioxidant, Antibacterial and Anticancer Activity Cihan KANTAR, Selami Şaşmaz, Bülent Kaya, Mustafa Türk Ursolik Asit ve Oleanolik Asitten Hareketle alfa-Amirin ve beta-Amirin Sentezi için Yeni ve Etkin Bir Yöntem Halil Şenol, Salih Tuncay, Hasan Seçen, Nüket Öcal, Gülaçtı Topçu Synthesis, Spectral Characterization, and Use of Methyl N-[(2- hydroxy-3-methoxybenzylidene)glycinate as DNA Binding, DNA Cleavage, Antimicrobial and Antimutagenic Agent Mehmet Ali Yildirim, Neslihan Demir, Mustafa Yıldız Novel phthalocyanines containing guaiacol azo dyes; antioxidant, antibacterial and anticancer activity Cihan KANTAR, Selami Şaşmaz, Bülent Kaya, Mustafa Türk Synthesis of Biologically Active Novel Coumarin Derivatives Özge Özten, Belma Zengin Kurt, Fatih Sonmez, Ahmet Sadık Gulgec, Mustafa Kucukislamoğlu Probiyotikler ve Epigenom Serbülent Yiğit, Ayşe Feyda Nursal Yaban Mersini Vaccinium myritillus L. Meyvesinin DNA Koruyucu Aktivitesinin Araştırılması İbrahim Halil Kılıç, Işık Didem Karagöz, Sibel Bayıl Oğuzkan, Bekir Sıddık Kurt, Sami Serhat Tonus, Hüseyin Tekin, Mehmet Özaslan Malva sylvestris Ebegümeci Çiçeğinin DNA Koruyucu Aktivitesinin Araştırılması İbrahim Halil Kılıç, Hüseyin Tekin, Sami Serhat Tonus, Bekir Sıddık Kurt, Işık Didem Karagöz, Mehmet Özaslan Hedefe Yönelik Teranostik Ajan Dizaynında ADH-1 Siklik Peptid Sentezi Tayfun Acar, Pelin Pelit Arayıcı, Burcu Uçar, Mehmet Onur Demirkol, Zeynep Mustafaeva İnsanlarda Çeşitli Klinik Örneklerden İzole Edilen Klebsiella Türleri Ve Kolistin Direnç Profilleri Ömer Akgül, Gülhan Bora, Hüseyin Güdücüoğlu İlaç ve Eczacılıktaof Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Pharmaceuticals and Pharmacies Investigation Antibacterıal Activity of Sharing Five on Commercial Disinfectants Containing Different Active Ingredients Burçak Gürbüz, Nazan Arslan www.ivekkongre.com 47 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0783 P-0424 0815 P-0425 0833 P-0426 0604 P-0427 0532 P-0428 0543 P-0429 0530 P-0430 0526 P-0431 0559 P-0432 0729 P-0433 0700 P-0434 0640 P-0435 0695 P-0436 0663 P-0437 0569 P-0438 0692 P-0439 Biosynthesis and Characterization of Silver Nanoparticles by Aspergillus niger and Their Bioactive Potential Against Pathogen Microorganisms and Cancer Cells Berrak Altınsoy, Özlem Bingöl Özakpinar, Pervin Rayaman, Burçak Gürbüz, İsmail Öçsoy, Ümran Soyoğul Gürer Evernia divaricata ve Platismatia glauca Liken Türlerinin Pseudomonas aeruginosa Biyofilm Formu Üzerindeki Etkinlikleri Ezgi Uçarkuş, Barış Gökalsın, Gülşah Özyiğitoğlu, Nüzhet Cenk Sesal In vitro Evaluation of Apoptotic and Cytotoxic Effects of Clotrimazole in Myelocytic Leukemic Cell Lines K562 and HL-60 Zerrin Cantürk, Fatma Gündoğan, Gökhan Gökhaner, Miriş Dikmen Syzygium aromaticum ESANSİYEL YAĞLARININ BAZI KLİNİK İZOLATLARA KARŞI ANTİMİKROBİYAL AKTİVİTESİ Merve Çalişgan, Binnur Meriçli Yapıcı Interactions of Antineoplastic Drugs with Antibiotics Erkan Rayaman, Gülbahar Gürel Balabanlı, Pervin Rayaman, Rıza Adaleti, Ümran Soyoğul Gürer Çeşitli Klinik Örneklerden İzole Edilmiş Klebsiella pneumoniae Suşlarının Antibiyotik Duyarlılıklarının Araştırılması Hatice Begen, Emel Mataracı Kara Antimicrobial Activity of 5-fluorouracil Erkan Rayaman, Gülbahar Gürel Balabanlı, Pervin Rayaman, Rıza Adaleti, Ümran Soyoğul Gürer Antifungal Efficiencies of Some Antidepressant Drugs on Clinical Candida albicans Isolates and Their Effects on Antifungal Drugs Efficiency on Candida albicans S5314’s Biofilm Erkan Rayaman, Ezgi Doğduay, Pervin Rayaman, Rıza Adaleti, Ümran Soyoğul Gürer Fusidik Asidin Probiyotik ve Patojen Mikroorganizma Türleri Üzerindeki in-vitro Aktivitesi Yusuf Öztürk, Hülya Karaca Gencer, Alper Çimik Seasonal Changes in Antimicrobial Activity of Achillea nobilis L. subsp. sipylea (O. Schwarz) Bässler (Asteraceae) Merve Ballı, Neslihan Demir Kronik Süpüratif Otitis Medialı Hastalardan Staphylococcus aureus İzolasyonu ve İn Vitro Antibiyotik Duyarlılıklarının Araştırılması Abdulbaki Aksakal, Şeyda Şilan Okalin Laurus nobilis L. Esansiyel Yağlarının Staphylococcus sp. Klinik İzolatlarına KarşıI Antimikrobiyal Aktivitesinin Belirlenmesi Ayşen Kaya, Binnur Meriçli Yapıcı Investigation of the Effect of Eugenol and Antibiotics Alone and Their Combinations on Biofilm Forms of Pseudomonas aeruginosa Strains Erkan Rayaman, Kamile Yıldırım, Ümran Soyoğul Gürer, Rıza Adaleti, Gülgün Tınaz Antimicrobial Activities of Extracts and Coumarins Isolated from Ferulago bracteata Growing in Turkey Songül Karakaya, Duygu Şimşek, Hilal Özbek, Zühal Güvenalp, Nurten Altanlar, Ceyda Sibel Kılıç Preparation and Characterization of Biopolymer Based Bioactive Mucoadhesive Films with Turmeric Extract İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Merve Deniz Köse, Merve Helvacıoğlu, Buket Engin, Oguz Bayraktar EVALUATION OF ANTIBIOFILM POTENTIAL OF A NOVEL MEDICINAL PLANT (Vibirnum opulus) EXTRACT: EXAMPLE OF DENTAL PLAQUE Tanju Demirhan, Gökçen Yuvali Çelik, Hikmet Katircioglu, Dilsad Onbasli www.ivekkongre.com 48 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0785 P-0440 0575 P-0441 0668 P-0442 0573 P-0443 0764 P-0444 0687 P-0445 0684 P-0446 0465 P-0447 0510 P-0448 0470 P-0449 0579 P-0450 0584 P-0451 0658 P-0452 0820 P-0453 0655 P-0454 0770 P-0455 0635 P-0456 0652 P-0457 0741 P-0458 0519 P-0459 Ramalina calicaris Liken Türünün Propionibacterium acnes Biyofilm Formu Üzerindeki Etkisi Barış Gökalsin, Didem Berber, Ezgi Uçarkuş, Gülşah Özyiğitoğlu, Cenk Sesal Development and Validation of High Performance Liquid Chromatography Method for the Determination of Carvedilol Neslihan Üstündağ Okur, Yüksel Antepüzümü Birinci ve ikinci derece yanıkların tedavisinde kullanılmak üzere bal ve propolis içeren bir formülasyon geliştirilmesi Gülşen Aybar, Özgen Özer Tetrahydrozoline Hydrochloride Loaded Ocular Microemulsion Preformulation Studies for Ocular Drug Delivery Vildan Yozgatlı, Neslihan Üstündag Okur, Timuçin Uğurlu Nanotextiles in Pharmaceutical Applications Evren Alğın Yapar, Seda Rençber, Sinem Yaprak Karavana Formulation and Characterisation of Etofenamate Loaded Microemulsion Neslihan Üstündağ Okur, Ecehan Onay Method Development, Validation of High-Performance Liquid Chromatography (HPLC) and Solubility Studies for Pharmaceutical Formulations of Mupirocin Neslihan Üstündağ Okur, Nesrin Hökenek A Novel Technique in Pharmaceutical Technology: Hot-Melt Extrusion Betul Rumeysa Temel, İsik Ozguney Oral Kontraseptiflerin İlaç-İlaç, İlaç-Bitki Etkileşimleri ve Toksikolojik Sonuçları Sena Kelleci, Şaziye Sezin Palabıyık Asbest Maruziyetinin İnsan Sağlığına Etkisi Başak Özlem Perk, Sezen Yılmaz Sarıaltın Toxic effects of fumonisins that possibly to be found in herbal teas Gizem Sena Elagöz, Mücteba Eşref Tatlıpınar, Gülden Zehra Omurtag Applications, Allergenic and Carcinogenic Potential of p-phenylenediamine Sezen Yılmaz Sarıaltın, Başak Özlem Perk Is The Novel Bromitated Flame Retardant Tetrabromobisphenol A Safe or Unsafe? Didem Oral, Belma Koçer Gümüşel, Pınar Erkekoğlu Kozmetik Ürünlerde Uygulanan Alternatif Deri İrritasyon Testleri Özge Köse, Pınar Erkekoglu, Suna Sabuncuoglu, Belma Kocer Gumusel The Effects of Aroclor 1254 and/or Selenium Status on Testicular Caspase 3 and Caspase 8 Activities Pınar Erkekoğlu, Aylin Balcı, Kübra Gizem Yıldıztekin, Belma Koçer Gümüşel Çocukluk Çağı Obezitesinde Tiroid Hormon Parametrelerinde Gözlenen Değişiklikler ve Oksidatif Stres Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi Ali Aşcı, Derya Buluş, Nesibe Andıran, Belma Koçer Gümüşel Parenteral Ürünlerde Al Kirliliği Burcu Balci Oxidative Stress, Selenium Levels and DNA Damage in Plastic Workers Exposed to Di(2-ethylhexyl)phthalate Belma Koçer Gümüşel, Gülru Gürdemir, Pınar Erkekoğlu, Aylin Balcı, Ünzile Yaman, Kübra Gizem Yıldıztekin, Engin Tutkun, Hınç Yılmaz, Ali Aşcı İlaçhijyen ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Ağız ürünlerinde güvenlilik ve istenmeyen etkiler and Pharmacies Evren Alğın Yapar, Semra Şardaş Eczacılıkta Gelecek Depo Uygulamalarına Farklı Bir Bakış Eray Yılmaz, Selda Doğan Çalhan, Nefise Özlen Şahin www.ivekkongre.com 49 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0746 P-0460 0643 P-0462 0540 P-0463 0675 P-0464 0672 P-0465 0542 P-0466 0461 P-0467 0533 P-0468 0723 P-0469 0711 P-0470 0571 P-0471 0632 P-0472 0717 P-0473 0776 P-0474 0718 P-0475 0743 P-0476 0496 P-0477 0777 P-0478 0786 P-0479 Eczane içi uygulamalarda yeni bir bakış açısı: Nöropazarlama Behra Uysal, Gizem Yeğen, Feyza Arıcıoğlu, Neşe Buket Aksu İstanbul il merkezindeki serbest eczane eczacılarının eczacı-hasta iletişimine yaklaşımları konulu anket çalışması Suzan Şirin, Cansu Vatansever, Ahmet Ercan Gegez, Neşe Buket Aksu Göz Ardı Edilen Tehlike: Geçimsiz İlaçlar Emine Pınar Coşan, Sibel Ulusoy, Tuğçe Selcen Farisoğulları, Seher Topalhasan, Yasin Murat Koçberber Hekimlerin Farmakovijilansa Yönelik Bilgi ve Tutumları Özlem Nazan Erdoğan, Suphi Vehid, Demet Dalca, Gülnaz Çığ, Mehmet Sarper Erdoğan, Ahmet Oğul Araman Akılcı İlaç Kullanımına Yönelik Bir Araştırma Osman Kan, Özlem Nazan Erdoğan, Mehmet Sarper Erdoğan Hastane Eczacılığında Total Parenteral Nutrisyon Şeyma Yarkici, Şule Çaldemir, Melisa Kocabıçak Göçmez, Seher Topalhasan Marmara Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi'nde poliklinik ziyaretine gelen hipertansiyon hastalarında anti-hipertansif ilaç uyumunun araştırılması Yunus Emre Kızılkan, Mehmet Karslı, Ekrem Salduz, Elif Samiye Bayar, Dilşad Save Zehirlenme Durumlarında Antidot/Antitoksin Yönetimi Sibel Ulusoy, Yasin Murat Koçberber, Emine Pınar Coşan, Seher Topalhasan, Tuğçe Selcen Farisoğulları Genç Erişkin Bireylerin Akılcı İlaç Kullanımı Hakkında Bilgi ve Tutumları Özcan Bostan Özenç, Batuhan Bostan Ağız Hijyen Ürünlerinde Endüstriyel İmalat Evren Algın Yapar Tirozinaz inhibitörü betalain içeren kırmızı pancar ekstresinden anti-hiperpigmentasyon amaçlı kullanılabilecek formülasyonların geliştirilmesi Gulsah Gedik, Yagmur Elci Essential oil composition of Chrysanthemum coronarium L. from Turkey Hüseyin Servi, Ahmet Doğan, Kaan Polatoğlu Camellia sinensis (L.) Kuntze Gülbahar Özge Alim, Seçil Yazıcı Tütüniş, Nur Tan Conformational and Electronic Studies of p-Cymene and Camphor Using DFT Method Elif Çatıkkaş, Berna Çatıkkaş, Alime Ebru Aydın Nigella sativa L. (Çörekotu) Maşallah İş, Nur Tan İstanbul’da Bir Üniversite Hastanesinde Çalışan Doktorların Tamamlayıcı Ve Alternatif Tıp Yöntemleriyle İlgili Bilgi Ve Davranışları Betül Karakuş, Emel Lüleci, Özge Atış, Nazife Enginar, Nurullah Özsarı, Melda Karavuş The antioxidant activities of the ethanol extract fractions of Salvia siirtica Hilal Saruhan Fidan, Esra Yarış, Sevgi İrtegün Kandemir, Mehmet Fırat, İsmail Yener, Nuriye Mete, Abdulselam Ertaş, Ufuk Kolak Quantum Chemical Investigations: Conformational and Electronic Studies of α-Pinene and Limonene Using DFT Method ve EczacılıktaAlime Küresel Bilgi Paylaşımı / GlobalBerna Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies ElifİlaçÇatıkkaş, Ebru Aydın, Çatıkkaş Investigation of Structural and Electronic Parameters of Clove Syzygium Aromaticum Berna Çatıkkaş, Elif Çatıkkaş, Ebru Alime Aydın www.ivekkongre.com 50 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0485 P-0480 0483 P-0481 0479 P-0482 0477 P-0483 0475 P-0484 0819 P-0485 0468 P-0486 0837 P-0487 0503 P-0488 0629 P-0489 0697 P-0490 0580 P-0491 0611 P-0492 0568 P-0493 0564 P-0494 0515 P-0495 Determination of antioxidant and tyrosinase inhibitory activity of the aerial part of Myosotis alpestris Ufuk Özgen, Rezzan Aliyazıcıoğlu, Şeyda Akkaya, Sıla Ozlem Sener, Nuriye Korkmaz, Merve Badem Evaluation of antioxidant and tyrosinase inhibitor activity of Chamaecytisus hirsutus Ufuk Özgen, Rezzan Aliyazıcıoğlu, Nuriye Korkmaz, Şeyda Akkaya, Sıla Ozlem Sener, Merve Badem Antioxidant activity studies of aerial parts of three Barbarea Species Merve Badem, Nuriye Korkmaz, Sıla Ozlem Sener, Seyda Akkaya, Rezzan Aliyazıcıoğlu, Ufuk Özgen, Ali Kandemir The cytotoxic activity of ethanol and chloroform extracts of Salvia cerino-pruinosa var. elazıgensis Hilal Saruhan Fidan, Esra Yarış, Sevgi İrtegün Kandemir, Mehmet Boğa, Evin Aygün Tuncay, Nuriye Mete, Ufuk Kolak, Abdulselam Ertaş, Gülaçtı Topçu Antioxidant capacity of aerial parts of Isatis cappadocica Rezzan Aliyazicioglu, Ufuk Özgen, Sıla Ozlem Sener, Nuriye Korkmaz, Seyda Akkaya, Merve Badem, Ali Kandemir The Importance of Flavonoids in Cardiovascular Diseases Bahattin Bulduk, Nizamettin Günbatar, Yaşar Göz Examination of antioxidant and tyrosinase inhibitor activities of Euphorbia rigida Rezzan Aliyazicioglu, Ufuk Özgen, Seyda Akkaya, Sıla Özlem Sener, Nuriye Korkmaz, Merve Badem Çam içerikli Ballar Çiçek Ballarına göre daha mı Antikarsinojenik ? Ayşe Begüm Ceviz, Mehmet Fatih Seyhan, Eren Yılmaz, Özlem Timirci Kahraman, Neslihan Saygılı, Halil İbrahim Kısakesen, Allison Pınar Eronat, Sema Bilgiç Gazioğlu, Hülya Yılmaz Aydoğan, Oğuz Öztürk Mikrodalga ile Lotus corniculatus subsp. corniculatus Bitkisinin Çiçek Kısmının Uçucu Yağ Analizi ve Antimikrobiyal Aktivitesi Tayyibe Beyza Yücel, Nurettin Yaylı Acetylcholinesterase inhibitory and essential oil composition of Tripleurospermum inodorum (L.) Sch. Bip Hüseyin Servi, Yasemin Yücel Yücel, Ahmet Doğan, Kaan Polatoğlu Most frequently used herbal products for lactation problems and childhood illnesses in pharmacies from Turkey Nur Tan, Meltem Güleç, Özge Canverdi The Antioxidant Activities of Ethanol Extract Fractions of Salvia rosifolia Esra Yariş, Hilal Saruhan Fidan, Abdulselam Ertaş, Mehmet Fırat, Mehmet Boğa, Sevgi İrtegün, Hasan Şahin, Ufuk Kolak, Gülaçtı Topçu Determination of the Antimutagenic Effect of the Methanol and Hexane Extracts of Scytosiphon lomentaria (Lyngbye) Link by Ames/Salmonella Test Bahar Gök, Pınar Gök, Neslihan Demir, Hüseyin Erduğan Literature Survey on the Ethnobotanical Uses of Central Nervous System Active Plants in Turkey Fatma Memnune Yıldırım, Nur Tan, Mahmut Miski An Invesitigation on Antioxidant Activity of Some Medicinal Plant Naturally Distrubuted on İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Ida Mountain (Çanakkale-Turkey) Berrak Damla Yağan Free Radical Scavenging Capacity and DNA Damage Protective Activity of Sargassum vulgare C. Agardh Melike Saraçoğlu, Elif Merdamert, Neslihan Demir, Hüseyin Erduğan www.ivekkongre.com 51 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0639 P-0496 0637 P-0497 0577 P-0498 0638 P-0499 0606 P-0500 0745 P-0501 0740 P-0502 0649 P-0503 0827 P-0504 0735 P-0505 0581 P-0506 0595 P-0507 0797 P-0508 0597 P-0509 0800 P-0510 0458 P-0511 0804 P-0512 0805 P-0513 Evaluation of the Antimicrobial and Antimutagenic Activities of the Methanol Extract of Taonia atomaria (Woodward) J.Agardh Pınar Gök, Bahar Gök, Neslihan Demir, Hüseyin Erduğan Essential Oil Composition and Fatty Acid Profile of Endemic Gypsophila sphaerocephala Fenzl ex Tchihat. var. cappadocica (Boiss. & Balansa) Boiss. from Turkey Hüseyin Servi, Betül Eren Keskin, Sezgin Çelik, Ümit Budak, Büşra Kababıyık In Vitro Cytotoxic Activity of Chloroform and Ethanol Extracts of Salvia rosifolia Esra Yariş, Hilal Saruhan Fidan, Sevgi İrtegün, Abdulselam Ertaş, Mehmet Fırat, Kerem Şentürk, Nuriye Mete, Ufuk Kolak Essential Oil Composition and Fatty Acid Profile of Endemic Gypsophila tuberculosa Hub.-Mor. & Gypsophila eriocalyx Boiss. (Caryophyllaceae) from Turkey Hüseyin Servi, Betül Eren Keskin, Sezgin Çelik, Ümit Budak, Fatma Ceren Kırmızıtaş, Elif Beyza Bektaş Construction of New Ferrocene-Based Copper Complexes Supported By Graphene and Synthesis of Vitamin K3 Kayhan Kınoğlu, Gökhan Ceyhan, Serhan Uruş Silver Nanoparticles Used in Textile Industry Affect the WNT/β Catenin Pathway in a Dose Dependent Manner in Zebrafish Embryos Oğuz Eryılmaz, Perihan Seda Ateş, Ünsal Veli Üstündağ, İsmail Ünal, Ebru Emekli Alturfan, Mehmet Akalın Polymeric Micelles, a PromisingTargeted Approach for Skin Delivery Emine Kahraman, Sevgi Güngör, Yıldız Özsoy Formulation and Characterization of VEGF Loaded Polycaprolactone Nanoparticles Setenay Özer, Oya Kerimoğlu, Emine Alarçin, Seher Karslı Çeppioğlu Yeşil Kimya ve Nanoteknolojiye Uygulanması Remziye Yeşim Cantürk Talman, Abdüssamed Kalkavan Role of Nanotechnology in Creation of Vaccines Abel Maharramov, Zeynep Mustafaeva, Mahammadali Ramazanov, Ulviyya Hasanova, Mirjavid Aghayev, Sarvinaz Hajiyeva Nano-micellar Drug Carriers for Topical Ocular Administration Meltem Ezgi Durgun, Emine Kahraman, Sevgi Güngör, Yıldız Özsoy Nephroprotective Effect Of Riboflavin In A Rat Model Of Acute Renal Injury Betül Ayaz Adakul, Büşra Ertaş, Zatiye Ayça Çevikelli, Dilek Özbeyli, Feriha Ercan, Cansu Kandemir, Göksel Şener The common herbal plants used in epilepsy control Sara Sami Dzhafar, Oruc Allahverdiyev Yenidoğan ve çocuk yoğun bakım ünitelerinde ilaç hataları ve önlemeye yönelik uygulamalar: Bir sistematik derleme Müjde Çalıkuşu İncekar, Duygu Gözen, Zeynep Erkut Pharmacokinetics of marbofloxacin following different routes of administration in lambs Feray Altan, Orhan Çorum, Duygu Çorum, Orkun Atik, Kamil Üney The Inhibitory Effect of L-cysteine/H2S Pathway on Contractile Response Through RhoA/ Rho-kinase in Mouse Corpus Cavernosum Fatma Aydinoglu, Elif Adibelli, Nuran Ogulener Theİlaçeffect of danofloxacin serum biochemical parameters in Alectoris chukar ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımıon / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Orhan Corum, Orkun Atik, Hatice Eser, Duygu Corum, Feray Altan, Kamil Uney Pharmacokinetics and bioavailability of cefquinome and ceftriaxone in premature calves Orhan Corum, Ramazan Yildiz, Merve Ider, Feray Altan, Mahmut Ok, Kamil Uney www.ivekkongre.com 52 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0596 P-0514 0589 P-0515 0808 P-0516 0822 P-0517 0831 P-0518 0592 P-0519 0809 P-0520 0587 P-0521 0459 P-0522 0660 P-0523 0662 P-0524 0664 P-0525 0669 P-0526 0534 P-0527 0673 P-0528 0679 P-0529 0644 P-0530 0702 P-0531 0759 P-0532 Resveratrol's Effect On Hepatic İschemia Reperfusion İnjury In Streptozotosin Induced Diabetic Rats Betül Ayaz Adakul, Yahya Özel, Turgut Şekerler, Şermin Tetik, İlyas Kudaş, Levent Kabasakal, Hatice Kübra Elçioğlu Duygudurum Bozukluklarının Akut Tedavisinde Ketamin Sakine Aktaş, Mehmet Cihad Aktaş İlaç Etkileşimleri ve Akılcı İlaç Kullanımı Necla Kamer Coşkun, Elif Şahin Venlafaxine Inhibits Detrusor Contractions in Rat: Role of Extracellular Calcium Sırrı Bilge, Bahar Akyüz, Deniz Gündoğdu Arslan, Hakan Balcı, Özge Darakcı, Ayhan Bozkurt Effects of Epigenetic Mechanisms Related Compounds On Neurotrophin Signaling Pathway Selin Engür, Miriş Dikmen, Elif Kaya Tilki, Yusuf Öztürk Diş Hekimliği Fakültelerinde Antibiyotik Reçeteleme Durumların İncelenmesi Ahmet Akıcı, N İpek Kırmızı, Volkan Aydın, Esma Kadı, Mesil Aksoy Pharmacokinetics of pentoxifylline and its 5-hydroxyhexyl metabolite following the intravenous administration in cattle Kamil Uney, Bunyamin Tras, Orhan Corum, Ramazan Yildiz, Mehmet Maden Riboflavin attenuates oxidative injury in acetic-acid induced colitis in rats Büşra Ertaş, Berna Karakoyun, Meral Yüksel, Ömercan Albayrak, Göksel Şener Evaluation of Medical Students' Perspectives on “over-the-counter” Drug Use Zinnet Şevval Aksoyalp, Ayşe Barutcigil, Devrim Demir Dora, Cahit Nacitarhan 5-Sübstitüe-Benzimidazol Türevi Bileşiğin Farelerde Analjezik ve Antienflamatuvar Aktivite Tarama Çalışması Sezgi Göker, Sevtap Han, Burcu Çalışkan, Erden Banoğlu, Mecit Orhan Uludağ Pediatri hemşirelerinin aromaterapi uygulamaları: Bir sistematik derleme Zeynep Erkut, Duygu Gözen, Müjde Çalıkuşu İncekar Cyclophosphamide-Induced Hemorrhagic Cystitis: An Overview of Recent Animal Studies Investigating Mechanism of Action Elif Nur Barut, Seçkin Engin, F. Sena Sezen Gebelikte fluorokinolonlara maruziyet majör konjenital malformasyon riskini arttırır mı?: Bir meta-analizin ön bulguları Selin Acar, Elif Keskin Arslan, Tijen Kaya Temiz, Yusuf Cem Kaplan Yeni SGLT2 İnhibitörlerinin Tasarlanması Tuğçe Selcen Farisoğullari, Emine Pınar Coşan, Yasin Murat Koçberber, Seher Topalhasan, Sibel Ulusoy İzoksazol Türevi Bileşiklerin in-vivo Analjezik ve Antienflamatuvar Aktivitesi Üzerinde Çalışmalar Özgür Örnek, Sevtap Han, Burcu Çalışkan, Erden Banoğlu, Mecit Orhan Uludağ The Commonly Used Therapy For Epilepsy Oruc Allahverdiyev, Sara Sami Dzhafar, Mehmet Berköz, Metin Yıldırım Streptozosin ile Diyabet Oluşturulan Sıçanlarda Beyin ve Karaciğer Dokularında Ferulago angulata (Schlecht.) Boiss Ekstresinin Bazı Oksidatif Stres Parametrelerine Etkisinin Araştırılması Oruc Allahverdiyev, Tahir Kahraman, Mehmet Berköz, Metin Yıldırım, Serap Yalın, Shabnam Abbaszade, Semiha Dede, Türel İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımıİdris / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Dirençli Depresyonun Tedavisinde Yüz Güldüren Gelişme: Ketamin İrem Mert, İrem Işıl, Feyza Arıcıoğlu Eczacıların Gebe Reçetesi Karşılama İle İlgili Tutumlarının İncelenmesi Mevhibe Tamirci, Ahmet Akıcı, M. Zafer Gören, Sibel Sakarya www.ivekkongre.com 53 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0737 P-0533 0566 P-0534 0614 P-0535 0609 P-0536 0499 P-0537 0753 P-0538 0659 P-0539 0755 P-0540 0565 P-0541 0779 P-0542 0780 P-0543 0705 P-0544 The Effects of Glipizide and Acarbose on Obesity and Glucose Metabolism in 3T3-L1, AML12 cell lines and their co-cultures Meliha Koldemir Gündüz, Mehtap Çevik, Penbe Çağatay, Belgin Süsleyici Effects of Histone Deacetylase Inhibitor Trichostatin A and DNA Methyltransferase Inhibitor RG108 Combination on THP-1 Monocyte Cells’ Cytokine Levels Elif Kaya Tilki, Selin Engür, Miriş Dikmen, Zerrin Cantürk Eritromisin, Lidokain ve Metoclopramid’in Deneysel Postoperatif İleuslu kuzularda Gastrointestinal Motilite Üzerine Olan Etkileri Semih Altan, Feray Altan, Kaan Dönmez, Fahrettin Alkan Amiodaron Tedavisi: İnfüzyon Dozu / Hızı ve Flebit Gelişme Durumu Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Yasemin Kalkan Uğurlu, Hilal Uysal Ischemic Colitis of the Colon in Streptozotosin Induced Diabetic Rat Kübra Hatice Elçioğlu, Yahya Özel, İlyas Kudaş, Ayça Zatiye Çevikelli, Hafize Uzun, Şerife Aktaş, Levent Kabasakal Yaşlılarda Akılcı İlaç Kullanımı Nihan Altan Sarıkaya Diarilpirazol Türevi Bileşiğin (BRP-42) Analjezik ve Antienflamatuvar Aktivitesi Üzerinde Çalışmalar Göknur Göker, Sevtap Han, Burcu Çalışkan, Erden Banoğlu, Mecit Orhan Uludağ Investigation of antimicrobial and antioxidant activity of Capparis ovata var. palaestina Mehmet Evren Okur, Derya Çiçek Polat, Sezen Yılmaz, Ayşegül Yoltaş, Hanefi Özbek, Rana Arslan Induction of Neurite Outgrowth Associated Bcl-2 Gene Expression Levels by Epigenetic Mechanisms Related Compounds Elif Kaya Tilki, Selin Engür, Miriş Dikmen Yaşlılarda akılcı ilaç kullanımı Tijen Kaya Temiz Gebelik ve laktasyon döneminde ilaç kullanımı ve eczacının rolü Belkıs Dolgun, Narin Öztürk, Sönmez Birsel Uydeş Doğan ADH1c-EDTA-Ga68, Lu177 In Novel Targeted Theranostic Agent Design Burcu Uçar, Tayfun Acar, Pelin Pelit Arayıcı, Mehmet Onur Demirkol, Zeynep Mustafaeva P-3 | Poster Oturumu - 3 | 28.04.2017 | 09:00 - 18:00 1184 P-0545 0886 P-0546 0930 P-0547 0908 P-0548 0901 P-0549 Benzimidazol Grubu Pestisitlerden Benomil ve Metaboliti Karbendazim’in Sitotoksik ve Genotoksik Etkilerinin İn-Vitro Koşullarda Araştırılması Şeyda Yön, Mehtap Kara, Eren Özçağlı, Ayşe Tarbın Jannuzzi, Buket Alpertunga Silodosin etken maddesinin farmasötik preparatlarda analizine yönelik bir HPLC-FD yönteminin tasarımda kalite yaklaşımıyla optimizasyonu ve validasyonu Fatma Betül İspir, Elif Büşra Şuşoğlu, Nurgül Kızıltaş, Tuğrul Çağrı Akman, Mehmet Emrah Yaman, Ömer Faruk Koçak, Yücel Kadıoğlu Göğüs Kanseri Tedavisi ve Kullanılan İlaçların Analitiksel Yönden İncelenmesi 1.Gökçe Selçuk, 2.Serap Karaderi 1.Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 2.Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Analitik Kimya ABD eczgokceselcuk@gmail.com Serap Karaderi, Gökçe Selçuk Investigation Antioxidant and İlaç ve Eczacılıktaof Küresel Bilgi Paylaşımı /and GlobalAnti-urease Knowledge Sharing Activities on Pharmaceuticals andPhenolics Pharmacies of Capparis ovata var. canescens Çiğdem Öztaş, Turgut Taşkın, Gizem Bulut, Duygu Taşkın Sülfonamid grubu antibiyotiklerin kullanım alanları ve gıdalarda yapılan analizleri Funda Bayındır, Serap Ayaz Seyhan www.ivekkongre.com 54 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0967 P-0550 0894 P-0552 1174 P-0553 1175 P-0554 1176 P-0555 1116 P-0556 1181 P-0557 0874 P-0558 1055 P-0559 1063 P-0560 1056 P-0561 1185 P-0562 1005 P-0563 0860 P-0564 1115 P-0565 1188 P-0566 1127 P-0567 1073 P-0568 Rheum ribes bitkisinin ayırma ve saflaştırılması Mesut Özcan, Dilek Bilgiç Alkaya Equilibrium adsorption of ephedrine on natural bentonite Elif Çalışkan Salihi Synthesis, photophysical and photochemical properties of novel tetra substituted metal free and metallophthalocyanines bearing triazine units Rıza Bayrak, Ümit Demirbaş, Hakkı Türker Akçay, Mehmet Pişkin, Mahmut Durmuş, Halit Kantekin Novel triazole bearing zinc(II) and magnesium(II) metallo-phthalocyanines: Synthesis, characterization, photophysical and photochemical properties Hakkı Türker Akçay, Mehmet Pişkin, Ümit Demirbaş, Rıza Bayrak, Mahmut Durmuş, Emre Menteşe, Halit Kantekin Adsorption of Cationic Dyes onto Activated Charcoal Neşe Çakır, Ebru Alioğlu, Emre Dölen Total Antioxidant Capacity of Several Medicinal Mushrooms Dilek Ozyurt, Birsen Ozturk The determination of photophysical and photochemical parameters of novel metal-free, zinc(II) and lead(II) phthalocyanines bearing 1,2,4-triazole groups Rıza Bayrak, Ümit Demirbaş, Mehmet Pişkin, Mahmut Durmuş, Halit Kantekin Diyabet tedavisinde kullanılan sülfonilüre grubu ilaçların analizine ilişkin çalışmalar Dilek Özel, Dilek Bilgiç Alkaya Nigella sativa L.(Çörek Otu) içeriğindeki timokinon tayininde kullanılan analitiksel yöntemlerin araştırılması Rabia Yıldırım, Gülbin Erdoğan Development and Validation of a New Analytical Method for the Determination of Dissolution Rate of Acetylsalicylic Acid in Enteric Coated Tablet Dosage Form by Liquid Chromatography (LC) Emine Akdemir, Gül Gönül Kayar, Mine Gökalp, Udaya Dude Propolis içeriğinin ve antioksidan özelliklerinin tayininde kullanılan analitiksel yöntemler Beyza Cengiz, Gülbin Erdoğan Emerging Strategies for the Detection of Drug-Nucleic Acid Interaction Seda Nur Topkaya Electroanalytical determination of donepezil from pharmaceuticals and serum using carbon paste electrode Gökçe Öztürk, Dilek Kul Biyofarmasötik İlaçlar ve İlgili Analitik Çalışmalar Uğur Kaya, Filiz Arıöz, Serap Karaderi Determination of Total Antioxidant Capacity (TAC) in Olive Oil Using Modified Folin-Ciocalteu Assay Birsen Demirata Ozturk, Dilek Ozyurt, Kadriye Işıl Çetin, Fatma Ayça Olgun, Mustafa Reşat Apak Synthesis, aggregation and spectroscopic studies of novel water soluble metal free, zinc, copper and magnesium phthalocyanines and investigation of their anti-bacterial properties Hakkı Türker Akçay, Rıza Bayrak, Ümit Demirbaş, Fatih Şaban Beriş, Hacer Bayrak, Ertan Şahin İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Antimicrobial activity screening of Philonotis seriata Kerem Canlı, Merve Şenturan, Atakan Benek, Ebru Efe, Ali Yetgin, Ergin Murat Altuner Vegetative Anatomy and Morphology of Ophrys speculum in Çanakkale Mustafa Eray Bozyel, Elif Merdamert, Ahmet Gönüz www.ivekkongre.com 55 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1132 P-0569 1131 P-0570 1130 P-0571 1159 P-0572 1128 P-0573 0996 P-0574 0968 P-0575 1138 P-0576 1202 P-0577 0969 P-0578 1135 P-0579 0953 P-0580 0846 P-0581 0912 P-0582 0873 P-0583 1160 P-0584 1162 P-0585 0875 P-0586 0849 P-0587 In vitro Antimicrobial activity screening and biochemical analysis of Syntrichia calcicola Kerem CANLI, Ebru EFE, Merve ŞENTURAN, Atakan BENEK, Ali YETGIN, Ergin Murat ALTUNER Antimicrobial activity screening of Grimmia orbicularis Ali Yetgin, Atakan Benek, Ebru Efe, Merve Şenturan, Kerem Canlı Antimicrobial activity screening of Porella platyphylla and Porella arboris-vitae Kerem Canli, Atakan Benek, Ebru Efe, Merve Şenturan, Ali Yetgin, Ergin Murat Altuner Arı sütünün tıbbi kullanımı Meltem Ortaç Antimicrobial activity screening of Pterigynandrum filiforme Ali Yetgin, Merve Şenturan, Atakan Benek, Ebru Efe, Kerem Canlı Türkiye’de yetişen Brevispatha Valsecchi. seksiyonuna ait Allium L. türlerinin anatomik özellikleri Gülnur Ekşi, Gülderen Yılmaz, Ayşe Mine Gençler Özkan Türkiye’ye Endemik Achillea Ketenoglui (Ankara Civanperçemi) Türüne Ait Metanol Ve Su Ekstraktlarının Kolorektal Kanser Hücre Hatları (HCT 116 Ve HT-29) Üzerindeki Sitotoksik Etkileri Sümeyra Çetinkaya, İlknur Çınar, Seda Şirin, Hatice Gül Dursun Arı poleninin tıbbi kullanımı Meltem Ortaç Öğrencilerin tıbbi bitki çay tüketimlerini etkileyen faktörlerin belirlenmesi: Atatürk Üniversibildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. tesiBu örneği Zeinab Mokhtari, A. Semih Uzundumlu, Mehmet M. Sari Achillea Ketenoglui Türüne Ait Farklı Ekstraktların Total Fenolik Ve Total Flavonoid Madde Miktarlarının Karşılaştırılması Eda Büker, Sümeyra Çetinkaya, Seda Şirin, İlknur Çınar, Hatice Gül Dursun In vitro Antimicrobial activity and biochemical analysis of Ranunculus ficaria herbs Ali Yetgin, Ebru Efe, Atakan Benek, Merve Şenturan, Kerem Canlı Apoptotic Effect of Petroselinum crispum (parsley) on AKT/mTOR Pathway in Human Prostate Cancer Cell Line Mehmet Kadir Erdoğan, Hakan Aşkın Ülkemize endemik Liquidambar orientalis (Sığla ağacı) fraksiyonlarının antioksidan etkilerinin değerlendirilmesi ve LS-MS ile taranması Sümeyra Çetinkaya, Eda Büker, İlknur Çınar, İpek Süntar HT-29 Kolorektal Kanser Hücre Hattı Üzerinde Rheum Ribes (Kök Ve Gövde) Bitki Ekstraktlarının Sitotoksik Etkilerinin Incelenmesi İlknur Çınar, Sümeyra Çetinkaya, İpek Süntar, Hatice Gül Dursun Melampyrum arvense L. var. elatius’un Antioksidan Kapasitesi ve Anti-tirozinaz Etkisinin Araştırılması Muhammed Mesud Hürkul, Sezen Yılmaz Sarıaltın, Betül Sena Soyal, Tülay Çoban, Ayşegül Köroğlu Arı zehiri ve tıbbi kullanımı Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Meltem Ortaç Tıbbi Bir Bitki Olan Viburnum opulus L. Üzerinde Anatomik Bir Çalışma Hale Yildirim, Ecevit Genç İlaç Nur ve Eczacılıkta Küresel Gülay Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Piyasada Satılan Üzerlik (Peganum harmala L.) Meyveleri Üzerinde Morfolojik Ve Anatomik Çalışmalar Muhammed Mesud Hürkul, Ayşegül Köroğlu Anticancer Potential of Prochlorperazine on Multiple Myeloma Hepşen Hazal Hüsnügil, İpek Zeynep Durusu, Can Özen www.ivekkongre.com 56 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0854 P-0588 1021 P-0589 1022 P-0590 1035 P-0591 1036 P-0592 1038 P-0593 1041 P-0594 1046 P-0595 1013 P-0596 0852 P-0597 1002 P-0598 1059 P-0599 1062 P-0600 1066 P-0601 1068 P-0602 1071 P-0603 1054 P-0604 Effects of New Tadalafil Derivatives on Human Carbonic Anhydrase I and II (hCAI, hCAII) Isoenzymes Zübeyde Saçkes, Hayriye Genç, Mustafa Zengin, Oktay Arslan In vitro alpha amylase inhibition activity of a new triazole compound on amylase over-expressing pancreas cancer cells Elif Ayazoğlu Demir, Selcen Celik Uzuner, Ahmet Colak, Olcay Bekircan Mezuniyet sonrası Klinik Biyokimya eğitimi: Marmara Üniversitesi ve Bursa Eczacı Odası Ortak Eğitimi Fikriye Uras, Bahar Göker, Derya Özsavcı, Azize Şener, Özlem Bingöl Özakpınar, Ş. Güniz Küçükgüzel The Anticancer, Antioxidant and On-line HPLC-FRAP Profiles of Aqueous, Methanol and Ethyl Acetate Extracts of Thymus praecox Murat Küçük, İbrahim Turan, Selim Demir, Zeynep Akar, Nesibe Arslan Burnaz, Kağan Kılınç, Uğur Kardil, Cemalettin Baltacı, Osman Üçüncü On-line HPLC-DAD-FRAP Antioxidant Profiling of Sahlep Orchids Uğur Kardil, Murat Küçük, Kamil Coşkunçelebi, Ayça Aktaş Karaçelik, Derya Cansız, Semra Alkan Kürkuçar, Nesibe Arslan Burnaz, Zeynep Akar The Effect of Vitamin U on Experimental Epilepsy Induced Oxidative Stress in Skin Sehkar Oktay, Gamze Bayrak, Burcin Alev, Hazal Ipekci, Unsal Veli Ustundag, Ismet Burcu Turkyilmaz, Ebru Emekli Alturfan, Tugba Tunali Akbay, Refiye Yanardag, Aysen Yarat Synthesis and evaluation of new 4,5-dimethyl-2-(2-(aryl methylene)hydrazinyl)thiazole derivatives as anticancer agents Büşra Ekselli, Gülşen Akalin Çiftçi, Asaf Evrim Evren, Leyla Yurttaş Biological Activities and Mineral Composition of Orchids Ayça Aktaş Karaçelik, Murat Küçük, Celal Duran, Kamil Coşkunçelebi, Nesibe Arslan Burnaz, Zeynep Akar, Semra Alkan Türkuçar, Derya Cansız, Uğur Kardil The effect of Olea europaea L. extract on oxidative stress in brain tissue of diabetic rats Tahir Kahraman, Metin Yıldırım, Mehmet Berköz, Ali Erdinç Yalın, Zwain Nozad Shamsulddin, Oruc Allahverdiyev, Serap Yalın, İdris Türel Bazı Pestisitlerin Hidrofobik Etkileşim Kromatografisi İle Saflaştırılan Glutatyon-S-Transferaz Enzimi Üzerindeki Etkilerinin Araştırılması Tuğba Tak, Mikail Arslan, Serap Beyaztaş Türkiye’de yetişen Brevispatha Valsecchi. seksiyonuna ait Allium L. türlerinin MCF-7 insan meme kanseri hücreleri üzerine antiproliferatif etkileri Gülnur Ekşi, Gülşen Akalın Çiftçi, Ayşe Mine Gençler Özkan Siyah Kuşburnu ve Kırmızı Kuşburnu (Rosa canina L.) Meyvelerinin Antioksidan Özellikleri ve Bazı Enzim İnhibisyonlarının Belirlenmesi Zehra Can, Nimet Baltas, Hilal Ebru Çakır, Yakup Şirin, Sevgi Kolaylı Bioactive Properties and Determination of Protein Bands with SDS-PAGE of Buckwheat Honey Zehra Can, Hilal Ebru Çakır, Yakup Şirin, Sevgi Kolaylı Inhibitory Properties of Cholesterol on Carbonic Anhydrases Tunay Çelik, Kadiriye Uruç Parlak, Emir Alper Türkoğlu, Murat Şentürk Inhibition Effects of Some Phthalocyanines on Carbonic Anhydrases Emir Alper Türkoğlu, Tayfun Arslan, Zekeriya Bıyıklıoğlu, Murat Şentürk İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Effects of Cherry Laurel (Prunus laurocerasus) on The Development of Zebrafish Embryos Perihan Seda Ateş, İsmail Ünal, Ünsal Veli Üstündağ, Ebru Emekli Alturfan Determination of CYP2C19 Polymorphism in Pediatric Leukemic Patients Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Duygu Düzgünce Boğa, Ebru Dündar Yenilmez, Başak Günaştı, Abdullah Tuli www.ivekkongre.com 57 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1048 P-0605 0962 P-0606 0945 P-0607 0946 P-0608 0947 P-0609 1017 P-0610 0937 P-0611 1074 P-0612 0910 P-0613 0906 P-0614 1010 P-0615 0900 P-0616 1053 P-0617 0899 P-0618 0892 P-0619 0865 P-0620 0995 P-0621 Investigation of Apoptotic Effect of Antihistamine Drug Ebastine on U266 Multiple Myeloma Cell Line Selin Gerekci, İpek Zeynep Durusu, Heval Ataş, Can Özen Gentamisin, Amoksisilin ve Sefazolin Sodyum Antibiyotiklerinin Fare Karaciğer ve Böbrek Glutatyon Redüktaz Enziminin Aktivite, Protein ve Gen Ekspresyon Düzeyleri Üzerine Etkilerinin İncelenmesi Pınar Güller, Harun Budak, Melda Şişecioğlu, Mehmet Çiftci Human Erythrocyte 6-Phosphogluconate Dehydrogenase Inhibitory Effect of Sodium Pertechnetate Lütfi Karagöz, Ali Şahin, Murat Şentürk Sideritis perfoliata subsp. athoa’nın Antibakteriyel Aktivitesi Ulaş Kumral, Mehmet Emin Diken, Serap Doğan Acetylcholinesterase Inhibitory Effect of Gossypin Lütfi Karagöz, Ersen Eraslan, Ayhan Tanyeli, Mustafa Can Güler, Murat Şentürk The effect of Juniperus communis oil on oxidative stress in brain tissue of diabetic rats Tahir Kahraman, Metin Yıldırım, Mehmet Berköz, Ali Erdinç Yalın, Evan Abdulkarim Mahmood, Oruc Allahverdiyev, Serap Yalın, İdris Türel Ameliorative Effect of Chard (Beta vulgaris L. var. Cicla) on Pancreas Damage in Valproic Acid Induced Toxicity Burcin Alev, Esin Ak, Sevim Tunali, Hazal Ipekci, Unsal Veli Ustundag, Tugba Tunali Akbay, Ebru Emekli Alturfan, Sule Cetinel, Refiye Yanardag, Aysen Yarat Bilirubin ölçümü için yüksek basınçlı sıvı kromatografi yöntemi geliştirilmesi Fikriye Uras, Burçak Halis, Özlem Bingöl Özakpinar, Ahmet Rıza Uras Activation of Bovine Carbonic Anhydrase in vitro Hydratase and Esterase Activities with Zingeber Officinale and Prunus Laurocerasus Semra Alkan Türkuçar, Murat Küçük, Derya Cansız, Uğur Kardil Effect of Silybum marianum extract on ADA, DADA, lysozyme and MPO activity in Liver tissue of Diabetic rats Tahir Kahraman, Abdulbaki Aksakal, Metin Yıldırım, Mehmet Berköz, Gulala Ahmet Mohammed Shinki, Oruç Allahverdiyev, Serap Yalın, İdris Türel Estimation of reference intervals for plasma Growth Arrest-Specific 6 Fikriye Uras, Zeynep Cagman, Ozlem Bingol Ozakpinar, Zeynep Cirakli, Asuman Gedikbasi, Pinar Ay, David Colantonio, Ahmet Riza Uras, Khosrow Adeli Lipase and Tyrosinase Inhibition Potentials of Polygonum bistorta L. subsp. carneum Aqueous and Methanolic Extracts Özlem Faiz The antiproliferative effect of resveratrol on prostate cancer cells Ayşenur Gök, Serdar Öztürk, Görkem Kısmalı, Öğünç Meral, Tevhide Sel Evaluation of the Cytotoxic and Apoptotic Activities of Resveratrol, Cisplatin and their Combinations Against MCF-7 Breast Adenocarcinoma Arda Sever, Filiz Özdemir Synthesis of Some New 1,2-Disubstitued-1H-Benzimidazole Derivative Compounds and Investigation of Their Antioxidant, Anti-xanthine oxidase and Anti-urease Activities Nesrin Karaali, Nimet Baltaş, Emre Menteşe TheİlaçCytotoxıc Effects Methanol Extracts Macroclada Boıss On MDAve Eczacılıkta Küresel Bilgi Of Paylaşımı / Global Knowledge SharingOfon Euphorbıa Pharmaceuticals and Pharmacies MB-231 and MCF-7 Cells Serap Şahin Bölükbaşı, Ayça Taş, Esma Özmen, Esranur Çevik, Cemile Zontul, Yavuz Siliğ SiO2 nanoparçacıklarının beyin ve periferik sinirlerde antioksidan sisteme etkisi Pelin Eroğlu, Ülkü Çömelekoğlu, Serap Yalın, Fatma Söğüt, Selma Yaman, Ali Erdinç Yalın www.ivekkongre.com 58 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0863 P-0622 0939 P-0623 0855 P-0624 0952 P-0625 0905 P-0626 1079 P-0627 1096 P-0628 1197 P-0629 1190 P-0630 1192 P-0631 1084 P-0632 1093 P-0633 1129 P-0634 0994 P-0635 0914 P-0637 0923 P-0638 1151 P-0639 1195 P-0640 1108 P-0641 Anticanser Properties Of Water Extracts Of Euphorbıa Macroclada Boıss. Against Two Different Breast Cancer Cells Serap Şahin Bölükbaşı, Ayça Taş, Esranur Çevik, Esma Özmen, Tuğba Ağbektaş, Yavuz Siliğ Inhibition Effects of Chlorogenic Acid on Carbonic Anhydrase Isoenzymes Lütfi Karagöz, Fikriye Uras, Murat Şentürk Investigation of Some Metal Ions Effect On Glutathione-S-Transferase Activity from Chicken Liver Oktay Arslan, Tuğba Tak, Mikail Arslan Theoretical comparison of chemical activities of Vitamin D precursors Faik Gökalp İleri Glikasyon Son Ürünlerinin Hastalıklarla İlişkisi Egemen Uzel, Serap Yalın Fabrication of Polysodium Alginate-Clay-Fe, Drug-carrier for Controlled Drug Release System Jinous Rahimpour, Ayşe Zehra Aroğuz Inhibitory properties of some analgesic drugs on acetylcholinesterase Nezahat Bayram, Habip Çelik, Emir Alper Türkoğlu, Asiye Efe, Murat Şentürk Thymbra sintenisii subsp. isaurica (Kara Kekik)’in Farklı Kanser Hücre katlarında Anti-kanser Etkilerinin İncelenmesi Hale Yıldız, Gamze Tüzün, Sema Mısır, Seda Ballıca, Mehmet Çiçek, Ceylan Hepokur Pirimidin N-Alkil Bromür Türevi Bileşiklerin HeLa ve C6 Hücre Hatlarına Karşı Antikanser Aktivite Özelliklerinin İncelenmesi Nuran Kahriman, Ali Aydın, Kıvanç Peker, Vildan Serdaroğlu, Nurettin Yaylı A Newly Developed On-line HPLC-Bradford Protein Detection Method Murat Küçük, Ozan Emre Eyupoğlu, Semra Alkan Türkuçar Preparation of Cross-linked Sodium Alginate-g-poly (sodium acrylate) for Delivery-Release of Ranitidine-HCl Jinous Rahimpour, Vesna Teofilović, Jaroslava Budinski Simendić, Guler Sayili, Ayse Zehra Aroguz Synthesis and Evaluation of Fluorobenzoxazole Based Hydrazone Derivatives as Novel Anticholinesterase Agents Halide Edip Temel, Mehlika Dilek Altıntop, Belgin Sever, Gülşen Akalın Çittçi The water soluble peripherally tetra-substituted metallo phthalocyanines as new potential anticancer agents Burak Barut, Zekeriya Bıyıklıoğlu, Arzu Özel, Ayşenur Sofuoğlu Atıl Durumdaki Meyve Posalarından Geri Kazanılan Kimyasalların Biyolojik Aktivitesi Mehmet Ali Demirci, İbrahim Demirtaş, Tevfik Özen Synthesis, Evaluation of New Chalcone Derivatives as Potential Anticholinesterase Agents and Docking Studies Belgin Sever, Mehlika Dilek Altıntop, Halide Edip Temel, Ahmet Özdemir The Problems of Healthcare System in Turkey Belgin Sever, Ahmet Özdemir, Mehlika Dilek Altıntop Sodyum Akrilat Bazlı Kendi Kendini Onarabilen Hidrojellerin Sentezi ve Karakterizasyonu Bahar Sürmelihindi, Hidayet Mazı İlaç ve EczacılıktaTerapi’de Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing onKullanılabilme Pharmaceuticals and Pharmacies Fotodinamik Fotoduyarlı İlaç Olarak Potansiyeline Sahip Suda Çözünebilen Magnezyum Ftalosiyanin Ebru Yabaş Alzheimer hastalığı ve tedavisinde güncel yaklaşımlar Özge Soylu, Nilgün Karalı www.ivekkongre.com 59 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1145 P-0642 1152 P-0643 1112 P-0644 1027 P-0645 0992 P-0646 0955 P-0647 0958 P-0648 0974 P-0649 0850 P-0650 0963 P-0651 0950 P-0652 0896 P-0653 1166 P-0654 0842 P-0655 1165 P-0656 1024 P-0657 1168 P-0658 0907 P-0659 Synthesis and crystal structure of (3Z)5-fluoro-1-methyl-1H-indole-2,3-dione 3-[4-(methylthio)phenyl]thiosemicarbazone Zeliha Atioğlu, Mehmet Akkurt, Zekiye Şeyma Sevinçli, Nilgün Karalı, Cem Cüneyt Ersanlı Akrilikasit-Akrilamit Kopolimer Hidrojellerin Şişme Davranışı ve Dinamik Şişme Kinetiği Bahar Sürmelihindi, Hidayet Mazı Synthesis, biological evaluation and docking studies of structurally novel 1H-indole-2,3-dion 3-(N-phenylthiosemicarbazones) as potential hCA IX and XII inhibitors Pınar Eraslan Elma, Atilla Akdemir, Füsun Göktaş, Nilgün Karalı, Andrea Angeli, Merih Kızılırmak, Claudiu T Supuran The cytotoxic activities of substitue-salicylaldehyde-S-methyl-thiosemicarbazone and it’s complex against MCF-7 cell line Şükriye Güveli, Tülay Bal Demirci, Didem Karakaş, Engin Ulukaya, Bahri Ülküseven Multipl Skleroz Tedavisinde Kullanılan Oral Tedavi Seçeneklerinin Kimyasal Yapıları, Etki Mekanizmaları Ve Yan Etki Profillerinin Değerlendirilmesi Ayşegül Günbey Öztek, Tunca Gül Altuntaş The investigation chemical activities of black cumin’s agents in different phases as theoretical Faik Gökalp Theoretical calculation of the chemical properties of quinine used in the treatment of malaria Faik Gökalp Thiosemicarbazone and Nickel(II) Complex Activites Against DU145 Cells Tülay Bal Demirci, Şükriye Güveli, Didem Karakaş, Engin Ulukaya, Bahri Ülküseven Synthesis and Anti-inflammatory Activities of Some Hydrazide Hydrazones of Methyl 4-Chloro-2-Methylthio-5-Pyrimidinecarboxylate Bedia Kaymakçıoğlu, Kadriye Akdağ, Halide Edip Temel Synthesis of Novel Aminoquinones Ayşecik Kaçmaz Synthesis, characterization and antimicrobial activity evaluation of new some amide derivatives from isonipecotic acid Meliha Polen Sev, Seda Yıldız, Gübra Düzenli, Fatih Tok, Bedia Koçyiğit Kaymakçıoğlu Synthesis and characterization of novel thiosubstituted chloranile derivatives as potent antibacterial and antifungal agents Sibel Şahinler Ayla, Esra Topaloğlu, Cemil İbiş Maleik Anhidrit’in Aşılanmış Ardışık Kopolimerlerinin Termal Karakterizasyonu Durdu İlgün, Hidayet Mazı Synthesis and characterization of substituted 1,4-Naphtoquinone Compounds Zeliha Gökmen, Serdar Gokşin Gokşin Aydınlı, Nahide Gulsah Deniz, Makbule Cigdem Sayıl Poli(N-Hidroksimetil Akrilamit-co-Bütil Akrilat) Kopolimerinin Termal Karakterizasyonu Durdu İlgün, Hidayet Mazı Cytotoxic Activites of 3-bromo-5-chloro-2-hydroxy-acetophenone-N-phenyl-thiosemicarbazone and 3-bromo-5-chloro-2-hydroxy-acetophenone-N-phenyl-thiosemicarbazidato triphenylphosphine Nickel(II) Complex Against MCF-7 (Cancer) Şükriye Güveli, Tülay Bal Demirci, Didem Karakaş, Engin Ulukaya, Bahri Ülküseven Poli(Maleik Anhidrit-alt-1-Okten)’in Hekzilamin ile Aşılanmış Kopolimerinin Termal Bozunİlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies ma Kinetiği Durdu İlgün, Hidayet Mazı Bioactive Thio Anthraquinone Analogues Funda Özkök www.ivekkongre.com 60 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1173 P-0660 0870 P-0661 1072 P-0662 1042 P-0663 0934 P-0665 1078 P-0666 0943 P-0667 0879 P-0668 0938 P-0669 0861 P-0670 1020 P-0671 1039 P-0672 0911 P-0673 1061 P-0674 0961 P-0675 0876 P-0676 0909 P-0677 0959 P-0678 İlaç Etken Maddelerinin Sentezinde Kullanılabilecek Katalizör Sentezi Yasin Esen, Hidayet Mazı The Synthesis of Novel Compounds in Action Fatma Serpil Göksel, Elif Aydın, Cemil İbiş Synthesis, characterization and antioxidant activity of oxovanadium (IV) complexes on thiosemicarbazone ligand Berat İlhan Ceylan, Yasemin Kurt, Bahri Ülküseven Antitumor properties of water-soluble Au - N-heterocyclic carbene complexes Ümran Kızrak, İlknur Özdemir, Nevin Gürbüz, Nazan Kaloğlu, Neşe Başak Türkmen, Osman Çiftçi, İsmail Özdemir Yeni diflunisal türevleri, apoptozu arttırıp, hücre çoğalmasını engelleyerek anti-kanser görevi görürler Taha Bartu Hayal, Göknil Pelin Çoşkun, Fikrettin Şahin, Güniz Küçükgüzel, Nezaket Türkel Sesli Timokinon, Kuersetin, Propolis, Nane Yağının Pudradan İzole Edilen Penicilliumsp. ‘a Karşı Antifungal Özelliğinin Araştırılması Sena Aral, Buse Berber Anticandidal Activity and Brine Shrimp Lethality Assay of Curcumin Fatma Gündoğan, Zerrin Cantürk Kozmetik ürününden izole edilmiş Aspergillus spp. ' ye karşı naringin, karvakrol ve kitosanın sinerjik antifungal özelliğinin ara ştırılması Aleyna Topaç, Buse Berber Anti-Inflamatuar properties of Some Natural Products on Cytokine Release from A549 Cells with Infected Mycobacterium tuberculosis H37Rv Zerrin Cantürk, Miriş Dikmen The Assessment Of Apoptotic And Cytotoxıc Effects Of An Imidazole Antifungal, Tiocanazole, In Acute And Chronıc Myeloid Leukemia Cells K562 And HL-60 Fatma Gündoğan, Zerrin Kahraman Cantürk, Miriş Dikmen, Miriş Dikmen, Gökhan Gökhaner Timokinon Mikrokapsüllerin Kozmetik Ürünlerinden İzole Edilen Aspergillus sp.’ye Karşı Antifungal Özelliklerinin İncelenmesi Buse Berber, Gamze Nur Öter, Sinan Aktaş, Büşra Gökdemir Bazı Fitokimyasalların Acne vulgaris Etmeni Bakteriler Üzerindeki Antibakteriyel Etkinlikleri Gamze Nur Öter, Sinan Aktaş, Buse Berber Antifungal Activities and Brine Shrimp Lethality Test of Gallic Acid Pervin Soyer, Yağmur Tunalı, Zerrin Cantürk Chitosan-Zinc Oxide Composites for Antibacterial Applications Kübra Çelen, Gülsüm Aydın, Pınar Terzioğlu, Ayşe Kalemtaş Poly(vinyl prolydone)/Sodium Alginate Crosslinked Hydrogel as Drug Carrier: Delivery and Release of Acetylcysteine Merve Pehlivan, Nazlıhan Dilan Elitaş, Pınar Çarman, Ayşe Zehra Aroğuz Lamiaceae Familyasına Ait Bazı Önemli Türlerin Aktif Bileşenlerinin Kitosan ile Mikroenkapsülasyonu ve Çok-türlü Akne Biyofilmlerine Karşı Etkinliğinin Araştırılması Fatmanur Poyraz, Sinan Aktaş, Gamze Nur Öter, Buse Berber Antimicrobial Applications Natural Source-Mediated İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımıof / Global Knowledge Sharing on PharmaceuticalsSynthesis and Pharmaciesof Zinc Oxide Nanoparticles Cennet Korkmaz, Pınar Terzioğlu, Gülsüm Aydın, Ayşe Kalemtaş Green synthesis of zinc oxide nanoparticles with euphorbia macroclada extract Suzan Sahin Dogan, Aytac Kocabas www.ivekkongre.com 61 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1004 P-0679 0890 P-0680 0891 P-0681 1087 P-0682 1064 P-0683 1106 P-0684 0981 P-0685 1155 P-0686 1200 P-0687 0982 P-0688 1178 P-0689 1139 P-0690 1164 P-0691 0853 P-0692 1161 P-0693 1032 P-0694 0848 P-0695 1031 P-0696 1025 P-0697 0991 P-0698 1169 P-0699 Approaches to Enhance Bioavailability of Topical Application of Tacrolimus Meliha Merve Hiz, Başak Büyük, Begüm Dermenci, Sevilay Kılıç Effect of N-acetyl cysteine on conductance of KATP channels in thoracic aorta rings Fatma Söğüt, Ülkü Çömelekoğlu, Özden Vezir, Nehir Sucu, Şakir Necat Yılmaz, Ali Erdinç Yalın, Serap Yalın Prostat kanseri tedavisinde imipramin kullanılabilir mi? Fatma Söğüt, Ülkü Çömelekoğlu, Şakir Necat Yılmaz, Serap Yalın Balık Aşılarının Türk Farmakopesinde Yer Almasının Önemi Ve Monograf Çalışması Mustafa Üstündağ, Nefise Özlen Şahin Zinc Oxide Based Sunscreen Formulations Elif Özdel, Pınar Terzioğlu, Gülsüm Aydın, Ayşe Kalemtaş Jelatin-Kitosan Esaslı Filmlerin Model İlaç için Salım Kinetiğinin İncelenmesi Fatma Ebru Koc Current State of Pharmaceutical Compounding in Community Pharmacies Aybige Turan, Genada Sinani Kuru Toz İnhaler Ürünlerinde Formülasyon Geliştirme ve Deneysel Tasarım (DoE) Enis Demir, Enis Işık, Merve Türk, Erhan Koç, Hayriye İçin, Mine Gökalp, Udaya Kumar Dude Pediatrik Formülasyonlara Genel Bakış Beyza Akanoğlu, Tuğba Sevinç Çevik Eczaneler mevzuatının son 25 yıllık gel-gitleri Mahmut Tokaç, Necmettin Çağlar İlaçlar ile indüklenen fosfolipidozis Tuğçe Boran, Ayşe Tarbın Jannuzzi, Buket Alpertunga Elektronik Sigaralar Güvenli Mi? Ayşenur Günaydın, Buket Alpertunga The role of some cytokine gene polymorphisms on Type 2 diabetes İlker Ateş, Sinan Süzen, Asuman Karakaya Anti-inflammatory and Radical Scavenging Capacity of Melampyrum arvense var. elatius Boiss Sezen Yilmaz Sarialtin, Mesut Hürkul, Betül Sena Soyal, Ayşegül Köroğlu, Tülay Çoban Genetic polymorphism related adverse effects of antidepressant and antipsychotic drugs which are licensed in Turkey Elif Hoca, Eren Özçağlı Çevresel Kirleticiler ve Bağırsak Mikrobiyotası Tülay Çoban, Sezen Yılmaz Sarıaltın Post-Marketing Withdrawal of Cardiovascular and/or Cardiotoxic Drugs due to their Adverse Effects Kumsal Kocadal, Fehmi Burak Alkaş, Şahan Saygı, Semra Şardaş Electromagnetic Radiation and the Carcinogenic Potential Sezen Yılmaz Sarıaltın, Fırathan Sarıaltın Palm Oil As A Global Health Concern Sezen Yılmaz Sarıaltın, Tülay Çoban Alterations in Oxidant/ Antioxidant Status of Children with Metabolic Syndrome Ali Asci, Derya Bulus, Nesibe Andiran, Belma Kocer Gumusel İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Bitkisel ürün-ilaç etkileşimlerinde eczacının rolü Yeliz Şahin, Songül Tezcan www.ivekkongre.com 62 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0932 P-0700 0997 P-0701 1177 P-0702 1179 P-0703 1183 P-0704 1198 P-0705 1119 P-0706 0867 P-0707 1191 P-0708 1114 P-0709 0858 P-0710 0898 P-0711 0888 P-0712 0859 P-0713 1194 P-0714 0904 P-0715 1089 P-0716 1029 P-0717 0920 P-0718 Erzincan Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Lisans Eğitim Programının EczÇEP-2015 ve Bologna Sürecine Uyum Çalışmaları Sümeyra Tuna Yıldırım, Hanif Shirinzade, M. Fatih Polat, Esra Dilek, Gül Çetin, Serap Sunar, Engin Kılıç, Burçin İbişoğlu, Tuğrul Akman, Eyüp Can Polat, Bülent Gümüşel Eczacılık Hizmetleri ve İletişim Becerileri Nazlı Müzeyyen Şencan, Atahan Akgün, Begüm Yıldırım, Pelin İyiköşker, Emine Akgün SMART Eczane Programı: Eczaneler Değişiyor, Toplum Sağlığı Gelişiyor! Arman Üney, Şule Rabuş, Ecehan Balta, Meltem Türker, Vildan Özcan Smart Eczane Programı Antalya Eczacı Odası Uygulaması Evrim Çakıl, Ayşe Karadağ, Veysel Biçer, Tuğçe Deniz Göl, Arman Üney, Şule Apikoğlu Rabuş Smart Eczane Projesi Samsun Bölge Uygulamaları Özgür Öztürk, Arman Üney, Pervin Bulut, Ayşe Saral, Elif Sakoğlu, Çağla Turgut, Emre Ersan, Şule Apikoğlu Rabuş Eczanede ilaç dışı ürünlerin teminine yaklaşımlar Süleyman Çelebi Eczacı Yerleştirme Sistemi Hakkında Değerlendirme Hakkı Gürsöz, Ali Alkan, Fatma Bekar, Meltem Atalar Işık, Eda Aydın Güldür, Esra Övez Toy, Eray Kaplan Eczacıların çeşitli engel gruplarında akılcı ilaç kullanımına yönelik görüş ve uygulamaları Fatma Ünal, Nujyan Karataş, Aydan Kırnapcı, Gamze Vapur, Güneş Günay Sezer Smart Eczane Programı 29. Bölge Manisa Eczacı Odası Uygulaması Koray Kaya, Cansu Arslan, Hatice Öncü Ağar, Arman Üney, Şule Apikoğlu Rabuş 2010-2015 Yılları Kurum Verileri ile Eczacılıkta Muvazaa Analizi Hakkı Gürsöz, Ali Alkan, Fatma Bekar, Meltem Atalar Işık, Eda Aydın Güldür, Esra Övez Toy, Fatma Güneyler Case Report: Physicochemical incompability between Intravenous Thiopental Sodium and Magnesium Sulfate Nibal Abunahlah, Efe Dincel, Hüseyin Servi, Abdullah Olgun, Esra Şevketoğlu Yoğun Bakım Hastalarının ilaç etkileşimlerinin Değerlendirilmesi Duygu Balcı, Homa Valilou, Neda Taner Clinical pharmacy education in the United States of America Lütfiye Çiftci, Umut İrfan Üçel İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Eczacılık Fakültesinde Uygulanan Hasta-Odaklı Eğitimin Öğrenim Çıktıları Bakımından Değerlendirilmesi Nermin Merve Öcal, Nibal Abunahlah, Buket Aksu, Akgül Yeşilada Geleceğin İnovatif Hastane Eczacıları, İnovasyon, Marka Hastane Eczaneleri Uzm.eczacı Saadet Koçyiğit Ebeveynlerin ilköğretim çağındaki çocuklarda antibiyotik kullanımı hakkındaki tutumlarının değerlendirilmesi Deniz Ak, Fikret Vehbi İzzettin, Mesut Sancar, Betül Okuyan PREPARING PHARMACEUTICAL DEVELOPMENT REPORT INCLUDING QUALITY BY DESIGN (QbD) ELEMENTS Renin Seda Kuğuoğlu Özdemir, Gizem Karagenç, Gonca Sander, Elif Güngör, Elvan Çilhan Özcan, Melike Köse Küçükşahin İlaç ve EczacılıktaGrubu Küresel Bilgi / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Ekinokandin BirPaylaşımı Antifungal Olan Kaspofunginin Etkinlik ve Güvenlilik Profili Esma Şentürk Koçberber Tıbbi tanıtım ve pazarlama öğrencilerinin eczane stajına ilişkin sorunları ve beklentileri Mervegül Eroğlu, Aybike Güler, Berrin Fındık, Güneş Günay Sezer www.ivekkongre.com 63 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1148 P-0719 1201 P-0720 1047 P-0721 1044 P-0722 1083 P-0723 1099 P-0724 1097 P-0725 1051 P-0726 0915 P-0727 1111 P-0728 0895 P-0729 0993 P-0730 0862 P-0731 1091 P-0732 1060 P-0733 1086 P-0734 0978 P-0735 0960 P-0736 1081 P-0737 1070 P-0738 0954 P-0739 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Cezayir Kaktüsü (Opuntia ficus-indica) Yapraklarının Güneş Kremi Olabilme Potansiyeli İbrahim Halil Geçibesler, Seda Karabulut, İbarahim Demirtaş, Amel Oulabbas Yeşil Kozmetik Tanımına Genel Bakış Beyza Akanoğlu, Tuğba Sevinç Çevik Seborrhoeic Dermatitis Fahriye Hamzaoğlu Çanakçi, Didem Ayşe Alabaz Psoriasis Fahriye Hamzaoğlu Çanakçi, Didem Ayşe Alabaz Formation of Spots and Anti-Spot Strategies Yasemin Yağan Uzuner, Ezgi Talo, Mediha Seda Toman Effect of Shampoo, Conditioner and Mask On the Surface Properties of Hair Fibers Yasemin Yağan Uzuner, Sevde Durmuşlar In vitro and Ex vivo Human Skin Penetration Studies of an Anti-aging and an Anti-spot Cream Yasemin Yağan Uzuner, Dilek Özelgün, Gizem Koç, Essam Turkmani The Effects of Some Natural Oils on Damaged Hair Essam Turkmani, Yasemin Uzuner Comparative Evaluation of Different Extraction Methods for Biological Activities of Rheum ribes Young Shoots Emre Kararmış, Ruveyda Kartal, Gizem Bulut, Turgut Taşkın Analysis of Almond Oil Samples Sold in Egyptian (Spice) Bazaar-İstanbul Yunus Şahin, Ali Şen, Leyla Bitiş Beneficial effects of Origanum species against parasitic infections caused by protozoans, helminths and arthropods Mustafa Eser, Özgür Devrim Can, Nazlı Turan, Nafiz Öncü Can Bazı Bitkilerin Antiparaziter Etkileri Ali Bilgin Yılmaz, Mehmet Bulduk Characterization of Antidiabetic Polyhydroxylated Alkaloids in Hyacinthella acutiloba K. Press. & Wendelbo by HPLC Method Endemic to Turkey Emrah Dural, Nuraniye Eruygur, Mehmet Tekin Stachys thirkei C. Koch Bitkisinin Antikolinesteraz Potansiyelinin Araştırılması Fatmanur Babalı, Demet Dinçel, Gülaçtı Topçu Hospiz ortamında aromaterapi uygulamalarında hemşirelik Nuray Demirci Güngördü, Çağatay Üstün, Ahmet Ulvi Zeybek Immortality Mushroom: Ganoderma lucidum Başak Büyük, Meliha Merve Hiz, Hazal Berivan Sönmez Hypericum perforatum: Foe or Toe in Depression Treatment Başak Büyük, Meliha Merve Hiz, Kadir Açar An investigation of the chemical activities of butilinic acid from ziziphus jujuba Faik Gökalp TIBBİ KULLANIMI OLAN MAYDANOZ (Petroselinum crispum) TOHUMU YAĞININ GC-MS İLE UÇUCU VE SABİT YAĞ ASİDİ BİLEŞENLERİNİN BELİRLENMESİ Fatma Ebru Koç, Ayşe Akan, Kübra Nur Ayyılmaz, Çağlar Kulu Antioxidant, Anti-urease and Anti-inflammatory Activities of Satureja cuneifolia İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Ece Güler, Muhammet Emin Çam, Ruveyda Kartaş, Dilay Kahvecioglu, Turgut Taşkın Antitumor Effect of 5-FU+Luteolin Combination Against HT-29 Colorectal Adenocarcinoma Cell Line Mehmet Kadir Erdoğan, Can Ali Ağca, Hakan Aşkın www.ivekkongre.com 64 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0919 P-0740 1103 P-0741 0927 P-0742 1110 P-0743 1105 P-0744 1102 P-0745 0942 P-0746 0957 P-0747 1150 P-0748 0864 P-0749 1014 P-0750 0976 P-0751 1104 P-0752 0964 P-0753 1090 P-0754 1143 P-0755 1007 P-0756 0857 P-0757 0845 P-0758 Evaluation of Antioxidant and Anti-urease Activities of Desert Truffle (Terfezia claveryi) Ronayi Çoşkun, Ruveyda Kartal, İsmail Şenkardeş, Turgut Taşkın Antimicrobial activity of fruits, leaves, and stems extracts of Paliurus spina-christi MILLER Ali Şen, Mayram Tüysüz, Seher Birteksöz Tan, Leyla Bitiş Determination of glutathione reductase and glutathione S-transferase activity in human lung cancer cells treated with some essential oils Hamid Ceylan, Emine Toraman, Yeliz Demir, Atena Ghosi Gharehaghaji, Orhan Erdoğan Chemical Composition Profile and Essential Oils of Iris xanthospuria in Köyceğiz (Muğla) Yusuf Sicak, Mehmet Öztürk, Mehmet Ali Özler, Ayşe Şahin Yağlıoğlu, Mehmet Emin Duru Evaluation of biological activity of crude ethanol extract and fractions of Pulicaria dysenterica (L.) BERNH Ali Şen, Begüm Gökçe Yıldırım, Özlem Bingöl Özakpınar, Turgut Şekerler, Halil Aksoy, Ahmet Doğan, Leyla Bitiş In vitro biological activities of different extracts from Centaurea urvillei DC. subsp. armata WAGENITZ Ali Şen, Tolgacan Aydemir, Özlem Bingöl Özakpınar, Turgut Şekerler, Azize Şener, Şükran Kültür, Leyla Bitiş Anticholinesterase Evaluation of The European Mistletoe Viscum album L Hümeyra Şahin, Tuba Kuşman, Gülaçtı Topçu The interaction of the garlic active ingredients with Saqauinavir as theoretical Faik Gökalp Design of Combined Therapy Drug System for Lung Cancer Sara Tulimat, Ezgi Oduncu Grafen Oksit Nanopartikülünün MDA-MB-231 Ve MCF-7 Kanser Hücre Hatları Üzerine Sitotoksik Etkisi Serap Şahin Bölükbaşı, Ayça Taş, Neşe Keklikcioğlu Çakmak, Esma Özmen, Esranur Çevik, Yavuz Siliğ Synthesis and characterization of green tea (Camellia sinensis (L.) Kuntze) extracts and its major components based nanoflowers: A new strategy to enhance antimicrobial activity Ayşe Baldemir, Buse Köse, Nilay Ildız, Selen İlgün, Sadi Yusufbeyoğlu, İsmail Öçsoy Preparation and Cytotoxic Activities of Silver-Graphene Nanocomposites Loaded with Curcumin for Drug Delivery Systems Ayşe Merve Şenol, Fatemeh Bahadori, Halil Şenol, Gülaçtı Topçu, Yavuz Onganer Ortopedi ve Travmatolojide Kullanılan İlaç Yüklü Nanokompozitler Reyhan Yanıkoğlu, Cem Bülent Üstündağ Developing Of Nanotechnology Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Halil İbrahim Kılıçkaya, Başar Barış Birgi, Harika Eylül Esmer Use Of Chitosan-Based Nanoparticles in Drug Targeting Meliha Merve Hiz, Başak Büyük, Kadir Açar Multi Functional Graphene Based Nano Drug System Design For Parkinson Disease Miyase Ezgi Kocaoğlu, İsra Gül Bedir, Cem Bülent Üstündağ Carbon Based Nanomaterials for Drug Delivery Applications Cansu Söylemez, Taylan Baran Yeşil, Aşkıcan Hacıoğlu, Cem Bülent Üstündağ Apoptotic and Cytotoxic Evaluation of Neurokinin-1 (NK-1) Receptor Antagonists Aprepitant ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge andİlaçL-733,060 in HL-60 Leukemic Cells Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Gökhan Gökhaner, Miriş Dikmen, Zerrin Cantürk, Yusuf Öztürk The Evaluation of Apoptosis and Cytotoxicity of Bortezomib, an Approved Proteasome Inhibitor, in K562 and HL-60 Cell Lines Gökhan Gökhaner, Miriş Dikmen, Zerrin Cantürk, Fatma Gündoğan www.ivekkongre.com 65 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0843 P-0759 0872 P-0760 0841 P-0761 0940 P-0762 1080 P-0763 1067 P-0764 1094 P-0765 1098 P-0766 1030 P-0767 1033 P-0768 1018 P-0769 1003 P-0770 1001 P-0771 0973 P-0772 0972 P-0773 1140 P-0774 0948 P-0775 1189 P-0776 Investigation of Pro/Anti Inflammatory Effects of Ethylacetate Extracts of Penicillium Sp. on Human THP-1 Monocyte Cells Selin Engür, Miriş Dikmen, Elif Kaya Tilki, Zerrin Cantürk, Mustafa Güçlü Özarda Ağrı kontrolünde periakuaduktal gri cevherdeki opioiderjik sistemin rolü: Elektrofizyolojik analizler Uğur Altay, Feyza Alyu, Yusuf Öztürk Nickel(II) template complex derived from 5-chloro-2-hydroxybenzophenone-S-methylthiosemicarbazone: synthesis, characterization and antioxidant activities Yasemin Kurt, Berat İlhan Ceylan, Bahri Ülküseven Metotreksat tedavisinde oral bölgede görülen yan etkiler Asel Üsdat, Şebnem Erçalık Yalçınkaya Antipsikotik İlaçların Neden Olduğu Ekstrapiramidal Semptomların Yönetimi: Bir Kavram Haritası Gizem Şahin, Tuba Çömez, Sevim Buzlu 1,5-Bis(o-morfolinofenoksi)-3-oksapentan Molekülünün Antifungal ve Antikandidal Etkinliklerinin Araştırılması Gönül Yapar Iron(III) complex based on S-alkyl-thiosemicarbazidato ligands: synthesis and antioxidant activity Yasemin Kurt, Berat İlhan Ceylan, Bahri Ülküseven 1,5-Bis(o-morfolinofenoksi)-3-oksapentan Molekülünün Antibakteriyel ve Antioksidan Özelliklerinin İncelenmesi Gönül Yapar Yeni bir dermatolojik yara tedavi ürününün sprey tarzında geliştirilmesi Namık Bilici Üniversite Öğrencilerinin Bilinçli İlaç Kullanma Durumlarının İncelenmesi Celalettin Çevik, Sezgin Arı, Melek Çalışkan, Melike Kasap, Dilek Atalay, Esra Argin, Fatma Tawil, Aylin Ekiztaş Bir Üniversite Hastanesi Genel Dahiliye Polikliniğine Başvuran 65 ve Üzeri Yaştaki Hastalarda Polifarmasi ve İlaç Uyumu Pınar Tepe, Seyhan Hıdıroğlu, Rezzan Gülhan, Fatma Başar, Yağmur Çakan, Ahsen Çebi, Çisen Morgül, Yunus Emre Sarcan, Melda Karavuş Anti-nociceptive and Anti-inflammatory Effects of Methanolic Extract of Fraxinus Angustifolia Serhat Sevgi, İrem Çavuşoğlu, Yeşim Kaya Yaşar, Gülin Renda, Feride Sena Sezen, Mine Duman, Zeynep Gümüş, Girayhan Aydın Beta3-Adrenoseptör Agonisti Olan Mirabegron Obezite ve Tip 2 Diyabet İçin Potansiyel Bir İlaç Olabilir Mi? Merve Kaşİk, Nurcan Bektaş Türkmen 6,8-disübstitüe siyanokinolin türevlerinin antimikrobiyal ajanlar olarak değerlendirilmesi Ali Aydin, Salih Ökten Bazı bromokinolin türevlerinin antimikrobiyal aktivitelerinin incelenmesi Ali Aydin, Salih Ökten Synthesis and Antimicrobial Activities of Some Coumarin Derivatives Fatih Yilmaz, Menteşe, Nesrin Karaali, Kahveci İlaç ve EczacılıktaEmre Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge SharingBahittin on Pharmaceuticals and Pharmacies Ruhsal Bozukluğu Olan Bireylerde Farmakofobi ve Farmakofilinin İlaç Uyumu İle İlişkisi Gizem Şahin, Tuba Çömez, Sevim Buzlu Some Polyhalogenated Nitrobutadienes as Promising Physiologically Active Compounds Serdar Gökşin Aydınlı, Makbule Çiğdem Sayıl, Nahide Gülşah Deniz, Zeliha Gökmen www.ivekkongre.com 66 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 1149 P-0777 0926 P-0778 0918 P-0779 1167 P-0780 0893 P-0781 0887 P-0782 0884 P-0783 0883 P-0784 0882 P-0785 0881 P-0786 0880 P-0787 0966 P-0788 Bingöl’ün Farklı Lokalitelerinden Elde Edilen Propolis Türlerinin Antioksidan Aktiviteleri İbrahim Halil Geçibesler, Mehmet Ali Kutlu, Seda Karabulut, İbrahim Demirtaş Tofisopam'ın sıçanlarda skopolamin ile indüklenen amnezi üzerine etkileri Umut İrfan Üçel, Özgür Devrim Can Pro/Anti inflammatory Potency of Aspergillus Terreus Secondary Metabolites on Human THP-1 Monocytes Miriş Dikmen, Zerrin Cantürk, Elif Kaya Tilki, Selin Engür, Mustafa Güçlü Özarda İlaç Zehirlenmeleri Nizamettin Günbatar Hiperlipidemi Tedavisinde Statinlerin Önemi Kübra Ekşi, Birsel Sönmez Uydeş Doğan, Elif Şengün Tianeptin’in deneysel diyabet oluşturulmuş sıçanlarda ortaya çıkan termal allodini üzerinde tedavi edici etkinliği Nazlı Turan, Özgür Devrim Can, Ümide Demir Özkay Drug-induced discoloration and staining of teeth: aetiology, clinical features, and dental treatment approaches Bilge Tarçın Oral and dental health of the synthetic cannabinoid users: a case report Ender İdman, Bige Tarçın, Birsay Gümrü Sublingual captopril-induced oral mucosal reaction: a case report Birsay Gümrü, Ender İdman, Salih Gümrü Oral candidiasis as a local side-effect of inhaled corticosteroids: case series Asel Üsdat, Birsay Gümrü, Salih Gümrü, Ender İdman Risk of bisphosphonate related osteonecrosis of the jaws in patients under treatment for osteoporosis Birsay Gümrü, Ender İdman, Salih Gümrü Fare Mide Fundus Dokusunda L-sistein/H2S Yolağının KCl Kasılma Yanıtları Üzerindeki Etkisine Nitrik oksid ve Siklooksijenaz Yolağının Olası Katkısı Fatma Aydınoğlu, Nuran Öğülener P-4 | Poster Oturumu - 4 - IVEK BIO | 26.04.2017 | 12:00 - 18:00 0558 P-0789 1163 P-0790 0261 P-0791 1199 P-0792 0990 P-0793 0924 P-0794 3-Aminopropil trietoksi silan ve Glutaraldehit İle İmmobilize Edilen Enzim Temelli Biyosensör Tasarımı Tayfun Uzunoğlu, Gönül Yıldırım, Serap Uzunoğlu, Murat Evyapan, Oktay Arslan PARP-1 Enzimini Hedefleyen Terapötik Yaklaşımlar Sinem Ezgi Turunç, Ayfer Yalçın The Biosensor Design Towards Determination Haloperidol Glucuronidein Schizophrenic Patients Kezban Kartlaşmış, Umut Kökbaş, Levent Kayrın Determination of Alanine Aminotransferase Enzyme by Electrochemical Biosensor Kezban Kartlaşmış, Umut Kökbaş, Levent Kayrın Validation and Verification of Nanopolymer Based Hydrogen Peroxide Biosensor Umut Kezban Kartlaşmış, Ebru Dündar Yenilmez,andBaşak Günaştı, Mustafa Muhlis İlaç ve Kökbaş, Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Pharmacies Alparslan, Levent Kayrın, Abdullah Tuli An Approach of Turkish Pharmaceutical Industry to Biotechnological and Biosimilar Drugs Belgin Sever, Ahmet Özdemir, Mehlika Dilek Altıntop www.ivekkongre.com 67 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0794 P-0795 0758 P-0796 0719 P-0797 0714 P-0798 0014 P-0799 0856 P-0800 0520 P-0801 0716 P-0802 0444 P-0803 0388 P-0804 0272 P-0805 0197 P-0806 0165 P-0807 0125 P-0808 0082 P-0809 0586 P-0810 0903 P-0811 0902 P-0812 1076 P-0813 Cloning of Peptidyl Prolyl cis/trans Isomerase from Theileria annulata Sezen Spahi, Aysegul Erdemir, Sinem Yakarsonmez, Emrah Sariyer, Erennur Ugurel, Munir Aktas, Dilek Turgut Balik Evaluation of KLF8 Gene Expressions in Different Cancer Cells Sümeyye Aydoğan Türkoğlu, Asena Zişan Peker, Fatma Poyrazlı, Esra Tokay, Feray Köçkar Larinks Kanseri Tedavisinde Enjeksiyon Laringoplasti Yöntemiyle Akıllı İlaç Sistemi Tasarımı Fatih Çiftçi, Cem Bülent Üstündağ İlaç salım sistemleri olarak kullanılmak üzere sentezlenen Poli(etilen glikol) bazlı polimerlerin sitotoksisitelerinin incelenmesi Nazlı Irmak Giritlioğlu, Mustafa Yasin Ateş, Muhammet Übeydullah Kahveci, Ali Karagöz Romatoid artrit tedavisinde JAK inhibitörleri Ayşe Feyda Nursal, Serbülent Yiğit, Sacide Pehlivan Design of Multiple Primer Sequences Using Bioinformatics Tools to Detect Different Bacteria Burcu Ata, Osman Mutluhan Uğurel, Dilek Turgut Balık Nanotıp ve Kanserde İlaç Direnci Serbülent Yiğit, Ayşe Feyda Nursal, Tuba Öz, Kübra Yılmaz Saccharomyces cerevisiae Maya Türünde NRG1 Transkripsiyon Faktörünün NTH1 Promotoruna in silico Bağlanma Modeli Gamze Doğan, Tulay Turgut Genc Targeted Drug Delivery Approaches with Virus-Like Particles (VLPs) for Cancer Therapy Emine Yapıcı, Şeyma Şereflioğlu, Cem Bülent Üstündağ Investigation the effect of Urtica dioica on mTOR activation in human colorectal colon cancer cell line Nasrullah Obuz, Özgür Baynal, Aryan Mahmood Faraj, İbrahim Halil Geçibesler, Seda Karabulut, Can Ali Ağca Importance of Cytochrome Oxidases in Pharmacogenetic Researches Meliha Merve Hız, Başak Büyük, Begüm Dermenci Using an alternative system to improve expression level of recombinant lactate dehydrogenase from Plasmodium vivax Tugba Gul Inci, Osman Mutluhan Ugurel, Sinem Yakarsonmez, Dilek Turgut Balik Yardımcı Üreme Teknikleriyle Tedavi Sırasında Ovarian Hiperstimülasyon Sendromu (OHSS) Gelişen Bireylerde Vasküler Endotelyal Growth Faktör(VEGF) Geni Ekzon 7 Varyantlarının Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. Etkisi Işıl Çakır, Hasan Ulubaş, Nurten Kara, Mehmet Elbistan, Betül Zülfinaz Çelik, Davut Güven, Sengül Tural Biomedical and Pharmaceutical Applications of Ion Doped Hydroxyapatite Produced from Fish Bone Pınar Terzioğlu, Hamdi Öğüt, Ayşe Kalemtaş Hydroxyapatite Based Materials as a Chemotherapeutic Delivery System for 5-Fluorouracil Pınar Terzioğlu, Ayşe Kalemtaş Development of Dextran-Coated Silica Aerogels as a Drug Release System for Colon Cancer Treatment Ecem Tiryaki, Yeliz Başaran Elalmış, Sevil Yücel Kolşisine Dirençli Ailesel Akdeniz Ateşinde Alternatif Terapötik Ajanlar İlaç Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Globalgerçekleşmemiştir. Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Pharmacies Buvebildirinin kongrede sunumu This posterandwas not presented at the congress. Melek Yüce The Dynamics of Insulin Delivery Using Hydroxyapatite Hilal Girgin, Hamdi Öğüt, Ayşe Kalemtaş, Pınar Terzioğlu Lösemi Kanseri İçin Nano İlaç Sistemleri Melek Kunt, Fatih Çiftçi, Cem Bülent Üstündağ www.ivekkongre.com 68 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0916 P-0814 1049 P-0815 0929 P-0816 1008 P-0817 0708 P-0818 1095 P-0819 0287 P-0820 1082 P-0821 0234 P-0822 0202 P-0823 0448 P-0824 1100 P-0825 0134 P-0826 1134 P-0827 1193 P-0828 0019 P-0829 0231 P-0830 0467 P-0831 0525 P-0832 0793 P-0833 The Activity of Gabra3 in Breast Cancer Cells and Functional Perspective of Drug Repositioning Sena Karaosmanoğlu, Ayşegül Erdemir, Dilek Turgut Balık N-Cadherin Antagonists and Cancer - From Tumour Growth To Tumor Progression Burcu Uçar Lomber Dejeneratif Disk Hastalıklarında Multipotent Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi Ayşe Feyda Nursal, Serbülent Yiğit CYP 2D6 Polymorphism and Clomifen Citrate Concentration Başak Büyük, Meliha Merve Hiz, Begüm Dermenci Dünya Gen Tedavi Haritası Sedanur Üner, Betül Şahan Biyobenzer Ürünlerde Değiştirilebilirlik ve İkame Devrim Demir Dora Konvansiyonel ve Biyoteknolojik İlaçların Preklinik Farmakotoksikolojik Çalışmaları Açısından Türkiye ve AB Mevzuatlarının Karşılaştırılması Şeyma Horasan, Elif Şahin Kurkumin Mikrokapsüllerin Çevresel Koşullara Dayanıklılığı, Salmonella typhimurium Biyofilmleri Üzerine Etkinliği ve Mutajenik Özelliklerinin Araştırılması Buse Berber, Büşra Gökdemir, Çağlayan Çatal Farmasötik Biyoteknoloji Ürünleri ve Türkiye Pazarı Ömürcan Polat, Elif Şahin, Ahmet Mengi Escherichia coli BİYOFİLMİ ÜZERİNE KİTOSANIN IN VITRO DEJENERATİF ETKİSİ Sercan Fidan, Gökçen Yuvalı Çelik, Dilşad Onbaşlı Biyoteknolojik ürünler ve Dünya İlaç Pazarındaki Durumları Muhammet Ömer Değirmentepe, Elif Şahin, Ahmet Mengi Cytotoxicity of Polyethylenimine/pDNA Complexes on 4T1, MDA-MB- 231 and MCF-7 Breast Cancer Cells Devrim Demir Dora, Feride Öner, Özlem Yılmaz Production and Analysis of Influenza Virus Surface Antigen Proteins in Microorganisms Şeyma Özaydın, Kadir Turan Üstün Şişme Özellikli Ağ Yapılı Hidrojel Sentezi: Vitamin B3 Yükleme ve Salım Kinetiği Ayşe Zehra Aroğuz, Hidayet Sarıoğulları The Biotechnological Preparation of Polymer-based vaccines Sarvinaz Hajiyeva, Pelin Pelit Arayıcı, Burcu Uçar, Abel Maharramov, Zeynep Mustafaeva, Namiq Shikhaliyev 2,4-Diklorofenoksiasetik Asit Yüklü PLGA Nanopartiküllerinin Karakterizasyonu, in vitro Salınımı ve Yonca Hücre Süspansiyon Kültürlerinde Biyokütleye Etkisinin İncelenmesi Fatma Şayan Poyraz, Caner Ertürk, Semiha Erişen, Tayfun Acar, Serap Derman, Tülin Arasoğlu, Banu Mansuroğlu, Edibe Ece Abacı Production and Analysis of Lipase Enzymes of Halophilic Microorganisms in Escherichia coli Abdoulie O. Touray, Ayşe Ogan, Pınar Çağlayan, Meral Birbir, Kadir Turan Hedefe Yönelik Teranostik Ajan Dizaynında Siklik ADH1 Peptid-EDTA Konjugasyonu Pelin Pelit Arayici, Burcu Uçar, Tayfun Acar, Mehmet Onur Demirkol, Zeynep Mustafaeva Kondroitin Sülfatın Mikrobiyal Yakıt Pili Sisteminde Etkinliğinin Araştırılması İlaç veŞebnem Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı Nezafed / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Ayşe Erenler, Esra Ülke, Aygün Aliyeva and Pharmacies Gram Negatif Bakterilerdeki Sinyal Moleküllerini Saptamaya Yönelik Elektrokimyasal Biyosensör Şevval Maral Özcan, Duygu Akyüz, Atıf Koca, Cenk Sesal www.ivekkongre.com 69 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTER PROGRAMI / POSTER PROGRAM 0544 P-0834 0774 P-0835 0443 P-0836 0787 P-0837 0988 P-0838 0986 P-0839 0975 P-0840 0264 P-0841 0211 P-0843 0734 P-0844 0738 P-0845 0209 P-0846 0613 P-0847 1075 P-0848 1077 P-0849 Kişiye Özel Kondroitin Sülfat Preparatları İle Osteoartrit Tedavisi Yaklaşımı Ayşe Şebnem Erenler, Aygün Aliyeva, Esra Ülke, Caner Cengiz Turan, Şükran Karaman Koyun Çiçeği Hastalığına Karşı Aşı Modelleri Geliştirirmesi Amacıyla Katı Fazda Peptid Sentezi Methodu (SPPS) İle Antijenik Peptid Epitopunun Sentezi Ve Karakterizasyonu Elif Fatma Yılmaz, Pelin Pelit Arayıcı, Tayfun Acar, Mesut Karahan, Zeynep Mustafaeva Polycaprolactone Based Immunosorbent Surface and Its Usage For The Removal Fluoxetine From The Milk Hava Dudu Taslak, Tuğba Tunalı Akbay Virulence Reducing Effects of Zeaxanthin and Evernic Acid on Pseudomonas aeruginosa Barış Gökalsin, Cenk Sesal Graphene-Zinc Oxide Composite Glucose Biosensors Cemile Karakaş, Ayşe Kalemtaş, Pinar Terzioğlu, Gülsüm Aydin Stres Koşullarının Evernia prunastri Mikobiyontunun Büyüme Oranı ve Poliketid Sentez Genlerinin Ekspresyonu Üzerine Etkisi Birkan Açıkgöz, İskender Karalti, Jae Seoun Hur, Gülşah Özyiğitoğlu, Cenk Sesal Anticancer Activies of Violacein Extracted From Chromobacterium violaceum ATCC 12472 Çağdaş Deniz Periz, Seyhan Ulusoy, Gülgün Tınaz, Turgut Şekerler Gene regulations upon etodolac induced apoptosis in breast cancer cell cultures Sevgi Koçyiğit Sevinç, Pınar Mega Tiber, Oya Orun Magnetic Field Sensitive Biopolymer Hydrogels in Controlled Drug Delivery Systems Burcu Oktay, Serap Demir, Nilhan Kayaman Apohan The advantages and disadvantages of different synthesis methods of liposomal nanovaccines Abel Maharramov, Zeynep Mustafaeva, Ulviyya Hasanova, Sarvinaz Hajiyeva, Mirjavid Aghayev The Strategies of Preparation of Nanovaccines, Based on Virus-like Particles Mirjavid Aghayev, Tayfun Acar, Alakbar Huseynzada, Abel Maharramov, Zeynep Mustafaeva, Ulviyya Hasanova Tissue Engineering Studies of Chitosan-co-hyaluronic Acid Porous Cryogels Burcu Oktay, Tuğçe Kutlusoy, Nilhan Kayaman Apohan, Mediha Süleymanoğlu, Serap Erdem Kuruca Tele-Tıp Teknolojileri ile Bütünleştirilmiş Elektrokimyasal Biyosensör Sistemleri Seda Nur Topkaya Biyobenzer tıbbi ürünlerin ekstrapolasyonu Sadi S. Özdem, Sebahat Özdem Biyobenzer tıbbi ürünlerin risk yönetim planı Sadi S. Özdem, Esra Akçabağ Çıra, Sebahat Özdem, Devrim Demir Dora www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 70 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L ÖZEL OTURUM KONUŞMACILARI PLENARY LECTURES 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ KONUŞMACILAR / PLENARY LECTURES IS-001 Marine and soil-derived fungi as a promising source of bioactive compounds for drug discovery Anake Kijjoa Instituto de Ciências Biomédicas Abel Salazar, University of Porto, Porto, Portugal The marine environment presents different physical and chemical conditions from the land, and can be considered as an extraordinary reservoir of bioactive compounds, many of which possess unique and interesting structural characteristics which are not found in terrestrial counterparts. Recently, researchers have focused more of their attention on marine microorganisms, especially marine-derived fungi as a source of interesting bioactive compounds since many consider them as one of the still untapped resources for new and biologically relevant chemical entities. Moreover, through established culture methods, they can produce quantity of compounds needed for medicinal chemistry development, clinical trials and even marketing. On the other hand, in the pharmaceutical industries perspective, two major important areas for drug development are anticancer and anti-infective drugs. It is widely accepted that current treatment of cancer with chemotherapy and surgery are still far from ideal. Consequently, more research is necessary to find new drugs that are more effective and have less side-effect than those currently used in chemotherapy as an alternative. One of these approaches is to search for new chemical entities which can be potential for the development of cancer chemotherapeutic agents from the marine environment. Since natural products from terrestrial environments and their derivatives have traditionally been a major source of new anticancer agents, it is no wonder that marine-derived fungi can be a potential source of anticancer compounds. This hypothesis is supported by the fact that many fungal metabolites exhibit a variety of the in vitro anticancer properties such as pro-apoptotic, antiproliferative, anti-angiogenic and anti-migratory effects through different pathways. On the other hand, the infectious diseases are the second major cause of death worldwide and the third leading cause of death in developed countries. It is also recognized that more and more bacterial infections cannot be controlled by a current standard treatment, and more often than not, they are very difficult or even impossible to treat due to the resistance to multiple antibiotics. Therefore, only the continuing discovery and development of new antibiotics can help tackle this problem. From the evolutionary point of view, microorganisms, especially fungi, which successfully produced secondary metabolites as their vital armamentarium in the persistent fight for space and resources against bacterial competitors for millions of years, can be considered as promising target organisms for antibiotics production. Besides cancer and infectious diseases, many pharmaceutical companies also start to pay serious attention to obesity, a health problem of a modern society. It was reported that 600 million people worldwide were classified as obese in 2014. Obesity is considered a major risk factor for cardiovascular diseases, diabetes, musculoskeletal disorders and some form of cancer. In this sense, many compounds from fungi are found to possess interesting activities for the prevention and treatment of obesity and related metabolic complications. Given the importance of bioactive compounds from fungi, recent investigation on the in vitro anticancer, antibacterial and anti-obesity activities of the secondary metabolites produced by cultures of terrestrial and marine-derived fungi of the gene and Eurotium will beSharing discussed in this ra Aspergillus, Neosartorya, İlaç ve Talaromyces Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge on Pharmaceuticals and presentation. Pharmacies www.ivekkongre.com Keywords: marine-derived fungi, soil-derived fungi, in vitro anticancer, antibacterial, antiobesity 72 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ KONUŞMACILAR / PLENARY LECTURES IS-02 Drug discovery strategies for the latent tuberculosis infection Dharmarajan Sriram Department of Pharmacy, Birla Institute of Technology&Science-Pilani, Hyderabad, India Cysteine has been implicated as an important amino acid in the redox defense of Mycobacterium tuberculosis, not at least as a building block of mycothiol. Several enzymes of cysteine biosynthesis have been shown to be essential for survival of the pathogen in infected macrophages, in particular for persistent M. tuberculosis. Potentially the pathways leading to de novo biosynthesis of cysteine provide suitable targets for the development of inhibitors that may be active against this pathogen also in the dormant stage of the disease. Here we report the identification and characterization of potent inhibitors of CysK1 and CysM, critical enzymes in the biosynthesis of cysteine during dormancy, based on e-pharmacophore and subsequent hit expansion. Biochemical binding and activity assays and three-dimensional structures of several enzyme-inhibitor complexes provided insights into mode of inhibition and enzyme-ligand interactions. The top compounds showed bactericidal potency in the low μM range against M. tuberculosis, with little or no cytotoxicity. Noteworthy several compounds displayed significantly improved potency in a nutrition-starvation model of dormancy when compared to first-line drugs such as rifampicin and isoniazid. Few of the compounds also showed in-vivo potency in M. marinum infected Zebra fish model. Keywords: Cysteine, CysK1, CysM, M. tuberculosis www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 73 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ KONUŞMACILAR / PLENARY LECTURES IS-03 Cheminformatics-aided Pharmacovigilance – Implications in the management of Stevens Johnson Syndrome/Toxic Epidermal Necrolysis Omer Iqbal Loyola University, Stritch School of Medicine, Maywood, USA Recent reports indicate that modern Quantitative Structure-Activity Relationship (QSAR) models can accurately predict adverse drug reactions (ADRs) by providing toxicophore alerts. Cheminformatics that provides computer methods for learning from chemical data may assist in prediction of ADRs, assess the risks of chemicals, thereby enabling pharmaceutical industries to design better and safer drugs by reducing animal testing. ADRs account for approximately 770,000 hospitalizations each year resulting in injury or death and is reported as the fourth leading cause of death in the United States. Stevens Johnson Syndrome/Toxic Epidermal Necrolysis (SJS/TEN) are severe, rare, and life-threatening adverse reactions to drugs and in some instances mycoplasma pneumonia, resulting in long-term ocular and other organ sequelae utilizing significant healthcare resources. In addition, many other costs such as losses of opportunities in professional, social and personal life linked to incapacitation induced by these conditions should be added to the direct health expenses as suggested by World Health Organization with the introduction of the concept of disability-adjusted life year (DALY). Given the increased morbidity and mortality due to multi-organ failure and sepsis, its pathogenesis still remains elusive and not completely understood. Given that there are about 200 or more different drugs which are proven to cause ADRs and furthermore a huge pipeline of newly approved drugs are to be introduced into the market, pharmacovigilance entailing the detection and prediction of ADRs is of paramount importance. Due to increased digitalization of healthcare data, such a prediction is feasible. This presentation will provide a rationale for the application of cheminformatics-aided pharmacovigilance and its implications in the management of patients with SJS/TEN. Keywords: Cheminformatic, pharmacovigilance, SJS/TEN www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 74 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ KONUŞMACILAR / PLENARY LECTURES IS-04 Miniaturized liquid chromatography techniques for pharmaceutical and bioanalytical applications Deirdre Cabooter1, Stanislav Kislyuk1, Patrcik Augustijns2, Peter De Witte3, Stijn Hendrickx1, Duygu Yeniceli Uğur4, Işil Tan Yilmaz4, Erol Şener4 1 University of Leuven, Pharmaceutical Analysis, Department of Pharmaceutical and Pharmacological Sciences, Leuven, Belgium 2 University of Leuven, Drug Delivery and Disposition, Department of Pharmaceutical and Pharmacological Sciences, Leuven, Belgium 3 University of Leuven, Molecular Biodiscovery, Department of Pharmaceutical and Pharmacological Sciences, Leuven, Belgium 4 Anadolu University, Faculty of Pharmacy, Department of Analytical Chemistry, Eskişehir, Turkey Miniaturization and small-scale bio-analysis hold the key to future biopharmaceutical studies. This is driven by a combination of factors, such as the importance of reducing costs and environmental impact, the search for less invasive repetitive sampling techniques in clinical studies, the use of small animals in pharmacokinetic profiling and the ethical incentive to reduce animal use for drug testing. This presentation will elaborate on two of our recent studies, wherein we apply miniaturization for ADME (adsorption, distribution, metabolisation and excretion) studies using small animal models. Both studies have in common that only small sample volumes containing low concentrations of the drug of interest are available. When dealing with such small sample volumes, highly sensitive and reliable analytical methods are required. In a first part, a novel analytical method to measure the whole-body uptake of pharmaceuticals in zebrafish using state-of-the-art equipment will be discussed. For this purpose, 10-day old zebrafish are incubated with pharmaceuticals displaying a variety in physicochemical properties for one hour, after which the zebrafish are homogenized and extracted using a powerful batch sonicator. Samples are then analyzed using ultra-high performance liquid chromatography (UHPLC) on a reversed-phase 2.1 mm I.D. column, coupled to a state-of-the-art Waters Xevo TQ-S mass spectrometer. Recovery, matrix effects, linearity and sensitivity are investigated for all compounds. It is demonstrated that the lower limits of quantification of the analytical method (between 0.005 and 1.5 ng/mL) are so good, that a single zebrafish can be used to study the whole-body uptake of a particular drug. A clear correlation between lipophilicity and absorption of the drugs is observed in zebrafish using this methodology. Unfortunately, state-of-the-art mass spectrometry is not always available. When dealing with small sample volumes in this case, improved sensitivity can be obtained by a further reduction of the column I.D, since this will result in a significantly lower chromatographic dilution. In a second part, a sensitive capillary liquid chromatography-ultraviolet detection (cap-LC-UV) method for the simultaneous analysis of chlorpromazine, olanzapine and their flavin-containing monooxygenase (FMO) mediated N-oxides in rat brain microdialysates will be discussed. Chromatographic separation is obtained on a reversed-phase 300 µm I.D. column, while maintaining a similar injection volume as on a conventional column. An injection volume of 20 µL is used to inject the largely aqueous samples and isİlaç shown to have noPaylaşımı influence the Sharing obtained peak shape of the compounds of interest. ve Eczacılıkta Küresel Bilgi / Global on Knowledge on Pharmaceuticals and Pharmacies The method is validated in terms of sensitivity, linearity and robustness and the applicability of the developed method is demonstrated by analyzing actual rat brain microdialysates. www.ivekkongre.com Keywords: ADME, bioanalytical applications, UHPLC 75 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ KONUŞMACILAR / PLENARY LECTURES IS-05 Pharmacy education development in Thaialnd Sumon Sakolchai Faculty of Pharmaceutical Sciences, Khon Kaen University, Thailand Pharmacy education in Thailand started over a century ago, in 1914, to serve an increasing demand in compounding and dispensing medicines at hospitals. During the past century, major changes in pharmacy curriculum developments have gone through the 3- years (1914-1940), the 4- years (1940-1956), the 5- years(1957-2008), the parallel- 5 years and 6 years (1998-2008) and all 6-years curriculum (2009 onward). These curricular changes, not only in years spending but also the natures of curricular, reflect the transformation of needs in pharmacy practice and health reform patterns. The certification of the graduates have been changed from certification level in pharmacy to the Bachelor degree in Pharmacy and finally to the doctor degree of pharmacy. The institutions providing pharmacy education are higher education levels, mostly as independent schools in universities and the numbers of pharmacy schools now reach 19, both public and private universities. Pharmacy schools are subjected to maintaining standards and requirements based on the quality schemes of the ministry of education. The Pharmacy council, a legal professional body, inaugurated by the pharmacy profession Act 1994, also governs the quality of pharmacy education via the approval of curricular, the accreditation of pharmacy schools and the license examination prior to granting the license to the eligible pharmacists.The license examination procedure will be changed to the new system starting 2018, from one-time examination after graduation to two-times examination at the end of 4th year study plan and after graduation. The examination at the end of the 4th year focuses on the common basic competencies of the pharmacists, whereas the examination at the end of graduation will concentrate on the competencies at specific areas of pharmacy practice. Moreover, the license granted to the new pharmacists is 5 years in duration and, thus, the renewal of license with a proof of continuing education (CPE) is required. The post graduation studies, like in other countries, are traditionally master and doctoral programs. However, in 2001, the residency training system leading to the Board certified of Pharmaceutical specialties (BCP), started in pharmacotherapy specialty, has been operated by the pharmacy council to promote the advancement in specific areas of pharmaceutical care. The success of this residency training program leads to the implementation of advanced pharmaceutical care in major hospital settings.The similar training later extends to the residency in consumer protection in drugs and health. The education and practice systems in pharmacy are quite diverse and complex and therefore more developments to respond the changing needs are likely to emerge in the near future. Keywords: Pharmacy education, pharmacy curricular, pharmacy schools, pharmacy license examination www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 76 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILARI INVITED SPEAKERS 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-001 Synthesis and Cytotoxic Activities of New Nucleobase and Nucleoside analogs Meral Tunçbilek Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı Cancer is a major human health problem and one of the principal reasons of death in both developing and industrialized countries. It is the second leading cause of death after heart and vascular diseases. Hepatocellular carcinoma (HCC) is among the most frequent malignant tumors in adult, with a high incidence in the world. With an annual incidence of over 660,000 deaths, HCC is the third leading cause of cancer death globally. HCC is one of the most vascularized solid cancers, associated with a high tendency towards vascular invasion. Immunohistochemical studies showed that increased microvessel density was associated with a poor outcome after surgery and correlated with a risk of vascular invasion, metastasis and a poor prognosis. Sorafenib, a mutikinase inhibitor, is the only FDA approved drug for HCC treatment and extends the mean survival of the patients only for 2.8 months. Therefore, it is essential to discover new liver-cancer-specific drugs for hepatocellular carcinoma treatment. In this study, original purine nucleobase, purine and pyrimidine nucleoside derivatives were designed and synthesized. The structures of all compounds were confirmed by 1H NMR, mass spectral data and elemental analysis. The newly synthesized compounds were first evaluated for their cytotoxic activities against Huh7 human liver, HCT116 colon and MCF7 breast carcinoma cell lines by an anticancer drug-screening method based on a sulforhodamine B assay. The IC50 values were in micromolar (µM) concentrations with 18 purine nucleobase and purine nucleoside derivatives and we then tested the cytotoxic effect of these molecules on additional hepatocellular carcinoma cell lines: Huh7, Hep3B, HepG2, PLC, Mahlavu, FOCUS, SNU475, SNU182, SNU387, SNU398, SNU423, SNU449. The N6-(Phenyl/4-trifluoromethylphenyl/3,4-dichlorophenyl/4-phenoxy phenyl)piperazine analogs displayed the best anti-tumor activity (IC50= < 0.1 µM). Furthermore, the novel purine nucleobase analogs 19, 21 and 24 was shown to induce apoptosis-associated cell death mechanism. Anahtar Kelimeler: Purine nucleobase analogs, purine nucleoside analogs, pyrimidine nucleoside analogs, synthesis, cytotoxicity, apoptosis www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 78 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-002 Farmasötik ve Medisinal Kimyanın Hasta-Odaklı Eczacılık Eğitimi Müfredatına İntegrasyonu Akgul Yesilada İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilimdalı Geçtiğimiz 25 yılda eczacılık mesleği, eczacılık hizmetleri alanında gelişmiş ülkelerde, ilacın hazırlanması ve hastaya sunulmasının ötesinde yeni bir mesleki işlev kazanmıştır: Sağlık hizmetinde disiplinler arası ilaç uzmanlığı. Bu mesleki işlevin eczacılara kazandırılması için bu ülkelerde eczacılık eğitimi programlarında öğrenciye farmasötik bilimler temeli üzerine biyomedikal bilimlerin ve hasta-odaklı bilgi, beceri, davranış ve değerlerin de ağırlıklı olarak öğretilmesi hedeflenmiş ve eczacılık lisans programları bu yönde değiştirilmiştir. Böylelikle öğrencilerin kliniğe hazırlaması hedeflenmiştir. Bu alanda yapılmış olan eğitim araştırmaları biyomedikal ve farmasötik bilimlerin klinik bilimler ile integrasyonunun öğrencilerin kariyer olumlu yönde etkilediğini göstermektedir. (1.2) Nitekim ülkemizdede bu konu 2015 yılında hazırlanan Eczacılık Çekirdek Eğitim Programı ile gündeme gelmiştir. (3) Farmasötik ve medisinal kimya, farmasötik bilimlerin en önemli alanlarından biridir. İlaç etken maddelerinin sentezini, yapı-aktivite ilişkilerini, metabolik parçalanma yollarını, yeni ilaç tasarımı metotlarını inceleyen bilimdalıdır. Klasik yaklaşımda ana hatlarıyla organik kimya, biyokimya ve farmakoloji temellidir. Literatürde farmasötik bilimlerin klinik bilimler ile integrasyonunu genel anlamda ele alan çalışmaların yanısıra, Farmasötik kimyayı -farmakoloji, farmakoterapi ve klinik bilimler ile ilişkilendirmeye yönelik araştırmalar da yer almaktadır. (4,5) Bu sunuda farmasötik ve medisinal kimya eğitiminin hasta-odaklı eczacılık programına entegrasyonun inceleyen eğitim araştırma örnekleri ve bu yaklaşımın ülkemizde ki eczacılık eğitimine uygulanabilirliği tartışılacaktır. Anahtar kelimeler: eczacılık eğitimi, farmasötik ve medisinal kimya, klinik bilimler, hasta-odaklı eczacılık eğitim. REFERANSLAR: 1. M.Nelson et al, Currents in Pharmacy Teaching and Learning, 5(6),555-563,2013 2. Winston, N., R.,International Journal of Medical Education, 8:61-62,2017 3. Eczacılık Çekirdek Eğitim Programı 2015. 4. Alsharif,N.Z.,American Journal of Pharmaceutical Education, 70(4), Article 91, 2006. 5. Beleh, M. et al. American Journal of Pharmaceutical Education, 79(1), Article 13, 2015 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: eczacılık eğitimi, farmasötik kimya,hasta-odaklı eğitim, 79 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-003 Etik Kurul Başvurusunda Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Berna Terzioğlu Bebitoğlu İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Tıbbi Farmakoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul Ülkemizde insanlar üzerinde bilimsel araştırma yapılabilmesi için öncelikle Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından onaylı Etik Kurullardan onay alınmalıdır. İlgili mevzuatta belirtilen belirli çalışmalar için ise Etik Kurul onayı alındıktan sonra Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan izin alınması gerekmektedir. İyi klinik uygulamaları çerçevesinde, insanlar üzerinde bilimsel araştırma yapılması ve gönüllülerin haklarının korunmasına dair usûl ve esaslar ile etik kurulların teşkili, görevleri, çalışma usûl ve esaslarını düzenlenmiş olup tüm Etik Kurullar arasında standardizasyon sağlanmaya çalışılmaktadır. Etik kurullar; öncelikle gönüllülerin hakları, güvenliği ve esenliğinin korunmasını gözeterek, araştırma protokolü, gönüllülerin bilgilendirilmesinde kullanılacak yöntemleri ve gönüllülerden olur almak için hazırlanan Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formu, kişisel bilgilerin gizliliğinin sağlanması gibi hususların yer aldığı belgeleri inceler. Etik kurula, çalışmanın niteliğine uygun ve güncel başvuru formu ile başvuruda bulunulmalıdır. TİTCK internet sayfasında başvuru formlarına ek olarak üst yazı örnekleri ve diğer formlar da yayınlanmaktadır; Araştırma Bütçe Formu, Bilgilendirilmiş Gönüllü Olur Formunda Bulunması Gereken Asgari Bilgiler, Biyolojik Materyal Transfer Formu, Özgeçmiş Formu, Ciddi Advers Olay Bildirimlerine Ait Özet Tablo Örneği vb. Uygun başvuru formunda ve araştırma protokolünde araştırmanın niteliği, statüsü, araştırma ekibi, araştırma merkez(ler)ine ait bilgiler eksiksiz belirtilmeli, araştırmanın amacı, kapsamı, tasarımı, metodu, araştırılan klinik durum, gönüllülerin niteliği, yaşı, sayısı, dahil etme ve dahil edilmeme kriterleri, araştırmanın süresi, başlama tarihi, araştırma ürünü ile ilgili detaylı bilgi ve daha önce yapılmış çalışmalar ve bilimsel veriler açıkça ifade edilmelidir. Araştırma ürünün saklanması, biyolojik materyallerin transferi, laboratuarlar, araştırma belgelerinin arşivlenmesi gibi hususlar belirtilmelidir. Çalışmanın statüsü “akademik amaçlı” ise araştırmanın uzmanlık tezi veya akademik amaçlı olduğuna dair başvuru sahibi dışında yetkili bir kişi tarafından verilen belgenin başvuru dosyasına eklenmesi, başvuruya ait üst yazı, başvuru formu, bütçe, özgeçmiş, sigorta gibi belgelerin ıslak imzalı olması, başvuru formunda belirtilen eklenmesi gereken ilgili belgelerin eksiksiz olarak dosyaya eklenmesi dikkat edilmesi gereken hususlardandır. Başvuru belgelerinin eksiksiz ve zamanında Etik Kurula teslim edilmesi, başvuruların öngörülen sürede değerlendirilmesini sağlayacak olup ayrıca araştırmanın özen gösteren bir ekip tarafından gerçekleştirileceği izlenimini vereceğinden önem taşımaktadır. Referanslar: 1. İlaç ve Biyolojik Ürünlerin Klinik Araştırmaları Hakkında Yönetmelik - 13.04.2013 Tarih, 28617 sayı. (Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Değişiklik -13.9.2015 Tarih, 29474 sayı) 2. Klinik Araştırmalar veİlaçBiyoyararlanım/Biyoeşdeğerlik Çalışmaları Etik kurullarına ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Başvuru Şekline İlişkin Kılavuz - 13 Kasım 2015 3. İyi Klinik Uygulamaları Kılavuzu - 13 Kasım 2015 4. http://www.titck.gov.tr/Ilac/KlinikArastirmalar# www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Klinik Araştırma, Etik Kurul, Başvuru 80 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-004 Tasarımla Kalite (QbD) yaklaşımının ilaç geliştirme ve üretimine sağladığı katkılar Neşe Buket Aksu İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Farmasötik Teknoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul Yeni geliştirilen bir ilacın otoritelerden onay alabilmesi kalite bilgileri, emniyet bilgileri ve etkinlik bilgileri olmak üzere üç konuda ayrıntılı bilgileri sunabilmesine bağlıdır. Bu üç önemli başlığın dünya genelinde aynı standartlarda olmasını sağlamak adına ABD, Avrupa Birliği ve Japonya’nın katılımı ile ICH (Uluslararası Uyum Konferansı- The International Conference on Harmonisation of Technical Requirements for Registration of Pharmaceuticals for Human Use) kurulmuştur. ICH, yeni ilaç gelişimi ile ilgili bütün etkinliklerin üye ülkeler genelinde uyumlaştırılmasını; daha kaliteli yeni ilaçların daha kısa zamanda geliştirilebilmesini, ilaç gelişimi ve araştırma aşamasında test tekrarlarını azaltmayı, iş gücü ve zaman kaybını önlemeyi, bir ülkede geliştirilen bir ilacın ruhsatının diğer ülkelerde de kabul görebilmesini, iznini almış bir ilacın üretim aşamasında yapılacak en ufak değişiklikte yeni üretim izni için değişiklik bildirimi gereksinimini azaltmayı amaçlar [1, 2]. 2005 yılında ICH, Ortak Teknik Doküman (Common Technical Document - CTD) (M4) Modül 3 kapsamında, yol gösterici olması açısından ICH Q8 Farmasötik Gelişim klavuzunu yayımlamış; bu kılavuz ile birlikte QbD (Quality by Design) – Tasarımla kalite kavramı da hayat bulmuştur [2]. QbD, bitmiş üründe önceden hedeflenmiş kaliteyi sağlayabilmek için başlangıç aşamasından itibaren üretim işlemlerinin tasarlanması ve geliştirilmesi anlamına gelen sistematik bir yaklaşımdır. Bu kavramları pratiğe döktüğümüzde farmasötik endüstri için en önemli öncelik ortaya çıkmaktadır; ilacın daha iyi anlaşılır ve güvenilir yollarla hastaya sunulması [2, 3]. QbD yaklaşımı deney tasarımı, risk yönetimi ve bilgi yönetimi kullanarak sürece ilişkin bilgileri artırdığı gibi, formülasyon ve üretim değişkenlerinin anlaşılması ve kontrolünü sağlar; bunu da çoğunlukla istatistiksel deney tasarımları (Design of Experiments, DoE), PAT araçları ve veri analizi teknikleri gibi teknolojilerin uygulanması yoluyla yapar. Kritik formülasyon ve işlem parametreleri göz önüne alınarak elde edilen tasarım alanı içinde çalışılır ve bu yüzden final üründe ürünün kalitesini doğrulama ihtiyacı kalmaz; böylelikle kalite maliyetinin azaltılması ve gerçek zamanlı serbest bırakmanın hayata geçirilmesi ile üretim verimliliği artırılabilir. QbD prensipleri mevcut bir ürüne uygulandığında ise ruhsatlandırma esnekliği önerilebilir. İşlemlerin daha iyi anlaşılması yoluyla otoritenin onay süresi kısalmakta ve denetim sayısı azalabilmektedir. Üretimde son teknolojilerin kullanılması, artan kalite düzeyi, riskin azalması ve bilgi yönetimi işletme stratejisi açısından QbD’nin sağladığı yararlardandır [2]. Kaynaklar: 1. Molzon J A, The Value and Benefits of ICH to Drug Regulatory Authorities - Advancing Harmonization for Better Public Health, U.S. Food and Drug Administration, 2010. Erişim tarihi: 15.07.2014. 2. AKSU B, İlaçta Kalite Tasarımı (QbD) ve İlgili Yasal Düzenlemeler. Santa Farma İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yayını No:1, İstanbul, 2013. İlaç veLee Eczacılıkta Küresel A, BilgiYu Paylaşımı Global Knowledge on Pharmaceuticals and Pharmacies 3. Lionberger RA, Lee SL, L, Raw LX,/ Quality bySharing Design: Concepts for ANDAs. AAPS Journal. 10(2): 268-276, 2008. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: DoE, Risk yönetimi, Tasarımla Kalite 81 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-005 Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Kapsamında AraştırmaGeliştirme (Ar-Ge) Çalışmalarının Ticarileştirilmesi ve Patentle Korunması Mutlu Dilsiz Aytemir Hacettepe Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Ana Bilim Dalı Türkiye’nin kalkınmasında, ulusal bilim ve teknoloji politikası doğrultusunda; kamu kuruluşları, üniversiteler ve sanayi işbirliği içinde stratejiler oluşturmak, uygulanmasını sağlamak, izlemek ve değerlendirmek durumundadır. Bu kapsamda; Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) çalışmalarına Ekonomi Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) ile Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı büyük destek vermektedir. Bununla birlikte, TÜBİTAK, KOSGEB, EUREKA ve Kalkınma Ajanslarının verdiği hibe destekleri ile Ar-Ge çalışmaları desteklenmektedir. Fakat ülkemizde alınan patent sayısı istenilen düzeyde değildir. Buna ek olarak var olan patentlerin ticari ürüne dönüşüp son kullanıcılara sunulma oranı da azdır. Laboratuvarımızda yirmi yıldır kojik asit (5-hidroksi-2-hidroksimetil-4H-piran-4-on) türevi bileşikler sentezlenmektedir. Kojik asit ve türevlerinden hareketle sentezlenen Mannich bazı bileşiklerin; antikonvülsan, antimikrobiyal, antimikobakteriyal, antiviral, antioksidan, antitrozinaz, anti-aging aktiviteleri ve sitotoksisite çalışmaları araştırılmıştır. “Türkiye Patent Enstitüsü”ne ve “Uluslararası Patent (PCT)”e bazı çalışmalarımız ile başvuru yapılmış olup süreç devam etmektedir. Son çalışmamızda, sentezlenen yeni bileşikler; A375 insan malin melanoma, HGF1 gingival fibroblast ve MRC5 akciğer kaynaklı fibroblast hücre hatlarına olan sitotoksik etkileri açısından araştırılmıştır. Bileşiklere maruz bırakılmış A375, HGF1 ve MRC5 hücrelerinin canlılıkları sülforodamin B (SRB) deneyi ile değerlendirilmiştir. Günümüzde malin melanoma tedavisinde etkili olan ve yaygın olarak kullanılan ilaçlardan vemurafenib, dakarbazin, temozolomid, lenalidomid ve fotemustin kontrol ajanı olarak kullanılmıştır. Antitirozinaz aktiviteleri ise L-DOPA'nın substrat olarak kullanıldığı spektrofotometrik yöntemle tayin edilmiştir. Elde edilen inhibisyon yüzdeleri kullanılarak standart sapmaları ve ED50 değerleri nonlineer regresyon yöntemiyle saptanmıştır. Ayrıca, yapılan çalışmalarda; tirozinaz enziminin kompetitif inhibitörü olan kojik asitin melanogenez inhibisyonunda rol aldığı ve melanin oluşumunu baskıladığı bildirilmiştir. Bu çalışmaların ışığında Mannich bazı bileşiklerin etki mekanizmalarını aydınlatmak amacıyla melanogenez inhibisyon çalışmaları da tamamlanmıştır. Bilimsel çalışmaların ticarileştirilmesi amacıyla sürdürülen TÜBİTAK 1512 Teknogirişim Sermaye Destek Programı-Bireysel Genç Girişim (BİGG) “Cilt Lekelerine Etkili Kojik Asit Türevi Dermokozmetik Ürünlerin Hazırlanması” başlıklı proje kapsamında Koji Kozmetik Kimya San. Tic. A.Ş. kurulmuştur. Bu proje ile iş fikrinden pazara kadar olan faaliyetlerinin desteklenmesi sonucu yenilikçi ürünler geliştirilmesi hedeflenmektedir. Bu çalışma TÜBİTAK-1512 BİGG-2150027 ve SBAG- 315S067 tarafından desteklenmektedir. Anahtar Kelimeler: Ar-Ge, kojik asit, antitirozinaz, melanogenez, melanom www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 82 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-006 DNA onarım enzimlerinin ilaç olarak kullanımı: kanser tedavisi Bensu Karahalil Gazi Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara Oksijen yaşamı sürdürmek için vazgeçilmez unsurlardan biridir ancak serbest radikaller de olmak üzere reaktif oksijen türlerinin (ROS) üretimi yoluyla mutajenik ve karsinojenik etki gösterebilir. DNA hasarı, metabolik sürecin bir ürünü olarak (endojen) ya da sigara içimi, güneşe maruziyet, çeşitli hastalıklar gibi dış faktörler (ekzojen) nedeniyle meydana gelen gelmektedir [1]. Bir hücrede günde 60 000, saatte 2500 DNA hasarı meydana gelmektedir. Genom kararlılığını sürdürmek için DNA onarım sistemleri tarafından DNA hasarları onarılmaktadır. DNA hasarının kanser olumu ve gelişiminde nedensel bir faktör olduğu uzun yıllardır bilinmektedir. Hatalı DNA onarımının olması, onkojen ve tümör baskılayıcı genleri etkileyen mutasyon ve kromozom aberasyonların meydana gelmesine yol açmaktadır. Böylece hücreler malign transformasyona uğrayarak kansere neden olurlar. Farklı DNA onarım sistemlerindeki mutasyonlar (genetik defektler), çeşitli kanser türlerinde duyarlılığı arttırmaktadır. DNA hasarı sadece kanser gelişimine neden olmaz aynı zamanda radyoterapi yada kemoterapi için önemli bir yol oluşturmaktadır. Günümüze kadar ve halen, kanser tedavisinde DNA hasarını tetikleyen genotoksik ajanlar, kanser hücrelerinin büyümesini durdurmak veya apoptotik ölümü tetiklemek için uygulanmaktadır. İnsan Genom Projesi ile insan genomunun deşifre edilmesi DNA onarımında rol oynayan çoğu proteinin özellik ve fonksiyonları öğrenilmiştir. DNA onarım sistemlerini rol oynayan proteinler ve etkileşimlerinin anlaşılması kanser tedavisinde önemli gelişmelere yol açmıştır. Kanserde mutasyonlar oluşmaya devam eder ve birikirler. DNA onarım genlerinin aşırı ekspresyonuna (ifade edilmesine) böylece DNA onarım kapasitesinin artmasına neden olmaktadırlar. Bu nedenle, ikiden fazla kemoterapi ya da radyoterapiden sonra kanser hücreleri tedaviye rezistans geliştirmektedirler. DNA onarım genlerinin aşırı ekspresyonu ile DNA onarım kapasitesinin artması, hücre öldürme işlemini zayıflatır ve tedaviye direnç gelişmektedir. DNA onarım yeteneğini azaltmak için DNA onarım enzim inhibitörlerinin kullanımı, tedaviye direnç geliştiği durumlarda tedavisi için etkin olacaktır. Günümüze kadar Dünya’da DNA onarım inhibitörleri ile ilgili 83 klinik çalışma bulunmaktadır. DNA onarım protein inhibitörü olan Poli- ADP riboz polimeraz inhibitörü (PARPi; Olaparib;Lynparza; Astra-Zeneca) ile klinikte başarılı sonuçlar alınmaktadır. Meme ve over kanserinde tedavi etkinliğini arttırdığı için ilk kullanılan ilaçtır [2]. DNA onarım kapasitesi ile ilgili hipotezler geliştirilerek kanser tedavisinde yaygınlaştırılması için çalışmalar hız kazanmıştır. Ayrıca, DNA onarım genlerinin ekspresyonu ile ilgili veriler hastalarda prognostik ve prediktif bilgi kaynağı yaratmaktadır. Hem sağlıklı hem kanserli hücrelerde DNA onarım proteinlerinin seviyeleri hakkında veri olması tedavide rehber olarak bireye özgü tedavi strateji geliştirmeye olanak sağlayacaktır. [1]Halliwell B, The antioxidant paradox: less paradoxical now? British Jornal of Clinical Pharmacology 2013;75:637-644. [2] Ricks TK., Chiu HJ., Ison G., Kim G., McKee AE., Kluetz P., Pazdur R, Front Oncol. 5, 222-228, 2015. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: DNA hasarı, DNA onarımı, kanser tedavisi, PARPi 83 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-007 Molecular Perspective on Mechanisms of Multi Drug Resistance in Cancer Ozge Cevik Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey Multidrug resistance (MDR), the principal mechanism by which many cancers develop resistance to chemotherapy drugs, is a major challenge in the treatment of cancer. MDR is directly develop by numerous mechanisms including decreased drug uptake, increased drug efflux, activation of detoxifying systems, activation of DNA repair mechanisms, evasion of drug-induced apoptosis, etc. Especially MDR is every effective in wide range of blood cancers and solid tumors, including breast, ovarian, lung, and colon cancers, resulting in minimal cell death and the expansion of drug-resistant tumors. The most frequent and most studied mechanism of MDR is that resulting from the overexpression of P-glycoprotein (P-gp), which acts as an efflux pump and extrudes the drugs outside the cell. At the same time, ATP-binding cassette transporters (ABC transporter) responsible for the MDR of cancer cells and indirect effect on apoptosis. However, overexpression of Bcl-2 prevents apoptosis induced by most and chemotherapeutic drugs. Because of various strategies for cancer and MDR inhibit Bcl-2 and related Bcl-2 proteins. The most advanced approach utilizes an chemotherapy drug combination with antisense oligonucleotide designed to down-regulate the Bcl-2 expression in MDR. The growing knowledge of multi drug resistance and the fact that a number of protein and genes downregulate apoptosis specifically in tumors open new avenues for molecular therapeutic approaches in the near future. Keywords: Cancers, Bcl-2, Multi drug resistance, Transporter www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 84 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-008 3D Printed Drug Delivery Patch: Fabrication and Flexibility Analysis Özgen Özer, Erkan Azizoglu Department of Pharmaceutical Technology, Ege University, Izmir, Turkey INTRODUCTION: 3D printing is an additional manufacturing method, uses various materials to make previously designed things [1]. Fused deposition modeling is one of the types of 3D printers, works with filaments made of thermoplastic polymers. In this project, we aimed to make drug loaded filaments with hot melt extrusion (HME) and patches with FDM 3D printer. Montelukast sodium (MS) is used for allergy and asthma treatment with only oral route. MS has a 64% bioavailability due to the hepatic first pass metabolism [2]. Transdermal drug delivery systems are promising solutions for improving drug bioavailability [3]. MATERIALS: Kollidon 12PF (Polyvinylpyrrolidone-PVP) was kindly gift from BASF (Germany), Poly(ethylene glycol) (Mw: 4000-PEG) was kindly gift from Croda (UK), Poly(ethylene oxide) (Mv: 900.000-PEO) was purchased from Sigma-Aldrich (USA), Poly(lactic acid-PLA) was purchased from 3Dortgen (Turkey). MS was a kindly gift from Santa Farma Pharmaceuticals Inc. (Turkey). METHODS: Hot melt extruder (MiniLab-II Micro Compounder, HAAKE™, Germany) was used for fabrication of filaments for 3D printer. A 3D printer (Ultimaker 2, Netherlands) was used for fabrication of patches. We have modified the 3D printer by changing nozzles with different diameters, 0.25, 0.4 and 0.6 mm. Texture profile analyzer (TPA) (TA.XTplus, Stable Microsystems, UK) was used for flexibility measurement. TPA was set in compression mode, and the speed of the blunt ended probe was 1 mm/s. The angle was measured when the filaments or patches were broken. RESULTS: MS loaded filaments were successfully fabricated with HME technique. Filaments had a thickness of 1.8 mm, which is suitable for 3D printers. PVP resulted brittle filaments, PEO addition made it flexible and PEG decreased the extrusion temperature. Optimum results obtained with blends of PVP-PEG-PEO (F1: 6:1:1 – F2: 6:2:2). PLA was also used as F3 formulation. Drug loaded filaments were made with addition of 10% (w/w) MS. HME process parameters were 90°C and 100 RPM for F1; 70°C and 80 RPM for F2; 140°C and 100 RPM for F3. Three different formulations were prepared to make MS loaded, 3D printed patches (20x20x0.4 mm). F3 can be printed at higher speeds (60 mm/s) and it provides good adhesion to the printing plate. F1 and F2 are suitable with lower temperatures however, they need heated plate, slower printing speeds like 20 mm/s. 0.25 mm nozzle can be used for detailed designs and 0.6 mm nozzle can be used for faster fabrication of simple designs. Angle at break measurements were made with TPA and the closest results to F3 (PLA) obtained with F1 and F2. The studies showed that these filaments could be a good candidate for FDM 3D printers. Addition of 10% MS to the F1 and F2 did not affect the flexibility. CONCLUSION: We successfully printed MS loaded patches with 3D printer. Filaments developed in this study can also be used for different pharmaceutical dosage forms. ACKNOWLEDGEMENT: This work was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey-TÜBİTAK (Project number: 214M077). REFERENCES: 1. Jonathan, G. and Karim, A. 3D printing in pharmaceutics: A new tool for designing customized drug delivery systems, Int. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies J. Pharm. 499,376-394,2016. 2. Patil-Gadhe, A. and Pokharkar, V. Montelukast-loaded nanostructured lipid carriers: part I oral bioavailability improvement. Eur. J. Pharm Biopharm. 88,160-168,2014. 3. Wiedersberg, S. and Guy, RH. Transdermal drug delivery: 30+ years of war and still fighting!, J. Control. Release. 190,150156,2014. Keywords: 3D Printing, Drug delivery, Filament production, Hot melt extrusion, Texture profile analyzes. www.ivekkongre.com 85 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-009 Bitkisel Ürünlerin İlaçla Etkileşmelerinin İstenmeyen Sonuçları Nurşen Başaran1, Merve Bacanlı1, A. Ahmet Başaran2 Hacettepe Üniveritesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara 2 Hacettepe Üniversitesi, Farmakognozi Anabilim Dalı, Ankara 1 Günümüzde bitkisel ürünlerin daha güvenli olduğu düşüncesi, hastalıkların tedavisinde veya önlenmesinde ve genel sağlık durumunun korunmasında bu ürünlerin kullanımını yaygınlaştırmaktadır. Diğer taraftan bitkisel ürünlerin içeriğinde pekçok biyoaktif bileşenin bulunması, etkinlikleri ve toksisiteleri ile ilgili yeterli çalışma yapılmamış olması, kişilerin bu ürünlere kolayca erişebilmeleri, bu ürünlerin kontrollerinin yetersiz olması bu ürünlerin güvenli olma durumunu azaltmaktadır. Bitkisel ürünleri sıklıkla kullanan kişilerin kronik hastalar olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu ürünlerle ilaçların birlikte kullanımı sonucunda istenmeyen etkiler ile karşılaşılabileceği de göz ardı edilen konulardandır. Özellikle terapötik indeksi dar olan ilaçların (varfarin, digoksin gibi) ve ilaçları yaygın olarak metabolize eden enzimleri etkileyen bitkilerin (Hypericum perforatum gibi) birlikte kullanımları pek çok istenmeyen sonuca yol açabilmektedir. Halk arasında yaygın kullanılan ve özellikle internet ile kolay ulaşılan (Allium sativum, Aloe vera, Cassia senna, Echinacea purpurea, Ginkgo biloba, Glycyrrhiza glabra, Hypericum perforatum, Linum usitatissimum, Panax ginseng ve Valeriana officinalis) gibi bitkisel ürünlerin pek çok etkileşmelere girebildiği ve sonuçta istenmeyen toksik cevapların ortaya çıkabildiği unutulmamalıdır. Bu etkileşmelerin önüne geçmek amacıyla bitkisel ürün-ilaç etkileşmeleri konusunda bilgi sahibi olunmalı ve hastalar bitkisel ürün kullanırken ilaç kullanımı konusunda uyarılmalıdır. Anahtar Kelimeler: bitkisel ürün, ilaç, etkileşme www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 86 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-010 İnfluenza Enfeksiyonlarına Karşı Korunmada İzlenen Mevcut Tedavi Yolları ve Yeni Antiviral İlaçların Geliştirilmesinde Moleküler Yaklaşımlar* Kadir Turan Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Temel Eczacılık Bilimleri Bölümü İnfluenza A virüsleri, sekiz adet tek iplikli RNA molekülünden oluşan genom yapısına sahip zarflı virüslerdir. Viral replikasyonu kataliz eden RNA polimeraz enziminin hata yapma frekansının yüksek olması nedeniyle meydana gelen mutasyonların birikmesi (antigenic drift) ya da virüsün parçalı genom yapısına bağlı olarak ortaya çıkan yeni gen kombinasyonları (antigenic shift) tüm dünyayı etkisi altına alabilen influenza salgınlarına yol açmaktadır. Mevsimsel salgınlara yol açan virüs tiplerine baktığımızda bunların influenza A/H1N1, influenza A/H3N2 ve influenza B virüs tipleri olduğu görülür. Bununla birlikte, insanlarda yüksek mortalite oranlarına sahip patojenik influenza A/H5N1ve A/H7N9 virüsleri de sporadik olarak enfeksiyon yapabilmektedir. Günümüzde bu enfeksiyonlara karşı kullanılan, ilgili otoriteler tarafından onay almış iki grup antiviral ilaç kullanılmaktadır. Bu ilaçların bir grubu virüse ait M2 proteinini, diğer grubu ise nöraminidaz (NA) proteinini hedef alan ilaçlardır. Adamantan türevleri olan M2 proteini inhibitörlerinin kullanımı, bu ilaçlara karşı dirençli influenza ırklarının çokluğu ve yan etkileri nedeniyle yaygın değildir. NA inhibitörleri çok daha etkin olarak kullanılmaktadır. Şu anda dünya genelinde kullanımda olan dört farklı NA inhibitörü bulunmaktadır. Bunlar zanamivir, oseltamivir, peramivir ve laninamivir’dir. NA inhibitörlerine karşı da dirençli virüs tiplerinin ortaya çıktığı saptanmıştır. Son yıllarda, viral replikasyon için hayati önem taşıyan diğer hedef noktaların belirlenmesine ve bu hedeflere etki edecek ilaçların geliştirilmesine yönelik çalışmalar yoğunluk kazanmıştır. Bu çalışmalarda ön plana çıkan hedeflerin başında viral RNA polimeraz enzimi gelmektedir. İnfluenza virüsü RNA polimerazı hücresel transkripsiyon ve translasyon mekanizmaları ile sıkı bir ilişki içerisindedir. Viral RNA’ların transkripsiyonu, hücresel mRNA moleküllerinin 7-metil guanozin şapka yapısına bağımlı olarak gerçekleşir. Virüs RNA polimeraz enzimi konak mRNA’ların şapka yapısını keser ve bu yapıyı viral mRNA’ların sentezinde kullanılır. Bu karmaşık ilişki, influenza virüslerinin patojenitesi açısından da önemlidir. İnfluenza virüsü minireplikon modelleri ile yaptığımız çalışmalarda memeli hücrelerinde farklı influenza virüs tiplerine ait RNA polimeraz enzimlerinin aktiviteleri arasında büyük farklılıklar olduğu ortaya koymuştur. Viral RNA polimeraz enzimini oluşturan proteinler, HA ve NA proteinlerine kıyasla daha iyi korunmuşlardır. Dolayısıyla RNA polimeraz enzimi geniş spektrumlu antiviral ajanlar için ideal bir hedef durumundadır. Diğer aday proteinler yapısal olmayan NS1 ve NS2 proteinleridir. Bu proteinlerden NS1 proteini, konak hücrelerin önemli bir savunma mekanizması olan interferon sistemini zayıflatan proteindir. Virüse ait NS2 proteinin temel işlevi ise hücre nukleusunda yeni sentez edilen vRNP’lerin sitoplazmaya taşınmasına katkı sağlamaktır. Laboratuvarımızda bu proteinlerin konak hücre proteinleri ile ilişkilerini saptamaya yönelik maya ikili-hibrit metodu ile yapılan çalışmalarda PA proteini ile ilişkili 18, NS1 proteini ile ilişkili 14 ve ile NS2 proteini ile ilişkili 6 adet konak proteini saptanmıştır. Bu proteinlerin memeli hücrelerinde influenza virüs replikasyonuna etkileri, ve viral proteinler ile etkileşimleri üzerinde çalışılmalar İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies sürdürülmektedir. İnfluenza virüsü ve ele alınan konak proteinleri arasındaki ilişkinin moleküler düzeyde aydınlatılması, yeni antiviral ajanların geliştirilmesine önemli katkılar sağlayacaktır. www.ivekkongre.com *Bu çalışma TÜBİTAK tarafından desteklenmiştir (proje no: 112S518) Anahtar Kelimeler: İnfluenza, Antiviral, RNA polimeraz, NS1, NS2 87 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-011 Endüstride Kullanılan Temel İstatistik Ahmet Uyanık Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Analitik Kimya Anabilim Dalı Son yıllarda metroloji, standardizasyon, kalite yönetim sistemleri, laboratuvar akreditasyonu gibi kavramlar mesleki terminolojide sıkça kullanılmaktadır. Bu kavramların öneminin anlaşıldığı ve kullanımının çoğu zaman zorunlu olduğu günümüzde, temel istatistik bilgisine ve uygulama yöntemlerine hakim olmadan deneysel bilimi evrensel anlamda uygulamak mümkün görünmemektedir. Endüstriyel laboratuvarlarda her gün yüzlerce örnek rutin olarak analiz edilir ve istisnasız tüm endüstriler bu analiz sonuçları kullanılarak yönetilirler. Yapılan analizlerin her adımında standart dokümantasyon sisteminin eşlik ettiği evrensel kurallar zinciri birbiri ardına uygulanır ve elde edilen sonuçlar yine evrensel kalite ölçütlerine tabi tutularak değerlendirilirler. Hatta laboratuvarların kendi faaliyet alanlarındaki beceri ve yeterlilikleri zaman zaman yetkili kuruluşlar veya bu kuruluşların atadığı kişiler tarafından denetlenirler. Günümüzde uluslararası kurallar, analizcinin elde ettiği sonuçların ne kadar kesin, doğru, geçerli ve güvenilir olduğunu değerlendirmek için istatistik kullanmayı zorunlu kılmaktadır. Mesleki uygulamalar sırasında istatistikle bu denli sık karşılaşılmasına rağmen, çoğu kullanıcı istatistiği kullanırken ciddi karışıklıklar yaşamaktadır. Bu karışıklıkları yaşayanlar arasında bu konuda temel eğitim almış kişiler dahi bulunabilmektedir. Yaşanan karışıklıkların en önemli nedeni, yapılan hesaplamaların alan dışı kullanıcılara karmaşık gelmesi ve neyin nerede ve nasıl kullanacağının tam olarak bilinmemesidir. Aslında istatistik bilimi, rutin kullanımın dışında da etkin olan, matematiğin geniş ve özel bir koludur. Profesyonel bir analizci en azından temel istatistiksel (parametrik) kavramları; yani, klasik ve aletli analizde hata ve belirsizlik hesaplarını (tanımlayıcı istatistik) ve çeşitli karşılaştırma ve geçerli kılma testlerini (yargılayıcı istatistik) bilmeli ve bu testleri yerinde ve doğru olarak kullanmalıdır. Bu sözlü sunumda Kimya veya kimyaya dayalı bilimlerde deneysel çalışmalar yapan araştırmacılara deneysel sonuçlarının kalitesini değerlendirebilmek, elde ettikleri sonuçları güvenle kullanabilmek veya dış müşteriye sunabilmek için rutin olarak kullanılması gereken temel istatistiksel kavram ve yöntemlerin örneklerle mümkün oldukça açık bir şekilde yeniden anlatılması hedeflenmiştir. Anahtar Kelimeler: Temel parametrik istatistik, Tanımlatıcı ve yargılayıcı istatistik, İstatistiksel testler. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 88 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-012 İlaç-enzim etkileşimlerinin kapiller elektroforez yöntemi ile incelenmesi Duygu Yeniceli Uğur1, Ann Van Schepdael2 Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Analitik Kimya Ana Bilim Dalı, Eskişehir, Türkiye Leuven Katolik Üniversitesi, Farmasötik Analizler Laboratuarı, Farmasötik ve Farmakolojik Bilimler Departmanı, Leuven, Belçika 1 2 İlaç-enzim etkileşiminin incelendiği in vitro metabolizma çalışmaları, yeni ilaçların olası metabolitlerinin ortaya çıkarılması, ilaç toksisitelerinin aydınlatılması ve advers ilaç reaksiyonlarından kaçınılması bakımından önem taşımaktadır. Çoğunlukla sitokrom P450 (CYP 450) enzimleri ile olan etkileşimlerin araştırıldığı bu çalışmalar, son yıllarda özellikle flavin-içeren monooksijenaz (FMO) enzim ailesine dayanmaktadır. Bu durum, pek çok ilaç etkin maddesinin FMO substratı olduğunun anlaşılması ile ilişkilidir. Mikrozomal Faz-I enzimi olan FMO’lar, ilaçlar ve çevresel toksinlerin de dahil olduğu birçok maddenin, NADPH ve oksijene bağımlı oksidasyonunu katalizlemektedir. Azot, sülfür, fosfor ve selenyum heteroatomu içeren nükleofiller FMO’nun substratları arasındadır. FMO’lar ilaç geliştirme süreci yönünden faydalı pek çok özellik taşımaktadır. Örneğin, sitokrom P450 enzimlerinden farklı olarak, kolaylıkla indüksiyona veya inhibisyona uğramazlar. Bu nedenle FMO enzimlerinin ilaç metabolizmasına önemli ölçüde katkısının daha az istenmeyen ilaç-ilaç etkileşimlerine yol açacağı bildirilmiştir. Tamoksifen, göğüs kanseri tedavisinde sıklıkla kullanılan non-steroid anti-östrojen bir ilaçtır. Ana metabolitleri, sitokrom P450 enzimlerine bağlı metabolizma ürünleri (α-hidroksilasyon, 4-hidroksilasyon, N-demetilasyon) ve FMO enzimlerine bağlı N-oksitleridir. Tamoksifen gibi tersiyer amin yapısındaki bileşiklerin FMO tarafından metabolize edildiği bilinmektedir. Ayrıca, tamoksifen’in, FMO3 ile kıyaslandığında, FMO1 için daha iyi bir substrat özelliği gösterdiği bildirilmiştir. Kapiler elekroforez 1990’lı yıllarda gelişen, günümüzde ise birçok alanda uygulanan bir yöntemdir. Yüksek ayırım gücü, kısa analiz zamanı, analiz için az miktarda örnek ihtiyacı, analizin ucuz olması, yüksek kararlılık, düşük hareketli faz tüketimi ve otomasyona imkân tanıması gibi üstünlüklere sahiptir. Bu çalışmada, tamoksifen’in FMO enzimleri tarafından N-oksijenasyonunu araştırmak için seçici ve düşük maliyetli, sikrodekstrinle modifiye bir miselli elektrokinetik kapiller kromatografi (CD-MEKC) yöntemi geliştirilmiştir. Ayrıca methimazol, nikotin ve DMXAA gibi maddelerin FMO reaksiyonuna olan inhibitör etkisi araştırılmıştır. Enzimatik reaksiyonu başlatmak için 100 mM fosfat tamponu (pH 8.6) kullanılmış; tamoksifen ve N-oksitinin ayrımı 50 mM sodyum taurodeoksikolat, 20 mM karboksimetil β-CD ve %20 ACN içeren, trietanolamin ile pH 2.5’a ayarlanan 100 mM fosforik asitten oluşan elektrolit çözeltisi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Geliştirilen yöntem, substrat olarak tamoksifen kullanılarak FMO1 kinetiğinin araştırılması için uygulanmış; enzimin Michaelis-Menten sabiti (Km) 164.1 µM, maksimum reaksiyon hızı (Vmaks) ise 3.61 µmol/dakika/ µmol FMO1 olarak hesaplanmıştır. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Bu çalışma, Tübitak tarafından Duygu Yeniceli Uğur’a sağlanan “Yurt dışı doktora sonrası araştırma bursu” ile gerçekleştirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Kapiller elektroforez, FMO, tamoksifen 89 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-013 Yer üstü sularında ağır metal mevcudiyetinin toksikolojik yönden değerlendirilmesi: KKTC'den bir örnek çalışma Şahan Saygi1, Dilek Battal2, Mehmet Ali Kurt3, Fehmi Burak Alkaş1, Jehad Shaban1, Ayça Aktaş4 1 Yakın Doğu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Toksikoloji Anabilim Dalı, Lefkoşa, KKTC 2 Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, F. Toksikoloji Anabilim Dalı, Mersin 3 Mersin Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, Mersin 4 Gazi Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi F. Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara GİRİŞ-AMAÇ: Günümüzde doğal dengeyi, insan ve hayvan sağlığını tehdit eden en önemli tehlikelerin başında çevre sorunları gelmektedir. İnsan etkisi altında bulunan alanlardaki tarımsal faaliyetler, madencilik faaliyetleri, her tür yeraltı iletim hatları, kanalizasyon şebekeleri, akarsu ve dereler, ticari merkezler, endüstri alanları, katı atık depolama alanları ve maden depolama ve atık alanları yüzey ve yeraltı sularının doğal içeriğini değiştiren etmenler olarak sıralanabilirler. Sucul ortamda bulunan ağır metaller, aynı ortamda bulunan sediment ve canlı dokularında birikir. Buna bağlı olarak sudaki canlıların dokularındaki ağır metal düzeyi, söz konusu metalin sudaki derişiminden daha yüksek olabilir (biyoakümülasyon). Bu çalışmanın amacı; Maden yönünden zengin Kıbrıs Adasında, bölgede bulunan maden yataklarından ve geçmiş yıllardaki işletme atıklarından toprağa, suya ve suda yaşayan balıklara geçtiği düşünülen ağır metal düzeylerinin araştırılmasıdır. GEREÇ-YÖNTEM: Örnekleme bölgesi olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki Gönyeli Göleti seçilmiş, buradan su, sediment ve balık örnekleri alınmış, alınan tüm örneklerde İndüktif Olarak Eşleştirilmiş Plazma-Kütle Spektrometresi (ICP-MS) cihazı ile ağır metal düzeyleri belirlenmiştir. BULGULAR: Göletin 4 farklı noktasından alınan su örneklerinde Cr (toplam), Mn, Ni, Cu, As (toplam), Cd ve Pb ölçümleri ICP-MS cihazı ile yapılmış ve sonuçlar sırasıyla 0.0208, 0.0921, 0.0196, 0.0288, 0.0567, 0.000989 ve 0.000914 ppm olarak saptanmıştır. Aynı şekilde örnekleme noktalarından alınan sediment metal düzeyleri ise üstteki sıralamaya göre 398, 247, 213, 613, 27.6, 1.57 ve 32.6 ppm olarak ölçülmüştür. Gönyeli Göleti’nde amatör balıkçılardan temin edilen 10 adet Cyprinus carpio cinsi balıkların kas ve solungaç dokularında da ağır metal ölçümleri yapılmış, sonuçlar ise üstteki ağır metal sırasına göre; 0.675, 12.5, 4.17, 1.98, 0.417, 0.0174 ve 0.310 ppm olarak bulunmuştur. SONUÇ: Gölet suyunda ölçülen toplam As düzeyi (0.0567 ppm) EPA ve WHO tarafından kabul edilen içme ve kullanma suyu düzeyinin oldukça üzerindedir (> 10 ppb). Su ve balıklardaki ağır metal düzeyleri arasındaki ilişki değerlendirildiğinde ise, biyoakümülasyonun göstergesi olacak şekilde Pb (339 kat), Ni (212 kat) ve Mn (136 kat ) olduğu görülmektedir. Balık örneklerinin ortalama değerleri esas alındığında ise, Mn ve Pb (Centers for Disease Control), Cu (FDA) ve As (Mayo Clinic) standartlarına göre müsaade edilen maksimum seviyelerin İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies üzerindedir. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Ağır metal, Gönyeli Göleti, ICP-MS 90 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-014 Borik Aside Maruz Kalmak İnsanlarda Üreme ve Gelişim Sağlığı Üzerinde Olumsuz Etkiler Oluşturabilir mi? Yalçın Duydu1, Nurşen Başaran2, Hermann Bolt3 Ankara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, F. Toksikoloji Anabilim Dalı, 06100 Tandoğan, Ankara, Türkiye Hacettepe Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, F. Toksikoloji Anabilim Dalı, 06100 Sıhhiye, Ankara, Türkiye 3 Leibniz Research Centre for Working Environment and Human Factors (IfADo), Ardeystr. 67, 44139 Dortmund, Germany 1 2 Borik asit ve sodyum boratların deney hayvanlarında yüksek dozlarda üreme ve gelişim toksisitesine sebep olduğu bilinmektedir. Bu bilgiler doğrultusunda Avrupa Birliği, CLP (Classification, Labelling and Packaging) yönetmeliği kapsamında borik asit ve sodyum boratları insanların üreme fonksiyonu üzerinde toksik etki gösterebilecek kimyasal (reprotoxic chemicals) maddeler olarak tanımlamıştır. Bu gelişmeler neticesinde borik asit ve sodyum boratlar CLP yönetmeliği kapsamında “H360 FD” tehlike ifadesi ile birlikte “Kategori 1B” altında sınıflandırılmışlardır. Yapılan bu sınıflama hayvan testlerinde yüksek dozlarda yapılan çalışma sonuçlarına dayanmaktadır (Hazard Assessment). Ancak bugüne kadar yapılmış olan epidemiyolojik çalışmalarda borik asit ve sodyum boratların üreme ve gelişim toksisitesine sebep olduğuna dair bir bulgu bulunmamaktadır (Risk Assessment). Dünya’daki toplam bor rezervlerinin %70’inden fazlasına sahip olan Türkiye, CLP kapsamında yapılmış olan bu sınıflandırma ile birlikte bor maruziyetinin yüksek olduğu bölgelerde yaşayan insanların üreme sağlığının araştırılmasını öncelikli olarak gündemine almıştır. 2008 yılında Bandırma borik asit fabrikasında çalışan erkek işçiler ile başlatılmış olan bu çalışmalar Bigadiç yöresinde bor yataklarının çevresinde yaşayan yöre halkından alınan biyolojik numuneler ile sürdürülmüştür. Yaklaşık 8 yıldır devam eden bu geniş çaplı epidemiyolojik çalışmada toplamda 600 den fazla kişiden biyolojik numune alınmış ve anketler yapılmıştır. Bu çalışmada erkeklerdeki üreme toksisitesinin biyogöstergeleri (biomarker) olarak; kandaki testosteron, FS, LH seviyeleri, sperm konsantrasyonu, sperm morfolojisi, sperm hareketliliği ve sperm DNA’sının bütünlüğü verileri incelenmiştir. Kadınlarda ise gelişim toksisitesinin biyogöstergeleri olan düşük doğum ağırlığı, doğum anomalileri, ölü doğum, canlı doğum sonrası gerçekleşen ölüm, çocuk aldırma ve istemsiz düşük yapma oranları gibi parametreler incelenmiştir. Ancak hayvan deneylerinde yüksek bor maruziyeti sonrasında gözlenen reprotoksik etkilerin hiçbiri araştırmamıza katılan gönüllülerde gözlenmemiştir. 2008 yılından buyana devam etmekte olan epidemiyolojik çalışmamızın sonuçları, insanlarda bor maruziyetinden kaynaklanan bir üreme sağlığı sorununun bulunmadığını göstermektedir. Bu sonuçlar Avrupa Birliği’nin CLP yönetmeliği kapsamında borik asit ve sodyum boratları “H360 FD” tehlike ifadesi ile birlikte “Kategori 1B” altında sınıflandırmış olmasının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. (Bu çalışmalar Eti Maden ve BOREN tarafından desteklenmiştir). www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: bor maruziyeti, borik asit, çevresel maruziyet, mesleki maruziyet, üreme toksisitesi İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 91 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-015 Günümüzde toksikoloji analizlerinde kullanılan modern teknolojiler ve yükümlülüklerimiz Dilek Battal Mersin Üniversitesi, Farmasötik Toksikoloji Ana Bilim Dalı, Mersin Yaşam dinamik ve faydacıdır. Buna bağlı olarak organizma herhangi bir fiziksel, kimyasal veya biyolojik etkenle karşı karşıya kaldığında bu etkenden ya faydalanır ya da ondan uzaklaşmak için çaba gösterir. Toksikolojiyi en temel düzeyde, fiziksel, kimyasal ve biyolojik etkenlerin, davranış mekanizmalarının aydınlatılması, zararlılık düzeylerinin belirlenmesi, öngörülmesi ve önlenmesi ile ilgili bilim dalı olarak tanımlayabiliriz. Günümüzde temel teknolojilerin (nanoteknoloji, sentetik biyoloji, biyomalzemeler v.b.) sürekli gelişmesi, büyüyen fırsatlar ve bunların ticarileştirilmesi gelişmiş ve bilimsel toplumlarda insan sağlığına, temel çevre sağlığı ve güvenliğine yönelik yasal düzenlemeler konusunda zorunlulukları artırmaktadır. Bu toplumlardaki mevcut risk değerlendirme ve yönetimi uygulamaları bu teknolojiler için geçerli olmasına rağmen, bunların uygulanması, maddi maruz kalma, tehlike ve sonuçlara karşılık gelen modelleri oluşturmak için nicel verilerin sınırlı olarak mevcut olması nedeniyle elde edilmesi zor olan bilgileri gerektirir. Bu amaçla son dönemde ülkelerin özellikle çok disiplinli alanların da ötesinde transdisipliner çalışmalara öncelik verdiklerine ve bu alanların birbiri ile karşılıklı bilimsel etkileşimlere yönlendirildiğine tanık olmaktayız. Ayrıca günümüzde teknolojik gelişmelerin artan baş döndürücü hızına bağlı olarak bilimsel çalışmalarda ileri ve yenilikçi teknolojilerin kullanımı da ön plana çıkmaktadır. Bu konuda Amerika Birleşik Devletleri’nde başlatılan “Toxicology in the 21st Century (Tox 21) program”ı örnek proje olarak gösterilebilir. Bu proje kapsamında konu ile ilgili ulusal kurumlar bir araya gelerek en ekonomik yoldan binlerce kimyasalın potansiyel toksisitesini tahmin etmek ve sınıflandırmak amaçlı robotik teknolojiyi kullanmaktadır. Ülkemizde de insan sağlığına, temel çevre sağlığı ve güvenliğine ait yasal düzenlemelerin güvenilir, güncel ve geçerli yöntemlerle belirlenmiş veriler eşliğinde yapılması gerekmektedir. Bu konuda etkin ve sürdürülebilir çalışmalar gerçekleştirebilmek için; yeterli teknolojik alt yapı ve donanım içeren tarafsız kurumsal yapı ile birlikte, eğitimli, yetkin ve yeterli bilgi düzeyine sahip yetişmiş insan gücüne de gereksinim olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Bu çalışmada, rutin ve/veya bilimsel amaçlı yapılan, ileri ve yenilikçi teknolojilerin (üç boyutlu hücre kültürü uygulamaları, Flow Cytometry, Q-TOF, Orbitrap, MALDI-TOF v.b. cihazlar, toksisite tayininde kullanılan yazılımlar, biyosensörler, çip teknolojileri, robotik teknolojiler) kullanıldığı toksikolojik analizler ile ilgili bilgiler aktarılarak, bu konuda farkındalık yaratılması amaçlanmıştır. Günümüz koşullarında fiziksel, kimyasal ve biyolojik etkenlerin toksisite düzeylerinin yeni ve yenilikçi teknolojiler kullanılarak belirlenmesi; bilimsel olarak daha güvenilir, ekonomik olarak da daha az maliyetli ve hızlı sonuçlar elde edilmesini sağlayacaktır. Buna bağlı olarak, toksikolojinin de önemli bir çalışma alanı olan, ekosistemi ve insan sağlığını ilgilendiren konularda, ulusal ve uluslar arası geçerliliği olan daha bilimsel ve etkin yasal düzenlemeler yapılabilecektir www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıktateknoloji, Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: Toksikoloji, inovasyon 92 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-016 Türkiye Klinik İlaç Araştırmaları; Dün-Bugün-Yarın Aslıgül Kendirci Ascot Science Eğitim ve Danışmanlık Ltd. Şti., Sarıyer- İstanbul Tıp ve tedavi alanındaki gelişmeler; geçmişten günümüze kadar yapılmış olan Klinik araştırmaların ürünleridir. Günümüzdeki deneyimlerin ve düzenlemelerin önemli kısmının kendiliğinden olmadığı ve insanları korumak amacıyla hatalardan alınan derslerden kaynaklandığını belirtmemiz gerekir. Yeni bir tedaviyi insanlığın hizmetine sunabilmek için klinik öncesi ve sonrası yapılan araştırmalar dahil olmak üzere 12-15 yıl süren, uzun ve titiz bir araştırma sürecini beraberinde getirmektedir ve maliyeti 1,3 milyar dolardır. İnsanlar üzerinde ilaç ve tedavi yöntemlerinin araştırılmasının geçmişi çok eskidir. Türkiye’de Klinik Çalışmaların geçmişine bakacak olursak; ilk klinik ilaç araştırmaları ile ilgili düzenlemeler oldukça eskiye dayanmaktadır, 11.04.1928, İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu ile ilk düzenlemeler başlamıştır. Bu yıllardan sonra uzun süre önemli bir gelişme olmamıştır bunun nedeni o dönemlerde Türkiye’de Klinik Araştırma yapmaya uygun ortam bulunmamasıdır. 1980’li yılların sonuna doğru çıkan ve toplumda büyük yankı uyandıran “kanserin tedavisi bulunması” olayı Türkiye’de Klinik Araştırmaların geleceğini çok etkilemiştir. Bir Türk doktorun zakkumun kanseri tedavi ettiğini iddia etmesi ile patlak vermiştir. Bu olay Türkiye’de ilaç araştırmalarına ilişkin çağdaş gelişmelerin başlatılmasını tetikleyen önemli bir unsur olmuştur ve o dönemde Sağlık Bakanlığı tarafından 29.01.1993 tarihinde “İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmelik “yayınlanmış ve insanlar üzerinde yapılacak klinik çalışmaların kuralları detaylı bir şekilde belirlenmiştir. Bu yönetmelik tarihte Türkiye’de ilaç araştırmalarının tarihinde bir devrim sayılır. Özellikle bu yönetmelikten sonra çok uluslu ilaç firmaları Türkiye’de klinik çalışmalar yürütmeye başlamışlardır. Ülkemiz hızla artan nüfusu, kaliteli araştırma merkezleri ve klinik araştırmalar konusunda uluslararası standartlara uygun mevzuata sahip olması, deneyimli, iyi eğitimli araştırmacıları ile klinik çalışmaların yürütülmesi için potansiyel ülkelerden biridir. Klinik Araştırmalar konusunda Sağlık Bakanlığı’nın önemli bir desteği olmasına rağmen ne yazık ki bu potansiyelini tam olarak kullanamamaktadır. 2011 ile 2015 yılları arasında Türkiye, Çin ve Güney Kore ile beraber en hızla Klinik Araştırmalarda büyüyen ülkelerden olmuştur. 2011 yılında dünyadaki yeri 36. Sırada iken 2015 yılında 31. Sıraya yükselmiştir fakat bundan çok daha iyi yere gelmesi çok olasıdır. Türkiye’de 7 Nisan 2017 tarihli clinicaltrials.gov. ‘da kayıtlı 2539 çalışma yürütülmektedir. Bu çalışmaların önemli bölümü endüstri tarafından yürütülmektedir ve çok uluslu çalışmalardır. Yeni bilgilere erken erişim, uluslararası alanda yapılan çalışmaları takip etme şansı, güncel tedavilerde hekimlerimizin deneyim elde etmesi, yeni bir tedavi seçeneği ve iyileşme umudu yakalama şansı, araştırmaya katılan kişileri daha yakından takip edilme olasılığı, uluslararası tanınabilirlik, bilime katkı ve sağladıkları bütçe ile kazandırdığı pek çok olumlu katkısı olan klinik araştırmaların ülkemizde yürütülmesinde Sağlık Otoritelerine düşen en önemli görev,İyi Klinik Uygulamalar çerçevesinde, insanlar üzerinde bilimsel araştırma yapılmasını desteklemek ve araştırmaya katılan gönüllülerin haklarının korunmasıdır. Ülkemizde klinik araştırma sayılarının ve kalitesinin artmasında, araştırmacılarımıza ve klinik araştırmada yer alan tüm personele yönelik moral ve motivasyonun arttırılması, araştırma yapabilmek için kamu kurumlarınca verilecek teşviklerin arttırılması, veri alt yapısının oluşturulması, araştırma hemşireleri ve çalışma koordinatörlerinin yetiştirilmesi ve sayılarının arttırılması konusunda atılacak her adım Türkiye’de yürütülen Klinik Çalışma İlaç ve Eczacılıkta Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies sayılarının artmasına destek olacağıKüresel gerçektir. BİR ÜLKEDE KLİNİK ÇALIŞMALARIN YAPILABİLİYOR OLMASI O ÜLKENİN GELİŞMİŞ BİR ÜLKE OLDUĞUNUN GÖSTERGESİDİR… Anahtar Kelimeler: klinik ilaç araştırmaları, Türkiye, Sağlık Bakanlığı, çalışma kalitesi www.ivekkongre.com 93 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-017 Ülkemizde İlaç Ar -Ge Aktiviteleri ve Klinik Araştırmalarda Güncel durum Emel Tetik Sanofi Sağlık Ürünleri Günümüzde geliştirilen yeni ilaçlar geçmişe göre çok daha karmaşık ve zorlu bir süreçten geçmektedirler. Bitkilerden ve kimyasallardan elde edilebilecek yeniliklerde sona yaklaşılırken, insan Genomuna ve biyoteknolojiye yönelik çabalar yeni ilaç gelişiminde öncü rol oynamaktadırlar. Yeni geliştirilmiş ilaçların çok daha ayrıntılı biçimde belirlenmiş hedefleri bulunmaktadır. Bunun sonucunda da Araştırma ve geliştirme(Ar-Ge) faaliyetleri hem uzun süre almakta hem de oldukça masraflı olmaktadır. Örneğin 1970’lerde yeni bir ilaç geliştirmenin maliyeti ortalama 30 milyon Dolar civarındayken; bu rakam günümüzde 1 milyar doları aşmış bulunmaktadır. Yeni bir ilacın geliştirilme süresi 10-15 yılı bulabilmektedir. Bu sürecin tamamı, ilaç adayının beklenmedik bir yan etkisinin görülmesi ve yapılan maddi, insani ve zaman yatırımının boşa gitmesi riskini barındırmaktadır. Dünyada her yıl 10.000’i aşkın molekül yenilikçi firmalar tarafından ilaca dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Buna karşın yılda ortalama 20-30 tanesi yeni bir ürün olarak hasta kullanımına sunulabilmektedir. İlaçta Ar-Ge denilince akla birbirini tamamlayıcı iki tür faaliyet gelmektedir: o Yeni bir molekülün keşfini içeren temel Ar-Ge, o Keşfedilen molekülün belli aşamaları geçtikten sonra insanların yararına kullanılabilecek güvenli ve etkin bir ilaç olabilmesini sağlayan klinik araştırmalar. Kısaca ilaçlar; yeni molekül keşifi ve geliştirme olarak da isimlendirilecek iki farklı süreçten geçtikten sonra ulusal ve uluslar arası etik ve bilimsel otoritelerin onayını alarak hastalar ile buluşabilmektedir. Klinik araştırma geliştirme sürecini oluşturan temel araştırmalara verilen ortak isimdir. Klinik araştırma nasıl yapılır? Laboratuvar ortamında ihtiyacı karşılamaya aday olan yeni molekül için yetkili makamlara başvurularak, klinik etkinliğinin ve güvenliliğinin araştırılması için gerekli izinler alınır. Katılımı gönüllülük esasına dayanan, insanlar üzerindeki klinik araştırmalar düzenleyici kurumların sıkı denetimi altında ve sadece konunun uzman doktorlarının oluşturduğu bir ekibin yönetimi ile yapılır. Klinik araştırmaların sonuçlarının ABD Gıda ve İlaç Kurumu (FDA) veya Avrupa İlaç Kurumu (EMA) gibi uluslararası saygınlığı olan düzenleyici kurumlar tarafından kabul edilmesi için bu araştırmaların bilimsel altyapısı gelişmiş,gerekli deneyim ve eğitimi almış ekiplerin çalıştığı, etik standartların yüksek olduğu, raporlamanın uluslararası standartlarda yapıldığı ve yasal mevzuatın bulunduğu ülkelerde yapılması gerekmektedir. İlaç Ar-Ge’sinde Klinik Araştırmalar bilimsel metodolojinin yerleşmesi ve gelişmesi açısından çok değerli bir alan olarak kabul edilmektedir. Klinik Araştırmalarda küresel rekabetin yüksek olmasından dolayı ülkeler; uluslararası projelere katılım için ciddi bir yarışma içerisindedir. Bu yarışmada ülkelerin hukuki düzenlemeleri, projelere verilen onay sürelerinin kısalığı ve veri kalitesinin yüksek olması çok önemlidir. Onay sürelerinin idealeKüresel en yakın olabilmesi ve veri kalitesinin de yüksek olması; bu alanda çalışanlaİlaç ve Eczacılıkta Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies rın proje yönetim becerileri, zaman yönetim becerileri ve yeniliğe açıklığı ile yakından ilgilidir. Klinik araştırmalar pazarında son dönemde artık Türkiye de önemli oyunculardan biri konumuna geldi. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Klinik, Araştırma, ilaç, Ar-Ge, geliştirme, yatırım 94 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-018 Multi Jenerasyonlu Takım Yönetimi Neşe Buket Aksu İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Farmasötik Teknoloji ABD, İstanbul İletişim, gönderici ve alıcı konumundaki iki insan ya da insan grubu arasında gerçekleşen duygu, düşünce, davranış ve bilgi alışverişi olarak tanımlanmaktadır. Son yıllarda kuşaklararası farklılıklar her alanda olduğu gibi iletişimde de göze çarpmaktadır. Kuşak, doğum yıllarını, yaş lokasyonu ve kritik gelişim aşamalarında yaşadıkları önemli olayları paylaşan grup olarak tanımlanabilir. Çoğu uzman nesillerin kronolojik tarihlerden çok geçmişe göre şekillendiği savunulur; Howe ve Strauss (2000)’a göre bir nesli tanımlamak için doğum tarihiden daha önemli olan üç özellikten bahsedilir: Algılanan aidiyet (Bir kişinin, bir nesle ait olmaya dair gelişme ve genç yetişkinlik çağında başlayan algısı), Ortak inanışlar ve davranışlar (Bir nesli karakterize eden kariyere, kişisel yaşama, politikaya, dine, vs. karşı tavırlar ve meslek, evlilik, çocuklar, sağlık, suç vs. konularındaki seçimler), Tarihteki ortak yer (Bir neslin oluşum yıllarında tarihi eğilimlerdeki dönüm noktaları ve savaşlar gibi önemli olaylar). Farklı araştırmacılar ve uzmanlar tarafından nesiller için kullanılan etiketler ve farklı nesilleri belirtmek için seçilen yıllar arasında dahi tam anlaşmaya varılmamış olup farklılıklar görülmektedir; bununla birlikte genel olarak ayrım Sessiz Nesil / Veteranlar (1925-1943), Bebek patlaması kuşağı (1943-1960), X kuşağı (19611981), Y kuşağı (1982-2000) ve Z kuşağı (2001-2014) olarak belirlenmiştir. Nesillerde en çok önemsenenler, X, Y ve Z nesilleridir, çünkü bu üç neslin üyeleri önümüzdeki 15 yıl boyunca yükseköğretim ve iş gücünde olacaklardır. Liderler öğretim, gelişim ve rehberlik, iletişim, geribildirim ve ekip oluşturma konusunda bir şekilde farklı her bir jenarasyonun yönetimi için kendi tekniklerini ve yaklaşımlarını adapte etmeye başlamaya ihtiyaç duymaktadırlar. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından da özellikle saydığımız bu ana başlıklarda eczacıların da donanımlı olmaları tavsiye edilmektedir. Yöneticilik rolünü üstlenen her eczacı için en kritik görevlerden biri, çalışanlarının kendi mevcut ve gelecekteki rolleri için uygun şekilde eğitilip, geliştirilmesini sağlamaktır. Ancak bir yönetici multi jenerasyonlu bir takımı ne kadar dikkatli yönetmeyi denerse denesin çatışmalar da kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkacaktır. Jenerasyonlar arasındaki çatışmayı çözmek için aşırı olarak genellemeden, farklı jenerasyonlardan bireylerin neden ters düşen algı ve beklentilerle bir görev veya soruna yaklaşabilecekleri görülmelidir. Yöneticiler, çalışanlarının önce birey, sonra da bir jenerasyonun üyesi olduklarını unutmamalıdırlar. Yöneticiliği geliştirmek için en önemli unsurlardan biri iletişim olup bu bağlamda iletişimin önündeki tüm engeller ortadan kaldırılarak her seviyede katılımın özgürce gelişmesi sağlanmalıdır. Sonuç olarak bireyler her bir kuşağı daha iyi anlayarak, iletişimde bulundukları kişileri kendi bakış açılarına göre yargılamaktan ziyade, onların bakış açısına göre yorumlamalıdır. Böylece empati kurma yeteneklerinin gelişmesi, kuşak çatışmalarının önlenmesi ve kuşaklararası sinerji oluşturulması sağlanabilir. Anahtar Kelimeler: Kuşaklar, Yöneticilik, İletişim, Farklılık www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 95 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-019 Farmakoantropoloji Yöntemi ve İletişim Nazlı Müzeyyen Şencan Acıbadem Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Eczacılık İşletmeciliği Ana Bilim Dalı İnsan bilimi olarak bilinen antropoloji, yöntem olarak kültürleri ve değişimi anlamaya çalışan bir alandır. Farmakoantropoloji, medikal sosyoloji ile birçok alanda kesişse de, ilaç tedavisi üzerinde yoğunlaşması ile farklılaşmaktadır. İlaç önemli bir sağlık metasıdır. Aynı zamanda ilaç ekonomik de bir varlıktır. İlaç kullanımının kültürel bir yapılanma olduğu, bir ilacın veya ilaç tedavisinin birçok farklı kültürel bağlamı olabileceğini öğrenmek bilim insanlarına yeni imkanlar sağlamaktadır. Sağlık hizmeti sunucuları ve araştırmacılar, sosyal farmakoantropoloji yöntemlerini kullanarak akılcı ilaç kullanımı ve tedavi kalitesini geliştirmeye çalışmaktadırlar. Yöntem aracılığı ile, farklı kültür ve farklı toplumsal gruplarda, etkin ve geçerli iletişim yöntemlerinin kullanılmasına ilişkin veriler elde edilmektedir. Sosyal araştırma yöntemlerinin sonuçları bizi ileri seviyede iletişim kurmaya ve özgün iletişim yöntemleri kullanmaya yöneltmektedir. İletişim yüzyılımızda dilimize pelesenk olmuş bir kavramdır. Bilginin iletişimi geliştirmesi beklenir. İletişim eczacılık mesleğinin mihenk taşıdır. Hasta ve ihtiyaçlarının anlanması, uyuncun sağlanması, hasta takibinin yapılması, hasta odaklı hizmetin verilebilmesi, akılcı tedavinin sürdürülmesi, farmakovijilans sisteminin yürütülebilmesi, uygunsuzlukların tespiti ve azaltılması çalışmaları, kaliteli hizmetin verilebilmesi, smart eczacılık hizmetlerinin sürdürülebilmesi, hasta memnuniyetinin sağlanması, toplum sağlığının geliştirilmesi vb hedefler için etkin iletişimin sağlanması gerekmektedir. Bu sunumda, sosyal farmakoantropoloji araştırma yöntemleri ile elde edilen verilerin, uygulamadaki kullanımları üzerinde durulacaktır. Hasta odaklı hizmette önemli bir iletişim aracı olan Hasta Kullanım Talimatı (KT=PIL) ve hasta mülakat örnekleri irdelenecektir. Anahtar Kelimeler: : iletişim, sosyal eczacılık, antropoloji, eczacılık hizmetleri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 96 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-020 Eczacılıkta Kariyer Planlamada Eğitimin Önemi Bülent Kıran, Elif Gizem Karaca Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi,Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı, 35100,Bornova-İzmir GİRİŞ: Kariyer; örgütsel konumlarına bakılmaksızın, çalışanların iş hayatları boyunca yaptıkları işler dizisini, iş yaşamındaki gelişme ve ilerlemelerini ifade eden bir kavramdır [1,2]. Kariyer, gerek kişilerin yaşamını idame ettirecek maddi gücü elde etmesi ve toplumsal statüsünün belirlenmesi gibi somut unsurlar, gerekse iş doyumu sağlaması ve kişiliğini geliştirmesi gibi psikolojik unsurlar açısından insanların yaşamlarını büyük ölçüde etkilemektedir [2,3]. Günümüzde giderek zorlaşan iş bulma ve çalışma koşullarıyla birlikte öğrencilerin gelecek kariyer planlarını belirlemesi ve bu kariyer hedeflerine ulaşabilmek adına lisans eğitiminden başlayarak kendilerini geliştirmeleri önem kazanmıştır. Bu doğrultuda, İzmir Eczacı Odası ve Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi işbirliği ile 2014 yılından itibaren her yıl düzenlenen ‘Geleceğini Seç Kariyer Sempozyumu’nda; ‘Serbest, Hastane ve Klinik Eczacılık, Endüstri, Kamu ve Akademi Eczacılığı’ oturumları düzenlenmekte, öğrencilerin bu alanlardan tanınmış eczacılarla interaktif bir ortamda buluşması sağlanmaktadır. YÖNTEM-GEREÇ: Bu araştırma, 2016 yılında gerçekleştirilen sempozyumu değerlendirmek, öğrencilerin gelecek kariyer planları hakkındaki düşüncelerini belirlemek ve kariyerleriyle ilgili yaşadıkları kaygıları saptamak amacıyla planlanmıştır. Araştırma tanımlayıcıdır. Evreni sempozyuma katılan Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencilerinden oluşturmaktadır. Veriler, 12 soruluk anketin 100 öğrenci tarafından gönüllük ilkesi ve öz-bildirimle yanıtlanmasıyla sağlanmış ve SPSS 18 Paket Programı kullanılarak frekans ve yüzde dağılım ile değerlendirilmiştir. BULGULAR: Araştırmaya katılan öğrencilerin %77’sini kız, %23’ünün erkek’dir. Öğrencilerin %91’inin ekonomik açıdan orta halli bir aileye mensup olduğu, %51’inin ise sağlık alanında çalışmak istediği ve ÖSYM puanı eczacılık fakültesine yettiği için eczacılık mesleğini seçtiği saptanmıştır. Öğrencilerin %49’u mezuniyet sonrası çalışmayı düşündüğü alan konusunda birden fazla kariyer alanı seçtikleri ve %92’sinin mesleğin geleceği konusunda, istedikleri alanda çalışamama (%28,7), düşük ücretle çalışma (%22,6) ve işsizlik (%13) kaygıları yaşadığını saptanmıştır. Sonuç ve Öneriler: Öğrencilerin %90’ının sempozyumu yararlı bulduğu, %51’inin sempozyumun gelecek kariyer planlarını şekillendirmede etkili olduğunu, %93’ünün eczacılıktaki kariyer alanlarını tanıma ve farkındalık oluşturması adına lisans öğrenimi süresince kariyer planlama eğitimlerine ve sempozyumlarına ihtiyaç olduğunu düşündükleri saptanmıştır. Bu bağlamda, eczacılık lisans eğitimi müfredatında kariyer planlama konularına yer verilmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Eczacılık, Eczacılık Öğrencileri Kariyer, Kariyer Planlama www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 97 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-021 Farmakovijilans Denetimleri Meryem Yaman DeltaPV İlaç Danışmanlık Sağlık Ürün ve Hizmetleri Tic. A.Ş. Farmakovijians denetimleri Halk sağlığını korumak, mevzuat gerekliliği, ilgili yönetmelik ve kılavuzlara uyumu tespit etmek, uygunsuzlukları tespit ederek gerekli önlemleri almak ve farmakovijilans sistemlerini iyileştirmek amacıyla gerçekleştirilmektedir. Farmakovijilans denetimleri sistematik, bağımsız, değerlendirici ve tanımlanmış gerekliliklere uygun bir biçimde gerçekleştirilmelidir. Denetimlerin farklı türleri mevcuttur. Denetim aşamaları öncelikle planlama ve denetime hazırlık ile başlar. Denetim denetçi tarafından belirtilen süreler içerisinde ve program çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Denetimler açılış toplantısı ile başlar, akabinde tüm sistemsel bilgi ve belgeler incelenir. İnceleme tamamlandıktan sonra kapanış toplantısı yapılarak özetle bulgulardan ve bundan sonraki süreçten bahsedilir. Denetim tamamlandıktan sonra denetime dair rapor sunulmakta ve bu rapor denetim ile ilgili özet ve bulguları içermektedir. Bu rapor doğrultusunda denetimi geçiren taraf düzeltici ve önleyici aksiyon planı hazırlamaktadır. Bu plan doğrultusunda çözümlenen bulgular ile denetim kapatılır. Denetim kapatılması için aksiyon planının düzenli takip edilmesi gerekmektedir. Denetimde bulgularını zamanında kapamayan firmalar için otoriteler tarafından çeşitli yaptırımlar uygulanabilmektedir. O nedenle verilen sürelere mutlaka uyum göstermek gerekir. Farmakovijilans denetimlerinde özellikle dikkat edilen hususların başında kalite sistemi, prosedürler, sisteme uyum, veritabanları, validasyon kayıtları, anlaşmalar, advers bildirimler, periyodik raporlar, farmakovijilans sistem ana dosyaları, güvenlilik uyarılarının takibi literatür taramaları, risk yönetim planları, iş sürekliliğinin sağlanması, hasta destek programları ve klinik çalışmalar gibi bir çok konu vardır. Bununla birlikte saha gezisi yapılarak server odasının ve arşiv odasının kontrolü gerçekleştirilmektedir. Pazarda olsun olmasın ruhsatlı tüm ürünler için farmakovijilans aktiviteleri gerçekleştirilmektedir. Ayrıca ruhsat başvuru aşamasıyla beraber farmakovijilans süreçleri başlamaktadır. O nedenle denetimde tüm ürünler için ilgili belgeler incelenebilir. Yıllara göre Türkiye'de gerçekleştirilen farmakovijilans denetim sayıları artmaktadır. Bu da öğretici olmakla beraber farmakovijilans süreçlerini ülkemiz adına iyileştirilmekte ve bu konudaki farkındalığı arttırmaktadır. Geçirilen her denetim bu konuda alınan bir eğitim olarak düşünülmelidir. Denetimlerde psikolojik olarak hazır bulunmakta büyük önem taşımaktadır. Denetçi dikkatli dinlenmeli, sakin olunmalı, sorulan sorulara açık ve dürüstlükle cevap verilmelidir. Denetçinin sorduğu soru anlaşılmadığı durumlarda mutlaka açıklama istenmelidir. Yalan söylemek, yanlış bilgi vermek, gereksiz söylemlerde bulunmak, varsayımda bulunmak, boş konuşmak ve denetçi tarafından belirtilen önerileri asla yapamayacağını belirtmek yapılmaması gereken davranış şekillerindendir. Denetimde denetçi ile uyum içinde çalışmaya özen gösterilmelidir. Tüm bu faaliyetlerin amacı sistemlerin oluşturulmasına ve iyileşmesine katkı sağlamaktır. Böylelikle de hasta sağlığını korumak adına yapılan faaliyetler de kontrol altında tutumaktadır. Denetimsiz bir farmakovijilans süreci asla düşünülemez. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Farmakovijilans, denetim, bulgu İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 98 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES D-022 Edirne İi serbest eczanelerinde majistral ilaç araştırması Gulsah Gedik1, Kubra Kesmez2, Busra Koc2, Yanki Nida Ziya2, Nermin Ozlen2, Mustafa Ergin2, Onder Sarp3 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji ABD., Edirne 2 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Edirne 3 Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Farmasötik Nanoteknoloji ABD., Edirne 1 Günümüzde serbest eczacıların sağlık sektöründeki yeri, ilaç hazırlayan ve veren kişi olmaktan, hasta odaklı hizmet sunan bir ilaç danışmanı olma eğilimindedir. Eczacı ve yardımcı personelin eğitimi, çalışma koşulları ve majistral ilaç içerikleri ve hastaya sunum şekilleri gibi konular ön plana çıkmaktadır [1]. Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği eczacılık uygulamalarını etkileyen faktörler aşağıda sıralanmıştır: * Eczanenin konumu ve şartları, temizliği, denetim sıklığı, * Reçeteyi karşılama süresi, hastalarla iletişim, * Eczanede, ilacı hazırlayan ve veren kişinin eğitimi, * İyi eczacılık uygulamaları için özendirici koşulların varlığı * Maaş ve kazanç yeterliliği [1]. Kesitsel tipteki bu araştırma Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Etik Kurulu’ndan onayı alınan anket şeklinde hazırlanmış, rastgele örnekleme yöntemi ile seçilen Edirne İli Merkez İlçede yer alan 45 serbest eczacıya Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencileri tarafından 39. Bölge Eczacı Odası’ndan alınan izinle uygulanmıştır. Anket sonuçları SPSS programı ile istatistiksel veriler haline dönüştürülmüştür. Sonuçlara baktığımızda araştırmamıza 21 kadın 24 erkek eczacı katılmış olup yaş ortalaması 46.87’ dir. Ortalama 20.53 yıldır eczane eczacılığı yapmakta olan eczanelerde %61.818 oranında lise mezunu olan ortalama 3 yardımcı personelle çalışmaktadır. Eczaneler konum ve gelirlerinden memnun olup genellikle semt eczanesi şeklinde hizmet vermektedir. Reçete ile ilaç satış gelirleri oranı % 83.673, elden ilaç satışı gelirleri oranı %8.163 ve ilaç dışı ürünlerin satış gelirleri oranı % 8.163 olarak belirlenmiştir. Bu taleplerden majistral ilaç hazırlama sıklığı günde 0-10 arasında % 33.33 olarak saptanmış olup en yüksek oranda yer almaktadır. Majistral ilaçların eczane laboratuvarlarında hazırladıklarını belirten eczacıların en çok pomat ( %19.753), akne-saç solüsyonları (%9.877), alkol borik (%9.877 ), vazelin salisilik (%8.642), eau de goulard (%7.407), eau borique (%7.407), dermatolojik preparatlar (%7.407), salisilik asitli pudra (%3.704), alkol salisilik (%3.704), %1’lik asetik asit (%2.469),kulak damlası (%2.469) hazırlamakta oldukları belirlenmiştir. Etiket ve ambalajda gereken önlemleri aldıklarını belirten eczacılar, hazırladıkları majistral ilacı % 45.946 oranında gün içinde teslim ettiklerini söylemişlerdir. Sonuç olarak majistral ilaç hazırlanması ve içeriğinin kontrol edilmesine yönelik denetim mekanizmalarına ihtiyaç duyulduğu belirlenmiştir. Bu araştırma Trakya Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi (TUBAP) tarafından desteklenmiş olup proje numarası 2016/269' dur. KAYNAKLAR: www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [1]. Toklu HZ., Ayanoğlu Dülger G., Akılcı İlaç Kullanımı ve Eczacının Rolü, Marmara Pharmaceutical Journal, 15, 89-93, 2011. Anahtar Kelimeler: majistral ilaç, eczane, akılcı ilaç 99 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES B-001 Nanobubbles- carriers for gene delivery Yücel Başpinar Ege University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Biotechnology Drug loaded ultrasound (US) contrast agent systems, so-called US responsive drug delivery systems (URDDS), have become an increasing focus of research in the last years, including microbubbles (MBs) and nanobubbles (NBs). US exposure had been proven to enhance cell membrane permeability. MBs (1–10 μm) are gas-filled bubbles and can interact with the ultrasound wave. First-generation air-filled MBs disappeared from the bloodstream rapidly because of low resistance to arterial pressure gradients and the high solubility of air in blood. Therefore, second-generation MBs were filled with high molecular weight hydrophobic gases like perfluorocarbons (PFCs). In order to form the bubble shell and to improve stability in the bloodstream, surfactants, polymers, proteins and phospholipids are used. The relative large size of MBs is a major disadvantage according to the increase of the permeability of cancer cell membrane for enhanced cell uptake of genetic material and penetration through the epithelial cells of the vasculature to the target tissue. To overcome this limitation, nanobubbles (NBs) with a size smaller than 1 μm have been developed, which are able to cross the endothelial gaps, penetrate into the interstitial space of tumor cells and accumulate there. NBs are generally prepared by sonicating or high shear mixing in the presence of a PFC. This method has been used successfully in the delivery of plasmid DNA (pDNA) or small interfering RNA (siRNA) [1,2], especially for the therapy of cancer [3,4]. Combining NBs with US improved the transfection efficiency of genetic material due to the fact that cavitations appeared both in the capillary vessels and tumor tissue. Following the exposure to US, liquid to gas phase transition of PFC gases with their low boiling points occurs because of the thermal effect [5]. NBs can penetrate into tumor tissue after intravenous administration via the enhanced permeability and retention (EPR) effect. The transport of the genetic material into the cell is enabled by an EPR of the cell membrane caused by the pressure gradient and shear stress, leading to a further drive of the genetic material into cytoplasm by acoustic streaming which had a sonoporation effect on the cancer parenchymal cell membrane. The combination of NB passive targeting ability and US exposure of local tumor area improves the therapeutic effect of genetic material. Keywords: nanobubble, ultrasound, gene delivery, siRNA, cancer www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 100 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES B-002 Role Of Inflammatory Microenvironment In T Cell Cancer Immunotherapy Bilge Debeleç Bütüner Department of Pharmaceutical Biotechnology, Faculty of Pharmacy, Ege University, Izmir, Turkey Immunosurveillance is a natural function of immune system to recognize and eradicate aberrant and transformed cells. However, cancer cells develop immune tolerance strategies to escape and suppress the immune system resulting in inadequate antitumor immunity leading tumor initiation and promotion. In addition, during immunosurveillance, interactions between the tumor and the immune system may result in sculpting of the tumor towards an aggressive growth and resistance to immune destruction. Therefore, the term immunosculpting, which implies editing of tumors by immune system, explains the tumors that arise despite immunosurveillance. Interactions of the immune system with tumors lead to immunoediting, which can be explained as any alteration, adaptation, or change occurs in the tumor in response to the immune system to make the tumor acceptable to the immune system. These alterations may include increased aggressiveness or reprogramming strategies such as epithelial to mesenchymal transition, which is contributed by inflammatory microenvironment. Immunotherapy strategies include several ways to eradicate tumors by immune destruction such as; 1. Enhancing the immune response by increasing the immune cell infiltrate, 2. Making the effector cells more efficient on tumor cell destruction, 3. Decreasing immunosuppression. Adoptive T cell therapy involves the isolation and ex vivo expansion of tumor specific T cells to achieve greater number of cytotoxic T cells. The tumor specific T cells are then infused into patients with cancer in an attempt to give their immune system the ability to overwhelm remaining tumor via T cells, which can attack and kill cancer. However, unpredictable responses of tumors to immunotherapies, suggests that there may be heterogeneous immune escape strategies of tumors. Understanding these interactions could lead to improved design of immunotherapies and more appropriate clinical testing. On the other hand, the link between chronic inflammation and carcinogenesis has been proved and the molecular alterations through inflammatory microenvironment have been found to exist on the cellular mechanisms functioning in cell proliferation, differentiation, migration, and apoptosis inducing tumorigenesis. Inflammation is induced by infectious agents as well as tissue injury caused by surgery, chemo- or radio-therapy. Besides, inflammation enhances antigen presentation and induces cytokine production, which stimulates anti-tumor immunity. The key question is whether inflammation stimulates the regrowth of residual malignant cells or whether it improves the therapeutic success of immunotherapy? Therefore, investigation the molecular mechanisms of antitumor immunity in inflammatory microenvironment will provide to understand what makes tumor cell death either immune-stimulatory or immune-suppressive leading successful outcome of different immunotherapeutic strategies. www.ivekkongre.com Keywords: Cancer immunotherapy, immunosurveillance, inflammation-induced tumorigenesis, T cell İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 101 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES B-003 Extracellular vesicles - new players in the diagnosis and drug delivery Mustafa Kotmakçı Department of Pharmaceutical Biotechnology, Faculty of Pharmacy, Ege Univesity, Bornova, Izmir, Turkey Extracellular vesicles (EVs) have recently gained interest in the treatment and diagnosis of several diseases. EVs are a family nano- to micro-sized lipid encapsulated vesicles produced by cells. These include exosomes, microvesicles and apoptotic bodies. Exosomes are 30-150 nm sized vesicles produced inside the cells during maturation of endosomes. Upon particular signals, the endosomal membrane starts an inward budding process during which small vesicles accumulate in the endosomes. These late-stage forms of endosomes are named multivesicular bodies (MVB). Fusion of cell membrane with the MVBs’ membrane results in the release of accumulated vesicles. These released vesicles are named exosomes. Microvesicles are a group of larger vesicles (100-500 nm) produced by direct outward budding of the cell membrane. Apoptotic bodies are vesicles with irregular shape and more heterogeneous size (200-1000). They are formed during the last stage of the programmed cell death when cellular integrity collapses. Each of these cell-deirved EV subtypes carry a number of cell specific molecules (proteins, lipids, DNA, RNA etc.). Because of the fact that both identity and quantity of these molecules vary significantly between distinct cell types, EVs have become increasingly valuable tools for diagnostic purposes. Cancer cell-derived EVs, released to blood circulation carry cancer-specific microRNAs and protect them in the circulation for a longer of time. Recently, EVs were shown to be potentially useful for early diagnosis of difficult-to-diagnose cancers such as glioblastoma multiforme. Moreover, it is possible to follow the course of the disease during, and after the treatment regimen by only taking a few mililiters of blood samples instead of performing biopsies which increases patient compliance. In drug and gene delivery applications it is very important to design nanoparticles with small size, and low toxicity. From therapeutics point of view, exosomes possess two very important features: The first feature is their very small particle size distribution (30-150 nm) providing easy cellular internalisation. The second feature is their cellular origin. This is particularly useful for development of new personalized dleivery systems with minimal immunogenicity. In the last decade researchers have proven the eficacy and safety of EVs as drug and gene delivery systems in in vitro and in vivo disease models. New developments in the field of isolation and characterization of EVs will facilitate early diagnosis and effective treatment of life-threatening diseases. Keywords: early diagnosis, exosomes, extracellular vesicles, microvesicles, personalized medicines Figure 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Summary of EV release from cells 102 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES B-004 Biosimilar and biobetter drugs and the differences between their acceptance criteria Ayşe Gülten Kantarcı Department of Pharmaceutical Biotechnology,Faculty of Pharmacy, University of Ege, İzmir, Turkey A biosimilar product is a biological product that is approved based on a showing that it is highly similar to an FDA-approved biological product, known as a reference product, and has no clinically meaningful differences in terms of safety and effectiveness from the reference product. Only minor differences in clinically inactive components are allowable in biosimilar products[1]. The term biobetter or biosuperior refers to a recombinant protein drug that is in the same class as an existing biopharmaceutical but is not identical; it is improved over the original. Biobetters are not entirely new drugs and they aren't generic versions of drugs, either [2]. While biosimilars promise the same effect at a reduced price, a biobetter will possess some molecular or chemical modification that constitutes an improvement over the originator drug and its biosimilar competitors. Biobetters are considered less of a commercial risk than developing a brand new class of biologic. In order to develope biobetters, product characteristics are targeted for improvement, such as longer product half-life, less frequent dosing, lower probability of aggregation, greater efficacy, greater purity, reduced risk of immunogenicity, fewer adverse events, longer shelf-life, easier administration. Some modification strategies are applied, for example; chemical modification, PEGylation, glycosylation, new formulation, controlled release, new routes of administration, new manufacturing process, use of new cell platform [3]. Biosimilars are needed to prove biosimilarity from the earliest stages of development and strong analytical techniques are essential. Phase I study has to be done as large trial which focus on comparability to originator product. When biosimilars are administered through the same route and at the same dose as the reference product, dose-finding studies are not required for biosimilar development [4,5]. Biobetters also have an advantage over biosimilars, they are patentable. A biobetter does not have to wait until a patent expires on the originator product before the product can be launched in the market. As a new chemical entity a biobetter will be given data exclusivity for 12 years in the US and 8 years in the EU. The development costs are the same as developing a new biological product, but the chances of successful registration are significantly higher [4]. The future of biobetters is difficult to predict, but many analysts believe that biobetters are a more exciting and favorable proposition than biosimilars. References: 1. US, Food and Drug administration; https://www.fda.gov/Drugs/DevelopmentApprovalProcess/HowDrugsareDevelopedandApproved/ApprovalApplications/TherapeuticBiologicApplications/Biosimilars/ 2. Stone, K. What is a biobetter?, Biotech and Pharmaceutical Industries, October 13, 2016, https://www. thebalance.com/biobetter-definition-3895896 3. Brian J. Malkin, Innovative Strategies for New Drug Development Biobetters, fdalawyersblog, Korea-Maryland,USA Bioexpo, USA, 2103. Eczacılıkta Küresel PRA Bilgi Paylaşımı / GlobalSciences, Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 4.Gorham, H. The Valueİlaçofve Biobetters, Health http://prahs.com/resources/whitepapers/ The_Value_of_Biobetters.pdf 5. Olech,E. Biosimilars: Rationale and current regulatory landscape, Seminars in Arthritis and Rheumatism 45, S1–S10, 2016. www.ivekkongre.com Keywords: Acceptance criteria, Biobetter, Biological product, Biosimilar, Regulations, 103 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L DAVETLİ ALAN KONUŞMACILAR / INVITED LECTURES B-005 Bioethical Debates Regarding to the Applications of Recombinant DNA Techniques in Medical Sciences Zeki Topçu Department of Pharmaceutical Biotechnology, Faculty of Pharmacy, Ege Univesity, Bornova, Izmir, Turkey Although genetics, as a branch of science, was at a preliminary stage during 60's and 70's, studies on human gene transfer and genetic screening/diagnosis revealed along a number of important questions in medical era. The processes such as ‘directed and/or designed modifications’ in the 60’s were followed by ‘gene engineering’ in 70’s, which gave rise to today’s “recombinant DNA technology, somatic cell nuclear transfer and cloning techniques” and inevitably caused ethical debates. The techniques developed following the completion of human genome project, i.e., New Generation Sequencing (NGS), Whole Genome Sequencing (WGS), Whole Exon Sequencing (WES), and finally, Clustered Randomly Interspaced Short Palindromic Repeats (CRISPR) as well as synthetic biology approaches are powerful tools to enable the desired genome modifications with low cost. Applicability of these techniques in recent years provide significant opportunities in the development of new treatment strategies and facilitate the diagnosis of various pathologic conditions, together with a significant impact on the individuals and health systems. The anticipation from these approaches in terms of potential contributions to the health system with low cost requires new social, bioethical, legal and even ecological regulations that may end up with the establishement of a responsible practicing criteria. In particular, the ease of sharing the Personal Genome Project (PGP) data via information technologies as well as social media have prompted the discussions on many aspects of human health. Although the Cartagena Biosafety protocol of 2003, which aimed to protect the biological diversity with modern biotechnology applications from the potential risks of genetically modified organisms was an important act, it did not cover a significant portion of present applications. In this session, several issues on bioethics and biosecurity that will also be a point interest for our country in long term will be discussed in a historical perspective and the necessary precautions for the future will be highlighted. Keywords: recombinanr DNA, regulations, bioethics www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 104 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER ORAL ABSTRACTS 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-001 Synthesis and Biological Evaluation of New 1,3,4-Thiadiazole Derivatives as Potential Anticancer Agents Targeting Kinases Mehlika Dilek Altıntop Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Anadolu University, Eskişehir 26470, Turkey Cancer is not a single disease, but a large group of diseases characterized by uncontrolled, rapid and pathological proliferation of abnormally transformed cells [1]. Despite significant breakthroughs in the understanding, prevention, and treatment of cancer, cancer continues to affect millions of people throughout the world [2]. As a result, extensive efforts have been devoted to the discovery of new potent and selective anticancer agents which destroy tumor cells or at least limit their proliferation [3]. In recent years, the success of kinase inhibitors in the treatment of several types of cancer has prompted researchers to develop kinase inhibitors as anticancer agents [4]. Herein, new 1,3,4-thiadiazole derivatives were synthesized and investigated for their cytotoxic effects on a panel of human cancer cell lines including K562 chronic myelogenous leukemia cell line expressing Bcr-Abl tyrosine kinase. Among these compounds, N-(5-nitrothiazol-2-yl)-2-[(5-((4-trifluoromethylphenyl)amino)-1,3,4-thiadiazol-2-yl)thio]acetamide (2) showed selective anticancer activity against Bcr-Abl positive K562 cell line and inhibited Abl kinase with an IC50 value of 7.4 µM. In order to investigate the binding mode of compound 2 into ATP binding site of Abl kinase, a molecular docking simulation study was conducted (Figure 1). The biological results and molecular docking study pointed out the importance of the introduction of nitro substituent into the thiazole scaffold for Abl kinase inhibitory activity. References [1] Mathur G., Nain S., Sharma P.K., Academic J Cancer Res. 8, 1-9, 2015. [2] Biemar F., Foti M., Cancer Biol Med. 10, 183-186, 2013. [3] Nussbaumer S., Bonnabry P., Veuthey J.-L., Fleury-Souverain S., Talanta 85, 2265-2289, 2011. [4] Mazola Y., Rodríguez R., Biotecnología Aplicada 25, 7–15, 2008. Keywords: Abl kinase, Cancer, Molecular docking, Thiadiazole, Thiazole Figure 1. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Binding mode of compound 2 into ATP binding site of Abl kinase (1IEP). The key amino acid residues are depicted as cyan sticks. Hydrogen bonds and CH-π bond are shown as black dashes. For clarity, receptor Connolly surface is represented as follows (pink: hydrophilic; green: hydrophobic; white: neutral) 106 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-002 Diflunisal Üzerinden Geliştirilen Yeni Moleküllerin Sentezi, Karakterizasyonu ve Biyolojik Aktivitelerinin İncelenmesi Göknil Pelin Coşkun1, Şükriye Güniz Küçükgüzel2 Cumhuriyet Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, Sivas, Türkiye Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye 1 2 Tiyosemikarbazit bileşikleri çok çeşitli heterosiklik halkaların sentezinde ara ürünler olup, hem tiyosemikarbazitlerin hem de bu yapılar üzerinden sentezlenen heterosiklik yapıların literatürde biyolojik aktiviteleri bildirilmiştir [1]. Bu heterosiklik yapılardan biri olan, 1,2,4-triazol-3-tiyon bileşiklerinin de çeşitli biyolojik aktiviteleri olduğu literatürde gösterilmiştir [2]. Süzgün ve arkadaşları, etodolak üzerinden sentezledikleri 1,2,4-triazol-3-tiyon bileşiklerinin antikanser ve hepatit NS5B polimeraz enzim inhibisyonu aktivite gösterdiğini bildirmişlerdir [3]. Diflunisal üzerinden sentezlenen moleküllerin de kolon, akciğer ve lösemi kanser hücrelerine karşı aktivite gösterdiği bildirilmiştir [4-6]. Bu çalışmada, diflunisal üzerinden yeni ve orijinal tiyosemikarbazit ve 1,2,4-triazol-3-tiyon bileşikleri sentezlenmiş, saflıkları kromatografik yöntemler, yapıları spektroskopik yöntemler ile aydınaltılmış, bu bileşiklerin antikanser ve Helicobacter pylori’ye karşı aktiviteleri araştırılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda SGK 519, SGK 520, SGK 536 ve SGK 541 bileşiklerinin antikanser; SGK 503 (2 µg/ml) ve SGK 538 (2 µg/ml) bileşiklerinin ise H. pylori’ye karşı yüksek aktivite gösterdiği tespit edilmiştir. PC-3 hücre hattına SGK 519, SGK 536 ve SGK 541 bileşikleri sırası ile 145, 41.8 ve 11.7 nM IC50 değeri ile; HCT-116 hücre hattına SGK 520 bileşiği 6.2 nM IC50 değeri ile; T47D hücre hattına ise SGK 519, SGK 520 ve SGK 536 bileşikleri sırası ile 43.4, 23.7 ve 100 nM IC50 değeri ile aktivite göstermiştir. Anahtar Kelimeler: Antikanser, Antiüreaz, Diflunisal, Moleküler Modelleme, Tiyosemikarbazit, Triazol. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 107 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-003 Osteoporoz Tedavisinde Yeni Molekül: Oleuropein/ Oleropein aglycone Başak Büyük1, Meliha Merve Hız2 1 Çanakkale Onsekiz Mart University, Faculty of Medicine, Department of Histology and Embryology 2 Çanakkale Onsekiz Mart University, Faculty of Medicine, Department of Medical Biology Menopoz döneminde fizyolojik ve psikolojik sorunların ortaya çıktığı biyolojik bir süreçtir. Menopozda östrojen azalmasına bağlı olarak metabolizma hızında yavaşlama ortaya çıkar ve kas kitlesinde düşüş ile yağ kitlesinde artış görülmektedir. Menopozda ayrıca östrojen azalmasına bağlı olarak osteoporoz riski de artmaktadır. Mezenkimal kök hücrelerin uyarılmasına bağlı olarak kondrojenik, osteojenik veya adipojenik farklılaşmanın yönünü sinyal molekülleri belirler. Adipogenez, kondrogenez ve osteogenez aşamalarında farklılaşmanın yönünü sırasıyla PPAR γ2 (peroksizom proliferatör ile aktive olan reseptör-γ), Sox9 (SRY-box 9 ve Runx2 (Runt ilgili transkripsiyon faktörü 2) transkripsiyon faktörlerinin anlatımı belirler Wnt sinyallerinin inhibisyonu (wnt/β-katenin sinyal yolağında β katenin ifadesinin kaybı) mezenkimal kök hücrelerce osteojenik yerine adipojenik regülasyonun gerçekleşmesini sağlar. Oleuropein peroksizom aktivator reseptör gama (PPARG), lipoprotein lipaz(LPL) ve yağ asiti bağlayıcı protein 4(FABP4) anlatımını azaltarak adipojenik farklılaşmayı baskılamaktadır [1,2]. Oleuropein’in mezenkimal kök hücrelerde adipojenik farklılaşmayı baskıladığı, osteogenik farklılaşmayı ise indüklediği transkriptomik analiz ile gösterilmiştir [3]. Diğer bir çalışmada oleuropein ve oleuropein aglycone noradrenalin ve adrenalin salınımını düzenlediği ve kahverengi yağ dokusunda UCP1 geninin expresyonu ile diyet ile tetiklenen thermogenezi arttırdığı gösterilmiştir [4]. Ayrıca oleuropeinin kas hücrelerinde UCP1 anlatımının yanı sıra, mitochondriyal oksidatif fosforilasyon ve biyoneogenez genlerinin de anlatımını arttırdığı bulunmuştur [5]. Ayrıca oleuropein yada emilim formu olan oleuropein aglycone molekülünün β-adrenergic sinyal yolağının aktivasyonuyla hızlı kilo verilmesini tetiklediği bilinmektedir. Menopoz aşamasında bulunan bireyin tedavisinde obezitenin ve osteoporoz riskinin birlikte azaltılmasını sağlayacak strateji adipojenik farklılaşmayı baskılayan fakat osteojenik farklılaşmayı tetikleyen bir mekanizmanın kullanılmasıyla sağlanabilir. Bu açıdan zeytin yapraklarında bulunan oleuropein yada emilim formu olan oleuropein aglycone molekülü ile obezite tedavisi yapılırken aynı zamanda osteojenik öncülerinin bölünmesini ve osteoblast yönüne farklılaşmasını sağlayacağı için tedavilerin birbirini desteklemesini ve başarı şansının artmasını sağlayacaktır. Referanslar: 1. Santiago-Mora R., Casado-Díaz, M. D. De Castro and J. M. Quesada-Gómez. Oleuropein enhances osteoblastogenesis and inhibits adipogenesis: the effect on differentiation in stem cells derived from bone marrow., Osteoporos. Int. 2011;22:675–84. 2. Svobodova M, Andreadou I, Skaltsounis A.-L., Kopecky J. and P. Flachs. Oleuropein as an inhibitor of peroxisome proliferator-activated receptor gamma. Genes Nutr. 2014, 9, 376. 3. Casado-Díaz A, Anter J, Müller S, Winter P, Quesada-Gómez JM, Dorado G. Transcriptomic analyses of the anti-adipogenic effects of oleuropein in human mesenchymal stem cells. Food Funct. 2017 Mar 22;8(3):1254-1270. doi: 10.1039/ c7fo00045f. 4. Oi-Kano Y, Iwasaki Y, Nakamura T, Watanabe T, Goto T, Kawada T, Watanabe K, Iwai K.Oleuropein aglycone enhances UCP1 expression in brown adipose tissue in high-fat-diet-induced obese rats by activating β-adrenergic signaling. J Nutr Biochem. 2017;40:209-218. doi: 10.1016/j.jnutbio.2016.11.009. İlaç ve Eczacılıkta Küresel BilgiK,Paylaşımı / Global M Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies biogenesis and decreases 5. Kikusato M, Muroi H, Uwabe Y, Furukawa Toyomizu Oleuropein induces mitochondrial reactive oxygen species generation in cultured avian muscle cells, possibly via an up-regulation of peroxisome proliferator-activated receptor γ coactivator-1α. Anim Sci J. 2016 Nov;87(11):1371-1378. doi: 10.1111/asj.12559. Epub 2016 Feb 24. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: oleuropein, osteogenik farklılaşma, obezite, menopoz 108 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-004 Yalin Eczane Uygulamalari ve Katkıları Mustafa Said Yıldız Sağlık Bakanlığı, İç Denetim Başkanlığı, Ankara Yalın, Toyota fabrikalarında yüzyıl boyunca oluşan tecrübenin diğer otomobil üreticileri ile farklılıklarının anlaşılmasından sonra ilgi çeken, önce diğer araba imalatçıları, sonra diğer imalatçılar ve diğer sektörler tarafından uygulanan bir yaklaşımdır. Müşteriye katma değer sağlayan faaliyetlerin belirlenmesi ve israfın her türünün azaltılması, değer akışı’nın yönetimi, çekme sistemlerinin oluşturularak düşük stokla üretimin sürdürülmesi, hataların minimize edilmesi gibi pek çok önemli hususu amaçlayan yaklaşım zamanla sağlık sektöründe de uygulama alanı bulabilmiştir (Teich ve Faddoul, 2013). Başta yüksek maliyetli sağlık hizmeti nedeniyle maliyetleri kontrol ederken kalite ve etkinliği artırmayı amaçlayan Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere pek çok ülkede yalın uygulamalar yaygınlık kazanmaya başlamıştır (Toussaint ve Berry, 2013). Yalın’ın en iyi uygulama sahası bularak ölçülebilir iyileştirmeler sağlayabileceği alanlardan biri de eczacılık alanıdır (Protzman, Mayzell ve Kerpchar, 2010). Bu konuda son yıllarda daha da yaygınlaşan uluslararası deneyim’den yararlanılarak daha etkin bir arz zinciri yönetimi sağlamak ve hasta güvenliğine katkı yapmak başta olmak üzere birçok konuda çalışma yapmak mümkündür (Beard, Ashley ve Chalkley, 2014). Bu çalışmada öncelikle eczacılık alanında fayda sağlayabilecek yalın felsefe, yaklaşım ve gereçleri değerlendirilmiş; yalın eczacılık uygulamaları incelenerek yaptığı katkıların değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Böylelikle gerek hastane eczanelerinin hastanelerin işleyişine daha fazla katkı verecek şekilde faaliyet yürütmeleri için uluslararası arenada gerçekleştirilen çalışmalar derlenmiş, ülkemizde bir hastaneden yalın eczane uygulamalarına da yer verilmiştir. Çalışma yalın uygulamaların fayda sağlayabileceğine ilişkin farkındalığın artması ve bu yaklaşıma yönelimin hız kazanmasına katkı sağlayacak olması bakımından önemlidir. Çalışma ile imalat sanayii kökenli yalın yaklaşımının sağlık sunumu hizmetinin imalat sanayiine en yakın alanlarından biri olan eczacılık’ta kullanımının önemli faydalar sağlayacağı sonucuna ulaşılmıştır. Gerek yalın’ın hastane yönetimine katkısını somut olarak kanıtlayabilecek bir alan olması ve gerekse hastane’nin diğer sistemleriyle bağlantıları nedeniyle oluşturacağı etkinin büyük olması nedeniyle yalın uygulamalara geçiş’in eczane ile başlatılmasının yerinde olacağı değerlendirmesi yapılmıştır. KAYNAKLAR 1. 2. 3. 4. Beard J., Ashley M., Chalkley D., Improving the efficiency of a hospital pharmacy service: the journey of one hospital pharmacy European Journal of Hospital Pharmacy, 21(4): 208-215, 2014. doi: 10.1136/ ejhpharm-2013-000429 Protzman C., Mayzell G., Kerpchar J. Leveraging Lean in Healthcare: Transforming Your Enterprise into a High Quality Patient Care Delivery System s.295, CRC Press, Florida, 2010 Teich, S. T., ve Faddoul, F. F., Lean Management—The Journey from Toyota to Healthcare, Rambam Maimonides Medical Journal, 4(2), e0007, 2013. http://doi.org/10.5041/RMMJ.10107 Toussaint J. S., Berry L. TheKüresel Promise of Lean in Health Mayo Clinic Proceedings, 88(1): 74–82, İlaç veL.Eczacılıkta Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge SharingCare, on Pharmaceuticals and Pharmacies 2013. http://dx.doi.org/10.1016/j.mayocp.2012.07.025 www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: yalın sağlık hizmetleri, yalın eczane, yalın eczacılık 109 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-005 miRNA'lar ve Kanser İlaç Direncinde Rolü Ayşe Feyda Nursal1, Serbülent Yiğit2, Sacide Pehlivan3 1 Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Genetik Anabilim Dalı, Çorum. Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı, Tokat. 3 İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı, İstanbul. 2 Kemoterapi cerrahi ve radyoterapi ile birlikte birçok kanser türünün tedavisi için önemli bir tedavi modelidir. Kanser kemoterapisinde tek veya multipl ilaç uygulaması hastanın normal hücrelerine zarar vermeden tümör hücresinin büyümesini ve çoğalmasını durdurmak ve/veya mümkünse yok etmeyi amaçlamaktadır. Kematerapötik ajanlarının çoğu DNA replikasyonunu ve mitozu bozarak DNA replikasyonunu engellemektedir. Bu şekilde protein sentezini inhibe etmekte ve hücre hasarına neden olmaktadır [1]. Kemoterapi metastazı en aza indirgemenin yanısıra hızlı tümör büyümesini azaltmada da sıklıkla etkili olmaktadır. Tedavinin amacı tüm hastalarda total yaşam süresi ve hayat kalitesini arttırmaya yönelik olsa da, konvansiyonel ve hedefe yönelik tedavinin başarısı ilaç direnci gelişmesi ile sınırlı hale gelmektedir [2]. İlaç direnci farmakolojik tedaviye karşı tolerans gelişmesi ile karekterizedir ve kanser hastalarının tedavisinde önemli bir sorundur. İlaç direnci iki formda sınıflanmaktadır. İntrensek ilaç direnci tedaviden önce tümör hücrelerinin genetik karekterine bağlı olarak terapötik ajanlara hassas olmaması durumudur. Edinsel ilaç direnci kemoterapötik ajanlarla tedaviden sonra de novo olarak ortaya çıkan direnç durumudur [3]. Bu durumun gelişmesindeki olası mekanizmalar ilaç nedenli apoptoz, sekonder mutasyonların gelişmesi, alternatif yolakların gelişmesi, detoksifiye edici sistem ve DNA tamir mekanizmalarının aktivasyonunu içerir. MikroRNA’lar (miRNA) yaklaşık 19-22 nükleotid uzunluğunda, protein kodlamayan, tek iplikli RNA molekülleridir [4]. Post-transkripsiyonel gen ekspresyonunu regüle eden miRNA'lar gen ekspresyonu, hücre siklusu, apoptoz, gen regülasyonu gibi farklı biyolojik işlevlerde rol oynarlar. MiRNA'lar, hedefledikleri mRNA'nın moleküler düzeydeki özelliklerine göre onkogenik veya tümör baskılayıcı özellik kazanabilirler. Bu, tümör progresyonu, metastazı ve invazyonunda miRNA’ların düzenleyici rolü olduğunu göstermektedir [5]. Birçok tümör hücresi tanısal ve/veya prognostik potansiyeli olabilecek farklı miRNA profili eksprese eder. MiRNA'lar diğer malign tümörlerde olduğu gibi kolorektal, meme, akciğer, over ve karaciğer kanserinin oluşumu ve gelişmesinde önemli role sahiptirler [6]. Son yıllarda miRNA'ların kemoterapötik ilaç hassasiyeti ve direncinde önemli roller oynadığı bildirilmiştir. Yapılan birçok çalışmada miRNA'ların ilaç metabolize eden ve transportunu sağlayan enzimleri post-transkripsiyonel olarak regüle edebildiği gösterilmiştir. MiRNA'larla ilişkili ilaç direnci hem kemoterapötik hem de hedefe yönelik ajanları etkilemektedir. Çeşitli hücre hatları ve hayvan modellerindeki uygulamalar ile devam eden çalışmalar multidisipliner yaklaşımı gerektirmektedir. Kaynaklar: [1] Li H., Yang BB. Friend or foe: the role of microRNA in chemotherapy resistance. Acta Pharmacol Sin. 34(7):870-9, 2013. [2] Magee P., Shi L., Garofalo F. Role of microRNAs in chemoresistance. Ann Transl Med. 3, 332, 2015. [3] Rebucci M., Michiels C. Molecular aspects of cancer cell resistance to chemotherapy. Biochem Pharmacol 85, 12191226, 2013 [4] Bartel DP.MicroRNAs: genomics, biogenesis, mechanism, and function. Cell 116, 281-97, 2004 [5] Nicoloso MS., Spizzo R., Shimizu M, Rossi S., Calin GA. MicroRNAs--the micro steering wheel of tumour metastases. Nat Rev Cancer 9 (4): 293-302, 2009. [6] Singh SR and Rameshwar P. MicroRNA in Development and in the Progression of Cancer (1st). Springer. New York City, NY: 2014. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: ilaç direnci, kanser, kemoterapi, mikro RNA. 110 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-006 Nanotaşıyıcı Sistemli Topikal Ürünlere Genel Bakış Sevgi Güngör İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalı, İstanbul Nanoteknoloji alanındaki gelişmeler doğrultusunda, dermatolojik hastalıkların tedavisine ve kozmetik uygulamalara yönelik topikal nanoyapılı topikal ürünlerin geliştirilmiştir. İnsan derisi, özellikle en dışındaki stratum corneum tabakası, bariyer özelliğine sahip mükemmel bir membrandır. Geniş yüzey alanına sahip olması ve kolay erişilebilir olması, deriyi gerek lokal gerekse sistemik etki sağlanması için ilaçların uygulanması açısından ideal kılar. Ancak, ilaçların derinin hedef tabakalarına ulaşması ve/veya sistemik dolaşıma katılımı için, stratum corneum engelinin üstesinden gelmek oldukça zordur. Bu nedenle, derinin bariyer özelliğinin üstesinden gelmek ve böylece topikal biyoyaralanımlarını artırmak, ve aynı zamanda moleküllerin kimyasal stabilitesini artırmak amacıyla, son yıllarda farklı nanotaşıyıcı sistemlerin geliştirilmesi üzerinde çalışılmaktadır. [1]. Topikal nanotaşıyıcların üstünlükleri arasında, özellikle deri hastalıklarının tedavisinde ilaç moleküllerinin derinin belirli tabakalarına hedeflendirilmesi, ilaçların bu tabakalarda uzun süre kalmasının sağlanması, ilaç salım hızının kontrol edilmesi ve ilaçların stabilitesinin arttırılması yer almaktadır [1]. Nanotaşıyıcıların üstünlükleri nedeniyle, dermatoloji alanında mantar enfeksiyonları, akne, psöriasis gibi hastalıkların tedavisine yönelik nanotaşıyıcı sistemlerin topikal uygulamadaki potansiyelleri araştırılmaktadır. Bu yaklaşımla, deriye uygulanmak üzere farklı boyut, şekil ve fonksiyona sahip (veziküler sistemler, lipit yapılı nanopartiküler, nano boyutlu koloidal taşıyıcılar, miseller gibi) nanotaşıyıcılar geliştirilmiştir. [2-5]. Kaynaklar: [1] Güngör S. Nanofarmasötikler ve Uygulamaları, pp. 333-345, Aktif Matbaa ve Reklam Hizmetleri San. Tic Ltd. Şti., İstanbul, 2014. [2] Gürbüz A., Özhan G., Güngör S., Erdal M.S. Arch. Dermatol. Res. 307, 607-615, 2015. [3] Kahraman E., Özhan G., Özsoy Y., Güngör S. Colloids Surf. B, 146, 692-699, 2016. [4] Güngör S., Erdal M.S. Recent Trends in Antifungal Agents, pp. 175-190, Springer International Publishers, Springer, India, 2016. [5] Güngör S. and Rezigue M. Curr. Drug Metab., doi.10.2174/ 13892002186661702221452.40, 2017. Anahtar Kelimeler: Topikal nanotaşıyıcılar, dermatolojik hastalıklar, misel, nanopartikül www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 111 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-007 Kendiliğinden oluşan blok kopolimer sistemlerin karakterizasyon çalışmaları Gökçen Yaşayan1, Francisco Fernandez Trillo2, Stephanie Allen2, Martyn C. Davies2, Cameron Alexander2 Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalı, İstanbul 2 Nottingham Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Nottingham, İngiltere 1 Son yıllarda veziküler sistem oluşturan amfifiller ile ilgili çok sayıda çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalardan elde edilen sonuçlara göre, sentetik polimerlerle hazırlanan veziküler sistemler, fosfolipit veziküllere kıyasla daha yüksek oranda stabilite göstermiştir.[1] Polimerik amfifillerle hazırlanan sistemler ile farklı fiziksel, kimyasal ve mekanik özelliklere sahip sistemler elde edilebilir, polimerlerin yapısı (homopolimer, graft kopolimer, blok kopolimer gibi) ve molekül ağırlığı kontrol edilebilir ve bu sayede iyi tanımlanmış çok yönlü supramoleküler sistemler elde edilebilir. [2] Bu çalışmada poli(fenilakrilamid)-blok-poli(4-akrilamidobütanoik asit) blok kopolimeri kullanılarak, farklı zincir uzunluklarına sahip altı tip blok kopolimer karakterize edilmiştir. Bu amfifilik blok kopolimerden kendiğinden oluşan sistemlerin hazırlanması ve oluşan sistemlerin özelliklerinin değerlendirilmesi amacıyla, çözücü değişim yöntemi (solvent exchange method) kullanılarak veziküller hazırlanmış ve boya hapsetme/serbestleştirme yöntemi (dye inclusion/release assay) ile veziküller değerlendirilmiştir. Daha sonra elde edilen polimerik veziküllerin karakterizasyonu atomik kuvvet mikroskobu, geçirimli elektron mikroskobu, dinamik ışık saçılımı ve zeta potansiyel ölçümleriyle değerlendirilmiştir. Oluşan yapıların stabiliteleri farklı pH aralıklarında değerlendirildikten sonra veziküller bir polikatyon ile kaplanmıştır ve veziküller ile polikatyonun etkileşimi değerlendirilmiştir. En son olarak, hücre kültürü ile veziküllerin hücrelerden alımı değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Kendiliğinden oluşan sistem, blok kopolimer, karakterizasyon, vezikül www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 112 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-008 Bitkisel Ekstre Eldesinde İleri Ekstraksiyon Teknolojilerinin Kullanımı Halil Koyu1, Özlem Yeşil Çeliktaş2, M. Zeki Haznedaroğlu3 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Ana Bilim Dalı, İzmir 2 Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Biyomühendislik Bölümü, İzmir 3 Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Ana Bilim Dalı, İzmir 1 İlaç endüstrisi açısından bitki ekstrelerinin hazırlanmasında biyoaktif bileşen eldesinin yanısıra kaynakların verimli kullanımı gelişime açık bir alandır. Harcanan enerji, solvan, zaman ve hammadde miktarı dikkate alınması gereken kritik parametrelerdir. İleri ekstraksiyon teknolojileri biyoaktif bileşenlere yönelik olarak daha yüksek seçicilik sağlamanın yanında, zehirli atıklara sebep olmaksızın enerji, zaman, hammadde ve organik solvan ihtiyacını azaltmayı amaçlamaktadır [1]. Süperkritik akışkan teknolojileri kullanılarak sıvı fazın çözme gücü ve yoğunluk kuvveti ile gaz fazın difüzivitesi birleştirilerek ileri bir ekstraksiyon sistemi meydana getirilmektedir [2]. Bitkilerde bulunan farklı özelliklere sahip biyoaktif bileşenlerin eldesi ışık, oksijen ve yüksek sıcaklığın sebep olduğu bozulmalardan korunarak, yüksek miktarda solvan tüketimi ve uzun işlem süreleri olmaksızın, yüksek seçicilik ile başarılabilmektedir [3, 4]. Ayrıca inert, nontoksik, solvan ve ağır metal kalıntısı bırakmayan özelliği ile sanayi açısından polifenol bileşiklerinin eldesinde süperkritik akışkan sistemleri en fazla gelecek vaat eden yöntem olarak belirtilmektedir [1]. Mikrodalga destekli ekstraksiyon sistemleri konvansiyonel sistemlere kıyasla önemli oranda kısa işlem süresi, düşük solvan tüketimi, yüksek verim ve seçicilik sunabilmektedir. Yöntem geri kazanımı ve tekrarlanabilirliği açısından da daha iyi sonuçlar elde edilmektedir. İşlem maliyetlerini düşürmenin yanında bitki içeriğinde bulunan bileşiklerin bozulmasında azalma sağlaması yönlerinden daha faydalı bulunmaktadır. Laboratuvar pratiği açısından da ısıtıcı kaynak olarak mikrodalga destekli sistemlerin kullanılması uluslararası organizasyonlar tarafından onaylı bir standart analitik yöntem olarak kabul görmektedir [5]. Süperkritik karbondioksit, subkritik su ve mikrodalga destekli ekstraksiyon sistemleri sayesinde daha yüksek aktiviteye sahip ekstrelerin elde edilebilmesi ilaç endüstrisi açısından da ileri ekstraksiyon tekniklerinin kullanımının önemine işaret etmektedir. Kaynaklar: [1]Shi, J., Nawaz, H., Pohorly, J., Mittal, G., Kakuda, Y., Jiang, Y.M. Food Reviews International. 21, 139-166, 2005. [2]Melo, M.M.R., Silvestre, A.J.D., Silva, C.M. The Journal of Supercritical Fluids. 92, 115-176, 2014. [3]Koyu, H., Kazan, A., Ozturk, T.K., Yesil-Celiktas, O., Haznedaroglu, M.Z. The Journal of Supercritical Fluids. In Press, 2017. [4]Kazan, A., Koyu, H., Turu, I.C., Yesil-Celiktas, O. The Journal of Supercritical Fluids. 92, 55-59, 2014. [5]Florez, N., Conde, E., Dominguez, H. Journal of Chemical Technology and Biotechnology. 90, 590-607, 2015. www.ivekkongre.com İlaç veekstresi, Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: Bitki Ekstraksiyon, Süperkritik akışkan 113 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-009 Antiproliferative activity of Centaurea virgata Lam. and isolation of its secondary metabolites Ferda Eser1, Ayse Sahin Yaglioglu2 Amasya Üniversitesi Suluova MYO, Suluova/AMASYA Çankırı Karatekin Üniversitesi, Kimya Anabilim Dalı, ÇANKIRI 1 2 The genus Centaurea L. (Asteraceae) is represented by a very large number of species, distributed in particular in southwest, central and east of Turkey. Furthermore Centaurea is a polymorphous genus and comprises 400 to 700 species of annual, biennial and perennial grassy plants, rarely dwarf shrubs predominantly distributed in Europe and Asia [1]. Centaurea is represented in Turkey with 179 native species out of which 109 of are endemic [2,3], and it is the richest genera in terms of endemic species with the rate of 61.6%, and these are herbaceous perennial herbs grown in mountain slopes and dry lands distributed mainly in Eastern part of Turkey. Many species of the genus Centaurea have long been used in traditional medicine to cure various ailments and also many members of the genus are reported to be used in Anatolian folk medicine [4]. In the present study, antiproliferative activities of various extracts of C. virgata were determined against HeLa (human cervical cancer) and C6 (rat brain tumor) cell lines. The most active extract (CH2Cl2) was subjected to column chromatography in order to isolate active compounds. Daucosterin and cnicin were isolated from the CH2Cl2 extract of the plant. Structure elucidation of the isolated compounds were performed using 1D and 2D NMR techniques along with comparison of literature data. It is observed that, Daucosterin and cnicin were found effective on HeLa and C6 cells, respectively. Anahtar Kelimeler: Antiproliferative activity, Centaurea virgata Lam., extract, secondary metabolite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 114 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-010 Isolation of Seconder Metabolites and Their in vitro Anticancer Studies from Satureja boissieri İbrahim Demirtaş1, Muhammed Altun1, Ali Rıza Tüfekçi1, Lütfi Behçet2 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Fen Fakültesi, Kimya Bölümü, 18100, Çankırı 2 Bingöl Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 12000, Bingöl 1 The Lamiaceae family, including the genus Satureja boissieri, is the third richest family in Turkey with 45 genera, 846 species, 735 taxa and 44.2% endemism. Satureja boissieri grows in very limited regions in our our country collected from Bingöl province. They are consumed as herbal tea in these regions [1]. Plant samples were first extracted in different solvents. Then the antiproliferative effects of the samples were examined. The resulting active extract was fractionated by column chromatography to get the active components. The structures of the isolated flavons and their methoxy substituted derivatives (1-6) were clarified by proton and carbon NMR techniques. Chemical structures were also elucidated by 2D NMR and MS data analyses.In addition, studies were performed to characterize molecules with spectroscopic data. The data obtained in this study were discussed in comparison with the literature data. Considering these and similar flavonoid derivatives, different activity studies should be carried out in order to recommend the use of multiple methoxy flavonoids in cosmetic, medical and food applications. The solvent extract of Satureja boissieri exhibited the most powerful effect on the antiproliferative activities, while the methanol:chloroform (1:1) extract exhibited the most effective antiproliferative activity against human cervical adenocarcinoma (HeLa) cell line. The isolated compounds are also tested against Cell Migration and Cell Invasion Assay Applications using xCELLigence Real Time Cell Analyser system (RTCA DP). Once cervical cancer cells shed into the peritoneal fluid, they aggregate and then bind to and invade through the peritoneal lining to establish secondary tumors. The complexity of this metastatic process makes it difficult to study, particularly in a quantitative manner. In the example highlighted in a study, a model of the peritoneal lining, including a basement membrane matrix covered by a mesothelial cell monolayer, was established within the upper chambers of a CIM-Plate. The chemotaxis-fueled invasion of cancer spheroids through these layers was then quantitatively monitored in real-time using the xCELLigence RTCA DP system. The bio-guided isolation studies, six flavonoid derivatives including methoxy flavones as well as flavonons were isolated from Satureja boissieri growing in Turkey for the first time. These phenolics were compaired with literatures and observed the effects of the methoxy groups. Acknowledgment: This work was supported by TUBITAK (Project No: 115Z627) Reference: 1) Oke-Altuntas, F.; Demirtas, İ.; Tufekci A. R.; Koldas, S.; Gul F.; Behçet, L.; Gecibesler, H. İ. "Inhibitory Effects of the Active Components Isolated from Satureja Boissieri Hausskn. Ex Boiss. On Human Cervical Cancer Cell Line", J. Food Biochem. 2016, 40, 499. Keywords: {Sature boissieri}, flavonoids, methoxy flavonoids, antiproliferative activities Isolated flavonon, flavonoid and methoxy substituted flavonoids isolated from Satureja boissieri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Isolated flavonon, flavonoid and methoxy substituted flavonoids isolated from Satureja boissieri 115 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-011 Protective Effect of Chard (Beta vulgaris L. var. cicla) on Valproic Acid Induced Liver Injury in Rats Sevim Tunali1, Esin Ak2, Sule Cetinel3, Refiye Yanardag1 Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, Istanbul, Turkey Department of Histology and Embryology, Faculty of Dentistry, Marmara University, Istanbul, Turkey 3 Department of Histology and Embryology, Faculty of Medicine, Marmara University, Istanbul, Turkey 1 2 BACKGROUND: Valproic acid (VPA) is a commonly utilized anti-epileptic drug (AED) in the management of outpatient epilepsy and the emergent treatment of seizures. Side effects of VPA include hepatotoxicity, pancreatitis, and bone marrow suppression [1,2]. Chard (Beta vulgaris L. var. cicla) is an herbaceous biennial leafy vegetable cultivated in many parts of the world.Beta vulgaris L. species are used as a popular folk remedy for liver and kidney diseases [3,4]. AIM: In this study, we aimed to investigate the effects of chard extract on VPA induced liver toxicity. MATERIALS-METHODS: Female rats were divided into four groups as intact control animals, VPA (0.5 g/ kg/day, i.p.), chard (100 mg/kg/day, oral) and VPA+chard (in same dose and time) given groups for seven days. Chard extract was given 1 h prior to the administration of VPA. On the 8th day the animals were sacrificed under anesthesia and serum and liver tissue samples were taken from animals. For light microscopic investigations, samples of liver tissue were fixed in 10% formaldehyde and routinely processed for paraffin embedding. Approximately 5-μm thick paraffin sections were stained with Hematoxylin and Eosin (H&E) for general morphology. Aspartate (AST), alanine (ALT) transaminase and alkaline phosphatase (ALP) activities were also determined in the serum samples. RESULTS: In the VPA group, severe vascular congestion and dilatation in sinusoids and cytoplasmic vacuolization in hepatocytes were the prominent features of the morphologic damage. Treatment with chard in the VPA induced group, had reduced vascular congestion and dilatation in sinusoids prominantly but in some areas cytoplasmic vacuolization in hepatocytes were still present. In VPA group, serum AST, ALT and ALP activities were increased compared to control groups. Administration of chard extract decreased serum AST, ALT and ALP activities in VPA group. CONCLUSION: Treatment with chard extract may have hepatoprotective effects against VPA-induced toxicity and could be considered as an effective agent in accordance with its traditional use. References : [1] Ghannoum M, Laliberté M, Nolin TD, MacTier R, Lavergne V, Hoffman RS, Gosselin S. Clin Toxicol (Phila). 53,454-65, 2015. [2] Belcastro V, D'Egidio C, Striano P, Verrotti A. Epilepsy Res.107,1-8,2013. [3] Sacan, O. and Yanardag Chem. Toxicol. 48,Knowledge 1275–1280, 2010 and Pharmacies İlaç ve R. Food Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Sharing on Pharmaceuticals [4] Maraie NK, Abdul-Jalil TZ, Alhamdany AT and Janabi HA. WJPPS, 3, 05-19, 2014. www.ivekkongre.com Keywords: Valproic acid, chard, liver 116 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-012 Eczacılıkta Yeni Bir Çağ: Kişiselleştirilmiş Tıp, Kök Hücreler ve Rejeneratif Tıp Yağız Anasız1, Rıza Köksal Özgül2, Duygu Uçkan Çetinkaya1 Hacettepe Üniversitesi, Kök Hücre Araştırma ve Uygulama Merkezi (PEDISTEM); Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Kök Hücre Bilimleri Anabilim Dalı, Ankara 2 Hacettepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Metabolizma Bilim Dalı; Kök Hücre Araştırma ve Uygulama Merkezi (PEDISTEM); Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Kök Hücre Bilimleri Anabilim Dalı, Ankara 1 Gelişen teknoloji ile “yaygınlaşan ve görece ucuzlayan” yüksek çıktılı analizlerden elde edilen sonuçlar, multidisipliner perspektif ile yorumlanarak, fizyolojik ve patofizyolojik olayları organ ve doku skalasından çıkarıp, hücresel seviyeye indirerek DNA, protein, mRNA ve hatta metabolit ölçüsünde anlaşılmasını kolaylaştırmaktadır. Neden ve nasıl sorusuna daha kolay cevap bulunmasını sağlayan bu yaklaşımla elde edilen sonuçlar, rasyonel tedaviye yeni ve etkin bir şekil kazandırmakta ve "kişiselleştirilmiş tıp" olarak adlandırılmaktadır. Kişiye özel tanı ve tedavi olarak da tanımlanabilen kişiselleştirilmiş tıp, klasik ilaç ve eczacılık uygulamaları ile yakalanamayan tedavide başarı oranını arttırmayı hedeflemektedir. Kendini yenileyebilen, farklılaşabilen ve klon oluşturabilen, kısa, basit ve popüler adı ile kök hücreler bu alanda en önemli ve gelecek vadeden oyuncular olarak nitelendirilmektedir. Günümüzde yeni ilaç keşif süreci başta olmak üzere, rejeneratif ve restoratif amaçla preklinik ve klinik seviyedeki çalışmalarda kök hücreler yaygın olarak kullanılmaktadır. Literatürde immünolojik özellikler, farklılaşma kapasiteleri ve izolasyon verimleri açısından farklı özelliklere sahip tanımlanmış pek çok kök hücre tipi bulunmaktadır. Eczacılar, kök hücrelere ilişkin ulusal ve uluslararası seviyedeki kılavuzları oluşturma ve yasal düzenlemeleri şekillendirme görevlerinden bağımsız olarak; kök hücre uygulamaları ve kişiselleştirilmiş tıp alanında mevcut çalışmaları takip etmeli, böylece yeni ilaçların geliştirilmesinin önünü açacak nitelikteki moleküler seviyedeki bulguları yorumlayarak temel eczacılık bilgileri ile birleştirmelidir. Anahtar Kelimeler: Kişiselleştirilmiş Tıp, Kök Hücre Uygulamaları, Rejeneratif ve Restoratif Tıp www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 117 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-013 Benefits and risks of stem-cell therapy Rümeysa Gedikli, Fikriye Uras Biochemistry Department, Marmara University Faculty of Pharmacy, Istanbul, Turkey Certain human tissues are able to repair themselves quite well after injury, but others do not repair at all. When part of the liver is lost by disease or injury, it is able to grow back to its original size. Regeneration is the re-growth of some organs in response to tissue damage. The skin is constantly being renewed and repaired. However, many other tissues cannot regenerate themselves. Stem cells are undifferentiated cells which have the ability to divide indefinite periods in culture and self-renew, and to differentiate into various types of specialized cells. There is possibility to provide a renewable source of replacement cells for those suffering from degenerative diseases by directing stem cells to differentiate into specialized cell types. Mature organisms have adult stem cells to replenish dying cells and regenerate damaged tissues including the skin, blood, and gut. They are also an essential source of cells for healing and regeneration in response to injury. Clinically approved uses of stem cell therapy are limited to bone marrow stem cell transplants for leukaemias and lymphomas, skin cells for repairing skin in the case of burns, and corneal stem cells for some forms of ophthalmic disorders. The term Regenerative Medicine refers to the possibility of engineering damaged tissues and organs by steering the body's own repair mechanisms to heal irreparably damaged tissues or organs. It also includes the possibility of growing tissues and organs in the laboratory and safely implanting them when the body cannot heal itself. Unlike embryonic stem cells, the use of human adult stem cells is not considered to be controversial. Although a great deal of stem cell therapy is still experimental, initial clinical experience with somatic stem cell therapy may appear promising. However, many questions regarding the potential risks have not yet been answered. The potency of the stem cells (pluri- or multipotent) is an essential factor contributing to the risk of tumor formation. Stem cell based medicinal products, supplements, are developed to obtain a natural way of stimulating the release of circulating stem cells within the body. The identified risks in clinical experience or potential/theoretical risks include tumor formation, unwanted immune responses and the transmission of adventitious agents. The tumorigenic potential of stem cell based medicinal products also depends on other intrinsic and extrinsic risk factors, such as the site of administration and the need for in vitro culturing. The manipulation of the cells may also contribute to the tumorigenic potential. Future cellular therapeutics are thought to be useful for diseases including Alzheimer’s, Parkinson’s, Crohn’s, diabetes, stroke, traumatic brain injury, spinal cord injury, myocardial infarction, osteoarthritis rheumatoid arthritis, wound healing, amyotrophic lateral-sclerosis, muscular dystrophy, cancer, baldness, blindness, and deafness. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Keywords: Stem Cells, Stem-Cell Therapy, Regenerative Medicine, Adult Stem Cells 118 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-014 Biyoteknolojik Yetim İlaçlar Nefise Özlen Şahin, Ece Çobanoğlu Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Biyoteknoloji Anabilim Dalı, Mersin Yetim ilaçlar, yaşamı tehdit eden, ya da engellilik yaratan nadir hastalıkların teşhisi, önlenmesi, veya tedavisinde kullanılan beşeri tıbbi ürünlerdir [1]. Mendelyen kalıtım gösteren nadir hastalıklar tüm canlı doğumların %0.4’ünde gözlemlenmektedir [2]. Nadir hastalıklar; düşük prevalans gösteren hastalıklardır ve bu spesifik hastalıklara karşı tedavi yetersizdir [2]. Avrupa’da 5/10.000 kişiden daha az kişide görülmesinin yanında hayat boyu tedavi gerektiren ya da kronik, yıpratıcı hastalıklar nadir hastalık olarak belirtilmektedir [1,2]. ABD’de ise; 200.000 kişiden az kişiyi etkileyen hastalıklar, nadir hastalık olarak tanımlanmaktadır. Bu değer, Amerikan nüfusu göz önüne alındığında yaklaşık olarak 6,5/10 000’a eşdeğerdir. Bilinen 7000’den fazla nadir hastalık mevcuttur. Bu da sadece Avrupa’da 25 milyondan fazla hasta anlamına gelir. Nadir hastalık sayısı bu denli çok olmasına karşın, günümüzde, tedavisi mümkün olanların sayısı 200-300 ile sınırlıdır. Nadir hastalıklar, genellikle, genetik temellidir. Yenidoğan, çocuk ve genç yetişkinlerde sık görülürler. Bu hastalıkların tanısı güçtür. Çoğunlukla, yanlış tanı konmaktadır. Bu da hastanın çok geç fark edilmesine veya etkin bir tedavi uygulanamadan ölümüne yol açmaktadır. Hasta popülasyonunun sınırlı olması nedeniyle, ilaç endüstrisi bu alanda fazla çalışma, üretim ve yatırım yapmamaktadır. Nadir hastalık tanısı konmuş hastalara etkin tedavinin sağlanmasının yanısıra, farmasötik ve biyoteknoloji şirketlerinin yetim ilaçlar konusuna yatırım yapmalarını teşvik etmek amacıyla, AB ve ABD’de bazı yasal ve finansal düzenlemeler yapılmıştır. 1983’te ABD’de “Yetim İlaç Yasası” (Orphan Drug Act) yürürlüğe girmiştir. AB’de ise bu konuda ancak 1999’da yasal düzenleme yapılabilmiştir. Türkiye’de mevcut bir yetim ilaç mevzuatı henüz bulunmamaktadır. Bu alanda yapılan çalışmalar, 2007’de yurtdışından ilaç temini esasları ve protokolünün çıkmasıyla başlamıştır. 2011’de Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından Ulusal Yetim İlaç Kılavuz Taslağı hazırlanmış ve sektör temsilcileriyle paylaşılarak önerileri alınmıştır. Taslak, 2014’te, İlaç Bilincini Geliştirme ve Akılcı İlaç Derneği tarafından düzenlenen “Nadir Hastalıklar ve Yetim İlaç Sempozyumu ve Yetim İlaç Yönetmelik Çalıştayı”nda güncellenmiştir. Ülkemizde yetim ilaç kategorisindeki ilaçların üçte biri ruhsatlıdır, üçte biri ise, TEB aracılığıyla temin edilmektedir. Geri kalanına ulaşımda ciddi zorluklar yaşanmaktadır. Ülkemizde, özellikle biyoteknolojik yetim ilaçlara yönelik spesifik bir çalışma mevcut değildir. Biyoteknolojik yetim ilaçları örnekleyecek olursak; Genzyme firması tarafından üretilen ve Gaucher hastalığının tedavisinde kullanılan Ceredase’dan söz edebiliriz. Biyoteknolojik yetim ilaçlara yönelik tedavi teşhis merkezlerinin kurulması, Orphanet ile ortaklaşarak referans bir sistemin oluşturulması, nadir hastalıkların kayıtlarının çıkarılması, epidemiyolojik çalışmaların yapılması; fiyatlarında esnek hale getirilmesi ve yetim ilaç üretimine dair altyapının kurulması konusunda ülkemizde büyük adımların atılması gerekmektedir. Bu çalışmada, biyoteknolojik yetim ilaçlar örneklerle tanımlanıp bu konuda karşılaşılan sorunlar, ülkemizde biyoteknolojik yetim ilaçlarla ilgili yapılan ve yapılması gereken çalışmalar ele alınacaktır. KAYNAKLAR: www.ivekkongre.com 1. Braun M, Farag-El-Massah S, Xu K, Coté T. Nature Reviews Drug Discovery, 9, 519-522, 2010 İlaç ve Eczacılıkta / Global D. Knowledge Sharing Klinikleri on Pharmaceuticals and Pharmacies 2. Bayram Y, Karaca E, Akdemir Z,Küresel AtikBilgi M,Paylaşımı Pehlivan Türkiye J Pediatri Sci, 12(4), 46-53, 2016. Anahtar Kelimeler: biyoteknolojik yetim ilaçlar, yetim ilaç, nadir hastalıklar, biyoteknoloji 119 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-015 Ortak Yaşam Alanlarında Bulunan Stafilokoklar ile Bunların Antibiyotiklere Duyarlılıkları ve Virulans Faktörleri Erkan Rayaman, Bahar Koca, Pervin Rayaman, Ümran Soyoğul Gürer Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Mikrobiyoloji Anabiim Dalı, İstanbul Stafilokoklar birçok tür içermekte olan, vücudumuzun normal florasında yer alan, çevrede sıklıkla gözlenen ve bazı türleri insan sağlığını ciddi derecede tehdit eden mikroorganizmalardır. Stafilokoklar genel olarak koagülaz özelliklerine göre iki gruba ayrılmaktadır. Koagülaz pozitif Stafilokoklardan (KPS) olan, Staphylococcus aureus Stafilokok cinsi içinde en sık karşılaşılan patojen mikroorganizmadır. Koagülaz negatif Stafilokoklar (KNS) genellikle insanın normal florasında bulunmakta ve çoğunlukla fırsatçı enfeksiyonlara yol açmaktadır. KNS’lar içinde özellikle Staphylococcus epidermidis, Staphylococcus saprophyticus, Staphylococcus haemolyticus ve Staphylococcus lugdunensis sıklıkla enfeksiyonlara yol açmaktadır. Stafilokok türlerinin yarattığı en önemli sorunlardan biri de antibiyotik direncidir. Direnç, özellikle de metisilin direnci hastane kaynaklı etkenlerde yaygın olarak görülmektedir. Bununla birlikte toplumda bulunan koagülaz pozitif ve negatif türlerde de metisilin direncine rastlanmakta ve KNS’lerin metisilin direncinin yayılmasında kaynak rolü oynadığına dair görüşler bulunmaktadır. Stafilokokların virulansında rol oynayan faktörler ise çoğunlukla hücre duvarı yapıları, kapsül, biyofilm oluşumu, yüzey proteinleri, enzimler ve toksinleridir [1, 2]. Hastane kökenli stafilokokların antibiyotik duyarlılıkları, virulans faktörleri ve dağılımları hakkında birçok çalışma yapılmasına karşın, günlük hayatta karşılaşabileceğimiz, ortak kullanım alanlarında yer alan stafilokok türleri ve özellikleri hakkında yeterli bilgi bulunmamaktır. Stafilokokların gelecekte de önemli sağlık sorunlarına yol açabilme ihtimaline bağlı olarak, ortak yaşam alanlarında bulunan stafilokok türlerinin ve özelliklerinin belirlenmesinin önemli olduğunu düşünmekteyiz. Bu nedenle çalışmamızda ortak yaşam alanlarında yer alan ve günlük hayatta karşılaşabileceğimiz stafilokok türlerinin, virulans faktörlerinin ve antibiyotik duyarlılıklarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda, İstanbul’daki çeşitli semtlerden, toplu ulaşım araçları, para çekme makinaları, alışveriş merkezleri, yürüyen merdiven bantları gibi toplu kulanım alanlarından 500 örnek alınmıştır. Alınan bu örneklerden saf kültürler elde edilip, MID 66 STAPH ID kiti ile tür tayini yapılmıştır. Daha sonra mikroplak yöntemi ile biyofilm üretimi, kanlı agar besiyerinde hemolizin üretimi, skim milk agarda proteinaz üretimi ve tributyrin agarda lipaz üretimi araştırılmıştır. İzolatların 33 antibiyotiğe olan duyarlılıkları CLSI ve EUCAST önerilerine uygun olarak yapılmıştır. Çalışma sonucunda 500 adet çevresel yüzey örneğinden 15 türe ait, 233 adet stafilokok izolatı elde edilmiştir. İzolatların 195 adeti KNS, 38 adeti KPS olarak belirlenmiştir. İzolatların %19’u DNaz, %61’i biyofilm, %93’ü lipaz, %3’ü proteaz, %37.3’ü hemoliz pozitif olarak bulunmuştur. Hemolitik aktivite için nonhemolitik türlere daha fazla raslanmıştır. Test edilen antibiyotiklerden penisilin ve eritromisine karşı yaygın direnç gözlenmiştir. Total olarak 35 adet metisiline dirençli izolat saptanmıştır. Bunların 5’i KPS ve 30’u KNS’dir. Günlük yaşantımızda farklı özellikte stafilokok türleri ile sürekli temas halinde olduğumuz görülmüştür. Ayrıca çevremizdeki stafilokokların virulans özellikleri ve anbiyotik direnci ile fırsat bulduğunda ciddi enfeksiyonlara yol açabilecek potansiyele sahip olduğu görülmüştür. Bu çalışma, Marmara Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından SAG-C-YLP-08042015-0103 numaralı proje ile desteklenmiştir. www.ivekkongre.com Kaynaklar: 1- Becker K, Heilmann C, Peters G.Paylaşımı CoagulaseNegative Staphylococci. CRM. 2014; 24: 870-926. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 2- Foster TJ, Georghgane JA. Staphylococcus aureus. In: Tang YW, Susman M, Liu D, Poxto J ve Schwartzman J, eds. Molecular Medical Microbiology. 2. ed. USA: Elsevier; 2015, p: 653- 656. Anahtar Kelimeler: Stafilokoklar, izolasyon, identifikasyon, virulans faktörleri, antibiyotik duyarlılık 120 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-016 Investigation of The Relationship Between İnfluenza A Virus Nuclear Export Protein and Cellular Nuclear Pore Complex Related Proteins * Burçak Şenbaş, Ayşegül Pirinçal, Kadir Turan Department of Basic Pharmaceutical Sciences, Faculty of Pharmacy, Marmara University, Istanbul, Turkey Influenza A viruses are contagious and causative of recurrent pandemics in humans. These viruses are enveloped viruses classified as Orthomyxoviridae family. The genome of influenza A virus is composed of eight single-stranded, negative sense RNA molecules. Nuclear export protein (NEP or NS2), which is the subject of this work, is encoded from the eighth segment of the viral genome with alternative splicing. The function of NEP is to mediate the nuclear export of viral ribonucleoprotein complexes (vRNPs) by acting as an adaptor between vRNPs and cellular nuclear pore complex (NPC) related proteins. In this work, it was aimed to reveal the relationship between NEP and NPC related proteins, NUPL2 and NUP214 at molecular level. NUPL2 and NUP214 proteins were determined as candidate proteins with yeast two-hybrid (Y2H) assay. For the Y2H assay, influenza A virus NEP protein was used as a bait and assayed for interaction with the proteins encoded by cDNAs of HEK293 cells. The genes coding NUPL2 and NUP214 proteins that showed interaction with the NEP in yeast cells and the NEP gene were cloned in the mammalian expression vectors, and were used in the research carried out with mammalian cells. The expression and cellular localization of these proteins in HEK293 or HeLa cells were detected with SDS-PAGE / Western blotting and immunofluorescence assays (IFA). Western blotting analysis showed that viral NEP and host proteins NUPL2 and NUP214 were efficiently expressed in HEK293 cells. HeLa cells were used for detection of cellular localization of these proteins with IFA. Influenza virus NEP tagged with flag proteins showed dominantly nuclear localization. Carboxyl-terminal half of NUP214 protein tagged with HA was localized in nucleus of HeLa cells when expressed alone. NUPL2 protein tagged with HA showed nuclear or cytoplasmic localization about half. The relationship of viral NEP and host proteins was investigated in co-tranfected HeLa cell with IFA. It was shown that co-expression of NEP/ NUPL2 and NEP/NUP214 interfere with the cellular localization of each other and shows co-localization in HeLa cells. These results strongly confirmed the functional relationship between viral NEP and host NUPL2 and NUP214 proteins not only in yeast cells, but also in the mammalian cells. Thus, the data obtained in this study suggested that at least two of the NPC-related proteins, NUPL2 and NUP214 have a relationship with NEP to transport of vRNPs into the cytoplasm of host cells, which is a vital function for the viral maturation in the cells. In this regard, NEP and NPC related proteins can be considered as targets for the developing of antiviral drugs. www.ivekkongre.com *This work was supported by a grant from the scientific research foundation of Marmara University (grant number: SAG-C-YLP-131016-0438) The Technological Research Council of Turkey (grant numİlaç ve Eczacılıktaand Küresel Bilgi Scientific Paylaşımı / Globaland Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies ber: 112S518). Keywords: Influenza, NEP, NS2, Nuclear Pore Complex 121 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-017 The Corelation Between Chromatographic Profile and Carbonic Anhydrase Inhibitory Activity of Plant Extracts Derya Cansız1, Murat Küçük2, Semra Alkan Türkuçar2, Uğur Kardil3 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Karadeniz Technical University 2 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Karadeniz Technical University 3 Department of Genetics and Bioengineering, Faculty of Engineering and Natural Sciences, Gümüşhane university 1 Carbonic anhydrase (CA) is a vitally important enzyme in the removal of metabolically produced CO2 from the medium through its conversion to HCO3- and H+ ions. The common CA modulator drugs, most of which are synthetic, found in the market have many side effects and low solubility in bodily fluids. The high bio-incompatibility and side effects of the synthetic drugs increased the tendency towards plant based drugs. In this study CA inhibitory activity of plant extracts were determined by utilizing commonly used esterase and hydratase activity determinations. Three different solvents (water, % 40 acetonitrile and % 40 methanol in water) were used in the extraction of plants. HPLC chromatographic profiles of the samples were determined along with the activity measurements. The effect of active composition of the extracts resulting from the type of solvent was demonstrated by comparing chromatographic profiles and CA inhibitory activities. Correlation of both esterase and hydratase inhibitory activities with total chromatographic area were high for acetonitrile extracts. It seems evident that phenolic compounds in plants extracted with acetonitrile were more affective on the enzyme than those extractable with other two solvent types. Lowest correlation of esterase and hydratase activities with the total chromatographic area was observed for water extracts. *This study is supported by 2210-C Priority Areas Domestic Master Scholarship Programme for TUBITAK-BIDEB. References: 1. Supuran C.T., Scozzafava A., Casini A., Med. Research Reviews. 23, 146-189, 2003. 2. Supuran C.T., Nature Reviews Drug Discovery. 7, 168-181, 2008. Keywords: carbonic anhydrase,esterase activity, hydratase activity, inhibition The Corelation Between Chromatographic Profile and Carbonic Anhydrase Inhibitory Activity of Plant Extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 122 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-018 Gelişimsel nörotoksik kimyasallar ve in vitro 3 boyutlu beyin modeli Özge Cemiloğlu Ülker Ankara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, F. Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara Günümüzde her altı çocuktan birine gelişimsel bozukluk tanısı konmaktadır ve bu vakaların birçoğu merkezi sinir sistemini kapsamaktadır. Son yıllarda bu gelişimsel nörolojik bozuklukların rapor edilmesinde büyük bir artış görülmektedir. Buna en önemli sebep olarak ilaç ve endüstriyel kimyasallara maruziyetin artması gösterilmektedir [1,2]. İlaç türevleri ile ilgili çalışmalarda, özellikle hamileliğin erken dönemlerinde kullanılan misoprostol ve valproik asit’in çocuklarda görülen otism ile ilişkili olabileceği ileri sürülmektedir [3]. Genel görüş, gelişen merkezi sinir sisteminin kimyasallara yetişkin merkezi sinir sistemine oranla çok daha duyarlı olduğu şeklindedir. Bunu sebebi olarak gelişen beyinde kan beyin bariyeri hala tam olgunlaşmamış olması, düşük vücut ağırlığına karşın maruz kalınan kimyasalların absorbsiyonunda artış olması ve ekzojen kimyasalları detoksifiye edememesi veya çok yavaş etmesi sayılabilir [4]. Bu kadar önemli bir sağlık problemi olmasına karşın, ilaçların, çevresel ve endüstriyel kimyasalların gelişimsel nörotoksik etki oluşturup oluşturmadığı ile ilgili önemli bir bilgi eksikliği mevcuttur. OECD yönergesinde yer alan in vivo anazlizler, çok pahalı ve uzun zaman alıcı olduğu için şimdiye kadar çok az sayıda bileşik incelenebilmiş ve sadece birkaç bileşik gelişimsel nörotoksikan olarak tespit edilebilmiştir. Bu nedenle gelişimsel nörolojik toksik etkileri saptamak için kullanılabilecek in vitro test stratejilerini saptamak için uluslar arası workshoplar düzenlenmiş ve halk sağlığının korunması açısından çok gerekli olan risk değerlendirmesinin yapılabilmesine olanak sağlayabilecek yeni bir in vitro test yöntemi geliştirilmesinin gerekliliği ortaya konmuştur. Primer 3 boyutlu hücre modellerinin transkriptomik ve metabolomik yaklaşımlarla kombine edilmesi ile oluşturulan bu yeni in vitro yöntem üç boyutlu beyin modeli olarak adlandırılmış ve gelişimsel nörotoksikanların saptanmasında kullanılmaya başlanmıştır. Kaynaklar: [1]. Kuehn BM, JAMA. 304: 27-28, 2010. [2]. Sagiv SK., Thurston SW., Bellinger DC., Tolbert PE., Altshul LM., Korrick SA., Am J Epidemiol. 171: 593-601, 2010. [3]. Landrigan PJ., Curr Opin Pediatr. 22(2):219-25, 2010. [4]. Tilson HA. Neurotoxicol. 21: 189-194, 2010 Bu proje TÜBİTAK, 2219- Doktora sonrası araştırma bursu kapsamında desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: gelişimsel nörotoksisite, gelişimsel nörotoksik kimyasal maddeler, in vitro 3 boyutlu beyin modeli www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 123 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-019 Resveratrol Protects Against Ionizing Radiation-Induced Multiple Organ Damage in Rats Ayfer Beceren1, Esin Ak2, Sezgin Aydemir1, Beste Melek Atasoy3, Ayşe Dağlı Değerli3, Feriha Ercan4, Göksel Şener5 Marmara University, School of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Toxicology, Istanbul, Turkey Marmara University, Faculty of Dentistry, Department of Histology and Embryology, Istanbul, Turkey 3 Marmara University, School of Medicine, Department of Radiation Oncology, Istanbul, Turkey 4 Marmara University, School of Medicine, Department Histology and Embryology, Istanbul, Turkey 5 Marmara University, School of Pharmacy, Department of Pharmacology, Istanbul, Turkey 1 2 Radiotherapy is utilized for the treatment of prostate cancer, however this therapeutic option gives rise to remarkable short and long-term complications along with its beneficial oncological effects. The aim of this study was to investigate the ameliorative effects of a well-known antioxidant agent, resveratrol (RVT), against radiation-induced reactive oxygen species (ROS), in a rat model of pelvic irradiation. Thirty Sprague Dawley rats were divided into 5 groups; control (C), radiation – early period (1 week) (Rd-E), radiation – late period (10 weeks) (Rd-L), Rd-E + resveratrol (Rd-E+RVT) and Rd-L + resveratrol (Rd-L+RVT). Irradiation was performed based on the treatment of localized prostate cancer after 3D planar configuration as a total of 20 Gy. Resveratrol was given 10 mg/kg orally 1 week for Rd-E+RVT group and 10 weeks for Rd-L+RVT. At the end of the experimental period, rats were sacrificed for tissue collection (rectum and colon). Tissue levels of malondialdehyde (MDA)- an index of lipid peroxidation-, glutathione (GSH)—a key to antioxidant- and myeloperoxidase (MPO) activity an index of neutrophil infiltration—were estimated in colon and rectum tissues. All tissues were also examined histologically under a light microscope. Malondealdehyde (MDA) levels and myeloperoxidase (MPO) activities were increased in both early and late irradiation groups. Resveratrol treatment reversed these parameters back to the control levels in both Rd-E+RVT and Rd-L+RVT groups. Glutathione (GSH) levels were decreased in Rd-E and Rd-L groups and were reversed back to the control levels with resveratrol treatment in both early and late periods. Rd-E and Rd-L groups showed degenerated epithelium and glands, inflammatory cell infiltration and submucosal edema in both colon and rectum tissues. Resveratrol treatment deceased histopathological damage in both colon and rectum tissues. In conclusion, the present data demonstrate that RVT attenuates irradiation-induced oxidative organ injury possible through its antioxidant properties, suggesting that RVT may have a potential benefit in enhancing the success of radiotherapy and preventing its late complications. Keywords: Irradiation, Resveratrol, Lipid peroxidation, Glutathione, Myeloperoxidase www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 124 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-020 Ankara İlinde Reçetelenen İlaçlara Bağlı İstenmeyen Etkilerin İzlenmesi ve Farmakovijilans Konusunda Farkındalığın Artırılması Nergiz Nemutlu1, Belma Koçer Gümüşel2 1 1 Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Ankara Hacettepe Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, F. Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara Advers ilaç reaksiyonlarının (AİR) gerek insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri gerekse gözlenen etkilerin tedavisi için harcanan kaynakların büyüklüğü dikkate alındığında, olası istenmeyen etkilerin öngörülebilmesi ve önlenebilmesinin önemi anlaşılmaktadır. Bu nedenle farmakovijilans ile ilgili farkındalığın oluşturulması ile hastalar ve sağlık çalışanları tarafından AİR bildiriminin artırılması güvenli ilaç kullanımı açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, Ankara ilinde gözlenen AİR sıklığı; AİR’lere neden olan ilaç grupları ve en sıklıkla etkilenen sistem-organ sınıflarının belirlenmesi amacıyla veri toplanması, Ankara içinde olası bölgesel farklılığın tespit edilebilmesi ve hastaların AİR bildirimi konusunda farkındalığının artırılması hedeflenmiştir. Ankara Eczacı Odası’na bağlı Çankaya, Yenimahalle ve Elmadağ ilçelerinde rastgele örnekleme yöntemiyle belirlenmiş olan eczanelere başvuran hastalar ile yüz yüze görüşülerek yapılan bir anket çalışması yürütülmüştür. Toplamda 359 tanesi yetişkinlerde, 69 tanesi çocuklarda olmak üzere 428 anket tamamlanmıştır. Anketlerin %19,6’sının (n=84) bir veya daha fazla AİR içerdiği tespit edilmiştir. Saptanan AİR’ler Sistem Organ Sınıfları’na göre değerlendirildiğinde en sıklıkla etkilenen sistem-organ sınıfının “Deri ve Deri altı Doku Hastalıkları” (%19,8) olduğu belirlenmiştir. En sıklıkla AİR’ye neden olan ilaç grubu, “Sistemik Kullanılan Antiinfektifler %21,1)” olup, bu grup içinde “florokinolon” grubu antibiyotikler ilk sırada yer almıştır. AİR içeren anketler incelendiğinde %18,8 (n=16)’inin tedavi edildiği; %9,6 (n=41)’sınde AİR’nin bir eczacı ya da hekime bildirildiği ve %7,7 (n=33)’sinde AİR’nin ciddi olarak nitelendirilebildiği belirlenmiştir. “AİR’lerin TÜFAM’a bildirilmesi gerektiği biliniyor mu” sorusuna verilen “evet” yanıtlarının oranı %7,7’dir. Saptanan AİR’lerin ilaç ile ilişkisi değerlendirilmiş olup bu ilişki AİR’lerin ∼%20’sinde “olası” ve ∼%80’ninde “mümkün” olarak belirlenmiştir. Saptanan AİR’lerin %86,8’i ilacın Kısa Ürün Bilgisinde yer almaktadır. Anketlerin sadece 2 tanesinde Ek İzlem’e tabii ilaca bağlı olarak AİR tespit edilmiş; ancak gözlenen AİR’nin ek izleme neden olan etki ile ilişkili olmadığı belirlenmiştir. Cinsiyete göre AİR ve AİR’ye neden olan ilaç grupları değerlendirildiğinde kadın hastalarda AİR ve ciddi AİR görülme oranında bir artış belirlenmekle birlikte, kadın-erkek hastalar arasındaki fark istatiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. Sonuç olarak, Ankara ilinde hastaların reçetelenen ilaçlara bağlı olarak önemli düzeyde AİR ile karşılaştıkları ve bazı AİR’lerin ancak tedavi sonucunda iyileştiği belirlenmiş; karşılaşılan AİR’lerin bir eczacı ya da hekime bildirme bilincinin hastalar arasında oldukça düşük olduğu ve bildirim yapmanın öneminin yeterince kavranmadığı tespit edilmiştir. Farmakovijilans konusunda farkındalığın artırılması ve eczane eczacılarının bu sistemdeki yerinin güçlendirilmesi için daha fazla bilgilendirme, eğitim, ve çalışmaya gereksinim bulunmaktadır. Eczacıların bilgi ve farkındalığının artırılması ile AİR bildirimlerinde artış olacağı öngörülmektedir. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Farmakovijilans, ilaç reaksiyonu, İlaç güvenliliğiand Pharmacies İlaç ve Eczacılıkta KüreselAdvers Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals 125 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-021 Fitokozmesötiklerin kullanımı Mehmet Zeki Haznedaroğlu Ege Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik A. D., İzmir Kozmetik kelimesi Antik Yunanca düzenlemek, çeki düzen vermek, donatmak, güzelleştirmek anlamındaki kozmos kelimesinden türetilmiştir. Arkeolojik verilere göre çok eski zamanlardan beri bitki ve pigmentler kozmetik amaçlarla kullanılmaktadır. Günümüzde kozmetiklere ve bitkisel ürünlere ilgi artmaktadır. Artık kozmetik ürünlerin ilaçlara yaklaşarak belli etkilerle donanmış olması beklenmektedir. Bitkisel, doğal, zararsız ürünler istenmektedir. Ancak bir ürünün tedavi amacıyla kullanımında, doza ve kullanıma bağlı istenmeyen durumlar ile yan etkiler de gündeme gelmektedir. Bilimsel çalışmalar bitkilerin kullanımına bağlı yararlı ve zararlı olduğu durumları belgelemektedir. Bu sunum ile bitkilerin kozmesötik amaçla güncel kullanımlarına örnekler vermek, klinik çalışmalarını ve istenmeyen etkilerini özetlemek hedeflenmiştir. Anahtar Kelimeler: Fitokozmetikler, Klinik çalışmalar, Yan etkiler www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 126 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-022 Kanıta Dayalı Anti-Aging Abdullah Olgun İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi Sağlık alanında çalışanların en temel prensibi "Önce zarar vermemek"tir. Yaşlanmaya karşı etkili olduğu iddia edilen çok sayıda ürünün, sıkı bilimsel kriterler uygulanarak etkinlik testine tabi tutulduğunda iddia edilen etkilere sahip olmadığı tespit edilmektedir. Dolayısıyla bilimsel kanıta dayanmayan herhangi bir uygulama fayda sağlamadığı gibi aksine zarar da verebilir. Bilgi kirliliğinin çok yoğun olduğu çağımızda, sağlık profesyonellerinin ana görevlerinden birisi "kanıt bulmak ve bulunan kanıtları gerekli davranış değişikliğini sağlayacak etkinlikte paydaşlarıyla paylaşmak" tır. Yaşlanmaya karşı etkili olduğu iddia edilen ve "anti-aging ürünler" olarak adlandırılan ürünlere yönelik yaklaşım da kanıta dayalı olmalıdır. Ulaşılan her kanıt aynı kalitede değildir. Kanıt değerlerinin en düşükten en yükseğe doğru sıralaması şöyledir: "in-vitro çalışmalar, hayvan çalışmaları, klinik görüşler/editör yazıları, olgu raporları, olgu serileri, vaka-kontrol çalışmaları, kohort çalışmaları, randomize kontrollü çalışmalar, metaanalizler ve sistematik derlemeler ". Kanıtlara kolayca ulaşılabilecek veritabanlarından birisi MedlinePlus’tır (https://medlineplus.gov/druginfo/ herb_All.html). MedlinePlus kanıt değerlerini Doğal İlaçlar Kapsamlı Veritabanı (Natural Medicines Comprehensive Database, www.naturaldatabase.com) kriterlerine göre sunmaktadır. Herhangi bir hastalık/semptoma yönelik kullanım için etkinlik seviyeleri; “Etkili, Olasılıkla Etkili, Muhtemelen Etkili, Muhtemelen Etkisiz, Olasılıkla Etkisiz, Etkisiz, ve Yetersiz Kanıt” şeklinde ölçeklendirilir. Etkili (Effective) ve Olasılıkla Etkili (Likely Effective) puanı alan ürünler genellikle tavsiye edilebilir olarak kabul edilir. Muhtemelen Etkili (Possibly Effective) puan alan ürünler yararlı olabilir, ancak çoğu kişinin kullanmasını tavsiye etmeyi destekleyecek yeterince yüksek kaliteli kanıt mevcut değildir. Daha düşük kanıt seviyelerindeki ürünlerin kullanımı tavsiye edilmemektedir. Ayrıca; Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü Literatür Veritabanı PubMed (http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed), Washington Üniversitesi Yaşlanma Genleri ve Müdahaleler Veritabanı (http://www.uwaging.org/genesdb/#interventions), UpToDate (www.uptodate.com), Lexicomp (online.lexi.com), Micromedex (micromedex.com) gibi kanıta dayalı veritabanları da kullanılabilir. Anahtar Kelimeler: yaşlanma, anti-aging, kanıta dayalı, veritabanı www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 127 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-023 Current and Technological Developments in Cosmetics Evren Algın Yapar Ministry of Health, Turkish Medicines and Medical Devices Agency, Ankara, Turkey The cosmetic industry is a dynamic industry based on many factors of sustainability. Individuals' changing needs and preferences are constantly innovating in the highly competitive cosmetics industry. The cosmetics sector responds to changing and evolving expectations with product, service, marketing, process and organizational innovations. Product specific innovations can be listed as innovative formulation components, adaptation of pharmaceutical delivery systems and the use of nanomaterials, innovative packaging, manufacturing method innovation and marketing innovations. Success of an innovation depends on its good management. The first decision in innovation management is to identify the type of innovation. The type of innovation is shaped by internal or external ideas, resources and strategies, but is complemented by elements of the technological infrastructure, financial strength and competitive nature of the company. Today, while some of the modern pharmaceutical delivery systems have already been used in the cosmetics sector, some of them are still under evaluation. For directly delivery of cosmetic active ingredients with these release systems gels, emulsions, creams, foams, or derivatives thereof, as well as the use of new derivatives such as bigel are still being studied. It is also known to have gained importance in the recent years applications and researches on transdermal devices and devices from pharmaceutical applications such as micro-needles, electroporation, iontophoresis and sonophoresis in order to increase the penetration of cosmetic active ingredients. Additionally the use of cosmetic patches is widespread in order to increase local efficacy of cosmetic active ingredients. In recent years multifunctionality, which is an another trend in cosmetics has become popular. Multifunctionality can be divided four sub-groups for cosmetics those are; i. Performance-based multifunctionality, ii. Component-based multifunctionality, iii. Conditional multifunctionality and iv. Claim-driven multifunctionality. According to the latest developments, performance and component based multifunctionality have been provided by the development of new raw materials and components for cosmetics, the use of botanical extracts, the use of systems and methods to increase the efficacy and stability of products, while those are partially contributing to the conditional functionality. Projection of the expectation of the consumers and its reflection in marketing has led to the creation of new ideas for claim driven multifunctionality. In the first two groups of multifunctionality required by the technical design, the factors to be assessed / planned from the preformulation stage are summarized as; i. Compliance with legal regulation, ii. Exploration of current intellectual property/patent rights for design, iii. Compatibility of the ingredients, iv. Toxicological preliminary assessment, v. Microbiological preliminary evaluation, vi. Sustainable supply of components/ingredients with defined quality and expected cost, vii. Manufacturability and industrial adaptation, viii. Packaging process, ix. Shipping and x. Marketing expectations. www.ivekkongre.com In this speech current and technological developments in cosmetics particulary wil be given in terms of pharmaİlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies ceutical technology evaluations. Keywords: Cosmetics, innovation, pharmaceutical delivery systems, patches, multifunctionality 128 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-024 Wound healing and effective factors Halil Aksoy Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Marmara University, Istanbul, Turkey Nowadays wound care is still very much considered subject and new methods are continuously developed. In recent years, the mechanism of wound healing has been better understood and the vast majority of factors affecting wound healing have been clarified. Thus, effective new medicines and treatment methods for wound healing are being developed. Hyperbaric oxygen therapy is used to increase the amount of oxygen to the tissues in wound healing. Anemia, blood loss and shock are the most important factors that prevent wound healing. In diabetes, wound healing is delayed due to impaired phagocytosis of granulocytes, collagen synthesis and reduced granulocyte chemotaxis. Deterioration in liver function has adverse effects on protein synthesis and clotting and increases in complications such as wound healing deterioration and wound infection. In patients with nutritional deficiencies, wound healing is not fully realized, it is delayed and the risk of developing wound infection is high because these people do not have adequate defense mechanisms against infections. Abnormalities in carbohydrate and fat metabolism disrupt wound healing with direct or indirect mechanisms. A vitamin epitelization stimulates collagen synthesis and stability. It also provides for the proliferation and activation of macrophages. Wound epithelization and contraction delayed in vitamin A deficiency. Increased risk of infection. Vitamin C together with iron and oxygen is required for the hydrolysis of lysine and proline during collagen synthesis. In the absence of vitamin C, collagen bundles are instabilized, and as they are easy to break down, deep tension and capillary fragility are reduced. Like vitamin A, vitamin C also stimulates the inflammatory response, and in the absence of resistance the host is resistant to infections. Zinc is part of many coenzyme complexes and can cause impaired lymphocyte function, susceptibility to infection and wound healing in severe deficiencies. Growth factors are polypeptides that can stimulate cell division and proliferation and can lead to synthesis of various proteins that have important functions in the organism. In recent years, growth factors have been extensively investigated in order to be able to benefit from accelerating effects of wound healing. As the age goes on, the rate of wound healing slows down. Inflammatory response is slower and less responsive, epithelization slows, keratinocyte proliferation slows. Keywords: Wound healing, inhibitors, growth factors, activators www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 129 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-025 iPLA2 İnhibisyonunun Du 145 Hücre Hattı LİPİD Türleri Ekspresyonu Üzerine Etkisinin Lipidomik Yaklaşımla Belirlenmesi Serap Şahin Bölükbaşı1, Brian S Cummings2 Cumhuriyet Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Temel Eczacılık Bilimleri Bölümü, Biyokimya Anabilim Dalı, Sivas 2 Department of Pharmaceutical and Biomedical Sciences, University of Georgia, Athens, 30602 GA, USA. 1 Lipidler biyolojik membranların yapısal ve dinamik aktif bileşeni olmakla birlikte, hücresel sinyal iletiminde, hücre büyümesi, çoğalması ve apoptozis gibi birçok hücresel prosesin kontrolünde de görev almaktadırlar [1]. Fosfolipaz A2 (PLA2; EC 3.1.1.4), gliserofosfolipidlerdeki sn-2 ester bağını hidrolizleyerek serbest yağ asitleri ve lizofosfolipidlerin (LysoPL) salınmasını sağlayan bir esteraz grubu olup, farklı sayı ve özellikle alt gruplara sahip olan; salgı (sPLA2), sitozolik (cPLA2), Ca2+ bağımsız (iPLA2), trombosit aktivite faktör asetil hidrolaz (PAF-AH) ve lizozomal (LPLA2) olmak üzere genellikle 5 sınıfta incelenmektedirler [2]. iPLA2 birçok hücrede fosfolipid yeniden modelleme için gerekli olup, pankreas, yumurtalık, böbrek ve prostat kanseri hücreleri de dahil olmak üzere birçok hücre tipinde hücre çoğalmasına aracılık etmektedir [3-6]. Bu nedenle iPLA2 inhibisyonunun birçok hücrede sitostazis, hücre ölümü ve hücre döngü durdurulmasını indükleyeceği önerilmiştir. Lipidomiks, lipid türlerinin tam karakterizasyonu ve gen regulasyonunun yanı sıra, lipid metabolizma ve fonksiyonlarına katılan proteinlerin biyolojik rollerini de çalışan bir bilim dalı olarak tanımlanmıştır [7]. Kanser ve farklı insan hastalıkları, lipid oranlarındaki değişimle güçlü bir korelasyon göstermektedir. iPLA2 inhibisyonu için en yaygın olarak kullanılan inhibitörlerden birisi bromenol lakton (BEL)’dur. Çalışmamızda; DU 145 hücre hattına BEL uygulaması yapıldıktan 6 saat sonra lipid ekstraksiyonu yapılarak, ekstraktların lipid içerikleri, lipid fosfor ölçümüyle saptandı. Daha sonra, ESI-MS analiziyle, örnekler içerisindeki lipidlerin miktar tayinleri yapıldı. Son olarak, MetaboAnalyst 2.0 ve Lipid Maps kullanılarak örneklerdeki lipid grupları ve her bir grup içerisinde değişiklik gösteren lipid türleri saptandı. Sonuç olarak; inhibitor uygulanan grup ile uygulanmayan grup arasında; yağ asidi, gliserolipid, gliserofosfolipid ve sfingolipid gruplarında yer alan bazı lipid türlerinde önemli değişikliklerin olduğu saptandı. Anahtar Kelimeler: DU 145, Lipidomik, ESI-MS, iPLA2, Bromenol lakton www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 130 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-026 Glipizidin Adipositlerde Glikoz Hemostazı ve Programlı Hücre Ölümüne Etkilerinin Moleküler Seviyede Araştırılması Selen Çaker, Mehtap Çevik, Meliha Koldemir Gündüz, Elif Bayar, Belgin Süsleyici Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji, İstanbul Tip 2 diyabet en yaygın görülen metabolizma hastalıklarından biridir. Dünyada tanı konulan diyabet vakalarından %90-95’isini tip 2 diyabet oluşturmaktadır. Özellikle yaşlanma ile diyabet sıklığı artmakta ve diyabetli olmayan yaşıtlara kıyasla kardiyovasküler olay riski, tip 2 diyabetli kişilerde 2-4 kat daha yüksek rapor edilmektedir. Pankreas β-hücrelerinden insülin salgılanmasını uyarma yeteneği nedeniyle glipizid 1950'lerden bu yana tip 2 diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Literatür taramalarımızda, glipizidin olgun ve yaşlı adipositlerde karşılaştırmalı olarak RAN geni ekspresyonları ve apoptotik etkilerini rapor etmiş bir çalışmaya rastlanmamıştır. Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan bir ilaç olan glipizidin, olgun ve yaşlı adipositler üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Adipoz dokunun insülin direnci ve metabolik sendromun bileşenlerinin klinik anlatımı açısından önemli bir rol üstlendiği kabul edildiği için çalışmamızda, 3T3-L1 adiposit hücre soyları kullanılmıştır. Kültüre alınan hücreler, etkin ve letal dozları iCELLigence sistemiyle tespit edilmiş olan glipizid ile muamele edilerek hücrelerin olgun ve yaşlı safhalarında Ran gen anlatım düzeyleri belirlenmiştir. Gerçek zamanlı hücre monitorizasyon sistemi kullanılarak glipizidin farklı dozlarına olgun adipositlerin verdiği cevap incelenerek; 100 μM, 250 μM ve 500 μM glipizidin olgun adipositler üzerindeki etkisi 96 saat boyunca 15’er dakikalık periyotlarda ölçüm alınarak gözlemlenmiştir. Elde edilen proliferasyon eğrilerinden yararlanılarak IC50 değerleri hesaplanmıştır. Glipizid uygulanan tekli kültür dozları karşılaştırıldığında 24. saatteki IC50 değeri 180 μM olarak belirlenmiştir. Glipizid uygulaması sonucunda RAN geni anlatımının arttığı görülmüştür. Glipizid uygulanmış olgun adipositlerde RAN gen anlatımının yüksek bulunması, glipizidin glikoz homeostazında düzenleyici bir etkiye sahip olduğunu düşündürmektedir. Yaşlandırma deneyleri için olgun adipositler ortalama 20 gün daha kültüre edilmiştir. Deneyler genellikle pre-adipositlerin oluşmasından başlayarak PID 20 (postinduction day) sonra yapılmıştır. Değişim besi yeri ilk 3 gün, hücreler insülin etkisinden kurtulsun diye normal besi yeri 2 gün (toplam 5), sonra 15 gün daha kültüre edilen hücreler, senescence ilişkili beta galaktosidaz testine verdikleri pozitif cevap ile gözlenmiştir. Senesens belirteci olarak SA-β-galaktosidaz testi kullanılmıştır. Glipizidin olgun ve yaşlı adipositlerde programlı hücre ölümüne olan etkisinin araştırılması için Comet Assay kullanılmıştır. Bu analiz ile adiposit DNA’larında meydana gelen hasarlar kuyruk şeklinde kayma göstererek gözlemlenmiştir. Sonuçlar incelendiğinde glipizidin hem olgun hem de yaşlı adiposit DNA’sında hasar meydana getirdiği kuyruk ölçümleriyle tespit edilmiştir. Elde edilen veriler sonucunda tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan bir ilaç olan glipizidin 3T3-L1 adiposit hücre soyunda DNA hasarına yol açtığı belirlenmiştir. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Teşekkür: Bu çalışma Marmara Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu tarafından, FEN-C-YLP-100616-0281 nolu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Ran, 3T3-L1 Adiposit, Adipogenez, iCELLigence sistemi, Comet Assay, Beta Galaktosidaz 131 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-027 Immobilization of Glucose Oxidase on Spheres Attached Dendron, Determination of Glucose in Artificial Urine Elvan Hasanoğlu Özkan, Ali Dişli, Nurşen Sarı Department of Chemistry, Faculty of Science, Gazi University, Ankara, Turkey 1. Introduction: We know that, Determination of glucose is important from clinical studies to industrial productions [1]. Most of the glucose determination are based on glucose oxidase (GOx) enzyme, which catalyses the oxidation of glucose to glucono lactone which is hydrolyzed to gluconic acid and hydrogen peroxide. Although glucose oxidase enzyme has attracted interest in the varying processes, this enzyme is unstable due to its complex molecular structure. So, immobilization is important of glucose oxidase (GOx) enzyme for economic advantages. There are various solid supports for enzyme immobilization. Dendrimer or Dendrons are “hot topics" of nanotechnologies like carbon nanotubes. The most important characteristics of dendrimer/dendron are their highly functionalized perfect surface, for enzyme immobilization [2]. In this study, we report the Immobilization of Glucose Oxidase on nanoparticles attached dendron. Then, determination of glucose in artificial urine through immobilized glucose oxidase enzyme was evaluated as qualitatively. 2. Experimental: Immobilization of Glucose oxidase Nanoparticle surfaces modified with dendron (PS-FcMTpal). Therefore, firstly dendron synthesized from the Ferrocene core. After characterization, Glucose oxidase (GOx) was immobilized on (PS-FcMTpal) (figure 1). 0.5 g of (PS-FcMTpal) was placed in a 10 mL water solution of 0.010 gL⁻¹ of glucose oxidase at 25 °C in a shaking water bath for 24 h. The immobilized (PS-FcMTpal) was separated and the free enzyme was removed by washing with phosphate buffer (pH: 7.0, 15 mL).The immobilized enzymes were freshly used and then stored at +4 °C. Saturation ratios (s.r) were determined between 97.92-98.16 % for studied (PS-FcMTpal), from absorbance value ca 507 nm according to the formula given below. A(507) = ε × b × C (10mL,10⁻² mg/mL) As.o.(507) = ε × b × C (10 mL, 10⁻² mg/mL – immobilized GOx) References [1] F. Arslan, S. Ustabaş, H. Arslan, Sensors. 11 (2011) 8152–8163 [2] P. Díez, C. G. Piuleac, M. R. Paloma, S. Romano, M. Gamella, R. Villalonga and J. M. Pingarrón, Anal Bioanal Chem. 405 (2013) 3773. [3] Z. Niea, C. Nijhuisa, J. Gonga, X. Chena, A. Kumachevb, A. W. Martineza, M. Narovlyanskya and G. M. Whitesides, Supplementary (ESI)/ Global for Lab onSharing a Chip. 10 (2010) 477-483. İlaç ve EczacılıktaMaterial Küresel Bilgi Paylaşımı Knowledge on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Keywords: Artificial Urine, enzyme, immobilization, nanoparticles 132 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS Figure 1. Rotation of immobilization on (PS-FcMTpal) Figure 2. Image of studied medium www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 133 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-028 Yenilikçi Bir Yaklaşım ile Marmara Üniversitesi Personeli Kalp Riski Taraması Zehra Aysun Altıkardeş, Oğuzhan Deyneli, Ş. Güniz Küçükgüzel, Ahmet Akıcı, Mehmet Akman, İ. Hakkı Arıkan, Ali Serdar Fak Marmara Üniversitesi, Hipertansiyon ve Ateroskleroz Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi, İstanbul Kalp krizi, felç ve ani ölüm gibi kalp-damar hastalıkları ülkemiz erişkinlerinde en çok ölüme sebep olan hastalıklardır. Bu hastalıklar ailesel yatkınlıkla ve hipertansiyon, yüksek kolesterol, şeker hastalığı, fazla kilo, sigara ve hareketsiz yaşam gibi önlenebilir riskler zemininde gelişmektedir [1]. Bireysel farkındalığın arttırılmasına yönelik çalışmalarla tüm dünyada önlenebilir risklerin azaltılmasına çalışılmaktadır[1]. Bu bağlamda, Marmara Üniversitesi Hipertansiyon ve Ateroskleroz Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi bir ilk olarak 1415 Nisan 2016 tarihlerinde akademik, idari ve diğer çalışanlardan oluşan hedef kitleye yönelik, “Kalbini Tanı; İyi Kalpli ol!” sloganıyla “Kalp Riski Taraması” gerçekleştirmiştir. Toplam 309 bireyde anket uygulaması ile demografik veriler ve sigara kullanımı bilgileri alınmış; bel çevresi ve sistolik ve diyastolik kan basıncı ölçülmüş; parmak ucu kan örneğinden kolesterol ölçümü gerçekleştirilmiştir. Tüm veriler bir grup Bilgisayar Teknolojileri Bölümü öğrencisi tarafından tasarlanan Kardiyovasküler Risk Haritalandırma programıyla sade bir tasarım içeren grafik kullanıcı arayüzüyle elektronik ortama aktarılmış, EOROSCORE risk tablosuna [2] göre 10 yıllık ölümcül kalp-damar hastalığı risk haritası oluşturulmuştur [3]. Toplam 268 kişiye klinik uzmanlar tarafından öngörülen sonuç ve tavsiyeleri içeren raporlar program tarafından otomatik olarak hazırlanıp, e-postayla gönderilmiştir. Çalışma bireylerinin: • %77,67 si kalp sağlığı yönünden haritanın “Düşük risk” (< %1) bölgesinde yer almıştır. Dolayısıyla var olan durumlarını korumaları için öneri sunulmuş, yılda bir kez sağlık kontrolü tavsiye edilmiştir. • %17,15’ i “Makul risk” (≥ %1 ve < % 5) bölgesinde yer almıştır. • %5,18 çalışanın ise kalp-damar sağlığı açısından 10 yıllık EUROSCORE riski “Yüksek risk” (≥% 5 ve < % 10) derecesinde çıkmıştır. • Orta ve yüksek derece riski olanlara durumlarına etki eden temel etmen irdelenerek öneri sunulmuştur. Örneğin sigara kullanımı varsa bu alışkanlığı terk etmeleri önerilmiş; kolesterol veya yüksek kan basıncı sorunu varsa bir uzmana görünmeleri gerektiği vurgulanmıştır. Üniversitemiz çalışanlarına yönelik kalp riski tarama pilot uygulamasının sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: 1. Farkındalık sahibi olan bireylerin etkinliğe rağbet etmiş olduğu, 2. Katılım gösterenlerin % 41,1’inin 40 yaş ve altı olmasının, genelde “Düşük risk” çıkmasında etkili olduğu, 3. Etkinliğe katılan personelin % 13,6’sına e-posta bilgilerini vermedikleri için geri dönüş yapılamadığı, bu kişilerin taşeron firma elemanları olduğu dikkat çekicidir. 4. Alınan geri dönüşler; kişilerin kendilerini değerli hissetmelerine ve farkındalıklarının artmalarına yardımcı olunduğundan çok olumludur. 5. Merkezin böyle çalışmalara aktif olarak devam etmesi için yoğun talep bildirilmiştir. 6. En önemli sonuçsa, bu yöntemin ve etkinliğin ülkemizde ilk kez gerçekleştirilmiş olmasıdır. www.ivekkongre.com Kaynaklar İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Sharing onand Pharmaceuticals Pharmacies [1] World Health Organization, “Global Action Plan for TheKnowledge Prevention Control and of Noncommunicable Diseases 20132020.”, WHO (2013), ISBN 978 92 4 150623 6 [2] Perk J, De Backer G, et al. ESC Committee for Practice Guidelines. Eur Heart J, 33, 1635-1701, 2012 [3] İyisoy A, Çelik T [Çev.Ed.], “ESC Kılavuzları Derlemesi 2007”, Avrupa Kardiyoloji Derneği, Sigma Publishing (2008), ISBN 978 975 8967 78 0 (TR) Anahtar Kelimeler: EUROSCORE, hipertansiyon, kardiyovasküler risk, obezite 134 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-029 Yaşlılarda Akılcı İlaç Kullanımında Eczacı Rolü Yağmur Kılıçdağı, Gülbin Özçelikay Ankara Üniversitesi, Eczacılık İşletmeciliği Ana Bilim Dalı, Ankara Giriş ve Amaç: Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’nin de nüfusu, sağlık alanındaki gelişmeler ve doğum oranlarının azalması sonucunda giderek yaşlanmaktadır. Yaşlı bireylerin sayısının toplum içinde giderek artması ile birlikte sağlık alanında farklı sorunlar ortaya çıkmıştır. Bu sorunlardan biri olan polifarmasi, yaşla birlikte mevcut kronik hastalık sayısının artması, reçete edilen ilaçların yanı sıra reçetesiz ilaç kullanımı ve alternatif tedavilerin yaygınlığının artması gibi sebeplerden ötürü yaşlılarda sık görülmektedir. Bununla birlikte, ilacı yanlış dozda almak, ilacı yanlış zamanlarda kullanmak, ilaç almayı unutmak da yaşlılarda sık karşılaşılan problemlerdir. Yaşlı hastaların kullandıkları ilaçlara uyumunu artırmak için akılcı ilaç kullanımı ilkelerinden olan “hastaya ve yakınına kullandığı ilaç\ilaçlar hakkında bilgi verilmelidir” ilkesi önemsenmelidir. Serbest eczacılar en kolay ulaşılabilen sağlık çalışanları olarak yaşlı hastalarda ilaç danışmanlığı ve akılcı ilaç kullanımında önemli bir role sahiptir. Bu araştırma, yaşlı bireylerin reçete edilen ilaçların kullanımı hakkında sahip oldukları bilgi düzeylerini saptamak ve eczacılar tarafından uygulanan ilaç eğitim programının ilaç bilgi düzeylerine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Materyal ve Yöntem: Araştırmanın materyalini, Ankara ilinde bulunan, 3 adet huzurevinde yaşayan sürekli ilaç kullanmakta olan ve ilaçlarını kendisi alan 65 yaş ve üzeri 62 bireye uygulanan anket formları oluşturmaktadır. Demografik bilgiler, hastalık ve ilaç bilgisi, ilaç kullanımında eczacının rolü ile ilgili olmak üzere üç bölümden oluşan anket formu araştırmacılar tarafından literatür incelenerek hazırlanmıştır. Anket uygulaması için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan izin alınmıştır. Anket formu ön test olarak 62 hastaya uygulanmıştır. Daha sonra hastalara, Farmakolog bir öğretim üyesi tarafından akılcı ilaç kullanımı ile ilgili eğitim verilmiştir. Eğitim, teorik bilgi ve bire bir danışmanlık verme şeklinde tasarlanmıştır. Eğitim sonrası yine aynı anket formu uygulanarak son test gerçekleştirilmiştir. İlk ve son test sonuçları SPSS ver. 23.0 programı kullanılarak değerlendirilmiştir. Tartışma ve Sonuç : Araştırma sonucunda, 65 yaş ve üstü, ilaçlarını kendi kendine alabilen hastaların; verilen eğitim sonrasında, kullandıkları ilacın adı, ilacın kullanılma amacı, dozu, yan etkileri, saklama koşulları, son kullanma tarihlerinin kontrol edilmesi gerektiği, ilaç-besin etkileşimlerinin neler olduğu gibi konulardaki bilgi düzeyleri arasında ön test ve son test puanları karşılaştırıldığında anlamlı farklılık gözlenmiştir. Sonuç olarak; 65 yaş üstü yaşlı bireylerin, ilaçlarını akılcı kullanmaları konusunda eczacı yönetimli ilaç eğitim programlarının uygulanmasının yarar sağladığı görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Akılcı İlaç Kullanımı, Eczacı, Yaşlı Hastalar www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 135 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-030 Emzirme Döneminde Teikoplanin Kullanımı Yusuf Cem Kaplan1, Elif Keskin Arslan2, Selin Acar2, Hilal Erol Coşkun2 Terafar - İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Teratojenite Bilgi, Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi, İzmir 2 İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı, İzmir 1 GİRİŞ: Anne sütü özellikle ilk altı ay boyunca infant için en iyi besindir. Ancak, emzirme döneminde ilaç kullanımı ile ilgili çeşitli endişeler emzirmenin erken sonlandırılmasına sebep olabilmektedir. Oysa kullanılan ilaçların pek çoğu süte düşük miktarlarda geçmektedir ve infantta önemli advers etkiler meydana getirme potansiyeline sahip değildir. Emzirme döneminde bir ilaca başlanmadan önce, ilacın süte geçip geçmediği, geçiyorsa ne kadar geçtiği ve ilacın infant üzerine olası etkileri değerlendirilmelidir. İlacın, infant için zararlı olduğu saptanmadığı sürece emzirmeye devam edilmelidir. VAKA: Abdominal sağ alt kadranda yumuşak doku enfeksiyonu nedeniyle dermatoloji kliniğinde yatmakta olan 27 yaşında anne, başvuru sırasında 52 günlük olan erkek bebeğini (35. gestasyonel haftada sezeryan ile 3.700 g ve 51 cm boyunda doğan) bir defada ortalama 20 dk ve günde 12 defa emzirmekteydi. 10 günlük topikal antimikrobiyal tedaviye yanıt alınmaması üzerine IV (intravenöz) seftriakson (1g/gün), topikal fusidik asit (%2), klobetazol (%0.05) başlanan hastaya enfeksiyon hastalıklarının önerisi ile teikoplanin başlanması düşünüldü ve teikoplanin ile topikal antibiyoterapinin emzirme döneminde uygunluğu açısından Terafar’a (İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Teratojenite Bilgi, Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi) danışıldı. Yapılan literatür taramasında teikoplaninin emzirme döneminde kullanımına ilişkin herhangi bir insan çalışması ya da vaka raporuna rastlanmaması sebebiyle infant üzerine olası etkilerini değerlendirmek için insan farmakokinetik verileri incelendi. Glikopeptid yapıda bir antibiyotik olan teikoplaninin oral absorbsiyonun çok düşük ve proteine bağlanma oranının yüksek (%90) olduğu görüldü[1,2]. Meme dokusundaki teikoplanin seviyelerinin (0.5-5mg/kg) serum seviyelerinden (14.736.3mg/L) çok daha düşük olarak ölçüldüğü bildirilmişti [1,3]. Bu farmakokinetik özellikleri dikkate alan tamamen teorik bir yaklaşımla teikoplaninin anne sütüyle infanta geçip advers etki oluşturma potansiyelinin düşük olduğu düşünülerek annenin emzirmeye devam etmesi önerildi. Ayrıca topikal fusidik asit yerine topikal mupirosin başlanması önerildi [4]. Anne emzirmeye devam ederken 5 gün IV teikoplanin (12 saat arayla 400mg üç yükleme dozu ve idamede 400mg/gün), 8 gün IV seftriakson 1g/gün, %2’lik mupirosin krem (günde iki kez), astım için ipratropium ve salbutamol (albuterol) (nebül, 0.5/2.5 mg günde bir defa 4 gün) kullandı. Ayrıca 647 mg ioheksol içeren kontrastlı abdominal BT (bilgisayarlı tomografi) çekildi. İnfant olası advers etkiler açısından (diyare, allerjik reaksiyon, moniliazis) yakından izlendi ve herhangi bir advers etki gözlenmedi. SONUÇ: Bu vaka,emzirme döneminde teikoplanin kullanımı ile ilgili literatürdeki ilk olgudur. Anne sütünde teikoplanin ölçülememesi vakanın en önemli sınırlılığıdır. Annenin teikoplanin tedavisi esnasında bebekte herhangi bir advers etki saptanmamış olması teorik öngörümüzü desteklemiştir. Bu vaka emziren annelerde teikoplanin kullanılmasının gerektiği durumlarda klinisyenlere karar verme sürecinde yardımcı olabilir. Bu vaka Breastfeeding Medicine dergisinin Mart ayı sayısında (2017, sayı:12, 124) yayınlanmıştır. Referanslar : [1]Wilson AP. Clinical pharmacokinetics of teicoplanin. Clin Pharmacokinet, 39,167–183, 2000. [2]The electronic Medicines Compendium (eMC). Targocid 400 mg. Ürün özelliklerinin özeti. Güncelleme 21 Temmuz 2016 SANOFI. https://www.medicines.org.uk/emc/medicine/27321 adresinde bulunabilir. (Erişim 21 Ekim 2016). [3]Exner K, Lang E, Borsche A, et al. Efficacy, tolerability and pharmacokinetics of teicoplanin in patients undergoing breast surgery. Eur J Surg Suppl. 567, 33–38,1992. [4]National Institutes of Health. Toxnet. LactMed. Mupirocin CASRN: 12650-69-0. 2013. https://toxnet.nlm. nih.gov/ cgi-bin/sis/search2/f?./temp/*gmdjYY:1 adresinde bulunabilir. (Erişim 4 Kasım 2016). www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: Teikoplanin, glikopedtid antibiyotikler, laktasyon, anne sütü. 136 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-031 Beta-hemolitik ve Non-hemolitik Streptokokların Antibiyotik Direnç Genlerinin Moleküler Yöntemlerle İncelenmesi Gülhan Bora, Ömer Akgül, Elif Kıymaz Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Farmasötik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Van GİRİŞ: Enfeksiyöz hastalıklar, insanlığın varoluşundan bu yana bütün toplumları etkileyen en önemli sorunlardan biri olmuştur. Bu hastalıkların sebeplerinden biri olan streptokoklar, insanlarda ağız, burun, boğaz, deri, sindirim ve genital sistem normal florasında bulunabilirler. Streptokoklar insanlarda menenjit, akut otitis media, rinosinüzit ve toplum kökenli pnömoni gibi hastalıklara neden olan önemli bir etkendir [1]. MATERYAL-METOD: Bu çalışmada Ocak-Eylül 2015 tarihleri arasında hastalara ait çeşitli klinik örnekler alındı. Çalışma için gerekli tüm izin belgeleri ve klinik araştırmalar için 2 no’lu ve 13.11.2014 tarihli etik kurul onayı alındı. Toplanan örnekler Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Laboratuvarına getirilerek incelendi. İzole ve identifiye edilen streptokok türlerinin, belirlenen antibiyotik direnç genlerinin analizleri, PCR ile Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Mikrobiyoloji laboratuvarında gerçekleştirildi. Penisilin G antibiyotiği için pbp1a, Sefotaksim antibiyotiği için pbp2x, Vankomisin antibiyotiği için gyrA direnç genlerinin tespiti hedeflendi. Kawamura ve ark.,1999 [2] yılında yaptıkları çalışmada kullanılan primerler referans alındı. Tartışma ve SONUÇ: Araştırmada 8 balgam, 6 idrar, 5 BOS, 4 kan, 4 nazofarengeal sürüntü, 2 kulak efüzyonu ve 1 abse olmak üzere çeşitli klinik örneklerden toplam 30 adet streptokok suşu izole ve identifiye edildi. PCR analizi sonucunda streptokok izolatlarının 6’sında pbp1a, 8’inde pbp2x, 5’inde gyrA gen bölgesinde direnç geni tespit edildi [Şekil-1, Şekil-2]. Çalışmamızda 22 izolatta her 3 direnç genine de rastlanmadı ve 5 izolatta her üç (pbp1a, pbp2x ve gyrA) direnç geninin varlığı belirlendi. Bu araştırmadan elde edilen verilerin ulusal ve uluslararası bilgi birikimine katkı sağlayacağı beklenmektedir. Kaynaklar: [1] Ustaçelebi, Ş., “Temel ve Klinik Mikrobiyoloji”,Güneş Kitapevi Ltd. Şti., 509-511, 1. Baskı, Ankara, 1999. [2] Kawamura Y., Whiley RA., Shu SE., Ezaki T., Hardie JM., Microbiology, 145, 2605-2613, 1999. Anahtar Kelimeler: Streptokok, Antibiyotik Direnci, Moleküler Yöntemler, Pcr. pbp1a ve gyrA gen bölgeleri pbp2x gen bölgesi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 137 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-032 Microbiological Investigation on Laundry Washing Process and Detergent Efficiency Pervin Rayaman1, Özge Sinem Aytaç2, Erkan Rayaman1, Rıza Adaleti3, Ümran Soyoğul Gürer1 Marmara University, Faculty of Pharmacy, Pharmaceutical Microbiology Department, İstanbul 2 Bilim Pharmaceuticals, Kocaeli 3 Haydarpaşa Numune Training and Research Hospital, Microbiology Laboratory, İstanbul 1 Laundry detergents are chemical compounds made up of surfactants and other components that are used to clean textile products. Textile products used by human are subject to microbial contamination with sweat, urine, fecal excretions.Recently, it has been reported that energy efficiency practices have led to the preference of lower temperature values (30°C) rather than high temperatures (60°C) during laundry washing operations, thus the washing temperature becomes lower than the one at which the microorganisms are destroyed. That is why we have aimed to investigate the antimicrobial efficiencies of powder and liquid laundry detergents in the concentrations recommended by the companies at 30 and 60 °C. In our study, Escherichia coli ATCC 25922, Pseudomonas aeruginosa ATCC 27853, Staphylococcus aureus ATCC 6538, Klebsiella pneumoniae ATCC 4352, Salmonella tyhimurium ATCC 14028 and Candida albicans ATCC 10231, three of each clinical strains E. coli, P. aeruginosa, methicillin-resistant S. aureus (MRSA), K. pneumoniae, S. typhimurium and C. albicans isolate have been used. The clinical isolates have been identified by MALDI-TOF at the Microbiology Laboratory of Haydarpaşa Numune Training and Research Hospital. The antimicrobial activity of a total of 8 laundry detergents (4 powder and 4 liquid) used domestic has been tested against standard and clinical isolates mentioned above. Cotton fabrics have been dipped in the microorganism suspensions and after drying 10 fabric pieces have been placed to sterile cloth bags; then washed together with 4 kg ballast by adding laundry detergent, without detergent at 30 and 60°C at the same programme. After the washing process the microorganism carriers have been transferred to liquid media; then serial dilutions have been done and they have been incubated to selective media. As the incubation period has finished, the reduction in the number of viable microorganisms has been calculated logarithmically by compairing with the control values. In terms of reducing the number of microorganisms, washing with laundry detergent at 30°C, has been found to be more effective on standard and clinical microorganisms than washing detergentless washing (p<0,0001). Also, it has been found that the detergentless washing process at 60 °C is more effective on standard and clinical microorganisms than the washing process with laundry detergent at 30 °C (p<0.0001).However, there has not been significant difference between the efficacy of liquid and powder laundry detergents on standard and clinical microorganisms (p> 0,05). Consequently, laundry detergents which are frequently used in our country have been insufficient to destroy microorganisms at low washing temperatures such as 30°C, but washing at 60°C with and without detergent ve Eczacılıkta and Küreselclinical Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies have had lethal effect onİlaçstandard microorganisms. www.ivekkongre.com This study has been supported by the Marmara University, Scientific Research Projects Committee by the project numbered as SAG-C-YLP-111115-0505. Keywords: Powder detergent, liquid detergent, microbial efficacy, washing, temperature. 138 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-033 Antimicrobial Activity of Peucedanum palimbioides and Peucedanum chryseum Serap Arabacı1, Müjde Eryılmaz2, Suna Sibel Gürpınar2, Maksut Coşkun3 The Ministry of Health of Turkey, Turkish Medicines and Medical Devices Agency, Ankara Department of Pharmaceutical Microbiology, Faculty of Pharmacy, Ankara University, Ankara 3 Department of Pharmaceutical Botany, Faculty of Pharmacy, Ankara University, Ankara 1 2 The genus Peucedanum L. (Apiaceae) has more than 120 species which are common in the Mediterranean Region, Europe, Asia and Africa. Peucedanum species have medical uses primarily in the traditional Chinese medicine, Japan, Taiwan, Iran, Bulgaria and Turkey. There are 21 species in Turkey, 9 of them are endemic. Several bioactive substances, including coumarins, polyphenols, essential oils, flavonoids, phenolic acids and other components have been isolated from different species of Peucedanum. Especially, coumarins and essential oils are shown as compounds responsible for many biological activities [1-3]. In this study, methanol, n-hexane, dichloromethane, ethyl acetate and n-butanol extracts obtained from the aerial parts and roots of Peucedanum palimbioides Boiss. and P. chryseum (Boiss. &Heldr.) D.F.Chamb. were screened for their potential in vitro antibacterial activities against Staphylococcus aureus ATCC 29213, S. aureus ATCC 43300 (methicillin-resistant), Bacillus subtilis ATCC 6633, Escherichia coli ATCC 25922, Pseudomonas aeruginosa ATCC 27853 and antifungal activities against Candida albicans ATCC 10231. Microbroth dilution method was used for determination of the minimum inhibitory concentrations [4, 5]. Serial two-fold dilutions ranging from 1 to 0.0078 mg/ml were prepared in medium. A set of wells containing only inoculated broth, % 10 DMSO, ampicillin, ofloxacin and fluconazole were used as control. None of the extracts showed antibacterial activity against E. coli and P. aeruginosa. Both the methanol, ethyl acetate, n-butanol extracts obtained from aerial and root parts of P. palimbioides and n-hexane, n-butanol extracts obtained from aerial and root parts of P. chryseum didn’t show antimicrobial activity against all test microorganisms. Methanol extract of P. chryseum obtained from the root part didn’t show antimicrobial activity. N-hexane extract of herba part of P. palimbioides possessed activity having MIC value of 0.5 mg/ml against C. albicans. Except this extract, none of the extracts showed antifungal activity against C. albicans. N-hexane extracts of herba and root parts of P. palimbioides and dichloromethane extract of root part of P. palimbioides possessed activity having MIC values of 0.25-0.5 mg/ml against S. aureus ATCC 29213, S. aureus ATCC 43300 and B. subtilis ATCC 6633. Dichloromethane extract of herba part of P. palimbioides possessed activity having MIC value of 0.5 mg/ml against B. subtilis. No antibacterial activity was observed against other test bacteria. Methanol and ethyl acetate extracts of herba part and ethyl acetate extract of root part of P. chryseum possessed activity having MIC value of 0.25 mg/ml against S. aureus ATCC 29213 and S. aureus ATCC 43300. Dichloromethane extract of herba part of P. chryseum possessed activity having MIC values of 0.5 mg/ml against S. aureus ATCC 43300 and B. subtilis 6633, dichloromethane extract of root part of P. chryseum possessed activity having MIC value of 0.25 mg/ml against B. subtilis. References: 1.Davis PH. Flora of Turkey and the East Aegean Islands. In: Peucedanum L. Edinburg, Edinburgh Univ. Press.(1972). 2.Sarkhail P. Traditional uses, phytochemistry and pharmacological properties of the genus Peucedanum: A review. Journal of Ethnopharmacology 156,235-270,(2014). 3.Ngunde Ngwendson J., Bedir E.,Efange S.,Okunji C.,Iwu M.,Schuster B.,Khan I."Constituents of Peucedanum zenkeri seeds and their antimicrobial effects. Die Pharmazie-An International Journal of Pharmaceutical Sciences 58(8),587589,(2003). 4.Clinical and Laboratory Standards Institute. for dilution antimicrobial susceptibility İlaç ve Eczacılıkta Küresel BilgiMethods Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies tests for bacteria that grow aerobically, Approved standard. In: CLSI Publication M7-A8, eighth ed. CLSI; Wayne,PA,USA;2009. 5.European Committe on Antimicrobial Susceptibility Testing(EUCAST). Breakpoint tables for interpretation of MICs and zone diameters.Version 3.1.,valid from 2013-02-11. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Antimicrobial activity, Peucedanum palimbioides, P. chryseum 139 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-034 Production of the taxol precursor taxadiene in engineered yeast Hulya Karaca Gencer1, Anastasia Krivoruchko2, Jens Nielsen2 1 Department of Pharmaceutical Microbioloy, Anadolu University, Eskisehir, Turkey 2 System and synthetic Biology, Chalmers University, Gothenburg, Sweden Taxol is a potent anticancer drug and it has been used both alone and in combination with other antineoplastic agents in the treatment of many of cancers such as metastatic ovarian, metastatic breast cancer, non-small cell lung cancer and AIDS-related Kaposi´s sarcoma. Original source of taxol are Taxus species (pacific yew trees). Supplying taxol from these plant sources like as renewable yew parts or plant cell cultures are expensive, nonstable and open to contamination. High amount production of drug sources which are obtained very low amount from original source is possible with metabolic engineering. Metabolic engineering provides the technological platform to produce many natural products or their precursors by modifying the metabolic profile of organisms with genetic engineering tools so cost effective, environmentally friendly, high-quality microbial cells are created. With this way, besides production of desired product also semi-synthetic production from obtained precursors are possible. Taxadiene which is a precursor of taxol can be produced via mevalonate pathway (MVA) in S. cerevisiae. In this study we engineered mevalonate pathway in S. cerevisiae with genetic engineering tool to produce taxadiene first committed precursor of taxol. On MVA pathway, we engineered and overexpressed 6 genes integratively and for heterolog expression of Taxus genes (Taxadine synthase and geranyl geranyl di phosphate synthase) 5 different episomal plasmid platform were created. Therefore, alternative cell factories were obtained. Finally we achieved to produce different amount of taxadiene in alternative platforms but highest amount was 60 mg/L. Keywords: Metabolic engineering, taxol, S. cerevisiae www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 140 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L SÖZLÜ BİLDİRİLER / ORAL ABSTRACTS S-035 Development and Evaluation of Polyethylenimine/pDNA Complexes as Non-viral Gene Delivery Systems for Breast Cancer Devrim Demir Dora1, Feride Öner1, Özlem Yılmaz2 1 Department of Medical Pharmacology, Faculty of Medicine, Akdeniz University, Antalya,Turkey 2 Gene and Cell Therapy Research and Application Center, Akdeniz University, Antalya, Turkey Gene therapy is considered as an alternative new generation therapeutic method for protein replacement therapy in the treatment of many diseases. Gene delivery systems are usually classified as viral or non viral [1,2]. Cationic lipids and polymers are widely used as non-viral gene delivery vectors for many types of cells [3]. Polyethylenimine (PEI), is a synthetic polycation with good DNA binding capacity that has been used successfully for gene delivery [4,5]. The aim of this study was the development of an alternative polymeric pDNA delivery system with linear and branched PEI and evaluate their transfection and cell proliferation efficiency on 4T1, MCF-7 and MDA-MB-231 breast cancer cells. LV-RFP plasmid was used as a model pDNA for transfection studies. Branched polyethylenimine (BPEI), linear polyethylenimine (LPEI) and pDNA were mixed at increasing weight/weight (w/w) ratios of polyethylenimines as 1:1, 2:1, 3:1, 4:1, 5:1 and 6:1, respectively. Formulations were incubated at room temperature for 30 minutes for polymer-pDNA complex formation. At the end of the period, transfection was performed to 4T1, MCF-7 and MDA-MB-231 breast cancer cells in a 24 well plate. BPEI/pDNA and LPEI/pDNA were incubated for 4 h at 37°C and then DMEM was replaced with fresh DMEM. After 48 and 72 hours, fluorescence signals were observed by fluorescence microscope to evaluate the transfection efficiency of BPEI/pDNA and LPEI/pDNA. At the same time, MTT test was performed for cell viability in a 96 well plate. While branched and linear polyethylenimine showed toxic effect in MDA-MB-231 breast cancer cell line, proliferation was observed in 4T1 and MCF-7 breast cancer cell lines. Transfection efficiency was higher than LPEI with BPEI in MCF-7 breast cancer cells. REFERENCES: 1. Heilbronn, R., Weger S., Viral vectors for gene transfer: current status of gene therapeutics, in: M. Schäfer-Korting (Ed.), Drug Delivery, Vol. 197 of Handbook of Experimental Pharmacology, Springer, Berlin, Heidelberg, 143–170 (2010). 2. Wang W., Li W., Ma N., Steinhoff G., Non-viral gene delivery methods, Curr.Pharm. Biotechnol. 14:46–60, 2013. 3. Ramamoorth M. and Narvekar A., Non Viral Vectors in Gene Therapy – An Overview, J Clin Diagn Res. 9(1):1-6, 2015. 4. Godbey WT., Barry MA., Saggau P., Wu KK. and Mikos AG., Poly(ethylenimine)-mediated transfection: A new paradigm for gene delivery, Journal of Biomedical Materials Research 51:321–328, 2000. 5. Yang G. Multifunctional non viral delivery systems based on conjugated polymers. Macromolecular Biosİlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies cience 12:1600-14, 2012. www.ivekkongre.com Keywords: branched polyethylenimine (BPEI), breast cancer, cell proliferation, linear polyethylenimine (LPEI), non-viral 141 26-29 NİSAN A P R I L 2017 WOW Istanbul Hotel & Convention Center I S T A N B U L POSTER BİLDİRİLER POSTER ABSTRACTS 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0001 Separation and determination of Patent Blue V (E131) in pharmaceutical sample by cloud poınt extraction Dönay Yuvalı, Esen Gül Koçak, İbrahim Narin 1 Department of Analytical Chemistry, Erciyes University, Kayseri, Turkey Synthetic dyes are added to food, drugs and drinks to restore their original appearance when color is affected by process in, storage, packaging and distribution [1]. Several analytical methods have been reported for the determination of patent blue V in different matrix [2]. In this study, a separation and preconcentration method was developed for determined of Patent Blue V based cloud point extraction procedure prior to determination by UV-Vis spectrometer. Nonionic Triton X-114 was used as surfactant in proposed cloud point extraction method. Analytical parameters such as pH, incubation temperature, incubation time, and concentration of surfactant were investigated for proposed method optimization. Limit of Detection for proposed method was calculated as 0,56 µg L-1. Relative standard deviation of the method was calculated as 4.55 %. Content Patent Blue V of a pharmaceutical sample was determined by UV-vis spectrometer after proposed preconcentration method. Accuracy of proposed method was checked by analyte addition to the pharmaceutical sample. Recovery values was found from 89% to 95%. References: [1]Bonan S., Fedrizzi G., Menotta S., Elisabetta C., Dyes and Pigments. 99, 36-40,2013 [2]Ünsal Y.E., Soylak M., Tuzen M., Environ Monit Asses. 187, 203-211, 2015 Keywords: Cloud Point Extraction, Patent Blue V, Triton X-114, UV-Vis spectroscopy, Fig.1. Effect of pH www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 143 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Fig.2. Effect of Volume of Tiriton X-114 Fig.3. Effect of incubation temperature Method Parameters pH Triton X-114 volume NaCI volume İncubation temperature İncubation Time Centifiguration time Linear dynamic range Limit of Detection 5 1 mL 1 mL 50 degrees Celsius 45 min 5 min 0.01-0.2µg/mL 0,56 µg/L Result of recovery studies Amount of added Patent Blue µg/mL 0,00 0,040 0,050 0,060 L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies Measured value + sd µg/mL 0,044±0,002 0,079±0,001 0,092±0,002 0,099±0,002 % Recovery 0,0 90,7±2,6 94,8±5,1 89,4±4,7 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 144 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0002 Synthesis and Anticancer Activity of 4-Thiazolidinones Sevil Şenkardeş, Şükriye Güniz Küçükgüzel Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Chemistry, Haydarpaşa, 34668, İstanbul-TURKEY 4-Thiazolidinones are heterocyclic ring systems which have been explored for their antimicrobial, anticancer, anti-HCV, antifungal, antituberculosis, etc. activities [1-5]. There are many methods for synthesizing these compounds, which mainly concern the creation of the 3,4-linkage. In these reactions, cyclization is achieved using thioglycolic acid and derivatives. Cancer is one of the main causes of death and it is likely to become the most common illness in the future. Drug resistance is a common handicap to current cancer chemotherapy. Therefore, there is an urgent need to develop alternative drug candidates with improved efficacy with reduced risks of side effects. 4-Thiazolidinones are an important group of heterocyclic compounds possessing anticancer activity [3]. The main aim of this work is to present an overview of the chemistry of 4- thiazolidinones and to provide practical data for medicinal chemists. Also, we reported the evaluation of anticancer and apoptosis-inducing effects of 4-thiazolidinones. References: [1] Kaushik-Basu N., Bopda-Waffo A., Talele T.T., Basu A., Chen Y., Kucukguzel S.G., Front Biosci. 1(13), 38573868, 2008. [2] Küçükgüzel I., Satılmış G., Gurukumar K.R., Basu A., Tatar E., Nichols D.B., Talele T.T., Kaushik-Basu N., Eur J Med Chem. 69, 931-941, 2013. [3] Çıkla P., Tatar E., Küçükgüzel I., Şahin F., Yurdakul D., Basu A., Krishnan R., Nichols D.B., Kaushik-Basu N., Küçükgüzel Ş.G., Med Chem Res. 22(12), 5685-5999, 2013. [4] Çakir G., Küçükgüzel İ., Guhamazumder R., Tatar E., Manvar D., Basu A., Patel B.A., Zia J., Talele T.T., Kaushik-Basu N. Arch Pharm (Weinheim) 348(1),10-22, 2015. [5] Şenkardeş S., Bingöl Özakpınar Ö., Özsavcı Ö., Şener A., Çevik Ö., Küçükgüzel ŞG, Anticancer Agents Med Chem. 16, 1266-1274, 2016. Keywords: Anticancer activity, Apoptosis, Synthesis, 4-Thiazolidinone Figur 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 145 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0003 Bitkisel Zayıflama Ürünlerinde Sentetik İlaç Etken Maddelerinin Varlığının HPLC-DAD-MS ile Araştırılması Duygu Taşkın, Büşra Eğe, Sıdıka Sungur İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Analitik Kimya Ana Bilim Dalı, İstanbul Bitkisel zayıflama ürünleri, gıda takviyesi, bitkisel karışımlı toz ve tablet vb. isimlerle diyet ve egzersiz yapmadan kilo vermek isteyen insanlar tarafından büyük ilgi görmektedir. Çeşitli ülkelerde yapılan kontrollerde bu ürünlerde etkiyi artırmak üzere furosemid, fenolftalein, fluoksetin, efedrin, kafein, vb. sentetik ilaç maddeleri yanında en sıklıkla sibutramin katıldığı belirlenmiştir [1]. Çok önemli sağlık sorunlarına, hatta ölümlere yol açabilen bu ürünlerin içeriklerinin araştırılması toplum sağlığı açısından hayati önem taşımaktadır. Bu sebeple bu çalışmada internet, aktar ve eczaneden temin edilen beş farklı ürünün sibutramin başta olmak üzere diğer sentetik ilaç etken maddelerini içerip içermedikleri HPLC-DAD (Yüksek performanslı sıvı kromatografisi – foto diyot dizisi dedektörü) ve Q-TOF LC/MS (kuadrupol uçuş zamanlı sıvı kromatografisi/kütle spektrometrisi) yöntemleriyle analiz edildi. Yapılan analizler sonucunda, incelenen beş ürünün dördünde sibutramin belirlendi. Ayrıca, ürünlerin birinde efedrin ve fluoksetin; diğerinde emodin, bir diğerinde ise yüksek miktarda klorojenik asit ve orlistat içerdiği MS çalışmaları sonucunda kanıtlandı. Ürünlerin üzerinde bu bileşiklerin olduğuna dair hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Doğal zayıflama ürünleri olarak pazarlanan bu ürünlerin doğal olmadığı, içerisinde sentetik maddelerin olduğu, dolayısıyla bu ürünlere tağşiş yapıldığı bu çalışma kapsamında kanıtlanmıştır. Kaynak [1] Khazan M., Hedayati M., Kobarfard F., Askari S., Azizi F, Iran Red Crescent Med J. 16(3), 1-6, 2014. Bu proje, TÜBİTAK 2209/A 1919B011501624 no’lu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Bitkisel zayıflama ürünleri, Q-TOF LC/MS, sibutramin www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 146 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0004 A Comparison Study between Experimental and Theoretical Spectroscopic Data of Ofloxacin Fatima Zohra Mimouni1, Nasser Belboukhari1, Khaled Sekkoum1, Abdelkrim Cheriti2, Hassan Y. Aboul Enein3 Bioactive Molecules and Chiral Separation Laboratory, Faculty of Science and Technology, Tahri Mohammed University, Bechar, Algeria 2 Phytochemistry and Organic Synthesis Laboratory, Faculty of Science and Technology, Tahri Mohammed University, Bechar, Algeria 3 Department of Pharmaceutical and Medicinal Chemistry, Pharmaceutical and Drug Industries Research Division, National Research Center, Giza, Egypt 1 Fluoroquinolones constitute an essential class of antibacterials, and widely used in clinical applications. This article describes the spectroscopic and theoretical investigation of Ofloxacin. The experiment results were performed with IR spectroscopy, UV- visible spectroscopy and NMR spectroscopy. Theoretical calculations were performed with Gaussian 09W and GaussView 5 software Packages. The geometry optimization of structure, and vibrational frequencies of Ofloxacin (OFL) have been calculated by density functional theory DFT-B3LYP methods with the 6-31++G(d,p) basis set. The Mulliken atomic charges of our molecule were also performed using the DFT method. The presented spectroscopic investigations on OFL shows the good agreement between observed spectra and theoretical predictions of the drug. In IR spectra, the difference in intensities is seen may be due the intramolecular H-bonding in experimental study. In the experimental and theoretical studies of UV absorption energy of OFL are almost similar. For the 1H NMR observed and theoretical predicted spectra are shows the same results. Keywords: Ofloxacin, theoretical calculations, vibration spectra, density functional theory (DFT) www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 147 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0005 Study on the Adsorption Kinetics of Nicotinic Acid on Activated Carbon Selçuk Mirza Terzi, Sinem Göktürk Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Basic Pharmaceutical Sciences, General Chemistry Division, Haydarpasa Campus, Uskudar, 34668, Istanbul, Turkey Pharmaceuticals recently have been detected in surface waters and in ground waters unchanged or transformed, mainly via discharge of effluents from municipal wastewater treatments plants. They may play an hazardous role for aquatic and soil organisms if the removal is not completed [1]. Pharmaceuticals occur in combination with other compounds in the environment. These compounds are not only other pharmaceuticals. They are also their own metabolites of the pharmaceuticals or other environmental pollutants, e.g., industrial chemicals, pesticides, or personal care products. Thus, possible mixture effects are also important [2]. Activated carbon adsorption is an efficient method for the removal of pharmaceutical from waters because of its low cost, low energy consumption, flexibility, simplicity in operation, and insensitivity to toxic pollutants. Activated carbons are widely used as adsorbents in technologies related to pollution abatement, pharmaceutical, and food industries due to their highly porous structure and large adsorption capacity [3]. Figure 1. Molecular formula of nicotinic acid In this context, the objective of this study to investigate the kinetic adsorption of nicotinic acid (Figure 1) on activated carbon. The adsorption experiments were done as a function of time. Lagergren first order model, the Pseudo Second order model and the Intraparticle diffusion model applied to the kinetic data. The Pseudo second order model represented the experimental results better than the Lagergren first order model and intraparticle diffusion model showed two types of mechanism operate in the adsorption. References [1] Çalışkan, E. and Göktürk, S., 2010. Adsorption characteristics of sulfamethoxazole and metronidazole on activated carbon. Separation Science and Technology, 45(2), pp.244-255. [2] Salihi, E.Ç. and Mahramanlıoğlu, M., 2014. Equilibrium and kinetic adsorption of drugs on bentonite: Presence of surface active agents effect. Applied Clay Science, 101, pp.381-389. [3] Çalışkan Salihi, E. and Aydın, E., 2017. Adsorptive characteristics of isoniazid on powdered activated carbon: π–π Dispersion interactions at the solid–solution interface. Journal of Dispersion Science and Technology, 38(4), pp.457-462. Keywords: adsorption, nicotinic acid, activated carbon, kinetics www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 148 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0006 Investigation of Photodynamic Therapy Properties of Metalfree and Metallo Phthalocyanines Functioning with Benzotriazole Groups Burak Barut1, Ümit Demirbaş2, Halit Kantekin2, Mahmut Durmuş3 Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY 3 Gebze Technical University, Department of Chemistry, Kocaeli, Turkey 1 Photodynamic therapy (PDT) is an alternative cancer treatment method depends on free radicals or singlet oxygen to destroy tumour cells [1]. Phthalocyanines are utilized for PDT due to their absorption of high wavelength light ability, high triplet quantum state yields and long lifetimes in triplet states. Also they do not have any toxic effect without light. Benzotriazole derivatives are used as drug precursors, antioxidant, antifungal, antibacterial, antitubercular and anticancer agents [2]. Although photophysical and photochemical properties of phthalocyanine ring has widely known we aimed to investigate photophysical and photochemical properties of benzotriazole bearing phthalocyanines in this study. We designed and prepared phthalonitrile compound (3) and its peripherally substituted zinc(II) (4), lead(II) (5) and metal-free (6) Pc derivatives bearing 3-(2H-benzo[d][1,2,3]triazol-2-yl)-4-hydroxyphenethyl methacrylate moieties. These compounds were characterized by obtained data from general spectroscopic methods such as FT-IR, 1H-NMR and mass. The photophysical and photochemical properties of these phthalocyanines were investigated in N,Ndimethylformamide (DMF) solutions for determination of their photosensitizing abilities in photocatalytic applications such as photodynamic therapy. The lead(II) phthalocyanine complex did not produce any fluorescent in DMF due to the heavy atom effect of bigger lead atom. The fluorescence quantum yields of studied zinc(II) and metal-free phthalocyanines were found to quite higher than unsubstituted zinc(II) phthalocyanine due to substitution of the phthalocyanine skeleton. The influence of substituent and variety of the central metal ions on spectroscopic, photophysical and photochemical properties were also determined and compared. References [1] Zheng B., Shen X., Zhao D., Cai Y., Ke M., Huang J., J Photochem Photobio B. 159, 196-204, 2016. [2] Ren Y., Zheng L., Zhou C., Geng R., Med Chem. 4, 620-642, 2014. Keywords: benzotriazole, photochemical, photophysical, photodynamic therapy. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 149 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0007 Electrochemical Behavior Of 5-Fluorouracil And Its Square Wave And Differential Pulse Voltammetric Determination In Pharmaceuticals And Biological Fluids Özge Güngör, Fatma Ataş, Aysegul Golcu Depatrment of Chemistry, Kahramanmaras Sutcu Imam University, Kahramanmaras, Turkey. 5-Fu (5-Fluoro-1H,3H-pyrimidine-2,4-dione) sold as Adrucil among others, is a drug that is a pyrimidine analog which is used in the treatment of cancer. It is a suicide inhibitor and works through irreversible inhibition of thymidylate synthase. It belongs to the family of drugs called the antimetabolites [1]. The anodic behavior and determination of 5-Fluorouracil (5-Fu) on glasy carbon electrode was investigated using cyclic, differential pulse and square wave voltammetric tecniques. The oxidation of 5-Fu was irreversible and exhibited diffusion controlled process depending on pH. Differential pulse (DPV) and square wave voltammetric (SWV) methods were developed for its determination in pharmaceutical dosage forms and biological fluids according to the linear relation between the peak current and 5-Fu concentration. The peak current is found to be linear over the range of concentration 2x10-5 to 4x10–4 M in acetate buffer at pH 5.5 for differential pulse and 2x10-5 to 4x10–4 M in acetate buffer at pH 5.5 for square wave voltammetric technique using glacy carbon electrode. The repeatability and reproducibility of the methods for all media (supporting electrolyte, serum, breast milk and urine samples) were determined [2]. Keywords: Drug, Determination, Voltammetry, Biological Fluids www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 150 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0008 Antitumor Effects of New Iron(III) and Nickel(II) Chelates of S-methyl-thiosemicarbazones on Gastrointestinal Cell Lines Dürdane Serap Erdem Kuruca1, Bahri Ülküseven2, Mehmet Arslan1, Tülay Bal Demirci2, Kadriye Akgün Dar3 1 Department of Physiology, Istanbul Faculty of Medicine, Istanbul University, Capa-Istanbul, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, Avcilar-Istanbul, Turkey 3 Department of Biology, Faculty of Science, Istanbul University, Beyazıt-Istanbul, Turkey Thiosemicarbazones have a wide range of biological activity. Also, metal complexes of thiosemicarbazones are a class of compounds presenting some biological applications as antiviral, antibacterial and antitumor depending on the parent aldehyde, ketone and metal ion at center of complex structure We synthesized the iron (III) chelates of some hdroxy or methoxy-substituted N1,N4-diarylidene-Smethylthiosemicarbazones which are in the [Fe or Ni (L)Cl] general formula. The chelate complexes were characterized by elemental analysis and magnetic measurements, 1H-NMR, UV-Vis, IR and mass spectroscopy. Cytotoxicity experiments were done using HepG2 and Hep3B hepatoma cells, AGS and MKN45 gastric cancer cells by metil tetrazolium (MTT) assay. The cytotoxic effect of thiosemicarbazones were evaluated by comparing the inhibiting concentration (IC50) values of all of cell lines. Caspase-3 ve cythocrome-C activation were determined in cells treated in IC50 value of thiosemicarbazones. All of iron(III) chelates of N1,N4-diarylidene-S-methyl-thiosemicarbazidato ligands have selective anticancer effects in gastric and hepatoma cells in 0.5-1 uM concentrations. Caspase-3 ve cythocrome-C activity of cancer cells were significantly increase by compared with controls no compounds. Our findings indicate that cytotoxic potential of the chelates depends on metal ion, hydroxy and methoxy substituents, and also substituent locations. We are thinking possessing a drug potential of the new N1N4diarylidene-thiosemicarbazone chelates which have shown anticancer effect. Keywords: Thiosemicarbazones, S-methyl-thiosemicarbazones, gastric cancer cells, hepatoma cells, MTT assay www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 151 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0009 Impurity Profiling of Drugs Kaan Öztaş1, Metin Ozan Gündoğdu1, Deniz Çıkla Yılmaz2 1 Faculty of Pharmacy, Marmara University, Istanbul, Turkey Department of Analytical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Marmara University, Istanbul, Turkey 2 Drug impurity profiling, i.e. identification, structure elucidation and quantitative determination of impurities and degradation products in bulk drug materials and pharmaceutical formulations is one of the most important fields of activities in modern pharmaceutical analysis [1]. Drug formulations contain active pharmaceutical ingredients (APIs) and excipients. APIs present in the formulations contain some undesired impurity, which affects purity of the APIs. These impurities can be API related impurities, process related impurities or stability related impurities. The presence of impurities in active ingredients can have a significant impact on the quality, safety and efficacy of pharmaceuticals [2]. Various regulatory authorities such as International Conference of Harmonization [ICH], United States Food and Drug Administration (USFDA) have given specifications for impurities. This graduation project describes concept of impurity profiling and its various aspects. References: [1] Görög S., Bartos D., Current Pharmaceutical Analysis, 4, 215-230, 2008 [2] Raw AS., Yu LX., Advanced Drug Delivery Reviews, 59, 3-11, 2007 Keywords: API,Drug,ICH,Impurity,Pharmaceutical. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 152 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0010 Synthesis, characterisation, photophysical and photochemical properties of Metal-Free, Zinc(II) and Lead(II) phthalocyanine Ümit Demirbaş1, Burak Barut2, Halit Kantekin1, Mahmut Durmuş3 1 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 3 Gebze Technical University, Department of Chemistry, Kocaeli, Turkey 2 Phthalocyanines (Pcs) are planar macrocyclic compounds containing nitrogen in the core cycle, and the diversity of heteroatoms can be increased preparing their peripheral and non-peripheral derivatives [1]. Very different metal complexes of these compounds can be synthesised by using metal salts during the steps for phthalocyanine preparation or after that. Both metal ion and substituents have significant effects on physical and chemical characteristics of phthalocyanines. 5-chloro-2-(2,4-dichlorophenoxy)phenol is an important antimicrobial and protective agent known as triclosan and is used in personal hygiene, disinfection products such as antiseptic soaps, toothpastes, fabrics, and plastics. In addition, it is known that triclosan derivatives can be used against M. Tuberculosis InhA [2,3]. In this study we aimed to use this biologically and pharmacologically important compound in the preparation of novel phthalocyanines. Peripherally tetra-(5-chloro-2-(2,4dichlorophenoxy)phenol) substituted metal-free (4), zinc(II) (5) and lead(II) (6) phthalocyanine derivatives were synthesised in this work. The phthalocyanines (4-6) were characterised by general spectroscopic methods such as IR, 1H-NMR, UV-vis, mass spectrometry. Once the solubilities of the compounds were investigated, it was noticed that they have excellent solubility and did not tend to aggregation behaviour in common solvents. The photophysical and photochemical properties of novel phthalocyanines (4-6) were investigated in dimethysulfoxide. The effects of substituted 5-chloro-2-(2,4-dichlorophenoxy)phenoxy group and central metal ion [zinc(II) / lead(II)] on photophysical and photochemical properties of the novel phthalocyanines have also been examined, and the results were compared with unsubstituted zinc(II) phthalocyanine. According to photophysical and photochemical investigation results, it was observed that the novel phthalocyanines (4-6) have a potential for PDT application. References [1] Nas A., Demirbaş Ü., Pişkin M., Durmuş M., Kantekin H., J Lumin 145, 635-642, 2014. [2] Freundlich J.S., Wang F., Vilchze C., Gulten G., Langley R., Schiehser G.A., Jacobus D.P., Jacobs W.R., Sacchettini J.C., Chem Med Chem. 4, 241–248, 2009. [3] Safavi A., Maleki N., Shahbaazi H.R., Analytica Chimica Acta. 494, 225–233, 2003. Keywords: dichlorophenoxy, phthalocyanine, photodynamic therapy, photosensitiser, synthesis. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 153 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0011 Spectroscopic Investigation of Citarabine with FSdsDNA Özge Güngör, Ayşegül Gölcü Department of Chemistry, Kahramanmaras Sutcu Imam University, Kahramanmaras, Turkey Cytarabine (CYT), a pyrimidine nucleoside analog, is an antimetabolite, antineoplastic which inhibits the synthesis of deoxyribonucleic acid. Its actions are specific for the S-shape of the cell cycle [1]. The interaction of CYT with FSdsDNA has been studied with UV spectroscopy in order to investigate the possible binding modes to FSdsDNA and to calculate the binding constants (Kb) to FSdsDNA. In UV titration experiments, the spectra of FSdsDNA in the presence of CYT has been recorded for a constant CYT concentration in diverse [FSdsDNA]/ [CYT] mixing ratios (r). The competitive studies of CYT with Etidyum Bromür (EB) were investigated by fluorescence emission spectroscopy in order to examine whether the CYT can displace EB from its DNA-EB conjugate. [2]. Keywords: Binding constant, DNA, Drug www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 154 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0012 Synthesis, Photophysical and Photochemical Properties of Non-peripherally Tetra-Substituted Metal-Free and Metallo Phthalocyanines Ümit Demirbaş1, Burak Barut2, Halit Kantekin1, Mahmut Durmuş3, İsmail Değirmencioğlu1 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 3 Gebze Technical University, Department of Chemistry, Kocaeli, Turkey 1 2 Photodynamic Therapy (PDT) is one of the cancer treatments methods that include the combination of light and a photosensitizer. Phthalocyanine compounds have been mostly used for the treatment of various cancers and photo-inactivation of viruses as they have excellent properties such as intense absorption in the visible region, generation of reactive oxygen species with high efficiency, and low dark toxicity [1]. Various substituted phthalocyanine compounds showing a high singlet oxygen quantum yield, which is one of the most important properties for photosensitizer in PDT applications, have already been reported in our previous studies [2]. Benzothiazole derivatives are one of the most important heterocyclic compounds due to their pharmacological and biological properties, such as antifungal, antiviral, antidiabetic, and anti-inflammatory activities [3]. In addition, the photophysical and photochemical properties of benzothiazoles have been discussed in some studies and they are used as photosensitizers. In this study, novel phthalonitrile compounds bearing 2-methylbenzo[d]thiazol-5-yloxy groups (4) and non-peripherally tetra-substituted metal-free (5), zinc (II) (6), and lead (II) (7) phthalocyanine derivatives were synthesized and characterized for the first time. These novel compounds showed extremely good solubility in most common organic solvents. The novel phthalocyanine compounds presented excellent results from photophysical and photochemical examinations in DMF solution. Especially, the singlet oxygen quantum yield (Φ∆) values of the substituted zinc (II) phthalocyanines indicate that these compounds have significant potential as photosensitizers in cancer treatment by the PDT technique. The fluorescence quenching behaviour of these novel phthalocyanine compounds by 1,4-benzoquinone was also examined in DMF solution. The authors gratefully appreciate the financial support from the Turkish Scientific Research Council (TUBITAK, Project No: 113Z896). References [1] Bonnett R., Chem Soc Rev. 24, 19–33, 1995. [2] Bıyıklıoğlu, Z., Durmuş M., Kantekin H., J Photochem Photobiol A. 211, 32–41, 2012. [3] Ruhi A., Nadeem S., J Chem. 1–12, 2013. www.ivekkongre.com İlaç vephotochemical, Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticalstherapy. and Pharmacies Keywords: benzothiazole, photosensitizer, photodynamic 155 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0013 Bazı Beta Blokörlerin Ultrason Destekli Sıvı-Sıvı Ekstraksiyon Sonrası Yükseltilmiş Alan Elektrokinetik Enjeksiyonlu Kapiler Elektroforez ile Tayini Damla Üvez, Nusret Ertaş Gazi Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Analitik Kimya Ana Bilim Dalı, Ankara Beta adrenerjik reseptör antagonistleri, diğer adıyla beta blokörler, genellikle hipertansiyon, kronik kalp yetmezliği, anksiyete, glokom ve migren tedavisinde kullanılan kardiyovasküler ilaçların önemli sınıflarından biridir. Bu ilaçlar ayrıca kalpteki beta reseptörleri bloke ederek kalp atış hızını düşürüp el titremesini azalttıkları için okçuluk, atıcılık, pentatlon, bilardo gibi hedefe yönelik müsabakalarda doping olarak kullanılmaktadır [1]. Bu nedenle Dünya Dopingle Mücadele Ajansı’nın (WADA) yasaklı maddeler listesinde bulunmaktadır [2]. Bu da bu ilaçların biyolojik sıvılarda tayini, izlenmesi ve doping kontrolünü önemli bir hale getirmiştir. Beta blokörlerin tayini için kapiler zon elektroforez (CZE), yükseltilmiş alan elektrokinetik enjeksiyonlu kapiler elektroforez (FASI-CE) ve ultrason destekli sıvı-sıvı ekstraksiyon sonrası FASI-CE ile yöntem geliştirilmiştir. Beta blokörlerden asebutolol (ACE), atenolol (ATE), pindolol (PIN) ve sotalol’ün (SOT) idrar numunelerinden aynı anda analizi için yaptığımız bu çalışmada zemin elektrolit çözeltisinin (BGE) çeşidi, pH, enjeksiyon çeşidi, süresi, ayırma potansiyeli ve sıcaklık gibi parametrelerin ayırma verimliliği ve duyarlılığa etkisi incelenmiştir. En iyi sonuçlar zemin elektrolit çözeltisi (BGE) olarak 25 mM pH=3 fosfat tamponu, 30 saniye enjeksiyon süresi ve 30 kV ayırma potansiyeli kullanıldığında elde edilmiştir. Ekstraksiyon çözücüsü olarak 1-butanol seçilmiş, yöntem olarak ultrason destekli sıvı-sıvı ekstraksiyon kullanılmıştır. Optimize edilen koşullarda sırasıyla (ACE), (ATE), (PIN) ve (SOT) için teşhis sınırları 0,7; 0,5; 0,6; 0,3 mg/L olarak hesaplanmıştır. İdrar numuneleri için geliştirilen ultrason destekli sıvı-sıvı ekstraksiyon sonrası FASI-CE yöntemi ile CZE’ye kıyasla 4-13 kez duyarlılık artışı gözlenmiştir. Yöntemin kesinliği bağıl standart sapma cinsinden 7’den küçüktür. Geliştirilen ekstraksiyon ve FASI-CE yöntemi idrar numunelerinden beta blokörlerin tayinine başarılı bir şekilde uygulanmıştır. Kaynaklar [1] P.S. Shrivastav, S.M. Buha, M. Sanyal, Detection and quantitation of β-blockers in plasma and urine, Bioanalysis 2 (2010) 263–276 [2] https://www.wada-ama.org/en/resources/science-medicine/prohibited-list-documents Anahtar Kelimeler: Beta blokör, kapiler zon elektroforez, ultrason destekli sıvı-sıvı ekstraksiyon www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 156 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0014 Simple and Validation Spectrophotometric Method for The Determination of Anti Cancer Drug Cytarabine Injection Solution and Bıological Fluids Özge Güngör, Mustafa Çeşme, Ayşegul Gölcü Department of Chemistry, Kahramanmaras Sutcu Imam University, Kahramanmaras, Turkey Cytarabine (Cyt), a pyrimidine nucleoside analog, is an antimetabolite, antineoplastic which inhibits the synthesis of deoxyribonucleic acid. Its actions are specific for the S-shape of the cell cycle [1]. A simple and direct spectrophotometric method is developed for the determination of Cytarabine (CYT) in bulk and injection solution. Different parameters were tested to optimize the conditions for the determination of CYT. The dependence of absorbance and wavelength on pH, concentration and nature of the buffer was (were) investigated. According to the linear relationship between the peak absorbance and the concentration, UV-Vis spectrophotometric method for CYT assay in pharmaceutical dosage forms and biological fluids were developed. For the determination of CYT were proposed in phosphate buffer at pH 3, which allows quantitation over the 1x10–5 to 2x10-5 M range in buffer solution and urine sample; 2x10-5 to 8x10–6 M range in breast milk samples; 3x10–5 to 2x10-6 M range for this technique. The repeatability, reproducibility, precision and accuracy of the methods in all media were investigated. No foreigne ion interferences from the excipients and endogenous substances were found in the pharmaceutical dosage forms and in the biological samples, respectively [2]. Keywords: Biological samples, Determination, Spectrophotometric www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 157 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0015 Kantitatif Farmasötik Bilimde Analitik Kimyanın Önemi Fatih İslamoğlu Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Fen - Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Rize Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 158 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0016 Kolşisinin UPLC ile Validasyonu, LC-MS/MS Tekniği ile Stres Koşullarındaki Bozunurluk Ürünlerinin Tayini Süleyman Gökce1, İbrahim Bulduk2, Hüseyin Enginar3 Uşak Üniversitesi Bilimsel Analiz ve Teknolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi 2 Uşak Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu 3 Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 1 Kolşisin; akut ve kronik gut (damla) hastalığı ve ailevi Akdeniz Hummasının (karın ağrısı, eklem ağrısı, şişlik ve ateşle nöbetler halinde seyreden kalıtımsal bir hastalık) profilaksi (hastalığın oluşumunu veya gelişimini önlemek amacıyla yapılan koruyucu tedavi) ve tedavisinde ve keza Behçet Hastalığı (ağızda ve cinsel bölgede ağrılı yaralar, göz problemleri ve deri bulgularıyla seyreden, vücudun kendi hücrelerine karşı antikor oluşturduğu bir hastalık) sendromunun tedavisinde kullanılır1-2-3. Ticari farmasötik formlar içinde bulunan ilaç moleküllerinin ve saflıklarının saptanması, toksikolojik ve farmakolojik bakımdan önemlidir. Farmasötik şekillerin hazırlanması sırasında saflık ve ilgili bozulma ürünlerinin izlenebilmesi için ileri metotlara ihtiyaç vardır4. Bu çalışmanın amacı farmasötik dozaj formlarında kolşisin ve bozunurluk ürünlerinin LC-MS/MS Tekniği ile hızlı bir metot geliştirmektir. Ticari dozaj formlarındaki kolşisin ve bu preparatlarda zorlanmış koşullardaki bozunurluk ürünlerinin saptanması için bir LC-MS/MS metodu geliştirilmiştir. UPLC tekniği ile MS/MS analizleri için optimum koşullar belirlenmiş ve sistemin validasyonu yapılmıştır. Analizlerde ACE 5 C18 250*4,6 mm kolonu kullanılmıştır. Ayırma 60:40 (v/v) metanol-su ve %0,1 formik asit ortamında gerçekleştirilmiştir. ICH Klavuzuna uygun olarak Kolşisinin parçalanma ürünleri; asidik, bazik, oksidatif, termal, UV ışık, koşulları altındaki davranışı LC-MS/MS tekniği ile incelenerek belirlenmiştir5. Bu koşullar; 1 M HCI 100 C0 -30 dk, 1M NaOH 100 C0 -30 dk, %3-%30 H2O2 100 C0 -30 dk, 6-24 saat 100 C0 termal bozunma, 6-24 saat 254 nm dalga boyunda-oda sıcaklığında UV ışık altında bozunma şartlarında; LC-MS/MS, EJS-ESI tekniği ve pozitif iyon modda bozunurluk ürünleri gözlemlenmiştir. Kaynaklar [1] U.S. Food and Drug Administration; Guidance for Industry, Q3A Impurities in New Drug Substances 2003. [2] U.S. Food and Drug Administration; Guidance for Industry, Q3B Impurities in New Drug Products 2006. [3] Liu DQ, Wu L, Sun M, MacGregor PA. On-line H/D exchange LCMS strategy for structural elucidation of pharmaceutical impurities. J Pharm Biomed Anal 2007; 44: 320-9. [4] Edgar C. Nicolas, Thomas H. Scholz. (1998). Active drug substance impurity profiling part II. LC-MS/ MS fingerprinting, Journal of Pharmaceutical and Biomedical Analysis, 16 825-836 [5] ICH guidelines, Q1A (R2): Stability Testing of New Drug Substances and Products (revision 2), International Conference on Harmonization. Available from: 〈http://www.fda.gov/downloads/ RegulatoryInformation/Guidances/ucm128204.pdf〉, 2003. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: Kolşisin, Validasyon, Bozunurluk, LC-MS/MS 159 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0017 Analytical Approaches for Methylprednisolone Aceponate and Similar Substances Fevziye Gizem Tecimen1, Ayşen Kurt Cucu2, Deniz Cıkla Yılmaz2 1 Department of Analytical Chemistry, Institute of Health Sciences, University of Marmara, 34668 Haydarpasa, Uskudar, Istanbul, Turkey. 2 Department of Analytical Chemistry, Faculty of Pharmacy, University of Marmara, 34668 Haydarpasa, Uskudar, Istanbul, Turkey. Methylprednisolone aceponate (MPA) is a nonhalogenated diester of 6α-methylprednisolone which, based on its anti-inflammatory activity, has been classified as a potent glucocorticosteroid [1]. MPA has been shown to provide rapid, reliable and highly effective treatment of eczematous disorders, with an efficacy comparable to that of most reference topical corticosteroids. It also has excellent local and systemic tolerability [2]. The fourthgeneration topical corticosteroid (TC) MPA has a significantly improved therapeutic index; that is, increased potency without a proportionate increase in side effects [3]. The MPA starting substances are dexamethasone, prednisolone and methylprednisolone, respectively. Furthermore, this newest class of TCs indicated for treating the symptoms of AD includes compounds such as: methylprednisolone acetate and methylprednisolone succinate. The compounds referred to herein are similar in structure to MPA. When we looked at the literature, we could not find a study or information about the quantity analysis of MPA. However, in the literature, it has been observed MPA’s side effects, reliability, dose studies and effects on children have been studied previously. This study will include some clinical studies of MPA and with the general characteristics of MPA. In addition, the analytical studies and results of MPA similar active ingredient as chemical structure will be shown. This study was supported by Marmara University Scientific Research Projects Committee [grant number SAGC-YLP-110316-0081]. References: [1] Ruzicka T., Methylprednisolone aceponate in eczema and other inflammatory skin disorders a clinical update. Int J Clin Prac. 60, 85-92, 2006. [2] Haria M., Balfour J.A., Methylprednisolone Aceponate: A Review of its Pharmacological Properties and Therapeutic Potential in the Topical Treatment of Eczema. Clinical Immunotherapeutics. 3, 241-253, 1995. [3] Luger TA. Balancing efficacy and safety in the management of atopic dermatitis: the role of methylprednisolone aceponate. Journal of the European Academy of Dermatology and Venereology. 25, 251-258, 2011. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Keywords: Assay, HPLC, Methylprednisolone Aceponate 160 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure1: Methylprednisolone Aceponate www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 161 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0018 A study on the interactions of procaine hydrochloride with hydrocarbon and fluorocarbon surfactants Sinem Bektaş, Sinem Göktürk Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Basic Pharmaceutical Sciences, General Chemistry Division, Haydarpasa Campus, Uskudar, 34668, Istanbul, Turkey A lot of pharmacologically active compounds are amphiphilic molecules. Hence they display the ability to selfassociate forming micelles or vesicles. The self-association of amphiphilic drugs is governed by hydrophobic interactions among the nonpolar alkyl chains and the electrostatic interactions of the polar or ionic head groups with themselves. A clear understanding of the self-aggregation mechanism of amphiphilic drugs and their interactions with surfactants in aqueous solution is of great importance in the rational design of more effective drug delivery systems [1-2]. An important and fundamental event in the interaction of drugs with biological tissues at the molecular level is their binding to membranes. The drug-membrane interactions are important in understanding the mechanism of drug action and also provide a detailed insight into more complex biological processes such as the passage of drugs through cell membranes. Because surfactants are amphiphilic molecules, like lipids, some of the same rules governing lipid behaviour also apply to the surfactants. Hydrocarbon systems are mostly used for the interactions between surfactant and drugs. In the mixture of fluorocarbon and hydrocarbon surfactants, fluorocarbons rich and hydrocarbon-rich micelles of hydrophobic parts are not mixed due to interference with each other there is a need to obtain the hybrid structure multicompartment micelles [3-4]. Therefore this work deals with the interaction of procain hydrochloride with different surfactant micelles including fluorosurfactants in terms of mimic for biological systems. From this point of view, in this work it is aimed to study on the interaction of procain hydrochloride which is an amphiphilic drug with sodium dodecyl sulfate (SDS; anionic hydrocarbon surfactant), Tween 20 (nonionic hydrocarbon surfactant), cetyltrimethyl ammonium bromide (CTAB; cationic hydrocarbon surfactant), lauryl sulpho betaine (LSB; amphoteric hydrocarbon surfactant) and Zonyl-FSN100 (nonionic fluorocarbon surfactant) using by UV-vis spectrophotometry. The binding constants and fraction of bound procaine hydrochloride were calculated by means of the Benesi-Hildebrand equation in aqueous media. The binding affinity of procain hydrochloride to all types of micelles studied significantly increased with increasing hydrophobicity and followed the order as: Zonyl-FSN100> Tween 20 > SDS > LSB > CTAB Acknowlodgements: This work was financially supported by Research Fund of Marmara University with the project number of SAG-C-YLP-250416-0176. References [1] [2] [3] [4] Schreier S, Malheiros S.V.P, de Paula E. Biochimica et Biophysica Acta. 1508 210-234, 2000. Suruchi M, Kumar M. R, Adv Colloid and Interface Sci. 199–200, 1-14, 2013. Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Erdinç N, GöktürkİlaçSveand Tunçay M. J Pharm Sci. 93, 1566-1576, 2004. Göktürk S. and Aslan S. J. Dispersion Sci. Technol, 35, 84-92, 2014. www.ivekkongre.com Keywords: procaine hydrochloride, surfactants, micelle, interaction, binding constant, spectrophotometry 162 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0019 Development and Validation of a New Spectrophotometric Method for Galantamine Assay in Pharmaceutical Formulations İbrahim Bulduk1, Süleyman Gökce2 1 Uşak Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Uşak Üniversitesi Bilimsel Analiz ve Teknolojik Araştırma ve Uygulama Merkezi 2 Galantamine is a cholinesterase inhibitor and is used in the treatment of alzheimer, polio, narrow-angle glaucoma and as an antidote after poisoning. It is still being investigated for use in the treatment of alcohol and nicotine dependence, schizophrenia and cognitive memory disorders. A new sensitive and rapid spectrophotometric method has been developed for the galantamine determination in pharmaceutical formulations and validated according to the International Conference on Harmonization guidelines for different validation parameters. Galantamine showed maximum absorbance at 289 nm wavelength in demineralized water. The method was linear (y = 0.0091x-0.0128) at a concentration range of 10-100 ppm and the correlation coefficient was excellent ( r2 = 0.9996). The recovery percentages of galantamine were found to be 101, 99 and 98, while 80%, 100% and 120%, respectively. Relative standard deviations for intraday and interday reproducibility tests were below 1%. The detection limit (LOD) and quantification limit (LOQ) were determined to be 0.39 and 1.20 ppm, respectively. The results show that the method is simple, inexpensive and less time consuming, as well as accurate, precise and reproducible. The proposed method is suitable for determining the amount of Galantamine in pharmaceutical formulations and can be used for routine analysis in quality control. Keywords: Galantamine, Pharmaceuticals, Spectrophotometry, Validation. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 163 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0020 Effects of Ionic Liquids on the Interactions of Drug and Surface Active Agents Murat Ozan, Sinem Göktürk Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Basic Pharmaceutical Sciences, General Chemistry Division, Haydarpasa Campus, Uskudar, 34668, Istanbul, Turkey Ionic liquids (ILs) and surface active agents have been the subject of numerous studies for the last decades. ILs have been a great interest in recent years as potential green and designable solvents. Main advantages of ILs are their negligible vapour pressure, resulting in reduced inhalatory exposure, absence of flammability, and their high variability concerning chemical structure of headgroups, substituents and anions when compared to common molecular organic solvents. From a pharmaceutical point of view, the particular interest has been focused on their using as pharmaceutical solvents or co-solvents for the delivery of drugs with poor water solubility as well as reaction media [1-2]. Having interesting aggregation properties of surface active agents, known as micelles, have been used as mimetic for bio-membranes, because one of the major components of membrane, lecithin, are in fact themselves surface active materials. Therefore studies on the interactions between surface active agents and drugs are important since micellar media is being considered as a pseudo model for simple biological mimetic systems. The physicochemical interactions of drugs with surfactant micelles can be visualized as an approximation for their interactions with biological surfaces. Additionally, another important event in the interaction of drugs with biological tissues at the molecular level is their binding to membranes [3-4]. This is an important issue because it relates to the mechanism of drug action. In view of these interests the present study is an attempt to gain a better understanding of the characteristics of binding of triflupromazine hydrochloride (TFP), a phenothiazine drug, to nonionic micellar systems in the presence of various amounts of ILs such as 1-ethyl-3 methyl imidazolium chloride and 1-butyl-3-methyl imidazolium chloride. The interactions of TFP with nonionic surfactants Brij 30 (polyoxyethylene (4) lauryl ether ), Brij 35 (polyoxyethylene (23) lauryl ether ) and Brij 56 (Polyethylene glycol hexadecyl ether) in the absence and presence of various concentrations of ILs have been studied by absorption spectroscopy as a function of surfactant concentration ranging from the premicellar to postmicellar region at 298 K. Comparison of the binding constants calculated from Benesi-Hildebrand Equation indicated that the binding tendency of TFP to nonionic micelles increased depending on hydrophobicity of surfactants and followed the order as; Brij 56 > Brij 35 > Brij 30. It has been found that the binding of TFP to nonionic micelles increased as the concentration of the ILs increased. References [1] [2] [3] [4] www.ivekkongre.com Ferraz R, Branco LC, Prudêncio C, Noronha JP, Petrovski Z. Chem Med Chem. 6, 975-85, 2011. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Miskolczy Z, Sebők-Nagy K, Biczók L, Göktürk S. Chem Phys Lett. 400, 296-300, 2004. Erdinç N, Göktürk S and Tunçay M. J Pharm Sci. 93, 1566-1576, 2004. Göktürk S. and Aslan S. J. Dispersion Sci. Technol, 35, 84-92, 2014. Keywords: phenothiazine drugs, surfactants, ionic liquids, interaction, binding 164 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0021 Metal Based Drug; Synthesis, Characterization And Analytical Properties Özge Güngör, Mustafa Çeşme, Ayşegül Gölcü Department of Chemistry, Kahramanmaras Sutcu Imam University, Kahramanmaras, Turkey The most prominent drug containing a metal centre is cisplatin, the most widely used anti-cancer drug. The success of cisplatin in chemotherapy has motivated a large number of studies into the potential of other platinum complexes. In this study, we have synhesized and characterized of nem matal based drugs using Dacarbazine (DAC) (Fig.) and Pt(II) metal ions. Besides, we report some spectroscopic (IR, UV–Vis, ICP-OES), mass, 1H-HMR and analytical studies (solubility, CHN elemental analysis…etc). Also, the thermal behaviors of the new metal based drug have been investigated by TG and DTA techniques. Keywords: Metal Based Drug, Synthesis, Characterization The chemical structure of DAC www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 165 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0022 Sarıgöl (Manisa) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Gizem Bulut1, Ceren Yener2 Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Anabilim Dalı 2 Marmara Üniveristesi, Eczacılık Fakültesi 1 Anabilim Dalımız araştırma projeleri kapsamında yurdumuzun çeşitli yörelerinde halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler özel çalışmalar yapılarak araştırılmakta ve bunlarla ilgili bilgiler derlenmektedir. Bu çalışma kapsamında da Sarıgöl (Manisa) yöresinde geleneksel halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler araştırılmış ve bu konuda bilgiler derlenmiştir. Bu amaçla 23 Haziran-10 Ekim 2016 tarihleri arasında araştırma yöresi olarak belirlediğimiz Sarıgöl yöresine gidilerek konumuzla ilgili çeşitli kişilerle görüşmeler yapılmış, halkın özellikle geleneksel halk ilacı olarak yararlandığı bitkiler hakkında bilgiler derlenmiş ve bu bitkilerin yöresel adları saptanmıştır. Yöreden toplanan bitki örnekleri preslenip, kurutulduktan sonra Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Herbaryumu’na (MARE) kaydedilerek numaralandırılmıştır. Bu çalışma sonucunda Sarıgöl yöresinde toplam 14 türün geleneksel halk ilacı olarak ve bunlardan bazılarından da diğer amaçlarla yararlanıldığı tespit edilmiştir. Bitkilerin halk ilacı olarak en çok sindirim sistemi ve cilt hastalıkları tedavisinde kullanıldıkları belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Farmasötik Botanik, Etnobotanik, Halk ilacı, Sarıgöl, Manisa, Türkiye www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 166 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0023 Perception of traditional medicine among Nigerians Ahmet Kurnaz, Toklong Moses Fılam, Seyhan Hıdıroğlu, Melda Karavuş Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı A.B.D. AIM: The aim of this study is evaluate the perception of herbal medicines among Nigerians withor without chronic health conditions. İt also asseses the general knowledge about the benefits,risk,safety,and regulation of herbal medicines among residents of Dadin Kowa area in Jos,Nigeria. METHOD: This is a descriptive study using a well structure questionnaire consisting of 19 closed and 1 open ended question.The questionares asseses the general knowledge of the benefits,risks,safety and regulation of herbal medicines among residents of Dadin Kowa area in Jos. FINDINGS: A total of 76 people participated in the study and are of age 18 and above.The parcipitants also comprises 51.3% male.the educational qualification the subjects consist of 28.1% primary school graduates,40.8% high school,11.8% colleges and polytechnics,18.4% are üniversity student or graduates.occupational distribution consist of 50% students,14.5% public workers, 14.5% are private workers or self employed, while 21.1% are unemployed. A significant number of people 76.3% have admitted the use of herbal medicine of different forms. Among the participants of the study 42.1% have admitted visiting a herbalist within the last 12 months for varioous reasons which include the treatment of acute illness,36.8% participants,treatment or management of chronic diseases and 32.9% participants patronize herbal medicine for general wellbeing. Base on analysis perform using chi-square, a statistically significant relationship was found (p:0.03) between the sex of the participants and their visit to a herbalist within the last twelwe months. Female participants visit to the herbalist was slightly higher than the male counterpart. However when it comes the relationship between sex and the use of herbal medicine men were found to use more herbal medicine than women (p:0.041).The occupational status of the participants was noted to have a relationship with the visitation of a herbalist within the last 12 months. Older group of participants age 50 and above found to be ahead in the use of herbal medicine as well as frequency of herbalist visits within the last 12 months. DISCUSSION According the WHO Herbal medicine is still the mainstay of about 75-80% of the world population and in many developed countries,70% of the population has used some form of alternative or complementary medicine. Our study is compatible with the WHO formations. Because of the herbal remedies are popular among the patients with chronic disease in devoloping countries these countries must have a herbal medicine policies and physicians must have knowledge about traditional medicine. Keywords: alternate medicine,herbal medicine,nigeria www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 167 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0024 Gediz (Kütahya) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Gizem Bulut1, Büşra Nur Başol2 Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Anabilim Dalı, istanbul 2 Marmara Üniveristesi, Eczacılık Fakültesi 1 Anabilim Dalımız araştırma projeleri kapsamında yurdumuzun çeşitli yörelerinde halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler özel çalışmalar yapılarak araştırılmakta ve bunlarla ilgili bilgiler derlenmektedir. Bu çalışma kapsamında da Gediz (Kütahya) yöresinde öncelikle geleneksel halk ilacı olarak kullanılan bitkiler araştırılmış ve bu konuda bilgiler derlenmiştir. Bu amaçla 06 Haziran-15 Ekim 2016 tarihleri arasında araştırma yöresi olarak belirlediğimiz Gediz yöresine gidilerek konumuzla ilgili çeşitli kişilerle görüşmeler yapılmış, halkın özellikle geleneksel halk ilacı olarak yararlandığı bitkiler hakkında bilgiler derlenmiş ve bu bitkilerin yöresel adları saptanmıştır. Yöreden toplanan bitki örnekleri preslenip, kurutulduktan sonra Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Herbaryumu’na (MARE) kaydedilerek numaralandırılmıştır. Bu çalışma sonucunda Gediz yöresinde toplam 22 türün geleneksel halk ilacı olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Bitkilerin halk ilacı olarak en çok solunum sistemi, boşaltım sistemi, sindirim sistemi ve cilt hastalıkları tedavisinde kullanıldıkları belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Farmasötik Botanik, Etnobotanik, Halk ilacı, Gediz, Kütahya, Türkiye. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 168 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0025 Erdemli (Mersin) yöresinin bazı yararlı bitkileri İsmail Şenkardeş1, Ayşegül Culu2 Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Anabilim Dalı, İstanbul 2 Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, İstanbul 1 Anabilim Dalımız araştırma projeleri kapsamında yurdumuzun çeşitli yörelerinde halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler özel çalışmalar yapılarak araştırılmakta ve bunlarla ilgili bilgiler derlenmektedir. Bu çalışma kapsamında da Erdemli (Mersin) yöresinde öncelikle geleneksel halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler araştırılmış ve bu konuda bilgiler derlenmiştir. Bu amaçla 23 Nisan 2016 - 27 Kasım 2016 tarihleri arasında araştırma yöresi olarak belirlediğimiz Erdemli yöresine gidilerek konumuzla ilgili çeşitli kişilerle görüşmeler yapılmış, halkın özellikle geleneksel halk ilacı olarak yararlandığı bitkiler hakkında bilgiler derlenmiş ve bu bitkilerin yöresel adları saptanmıştır. Yöreden toplanan bitki örnekleri preslenip, kurutulduktan sonra Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Herbaryumu’na (MARE) kaydedilerek numaralandırılmıştır. Daha sonra bunlar özel herbaryum kartonlarına yapıştırılıp, etiketleri hazırlanarak herbaryum örneği haline getirilmişlerdir. Bu çalışma sonucunda Erdemli yöresinde saptadığımız toplam 69 taksondan yörede geleneksel halk ilacı olarak ve bunlardan bazılarından da diğer amaçlarla yararlanıldığı tespit edilmiştir. Bitkilerin halk ilacı olarak ise en çok solunum sistemi, boşaltım sistemi, sindirim sistemi ve dolaşım sistemi hastalıkları tedavisinde kullanıldıkları belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Farmasötik Botanik, Etnobotanik, Halk ilacı, Tıbbi bitki, Mersin, Türkiye. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 169 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0026 A New Plant Containing High Rate Protein: Quinoa Bahattin Bulduk1, Mehmet Bulduk2 2 1 Yüzüncü Yıl University, School of Health, Van, Turkey Yüzüncü Yıl University, Ercis Vocational School, Van, Turkey Quinoa, as a member of amarenthaceace family, appearence and taste of which similar to grains is a kind of herbaceous plants. The flowers of quinoa turn into rich nutritional valued seeds. The edible parts of the herb are consist of dried bead- looking tiny seeds. Containing high rate fiber and protein, quinoa has rapidly been consumed in recent years in the world and in our country for having a healthy life. In this way, ıt prolonges the sense of satiety, thus it has been preferable in diet lists.It contains vitamin A, B, C, D, K calcium, zinc, iron, magnesium, phosphorus and plenty of fibres. The fibres in kinoa is good for constipation as well as iron for anaemia. The new studies have reported that the soluble fibers of kinoa edit cholesterol. Moreover it is a good source of carbohydrates and protein that can be used in celiac disease. Because of having rich content of quercetin, it has been reported to be a good antioxidant flavonoids. Existing in kinoa, lignin show a protective effect against many types of cancer and strengthen the heart. Quinoa is also a good source of nutrients for those who prefer vegetarian diet. Keywords: 1. Quinoa, 2. Nutrients, 3. Antioxidant www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 170 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0027 Akşehir (Konya) Yöresinin Bazı Yararlı Bitkileri Ahmet Doğan, Büşra Nur Cura Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Botanik Anabilim Dalı, 34668 İstanbul-TÜRKİYE Anabilim Dalımız araştırma projeleri kapsamında yurdumuzun çeşitli yörelerinde halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler özel çalışmalar yapılarak araştırılmakta ve bunlarla ilgili bilgiler derlenmektedir. Bu çalışma kapsamında da Akşehir (Konya) yöresinde öncelikle geleneksel halk ilacı olarak kullanılan ve diğer amaçlarla yararlanılan bitkiler araştırılmış ve bu konuda bilgiler derlenmiştir. Bu amaçla 11 Haziran 2016 - 01 Eylül 2016 tarihleri arasında araştırma yöresi olarak belirlediğimiz Akşehir yöresine gidilerek konumuzla ilgili çeşitli kişilerle görüşmeler yapılmış, halkın özellikle geleneksel halk ilacı olarak yararlandığı bitkiler hakkında bilgiler derlenmiş ve bu bitkilerin yöresel adları saptanmıştır. Yöreden toplanan bitki örnekleri preslenip, kurutulduktan sonra Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Herbaryumu’na (MARE) kaydedilerek numaralandırılmıştır. Daha sonra bunlar özel herbaryum kartonlarına yapıştırılıp, etiketleri hazırlanarak herbaryum örneği haline getirilmişlerdir. Bu çalışma sonucunda Akşehir yöresinde saptadığımız toplam 20 taksondan yörede geleneksel halk ilacı olarak ve bunlardan bazılarından da diğer amaçlarla yararlanıldığı tespit edilmiştir. Bitkilerin halk ilacı olarak ise en çok solunum sistemi, sindirim sistemi ve dolaşım sistemi hastalıkları tedavisinde kullanıldıkları belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Etnobotanik, Halk ilacı, Tıbbi bitki, Konya, Türkiye www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 171 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0028 İstanbul'un (Avrupa Yakası) Eczane ve Aktarlarında Yatıştırıcı Amaçlı Satılan Tıbbi Bitkiler Merve Erkol, Engin Özhatay Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Farmasötik Botanik Ana Bilim Dalı, İstanbul Dünya'da ve ülkemizde doğal beslenme ve doğal tedavi yöntemlerine yönelim giderek artmaktadır. Yatıştırıcı etkili tıbbi bitkiler, endüstrileşmiş toplumların temel problemi olan stres kaynaklı; anksiyete, depresyon, uyku bozuklukları gibi rahatsızlıklarda sıklıkla kullanılmaktadır. Bu rahatsızlıklarda konvasyonel tedavi seçeneğinin yan etkisi olduğu düşüncesinden, daha doğal ve yan etkisiz olduğu düşünülen tıbbi bitkilerle tedavi yöntemi tercih edillmektedir. Ülkemizde tıbbi bitkiler genellikle, özensiz bir şekilde toplanmakta, yeterli satış ve kullanım bilgisine sahip olmayan kişilerce satılmakta ve bilinçsizce tüketilmektedir. Bunun sonucunda tedavi edici olan tıbbi bitkiler, aksine sağlığa zararlı olabilmektedir. Tedaviden istenilen cevabı alabilmek için temelde, devamlı ve kaliteli tıbbi bitki temin edilmesi gerekir. Bu nedenle tıbbi bitkilerin, yetiştirme teknikleri, toplanıldığı yer ve toplama yöntemleri çok önemlidir. Aktarlar çok sayıda tıbbi bitkiyi bulundurmaktadırlar ve tedavi amacıyla sattıkları bitkiler genelde çay formundadır. Bu araştırmada, İstanbul (Avrupa yakası) Eczane ve Aktarlarında yatıştırıcı etkili olduğu etiketlerinde yazılan ya da satıcı tarafından belirtilen bitkiler veya bitkisel droglar satın alınarak laboratuvar ortamında botanik açıdan incelenmiştir. Karışım çayları karışımı oluşturan bitkilere ayrılmıştır. Çıkan yabancı maddeler varsa saptanmış, verilen bilgilerin doğruluğunun ortaya konması amaçlanmıştır. Bu çalışmanın sonucunda aktarlardan alınan örneklerin hiç birinin uygun ambalajlanmadığı, çoğunda ambalajda etiket bulunmadığı varsa bile içeriğini yanlış yazdığı; kıl, saç, ip, böcek, taş gibi yabancı maddelere rastlanıldığı ve tıbbi bitkilerin hijyenik olmayan bir ortamda bilinmeyen şartlar altında toplanıp satıldığı, aktarların da sattıkları tıbbi bitkilerle ilgili yeterli bilgiye sahip olmadığı gözlemlenmiştir. Eczaneden temin edilen örneklerde ECZ-3 örneği hariç herhangi bir yabancı maddeye ya da içeriğinde olduğu söylenmeyen bir maddeye rastlanmamıştır. Ambalajlanmanın ışık, nem ve ısı dengesini koruyacak şekilde özel olarak yapıldığı ve üzerindeki etiketlerde kullanma talimatı ve süresinin yazıldığı gözlemlenmiştir. Aktarlardaki kontrolsüzlüğün denetim altına alınmaması durumunda bu durumun çeşitli halk sağlığı problemlerine yol açabileceği, tıbbi bitkileri satmadaki temel gayenin ticaret olduğu ve bunu çıkar amaçlı yaptıkları yaygın bir kanaattir. Bu nedenle, sağlık alanında halkın sağlığını esas alan ve uzun süre boyunca bunun eğitimini alan eczacılar tarafından tıbbi bitkilerin tedavide kullanılmasının sağlanması ve buna göre yasal mevzuatın oluşturulması bir zorunluluk olarak görülmektedir. Çalışmamız sonucunda da tıbbi bitkilerin halkın en yakın sağlık danışmanı olan eczacı danışmanlığında ve eczane kalitesinde halka sunulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: : aktar, tıbbi bitki, yatıştırıcı İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 172 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0029 Çanakkale Doğal Yayılışlı Atropa belladonna L. Taksonunun Morfolojik ve Anatomik Özelliklerinin İncelenmesi Deniz Batmaca1, Ahmet Gönüz2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Ana Bilim Dalı, Çanakkale 2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Çanakkale 1 GİRİŞ: Atropa belladonna L. taksonu Solanaceae familyası üyesi olup zehirli ve aynı zaman da tıbbi bir bitkidir. Eskiden hanımlar göz bebeğini büyüterek güzel görünmek amaçlı yaprakları sıkarak aldıkları usareyi gözlerine damlatırlardı ve göz bebeklerinin büyümesiyle daha güzel göründüklerini düşünürlerdi; bitkiye bu nedenle Türkçe olarak güzel avrat otu adı verilmiştir[1]. Atropa belladonna taksonunun Türkiye dağılımı incelendiğinde Adana, Bolu, İstanbul, Kastamonu, Artvin, Çanakkale, Hatay, Kırklareli, Kütahya, Sinop, Trabzon illerinde doğal yayılış gösterdiği görülmektedir. Ülkemiz de böyle doğal yayılış gösteren bu bitkinin içerdiği alkaloidler sebebiyle tıpta ve eczacılıkta kullanım yelpazesi oldukça geniştir. Bitki türü otonomik farmakoloji çalışmasında temel taş olduğu ispatlanan alkoloidlerden atropin kaynağıdır[2]. Atropa belladonna bitkisinden elde edilen atropinin kullanım alanları; baş ağrısı, menstrual semptomlar (belirtiler), peptik ülser hastalığı, histaminik reaksiyonlarda, iltihaplanma ve yol tutması ( harekete bağlı mide bulantısı-dolaşım hastalığı) yanı sıra homeopatik ilaç olarak ve astım, boğmaca, soğuk ve saman nezlesi tedavisinde bronşial spazmı dindirmek için bir sakinleştirici olarak kullanılmaktadır[3]. Aynı zamanda Atropa belladonna çeşitli hastalıklara ve rahatsızlıklara karşı analjezik (ağrı kesici), emetik (kusturucu ilaç) ve yılan ısırığına karşı antidot olarak kullanıldığı da rapor edilmiştir[4]. Çalışmamızda, insan sağlığı konusunda tıbbi açıdan birçok yararı bulunan ve ham drog olarak ülke dışından ithal edilen Atropa belladonna taksonunun morfolojik ve anatomik özellikleri incelenmiştir. Gereçler ve YÖNTEMLER: Çalışma materyali olarak seçilen bitki örnekleri Çanakkale’nin Biga ilçesi Yolindi köyünden toplanmıştır. Toplanan örneklerin morfolojik özellikleri cetvel yardımıyla ölçülmüştür. Anatomik çalışmalar için bitki örnekleri %70’lik alkolde fikse edilmiştir. Alkol örneklerinden el ve mikrotom kesitleri alınarak yaprak ile gövde doku tanımlamaları gerçekleştirilmiştir. Kesitler gliserin-jelatin ve entellan içerisine alınarak sabit preparat haline getirilmiştir. Bu preparatlar üzerinden anatomik incelemeler yapılmıştır. BULGULAR: Morfolojik incelemelerde bitki boyu, gövde çapı, yaprak boyu-eni ölçümleri yapılmıştır. Anatomik incelemelerde ise yaprak ve gövdenin doku özellikleri belirlenmiştir. Sonuç ve TARTIŞMA: Bu çalışmada, Atropa belladonna L. taksonunun morfolojik yapı özellikleri literatür verileri ile karşılaştırılmıştır. Taksonun anatomik özellikleri tarafımızca ilk defa gözlemlenmiş ve farklı doku kısımları tanımlanmıştır. Anahtar Kelimeler: {Atropa belladonna}, Deadly nightshade, Güzel avrat otu, Anatomi, Morfoloji www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 173 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0030 Lycium barbarum L. (Goji berry)’un Geleneksel ve Modern Tıpta Potansiyel Kullanımı ve Biyolojik Aktiviteleri Hakan Terzi1, Erhan Sakartepe2, Mustafa Yıldız2, Fadimana Kaya2 Afyon Kocatepe Üniversitesi, Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı, Afyonkarahisar Afyon Kocatepe Üniversitesi, Sultandağı MYO, Gıda Teknolojisi Bölümü, Sultandağı, Afyonkarahisar 1 2 Lycium barbarum L. (Goji berry=Kurt üzümü) Çin, Tibet ve Asya’nın diğer bazı bölgelerinde yetişen, Solanacae familyasına ait yaprak döken çalımsı bir bitki türüdür. Asya ülkelerinde yüzyıllardır geleneksel bitkisel ilaç ve fonksiyonel besin olarak kullanılan L. barbarum antioksidan içeriği bakımından oldukça zengindir. Geçmişten beri bitkiden hazırlanan ekstraktlar ve infüzyonlar, görmeye olan olumlu etkisi, yaşlanmayı önleyici, böbrek ve karaciğer için faydalı etkilerinden dolayı gıda katkı maddesi olarak kullanılmaktadır. Meyve ekstraktlarından elde edilen aktif bileşenlerinden biri olan polisakkaritler birçok önemli biyolojik aktiviteye sahiptir. Bu etkiler arasında yaşlanmayı geciktirici, nörokoruma, halsizliğe karşı/dayanıklılık verici, metabolizmayı arttırıcı, diyabette glikoz seviyesinin kontrolü, glokoma, antioksidatif etki, immüno modülasyon, anti-tümor aktivitesi ve hücre-koruma gibi biyolojik aktiviteler yer almaktadır. Sağlık üzerine olumlu birçok etkisinden dolayı L. barbarum meyveleri sağlığın sürdürülmesi amacıyla son yıllarda gıda takviyesi ve besin maddesi olarak birçok ülkede yaygın olarak tüketilmektedir. Tıbbi önemi tartışma götürmez olan L. barbarum’un fitokimyası, geleneksel ve modern tıpta kullanımı ve biyolojik aktiviteleri hakkında bilgi veren bu derleme çalışma, gelecekte farmakogenomik ve farmakoproteomik çalışmalarda daha etkin kullanımının sağlanması amacıyla hazırlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Lycium barbarum, Goji berry, Polisakkaritler, Biyolojik aktivite, antioksidan www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 174 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0031 Bakır Stresi Altındaki Mısır Fidelerinde Salisilik Asit (SA) Uygulamasının Bazı Genlerin Expresyon Seviyeleri Üzerindeki Etkisinin Araştırılması Fuat Yetişsin1, Mehmet Demiralay2, Aykut Sağlam3, Rabiye Terzi4, Asım Kadıoğlu4 1 Muş Alparslan Üniversitesi Teknik Bilimler MYO Organik Tarım Bölümü, Muş Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü, Artvin 3 Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü, Trabzon 4 Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Trabzon 2 Ağır metallerden biri olan bakır eser miktarda bitkiler ve hayvanlar için gerekli bir mikro element olmasına rağmen, canlı sistemlerde aşırı biriktiğinde birçok biyokimyasal parametreyi etkileyerek hücre bileşenleri üzerinde önemli hasarlara neden olmaktadır. Bakır (Cu+2) redoks olarak aktif bir molekül olmasından dolayı tilakoid reaksiyonlarının ve membranın işleyişini olumsuz etkilemektedir. Bu çalışma ile bitki metabolizmasında üretilen ve çok önemli fonksiyonları olan Salisilik asit (SA) ön muamelesinin, bakır stresi altındaki mısır (Zea mays) bitkilerinde bazı genlerin ekspresyon seviyeleri üzerine etkilerinin nasıl olduğu araştırılmıştır. Mısır bitkisinin Akpınar ve 31G98 çeşitleri bitki büyütme odasında orman altı toprağının içinde bulunduğu saksılarda 25±2 gün büyütüldükten sonra toprak üstü kısımlarından kesildi. Kesilen fideler iki gruba ayrılarak 6 saat saf su veya 0,01 mM SA ile muamele edildi ve yeniden iki alt gruba ayrıldı. Her bir alt grup 12 saat saf su veya 0,5 mM bakır (CuSO4.5H2O) uygulamasına maruz bırakıldı. Uygulamaların ardından RNA izolasyonu RNAeasy plant mini kiti (Qıagen, Germany) ile üretici firmanın talimatlarına göre yapıldıktan sonra cDNA sentezi için her bir örnekten, 1μg total RNA kullanıldı. RNA bir tek zincir cDNA sentez kiti (Applied, USA) ile sentromer primerleri kullanılarak, üretici firmanın talimatlarına göre revers transkribe edildi. Elde edilen cDNA’lar Solis BioDyne 5x HOT FIRE Pol EvaGreen qPCR Süper Mix (low ROX) (Medibena, Austria) kullanılarak gerçekleştirildi ve gen ekspresyon düzeylerinin belirlenmesi için CFX96 connect Real-Time PCR Detection System (Bio-Rad, USA) qRT-PCR cihazı kullanıldı. Deney sonuçlarından elde edilen bulgular ışığında bakır stresinin mısırın her iki çeşidinde Absisik Aldehit oksidaz, Glutatyon sentetaz ve NADPH Oksidaz genlerinin ekspresyon seviyelerinde önemli değişikliklere neden olduğu ve SA+Cu uygulamasının bakır stresinin olumsuz etkilerine karşı incelenen parametreler açısından Cu uygulamasına göre önemli iyileştirmeler sağladığı belirlendi. Mevcut çalışma sonucunda SA molekülünün mısır çeşitlerini, bakır stresinin olumsuz etkilerinden koruyarak incelenen genlerin ekspresyon seviyeleri üzerinde konsantrasyon bağımlı olarak iyileştirici etkilere sahip olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Bakır stresi, Mısır, Salisilik asit, Gen ekspresyonu www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 175 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0032 İstanbul (Avrupa Yakası) Eczane ve Aktarlarında Soğuk Algınlığına Karşı Satılan Bitkisel Drogların İncelenmesi Zeynep Beyza Esen1, Engin Özhatay2 İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi,İstanbul, Türkiye İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik, Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye 1 2 Bu çalışmada, eczane ve aktarlarda soğuk algınlığına karşı satılan bitkisel droglar kalite açısından karşılaştırmak üzere ele alınmıştır. Bu kapsamda satın alınan bitkilerin sınıflandırılması, botanik özellikleri, Latince ve Türkçe isimleri, etki ve kullanılışları incelenmiştir. Literatür taramalarıyla soğuk algınlığında kullanılan bitkisel droglar tespit edilmiş ve çalışmanın genel bilgiler kısmında bu bitkiler tanıtılmıştır. Eczaneler ve aktarlardan satın alınan bitkisel droglara ait fotoğraflara bulgular kısmında yer verilmiştir. Bu çalışmamın sonucunda aktarlarda satılan bitkisel drogların birçok yönden kalitesiz ve sağlığı tehdit edici olduğu tespit edilirken eczanelerde satılan bitkisel droglarda bir standardizasyon sağlanamadığı saptanmıştır. Bu konuda iyi eğitim almış donanımlı eczacılara büyük görev düştüğü vurgulanmıştır. Anahtar Kelimeler: Soğuk algınlığı, bitkisel drog, aktar, eczane. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 176 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0033 İstanbul’un (Avrupa yakası) Eczane ve Aktarlarında Zayıflatıcı Amaçlı Satılan Bitkisel Droglar Gözde Deniz1, Engin Özhatay2 İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, İstanbul, Türkiye İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik botanik, Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye 1 2 Obezite, günümüzün en büyük sağlık sorunlarından biridir. Obezite kronik bir hastalık olduğundan, kronik bir tedavi gerektirir. Bu nedenle ‘Bitkiler doğal ve zararsızdır’ düşüncesi ile bitkilerle tedaviye yönelim artmaktadır. Fakat bu düşünce oldukça yanlıştır; bitkisel droglar etken madde içerir ve bu maddeler, kronik kullanım sonucu fayda gösterdiği gibi zararlı etkilere de neden olabilir. Bu çalışmada; 1. Obezite tedavisinde kullanılan bitkisel drog/drog karışımları literatüre bağlı olarak 2. Aktar, internet, market gibi yerlerden alınan bitkisel ürünlerin bilinçsizce kullanımının halk sağlığını büyük ölçüde riske attığı gösterilmiştir. Bu bağlamda, İstanbul’daki (Avrupa Yakası) eczane ve aktarlarda zayıflatıcı amaçlı satılan 20 tane bitkisel drog/ drog karışımları satın alınarak incelenmiştir. Teşhis edilen bitkilerin genel olarak laksatif, diüretik, mide gaz ve spazmını giderici, terletici vb. etkileri taşıdıkları saptanmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda, aktar örneklerinin hiçbirinde standart bir ambalaj ve etiket sistemi olmadığı, belli bir formülasyona uyulmadan, uygunsuz koşullarda hazırlanıp muhafaza edildikleri, aktarlar tarafından verilen bilgiler ile örneklerin içeriklerinin uyuşmadığı tespit edilmiştir. İncelenen eczane örneklerinden sadece bir tanesinin içerdiği bitkisel drogların depoda uygunsuz şartlarda muhafaza edildiği; bu örnek dışında, incelenen diğer tüm eczane örneklerinin standart bir ambalaj ve etiket sistemi olduğu, karışım çaylarının belli bir formülasyona uyularak hazırlandığı saptanmıştır, en önemlisi de bu konuda bilimsel olarak eğitim almış tek meslek grubu olan eczacıların verdiği sağlık danışmanlığı ve bilgiler ile uygun oldukları vurgulanmıştır. Anahtar Kelimeler: Obezite, Bitkilerle tedavi, Eczane, Aktar, Bitkisel drog. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 177 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0034 İnebolu (Kastamonu) Yöresinde Farmasötik Botanik Araştırmalar Ahmet Doğan, Kübra Bozkurt Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Botanik Anabilim Dalı, 34668 İstanbul-TÜRKİYE Bu çalışma kapsamında İnebolu (Kastamonu) yöresinde geleneksel halk ilacı olarak kullanılan bitkiler araştırılmış ve bu konuda bilgiler derlenmiştir. Bu amaçla 02.08.2016-22.08.2016 tarihleri arasında araştırma yöresi olarak belirlediğimiz İnebolu (Kastamonu) yöresine gidilerek konumuzla ilgili çeşitli kişilerle görüşmeler yapılmış, halkın geleneksel halk ilacı olarak yararlandığı bitkiler hakkında bilgiler derlenmiş ve bitkilerin yöresel adları saptanmıştır. Yöreden topladığımız bitkilerin örnekleri preslenip, kurutulduktan sonra Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Herbaryumu’na (MARE) kaydedilerek numaralandırılmıştır. Daha sonra bunlar özel herbaryum kartonlarına yapıştırılıp, etiketleri hazırlanarak herbaryum örneği haline getirilmişlerdir. Bu çalışma sonucunda İnebolu (Kastamonu) yöresinde saptadığımız 20 tür bitkiden yörede, geleneksel halk ilacı olarak yararlanıldığı belirlenmiştir. Araştırma yöresinde saptanan bitkiler ve bunlarla ilgili bilgiler metin içinde sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Farmasötik Botanik, Halk ilacı, Tıbbi bitki, Kastamonu, İnebolu www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 178 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0035 Antimicrobial activities of the aerial parts and roots of Cirsium trachylepis Rezzan Aliyazıcıoğlu1, Şengül Alpay Karaoğlu2 Department of Biochemistry, Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, 61080 Trabzon, TURKEY, 2 Department of Biology, Recep Tayyip Erdoğan University, Faculty of Science, 53100 Rize, TURKEY 1 Cirsium Mill. is one of the largest members of the family Asteraceae and consists of approximately 250 species. Cirsium genus distributed in Europe, North Africa, East, Central, and Southwest Asia and North and Central America in a wide range of habitats, from coastal regions to the alpine belt [1]. In Turkey, this genus is represented by 66 species (78 taxa) and thirty of which are endemic. C. trachylepis is an endemic species for Turkey [2]. The aim of this study was to detect antimicrobial activity of methanol, chloroform, ethyl acetate, n-butanol extract of the aerial parts and roots of the plant. Antimicrobial activity study were performed according to agar well diffusion method. There is low activities of methanolic extracts against Gram (-) bacterial and Mycobacterium smegmatis. But, It has been observed that there is no activity against Gram (+) bacterial and yeast fungi. The presence of antipseudomonal (P. aeruginosa) and antituberculosis (M. smegmatis) activities of root methanol extracts is important. There is low activities of chloroform extracts against E. coli, Y. pseudotuberculosis, P. aeruginosa. But, there was no activity against Gram (+) bacterial and yeast fungi. No antimicrobial activity was observed in n-butanol extracts. Acknowledgements: The authors would like to thank TÜBİTAK (215Z026) for its financial support References: [1] Ozcan M., Hayırlıoglu Ayaz S., Inceer H, Caryologia, 61, 375-382, 2008. [2] Davis PH, Parris BS. Flora of Turkey and the East Aegean Islands. Editor: Davis, P.H. Edinburgh: Edinburgh University Press, 5, 382-383,1975. Anahtar Kelimeler: {Cirsium trachylepis}, Asteraceae, Antimicrobial activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 179 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0036 Bazı Aromatik Sülfonamit Bileşiklrinin Sentezi, Antimikrobiyal Aktivitelerinin İncelenmesi Tülin Şen1, Saliha Alyar2, Hamit Alyar3 Tülin ŞEN Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı 3 Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 1 2 Sülfonamit grubunu kemoterapik önemi son yıllarda gittikçe artmaktadır. Matriks metalloproteinaz (MMM) inhibitörü olarak, arthiris (eklem iltihabı), kanser ve multipl skleroz tedavisinde [1], trombin[2], ve nonpeptid glikoprotein IIB/IIA[3], inhibitörü olarak miyokart enfarktüsü, inme (stroke) ve pulmoner emboli tedavisinde; endotetin reseptör antagonisti olarak hipertansiyon, konjestif kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği ve metastatik prostat kanseri tedavisinde [4]; ilk selektif 5-HT7 reseptör antagonisti[5] olarak uyku bozukluğu, depresyon ve şizofreni tedavisinde; vasopresin V2 reseptör antagonistiolarak hyponatremia (su zehirlenmesi) tedavisinde; angiotensin II reseptör antagonisti hipertansiyon tedavisinde; skualen epoksidaz inhibitörü olarak kolesterol homeostatit ve kalsiyum homeostatik dengeleme[6] tedavisinde kullanılırlar. Görüldüğü gibi, biyolojik aktifliği çeşitlilik gösteren sülfonamitler, çok çeşitli hastalıklarda tedavi amacıyla kullanılmaktadır. Bu çalışmada, çeşitli aromatik sülfonmait bileşikleri sentezlenmiş ve yapıları element analizi, LCMS, NMR, IR yöntemleri ile aydınlatılmıştır. Bu bileşiklerin Ni(II), Co(II), Pd(II) ve Pt(II) kompleksleri sentezlenmiş yapıları, element analizi, LCMS, FTIR, iletkenlik ve manyetik duyarlılık ölçümleri ile aydınlatılmıştır. Bileşiklerin in vitro antimikrobiyal aktiviteleri Gram-pozitif (Bacillus subtilis ATCC 6633, Bacillus cereus NRRL-B-3711, Staphylococcus aureus ATCC 6538, Enterococcus faecalis ATCC 29212, Streptococcus agalactiae ATCC 13813 and Gram-negatif (Escherichia coli ATCC 11230, Pseudomonas aeruginosa ATCC 15442, Klebsiella pneumoniae ATCC 70063) bakterilerine karşı disk difüzyon ve mikrodilüsyon yöntemleri ile belirlenmiştir. KAYNAKLAR [1] [2] [3] [4] [5] [6] Tamura Y., Watanabe F., Nakatani T., J.Med.Chem., 41: 640-649 (1998). Dauban P., Dodd RH., Org.Lett., 2:2327-2329 (2000). Newcombe AG., Canadian Journal of Chemistry, 33: 1250-5 (1955). Kloes H., Farbenfabriken Bayer Akt.-Ges., 45(7): 456-8 (1959). Dodoff N., New Journal of Chemistry, 23(12): 1253-1260 (1999). Peicheva E., Dodoff N., Miloshev G., XXIth Yeast Genetics and Molecular Biology Meeting, Göteburg, Sweden, 20: 257. (2003) Anahtar Kelimeler: aromatik sülfonamit, Cu(II) kompleksi, antibakteriyal aktivite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 180 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0037 Antioxidant and Cytotoxic Activities of the Aerial Parts and Roots of Cirsium trachylepis Rezzan Aliyazıcıoğlu, Sermet Yıldırmış Department of Biochemistry, Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, 61080 Trabzon, TURKEY Cirsium is a genus of perennial and biennial flowering plants in the Asteraceae. This genus contains more than 250 taxa and distributed in Europe, North Africa, East, Central, and Southwest Asia and North and Central America [1]. In Turkey, Cirsium trachylepis represented by 66 species (78 taxa) and thirty of which are endemic [2]. The aim of this study was to detect antioxidant and cytotoxic activities of chloroform, ethyl acetate, n-butanol extract of the aerial parts and roots of the plant. Antioxidant activity studies (Ferric Reducing Antioxidant Power (FRAP) and radical scavenging activity tests DPPH), and cytotoxic activity study were performed on the all extracts of the aerial parts and roots of the plant. The n-butanol extract of the aerial parts of the plant showed the highest DPPH and FRAP activities. The IC50 values for DPPH assay have been found as 0,9054 ± 0,0115 and 1,2190 ± 0,0198 (mg/mL); FRAP values are 46,9 ± 3,5698 and 39,6 ± 3,1597 (μM Trolox/g sample) in n-butanol extract of the aerial parts and roots of the plant, respectively. When the IC50 values on breast cancer, prostate cancer, lung cancer, melanoma cancer of chloroform, ethyl acetate, n-butanol extracts prepared from the aerial parts and roots of Cirsium trachylepis were examined, it was found that none of them had cytotoxic properties. Acknowledgements: The authors would like to thank TÜBİTAK (215Z026) for its financial support. References: [1] Ozcan M., Hayırlıoglu Ayaz S., Inceer H, Caryologia, 61, 375-382, 2008. [2] Davis PH, Parris BS. Flora of Turkey and the East Aegean Islands. Editor: Davis, P.H. Edinburgh: Edinburgh University Press, 5, 382-383,1975. Anahtar Kelimeler: Cirsium trachylepis, Asteraceae, Cytotoxic activity, Antioxidant activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 181 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0038 Synthesis and Antimicrobial Evaluation of Unsymmetrical Schiff bases Dilek Nartop1, Hatice Öğütcü2 Department of Polymer Engineering, Faculty of Technology, Düzce University, 81620 Konuralp, Düzce, Turkey 2 Department of Biology, Faculty of Arts and Science, Ahi Evran University, 40100 Kırşehir, Turkey 1 Schiff bases and their metal complexes have been studied widely due to their important chemical applications as dyes, catalysts, inhibitör. They are also exhibited a broad range of biological activities, including antibacterial, antiviral, antifungal, antitumor, antimalarial, antiinflammatory, antioxidant [1-3]. In this work, we examine the biological activities of four unsymmetrical Schiff bases against Shigella dysenteria type 7, Listeria monocytogenes 4b, Escherichia coli, Salmonella typhi H, Staphylococcus epidermis, Brucella abortus, Micrococcus luteus, Bacillus cereus sp., Pseudomonas putida sp. and Candida albicans. Novel unsymmetrical Schiff base (LH–F) was prepared by a two step process and was characterized by elemental analyses, IR, 1H-NMR, mass spectrum measurements. Initially, the staring Schiff base (LH) was obtained by reacting 2-aminophenol with 1-nitro-2-naphthaldehyde. Subsequently, the nitro group of (LH) was reduced to an amino group using sodium dithionite as reducing agent. Finally, 2-hydroxy-5-fluorobenzaldehyde was added to the solution to obtain the unsymmetrical ligand (LH–F). Other unsymmetric Schiff base ligands (LCl–H, LCl–Cl, LCl–F) were prepared by the same general procedure and were reported earlier by us [4,5]. The antibacterial and antifungal activities of these unsymmetrical Schiff bases were investigated against selected bacteria and yeast by the well-diffusion method. All compounds have antimicrobial activities. Keywords: Unsymmetrical Schiff bases, Reduction, Antimicrobial activities. Synthesis of unsymmetrical Schiff base www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 182 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0039 Feniltiyofen Türevlerinin Elektronik ve Yapısal Özelliklerinin DFT/B3LYP Metoduyla İncelenmesi Cihan Şen1, Saliha Alyar2, Hamit Alyar3 Cihan Şen Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı 3 Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 1 2 Son yıllarda farklı sübstitüent içeren tiyofen türevlerinin sentezi araştırmacıların ilgisini çeken sahalardan biri olmuştur. Bu bileşiklerin farklı heterosiklik bileşiklerin sentezinde çıkış bileşiği olarak kullanılması bu sahayı daha cazip duruma getiren sebeplerden biridir[1]. İlaç kimyasında tiyofen türevlerinin iyileştirici özelliklerinin olduğu bilinmektedir. Birçok tiyofen türevi kemotörapik ajan olarak geliştirilmiştir ve geniş ölçüde kullanılmaktadır. Tiyofen halkası içeren bileşik iltihap giderici etkiye sahiptir[2]. Bazı tiyofen türevi bileşikler ise serotonin antagonistleri olarak davranır ve Alzheimer hastalığı tedavisinde kullanılır[3]. Bununla birlikte damar sertliğini önleyici, anti bakteriyel ajan, diş anestezisi, 4 Histamin H1 reseptör karşıtı ve alerjik inhibitör antagonisti olarak kullanımları da mevcuttur[4-6]. Bu çalışmada, 2-, 3-, 5- R- 4-Feniltiyofen (R= CH3, NH2, NO2) moleküllerinin kararlı durum enerjileri, en yüksek dolu moleküler orbital (HOMO) ve en düşük boş moleküler orbitallerin (LUMO) enerjileri, plarizebilite ve statik hiperpolarizebiliteleri gibi çeşitli molekül özellikleri hesaplanarak ilaç olarak kullanılabilme özellikleri araştırıldı. Hesaplamalar yoğunluk fonksiyonu teorisi (DFT) ile Gaussian 09 programı kullanılarak gerçekleştirildi. Kaynaklar [1] Mishra R., Jha KK., Kumar S., Tomer I., Der Pharma Chemica, 3:38-54 (2011) [2] Brooks Dee W., Stewart AO., Summers JB., Kerkman DJ.; Martin JG. From PCT Int. Appl.1990, WO9012008 A1 1990 908 [3] North PC; Oxford, Alexander William From Eur. Pat. Appl. 1988, EP291172A1 1988 1117. [4] Shi W., Wan L., Hu Y., Sun S., Li W., Peng Y., Wu M., Guo H., Wang J., Tetrahedron Lett. 56:2083-2085 (2015) [5] Ahmad VU., Alam NJ., Nat. Pro., 58:1426-14291 (995) [6] Ahmad VU., Alam N., Qaisar M., Phytochemistry, 49:259-261 (1998). Anahtar Kelimeler: Fenil tiyofen, Yapısal Özellikler, HOMO, LUMO www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 183 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0040 Bazı Centaurea bitki ekstrelerin insan eritrosit karbonik anhidraz izoenzimleri üzerine etkilerinin incelenmesi Ali Rıza Tüfekçi, Çağlar Güler, Fatih Gül, Şevki Adem, İbrahim Demirtaş Çankırı Karatekin Üniversitesi Kimya Ana Bilim Dalı, Çankırı Son yıllarda doğal kaynaklı bileşiklerin enzimler için inhibitör özelliğine sahip olabileceği belirtilmiş ve çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Buradan bitki temelli ürünlerin ve bileşiklerin doğal bitki kaynaklarından elde edilme çalışmaları artarken bu kaynakların bolluğu da önem kazanmıştır. Centaurea bitki türleri Asteracea familyasına ait bitki türlerindendir. Dünyada 600 centaurea türü bulunmaktadır. Bunların yaklaşık 209 türü ülkemiz florasında bulunmaktadır. Çalışmada kullanılan centaurea cankiriense (C. cankiriense) ve centaurea paphlagonica (C, paphlagonica) bitkisi Çankırı ilinden çiçeklenme döneminde toplandı. Toplanan bitki örnekleri çiçek, gövde-yaprak ve kök kısımlarına ayrıldı ve MeOH/Kloroform (1:1) çözücü sistemi ile ekstraksiyonu yapıldı. Daha sonra her bir ekstrenin insan eritrositlerinden izole edilen CA-I, CA-II ve CA-IX enzimlerine karşı inhibisyonu belirlendi. Bitkilerin inhibisyon etkisi IC50 değerlerinin belirlenmesi ile ölçülerek şu etkiler gözlendi. C. cankiriense-Çiçek (AT-1) ekstresi, C. cankiriense-Kök (AT-3) ekstresi ve C. paphlagonica-Çiçek (AT-4) ekstreleri CA-I enzimi üzerine inhibisyon etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. C. paphlagonic-Kök (AT-6) ekstresi CA-II enzimi üzerine inhibisyon etkiye sahiptir. C. paphlagonica-Çiçek (AT-4) ve C. paphlagonica-Kök (AT-6) ekstreleri ise CA-IX enzimi üzerine inhibisyon etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: İnhibisyon, Centaurea, Karbonik anhidraz www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 184 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0041 Kickxia lanigera bitkisi üzerine biyoaktif yönlendirmeli izolasyon çalışmalar Fatih Gül, Ali Rıza Tüfekçi, Muhammet Altun, İbrahim Demirtaş Çankırı Karatekin Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Çankırı Kanser çağımızın en önemli, en sık rastlanılan ve en ölümcül hastalıkların başında yer alır. Bu hastalığın tedavisi ve önlenmesi için henüz kesinleşmiş bir tedavi yöntemi bulunamamış olsa da, bu konuda oldukça yoğun çalışmalar halihazırda devam etmektedir. Bu çalışma kapsamında Kickxia lanigera bitkisi (2 kg) sırasıyla nispeten apolar karakterli maddeleri elde etmek için hekzan ve CHCl₃ kullanılarak maserasyon yöntemi ile ekstrakte edildi. Daha polar maddeler ektraksiyonu için kalan bitki posası ise MeOH:Su (1:1) karışımında 3 saat boyunca reflüks edildi ve daha sonra sırasıyla etil asetat (EA) ve bütanol (BuOH) ile ekstrakte edildi. Bitkinin dört ekstresinin (hekzan, CHCl₃, EA ve BuOH) HeLa hücresine karşı antiproliferatif aktiviteleri incelendi ve CHCl₃ ekstraktının hem pozitif kontrol olarak kullanılan 5-FU, hem de diğer bitki ekstrelere göre oldukça antiproliferatif aktiviteye sahip olduğu tespit edildi (Şekil 1). Bu sonuçlar baz alınarak CHCl₃ ekstresine biyoaktif yönlendirmeli saflaştırma işlemi uygulandı. Değişik kromatografik (silikajel, sefadeks ve TLC vb.) saflaştırma yöntemleri sonucunda bilinen 3 flavon (mosloflavon, Baicalein trimethyl ether ve salvigenin) ve 1 steroid (Daucosterin) olmak üzere 4 bileşik saflaştırıldı ve NMR ve HPLC-TOF/MS kullanılarak yapıları tayin edildi (Şekil 2). Saflaştırılan maddelerin yapıları incelendiğinde bileşiklerin bir tanesi hariç hepsinin flavonoid olduğu ve bu bileşiklerin hepsinde birden fazla metoksi grubunun olduğu görülmektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalar; polimetoksi flavonların antikanser aktivitelerinin yüksek olduğu göstermiştir [1,2]. Ayrıca saflaştırılan metoksili bileşiklerin biyolojik aktivielerinin oldukça yüksek olduğu birçok lieratürde yer almaktadır. Sonuç olarak CHCl₃ ekstresinin antikanser aktivitesinin oldukça yüksek olması; bu ekstrenin içerdiği polimetoksi flavonlardan kaynaklandığı ileri sürülebilir. Dolayısıyla bu bitkinin polimetoksi flavonlar içeren CHCl₃ ekstresinin doğal antikanser ajanı olarak kullanıbileceği ve kanser araştırmalarında klinik çalışmalar için öncü materyal olabileceği söylenebilir. KAYNAKLAR [1] Wang, L., Wang, J., Fang, L., Zheng, Z., Zhi, D., Wang, S, Zhao, H, [BioMed Research International. 2014, [2] Zhang, H., Xi, W., Zhou, Z., Wang, H. L., Bai, Z, J Food Agric Envir. 11, 237-242, 2013. Anahtar Kelimeler: {Kickxia lanigera}, polimetoksi flavon, antikanser, kromatografi, saflaştırma www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 185 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Şekil 1. Bitki esktrelerinin antiproliferatif aktivite test sonuçları Şekil 2. Saflaştırılan bileşiklerin yapıları www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 186 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0042 Effects of Dose Dependent TRAIL Treatment on Migration of Docetaxel Resistance in PC3 Prostate Cancer Cells Hilal Acidereli, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey Drug resistance in cancer cells may also develop during the signaling processes of differentiation. There is no effective treatment strategy for advanced castration-resistant prostate cancer. Docetaxel was the first cytotoxic therapy associated with a survival benefit in castrate-resistant prostate cancer. Tumor necrosis factor-related apoptosis-inducing ligand (TRAIL) has the ability to selectively induce apoptosis in tumor cells with little toxicity to normal cells. The aims of this study were to further investigate the mechanisms of TRAIL in resistance to Docetaxel on prostate cancer cell. The human prostate cancer cell lines PC-3 were used for docetaxel resistance prostate cancer cells. Cells were generated by initially treating with Docetaxel at 2.5 nM (suspended in DMSO) in 75 cm2 flasks for 48 hours. After treatment, the surviving cells were re-seeded into new flasks and allowed to recover for 2-3 weeks. Docetaxel resistance in PC3 prostate cancer cells (PC3-DX) were treated dose dependent TRAIL (5 ng/mL) for 24 h. The MTT assay was used to evaluate cell growth inhibition. Scratch assay was carried out to measure cell migration in vitro. MTT assays indicated that cell viability significantly decreased in PC3-DX cells treated with TRAIL. We found that TRAIL induced significant apoptosis in PC3-DX cells. Scratch assay revealed that the migratory potential were markedly inhibited when cells were exposed to TRAIL. Our findings suggested that TRAIL has the potential to be used in novel anti-cancer therapeutic formulations for docetaxel resistance prostate cancer treatment. Acknowledgements: The research was supported by Cumhuriyet University Research Unit Grants (ECZ-034) and partly The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK-214Z057). Keywords: Docetaxel, Drug Resistance, Prostate Cancer, TRAIL, Migration www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 187 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0043 The Role of Gene Expression in G6PD Enzyme Activity Başak Günaştı, Ebru Dündar Yenilmez, Duygu Düzgünce Boğa, Mustafa Muhlis Alparslan, Umut Kökbaş, Abdullah Tuli Department of Medical Biochemistry, Cukurova University, Adana, Turkey INTRODUCTION: Glucose-6-phosphate dehydrogenase (G6PD; D-glucose-6-phosphate: NADP+ 1-oxidoreductase EC:1.1.1.49) catalyzes the first step of the pentose phosphate pathway [1]. The deficiency of G6PD may result in hemolytic anemia due to drug toxicities, infections during the neonatal period, consumption of beans and stress conditions [2]. G6PD deficiency is a common enzymopathy, affecting more than 400 million people worldwide [3]. The intracellular level of G6PD specific mRNA also increases, with kinetics compatible with the induction of new enzyme synthesis [4]. The aim of this study was to evaluate the relationship between G6PD gene expression and G6PD enzyme activity. MATERIALS-METHODS: Twenty cases of normal, low or null G6PD enzyme activity were enrolled in this study. Enzyme activity was determined by the Beutler method [5]. G6PD was partially purified DE-52 anion exchange resin and then enzyme kinetics were studied. Beta-actin was used as a housekeeping gene. G6PD gene expression levels were analyzed by using the 2-ΔΔCt formula. Variables were evaluated by correlation test. Results and CONCLUSION: In this study we evaluated the relationship of G6PD gene expression with G6PD enzyme activity and G6PD enzyme kinetics. There was statistically significant high positive correlation with G6PD gene expression levels and KmNADP, statistically significant moderate positive correlation with G6PD gene expression levels and KmG6P. Our study shows that gene expression regulates enzyme activity, and this regulation is controlled by the enzyme kinetics. Our study suggested to have different specifications in the substrate binding site as a result of post-translational or post-transcriptional modifications. References: [1] Wang YP, Zhou LS, Zhao YZ, Wang SW, Chen LL, Liu LX, Ling ZQ, Hu FJ, Sun YP, Zhang JY, Yang C, Yang Y, Xiong Y, Guan KL, Ye D. EMBO J. 2014 Jun 17;33(12):1304-20. doi: 10.1002/embj.201387224. Epub 2014 Apr 25. [2] Gómez-Manzo S, Terrón-Hernández J, De la Mora-De la Mora I, González-Valdez A, Marcial-Quino J, García-Torres I, Vanoye-Carlo A, López-Velázquez G, Hernández-Alcántara G, Oria-Hernández J, ReyesVivas H, Enríquez-Flores S. Int J Mol Sci. 2014 Nov 17;15(11):21179-201. doi: 10.3390/ijms151121179. [3] Tang J, Jiang C, Xiao X, Fang Z, Li L, Han L, Mei A, Feng Y, Guo Y, Li H, Jiang W. Clin Chim Acta. 2015 Apr 15;444:264-70. doi: 10.1016/j.cca.2015.02.042. Epub 2015 Mar 4. [4] Stabile LP, Hodge DL, Klautky SA, Salati LM. Arch Biochem Biophys. 1996 Aug 15;332(2):269-79 [5] Hopa E, Basaran I, Sinan S, Turan Y, Cakir U. J Enzyme Inhib Med Chem. 2014 Oct;29(5):728-32. doi: 10.3109/14756366.2013.845819. Epub 2014 Feb 10. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Keywords: Gene Expression, Enzymatic Activity, G6PD, Enzyme Kinetics 188 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0044 Nigellin induced apoptosis in U205-human osteosarcoma cancer cell line Merve Aydın, Yeter Çilesiz, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Cumhuriyet University, Faculty of Pharmacy, Sivas, Turkey Nigellin is called a bitter substance or single alkaloid that is the chemical nature of the constituents has not yet been fully clarified. Furthermore, Nigella sativa (L.) oil (black cumin seed oil) contains Nigellin and occur in traces next to other alkaloids such as nigellimin-n-oxide, nigellicin and nigellidin. In the present study, the effects of Nigellin was investigated on human osteosarcoma cancer cell line (U205) like apoptotic effects. In this experimental study, human osteosarcoma cancer cell line was incubated by different doses of Nigellin (0.1, 0.5, 1 mg/mL) individually for different times (12-36 hours). The anti-proliferative activity of Nigellin was determined using MTT and the apoptosis was investigated using western blotting for Caspase-3, Caspase-8, Bcl2, Bax, AKT. Cell growing and colony formation assays were used to quantify the changes in cell morphological changes. MTT-assay showed that Nigellin induces anti-proliferative activity on U205 cells, without any cytotoxic activity towards L-929 normal fibroblasts. Treatment of U205 cells with Nigellin induces apoptosis and decreases cell growing and colony formation. A significant induction of apoptotic proteins were shown by western blotting analysis. We found that Nigellin induced anti-cancer effect involves intrinsic pathway of apoptosis and cellular morphological changes. Our results considered collectively indicated that Nigellin may be a potential agent for osteosarcoma cancer drug development. Keywords: Nigellin, Osteosarcoma, Apoptosis, Cancer www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 189 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0045 Cyclosporine-A and Letrozole Combination Induced To Apoptosis on Human Breast Cancer Cell Line (MCF-7 and MDA-MB-231) Yeter Çilesiz, Merve Aydın, Ozge Cevik Department of Biochemistry,Cumhuriyet University, Faculty of Pharmacy, Sivas, Turkey Cyclosporine-A (CsA) is an immunosuppressant medication and a cyclic polypeptide consisting of 11 amino acids. Immunosuppressant’s can promote cancer progression by a direct cellular effect that is independent of its effect on the. CsA can suppress the COX-2 expression and decrease to PGE2 formation which plays a major role in inflammation. COX-2 contributes to immune evasion and resistance to cancer immunotherapy, which plays a crucial role in the innate of cancer. Letrozole is an aromatase inhibitor that can stop or slow the growth of breast cancers. This study evaluates the ability of CsA and Letrozole to synergize with apoptosis in estrogen positive MCF-7 and estrogen negative MDA-MB-231 human breast cancer cell lines. Cells were treated by CsA (10 uM) and Letrozole (10 nM ) for 24 h. After 24 hours treatment, cell proliferation rate was detected by four methyl thiazolyl tetrazolium (MTT) assay, cell apoptosis was measured with western blotting for as Caspase-3, Caspase-8, Bcl-2, Bax, AKT. Cell growing and colony formation assays were used to quantify the changes in cell morphological changes. Combination of CsA and Letrozole enhanced the efficacy of Letrozole in reducing cell proliferation and colony formation in the MCF-7 and MDA-MB-231 cells in comparison to single treatments. Letrozole treatment alone was not enhanced apoptosis to in the human breast cancer cells which was significantly increased apoptosis when CsA was administered in combination with Letrozole. Our results indicate that the combination treatment of CsA with Letrozole has the potential to reduce the dose and consequently the toxic side-effects of CsA, and improve its efficacy in the inhibition of breast cancer growth and metastasis. Keywords: Cyclosporine-A, Letrozole, Breast Cancer, Apoptosis www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 190 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0046 Effects of Quercetin and LiCI Combination on Glioblastoma Cell Lines Merve Aydın, Yeter Çilesiz, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Cumhuriyet University, Faculty of Pharmacy, Sivas, Turkey Quercetin is a plant-derived flavonoid which possesses antioxidant, anti-inflammatory and anticancer activities, and which is a dual inhibitor of cytochrome P450 and modulator of ABC transporter. Lithium chloride (LiCl) is a chemical compound and LiCl induces apoptosis of tumour cells both in vitro and in vivo. Our study assessed the effects of a physiologic dose of LiCl and Quercetin combination on cellular metabolism and proliferation of glioblastoma cells. Experiments were performed in rat glioma cell line C6 and human MG glioblastoma cell line U-373. Cells were incubated quercetin (5 uM) and LiCl (5 mM ) for 36 h. The MTT assay was used to evaluate cell growth inhibition. Colony formation was carried out to measure clonogenic potential rate. Western blots were applied to detect expression of Caspase-3 and Bax. Combined treatment with quercetin and LiCI resulted in significant inhibition of cell proliferation, accompanied by loss of clonogenic potential, induction of apoptosis. These results indicate that the combination of quercetin and LiCI induces apoptosis in C-6 and U-373 glioblastoma cells. Notably, effect of combined treatment with quercetin and LiCI on glioblastoma cells is stronger than that of individual treatment, indicating that quercetin and LiCI combinations have potential as new derivative anti-cancer drugs for further development. Keywords: Quercetin, Lithium chloride, Glioblastoma, Apoptosis www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 191 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0047 Anti-tumor effects of TRAIL on ovarian cancer cells in vitro Tuğba Biçen, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Cumhuriyet University, Faculty of Pharmacy, Sivas, Turkey Ovarian cancer is the fifth cause of cancer-related death in women, the second most common gynecological cancer, and the leading cause of death from gynecological malignancies. TRAIL, tumor necrosis factor-related apoptosis-inducing ligand, has been shown to induce apoptosis in a wide range of tumor cells in vitro and in vivo. TRAIL triggers apoptosis by interacting with TRAIL death receptors expressed by target cells. Effect of TRAIL on cell death was determined by MTT and colony forming assays in human ovarian cancer cell lines OVCAR-3 and SKOV-3. Migration activity was determined by wound healing assay, cells treated with TRAIL (5 ng/mL), were given a scratch with a pipet tip, the photos were taken 24 h. After the treatment of TRAIL, CA125 levels were determined with ELISA for monitoring OVCAR-3 and SKOV-3 ovarian cancer cell. MTT assays remarked that cell viability significantly decreased in OVCAR-3 and SKOV-3 cells treated with TRAIL. We found that TRAIL attenuates the migration activity of both ovarian cancer cells. TRAIL induced cell death in a dose-dependent manner in OVCAR-3 and SKOV-3 cells. In summary, our present work demonstrated that TRAIL inhibited the proliferative and migration activity of ovarian cancer cells. Acknowledgements: The research was supported by Cumhuriyet University Research Unit Grants (ECZ-035) and partly The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK-214Z057). Keywords: TRAIL, Ovarian Cancer, Apoptosis, Migration www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 192 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0048 5-Klor,2-Hidroksiasetofenon Propansülfonilhidrazon Bileşiğinin Sentezi Yapısının Aydınlatılması, Antibakteriyel Özelliklerinin ve Yapı Aktiflik İlişkisinin İncelenmesi Neslihan Özbek1, Ümmühan Özdemir Özmen2, Ahmet Fazıl Altun2 Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matemati ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü 2 Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 1 Sülfonamit ve türevleri antibakteriyel, anti-glukoma, diüretik, hipoglisemik, antitiroid ve antikanser gibi etkilerinden dolayı ilaç sanayide oldukça yaygın sahalarda kullanılmaktadır [1].Örneğin; karbonik anhidraz enzim (CA) inhibitörü olarak bilinen ve bir sülfonamit bileşiği olan asetazolamit’in karbonik anhidraz enzimi ile kompleks oluşturduğu ve klinikte kullanıldığı bilinmektedir [2]. Bu çalışmada ilk defa tarafımızdan propansülfonilhidrazon bileşiği ve bu bileşiğin 5.Klor,2-hidroksiasetofenon ile tepkimesi sonucunda 5-Klor, 2-hidroksiasetofenon propansülfonilhidrazon (5Clafpsh) bileşiği sentezlenmiş ve yapıları, element analizi, FTIR, 1H-NMR, 13C-NMR ve LC-MS ile aydınlatılmıştır [3].Bu bileşiğin gram negatif: (Klebsiella pneumoniae 70063, Pseudomonos aeruginosa 27853, Escherichia coli 25922) ve gram pozitif (Staphylococcus aureus 25923, Enterococcus faecalis 23212, Staphylococcus epidermidis 34384) bakterilerine karşı aktiviteleri disk difüzyon yöntemi ile incelenmiştir. Ayrıca, 5Clafpsh bileşiği gaz fazında DFT/B3LYP metodu ile 6-311G++(d p)basit seti kullanılarak optimize edildi. Tüm bileşiklerin frontiyel orbital enerjileri hesaplandı. Yapı aktiflik ilişkisi incelendi. KAYNAKLAR [1] Supuran C.T,Casini A, Mastrolorenzo A, Mini Rev.Med.Chem, 4, 625-632,2004. [2] Vindgren J.,Liljas A. and Walker, NPC Int. J. Biol. Macromol.12.342-344,1990. [3] ALTUN A. F.”Aromatik Propansülfonilhidrazon Türevleri İle Pd(II) Komplekslerinin Sentezi, Yapılarının Aydınlatılması Antikanserojen Ve Antibakteriyel Aktivitelerinin İncelenmesi”Fen Bilimleri Enstitüsü, Gazi Üniversitesi, Ankara, 2015. Anahtar Kelimeler: Sulfonilhidrazon, disk diffüzyon, Homo, Lumo ivek 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Yapı aktiflik ilişkisi için sentezlenen bileşiğin Homo ve Lumo formları ve enerjileri gösterilmiştir. 193 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0049 The combination of LiCl with Cyslosporine-A: a new antimetastatic therapeutic strategy for prostate cancer Fatma Aysun Türüt, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey Cyclosporine-A (CsA) is a potent immunosuppressant widely used organ transplantation and inhibits Cyclooxygenases-2 (COX2). Lithium has pointed to its potential use as an anticancer agent that play a role important physiological or pathophysiological functions in cancer development. The present study aimed to the effects of LiCl with CsA combination on the proliferation, promoter activity and migration of prostate cancer cells. PC3 human prostate cancer cells were treated with LiCl (10-100 mM) and CsA (5-50 uM) for proliferation, migration, adhesion. Cells were transfected with indicated luciferase reporter plasmid pCOX2-Luc using transfection reagent. After the transfection cells were treated with different doses of LiCl and CsA combination. Then transfected/treated cells luciferase activity was measured and transfection efficiency was normalized by co-transfection with Renilla luciferase expression vector pRLCMV. Levels of COX-2 expression were evaluated by qPCR and western blotting. We demonstrate that combination of LiCl and CsA down regulated proliferation, migration and adhesion on PC3 prostate cells. Results showed combination of LiCl and CsA decreased COX-2 luciferase activity in PC3 prostate cancer cells. Treatment of prostate cells with LiCl and CsA strongly decreased migration activity. Furthermore, the underlying mechanisms could be mediated by the reduction of COX-2 expression. Combination therapy with LiCl and CsA has novel therapeutic potential targeting suppression the tumour growth and reduced the migration via COX-2 degradation. Acknowledgements: The research was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK-214Z057) and partly Cumhuriyet University Research Unit Grants (ECZ-003/ECZ008). Keywords: Prostate cancer, Cylosporine, LiCl, apoptosis www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 194 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0050 Comparison of taxane-based chemotherapy drugs in prostate cancer growth and metastasis Hilal Acıdereli, Fatma Aysun Türüt, Ozge Cevik Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey Taxanes are one of the best class of chemotherapy drugs that play a key role during mitosis, stabilization of microtubules. They are effective against a wide range of tumors but there have been numerous multidrug resistance. Despite, their side effects related mostly to their vehicles they remain one of the most acceptable treatments for metastatic cancers. To address this issue, in PC3 and DU145 human prostate cancer cell main mechanisms of taxanes drugs (paclitaxel, docetaxel and cabazitaxel) resistance were investigated. PC3 and DU145 human prostate cancer cells that were selected and maintained at 1-5 nM concentration of paclitaxel, docetaxel and cabazitaxel. Proliferation, migration, adhesion and colony formation assays were performed on cells. In the present study, paclitaxel, docetaxel and cabazitaxel induced apoptosis in PC3 and DU145 prostate cancer cells with similar potency; however, 1 nM cabazitaxel was more effective at inhibiting cell proliferation, adhesion and migration, as compared with docetaxel and paclitaxel at the same concentration. Cabazitaxel also decreased colony formation on PC3 cells. Cabazitaxel and docetaxel induced a dosedependent increase in the expression levels migration activity. Cabazitaxel was more effective in inhibiting the cell growth and metastasis of PC3 and DU145 prostate cancer cells, as compared with docetaxel and paclitaxel. Acknowledgements: The research was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK-214Z057) and Cumhuriyet University Research Unit Grants (ECZ-008). Keywords: Prostate cancer, Taxanes, Cabazitaxel, Docetaxel, Paclitaxel www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 195 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0051 Bis(5-Klor,2-Hidroksiasetofenonpropansülfonilhidrazonato) Pd(II) Kompleksinin Sentezi Yapısının Aydınlatılması, Antibakteriyel Özelliklerinin ve Yapı Aktiflik İlişkisinin İncelenmesi Neslihan Özbek1, Ümmühan Özdemir Özmen2, Ahmet Fazıl Altun2 Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matemati ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü 2 Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 1 Aril hidrazonların metal kompleksleri, tümör, tüberküloz, lepra ve zihin bozuklukları gibi hastalıklarda tedavi amaçlı kullanılmaktadır [1-2]. Hidrazon türevlerinin iyi bir şelat oluşturabilmeleri nedeniyle geçiş metalleri ile kararlı bileşikler oluşturduğu görülmektedir Bu çalışmada ilk defa tarafımızdan 5-Klor, 2-hidroksiasetofenon propansülfonilhidrazon ile Na2PdCl4 tuzunun reaksiyonu sonucu bis(5-klor, 2Hidroksiasetofenonpropansülfonil hidrazonato )Pd(II) (Pd(5Clafpsh)2) bileşiği sentezlenmiş ve yapısı, element analizi, UV, FT-IR ve LC-MS ile aydınlatılmıştır [3]. Bu kompleksin gram negatif: (Klebsiella pneumoniae 70063, Pseudomonos aeruginosa 27853, Escherichia coli 25922) ve gram pozitif (Staphylococcus aureus 25923, Enterococcus faecalis 23212, Staphylococcus epidermidis 34384) bakterilerine karşı aktiviteleri disk difüzyon yöntemi ile incelenmiştir. Ayrıca, Pd(5Clafpsh)2 kompleksi gaz fazında DFT/B3LYP metodu ile LanL2DZ basit seti kullanılarak optimize edilmiştir. Kompleksin frontiyel orbital enerjileri hesaplanmış ve yapı aktiflik ilişkisi incelenmiştir. KAYNAKLAR [1] Bau-Hri, N. P., Xuong, M. D. Binon f ve Roger f. J. Chem. Soc, 1, 1358, 1953. [2] Rao, M. S., Reddy, K. H. Preferential hexacoordination of cobalt (II) complexes with heteroaroylhydrazones. Ind. J. Chem. Sect. A, 38, 262-266, 1999. [3] Altun A. F.”Aromatik Propansülfonilhidrazon Türevleri İle Pd(II) Komplekslerinin Sentezi, Yapılarının Aydınlatılması Antikanserojen Ve Antibakteriyel Aktivitelerinin İncelenmesi”Fen Bilimleri Enstitüsü, Gazi Üniversitesi, Ankara, 2015 Anahtar Kelimeler: Pd(II) kompleks, antibakteriyel aktivite, HOMO, LUMO www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 196 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Kompleksin Sulfioxazole standart antibiyotiğine karşı % inhibisyon değerleri. Pd(5Clafpsh)2 kompleksinin sulfioxazole standartına karşı inhibisyon yüzdesini göstermektedir. Pd(5Clafpsh)2 2-D yapısı Sentezlenen kompleksin tahmin edilen yapısını göstermektedir. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 197 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0052 D Vitamininin Kanserdeki Rolleri Zeynep Nil Ünal1, Nüket Sarıhanlı2 2 1 Mersin Üniversitesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, Mersin Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Adana Numune Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Radyasyon Onkolojisi Birimi Kanser, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalması ile karakterize, bazı türler için ölümle sonuçlanabilen ve bu nedenle de tedavisi için en çok araştırma yapılan ve çok çeşitli yöntemler denenen bir hastalıktır. D vitamini, en fazla kemik metabolizması üzerine olan etkileri bilinen son zamanlarda ise pek çok fonksiyonu olduğu anlaşılan pleotropik bir hormon olarak kabul edilen, yağda eriyen bir vitamindir. Kanser araştırmalarında güneş ışığının, deri kaynaklı olmayan kanserlerin oluşumunu inhibe etme olasılığı ilk defa, 1936 yılında Amerikalı denizcilerde, derinin güneşe fazla maruziyetiyle deri kanserlerinin fazla, fakat diğer tip kanserlerin az görüldüğünün fark edilmesiyle olmuştur. Geniş seroepidemiyolojik çalışmalar ile güneşe maruziyet çalışmalarının sonuçları birlikte değerlendirildiğinde, kuzey kutbunda yaşayan kişilerde kolon, pankreas, prostat, akciğer kanserleri ve Hodgkin lenfomaya yakalanma ve bu kanserlerden ölme riskinin güney kutbunda yaşayanlara kıyasla artmış olduğu gösterilmiştir. D vitamininin bazı kanserleri önlemesi ile ilgili hipotez, ilk defa Frank Cedric Garland tarafından yapılan ekolojik çalışmalar sonucunda ileri sürülmüştür. Garland ve arkadaşları güneş ışınlarına maruz kalma ile kolorektal kanser mortalite ve sıklığı arasında görülen ters ilişkinin D vitamini sentezi nedeniyle olabileceğini ileri sürmüşlerdir. O zamandan bu yana D vitamini ile çeşitli kanser türleri arasındaki ilişkileri araştıran çok sayıda çalışma yapılmıştır. Yaklaşık olarak otuz yıldır yapılan hayvan ve hücre çalışmalarında D vitamininin proliferasyon, invazyon, anjiogenez, metastaz üzerine azaltıcı, diferansiasyon, apopitozis üzerine ise arttırıcı antineoplastik etkilerinin olduğu kanıtlanmıştır. Epidemiyolojik çalışmalar kanserin önlenmesinde yeterli D vitamini alımının önemini ortaya koymaktadır. Prospektif ve retrospektif çalışmalar göstermiştir ki 25(OH) D 20 ng/ml’ den düşük olduğunda kolon, prostat, akciğer kanserleri mortalitesi %30-50 oranında artmaktadır. Vitamin D sentezi veya alımının kolon, meme, prostat ve over kanserlerinin insidans ve ölüm hızlarının azalması ile ilişkili olduğunu gösteren güçlü kanıtlar da bulunmaktadır. Vitamin D nin diğer kanser çeşitleriyle ilgisinin olduğu epidemiyolojik çalışmalarla gösterilmiş olsa da yeterli sayıda klinik çalışma bulunmamaktadır. Bununla birlikte D vitamininin kanseri önlemedeki etkisinin halk sağlığı ve tıp toplulukları tarafından benimsenmesi için daha büyük, randomize, uzun takipli, kinik müdahalelere ihtiyaç duyulmaktadır. Anahtar Kelimeler: D Vitamini, Kanser, İnsidans, Mortalite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 198 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0053 Effects of Letrozole and Taxane Drug Combination on Human Breast Cancer Cell Line (MCF-7 and MDA-MB-231) Yeter Çilesiz, Merve Aydın, Ozge Cevik Department of Biochemistry,Cumhuriyet University, Faculty of Pharmacy, Sivas, turkey Letrozole is an aromatase inhibitor approved by the U.S. Food and Drug Administration (FDA) to treat breast cancer in post-menopausal women (women who have gone through the menopause). Taxanes are a class of diterpenes such as Paclitaxel and docetaxel are widely used as chemotherapy agents. In this study, estrogen positive MCF-7 and estrogen negative MDA-MB-231 human breast cancer cell lines were induced by Letrozole (5 nM) or different doses of docetaxel or paclitaxel (0.1-10 nM), individually or in combination. Cell viability were investigated by MTT assay. Apoptotic proteins as Caspase-3, Caspase-8, Bcl-2, Bax, AKT were investigated by western blotting. In 24 hours treatment, Letrozole and all doses of docetaxel or paclitaxel, solely or in combination, significantly reduced cell viability of both cell lines, After 24 hours treatment, cell viability of both cell lines was reduced in all docetaxel and paclitaxel combination treated groups (P<0.05). Remarkable apoptotic proteins was observed in combination treatment of MCF-7 or MDA-MB-231 cell lines with Letrozole and Docetaxel or Paclitaxel (P<0.001). The synergistic effect of Letrozole and Docetaxel or Paclitaxel on human breast cancer cell lines showed cell viability reduction as well as apoptosis induction, independent to estrogen. Keywords: Letrozole, Breast Cancer, Taxane, Docetaxel, Paclitaxel www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 199 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0054 Use of Immobilized Dendrimers in The Qualitative Determination of Herbicides Nurdan Kurnaz Yetim1, Nurşen Sarı2 Department of Chemistry, Faculty of Art and Science, Kırklareli University, Turkiye 2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Gazi University, Turkiye 1 Introduction: Pesticides are chemical substances that are used to reduce the influence of live forms such as weeds, insects, etc. that produce nutrients, reduce nutrients during storage, and even harm them. The permits for the maximum availability of these chemical substances were established as a result of scientific research conducted by FAO and WHO. Today, several biosensors have been devised for more effective pesticide analysis [1]. Acetylcholinesterase, which is sensitive to toxic substances; The acetylcholinesterase enzyme breaks down acetylcholine into choline and acetate molecules. In this study, The AChE enzyme was immobilized on the prepared extended 2.generation dendrimers. Then, the AChE enzyme was immobilized on these dendrimers to determine optimum parameters. In addition, the use of the immobilized AChE enzyme in the qualitative determination of a herbicide, diclofop-methyl, has been investigated. Experimental: Firstly, 2nd generation dendrimer was synthesized using ferrocenedicarboxyaldehyde, melamine, and glutaraldehyde. 2-Amino-5-methylphenol and Pt+ 2/Pt+ 4 salts were then added to obtain extended second generation dendrimers. Immobilization of AChE on dendrimers: Dendrimers and AChE were stirred for 24 h. The immobilized macromolecule was separated and the free enzyme was removed by washing with phosphate buffer. Optimum pH and temperature values of immobilized dendrimers were determined [2]. For the qualitative identification of herbicides: diclofopmethyl was dissolved in H2O:Acetonitryl and its solutions were prepared in between 10-50 μL. The absorbance changes at 412 nm was taken into account for studied diclofop-methyl solutions. Results and Discussion: The maximum activities for immobilized enzyme were found at pH=8.0 and optimum temperature 50 °C and 60 °C. In Figure 1, changes in absorbance of immobilize dendrimers are given. As we have seen, there are changes in absorbance due to enzyme-diclofop-methyl (inhibitor) complex. Conclusion: Immobilization of acetylcholinesterase and determination of optimum conditions will make a significant contribution to biosensor preparation. Thus, determining the conditions under which acetylcholinesterase can respond most effectively will be the basis for the development of toxic substance sensitive sensors. References www.ivekkongre.com [1] Özkan, H. E., Yetim,İlaçK.ve N., Tümtürk, Sarı, N. Knowledge DaltonSharing Trans. 44,16865Eczacılıkta Küresel Bilgi H., Paylaşımı / Global on Pharmaceuticals and 16872,2015. Pharmacies [2] Ellman G. L., Dıane C. K., Valentino A. J., Robert M. Featherstone Biochem. Pharmacol. 7,88-95,1961. Keywords: Dendrimers, AChE, herbicides 200 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure1 Changes in absorbance values as a result of diclofop-methyl addition on immobilized dendrimers www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 201 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0055 Deneysel Diyabetli Sıçanlarda Zeytin (Olea europaea L.) Yaprağı Ekstresinin Serum 8-Hidroksi–2'-Deoksiguanozin, Total Oksidan ve Antioksidan Kapasiteleri Üzerine Etkisi Tahir Kahraman1, Zwain Nozad Shamsulddin2 1 Adıyaman Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Anabilim Dalı, Adıyaman, Türkiye 2 Brayatie Health Center, Laboratory Department, Erbil, Iraq Bu çalışmada, zeytin yaprağı ekstresinin deneysel diyabetli sıçanlarda; antidiyabetik ve serumda 8-Hidroksi–2'deoksiguanozin, toplam oksidan (TOS) ve antioksidan (TAS) kapasiteleri üzerine etkisinin araştırılması amaçlandı. Bu amaçla, kan glukoz, HbA1c, serum lipoprotein düzeyleri ve karaciğer enzim ALT, AST aktivite analizleri yapıldı. Çalışmada 28 adet erkek sıçan yer aldı ve sıçanlar dört gruba ayrıldı. Birinci grup; normal diyet verilen sağlıklı ve kontrol grup (C), ikinci grup; diyabetli grup (D), üçüncü grup; zeytin yaprağı ekstresi uygulanan grup (Z), dördüncü grup; zeytin yaprağı ekstresi uygulanan diyebetli grup (DZ) olarak isimlendirildi. Deneysel diyabet oluşumu amacıyla; D ve DZ gruplarındaki sıçanlara; streptozotosin (STZ) (45 mg/kg) periton içine enjekte edildi. Z ve DZ grubundaki sıçanlar, 14 gün süreyle 500 mg/kg/gün (CMC % 1) içinde çözdürülmüş, zeytin yaprağı ekstresi ile tedavi edildi. Tam kanda HbA1c ve serumda glukoz, HDL, LDL, VLDL, kolesterol, trigliserit, ALT, AST, TOS, TAS, 8-OHdG ölçüldü. Serum glukoz ve % HbA1c seviyeleri C grubu ile karşılaştırıldığında, D grubunda önemli ölçüde arttığı tespit edildi (p<0.01). Glukoz ve HbA1c% seviyeleri; D grubuna kıyasla DZ grubunda önemli ölçüde azaldı (p<0.01). Total kolesterol, trigliserit, LDL, VLDL seviyeleri C grubu ile karşılaştırıldığında D grubunda önemli ölçüde arttı (p<0.01). Bu parametrelerin değerleri D grubuna kıyasla DZ grubunda önemli ölçüde azaldı (p<0.01). ALT ve AST aktiviteleri, D grubunda önemli ölçüde artmış, DZ grubunda azalmıştır (p<0.01). TOS seviyesinde, D grubuna kıyasla DZ grubunda önemli ölçüde azaldığı (p<0.01) tespit edildi, C grubuyla kıyaslandığında D grubunda önemli ölçüde arttı (p<0.01). TAS seviyesi C grubuyla kıyaslandığında D grubunda önemli ölçüde azaldı (p<0.01), fakat D grubuna kıyasla DZ grubunda önemli ölçüde arttı (p<0.01). DZ grubunda 8-OHdG düzeyi, D grubuyla karşılaştırıldığında önemli bir azalma görülmedi (p<0.05), C grubuna kıyasla D grubunda önemli ölçüde arttığı tespit edildi (p<0.05). Sonuç olarak, bu çalışma zeytin yaprağı ekstresinin antidiyabetik etkisini glukoz ve glikolize hemoglobin miktarını düşürme yoluyla gösterdiği tespit edildi. Ayrıca, total kolesterol, trigliserit, LDL, VLDL seviyelerini düşürmesi ile diyabetik dislipidemiyi düşürebileceği gösterildi. Çalışmada, zeytin yaprağı ekstresinin, TAS seviyesinin azaltılması ve TOS seviyesinin arttırılması yoluyla hücreleri oksidatif strese karşı koruyucu olduğu, hücrelerin enzimatik ve enzimatik olmayan savunma mekanizmalarını arttırdığı tespit edildi. Zeytin yaprağı ekstresi 8-OHdG seviyesinde anlamlı olmayan hafif bir azalmaya sebep oldu. Bu çalışma; aynı isimli yüksek lisans tezinden özetlenmiş ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi BAPB’nca TYL-20165106 no’lu proje ile desteklenmiştir." www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Diyabet, Zeytin ekstresi, Lipoprotein, Toplam and antioksidan-oksidan kapasitesi, İlaç ve Eczacılıkta Küreselyaprağı Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Pharmacies 8-hidroksi–2'-deoksiguanozin 202 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0056 The investigation of black cumin’s agents in different phases as theoretical Faik Gökalp Department Of Mathematics and Science Education, Faculty of Education,Kırıkkale University, Yahşihan/ Kırıkkale, 71450 Turkey Thymoquinone, the mainly component of black cumin seeds, had been detected from its ethanolic extract. The effective components of Nigella Sativa were the firstly thymoquinone and the other related lipid soluble ingredients as the anticancer agents. Furthermore, the extracts of Nigella Sativa seed had effective anticancer properties against YAC-1 tumor cells [1,2]. In a study; ıt had been observed that the methanol extract of N. sativa had been more antibacterial properties than aqueus extract [3]. The methanolic extract of N.sativa seeds had the most antifungal activity than the choloroform and aqueus extracts in vivo [4]. In other study; ethanolic extract of N.sativa decreased the fecal eggs percentage in children having cestode warms [5]. In our study; we investigate the comparison of biochemical activities of black cumin’s agents in different phases as theoretical by using DFT and HF methot. Keywords: black cumin,thymoquinone,DFT,HF www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 203 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0057 Zeytin etken maddelerinden oleuropein in metabolizmasında ki kimyasal aktivitesinin teoriksel olarak araştırılması Faik Gökalp Kırıkkale Üniversitesi,Eğitim Fakültesi,Fen Ve Matematik Bilimleri Eğitimi Bölümü,Fen Bilgisi Eğitimi Anabilim Dalı,Yahşihan/Kırıkkale 71450 Türkiye Zeytin,yaprağı ve yağı fenolik içeriği nedeniyle tıbbın önemli bileşenleri ve sağlıklı bir Akdeniz diyetidir [1,2]. Zeytinde, oleuropein erken evrelerde çok miktarda bulunur: genç meyvelerde kuru maddenin% 14'üne ulaşabilir. Daha düşük olmasına rağmen, yeşil çekilmiş çeşitler hasatında seviyesi halen çok önemlidir [3]. Yapraklarda, oleuropein % 19 (ağırlık / ağırlık) oluşturur [4]. Zeytin yapraklarından zeytin biyofenollerinin (OBP'ler) ultrason yardımıyla ekstraksiyonu için etanol-su karışımlarının etkinliği araştırıldı [5]. Bu çalışmada; Günlük diyette oldukça çok tüketilen zeytinin etken maddelerinin termodinamiksel özelliklerinin teoriksel olarak araştırılması; özellikle sağlık alanında yararlanılabilecek antioksidan, antimikrobiyal ve antikanser etkili moleküllerin önceden tespit edilmesi üzerine teorik hesaplamalar ve karşılaştırmalar yapılacak. Anahtar Kelimeler: oleuropein,DFT,HF www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 204 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0058 Spectroscopic and Biological Properties of Ruthenium(II), Palladium(II), Iron(II), and Cobalt(II) Complexes of Schiff Base Containing Ortho-Vaniline Nevin Turan1, Kenan Buldurun2, Yusuf Alan3, Ahmet Savcı1, Naki Çolak4 1 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Muş Alparslan University, Muş, Turkey Department of Food Processing, Technical Science Vocational School, Muş Alparslan University, Muş, Turkey 3 Department of Primary Education, Faculty of Education, Muş Alparslan University, Muş, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Hitit University, Çorum, Turkey 2 Schiff bases with both hard nitrogen and soft sulfur donor atoms in the ligand have a tunable capability for coordinating with a wide range of metal ions, to give stable and intensely colored metal complexes [1]. The antibacterial and antifungal activities of complexes appear to be due to the chelating behavior of the ligand, with most of metal ions coordinated through N and S donor atoms [2]. They show anticancer, antifungal, antibacterial, antiviral and antitumor activities, in particular for first row transition metal complexes with such ligands [3]. For over 50 years, the studies of metal complexes have attracted much attention due to their potential applications as anticancer, antitumor, antimutagenic and antiviral agents [3] Therefore, the researches on their interaction with DNA, that is the primary biological target of drugs, are of great importance. Development of novel clinical drugs involving metal complexes has been facilitated by the extensive knowledge of inorganic chemists about the metal coordination compounds [4]. In present work we describe the synthesis and spectroscopic/biological properties of the ruthenium(II), palladium(II), iron(II), and cobalt(II) complexes. References [1] [2] [3] [4] Rosenberg B., VanCamp L., Krigas T., Nature 222, 385-386, 1969. Chandra S., Spectrochim. Acta, Part A 60, 2153-2162, 2004. Sönmez M., et al. Eur. J. Med. Chem. 45, 4215-4220, 2010. Ali M.A., Mirza A.H., Ting W.Y., Hamid M.H.S.A., Bernhardt P.V., Butcher R.J., Polyhedron 48, 167-173, 2012. Keywords: Antibacterial, antifungal, antioxidant, metal complexes, Schiff bases, spectroscopy Figure 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 205 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0059 New azo compounds containing schiff base for the novel ınhibitors of xanthine oxidase and acetylcholinesterase enzymes Nimet Baltaş, Cihan Kantar Department of Chemistry, Arts and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey Azo-containing schiff bases was synthesized and assayed for inhibitory activity against xanthine oxidase [1,2] and acetylcholinesterase [3] enzymes in vitro. Compound 2 (4-[4-(2,4-dihydroxy-5-[(phenylimino) methyl] phenyl diazenyl) phenoxy] phthalonitrile with IC50 = 2.05±0.08 μM, showed a potent inhibition of xanthine oxidase enzyme, more active than the standard Allopurinol with IC50 value 3.97±0.13 μM. In addition to, compounds 1 (4-4-[-(5-formyl-2,4 dihydroxyphenyl)diazenyl]phenoxyphthalonitrile) and 2 (4-[4-(2,4-dihydroxy5-[(phenylimino) methyl]phenyldiazenyl) phenoxy] phthalonitrile were also found to be moderate Acetylcholinesterase (AChE) inhibitors. Our findings suggest that compound 2 might be beneficial materials in the prevention and treatment of gout disease, and provide a chemical framework for the development of new XO inhibitors based on azo containing schiff bases. Keywords: Schiff base, xanthine oxidase, inhibition www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 206 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0060 Examination of urease ınhibitory properties and antioxidant activities by using FRAP, CUPRAC, DPPH• and ABTS•+ methods of benzimidazole derivatives containing different heterocyclic compounds Nimet Baltaş, Emre Menteşe Department of Chemistry, Arts and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey Heterocyclic benzimidazole derivatives were synthesized and clarified using various in vitro antioxidant assays including Ferric Reducing Antioxidant Power (FRAP), Cupric Reducing Antioxidant Capacity (CUPRAC), ABTS•+ (2,2-azinobis(3-ethylbenzothiazoline-6-sulfonicacid)/Persulfate and DPPH• (1,1-diphenyl-2picrylhydrazyl) assays. Catechin, Trolox® and Ascorbic acid were used as positive antioxidant. FRAP values of the compounds were depicted between 107.55 to 313.85 µmol Trolox®/g compound. Synthesized compounds were highly efficent TEAC values with 0.37-3.60 mM Trolox®/g compound to CUPRAC method. Urease is an enzyme that catalyzes the hydrolysis of urea into carbon dioxide and ammonia. The production of ammonia was measured by indophenol method and used to determine the urease inhibitory activity. Thiourea (S1) and acetohydroxamic acid (S2) were used as standard inhibitors with IC50 values 16.20 and 21.04 µg/mL respectively. Keywords: Heterocyclic compounds, İnhibition, urease, antioxidant www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 207 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0061 Determination of anti-xanthine oxidase, antioxidant and antimicrobial activities of some 5,6-dimethyl-2-(substituted)1h-benzimidazoles and their acylhydrazide derivatives Nimet Baltaş1, Emre Menteşe1, Fatih Şaban Beriş2 Department of Department of Chemistry, Arts and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey 2 Department of Department of Biology, Arts and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey 1 A series of 5,6-dimethyl-2-(4-fluoro/chloro/bromo/methyl/nitrobenzyl)-1H-benzimidazoles were screened for their bovine milk xanthine oxidase (XO) inhibition, antioxidant and antimicrobial activities according to the previously published studies. Compounds 2d and 2f showed XO inhibition at various concentrations, IC50 values 22.37 and 18.83 respectively. In addition, compounds 4a, 4b, 4c, 4d, 4e and 4f exhibited highly antioxidant activity by CUPRAC method with 7.04-4.39 mM TEAC values and efficient radical scavenging activity to ABTS•+ and DPPH• assays. SC50 values of the synthesized compounds were detected between10.21 to 28.49 µg/mL. Also, the synthesized compounds have been tested for their antimicrobial effects against Bacillus cereus 702 Roma, Bacillus megaterium DSM-32, Bacillus subtilis C41015, Escherichia coli ATCC 35218, Enterococcus cloaceae, Pseudomonas aeruginosa ATCC 43088, Staphylococcus aureus ATCC 25923, Yersinia pseudota ATCC911. Keywords: Benzimidazole derivatives, antimicrobial, antioxidant, xanthine oxidase www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 208 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0062 Obsesif kompulsif bozuklukta serotonin ve dopaminin nörokimyasal etkisi Mehmet Cihad Aktaş1, Sakine Aktaş2 yüzüncü yıl üniversitesi van sağlık yüksekokulu, hemşirelik bölümü, VAN 2 yüzüncü yıl üniversitesi tıp fakültesi, psikiyatri ABD, VAN 1 Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), obsesyon ve/veya kompulsiyonların tabloya hakim olduğu, kronik seyir gösteren, sıklıkla kişinin günlük, akademik, mesleki, aile ve sosyal işlevleriyle ilgili aktivitelerinin önemli ölçüde etkilendiği ve yeti yitimine sebep olan bir bozukluktur. Genel olarak bir obsesyon veya kompulsiyonun yaşam boyu prevelansı % 13 kadardır [1,2,3]. Yapılan çalışmalar beyindeki nörokimyasal değişiklerin OKB üzerinde etkisi olduğunu desteklemektedir. Buna göre; Obsesif-kompulsif belirtilerin ortaya çıkışı ve sürmesinde, serotonerjik ve dopaminerjik mekanizmaların rol oynadığına ilişkin çeşitli kanıtlar bulunmaktadır. Çalışmalar incelendiğinde OKB’de serotonerjik disfonksiyon olduğunu düşündüren sonuçlara ulaşılmaktadır. Bu hasta grubunun tedavisinde kullanılan SSRI türü ilaçların hastalığın semptomlarını azaltması ve kandaki serotonin seviyesindeki azalma serotonerjik sistemdeki bir işlev bozukluğunun OKB’nin fizyopatolojisi ile ilişkili olabildiğinin öne sürülmesine yol açmıştır. Yapılan genetik ve fonksiyonel görüntüleme çalışmaları serotoninle etkileşebildiği bilinen dopamin sisteminin de OKB’de rol oynadığını desteklemektedir. OKB’de dopaminerjik bir fazlalıktan söz edilmektedir. Ganglion bölgesinde artmış dopamine bağlı olarak kompulsiyonların görüldüğü bilinmektedir [3, 4, 5]. Bu çalışmada serotonerjik ve dopaminerjik sisteme yönelik farmakolojik tedavinin OKB üzerinde etkisi ele alınmıştır. Anahtar Kelimeler: Dopamin, OKB, Serotonin. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 209 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0063 Synthesis, DNA/BSA Binding, DNA Photocleavage Properties and Topoisomerase I Inhibition of Morpholine Substitued Zn(II) Phthalocyanine Burak Barut1, Ümit Demirbaş2, Arzu Özel1, Halit Kantekin2 Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY 1 PDT is a promising method for treatment of various malignant and benign tumours such as skin, breast, lung and urogenital utilizing a photosensitizer to induce reactive oxygen species upon specific light irradiation [1]. This method results in sequence of the photochemical and photobiological process that triggers photodamage to tumours. Because of their high singlet oxygen yields, strong absorption and high chemical stabilities in the phototherapeutic range (650-800 nm) and low toxicity in the dark environments phthalocyanines are used as photosensitizer agents in photodynamic therapy [2]. It is well known that topoisomerase I is a nuclear enzyme whose main role is to resolve DNA supercoiling in the chromosomes during replication and transcription both in prokaryotes and eukaryotes cells. This enzyme is one of the expressed enzymes in cancer cells because the level of topoisomerase I is much higher as compare to normal one. Therefore, topoisomerase I inhibition is one of the main approaches used in cancer therapy because it can lead to DNA damage that induce apoptosis and necrosis and stop DNA replication [3]. In this study, we aimed firstly to bind morpholine groups which have very crucial biological properties to phthalocyanine ring which used as photosensitizer compound in PDT. After synthesizing 3-morpholinophenol zinc(II) phthalocyanine (ZnQ), we prepared the water soluble derivative of these phthalocyanine compound to improve its possible usages for PDT applications. In order to determine DNA binding mode and cleavage mechanism of ZnQ, CT-DNA and supercoiled pBR322 plasmid DNA were used. The DNA binding of ZnQ was investigated using UV-Vis absorption titration, competitive ethidium bromide, thermal denaturation and viscosity experiments that the ZnQ bound to CT-DNA via intercalation mode. ZnQ indicated photocleavage activity on supercoiled pBR322 plasmid DNA via formation of singlet oxygen under irradiation at 700 nm. Besides, the topoisomerase I inhibitory effect experiments showed that ZnQ inhibited topoisomerase I enzyme in a concentration-dependent manner. The bovine serum albumin (BSA) binding experiments indicated that ZnQ bound to proteins through a static quenching mechanism. References [1] Han D., Xue J., Wang T., Liu Y., Photodiagnosis Photodyn Ther. 16, 9-11, 2016. [2] Aliosman M., Göksel M., Mantareva V., Stoineva I., Durmuş M., J Photochem Photobio A. 334, 101-106, 2017. [3] Tabassum S., Zaki M., Afzal M., Arjmand F., Eur J Med Chem. 74, 509-523, 2014. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Keywords: BSA, cancer, DNA, intercalation, topoisomerase I. 210 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0064 Acetylcholine/Butyrylcholinesterase Inhibition Properties of Metal-Free and Metallo Phthalocyanines Containing Thiophene Groups Burak Barut1, Ümit Demirbaş2, Arzu Özel1, İsmail Değirmencioğlu2 Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY 1 Alzheimer Disease (AD), the most common form of dementia, is lead to impaired cognitive function such as loss of memory, thinking ability, mutism, akinesia and aphasia etc [1]. Accumulation of extracellular senile plagues, intracellular neurofibrillary tangles and acetylcholine and butyrylcholine deficiency are considered to underly the AD pathophysiology [2]. This disease has become a major health issue in the devoloping countries. Although, acetylcholinesterase (AChE) and butyrylcholinesterase (BuChE) inhibitors such as tacrine, donepezil, galantamine and rivestigmine are important in the treatment for AD, they have several side effects containing hepatotoxicity, gastrointestinal problems, liver disorders, aggression and depression [3]. Therefore, researchers have aimed to find to novel inhibitors that are both safe and effective. Thiophene derivatives, are significant heterocyclic compounds, exhibit a wide spectrum of pharmacological and biological activities such as anti-inflammatory, analgesic and antioxidant [4]. In this work, 4-(2-(thiophen-2-yl)ethoxy)phthalonitrile (3) and its peripherally substituted metal-free (4), lead(II) (5), magnesium (II) (6) and cobalt(II) (7) Pc derivatives were synthesized and characterized. The AChE/BuChE inhibitory potential of these compounds (3-7) was investigated using Ingkaninan methods as compared galantamine and these results were expressed as IC50 values. IC50 values showed that the tested compounds indicated AChE inhibitory effect in the order of 7 > 5 > 3 > 6 > 4. On the other hand, compounds displayed BuChE inhibitory effect in the order of 7 > 5 > 4 > 3 > 6. These results showed that 4-(2-(thiophen-2-yl)ethoxy substituted Co(II) phthalocyanine compound had high neuroprotective potential and metal ion might crucial role in the development of an effective cholinesterase inhibitor. References [1] Ingkaninan K., Temkitthawon P., Chuenchom K., Yuyaem T., Thongnoi W. J Ethnopharmacol 89(2-3), 261-264, 2003. [2] Sultana R., Perluigi M., Butterfield D.A. Free Radic Biol Med. 62, 157-69, 2013. [3] Shekhar C., Suresh K. Int J Pharma Sci Drug Res. 6, 348-350, 2014. [4] Khurshid Molvi I., Mansuri M., Sudarsanam V., Patel Madhubhai M., Syed Muzaffar Andrabi A., Haque N. J Enzym Inhib Med Chem. 23, 829-838, 2008. Keywords: Alzheimer disease, acetylcholinesterase, butyrylcholinesterase, thiophene. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 211 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0065 The Water Soluble Pyridine Substituted Mn(III) and Cu(II) Phthalocyanines: DNA/BSA Binding, DNA Photocleavage and Antioxidant Activities Burak Barut1, Zekeriya Bıyıklıoğlu2, Arzu Özel1, Turgut Keleş2 1 Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY Cancer, a group of diseases abnormal cells divide in an uncontrolled way other parts of the body, is the second most common cause of death after cardiovascular diseases in worldwide [1]. Although the most common treatments for cancer are surgery, chemotherapy and radiotherapy, they have major side effects such as haematopoietic, neurologic disorders, cardiotoxicity and hyperpigmentation etc. [2]. Hence, researchers continue to search for alternative methods for cancer treatments such as photodynamic therapy (PDT) is one of the cancer treatments which activation of photosensitizer compounds by light of an appropriate wavelength causes the production of free radicals or singlet oxygen to induce damage to malignant tumour cells via apoptosis or necrosis. The most advantage of photosensitizer compounds is non-toxic without irradiation at specific wavelengths [3]. Phthalocyanines are currently used as photosensitizer agents for PDT owing to their absorption of red part of spectrum, photostability, their high triplet and singlet oxygen quantum yields [4]. In this study, peripherally and non-peripherally tetra-3-pyridin-3-ylpropoxy substituted Mn(III), Cu(II) phthalocyanines and their water soluble derivatives were synthesized and characterized. To determine DNA binding mode and cleavage pathway of water soluble phthalocyanines, CT-DNA and supercoiled pBR322 plasmid DNA were used. The DNA binding of compounds was monitored using electronic absorption titration, competitive ethidium bromide, thermal denaturation that the compounds could bind to CT-DNA via intercalation mode. The compounds cleaved supercoiled pBR322 plasmid DNA via photocleavage mechanism induced by singlet oxygen under irradiation at 600, 700 and 750 nm. In addition, the binding experiment of BSA showed that compounds could bind to blood plasma proteins through a static quenching mechanism. Non-peripherally Cu(II) compound showed higher DPPH and SOD radical scavenging activities than other compounds due to metal ion and non-peripheral position. All of these experiments claimed that, non-peripherally Cu(II) compound has anticancer agent potential for photodynamic therapy due to efficiently biological properties. References [1] Ferlay J., Soerjomatarm I., Dikshit R., Eser R., Mathers C., Rebelo M., Parkin D.M., Forman D., Bray F, Int J Canc. 136, 359-386, 2015. [2] Pradeepa S.M., Bhojya Naik H.S., Vinay Kumar B., Indira Priyadarsini K., Barik A., Jayakumar S., Inorg Chim Acta. 428, 138-146, 2015. [3] Wang A., Zhou L., Fang K., Zhou L., Lin Y., Zhou J., Wei S., Eur J Med Chem. 58, 12-21,2012. [4] Da Ros T., SpallutoİlaçG., Boutorine A.Paylaşımı S., Bensasson R. V., Prato M., CurrandPharm ve Eczacılıkta Küresel Bilgi / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals PharmaciesDes. 7, 1781-1821, 2001. www.ivekkongre.com Keywords: BSA binding, cancer, DNA binding, phthalocyanine, photocleavage. 212 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0066 Investigation of Cholinesterase Inhibition of Novel BODIPY Compounds Arzu Özel1, Zekeriya Bıyıklıoğlu2, Tayfun Arslan3, Burak Barut1, Turgut Keleş2 Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY 3 Giresun University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Giresun, TURKEY 1 Neurodegenerative diseases which are defined by the progressive degeneration of the function and structure of the central or peripheral nervous system, include Alzheimer’s disease (AD), Parkinson’s disease (PD) and Huntington’s disease etc [1]. AD, is one of the forms of dementia affecting elderly people via oxidative damage, cholinergic neuronal loss and formation and deposition of β-amyloid peptides in the brain, is characterized by decline in cognitive skills and function of memory [2]. According to The World Alzheimer Report 2015, there were 36 million people in worldwide with AD in 2010, this population is expected to increase to 66 million by 2030 and to 115 million by 2050 [3]. This disease has become a major health issue in the developing countries thereby prevention of this disease is very important in terms of decreasing medical expenditure and mortality. Although the pathogenesis of AD still remains unknown, the cholinergic hypothesis is the most accepted theory [4]. Therefore acetylcholinesterase (AChE) and butyrylcholinesterase (BuChE) inhibitors are currently used for AD due to increasing the neurotransmitters such as acetylcholine and butyrylcholine levels in the brain. 4,4-difluoro-4-bora-3a,4a-diaza-s-indacenes (BODIPY) compounds have attracted considerable applications in different areas drug discovery, biomedical imaging, anticancer agent etc. In this work, we synthesized novel three BODIPY analogues (1,2,3) to determine the neuroprotective potential of the compounds. The inhibitory activities of compounds against AChE/BuChE were evaluated according to Ingkaninan’s methods and kinetic analysis of compounds was done using Lineweaver-Burk and Dixon plots. These results showed that IC50 values of the compounds were found lower than 100 µM against AChE whereas they were higher than 100 µM against BuChE. Compound 1 had the most potent AChE inhibitory effect with 41.84 ± 0.37 µM of IC50 value. Moreover, the kinetic analysis demonstrated that they were competitive inhibitor against AChE and Ki values of compounds were determined the range from 23.30 µM to 44.44 µM for AChE. All of these results suggested that compound 1 could be developed to be a promising candidate in the treatment of neurodegenerative diseases. References [1] Chen W., Zhang X., Huang W., Mol Med Rep 13, 3391-3396, 2016. [2] Vyas N.A., Bhat S.S., Kumbhar A.S., Sonawane U.B., Jani V., Joshi R.R., Ramteke S.N., Kulkarni P.P., Joshi B., Eur J Med Chem 75, 375-381, 2014. [3] Alzhemier’s Disease International World Alzheimer Report 2015. London. Alzheimer’s Disease International 2015. [4] Tian T., Weng L., Wang S., Weng X., Zhang L., Zhou X., J Porphyrin Phthalocyanines 13, 893-902, 2009. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Keywords: acetylcholinesterase, BODIPY, butyrylcholinesterase, neurodegenerative diseases 213 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0067 DNA Binding and Photocleavage Studies of Water Soluble Silicon Phthalocyanines Ümit Demirbaş1, Burak Barut2, Arzu Özel2, Halit Kantekin1 Karadeniz Technical University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Trabzon, TURKEY Karadeniz Technical University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Trabzon, TURKEY 1 2 DNA is a crucial target for treating genetic diseases. The biological studies of metal complexes as anticancer drugs have been increased in recent years due to their main impact in treatment [1]. Binding mode with DNA of a promising drug provides preliminary information about the possibility of its use as anticancer agent [2]. Photodynamic Therapy (PDT) is an innovative treatment modality that uses chemical substance known as a photosensitizer and specific light irradiation for tumour diseases. New evidence claims that the most advantage of PDT as compared with other treatment modalities, PDT has the potential to encourage immunity against recurrence, destruction of metastases, non-toxic effect in the dark and selectivity in tomour cells [3]. It is well known that phthalocyanines, the second generation photosensitizers, are promising candidate agents for photodynamic therapy. Morpholine derivatives are important agents in biological and pharmacological applications with their anti-inflammatory, antioxidant, tyrosinase inhibitory and anticancer activities. In this study, we aimed to bind morpholine groups which have very crucial biological properties to axially silicon phthalocyanines and increase photosensitizer properties of them. Axially 1-morpholinopropan-2-ol disubstituted silicon phthalocyanine 4 and axially 3-morpholinophenol disubstituted silicon phthalocyanine 5 and their quaternized water soluble derivatives (4a and 5a) were synthesized for the first time in this work. The binding propensity of the compounds with calf thymus-DNA (CT-DNA) was performed using UV-Vis absorption titration, competitive ethidium bromide and thermal denaturation experiments. These studies revealed that 4a and 5a intercalate to CT-DNA with 3.94 ± (0.11) × 104 and 1.71 ± (0.09) × 104 M-1 of Kb values. DNA-cleavage ability of 4a and 5a were investigated using supercoiled pBR322 plasmid DNA on agarose gel electrophoresis. 4a indicated excellent photocleavage activity under light irradiation at 650 nm in a concentration-dependent manner. On the contrary, 5a showed low cleavage activity under light irradiation at 12.5 µM and 25 µM but it had moderate cleavage activity at 50 µM. All of these results suggest that 4a has superior photosensitizer agent for photodynamic therapy than that of 5a owing to DNA binding and photocleavage properties. References [1] Eshkourfu R., Cobeljic B., Vujcic M., Turel I., Pevec A., Sepcic K., J Inorg Biochem. 105, 1196-203, 2011. [2] Li Y., Yang Z.Y., Wang M.F., Euro J Med Chem. 44, 4585–4595, 2009. [3] Banerjee S.M., MacRobert A.J., Moose C.A., Periera B., Bown S.G., Keshtgar M.R.S., The Breast. 31, 105113, 2017. www.ivekkongre.com Keywords: agarose, CT-DNA, morpholine, photodynamic therapy. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 214 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0068 Furan İçeren Yeni Schiff Bazı ve Metal Komplekslerinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktiviteleri Hamit Alyar1, Saliha Alyar2, Ayla Gündüzalp3 Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü 3 Ayla GÜNDÜZALP Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü 1 2 Schiff bazları antibakteriyel, antifungal, antitümör ve antikanser aktivitelerinden dolayı ilaç sanayinde önemli bir yere sahiptir [1]. Biyolojik aktif olan bu bileşiklerin kompleksleşmesi sonucu bakteriostatik ve karsinostatik özelliklerinin arttığı gözlenmiştir [2]. Schiff bazı komplekslerinin biyolojik sistemlere model oluşturması ve farmokolojik uygulamalarda enzim inhibitörü olarak kullanımı biyoinorganik kimyada gelişmeler sağlamıştır [3]. Azot, oksijen, kükürt gibi elektron verici atomlar içeren çok dişli Schiff bazı kompleksleri biyolojik sistemler için önemlidir [4]. Bakır komplekslerinin antibakteriyel aktivite gösterdiği, demir komplekslerinin antitümör özelliğe sahip olduğu bilinmektedir. Sıtma, mantar ve böcekler üzerinde büyük etkileri vardır [5]. Bu çalışmada 1,8-bis(furan-2-karboksaldimin)-p-mentan (furadam): Schiff bazı ve onun Cu(II), Fe(III) kompleksleri sentezlenmiştir. Schiff bazının yapısı elementel analiz, 1H-NMR, 13C-NMR, LC-MS (ESI), UVvis ve FT-IR spektrumları ile aydınlatılmıştır. Komplekslerin yapı tayininde spektroskopik yöntemlerin yanı sıra iletkenlik ve manyetik duyarlık ölçümleri kullanılmıştır. Bileşiklerin çeşitli Gram pozitif bakterilere; Bacillus subtitilus (ATCC G633), Yersinia enterotica (sp), Bacillus cereus (sp), Listeria monocytogenes 46 (ATCC 19115), Micrococcus luteus (sp) ve Gram negatif bakterilere; Escherichia coli (ATCC 36218), Pseudomonas aeroginosa (sp), Shigella dysenteriae type 10 (RSKK 1036), Salmonella typhi H (NCTC 901.8394), Klebsiella pseudomonas (sp) a karşı antibakteriyel aktiviteleri mikrodilusyon yöntemine göre belirlenmiştir. Aktivite sonuçları MİK (Minimum İnhibisyon Konsantrasyonu, mM ve μg/mL) değerleri olarak verilmiştir. Bileşiklerin çeşitli elektronik ve fizikokimyasal özellikleri GAUSSIAN 09 ve HYPERCHEM paket programları vasıtasıyla hesaplanarak aktiviteleri ile yapılar arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Kaynaklar [1] Çakmak H., Doktora Tezi, Fırat Üniversitesi, 8 (2007). [2] Chohan ZH., Perrvez H., Kausar S. Synth React Inorg Met-Org Chem., 32: 529–543 (2002). [3] Al-Sha, NH., Molecules, 12:1080-1091 (2007). [4]. You ZL., Zhu HL., Liu WS. Z. Anorg. Allg. Chem., 630: 1617-1622 (2004). Anahtar Kelimeler: Furan, antimikrobiyal aktivite, Cu(II) kompleksleri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 215 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0069 Salisilaldimin türevinin antikanser özelliklerinin incelenmesi İsmail Koyuncu1, Ataman Gönel1, Mesut Işık2, Şükrü Beydemir3, Ahmet Kılıç4, Mustafa Durgun4, Adem Necip2 Harran Universitesi, Tıp Fakültesi, Biyokimya 63190, Osmanbey Kampüsü, Şanlıurfa Harran Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek yüksekokulu, Yenişehir Kampüsü, Şanlıurfa 3 Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, Eskişehir 4 Harran Üniversitesi, Kimya Bölümü, 63190, Osmanbey Kampüsü, Şanlıurfa 1 2 Schiff bazları, en çok kullanılan organik bileşiklerden bazılarıdır. Bu schiff bazları pigmentler ve boyalar, katalizörler, organik sentezdeki ara maddeler ve polimer stabilizatörleri olarak kullanılırlar. Schiff bazlarının ayrıca antifungal, antibakteriyel, antimalaryal, anti-proliferatif, anti-inflamatuar, antiviral ve antipiretik özellikleri de içeren geniş bir biyolojik aktivite sergilediği gösterilmiştir [1,2]. Bu çalışmada, bir imin bileşiği (-CH = N-) (I) literatüre göre sentezlenmiş ve çeşitli spektroskopik yöntemlerle karakterize edilmiştir [3]. Anahtar Kelimeler: Salisilaldimin türevi, antikanser, sentez. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 216 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0070 Enzymatic Activities of Novel Diimine-Dioxime Ligand and Its Homodinuclear Cu(II) Complex: Synthesis, Characterization and Theoretical Calculations Nurten Özen1, Bülent Dede1, Güvenç Görgülü2 1 Süleyman Demirel University, Faculty of Arts and Science, Department of Chemistry Mehmet Akif Ersoy University, Faculty of Education, Department of Science Education 2 Transition metal complexes have received a prominent interest due to their catalytic and bioinorganic relevance. These complexes are also important considering their biological potential including antibacterial, antiviral, antifungal, antimalarial and antitumor activities. A novel diimine-dioxime ligand (H₂L) and its homodinuclear copper(II) complex [Cu₂(L)(H₂O)(phen)](ClO₄)₂ have been prepared starting from biphenyl and characterized by different physical techniques. Elemental analysis, ICP-OES, FT-IR, UV-Vis molar conductivity, magnetic moment measurements and thermal analyses studies were used for the characterization of the complexes. The free ligand was also characterized by ¹H- and ¹³C-NMR spectra. Elemental analyses, stoichiometric and spectroscopic data of the metal complex indicated that the metal:ligand ratio of homodinuclear copper(II) complex was found to be 2:1. The structural and vibrational spectroscopic data of the ligand and its metal complex were calculated and confirmed by the DFT method. Chemical shifts (¹H- and ¹³C-NMR) of the ligand were calculated using the gauge-independent atomic orbital (GIAO) method. Furthermore the synthesized complex was tested as catalyst for the catalytic oxidation of 3,5-di-tertbutylcatechol to 3,5-di-tert-butylquinone at aerobic medium (catecholase-like activity) and disproprtionation of hydrogen peroxide to the water and molecular oxygen in the presence of 1-methylimidazole (catalase-like activity). It was found that the complex showed moderate catalytic activity and suitable as a catalyst for the selected enzymatic reactions. Keywords: Catalase, Catecholase, DFT, Homodinuclear Metal Complex, Oxime, Schiff Base www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 217 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0071 Synthesis and Enzyme Immobilization Study of Novel Polymeric Supports Dilek Nartop1, Nurdan Kurnaz Yetim2, Elvan Hasanoğlu Özkan3, Murat Güleç4, Birtane Demirel4, Nurşen Sarı3 Department of Polymer Engineering, Faculty of Technology, Düzce University, 81620 Konuralp, Düzce, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Kırklareli University, Kırklareli, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Science, Gazi University, 06500 Teknikokullar, Ankara, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Neşehir Hacı Bektaş Veli University, 50300 Nevşehir, Turkey 1 Recently, there has been significant research in the area of immobilization of enzymes because of their potential medicine, pharmacology, food and industrial applications [1]. Advantages of immobilized enzymes include reusability, high chemicaland thermal stability, and simple product separation [2]. Immobilization of enzymes on polymeric microsphere play important roles in their operational stability, ease of product recovery without catalyst contamination [3]. In this paper we report the immobilization of (GOx) enzyme onto polymeric supports including azomethine and the performance of storage stability and reusability. For this purpase, two novel polymeric-Schiff bases were prepared by reacting of (aminomethyl)polystyrene with terephthaldehyde and 2-aminophenol (or 2-amino-4chlorophenol). Polymeric microspheres were characterized by elemental analysis, FT-IR, 1H-NMR spectra, TGA and SEM analysis. Then, glucose oxsidase enzyme (GOx) was immobilized on the polymeric supports with using the adsorption method. The catalytic activity of glucose oxidase enzyme was followed Michaelis-Menten kinetics. The influence of temperature, pH, reusability and storage capacity on the free and immobilized GOx were examined. The results showed the immobilized enzymes had good storage stability and reusability. Keywords: Polymeric microsphere, immobilization, glucose oxidase enzyme Figure www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 218 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0072 Bazı disülfonamit bileşiklerinin Yapı-Aktivite İlişkisinin İncelenmesi (SAR) Saliha Alyar1, Hamit Alyar2, Neslihan Özbek3 Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 3 Neslihan ÖZBEK Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Kırşehir 1 2 Sülfonamitler, yapılarında benzen halkası, amin grubu ve sülfonamit grubu bulunduran antibakteriyal ilaçlardır[1-4]. Gerek insan sağlığı ve gerekse veterinerlik uygulamalarında yaygın şekilde kullanılmaktadırlar. Antibakteriyel özelliğinin yanı sıra sülfonamitler değişik biyolojik aktivite gösteren bileşiklerdir ve tıpta oldukça geniş bir alanda kullanıldıkları bilinmektedir[5]. Günümüzde araştırmacıların en önemli hedeflerinden biri ilaç etken maddesi tasarımı yapmaktır. Yapı-etki ilişkileri (SAR) ilaç etken maddesi olabilecek bileşiklerin tasarlanmasında en çok kullanılan tekniklerden biridir. SAR/QSAR analizleri, bileşiklerin molekül özellikleri (yapısal/fizikokimyasal v.s) ile biyolojik aktiviteleri arasındaki ilişkileri nitel ve nicel olarak çözümleme çalışmalarıdır. Bu yöntemle bileşiklerin fizikokimyasal özellikleri ile biyolojik etkileri arasındaki ilişkilerden hareketle, istenilen etkiyi en iyi gösterebilecek önder yapıları tasarlamak mümkün olabilmektedir. Bunun için moleküllerin konformasyonlarının aktivite üzerindeki etkileri incelenmelidir. Bu çalışmada, N,N'-trimetilenbis(p-toluensülfonamit) (ptspr), N,N'-tetrametilenbis(p-toluensülfonamit) (ptsbüt), N,N'-pentametilenbis(p-toluensülfonamit) (ptspen), N,N'-dimetilenbis(m-toluensülfonamit (mtsen) ve N,N'-dimetilenbis(o-toluensülfonamit) (otsen) bileşiklerinin geometri optimizasyonları yapılarak kararlı yapıları elde edilmiştir. Bu kararlı yapılar kullanılarak bileşiklerin yapısal ve elekronik özellikleri yarı denel ve kuantum kimyasal yöntemlerle hesaplanmıştır. Bileşiklerin hesaplanan yapısal parametreler ile antimikrobiyal aktiviteleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Böylece yapıdaki değişikliklerin aktiviteyi nasıl etkilediği hakkında bilgi sahibi olunmuştur. Kaynaklar [1] Dökmeci İ., “Farmakoloji”, 827-833, Saray Kitapevleri, İstanbul, (1996). [2] Greenfield RA., Bronze MS., Drug Discov. 8: 881-888 (2003). [3] Hansch C., Sammes PG., Taylor JB., “In Comprehensive Medicinal Chemistry”, 2(7): 255-277, Pergamon Press, Oxford. (1990). [4] Işık K., Ozdemir Kocak, F., Microbiological Research, 10: 1016 (2006). [5] Bevil RF., Sulfonamides. p.: 785-795, In: Veterinary Pharmacology and Therapeutics. Ed: N.H.Booth. 6 th Edition. Iowa State University, Ames, 1988. Anahtar Kelimeler: Disülfonamitler, antimikrobiyal aktivite, SAR www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 219 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0073 Bazı Sülfonilhidrazon Türevlerinin Yapısal ve Elektronik özelliklerinin PM3 ve DFT Yöntemleriyle İncelenmesi, YapıAktivite İlişkilerinin (SAR) Değerlendirilmesi Saliha Alyar1, Hamit Alyar2, Neslihan Özbek3 Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 3 Neslihan ÖZBEK Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Kırşehir 1 2 Sülfonamitler, bakteri enfeksiyonlarının tedavisinde ilk kez kullanılan kimyasal maddelerdir ve penisilin bulununcaya kadar ilaç olarak yoğun bir şekilde tüketilmişlerdir. Sülfonamitlerin 1940’ larda diüretik ve 1950 lerde antidiyabetik olarak kullanılabileceği keşfedilmiştir. Sülfonamit grubu ve türevlerini (sulfonil hidrazit, sulfonil hidrazon, sülfonil üre v.s.) içeren ilaçlara kısaca sülfa ilaçları adı verilmektedir[1-3]. Moleküllerin biyolojik etkisi ve etkileşimlerinin nasıl olduğu detaylı olarak bilinmese bile, bir seri bileşik üzerinde daha önceden denel yöntemlerle elde edilen aktivite verileri kullanılarak yapı ve aktiflik arasında ilişki kurulabilir. Böylece farklı moleküllerin teorik aktiviteleri hesaplanabilir. Deneysel aktivitelerle teorik aktiviteler arasındaki yakınlık derecesi, moleküllerin yapı-etki ilişkisi için oluşturulan öngörülerin doğruluk derecesini belirlemektedir[4,5]. Bu çalışmada, 2-Hidroksi-1-asetofenon benzensülfonil 1-metil hidrazon (afbsmh), 2-hidroksi asetofenonon-Nmetil p-toluensulfonilhidrazon (afptsmh), Salisilaldehit benzensülfonil 1-metil hidrazon (salbsmh), Salisilaldehit p-toluensülfonil 1-metil hidrazon (salptsmh), 3-hidroksi- 2-naftaldehit benzen 1-metil hidrazon (nafbsmh), Tiyofen-2-karbaldehit-benzen sülfonil-1-metil hidrazon (t2kbsmh), Metan sülfonil hidrazit (msmh), Benzen sülfonil hidrazit (bsmh), p-toluen sülfonilhidrazit (ptsmh) bileşiklerinin geometri optimizasyonları yapılarak kararlı yapıları elde edilmiştir. Bu kararlı yapılar kullanılarak bileşiklerin yapısal ve elekronik özellikleri PM3 ve DFT yöntemleriyle hesaplanmıştır. Bileşiklerin hesaplanan yapısal parametreler ile antimikrobiyal aktiviteleri arasındaki ilişki araştırılmıştır. Böylece yapıdaki değişikliklerin aktiviteyi nasıl etkilediği hakkında bilgi sahibi olunmuştur. KAYNAKLAR [1] Dökmeci İ., “Farmakoloji”, Saray Kitapevleri, İstanbul, 827-833 (1996). [2] Sneader W., “Drug Discovery: the evolution of modern medicines”, 153-160, 217-219, 278-291, Wiley, New York, (1985). [3] Hansch C., Sammes PG., Taylor JB., “In Comprehensive Medicinal Chemistry”, 2(7): 255-277, Pergamon Press, Oxford. (1990). [4] Akı ŞE., Yalçın İ., “Kantitatif yapı-etki ilişkileri analizleri(QSAR)” 40-45, 52-53, 169-178, Ankara Üniversitesi Basım Evi, Ankara, (2003). İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [5] Fujita T., Hansch C., J. Med. Chem., 10(6): 991-1000 (1967). www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Sülfonamitler, Antibakteriyal aktivite, DFT, SAR 220 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0074 Tiyofen İçeren Yeni Schiff Bazı ve Metal Komplekslerinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktiviteleri Hamit Alyar1, Saliha Alyar2, Ayla Gündüzalp3 Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü 3 Ayla GÜNDÜZALP Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü 1 2 Heteroaromatik Schiff bazları ve kompleksleri biyolojik etkileşimleri nedeniyle oldukça önemli bileşiklerdir. Diaminlerin tepkimesiyle elde edilen Schiff bazlarının tıpta ve farmokolojide çeşitli amaçlar için kullanımı bilinmektedir[1]. Metal şelatlarının DNA sarmalı ile etkileşiminden dolayı teşhis ve tedavide yeni modellerin tasarımında kullanılmaktadır. Pt komplekslerinin anti-tümör aktivitesi [2], Cu ve Gd komplekslerinin tomografik incelemelerdeki pozitron-emisyon özelliği, Mn ve Ru komplekslerinin suyun fotolizini katalizlediği, Fe komplekslerinin oksijenin elektrokimyasal indirgenmesinde katalizör olarak kullanıldığı bilinmektedir. Bu çalışmada 1,8-bis(tiyofen-2-karboksaldimin)-p-mentan (tkadam): Schiff bazı ve onun Cu(II), Fe(III) kompleksleri sentezlenmiştir. Schiff bazının yapısı elementel analiz, 1H-NMR, 13C-NMR, LC-MS (ESI), UVvis ve FT-IR spektrumları ile aydınlatılmıştır. Komplekslerin yapı tayininde spektroskopik yöntemlerin yanı sıra iletkenlik ve manyetik duyarlık ölçümleri kullanılmıştır. Bileşiklerin çeşitli Gram pozitif bakterilere; Bacillus subtitilus (ATCC G633), Yersinia enterotica (sp), Bacillus cereus (sp), Listeria monocytogenes 46 (ATCC 19115), Micrococcus luteus (sp) ve Gram negatif bakterilere; Escherichia coli (ATCC 36218), Pseudomonas aeroginosa (sp), Shigella dysenteriae type 10 (RSKK 1036), Salmonella typhi H (NCTC 901.8394), Klebsiella pseudomonas (sp) a karşı antibakteriyel aktiviteleri mikrodilusyon yöntemine göre belirlenmiştir. Aktivite sonuçları MİK (Minimum İnhibisyon Konsantrasyonu, mM ve μg/mL) değerleri olarak verilmiştir. Bileşiklerin çeşitli elektronik ve fizikokimyasal özellikleri GAUSSIAN 09 ve HYPERCHEM paket programları vasıtasıyla hesaplanarak aktiviteleri ile yapılar arasındaki ilişkiler incelenmiştir. KAYNAKLAR [1] Pfeiffer P., Breith E., Lübbe E., Tsumaki T., Annalen der Chemie, 503: 84-130 (1933). [2] Shakir M., Azam M., Parveen S., Khan AU., Firdaus F., Spectrochim. Acta Part A, 71: 1851-1856 (2009). [3] Ryckebusch A., Poulain RD., Fontaine MAD., Vandaele R., Mouray E., Grellier P., Sergheraert, Bioorganic & Medicinal Chemistry Letter, 13: 3783-3787 (2003). Anahtar Kelimeler: tiyofen, antimikrobiyal, Cu(II) ve Fe(II) kompleksleri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 221 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0075 Sığır Serum Albumin Nanoparçacıklarının Üretimi ve Kontrollü Kloramfenikol Salımında Kullanımı Leyla Yeşilçinar, Cahit Akgül Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, 17100 Çanakkale Nanoteknolojinin son yıllardaki gelişiminin sonucunda, kontrollü ve hedeflenmiş ilaç salımında nanoparçacıkların kullanılması giderek önem kazanan konulardan olmuştur [1]. Ancak proteinlerin kontrollü ilaç salımında kullanımına yönelik çalışmalar nispeten sınırlı sayıdadır. Bu durumun nedenlerinden bazıları, protein nanoparçacıklarının hazırlanmasının, tekrarlanabilirliğinin ve boyut kontrolünün zor olmasının yanında, kullanılan yöntemlerin genellikle proteini denatüre edici özellikte olmasıdır [2]. Yeni antibiyotikler geliştirmenin zorluğu var olanların farklı stratejilerle kullanılabilirliğinin arttırılmasını teşvik etmektedir. Kloramfenikol farklı stratejiler kullanılarak yan etkilerinin azaltılması hedeflenen antibiyotiklerden birisidir [3]. Kontrollü salım sistemleri, yan etkilerin azaltılması ve antibiyotiğin kullanılabilirliğinin arttırılmasına olanak sağlayabilecek stratejilerin en önemlilerindendir. Bu çalışmanın amacı; protein yapısını denatüre etmeyecek stratejilerle hazırlanmış çapraz bağlı protein nanoagregatlarının kontrollü ilaç salımında kullanılabilme potansiyelinin incelenmesidir. Çalışmada; model protein olarak sığır serum albümini (BSA) kulanıldı. Protein nanoparçacıkları, bir tanesi denatüre edici diğeri ise yapıyı koruyucu iki farklı yöntemle hazırlandı. Model bileşik olarak rhodamin B ve hedef bileşik olan kloramfenikol’ün farklı yöntemlerle hazırlanan BSA nanoparçacıklarına yüklenme kapasiteleri ve verimleri ile kontrollü salımları incelenerek karşılaştırıldı. Protein yapısının korunmasını hedefleyen yöntemle hazırlanan nanoparçacıkların her durumda denatüre nanoparçacıklara yakın veya daha üstün performans gösterdiği anlaşıldı. Bu proje Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi BAP FYL/2016-1003 no’lu proje ile desteklenmiştir. Kaynaklar [1] Park, K., Controlled drug delivery systems: Past forward and future back. J. Control Release, 190:3-8, 2014. [2] Elzoghby, A.O., Samy, W.M., Elgindy, N.A., Albumin-based nanoparticles as potential controlled release drug delivery systems. J. Control Release, 157: 168-182, 2012. [3] Eliakim-Raz, N., Lador, A., Leibovici-Weissman, Y., Elbaz, M., Paul, M., Leibovici, L., Efficacy and safety of chloramphenicol: joining the revival of old antibiotics? Systematic review and meta-analysis of randomized controlled trials. J. Antimicrob. Chemother., 70: 979-996, 2015. Anahtar Kelimeler: sığır serum albümini, nanoparçacık, kontrollü ilaç salım sistemi, kloramfenikol www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 222 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0076 Chemical Poisoning Nizamettin Günbatar, Bahattin Bulduk, Yaşar Göz High School of Health, Yüzüncü Yıl Unıversity, Van Turkey The chemical and physical substances that cause local or general damages and cause death after locating into the organism are called as poison and this happening is called as poisoning. As the effect of poisoning with house chemicals, the bleach, burning substances and detergents are located at the first places. Poisons enter into the body through way of digestion and skin. When 90% of the poisonings happen at home, 60% of them are seen at children less than 5 ages. Digestion way poisonings are most commonly seen type of poisoning. There are nausea, vomiting, diarrhea and stomach aches are between the symptoms of poisoning. Between the first aid applications that will be applied in case of poisoning, there are; consciousness control of the patient is performed, mouth of the patient is controlled and if his / her mouth has contacted with poison, shake with water, vital findings of the patient are controlled, besides, patient is observed as symptoms such as nausea, vomiting and diarrhea, especially in case of taking the burning substances, patient never vomited, if there is loss of consciousness coma position is given, 122 is called for help, information about the happening are collected and recorded. Level of poisoning of the patient is determined by asking to the patient if he/she can speak, if cannot speak relatives of the patient are asked for the type of poison, situation of use of drugs, poisoning time of the patient and the available drugs at the house of the patient. The government institutes should make more training works for increasing the level of knowledge of the individuals of the house about use, maintenance of the chemicals and the first aid that will be applied in case of poisoning Keywords: Poison, Poisoning, 112, Organic, Chemical www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 223 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0077 Mentha Longifolia’dan Elde Edilen Ekstraktların ve Uçucu Yağın Antioksidan Özelliklerinin Araştırılması Ahmet Savci1, Yusuf Alan2 Muş Alparslan Üniversitesi, Kimya Bölümü, Muş Muş Alparslan Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,Temel Eğitim Bölümü, Muş 1 2 Bitkilerin tedavi edici, şifa kaynağı olarak kullanımlarına ilginin artmasında özellikle sentetik ilaçların oluşturduğu bazı yan etkiler önemli rol oynamaktadır [1]. Bu durum özellikle ilaç endüstrisi için yeni hammaddelerin tespitine yönelik çalışmaların oldukça hız kazanmasına yol açmıştır. Mentha longifolia tıbbi ve aromatik etkilere sahip olduğundan dolayı iyi bilinen bir genustur.. Türkiye’de 7 tür olduğu bilinmektedir [2,3]. Antioksidanlar, serbest radikallerin etkilerini yok edici sistemdir. Günümüzde antioksidanların gıda sanayinde kullanımı oldukça yaygın olup tükettiğimiz her ürüne antioksidan maddeler katılmaktadır. Bunlar gıdaları bozulmaya karşı korumakla birlikte daha uzun süreli saklanmasını sağlarlar. Bütillenmiş hidroksitoluen (BHT) ve bütillenmiş hidroksianisol (BHA) bu amaçla kullanılan yaygın bileşiklerdir. Ancak yapılan çalışmalarda bunların toksik etkileri üzerine şüpheler bulunmaktadır [4]. Bu nedenle son yıllarda yeni, daha güvenli ve ucuz antioksidan maddelerin bulunması için doğal ürünler üzerinde yaygın çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmada, Mentha longifolia bitkisi Muş Alparslan Üniversitesi Güzeltepe Kampüs alanında toplanarak uçucu yağları clevenger hidrodistilasyon yöntemi ile metanol, kloroform, hekzan, saf su ekstraktları ise soxhlet ekstraksiyon cihazında elde edilmiştir. Elde edilen ekstraktları ve uçucu yağları DMSO (Dimetil sülfoksit)’da çözerek antioksidan aktivitelerini in vitro olarak inceledik. Bu kapsamda; Ferrik tiyosiyanat metoduna göre total antioksidan aktivite tayinini, potasyum ferriksiyanit indirgeme metodu ile toplam indirgeme kuvvetini, kuprak metodu ile kuprik iyonları (Cu2+) indirgeme kapasitesini, 1,1-difenil-2-pikril-hidrazil (DPPH·) serbest radikal giderme aktivitesini ve 2,2´-azinobis (3-etilbenztiyoazolin-6-sülfonik asit) (ABTS) radikal giderme aktivitesini inceledik. Sonuçlarımızı α-tokoferol, bütillenmiş hidroksitoluen (BHT) ve bütillenmiş hidroksianisol (BHA) gibi çeşitli standart maddeler ile kıyaslayarak değerlendirdik. Çalışma sonucuna göre; standartlarla kıyaslandığında bu bitkinin iyi bir antioksidan olduğu, özellikle su ekstraktının kullanılan standartlara çok yakın aktivite gösterdiğini gözlemledik. Anahtar Kelimeler: Antioksidan, BHA, BHT, Mentha longifolia www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 224 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0078 Kemoterapötik ajanlar olarak binükleer bor-florür kompleksi İsmail Koyuncu1, Ataman Gönel1, Mesut Işık2, Şükrü Beydemir3, Mustafa Durgun4, Reşat Dikme2 Harran Universitesi, Tıp Fakültesi, Biyokimya 63190, Osmanbey Kampüsü, Şanlıurfa Harran Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yenişehir Kampüsü, Şanlıurfa 3 Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, Eskişehir 4 Harran Üniversitesi, Eğitim Fakültesi 63190, Osmanbey Kampüsü, Şanlıurfa 1 2 Schiff bazları, yıllar boyunca çok çeşitli metal iyonları için kenetleme ligandları olarak önemli bir rol oynar. Son zamanlarda, kompleks biyokimyasal reaksiyonları ve ayrıca antibakteriyel özellikler ve hidrojen transfer katalizörlerin anlaşılmasında önemli bir rol oynadığı için, metallerin Schiff bazlı komplekslerine daha fazla önem verilmektedir [1,2]. Bu çalışmada dört koordine edilmiş binuclear bor kompleksi (I) literatüre göre sentezlenmiş ve tekrar çeşitli spektroskopik yöntemlerle karakterize edilmiştir [3]. Kaynaklar : [1] Kilic, A., Alcay, F., Aydemir, M., Durgun, M., Keles, A., Baysal, A. Spectrochimica Acta Part A: Molecular and Biomolecular Spectroscopy 142, 62–72, 2015. [2] Frimannsson, D.O., Grossi, M., Murtagh, J., Paradisi, F., O’Shea, D.F., J. Med. Chem. 53, 7337–7343, 2010. [3] Ozbahceci, O. HarranUniversity, Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Chemistry, MSc Thesis, p79, 2015. Anahtar Kelimeler: Kemoterapötik ajanlar, bor kompleksi, sentez www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 225 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0079 Asetilkolinesteraz enzim aktivitesi üzerine bazı fenolik bileşiklerin in vitro etkilerinin incelenmesi Şükrü Beydemir1, Mesut Işık2 Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, Eskişehir Harran Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek yüksekokulu, Eczane Hizmetleri Bölümü, Şanlıurfa 1 2 Alzheimer hastalığının moleküler mekanizmasının açıklanmasında amiloid kaskat ve kolinerjik hipotez olmak üzere iki temel hipotez kabul görmektedir [1]. Kolinerjik hipoteze göre, Alzheimer hastalığı asetilkolinesteraz (AChE) ve kolin asetiltransferaz (ChAT) gibi kolinerjik belirleyicilerin değişimiyle ilişkilidir. Alzheimer hastalığının başlaması ile birlikte gerçekleşen nöron ve akson kaybı, daha düşük düzeylerde asetilkolin (ACh) salınımına neden olur. Bu ACh düzeylerini arttırmak için uygulanacak yöntem ACh’yi yıkan AChE enziminin baskılanmasıdır. [2]. Kolinerjik belirleyici olan bu AChE aynı zamanda kan damarları içinde esnekliği sağlayan asetilkolini hidroliz ettiği için koroner arter hastalığı üzerinde de bir etkiye sahiptir. [3]. Yapılan bazı çalışmalara göre kolinerjik sistemlerin anjiyogenezin (yeni damarların oluşması) düzenlenmesinde bir role sahip olduğu vurgulanmıştır. Kolinerjik sistemde düzenleyici bir etki gösteren ve Alzheimer hastaları için kullanılan bazı AChE inhibitörlerinin, kardiyovasküler hastalarda anjiyogenezin (yeni damarların oluşması) artmasında rolü olduğu vurgulanmıştır. Çalışmamızda Hidrokinon için üç sabit inhibitör konsantrasyonunda hesaplanan Ki sabitlerinin ortalaması 0,7 mM, klorojenik asit için ise 0,9 mM olarak bulundu. Çizilen Lineweaver-Burk grafikleri yardımıyla Ki sabitleri hesaplanarak inhibitörlerin inhibisyon tipleri belirlenmiştir. Buna göre hidrokinon, klorojenik asit, vanilik asit ve 3,5-dihidroksi benzoik asit AChE enzimini yarışmasız olarak inhibe ettikleri bulunmuştur. Bu inhibitörler enzimin aktif bölgesi dışında bir bölgeye bağlanmış ve enzimin turnover sayısını, yani katalitik aktivitesini düşürerek inhibitör etkisi göstermiştir. Bu proje, Atatürk Üniversitesi BAP -2014/182no’lu proje ile desteklenmiştir. Kaynaklar: [1] Parihar, MS., Hemnani, T. J Clin Neurosci, 11, 5, 456-467, 2004. [2] Chaudiere, J., Ferrari, I., Food And Chem. Toxicol, 37, 949-962, 1999. [3] Collins, P., Rosano, G.M., Sarrel, P.M., et al., Circulation, 92, 24–30, 1995. Anahtar Kelimeler: Asetilkolinesteraz, Alzheimer, fenolik bileşik, inhibisyon www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 226 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0081 Selective cytotoxic effects of Aloe vera and aloe emodin on B16F10 murine melanoma and NIH3T3 mouse embryogenic fibroblast cells Eda Çandöken1, Serap Erdem Kuruca1, Nuriye Akev2 1 Department of Physiology, Istanbul Faculty of Medicine, Istanbul University, Istanbul, Turkey. 2 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Istanbul University, Istanbul, Turkey. Aloe vera is a rich source of many natural-health-promoting substances, recent studies have shown that preparations of the plant leaves have the ability to prevent the growth or to regress certain tumours [1,2,3,4,5]. The present study was carried out to evaluate in vitro effect of A. vera leaf extracts on B16F10 murine melanoma and NIH3T3 mouse embryogenic fibroblast cells to ascertain the potential use of these extracts and validate the traditional use. In this research, A. vera fresh leaf skin aqueous and methanolic extracts were prepared separately from the leaf skin and gel parts of the fresh plant and lyophilized. The actions of A. vera leaf skin and gel extracts on cellular viability of cancerous cells B16F10 murine melanoma and normal cells NIH3T3 mouse embryogenic fibroblast were compared. % the cell viability of cells treated with A. vera extracts were assayed with MTT test. Aloe emodin (AE, an anthraquinone purified from A. vera) and Imatinib (IM) were tested at different concentrations (10 – 200 µM; 0.5 – 200 µM respectively) as positive controls. The cytotoxic concentrations that provides 50% inhibition of cell growth (IC50) were calculated from dose-response curve. Early-late apoptosis and necrosis were detected by double staining of annexin V-FITC/ propidium iodide [5]. Among the four extracts studied, it was shown that A.vera gel extract (AVG) has selective cytotoxic effect on B16F10 cells at 259.79 ± 25.65 µg/ml while it has no effect on NIH3T3 cells in the same concentrations with an even higher IC50 level. AE and AVG have selective cytotoxic, apoptotic and necrotic effects on B16F10 (68.48 ± 9.85 µM, 0.0% apoptosis, 16.21 % necrosis; 259.79 ± 25.65 µg/ml, 6.39 % early apoptosis, 20.85 % late apoptosis, 0.0% necrosis) and NIH3T3 (ineffective at 100 µM, data not shown; 285.50 ± 15.51 µg/ml, delaying apoptosis) cells. According to these results, it is a kind of proof of qualifications the true protective effect of A. vera gel and its folkloric use that the apoptosis delay in normal cells, while it shows apoptotic activity on B16F10 murine melanoma cells. Moreover, the fact that AE does B16F10 cells proliferation-inhibiting effect with necrotic cell death resulting in inflammation suggests that the use of natural plant extracts may be more harmless than the use of raw materials. Consequently, the selective cytotoxic and apoptotic effects of the leaf gel observed in this study in a malign skin tumor type could have an important impact for future research. Keywords: Aloe emodin, Aloe vera, apoptosis, B16F10, necrosis, NIH3T3 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 227 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0082 Determination of toxic doses for carbamate pesticide using UV spectrophotometric method Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurşen Sarı Department of Chemistry/Faculty of Science, Gazi University, Ankara, Turkey 1. INTRODUCTION: Carbamates, frequently used pesticides in agriculture. These insecticides exposure lead to neurotoxicity by suppressing the enzyme acetylcholinesterase (AChE). According to data from the WHO, nearly three million pesticide poisonings occur per year worldwide [1]. Poisoning is the result of inhibition of cholinesterase in the blood and nervous system. This action, which hinders degradation of acetylcholine at the neuronal synapse, results in overactivity of cholinergic neurons. Therefore, the detection of carbamates has become increasingly necessary and it is important to develop access method for the rapid detection of these pesticides. It is known various solid supports for immobilization investigation. But, investigations are not common use of dendrons as support. 2. MATERIAL & METHOD: 2.1.Assay for Enzyme Activity Measurement; The catalytic activity of acetylcholinesterase (AChE) was determined by the Ellman method [2]. In this method, acetate and thiocholine forms with hydrolysis of Acetylthiocholine (ACh) by AChE. As substrat and Ellman's reagent is used Acetylthiocholine iodide and 5,5-dithiobis(2-nitrobenzoic acid) (DTNB). 2-nitro-5thiobenzoate (TNB) forms from reaction of DTNB with Acetylthiocholine. TNB yellow solution is formed in water at neutral and alkaline pH. 2.2.Study on Carbamate Insecticide; Firstly, 1-naphthyl-N-methylcarbamate (3× 10−3 g L−1)was dissolved in acetonitrile:H2O (1:4, v/v) and solutions were prepared between 10 μL to 50 μL. After wavelength scanning for these carbaryl solutions, the absorbance at 412 nm was taken into account. Later, a change in absorbance was measured for 20 mg of solid support (ferrocene-tagged dendron: 2J-AChE and 2J-HPd-AChE) +carbaryl solutions. And then Δabs was calculated from the formula; ∆abs = A dendron – A dendron + carbamate 2.3.Determination of Poisoning Dose by using Calibration Graphics; Calibration graph was drawn by placing the amounts of pesticide (x axis) against the absorbance values (y axis) of the immobilized AChE enzyme in the determined wavelength to make a quantitative application of the working pesticide. By utilizing the slope of this graph, the amount of μL of pesticide solution required to reduce the absorbance value by half (which can reduce the activity of the AChE enzyme to 50%) was calculated. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 3. RESULTS AND DISCUSSION 3.1.Evaluation on Carbamate Insecticide; The reason of change in absorbance of the solid immobilized-support is interaction between the enzyme and carbamate insecticide due to an enzyme-carbaryl (inhibitor) complex. According to the literature, the enzyme228 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS inhibitor complex with carbamylation of the serine hydroxyl of enzyme is formed [3] as shown in Figure 2. 4. CONCLUSION In this study, immobilized AChE on new supports existing in the structure of the dendrons may use for the determination of the pesticide from colour change or spectral shift. And then the amount of insecticide inhibiting 50% of enzyme activity was determined (Table 1). As a result of this study, the amount of pesticides used against codling moth in agricultural land has been identified as qualitative thanks to prepared immobilized material support. A method which practical and inexpensive to assessment qualitative of pesticides was developed. REFERENCES [1]. EPAWebsite.http://www.epa.gov/pesticides/cumulative. [2]. Ellman GL., Courtney KD., Andres V., Featherstone R.M., Biochem. Pharmacol.7, 88–95,1961. [3] Roy Fukuto T., Environ.Health Perspect. 87,245–254,1990. Keywords: Carbamate, İmmobilize AChE, Pesticide, Poisoning doses Figure 1/ Effect of carbamate on enzyme activity Figure 2 /Potential mechanism in between AChE and the carbamate Table 1. Poisoning doses of pesticide that inhibits enzyme activity by 50% www.ivekkongre.com İlaçDendron ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Activity Pharmaceuticals50% and Pharmacies Relative 2J-AChE 45,07 μL 2J-HPd-AChE 40,43 μL 229 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0083 Synthesis of Pt(IV) Attached Polymeric Microspheres for Immobilization of Glucose Oxsidase Dilek Nartop1, Elvan Hasanoğlu Özkan2, Nurdan Kurnaz Yetim3, Murat Güleç4, Birtane Demirel4, Nurşen Sarı2 Department of Polymer Engineering, Faculty of Technology, Düzce University, 81620 Konuralp, Düzce, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Gazi University, 06500 Teknikokullar, Ankara, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Kırklareli University, Kırklareli, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Neşehir Hacı Bektaş Veli University, 50300 Nevşehir, Turkey 1 Nanoparticules involving metal ion play a very important role in enzymatic reactions and in industrial chemical processes [1]. Especially, Pt nanoparticles is very important for immobilization of enzymes due to their unique properties such as electrocatalytic ability [2]. Glucose oxidase (GOx) is dimeric protein and is covered with carbohydrate chains. Immobilization of the glucose oxidase based on nanoparticles has been studied due to its usefulness in the diagnostic analysis of diabetes [3]. In this research, novel polymeric microspheres including Schiff bases-Pt(IV) ion are reported for the investigate the enzymatic properties of glucose oxidase enzyme (GOx). Firstly, the polymeric microspheres were prepared from (aminomethyl)polystyrene, terephthaldehyde and 2-aminophenol (or 2-amino-4-chlorophenol) with PtCl4 by template method and were characterized by spectroscopic methods. Secondly, the GOx enzyme was immobilized on the polymeric supports by means of the adsorption method. Effects of pH and temperature were investigated and optimum parameters were determined. The effect of pH, temperature reusability and storage capacity were investigated. Storage stability and reusability of the enzyme were also studied. Keywords: Polymeric microsphere, Pt(IV) ion, glucose oxidase. Figure www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 230 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0084 A New Tool For Phenylketonuria Diagnosis Using Phenylpyruvic Acid Kezban Kartlaşmış, Umut Kökbaş, Levent Kayrın Department of Medical Biochemistry, Cukurova University, Adana, Turkey Phenylketonuria (PKU) or phenylalanine hydroxylase deficiency, is a lifelong, inborn error of metabolism that causes an amino acid, known as phenylalanine (Phe) to build up in the blood. High or unstable blood Phe levels can cause a variety of signs and symptoms, including mental, behavioral, neurological, and physical problems (1). Turkey has a particularly high incidence of PKU compared with other countries; this includes a high number of late-diagnosed patients (2). In this disease, phenylalanine can not be converted to tyrosine and the excess phenylalanine is converted into phenylpyruvic acid by transamination (3). In this study for the determination of phenylpyruvic acid, amino acid deaminase enzyme fixed on the gold electrode by using BSA/ gelatin and crosslinking by glutaraldehyde. In biosensor, cyclic voltammograms have been carried out between 0.3 V and 0.9 V potentials vs. Ag/AgCI. Phenylpyruvic acid concentration was detected by using differential pulse method between -0.45 and 0.7 V potentials by observing the differentiations in the current values. During the optimization studies the amount of gelatin, bovine serum albumin and glutaraldehyde were determined. As a result, in the newborn period, the phenylpyruvic acid determination can be performed quickly and reliably with one drop taken from the urine without having to take blood. Keywords: Biosensor, Phenylketonuria, Phenylpyruvic acid. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 231 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0085 Elastase and Alpha-Glucosidase Inhibitory Activities of Chard Extract Ozlem Sacan, Refiye Yanardag Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, Istanbul, Turkey Chard (Beta vulgaris L. var. cicla) is a vegetable displaying high antioxidant activity, in comparison with other largely consumed vegetables in the Mediterranean diet. Several reports have demonstrated that chard has antioxidant and antidiabetic properties in addition to its protective effect against hyperglycemia-induced tissue damage [1,2]. Elastase is a proteolytic enzyme involved in the degradation of the extracellular matrix that includes elastin [3]. Loss of elastin is a major part of what cause visible signs of ageing (wrinkles, sagging) in the skin. Alpha-glucosidase is an enzyme located in the brush-border surface membrane of intestinal cells, which facilitates the absorption of glucose by small intestine through catalyzing the hydrolysis of oligosaccharides into monosaccharides [4]. Accordingly drugs inhibiting alpha glucosidase activity can be use in the management of diabetes in order to block glucose absorbtion. In the study, we have investigated the elastase and alphaglucosidase inhibitory activities of chard water extract. Plant materials were washed with distilled water and dried at room temperature. A crude water extract was prepared. The extract was filtered, evaporated in a rotary evaporator and extract dissolved in water before use. It was shown that chard extracts exhibits antielastase and anti- alpha glucosidase activities which increased in a dose dependent manner. According to these results, chard may be considered as an important drug in diabetes and cosmetic industry due to its elastase and alphaglucosidase inhibitory activities. References: [1] Sacan O., Yanardag R., Food and Chemical Toxicology, 48: 1275-1280 (2010). [2] Bolkent S., Yanardag R., Tabakoglu-Oguz A., Ozsoy-Sacan O., Journal of Ethnopharmacology, 28: 251259 (2000). [3] Chompoo J., Upadhyay A., Fukuta M., Tawata S., BMC Complementary and Alternative Medicine, 12: 106 (2012). [4] Zhang L.,Tu Z.C.,Yuan T., Wang H., Xie X., Fu Z.F., Food Chemistry, 208: 61–67 (2016). Keywords: Chard, enzyme inhibition, elastase, glucosidase www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 232 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0086 Satureja boissieri bitki ekstraktlarının HeLa ve C6 Hücrelerine Karşı Antiproliferatif Özelliklerinin İncelenmesi Muhammed Altun1, Ali Rıza Tüfekçi1, İbrahim Demirtaş1, Lütfi Behçet2 1 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Fen Fakültesi, Kimya Bölümü, Çankırı 2 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Bingöl Satureja boissieri türünü de içeren Lamiaceae familyası, 45 cins, 846 tür, 735 takson ve % 44.2 endemizm ile Türkiye'nin en zengin üçüncü familyasıdır. Satureja boissieri, ülkemizde çok sınırlı bölgelerde yetişmektedir. Bu bölgelerden biri de Bingöl ili sınırları içinde yer almaktadır. Bu bitki yöre halkı tarafından toplanmakta ve çayı hazırlanarak tüketilmektedir [1]. Satureja boissieri bitkisi Neo chlevenger aparatında destile su ile 3 saat 120 °C sıcaklıkta kaynatıldı. Sulu faz içerisindeki posadan uzaklaştırma amacı ile dikkatlice süzüldü. Sulu faz sırasıyla etilasetat ve n-butanol çözücüsü ile sıvı-sıvı ekstraksiyonu yapıldı. EtOAc ve n-butanol ekstrelerinin çözücüsü döner buharlaştırıcıda uzaklaştırıldı. Bu ekstrelerin ön deneme aktivite çalışmaları insan serviks kanseri (HeLa) ve fare beyin tümörü (C6) hücrelerine karşı gerçek zamanlı hücre analizörü (xCelligence RTCA, ACEABIO, USA) ile incelendi. Elde edilen veriler, literatürdeki diğer çalışmalarla karşılaştırılarak incelenmiştir. Bu bilgiler ışığında aktivite gösteren Satureja boissieri bitkisi ekstraktlarından izolasyon işlemleri gerçekleştirilmiştir. İzole edilen moleküllerin antiproliferatif aktivite çalışmaları gerçekleştirilecektir. Ayrıca antikanser aktivite özelliklerinin başka kanser hücresi türlerine karşı da incelenmesi önem arz etmektedir. Desteklerinden dolayı TÜBİTAK'a teşekkür ederiz (Proje No: 115Z627). Kaynaklar [1] Oke-Altuntas, F.; Demirtas, İ.; Tufekci A. R.; Koldas, S.; Gul F.; Behçet, L.; Gecibesler, H. İ. "Inhibitory Effects of the Active Components Isolated from Satureja Boissieri Hausskn. Ex Boiss. On Human Cervical Cancer Cell Line", J. Food Biochem. 2016, 40, 499. Anahtar Kelimeler: {Sature boissieri}, antiproliferatif activite, HeLa, C6 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 233 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Şekil 1 Ham ekstraktın HeLa hücrelerine karşı antiproliferatif aktivite özelliklerinin incelendiği çalışma sonucu elde edilen Cell Index – zaman grafiği Şekil 2 Ham ekstraktın C6 hücrelerine karşı antiproliferatif aktivite özelliklerinin incelendiği çalışma sonucu elde edilen Cell Index – zaman grafiği www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 234 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0087 Evaluation, Kinetic and Molecular Docking Studies of Coumarin Based Azolium Chlorides as Potent Paraoxonase 1 Inhibitors Başak Gökçe1, Nahit Gençer2, Oktay Arslan2, Mert Olgun Karataş3, Harun Uslu4, Bülent Alıcı3 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Suleyman Demirel University, Isparta, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Art and Sciences, Balikesir University, Balikesir, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Inonu University, Malatya, Turkey 4 Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Inonu University, Malatya, Turkey 1 The PON1 is the calcium-dependent enzyme that has 355 amino acids with a mass of 43 kDa. Paraoxonase gets name from toxic compound paraoxon which is the most commonly used as substrate. It also hydrolyzes aromatic carboxyl esters such, lactones, thiolactones and cyclic carbonate esters (1). Beside hydrolysis of organophosphates, antiatherogenic functions of PON1 were reported and in additon, decreased PON1 levels and activities were reported on the atherosclerotic patients (2). Coumarins are member of a class of compounds known as benzopyrones. In recent year’s research, the coumarin chemistry have attracted much attention due to diverse biological and pharmacological properties of coumarin derivatives (3). In this study, it was investigated the effect of some coumarin derivatives on the activity of purified human paraoxonase 1 enzyme. Thirteen coumarin containing imidazolium and benzimidazolium chlorides were synthesized and characterized by 1H NMR, 13C NMR, IR and elemental analyses. All the compounds were tested as inhibitory of PON1 and all compound inhibited the activity of PON1 with good IC50 values which are between 7.84-293.40 mM. Compound 9 is the one of the most active compound and kinetic and molecular docking studies were performed for this compound. Structures of all compounds are given below. References [1] Draganov, D.I.; La Du, B.N. Naunyn Schmiedebergs Arch Pharmacol 2004;369:78–88. [2] Mackness, B., Marsillach, J., Elkeles, R.S., Godsland, I.F., Feher, M.D., Rubens, M.B., et al., 2012. Paraoxonase-1 is not associated with coronary artery calcification in type 2 diabetes: results from the PREDICT study. Dis. Markers 33, 101–112. [3] Karatas, M.O.; Uslu, H.; Alici, B.; Gokce B.; Gencer, N.; Arslan, O. J Enzyme Inhib Med Chem, 2016, 31, 1386-1391. Keywords: coumarin, docking, inhibition, paraoxonase Figure 1 - Coumarin Compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 235 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0088 Histone deacetylase, urease and xanthine oxidase inhibitory activities of Eremurus spectabilis Bieb Bertan Boran Bayrak, Refiye Yanardag Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, Avcilar, Istanbul, Turkey Plants have nutritive values as well as beneficial effects for human health and they have always been the potential source for developing new drugs and alternative medicine. Plants are well known to contain active metabolites, which are useful in investigating various enzyme inhibitors [1]. In recent years, investigations in this area have been focused on determining the inhibitory effects of natural sources on various enzymes playing a key role in some diseases.Eremurus spectabilis Bieb., a perennial and onion plant, is naturally grown in Mediterranean, East and Southeast Anatolian regions of Turkey, and this plant is commonly consumed as a vegetable in these regions. For many years, Eremurus spectabilis Bieb. has been used treatment in scabies and syphilis [2]. Histone deacetylase, urease and xanthine oxidase inhibition have gained great importance due to their distinctive role in cancer, bacterial infection and gut, respectively. In this study, the inhibition activities of ethyl alcohol and ethyl acetate extracts of Eremurus spectabilis Bieb. on the histone deacetylase, urease [3] and xanthine oxidase [4] enzymes were investigated. Eremurus spectabilis Bieb. has been found to have antihiston deacetylase, antiurease and antixanthine oxidase activities at increasing in concentrations. As a result, extracts of Eremurus spectabilis Bieb. may be used as a pharmaceutical agent due to their inhibitory effects on these enzymes. References [1] [2] [3] [4] Cowan, M.M., Clin. Microbiol. Rev., 12, 564-582, 1999. Xiao, H., Xiang, Q., Xiao, C., Yuan, L., Liu, Z., Liu, X., Food Funct., 3, 1310-1318, 2012. Van Slyke D.D., Archibald R.M., J. Biol. Chem., 154, 623-642, 1944. Sweeney A.P., Wyllie S.G., Shalliker R.A., Markham J.L., J. Ethnopharmacol., 75, 273-277, 2001. Keywords: Eremurus spectabilis Bieb., enzyme inhibition, histone deacetylase, urease, xanthine oxidase www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 236 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0089 Farklı enzimler üzerine metil civanın inhibisyon etkisinin incelenmesi Şevki Adem, Çağlar Güler, Naciye Kayhan Çankırı Karatekin Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Çankırı Metil civa temel çevre kirleticilerinden biri olmakla beraber çok yüksek derecede nörotoksik bir ajandır. Birçok araştırmacı metil civaya maruz kalmanın canlılarda biyokimyasal fonksiyon bozukluklarına yol açacağını belirtmiştir. Metil civa lipid peroksidasyonu, reaktif oksijen türlerinin oluşumu, protein sentezi gibi metabolik prosesleri etkileyebilir. Metil civanın metabolizmada oksidatif strese neden olduğu literatürde belirtilmiştir. Bu bileşik ya oksidadif savunma sistemi enzimlerine bağlanarak onları inhibe etmekte ya da gulutatyon gibi antioksidan metabolitlere bağlanarak onların etkinlerini azaltmaktadır.Hamilelere ve küçük çocuklara embriyonik, fetal ve postnatal olarak gelişmekte olan merkezi sinir sistemini korumak için metil civa içeren gıdaların tüketimini sınırlama konusunda uyarılar yapılır [1]. Karbonik anhidraz (CA) enzimleri insanda gastrointestinal sistem, üreme sistemi, sinir sistemi, böbrekler, akciğerler, cilt ve gözlerde bulunur [2]. Bu enzimler karbondioksit ve suyun bikarbonat ve protona dönüşümünü, dönüşümlü olarak katalizler. Piruvat kinaz (PK), glikoliz yolunun kontrolünü sağlayan üç enzimden birisidir. Glikolizde ikinci adenozin trifosfat (ATP)’ nin sentezlendiği tepkime piruvat kinaz tarafından katalizlendiği gibi aynı zamanda glikoliz ara metabolitlerinden biyomoleküllerin sentezine giden yolunda önemli bir kontrol noktası enzimidir. 6-fosfoglukonat dehidrogenaz (6PGD) birçok mikroorganizma, bitki ve hayvan hücrelerinde bulunur. Bu enzim hem oksidatif stresde hem de bazı biyomoleküllerin sentezlenmesinde önemli bir indirgeyici bileşik olan NADPH ın oluşmasını sağlayan reaksiyonu katalizler. Bu enzimlerin inhibisyonu metabolik proseslerde çok ciddi aksamalara neden olabilir. Bu çalışmada CA-I, CA-II, PKM2 ve 6PGD enzimlerinin üzerinde toksik bir ağır metal olan metil civanın inhibisyonu araştırılmıştır. Bu amaçla gerekli dalga boylarında küvet ortamında spektrofotometrik olarak ölçümler yapılmış ve çizilen grafikler neticesinde IC50 değerleri saptanmıştır. Metil civa bu enzimler üzerine sırasıyla 147.80, 44.48, 40.45 ve 16.31 µM IC50 değeri ile inhibisyon etkisi göstermiştir. Kaynaklar [1] Lauren Schumacher, Louise C. Abbott, Journal of Applied Toxicology, 37, 4-12, 2016. [2] Ekinci, D, Beydemir, Ş, Küfrevioğlu, Ö.İ, Journal of Enzyme Inhibition and Medicinal Chemistry, 22, 745750, 2007. Anahtar Kelimeler: CA-I ve CA-II, PKM2, 6PGD, Metil civa, İnhibisyon www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 237 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0090 Carbonic Anhydrase I and II Inhibitory Activities of Novel Sulphonamide-Substituted Coumarylthiazole Derivatives Adem Ergün1, Nahit Gençer2, Oktay Arslan2, Fatih Sönmez3, Belma Zengin Kurt4, Çiğdem Bilen2, Mustafa Küçükislamoğlu3 Balikesir University, Science and Technology Application and Research Center, Balikesir, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Balıkesir University, Balıkesir, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Sakarya University, Sakarya, Turkey 4 Deparment of Medicinal Chemistry, Faculty of Pharmacy, Bezmialem Vakif University, Istanbul, Turkey 1 The metalloenzyme carbonic anhydrase (CA) catalyzes a very simple but critically important physiological reaction: The involvement of the CA enzyme family, which catalyzes the physiological hydration of CO2 to yield bicarbonate and a proton, in many physiological/pathological processes open up widespread opportunities for the development of diverse, specific inhibitors for clinical applications. In this study, In this work, novel sulphonamides substituted coumarylthiazole were synthesized and their inhibitory effects on the activity of purified human carbonic anhydrase (hCA) I and II were evaluated. hCA I and II from human erythrocytes were purified by a simple one step procedure by using Sepharose 4B-L-tyrosine-sulphanilamide affinity column. The result showed that all the synthesized compounds exhibited inhibitory activity on both hCA I and hCA II with N-(4-(2-oxo-2H-chromen-3-yl)thiazol-2-yl)naphthalene-2-sulphonamide (5f, IC50 value of 5.63 and 8.48 µM, against hCA I and hCA II, respectively) as the strongest inhibitor revealed from this study. Keywords: Carbonic Anhydrase, Enzyme, Affinity Chromatograph, Inhibition, Sulphonamide www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 238 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0091 Aromatik ve Heteroaromatik bütansülfonil hidrazon bileşiklerinin Karbonik anhidraz II ve IX enzimleri üzerindeki inhibisyon etkilerinin incelenmesi Ümmühan Özdemir Özmen1, Çağlar Güler2, Şevki Adem2, Naciye Kayhan2, Emrah Yerlikaya3, Sezer Okay4, Fatma Hamurcu5, Ozan Sanlı Şentürk6 Gazi Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Ankara Çankırı Karatekin Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Çankırı 3 Siirt Üniversitesi, Sağlık Yüksekokulu, Siirt 4 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Biyoloji Ana Bilim Dalı, Çankırı 5 Bartın Üniversitesi, Mikrobiyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı, Bartın 6 İstanbul Teknik Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, İstanbul 1 2 Karbonik anhidrazın (CA) en güçlü organik inhibitörleri aromatik ve hetero aromatik sulfonamitlerdir. Sülfonamitler R-SO2NH2 kimyasal yapısına sahiptir. Burada R, genellikle aromatik ve hetero aromatik halka sistemidir. Sülfonamit’den türetilen aromatik sülfonil hidrazon bileşikleri de karbonik anhidraz enzimi üzerinde inhibisyon özelliği gösterir [1]. Bu çalışmada bütansülfonikasithidrazid den türetilen; 5-bromsalisilaldehitbütansülfonil hidrazon (1), 2-hidroksi-1-naftaldehitbütansülfonil hidrazon (2), indole-3karboksi aldehit bütansülfonil hidrazon (3), 2-acetilfuran karboksialdehitbütansülfonil hidrazon (4), 2-asetil tiyofenkarboksi aldehit bütan sülfonilhidrazon (5) ve 2-asetil-5-klorotiyofenkarboksialdehit bütan sülfonil hidrazon (6) olmak üzere 6 farklı sülfonilhidrazon bileşiklerinin hCA-II ve hCA-IX enzimleri üzerindeki inhibisyon özellikleri incelenmiştir. Karbonik anhidraz inhibitörleri uzunca yıllardır diüretik ve antiglokagon ilaç olarak kullanılmaktadır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda karbonik anhidraz enzimlerinin kanser, obezite gibi hastalıkların tedavisinde hedef enzim olabileceği belirtilmiştir [2]. 2 ve 6 nolu bileşikler hCA-II’ye karşı 31.60 ve 78.82 µM IC50 değerleri ile inhibisyon etkisi göstermiştir. Kanser spesifik hCA-IX enzim aktivitesi, 2,4 ve 6 bileşikleri tarafından sırayla 133.17, 360.55 ve 138.49 µM IC50 değerleri ile inhibe edilmiştir. Kaynaklar [1] Özdemir, Ü.Ö, Altuntaş, A, Gündüzalp, A. B, Arslan, F, Hamurcu, F, Spectrochimica Acta Part A: Molecular and Biomolecular Spectroscopy, 128(452-460). 2014 [2] Claudiu T. Supuran, Nat. Rev. Drug Disc. 7, 168-181, 2008 Anahtar Kelimeler: CA-II ve IX, Inhibisyon, Aromatik ve Heteroaromatik bütansülfonil hidrazon bileşikleri 2-hydroxy-1-naphthaldehydebutane sulfonylhydrazone www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 239 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0092 Aromatik etan sülfonil hidrazon bileşiklerinden elde edilen Ni (II) komplekslerinin sentezi ve Karbonik anhidraz izoenzimler (hCA-II ve hCA-IX ) üzerindeki inhibisyon etkileri Ümmühan Özdemir Özmen1, Çağlar Güler2, Şevki Adem2, Naciye Kayhan2, Emrah Yerlikaya3, Sezer Okay4, Fatma Hamurcu5 1 Gazi Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Ankara Çankırı Karatekin Üniversitesi, Kimya Ana Bilim Dalı, Çankırı 3 Siirt Üniversitesi, Sağlık Yüksekokulu, Siirt 4 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Biyoloji Ana Bilim Dalı, Çankırı 5 Bartın Üniversitesi, Mikrobiyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı, Bartın 2 Hidrazon bileşikleri kordinasyon kapasitesi, farmakolojik aktivitesi, antibakteriyel, antifungal özellikleri ve karbonik anhidraz izoenzimler üzerindeki inhibisyon etkilerinden dolayı son yıllarda oldukca yaygın sahalarda kullanılmaktadır. Aril hidrazonların metal kompleksleri, tümör, tüberküloz, lepra ve zihin bozuklukları gibi hastalıklarda tedavi amaçlı kullanılmaktadır [1]. Hidrazon türevlerinin iyi bir şelat oluşturabilmeleri nedeniyle geçiş metalleri ile kararlı bileşikler oluşturduğu görülmektedir. Ayrıca geciş metali içeren kompleksler de karbonik anhidraz inhibitörleri olarak davranmaktadırlar [2]. Bu çalışmada ise 2-hidroksinaftaldehit etansülfonilhidrazon (L1) ve 2-hidroksibenzaldehit etansülfonilhidrazon (L2) ligantları ile iki adet Ni(L1)2 ve Ni(L2)2 kompleksleri sentezlenmiştir. Sentezlenen bileşikler spektroskopik yöntemlerle aydınlatılmıştır. Karbonik anhidraz inhibitörleri diüretik ve antiglokagon ilacı olarak kullanılmakta ve bu enzimler aynı zamanda kanser, obezite gibi hastalıkların tedavisinde de hedef enzim olabileceği belirtilmiştir [3]. Çalışmada; Ni(L1)2 ve Ni(L2)2 komplekslerinin, karbonik anhidraz II ve IX esteraz aktivitesi üzerindeki inhibisyon etkileri 348 nm de spektroforometrik olarak küvet ortamında test edilmiştir. Kanser spesifik hCA-IX enzim aktivitesi, Ni(L1)2 ve Ni(L2)2 tarafından sırayla 74,58 ve 96,96 µM IC50 değerleri ile inhibe edilmiştir. Ni(L2)2 kompleksi hCAII’ye karşı 159,02 µM IC50 değeri ile inhibisyon etkisi göstermiştir. Kaynaklar [1] Stefan, S, Evanoff, D.P, Marrone, L, Clarke, A.J, Viswanatha, T, Dmitrienko, G.I, Antimicrob. Agents Chemother. 46, 8 2450–2457, 2002. [2] Özdemir, Ü, Arslan, F, Hamurcu, F, Spectrochimica Acta Part A, 75,121–126, 2010. [3] Claudiu T. Supuran, Nat. Rev. Drug Disc. 7, 168-181, 2008. Anahtar Kelimeler: CA-II ve IX, İnhibisyon, Nikel (II) kompleksleri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 240 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0093 Salisilaldehit-N-metil m-toluensülfonilhidrazon bileşiğinin ve Palladyum(II), Kobalt(II) Komplekslerinin Sentezi, Antimikrobiyal Aktivitelerinin ve CA II enzim inhibitör etkilerinin incelenmesi Tülin Şen1, Saliha Alyar2, Hamit Alyar3 Tülin ŞEN Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Saliha ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı 3 Hamit ALYAR Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 1 2 Son yıllarda hidrazin ve hidrazon türevlerinin geniş bir alanda kullanılabilme özelliğinden dolayı konu ile ilgili çalışmaların hızla arttığı görülmektedir. Hidrazin grubu içeren bileşiklerin sitostatik etki gösterdiği bilinirken hidrazon türevlerinin de farmokolojik aktiviteye sahip olduğu bilinmektedir [1]. Ayrıca hidrazonlar, biyolojik sistemlerde, kullanıldıkları için, bunlar üzerine pek çok çalışma yapılmaktadır. Aril hidrazonların metal kompleksleri, tümör [2], tüberküloz [3], lepra ve zihin bozuklukları gibi hastalıklarda tedavi amaçlı kullanılmaktadır [4]. Hidrazon türevlerinin iyi bir şelat oluşturabilmeleri nedeniyle geçiş metalleri ile kararlı bileşikler oluşturduğu görülmektedir [5]. Sülfonamitler karbonik anhidraz enzim inhibitörü olarak da bilinmektedirler. Bu enzim, canlılarda bulunur ve karbonik asitin karbondioksite dönüşümünü katalizler. Farklı insan karbonik anhidraz izoenzimleriyle kompleks oluşturan bu ilaçların tam kristal yapıları hem sülfonamit ilaçlar ile moleküler seviyede karbonik anhidrazın inhibisyon mekanizmasını anlamak için hem de yan etkisi en az olan ilaçların rasyonel düzenlemesi için oldukça önemlidir[6-7].Görüldüğü gibi, biyolojik aktifliği çeşitlilik gösteren sülfonamitler, çok çeşitli hastalıklarda tedavi amacıyla kullanılmaktadır. Bu çalışmada, sülfonil hidrazon bileşikleri sentezlenmiş ve yapıları element analizi, LCMS, NMR, IR yöntemleri ile aydınlatılmıştır. Bu bileşiklerin Co(II) ve Pd(II) kompleksleri sentezlenmiş yapıları, element analizi, LCMS, FTIR, iletkenlik ve manyetik duyarlılık ölçümleri ile aydınlatılmıştır. Bileşiklerin in vitro antimikrobiyal aktiviteleri çeşitli Gram-pozitif ve Gram-negatif bakterilere karşı disk difüzyon ve mikrodilüsyon yöntemleri ile belirlenmiştir. Ayrıca bileşiklerin CA II enzimine karşı inhibitör etkileri incelenmiştir. Kaynaklar [1] Keefe GP., Canadian Veterinary Journal, 38: 429 (1997). [2] Ma TS and Tein TM, Antibodies and Chemotheraphy, J.Chem.Soc., 3: 491 (1953). [3] Bau-Hri NP, Xuong MD, Binon F and Roger F, J.Chem.Soc. Vol 1: 1358 (1953). [4] Sayaji Rao M and Hussain Reddy K., Indian Journal of Chemistry, 38A, 262-266 (1999). [5] Shawali, AS., Fahmy, AM., Mazzah A., Transition Met.Chem, 17(6): 517-520 (1992). Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı Global Knowledge Sharing on12: Pharmaceuticals Pharmacies [6] Vindgren J., Liljas A.İlaç&ve Walker NPC., Int. J. /Biol. Macromol. 342-344and(1990).19. [7]. Chakravarty S., Yadava VS, Vinay K., Kannan KK., J.Biosc. 8: 491-498 (1985 www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Sülfonil Hidrazon, Antibakteriyal aktivite, CA II enzimi, kompleks 241 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0094 N’-Asetil propan sülfonik asit hidrazit Bileşiğinin Sentezi, Karakterizasyonu ve Antibakteriyel Aktivite Çalışmaları Cihan Şen1, Saliha Alyar2, Ümmühan Özdemir Özmen3, Hamit Alyar4 Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Çankırı 3 Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Ankara 4 Çankırı Karatekin Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Çankırı 1 2 Sülfonamit ve türevleri, antimikrobiyal, antiviral, hipoglisemik ve antitümör etkisine sahiptirler. Anti-tümör etkisi gösterdiği bilinen sülfonamitler ilaç sanayisinde geniş ölçüde kullanılmaktadır [1-4]. Hidrazin grubu içeren bilesiklerin pek çok biyolojik aktifliğe sahip oldukları ve sitostatik aktivite gösterdiği bilinmektedir[5,6]. Bu çalışmada N’-Asetil propan sülfonik asit hidrazit bileşiği ilk kez sentezlenmiştir. Yapısı X-ışınları kırınım yöntemi, element analizi, FTIR, 1H-NMR, 13C-NMR, yöntemleriyle aydınlatılmıştır. Sentezlenen bileşiğin S. aureus ATCC 25923, E.faecalis ATCC 23212, S. epidermidis ATCC 34384, Gram negative bacteria: E coli ATCC 25922, P.aeruginosa ATCC 27853, K.pneumoniae ATCC 70063 bakterilerine karşı antibakteriyel aktiviteleri incelenmiştir. Çeşitli molekül özellikleri hesaplanarak ilaç olarak kullanılabilme özellikleri araştırıldı. Hesaplamalar yoğunluk fonksiyonu teorisi (DFT) ile Gaussian 09 programı kullanılarak gerçekleştirildi. Kaynaklar [1] Finlay GJ., Baguley BC., Snow K., Judd W., J. Natl. Cancer Inst., 82: 662 (1990). [2] Plumpe H., Handb. Exp. Pharmacol., John&Wiley Ac., 119: 65-72 (1996). [3] Jensen PB., Soerensen BS., Demant JFE., Sehested M., Jensen PS., Vindeloey L., Hansen HH., Cancer Res.,50: 311 (1990). [4] Lomax NR., Narayanan VL., National Cancer Institute Bethesda, 5: 25-27 (1988). [5] Topiol S., Sabio M., Erhardt PW., J.Chem.Soc., Perkin Trans, 2: 437 (1988). [6] Ma TS and Tein TM, Antibodies and Chemotheraphy, J.Chem.Soc., 3: 491 (1953). Anahtar Kelimeler: Sülfonil Hidrazit, antibakteriyal aktivite, DFT, Gaussian www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 242 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0095 Diklofenak-Na'un İn Vitro Şartlarda Eritrosit Arginaz Aktivitesine Etkisi Naciye Kurtul, Semra Öztürk Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Kimya-Biyokimya Ana Bilim Dalı, Kahramanmaraş Arginazın substratı olan arginin, nitrik oksit (NO) sentezinde görev yapan NO sentazın da substratıdır. NO ise doza da bağımlı olarak pek çok fizyolojik olayda önemli fonksiyonları olan bir moleküldür. Yapılan çeşitli çalışmalarda vasküler hastalıklar, diabet ve çeşitli nörolojik hastalıkların patofizyolojisi ile NO arasında yakın ilgi olduğu bildirilmektedir. Arginazın NO sentezindeki kritik önemi nedeniyle, NO bağımlı çeşitli hastalıkların tedavisinde arginaz inhibitörlerinin terapötik potansiyele sahip olduğu düşünülmekte olup, son zamanlarda arginaz inhibisyonunu konu alan çalışmalar önem kazanmaktadır. Diklofenak, diklofenak-Na (DS) formunda kullanılan ve [Sodyum (2-[(2,6-diklorofenil)amino] fenil asetat); C14H10Cl2NNaO2] formülünde ve yaygın olarak kullanılan bir antiinflamatuvar ilaçtır. Diğer antiinflamatuvar ilaçlarda olduğu gibi diklofenak için de etki ve yan etkileri ile ilgili çeşitli tartışmalar sözkonusu olmaktadır [1,2]. Bunların içinde, son zamanlarda, ilacın dozuna da bağlı olmak üzere kardiovasküler riskler dikkati çekmektedir. Bunların yanı sıra, bazı araştırmacılar tarafından arginazın, eritrositlerde NO sentezinin düzenlenmesinde ve böylece vasküler NO biyoaktivitesinin kontrolünde önemli rol oynadığı bildirilmektedir [3]. Bu çalışmada DS'un in vitro şartlarda insan eritrositlerinde arginaz 1 aktivitesine etkisi araştırılmıştır. Çalışmada sağlıklı, gönüllü kişilerden alınan kan örneklerinden ayrılan eritrositler kullanılmıştır. Bu eritrosit örnekleri in vitro şartlarda, farklı dozlarda DS ile inkübe edilerek, Geyer-Dabich metoduna göre arginaz 1 aktivitesi ölçülmüştür [4]. Çalışmada DS'un eritrositlerde arginaz 1 için yüksek bir inhibisyon gösterdiği ve inhibisyon türünün de karışık (mixed) inhibisyon olduğu belirlenmiş olup, bunun yanısıra enzimin kinetik parametreleri de tespit edilmiştir. Son yıllarda arginaz inhibitörlerinin klinik önemi dikkati çekmekte olup, bu çalışmada hem DS'un eritrositlerde arginaz aktivitesine etkisi, hem de enzim kinetiğine ve inhibisyon kinetiğine yönelik veriler elde edilmiştir. Elde edilen değerlerin bu ilacın etki mekanizmasının açıklanmasına katkıda bulunacağı düşünülmüştür. Kaynaklar [1] Iyamu E.W., Jamal S., Ekekezie C., Woods G.M., Br J Haematol. 139(2): 337-43, 2007. [2] Kosenko E, Tikhonova L, Suslikov A, Kaminsky Y. Clinical Pharmacologyl. 52(1):102-109, 2012. [3] Yang J, Gonon AT, Sjöquist PO, Lundberg JO, Pernow J. Proc Natl Acad Sci U S A. 10;110(37):15049-54, 2013. [4] Geyer J.W., Dabich D. Analytical Biochemistry. 39(2): 412-417, 1971. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Bu proje, KSÜ 2015/1-70YLS no’lu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Arginaz, Diklofenak Sodyum, Nitrik Oksit. 243 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0096 The Effects of Insulin and Melatonin on the Kidney Tissue of Diabetic Rats Begüm Gürel1, Hazal İpekçi1, Burçin Alev1, Nihal Şehkar Oktay1, Ünsal Veli Üstündağ1, Ayşen Yarat1, Ebru Işık Alturfan1, Göksel Şener2, Tuğba Tunalı Akbay1 Marmara University, Faculty of Dentistry, Department of Basic Medical Sciences, Biochemistry, Istanbul, Turkey 2 Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmacology, Istanbul, Turkey 1 The major pathological event for diabetes mellitus is loss or impairment of insulin-secreting β cells of the pancreas. Daily insulin injection has served as a life-saving treatment for these patients. However, insulin injection often cannot achieve full glucose control, and over time poor glucose control leads to severe complications [1,2]. Melatonin affects the insulin secretory activity of the pancreatic beta cell, hepatic glucose metabolism and insulin sensitivity [3, 4]. The aim of this study was to investigate the possible effects of insulin and/or melatonin treatment on the kidney tissues of streptozotocin (STZ) induced diabetic rats. Male Spraque Dawley rats (4-5 months) were divided into five groups, as follows: Control group (0.9 % NaCl, given i.p.,12 weeks); diabetic group (60 mg/kg STZ, i.p. single dose and 0.9 % NaCl, i.p. 12 weeks), insulin given diabetic group (after diabetes induction 6 U/kg/day, s.c., 12 weeks), melatonin given diabetic group (after diabetes induction (10 mg/kg/day, i.p, 12 weeks), insulin and melatonin given diabetic group (after diabetes induction 6 U/kg/day insülin, s.c. and 10 mg/kg/day melatonin,i.p., 12 weeks). At the end of the 12 weeks rats were sacrificed and kidney tissues were taken. For biochemical analysis; malondialdehyde (MDA), glutathione (GSH) levels, catalase (CAT) and superoxide dismutase (SOD) activities were determined in 10% (w/v) kidney homogenates with saline. In diabetic group MDA level significantly increased, GSH level, CAT and SOD activities significantly decreased. Insulin and/or melatonin treatment significantly decreased MDA level, significantly increased GSH level, CAT and SOD activities. Based on the findings of this study, impaired oxidant –antioxidant balance was maintained with melatonin treatment in the kidney of the diabetic rats. Addition of melatonin to the insulin treatment in diabetes may decrease the oxidant damage that is seen in the kidney tissue of diabetics more effectively. References: [1] Costes S, Langen R, Gurlo T, Matveyenko AV, Butler PC, β-Cell failure in type 2 diabetes: a case of asking too much of too few? Diabetes 62, 327–335, 2013. [2] Lu J, Xia Q, Zhou Q, How to make insulin-producing pancreatic β cells for diabetes treatment. Sci China Life Sci 60(3), 239-248, 2017. [3] Forrestel AC, Miedlich SU, Yurcheshen M, Wittlin SD, Sellix MT. Chronomedicine and type 2 diabetes: shining some light on melatonin. Diabetologia, 2016 [Epub ahead of print] [4] Peschke E, Muhlbauer E New evidence for a role of melatonin in glucose regulation. Best Pract Res Clin İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Endocrinol Metab 24, 829–841, 2010. www.ivekkongre.com Keywords: Kidney, melatonin, insulin, diabetes, rat 244 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0097 Evaluation Of Sulfonamide-Bearing Thiazole As Carbonic Anhydrase Inhibitors Adem Ergün1, Nahit Gençer2, Oktay Arslan2, Çiğdem Bilen2, Soner Kılıçaslan3, Mustafa Arslan3 Balikesir University, Science and Technology Application and Research Center, Balikesir, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Balıkesir University, Balıkesir, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Sakarya University, Sakarya, Turkey 1 The metalloenzyme carbonic anhydrase (CA) catalyzes a very simple but critically important physiological reaction: The involvement of the CA enzyme family, which catalyzes the physiological hydration of CO₂ to yield bicarbonate and a proton, in many physiological/pathological processes open up widespread opportunities for the development of diverse, specific inhibitors for clinical applications. In this study, Sulfonamide-bearing thiazole compounds were synthesized and their inhibitory effects on the activity of purified human carbonic anhydrase I and II were evaluated. Human carbonic anhydrase isoenzymes (hCA-I and hCA-II) were purified from erythrocyte cells by affinity chromatography. The inhibitory effects of the 12 synthesized sulfonamide (5a–l) on the hydratase and esterase activities of these isoenzymes (hCA-I and hCA-II) were studied in vitro. In relation to these activities, the inhibition equilibrium constants (Ki) were determined. The results showed that all the synthesized compounds inhibited the CA isoenzyme activity. Among them 5b was found to be the most active (IC50 = 0.35 μM; Ki: 0.33 μM) for hCA I and hCA II. Keywords: Carbonic Anhydrase, Enzyme, Affinity Chromatograph, Inhibition, Sulphonamide, Thiazole www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 245 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0098 Effects of Some Plant Extracts on Adenosine Deaminase Activity Ozlem Sacan, Aris Tercan Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, Istanbul, Turkey Adenosine deaminase (ADA, EC 3.5.4.4), a key enzyme in purine metabolism, catalyzes the irreversible hydrolytic deamination of active adenosine (or 2’-deoxy-adenosine), which yields the inactive metabolite inosine (or 2’-deoxyinosine) and ammonia [1]. ADA plays pivotal roles in immune responses, peptidase activity and purine metabolism. ADA abnormalities have been reported in some leukemia diseases and acquired immunodeficiency syndrome. An increased ADA activity is associated with liver cancer, breast cancer, colorectal cancer and esophagus tumors [2]. Some ADA inhibitors have been used for chemoterapeutic purposes in some types of cancers. Herbal medicines have been the main source of remedy in healthcare all over the world. Plants produce chemicals such as primary and secondary metabolites, which have significant applications in modern therapy. In this study, the inhibitory effects of some water extracts prepared from 10 plants obtained from the local market were investigated on the activity of ADA which has an important value in health areas. Water extracts were prepared, filtered and evaporated to dryness in a rotary evaporator. It was determined that all the plant extracts used in our study showed ADA inhibitory effect. The enzyme inhibitory activities of the extracts were increasing in a dose-dependent manner. It can be suggested that plant extracts which are potential sources of ADA inhibitors may be appropriate to be used as an additional support to drug treatment in the field of health. References [1] Atta S., Kassem A., Elhadidi A., El Esawy H., Egyptian Journal of Chest Diseases and Tuberculosis, 64: 103–107 (2015). [2] Rai B., Kaur J., Jacobs R., Anand S.C., Clinical Oral Investigations, 15:347–349 (2011). Keywords: Adenosine deaminase, plant, inhibitor, enzyme www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 246 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0099 Myrtus communis L. Bitkisinin Meyvesinden Elde Edilen Etanol Ekstraktının FRAP ve CUPRAC Yöntemi ile Antioksidan Kapasitesinin Belirlenmesi Mesut Galip Demir, Mine Gülaboğlu, Zerrin Kutlu, Büşra Diyarbakir Atatürk Üniversitesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, Erzurum Myrtus communis L. (MC) bitkisinin meyvesi çoğunluğu Güney Amerika ve Avustralya’nın tropikal ve subtropikal bölgelerinde, ülkemizde ise Akdeniz bölgesinde bulunan çok yıllık, yaprak dökmeyen, endemik tedavi edici bir bitkidir [1]. Uzun yıllar boyunca halk hekimliğinde MC bitkisinin meyveleri idrar yolu enfeksiyonlarında, diyabet, ülser ve kabızlık gibi hastalıkların tedavisinde kullanılmıştır. Ayrıca zengin antioksidan içeriklerinden dolayı damar tıkanıklığını önleyerek kalp krizi riskini azaltmaktadır [2]. MC türünün meyveleri bir havanda sıvı azot ile muamele edilerek toz haline getirildi. 100 g örnek tartılarak bir Soxalet cihazı balonuna yerleştirildi. Bir çalkalayıcılı su banyosunda 50 °C, 250 ml x 4 ekstrakte edildi. Ekstraktlar süzüldü ve çözücü içeriği döner buharlaştırıcı (evaporatör) da uzaklaştırıldı. CUPRAC yöntemine göre ilk önce 10 mM CuCI2H2O, 1M pH=7.0 NH4Ac ve 7.5 mM Neocuproin çözeltileri hazırlandı. 60 µl CuCI2, 60 µl asetat tamponu, 60 µl Neocuproin ve 60 µl numuneden oluşan çözelti 250 ml balon jojede içerisinde karıştırıldı. 30 dk inkübasyon süresinden sonra, Cu (II) neocuproin kompleksinin ortamdaki antioksidan etki gösteren bileşikler vasıtasıyla Cu (I) neocuproine dönüşmesine ve bu kompleksin metanolden oluşan köre karşı absorbans artışları 450 nm’de okunmuştur. Standart bileşik olarak 1-100 µg/ml arasında değişen konsantrasyonlarda troloks çözeltisi kullanılmıştır. Her bir derişime karşılık gelen absorbans değerlerinden kalibrasyon eğrisi çizilmiştir. Trolox antioksidan kapasitesine karşılık kapasite değerleri hesaplanır. Elde edilen teorik değerler ile karşılaştırılır [3]. İlk önce 0.3 M asetat tamponu (pH= 3.6), 10 mM TPTZ, 40 mM HCI ve 20 mM FeCI3 çözeltisi hazırlanır. Hazırlanan bu çözeltilerden 2.5 ml TPTZ, 2.5 ml FeCI3 ve 25 ml asetat tamponundan olacak şekilde 30 ml’lik FRAP çözeltisi elde edilir. Elde edilen FRAP çözeltisi 37˚C ‘de 30 dk inkübasyon süresinden sonra 593 nm’de kör numunesi olarak ölçülmüştür [4]. Sonuç olarak; FRAP ve CUPRAC ölçümüne göre MC bitkisi meyvesinin etanol ekstraktının düşük aktivite gösterdiği belirlendi. Anahtar Kelimeler: Myrtus communis L., FRAP, CUPRAC, antioksidan kapasite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 247 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0100 Investigation the Inhibitory Properties of BenzoxazinoneContaining Benzimidazolium and Imidazolium Chlorides on the Activity of Purified Human Paraoxonase 1 (hPON1) Başak Gökçe1, Nahit Gençer2, Oktay Arslan2, Mert Olgun Karataş3, Harun Uslu4, Bülent Alıcı3 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Suleyman Demirel University, Isparta, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Art and Sciences, Balikesir University, Balikesir, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Science, Inonu University, Malatya, Turkey 4 Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Inonu University, Malatya, Turkey 1 Paraoxonase (PON1; EC 3.1.8.1; formerly EC 3.1.1.2) is a calcium-dependent serum enzyme belonging to the class of A-esterases and it is closely associated with the high-density lipoprotein complex (1). However, PON1 is multifunctional and may contribute to other HDL functions such as in innate immunity, preventing infection by quorum sensing gram negative bacteria by destroying acyl lactone mediators of quorum sensing, and putative new roles in cancer development and the promotion of healthy ageing. Paraoxonase (PON) is a key enzyme in metabolism of living organisms and decreased activity of PON1was acknowledged as a risk for atherosclerosis and organophosphate toxicity (2). Human PON1 has two common polymorphic sites: one at amino acid 55 (leucine or methionine) that results in some quantitative differences in enzyme concentration; and another at residue 192 (glutamine or arginine, Q/R, respectively) that accounts for marked qualitative differences in the two isozymes (3). Benzoxazinone contains 1,4-oxazinone ring fused to benzene and various biological activities of this class of compound were reported. The present study describes the synthesis, characterization and PON1 inhibitory properties of benzoxazinone-containing imidazolium and benzimidazolium chlorides. Three imidazolium (1-c) and five benzimidazolium chlorides (2a-e) were synthesized and characterized by 1H NMR, 13C NMR, IR and elementel analysis. Inhibitory properties of all compounds were tested on the acctivity of PON1 and all the compounds inhibited the activity of PON1. Among the all compounds naphtalene containing benzimidazolium chloride (2d) which is the most bulky compound was found out as most active compound. Structures of all compounds are given below (4). References [1] Mackness MI, Hallam SD, Peard T, Warner S and Walker CH (1985) The separation of sheep and human serum ‘A’-esterase activity into the lipoprotein fraction by ultracentrifugation. Comp Biochem Physiol 82:675–677. [2] Aviram M, Rosenblat M, Bisgaier CL, Newton RS, Primo-Parmo SL and La Du BN (1998b) Paraoxonase inhibits high-density lipoprotein oxidation and preserves its functions. A possible peroxidative role for paraoxonase. J Clin Invest 101:1581–1590. [3] Harel, M.; Aharoni, A.; Gaidukov, L.; Brumshtein, B.; Khersonsky, O.; Meged, R.; Ouir, H.; Ravelli, R. B. G.; McCarthy, A.; İlaç Toker, L.; Silman, I.; Sussman, J. L.;Tawfik, D. S. Nat. Struct. Mol. Biol. 2004, 33, 412. ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [4] Karatas, M.O.; Uslu, H.; Alici, B.; Gokce B.; Gencer, N.; Arslan, O. J Enzyme Inhib Med Chem, 2016, 31, 1386-1391. www.ivekkongre.com Keywords: Benzoxazinones Derivatives, Paraoxonase, Inhibition 248 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure 1:Benzoxazinone Derivatives Figure 2: Benzoxazinone-Containing Benzimidazolium and Imidazolium Chloride www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 249 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0101 Evalution in “new benzimidazole Schiff bases” microwave assisted synthesis and, the effect on human leukaemia cells with flow cytometry Şeyma Çelikbilek Çelik1, Ziya Erdem Koç2 Department of Clinical Immunology and Allergy, Meram Faculty of Medicine, Necmettin Erbakan University, Konya,Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Selcuk University, Konya, Turkey 1 Throughout written history, humanity has struggled with cancer that is as old and terrifying as its history, and it continues its struggle. Today, cancer patients are being treated with radiotherapy, chemotherapy and surgical interventions. It is known that the procedures applied in this process are heavy for the patient. Because chemotherapy drugs kill both live and cancer cells Which causes the patient's immune system to weaken. We know that the effect of Schiff bases on cancer cells is well known. Benzimidazoles and their derivatives are important classes of heterocyclic molecules in several field of organic chemistry. Benzimidazole and bisbenzimidazole derivatives are key components in a great many bioactive compounds of both natural and synthetic origin [1]. They are a common heterocyclic scaffold in biologically active and medicinally significant compounds and are found in a large number of natural products [2]. Moreover, these groups of heterocyclic compounds exhibit a wide range of pharmacological properties, which include antiviral, antimicrobial, antitumor, antifungal, anti-inflammatory activity and many others anti-parasitic, antibacterial, properties [3]. They contain a phenyl ring fused to an imidazole ring benzimidazoles have shown exciting and diverse biological and pharmaceutical properties and are therefore considered privileged structures in the design and discovery of new drugs [4]. The compounds with imine group in their structure are known as Schiff bases, which are synthesized by the condensation reaction of amines and carbonyl groups. Schiff bases of benzimidazole have been reported with remarkable antibacterial and antimicrobial activities [5]. We have planned to obtain Schiff bases from benzimidazole, which we have synthesized to protect live cells, and to study the effect of leukemia cells on flow cytometry. In the patients diagnosed with leukemia, the appropriate panels were studied and the synthesized substances were applied to the cells with 10% solution and the measurements were recorded in the device. The formation of 3,5-di(1H-benzoimidazol-2-yl)aniline [3,5-BIFA], by the polyphosphoric acid-catalyzed condensation of a carboxylic acid, with an o-amino-arylamine was described. The condensations proceed in good yield to give products which, in certain instances, are not readily attainable by conventional condensation techniques. Because of the reaction to performing, microwave device used household. Then this benzimidazole was converted to Schiff base derivatives 1,4-phenylenebis(methylylidene))bis(3,5-di(1H-benzimidazole-2-yl) aniline [1,4FB-3,5-BIFA]. The structures of the compounds were identified by FT-IR, 1H NMR and elemental analysis. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies This work is supported by The Research Foundation of Selcuk University (project number: 16401145). Kaynaklar [1] Wen X., El Bakali, J., Deprez-Poulain, R., Deprez, B., Tetrahedron Lett. 53, 2440-2443, 2012. 250 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS [2] [3] [4] [5] Koc ZE., Aladag MO., Uysal A., EXCLI Journal, 12, 396-403, 2013. Koc ZE., Bingol H., Saf AO., Torlak E., Coskun A., J. Hazard. Mater. 183, 251-255, 2010. Tunal Y., Karaca H., Isıkdag I., Özkay Y., Arch Pharm Res. 34, 1427-1435,2011. Raghavendra, GM., Ramesha AB., Revanna CN., Nandeesh KN., Mantelingu K., Rangappa KS., Tetrahedron Lett. 52, 5571-5574, 2011. Keywords: Benzimidazole, Schiff base, cytotoxicity, flow cytometry, leukaemia cells Proposed structures of the microwave-assisted bisbenzimidazole www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 251 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0102 Antineuraminidase and Antixanthine Oxidase Activities of Some S-Substituted Perhalonitrobuta-1,3-dienes Onur Ertik1, Nihal Onul2, Nese Senturk Mermer2, Refiye Yanardag2 Biochemistry Division, Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, 34320-Avcilar, Istanbul/Turkey 2 Organic Chemistry Division, Department of Chemistry, Faculty of Engineering, Istanbul University, 34320-Avcilar, Istanbul/Turkey 1 Nitro substituted polyhalogeno-1,3-butadienes are members of a new class of dienes called polyhalogenated nitrobutadienes. Perhalonitrobutadienes become the topic of recent investigations because of their interesting chemical and biological properties. A number of publications dealing with the reactions of versatile nucleophilic reagents such as thiols, dithiols and amines derivatives with perhalo-2-nitrobutadiene to obtained S-, N-, S,Nsubstituted diene compounds are avaible in the literature [1]. Also, sulfoxides were well known as valuable synthetic intermediates for the construction of various compounds, including antibacterials and antifungal agents [2]. In the literature, there is no data on the, antineuraminidase and antixanthine oxidase activities of some S-substituted perhalonitrobuta-1,3-dienes. The aim of this study is to investigate antineuraminidase and antixanthine oxidase activities of some S-substituted perhalonitrobuta-1,3-dienes for the first time which has been synthesized previously [3]. All the test compounds exhibited antineuraminidase and antixanthine oxidase activities. The enzyme inhibitory activities of these compounds were found to increase dose dependently. These mentioned S-substituted perhalonitrobuta-1,3-dienes can be used in pharmacy industries due to their excellent antineuraminidase and antixanthine oxidase activities. References [1] [1] Zapol’skii V. A., Fischer R., Namyslo J. C., Kaufmann D. E., Biorganic & Medicinal Chemistry, 17, 4206- 4215, 2009. [2] [2] Kon, Y., Yokoi, T., Yoshioka, M., Uesaka, Y. Kujira, H., Sato, K., Tatsumi, T., Tetrahedron Letters, 54,4918-4921, 2013. [3] [3] Mermer, Ş.N.,“Alil ve Piridin Tiyollerle 2-Nitrodienlerden S- ve N,S-Sübstitue Yeni Nitrodienlerin Sentezi”, Fen Bilimleri Enstitüsü, İstanbul Univ., İstanbul, 2006. Keywords: Neuraminidase, xanthine oxidase, enzyme inhibition, some S-substituted perhalonitrobuta-1,3dienes www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 252 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0103 Onkogenler Kemal Ozan Erdoğan, Ali Erdinç Yalın Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Ana Bilim Dalı, 33169, Yenişehir, Mersin Kanser, büyüme özelliği bozulmuş hücrelerin klonal yayılımıdır ve somatik genetik hastalıkların en yaygın aynı zamanda en komplike olanıdır. Kanser multifaktöryel olup, bakterilerden virüslere, radyasyondan kalıtıma, çevresel faktörlerden beslenme alışkanlığına ve kimyasallara kadar birçok etken kanser oluşumunda suçlanmaktadır [1]. Bir kanser hücresinin oluşumunun proliferasyonu veya ölümünü temel olarak onkogenler ve tümör baskılayıcı genler kontrol eder [2]. Onkogenler, kontrolünü kaybetmiş protein kodlayan genlere denir ve kanser gelişiminin başlangıcında etkin rol oynar. İlk onkogen 1970 yılında keşfedilmiş ve src olarak adlandırılmıştır (sarc olarak telafuz edilir, kelimenin kökeni sarcomadan gelmektedir.) 1976 yılında, J. Michael Bishop ve Harold E. Varmus adlı doktorlar onkogenlerin hasarlı protoonkogenler olduğunu kanıtlamış ve insanlar dahil birçok organizmada var olduklarını bulmuşlardır. Protoonkogen ise mutasyonlar, kromozom translokasyonu veya gen amplifikasyonu gibi genetik değişiklikler ile onkogene dönüşebilen, normal genlerdir. Protoonkogenler, hücre büyümesi ve farklılaşmasını düzenleyen proteinleri kodlar. Bu protoonkogenler onkogenlere dönüştüklerinde ise hücre bölünmesi üzerine olan etkileri değişir ve kontrolsüz hücre bölünmesini başlatırlar. Onkogenler viral (v-onkogen) ya da hücresel (c-onkogen) olabilirler. Özellikle hücre döngüsü üzerinde etkili olup hücre döngüsünü düzenleyen genlerin işlevini bozarak etki ederler [3]. Hücre döngüsünü düzenleyen moleküllerden hücre dışı yerleşimli büyüme faktörleri (v-sis,int2 vb.); transmembran nitelikteki büyüme faktörleri reseptörleri (EGFR,RET vb.); intrasitoplazmik sinyal iletici moleküller (SRC,H-RAS vb.) ve nükleer transkripsiyon faktörleri (v-myc,v-fos vb.) onkogenik aktivasyon sonucu uyarıldıklarında hücre büyümesini indüklerler ve sınırsız çoğalma görülür [4]. Son yıllardaki gelişmeler ile özel genler ve proteinler hakkında elde edilen bilgilerdeki artış kanserin tedavisinde de yeni çözüm geliştirilmesi için temel oluşturmaktadır. Özellikle onkogenlerin ve tümör süpressör genlerin keşfi, yeni nesil kanser tedavilerinin bulunup geliştirilmesini sağlamıştır. Cetuximab, Trastuzumab, Zanestra ve Sorafenib onkogenlerin neden olduğu kanserlerde kullanılan ilaçlardan bazılarıdır. Bu alandaki araştırmalar hızla devam etmektedir [5]. Bu çalışmada da onkogenlerin tanımı, kanserle olan ilişkisi, sınıflandırılıp ayrıntılı bir şekilde incelenmesi ve tedavi şekilleri üzerinde durulmuştur. Kaynaklar [1] Yokus B. ve Çakır D. Ü., Dicle Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Dergisi, 2012, 1(2), 7-18 [2] Deviren A, Hematolojik Malinitelerde Sitogenetik incelemeler, Hematolog Olmayanlar İçin Hematolojik İncelemeler Sempozyum Dizisi, No:45, İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri, s. 75-81, Kasım 2005 [3] https://tr.wikipedia.org/wiki/Onkogen. Son erişim tarihi: 24.12.2016 [4] Ayhan A, Temel Patoloji, Bölüm: 7. Neoplazi, Seirei Mikatahara Hospital, Hamamatsu University School of Medicine, JohnsİlaçHopkins Medicine, January 2007 ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [5] Öztürk M, Meme Kanserinin Genetiği ve Risk Faktörleri, Meme Kanseri Sempozyum Dizisi, No: 54, İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri, Aralık 2006, s. 15-26 www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Kanser, Onkogenler, Protoonkogenler 253 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0104 Gentamisin Sülfat, Amoksisilin ve Sefazolin Sodyum Antibiyotiklerinin Fare Kalp Dokusundaki Antioksidan Sistem Üzerine Etkilerinin Gen ve Protein Seviyesinde İncelenmesi Ahmet Savci1, Enver Fehim Koçpınar2, Harun Budak3, Melda Şişecioğlu3, Mehmet Çiftci4 Muş Alparslan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Muş 2 Muş Alparslan Üniversitesi, Sağlık MYO, Muş 3 Atatürk Üniversitesi, Fen Fakültesi, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü, Erzurum 4 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Bingöl 1 Hem dünyada hem de ülkemizde çoğu hastalığın tedavisinde kullanılmak üzere en çok reçete edilen ilaçların başında gelen antibiyotikler, bilinçsiz kullanılmasından dolayı hastalık yapıcı bakterilerin direncini arttırarak birçok hastalığa davetiye çıkartmaktadır [1]. Son yıllarda yapılan çalışmalar, antibiyotiklerin nasıl metabolize edildiği, ne gibi yan ürünler oluşturduğu ve ne gibi fizyolojik problemleri tetiklediğini aydınlatmaya yöneliktir. Antibiyotiklerin serbest radikal olarak bilinen reaktif oksijen türleri (ROS) oluşumunu destekleyerek kanser ve pek çok nörodejeneratif hastalığın nedeni olarak bilinen oksidatif strese sebep olduğu bilinmektedir [2]. Hücrede ROS metabolizması GSH ve vitamin E gibi bir takım fonksiyonel olmayan moleküller tarafından doğrudan konjugasyon yoluyla elimine edilebildiği gibi, antioksidan enzimler tarafından organizma için daha az zararlı moleküllere dönüştürülerek veya suya indirgenerek hem elimine edilmiş olur hem de hücre içi konsantrasyonu düzenlenir [3]. Gentamisin (aminoglikozid grubu), amoksisilin (penisilin grubu) ve sefazolin sodyum (sefalosporin grubu) gibi farklı sınıf antibiyotikler, idrar yolu ve üst solunum yolu enfeksiyonları tedavisinde kullanılırlar. Yapılan literatür taramasında bu antibiyotiklerin kalp dokusundaki enzimatik antioksidan sistem üzerine etkisinin gen ve protein seviyesinde çalışılmadığı tespit edildi. Bu çalışmada, 20 adet BALB/c ırkı erkek fare (29-31 gr) kontrol, amoksisilin, gentamisin ve sefazolin gruplarına rastgele ayrıldı. Her bir gruptaki 5 fareye, 6 gün boyunca 100 mg/kg dozunda antibiyotik intraperitonal olarak enjekte edildi. Kontrol grubundaki farelere ise ekivalent hacimde serum fizyolojik enjekte edildi. Her bir fareden kalp dokusu alındı. Birinci aşamada, muamele sonrası oksidatif stres indikatörü olan indirgenmiş glutatyon (GSH) miktarı tayin edildi. İkinci aşamada, muamele sonrası kalp dokusunda yüksek seviyede eksprese olduğu bilinen glutatyon peroksidaz (GPX) başta olmak üzere glutatyon redüktaz (GR), süperoksit dismutaz (SOD), katalaz (CAT), glukoz-6-fosfat dehidrogenaz (G6PD) ve 6-fosfoglukonat dehidrogenaz (6PGD) gibi ROS’ları nötralize eden enzimatik antioksidan sistem üzerine antibiyotiklerin etkisi gen ve protein seviyesinde araştırıldı. Sonuç olarak, gentamisin antibiyotiğinin kalp dokusunda herhangi bir etki oluşturmadığı, amoksisilin ve sefazolin uygulanan gruplarda ise GSH seviyesinin azaldığı ve bunun yanında GR, CAT ve SOD enzim aktivitelerinde artış olduğu görüldü. Gen ekspresyonu sonuçlarına baktığımızda ise amoksisilin ve sefazolin uygulanan gruplarda G6pd gen seviyelerinde bir değişiklik gözlenmezken; amoksisilin uygulanan gruplarda Gr, Gpx, Gst, Sod ve Cat gen seviyelerinde artış görülmüştür. Sefazolin uygulanan gruplarda ise Gpx gen seviyesinde düşüş gözlenirken Gst ve Sod gen seviyelerinde önemli derecede artış meydana gelmiştir. Genel sonuçlardan yola çıkılarak amoksisilin ve sefazolin antibiyotiklerinin antioksidan enzimleri hem gen hem de protein İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies seviyesinde etkilediğini söyleyebiliriz. www.ivekkongre.com Bu araştırma, Atatürk Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) Birimi tarafından 2013/296 no’lu proje kapsamında desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Antibiyotik, Antioksidan Sistem, Enzim Aktivitesi, Gen Espresyonu, Oksidatif Stres 254 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0105 Development of Surface Plazmon Rezonance Sensors Based on Molecularly Imprinted Nanofilms for Detection of Pesticide in Waters Oğuz Çakır1, Fatma Yılmaz2, Zübeyde Baysal3, Adil Denizli4 1 Dicle University, Science and Technology Application and Research Center, Diyarbakır, Turkey. 2 Bolu Abant İzzet Baysal University, Chemical Technology, Gerede, Bolu, Turkey. 3 Dicle University, Faculty of Science, Department of Chemistry, Diyarbakır, Turkey. 4 Hacettepe University, Department of Chemistry, Beytepe, Ankara, Turkey. Pesticides have been widely used in many fields such as agricultural control. Although these substances contribute to increasing of agricultural products, they have also many negative effects on the health due to contamination. They cause very serious health problems for human and other living creatures such as cancer, birth defects, neurotoxicity and neurobehavioral disordes due to their potential toxicity. Chlorpyrifos is a crystalline organophosphate insecticide. In agriculture, it remains one of the most widely used organophosphate insecticides, according to the United States Environmental Protection Agency (EPA). It acts on the nervous system of insects by inhibiting acetylcholinesterase [1]. Surface plasmon resonance (SPR) biosensors are used to characterize and quantify biomolecular interactions. Real-time and fast measurement, high sensitivity and specificity, no need of labeled reagents are the unique properties of SPR biosensors. SPR biosensors have been used for detection of several analytes. Recently, molecular imprinting technology is used for creation of biorecognition surfaces on the SPR biosensors. Molecular imprinting is the technology of designing materials with robust recognition sites suitable for interaction with the print molecule. Due to their stability in complex matrices under though conditions, ease of preparation, low cost, reusability, high recognition capacity to the template molecule and binding characteristics as high as those of natural binders, molecularly imprinted polymers (MIPs) are extensively used in a variety of areas, such as catalysis, separations, solid-phase extractions and biosensors [2]. In the present study, molecular imprinted SPR sensors were prepared to determine small amounts of chlorpyrifos used as the most commonly organophosphate insecticide in the agricultural products. Surface modification of sensors was performed by allyl mercaptan and was created selective molecular imprinted polymeric (MIP) nanofilm to chlorpyrifos in the surface of the SPR sensor. For this purpose, nanofilm was synthesized in the presence of butyl methacrylate and methacrylic acid as functional monomers and ethylene glycoldimethacrylate (EDMA) as the cross linker. Chlorpyrifos was embedded into nanofilm with MIP method. The surface morphology of nanofilm prepared on the sensor surface was determined by ATR-FTIR, contact angle measurements, ellipsometer and atomic force microscopy (AFM). The selectivity studies were made with diazinon and parathion which are similar structure to chlorpyrifos. The concentrations applied to the sensor were optimized by varying in the range 25-1000 ng/L. The results show that imprinted nanofilm with a high selectivity and sensitivity for chlorpyrifos. As a case study, four different environmental waters were analyzed by adding standard 10 ng/L (spike) for chlorpyrifos. References: www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [1] Li, R., He, L., Wei, W., Hao, L., Ji, X., Zhou, Y., Wang, Q. Food Control, 51, 212–217, 2015. [2] Wei, C., Zhou, H., Zhou, J. Talanta 83, 1422–1427, 2011. Keywords: Molecular imprinting, surface plazmon rezonance, sensor, pesticide. 255 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Atomic Force Microscopy Measurement chlorpyrifos non-imprinted SPR sensor surface Atomic Force Microscopy measurement chlorpyrifos imprinted SPR sensor surface Kinetic and isotherm parameters Scatchard analysis Association analysis Langmuir Freundlich Langmuir- Freundlich Δmmaks,nM/cm2 4.404 ka, nM-1.s-1 0.024 Δmmaks,nM/cm2 4.237 Δmmaks, nM/ cm2 3.209 Δmmaks,nM/cm2 16.949 KA, nM-1 3.989 kd, s-1 0.235 KA, nM-1 4.370 1/n 0.377 1/n 0.377 KD, nM 0.251 KA, nM-1 0.102 KD, nM 0.229 R2 0.954 KA, nM-1 0.166 R2 0.980 KD, nM 9.792 R2 0.997 KD, nM 6.034 R2 0.928 R2 0.954 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 256 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0106 Işkının (Rheum ribes L.) Yaprak, Çiçek, Kök ve Taze Sürgünlerinin Toplam Antioksidan Kapasitesi İbrahim Halil Geçibesler1, Seda Karabulut4, İbarahim Demirtaş2, Alpaslan Koçak3 Bingöl Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü, 12000, Bingöl 2 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Fen Fakültesi Kimya Bölümü, 18000, Çankırı 3 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, 12000, Bingöl 4 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü, 12000, Bingöl 1 Polygonaceae familyasına ait olan Rheum ribes L. türü halk arasında “Işkın, Uçgun veya Uşgun” gibi yerel isimlerle anılmaktadır. Bingöl’de doğal habitatlarında yetişmekte olan ışkın nisan-mayıs aylarında hasat edildikten sonra taze sürgünleri bölge halkı tarafından çiğ olarak veya salatası yapılarak tüketilmektedir. Bu çalışmada ışkının diğer organlarının antioksidan aktivitelerinin araştırılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda ışkının yaprak, çiçek, kök ve taze sürgünleri olmak üzere dört farklı organı metanol:diklormetan (1:1;v:v) çözücü sistemi ile soxhlet ekstraksiyon sistemi kullanılarak ekstraktları elde edildi. Her bir organ için 100 µg/mL konsantrasyonda hazırlanan ekstrelerin toplam antioksidan kapasiteleri ferrik tiyosiyanat metodu kullanılarak test edildi. Organ bağımlı antioksidan aktivite karşılaştırmaları antioksidan madde olan gallik asit ile mukayese edildi. 100 µg/mL’lik konsantrasyonda ışkının kök kısmı % 96.65’lik bir aktivite en yüksek aktivite gösterirken, yaprak taze sürgün ve çiçek kısımları sırası ile % 89.73, %84.08 ve %82.76 düzeyinde bir aktivite göstermiştir. Işkının farklı organlarının antioksidan aktivitesi aynı konsantrasyonda %79.17 oranında bir antioksidan aktiviteye sahip olan gallik asit ile kıyaslandığında ışkının önemli bir antioksidan kaynağı olabileceği söylenebilir. Tosun ve Kızılay tarafından 1998 yılında Hakkari’de doğal habitatlarında yetişen ışkın üzerine yaptıkları fitokimyasal çalışmalarda bu türün flavonoit ve antrakinon bileşikleri açısından zengin olduğu bildirilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda hali hazırda bir sebze veya meyve olarak tüketilmekte olan ışkının taze sürgünlerinin yanında yaprak, kök ve çiçek kısımlarının da sağlık tıp uygulamalarında önemli araştırmalara zemin hazırlayabilecek bir potansiyelde olduğu söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Rheum ribes, Bingöl, Işkın, antioksidan aktivite, flavonoit, antrakinon www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 257 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0107 Biological evaluation of Anderson type polyoxometalates Seyit Ali Güngör, Sultan Akar, Mehmet Tümer, Muhammet Köse Chemistry Department, Kahramanmaraş Sütçü İmam University, Kahramanmaraş The development of effective anticancer compounds is one of the main goals of modern medicinal chemistry. In literature, there are huge number metal based compounds designed for the treatment of cancer [1]. However, the toxicity concerns have limited their usability in chemoterapy. Polyoxometalates (POMs) have received considerable attention due to their wide range of biological properties including antitumor, antibacterial and antifungal activities etc [2, 3]. In the current work, we prepared several Anderson type polyoxometalate/ transition metal complexes. The structures of the complexes were characterized by spectroscopic and analytical methods. Finally, anticancer (HeLa) properties of the complexes were evaluated. References [1] X. Wang, J. Liu, J. Li, Y. Yang, J. Liu, B. Li, M.T. Pope, J. Inorg. Biochem. 94 (2003) 279–284. [2] X. Wang, F. Li, S. Liu, M.T. Pope, J. Inorg. Biochem. 99 (2005) 452–457. [3] X. Liu, S. Wang, C. Feng, J. Rare Earth 28 (2010) 965–968. Keywords: Polyoxometalates, Anticancer, Complex Fig. Proposed structures of the complexes www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 258 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0108 Yeni Kinazolin-4-Karboksilik Asit Amit Türevlerinin Sentezi ve Karakterizasyonu Derviş Gök Dumlupınar Üniversitesi, KTBMYO, Kimya ve Kimyasal İşleme Teknolojileri Bölümü, KÜTAHYA Kinazolin ve türevleri, doğal ürünler ve ilaçlarda yaygın olarak bulunan önemli bileşiklerdir. Kinazolinlerin literatürde anti-inflamatuar [1], antibakteriyel [2], antiplazmodial [3] ve antitümör [4] gibi çeşitli biyolojik ve terapötik özellikler gösterdiği rapor edilmektedir. Bu çalışmamızda yeni kinazolin karboksilik asidin, amit türevlerinin sentezi amaçlandı. Daha önceki çalışmalarımızdan elde edilen 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karbonil klorit (1) bileşiği ile amonyak ve izopropil amin, anilin, 4-amino-benzensülfonamid gibi birincil aminlerle amitleşme reaksiyonları gerçekleştirildi. Böylece sırasıyla 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit amit (2), 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit izopropilamit (3), 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit fenilamit (4) ve 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4karboksilik asit (4-sülfamoil-fenil)-amit (5) bileşikleri literatüre kazandırılmış oldu. Sentezlenen bileşiklerin yapıları FT-IR, 1H-NMR, 13C-NMR ve kütle spektrumu ile karakterize edildi. Kaynaklar: [1] Balakumar C., Lamba P., Kishore D. P., Narayana B. L., Rao K. V., Rajwinder K., Rao A. R., Shireesha B., Narsaiah B., Eur J Med Chem, 45 (11), 4904-4913, 2010. [2] Tiwari R., Chhabra G., Asian J Chem, 22 (8), 5981-5986, 2010. [3] Kabri Y., Azas N., Dumetre A., Hutter S., Laget M., Verhaeghe P., Gellis A., Vanelle P., Eur J Med Chem, 45 (2), 616-622, 2010. [4] El-Azab A. S., Al-Omar M. A., Abdel-Aziz A. A. M., Abdel-Aziz N. I., El-Sayed M. A. A., Aleisa A. M., Sayed-Ahmed M. M., Abdel-Hamide S. G., Eur J Med Chem, 45 (9), 4188-4198, 2010. Bu proje, Dumlupınar Üniversitesi, BAP-2015/24 no’lu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: amit, asit, kinazolin. Reaksiyon gösterimi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 259 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0109 Synthesis of S-Substituted Naphthoquinone Derivatives Çiğdem Sayıl, Nahide Gülşah Deniz Engineering Faculty, Department of Chemistry, Division of Organic Chemistry, Istanbul University, Istanbul,Turkey Sulfur containing compounds and naphthoquinones have been the subject of much interest for a number of years due to their antimicrobial, antiviral, anti-inflammatory biological activities. 1,4-Naphthoquinone pharmacophore is known to impart cytotoxity in a number of drugs, for example, streptonigrin, actinomycins, mitomycins, alkannins. In addition to imparting antifungal and cytotoxic activity 1,4-naphtoquinones have also exhibited significant antimicrobial activity. Due to high lability of S-H and C-S bonds, their ability to be scission under action of the nucleophilic and electrophilic reagents makes thiols valuable for synthesis and evaluation. The combination of S-H bond and naphthoquinone fragment will allow different chemical transformations and would expand the spectrum of biological action. During recent years we worked in our laboratory on the synthesis of quinonyl derivatives [1-2]. The aim in this study was to synthesize symmetrical and asymmetrical thianaphtaquinones by the known synthetic method [3], and evaluated their spectral properties. References [1] Sayıl Ç., Deniz NG., Çınarlı A., Prog. Org. Coat., 98, 39-42, 2016. [2] Sayıl, C., İbiş, C., Russ. J.Org.Chem. 46, 216-221, 2010. [3] Sayil, C., İbiş, C., Bull. Korean Chem. Soc. 31, 1233-1236, 2010. Keywords: Naphthoquinone derivatives, Spectroscopic properties, Synthetic method Figure 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 260 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0110 Apoptoz Üzerine Etkili Hidrazon Türevleri Pelin Çıkla Süzgün, İhsan Han, Şükriye Güniz Küçükgüzel Marmara Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, İstanbul Apoptozis, canlı organizmasında kendi otonom mekanizması tarafından ayarlanan zararlı, yaşlanmış, bakteri/ virüslerle enfekte olmuş kendi hücrelerinin enerji kullanımlı öldürülmesi olup, yaşam boyu devam eden bir hücre ölümüdür. Organizmada istenmeyen hücreler, programlı hücre ölümü olan apoptozis ile yok edilmektedir. İşte bu dengenin apoptozisin lehine veya aleyhine bozulması birçok önemli hastalığın patogenezine katkıda bulunur. Apoptozis, antikanser aktivite için en kabul edilebilir mekanizmalardan biridir. Artmış proliferasyon ve azalmış apoptozisin karsinojenesizde rol oynadığı düşünülmektedir [1]. Genellikle tümör dokusunda proliferasyonun artmasına bağlı olarak apoptoziste de artış gözlendiği tespit edilmiştir. Non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar ve türevlerinin (özellikle etodolak, flurbiprofen, diflunisal, selekoksib gibi) kanser hücrelerinde apoptozis mekanizmasını indükledikleri tespit edilmiştir. Azometin protonu (–CO– NH–N=CH–) içeren hidrazit-hidrazon grubunun çeşitli biyolojik aktiviteler göstermesinin yanında; son yıllarda yapılan çalışmalara dikkat edildiğinde; belirgin bir antitumör aktivite gösteren farmakofor gruplar olduğu bildirilmiştir [2]. Anabilim dalımızda da hidrazon türevlerinin antikanser etkinlikleri apoptozis mekanizması üzerinden araştırılmıştır [3-5]. Kaynaklar [1] Kerr JF, Winterford CM, Harmon BV., Cancer.73(8), 2013-2026, 1994. [2] Rollas S., Küçükgüzel ŞG., Molecules. 12, 1910-1939, 2007. [3] Çıkla P., Özsavcı D., Bingöl-Özakpınar Ö., Şener A., Çevik Ö., Özbaş-Turan S., Akbuğa J., Şahin F., Küçükgüzel ŞG., Arch. Pharm. (Weinheim). 346(5), 367-379, 2013. [4] Küçükgüzel ŞG, Koç D., Çıkla-Süzgün P., Özsavcı D., Bingöl-Özakpınar Ö., Mega-Tiber P., Orun O., Erzincan P., Sağ-Erdem S., Şahin F., Arch. Pharm. (Weinheim). 348(10), 730-742, 2015. [5] Şenkardeş S., Kaushik-Basu N., Durmaz İ., Manvar D., Basu A., Atalay R., Küçükgüzel ŞG., Eur J Med Chem. 108, 301-308, 2016. Anahtar Kelimeler: Apoptoz, hidrazon, kanser Fig.1. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 261 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0111 Eczacıların Farmakoinformatiği Kullanma Amaçları Ahmet Özdemir, Belgin Sever, Mehlika Dilek Altıntop Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, 26470 Eskişehir, Türkiye Günümüzde ilaç piyasasındaki ilaç sayısı ve çeşidinin artması sebebiyle eczanelerde elektronik bilgi kaynağı kullanımı giderek artmaktadır. Eczacıların elektronik ilaç bilgi kaynaklarını ne kadar kullandığı ve kullanım amaçlarını (e-kaynaklarına erişme amaçlarını öğrenmek, sıklıkla kullandığı e-kaynakların neler olduğunun belirlemek, e-kaynakların önemine ilişkin görüşlerini incelemek ve elektronik kaynaklardan memnuniyet düzeylerini belirlenmek) araştırmak amacıyla 136 serbest eczacı üzerinde anket çalışması yapılmıştır. Anahtar Kelimeler: Elektronik bilgi kaynakları, Eczacı, Eczane, İlaç www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 262 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0112 Kumarin Tiyazol Schiff Bazı ve Pd(II), Pt(II) Komplekslerinin Prostat ve Meme Kanser Hücrelerindeki Sitotoksik Etkisi Hale Şamlı1, Ümmühan Özdemir Özmen2, Esra Bakan2, Ömer Şahin2, Buse Vatansever3, Zeynel Seferoğlu2 Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Genetik Anabilim Dalı, Bursa 2 Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi, Kimya Bölümü, Ankara 3 Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Bursa 1 Prostat kanserinin tüm dünyada görülme sıklığı akciğer kanserinden sonra ikinci sırada yer almaktadır. Gelişmiş ülkelerin çoğunda ise erkeklerde en sık rastlanan kanser türürdür. Erkeklerde kanserden ölüm nedenlerindeki yerine bakıldığında ise akciğer ve kolon kanserinden sonra üçüncü sırada yer almaktadır [1]. Türkiyede ise durum prostat kanserinin yıllık insidansı 100.000’de 36,3’tür [2]. Meme kanseri, dünyada kadınlar arasında en sık teşhis edilen ve en çok ölüme sebebiyet veren kanser türüdür [3]. Meme kanserinin ülkemizdeki insidans ve mortalite insidansı dünyadaki ile benzerlik göstermektedir. Ülkemizde kadınlarda görülen kanser nedenli toplam 32.500 ölümün %15,7'sini meme kanseri oluşturmaktadır [3]. Cinsiyete göre görülme sıklığı faklılık gösteren prostat ve meme kanserinin erken teşhisi ve tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedilmesine rağmen her iki kanser türünden kaynaklanan ölüm sayısı hala çok yüksektir. Bu nedenle, mevcutlara göre daha etkili ve spesifik kemoterapötik ajanların geliştirilmesi amacıyla pek çok yeni kimyasal bileşik sentezlenmektedir. Kumarin bileşikleri; antikoagülant, antioksidant, antibakteriyel, antikanser, steroid α-redüktaz enziminin inhibisyonu, HIV-1 proteaz enziminin inhibasyonu gibi çeşitli alanlarda biyolojik aktiviteye sahip bileşiklerdir [4]. Kumarin tiyazol ve diğer türevleri nitrojen ve sülfür içeren en yaygın bileşik sınıflarındandır. Kumarin tiyazol bileşiklerinin sahip olduğu iki önemli farmakolojik etki olan antikanser ve antimikrobiyel aktivite yapılan birçok çalışma ile belirlenmiştir (5). Bu çalışmada Özdemir Özmen ve arkadaşlarının sentezlediği yeni bir Kumarin Tiyazol Ligandı ile (4-Metoksisalisilaldehit kumarin tiyazol Schiff bazı), (L) ve Pd L2, Pt L2 komplekslerinin, prostat kanseri hücre hattı olan “androjen bağımsız” DU 145, ve meme kanseri hücre hattı olan MCF-7 üzerindeki sitotoksik etkileri incelendi. Kimyasallar DMSO da çözülerek artan farklı dilüsyonlarında (1-100µM) hücre kültüründe, 72 saatlik uygulaması yapıldı. Dimethylthiazol Tetrazolium (MTT) canlılık testi ile elde edilen IC50 değerlerine bakıldığında ligandın doza bağlı olarak kullanılan hücreler üzerinde büyümeyi ciddi anlamda baskıladığı tespit edilmiştir (Tablo-1). www.ivekkongre.com Sonuç olarak, Başlangıçİlaçmaddesi olanBilgi ligandın (L),Knowledge Pd(II)Sharing ve onPt(II) komplekslerine göre prostat ve meme ve Eczacılıkta Küresel Paylaşımı / Global Pharmaceuticals and Pharmacies kanseri hücreleri üzerine potansiyel sitotoksik etkisi dikkate alındığında umut vaat edici bir bileşik olduğu kanaatindeyiz. Yapılacak olan genomik çalışmalarla bu bileşiğin etki mekanizmasının aydınlatılması planlanmaktadır 263 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Bu çalışma Tübitak Tarafından 214Z152 nolu proje kapsamında desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Kumarin, kanser, sitotoksite Tablo-1. Prostat kanseri hücre hattı olan “androjen bağımsız” DU 145 ve meme kanseri hücre hattı olan MCF-7 üzerindeki Ligand ve Pd(II) ve Pt(II) komplekslerinin uygulaması sonrasında MTT yöntemiyle belirlenen IC50 değerleri. Kompleks Hücre Hattı Hücre Hattı IC50 (μM) DU 145 MCF-7 L 31,06 45,71 PdL2 >100 72,07 PtL2 82,22 60,94 Cisplatin 4,32 8,69 Carboplatin 43,26 >100 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 264 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0113 Yeni Kinazolin Türevi Bileşiğin Diazonyum Tuzu Üzerinden Kenetlenme Reaksiyonları Derviş Gök Dumlupınar Üniversitesi, KTBMYO, Kimya ve Kimyasal İşleme Teknolojileri Bölümü, KÜTAHYA Heterosiklik kimyanın önemli bir bileşik sınıfı olan kinazolinler, göstermiş oldukları önemli biyolojik aktivitelerinden dolayı, farmasötik kimyacıların büyük ilgisini çekmektedir. Literatürde kinazolinlerin antitümör [1], antimikrobiyel [2], antioksidant [3] ve anticancer [4] gibi biyolojik özellikler gösterdiği saptanmıştır. Bu çalışmamızda aromatik amin grubu taşıyan, yeni kinazolin karboksilik asit propil amidinin, diazonyum tuzu üzerinden β dikarbonil bileşikleriyle kenetlenme reaksiyonları gerçekleştirildi. Bunun için daha önceki çalışmalarımızdan elde ettiğimiz 2-(3-amino-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit propilamit (1) bileşiğinin asidik ortamda NaNO2 ile diazonyum tuzu çözeltisi hazırlandı. Daha sonra hazırlanan bu çözeltiye ayrı ayrı ilave edilen asetilaseton, etilasetoasetat ve etilbenzoilasetat ile yapılan kenetlenme reaksiyonlarından sırasıyla 2-3-[N'-(1-asetil-2-okso-propiliden)-hidrazino]-fenil-kinazolin-4-karboksilik asit propilamit (2), 3-okso-2-[3-(4propilkarbamoil-kinazolin-2-il)-fenil]-hidrazono-bütirik asit etil ester (3) ve 3-okso-3-fenil-2-[3-(4propilkarbamoil-kinazolin-2-il)-fenil]-hidrazono-propiyonik asit etil ester (4) bileşikleri sentezlendi. Sentezlenen bileşiklerin yapıları FT-IR, 1H-NMR, 13C-NMR ve kütle spektrumu ile karakterize edildi. Kaynaklar: [1] Chandregowda V., Kush A. K., Reddy G. C., Eur J Med Chem, 44 (7), 3046-3055, 2009. [2] Parhi A. K., Zhang Y. Z., Saionz K. W., Pradhan P., Kaul M., Trivedi K., Pilch D. S., LaVoie E. J., Bioorg Med Chem Lett, 23 (17), 4968-4974, 2013. [3] El-Gazzar A. B. A., Youssef M. M., Youssef A. M. S., Abu-Hashem A. A., Badria F. A., Eur J Med Chem, 44 (2), 609-624, 2009. [4] Marvania B., Lee P. C., Chaniyara R., Dong H. J., Suman S., Kakadiya R., Chou T. C., Lee T. C., Shah A., Su T. L., Bioorgan Med Chem, 19 (6), 1987-1998, 2011. Bu proje, Dumlupınar Üniversitesi, BAP-2015/24 no’lu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: amit, diazonyum tuzu, kinazolin. Reaksiyon gösterimi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 265 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0114 The Evaluation of Antiproliferative Activity of Fluorinated Chalcone Derivatives in PC-3 Cells Bedriye Seda Kurşun Aktar1, Ayşe Şahin Yağlioğlu3, Emine Elçin Oruç Emre2, İbrahim Demirtaş3, Ayşegül Karaküçük İyidoğan2 Department of Property Protection and Security, Yapraklı Vocational School, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Gaziantep University, Gaziantep, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 1 Chalcones [(1,3-diaril)-2-propen-1-on] is a member of flavonoid family. They are rich in terms of biological activity, easy to synthesize and commonly used in pharmacutical industry since they can easily be used orally. Both natural and sytnthesized chalcones are proven to be effective against cancer cells in every stage of carcinogenesis [1]. In this study, we designed fluorinated chalcone derivatives and screned their in vitro antiproliferative activity against PC-3 (prostate cancer) cells using BrdU ELISA method [2-3]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls. The potency of inhibitions (at 100 µM) against PC3 cells were: Compound 7> Compound 5> Compound 6> Compound 2> Compound 4> Compound 3> Compound 1>5-FU. Acknowledgements: This study was supported by the Gaziantep University Scientific Research Projects Governing Unit (BAPYB) (Project no: FEF.14.01), Turkey. References [1] Rybka, M., Mercader,A.G., Castro, E.A. Chemometr. Intell. Lab. 132, 18-29, 2014. [2] Nagaruja, M., Deepthi, E.G., Ashwini, C., Vishnuvardhan, M.V.P.S., Nayak, V.L., Chandra, R., Ramakrishna, S., Gawali, B.B. Bioorg. Med. Chem. Lett. 22, 4314-4317, 2012. [3] Demirtas, I., Sahin-Yağlıoğlu, A., Tekin, S., Telci, I. Rec Nat Prod. 3, 104–109, 2009. Keywords: Antiproliferative activity, chalcone, PC-3 cell. Fig. 1. The antiproliferative activities of compounds 1-7 and 5-FU against PC3 cells. *each substance was tested twice in triplicates against cell lines. Data show average of two individual experiments (p<0.01). www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 266 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0115 Discovery and synthesis of new hybrid compounds which are capable of being used as multi-target-directed ligands in the treatment of Alzheimer’s disease Efe Doğukan Dincel, Nuray Ulusoy Güzeldemirci Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Istanbul University, 34116 Beyazıt, İstanbul, Turkey INTRODUCTION: Alzheimer’s Disease (AD) is a progressive neurodegenerative disorder affecting more than 35 million people worldwide. This number is expected to sharply increase to 114 million by the year 2050 [1]. Alzheimer’s disease (AD), characterized by memory loss and other cognitive impairments, is currently one of the most difficult and complicated diseases to treat. In the past years, multiple pathogenesis hypothesis of AD have been proposed, such as cholinergic hypothesis, amyloid cascade hypothesis, oxidative stress hypothesis and tau protein hypothesis [2]. Among them cholinergic hypothesis was a widely accepted theory, which suggest that low level of ACh in spesific parts of the brain is the major reason results in learning and memory dysfunctions. Based on the cholinergic hypothesis, one possible approach to treat AD is to restore the level of acetylcholine, such as using reversible inhibitors to restrain acetyl cholinesterase (AChE). The crystal structures of AChE with inhibitors unveiled that there are two binding sites, a peripheral anionic site (PAS) and a catalytic active site (CAS). The PAS region of AChE may lead to the deposition of neurotoxic Aβ fibrils. Recent studies showed that AChE inhibitors, blocking bot catalytic and peripheral sites simultaneously, might not only alleviate the cognitive defect of AD patients by raising ACh levels, but also act as disase-modifying agents hampering amyloid plaque formation. MAO-B inhibitors are also potential candidates as anti-AD drugs by reason of their regulation of neurotransmitters and ability to decrease oxidative damage. Because of AD is a complex neurodegenerative disorder resulting from multiple factors, molecules that modulate the activity of a single protein target might not be able to significantly change the progression of the disaese. In Recent years, a multitarget-directed-ligand (MTDL) strategy has been developed to overcome this multifaceted disease [3]. Based on the MTDL drug design strategy, scientists combined the pharmacophores groups of some AChE inhibitor drugs and MAO-B inhibitors to a single molecular entity to give a new dual AChE and MAO-B inhibitors. MATERIAL METHOD: We conducted a literature review study about MTDL strategy within the years of 1970-2017. DISCUSSION and CONCLUSION: Because of complexity of Alzheimer’s disease (AD), the multi-targetdirected ligand (MTDL) strategy is expected to provide preeminent effects for the treatment of AD, instead of the classic one-drug-one-target strategy. References [1] Alzheimer’s Association. Alzheimer’s Disease Facts and Figures. Alzheimer’s & Dementia, 2015, 11(3), 332+, available online: https://www.alz.org/facts/downloads/facts_figures_2015.pdf ve Eczacılıkta Küresel Bilgi GlobalJKnowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [2] Huang L., Miao H.,İlaçSun Y., Meng F., Paylaşımı Li X., /Eur Med Chem., 87, 429-439, 2014. [3] Marco-Contelles J., Unzeta M., Bolea I., Esteban G., Ramsay R., Romero A., Carreiras M., Ismaili L., Frontiers in Neuroscience, 10, Article 294, 2016. www.ivekkongre.com Keywords: Alzheimer's disease, multi-target-directed-ligands (MTDL), new hybrid compounds 267 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0116 Yeni Kinazolin-4-Karboksilik Asit Klorür ile Ester Türevinin Sentezi ve Karakterizasyonu Derviş Gök Dumlupınar Üniversitesi, KTBMYO, Kimya ve Kimyasal İşleme Teknolojileri Bölümü, KÜTAHYA Heterosiklik bir halka içeren kinazolin bileşiklerinin, birçok ilacın yapısında bulunması kinazolinlerin yeni sentezlerine olan ilgiyi artırmıştır. Kinazolin ve türevleri antikanser [1], antitüberküler [2], antibakteriyel [3] ve antiviral [4] gibi ilginç biyolojik ve fizyolojik aktiviteler göstermektedir. Bu çalışmada yeni kinazolin karboksilik asit bileşiğinin, asit klorür ve ester türevlerinin sentezi amaçlandı. Daha önceki çalışmalarımızdan elde edilen 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit (1) bileşiği ile SOCl2’ün 80 °C yağ banyosunda reaksiyonu gerçekleştirildi. Böylece karboksilik asit grubunu, asit klorür grubuna dönüştürülmesiyle 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karbonil klorit (2) bileşiği elde edildi. Daha sonra 1’in doğrudan fenol ile reaksiyonundan elde edemediğimiz fenol esterini 2 ile fenol’ün reaksiyonu sonucunda 2-(3-nitro-fenil)-kinazolin-4-karboksilik asit fenil esteri (3) bileşiğinin sentezi gerçekleştirildi. Sentezlenen bileşiklerin yapıları FT-IR, 1H-NMR, 13C-NMR ve kütle spektrumu ile karakterize edildi. Kaynaklar: [1] Henderson E. A., Bavetsias V., Theti D. S., Wilson S. C., Clauss R., Jackman A. L., Bioorg. Med. Chem., 14, 5020-5042, 2006. [2] Waisser K., Gregor J., Dostal H., Kunes J., Kubicova L., Klimesova V., Kaustova J., Farmaco, 56, 803-807, 2001. [3] Purohit D. M., Shah V. H., Indian J. Heterocycl. Chem., 8, 213-216, 1999. [4] Herget T., Freitag M., Morbitzer M., Kupfer R., Stamminger T., Marschall M., Antimicrob. Agents Chemother., 48, 4154-4162, 2004. Bu proje, Dumlupınar Üniversitesi, BAP-2015/24 no’lu proje ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: asit, ester, kinazolin. Reaksiyon gösterimi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 268 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0117 Synthesis and Biological Activities of New Morpholine Containing Chalcone Derivatives Bedriye Seda Kurşun Aktar1, Yusuf Sicak2, Emine Elçin Oruç Emre3, Mehmet Öztürk4, İbrahim Demirtaş5, Ayşegül Karaküçük İyidoğan3 Department of Property Proctection and Security, Yapraklı Vocational School, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 2 Department of Herbal and Animal Production, Köyceğiz Vocational School, Muğla Sıtkı Koçman University, 48800, Muğla, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Gaziantep University, 27310, Gaziantep, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Mugla Sıtkı Koçman University, 48210, Muğla, Turkey 5 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 1 The morpholine ring is an important heterocyclic compound using in the production of various pharmaceutical drugs. Substituted and N-fuctionalized morpholine derivatives show promising diverse pharmacological activities such as antidiabetic, antiemetic, bronchodilatory, antioxidant, and antidepressant and central nervous system activities and they have also been used in the treatment of inflammatory diseases such as pain, migraine, and asthma. Chalcones play a vital role in medicinal chemistry and possess varied applications in different fields. The researches show that they are a class of leading organic compounds synthesis of various heterocyclic compounds In this work, it is aimed to synthesize chalcone derivatives by Claisen-Schmidt condensation of substituted aldehydes with 4-morpholinoacetophenone to discover new antioxidant and anti-Alzheimer agents. The antioxidant activity of chalcone derivatives was determined as β-carotene-linoleic acid, DPPH radical scavenging, ABTS cation radical scavenging, and CUPRAC methods. In vitro inhibitory activity of acetylcholinesterase and butyrylcholinesterase enzymes related with Alzheimer's disease was determined using Ellman's method. Acknowledgements: This study was supported by the Gaziantep University Scientific Research Projects Governing Unit (BAPYB) (Project no: FEF.14.01), Turkey. Keywords: Chalcones, Antioxidant activity, Anticholinesterase activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 269 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0118 Synthesis of substituted-N'-(1-(4-morpholinophenyl) ethylidene) benzenesulfonohydrazide and their antioxidant and anticholinestrease activity Bedriye Seda Kurşun Aktar1, Yusuf Sicak2, Ayşegül Karaküçük İyidoğan3, Mehmet Öztürk4, İbrahim Demirtaş5, Emine Elçin Oruç Emre3 Department of Property Proctection and Security, Yapraklı Vocational School, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 2 Department of Herbal and Animal Production, Köyceğiz Vocational School, Muğla Sıtkı Koçman University, 48800, Muğla, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Gaziantep University, 27310, Gaziantep, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Mugla Sıtkı Koçman University, 48210, Muğla, Turkey 5 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 1 The purpose of present research is to synthesize sulfonyhydrazones due to their extraordinary potential in biology and medicine. In this regard, with the aim of obtaining new antioxidant and anti-Alzheimer agents, novel series substituted-N'-(1-(4-morpholinophenyl)ethylidene) benzenesulfonohydrazide derivatives were synthesized. These derivatives have been synthesized by reaction 1-(4-morpholinophenyl)ethanone with substituted benzenesulfonohydrazide. The antioxidant capacity of sulfonylhydrazone derivatives was determined as β-carotene-linoleic acid, DPPH radical scavenging, ABTS cation radical scavenging, and CUPRAC methods. In vitro inhibitory activity of acetylcholinesterase and butyrylcholinesterase enzymes related with Alzheimer's disease was determined using Ellman's method. Acknowledgements: This study was supported by the Gaziantep University Scientific Research Projects Governing Unit (BAPYB) (Project no: FEF.14.01), Turkey. Keywords: Sulfonylhydrazone, Antioxidant activity, Antikolinesterase activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 270 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0119 Yeni Kare Düzlem Cu(II) ve Ni(II) Kompleks Bileşikleri: Süperoksit Dismutaz Enzim Aktivitelerinin Belirlenmesi ve Oksidatif Stres Tedavisinde Kullanım Potansiyelleri Aslıhan Kuybu, Muhammet Köse Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Kahramanmaraş Süperoksit dioksijenin bir elektron alarak indirgenmiş hali olup radikal bir iyondur. Yine bu reaktif oksijen türlerinin aşırı oluşumu oksidatif sitresin oluşumuna neden olmaktadır. Superoksit gibi reaktif oksijen türlerinin yıkıcı etkilerinden dolayı oksijenli solunum yapan canlılar biyokimyasal savunma sistemleri (enzimler ve antioksidantlar) ile bu reaktif oksijen türlerini belirli seviyede tutmaktadırlar. İnsanlarda herhangi bir sebepten ötürü bazı doku veya organlarda süperoksit seviyesinin normalin üzerine çıktığı durumlarda antioksidant tedavileri yapılması gerekmektedir. Canlılarda bulunan SOD enzimleri aktif bölgelerinde geçiş metal iyonları bulunduğundan dolayı metal içeren toksisitesi düşük olan komplekslerin oksidatif sitresin tedavisinde kullanılması için çalışmalar yapılmıştır [1]. Bu çalışmada 2-siyanoguanidin molekülünden çıkılarak Cu(II) ve Ni(II) kompleksleri sentezlenerek bunların süperoksi dismutaz enzim aktiviteleri incelenip yapı-reaktivite çalışmaları yapılmıştır. Teşekkür: Bu çalışmanın yürütülmesi için finansal destek veren Tübitak’a (proje no: 215Z703) teşekkür ederiz. Referans [1] Riley D., Functional mimics of superoxide dismutase enzymes as therapeutic agents, Chem. Rev., 99, 2573-2587 (1999). Anahtar Kelimeler: Kare Düzlem kompleks, Süperoksit dismutaz, Yapı-Reaktivite Fig. Sentezi yapılan metal kompleksleri. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 271 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0120 The Antiproliferative Activity of Chalcone Compounds Against Ht-29 Cells Using BrdU ELISA Method Bedriye Seda Kurşun Aktar1, Ayşe Şahin Yağlioğlu3, Emine Elçin Oruç Emre2, İbrahim Demirtaş3, Ayşegül Karaküçük İyidoğan2 Department of Property Protection and Security, Yapraklı Vocational School, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Gaziantep University, Gaziantep, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 1 Cancer is a complex disease affecting different organs and systems of the body. Colon cancer is the most common type and the third common cause of death in both men and women. It is also among most treatable types when it is diagnosed and treated in early stages. [1] In this study, we analysed the HT-29 (colon cancer) activity of chalcone compounds carrying F, CF3, OCF3 atoms in different position because compounds with F atom and chalcone structure have high HT-29 activity. In vitro antiproliferative activity of fluorinated chalcone derivatives against HT-29 cells was analysed with BrdU ELISA method [2-3]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls. The potency of inhibitions (at 100 µM) against HT29 cells were: Compound 7> Compound 3> Compound 6> 5-FU> Compound 2 > Compound 4> Compound 1> Compound 5. Acknowledgements: This study was supported by the Gaziantep University Scientific Research Projects Governing Unit (BAPYB) (Project no: FEF.14.01), Turkey. References [1] Madhavi, S., Sreenivasulu, R.,Yazala, J.P., Raju, R.R., Saudi Pharmaceutical Journal. http://dx.doi. org/10.1016/j.jsps.2016.06.005. 2016 [2] Demirtas, I., Sahin-Yağlıoğlu, A., E-J Chem. 1-6, 2013. [3] Demirtas, I., Sahin-Yağlıoğlu, A., Tekin, S., Telci, I., Rec Nat Prod. 3, 104–109, 2009. Keywords: Antiproliferative activity, chalcone, HT29 cell. Fig. 1. The antiproliferative activities of compounds 1-7 and 5-FU against HT29 cells. *each substance was tested twice in triplicates against cell lines. Data show average of two individual experiments (p<0.01). www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 272 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0121 Synthesis and Antioxidant Activity of Some Coumarin Derivatives Fatih Yilmaz1, Emre Menteşe1, Bahittin Kahveci2, Özlem Faiz1 Recep Tayyip Erdogan University, Faculty of Science and Literature, Department of Chemistry, Rize, Turkey Karadeniz Technical University, Faculty of Health Science, Department of Nutrition and Diethetics, trabzon, Turkey 1 2 Coumarin is a fused heterocyclic that exhibits a wide range of biological activities. Recently, coumarin hydrazidehydrazone derivatives have been synthesized and evaluated their cytotoxicity and inhibition of topoisomerases. Furthermore, a wide range of heterocyclic compounds containing the coumarin moity have also been found to exhibit many useful applications, such as antibacterial, antifungal, antimicrobial, antioxidant, analgesic, antimutagenic, anticancer, anti-HIV, antibiotic and antitumor. Literature survey showed that there is limited study on coumarin derivatives as α-glucosidase and lipase inhibitors. In our work, we report here the synthesis of some coumarin derivatives and investigation of their antioxidant activities. This work was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK) under the project number of 115Z047 and Scientific Research Projects Committee of Recep Tayyip Erdogan University (Project Number: FBA-2016-662). Authors thank to TUBITAK and Scientific Research Projects Committee of Recep Tayyip Erdogan University for this support. Anahtar Kelimeler: Coumarin, Antioxidant Activity, Benzotriazole, Hydrazide Summary of the reaction method of coumarin derivatives www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 273 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0122 The biological evulation of Pinus pinea L. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Pinus species, and has been used in medicine and in the food, cosmetic, and detergent industries [1-3]. The seeds of P. pinea were used as a tonic [4]. The aim of the study was to determine the antiproliferative against C6 cells of Pinus pinea L. extracts. For this purpose, Pinus pinea L. was collected from Amasya-Turkey. After, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), ethanol (EtOH), methanol (MeOH), respectively. Antiproliferative effects of the extracts were investigated on C6 cell lines using proliferation BrdU ELISA assay [5]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls. The P. pinea hexane and MeOH extracts have higher antiproliferative activity against C6 cell than 5-FU. References [1] Satil, F., Selvi, S., Polat, R. J Food Agric Envir. 9 (3-4), 1059-1063, 2011. [2] Baytop, T. Türkiye’de Bitkiler ile Tedavi. Geçmişte ve BugünNobel Tıp Kitabevleri. 2. Baskı, İstanbul, Türkiye, 170-171, 1999. [3] Rezzi, S., Ange Bighelli, A., Castola,V., et al. Ind Crop Prod, 21 (1): 71-79, 2005. [4] Lev, E., Amar, Z. J Ethnopharmacol., 72 (1-2), 191-205, 2000. [5] Gürdere, MB., Kamo, E., Budak, Y., Sahin Yaglioglu, A., Ceylan, M., Turkish Journal of Chemistry. DOI: 10.3906/kim-1604-84, 2016. Keywords: Pinus pinea L., antiproliferative activity, extract, solvent extraction, C6 cell The antiproliferative against C6 cells of Pinus pinea L., extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 274 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0123 Synthesis and Antitumoral Activity of Some CoumarinTriazole hybrid Molecules Fatih Yilmaz1, Emre Menteşe1, Bahittin Kahveci2 Recep Tayyip Erdogan University, Faculty of Science and Literature, Department of Chemistry, Rize, Turkey Karadeniz Technical University, Faculty of Health Sciences, Department of Nutrition and Diethetics, trabzon, Turkey 1 2 Coumarins (2H-chromen-2-one) are generally obtained from plants and consists of a class of phenolic compounds. Thirteen hundred of coumarin derivatives have been identifying from plants, bacteria and fungi. In the year of 1820, coumarin was first obtained as a natural product and nearby 150 species of coumarin was found in 30 diverse plant families like Umbelliferae, Oleaceae, Clusiaceae, Guttiferae, Rutaceae. Triazole ring is an important five-membered heterocycle for designing new bioactive molecules. This electron-rich heterocycle easily binds to various types of enzymes and receptors. Therefore, triazol containing compounds show a broad spectrum of biological activities. One of the isomers of this heterocycle is 1,2,4-triazoles and they have been known to possess various biological activities such as antimicrobial, anti-inflammatory and anticancer activities. Some of the examples of triazoles are in medical use like Ribavirin (antiviral) and fluconazole (antifungal), vorozole and letrozole (nonsteroidal competitive aromatase inhibitor).This study reports the design and synthesis of some coumarin-triazol hybrid molecules. The synthesis of these hybrid molecules was performed by using microwave irradiation and conventional heating procedures and their results were compared. The new hybrid molecules were investigated as inhibitors against four tumor cells (BT20 human breast carcinoma, SKMel 128 melanoma, DU-145 prostate carcinoma and A549 lung carcinoma) and Porcine Pancreatic Lipase (PPL). This work was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK) under the project number of 115Z047. Authors thank to TUBITAK for this support. Keywords: Antitumor, Coumarin, Hybrid molecule, Triazole Summary of the reaction method oft he hybride molecules www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 275 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0124 Pancreatic Lipase Inhibition Activities of Coumarin-Triazole Hybride Molecules Fatih Yilmaz1, Emre Menteşe1, Bahittin Kahveci2 Recep Tayyip Erdogan University, Faculty of Science and literature, Department of Chemistry, Rize, Turkey 2 Karadeniz Technical University, Faculty of Health sciences, Department of Nutrition and Diethetics, Trabzon, Turkey 1 Overweight and obesity are globally the fifth leading risks for death. Every year, about 2.8 million adults die from diseases caused by obesity. Obesity and obesity-related diseases like diabetes and coronary heart diseases are the major problem in the world. An important way for obesity is treatment to develop inhibitors of food digester. Inhibition of pancreatic lipase and the associated reduction of lipid absorption is an attractive approach for the discovery of potent agents. Orlistat is the only drug used as a pancreatic lipase inhibitor. Unfortunately, it has some unpleasant side effects on human body like oily stools, oily spotting and flatulence. In this work, some coumarin derivatives were synthesized and investigated as inhibitors for Porcine Pancreatic Lipase (PPL). The results are satısfactory. This work was supported by The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK) under the project number of 115Z047. Authors thank to TUBITAK for this support. Keywords: Coumarin, Orlistat, Porcine Pancreatic Lipase (PPL), Antilipase Activity of Some selected Compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 276 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0125 Synthesis and Characterization of Potential Bioactive Quinone Derivatives Çiğdem Sayıl, Nahide Gülşah Deniz, Zeliha Gökmen, Serdar Gökşin Aydınlı Engineering Faculty, Department of Chemistry, Division of Organic Chemistry, Istanbul University, Istanbul,Turkey The naphthaquinone derivatives are important compounds because of their biological activity and antioxidant properties like other quinone compounds. Due to these properties, the importance of naphthaquinone derivatives is increasing day by day and new synthesis methods are being developed. In general, the biological activity increases with the increase of the numbers of nitrogen and sulfur atoms. Some quinone derivatives are used to protect or treat of organs such as the kidney, lung, brain, heart against to diseases and in some cases, as insecticide, bactericide, fungicide, antitumor antibiotics. It is known that quinone compounds are also used in some drug compositions in pharmacy. In our laboratory, some quinone derivatives have been synthesized in the last few years [1-4]. In this work, we have expanded our previous studies and at the same time have synthesized new N,S-substituted naphtaquinone derivatives as a continuation. For this purpose we have synthesized S-substituted naphtaquinone derivatives which we used as starting materials in the first step of the work. In the second step of the study, the targeted new 2-arylamino-3-alkylsulfanyl-1,4-naphthaquinones were synthesized with high yield (Figure 1). The structures of new synthesized naphthoquinone compounds were determined by using the micro analysis and spectroscopic methods (FT-IR, 1H-NMR, 13C-NMR, MS and UV/Vis). References [1] [2] [3] [4] Sayıl Ç., Kurban S., İbiş C., Phosphorus, Sulfur and Silicon 188, 1855-1867, 2013. Sayıl Ç., Deniz NG., Çınarlı A., Prog. Org. Coat., 98, 39-42, 2016. Sayıl, C., İbiş, C., Russ. J.Org.Chem. 46, 216-221, 2010. Sayil, C., İbiş, C., Bull. Korean Chem. Soc. 31, 1233-1236, 2010. Keywords: Disubstituequinone derivatives, Michael reaction, Quinone,Spectroscopic method Figure 1 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Chemical formula of naphthaquinone derivatives 277 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0126 Astragalus sericans Freyn & Sint. (Fabaceae) Türünün Kolon Kanseri Üzerine Etkilerinin Araştırılması İbrahim Halil Geçibesler1, Muhammed Altun2, Lütfi Behçet3, İbrahim Demirtaş2 1 Bingöl Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü, 12000, Bingöl 2 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Fen Fakültesi Kimya Bölümü, 18000, Çankırı 3 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, 12000, Bingöl Astragalus sericans Freyn & Sint. (Fabaceae) türünün yaprak, meyve ve sap organlarının kolon kanseri (PC3) üzerine etkileri araştırılmıştır. Her bir organın apolar ve polar özellikteki izolatlarını elde etmek için önce her bir numune sırası ile önce kloroform çözücüsü ile ardından metanol çözücüsü kullanılarak sokshlet ekstraksiyon tekniği ile elde edilmiştir. Elde edilen polar ve apolar izolat örneklerinin kolon kanseri üzerine olan antiproliferatif etkileri 50, 100 ve 250 ppm’lik konsantrasyonlarda 72 saat boyunca gerçek zamanlı izlemek için xCELLigence sistemi (Roche RTCA) kullanılmıştır. Antiproliferatif aktivite sonuçlarına göre 250 ppm’lik konsantrasyonda apolar meyve izolatı önemli antiproliferatif etki gösteriken polar meyve izolatı kanser hücrelerinin proliferasyonuna neden olmuştur. Polar ve apolar özellikteki yaprak izolatları ise önemli antiproliferatif aktivite göstermiştir, fakat bu organın 50 ve 100 ppm’lik konsantrasyonlardaki kloroform izolatı kararlı bir antiproliferatif etki gösterirken bu konsantrasyonlardaki metanol izolatı için ise böyle bir şey söylemek mümkün değildir. Sap izolatı ise belirgin bir antiproliferatif etki göstermemiştir fakat üç farklı konsantrasyondaki kloroform izolatları ilk 30 saate kadar ılımlı antiproliferatif aktivite göstermiştir. Antiproliferatif aktivite sonuçları genel anlamda değerlendirildiği zaman A. sericans türünün meyve, yaprak ve sap organlarından elde edilen polar ve apolar izolatlar arasında apolar izolatların kullanımı ve bu apolar izolatları içerisinde de özellikle en etkili antiproliferatif etki gösteren yaprak kısmının apolar izolatı tercih edilmelidir. Anahtar Kelimeler: Astragalus sericans, PC3, xCELLigence, antiproliferatif, izolat, tıbbi bitki www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 278 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0127 Synthesis, Characterization and Antimicrobial Studies of Naphthyl Substituted Imidazolidinium Salts and Their Silver(I)-N-Heterocyclic Carbene Complexes Işıl Yıldırım1, Aydın Aktaş2, Sevda Kırbağ3, Türkan Kutlu1, Yetkin Gök2 1 Inonu University, Faculty of Science, Department of Chemistry/Biochemistry 44280, Malatya, Turkey Inonu University, Faculty of Science, Department of Chemistry/Organic Chemistry 44280, Malatya, Turkey 3 Fırat University, Faculty of Science, Department of Biology, 23200, Elazığ, Turkey. 2 The imidazolidinium compounds have recently been discovered to be done antimicrobial agent. Therefore; we aimed to identify a novel, series derivative from imidazolidinium Ag(I)-N-Hetrerocyclic compounds antibactericidal and anti-fungal activity against gram positive bacteria Staphylococcus aureus Cowan1, gram negative bacteria Escherichia coli ATCC 25922 and Candida albicans FMC 17 fungal strains. Chemicals used for work, were purchased from Sigma Aldrich, Merck and Fluka mark. The structure of the obtained materials were clarified and characterized using a variety of spectroscopic instruments such as 1H and 13C NMR, FT-IR and elemental analysis techniques. Melting points were determined by Barnstead Brand Electro thermal apparatus using the micro tube. The strains were obtained from Microbiology Laboratory culture collections from Firat University Faculty of Science Department of Biology. The matters were obtained from imidazolidinium with naphthyl reaction. Thus, ligands (1a, 2a) were obtained. Then the prepared ligands further reacted Ag2O. Thus, Ag-NHC complexes (1b, 2b) were obtained. Then the structures of the obtained materials were clarified by NMR, IR. Then antimicrobial activity were determined by Disc Diffusion method and results expressed zone diameter (mm). In result; we determined that ligand (1a) was not effective on E. coli and S. aureus while it was very effective on C. albicans with 15 mm zone diameter. But, all compounds outside ligand (1a) exhibited antimicrobial activity against all species. This status, all of complexes corrected to antimicrobial affection. We think that these compounds may antibiotic agent. Keywords: Imidazolidinium, Ag(I)-N-Heterocyclic Carben complexes, Antibiotic www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 279 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 280 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0128 2-Cyanoguanidine based metal complexes and their antioxidant properties Seda Nur Kertmen, Muhammet Köse Chemistry Department/ Kahramanmaras Sutcu Imam Unıversıty/Kahramanmaras/Turkey Country 2-Cyanoguanidine derivatives are used in synthesis of azo group containing compounds. Generally this nitrile group is inert and activation of these groups require a metal center. These compounds are used for synthesis of compounds used in pharmaceutical compounds such as triazins and oligonitriles. Free radicals can occur as a result of oxidative degradation of essential nutrients like fats and proteins in living beings. At the same time, the most harmful radicals are superoxide radicals occurred after oxgyen in the process of obtaining energy in cells. Superoxide radicals can be transformed to the other reactive oxygen species such as hydroxyl radical and hydrogen peroxide. This reactive species is detrimental to the cell components. Thanks to healthy cell antioxidant systems and enzymes these reactive species protect cell components. For any reason, in case of insufficient inflow of antioxidant mechanisms and disturbance of balance are required drug treatment. In recent years, studies on low molecular weight and less toxic metal complexes as metallo-drugs have taken considerable attention. In this study, 2-cyanoguanidine based Cu(II) and Ni(II) complexes and their antioxidant properties were examined. The 2-cyanoguanidine based complexes were found to exhibit antioxidant activities. Acknowledgement: We thank to the Kahramanmaras Sutcu Imam University for the financial support of this study (project number: 2016/6-16 YLS). Keywords: 2-Cyanoguanidine, metal complexes, antioxidant Figure 1 Structure of 2-cyanoguanidine based complexes. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 281 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0129 Use of Molecular Docking Studies to Investigate the Antibacterial Properties of Biphenyl Based Ketooximes Güvenç Görgülü1, Bülent Dede2 1 Department of Science Education, Faculty of Education, Mehmet Akif Ersoy University, Burdur, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Science & Art, Süleyman Demirel University, Isparta, Turkey Discovery of antibiotics in the last century decreased the infectious disease dependent deaths in a great extent. However, the increase in antibacterial resistance among bacterial pathogens is a worldwide thread constraining the synthesis of new antibacterials. Oxime compounds are used in a broad range of fields like; medicine, bioorganic systems, catalysis, electrochemical and electrooptical sensor production while new ones are still synthesized. Lipotheicoic acid (LTA) is a major constituent of Gram positive bacterial cell wall which is synthesized by lipotheicoic acid synthase enzyme. LTAS inhibition is widely used in molecular docking studies as an indicator of antibacterial activity of a compound. In this study, the effects of defined ketooximes to lipotheicoic acid synthase inhibition are investigated by molecular docking studies which are performed on SwissDock web server using EADock DSS algorithm. High resolution crystal structure of lipotheicoic acid synthase enzyme is obtained from protein data bank (PDB ID: 2W5T). Full fitness score, hydrogen bond formation, Gibbs free energy change (ΔG) parameters for synthesized ketooximes obtained from the molecular docking studies were compared to the calculated values of triclosan which is widely used as commercial antibacterial agent in liquid soaps and other hygienic cleaners. Our results revealed that ketooximes used in this study may bind to bacterial cell wall lipotheicoic acid synthase stronger than triclosan. Keywords: Antibacterial, Lipotheicoic acid, Molecular docking, Oxime www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 282 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0130 Synthesis and antiviral activity of new 4-thiazolidinones Nuray Ulusoy Güzeldemirci1, Erkan Pehlivan1, Lieve Naesens2 Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, İstanbul University, 34116 Beyazıt, İstanbul, Turkey 2 Rega Institute for Medical Research, KU Leuven, B-3000 Leuven, Belgium 1 A series of new 4-thiazolidinone derivatives were synthesized and evaluated against diverse DNA- and RNAviruses in mammalian cell cultures [1]. Some of the compounds were found to exhibit moderate antiviral activity. 3-Propyl-2-[((6-(4-chlorophenyl)imidazo[2,1-b]thiazol-3-yl)acetyl)hydrazono]-5-methyl-4thiazolidinone displayed modest yet consistent activity against three strains of influenza A virus, including the 2009 pandemic virus A/H1N1 Virginia/ATCC3/2009. Compounds 6 and 11 displayed activity against vesicular stomatitis virus in HeLa cells (antiviral EC50 values of 9 and 2 µM, respectively). Reference [1] Krečmerová M., Holý A., Pohl R., Masojidková M., Andrei G, Naesens L., Neyts J., Balzarini J., De Clercq E., Snoeck R., J. Med. Chem., 50, 5765-5772, 2007. Keywords: 4-Thiazolidinones, Synthesis, Antiviral activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 283 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0131 Synthesis and molecular docking study of some 5,6-dichloro2-cyclopropyl-1H-benzimidazole derivatives as urease agents inhibitors Emre Menteşe1, Mustafa Emirik1, Bahar Bilgin Sökmen2, Hakan Bektaş2 Department of Chemistry,Art and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Giresun University, 28049, Giresun, Turkey 1 2 Urease is involved in the pathogenesis of hepatic encephalopathy, hepatic coma urolithiasis, pyelonephritis, ammonia and urinary catheter encrustation [1]. It is also a major cause of pathologies induced by Helicobacter pylori (H. pylori) as this allows bacteria to survive at the low pH of the stomach and hence plays an important role in producing peptic and gastric ulcers [2]. In the near past, a number of compounds have been proposed as urease inhibitors to reduce environmental problems and to enhance the uptake of urea nitrogen by plants [3] In this study, a new series of benzimidazole compounds including hydrazinecarbothioamide, 1,2,4-triazole, 1,3,4-oxadiazole and imin function were synthesized starting from 5,6-dichloro-2-cyclopropyl-1Hbenzimidazole. All the target compounds were evaluated for their antiurease activities. All of the benzimidazole derivatives exhibited good urease inhibitor activity. Compound 6a proved to be the most potent showing an enzyme inhibitory activity with an IC50 = 0.06 µM. Thiourea showed lower activity than compounds 2, 6a-b, 7a-b, 8b, 8d, 8e, 8f bearing thiosemicarbazide, triazole and imin function at positionon-1 on the benzimidazole nucleus. The molecular docking results show that the H-bonding is more important than other factors in urease inhibition mechanism [4]. PO43- anion has a significant role as hydrogen bond acceptor in the active region of urease enzyme. The results could be inspiration for further structural modifications and investigations of potential antioxidant and antiurease activity within triheterocyclic compounds. Keywords: Benzimidazole 1,2,4-Triazole Schiff base,Docking study Antiurease activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 284 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS 2D interaction diagram of compound 8d in the active pocket. target compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 285 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0132 Synthesis of New 2,3-disubstituted Quinazolinone-4(3H)one Derivatives With Their Enzyme Inhibition Properties Meltem Menteşe, Nesrin Karaali, Nimet Baltaş Department of Chemistry,Art and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey The treatment of serious diseases as cancer, obesity, alzheimer has gained increased attention with technological and scientific developments. The best method in the treatment of diseases is the synthesis of new and alternative compounds with minimal side effects. In this sense, heterocyclic compounds containing nitrogen atoms have gained much attention in terms of both their pharmacological richness and their potentially vast area for research [1,3]. Literature studies have shown that in various fields quinazolinone and derivatives have an important place among nitrogen containing heterocyclic compounds due to their different pharmacological properties [4]. In this study, some potential bioactive 2,3-disubstituted quinazolinone-4 (3H) -one derivatives containing carbothioamide, thiadiazole, and morpholine rings have been synthesized and their lipase, α-glucosidase, urease and acetylcholinesterase inhibition properties have been investigated. In this study, it was obvious that the addition of heterocyclic ring to quinazolin-4(3H)-ones increased the lipase and α-glucosidase inhibition properties. Keywords: quinazolin-4(3H)-ones, lipase inhibition, α-glucosidase inhibition, urease inhibition, acetylcholinesterase inhibition Target compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 286 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0133 6,8-Disübstitüe kinolinlerin potansiyel antikanser özellikleri ve yapı aktivite (SAR) ilişkisi Salih Ökten1, Osman Çakmak2, Şaban Tekin3 Kırıkkale Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, Yahşihan, Kırıkkale 2 İstanbul Gelişim Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, Avcılar, İstanbul 3 Biyoteknoloji ve Gen Mühendisliği Enstitüsü, Tübitak MAM, Gebze, Kocaeli 1 Kinolin türevleri, antibakteriyel [1], antifunfal [2] ve antikanser [3] özellikler gibi geniş biyolojik aktivite göstermeleri sebebiyle heterosiklik bileşiklerin en önemli bir sınıfıdır. Yapısında kinolin iskeleti bulunduran Kinin, Ciproflaxacin ve Levantinib gibi ticari ilaçlar bazı hastalıkalrın tedavisinde halen kullanılmaktadır. Bu çalışmada, daha önce antiproliferatif bazı özellikleri grubumuz tarafından rapor edilen [3] 6,8-dibromotetrahidrokinolin (6,8-DiBrTHQ) ve 6,8-dibromokinolin’in (6,8-diBrQ) etki mekanizmalarını belirlenmesi için LDH sitotoksisite ve DNA bantlaşma testleri uygulandı. Ayrıca 6,8-diBrTHQ ve 6,8-diBrQ suzuki kenetlenme reaksiyonları ile 6,8-difenilkinolin (6,8-diPhQ) ve 6,8-difeniltetrahidrokinolin (6,8-diPhTHQ) türevlerine dönüştürülerek HeLa, HT29 ve C6 hücre hatlarında antiproliferatif aktiviteleri incelendi ve yapı aktivite ilişkisi ortaya çıkarıldı. BrDU Eliza test sonuçlarına göre 6,8-diBrTHQ HeLa, HT29 ve C6 hücre hatlarında proliferasyonu yüksek oranda inhibe ederken 6,8-diPhTHQ test edilen hücre hatlarının hiçbirinde proliferasyonu engellemediği belirlenmiştir. 6,8-DiBrQ HeLa hücre hatlarına karşı antiproliferatif aktivite göstermezken, bu bileşiğin fenilli analoğu 6,8-diPhQ yüksek inhibisyon özelliğine sahip olduğu görülmüştür. Bu sonuçlara ilaveten 6,8-diBrTHQ, C6 hücre hattında düşük sitotoksisite gösterirken, apoptoz testinde DNA’nın fregmentasyonlara ayrıldığını ve bu hücre hattında antiproliferatif aktivitesinin apoptozu uyararak meydana geldiği tahmin edilmektedir. Sonuç olarak, 6,8-diBrTHQ bileşiği anti kanser ilaç olma potensiyeline sahiptir. Bu çalışma Tübitak-1001 programı, 112T394 nolu proje tarafından desteklenmiştir. Kaynaklar: [1] Fang KC., Chen YL., Sheu J., J Med Chem. 43, 3809-12, 2000. [2] Jampilek J., Dolezal M., Kunes J., Med Chem. 1, 591, 2005. [3] Ökten S., Çakmak O., Erenler R., Yüce Ö., Tekin Ş., Turk J Chem. 37, 896-908, 2013. Anahtar Kelimeler: Kinolin, Bromokinolin, Fenilkinolin, antikanser, sitotoksisite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 287 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0134 Synthesis of some benzimidazole derivatives as anti-lipase agent Emre Menteşe1, Fatih Yılmaz1, Bahittin Kahveci2 Department of Chemistry,Art and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey Department of Nutrition and Dietetics, Faculty of Health Sciences, Karadeniz Technical University, 61080 1 2 Today, obesity is increasingly becoming a global health threat. Obesity is considered to be associated with many metabolic diseases, including cardiovascular disease, diabetes mellitus, atherosclerosis, hyperlipidaemia, high blood pressure and various cancers [1, 2]. Pancreatic lipase plays a key role for fat digestion. Moreover, pancreatic lipase inhibitors, such as orlistat, are used as therapeutic agents for curing obesity [3]. In this study, some bioactive benzimidazole derivatives have been synthesized and their lipase inhibition activities have been investigated. The results showed that these benzimidazole derivatives can be alternative to Orlistat. Keywords: Benzimidazole, Orlistat, Pancreatic lipase, Mebendazole Target compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 288 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0135 Piperazin/Morfolin Sübstitüe Bromokinolin Türevlerinin Antiproliferatif ve Sitotoksik Aktivitelerinin Belirlenmesi Salih Ökten1, Dilek Alımlı2, Osman Çakmak3, Tuğba Kul Köprülü4, Şaban Tekin5 Kırıkkale Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, 71450, Yahşihan, Kırıkkale 1 Gebze Teknik Üniversitesi, Fen Fakültesi, Kimya Blümü, 41400, Gebze, Kocaeli İstanbul Gelişim Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Yüksekokulu, 34315 Avcılar, İstanbul 4 Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 60240, Tokat 5 Biyoteknoloji ve Gen Mühendisliği Enstitüsü, Tübitak MAM, 41470, Gebze, Kocaeli 2 3 Kinolin halka sistemi tıbbi bitki alkaloidlerde bulunur ve ilaç, zirai ilaç ve boya maddelerinin önemli bir yapısal bileşenini oluşturur. Çeşitli farmasötik önemi nedeniyle, yeni kinolin türevlerinin sentezi sürekli gelişmekte ve büyümekte olan bir araştırma alanıdır. Morfolin halkası etkileri bilinen birçok bileşiğin yapısında bulunmaktadır. Yapılan çalışmalar ile piperazin sübstitüentleri taşıyan bileşiklerin antimikrobiyal aktifliği arttırdığını ve antioksidan özelliği ile insan vücudunun savunma sistemini güçlendirdiğini gösterilmiştir [1] Bu çalışmada, grubumuz tarafından farklı birkaç yöntemle sentezlenen 3,6,8-tribromoklinolin (3,6,8-triBrQ)) ve bu molekülden yeni sentezlenen piperazin/morfolin sübstitüe kinolin türevlerin antiproliferatif ve sitotoksik aktivitelerinin belirlenmesi için BrDU Eliza hücre proliferasyonu ve LDH sitotoksisite testleri uygulandı. BrDU Eliza hücre proliferasyonu testine göre, 3,6,8-tribromokinolin bileşiği HeLa, HT29 ve C6 hücre hatlarında proliferasyonu inhibe etmezken, 3-morfolin ve 3-piperazin sübstitüe bromokinolin türevleri hücre spesifik olarak C6 hücre hatlarında kontrol bileşiği olan 5-Florourasil’e (5-FU) kıyasla daha yüksek antiproliferatif aktivite göstermiştir. Sitotoksisite testlerine göre, in vitro sıvılarda 3-piperazin türevi ile muamele edilen C6 hücre hattında LDH enzimi %15 oranıda tesbit edilirken, 3-morfolin türevinde ise bu oran yaklaşık %40 olarak belirlenmiştir. Sonuç olarak, 3,6,8-tribromokinolin’in morfolinli türevi C6 hücrelerini sitotoksisite ile beraber farklı bir mekanizmaile etkilediği tahmin edilmektedir. Bu çalışma Tübitak-1001 programı, 112T394 nolu proje tarafından desteklenmiştir. Kaynaklar: [1] Chrysselis MC., Rekka AE., Kourounakis PN., J. Med. Chem. 43, 609-612, 2000. [2] Çelik İ., Akkurt M., Ökten S., Çakmak O., Garcia-Granda S., Acta Crystallogr Sect E, E66, o3133, 2010. [3] Ökten S., Çakmak O., Tetrahedron Lett. 56, 5337–5340, 2015. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Kinolin, tribromokinolin, morfolin, antiproliferatif aktivite, sitotoksisite. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 289 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0136 Semisynthesis and Kappa Opioid Receptor Activity of Neoclerodane Diterpenes Anil Yilmaz1, Rachel Saylor Crowley2, Alexander M. Sherwood2, Thomas E. Prisinzano2 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Istanbul Technical University, 34469 Maslak, Istanbul, Turkey. 2 Department of Medicinal Chemistry, School of Pharmacy, The University of Kansas, Lawrence, Kansas 66045, USA. 1 Columbin is a neoclerodane diterpene isolated from the roots of Jateorhiza and Tinospora species [1]. These species generally grow in Asia and Africa and have been used in folk medicine for their apparent analgesic and antipyretic activity [2]. Columbin is of particular interest due to its structural similarity to the known kappa opioid receptor (KOR) agonist salvinorin A [3]. Given that the KOR is of interest in the study of many serious diseases, such as anxiety, depression and drug addiction, obtaining natural or semisynthetic molecules with KOR activity has gained much interest recently [4]. For this reason, in the present study derivatives of columbin were designed and synthesized using known structure-activity relationships of salvinorin A at KORs. The structures of columbin analogues prepared were elucidated by NMR and mass spectroscopies and their KOR activity was investigated in vitro by inhibition of forskolin-induced cAMP accumulation. Slight improvements in KOR activity were observed in columbin derivatives over their parent compound, however, despite the structural similarities to salvinorin A, neither columbin nor its derivatives were potent KOR ligands. This work represents not only the first evaluation of columbin and it derivatives at the KOR but also the first work to explore synthetic strategies that are tolerated on the columbin core. Acknowledgements: This work was supported by DA018151 and GM111385 (to TEP), The Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK) (1059B141400648) (to AY), GM008545 (to RSC) and AFPE Pre-doctoral Fellowship in Pharmaceutical Sciences (to RSC). Support for the NMR instrumentation was provided by NIH Shared Instrumentation Grant #S10RR024664 and NSF Major Research Instrumentation Grant #0320648. The content is the sole responsibility of the authors and does not necessarily represent the official views of the National Institute on Drug Abuse, National Institutes of Health, or the National Science Foundation. References [1] Huang WH., Zhu RH., Acta Chim Sinica. 23, 210, 1957. [2] Kohno H., Maeda M., Tanino M., Tsukio Y., Ueda N., Wada K., Sugie S., Mori H., Tanaka T., Cancer Lett. 183 (2), 131-139, 2002. [3] Cunningham CW., Rothman RB., Prisinzano TE., Pharmacol Rev. 63, 316–347, 2011. İlaç BB., ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Res. Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals [4] Bruchas MR., Land Chavkin C., Brain 1314, 44–55, 2010. and Pharmacies www.ivekkongre.com Keywords: Columbin, neoclerodane diterpenes, opioid receptor activity, structure–activity relationship, semisynthesis 290 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0137 Endemik Phryna ortegioides (Fish. & C.A.Mey.) Pax & K. Hoffm Türünün Bazı Doğal Sekonder Metabolitlerinin HeLa ve PC3 Hücrelerine Karşı Antiproliferatif Aktiviteleri İbrahim Halil Geçibesler1, Muhammed Altun2, Lütfi Behçet3, İbrahim Demirtaş2 1 Bingöl Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü, 12000, Bingöl 2 Çankırı Karatekin Üniversitesi, Fen Fakültesi Kimya Bölümü, 18000, Çankırı 3 Bingöl Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, 12000, Bingöl Phryna ortegioides (Fish. & C.A.Mey.) Pax & K. Hoffm türünden kromatografik yöntemler ile saflaştırılan 7,5′-dimethoxyisoetin, homoorientin-6′′-4-O-methyl-myo-inositol, isoorientin (3), genkwanin (4), dihydrokaempferol,7,4′-dimethylether (5), eriodictyol 7,4′-dimethylether (6), D-(+)-pinitol (7) ve 3-O-β-Dglucopyranosyl spinasterol (8) bileşiklerinin HeLa (İnsan Rahim Kanseri) ve PC3 (İnsan Prostat Kanseri) hücrelerine karşı antiproliferatif aktiviteleri araştırıldı. İzole edilen bileşikler P. ortegioides türünden ilk defa izole edilmiş olup, 7,5′-dimethoxyisoetin, homoorientin-6′′-4-O-methyl-myo-inositol bileşikleri ise yeni bileşiklerdir. Bu bağlamda bu yeni bileşiklerin ve diğer izole edilen bileşiklerin dünya genelinde görülme sıklığı en fazla olan rahim ve prostat kanserlerine karşı etkinlikleri gerçek zamanlı izlemek için xCELLigence sistemi (Roche RTCA) ile karşılaştırmalı olarak test edildi. Antiproliferatif aktivite testi için test bileşiklerinin konsantrasyonları. 10 ppm, 50 ppm ve 100 ppm olarak test süresi 51 saat olarak ayarlandı. Saf bileşikler içerisinde PC3 hücre hattına karşı flavon ve onun türevi bileşikler yüksek antiproliferatif aktivite gösterirken D-(+)-pinitol ve 3-O-β-D-glucopyranosyl spinasterol bileşikleri aktivite göstermemiştir. Aynı şekilde HeLa hücrelerine karşı yüksek aktiviteyi flavon türevli bileşikler gösterirken, D-(+)-pinitol çok zayıf bir aktivite göstermiş olup, 3-O-βD-glucopyranosyl spinasterol bileşiği ise bu hücre tipine karşı inaktif bulunmuştur. P. ortegioides türünden izole edilen bileşiklerin antiproliferatif aktivite test sonuçları genel olarak değerlendirildiğinde metoksi grupları ihtiva eden flavon bileşikleri HeLa ve PC3 hücre hatlarına daha yüksek bir antiproliferatif aktivite gösterdiği söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Phryna ortegioides, PC3, xCELLigence, 7,5′-dimethoxyisoetin, HeLa www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 291 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0138 Evaluation of some new 6-(4-bromophenyl)imidazo[2,1-b] thiazole derivatives as antiviral agents Nuray Ulusoy Güzeldemirci1, Elif Gürsoy1, Lieve Naesens2 1 Department of Pharmaceutical Chemistry, Faculty of Pharmacy, Istanbul University, 34116 Beyazıt, İstanbul, Turkey 2 Rega Institute for Medical Research, KU Leuven, B-3000 Leuven, Belgium New N2-cycloalkylidene-(6-(4-bromophenyl)imidazo[2,1-b]thiazol-3-yl)acetic acid hydrazides (Figure 1) were synthesized by reacting 6-(4-bromophenyl)imidazo[2,1-b]thiazol-3-yl)acetic acid hydrazides with cyclohexanones or cyclopentanone [1]. The structures of the title compounds were established by spectral data (IR, 1H-NMR, 13C-NMR and EIMS) and elemental analysis. The synthesized compounds were evaluated for antiviral activity against against diverse DNA and RNA viruses in CRFK, HeLa, HEL, MDCK, Vero and MT4 cell cultures. Keywords: Imidazo[2,1-b]thiazole, cycloalkylidenehydrazide, synthesis, antiviral activity Figure 1. Title compounds. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 292 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0139 Synthesis, Antioxidant and Anticholinesterase activities of Some New Substitue-N-(1-(4-morpholinophenyl)ethylidene) benzohydrazide Bedriye Seda Kurşun Aktar1, Yusuf Sicak2, Mehmet Öztürk3, Emine Elçin Oruç Emre4, İbrahim Demirtaş5, Ayşegül Karaküçük İyidoğan4 Department of Property Proctection and Security, Yapraklı Vocational School, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 2 Department of Herbal and Animal Production, Köyceğiz Vocational School, Muğla Sıtkı Koçman University, 48800, Muğla, Turkey 3 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Mugla Sıtkı Koçman University, 48210, Muğla, Turkey 4 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Gaziantep University, 27310, Gaziantep, Turkey 5 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Çankırı Karatekin University, Çankırı, Turkey 1 Hydrazones possess an important class of biologically active drug molecules. And hydrazones are synthesized as drugs to have with less toxicity and high effects. Benzoylhydrazones containing the -CONHN=C- group have gained importance because of physiological and pharmacological activities associated with them. Searching for the therapeutic agents, novel series of substituted-Nʹ-(1-(4-morpholinophenyl)ethylidene) benzohydrazide derivatives were synthesized by condensation with 1-(4-morpholinophenyl)ethanone and substituted benzohydrazide. The in vitro antioxidant and anticholinesterase activities of newly synthesized hydrazone derivatives were carried out. The antioxidant activity was determined by four complimentary assays; namely, β-carotene-linoleic acid, DPPH radical scavenging, ABTS cation radical scavenging, and CUPRAC methods. The anticholinesterase activity was determined by using Ellman's method against acetylcholine- and butyrylcholinesterase which were the chief enzymes of Alzheimer's disease. Acknowledgements: This study was supported by the Gaziantep University Scientific Research Projects Governing Unit (BAPYB) (Project no: FEF.14.01), Turkey. Keywords: Hydrazide-Hydrazone, Antioxidant acitivity, Anticholinesterase activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 293 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0140 The new azo-oxime compounds and their therapeutic applications for the treatment of oxidative stress Muhammet Köse, Reyhane Köse, Mükerrem Kurtoglu Kahramanmaaras Sutcu Imam University Superoxide anion (O2-) and other reactive oxygen species (ROS) are the main sources of oxidative stress. Reactive oxygen species are considered to be associated with several diseases such as Parkinson, Alzheimer’s and Cancer. The studies have shown that the level of superoxide in the cells of Cancer and Alzheimer’s patients is higher than that of healthy people. In the living body, there are enzymes such as superoxide dismutase enzymes (SOD) and catalases which have transitional metal ions in their active sites (functioning region) for the dismutation of these reactive species. With the aim of prepaparing new therapeutics. In this study, we prepared two new azo-oxime compounds and their Cu(II) and Ni(II) complexes. Superoxide dismutase (SOD) activity of the Cu(II) and Ni(II) complexes were tested and compared with the literature values. The Kcat values for SOD activity show that the complexes possess significant catalytic activity for the dismutation of superoxide compared to the data of some complexes and natural SOD enzymes given in the literature. The Kcat values for SOD activities of the complexes were found to be lower than natural enzymes. The complex [Cu(L3)2] is the SOD mimic amongst the tested complexes with Kcat of 1.4 × 107 M-1 s-1. Acknowledgements: The authors are grateful to Kahramanmaras Sutcu Imam University Science Project unit for the financial support for this study (Project Number: 2015/3-42 YLS). Keywords: Azo-oxime, X-ray Crystallography, SOD activity. The proposed mechanism for superoxide dismutation by the azo-oxime compounds. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 294 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0141 Major depresif bozukluklar ve ilaçlar Muhammed Alp Şengüllü, Nuray Ulusoy Güzeldemirci İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Ana Bilim Dalı, 34116 Beyazıt, İstanbul, Türkiye Hipokrat, M.Ö. 400 senesinde mani ve melankoli kelimelerini kullanmak suretiyle mizaç bozukluklarından bahsetmiştir. Daha sonra melankoli hastalığının kara safradan meydana geldiği üzerinde durulmuş, takip eden yıllarda Areatus ise manik depresif durumların birbirleriyle ilgili durumlar olduğunu bildirmiştir [1]. Majör depresif bozukluk (MDB) sık görülen ve topluma maliyeti yüksek olan yıkıcı bir bozukluktur. Veriler, depresyonda en sık görülen belirtinin anksiyete olduğunu ve neredeyse tüm depresif kişilerde farklı şiddetlerde bulunduğunu göstermektedir. Yaşam boyu yaygınlığının % 17-19, bir yıllık yaygınlığının ise % 1-9 arasında olduğu bildirilen “Major Depresif Bozukluk” (MDB) [2]; sık görülen, atakları uzun süren, süregenleşme, depreşme ve yineleme oranları yüksek, şiddetli fiziksel ve psikososyal yeti yitimine neden olan yıkıcı bir bozukluktur. Depresyon ve eşlik eden anksiyete belirtilerinin giderilmesinde, trisiklik antidepresanlar, Seçici serotonin gerialım inhibitörleri, Benzodiazepinler, Serotonin ve Noradrenalin gerialım inhibitörleri vb. kullanılmaktadır. Anahtar Kelimeler: Major depresif bozukluk, anksiyete, ilaçlar www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 295 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0142 Yeni p-(benzoilamino)benzoik asit Hidrazit-Hidrazonlarının Sentezi ve Antibakteriyel Etkileri Güler Gürol1, Temel Yıldırım1, Muhammed İhsan Han1, Sadık Kalaycı2, Fikrettin Şahin2, Şükrüye Güniz Küçükgüzel1 1 Marmara Üniversitesi, Farmasötik Kimya Ana Bilim Dalı, İstanbul Yeditepe Üniversitesi, Genetik ve Biyomühendislik Bölümü, İstanbul 2 Aktif farmakofor grup (-CONH-N=C-) yapısını içeren hidrazit-hidrazonlar, heterosiklik bileşiklerin sentezinde ara bileşik olduğu gibi, aynı zamanda çeşitli biyolojik etkilere de sahiptir [1]. Hidrazit yapısında yer alan -NH2 grubunun bloke edilmesi ile, hidrazit-hidrazonların hidrazitlerden daha az toksik olabileceği bilgisiyle, hidrazithidrazonların sentezi önem kazanmıştır. Bu çalışmada; etil 4-(benzoilamino)benzoat, etil 4-aminobenzoatla benzoil klorürün Schotten-Baumann reaksiyonuyla elde edilmiş ve bu bileşiğin hidrazin ile elektrikli mantolu ısıtıcıda gerçekleşen sübstitüsyon reaksiyonu sonucu N-[4-(hidrazinilkarbonil)fenil]benzamit kazanılmıştır [2]. N-(2-[(sübstitüefenil/ sübstitüefuril)metilenhidrazinil] karbonilfenil)benzamit bileşikleri literatür araştırmasında, orijinal oldukları tespit edilmiş olup, bileşiklerin fiziksel, kimyasal, kromatografik ve spektroskopik yöntemler kullanılarak tanımlamaları yapılmıştır. N-(2-[(sübstitüefenil/ sübstitüefuril)metilenhidrazinil] karbonilfenil)benzamit bileşikleri çeşitli bakteri, fungal suşlar üzerinde antibakteriyel etkileri test edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Antibakteriyel aktivite, hidrazit-hidrazon, Schotten-Baumann reaksiyonu www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 296 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0143 Medya ve İlaç Ahmet Özdemir1, Mehlika Dilek Altıntop1, Emine Merve Güngör2 1 Anadolu Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, 26470 Eskişehir, Türkiye Anadolu Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, 26470 Eskişehir, Türkiye 2 Medyanın en aktif kolu olan sosyal medya toplumun her kesiminden kişi ve kurumları bünyesine katmaktadır. Bu arada hızla gelişen ve kapsamını günden güne büyüten sosyal medyada bazı sektörler açısından dönüşüm sancıları yaşanmaktadır; bunların başında sağlık sektörü gelmektedir. Sağlık sektörü kendi bünyesinde kısıtlayıcı koşullara sahiptir ve sektörün gerek içerik gerekse sosyal medya üzerinden yapacağı pazarlama aktivitelerinde birçok konuya dikkat etmesi gerekmektedir. Son birkaç yıl içinde, Facebook, YouTube, Twitter ve diğer sosyal medya araçlarının sağlık mesajları yaymak için kullanımı önemli derecede artmıştır ve yükseliş trendi devam etmektedir. Bu çalışmada medya ve onun alt dalı olan sosyal medyanın insanların ilaçlar konusunda yönelimlerini nasıl etkilediğinin ölçülmesi amaçlanmıştır. Anket, Google Documents formatında oluşturulmuştur. Toplam 531 kişiye yapılan anket uygulaması sonucunda elde edilen veriler analiz edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Sosyal Medya, Sağlık Bilinci, Facebook, Google Documents www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 297 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0144 Antiepileptik İlaçlarda Yenilikçi Yaklaşım Tuğçe Kala, Nuray Ulusoy Güzeldemirci İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı Antiepileptiklerle yapılan tedavide amaç yan etkiler olmadan tüm nöbetleri durdurmak olsa da ilk tedavi ile ancak %60 hastada nöbetler kontrol altına alınabilmekte, hastaların %40’ında ise alternatif tedaviye ihtiyaç duyulmaktadır. Politerapiye rağmen yaklaşık %20 hasta ise nöbet geçirmeye devam etmektedir. Eski antiepileptiklerle baş ağrısı, sersemlik hissi, diplopi, yorgunluk ve ataksi gibi doza bağımlı yan etkiler görülebilmektedir. Bugün eski antiepileptiklerin kullanılma nedenleri hekimin bu ilaçlarla fazla deneyiminin olması, kendini rahat hissetmesi ve maliyetin az olmasıdır. Yeni antiepileptik ilaçlar ise antiepileptik tedavide kar-zarar dengesini iyileştirmek amacı ile geliştirilmişlerdir. Yeni antiepileptik ilaçlar ikinci kuşak ve üçüncü kuşak olarak sınıflanmaktadır. Bunlar etkinliklerinden başka iyi tolere edilebilmeleri ve farmakokinetik profillerinin de daha iyi olmaları nedeni ile dikkat çekicidirler. Bunlara örnek olarak lamotrijin, okskarbazepin, rufinamid, zonisamid ve vigabatrin verilebilir. Bu alanda çalışmalar minimal yan etki oluşturmak, nöbetlerin altında yatan sebepleri aydınlatmak vb. amaçlarla sürekli bir gelişim göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Antiepileptik ilaçlar, nöbet, tedavi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 298 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0145 Ru(III), Cr(III), Fe(III) complexes of Schiff base ligand bearing phenoxy groups: Application of as a catalyst for the synthesis of vitamin K3 Ali Çapan1, Serhan Uruş2, Mehmet Sönmez1 1 Department of Chemistry, Faculty of Science and Arts, Gaziantep University, 27310, Gaziantep, Turkey 2 Department of Chemistry, University of Sütçü İmam, 46000, Kahramanmaraş, Turkey In recent years, the planing and synthesis of polydentate phenoxy Schiff base and their metal complexes have been a fascinating area of research because of their importance in basic and applied science [1,2]. Schiff base complexes are among the most explored types of compounds in coordination chemistry. Some of them play an important role in catalysis (including enantioselective synthesis), materials science, and biochemistry. Many Schiff base complexes indicate some exciting properties, such as catalytic reactions [3] and as models for biological systems [4,5]. Generally, the electronic and structural properties of the ligands play an important role in the catalytic properties [6]. Moreover, the catalytic epoxidation of olefins is of great interest for science and industry. This interest, the development of new, more efficient and generally applicable catalysts is the driving force for persistent scientific developments in this field. Besides the most known complexes of Fe and Ru have emerged as potential alternatives as homogeneous catalysts. Especially, it was evidenced that Fe (III) complexes perform high catalytic activity in peroxidative oxidation of cycloalkanes [7-9]. *This study is supported by a grant (Project number: FEF.14.07) from Presidency of Scientific Research Projects of Gaziantep University. References: [1] Cozzi PG (2004) Metal–Salen Schiff base complexes in catalysis: practical aspects. Chem Soc Rev 33: 410-421. [2] Temel H, Çakır Ü, Uğraş Hİ, Şekerci M (2003) The Synthesis, Characterization and Conductance Studıes of new Cu(II), Ni(II) and Zn(II) Complexes wıth The Schiff Base Derived From 1,2-Bis-(oAminophenoxy)Ethane and Salicylaldehyde. J Coord Chem 56: 943-951. [3] Gupta KC. Sutar Ak (2008) Catalytic activities of Schiff base transition metal complexes. Coord Chem Rev 252: 1420-1450. [4] Sönmez M, Çelebi M and Berber İ (2010) Synthesis, spectroscopic and biological studies on the new symmetric Schiff base derived from 2,6-diformyl-4-methylphenol with N-aminopyrimidine. Eur J Med Chem 45: 1935-1940. [5] Gülcan M, Sönmez M, Berber İ (2012) Synthesis, characterization and antimicrobial activity of a new pyrimidine Schiff base and its Cu(II), Ni(II), Co(II), Pt(II) and Pd(II) complexes. Turk J Chem 36: 189200. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [6] Jacobsen EN, Zhang W, Guler (1991) ML Electronic tuning of asymmetric catalysts. J Am Chem Soc 113: 6703. [7] Rana VB, Singh DP (1986) Dinuclear Trivalent Chromium, Mangenese, Iron and Cobalt Complexes Bridged by Aromatic Diamines. Transit Met Chem 11: 23-26. [8] Miah MAL, Tarafder MTH (1986) Novel Peroxo Complexes of Zirconium Containing Organic-Ligands. www.ivekkongre.com 299 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Inorg Chem 25: 2265-2268. [9] Kopylovich MN, Mac Leod TCO, Haukka M, Amanullayeva GI, Mahmudov KT, Pombeiro AJL (2012) Aquasoluble iron(III)-arylhydrazone-β-diketone complexes: Structure and catalytic activity for the peroxidative oxidation of C5–C8 cycloalkanes. J Inorg Biochem 115-72. Keywords: Schiff base, metal complexes, catalyst, vitamin K, menadione. Catalysts The possible reaction mechanism of the ligands www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 300 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0146 Detection of anticancer activity and mechanism of action of the new phenanthrene compounds SD2, SD3 and SD4 Tuğba Kul Köprülü1, Şaban Tekin2, Seda Duman3, Kıymet Berkil Akar4, Osman Çakmak5 1 Central Research Laboratory, Gaziosmanpasa University Department of Molecular Biology & Genetics, Gaziosmanpasa University 3 Department of Chemistry, Gaziosmanpasa University 4 Department of Bioengineering, Gaziosmanpasa University 5 Graduate School of Health Sciences, İstanbul Gelişim University 2 Phenanthrenes and their substituted analogs are well known to exhibit various biological activities such as antimicrobial, cytotoxic, antifungal and antimalarial [1]. The aim of this study was to investigate the anticancer properties and mechanism of action of the novel phenanthrene derivatives, SD2, SD3 and SD4. Anticancer and cytotoxic activities of SD2, SD3 and SD4 were tested on HeLa (Human cervix carcinoma), HT29 (Human colon carcinoma),) and C6 (Rat brain carcinoma) cell lines in vitro using sulphorhodamine B (SRB), BrdU Cell Proliferation ELISA, and lactate dehydrogenase (LDH) assays. The mechanism of anticancer activity of SD2, SD3 and SD4 were determined using DNA laddering assay which indicates appoptosis. Results indicated that the newly synthesized phenanthrene derivatives, SD2, SD3 and SD4 were more antiproliferative and cytotoxic against tumor cells than anticancer drug, 5-Flourourasil (5-FU). SD2, SD3 and SD4 caused DNA laddering in tumor cells in DNA laddering assays, indicating that they inhibit proliferation of tumor cells through apoptosis. The results showed that the novel compounds, SD2, SD3 and SD4 have anticancer drug potential with high antiproliferative activity against tumor cells in vitro. Keywords: Biological Activity, Bromophenantrene, Cytotoxicity, Phenanthrene Cytotoxic activities of SD2, SD3 and SD4 against C6 Cell Line www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies LDH test results showed that SD2, SD3 and SD4 were more cytotoxic than 5-FU on C6 cell line 301 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Determination of antiproliferative activities of SD2, SD3, SD4 on C6, HeLa, HT29 cancer cell lines by BrdU Cell Proliferation ELISA Antiproliferative activity of SD2, SD3 and SD4 were determined using a colorimetric immunoassay for the quantification of cell proliferation, based on the measurement of BrdU incorporation during DNA synthesis. All experiments were performed in triplicate. Effect of SD2, SD3 and SD4 on DNA fragmentation Induction of DNA fragmentation by SD2 in C6 cancer cell line. M: Marker (1 kb), C (+): Camptothesin DNA was isolated and electrophoresed in 1.5% gels.. Gels were visualised under UV light on a transilluminator and photographed. DNA fragmentation analysis showed that SD2 caused the laddering of cellular DNA www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 302 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0147 The antiproliferative activities against C6 cell of extracts of Pinus brutia Ten Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Pinus brutia Ten. resin was used as a chewing gum to clean teeth and prevent bad breath. The resin is applied on wounds and cuts in Turkey [1]. The aim of the study was to determine the antiproliferative against C6 cells of Pinus brutia Ten. extracts. For this purpose, Pinus sylvestris L. was collected from Amasya-Turkey and were dried in the shade in room conditions. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), ethanol (EtOH), methanol (MeOH), respectively. Antiproliferative effects of the extracts were investigated on C6 cell lines using proliferation BrdU ELISA assay [2]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls. All the extracts of P. Brutia (except EtOH) have higher antiproliferative activity against C6 cell than 5-FU. References [1] Satil F, Selvi S, Polat R. J Food Agric Envir, 2011, 9 (3-4): 1059-1063. [2] Gürdere, MB., Kamo, E., Budak, Y., Sahin Yaglioglu, A., Ceylan, M., Turkish Journal of Chemistry. DOI: 10.3906/kim-1604-84, 2016. Keywords: Pinus brutia Ten., antiproliferative activity, extract, solvent extraction, C6 cell The antiproliferative against C6 cells of Pinus brutia Ten.extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 303 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0148 The antiproliferative activities against C6 cell of extracts of Pinus sylvestris L Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Pinus sylvestris L is a species of pine that spreads throughout the Caucasus, Siberia and North Asia almost all over Europe from the Pinaceae family [1]. The pine needles have antioxidant, antimutagenic, and antiproliferative activities [2]. The aim of the study was to determine the antiproliferative against C6 cells of Pinus sylvestris L. extracts. For this purpose, Pinus sylvestris L. was collected from Amasya-Turkey and were dried in the shade in room conditions. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), ethanol (EtOH), methanol (MeOH), respectively. Antiproliferative effects of the extracts were investigated on C6 cell lines using proliferation BrdU ELISA assay [3]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls.The P. sylvestris hexane and CHCl3 extracts have higher antiproliferative activity against C6 cell than 5-FU. References [1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Sarıçam_(bitki) (23.03.2017) [2] Lee, SJ., Lee, KW., Hur, HJ., Chun, JY., Kim, SY., Lee, HJ. Ann N Y Acad Sci. 1095,536–544, 2007. [3] Gürdere, MB., Kamo, E., Budak, Y., Sahin Yaglioglu, A., Ceylan, M., Turkish Journal of Chemistry. DOI: 10.3906/kim-1604-84, 2016. Keywords: Pinus sylvestris L., antiproliferative activity, extract, solvent extraction, C6 cell The antiproliferative against C6 cells of Pinus sylvestris L. extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 304 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0149 The biological activities of Pinus nigra J.F. Arnold extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Pinus species have used in pharmaceutical and cosmetic sectors. For instance; rheumatic disorders and muscle pain and anti-aging cosmetics [1].The aim of the study was to determine the antiproliferative against C6 cells of Pinus nigra J.F. Arnold extracts. For this purpose, P. nigra L. was collected from Amasya-Turkey. After, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), ethanol (EtOH), methanol (MeOH), respectively. Antiproliferative effects of the extracts were investigated on C6 cell lines using proliferation BrdU ELISA assay [2]. 5-fluorouracil (5-FU) was used as positive controls. The P. nigra EtOH and MeOH extracts have higher antiproliferative activity against C6 cell than 5-FU. References [1] Yonei, Y., Mizuno, Y., Katagiri, E. Anti-Aging Med. Res., 1, 48–58, 2004. [2] Gürdere, MB., Kamo, E., Budak, Y., Sahin Yaglioglu, A., Ceylan, M., Turkish Journal of Chemistry. DOI: 10.3906/kim-1604-84, 2016. Keywords: Pinus nigra J.F. Arnold, antiproliferative activity, extract, solvent extraction, C6 cell The antiproliferative against C6 cells of Pinus nigra J.F. Arnold extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 305 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0150 Bazı Disübstitüe Takrin Türevlerinin Antialzhemier Aktivitelerinin Belirlenmesi Makbule Ekiz1, Ahmet Tutar2, Salih Ökten3, Burcu Bütün4, Gülaçtı Topcu5 Düzce Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, 81620, Düzce Sakarya Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Serdivan, 54187, Sakarya 3 Kırıkkale Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, 71450, Yahşihan, Kırıkkale 4 Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Bölümü, 34093, İstanbul 5 Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmakognozi/Fotokimya Kimya Bölümü, 34093, İstanbul 1 2 Takrin, anti alzhemier ilacı olarak kullanılan ilk AChE inhibitörüdür. Alzhemier semptonlarına karışı faydalı etkisi olmakla birlikte tedavi amaçlı kullanımında ciddi yan etkileri de belirlenmiştir [1]. Bu sebep dolayısı ile AChE inhibitörü geliştirme çalışmaları yapılmaktadır. Hatta AChE inhibitörü olarak ikinci kuşak Donepezil ilacı geliştirilmiştir. Grubumuz tarafından Friedlander halkalaşma reaksiyonları ile yeni dibromo takrin türevleri sentezlenmiştir [2]. Bu çalışmanın akabinde bromo takrin türevlerine yerdeğiştirme reaksiyonları uygulanarak bir seri yeni disübstitüe takrin türevleri elde edilmiştir [2]. Güncel bu çalışmada, grubumuz tarafından sentezlenen MYDR-40, MEA-1, MEA-2, MEA-4, MEA-11 kodlu bromo, tiyometil, silil ve siyano sübstitüe takrin bileşiklerinin DTNB metodu kullanılarak anticholinesterase aktiviteleri belirlendi. Elde edilen bulgulara göre, MEA-1 (IC50= <<< 0.1) ve MEA-2 (IC50= <<< 0.1) kodlu bileşikleri, kontrol bileşikleri olan takrin ve galanthamine ile karşılaştırıldığında asetilcholinesterase enzimine karşı yüksek inhibisyon gösterirken MEA-11 (IC50= <<< 0.1) bileşiği ise butyrylthiocholinesterase enzimini çok düşük konsantrasyonlarda inhibe ettiği belirlenmiştir. Bu sonuçlar takrin halkasına bağlı farklı grupların cholinesterase enzimlerine karşı seçici inhibisyon gösterdikleri tahmin edilmektedir. Sonuç olarak, MEA-1, MEA-2 ve MEA-11 bileşikleri AChE ve BChE inhibitörü olma potansiyeline sahiptir. İlaç olma potansiyellerinin daha ileri preklinik çalışmalarla belirlenmesi gerekir. Bu çalışma Sakarya Üniversitesi BAP, 2014-02-04-008 nolu proje tarafından desteklenmiştir. Kaynaklar: [1] Cheng X M. Ann. Rep. Med. Chem., 29, 3311994. [2] Ekiz M., Tutar A., Ökten S., Tetrahedron, 72, 5323-5330, 2016. Anahtar Kelimeler: Takrin, bromotakrin, siyanotakrin, anticholinesterase aktivite, AChE inhibitörü. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 306 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0151 Synthesis of some new triazole-quinazolin-4(3H)-one hybride molecules as potential pancreatic lipase inhibitor Meltem Menteşe, Nesrin Karaali, Emre Menteşe Department of Chemistry,Art and Science Faculty, Recep Tayyip Erdogan University, Rize, Turkey Obesity is widely recognized as a major public health problem which is caused by an imbalance between energy intake and expenditure. Obesity can cause different serious diseases, including hypertension, hyperlipidemia, arteriosclerosis, and type II diabetes [2]. Pancreatic lipase plays a key role for fat digestion. Moreover, pancreatic lipase inhibitors, such as orlistat, are used as therapeutic agents for curing obesity [3]. In this study, some bioactive triazole-quinazolin-4(3H)-one hybride molecules have been synthesized and their lipase inhibition activities have been investigated. The results indicated that these hybride compounds showed strong anti-lipase activity. This work was supported by the Scientific and Technological Research Council of Turkey (TUBITAK) under the project number of 115Z885. Keywords: Quinazolin-4(3H)-one, Triazole, Orlistat, Pancreatic lipase Target compounds www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 307 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0152 The Secondary Metabolites and Biological Activity of Abies nordmanniana subsp. nordmanniana Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Abies is an important genus of the Pinaceae family and are spread Asia, European, North and Middle America, and North Africa highlands with about fifty species [1]. Abies nordmanniana subsp. nordmanniana (ANN) was known as Doğu Karadeniz Göknarı. ANN from Akçaabat/Trabzon was collected and extracted with ethyl acetate (EtOAc), acetone and ethanol (EtOH). The phenolic compounds of extracts were determined HPLCTOF/MS. In the ANN EtOAC extract was shown quercetin (1) and gentisic acid (2) as main components. As a main components gentisic acid (2) and 4-hydroxybenzoic acid (3) from ANN acetone extract and gentisic acid (2) and catechin (4) from ANN methanole extract were detected. The highest activity against HeLa cells was observed in ANN acetone and MeOH extracts. All extracts (except EtOAC extract) were observed high anticancer activity against C6 cell compare with 5-fluorouracil that was used as standard compound. References [1] Zheng WJ., Fu LG., JFlora Reipublicae Popularis Sinicae, Ed. Z. Y. Wu, Science Press, Beijing, p. 55, (1978). This study was funded by the Project Support Unit of Çankırı Karatekin University (Project No: FF170215B35). Keywords: Abies nordmanniana subsp. nordmanniana, HPLC-TOF/MS, C6 cell, HeLa cell, anticancer The Secondary Metabolites of Abies nordmanniana subsp. nordmanniana www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 308 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0153 Nickel(II) Complexes Based On Tetradentate Thiosemicarbazone: Synthesis, Structural Analysis And Cytotoxic Efficiency On Leukemia Cells Mediha Süleymanoğlu1, Serap Erdem Kuruca1, Büşra Kaya2, Bahri Ülküseven2 Physiology Department, Istanbul Medical Faculty, Istanbul University, Istanbul, Turkey 2 Department of Chemistry, Istanbul University, Istanbul, Turkey 1 Transition metal complexes with thiosemicarbazone ligands have attracted remarkable attention because of their interesting chemical and biological properties. These compounds have been investigated for various medicinal applications such as potential antiviral, anticancer, antitumor, antibacterial agents [1]. Among them some of nickel(II) and iron(III) complexes with tetradentate thiosemicarbazone derivatives demonstrated cytotoxic activity against K562 leukemia cell line [2,3,4]. The studies on metal complexes of the tetradentate thiosemicarbazones are noteworthy in regards of development of the chemotherapy agents. By the study, the nickel(II) complexes having one 5- and two 6- numbered chelate rings were synthesized using N1-acetylacetone-S- allyl- and propyl-thiosemicarbazones as starting materials. The complexes were characterized using elemental analysis and spectroscopic methods. Crystal structure of N1-acetylacetone-N43,5-dichlorosalicylidene-S-allyl-thiosemicarbazidato nickel(II) as a representative of this complex series was determined by single crystal X-ray diffraction technique. The cytotoxicity determination of the nickel(II) complexes was realized by 3-(4,5-dimethylthiazol-2-yl)-2,5-diphenyltetrazolium bromide (MTT) assay on K562 chronic myeloid leukemia and HUVEC human endothelial cell lines. This study was supported by TÜBİTAK-1001. Project number 214Z073. References [1] Sobiesiak M., Cieslak M., Krolewska K., et al., New J. Chem., 40, 9761-9767, 2016. [2] Bal Demirci T., Congur G., Erdem A., Erdem-Kuruca S., Ozdemir N., et al., New Journal of Chemistry, 39, 5643-5653, 2015. [3] Bal Demirci T., Atasever B., Solakoğlu Z., Erdem-Kuruca S., Ülküseven B., Eur. J. Med. Chem.42, 161 -167, 2007. [4] Atasever B., Ülküseven B., Bal-Demirci T., Erdem-Kuruca S., Solakoğlu Z., Invest New Drugs, 28, 421-432, 2010. Keywords: Cytotoxic activity, MTT, Nickel(II) complexes, Thiosemicarbazone Fig.1. The chelate complexes of tetradentate thiosemicarbazones www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 309 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0154 Anticancer Activity Evaluation of Thamnobryum alopecurum (Hedw.) Nieuwl. ex Gangulee extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 Bryophyte extracts have some biological activity, such as, antioksidant [1], antimicrobial and antifungal [2] and antifeedant [3]. But there is no the study on phytochemical analysis of Thamnobryum alopecurum (Hedw.) Nieuwl. ex Gangulee moss. In this study; we aimed to determine the anticancer activity against rat brain tumour (C6 cell) of Thamnobryum alopecurum (Hedw.) Nieuwl. ex Gangulee moss. The mosses were collected from Sinop. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), nbutanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The potency of inhibition: for C6 at 100 µg/mL concentration; 5-FU> MeOH extract> CHCl3 extract> EtOAc extract> n-BuOH extract> Hexane extract. References [1] Pejin, B., Bogdanović-Pristov, J. Hem. ind. 66 (5), 723–726, 2012. [2] Deora, GS., Vishwakarma, G., Suhalka, D. Journal of Pure And Applied Microbiology, 5(1), 253- 256, 2011. [3] Tsubota, H., Kuroda, A., Masuzaki, H., Nakahara, M., Deguchi, H. Journal of The Hattori Botanical Laboratory, 100, 517-525, 2006. Keywords: Thamnobryum alopecurum (Hedw.) Nieuwl. ex Gangulee, moss, C6 cell, anticancer, 5-FU Anticancer Activity Evaluation of Thamnobryum alopecurum extracts. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 310 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0155 Iron(III) Complexes As Potential Anticancer Agents: Synthesis, Characterisation And Cytotoxic Activity Büşra Kaya1, Güneş Özen2, Mediha Süleymanoğlu2, Serap Erdem Kuruca2, Bahri Ülküseven1 1 Department of Chemistry, Istanbul University, Istanbul, Turkey Physiology Department, Istanbul Medical Faculty, Istanbul University, Istanbul, Turkey 2 Some metal complexes of thiosemicarbazones have remarkable biological activities such as antitumor, antiviral, antibacterial, antidiabetic properties. The biological research are often related to palladium, platinum and copper complexes of bi- and tridentate thiosemicarbazones [1]. In recent years, iron (III), nickel (II) and oxovanadium(IV) complexes of tetradentate (N2O2) S-alkyl-thiosemicarbazones were studied in the context of biological efficiencies which are cytotoxicity [2,3], antioxidant, [4] and insulin mimetic features [5]. The report deals synthesis and cytotoxicity ability of six iron complexes based on N2O2 chelating thiosemicarbazones. The template reaction of acetylacetone-S-alkyl thiosemicarbazone with 3,5-dichloro, 3and 4-methoxy-substituted salicylaldehyde presence of FeCl3 yields chelates with general formula [FeL(Cl] (Fig 1). Characterisation of the compounds was accomplished by means of elemental analysis, 1H NMR, UVvis, and IR spectra. Cytotoxicity and proliferation potentials of the iron complexes were determined using K562 chronic myeloid leukemia and HUVEC human endothelial cell lines. The results indicate that cytotoxic potential of the complexes depends on substituent species, and also substituent locations. References [1] Bal Demirci T., Congur G., Erdem A., Erdem-Kuruca S., Ozdemir N., et al., New Journal of Chemistry, 39, 56435653, 2015. [2] Bal Demirci T., Atasever B., Solakoğlu Z., Erdem-Kuruca S., Ülküseven B., Eur. J. Med. Chem.42, 161 -167, 2007. [3] Atasever B., Ülküseven B., Bal-Demirci T., Erdem-Kuruca S., Solakoğlu Z., Invest New Drugs, 28, 421-432, 2010. [4] Bal-Demirci T., Şahin M., Özyürek M., Kondakçı E., Ülküseven B., Spectrochim Acta A: Mol Biomol Spectrosc., 126, 317-323, 2014 [5] Yanardag R., Bal-Demirci T., Ülküseven B., Bolkent S., Tunalı S., Bolkent Ş., Eur. J. Med. Chem., 44, 818-826, 2009. This study was supported by TÜBİTAK-1001. Project number 214Z073. Keywords: Thiosemicarbazone, iron(III), structural analysis, cytotoxic activity, K562 Fig.1. R: C3H7, C3H5; R1: 3,5-Cl, 3-OCH3, 4-OCH3 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 311 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0156 The phenolics compounds of the polar extracts from Endemic Abies nordmanniana subsp. equi-trojani and Their Anticancer Activities Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Abies species have many activities including antitumor [1], antibacterial [2], antifungal [3], anti-ulcerogenic [4]. Abies nordmanniana subsp. equi-trojani (ANE) was known as Kazdağı Göknarı. ANE from Edremit/ Balıkesir was collected and extracted with ethyl acetate (EtOAc), acetone and ethanol (EtOH). The phenolic compounds of extracts were determined HPLC-TOF/MS. In the ANE EtOAC and acetone extracts were shown gentisic acid (1) as main components. As a main component catechin (3) and gentisic acid were detected in ANE methanole extract. The highest anticancer activity against HeLa cell was observed in the EtOAc extract. In the acetone extract was determined the strongest against C6 cell. References: [1] Karkabounas S., Assimakopoulos D., Malamas M., Skaltsounis AL., Leonce S., Zelovitis J., Stefanou D., Evangelou A. Anticancer Res. 20, 4391, 2000. [2] Bagci E., Digrak M. Flavour Fragrance J. 11, 251, 1991. [3] Yoneyama S., Togashi I., Honma S., Aoyama M., J. Hokkaido Forest Prod. Res. Inst. 3, 16, 1989. [4] Singh RK., Nath G., Goel RK., Bhattacharya SK. Indian J. Exp. Biol. 36, 187,1998. This study was funded by the Project Support Unit of Çankırı Karatekin University (Project No: FF170215B35). Keywords: Abies nordmanniana subsp. equi-trojani, HPLC-TOF/MS, C6 cell, HeLa cell, anticancer The Anticancer Activities of the polar extracts from Endemic Abies nordmanniana subsp. equi-trojani www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 312 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0157 Evaluation of In vitro Anticancer Activity of Hylocomium splendens (Hedw.) Schimp. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 Bryophyte extracts have demonstrated antimicrobial, antifungal, cytotoxic and many other kinds of biological activities [1-3]. Hovewer, according to our research there is no study on Hylocomium splendens (Hedw.) Schimp. For this reason, in this study were investigated the anticancer activity against rat brain tumour (C6 cell) of H. splendens. The mosses were collected from Sinop. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), n- butanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The ethyl acetate extract was determined highest anticancer activity against C6 cell. References [1] Basile, A., Giordano, S., López- Sáez JA., Cobianchi, RC. Phytochemistry 52,1479, 1999. [2] Asakawa, Y. Pure Appl. Chem. 79, 557, 2007. [3] Selvam, NT., Vengatakrishnan, V., Murugesan S., Kumar SD. Int. J. Pharm. Life Sci. 1,54, 2010. Keywords: Hylocomium splendens (Hedw.) Schimp., moss, C6 cell, anticancer, 5-FU The Anticancer Activity of Hylocomium splendens extracts. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 313 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0158 Synthesis Methods of Ester and Amide Derivatives of NSAIDs and Their Pharmacological Properties Necla Kulabaş, İlkay Küçükgüzel Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Chemistry, Haydarpaşa 34668 İstanbul, Turkey Today, usage of NSAIDs (nonsteroidal anti-inflammatory drugs) is very common. However, NSAIDs damage on GI (gastrointestinal) system and this finding has been proven by many studies [1, 2]. A lot of strategies have arised to modifying classical NSAIDs by adding chemical moieties that release gastroprotective mediators as well as improve the therapeutic efficacy and tolerability of NSAIDs via describing novel targets in the inflammation process [3]. Numerous researchers were aimed to mask the acidic groups of NSAIDs to prevent or reduce damage to the GI system. In recent years, ester and amide derivatives of non-steroid anti-inflammatory agents as prodrug were synthesized to achieve this target and observed that novel derivatives of NSAIDs change selectivity against cyclooxygenase enzymes [4, 5]. Our aim in this work is to exhibit that different synthesis methods of ester and amide derivatives of NSAIDs as a prodrug, and their pharmacological properties. References [1] [2] [3] [4] [5] Halen P.K., Murumkar P.R., Girihar R., Yadav M.R. Mini-Rev Med Chem. 9, 124-139, 2009. Perry L.A., Mosler C., Atkins A. US Pharmacist. 39, 35-38, 2014. Hegazy G.H., Hamed I.A. Bioorg Med Chem. 20,1259-1270, 2012. Mishra A., Veerasamy R., Jain P.K., Dixit V.K., Agrawal R.K. Eur J Med Chem. 43, 2464-2472, 2008. Redasani V.K., Bari S.B. Eur J Med Chem. 56, 134-138, 2012. Keywords: Cyclooxygenase, gastroprotective, NSAIDs, prodrug www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 314 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0159 Synthesis and Antimicrobial Activities of Some Novel Thiazole Compounds Gülhan Turan Zitouni1, Betül Kaya Çavuşoğlu1, Begüm Nurpelin Sağlık2, Ulviye Acar Çevik1 1 Department of Pharmaceutical Chemistry, Anadolu University, Eskişehir, Turkey Doping and Narcotic Compounds Analysis Laboratory, Anadolu University, Eskişehir, Turkey 2 Recently, researchers have shown an increased interest in developing new effective antimicrobial agents that act through different mechanisms than the conventional drugs, particularly for the treatment of the infections of hospitalized and immunosuppressed patients [1-3]. In the search on new antimicrobial agents, thiazole compounds have come forward due to their potential natural action and physicochemical characteristics. Furthermore, several studies have reported that thiazole bearing compounds have antimicrobial activity [4, 5]. In this paper, some new 2-[2-[4-(ethyl/phenyl)cyclohexylidene]hydrazinyl]-4-(4-substitutedphenyl)thiazole derivatives were synthesized and screened for their antimicrobial effects. Antimicrobial activity of the compounds was measured by using broth microdilution method. Chloramphenicol and ketoconazole were used as reference drugs. Among the synthesized compounds, 2-[2-(4-phenylcyclohexylidene) hydrazinyl]-4phenylthiazole and 2-[2-(4-phenylcyclohexylidene)hydrazinyl]-4-(4-chlorophenyl)thiazole have been found to exhibit potency almost 4-fold better than ketoconazole against C. Albicans with MIC90 value of 1.95. References [1] Leeb M., Nature 431, 892-893, 2004. [2] O’Connell KM., Hodgkinson JT., Sore HF., Welch M., Salmond GP., et al. Angew Chem. 52(41), 10706– 10733, 2013. [3] Silver LL. Clin Microbiol Rev. 24(1), 71–109, 2011. [4] Koti RS., Kolavi GD., Hegde VS., Khaji IM. Ind J Chem. 45B, 1900–1904, 2006. [5] Guzeldemirci NU., Kucukbasmac O. Eur J Med Chem. 45(1), 63–68, 2010. Keywords: Thiazole, antimicrobial activiy www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 315 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0160 The Biological Activities of Abietinella abietina (Hedw.) M. Fleisch extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1, Emiç Saray1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 The number of studies on biologically active compounds in bryophytes is rapidly growing, resulting in identification of a large number of specific substances with high biological activity [1-2]. But there is no the study on the anticancer activity against rat brain tumour (C6 cell) of Abietinella abietina (Hedw.) M. Fleisch. In this study; we aimed to determine the the anticancer activity of A. abietina.The mosses were collected from Sinop. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), nbutanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The chloroform extract was determined highest anticancer activity against C6 cell. The potency of inhibition: for C6 at 100 µg/mL concentration; CHCl3 extract> EtOAc extract> 5-FU> Hexane extract> MeOH extract > n-BuOH extract. References [1] Mellegård, H., Stalheim, T., Hormazabal, V., Granum PE., Hardy SP. Lett. Appl. Microbiol. 49, 85–90, 2009. [2] Üçüncü, O., Cansu TB., Özdemir, T., Alpay Karaoğlu, Ş., Yayli N. Turk. J. Chem. 34,825–834, 2010. Keywords: Abietinella abietina (Hedw.) M. Fleisch., moss, C6 cell, anticancer, 5-FU. The Anticancer Activities of Abietinella abietina extracts. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 316 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0161 In vitro Anticancer Activities against C6 Cell Line of Plagiomnium affine (Blandow ex Funck) T.J. Kop. extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 Bryophyte have many biological activities, such as, antimicrobial, antifungal and cytotoxic [1-3]. Hovewer, according to our research there is no study on Plagiomnium affine (Blandow ex Funck) T.J. Kop. For this reason, in this study were investigated the anticancer activity against rat brain tumour (C6 cell) of P. affine. P. affine was collected from Sinop. The mosses were seperated as aerial part and root. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), n- butanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The potency of inhibition: for C6; EtOAc extract> Hexane extract> n-BuOH extract> CHCl3 extract> MeOH extract>5-FU. References [1] Basile, A., Giordano, S., López- Sáez JA., Cobianchi, RC. Phytochemistry 52,1479, 1999. [2] Asakawa, Y. Pure Appl. Chem. 79, 557, 2007. [3] Selvam, NT., Vengatakrishnan, V., Murugesan S., Kumar SD. Int. J. Pharm. Life Sci. 1,54, 2010. Keywords: Plagiomnium affine (Blandow ex Funck) T.J. Kop., moss, C6 cell, anticancer, 5-FU. Anticancer Activities against C6 Cell Line of Plagiomnium affine extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 317 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0162 Synthesis, characterization and catalytic study of Ru(III), Cr(III), Fe(III) complexes of Schiff base ligand bearing phenoxy imin groups Ali Çapan1, Serhan Uruş2, Mehmet Sönmez1 1 Department of Chemistry, Faculty of Science and Arts, Gaziantep University, 27310, Gaziantep, Turkey 2 Department of Chemistry, University of Sütçü İmam, 46000, Kahramanmaraş, Turkey Schiff bases in recent years has been one of the research field of inorganic chemistry. Coordination Compounds of Schiff bases. In particular, phenoxy-benzoyl-imine compounds are a versatile class of ligand which is the application area in large quantities. Phenoxy acetic acid is among the most vital moieties which are associated with potent fungicidal activities. [1] Salen based catalyst for epoxidation reactions, both of which have contributed significantly to the development of the respective fields [2]. The successes of phenoxy-imines are presumably due to the availability of scope for suitable tuning of the sterics and the electronics of the ligand ancillary and also due to their easy synthetic accessibility, as the phenoxy-imines are often prepared by Schiff base condensation reactions [3]. Schiff base complexes of aromatic amines, especially of chemotherapy [4], (some chemical reactions as oxygen carrier to a variety of substrates [5] is used. As well as their complexes agriculture area [6] as an antistatic agent for polymers, polymer Technologies [7]. Additionally Schiff base metal complexes have well catalytic role in many reactions [8]. In this study, Dialdehyde compound which is starting materials, 2,2'-((1,2 phenylenebis(methylene)) bis(oxy)) bis(3-methoxy benzaldehyde), was prepared from the condensation reactions of 2-hydroxy-3methoxybenzaldehyde with 1,2-bis(bromomethyl)benzene. Metal complexes of Novel polydentade Schiff base ligand obtained by condensation of dialdehyde compound and 2-aminophenol were obtained with Fe (III), Cr (III) and Ru (III) chloride salts. The structures of schiff base and metal complexes were determined by FT-IR, 1H-NMR and 13C-NMR,magnetic susceptibility and molar conductivity techniques. The absorption spectra and magnetic moment measurements verified an octahedral environment around the metal (III) ions in the complexes. The complexes were used as catalysts in the synthesis of Vitamin K3, menadione, 2MNQ (2-methyl1,4-naphthoquinone) from the oxidation of 2-methyl naphthalene (2MN) in the presence of hydrogen peroxide, sulfuric acid and acetic acid. Fe(III) complexes showed very efficient catalytic activity with 57 % selectivity in the conversions of 78 %. *This study is supported by a grant (Project number: FEF.14.07) from Presidency of Scientific Research Projects of Gaziantep University. References www.ivekkongre.com [1] Asif Husain MSY, Khan SM, Hasan MM, Alam (2005) 2-Arylidene-4-(4-phenoxy-phenyl)but-3-en-4İlaç ve Eczacılıktaand Küresel Bilgi Paylaşımı activity. / Global Knowledge on Pharmaceuticals Pharmacies olides: Synthesis, reactions biological EurSharing J Med Chem 40:and1394–1404. [2] Donald JD, Ryan MM, Jody LR, Cindy CF, Damon RB, and Joseph HR, (2004) Cyclohexene Oxide/CO2 Copolymerization Catalyzed by Chromium(III) Salen Complexes and N-Methylimidazole: Effects of Varying Salen Ligand Substituents and Relative Cocatalyst Loading, Inorg. Chem. 43 (19): 6024–6034. [3] Kazuhiro M, Bunnai S and Tsutomu K (2007) Asymmetric catalysis of metal complexes with non-planar 318 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS ONNO ligands: salen, salalen and salan, Chem. Commun 3619-3627. [4] Rana VB and Singh DP (1986) Dinuclear Trivalent Chromium, Mangenese, Iron and Cobalt Complexes Bridged by Aromatic Diamines, Trans. Metal Chem.11(1):23-26. [5] Miah MAL and Tarafder MTH (1986) Novel Peroxo Complexes of Zirconium Containing OrganicLigands, Inorg.Chem 25(13): 2265-2268. [6] Hammond MEW, Smith K, James DME, llison IJ and Hutchings MG (1990) Regospesific Synthesis of 1-Substituted 1,2,4-Triazoles by Reaction of 1,2,4-Triazole with Aldehydes,ChentLett 3: 351-354 [7] Allan JR, Gardner AR, Mccloy B and Smith WE (1992) Structural and Thermal Studies of the Chlorocomplexes of Cobalt, Nickel and Copper with 2,6-Diaminopyridine and an Assessment of their Suitability as Antistatic Additives for Polyethylene, Thermoch. Acta 208: 125-131 [8] Colman J, Hegedu LS, (1980) Principles and Applications of Organotransition Metal Chemistry, University Science Book, California, Keywords: Schiff base, complexes, catalyst, vitamin K, menadione Catalysts The possible reaction mechanism of the ligands www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 319 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0163 (Aril Alkil)İmidazol Türevi Oksim Eterlerin Sentezleri ve Antikonvülsan Aktivitelerinin Belirlenmesi Fadime Yetiş, Esma Karaca, Zeynep Özdemir İnönü Üniversitesi,Farmasötik Kimya ana Bilim Dalı,Malatya Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 320 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0164 Yeni sentezlenen Schiff Bazı ve Pilatin, Palladyum Komplekslerinin İnsan Meme Ve Prostat Kanseri Hücre Hatları Üzerindeki İn Vitro Anti-Cancer Aktivitesi Ümmühan Özdemir Özmen1, Hale Şamlı2, Gizem Şahin1, Ömer Şahin1, Buse Vatansever3, Zeynel Seferoğlu1 Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü, Ankara Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Genetik Anabilim Dalı, Bursa 3 Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Bursa 1 2 Dünya genelindeki görülme sıklıkları bakımından, kadınlarda birinci erkeklerde ise ikinci sırada yer alan meme ve prostat kanserlerinin [1] tedavisinde rutin olarak, ''cisplatin'' ve ''carboplatin'' gibi platin (Pt)-tabanlı kemoterapötik ajanlar kullanılmaktadır [2,3]. Bu kemoterapötik ilaçlar, tüm dünyada sıklıkla kullanılmasına rağmen, hücrelerin direnç kazanması ve/veya istenmeyen yan etkiler bu ilaçların etkinliğini sınırlandırmaktadır [2]. Bu nedenle, meme ve prostat kanserlerinin tedavisinde tam başarı elde edebilmek için daha iyi etkiye sahip yeni aktif bileşiklerin geliştirilmesi gerekmektedir. Çalışmamızda, Özdemir Özmen ve arkadaşları tarafından yeni sentezlenen 5-Klorosalisilaldehittiyazolkumarin ligandı (L), Bis(5-Klorsalisilaldehittiyazolkumarin) Palladyum (II), (PdL2 kompleksi) ve Bis(5-Klorsalisilaldehittiyazolkumarin) Platin (II), (PtL2 kompleksi) bileşiklerinin meme kanseri (MCF-7) ve androjen bağımsız prostat kanseri (DU 145) hücreleri üzerindeki sitotoksik aktivitesinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Yeni sentezlenmiş 3 bileşikten dimetil sülfoksit (DMSO) içinde 0,01 molar derişimde stok solüsyon hazırlandı, stok solüsyonun kültür ortamında dilüe edilmesiyle farklı çalışma dozları (1-100 μM) hazırlandı. MCF-7 ve DU 145 hücreleri, in vitro koşullarda hücre kültürü teknikleri kullanılarak çoğaltıldı. Bu hücrelerin canlılıklarının ve sayılarının belirlenmesi için membran bütünlüğünü ölçmeye dayalı bir test olan Tripan Mavisi Boyası testi kullanıldı. Hücre ekiminden (5×103 hücre/kuyucuk) yaklaşık 24 saat sonra, büyüme fazındaki hücrelere yeni sentezlenmiş 3 bileşiğin ve kemoterapötik ajanlar olan cisplatin ve carboplatin'in çalışma dozları (1-100 μM doz aralığındaki) uygulandı. 72 saatlik tedavi sonrası, bileşikler ile cisplatin ve carboplatin'in MCF-7 ve DU 145 hücreleri üzerindeki anti-proliferatif etkileri, Dimethylthiazol Tetrazolium (MTT) sitotoksisite testi ile belirlendi. MTT testi ile her iki hücre hattı için de elde edilen IC50 dozları (hücrelerin %50'sini inhibe eden dozlar) incelendiğinde, ligandın (L), PdL2 ve PtL2 kompleklerinin MCF-7 ve DU 145 hücre canlılıklarını doza bağlı olarak azalttığı ve büyümeyi baskıladığı tespit edilmiştir (Tablo 1). Test edilen bileşiklerden başlangıç ligandının, diğer iki kompleks bileşiğine kıyasla düşük dozlarda yüksek sitotoksik aktivite gösterdiği belirlendi. Dahası, ligandın; MCF-7 meme kanseri hücreleri üzerinde carboplatin'den (meme kanseri tedavisinde aktif olarak kullanılan bir anti-kanser ilaç) daha etkili olduğu, DU 145 androjen bağımsız prostat kanseri hücrelerinde ise sitotoksik aktivite açısından carboplatin ile kıyaslanabilir ölçüde olduğu sonucuna ulaşıldı. Sonuç olarak, yeni sentezlenen Schiff Bazı ligandı ve 'Palladyum, pilatin komplekslerinin meme ve prostat kanseri hücreleri üzerindeki antiproliferatif etkileri dikkate alındığında söz konusu bileşiklerin tedavi protokollerine uygulanabilir İlaç ve Eczacılıkta Bilgi Paylaşımı / Globalbileşikler Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies yeni stratejilerin geliştirilmesi adınaKüresel umut vaat edici olabileceği kanaatindeyiz. www.ivekkongre.com Bu çalışma Tübitak Tarafından 214Z152 nolu proje kapsamında desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: Schiff Bazı, Kanser, Sitotoksite 321 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Tablo 1. Meme kanseri hücre hattı olan MCF-7 ve prostat kanseri hücre hattı olan “androjen bağımsız” DU 145 üzerindeki Schiff bazı ve komplekslerinin uygulaması sonrasında MTT yöntemiyle belirlenen IC50 değerleri. Kompleks IC50(μM) Hücre Hattı DU145 Hücre Hattı MCF-7 L 47,98 23,95 Pd(L)2 >100 >100 Pt(L)2 92,73 50,52 Cisplatin 4,32 8,69 Carboplatin 43,26 >100 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 322 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0165 The Anticancer Activity and Phytochemical Analysis of Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Abies species are used against the common cold, abdominal pain, indigestion, vascular, lung and venereal diseases [1]. Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana (ANB) was known as Uludağ Göknarı. ANB from Şabanözü/Çankırı was collected and extracted with ethyl acetate (EtOAc), acetone and ethanol (EtOH). The phenolic compounds of extracts were determined HPLC-TOF/MS. In the ANB EtOAC extract was shown hesperidin (1) as main component. As a main component gentisic acid (2) from ANB acetone extract and catechin (3) from ANB methanole extract were detected. All extracts were observed high anticancer activity against C6 cell compare with 5-fluorouracil that was used as standard compound. References: [1] http://www.bitkiseliksir.com/koknar.html (05.10.2013) This study was funded by the Project Support Unit of Çankırı Karatekin University (Project No: FF170215B35). Keywords: Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana, HPLC-TOF/MS, C6 cell, HeLa cell, anticancer The Anticancer Activity of Abies nordmanniana subsp. bornmuelleriana www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 323 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0166 Synthesis, Characterization and Biological Evaluation of Thioureas and 4-Thiazolidinones as Anticancer and Antiviral Agents Necla Kulabaş1, Özlem Bingöl Özakpınar2, Derya Özsavcı2, Pieter Leyssen3, Johan Neyts3, İlkay Küçükgüzel1 Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Chemistry, Haydarpaşa 34668 İstanbul, Turkey 2 Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Biochemistry, Haydarpaşa 34668 İstanbul, Turkey 3 KU Leuven, Department of Microbiology and Immunology, Laboratory of Virology and Chemotherapy, Rega Institute for Medical Research, B-3000 Leuven, Belgium 1 Recently several researches have shown that infections with some parasites, viruses and bacteria are risk factors for several types of cancer in humans. Relation of cancer with inflammation and infection caused by virus makes it important to the discovery of new antiviral and anti-inflammatory agents. Many studies have shown that thiourea and 4-thiazolidinone derivatives having a broad biological effect profile including antiviral [1, 2], anticancer [3, 4] and antitumor [5] activity. In this study, thiourea derivatives were synthesized by using 2-amino-4-substituted pyridine compounds and these compounds have been used as the starting materials for synthesis of 2-imino-1,3-thiazolidin-4-one ring. Two different procedures for 4-thiazolidinone ring closure and synthesis method were optimized. The synthesized compounds were identified by the help of elemental analysis, IR, 1H-NMR, 13C-NMR and mass spectral data while the purities of them were proved with TLC. Synthesized compounds were evaluated for their antiviral and anticancer activity. References [1] Karakuş S, Güniz Küçükgüzel Ş, Küçükgüzel İ, De Clercq E, Pannecouque C, Andrei G, Pannecouque C, Andrei G, Snoeck R, Sahin F, Bayrak OF. Eur J Med Chem 2009; 44: 3591-3595. [2] Tatar E, Küçükgüzel İ, De Clercq E, Krishnan R, Kaushik-Basu N. Marmara Pharm J 2012; 16: 181-193. [3] Ghorab MM, Alsaid MS, Al-Dosary MS, Nissan YM, Attia SM. Chem Cent J 2016; 10: 1-13. [4] Kaminskyy D, Den Hartog GJM, Wojtyra M, Lelyukh M, Gzella A, Bast A, Lesky R. Eur J Med Chem 2016; 112: 180-195. [5] Manjula SN, Malleshappa Noolvi N, Vipan Parihar K, Manohara Reddy SA, Ramani V, Gadad AK, Singh G, Gopalan Kutty N, Mallikarjuna Rao C. Eur J Med Chem 2009; 44: 2923-2929. Acknowledgements: This study was supported by Scientific Research Project Commision of Marmara University (Project number: SAG-C-DRP-050614-0227). www.ivekkongre.com ve Eczacılıktatautomerism, Küresel Bilgi Paylaşımı thiourea, / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Keywords: Anticancer,İlaç antiviral, 2-imino-1,3-thiazolidin-4-one. 324 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0167 The chemical compositions of the polar extracts from Endemic Abies cilicica subsp. isaurica and Their Anticancer Activities Against HeLa and C6 Cell Lines Ayse Sahin Yaglıoglu1, Muhammet Samil Yaglioglu2 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey 2 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 Abies cilicica subsp. isaurica (ACI) was known as Toros Göknarı In Turkey. Abies is an important genus of the Pinaceae family. The species have been used as folk medicines against cold, stomachache, indigestion, vascular, pulmonary, and venereal diseases [1-2]. ACI from Tarsus/Mersin was collected and extracted with ethyl acetate (EtOAc), acetone and ethanol (EtOH). The phenolic compounds of extracts were determined HPLC-TOF/ MS. In the ACI EtOAC extract were shown gentisic acid (1) and apigenin-7-glycoside (2) as main components. As a main component catechin (3) and gentisic acid were detected in ACI acetone methanole extracts. The highest anticancer activity against HeLa and C6 cells was observed in the EtOAc extract. References: [1] Yesilada, E., Honda G., Sezik E., Tabata M., Fujita T., Tanaka T., Takeda Y., Takaishi Y., J. Ethnopharmacol. 46, 133, 1995. [2] Fujita T., Sezik E., Tabata M., Yesilada E., Honda G., Takeda Y., Tanaka T., Takaishi Y., Econ. Bot. 49, 406, 1995. This study was funded by the Project Support Unit of Çankırı Karatekin University (Project No: FF170215B35). Anahtar Kelimeler: Abies cilicica subsp. isaurica, HPLC-TOF/MS, C6 cell, HeLa cell, anticancer The main components of Endemic Abies cilicica subsp. isaurica extracts www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 325 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0168 Anticancer Activities of Anomodon viticulosus (Hedw.) Hook. & Taylor Extracts Against Rat Brain Tumour Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1, Emiç Saray1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 In the past, mosses were used for purposes such as clogging cracks in pillowcases or in coffins and cradles. Today, it is used in horticulture, as packaging material, as fuel, in housing construction, for household use, for medical purposes, for erosion control purposes, as indicator plants [1]. In this study, we aimed to determine the anticancer activity against Rat brain tumour (C6 cell) of Anomodon viticulosus (Hedw.) Hook. & Taylor that is mosses. The mosses were collected from Sinop. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), n- butanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The chloroform and ethyl acetate extracts were determined higher anticancer activity against c6 cell than 5-FU. References [1] Peck, JE., Studlar, SM., Kuffman G. Nontimber Forest Products (INTFPs) From Pennsylvania. Forest Moss. Pennsylvania State University. An Outreach programme of the College of Agricultural Sciences, 2011. Keywords: Anomodon viticulosus (Hedw.) Hook. &Taylor, moss, C6 cell, anticancer, 5-FU Anomodon viticulosus (Hedw.) Hook. &Taylor www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 326 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0169 The Anticancer Activities of Alleniella complanata (Hedw.) S. Olsson, Enroth & D. Quandt extracts Ayse Sahin Yaglıoglu1, Serhat Ursavas2, Muhammet Oren3, Elifay Sert1, İlknur Şahin1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Forest Engineering Department, Faculty of Forestry, Cankiri Karatekin University, 18200 Cankiri, Turkey 3 Department of Biology, Science and Art Faculty, Bülent Ecevit University, 67100 Zonguldak, Turkey 1 2 Bryophyte extracts have antiproliferative (anti-cancer) activity [1-4]. Hovewer, according to our research there is no study on Alleniella complanata (Hedw.) S. Olsson, Enroth & D. Quandt. For this reason, in this study were investigated the anticancer activity against rat brain tumour (C6 cell) of A. complanata. The mosses were collected from Sinop. Then, the aerial parts were extracted with hexane, chloroform (CHCl3), ethyl acetate (EtOAc), n- butanol (n-BuOH), methanol (MeOH), respectively. The anticancer test was carried out with the BrdU ELISA assay. 5-florouracil (5-FU) was used as positive controls. The potency of inhibition: for C6 at 100 µg/mL concentration; CHCl3 extract> EtOAc extract> 5-FU> Hexane extract> n-BuOH extract> MeOH extract. References [1] Spjut, RW., Suffness, M., Cragg, GM., Norris, DH. Economic Botany, 40 (3), 310-338, 1986. [2] Gunatilaka, AAL., Kingston, DGI., Johnson, RK. Pure and Applied Chemistry 66 (10-11), 2219-2222, 1994. [3] Ivanova, V., Kolarova, M., Aleksieva, K., Dornberger, KJ., Haertl, A., Moellmann, U., Dahse, HM., Chipev, N. Sanionins. Preparative Biochemistry and Biotechnology 37(4); 343-352, 2007. [4] Komala, I., Ito, T., Yagi, Y., Nagashima, F., Asakawa, Y. Natural Product Communications 5(9), 1375-1380, 2010. Keywords: Alleniella complanata (Hedw.) S. Olsson, Enroth & D. Quandt, moss, C6 cell, anticancer, 5-FU. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 327 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0170 Experimental stability analysis of TiO₂-water nanofluid produced by Sol-Gel method Neşe Keklikcioğlu Çakmak Department of Chemical Engineering, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey Nanoparticles are particles between 1 and 100 nanometers in size. A nanoparticle is a small object that behaves as a whole unit in terms of its transport and properties. They are currently the most sought after and studied field of science, and have become the materials of choice in various nanomedicine applications. In this study, TiO₂ were used as the nanoparticles and water were chosen as the base fluid. TiO₂ nanoparticles were produced by a sol-gel process [4]. TiO₂ nanoparticles were synthesized by hydrolysis of titanium(IV)-iso-propoxide with water in n-propanol without catalyst and with HCl as catalyst. Hydrolysis products were thermally treated at 300 °C, 1 h after drying at room temperature [2]. The nanofluids were prepared through two-step method, no surfactants were added during the sample preparation. The TiO₂–H₂O nanofluid sample with a nanoparticle fraction of 0.5% (φ = 0.5 vol.%) were prepared with ultrasonication (amplitude: 50%, with 2 s ON and 2 s OFF pulses) to study the effect of the duration for ultrasonication on nanoparticles stability within the base fluid [2,3]. The mixture was shacked and stirred by hand for 10 minutes and then ultrasonicated to break any possible aggregation of nanoparticles in a Probe Sonicator and ultrasonication periods 30, 60, 90, 120, 150, and 180 min. is applied with nanofluids. As a vital operation in the sample preparation, ultrasonication conceivably may have an impact on the total volume and the concentration of nanofluids, since temperature of the ultrasonicated sample increases with agitation by 10 °C/min, initially [1]. To avoid this negative outcome, cold water bath is used for temperature control. Stability of the nanofluids was determined by measuring their zeta potantial values (malvern Zetasizer Nano Z) and absorption (UV 2600 Spectrophotometer, Shimadzu). Absorption and zeta potential analyses were conducted for the evaluation of their stability deterioration may be a critical constraint for potential applications of nanofluids. Proper ultrasonication can improve the stability, and possibility of the safe use of nanofluids in different applications. Results showed the positive impact of ultrasonication on nanofluid dispersion properties up to some extent. The results showed that the acid catalyst and catalyst/alkoxide ratio have a large effect on the formation of anatase TiO₂ and with acid catalyst TİO₂water nanofluids more stable than the without acid catalyst TİO₂-water nanofluids. Ultrasonication for 150 min was the optimum period yielding highest stability. Ultrasonication longer than 150 min resulted in reagglomeration of nanoparticles. The nanofluid maintained its stability for days. The zeta potential is directly related to stability period of nanofluids; higher the absolute value of zeta potential, higher the stability period. The change in the absorbance values of the nanofluid by wavelength has not been influenced in time. That is, the produced nanofluid is quite stable. This study was financially supported by the Cumhuriyet University (number of project M-648). I am grateful to Cumhuriyet University for providing the funding and to the Dr.Kerim YAPICI for providing the facilities to do experimental research work. www.ivekkongre.com Keywords: Nanofluids,sol-gel process, sonication time, stability, nanoparticles, İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing onTiO₂ Pharmaceuticals and Pharmacies zeta potential 328 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0171 Essential oil compositions of Juniperus oxycedrus L. species from Turkey and their biological activities Ayse Sahin Yaglıoglu1, Ferda Eser2, Muhammet Samil Yaglioglu3, Ibrahim Demirtas1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Department of Private Security and Protection, Suluova Vocational Schools, Amasya University, Amasya, Turkey 3 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 2 J. oxycedrus L. ( JO) essential oils have been reported many biological activities such as antibacterial [1], antiviral [2], antimicrobial [3], wound healing and anti-inflammatory [4] activitities. The aim of the study was to determine the essential oils J. oxycedrus and their antiproliferative activities against HeLa and C6 cells and antioxidant potential. 4-Carvomenthenol (23.3%), α-Terpineol (16.6%) and Caryophyllene (12.4%) were determined as main three major components of the needles of J. oxycedrus. However, Caryophyllene (27.9%) and Bornyl acetate (14.1%) were detected as first prominent components in the cones of J. oxycedrus. DPPH free radical scavenging of the needles, cones and standard compounds showed the following order in 40 µg/mL: trolox>BHA> BHT> JO cones>JO needles. JO needles have stronger antiproliferative activity against C6 cell than 5-florouracil and cisplatin as used positive controls. References [1] Medini, H., Manongiu, B., Aicha, N., Chekir-Ghedira, L., Harzalla-Skhiri, F., Khouja, ML. J. Chem., Article number: 389252, 2013. [2] Loizzo, MR., Saab, AM., Tundis, R., Statti, GA., Menichini, F., Lampronti, I., Gambari, J Cinatl, R., Doerr, HW. Chem. Biodivers., 5, 461-470, 2008. [3] Taviano, M.F., Marino, A., Trovato, A., Bellinghieri, V., La Barbera, TM., Guvenc, A., Hurkul, MM., De Pasquale, R., Miceli, N. Pharm. Biol., 49, 1014-1022, 2011. [4] Tumen, I., Suntar, I., Keles, H., Akkol, EK. J. Evid. Based. Complementary Altern. Med. Article number: 728281, 2012. Keywords: Juniperus oxycedrus, antiproliferative activity, antioxidant activity, essential oil www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 329 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0172 N-Substituted Thiosemicarbazones - Synthesis, Characterization and Comparison of Cytotoxicities Against MCF 7 Cell Şükriye Güveli1, Didem Karakaş2, Engin Ulukaya2, Bahri Ülküseven1, Tülay Bal Demirci1 Istanbul University, Faculty of Engineering, Department of Chemistry, 34320 Avcılar, Istanbul, Turkey Istinye University, Basic Medical Sciences, Biochemistry Department, Medical Biochemistry, Zeytinburnu, İstanbul, Turkey 1 2 Thiosemicarbazone derivatives form an important class of organic compounds due to their structural chemistry. They have been shown to exhibit a broad range of biological activities, such as antifungal, antibacterial, antimalarial, antiviral and antitumoral. Sulfur and oxygen containing thiosemicarbazones have been the subjects of extensive investigation for the biological applications [1-3]. There are reports that the presence of alkyl groups at the terminal N(4) position can considerably increase their activity [4]. In this study, we synthesized 3-bromo-5-chloro-2-hydroxy-acetophenone-N-(4)-R thiosemicarbazone ligands with N-(4)-alkyl substituted; H2L (R: CH3 (H2L1), C2H5 (H2L2), C3H7 (H2L3) and C4H9 (H2L4), and studied their cytotoxic activities against MCF-7 cell line. Cytotoxic activities were determined using SRB assay. References [1] Liberta A.E., West D.X., BioMetals, 5(2), 121, 1992. [2] Bharti N., Shailendra N.S., Sharma S., Nagui F., Azam A., Bioorg. Med. Chem., 11, 2923, 2003. [3] Khan A. S., Asiri M. A., Al-Amry K., Malik A.M., Hindawi Publishing Corporation, Scientific World Journal, 2014, 9, 2014. [4] Güveli S., Bal-Demirci T., Ülküseven B., Özdemir N., Polyhedron, 110, 188-196, 2016. Keywords: Thiosemicarbazone, Nickel(II), Cytotoxic Activity, MCF-7 R: CH3 (H2L1), C2H5 (H2L2), C3H7 (H2L3), C4H9 (H2L4) www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 330 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0173 Antiproliferative and antioxidant activities of essential oil of Juniperus excelsa M. Bieb species from Turkey Ayse Sahin Yaglıoglu1, Ferda Eser2, Muhammet Samil Yaglioglu3, Ibrahim Demirtas1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Department of Private Security and Protection, Suluova Vocational Schools, Amasya University, Amasya, Turkey 3 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 2 The genus Juniperus (Cupressaceae) consists of approximately 68 species [1]. J. excelsa M. Bieb ( JE) essential oils have been reported to have antibacterial [2], antimicrobial [3], antioxidant [4] and antifungal [5] activities. The aim of the present study was therefore to determine the essential oil profiles of J. excelsa from AmasyaTurkey as well as to evaluate their antiproliferative activities against HeLa and C6 cells and to determine their antioxidant potential. α-Cedrene, Alloocimene, δ-Cadinene (35.2, 17.7, 12.6 %) were defined in the needles of J. excelsa and Germacrene D, β-Sesquiphellandrene, Cedrol, Limonene (21.0, 17.1, 15.7, 10.3 %) were found in the cones, respectively. J. excelsa M. Bieb needles have strong antiproliferative activity against C6 cell. The hydrogen peroxide scavenging activities of the samples and the standard compounds showed the following order in the cones at 40 µg/mL: JE cones> JE needles> BHT> trolox>BHA. References [1] Adams, RP. Junipers of the World: The Genus Juniperus. Trafford Publications, Bloomington, Indiana, 2011. [2] Azzimonti, B., Cochis, A., El Beyrouthy, M., Iriti, M., Uberti, F., Sorrentino, R., Landini, MM., Rimondini, L., Varoni, EM. Molecules, 20, 9344-9357, 2015. [3] Khoury, M., El Beyrouthy, M., Ouaini, N., Iriti, M., Eparvier, V., Stien, D. Chem. Biodivers., 11, 825-830, 2014. [4] Emami, SA., Abedindo, BF., Hassanzadeh-Khayyat, M. Iran. J. Pharm. Res., 10, 799-810, 2011. [5] Sokovic, MD., Ristic, M., Grubisic, D. Pharm. Biol., 42, 328-331, 2004. Keywords: Juniperus excelsa M. Bieb, Antiproliferative activity, antioxidant activity, essential oil www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 331 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0174 The biological activities of essential oil of Juniperus communis L. species from Turkey Ayse Sahin Yaglıoglu1, Ferda Eser2, Muhammet Samil Yaglioglu3, Ibrahim Demirtas1 Department of Chemistry, Faculty of Science, Cankiri Karatekin University, 18100 Cankiri, Turkey Department of Private Security and Protection, Suluova Vocational Schools, Amasya University, Amasya, Turkey 3 Chieftaincy of Cankiri, Directorate of Cankiri Forestry, 18100 Cankiri, Turkey 1 2 Essential oils of Juniperus communis L. ( JC) have been reported many biological activities including antibacterial [1], antifungal [2], antimicrobial [3] and antioxidant [4]. The aim of the study was to determine the essential oils J. communis and their antiproliferative activities against HeLa and C6 cells and antioxidant potential. α-Bisabolol (35.6%), γ-Elemene (17.9%) and δ-Cadinene (10.4%) were observed as main three major components in the needles of J. communis. However, Caryophyllene (23.3%) and Humulene (16.6%) were detected in the cones of J. communis. The reducing power of the samples and the standard compounds showed the following order: BHA> BHT> JC needles> JC cones. JC cones and needles have shown strong activity than standard compounds at 100 µg/mL against C6 and HeLa cells. References [1] Georgieva, S., Hadjieva, P., Chaney, C., Arpadjan, S. CR. Acad. Bulg. Sci., 67, 635-340, 2014. [2] Cabral, C., Francisco, V., Cavaleiro, C., Goncalves, MJ., Cruz, MT., Sales, F., Batista, MT., Salgueiro, L. Phytother. Res., 26, 1352-1357, 2012. [3] Romeo, FV., De Luca, S., Piscopo, A., Poiana, M. J. Essent. Oil Res., 20, 373-379, 2008. [4] Emami, A., Javadi, B., Hassanzadeh, MK. Pharmacol. Biol., 45, 769-776, 2007. Keywords: Juniperus communis L., antiproliferative activity, antioxidant activity, essential oil www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 332 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0175 Anticancer Activity Studies of the Coordination Complexes Containing Polyoxometalate Seyit Ali Güngör1, Sultan Akar1, Muhammet Köse1, Mehmet Tümer1, İbrahim Demirtaş2 1 Chemistry Department, Kahramanmaraş Sütçü İmam University, Kahramanmaraş 2 Chemistry Department, Çankırı Karatekin University, Çankırı Polyoxometalates (POMs) are metal-oxo anionic clusters which have taken considerable attention due to their interesting chemistry and applications in several areas including catalysis and medicine [1]. POMs are negatively charged anions of transition metals such as Vanadium, silisyum, molybdenum and tungsten with oxygen. Most of the elements can be incorporated into the POM framework resulting in the compound with different chemical and physical properties [2]. POM compounds are of interest from a wide range of disciplines including chemical analysis, catalysis, material science, nuclear waste treatment and medicine [3]. The POMs have been found to show biological activities such as antivirus, antibacterial and antitumour. Biomedical applications of POM give rise to new possibilities in molecular biology and therapy of diseases. In this work, new polyoxometalate based complexes were prepared and their structures were examined by spectroscopic and analytical methods. Photophysical and electrochemical behaviours of the compounds were examined. Finally, antibacterial and anticancer properties of the complexes were investigated. References [1] C.L. Hill, Chem. Rev. 98(1) (1998) 1. [2] M.T. Pope, Springer Verlag, Berlin, (1983). [3] Y. Tajima, Current Topics in Biochemical Research 4 (2001) 129. Keywords: Polyoxometalate, Spectroscopy, Antibacterial, Anticancer Fig. IR spectrum of Co-POM complex. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 333 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0176 Yeni Bromo İndenokinolinamin Türevlerinin Anti Alzhemier Ajanlar olarak Biyolojik Aktivitelerinin Değerlendirilmesi Makbule Ekiz1, Ahmet Tutar2, Salih Ökten3, Burcu Bütün4, Gülaçtı Topçu5 Düzce Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, 81620, Düzce Sakarya Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Kimya Bölümü, Serdivan, 54187, Sakarya 3 Kırıkkale Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, 71450, Yahşihan, Kırıkkale 4 Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Bölümü, 34093, İstanbul 5 Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmakognozi/Fotokimya Kimya Bölümü, 34093, İstanbul 1 2 İndenokinolin amin türevleri anti-inflammatory, anti tümor,anti alzhemier, ve antimalaryal gibi özelliklerle geniş biyolojik aktiviteye sahipler [1-3]. Yeni indenokinolin aminler sentezi halka kapatma reaksiyonları esasına dayanmaktadır. Bu sebeple yeni türevlerin eldesi için farklı gruplarla sübstitüe aromatik yada alifatik bileşikler gereklidir. Bu durum yeni türevlerin sentezini kısıtlamaktadır. Yapılarında brom grupları bulunan aromatik bileşikler kolayca yer değiştirme, kenetlenme reaksiyonları ile yeni biyo aktif bileşiklere dönüşebilmektedir. Bu çalışmada, yeni indenokinolin amin türevleri için anahtar konumundaki bir seri bromlu indenokinolin amin analogları (MYDR37, MEA6, MEA12-18) Friedlander halkalaşma reaksiyonları ile sentezlenmiştir. Grubumuz tarafından sentezlenen MYDR37, MEA6, MEA12, MEA13, MEA14, MEA15, MEA16, MEA17 ve MEA18 kodlu bromo sübstitüe indenokinolin amin bileşiklerinin DTNB metodu kullanılarak asetilkolinesteraz ve bütirilkolinesteraz enzimlerine karşı aktiviteleri belirlendi. Elde edilen bulgulara göre, mono bromlu türevlerden MEA12 ve dibromlu türev MEA18 bileşikleri, kontrol bileşikleri olan takrin ve galanthamine göre 0,001 µM ve daha yüksek konsantrasyonda asetilkolinesteraz enzimine karşı yüksek inhibisyon (~%85) gösterirken bütirilkolinesteraz enzimine karşı sadece MEA18 (IC50= 0.0054 µM) bileşiği ise çok düşük konsantrasyonlarda (0,001 µM) inhibe ettiği belirlenmiştir. Bu sonuçlar indenolinolin amin halkasına bağlı brom atomlarının farklı konumlarda bulunduğu durumlarda kolinesteraz enzimlerine karşı seçici inhibisyon gösterdikleri tahmin edilmektedir. Sonuç olarak, MEA12 ve MEA18 bileşikleri AChE ve BChE inhibitör ajan olma potensiyeline sahip olduğu tahmin edilmektedir ve ilaç olma potansiyellerinin daha ileri preklinik çalışmalarla belirlenmesi gerekir. Bu çalışma Sakarya Üniversitesi BAP, 2014-02-04-008 nolu proje tarafından desteklenmiştir. Kaynaklar: [1] Quraishi, A. M.; Thakur, V. R.; Dhawan, S. N. Indian J. Chem. Sect. B 1989, 28B, 891 [2] Deady, L. W.; Desneves, J.; Kaye, A. J.; Finlay, G. J.; Baguley, B. C.; Denny, A. W. Bioorg. Med. Chem. 2000, 8, 977. [3] Rampa, A.; Bisi, A.; Belluti, F.; Gobbi, S.; Valenti, P.; Andrisano, V.; Cavrini, V.; Cavalli, A.; Recanatini, M. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Bioorg. Med. Chem. 2000, 8, 497. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: İndenokinolin amin, bromoindenokinolin amin, anti asetilkolinesteraz aktivite, AChE inhibitörü, BChE inhibitörü 334 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0177 Investigation of L-Ascorbic Acid release from Hexamethyl Disilazane (HMDZ) modified and unmodified silica aerogels: Effect of hydrophobicity Cem ÖZEL, Ecem TİRYAKİ, Yeliz ELALMIŞ, Sevil YÜCEL Faculty of Chemistry and Metallurgy Engineering, Department of Bioengineering, Yıldız Technical University, İstanbul, Turkey Controlled drug delivery systems gained importance in pharmaceutical technology due to the undesired side effects and low solubility of the drug molecules. Silica aerogels, which are biocompatible and biodegradable materials with high porosity, large inner surface area, high surface to volume ratio, large pore volume and high adsorption capacity can be preferred as controlled drug delivery systems [1], [2]. Surface properties of silica aerogels affect their drug loading and release profiles and can be altered by using silylation agents in sol-gel synthesis steps [3]. Hydrophobic silica aerogels provide prolonged release of the drug while hydrophilic silica aerogels cause fast release in the aqueous media [4]. L-ascorbic acid (AA) has numerous biological functions such as collagen and hormone synthesis and shows antioxidant effects which prevents oxidative stress [5]. In this study, hydrophilic and hydrophobic silica aerogels were synthesized by sol-gel method using tetraethylorthosilicate (TEOS) as a silica source. Hydrophobic silica aerogels were obtained using 1 and 2 % (v/v) Hexamethyl Disilazane (HMDZ) in hexane. These silica aerogels were used to investigate the effect of aerogel surface structure on release and loading behaviour of AA. Produced and AA loaded silica aerogels were characterized by FT-IR. UV-Vis Spectroscopy was applied for the determination of loading and release profiles of the AA. The specific surface area, pore size distribution and pore volumes were determined by Nitrogen Adsorption analysis, and microstructure of produced aerogel samples was evaluated with SEM. The highest surface area, pore volume, and pore size values were obtained for aerogel sample modified with 2 % HMDZ. Furthermore, the porosity of silica aerogel obtained via 2 % HMDZ modification was observed to be higher. The highest AA loading was obtained by 2 % HMDZ modified silica aerogel while the lowest loading was obtained with hydrophilic aerogel. AA release was faster in hydrophilic silica aerogel. AA release rate from hydrophobic aerogel decreased with increasing HMDZ %. References [1] Z. Ulker and C. Erkey, Journal of Controlled Release, vol. 177, pp. 51–63, Mar. 2014. [2] D. D. Lovskaya, A. E. Lebedev, and N. V. Menshutina, The Journal of Supercritical Fluids, vol. 106, pp. 115–121, 2015. [3] Aegerter, Michel A., N. Leventis, and M. M. Koebel, Aerogels Handbook. Springer New York, 2011. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [4] I. Smirnova, S. Suttiruengwong, and W. Arlt, KONA Powder and Particle Journal, vol. 23, pp. 86–97, 2005. [5] S. J. Padayatty et al., Journal of the American College of Nutrition, vol. 22, no. 1, pp. 18–35, 2003. www.ivekkongre.com Keywords: Silica aerogel, hydrophobicity, controlled drug delivery, L-ascorbic acid (Vitamin C) 335 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0178 Origanum rotundifolium BOISS Bitkisinden Elde Edilen Uçucu Yağın Antimikrobiyal ve Antioksidan Özelliklerinin Araştırılması Yusuf Alan1, Ahmet Savcı2, Sedat Bozarı3 Muş Alparslan Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,Temel Eğitim Bölümü, Muş Muş Alparslan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi,Kimya Bölümü, Muş 3 Muş Alparslan Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, Muş 1 2 Lamiaceae familyası yeryüzünde 200 cins ve 3300 türü bulunan aromatik türlerce zengin bir familyadır [1]. Origanum cinside Lamiaceae familyasına ait bir cins olup, Türkiye’de türe ait 32 takson yetişmektedir. Bu taksonlardan 21’i ülkemize endemiktir [2]. Origanum türlerinin antibakteriyal, antifungal, antiviral, antioksidan, antienflamatuar ve insektisidal gibi birçok etkisinin olduğu yapılan çalışmalar ile gösterilmiştir. Çalışmamızda Erzurum ili Aşkale ilçesinde yaklaşık 1600-1700 rakımdan toplanan Origanum rotundifolium BOISS bitki örneklerinin gövde ve yaprak kısımlarından clevenger hidrodistilasyon yöntemiyle uçucu yağ elde edildi. Elde edilen uçucu yağın antimikrobiyal ve antioksidan aktiviteleri araştırıldı. O. rotundifolium BOISS uçucu yağın antimikrobiyal aktiviteleri disk difüzyon metodu ile belirlenmiştir. Test mikroorganizmaları olarak Bacillus subtilis ATCC 6633, Staphylococcus aureus ATCC 25923, Bacillus megaterium DSM 32, Enterobacter aerogenes ATCC 13048, Escherichia coli ATCC 11229, Pseudomonas aeroginosa ATCC 9027, Klebsiella pneumonia ATCC 13883, Candida albicans ATCC 10231, Yarrowia lipolytica ve Saccharomyces cerevisiae kullanıldı. Pozitif kontrol amaçlı olarak Eritromisin (E-15), Ampisillin (AM- 10), Amikasin (AK-30), Rifampisin (RD-5) ve Fluconazole (25 µg) antibiyotikleri kullanıldı. Elde edilen sonuçlara göre uçucu yağ en yüksek antimikrobiyal aktiviteyi S. aureus’a (62 mm) karşı gösterirken, en düşük aktiviteyi ise E. coli ve Y. lipolytica’ya (12 mm) karşı gösterdiği tespit edilmiştir. Uçucu yağın ticari antibiyotiklere karşı daha yüksek aktivite gösterdiği gözlemlenmiştir. Öte yandan uçucu yağın antioksidan aktiviteleri in vitro olarak ölçüldü. Bu kapsamda; Ferrik Tiyosiyanat Metoduna göre total antioksidan aktivite tayini, potasyum Ferriksiyanit İndirgeme Metodu ile toplam indirgeme kuvveti, Kuprak Metodu ile kuprik iyonları (Cu2+) indirgeme kapasitesini, 1,1-difenil-2-pikril-hidrazil (DPPH·) serbest radikal giderme aktiviteleri ve 2,2´-azinobis (3-etilbenztiyoazolin-6-sülfonik asit) (ABTS) testi ile radikal giderme aktiviteleri belirlendi. Sonuçlarımızı α-tokoferol, bütillenmiş hidroksitoluen (BHT) ve bütillenmiş hidroksianisol (BHA) gibi çeşitli standart maddeler ile kıyaslayarak değerlendirdik. Çalışma sonuçlarına göre % inhibisyon verileri BHT %70.77 ˃ BHA %66.35 ˃ α-tokoferol %62.11 ˃ uçucu yağ %61.86 şeklinde sıralanmıştır. ABTS radikali giderme verilerine baktığımızda ise 100 µL’deki absorbans değerlerine göre aktiviteleri; α-tokoferol %95.83, uçucu yağ=BHA %95.59, BHT %94.01 şeklinde belirlendi. Yapılan antioksidan testlerden elde edilen verilere göre uçucu yağın standartlara yakın aktivite sergilediği belirlendi. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Anahtar Kelimeler: {Origanum rotundifolium} BOISS, Uçucu yağ, Antimikrobiyal ve Antioksidan aktivite 336 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0179 In vitro activities of the novel ceragenins, CSA-13, CSA-131, CSA-138, CSA-142, CSA-192 against carbapenemresistant Pseudomonas aeruginosa strains: Nevin Meltem Avcı1, Çağla Bozkurt Güzel2, Özlem Oyardı2 1 İstanbul University, İstanbul Department of Pharmaceutical Microbiology, İstanbul University, İstanbul 2 Nowadays, antibiotic resistance is a current problem that causes bacteria to remain unresponsive to treatment, resulting in late healing of the disease, prolongation of hospital stay, and incremental costs of treatment. Pseudomonas aeruginosa is one of the important opportunistic pathogen that is difficult to treat because of the antibiotic resistance developed in recent years. Developing carbapenem-resistance led to an increase in hospital infections caused by this bacterium. As a result, researchers began to search for new molecules. Ceragenins are the general name of membrane-acting cationic steroid antimicrobial molecules that have activity similar to antimicrobial peptides. These are cationic and amphiphilic molecules. In this study, we investigated the in vitro activities of cationic steroid antibiotics (CSA's) CSA-13, CSA-131, CSA-138, CSA-142, CSA-192, meropenem and colistin on carbapenem resistant P. aeruginosa. MICs and MBCs were determined by microbroth dilution method. MIC50 (μg / ml) values CSA-13, CSA-131, CSA-138, CSA-142, CSA-192, meropenem and colistin are 8, 4, 8, 16, 32, 1 and 16 for, respectively. The MBC values were determined to be equal to or twice the MIC values. In conclusion, we think CSA-131 and CSA-138 will be good candidates for carbepenem resistant P. aeruginosa treatment. However, the lack of stability, efficacy and pharmacokinetic properties of CSA requires further research in the future. Keywords: Cationic Steroid Antibiyotic, Colistin, MBC, MIC, Pseudomonas aeruginosa www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 337 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0180 Prebiotics and Probiotics: Break the "Self-Domino Effect" for obesity treatment Cem ÖZEL, Alper YILMAZ Department of Bioengineering, Yıldız Technical University, İstanbul, Turkey Obesity is a worldwide problem in last year’s even it reached epidemic levels and it turns into some disease that related in obesity directly or indirectly in all body organs. Obesity factors can be inappropriate diet, genetically factors, gut microbiota, sex, age. These factors change to gut microbiota composition [1], [2] The human gut microbiota is including 10 billion bacterial cells. Bacterial cells digest to some nutrient which is not able to digest normally in the intestine. Firmicutes bacteria is an example for digestion to non-digesting carbohydrate. During the digestion process in the firmicutes bacteria metabolisms, the short-chain fatty acids (SCFA) is produced. SCFA gives more energy than carbohydrates. Additionally, SCFA has used substrates for signal pathways. these signal pathways regulate the intestinal permeability, ıntestine length, satiety, hunger, insulin resistance etc. Therefore, the higher amount of firmicutes bacteria in gut microbiota gives more energy and ultimately obesity [2], [3] Obesity is playing the fundamental key role of regulation of gut microbiota. This regulation gives to some advantages to one class/genus/species of bacteria while the other bacteria affect harmfully. At the same time, the human gut microbiota, including all prokaryotic cells, effects to diet type reversely. This process can be called “Self-Domino Effect”. Diet effects on gut microbiota and, gut microbiota effects to food uptaking, diet. So, they may be triggered/regulated by itself in uptaking food [4]. However, it is hard to people. Probiotic bacteria and prebiotics can modulate to gut microbiota for resembling fewer firmicutes bacteria composition. Because in the obese person, firmicutes bacteria abundance in the gut microbiota is very level while in the lean or normal weight person gut microbiota has fewer firmicutes/bacteroidetes ratio bacteria. Lactobacillus and bacteroidetes bacteria are one of the probiotic bacteria types [1], [4]. Probiotics and prebiotics can break the “Self-Domino Effect” to prevent obesity. On treatment approaches to obesity, the main concepts are changing to gut microbiota composition for giving advantages probiotics bacteria for decreasing the abundance of firmicutes bacteria. For break, the “Self-Domino Effect”, prebiotic nutrient, probiotics bacteria can be used. References [1] N. M. Delzenne, A. M. Neyrinck, and P. D. Cani, Microb. Cell Factories, vol. 10, no. 1, p. S10, 2011. [2] L. Conterno, F. Fava, R. Viola, and K. M. Tuohy, Genes Nutr., vol. 6, no. 3, pp. 241–260, 2011. [3] K. M. Tuohy, C. Gougoulias, Q. Shen, G. Walton, F. Fava, and P. Ramnani, Curr. Pharm. Des., vol. 15, no. 13, pp. 1415–1427, 2009. [4] N. M. Delzenne, A. M.Eczacılıkta Neyrinck, Bäckhed, and P.Sharing D. Cani, Nat. Rev. Endocrinol., vol. 7, no. 11, pp. İlaç ve Küresel BilgiF.Paylaşımı / Global Knowledge on Pharmaceuticals and Pharmacies 639–646, 2011. www.ivekkongre.com Keywords: Obesity, probiotics, prebiotics, firmicutes, gut microbiota 338 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0181 Veteriner Florokinolonların in vitro Farmakodinamisi Murat Cengiz, Pınar Şahintürk, Gülçe Hepbostancı Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı, Moleküler Farmakoloji Laboratuvarı, Veteriner Fakültesi, Uludağ Üniversitesi, 16059, Nilüfer, Bursa Escherichia coli (E. coli) insan ve hayvanlar için önemli bir patojen olması, ekosistemler arası kolay transferi, laboratuvar şartlarında kolay ve hızlı üremesi, iyi bilinen genetik, fizyolojik ve biyokimyasal özellikleri ile biyolojik sistemlerinin diğer organizmalara uyarlanabilmesi nedeniyle bilimsel araştırmalar için iyi bir model bakteridir. Yaygın dirençli E. coli kökenli enfeksiyonların mevcut ilaç dozlarıyla tedavisi güçtür. Bu durum insan ve hayvan sağlığı için önemli bir risk oluşturur. Antimikrobiyal dirençli bakterilerin neden olduğu enfeksiyonların rasyonel tedavisine yaklaşım doz optimizasyonu, kombinasyon terapi ve yeni bileşik veya moleküllerin keşfini kapsar. E. coli’de florokinolon direnci, kromozomal (gyrA, gyrB, parC, parE), aktarılabilir (qnr, aac(6’)-Ib, qepA, oqxB) ve çoklu ilaç direnci (MDR; marRAB, AcrAB, SoxS) olarak gelişir. Zamana-bağlı doz-yanıt deneyi antimikrobiyal bir bileşiğin bakteriye karşı etki karakteristiğini izlemeyi ve doz optimizasyonu sağlayan statik in vitro farmakodinami yöntemidir. Veteriner bir florokinolon olan enrofloksasinin optimize dozları, E. coli gyrA mutantlarına karşı klasik doza-bağlı antimikrobiyal etkinlik gösterirken, qnr-taşıyan E. coli’ye karşı ko-etki gösterir. Fraksiyonel inhibitör konsantrasyon indeksi ise antimikrobiyal bileşikler arasındaki etkileşme karakteristiğini gösterir. Bu indekse göre danofloksasin+orbifloksasin ile florokinolon+polimiksin kombinasyonu E. coli gyrA mutantlarına, qnr- ile oqxB-taşıyan ve çoklu ilaç dirençli E. coli’ye karşı sinerjik etki gösterir. Kombinasyon terapi, E. coli’nin etkin inhibisyonu, dirençli bakterilerin mutasyon oluşturma olasılığını azaltması ve daha uzun post-antibiyotik etki süresi sağlaması nedeniyle mono terapi yerine tercih edilebilir. Ayrıca, yeni bir bileşiğin keşfi için gerekli olan zaman ve maliyetin büyüklüğü nedeniyle kombinasyon terapi çok daha rasyonel bir yaklaşımdır. Bu proje TUBİTAK-TOVAG (214O316) tarafından desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: E. coli, Florokinolon, Antimikrobiyal Direnç, Doz Optimizasyonu, Kopmbinasyon Terapi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 339 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0182 Çeşitli Azollerin Vulvovajinal Kandidozis Olgularından İzole Edilen Candidalara Karşı Etkinliklerinin Araştırılması Zeynep Gönen1, Mayram Tüysüz2, Ayşe Seher Birteksöz Tan2 İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, İstanbul İstanbul Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, İstanbul 1 2 AMAÇ: Kaşıntı, yanma, yoğun kıvamlı, anormal akıntı ve koku semptomları ile karakterize vajinitlerin %1739’dan sorumlu olan vulvovajinal kandidozisin, başta immün sistemi zayıflamış kadınlar olmak üzere tüm kadınların yaşamları boyunca yaklaşık %70-75’inde ortaya çıktığı bilinmektedir. Genellikle doğurganlık çağındaki genç kadınlar arasında daha sık görülen bu enfeksiyonlarda çoğu zaman (%40-50 oranında) rekürans ortaya çıkmaktadır (1-3).Çalışmamızda bu enfeksiyonlardan izole edilmiş Candidaların identifikasyonu ve flukonazol, butakonazol ve klotrimazole karşı duyarlılıklarının araştırılması amaçlanmıştır. GEREÇ-YÖNTEM: Çalışmamızda vajinal akıntı, kaşınma ve yanma gibi şikayetlerle Grup Florence Nightingale Hastanelerine başvuran hastalardan alınarak mikrobiyoloji laboratuvarına gönderilen vajinal sürüntü örneklerinden izole edilen 20 adet Candida suşu ve Candida albicans ATCC 90028 standart suşu kullanılmıştır. Suşların identifikasyonu API 20 C AUX kiti ve CHROMagar ile yapılmıştır. Antimikrobiyal maddelerin minimum inhibitor konsantrasyon (MİK) ve minimum fungisit konsantrasyon (MFK) değerleri CLSI tarafından belirlenen kurallara uygun olarak saptanmıştır (4). BULGULAR: İdentifikasyon testleri sonuçlarına göre çalışılan suşların 17 tanesi C. albicans, 3 tanesi ise non albicans (2 C. glabrata, 1 C. keyfr) olarak saptanmıştır. Duyarlılık test sonuçlarına göre ise butakonazol, flukonazol ve klotrimazolün MİK (µg/ml) değerleri sırasıyla 0.003-0.125, 0.015-≥64, ve 0.007-0.5 aralığında tespit edilmiştir. MİK50 (µg/ml) ve MİK90 (µg/ml) değerleri ise sırasıyla butakonazol için 0.007, 0.125; flukonazol için 0.25, ≥64 ve klotrimazol için 0.007, 0.5 olarak bulunmuştur. Flukonazol ve klotrimazolün MİK değerleri non albicans suşlara, C. albicans suşlarına göre daha yüksek bulunmuştur. Suşların iki tanesi (1 C. albicans ve 1 C. glabrata) flukonazole dirençli (MIK ≥64 µg/ml), bir tanesi ise (C. glabrata) doza bağlı dirençli (MİK 16 µg/ml) olarak saptanmıştır. MFK (μg/ml) değerleri ise butakonazol, flukonazol ve klotrimazol için sırasıyla 0.125-4, 0.25-≥64, 0.25-1 aralığında bulunmuştur. SONUÇ: Vulvovajinal kandidozis etkeni olan maya mantarları arasında C. albicans ilk sırada yer alırken (≥90% oranında), C. glabrata başta olmak üzere non albicans suşlar da zaman zaman bu enfeksiyonlardan izole edilebilmektedirler. Çalışmamızda kullandığımız suşların da büyük çoğunluğu (% 85’i) C. albicans olarak saptanmıştır. Vulvovajinal kandidozislarda ilk seçenek olarak kullanılan azollerin etkinlikleri araştırıldığında ise butakonazol ve klotrimazolün, flukonazole göre daha düşük MİK ve MFK değerleri gösterdikleri saptanmıştır. Non albicans suşlara karşı ise yine butakonazolün, klotrimazol ve flukonazole göre daha etkili olduğu gösterilmiştir. Fungistatik etki mekanizmasına sahip azollerin MFK değerlerinin, MİK değerlerinden daha yüksek olduğu gösterilmiştir. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Candida, kandidoz, antifungal, azol 340 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0183 Kitosan-Gümüş ve Kitosan-Gümüş-Grafen Oksit Nanopartiküllerinin Sentezlenmesi ve Antimikrobiyal Aktivitelerinin Belirlenmesi Gökşen Dilşat Durbilmez1, Dilşad Onbaşlı1, Gökçen Yuvalı Çelik1, İsmail Öçsoy2, Sercan Fidan1 1 Erciyes Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Biyoteknoloji ABD, Kayseri 2 Erciyes Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Analitik Kimya ABD, Kayseri Nanopartiküller (NP) nano boyutlarından dolayı fonksiyonellik, biyolojik özellikler, eşsiz fiziksel ve kimyasal özelliklerinin bir sonucu olarak büyük oranda dikkat çekmişlerdir. Nanopartikül metal ve metal oksitler büyük yüzey alanı/hacim oranına sahip olduklarından dolayı iyi antimikrobiyal özellikler sergilerler. Bunlar çeşitli mikroorganizmaların büyüme inhibitörü olarak kullanılabilirler [1] Kitosan (K), kitinin kısmen veya tamamen deastilasyonuyla elde edilen değişik moleküler ağrılıktaki bileşikler için kullanılan genel bir terimdir. Doğada yaygın ve bol miktarda bulunması, yüksek canlılara karşı toksik etki göstermemesi, mikroorganizmaları inhibe etmesi, biyolojik olarak parçalanabilmesi, biyo-uyumlu olması, kimyasal ve fiziksel özellikleri bakımından diğer birçok biyopolimere göre üstün özellikler göstermesi nedeniyle kitosan başta gıda olmak üzere su, ilaç, kozmetik, ziraat, tıp, kâğıt, tekstil, mikrobiyoloji, immünoloji, biyoteknoloji gibi birçok alanda kullanım olanağı bulmaktadır [2]. Bu çalışmada, hidrotermal yöntemle kitozan, indirgenme ve stabilize ajanı olarak kullanılıp gümüş (Ag+) iyonlarını, gümüş metal formuna indirgeyerek kararlı kitozan gümüş nanopartikülleri sentezlenmiştir. Ayrıca belirli bir miktar kitozan-gümüş nanopartükülü (K-Ag NP) ile 50 µg/ml Grafen Oksit (GO) çözeltisi karıştırarak Kitozan-Gümüş-Grafen Oksit (K-Ag-GO) nanokompositi sentezlenmiştir. NP’lerin kendine özgü absorbans noktaları UV-visible (UV-vis) absorpsiyon spektroskopisi ile morfolojileri de ve taramalı elektron mikroskobi (SEM) kullanarak karakterize edilmiştir. Aynı zamanda bu NP’lerin bazı patojen mikroorganizmalara karşı antimikrobiyal etkisi ise disk difüzyon tekniği kullanılarak araştırılmıştır. Elde ettiğimiz veriler bu maddelerin güçlü antimikrobiyal etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Kaynaklar [1] Oyar P., Diş hekimliğinde kullanılan nanopartiküller, kullanım alanları ve biyouyumluluk, Atatürk Üniv. Diş Hek. Fak. Derg. Cilt:24, Sayı: 1, Sayfa: 125-133, 2014. [2] Yıldırım Z., Öncül N., Yıldırım M., Kitosan ve Antimikrobiyal Özellikleri, Niğde Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, Cilt 5, Sayı 1,19-36, 2016. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Kitosan, Gümüş Nanopartikülü, Grafen Oksit, Antimikrobiyal Aktivite İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 341 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0184 Pisolithus arrhizus Ekstraktı Kullanılarak Sentezlenen Titanyum Nanopartikülünün Antimikrobiyal Etkisi Özge Özbahar1, Gökçen Yuvalı Çelik1, Dilşad Onbaşlı1, İsmail Öçsoy2, Süheyl Furkan Konca1 Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Biyoteknoloji Anabilim Dalı, Kayseri 2 Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Analitik Kimya Anabilim Dalı, Kayseri 1 Pisolithus arrhizus (Scop.) Rauschert (Basidiomycetes) türü okaliptüs ve çam ağaçlarının birçok türünü çevreleyen kökleri toprakta bulunan bir ektomikorizal mantardır. Çalışmada kullanılan olan mantar türü P. arrhizus; tarçın kahvesi renginde, 7-12 μm büyüklüğünde küresel ve dikenli sporlara sahip mikorizal bir mantar türüdür1. Mikoriza, mantar miselleri ile yüksek bitkilerin kökleri arasındaki karşılıklı yararlanmaya dayanan bir ilişkidir. Bu ilişkide mantar, bitkiden karbon ve esansiyel organik maddeleri temin ederken, bunun karşılığında bitkiye su, mineral tuzlar ve metabolitlerin alımında yardımcı olmaktadır2. Ülkemizde Antalya, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli, İzmir, Kahramanmaraş, Kütahya, Malatya, Manisa, Mersin Muğla bölgeleri olmak üzere geniş bir yayılış alanına sahiptir3. Yapılan birçok çalışmada mantarların antibakteriyal, antiviral ve antifungal etkileri bildirilmiştir4. Geleneksel Çin tıbbında haricen uygulandığında yara iyileşmesi, şişlikleri dindirme, kanamaları ve sulu mayasılı durdurmada ve irin tedavisinde kullanılır. Dahilen uygulandığında ise özofagus ve mide kanamalarını durdurmada kullanılır. Kimyasal içeriğinde bulunan ve bir triterpen olan pisosterolün yedi kanser hücresini özellikle lökoma ve melanoma hücrelerini inhibe ettiği rapor edilmiştir5. Yaptığımız çalışmada hydrothermal sentez yöntemi ile P. arrhizus türü mantar ekstresinden TiO2 nanopartikül (NP) sentezi ve bu NP’lerin antimikrobiyal özellikleri incelenmiştir. Sentezlenen TiO2 NP’ler UV-Vis Spektrometre (UV-vis) ve taramalı elektron mikroskop (SEM) ile karakterize edilmiştir. Hazırlanan ve karakterize edilen bu NP’lerin disk difüzyon yöntemi kullanılarak Staphylococcus aureus, Bacillus subtilis, Escherichia coli, Candida albicans ve Streptococcus mutans patojenleri üzerinde antimikrobiyal aktiviteleri araştırılmış ve orta dereceli bir inhibisyon etkisine sahip oldukları tespit edilmiştir. Kaynaklar [1] [2] [3] [4] [5] Yiğit D., Aktaş N., Özgen E., Türk Mikrobiyal Cemiyeti Dergisi, 1-2: 7-11, 2009. Diyabalanage T., Mulabagal V., Mills G., DeWitt DL., Nair MG, Food Chemistry, 108, 97–102, 2008. Changb ST., “Herbal Medicine”, 43-52, The Pharmaceutical Society of Korea, Seoul, Korea, 1995. Duman R., Taner H, Doğan HH, Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 7(1), 55-65, 2007. Szefer P, Mineral Components in Foods, CRC Press, Taylor & Francis, London, 2007. Anahtar Kelimeler: Antimikrobiyal aktivite, Pisolithus arrhizus, TiO2 Nanopartikülü www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 342 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0185 Türkiye Topraklarından izole edilen Brevibacillus laterosporus EA62’den elde edilen yeni antibiyotiğin MİK değerlerinin saptanması Büşra Özalpar, Tuba Sevgi, Alev Usta Ak, Elif Demirkan Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Antibiyotikler çok basamaklı biyosentetik yollar ile üretilen ve yaklaşık 15-20 genin ortak ürünü olan sekonder metabolitlerdir. Daha çok Bacillaceae, Actinomycetales ve Mycophyta grubundaki canlılar tarafından üretilmektedir. Tüm dünyada antibiyotikler oldukça fazla kullanılmaya başlanmış, bakteriler dirençli olma yeteneği kazanmış ve dolayısıyla etkili antibiyotiklerin sayısında her geçen yıl düşüş gözlenmiştir [1]. Bu nedenle tamamen yeni tip antibiyotiklere ihtiyaç duyulmaktadır. Dolayısıyla, doğadan sürekli olarak yeni antibiyotiklerin keşfedilmesi beklenmekte ve bu sebeple de Streptomyces, Bacillus, Fusarium, Mycobacterium, Aspergillus ve Penicillium gibi birkaç cinse ait türler antibiyotik üretme yetenekleri bakımından incelenmektedirler. Yapılan araştırmalarda Bacillus cinsinin antimikrobiyal madde üretim potansiyelinin yüksek olduğu, antibiyotik üretimiyle biyoteknoloji endüstrisine katkı sağlayabildikleri bildirilmiştir [2]. Antibiyotik veya antimikrobiyal madde üreten Bacillus türleri arasında Bacillus subtilis, Bacillus polymyxa, Bacillus brevis ve Bacillus cereus gibi türler yer almakta olup, birçoğu basitrasin, polimiksin ve subtilin gibi peptid antibiyotikler üretmektedirler [3]. Son yıllarda, uluslararası ilaç endüstrisinin araştırma-geliştirme çalışmaları her yıl arttığı halde, yeni keşfedilen ve patenti alınan ilaç sayısında ciddi bir düşüş olduğu bildirilmektedir [4]. Bu nedenle, Birçok Bacillus türünün sahip olduğu biyokontrol aktivitesi, ilaç endüstrisi için önem taşımaktadır. Bu çalışmada, Türkiye’ nin 25 farklı ilinden alınan toprak örneklerinden toplam 185 bakteriden 57 adet antibiyotik potent bakteri izole edilmiştir. 57 bakterinin morfolojik ve fizyolojik özellikleri araştırılmış ve 52 bakteri Bacillus cinsi olarak belirlenmiştir. Bacillus türleri karşıt-çizgi metodu ile antibiyotik üretimi için taranmıştır. Antibiyotik üretim testleri sonucunda en iyi inhibisyon zonu gösteren 5 Bacillus suşu 16SrRNA mikrobiyal adlandırma ile adlandırılmış ve bunlardan 4 tanesi Bacillus thuringiensis, 1 tanesinin ise Brevibacillus laterosporus ile benzerlik gösterdiği belirlenmiştir. Bunlardan Brevibacillus laterosporus EA62 suşunun en büyük inhibisyon zonuna (25 mm) sahip olduğu saptanmış ve bu suşun ürettiği potansiyel antimikrobiyal bileşiğin MİK (Minimum İnhibisyon Konsantrasyonu) değerleri Staphylococcus aureus ATCC 25923, E. coli ATCC 25922, Yersinia enterocolitica ATCC 9610, Enterococcus feacalis ATCC 29212, Salmonella typhimurium ATCC 14028 test bakterilerine karşı araştırılmıştır. B. laterosporus EA62’tan elde edilen antibiyotik bileşiğinin Minimum İnhibitor Konsantrasyonunu (MİK) belirlemek amacıyla Klinik Laboratuvar Standartları Ensitüsünün belirlediği yönerge [5]’ye göre mikrodilüsyon yöntemi gerçekleştirilmiş ve standart antibiyotikler olarak penisilin ve streptomisin kullanılmıştır. Kullanılan standart antibiyotiklerin ve bileşiğin konsantrasyon değerleri 256 μg/mL-8 μg/mL arasında hazırlanmıştır. Yapılan çalışma sonucunda B. laterosporus EA62’tan elde edilen yeni bileşen sadece S. aureus’a karşı en iyi antibakteriyel aktivite göstermiş olup MİK değeri 256 μg/ mL olarak saptanmıştır. Standart antibiyotiklerde ise 256 μg/mL’ın üzerinde bulunmuştur. Diğer test bakterilerinin standart antibiyotik ve yeni bileşene gösterdikleri antibakteriyel İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Globalkarşı Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmaciesaktivitenin benzer olduğu belirlenmiştir. Dolayısıyla bu yeni bileşen antibiyotik potansiyeline sahip olabilir. www.ivekkongre.com 343 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Kaynaklar: [1] Levy, SB., “The Challenge of Antibiotic Resistance.” Sci. Am. 398, 451-456, 1998. [2] Wipat, A., Harwood, CR. “The Bacillus subtilis genome sequence: the molecular blueprint of a soil bacterium”, FEMS Microbiology Ecology, 28, 1-9, 1999. [3] Drablos, F., Nicholson, D. and Ronning, M.. “EXAFS study of zinc coordination in Bacitracin A”, Biochimica at Biophysica Acta, 1431, 433-442, 1999. [4] Pollack, A.” Drug research yields a decreasing return”, The New York Times, April 20, 2002 [5] Clinical Laboratory Standards Institute. “Approved standard M7-A6. Methods for dilution antimicrobial susceptibility tests for bacteria that grow aerobically”, 6th edn. Clinical Laboratory Standards Institute, Wayne, 2003. Anahtar Kelimeler: Antibiyotik, Bacillus, İzolasyon, MİK, Toprak www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 344 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0186 Türkiye topraklarından Bacillus sp.suşlarının antibiyotik üretim potansiyellerinin araştırılması Behice Zeren, Tuba Sevgi, Büşra Özalpar, Baran Enes Güler, Elif Demirkan Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Mikroorganizmalar (bakteri, alg, fungi, aktinomisetler vb) birçok antibiyotik madde üretiminde kaynak olarak kullanılmaktadırlar. Antibiyotikler bazı mikroorganizma cinsleri tarafından çok basamaklı biyosentetik yollar ile üretilen sekonder metabolitlerdir. Bu doğal kaynaklardan izole edilen antibiyotik maddelerin sayısı oldukça fazla olmasına rağmen sadece birkaç tanesi hastalıkla başa çıkmak için ticarileşmiştir. Ancak, bakteriyel direnç tüm dünyaya yayılmış ve konuyla ilişkili antibiyotiklerin kullanım potansiyelleri düşmüştür [1]. Dolayısıyla, doğadan yine de sürekli olarak yeni antibiyotiklerin keşfedilmesi beklenmekte ve bu sebeple de Streptomyces, Bacillus ve Penicillium gibi birkaç cinse ait türler antibiyotik madde üretme yetenekleri bakımından incelenmektedirler [2]. Bunlar arasında yer alan Bacillus türleri, antibiyotik üretme kapasitesi yönünden en çok incelenen organizmalar arasına girmiştir. Çünkü endospor üretebilen Bacillus sp.’ ler ekstrem çevresel koşullara dayanıklıdırlar. Bacillus suşlarının en önemli karakteristik özelliği bakterilere ve mantarlara karşı yüksek oranda, antibiyotik bileşik üretme yeteneğine sahip olmalarıdır [3]. Bütün biyo-koruyucuların arasında 500’den fazla antibiyotik madde tanımlanmıştır. Bacillus cinsi bunların 45 tanesinden fazlasını üretebildiği ve bu bileşiklerden bazıları klinik değerde öneme sahipken, diğerleri gıda mikroplarının in vitro kontrolü ve kalanlarınsa bitkisel hastalıkların kontrolünde yer aldığı rapor edilmiştir [4, 5]. Bu çalışmada, Türkiye’nin 50 farklı ilinden alınan toprak örneklerinden Bacillus sp. izolasyonu gerçekleştirilmiştir. Morfolojik ve fizyolojik özellikleri Bergey’s Manual of Determinative Bacteriology’e göre saptanarak 650 adet Bacillus sp. tanımlanmıştır. Elde edilen saf kültürlerin antibiyotik üretim potansiyelleri karşıt çizgi yöntemiyle 5 adet test bakterisi (Staphylococcus aureus ATCC 25923, E. coli ATCC 25922, Yersinia enterocolitica ATCC 9610, Enterococcus feacalis ATCC 29212, Salmonella typhimurium ATCC 14028) kullanılarak taranmıştır. Türkiye’de ilk kez Bacillus sp. suşlarının antibiyotik üretme potansiyelleri ortaya çıkarılmış ve haritalanmıştır. Antibiyotik üretme potansiyeli yüksek olan Bacillus sp.suşlarının ticarileştirme değeri yüksek görünmektedir. Kaynaklar [1] Kaur, H., Onsare JG., Sharma V., Arora D. S., “Isolation, purification and characterization of novel antimicrobial compound 7-methoxy-2,2-dimethyl-4-octa-4',6'-dienyl-2H-napthalene-1-one from Penicillium sp. and its cytotoxicity studies”, AMB Expr, 5, 40, 2015. [2] Newman DJ., Cragg GM. “Natural Products as Sources of New Drugs from 1981 to 2014.” J.Nat.Prod., 79, 629-661, 2016. [3] Vilas A.M., “Science against Microbial Pathogens: Communicating Current Research and Technological Advances”, Formatex Research Center, 2, 693-1348, 2011. [4] Stein T. “Bacillus subtilis antibiotics: structures, syntheses specificandfunctions. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing and on Pharmaceuticals Pharmacies ”, 56,4, 845-857, 2005. [5] Ricca E, Henriques AO., Cutting SM., (Ed) “Bacterial spore formers: probiotics and emerging applications.” Norfolk UK: Horizon Bioscience, 171-182, 2004. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Antibiyotik, Bacillus, İzolasyon, Taranma, Toprak 345 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0187 The Antimutagenic Properties of Aseton and Water Extracts Crataegus monogyna Collected from The Eastern Anatolia Region of Turkey Ozel Capik, Meryem Sengul, Guleray Agar Atatürk University, Faculty of Science, Department of Biology, Erzurum/TURKEY Hawthorn belongs to the Rosaceae family comprising 2830 species in 95 genera [Stevens, 2001]. Crataegus monogyna is one of the most common species used as the “hawthorn” of traditional herbalism since a long time ago and are claimed to have various health benefits [Nabavi et al., 2015; Barros et al., 2012]. The flowers, leaves, and fruits are used as dried part plants for teas or included as plant extracts in capsules, due to their broad pharmacological effects and low toxicity, especially for cardiac and nervous system symptoms, as well as for their antioxidant activities [Mot et al., 2016]. The Crataegus monogyna has done enough research on the biological activities such as antimicrobial, antioxidant, antitumor, antiviral, cardioprotective, neuroprotective, nephroprotective,hepatoprotective and anti-inflammatory [Bahorun et al., 2003]. But up to present there are limited number of investigations about of the Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna antimutagenic effects. This study aimed to determine genotoxic and antigenotoxic potenties of aseton and water extracts fruites of Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna by using micronucleus (MN) and sister chromatid exchange (SCE) tests in human blood cells. The results obtained from the mutagenicity assays showed that the two extracts of Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna have not mutagenic activity in any concentrations and is a promising plant because of its antimutagenic property. The most effective extract was acetone. The 40-80 μL doses of Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna were more effective than other doses (5, 10, 20 µg/ml). In light of this information Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna should be reconsidered as new valuable sources of safe and inexpensive antioxidants and could be developed as an anticancer drug. Keywords: Antimutagenic, Crataegus monogyna Jacq subsp monogyna www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 346 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0188 Çözelti Plazma Sürecinde Polivinilprolidon Zincir Kırılması:Konsantrasyon Etkisi Ali Özhan Akyüz1, Mehmet Özkan2 Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, Bucak Emin Gülmez TBMYO, Biyomedikal Cihaz Teknolojisi, Burdur 2 Afyon Kocatepe Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Fizik Bölümü, Afyonkarahisar 1 Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 347 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0189 Synthesis of Multi-Walled Carbon Nanotube Supported Schiff Base Ligands and Their Pd(II) Complexes: Catalytic Activities in Vitamin K3 Synthesis Kayhan Kınoğlu1, Serhan Uruş1, Gökhan Ceyhan2 Department of Chemistry, Kahramanmaraş Sütçü İmam Universty, Kahramanmaraş, Turkey. Department of Research and Development Centre for University-Industry-Public Relations, Kahramanmaras¸Sütçü İmam University, Kahramanmaras¸ Turkey. 1 2 Investigation of carbonnanotubes (CNT) has exposed the new nano-material concept. Some of usage area of carbon nanotubes are in the production of electronic circuit elements, military and medical technology. The strengt hand flexibility of carbon nanotubes make important that the usage of them in nan technology engineering for the production of nano-sized sturctures [1]. Solid supported Schiff base metal complexes (such as; Pd(II), Cu(II), Fe(III)… etc.) are active in oxidation reactions [2]. In this study, novel multi-walled carbon nanotube supported Schiff base [MWCNT@CONHArNCHArR] derivatives and their Pd(II) complexes were synthesized and charaterized using SEM, EDX, TEM, FT-IR, TG/DTA, UV-Visible, photoluminescence and XRD techniques. All the MWCNT supported Schiff base Pd(II) complexes were used as catalysts in the catalytic synthesis of vitamin K3. The complexes showed very high catalytic acitivities in the production vitamin K3. Acknowledgements: The authors thank for financial support to Kahramanmaraş Sütçü İmam University (Project No: 2013/6-33 M and 2015/2-13 YLS). References [1]. Liu Z., Shi Q., Peng F., Wang H., Yu H., Li J., Wei X., Catalysis Communications 22 (2012) 34 – 38. [2] Uruş S., Keleş M., Serindağ O., J. Inorg. Organomet. P.,20, 152-160, (2010). Keywords: Vitamin K3, C nanotube, Pd(II) SEM and TEM Image of MWCNT@Schiff Base Ligand www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 348 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0190 Karboksimetil Selüloz bazlı Kondroitin Sülfat katkılı Doğal Hidrojellerin Biyokimyasal Karakterizasyonunun Araştırılması Ayşe Şebnem Erenler1, Aygün Aliyeva2, Esra Ülke3, Caner Cengiz Turan4, Şükran Karaman5 İnönü Üniversitesi, Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı, Malatya İnönü Üniversitesi, Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı, Malatya 3 İnönü Üniversitesi,Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı, Malatya 4 Özel Malatya Hayat hastanesi, Ortopedi ve Travmatoloji, Malatya 5 İnönü Üniversitesi, Hemşirelik Bölümü, Malatya 1 2 Son zamanlarda doğal polimerlerden elde edilen hidrojeller tıp ve biyoteknoloji gibi alanlarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak halen tıpta kullanılan hidrojel formundaki tibbi ürünler yapılan biyouyumluluk testlerinden geçsede, dayanıklılık açısından optimum düzeyde bulunmamaktadır. Çalışmamızda bu verilerden yola çıkarak daha doğal, dayanıklı, biyouyumlu, biyobozunur, nantoksik hidrojel ilaç sistemi elde etmeyi hedefliyoruz. Hidrojellerin su emme kapasitesi polimerik omurgaya bağlı hidrofilik gruplardan kaynaklanırken, çözünme kapasiteleri ise yapıdaki çapraz bağlardan kaynaklanmaktadır. İlaç yüklü hidrojel üretmek ve istenilen bölgede ilacın salınımını sağlamak bu sistemi avantajlı kılmaktadır. Yüksek su bağlama kapasitesi ve porlu yapısından dolayı çoğu hidrojelin ilaç salınımı hızla sonuç veriyor ve bu süre üretim sürecinde isteğe bağlı olarak bir kaç saatten bir kaç güne kadar ayarlanabilir özellik taşımaktadır. Çalışmamızda doğal polimer olan Karboksimetil selüloz (KMS) kullanılmıştır. KMS, düşük toksisite, immünojenite ve yüksek biyouyumluluğu nedeniyle biyomedikal uygulamalarda kullanılmaktadır. Son zamanlarda yapılan çalışmalar KMS’un doku kültürü, ilaç dağıtım sistemi, yara bakımı ve diş hekimliği gibi uygulama alanları için uygun bir materyal olduğunu göstermiştir. Kondroitin Sülfat (KS), esas olarak osteartrit, kanser gibi, çoğu hastalığın tedavisinde yaygın olarak kullanılan hayvansal dokulardan elde edilen bir glikozaminoglikandır. Vücudumuzda doğal olarak bulunup, birçok dokuda hücre dışı matriksin önemli bileşenlerinden biridir ve dünya pazarında kıkırdak, kemik, ve tendon gibi biyomedikal ürünlerle temsil edilmektedir. Kondroitin sülfat üretimi için çogunlukla sığır trakesi, domuz burun septumu, köpek balığı yüzgeci, horoz ibiği gibi hayvansal kaynaklar kullanılmaktadır. Çalışmamızda KS, hidrojelin su tutma kapasitesi, salınım kapasitesi ve şişme derecesine olan etkileri bakımından özgün bir model olarak incelenmiştir. Çalışmamızda geliştirdiğimiz hidrojeller serbest radikalik polimerizasyon yöntemi ile sentezlenmiştir. Sentezlenen hidrojellerin Taramalı Elektron Mikroskobu kullanılarak (SEM) yüzey ve kesit görüntüleri alınmıştır. Kondroitin Sülfatın hidrojel üzerindeki etkisi incelenmiştir. Şişme deneyleri yapılmıştır ve zamana karşı ağırlık grafikleri çizilmiştir. Bu çalışmada hemde KS 'ın hidrojelin dinamik şişme davranışına etkisi incelenmiştir. İlaç salım deneyleri ise hazırlanan tampon çözeltilerde UV-VIS spektrofotometre ile incelenmiştir. Deneyler sonrası elde edilen verilere göre, KS'lı hidrojellerin KS'sız hidrojellere göre mekanik İlaç veolduğu Eczacılıkta tespit Küresel Bilgiedilmiştir. Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and PharmaciesKS'ın, hidrojelin yapısında dayanıklılığının daha fazla SEM görüntülerine bakıldığında daha sıkı, daha yoğun porlu bir yapı oluşturduğu gözlemlenmiştir. Bu nedenle KS'lı hidrojelde şişme deneyleri esnasında şişmenin daha yavaş ve yapısının diğer hidrojellere göre daha dayanıklı olduğu görülmüştür. KS'ın bu özelliğinin hidrojelin yapısını daha saydamlaştırdığı ve daha dayanıklı kıldığı düşünülmektedir. pH bakımından değerlendirildiğinde ise bazik tamponlu pH da daha yüksek salım olduğu gözlemlenmiştir. Tasarladığımız bu www.ivekkongre.com 349 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS KS'lı hidrojelin Osteoartrit hastalığında, ihtiyac duyulan bölgede sürekli salınım yapabilme özelliği ile oldukça özgün ve yenilikçi bir biyomedikal ürün olarak bu alanda çok büyük katkılar sağlayacağını düşünmekteyiz. Bu çalışma TÜBİTAK tarafından SBAG 215S861 nolu proje kapsamında desteklenmektedir. Anahtar Kelimeler: Karboksimetil selüloz, Kondroitin Sülfat, Hidrojel, Karboksimetil Selüloz bazlı Kondroitin Sülfat katkılı Hidrojel Kondroitin Sülfat katkılı Hidrojel Karboksimetil Selüloz Hidrojelin SEM görüntüsü Karboksimetil selüloz bazlı hidrojelin daha büyük porlu yapıya sahip olduğu görülmektedir. Karboksimetil Selüloz Kondroitin Sülfatlı Hidrojelin SEM görüntüsü www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Kondroitin Sülfatlı hidrojelin yapısında daha çok gözeneklerin olduğu gözlemlenmiştir. 350 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0191 Antifungal properties of nanospheres attached Schiff-Pt(IV) Elvan Hasanoğlu Özkan, Nurdan Kurnaz Yetim, Ali Dişli, Nurşen Sarı Department of Chemistry, Faculty of Science, Gazi University, Ankara, Turkey INTRODUCTION: Materials have nanoscale formats from polymeric-materials is important for drug delivery technology. Nanoscale drug carriers are helping to efficient drug distribution. Platinum is an essential trace element in the anti-cancer research. So, numerous derivatives of Pt(IV)-complexes have been prepared in recent years [1]. The synthesis of Pt-nanostructure has been intensively reported on cytotoxicity, genotoxicity and protein expression [2,3]. Antimicrobial polymers have the advantage that they are chemically stable and do not permeate through the skin. Furthermore, they play an important role in reducing the incidences of infections caused by biomaterial implant. As far as we know, no studies have been carried out on nanosphere including Platinium-Schiff bases complexes. This study aimed to fill in this gap. Novel Platinum-Schiff bases derivatives were investigated to find out the antibacterial properties of Schiff bases and their Pt(IV) complexes. STUDIES ON SYNTHESIS AND DETECTION OF ANTIFUNGAL ACTIVITY Synthesis of nanospheres capped Azomethine (NS-AX, X: -F, -Cl, -Br). The nanospheres capped-Azomethine (NS-AX) were prepared by reacting of (NS-NH₂) (1 g, 100 mesh, 1.5 mmol/g –NH₂ loaded, 1% cross-linked (Sigma-Aldrich) in hot DMF (15 mL) with 2-hydroxybenzaldehydes and its derivatives in DMF (Fig.1A). After, the mixture cooling to room temperature, nanospheres were poured into the acetone. Synthesis of Polymer capped Pt(IV) (NS-AX-Pt(IV)). Polymeric-azomethine (NS-AX) were prepared by reacting of (NS-NH₂) (1 g, 100 mesh, 1.5 mmol/g –NH₂ loaded 1% cross-linked (Sigma-Aldrich) in hot DMF (15 mL) with 2-hydroxybenzaldehydes and it’s derivatives. Then, 1.0 mmol PtCl₄ in DMF (5 mL) were added to upon the mixture through 30 min and mixing process was continued 4 h. Nanosphere polymeric- Pt(IV) complexes were obtained (Fig. 1B). Detection of Antifungal Activity. Antifungal activities of polymer attached azomethine and their Pt(IV) complexes were checked against two fungal strains such as Aspergillus fumigatus (A. fumigatus), and Candida albicans (C. albicans). For activities measurement, the media used were Potato Dextrose agar for the fungi. Fifteen milliliters of the molten agar (45 °C) was aseptically mixed with 1 ml fungal suspension (10⁶ CFU/ml) and poured into 100 mm x 15 mm sterile Petri dishes and allowed to solidity. Once the agar was hardened, 6 mm wells were bored using a sterile cork borer and entirely filled with test/ Global solutions. And onthen the plates were incubated for 72 h at room İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi the Paylaşımı Knowledge Sharing Pharmaceuticals and Pharmacies temperature for the fungi. At the end of the incubation period, the diameter of the zone of inhibition around the wells was measured. www.ivekkongre.com CONCLUSIONS: The new Pt(IV) derivatives with nanospheres compounds prepared in our study seem to have interesting antifungal activity. The Pt(IV) derivatives showed much better activity than ligands. We can say 351 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS that this compound merits further investigation as an alternative drug. A. fumigatus test results of Pt(IV) derivatives with nanospheres compounds are especially noteworthy. ACKNOWLEDGMENT: This work was supported by the Gazi University Research Fund (Project number: 05/2012-53 and 05/2014-02). References [1] Yam, V.W.W., Tang, R.P.L., Wong, K.M.C., Cheung, K.K. (2001). 20, 4476-4482. [2] Herricks, T., Chen, J. Y., Xia, Y. N. (2004).. Nano Lett. 4, 2367-2371. [3] Asharani, P.V., Xinyi, N., Prakash, H.M., Valiyaveettil, S. (2010). Nanomed. 5, 51-64. Keywords: Antifungal Agent, poly(styrene), caped platinium, nanospheres Figure 1. Nanospheres attached Azomethine Synthesis of Polymer capped Pt(IV) (NS-AX-M) ın son satırındaki fig 1 diye biten cümlenin altına eklenmelidir Figure 2. Imaging of Aspergillus fumigatus affectivities of studied nonosphere Table Antifungal activity of studied nanosphere (0.005 g/ml) (Diameter of zone inhibition (mm)) [NSSchH] C.albicans A.fumigatus 15 19 [NS[NS[NS[NS[NS[NS-SchFSchHSchClSchCl] Pt4+]and Pharmacies İlaç SchF] ve Eczacılıkta Küresel Bilgi PaylaşımıSchBr / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals Pt4+] Pt4+] 19 16 12 27 25 26 [NS-SchBrwww.ivekkongre.com Pt4+] 22 25 18 25 352 28 22 25 17 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0192 Radyoprotektif ajanlara güncel yaklaşım Münteha Özacar1, Yağmur Pirinçci1, Fatih Tok2, Bedia Kaymakçıoğlu2 1 Marmara Üniversitesi, İstanbul Marmara Üniversitesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı, İstanbul 2 Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 353 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0193 Terbinafine Hydrochloride Loaded Vaginal Gel: Preparation, Characterization and In Vitro Drug Release Neslihan Üstündağ Okur, Muhammet Davut Arpa Istanbul Medipol University, Istanbul, Turkey Terbinafine is a fungicidal allylamine antifungal drug which is used for the treatment of several fungal infections, such as dermatophytosis, vaginal candidiasis. Vaginal candidiasis is one of the most common Candida infections in women. 75% of all the women catch the disease once in their lifetime [1, 2]. The aim of this study was to prepare gel of terbinafine hydrochloride for vaginal drug delivery. To prepare gel formulations different rates (1%, 3%, 6%) of three polymer; chitosan, carbopol 940 and carboxymethyl cellulose sodium (CMC Na) were used. The pHs of gels were adjusted approximately 4 – 5. For this aim, triethanolamine was used for the gel formulations prepared with Carbopol (G1, G2, G3). pH 4 phosphate buffer was used for CMC Na gels to adjust pH (Table 1). The pH, viscosity and spreadability of developed gels were evaluated for characterization studies. The pHs of the formulations were measured with a digital pH-meter The viscosity of the formulations was measured with Brookfield RV II viscometer. To determine spreadability of the gels, 1 gr of gel were transferred to the center of a glass plate (15 cm x 15 cm) and this glass plate was compressed under another glass plate of the same size. After one minute the diameter of the spread area (cm) was measured. For in vitro drug release study, 5g gel formulation was separated from release media by means of dialysis membrane (Spectra/por, MW of 1214 kDa) and capped with closures. pH 4 phosphate buffer was used as release medium. Sink conditions were taken into account. The release was performed at 37°C ± 0.5°C, at a rotation of speed of 100 rpm. 0,5 mL samples were withdrawn at predetermined time intervals (0.5 to 8 h and 24 h). The samples were analyzed with HPLC at 224 nm. The pH of the prepared formulations ranged between 3.72 and 6.22 (Table 2). The pH of the gels was appropriate for vaginal drug delivery. Viscosity is an important parameter for characterizing the gels as it affects the spreadability and release of drug. The viscosities of G2, G3 and G9 gels were found to be higher than other gels (G1, G4-G8). With increase in the concentration of the polymeric component, viscosity of the gel was increased. At the same time spreadability of the gel was reduced. The in vitro cumulative drug release profile of G5, G7 and G8 formulations were found as 34,42%, 39,83% and 46,43%, respectively (Figure 1). Hence, it can be concluded that developed gels have potential to deliver terbinafine in a controlled for prolong period and can be adopted for a successful delivery of terbinafine for vaginal use. References [1] Gianni C. Update on antifungal therapy with terbinafine. G Ital Dermatol Venereol. 145(3), 415–424, 2010. [2] I. Alberti, et al. Assessment and prediction of the cutaneous bioavailability of topical terbinafine, in vivo, in man Pharm. Res., 18, 1472–1475, 2001. www.ivekkongre.com Keywords: Terbinafineİlaçhydrochloride, vaginal vaginal gel and Pharmacies ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı drug / Global delivery, Knowledge Sharing on Pharmaceuticals 354 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS The in vitro release of terbinafine hydrochloride Compositions of gel formulations Form./ %Comp. Carbopol CMC Na Chitosan Acetic Triethanolamine acid Glycerine G1 G2 G3 G4 G5 G6 G7 G8 G9 1 3 6 - 1 3 6 - 1 3 6 1 3 6 7 7 7 7 7 7 7 7 7 1 1 1 - pH 4 Benzalkonium Water buffer chloride (qs) (qs) 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 0.01 100 Characterizations of the developed gels Formulations pH Viscosity (cP) Spreadability (cm) G1 6.22 27230 2.83 ± 0.12 G2 4.37 165000 2.87 ± 0.12 G3 3.72 198000 2.48 ± 0.03 G4 4.18 32.5 8.60 ± 0.36 G5 4.4 376 3.95 ± 0.23 G6 www.ivekkongre.com 4.56 5800 2.73 ± 0.15 İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies G7 4 323 9.20 ± 0.10 G8 3.81 34500 4.57 ± 0.03 G9 3.72 - 3.07 ± 0.12 355 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0194 Preparation and in vitro drug release studies of Cephalexin monohydrate loaded microemulsion formulations for topical delivery Neslihan Üstündağ Okur, Emre Şefik Çağlar, Tarık Ziya Ekmen Department of Pharmaceutical Technology, İstanbul Medipol University, İstanbul Turkey The most commonly occurring infections in people are skin infections. The main systemic therapy for skin and soft tissue infections (SSTI) has been provided by using variety of β-lactams, macrolides and lincosamides for many years (1). Cephalexin monohydrate (CEM), a first generation cephalosporin antibiotic is mostly used because of its activity against both the gram-positive and gram negative microorganisms. In addition to treatment of soft tissue skin infections, cephalexin is also commonly used to treat the articular infections (2). Dermal drug delivery becomes an encouraging concept in order to eliminate the disadvantages of oral antibiotic usage for topical infections. For this context, microemulsions offer numerous advantages for dermal delivery of drugs. The objective of the present study was to prepare a novel CEM loaded microemulsions and to characterize formulations and their in vitro drug release profiles. In order to prepare formulations, isopropyl mrystate (IPM) and oleic acid (OA) as oil phase, Span 20, Tween 80, Cremophor EL as surfactant, ethanol as co-surfactant, phosphate buffer solution (pH 7.4) as aqueous phase were used. Formulations were prepared by using titration method and once stabilization finished the mixtures were assessed by visual characterization. To determine ideal microemulsion, pseudo-ternary phase diagrams (Figure 1) were constructed at a specific surfactant/ cosurfactant weight ratio. CEM was loaded into the microemulsions at the concentration of 0.02% (a/w). CEM loaded formulations were characterized according to their droplet size, zeta potential, PDI, pH and electrical conductivity. The developed CEM loaded microemulsions (M1 and M2) achieved narrow droplet size distribution (152.75±4.85 and 128.05±9.22), low PDI (0.364±0.05 and 0.489±0.06), suitable pH (5.28-4.84) and conductivity (481.6 - 441.4 mS/cm). Zeta potential was measured as 0.209±0.041 and 0.141±0.024 mV. Beside these, to assess the performance of ideal formulations according to phase diagrams, CEM loaded microemulsions were studied for in vitro drug release through synthetic membrane. For in vitro drug release studies, diffusion cells were filled with ethanol and phosphate buffer solution (20:80) to ensure the sink condition and set 37°C and stirred at 600 rpm. Samples were withdrawn from release medium at predetermined time. Formulation 1 (M1) showed higher flux values once compared to formulation 2 (M2) (Figure 2). The present study can open up a window for the treatment of skin infections by using topical route. Keywords: Cephalexin monohydrate, microemulsion, skin infections, topical delivery www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 356 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure 2 Percentage of release and time Figure 1 The pseudo-ternary phase diagrams of microemulsion formulations (M1 and M2) composed of IPM, Oleic Acid, Span 20, Cremopor EL, Tween 80, ethanol and Phosphate Buffer (pH: 7.4). www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 357 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0195 Cytotoxic effects of etodolac in breast cancer cell cultures Sevgi Koçyiğit Sevinç, Pınar Mega Tiber, Oya Orun Marmara University, School of Medicine, Department of Biophysics, Basibuyuk, Istanbul, Turkey. INTRODUCTION: For cancer therapy, Nonsteroidal anti-inflammatory drugs (NSAID) are accepted as molecular targets. They show their inhibitory effects via COX-2 pathway. Etodolac ((R,S) 2-[1,8-diethyl-1,3,4-tetrahydrapyrano(3,4-b)indole-1-yl] acetic acid), is a nonsteroidal antiinflammatory drug (NSAID) with analgesic and antipyretic properties. It has inhibitory effects on cyclooxygenase-2 (COX-2) activation similar to other COX-2 inhibitors. It shows anti-tumorigenic effects on cancer cells through inhibition of proliferation and induction of apoptosis. Here we studied anti-proliferative and apoptotic effects of etodolac on two breast cancer cell lines, MCF-7 and MDA-MB-231. METHODS: Breast cancer cell lines, MCF-7 and MDA-MB-231 were maintained in DMEM medium, supplemented with 10% FBS, 1% glutamine and penicillin/streptomycin. Cell viability was determined by trypan blue (10%) at 37 °C with 5% CO2 in atmosphere. Using the MTT colorimetric method, etodolac was evaluated in vitro against breast cancer cell lines, for cell viability and growth inhibition at different doses (0.5 and 1mM) following 48 hours incubation (Roche 11 465 007 001). Apoptosis was also evaluated in both cell lines after treatment with etodolac in various concentrations. The cells were stained with Annexin-V/PI and analyzed using the Tali image-based cytometer. The Annexin–V positive / PI negative cells were recognized as apoptotic cells. (Molecular Probes A10788). In addition, Apoptosis was evaluated by mitochondrial membrane potential changes. Cells were stained with JC-1 probe according to the protocol of JC-1 mitochondrial membrane potential kit. JC-1 was used to detect mitochondrial membrane potential changes (Abnova KA1324). RESULTS: Cell viability and growth inhibition were detected by MTT assay. When concentrations were rised to 0.5 or 1 mM, cell viability in both cell lines was considerably decreased (Figure 1). Etodolac was less effective in MCF-7, but there was a regular dose-response relation in MDA-MB-231 cells at the end of 48 hours. Mitochondrial membrane potantial was detected by using JC-1 dye. When concentrations were rised to mM range, apoptosis was detectable through changes in mitochondrial membrane potential (Figure 2). Apoptotic effect of etodolac was more prominent in MDA-MB-231 cells at the end of 48 hours. Apoptosis was further confirmed with Annexin V/PI staining using TALI Apoptosis kit (Figure 3). www.ivekkongre.com CONCLUSION: In thisİlaçstudy, apoptotic wasoninvestigated breast cancer cell lines, MCF-7 ve Eczacılıkta Küresel Bilgi effects Paylaşımı / of Globaletodolac Knowledge Sharing Pharmaceuticals andinPharmacies and MDA-MB-231. Anti-proliferative and apoptotic effects of etodolac was found to be pronounced only at high-concentrations (≥0.5 mM). The changes of JC-1 dependent membrane potential showed that apoptotic cells had decreasing mitochondrial potential with increasing etodolac concentrations. 358 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Keywords: Apoptosis, Etodolac, MCF-7, MDA-MB-231, MTT Figure 1 Antiproliferative effects of etodolac at different concentrations after the application for 48 hours Figure 2 Ratio of J-aggregates to J-monomers in a 96-well plate format.Fluorescence of J-aggregates and J-monomers was measured using excitation/emission wavelengths of 535/595 nm and 485/535 nm, respectively Figure 3 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Apoptotic cells were evaluated using the Tali apoptosis kit. 359 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0196 Yaygın Spektrum Alanında UV Işınları Absorbe Eden Multirezonans Özelliğe Sahip Moleküllerin Tasarımı ve Bu Moleküllerin Cilt Kanserinde Kullanımı Hediye Gamze Nur Çelebioğlu, Burak Kuzu Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, 65080, Van Cilt kanseri, anormal hücrelerin gelişmesiyle vücudun diğer bölgelerine hızla yayılan ölümcül bir hastalıktır.1 Bu hastalık %90 oranda güneşten gelen ultraviyole ışınlara maruz kalmayla oluşmaktadır. Ultraviyole ışınlara maruz kalmayı azaltarak, melanoma ve squamous kanser hücrelerinin oluşması engellenebilir. Bu amaçla UV ışınlarına maruz kalmayı engelleyebilmek için güneş kremleri kullanılmaktır.2 Aşağıdaki şekilde ticari olarak piyasada bulunan bazı güneş kremi etken maddeleri bulunmaktadır. Şekil 1: Etken maddeler ve absorbans değerleri Belirtilen moleküllerde bulunan elektronlarının UV absorbansı yapmasıyla rezonans yapıları konjugasyon boyunca pi elektronlarının delokalize olmasını sağlar. Molekül bu sistemi yapısında bulunan elektron verici ve elektron çekici gruplar ile pi elektronlarını konjuge eden gruplar bulundurmasından sağlamaktadır. Bu amaç için kullanılmak üzere tasarlanan molekülde azot atomu içeren elektron donör heterosiklik yapı ve elektron çekici gruplar tasarlanarak geniş UV absorbans spektrumuna sahip moleküller tasarlanarak daha etkili UV ışını absorblayıcı olarak güneş kreminde cilt kanseri oluşumu önleyici etken molekül sentezi yapmak planlanmaktadır. Anahtar Kelimeler: avobenzone, parsol, uv absorpsiyon Etken maddeler ve absorbans değerleri www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 360 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0197 Verapamil hidroklorür yüklü katı lipit nanopartiküllerin hazırlanması ve değerlendirilmesi Abdulcebbar Küçük, Oya Kerimoğlu, Timuçin Uğurlu Marmara Üniversitesi, Farmasötik Teknoloji Ana Bilim Dalı, İstanbul Bu çalışma kapsamında literatürde yara izleri tedavisinde genellikle lezyon içine enjeksiyon şeklinde uygulanarak kullanılan ve anti hipertansif bir madde olan verapamil hidroklorür(VHCI), yüksek hızlı homojenizasyon ve ultrasonikasyon tekniğiyle katı lipit nanopartiküllere(KLN) yüklenmiştir. Hazırlanan tüm formülasyonların partikül boyutu, zeta potansiyeli, ilaç yükleme kapasitesi ve kapsüllenme etkinliği ölçülmüş ve in vitro salım profilleri değerlendirilmiştir. Nanopartiküller, taramalı elektron mikroskobu(SEM) ile görüntülenmiştir. KLN formülasyonları liyofilize hale getirilmiş, partikül boyutu ve zeta potansiyeli ölçülerek değerlendirilmiştir. Bu çalışma ile nanopartiküller hazırlanarak daha etkin bir tedavi için etken maddenin hasta tarafından kolayca uygulanabilir hale getirilmesi, kontrollu salım yapması, farklı farmasötik dozaj şekilleriyle hastaya uygulanabilir hale getirilmesi amaçlanmış olup ileriki çalışmalarda VHCI yüklü KLN’ler jel içinde dağıtılarak, yaralar üzerindeki etki, in vivo çalışmalarla değerlendirilecektir. Anahtar Kelimeler: Katı lipit nanopartiküller, nanopartiküller, verapamailhidroklorür www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 361 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0198 In Vitro Evaluation of Aceclofenac Monolithic Osmotic Pump Tablet Containing Swellable Polymer Ürün Kandemirer1, Timuçin Uğurlu2 Biofarma Ilac San. ve Tic. A.S. Research and Development Center Marmara University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmaceutical Technology 1 2 In this study monolithic osmotic pump tablets containing swellable polymer which involve a BCS Class II nonsteroidal anti-inflamatory drug (NSAID); ACECLOFENAC have been generated and studied. Aceclofenac is mainly used for the relief of pain and inflammation in osteoarthritis, rheumatoid arthritis and ankylosing spondylitis but there are also several researches in literature about effectiveness of Aceclofenac on colon cancer as well as other NSAIDs. Eight batches were produced by using five different compositions of core tablet, three different compositions of semipermeable membrane, and having two different orifice sizes. Physical properties and in-vitro dissolution profiles of performed formulations in pH 6.8 phosphate buffer were examined and evaluated. The effect of orifice diameter size, molecular weight of polyoxyethylen, thickness of semipermeable membrane, and coating solvent were observed. Drug releases from all formulations showed approximately zero order kinetic. Observed regression coefficients (r²) were found between 0.965 – 0.997 for zero order kinetic and maximum cumulative drug release was observed %42.2±0.6 at 48 hours. Maximum drug release up to %2.7±0.5 within first six hours in dissolution tests was shown our monolithic osmotic pump tablets containing swellable polymer were promising for oral colonic drug delivery. Keywords: Aceclofenac, Osmotic pump, Polyoxyethylene, Ethyl cellulose, Aqueous coating Figure 1: Microscope Image (by 10X objective) of Vertical Section of Aquouesus & Organic Coating www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 362 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Figure 2: Example photos (of F5C1D2) for measurement of orifice diameter size by two different compiture programme Figure 3: In-vitro drug release of Aceclofenac from monolithic osmotic pump tablet containing swellable polymer www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 363 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Table 1: Description of Formulations Polyoxyethylene Molecular Weight Number of Formulation (g/mol) Coating Suspension Type Weight Gain of Tablet by Coating Mixture Containing Ethyl Cellulose Drill Bit Diameter used for orifice F1C1D1 100.000:600.000 (1:1) Aqueous 16,6% 1 mm F1C1D2 100.000:600.000 (1:1) Aqueous 16,6% 2 mm F2C1D2 300.000 Aqueous 16,6% 2 mm F3C1D2 100.000 Aqueous 16,6% 2 mm F4C1D2 600.000 Aqueous 16,6% 2 mm F4C2D2 600.000 Aqueous 13,3% 2 mm F4C3D2 600.000 Organic 13,3% 2 mm F5C1D2 900.000 Aqueous 16,6% 2 mm Table 2: Measurement of orifice diameter sizes. Programme Mame F1C1D1 F1C1D2 F2C1D1 F3C1D1 F4C1D1 F5C1D1 (mm) (mm) (mm) (mm) (mm) (mm) KLONK 1.09±0.06 2.12±0.10 2.10±0.04 2.13±0.08 2.16±0.04 2.15±0.07 ImageMetter Pro 1.08±0.05 2.15±0.10 2.06+0.03 2.11±0.06 2.14±0.05 2.17±0.09 Table 3: Regression analysis of dissolution profiles of formulations Kinetic F1C1D1 F1C1D2 F2C1D2 F3C1D2 F4C1D2 F4C2D2 F4C3D2 F5C1D2 Zero Order 0.991 0.988 0.988 0.997 0.997 0.996 0.990 0.965 First Order 0.812 0.817 0.784 0.791 0.785 0.785 0.805 0.805 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 364 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0199 Pediatric Medicines Application Devices Evren Alğın Yapar1, Sinem Yaprak Karavana2 2 1 T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalı The pediatric population is composed of a number of very different subpopulations. It can be divided by age into different sub-groups as: neonates (birth to 1 month), infants (1 month to 2 years), developing children (2–12 years), and adolescents (12–16 years). These groups different in terms of physical size, body composition, physiology and also biochemistry. Major organ systems mature in size as well as function during infancy and childhood. Additionally, the pathophysiology of some diseases and pharmacologic receptor functions change during infancy and childhood and different from adults [1]. Due to these reasons requirements for different age groups take into consideration for optimal drug delivery during developing medicinal formulations and medical devices. It is imperative that dose accuracy of formulations and ease of application to provide acceptability and patient compliance and carer’s perspectives as well. Thus it is important to consider the requirement for a delivery device at an early stage in the development process of pediatric medicines. The device must be technically capable of delivering the required dose in a “user friendly” way. The need for and type of delivery device will depend upon the formulation, age of patient and route of administration. The interaction of pharmaceutical formulations and their administration device regarding incompatibilities or dosing accuracy are common issues that have to be considered in pediatric product development. The viscosity of a drug solution and the design of the corresponding dropper or the dispersing properties of an inhalation powder formulation and the inhalation device used are examples of critical interactions that influence the performance and quality of a pharmaceutical product. Although many pediatric drug delivery devices have been developed, some of which may offer tangible patient benefits, there appear to be very few available on the market. This will require studies to be conducted into their cost effectiveness, of which compliance will be a major factor. In this study various kinds of pediatric medicine/drug application devices is overviewed and discussed in terms of their advantages and disadvantages. Anahtar Kelimeler: Pediatric, medicines, medical devices, applicators, patient compliance www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 365 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0200 Osmanlı Tıbbından Doğan Bir Kanser İlacının Serüveni Elif Gültekin İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Tıp Tarihi ve Etik ABD, İstanbul Osmanlı sultanlarının bilime ve alimlere verdikleri önem Osmanlı Devleti’nin uzunca bir dönem önemli bir bilim merkezi olmasını sağlamıştır. Tıp alanında da dünyanın çeşitli bölgelerinden dönemin ünlü hekimleri Osmanlı medreselerinde görev yapmış, geldikleri bölgelerin tıp birikimlerini Osmanlı Devleti’ne taşımışlardır. Diğer taraftan Anadolu önemli ticaret yollarının kesişim noktasında bulunduğundan Çin, Hint, Fars ve diğer İslam tıbbı mirası geleneksel Türk tıbbı ile buluşmuştur. Tüm bu unsurlar Anadolu’nun zengin bitki çeşitliliği ile buluşunca son derece gelişmiş bir Türk tıbbı ortaya çıkmıştır. Osmanlı dönemi Türk tıbbı çeşitli yönleriyle bazı araştırmalara konu olmuştur. Ancak Osmanlı tıbbında uygulanan tedavilerin kendisi, gerçekten etkin olup olmadıkları yönünden nadiren incelenmişlerdir. Osmanlı tıbbına böylesi bir gözle bakan ender kişilerden biri Prof. Dr. Nil Sarı’dır. Nil Sarı okuduğu metinlerde hindiba bitkisinin Osmanlı tıbbında kanser çeşitlerinin tedavisinde kullanıldığını fark etmiş, bitkinin etkinliğini laboratuvarda kanıtlamıştır. Hindibadan elde edilen ilaç 1994 yılında Amerika ile ortak patent almıştır. Bu ilaç bugün hala çeşitli preparat isimleriyle kanser tedavisinde etkin şekilde kullanılmaya devam etmektedir. Türk tıbbının bu başarısı ne yazık ki çok az kişi tarafından bilinmektedir. Bu çalışmanın amacı Prof. Dr. Nil Sarı’nın buluşu olan ilaç örneğinde sahip olduğumuz tıbbi mirasın ne kadar değerli olduğuna dikkat çekerek Osmanlı dönemi tıbbi metinlerinin hak ettiği değere kavuşmasına katkı sağlamaktır. Anahtar Kelimeler: Osmanlı Tıbbı, Kanser, İlaç, Hindiba www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 366 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0201 Historical Review of Pharmacy Throughout Ancient Ages İrem Bahçıvan Faculty of Pharmacy, Acıbadem University, Istanbul, Turkey For the first time civilization arose, pharmacy was emerged, because it fulfills one of the mans fundamental needs. People have been using medicinal substances to treat themselves for thousand years, preparation of the medicines and accordingly the pharmacy profession has expeditiously ameliorated due to the enthusiasm of people. Through the ages, pharmacy profession has been shaped by social, political and economic context in which era it has existed. One of the most decisive step in evolution of the pharmacy profession is undoubtedly the legistation related with the separation of the practice of pharmacy from medicine in 1240 AC by German Emperor Frederick II. This edict is known as the "Magna Carta" of pharmacy (1). This decree provided the basis for similar legistations in other European countries. Throughout the years medicine and pharmacy were evaluated together and both professionals were educated in master and apprentice system. Yet, today both professions have distinctive specialities and assede. Obviously, huge contribution to the evaluation of pharmacy has been made by Mesapotamia, Egypt, Hittites, Greek and Rome Civilizations in Ancient Ages. The information from that era comes from the clay tablets of Asshurbanipal library, Ebers Papyrus as well as from the books of Dioscorides (De Materia Medica) and Galenus (Galenic Preparations) (2). According to the information from that era the drugs were drawn from the plants, the animal and the mineral kingdoms, but botanical drugs predominate for internal/external use (3). In this study, the history of pharmacy along with the use of medicinal plants in the ancient ages (3000 BC to 476 AC) is reviewed. Acknowledgements: The author thanks to Prof. Dr. Afife Mat, Dr. Burcu Sen and Dr. Hilal Bardakci for their sincere help during the library researches at Istanbul University and their guidance at carrying out this project work. References [1] Thomson Delmar Learning’s Pharmacy Practice for Technicians, Jane M.Durgin, Zachary I. Hanan,Thomson Delmar Learning, 2005, New York. [2] Türk Eczacılık Tarihi, Turhan Baytop, Afife Mat, İstanbul Üniversitesi Yayınları, 2001, İstanbul. [3] Kremers and Urdang’ s History of Pharmacy, Glenn Sonnedecker, Lippincott, 1976, Wisconsin. Keywords: History of pharmacy, Pharmacy profession, Greek Medicine, Galen, Dioscorides www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 367 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0202 Türk Eczacılık Tarihinde Şehit Eczacılar Ahmet Celal Öcal İzmir Ege Doğumevi Hastanesi Emekli Eczacı Meslek hayatımızın ortamı,sadece eczane,laboratuar,fabrika veya hastaneden ibaret olmamıştır. Olaganüstü şartlarda yerine getirmek durumunda kaldığımız eczacılık mesleği,savaş ortamında da yerine getirilmiş Türk Eczacılık tarihine Şehit Eczacıların adı yazılmıştır. 1912-1922 yılları arasında on yıl birbiri ardına çıkan üç savaşta eczacılar hangi görevleri yapmıştı bu konuyu araştırdık *. Eczacıların sadece cephelerde değil,işgal altında bulunduğumuz dönemde de milli direnişin oluşumu ve devamında büyük görev yaptıklarını gördük. İlk eczacı şehitlerimiz, Balkan Harbi sırasında 11.Alay 2.Tabur’da görev yapan Mehmet Efendi ile 6.Alay 2. Topçu Taburunda görevli Nuri Efendidir. Ölüm nedeni olarak Cephede yazılıdır. 1.Dünya Savaşı Cephelerinde çok sayıda eczacımız şehit düşmüştür. Erzurum Askeri Çakmak Hastanesi önünde yer alan kitabede 1914-1918 Kafkas cephesinde vazifeleri uğrunda şehit olan sağlık subaylarının adlarının olduğu kitabede, 25 meslektaşımızın adları yazılıdır. İzmir’in Yunan işgali faciası sırasında şehit edilen Ecz. Yzb. Ahmet Vasıf Efendinin adı İzmir İlk Kurşun Anıtı üzerinde adı yazılmıştır.Makam Mezarı Narlıdere Şehitliğindedir. İstiklal Harbi dönemi 1.İnönü Muharebesininde Ecz. Bnb. Muhittin Bey Eskişehir Sevk ve Mecruhin (yaralı) katarında 11 Ocak 1921 günü görevi başında şehit düşmüştür. Ecz.AHMET NAZMİ DERMANCI.. Balkan Harbine Yüzbaşı olarak katıldı.1.Dünya Harbinde 6.Fırka ile Bağdat’a döndü.İran seferine katıldı.1917’de Musul’da,Diyarbakır'da görev yaptı..Hizmetleri TBMM tarafından İstiklal Madalyasıyla taltif edildi. Ecz.Nuh Naci SARIABDULLAHOĞLU. Eczacı Üsteğmen olarak.Edirne Merkez Hastanesinde.Bağdat Hastanesinde görev yaptı.1911’de Kerkük Hastanesi baş eczacılığına tayin edildi.Tekfurdağı Hastanesi baş eczacılığı vekaletinde,Akdeniz Boğazı Maydos,Kiltbahir,Bugalı Kale Hastaneleri baş eczacılığı görevinde,1912 Selimiye Hastanesi baş eczacılığı vekaletinde bulundu.1914’de Karadeniz Boğazı Limanı Kebir Hastanesi,Müstahkem mevki eczanesi baş eczacılığında bulundu.1920’de Mülga Harbiye Nezareti emriyle Sıhhiye Dairesi İkinci Şube Müdür Muavinliğinde,Âli satış komisyonu azalığında bulundu.İstiklal Madalyası tevdi edildi. Eczanesini kapatıp cepheye giden,Milli direniş örgütlerinde görev yapan,İngiliz,Rus,Yunan esir kamplarına götürülen eczacılarımızın hizmetleri TBMM tarafından takdirle karşılanmış İstiklal madalyasıyla taltif edilmişlerdir. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Ecz.Mahmud Celâleddin ARSLANGİRAY-Trablusgarp,Balkan Savaşında,Birinci Dünya Savaşında çarpışmıştır. Ecz.Kemal Kamil AKTAŞ Mülazım-ı evvel rürbesiyle Selanik’deki 5.Kolordu Merkez hastanesi eczacılığına atandı.Önce Çanakkale cephesinde daha sonra Galiçya cephesinde 1917 yılında yüzbaşı rütbesiyle Filistin’de seyyar hastane ve sıhhiye bölüğünde görev aldı.8.Kolordu sereczacıbaşılığı yaptı ve Halep’de çalıştı. Milli 368 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Mücadele döneminde İzmir’de kurulan istihbarat teşkilatında çalıştı. Esir kamplarına götürülen Eczacılar 1-Rusya esir kamplarına götürülen eczacılar. 1.Dünya Savaşı Kafkas Cephesinde esir alınan harp esirleri Kasım 1915’de Kars’dan Sibirya’daki esir kamplarına götürüldü.Kapalı vagonlarda istiflendiği için birçoğu havasızlıktan yolda hayatlarını kaybetti. Serenski kampında tutulan esirler arasında Ecz.Teğmen İsmail Hakkı’da bulunuyordu. 2-Yunanistan esir kamplarına götürülen eczacılar Türk ordularına karşı savaşı kaybettiklerini anlayan Yunanlılar Eczacı Ahmet Esat'ı,Edremitli eczacı Muzaffer Süreyya'yı,Uşaklı eczacı Salim Alyanak'ı,Uşak'lı Ecz.Muzaffer Süreyya'ı,Ecz.Fethi Baytan'ı,Ecz.Süreyya Rıza'yı Yunanistan'a götürdüler. 3-İngiliz esir kamplarına götürülen eczacılar Ecz.İbrahim Hakkı GÖVER, Ecz.Münir Kemal AKAY,Ecz.Ahmet Esat AREL Ecz.Nusret Kemal OTYAM İngiliz esir kamplarına götürüldü. Ecz.Ahmet HULUSİ Bakırköy’de Eczahane-i Ahmet Hulusi adıyla eczane açmış.İstanbul işgal edilince Rumeli tarafında yer alan direniş teşkilatında yer aldı.1920’de eczanesini başka bir eczacıya bırakarak Anadolu’ya geçti. Kurtuluş Savaşı sırasında şehit düştü. İstanbul’da,Bursa'da,Adana,Pozantı,Mersin,Mut'da, Maraş'da,Antep'de direniş örgütlerinde bir fiil eczacılar da görev aldı. Türk Eczacılığının yüz akı Şehit ve Gazi Eczacılarımızın bilinmemiş olması büyük eksikliktir.bu eksikliği giderme bir hakkı tesim etme yönünde bu çalışmamız bir ön araştırmadır.Daha derin bir araştırma yapılmalıdır. Eczacılık Fakültelerinde Eczacılık Tarihi ve Tıbbi Deontoloji dersleri müfredatına “Türk Eczacılık Tarihinde Şehit Eczacılar” konusu dahil edilmelidir. Varlığımızı borçlu olduğumuz atalarımızın yaşadığı olayları, hayatlarını hiçe sayarak verdikleri mücadeleyi bilmek, sahip çıkmak, vicdan borcumuzdur. Şehit meslektaşlarımızın hakkı teslim edilmeli,eczacılarımıza kadirşinastlık ve vefa göstererek,saygı ve rahmetle anılmalı ve adları eczacılık literatürde yer almalıdır. Kaynak:Mert Sandalcı,Belgelerle Türk Eczacılığı Metin Özata,Atatürk ve Hekimler, Adnan Ataç,20.yüzyılda Şehit olan Türk Sağlık Subayları. Anahtar Kelimeler: Eczacılık Tarihi,Şehit Eczacı,esir eczacılar,İstiklal Harbi Madalyası www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 369 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Ecz.Ahmet Nazmi Dermancı Ecz.Yzb.Bedrettin Efendi Ecz.Ahmet nazmi Dermancı'ya ait madalya beratı tercümesi. Ecz.Nuh Naci Sarıabdullahoğlu www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 370 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0203 Subchronic exposure to2,4-D-induced biochemical and histopatholojical changes in rats Handan Vural1, Ahmet Gulcubuk2, Ozge Erdogan2, Oktay Ozkan3, Gulay Ozturk2, Damla Haktanir2 1 Department of Pharmacology and Toxicology, Faculty of Veterinary Medicine, Istanbul University, Istanbul 2 Department of Pathology, Faculty of Veterinary Medicine, Istanbul University, Istanbul 3 Department of Pharmacology and Toxicology, Faculty of Veterinary Medicine, Kafkas University, Kars Today, 2,4-dichlorophenoxyacetic acid (2,4-D) is a widely used herbicide and is has been the subject of many studies related to carcinogenicity, chronic toxicity, genetic toxicity and reproductive toxicity. In this study,the effects on rats exposed to the acidic form of 2,4-D were evaluated with histopathological and plasmatic parameters. Rats were orally exposed to 25 and 50 ppm of 2,4-D in drinking water daily, and 50 and 100 ppm dietary feed for a period of 45 days. At the end of the study, serum glutamic oxaloacetic transaminase (GOT), serum glutamic pyruvic transaminase (GPT) and creatine phosphokinase (CPK) values were examined from rat blood samples, and also tissue samples from rat brain, heart, lungs, liver, kidney, thymus and testis were histopathologically examined. Extensive parenchymal degeneration in the liver, mid-grade parenchymal degeneration in kidneys, and cortical hyperplasia in the thymus were observed in the group exposed to a maximum dosage (100 ppm) and, in one of the rats, lymphoidal cell increase in the cortex and significant follicle formation with epithelial cells creating starry sky patterns between the lymphocytes were observed histopathologically. Rats with liver injuries were also observed to have increased serum GOT values. Consequently, our findings supported that 2,4-D is a toxic agent, possibly causing lymphoid tumors. Keywords: 2,4-D, biochemical, rat www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 371 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0204 Depresyon Patojenezinde İnflamasyonun Rolü Rengin Reis1, Hande Sipahi2 Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Trabzon 2 Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, İstanbul 1 Depresyon, yorgunluk, suçluluk hissi, zevk alamama, özgüven azalması, uykusuzluk, iştah bozukluğu gibi semptomlarla seyreden ruhsal bir hastalıktır. Bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen depresyonun görülme sıklığı her geçen gün artmaktadır. T.C Sağlık Bakanlığı ve Türk İstatistik Kurumu’nun yayınladığı bir rapora göre 2003-2013 yılları arasında Türkiye’de antidepresan ilaç kullanım sıklığı %120 artış göstermiştir. Depresif hastalıkların insidansında görülen bu artış, hastalığın etiyolojisi ile ilgili çalışmaların da artmasına ve bazı yeni hipotezler ortaya konmasına yol açmıştır. Depresyon patogenezinde genetik, çevresel ve gelişimsel faktörlerin yanı sıra, inflamasyon yolaklarının da etkisinin olabileceğini gösteren yeni çalışmalar mevcuttur. Depresyonun, romatoid artrit, sistemik lupus eritematozus ve sedef hastalığı gibi birçok inflamatuvar ve/veya otoimmün hastalık ile birlikte seyrettiği bilinmektedir. Bu nedenle, depresyon tedavisinde antiinflamatuvar ilaçların etkisini ele alan çalışmalar önem kazanmıştır. Bazı klinik araştırmalar, antiinflamatuvar ilaçların akut depresif hastalarda tek başına ya da antidepresan tedaviye ilave olarak kullanıldığında, depresyon belirtilerinde azalma olduğunu göstermektedir. Ancak kronik depresyon vakalarında antiinflamatuvarların kullanımına yönelik yeterli veri bulunmamaktadır. Depresyon tedavisindeki güncel yaklaşımlar arasında antiinflamatuvar ilaçlar henüz yer almamakla birlikte “alternatif ” ya da yardımcı bir tedavi olarak antiinflamatuvar ilaçların kullanımı araştırmaya hala açıktır. Ayrıca, antidepresanların “antisitokin” bir etki göstererek proinflamatuvar sitokinlerde azalmaya yol açtıkları düşünülmektedir. Fakat literatürdeki bu çalışmaların sonucu çelişkilidir. Günümüze kadar elde edilen veriler, hedefe yönelik yeni ilaç geliştirilebilmesi ve depresyon/ inflamasyona ait yeni patofizyolojik yolakların keşfedilebilmesi açısından önemlidir. Ayrıca, proinflamatuvar sitokinlerin ve diğer inflamasyon göstergelerinin analizi, depresyon teşhisi ve bireye özgü tedavi yaklaşımı açısından umut verici olabilir. Anahtar Kelimeler: Depresyon, inflamasyon, antiinflamatuvar ilaçlar, sitokin, CRP www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 372 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0205 Streptozotosin ile Diyabet Oluşturulan Sıçanlarda Limonenin Koruyuculuğunun Değerlendirilmesi Merve Bacanlı1, Hatice Gül Anlar2, Sevtap Aydın1, Tuğbagül Çal3, Nuray Arı4, Ülkü Ündeğer Bucurgat1, A. Ahmet Başaran5, Nurşen Başaran1 Hacettepe Üniveritesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara Çukurova Üniveritesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Adana 3 Karadeniz Teknik Üniveritesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Trabzon 4 Ankara Üniveritesi, Farmakoloji Anabilim Dalı, Ankara 5 Hacettepe Üniveritesi, Farmakognozi Anabilim Dalı, Ankara 1 2 Diabetes mellitus (diyabet), günümüz insanının yaşam şartlarından dolayı tüm dünyada hızla yayılan, yüksek mortalite ve morbidite riski taşıyan genetik kökenli metabolik bir hastalıktır [1]. Yapılan çalışmalarda deneysel olarak diyabet oluşturulan sıçanlarda ve diyabetli hastalarda serbest oksijen radikallerinin ve lipit peroksidasyonun önemli derecede arttığı ve oksidatif stresin diyabet etiyolojisinde ve ilerlemesinde rolü olduğu bildirilmiştir. Diyabet hastalarının antioksidanlara daha çok ihtiyaç duyabileceği savunulmaktadır. Antioksidan etkileri nedeniyle bitkisel fenolik yapıdaki bileşiklerden birçok hastalığın korunması ve tedavisinde yararlanılmaktadır [2]. Streptozotosin (STZ), deneysel diyabet oluşturmak amacı ile yaygın olarak kullanılan diyabetik bir etkendir [3]. Bu çalışmada bitkisel kaynaklı bileşiklerden limonenin STZ ile deneysel diyabet oluşturulan Wistar Albino sıçanlarda kan, karaciğer ve böbrekte diyabetin neden olduğu oksidatif stres ve genotoksisite üzerine etkisi incelenmiştir. Yapılan çalışmalar sonucunda diyabet oluşturulan sıçanlarda diyabet oluşturulmayan sıçan grubuyla karşılaştırıldığında kan, karaciğer ve böbrek hücrelerinde DNA hasarının ve oksidatif stres göstergelerinin arttığı, limonen uygulamasının bu artışı anlamlı derecede azalttığı saptanmıştır. Bu proje çalışması TÜBİTAK tarafından ARDEB 3001 Başlangıç Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı ile 114S919 proje numarası ile desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: diyabet, limonen, oksidatif stres, genotoksisite www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 373 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0206 Diasetilin Aşırı Duyarlılık Potansiyelinin Sitokin Profilleri ile İncelenmesi Özge Cemiloğlu Ülker1, Aylin Elkama2, Asuman Karakaya1, Ali Esat Karakaya2 1 Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi F. Toksikoloji Anabilim Dalı 2 Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi F. Toksikoloji Anabilim Dalı Diasetil, özellikle patlamış mısır ve diğer gıda endüstrisinde gıda aroma maddesi olarak kullanılan bir kimyasaldır. Tereyağına benzer lezzet ve aroma verir [1]. Son yıllarda, elektronik sigara sistemlerinde kullanılan aromalı nikotin sıvılarında diasetil varlığı gösterilmiştir. Diasetil, oral yolla alımında güvenli bir lezzet verici madde olarak kabul edilirken, inhalasyon yolu ile maruziyette özellikle gıda ve kimya sanayi çalışanlarının için zararlı olabilir [2].Son yıllarda gıdalara katkı maddesi olarak diasetil maddesinin bronşiyolitis obliterans ve astım gibi hastalıklarla ilişkili olduğu ve bu nedenle üretim yerlerinde çalışan işçiler için tehlike oluşturduğu düşünülmektedir [3]. Çalışmamızda, diasetilin aşırı duyarlık potansiyelinin araştırılması amaçlanmıştır. Diasetilin aşırı duyarlık potensiyelini belirlemek için negatif, pozitif ve kontrol gruplarındaki farelerin lenf düğümü hücrelerindeki sitokin profilleri incelenmiştir. İmmün reaksiyonlarda önemli rolü olan sitokinlerden IFN-gama, IL-4, IL-5, IL10 ve IL-13 düzeyleri ölçülmüştür. Sonuç olarak diasetile maruz kalan farelerin IL-13 düzeylerinde bir artış tespit edilmiştir. Bu durum, diasetilin sensitizasyona neden olabileceğini göstermektedir. Çalışmamız diasetil maruziyetinin iş güvenliği açısından değerlendirilmesi alanındaki çalışmalara katkı sağlamaktadır. Kaynaklar [1] Kanwal R, Kullman G, Piacitelli C,JOEM. 48, 149-157, 2006. [2] Van Rooy FG, Smit LA, Houba R, Occup Environ Med. 66,105-110, 2009. [3] Kreiss K, Gomaa A, Kullman G, N Engl J Med 347, 330-8, 2002. Anahtar Kelimeler: Diacetil, sitokinler, aşırı duyarlık potansiyeli www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 374 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0207 The effects of 3,5-dimethylaminophenol and/or sodium selenite on cell cycle progression and cell death in different mammalian cells Pınar Erkekoğlu1, Ming Wei Chao2, Chia Yi Tseng3, Belma Koçer Gümüşel1, Steven Robert Tannenbaum4, Gerald Wogan4 Hacettepe University, Faculty of Pharmacy, Department of Toxicology,06100 Ankara, Turkey Department of Biological Engineering, Massachusetts Institute of Technology, Cambridge, MA 02139, USA 3 Department of BioScience Technology, Chung Yuan Christian University, Chungli, Taoyuan, Taiwan 320 4 Department of Biomedical Engineering, Chung Yuan Christian University, Chungli, Taoyuan, Taiwan 320 1 2 Bladder cancer is the ninth most common cancer in the world. Belgium has the highest rate of bladder cancer, followed by Lebanon and Turkey. Cigarette smoking and high exposure to azo and aniline dyes, particularly in work place, are well-established risk factors for bladder cancer. 3,5-dimethyaniline is used in the production of aniline and azo dyes, pharmaceutics, antiozonants, gasoline, detergents, wood preservatives and textiles. 3,5-dimethylaminophenol (3,5-DMAP), metabolite of 3,5-DMA, was shown to induce an imbalance in cellular antioxidant/oxidant status, and DNA damage. The aim of this study was to determine the effects of 3,5-DMAP and/or sodium selenite on cell cycle progression and cell death in different in different mammalian cell lines (CHO, human bladder and lung cancer cells). We observed that 3,5-DMAP caused significant changes in cell cycle progression in CHO and lung cancer cells. 3,5-DMAP treatment (25 µM) caused decreases in the percentage of cells that were in S and G2/M phases and caused G1 phase arrest in CHO cells. In lung cancer cells, G2/M phase significantly reduced after treatment of lung cancer cells with 50 µM of 3,5-DMAP. Besides, the percentage of cells in the G1 phase raised significantly vs. control. These alterations revealed a G2/M phase shortage and G1 phase arrest after 3,5-DMAP treatment. However, the lung cancer cells were unaffected from 25 µM treatment of 3,5-DMAP. In all of the cell types, 3,5-DMAP induced caspase 3 and caspase 8 activities. Sodium selenite was found to protective against the cell cycle arrest and apoptosis caused by 3,5-DMAP. Our results demonstrated that extrinsic caspase pathway can be activated by exposure to 3,5-DMAP. More studies should be performed to show the effects of anilines and aniline metabolites on cell cycle progression and cell death. Besides, mechanistic approaches are needed to show the interactions between cell cycle alterations, apoptosis and bladder cancer. Keywords: 3,5-dimethylaminophenol, sodium selenite, cell cycle, apoptosis, caspase www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 375 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0208 Effects of working conditions to buccal micronucleus frequencies in Turkish ceramic workers Hatice Gül Anlar1, Merve Bacanlı1, Gökçe Taner2, Servet İritaş3, Türker Kurt4, Engin Tutkun5, Ömer Hınç Yılmaz6, Nurşen Başaran1 Department of Pharmaceutical Toxicology, Faculty of Pharmacy, Hacettepe University, 06100, Ankara, Turkey 2 Department of Bioengineering, Faculty of Natural Sciences, Architecture and Engineering, Bursa Technical University, 16190, Bursa, Turkey 3 The Council of Forensic Medicine, Branch Office of Ankara, 06100, Ankara, Turkey 4 Gazi University, Faculty of Education, 06100, Ankara, Turkey 5 Bozok Univesity, Faculty of Medicine, Department of Public Health, 66200, Yozgat, Turkey 6 Ankara Occupational Diseases Hospital, 06100, Ankara, Turkey 1 Silica makes up almost 28% of the earth’s crust and, within that crust, quartz (crystalline silica) is one of the most abundant mineral. The numerous health risks and diverse sources of exposure are features that make crystalline silica an important and challenging focus of research as evidenced from numerous reviews. Crystalline silica was recently considered International Agency for Research on Cancer (IARC) as group 1 which means it is considered to be carcinogenic to humans [1]. Since epithelial cells can be obtained easily by relatively noninvasive methods and are capable to indicate toxicity in actual target tissue, the usage of the micronucleus (MN) assay in case-control studies is increasing [2]. The aim of this study was to evaluate effects of working conditions to buccal MN frequencies in ceramic workers in Turkey. For this purpose, buccal mucosa cell samples were taken from the ceramic workers (n=99) exposed to silica. Each participant completed a detailed questionnaire which included questions regarding working conditions, possible confounding factors, smoking, alcohol consumption and nutritional habits. Written informed consent was obtained from the donors. In this study, workers in the ceramic plant more than 16 years and using alcohol have significantly higher buccal MN frequencies (p<0.05). There were no significant correlation between smoking, age, usage of protective equipments and buccal MN frequency. It seems that duration of silica exposure is the most important factor regarding to buccal MN freqencies in ceramic workers. Acknowledgements: This study was funded by a grant from The Scientific and Technological Research Council of Turkey (Project number: 115S079) References [1] International Agency for Research on Cancer (IARC). (1997). IARC Monographs on the Evaluation of Carcinogenic Risks to Humans, Silica, Some Silicates, Coal Dust and Para-aramid Fibrils. (68). Lyon: IARC. İlaç N., ve Eczacılıkta Küresel Bilgi / Global KnowledgeM., SharingBonassi on Pharmaceuticals and Pharmacies [2] Thomas P., Holland Bolognesi C.,Paylaşımı Kirsch-Volders S., Zeiger E., Knasmueller S, Fenech M, Nature Protocols. 4, 825-837, 2009. www.ivekkongre.com Keywords: Silica dust, occupational exposure, buccal micronucleus assay, ceramic workers 376 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0209 Karabük ilinde anne sütünde 19 farklı element düzeyinin ıcp-ms ile tespitleri Namık Bilici1, Kübra Demir2, Öznur Hayat Öktem3 Namık Bilici, Yrd.Doç.Dr. KBÜ, Tıp Fak. Tıbbi Farmakoloji ABD. 2 Kübra Demir, Ebe, Sağlık Bakanlığı, Yıldız ASM Sıvas 3 Öznur Hayat Öktem, KBÜ EAH, Karabük 1 Anne sütü: besin öğeleri bakımından bebek için mükemmel bir besindir. Ancak annenin beslenmesine ve maruz kaldığı çevre şartlarına da çok duyarlıdır. Metaller maruziyet ve beslenme kaynaklı anne sütünü kirletebilen önemli ajanlardır. Süt üzerinden atılımı olan metaller emzirme ile bebeğe geçebilmektedir. Gebelik boyunca da trans-plasental yol ile embriyo veya fetusa geçişleri mümkündür. Bu çalışmada Karabük’te 19 elementin anne sütünde varlığı araştırılmıştır. Karabük ili ve çevresinde toplanan 150 adet anne sütü örneğinde lityum (Lİ), berilyum (Be), alüminyum (Al), vanadyum (V), krom (Cr), kobalt (Co), bakır (Cu), galyum (Ga), arsenik (As), Selenyum (Se), rubidyum (Rb), stronsiyum (Sr), gümüş (Ag), indiyum (In), tellür(Te), sezyum (Cs), baryum (Ba), talyum (Tl) ve bizmut (Bi) İCP-MS ile taranmıştır. Elementlerin değişik oranlarda anne sütünde mevcut oldukları 15-30. günler ile 30-120. günler arası azalan bir eğilimde bulunma durumunun anlamlı olarak azaldığı görülmüştür (P<0,05). Bunun halk sağlığı açısından son derece önemli olduğu değerlendirilmiştir. Breastfeeding: the perfect food for the baby in terms of food items. However, its sensitive to the nutrition of mother and the environmental conditions exposed. Metals are important agents that pollute maternal source caused by exposure and nutrition. Metals excreted through milk can be exceed to babies by breastfeeding. During the pregnancy it is possible to transit to the fetus by trans-placental pathway. In this study, the presence of 19 elements in maternal milk was investigated in Karabük. (Li), beryllium (Be), aluminum (Al), vanadium (V), chromium (Cr), cobalt (Co), copper (Cu), gallium (Ga) (Sr), silver (Ag), indium (In), tellurium (Te), cesium (Cs), barium (Ba), thallium (Tl) and bismuth (Bi) was screened with ICP-MS. It has been determined that the elements are present in the mother's milk at different rates. Between 15-30. days rates and 30-120 days the proportion was found to be decreasing. There was a significant decrease in the presence of a decreasing tendency between days (P <0.05). This has been considered to be extremely important in terms of public health. Anahtar Kelimeler: Anne sütü, Element, Emzirme, Kalıntı, Süt ile atılım www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 377 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0210 Soya ve soyalı ürünlerin toksikolojik değerlendirmesi Handan Vural İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı, İstanbul Soya fasulyesi, özellikle Asyalılar tarafından sıklıkla tüketilen, ülkemize de Uzakdoğudan getirilip yetiştirilen bir besindir. İnsan ve hayvan gıdası olarak soya hammaddeli birçok işlenmiş ürünü bulunmaktadır. Ülkemizde özellikle Adana ve Osmaniye illerinde yetiştirilmektedir. Soya, insan ve hayvan sağlığı açısından önemli birçok besin elementini içermektedir. Hayvan yemlerinde protein kaynağı olarak kullanılmaktadır. İçerdiği değerli vitamin, mineral ve proteinlerin nedeniyle Amerika’da da tüketimi hızla artan gıdalardan biri olmuştur. Dünya’da en fazla üretilen ve tüketilen yağ soya yağıdır. Yem sanayisinde en fazla kullanılan hammadde ise soya küspesi olduğundan, hayvansal gıdaların bileşimine yansıması sözkonusudur. İzoflavonlar olarak adlandırılan biyolojik olarak aktif bileşenleri sayesinde başta kanser olmak üzere birçok hastalığı önleyici etkileri, epidemiyolojik ve klinik araştırmalarla gösterilmiştir. Soya izoflavonlarının osteoporozis, hiperkolesterolemi ve hormonal etkili birçok kanser türünün önlenmesine etkili olduğu gibi, antioksidan etkinliği sayesinde oksidatif stresin önlenmesinde de büyük rolü bulunmaktadır. İzoflavonlarının içerisindeki genistein, antioksidan gücünün yüksekliğiyle dikkat çekmektedir. Soyadaki genistein, fitoöstrojenler içinde en yüksek östrojenik etkiyi gösterdiği gibi, östrojenik/antiöstrojenik özelliği, temelde endojen östrojenlere yapısal benzerliği nedeniyle α ve β östrojen reseptörlerine kolay bağlanabilme özelliğinden ileri gelir. α ve β reseptörler arasında ligand olarak saf agonist, saf antagonist veya seçici agonist/antagonist etki gösterebilir. Ayrıca genistein’in östronun östradiol’e çevrilmesinden sorumlu olan 17- β-östradiol oksidoredüktaz enzimini baskılamak suretiyle östrojenik/ antiöstrojenik etki oluşturduğu yapılan araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır. Genistein’in çeşitli hastalıkların ve kanserin önlenmesi amacıyla geniş oranda kullanılmasına rağmen, güvenli kullanımına ilişkin bir bilginin bulunmadığı, testis, epididimis ve prostat büyüklüklerinde azalma gibi olumsuz etkilerinin de bulunduğu belirtilmektedir. Soya ve soya bazlı ürünler hem insan hem de hayvan gıdası olarak tüketildiğinden bileşimlerindeki aktif bileşenler, çevre sağlığı açısından ayrı bir öneme sahiptir. Günümüzde sağlık üzerindeki birçok olumlu etkileri nedeniyle soya ve soyalı ürünlere geniş olarak yer verilmektedir. Ancak yapılarındaki fitoöstrojenlerin yüksek dozda alıma bağlı potansiyel zararlı etkileri endişelere neden olmaktadır. Özellikle soyada bulunan genistein’in endokrin bozucu kimyasallar (EDC) arasında bulunması nedeniyle sağlık üzerine etkileri henüz araştırma safhasındadır. Gerek yapısal özellikleri, gerekse yapılan araştırmalardaki çelişkiler nedeniyle gıda güvenliği açısından net ve güvenilir sonuçlara ulaşılamamıştır. Anahtar Kelimeler: antioksidan, endokrin sistemi bozan kimyasallar (EDC), genistein, soya www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 378 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0211 Bitkisel Kaynaklı Bileşiklerin Antioksidan Aktivitileri, Olası Sitotoksik ve Genotoksik Etkilerinin Değerlendirilmesi Merve Bacanlı1, Nurşen Başaran1, A. Ahmet Başaran2 1 Hacettepe Üniveritesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Ankara 2 Hacettepe Üniversitesi, Farmakognozi Anabilim Dalı, Ankara Serbest oksijen radikalleri, DNA, RNA gibi genetik materyal ve diğer hücre makromolekülleriyle reaksiyona girerek oksidatif hasara yol açmaktadır. Serbest radikalleri inaktive ederek oksidatif hasarı geciktirebilen veya önleyebilen antioksidan bileşiklere karşı ilgi tüm dünyada artmaktadır. Doğadan gelenin zararlı olmayacağı düşüncesi ve sentetik antioksidan maddelerin toksik etkilerinin olduğunu gösteren çalışmaların varlığı, doğal antioksidan kaynakları olan sebze, meyve, baharat ve çayların kullanımını artırmaktadır. Bitkisel ürünlerin antioksidan etkileri içeriklerindeki fenolik bileşiklerden ileri gelmektedir. Bu çalışma kapsamında bitkisel fenolik bileşiklerden galangin, limonen, naringin, puerarin ve ursolik asit maddelerinin olası sitotoksik ve genotoksik özellikleri incelenmiştir. Bileşiklerin antioksidan özellikleri troloks eşdeğer antioksidan kapasite tayini (TEAK), olası sitotoksik etkileri nötral kırmızı alım yöntemi (NKA) yöntemiyle, olası genotoksik etkileri ve oksidatif hasara karşı antigenotoksik etkileri tek hücre jel elektroforez (COMET) ve mikroçekirdek (MÇ) yöntemleriyle değerlenmiştir. TEAK analizi sonucunda çalışılan fenolik bileşiklerin antioksidan kapasitesinin konsantrasyonla orantılı olarak arttığı bulunmuştur. NKA yönteminde tüm fenolik bileşikler V79 hücrelerinde yüksek konsantrasyonlarda sitotoksik etki göstermiştir. COMET ve MÇ yönteminde, çalışılan bileşiklerin düşük konsantrasyonlarında genotoksik etkilerinin olmadığı, sitotoksik etki göstermedikleri konsantrasyonlarında H₂O₂ ile oluşturulan oksidatif DNA hasarını önledikleri saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: bitkisel bileşik, troloks eşdeğer antioksidan kapasite, nötral kırmızı alım, COMET, mikroçekirdek www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 379 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0212 In vitro toxicity evaluation of nanomaterials Mahmoud Abudayyak Karadeniz Technical University, Trabzon, Turkey Nanomaterials (NMs) such as metal, metal oxide, single-walled and multi-walled carbon nanotube, quantum dot and polymerises have a significant place in different medical, synthetic and commercial applications. The continuous researches and applications produce huge number of new designed, modified and unintentional NMs. The dramatic increase in the usage and application of NMs leads to high direct and indirect exposure and raises the concerns about their safety and effects on both human and environment. A quick, effective, nonexpensive and animal friendly toxicity testing system is needed and The key is the in vitro toxicity testing system. Nowadays; a lot of in vitro assays apply to evaluate different endpoint for detecting NMs toxic effects. The cellular up take of NMs plays a crucial role in efficacy or toxicity of those materials and represents a sensitive issue in the efficacy and toxicity evaluation. Thereafter, a lot of cytotoxicity, genotoxicity, apoptosis/ necrosis, oxidative stress and other specific tests used to evaluate the safety of the NMs. Basically, these assays were developed and designed to evaluate the toxicity of classic chemicals and thus the unique physicochemical properties of NMs could interfere or pose challenges to those classic toxicity assays. In the present study, we aimed to highlight some important in vitro methods used in nanomaterial toxicity evaluation, comparing between the different assays and mention the pros and cons of each of them, and for which type of nanomaterials can be use. References [1] Dhawan, A. ve Sharma, V. (2010). Toxicity assessment of nanomaterials: Methods and challenges. Analytical and Bioanalytical Chemistry, 398:589-605. [2] Dhawan, A.,Pandey, A.ve Sharma, V. (2011). Toxicity assessment of engineered nanomaterials: Resolving the challenges. Journal of Biomedical Nanotechnology, 7(1):6-7. [3] Magdolenova, Z., Collins, A., Kumar, A., Dhawan, A., Stone, V., Dusinska, M. (2014). Mechanisms of genotoxicity. A review of in vitro and in vivo studies with engineered nanoparticles. Nanotoxicology. 8(3):233-78. [4] Guadagnini, R., Halamoda, K. B., Walker, L., Pojana, G., Magdolenova, Z., Bilanicova, D., Saunders, M., Juillerat-Jeanneret, L., Marcomini, A., Huk, A., Dusinska, M., Fjellsbø, L.M., Marano, F., Boland, S. (2015). Toxicity screenings of nanomaterials: challenges due to interference with assay processes and components of classic in vitro tests. Nanotoxicology, 1:13 24. Keywords: In vitro, Toksikoloji, nanopartiküller www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 380 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0213 Serbest eczanelerde elektronik bilgi kaynaklarının kullanımının hasta odaklı ilaç tedavisine katkılarının araştırılması Pınar Emine Sayan1, Efe Doğukan Dincel1, Ahmet Ercan Gegez2, Neşe Buket Aksu1 İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Eczacılık Meslek Bilimleri Ana Bilim Dalı, İstanbul İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi, İşletme Ana Bilim Dalı, İstanbul 1 2 GİRİŞ: Günümüzde hem iş dünyasında hem de kamu kurumlarında bilişim sistemleri ve elektronik bilgi kaynakları asli unsurları oluşturmaktadır. Bilişim sistemleri görevlerini icra ederken çok geniş bir hedef kitle ile irtibattadır ve dolayısıyla bu sistemler sağlık sektöründe geniş bir hasta popülasyonuyla doğrudan etkileşim içinde olan canlı ve dinamik bir yapıyı teşkil etmektedir [1]. Teknoloji bu kadar ilerlerken eczacıların da bu gelişmelere karşı kayıtsız kalması ve kendilerini teknolojideki ilerlemenin dışında tutması mümkün olmamıştır böylece serbest eczanelerde bilişim sistemleri ve elektronik bilgi kaynakları hasta odaklı ilaç tedavisinin etkili bir şekilde uygulanabilmesi için yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. Günümüzde eczacılar devasa kitaplardan yardım almak yerine ilaç bilgisine en hızlı ve en güncel şekilde ulaşabilecekleri bilgisayar programlarını kullanmayı tercih etmektedir. Aynı zamanda hastaların ilaç kullanım, rapor, borç bilgilerine eczane yazılımları aracılığıyla ulaşabilmektedir [2]. Bilişim sistemleri yardımıyla eczacı hastanın kullandığı ilaçlar ve besin destekleri arasında herhangi bir ilaç-ilaç veya ilaç-besin etkileşmesi olup olmadığını kolay ve hızlı bir şekilde saptayabilmektedir. Yüzlerce hastayla tek tek ilgilenmek zorunda olan eczacılar her bir hastanın ilaç tedavi izlemini ancak bilişim sistemlerini etkili ve verimli bir şekilde kullanarak sağlayabilmektedir. Eczacı kullandığı bilişim sistemleriyle hastaya özel ilaç tedavi programları oluşturabilmektedir ve böylece hastanın terapötik sonuçlarını iyileştirici farmasötik bakım planlarını verimli şekilde tasarlayıp uygulayabilmektedir. Bu çalışmada İstanbul ilinin çeşitli bölgelerindeki serbest eczane sahibi eczacıların verdiği bilgiler temel alınarak eczanelerde hangi elektronik bilgi kaynaklarının, hangi amaçla ve ne sıkılıkta kullanıldığı araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar yorumlanmış ve elektronik bilgi kaynaklarının kullanımının hasta odaklı ilaç tedavisine katkıları değerlendirilmiştir. MATERYAL-METOD: İstanbul ilinin farklı bölgelerindeki serbest eczane sahibi toplam 50 eczacıyla anket çalışması yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, SPSS 11 programı kullanılarak istatiksel değerlendirme yapılmıştır. Sonuçlar %95 güven aralığında, anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirilmiştir. SONUÇ VE TARTIŞMA: Eczanelerinde elektronik bilgi kaynaklarını ve bilişim sistemlerini etkili bir şekilde kullanan eczacıların Hasta Odaklı İlaç Tedavi hizmetini çok daha kaliteli ve kolay bir şekilde hastalarına sunabildiği tespit edilmiştir. www.ivekkongre.com Kaynaklar Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [1] Stair R. M. ve G. İlaç W.ve Reynolds, (2001), Principles of Information Systems, 5. Basım, sayfa 22, Course Technology. [2] Batu E., (2013), İlaç Haber Aktüel, sayfa 40. Anahtar Kelimeler: Elektronik bilgi kaynakları, Hasta odaklı ilaç tedavisi, Eczacılıkta bilişim sistemleri 381 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0214 Pediatrik Hastalarda Hastaneye Başvuru Öncesinde OTC İlaç Kullanımı Şadiye Dur, Duygu Gözen İstanbul Üniversitesi Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı, İstanbul Toplumda bir çok birey akut hastalık belirtileri hissettiklerinde sağlık kuruluşuna başvurmadan önce kendi kendilerine ilaç kullanmaktadır. Kendi kendine ilaç kullanmanın her yaş grubu için riskleri olmakla birlikte, çocuklar için daha fazla risk taşımaktadır. OTC ilaç “Over The Counter” kelimelerinin kısaltması olup, tezgah üstü ilaç yani reçetesiz satılan ilaç anlamına gelmektedir. Gelişmiş ülkelerin OTC ilaçlara ilişkin yasal düzenlemeleri olup bu gruptaki ilaçlara bireyler reçetesiz olarak ulaşabilmektedir. Ülkemizde de konuya ilişkin düzenlemeler yapılmış olmakla birlikte OTC ilaçların dışında bir çok ilaca bireyler reçetesiz ulaşılabilmekte ve halen düzenlemeler devam etmektedir. Hekim kontrolüyle kullanılması gereken çoğu ilacı ebeveynler çocuklarına yanlış nedenlerle ve gereksiz olarak verebilmektedir [1]. Ailelerin çocuklarına reçetesiz olarak kullandıkları ilaçların çoğu; parasetamol başta olmak üzere analjezikler, antipiretikler ve antibiyotiklerdir. Çocuklarda ağrı tedavisinde OTC analjeziklerin ebeveynler tarafından kullanılması oldukça yaygındır. Bu tedavi çoğu zaman doktor kontrolü olmadan ebeveynler tarafından yönetilmektedir [2]. Parasetamol 1950’lerde hafif bir analjezik ve antipiretik olarak tanıtılmıştır. Çocuklarda hafif dereceli ağrıyı tedavi etmek amacıyla çocuklarda en çok tüketilen ve satılan OTC ilaç grubundadır. Pediatrik hastalar için terapötik dozda uygulandığında güvenli olduğu düşünülmektedir. Yüksek dozda alındığında karaciğerde hasara ve yetmezliğe sebep olabilmektedir [2,3]. Acil servis ünitesine yüksek ateş nedeni ile başvuran 10 yaş altı çocukların, %51’inin ebeveynlerinin başvuru öncesindeki yanlış doz ilaç kullandığı görülmüştür. Bu gruptaki ebeveynlerin %62’sinin Parasetamolü, %26’sının ibuprofeni yanlış dozda verdiği saptanmıştır [4]. Goldman ve Scolnik (2004)’in yaptıkları benzer çalışmada ebeveynlerin çocuklarına %12’sinin yüksek doz, %41’inin ise düşük doz parasetamol kullandıkları saptanmıştır [5]. ABD verileri 0-18 yaşındaki çocuklarda istem dışı doz aşımı nedeniyle 2 yıllık süre içinde 70 000'den fazla acil servis başvurusu belirlenirken, parasetamoller bu başvuruların % 10'unu oluşturmaktadır [2]. Akıcı ve ark. (2015)’nın yaptığı çalışmada ebeveynlerin %46.2’sinin doktora gitmeden önce çocuğuna ilaç verdiği saptanmıştır. Ebeveynlerin kullandığı ilaçların %56.7’sını ağrı kesiciler, %20.5’ini solunum sistemi ilaçları, %12.5’ini de antibiyotiklerin oluşturduğu belirlenmiştir. Yazıcı ve ark. (2007)’nın çalışmasında ise çocuklarda ebeveynin kendi kararı ile ilaç kullanım oranının %53.8 olduğu bulunmuştur. Kullanılan ilaçların %40.6’sını ağrı kesicilerin, %18.9’unu öksürüğe yönelik ilaç, %7.5’ini de antibiyotiklerin oluşturduğu saptanmıştır [6]. Ylinen ve ark. (2010) 12 yaş altı çocuklarda yaptıkları çalışmada ailelerin %50’sinin kendi ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies kendine ilaç kullandığı,İlaç bu ilaçların çoğunlukla analjezik, antipiretik, nonsteroid antienflamatuar olduğu belirlenmiştir [3]. www.ivekkongre.com Çocuklarda akılcı ilaç kullanımının (AİK) uygulanmasında, ebeveyn tutum ve davranışları önemli yer tutmaktadır. Bunun yanı sıra AİK sürecinde hekim, eczacı, hemşire gibi sağlık profesyonellerine de önemli görevler düşmektedir. AİK uygulamasının önemli parçası olan ebeveynlerin, çocuklarının hekim kontrolünde 382 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS ilaç kullanımını sağlamaları, kendi insiyatifleri doğrultusunda ilaç kullanmamaları konusunda bilinçlendirilmesi gerekmektedir [1]. Birçok ebeveynin ilaç kullanım talimatlarını uygulamaması gerçeği eczacıların, hemşirelerin, hekimlerin OTC ilaç kullanan bu kişilerin eğitiminde aktif rol üstelenmeleri gerektiğini düşündürmektedir. Bu bulgular, sağlık profesyonellerinin çocuğun tedavisini yönetirken, ilaçlara yönelik ebeveyn görüş ve davranışlarını göz önüne alarak gereksinim doğrultusunda konuya ilişkin eğitim planlanması gerektiğini ortaya koymaktadır [2,4]. Kaynaklar [1] Akıcı N., Gelal A., Gürbüz T., Ceran Ö., Akıcı A. Anatol J Clin Investig. 9(1),10-18, 2015. [2] Jensen F.J., Gottschau M., Siersma V.D., Graungaard A.H., Holstein B.E. Pediatrics. 133(2), 291-298, 2014. [3] Ylinen S., Ha¨meen-Anttila K., Sepponen K., Lindblad S., Ahonen R. Pharmacoepidemiology and Drug Safety. 19,1000–1008,2010. [4] Li S.F., Lacher B., Crain E.F. Pediatr Emerg Care. 16(6):394-397,2000. [5] Goldman R.D., Scolnik D. Pediatr Emerg Care. 20(2),89-93,2004. [6] Yazıcı N., Yalçın S.S., Yurdakök K., Sarıkayalar F. Turkiye Klinikleri J Pediatr. 16,19-24,2007. Anahtar Kelimeler: Kendi kendine tedavi, pediatrik hasta, OTC ilaç, hastaneye başvuru www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 383 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0215 Eczacılık Öğrencilerinin Akılcı İlaç Kullanımı Hakkında Bilgilerinin Değerlendirilmesi Aliye Mandıracıoğlu1, N. Emel Lüleci2 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı, İzmir Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı, İstanbul 1 2 GİRİŞ-AMAÇ: Akılcı ilaç kullanımı, hastanın doğru tedaviyi, gereksinimine uygun dozda, yeterli sürede, en düşük maliyetle almasıdır [1]. İlaçların akılcı olmayan kullanımı tıbbi ve ekonomik sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Eczacı, hastanın eriştiği son sağlık personeli olarak kullandığı ilaçlar konusunda bilgilendirilmesi, ilacın doğru şekilde saklanması ve kullanımı, tedaviye uyunçu açısından rolü önemlidir. Eczacılık Fakültesi öğrencilerinin eğitiminde akılı ilaç kullanımını halk sağlığı sorunu olarak ele alınarak yer alması bu nedenlerle önemlidir [2]. Eczacılık Fakültesi eğitiminde yer alan “Halk Sağlığı” derslerinde “akılcı ilaç kullanımının halk sağlığı açısından önemi” konusu da tartışılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Marmara ve Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültelerinde 2. sınıf öğrencilerinin “Halk Sağlığı” dersi sonunda akılcı ilaç kullanımı hakkında bilgilerinin değerlendirilmesidir. GEREÇ-YÖNTEM: Bu tanımlayıcı çalışmaya Marmara Üniversitesinden 132 ve Ege Üniversitesinden 125 olmak üzere toplam 257 ikinci sınıf öğrencisi katılmıştır. Konuya ilişkin eğitim ders programı içinde verilmiş ve öğrencilerin bu konu hakkındaki bilgileri dönem sonunda değerlendirilmiştir. Toplam 10 sorudan oluşan akılcı ilaç kullanımı bilgi düzeyi değerlendirme formu kullanılmıştır. Veriler SPSS 18.0 istatistik programında değerlendirilmiştir. BULGULAR: Öğrencilerin %67,7’i kız, %32,3 erkek öğrencidir. Öğrencilerin bilgi sorularına verilen yanıtlar değerlendirilmiştir. “Eczacının hasta için yapılan hatalı veya ilaç etkileşimi içeren istemler için hastanın hekimi ile iletişime geçme yetkisi yoktur” önermesine %1.2’i, “ülkemizde reçetesiz ilaç kullanımı yaygındır” önermesine %5,4, “hastaların tedaviye uyumunun sağlanması eczacıların görevleri arasındadır” önermesine %7.4, “akılcı ilaç kullanımında hastanın da sorumluluğu vardır” önermesine %0.8, “hamilelik ve emzirme dönemindeki kadınlar ilaç kullanımı açısından dikkat edilmesi gereken grupta yer almaz” önermesine %0.4, “akılcı ilaç kullanımında prensiplerden biri de en düşük maliyettir” önermesine %12.8, “ilaç atıkları tıbbi atık kutularında toplanmalıdır “ önermesine %0.4, “hastanın ilaç seçiminde rolü ve etkisi vardır “ önermesine %18.3, “akılcı ilaç tanımında uygun ilaç uygun doz ve süre yer alır” önermesine %0.4, “taklit ilaçlar da dünyada önemli bir sorundur “ önermesine % 2.7 öğrenci yanlış yanıt vermiştir. SONUÇ: Önermelere verdikleri yanıtlar ele alındığında, hastanın ilaç seçiminde karar verici olmadığı ve ilaç seçerken maliyeti düşünmek gerekliliği konusunda öğrenciler en fazla yanılmıştır. Akılcı ilaç kullanımı konusunda eğitim almalarına karşın öğrencilerin aldıkları bilgiyi doğru anımsayamamaları, bazı konularda ön yargıları olması ile açıklanabilir. Toplumdaki ilaç kullanımına ilişkin yanlış bilgilerin öğrencileri etkilememesi için konunun mezuniyet eğitiminde spiral şekilde yineleyerek ele alınması uygundur. Anahtar Kelimeler: Akılcı İlaç Kullanımı, eczacı, öğrenci, bilgi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 384 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0216 Piktogramların Sağlık ve Eczacılık Alanında Kullanımı Sevgi Şar, Miray Arslan, Nilay Tarhan Ankara Üniversitesi, Eczacılık İşletmeciliği A.D., Ankara İlkçağ insanları mağara duvarlarına yaptıkları değişik amaçlı resimlerle varlıklarını göstermeye çalışmış ve onlar için en kolay iletişim şekli olan görsel iletişimin ilk örneklerini vermeye başlamışlardır. O dönemden günümüze kadar yüzyıllar geçmesine ve konuşmayı öğrenmesine rağmen insanoğlu, bu sembol ve işaretlerle arasındaki bağlantıyı kesmeyerek değişik iletişim sistemlerini geliştirmiştir. Günümüzde hızla gelişen teknolojik sistemlere ayak uydurmak ve hem kendi aralarında daha hızlı iletişimi sağlamak, hem de evrensel bir iletişim şekli geliştirmek için, sembol ve piktogramlar gibi görsel işaretlerden oluşan iletişim sistemlerini sağlık alanında da kullanmışlardır. Medikal bilgileri anlama yetenekleri değişiklik göstermekte olan hastaların bir ilacı en etkili ve güvenli şekilde kullanımının sağlanmasında, hastayla kurulan iletişim ve sunulan bilgilendirme materyalleri oldukça önem arz etmektedir. Bir reçetedeki talimatların doğru bir şekilde anlaşılabilmesi ve uygulanabilmesi için hastaya reçetenin açık ve anlaşılır bir dil ile anlatılması gerekmektedir. Hastanın okuma yazma bilmemesi, dil sorunu yaşaması vb. durumlarda ise sadece anlatımın ve yazılı olarak sunulan bilgilerin yeterli olmadığı gözlenmektedir. Bu bağlamda günümüzde hasta için olan mesajları daha açık bir hale getiren standardize edilmiş grafiklerden oluşan piktogramlara yönelik ilginin artış gösterdiği ve özellikle Amerikan Farmakopesi Komisyonu (USP Convey) ve Uluslararası Eczacılık Federasyonu (FIP) tarafından hazırlanan piktogramlara hasta bilgilendirme sürecinde sıklıkla başvurulduğu bilinmektedir. Bu çalışmada görsel iletişimin temelini oluşturan piktogram ve semboller ile bunların sağlık iletişimindeki yeri ve önemi üzerinde durulmuştur. Çalışmada tarihi süreç içerisinde piktogramların sağlık ve eczacılık alanında kullanım nedenleri, kullanım şekilleri ve önemi ele alındıktan sonra günümüzdeki durumu incelenerek konu çeşitli yönleri ile tartışılmıştır. Anahtar Kelimeler: Eczacılık, Piktogramlar, Sağlık İletişimi www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 385 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0217 Akılcı Çözüm Yollarıyla İlaç Tüketiminin Azaltılması Nida Öz, Öztekin Algül Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Kimya Anabilim Dalı,33169, Yenişehir, Mersin Tüm Dünya’da ve Türkiye’de ilaç tüketimi, tedavi için vazgeçilemez olduğu durumlar dışında halk sağlığı ve ilaç politikaları çerçevesinde değerlendirilmektedir. Ülke ekonomileri ve sağlık hizmetlerine ayrılan bütçeler günümüzün önemli tartışma konularından biridir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı’nın akılcı ilaç kullanımı konusunda yaptığı çalışmalar önemli bir adım olsa da sağlık sistemi içerisinde rol oynayan tüm paydaşların konuya daha fazla dâhil edilme gerekliliği vardır. Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı istatistiklere göre Türkiye’de ilaç tüketimi gittikçe artan bir seyir izlemektedir [1]. Tedavi gruplarına göre ilaç tüketimi incelendiğinde 2015 yılında onkoloji ve kan ürünleri artma eğilimindeyken, antibiyotikler ve antiromatizmal ilaçlar azalma eğilimi göstermektedir. Şüphesiz ki bu azalma eğiliminde Sağlık Bakanlığı’nın “Akılcı İlaç Kullanımı” başlığıyla sağlık sistemindeki çalışmaları büyük rol oynamıştır. İlaç tüketiminin azaltılması ile ilgili yapılan çalışmalarda ilk adım antibiyotikler üzerinden atılsa da bu çalışmaların kapsamının genişletilmesi gerekliliği ortadadır. Ancak bu çalışmaların “yasaklar” çerçevesinde değil, halkın da dâhil olduğu paydaşlarla işbirliği çevresinde yapılmasının halk sağlığı açısından önemi büyüktür. Aksi halde yakın gelecekte halk sağlığı ile ilgili farklı sorunların oluşma ihtimali doğabilecektir. Yine, ilaç tüketimi ile ilgili değerlendirmelerde, eczacıların akılcı ilaç kullanımı ve sağlık harcamalarında daha ekonomik bir yol izlenmesi konusunda desteklerinin sağlanması önemli bir noktadır. Eczacılıkta Uzmanlıkla birlikte klinik eczacılık uygulamalarının başlatılması, eczacı ile hekimin iş birliğinin henüz tedavinin başında oluşturulmasına olanak sağlayarak ilacın tedavideki yerinin belirlenmesi, yarar-zarar ilişkisinin değerlendirilmesi ve en uygun ilacın kullanılmasında büyük fayda sağlayabilecektir. Ayrıca bu uygulama sağlık hizmetlerinin kalitesinin artmasını sağlayabilecek ve ilaç tüketimi konusundaki sorunlara etkin çözüm yolu oluşturulabilecektir. Diğer yandan, ABD’de sağlık harcamaları incelendiğinde, bu harcamaların %25’in yanlış ilaç kullanımına bağlı durumların çözümlenmesi için kullanıldığını göstermektedir [2]. Bu durumda klinik eczacılık uygulamalarının önemini bir kat daha artırmaktadır. Sağlık hizmetinde kalitenin arttırılmasında, öncelik halk sağlığı olmak üzere, akılcı çözümler üretilmesi gereklidir. İlaç tüketimindeki sorunların çözümünün sistemin son noktasında aranması yerine üretimden kullanım sürecine kadar tüm aşamalarda kontrol noktalarının doğru belirlenmesi önemli sonuçlar doğurabilecektir. İlaç tüketim sürecinin iyileştirmesinde rol alan her paydaşın üzerine düşen görev tanımlanmalı, süreçteki tüm kontroller hassasiyetle yapılmalı, araştırmalar ve istatistikler iyi değerlendirilmeli, en önemlisi de halkın bilinçlendirilmesi için en uygun noktalardan biri olan eczacıların bu alanda daha aktif rol alması için gerekli adımlar atılmalıdır. Kaynaklar www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies [1] http://www.ieis.org.tr/ieis/tr/indicators/33/turkiye-ilac-pazari. Son erişim tarihi: 03.12.2016 [2] Buharalıoğlu, CK, Algül Ö, “ Eczacılar ve Sağlık Çalışanları İçin Farmakovijilansın Önemi, Türk Eczacıları Birliği Eczacılık Akademisi, Fersa Matbaacılık, Ankara, (2007). Anahtar Kelimeler: Akılcı ilaç kullanımı, ilaç tüketimi, sağlık harcamaları 386 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0218 Serbest Eczacılık Uygulamalarında Yenilikçi Bir Model: “Smart Eczane Projesi İzmir Deneyimi” Bülent Kıran Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi,Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı,35100,Bornova-İzmir Smart Eczane Projesi Amacı,Hedefleri ve Uygulamaları: Smart eczane projesi, Dünya Eczacılık Federasyonu (FIP) Eğitim Komisyonu tarafından; dünyada serbest eczanelerden hastalara verilen danışmanlık hizmetlerinin kalitesini yükselterek, toplumun ve karar verici otoritenin eczacılık hizmetlerinin kalitesine olan güvenini arttırmak, eczacılara mesleki tatmin ve ekonomik katkı sağlayabilmek için “Sürekli Mesleki Gelişim” felsefesi ve “mesleki yetkinlik” temelinde geliştirdikleri, hasta odaklı farmasötik bakıma dayanan ve eczanelerden verilen “hasta danışmanlığı” hizmetlerinin kayıt altına alınmasını ve görünür hale getirilmesini olanaklı kılan yeni bir hizmet modeli olarak geliştirilmiştir. Bu proje, aynı zamanda T.C. Sağlık Bakanlığının “Akılcı İlaç Kullanımı” projesini de tamamlayan ve destekleyen, hastaların ilaçları doğru, etkin kullanılmasını sağlayan ve gereksiz, hatalı ilaç kullanımlarının önüne geçerek, hem olumsuz sağlık sorunlarının oluşmasını önleyen, hem de ekonomik anlamda tasarruf sağlayan bir projedir. Birleşik Krallık, İrlanda, Avusturya, Portekiz, Hırvatistan, Karadağ, Hindistan gibi pek çok ülkede model olarak uygulanmakta olan ve küresel olarak bütün dünyaya yayılan bu projeye genel olarak verilen “Smart Eczane” (Akıllı Eczane) adının, başta toplum ve sağlık çalışanları, yasal otorite olmak üzere tüm paydaşlar tarafından kabul görecek yerel bir isimle değiştirilmesine, projenin ilerleyen süreçlerinde o ülkenin kendi eczacılık örgütleri tarafından karar verilmesi, bu bağlamda ülkemizde de “Hasta Dostu Eczane- Danışman Eczacı” adının uygun seçeneklerden biri olduğu tarafımdan değerlendirilmektedir. Ülkemizde, Türk Eczacıları Birliği tarafından ön çalışmalarına 2014 yılında başlanan proje; 2015 yılında 8 ildeki eczacı odasında pilot olarak uygulanmıştır. Pilot bölge sonuçlarında; eczacılardan danışmanlık alan astım/ koahlı hastaların astım kontrolü testlerinde %76 iyileşme ve salbutamol kullanımında %30 gibi çok ciddi bir azalma tespit edilmiş ve bu veriler TC Sağlık Bakanlığına sunularak, projenin tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması için onay alınmıştır. Akabinde, 8-18 Ağustos 2016 ve 1-5 Aralık 2016 tarihleri arasında düzenlenen 54 eczacı odasının 260 gönüllü eğitmen adayı temsilcilerine “Sürekli Mesleki Gelişim Eğitimi” ve “ASTIM/KOAH” eğitici eğitimleri verilmiştir. Bölge eczacı odalarımızda her geçen haftada düzenlenen yeni bölgesel eğitimlerle “Danışman Eczacı” sayısı çok kısa bir süre zarfında 2000’li rakamlara ulaşmış bulunmaktadır. Böylece aynı zaman diliminde, aynı eğitimlerin farklı eczacı odalarında uygulanmasıyla gerçekleşen en büyük toplu eğitimlerin gerçekleştirildiğini söyleyebiliriz. Astım /Koah eğitimi tüm bölgelerde tamamlandıktan sonra eğitimlerin diyabet modülüyle devam etmesi hedeflenmektedir. www.ivekkongre.com Bu eğitimlerin ilki, “Sürekli Mesleki Gelişim Temel Eğitimi (SMG)’dir. İzmir’de yaklaşık 300 serbest eczacı eğitimlere gönüllü olarak Eğitimlerden önce Sharing konularla ilgili andönPharmacies okumalar e-posta adreslerine İlaç ve katılmıştır. Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge on Pharmaceuticals gönderilerek konular hakkında ön hazırlıkları sağlanmaktadır. Sürekli mesleki gelişim eğitimi içinde; SGM temel kavramları yanı sıra, “zaman yönetimi”, “Değişim Süreci Yönetimi”, “Eczacılıkta İletişim Becerileri”, “Hasta Bakım Süreci ve İlaç Tedavisi Yönetimi” konularında özet bilgiler sunulmaktadır. Astım/Koah eğitiminde ise; “Hastalarının Tedavisinde Eczacının Rolü”, “Uygulama Danışmanlığı”, “Örnek 387 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS Vaka Çalışmaları” “Dokümantasyon ve Portföy Talimatları”, “Bilgi Giriş Portalı” konularında bilgiler paylaşılmaktadır. Sürekli Mesleki Gelişim Temel Eğitimlerini (CPD) tamamlayan eczacılar, “kronik hastalıklar ve yaygın sağlık sorunları modülleri” eğitimlerinin birincisi olan “Astım/Koah” eğitimine ve bundan sonra gerçekleştirilecek başta, “Diyabet”, “Hipertansiyon ve Kardiyovasküler Hastalıklar”, “Obezite” gibi diğer konulardaki eğitimlere doğrudan katılabilmektedir.Daha sonraki eğitimlerin yaygınlaşması için online olarak yapılması planlanmaktadır. Eğitimlerini tamamlayan eczacılar Astım/Koah’lı hastalar eczanelerine geldiklerinde, öğrendikleri tekniklerle hastalara danışmanlık verecek ve hasta bilgilerini TEB veri portalında kayıt altına alarak verdiği hizmetin ve sonuçları görünür olmasını sağlayacaklardır. SONUÇ: Serbest eczanelerden halka verilen danışmanlık hizmetlerinin kalitesini artıran ve bu hizmetleri görünür kılan bu yeni bilinç ülkemiz genelinde tüm meslektaşlarımız arasında yaygınlaştıkça ve bir kültür olarak sahiplenildikçe eczacılık mesleğinin saygınlığı artacak, “Hasta Dostu Eczanelerden”, “Danışman Eczacılar” tarafından verilen özel hizmetlerle ekonomik anlamda da “meslek hakkı” gibi bazı kazanımların elde edilmesi olanaklı hale gelebilecektir. Anahtar Kelimeler: Akılcı ilaç kullanımı,Sürekli Mesleki Gelişimi,Danışman Eczacı, Hasta Bakımı,Smart Eczane,Meslek Hakkı www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 388 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0219 Eczane stajı verimliliğinin araştırılması Gulsah Gedik1, Nermin Ozlen2, Mustafa Ergin2 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji ABD., Edirne 2 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Edirne 1 Staj, eczacılık eğitiminde teorik bilgilerin pratik ile bütünleştiği vazgeçilmez bir aşamadır. Ancak "stajyer" terimi giderek bir sorun olmaktadır [1]. Fakültelerin eczacılık eğitim programları içinde son derece önemli yeri olan stajlarla ilgili başlıca sorunlar şunlardır: • Stajların uygulanan eğitim programına gerçek bir entegrasyonunun olmaması, • Staj yerlerinin ağırlıklı olarak serbest eczanelerden oluşması, • Staja destek veren eczaneler ve eczacılar arasında nitelik farklılıklarının olması, • Stajların yapılması ve kontrolünde fakültelerin yeteri kadar etkin olamaması, • Stajların hukuki yönünün stajyer öğrenci, fakülte ve stajın yapıldığı yer bakımından belirsiz olması veya taraflarca bilinmemesi [2]. Bu belirlenen sebeplerin daha detaylı olarak araştırılması ve farklı etkenlerin de staj eğitiminin kalitesine etkili olabileceği düşünülerek Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ nde ilk iki stajını tamamlamış öğrencilerimize anket uygulanmış, yanıtlar SPSS programı ile değerlendirilmiştir. Araştırmamızda öğrencilerin stajı yararlı buldukları ( % 87,1), staj defterini gerekli gördükleri (% 62,3), ancak defteri günü gününe doldurmadıkları ( % 36,4), staj eğitiminin hukuki temelleri hakkında bilgi sahibi olmadıkları (%32,5), staj yapılan eczaneye kendilerinin karar verdiği (% 77,99), 3.sınıftan sonra staj eğitimini uygun buldukları( %89,6), görülmüştür. Anket sonuçlarında öğrencilerin stajı en çok % 35,1 yüzdeyle 16-25 yıllık eczanelerde yaptıkları, eczacının her gün eczanede olma oranının % 67,5 olduğu, staj başvurusunu reddeden eczane oranının ise % 24,7 olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin bu zamana kadar almış oldukları eczacılık eğitiminin eczane eczacılığı için yeterli olmadığı (% 68,8), staj yapılan eczanenin konumunun hastane karşısı (% 37,7) veya semt eczanesi (% 37,7) olduğu, %44,22’ si erkek ve 55,8’ i kadın olan eczacıların % 70,1 oranında stajyer öğrencilerle birebir ilgilendikleri, öğrencilerin staj esnasında % 93,5 oranında yardımcı personel ile uyumlu çalışabildikleri belirlenmiştir. Staj eğitimine ilişkin başlıca sorunlar araştırıldığında: stajyerin kendisini yük olarak hissetmesi (bazen % 51,9, evet % 10,4), stajyerin bilgisinin yetersiz olduğunu düşünmesi ( % 49,4), stajyerin çekingenliği (%20,8), eczanedeki bilgisayar sayısının azlığı (%22,1)olduğu görülmüştür. Bu sorunların çözümü ile ilgili olarak öğrencilerin ilgili kesimlerin mesleki çabalarının olmadığını ( % 62,3),staj dönemi boyunca fakülteden aldıkları desteği yetersiz (% 28,6) kısmen (%42,9) ve yeterli (% 28,6) olarak değerlendirdikleri belirlenmiştir. Sonuç olarak, stajların uygulanan eğitim programı ile yeniden düzenlenmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Kaynaklar www.ivekkongre.com [1] Kanzık İ., Abacıoğlu, Çakıcı T. Eczacılık İlaç veN., Eczacılıkta Küreselİ.,BilgiDemiryürek Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Eğitimi, Pharmaceuticalssorunları and Pharmaciesve çözüm önerileri. AEOB İlaç Forumu 19, 25-44 2001/1. [2] Ulusal TEB Eczacı Kurulu Staj Çalışma Grubu Raporu, Anahtar Kelimeler: staj, eczane, hastane stajı 389 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0220 Eczacılık Fakültelerinde, Eczacılık İşletmeciliği Alanında İnsan gücü Değerlendirmesi Bülent Kıran Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi,Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı,35100,Bornova-İzmir GİRİŞ: Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı, Avrupa’daki yaygın adıyla Sosyal Eczacılık [Social Pharmacy] ilaçların bireysel, kurumsal ve toplumsal düzeyde rolleriyle ilgilenen, beşeri bilimler, sosyal bilimler ve fen bilimleri teorileri ve metotlarının çapraz-disiplin biçiminde yer aldığı, sağlığa ilişkin inançlar, tutumlar, kurallar, insan ilişkileri, süreçler gibi ilaç kullanımını etkileyen sosyoekonomik faktörlerin yol açtığı sorun alanlarını inceleyen eczacılığın sosyal, davranışsal ve yönetsel bir dalıdır [1,2]. Özellikle, 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra gittikçe artan ilaç harcamaları, hızlı teknolojik gelişme, ilaca bağlı risklerin artması, akılcı olmayan ilaçla tedavi problemleri, ilaçların uygun olmayan kullanılışları ve bireylerin gitgide artan otonomisi pek çok ülkede, ilaç sağlama sistemleri ile finans sistemlerinin yeniden düzenlenmesi, bu alanda farmasötik yeterliğe sahip insan gücünün olması gerektiğini göstermiştir. Sonuçta, toplumun ve eczacılık mesleğinin ihtiyaçlarının bir yansıması olarak, “Sosyal Eczacılık” iki ana dal üzerine kurulmuştur: "İlaç Kullanımı" ve "Eczacılık Uygulamaları". Bu alanın ihtiyacını karşılamak için dünyanın çeşitli ülkelerinde eczacılık eğitimi verilen fakültelerde, kolej ve okullarda Eczacılık İşletmeciliği veya sosyal eczacılık alanında eğitim veren anabilim dalları veya bölümler çok önceden kurulmuştur. Örneğin Avrupa’da Finlandiya’daki Kuopio Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Sosyal Eczacılık Departmanı 1975’te kurulmuştur. Günümüzde giderek artan önemine ve ülkemizde Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 9.5.1993 tarih 9580 sayılı yazısı ile kurulma kararı olmasına karşın, Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dallarının ülkemizdeki eczacılık fakültelerinin birçoğunda halen bulunmadığı, hatta tam akredite olmuş fakültelerde dahi eksikler olduğu, gerek öğretim elamanı sayısının ve araştırma alt yapı olanaklarının, gerekse ders müfredatlarında yeterli sayıda derse ve ders saatine sahip olmadığı görülmektedir [2,3]. AMAÇ: Bu araştırmada, Eğitimi Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (ECZAKDER) tarafından tam akredite edilen Eczacılık Fakültelerindeki Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dallarının mevcudiyet durumu ve akademik insan gücünün sayısal dağılımlarının saptanması ve meslek bilimlerinde yer alan diğer anabilim dallarıyla karşılaştırılarak gelecek stratejik insan gücü planlamalarına ışık tutulması amaçlanmıştır. YÖNTEM-GEREÇ: Akademik kadro sayıları ilgili fakültelerin web sayfalarından taranarak elde edilmiş, veriler, frekans dağılımları ve nonparametrik testlerle değerlendirilerek Eczacılık Meslek Bilimleri Bölümü ve Teknoloji Bölümlerinde yer alan anabilim dallarının insan gücü dağılımlarıyla karşılaştırılmıştır. SONUÇ: Ülkemizde tam akredite olmuş 10 Eczacılık Fakültesinden sadece 7’sinde Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı, birinde Sosyal Eczacılık Anabilim Dalı ve tüm akredite Fakültelerde sadece 8 öğretim üyesi ( 3 profesör, 1 Doçent, 4 Yardımcı Doçent) ve 9 Araştırma Görevlisi bulunduğu saptanmıştır. Bu araştırmada, İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Üniversitelerdeki Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı insan gücündeki eksikliğin yol açtığı sorunlar ve gelecek planlamaları hakkında değerlendirmelerde bulunulmuştur. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Eczacılık İşletmeciliği, Sosyal Eczacılık, Eczacılıkta İnsan gücü, Eczacılık Eğitimi, Eczacılıkta Akreditasyon 390 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0221 İletişim Hayattır Neşe Buket Aksu İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi, Farmasötik Teknoloji ABD, İstanbul İletişim, bilgilerin, düşüncelerin ve duyguların sözlü ve sözsüz olarak bireyden bireye ya da gruptan gruba aktarılma ve iletilme sürecidir. Bilgi aktarımı yanında, insanların birbirini daha iyi anlayıp yakınlaşmalarını sağlayan ve toplumsal değişmeyi çok yönlü etkileyen bir uygulamalar bütünüdür. Bu yolla birey kendi deneyimleri kadar, iletişim yoluyla başkalarının deneyimlerinden de yararlanarak yeni bilgi ve becerilere ulaşmaktadır. İletişim sürecinin temel ögelerini kaynak, mesaj, kanal, alıcı, kod çözme ve geribildirim oluşturmaktadır. İletişimi, kullanılan kodlara, kaynağına, kanallara, grup ve örgüt ilişkilerinin yapısına, zaman ve mekan boyutuna, işleyişe ve kanalın özelliğine göre farklı şekillerde sınıflandırmak da mümkündür. Sağlık iletişimi ise, içeriği sağlık olan her türlü insan iletişimidir. Diğer bir ifade ile, bireyler arasında sağlıkla ilgili oluşan etkileşim ve işlemlere iletişim kuramlarının uygulanmasıdır. Kişilerarası iletişimin başarısında bireylerin özellikleri ve iletişim ortamının uygunluğu da doğrudan etkili olmaktadır. Büyük ölçüde iletişime katılanların kendilerine, karşısındakilere ve iletilen mesaja bakış açıları ve iletişim tarzlarından kaynaklanan bu engeller iki başlık altında toplanabilmektedir: Kaynak ve alıcıdan kaynaklanan (bireysel) engeller (pasif dinleme, algılama farklılıkları, isteksizlik, dalgınlık, konuşma farklılıkları, sözlü ve sözsüz iletilerdeki tutarsızlık), ortamdan kaynaklanan engeller (mesafeli ortam, gizliliği olmayan ortam, gürültü). Hastalar her zaman için eczacılarından ilgi görmeyi, ihtiyaçlarının karşılanmasını ve çözüm bulunmasını beklemektedir. Bu sebeple eczacılar aynı zamanda sağlık danışmanı olarak da görülmektedir. Danışmanlık öneride bulunma, karşılıklı tartışma ve düşünceleri değiştirme olarak tanımlanmakta olup, kişiden kişiye konuşmalarda birinin diğerine yardımcı olması şeklinde de düşünülmektedir. Sağlık hizmeti üreten kişiler, toplumla yoğun bir etkileşim içinde olup hizmet alanına giren konularda, bireyleri ve tüm toplumu ikna ederek onları amaçlarına ortak kılmak, katkı ve katılımlarını almak, kendisi ile iş birliği yapmalarını sağlamak durumundadırlar. Bunu yapabilmek için topluma bilgi aktarmaları, eğitmeleri ve bu amaçla toplumla iletişim halinde bulunmaları gerekmektedir. Eczacının görevleri değişen ve modernleşen sağlık sistemlerinin ihtiyaçlarına cevap vermek için hızla gelişmektir. Reçete edilen ilaçların doğru olarak verilmesi ve sorumlu olarak kendi ilacını alan kişilere doğru tavsiyelerde bulunmak eczacıların sundukları hizmetin en önemli bölümü olmaya devam etmektedir. Bunlara ilave olarak eczacılar özellikle son yıllarda, kullanıcılarının tedaviden maksimum yarar sağlaması amacıyla ilaçların etkili güvenli kullanılmasını sağlamak, ilaçların etkili güvenli kullanılmasını sağlamak, ilaçların akılcı kullanımı hakkında danışmanlık hizmeti vermektir. Bu görevler hem bireyin, hem toplumun sağlığının gelişmesine katkı sağlamakadır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ‘nün sağlık sistemlerini göz önüne alarak eczacı için belirlediği 8 temel görevden biri de iletişimdir. İletişim beklenilen olumlu sonucu vermesi açısından eczacıların iletişim sürecinde rol oynayan davranışsal faktörler üzerinde odaklanmasının yararlı olacağı söylenebilir. Sosyal eczacılık kavramının ön plana çıktığı günümüzde, eczacıların temel işlevleri içinde yer alan bilgilenmdirme ve danışmanlık işlevi ancak doğru iletişimle sağlanabilir. Türkiye’de eczacılıkta iletişim konusunda henüz sınırlı sayıda araştırma bulunmaktadır ve eczacı toplum etkileşimi konusunda daha kapsamlı araştırmalar yapılması eczacılık İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies hizmetlerine katkı sağlayacaktır. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Eczacı, İletişim, Eczacı – Hasta İletişimi 391 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0222 Türk Eczacıları Birliği Yüksek Haysiyet Divanı’na İntikal Eden Olgularda Disiplin Suçlarının Dağılımı ve Muvazaa Bülent Kıran Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi,Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı,35100,Bornova-İzmir GİRİŞ: Muvazaa tarihsel süreç içinde eczacılıkta bilinen en önemli deontolojik sorunların başında yer almaktadır [1]. Son yıllarda, serbest eczanelerin muvazaalı olarak faaliyet göstermesinin ve kamunun zarara uğratılmasının önlenmesi ile halk sağlığının ve eczacılık mesleğinin saygınlığının korunmasını temin için eczanelerin muvazaa değerlendirmesini yapmak üzere muvazaa komisyonlarının teşekkülü ve çalışma usûl ve esaslarının belirlenmesi amacıyla 14.03.2016 tarihinde bir yönerge yürürlüğe girmiştir [2]. Ayrıca, Eczacılar ve Eczaneler Hakkındaki Yönetmelikte; “muvazaalı olarak eczane açıldığının tespit edilmesi hâlinde, ruhsatnamenin iptal edilmesi ve eczacıların beş yıl süreyle eczane açamayacağı hükmü ile ağır bir cezai müeyyide belirlenmiştir [3]. AMAÇ: Bu çalışma, Türk Eczacıları Birliği (TEB) Yüksek Haysiyet Divanı kayıtlarına yansıyan olguların türlerini ve bunlar içinde muvazaa eyleminin son yıllardaki yaygınlığını tespit etmek ve hem halk sağlığının, hem de eczacılık mesleğinin saygınlığının korunması açısından oldukça önemli olan muvazaa eylemin çözümü için öneriler geliştirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. YÖNTEM: Araştırma, kesitsel ve tanımlayıcıdır. TEB Yüksek Haysiyet Divanı’nın 21.11.2013-31.10.2015 yıllarını kapsayan 39.Dönem Çalışma Raporunda yer alan disiplin dosyalarındaki suç türleri, deontolojik suçların 3 grupta sınıflanmasına (Kıran,2012) göre tasnif edilmiş ve sonuçlar frekans ve yüzde dağılımları ile değerlendirilmiştir. BULGULAR: 2013-2015 yılları arasında TEB Yüksek Haysiyet Divanına Türkiye’deki 54 Eczacı Odası arasından intikal eden muhtelif dosyalarda 126 deontolojik olgu türü tespit edilmiştir [4].Bu olguların deontolojik suçların 3 grupta sınıflanması yöntemine (Kıran,2012) göre tasnif edilmesi sonucu [5]; “rekabete kökenli deontolojik suçlar” 64 olgu (%50,8) ile ilk sırada yer aldığı, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) protokol hükümleri ihlallerinin ise 17 olgu ile (%13,5) son sırada yer aldığı saptanmıştır (Tablo 1). Rekabete kökenli deontolojik suçlardan; “reçete toplama ve yönlendirme” ile eczaneler arasında “nöbet ve çalışma saatlerine uymamak” eylemlerinin, SGK protokol hükümleri ihlallerinden ise protokol hükümlerine aykırı olarak “sahte rapor ve reçete fatura etmek” eylemlerinin en yaygın ihlaller olduğu saptanmıştır. TEB yasaları, ilaç ve eczacılık mevzuatına aykırı eylemlerin ise 45 olgu (%35,7) ile tüm olgular içinde 2. sırada yer aldığı, bu eylemler içinde ise 22 olgu (%48,9) ile “muvazaa eyleminin” en yaygın deontolojik suç olduğu, ayrıca, muvazaanın tüm deontolojik suçlar içinde (%17,4) ile önemli bir suç türü olarak yer aldığı saptanmıştır. 2012 yılında, İzmir’de yapılan bir araştırmada da rekabet kökenli suçlar %52,6 ile ilk sırada yer alırken, muvazaa suçları TEB yasaları, ilaç ve eczacılık mevzuatına aykırı eylemler içinde %76,3 ile ilk sırada ve tüm ihlaller ise %18,6 ile yer aldığı görülmektedir [5]. Her iki araştırma sonuçlarının benzerliği ve muvazaa suçlarında önlemlere rağmen önemli bir azalma olmaması dikkat çekicidir. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies www.ivekkongre.com SONUÇ VE ÖNERİLER: Son yıllarda yapılan düzenlemelerle ağırlaştırılan cezai yaptırımlara karşın, “muvazaa” eyleminin halen TEB yasaları, ilaç ve eczacılık mevzuatına aykırı eylemler içinde ilk sırada yer aldığı, tüm deontolojik ihlaller içinde ise %17,4 ile en önemli suçlar arasında bulunduğu anlaşılmaktadır. Toplum sağlığını tehlikeye düşüren, yasa dışı olaylara sebebiyet verip kamu ekonomisini zarara uğratan ve eczacılık mesleğinin 392 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS haysiyetinde onarılması güç yaralar açan muvazaanın, sadece cezai yaptırımlarla çözülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Elliye yakın eczacılık fakültesinden mezun olan eczacılar için serbest eczacılık dışında yeni istihdam alanlarının yaratılması, emeklilikte yeterli maaş ödenmesi başta olmak üzere eczacılıkta ekonomik ve eğitim sorunlarının çözümü için tüm paydaşlarla ortak çalışmaların yapılmasının gerekli olduğu düşünülmektedir. KAYNAKLAR: [1].Kıran,B., İlaç Haber Aktüel,Sayı;Kasım,12-13,2009. [2].Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, 14.03.2016 tarihli Genelge, https://www.titck.gov.tr/PortalAdmin/ Uploads/UnitPageAttachment/uFkZPI7P.pdf [Erişim:20.03.2017] [3].Resmi Gazete 12 Nisan 2014 Cumartesi, Sayı: 28970. http://www.resmigazete.gov.tr/main. aspxhome=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2014/04/20140412.htm&main=http://www.resmigazete. gov.tr/eskiler/2014/04/20140412.htm [Erişim:20.03.2017]. [4].Türk Eczacıları Birliği,39.Dönem Merkez Heyeti Çalışma Raporu, Bölüm 7, 227-237,Mattek Matbaacılık Basım Yayın Tanıtım Tic.San. Ltd. Şti. Ankara,2015. [5]. Kıran,B.,Mandıracıoğlu A.,Türkiye Klinikleri j Med Sci,; 33(3).635-647,2013. Anahtar Kelimeler: Etik, Deontoloji, Disiplin suçları, Muvazaa, Türk Eczacıları Birliği, Yüksek Haysiyet Divanı Tablo 1.Olguların Suç Türlerine Göre Dağılımı Olguların Suç Türleri N Sayı % TEB, İlaç-Eczacılık Mevzuatına Aykırı Deontolojik İhlaller 45 35,7 Rekabet Kökenli Deontolojik Suçlar 64 50,8 SGK Protokol Hükümlerine Aykırı Deontolojik İhlaller 17 13,5 Toplam 126 100 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 393 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0223 Periton diyaliz hastalarının kanında in vitro magnezyum ilavesiyle oluşturulan hipermagnezeminin trombosit agregasyonu üzerindeki etkisi Serkan Bakırdöğen1, Mustafa Baki Çekmen2, Ümit Bilgili3, Necmi Eren4, Sibel Gökçay Bek5 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Nefroloji Bilim Dalı, Çanakkale,Türkiye 2 Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Ana Bilim Dalı, İstanbul, Türkiye 3 Sağlık Bakanlığı Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Biyokimya Kliniği, İstanbul, Türkiye 4 Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Nefroloji Bilim Dalı, Kocaeli, Türkiye 5 Sağlık Bakanlığı Kocaeli Devlet Hastanesi, Nefroloji Bölümü, Kocaeli, Türkiye 1 AMAÇ: Magnezyumun endotel üzerinde vazodilatör etkisi yanında trombosit agregasyonunu azaltıcı etkisi de mevcuttur. Magnezyumun anti-agregan etkisi, prostasiklin üretim artışını uyarması nedeniyledir. Kronik böbrek yetmezliğinde glomerul filtrasyon hızının azalması, serum magnezyum seviyesinin yükselmesine katkıda bulunur. Çalışmamızın amacı, periton diyalizi uygulayan son dönem böbrek yetmezliği hastalarından alınan ve magnezyum sülfat ilavesi ile magnezyum seviyesi 3-3,5 mg/dl değerine yükseltilen kanın, trombosit agregasyonu üzerindeki etkisini saptamaktı. GEREÇ-YÖNTEM: Standart bir sürekli ayaktan periton diyalizi programında olan 31 hasta (15 kadın) çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalar Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nefroloji kliniğinde takip ve tedavi edilen, yaşları 18-80 arasında değişen, en az 3 aydır periton diyalizi uygulamakta olan, son iki hafta içinde aspirin ve nonsteroid antienflamatuvar bir ilaç kullanmamış ve diyabetik olmayan bireylerden rastgele seçilmiştir. Tam kandan trombosit agregasyonu ölçümü yapabilen Multiplate cihazı ile her bir hastanın trombosit agregasyonu ölçülmüş ve ölçüm işlemleri sırasında agonist olarak adenozin difosfat ADP, 10 µmole/L kullanılmıştır. Cihazın 1.küvetinde C1 yalnız ADP kullanılmıştır; 2.küvetinde C2, in vitro magnezyum sülfat eklenerek magnezyum seviyesi 3-3,5 mg/dl değerine yükseltilen tam kana agonist olarak ADP eklenmiştir. Trombosit agregasyonu ölçümü için üç ölçüt kullanılmıştır: Agregasyon, eğri altında kalan alan AUC ve velosite. İstatistik analizde, bağımlı ikili gruplar arası karşılaştırmalarda normal dağılım göstermeyen değişkenler için Wilcoxon iki eş arasındaki farkın önemlilik testi kullanıldı. Sürekli değişkenlerin analizinde Spearmen’s korelasyon testi kullanıldı. P-değerinin 0,05’in altında olduğu durumlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR: Periton diyaliz hastalarının yaş ortalaması 49,2±10,7 ve ortalama serum magnezyum seviyesi 2,18±0,62 mg/dl bulundu. Hastaların ortalama serum magnezyum seviyesinin, C1 agregasyon ölçütleri ile karşılaştırmasında istatistiksel anlamlı saptandı (r=0.418; p=0.021); İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi farklılık Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and PharmaciesC1 AUC ve velosite ile karşılaştırmasında ise istatistiksel anlamlılık bulunmadı (sırasıyla r=0.344, p=0.062; r=0.271, p=0.147). Periton diyalizi hastalarında, tam kana in vitro eklenen magnezyumun, trombosit agregasyonunu inhibe ettiği gözlendi ve sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı bulundu (tablo-1). www.ivekkongre.com SONUÇ: Bu çalışmada, kanda in vitro oluşturulan hipermagnezeminin, trombosit agregasyonu üzerindeki 394 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS etkisi araştırılmıştır. Çalışmamızın verilerine göre; hipermagnezemi oluşturulması, periton diyaliz hastalarında tromboembolik komplikasyonların gelişmesini önleyebilir. Bu konuda, daha fazla hasta içeren prospektif, randomize ve kontrollü çalışmalara ihtiyaç vardır. Anahtar Kelimeler: Böbrek yetmezliği, magnezyum, trombosit agregasyonu Periton diyaliz hastalarında trombosit agregasyon değerleri Trombosit agregasyon ölçütleri C1 C2 P Agregasyon (AU) 153,1±36,0 112,3±25,9 <0,001 AUC (AU*dakika) 828,3±164,2 653,1±168,0 <0,001 Velosite (AU/dakika) 17,9±4,6 15,7±5,8 0,008 www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 395 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0224 Klinik Onkoloji Eczacılığı ve Farmasötik Bakım Songül Tezcan, Fikret Vehbi İzzettin marmara üniversitesi, eczacılık fakültesi, klinik eczacılık anabilim dalı, istanbul Klinik eczacılar, hastane ve serbest eczanelerde, hastalara ve sağlık personeline kapsamlı bir yönetim sağlayarak güvenli ilaç kullanımına katkıda bulunan ve ilaç tedavisini optimize etmeyi sağlayan en temel sağlık personelidir (1). Klinik eczacılığın uzmanlık alanlarından biri olan onkoloji eczacılığının temel görev alanları: ilaç temini ve dağıtımı, ilaç hazırlanması ve hasta odaklı hizmetler olmak üzere 3 başlık altında toplanabilir (1). Onkoloji eczacılarının sağlayacağı hasta odaklı hizmetlerin genel kapsamı: hasta eğitimi, kemoterapiye bağlı yan etkilerin önlenmesi ve tedavisi, ilaç danışmanlığı, destekleyici bakım sağlanması, ayaktan tedavilerde hasta uyuncunun artırılması ve terapötik ilaç izlemi şeklinde özetlenebilir (1). Kanser hastalarında, tedavi çeşitliliğinin fazla olması (kemoterapi, destekleyici tedavi gibi) ve komorbid hastalıkların varlığı, farmasötik bakım gereksinimlerinin artmasına yol açabilmektedir. Kanser tedavisi için oluşturulacak farmasötik bakım modelleri, tedavi kaynaklı toksisiteyi azaltmayı ve destekleyici tedavileri en uygun hale getirmeyi amaçlamaktadır. Klinik onkoloji eczacıların hem ayaktan tedavi ünitelerinde hem de yatan hasta servislerindeki hastaların bakımına katkıları üzerine yapılmış çalışmalarda; hasta eğitimi, ilaç kaynaklı problemlerin belirlenip çözülmesi, farmakoekonomik değerlendirmelere katkısı, hastaların yaşam kalitelerine olumlu etkileri üzerinde durulmaktadır (2, 3). İlaç kaynaklı problemlerin, klinik eczacılar tarafından belirlenmesi ve çözümlenmesi ile onkoloji hastalarında, akılcı ve güvenli ilaç kullanımına büyük ölçüde katkı sağlayacaktır. Anahtar Kelimeler: onkoloji eczacılığı, klinik eczacılık, farmasötik bakım www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 396 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0225 The role of pharmacist interventions in the rational use of antidepressants Demet Sinem Güden, Seyhan Şahan Fırat Mersin University, Faculty of Pharmacy, Department of Pharmacology, Mersin, TURKEY Depression is one of the most prevalent mental illnesses that affects many people in the world every year. Furthermore, it is essential to provide a good pharmacy practice to prevent false treatment and not to dispense inaccurate drugs in pharmacy. Pharmacists have an opportunity to make a positive impact on and the outcome of treatment in the leading causes of this mental disease. Pharmacists have crucial role to enhance patient compliance in rational use of drugs. The goal of pharmacologic treatment of depression is the remission of current symptoms and the prevention of recurrence. For this purpose, we aimed to discuss the importance of pharmacists’ role in the rational use of antidepressants. However, to develop dispensing behaviours of pharmacists, we also analysed the literature with regard to evaluate the effectiveness of pharmacist interventions in the improvement of adherence to antidepressants. A systematic search was conducted to find the impact of pharmacist interventions or communication on improving rational use of antidepressants. Documents were selected according to keywords. Keywords were screened at the electronic databases like PubMed, Google Scholar and also Scopus. The literature research was realized to evaluate the pharmacist interventions in the rational use of antidepressants (english/turkish language documents, publishing between January 2003-March 2015). We summarized the contribution of a pharmacist interventions towards to depressed patients adherence and documented the update data about rational use of antidepressants. The literature revealed that monitoring depressed patients by pharmacists is essential to optimize their therapy. Pharmacists, in collaborate with other healthcare providers can play crucial role in determination, solving and prevention of the problems related to antidepressants and also affect the treatment in a positive way. Pharmacists have many roles including patient education about the disease and treatment, drug indications, drug plasma concentration monitoring, side effects, complications, drug-drug or drug-dietary interactions and also patients adherence. Furher research needs to be performed in regard to produce a deeper understanding of the role of pharmacists in the management of rational use of antidepressants in primary care. Keywords: adherence, antidepressants, pharmacists’ role, rational use of drugs www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 397 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0226 Klinik Araştırmalarda Taraflar Seda Ünsalan NOBEL İLAÇ Bu bildirinin kongrede sunumu gerçekleşmemiştir. This poster was not presented at the congress. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 398 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0227 Fe3O4@SiO2@RN(CH2PPh2)2VO(H2O)2SO4 Type Nanocomposite Catalysts in Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş1, Mahmut Çaylar2 Chemistry Department, Faculty of Science and Letters, Kahramanmaraş Sütçü İmam University, 46100, Kahramanmaraş¸ Turkey 2 Research and Development Centre for University-Industry-Public Relations, Kahramanmaraş Sütçü İmam University, 46100, Kahramanmaraş¸ Turkey 1 Magnetic Fe3O4 nano-particles were synthesized in a microwave oven. The novel nano-composite supported aminomethylphosphine-metal complexes have opened a new door to the catalytic applications in the synthesis of organic compounds [1,2]. Bis(diphenylphosphinomethyl)amino ligands and their Fe3O4@SiO2@ RN(CH2PPh2)2VO(H2O)2SO4 type aminomethylphosphine-oxo-vanadium(IV) complexes have been synthesized and characterized with FT-IR, SEM, EDX, TEM, UV-Visible, XRD and TG/DTA techniques. All the complexes were used as heterogeneous catalysts in the oxidation of 2-methyl naphthalene (2MN) to 2-methyl-1, 4-naphthoquinone (Vitamin K3, menadione, 2MNQ) in the presence of hydrogen peroxide. Selectivity reached about 55 % with a conversion of 90-95 % using the nano-magnetite supported aminomethylphosphine-VOL type complexes. The complexes were very active in three times in the catalytic recycling tests in five cycles References [1] Matsumoto N., Jin Zhong Z., ōkawa H., Kida S., 160, 153-157, 1989. [2] Urus, S. Purtas, S., Ceyhan, G., Erkenez, T., Separation and Purification Technology, 118, 432–447, 2013. [3] Urus, S., Purtas, S., Ceyhan, G., Tumer, F., Chemical Engineering Journal 220, 420–430, 2013. This study has been supported by Kahramanmaraş Sütçü İmam University (Project No: 2016/3-18 YLS and 2017/1-82M). Keywords: phosphine, metal complex, oxidation, catalyst, vitamin K3 TEM and EDX of Catalyst www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 399 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0228 Synthesis of Bis(diazoimine) Ligands and Their Fe(III) Complexes: Catalytic Properties in Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş1, Akif Hakan Kurt2, Mehmet Kurt1, Mahmut Çaylar1, Kayhan Kınoğlu1 Chemistry Department, Faculty of Science and Letters, Kahramanmaras¸ Sütçü İmam University, 46100, Kahramanmaraş¸ Turkey 2 Depertment of Pharmacology, School of Medicine, Kahramanmaras Sütçü İmam University, 46050 Kahramanmaras, Turkey 1 Schiff bases having HC=N bonds can be synthesized with the reaction of an aldehyde or ketone and primary amines. Diazonium compounds shown as R-N2+X- can be synthesized with the reaction of arylamines and nitrous acid at low temperature. Diazonium electrophiles can be bound to aromatic compounds [1]. In this research, diazonium salts of 1,4-diaminobenzene, 1,3-diaminobenzene and 1,3-bis(aminomethyl)benzene were coupled with 2,4-dihydroxybenzaldehyde as our previous study [2]. After that, the obtained azo-carbonyl compounds were bound to 2-aminophenol resulting Schiff bases and synthesized Fe(III) complexes. The synthesized ligands and their complexes were characterized using NMR, FT-IR, TGA, elemental analysis and ICP-OES techniques. The synthesized complexes were used as catalysts in the synthesis of Vitamin K3 (2-methyl-1,4-naphthoquinone). The selectivities reached to 55-60 % with the conversions of 90-95 %. References [1] Matsumoto N., Jin Zhong Z., ōkawa H., Kida S., 160, 153-157, 1989. [2] Urus, S. Purtas, S., Ceyhan, G., Erkenez, T., Separation and Purification Technology, 118, 432–447, 2013. [3] Urus, S., Purtas, S., Ceyhan, G., Tumer, F., Chemical Engineering Journal 220, 420–430, 2013 This study has been supported by Kahramanmaraş Sütçü İmam University (Project No: 2016/3-18 YLS and 2017/1-82M). Keywords: Schiff base, metal complex, oxidation, catalyst, Vitamin K3 Catalytic Vitamin K3 Synthesis. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 400 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0229 Synthesis of Cu(II) Complexes Of Bis(Diazoimine) Ligands: Catalytic Properties In Vitamin K3 Synthesis Serhan Uruş1, Akif Hakan Kurt2, Mehmet Kurt1, Mahmut Çaylar1, Kayhan Kınoğlu1 Chemistry Department, Faculty of Science and Letters, Kahramanmaras¸ Sütçü İmam University, 46100, Kahramanmaraş¸ Turkey 2 Depertment of Pharmacology, School of Medicine, Kahramanmaras Sütçü İmam University, 46050 Kahramanmaras, Turkey 1 Diazonium compounds are shown as R-N2+X- general formula can be synthesized with the reaction of arylamines and nitrous acid at low temperature. Diazonium electrophiles can be bound to aromatic compounds [1]. Schiff bases having HC=N bonds can be synthesized with the reaction of an aldehyde or ketone and primary amines. In this research, diazonium salts of 1,4-diaminobenzene, 1,3-diaminobenzene and 1,3-bis(aminomethyl) benzene were coupled with 2,4-dihydroxybenzaldehyde as our previous study [2]. After that, the obtained azocarbonyl compounds were bound to 2-aminophenol resulting Schiff bases and synthesized Fe(III) complexes. The synthesized ligands and the complexes were characterized using NMR, FT-IR, TGA, elemental analysis and ICP-OES techniques. The synthesized complexes were used as catalysts in the synthesis of Vitamin K3 (2-methyl-1,4-naphthoquinone). The selectivities reached to 45-50 % with the conversions of 90-95 %. References [1] Matsumoto N., Jin Zhong Z., ōkawa H., Kida S., 160, 153-157, 1989. [2] Urus, S. Purtas, S., Ceyhan, G., Erkenez, T., Separation and Purification Technology, 118, 432–447, 2013. [3] Urus, S., Purtas, S., Ceyhan, G., Tumer, F., Chemical Engineering Journal 220, 420–430, 2013. This study has been supported by Kahramanmaraş Sütçü İmam University (Project No: 2016/3-18 YLS and 2017/1-82M). Keywords: Schiff base, metal complex, oxidation, catalyst, Vitamin K3 Catalytic Vitamin K3 Synthesis. www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 401 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0230 Güneş Işınlarının Deride Yaptığı Etkiler, Güneşten Koruyucu Ürünlerin Deri Kanserlerini Önlemekteki Yararları Artırılabilir mi? Yasemin Yağan Uzuner Yeditepe Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji ABD, İstanbul, Yeryüzüne ulaşan ışınlardan özellikle UV ışınlarının zararlı etkileri uzun yıllardır bilinmektedir. Görünür ışık veya beyaz ışığın, özellikle yüksek enerjili mavi ışık bölümünün bazı zararları olduğu, özellikle gözde görülen etkileri ve son zamanlarda da deride yol açtığı bazı zararlı etkileri gündeme gelmektedir ( Tablo 1) (1). Güneş ışınları insanın maruz kaldığı en önemli UV ışını kaynağıdır ve Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) tarafından deri kanserlerinin nedeni olarak en önemli çevresel risk faktörü olarak belirlenmiştir (2). Epidemiyolojik araştırmalar, melanoma dışı deri kanserlerinin nedeninin kronik olarak güneşe maruz kalmak olduğunu göstermektedir (2,3). Melanoma ile güneş ışınlarına maruz kalınması arasındaki ilişki daha kompleks bir olaydır. Aralıklarla ve şiddetli UV maruziyeti ve güneş yanıklarının oluşmasının daha büyük bir risk faktörü olduğu bilinmektedir (4). Güneşin zararlı etkilerinden korunma bilinci giderek artıyorsa da güneş ürünü kullanım oranı hala yeterli düzeylere ulaşmamıştır. Yaz tatili dışında bu ürünlerin kullanımını arttıran en önemli neden tıbbi tedavilere eşlik etmesi için doktorun güneşten korunmayı gerekli görmesidir. Güneş ışınlarının deri kanseri ve erken yaşlanma gibi zararlarına karşı koruyucu olarak ürün kullanımı henüz istenen düzeyde değildir. Bu ürünleri her gün kullanmaya başlamış olan tüketicinin bile, ürünleri ne amaçla kullandığını ya da hangi etki mekanizması ile güneşten korunduğunu tam olarak bilmediği görülmektedir. Son yıllarda tüketicileri bilinçlendirmek için her ülkenin sağlık otoritelerinin de özellikle tüketiciyi bilgilendirici çalışmalarını arttırdıkları görülmektedir. Ülkemizde de Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) Kozmetik Ürünler Dairesi (KÜD) tarafından AB Komisyonu’nun yayımladığı 2006 yılı tavsiye kararının Türkçe çevirisi yapılarak Güneşten Koruyucu Kozmetik Ürünlere İlişkin Kılavuz adıyla resmi sitesinde kullanıma sunulmuştur. Bu kılavuzda, güneş ürünleri kullanılırken ve güneşe çıkılırken dikkat edilmesi gereken konular açıklanmış, güneşten koruyucu ürünlerin etkinliğinin ancak gerekli miktarda ürün kullanımı ile sağlanabileceği gibi önemli bilgiler tüketiciye sunulmuştur. Yapılan bilgilendirmelerin bazılarının tüketicinin kafasını karıştırmaktan öteye gidemediği görülmüştür. Basın yayın organları aracılığıyla ve sağlık otoritesinin bilgilendirmesi önemli katkılar sağlamakla birlikte güneşin zararlı etkileri konusundaki bilgi düzeyi hala yeterli hale gelmemiştir. Farklı ülkelerde zaman, zaman yapılan anketlerin sonuçlarına bakıldığında, güneşten koruyucu ürün kullanımını arttırmak amacıyla tüketiciye aktarılan bilgilerin her zaman istenen etkiyi sağlayamadığı görülmüştür. Şaşılacak şekilde, Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş ülkelerde tüketicilerin bu konudaki bilgilerinin daha az doğrular içerdiği görülmekte, günlük yaşamında güneşin zararlı etkilerinden korunma alışkanlığının yerleşmediği görülmektedir. www.ivekkongre.com Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, melanom ve non-melanom deri kanseri olgu sayısı tüm dünyada İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies hızla artmaktadır (5). Deri, insan vücudunun tabakalar halindeki en büyük organıdır. Deri kanseri üst deride, epidermiste ortaya çıkar. Epidermiste skuamöz hücre, bazal hücre veya melanositte kanser başlayabilir. Melanositte oluşan kanser, yani melanom, deri kanserleri arasında daha kötücül kanser türüdür. Hem melanom, hem de nonmelanom kanserlerin sayısında son 30 yılda iki kat artış olmuştur. İstatistik verileri genç yaşlarda da deri kanserlerinin daha sık görülmeye başlandığını göstermektedir. Melanom tüm kanserler içinde erkeklerde en sık görülen beşinci, kadınlarda ise altıncı sırada yer alan kanser türüdür. Toplam melanom olgularının %20’si 402 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS 20 yaş öncesinde, %0,3-0,4 kadarı da ergenlik öncesinde, en çok 45-55 yaşlar arasında görülür. Çocukluk çağında maruz kalınan yoğun güneş ışığı ciddi güneş yanıkları için risk faktörüdür (5). Erken tanı konması halinde tedavi olasılığı yüksektir. Tanı klinik olarak ABCDE (A: Asimetri, B: Border; sınır düzensizliği, C: Colour; alacalı renkli veya çok koyu pigmentasyon, D: Diameter; 5mm’den büyük çap, E: Evolution; çok hızlı gelişme) yöntemi ile görsel olarak yapılabilir ( Şekil 1). Acaba halka bu basit tanı yöntemini tanıtmak, güneşin zararlarına karşı koruyucu ürün kullanımını hayatın parçası yapmak mümkün mü? Anahtar Kelimeler: Güneş ışınları, erken yaşlanma, deri kanseri, melanom ve non-melanom kanserler Güneş Referanslar Güneş Tablo 1 Melanom www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 403 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0231 Chia tohumlarından kozmetik amaçla kullanılacak formülasyonların geliştirilmesi Gulsah Gedik1, Bilge Nur Boz2, Ayşenur Çöpür2, Ece Öndül2, Sümeyye Karakoca2, Aıse Mehmet2 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji ABD., Edirne 2 Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Edirne 1 Salvia hispanica L. yada daha yaygın olarak chia olarak bilinen tohum, Lamiaceae ailesine aittir. Yaz aylarında çiçek açan tek yıllık otsu yaklaşık bir metre uzunluğunda, saplı bir bitkidir. Chia tohumu orta ve güney Amerika’da kullanılan geleneksel bir besindir [1]. Chia tohumları,yüksek miktarlarda protein (% 21.5) ve lipitlerden (% 21.69) oluşur. Bu lipitlerin % 60’ı α-linolenik asit ve% 20 ‘ si linoleik asit, çoklu doymamış yağ asitleri, omega 3 ve 6'dan oluşur. Ayrıca doymuş yağ asitleri ve tokoferoller, polifenoller, karotenoidler ve fosfolipidler içerir. Yapısında bulunan klorojenik asit, kafeik asit, kersetin ve kaempferol dışında fosfor,kalsiyum, magnezyum, çinko, demir ve bakır minerallerini içerir. Bu nedenle özellikle koroner kalp hastalığı, şeker hastalığı ve bağışıklık sistemi yanıtı bozuklukları bulunan bireyler için yararlıdır [2]. Chia tohumu su ile temas ederse yüksek molekül ağırlıklı bir tetrasakkarittir olan 4-O-metil-α-Dglukoronopiranosil sayesinde jelleşir. Bu jelin, ara kayma hızlarında kayma inceltme veya psödo-plastik davranış gösterdiği belirtilmiştir. Gıda ve farmasötik formülasyonlarda; kalınlaştırma, stabilize edici, emülsifiyan ve jelleştirici ajan olarak kullanıldığı belirtilmektedir [3]. Jelleştirici ve emülsifiyan özellikleri nedeniyle akneli ciltlere uygun yüz yıkama jeli ve tohum parçacıklarıyla arındırıcı özelliğe sahip bir formülasyon tasarlanmıştır. Hazırlanan formülasyonda sabun cevizi ekstresi kullanılarak doğala özdeş bir tasarım yapılmaya çalışılmış, SLES, betain gibi irritan özellikteki yüzey etkin maddeler kullanılmamıştır. Jel formülasyon olmasına karşın chia tohumunun emülsifiyan özellikleri sebebiyle lavanta yağı antiseptik ve koruyucu olarak formülasyona katılmış nemlendirici amacıyla gliserin eklenerek formülasyon tamamlanmıştır. Kullanıma uygun özellikteki jelin organoleptik özellikleri incelenmiş olup oda sıcaklığında pH’sı 5,62 vizkozitesi farklı ağırlıklarda ve 25 °C de ortalama 55,700 cP bulunmuştur. Jelin Newton davranış gösterdiği belirlenmiştir. Kaynaklar [1] Capitani, M. I., Ixtaina, V. Y., Nolasco, S. M., & Tomás, M. C. (2013). Microstructure, chemical composition and mucilage exudation of chia (Salvia hispanica L.) nutlets from Argentina. Journal of the Science of Food and Agriculture, 93(15), 3856-3862. [2] Lin, K. Y., Daniel, J. D., & Whistler, R. L. (1994). Structure of chia seed polysaccharide exudate. İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies Carbohydrate Polymer, 23, 13e18. [3] Maira Segura-Campos1, Zaidy Acosta-Chi1, Gabriel Rosado-Rubio1,Luis Chel-Guerrero1, David BetancurAncona1Whole and crushed nutlets of chia (Salvia hispanica) from Mexico as a source of functional gums, Food Science and Technology Food Sci. Technol, Campinas, 34(4): 701-709, Oct.-Dec. 2014. www.ivekkongre.com Anahtar Kelimeler: Chia tohumu, jel, polisakkarit 404 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0232 Urease Inhibitory Activities of the of Extracts of Mugla Pine Honeys Yusuf Sicak1, Mehmet Öztürk2, Selçuk Küçükaydın2, Mehmet Emin Duru2 Department of Herbal and Animal Production, Köyceğiz Vocational School, Muğla Sıtkı Koçman University, 48800, Muğla, Turkey 2 Department of Chemistry, Faculty of Sciences, Mugla Sıtkı Koçman University, 48210, Muğla, Turkey 1 Inhibition of the urease enzyme has a great importance for human and animal health as well as for the development of many pathogens. Urease directly contributes in the formation of pathogens and some diseases such as urolithiasis, pyelonephritis, ammonia and hepatic encephalopathy, hepatic coma, urinary catheter encrustation. Urease is known to be an important factor in the development of the several diseases in the stomach by colonization of Helicobacter pylori at the low pH. Accordingly, enzyme has an important role in the development of cancer-causing gastric and peptic ulcer diseases. Honey have been used as therapeutic agents for many purposes since ancient times. In this context, the pine honey samples collected from 16 various regions of Mugla city at three different harvest periods were extracted with chloroform, ethyl acetate and n-butanol, respectively. Urease inhibitory activity of 144 honey extracts were tested using spectroscopic indophenol method. Thiourea were used as positive standards. Among the 3-different harvesting period, the honey samples collected at first harvesting period had higher activities than the others. Acknowledgements: This study is supported by the Mugla Sıtkı Koçman Research Fund with the project number 15/083. Mugla Beekeepers Association (MAYBIR) is also acknowledged in this study. Keywords: Muğla, Pine Honey, Urease Inhibition Activity www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 405 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0233 A comparative study on the antioxidant, antimicrobial and cytotoxic activity of Thymbra spicata L. var. spicata ethanol extract Nuraniye Eruygur1, Süleyman Çetin2, Mehmet Ataş3, Özge Çevik4 Department of Pharmacognosy, Cumhuriyet University, Sivas Turkey 2 Faculty of Pharmacy,Cumhuriyet University, Sivas Turkey 3 Department of Pharmaceutical Microbiology, Faculty of Pharmacy, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey 4 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Cumhuriyet University, Sivas, Turkey 1 Thymbra spicata L. is represented by four taxa and two species: T. spicata var. spicata and T. spicata var. intricata in Turkey. T. spicata is naturally found in Southeastern Anatolia, coastal areas of Thrace, Aegean and Mediterranean region of Turkey (Davis, 1982; Tanker and Ilisulu, 1984). T. spicata, is a thyme-like plant, is known as “Zahter” and “Karabas kekik” in the Southeastern Anatolia Region of Turkey due to contains a variety of aromatic compounds mainly are carvacrol and thymol. It is used in salads and tea either dry or fresh leaves and flowers. Dried aerial parts of the plant are used in the form of herbal teas, spice and to treat colic, bronchitis, asthma, coughs, diarrhoea and rheumatism in folk medicine in various regions of Turkey (Kızıl S, 2010). Thymbra has been reported to be used as raw material in pharmaceutical formulations due to its significant pharmacological properties in many countries (Dogan et al. 2007). Therefore, in the present study, the plant material was obtained from herbal market in Hatay province of Turkey and prepared ethanol (Ethanol: water = 80:20) extract by maceration method to study their antioxidant, antimicrobial and cytotoxic properties. As a result of this work, total phenol and total flavonoid content were 216.75 ± 0.017 (equivalent of Gallic acid mg/g dry extract) and 78.17 ± 0.063 (equivalent of Quercetin mg/g), IC50 value for DPPH and ABTS scavenging activity was 16.91± 0.015 µg/mL and 5.2 ± 0.009 µg/mL, respectively. In order to determine Minimum inhibitory concentrations (MIC) of ethanol extract of Thymbra spicata against Staphylococcus aureus (ATCC 29213), Enterococcus faecalis (ATCC 29212), Pseudomonas aeruginosa (ATCC 27853), Escherichia coli (ATCC 25922) and Candida albicans (ATCC 10231) micro-dilution method was used (Eloff, 1989). Antimicrobial activity observed for the extract ranging between 2.5 and 5mg/mL. MTT assay was employed for evaluation of cytotoxic activity, ethanol extract demonstrated growth inhibitory effect against PC3 prostate cancer cells with IC50 value 340 µg/mL. Keywords: Antioxidant, Antimicrobial, Cytotoxity, Microdilution, Thymbra spicata.L. var. spicata www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 406 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0234 Investigation of Antioxidant and Anticholinesterase Activities of Several Teucrium Species Growing in Turkey Anil Yilmaz1, Mehmet Boga2, Fatih Uckaya3, Gulacti Topcu4 Department of Chemistry, Faculty of Arts and Sciences, Istanbul Technical University, 34469 Maslak, Istanbul, Turkey. 2 Department of Pharmaceutical Technology, Faculty of Pharmacy, Dicle University, 21280, Diyarbakır, Turkey. 3 Department of Biochemistry, Faculty of Pharmacy, Bezmialem Vakif University, 34093, Fatih, Istanbul, Turkey. 4 Department of Pharmacognosy, Faculty of Pharmacy, Bezmialem Vakif University, 34093, Fatih, Istanbul, Turkey. 1 The genus Teucrium, a member of the family Lamiaceae, has approximately 300 species all over the world, mostly in the Mediterranean region [1]. Teucrium has 34 species (46 taxa) in Turkey, and 16 of these taxa are endemic [2]. Teucrium species have been used in folk medicine as anti-diabetic, anti-inflammatory, anti-ulcer and anti-bacterial [3]. The main compounds isolated from Teucrium species to date are neoclerodane diterpenes, flavonoids and phenolics. The studies showed that Teucrium species demonstrate antimicrobial, antioxidant and antifungal activities [4]. In the present study, the antioxidant and anticholinesterase activities of acetone and methanol extracts of 12 Teucrium species (Teucrium alyssifolium, T. antitauricum, T. chamaedrys, T. divaricatum, T. ekimii, T. flavum, T. leucophyllum, T. microphyllum, T. montbretii, T. polium, T. sandrasicum, T. scordium) were investigated in vitro by DPPH free radical scavenging activity [5], ABTS cation radical scavenging activity [6], CUPRAC (Cupric Reducing Antioxidant Capacity) [7] and Ellman [8] methods. Most of Teucrium species showed high antioxidant and anticholinesterase activities. References [1] Djabou N., Battesti MJ., Allali H., Desjobert JM., Varesi L., Costa J., Muselli A., Phytochemistry. 72, 13901399, 2011. [2] Dirmenci T., Research Association Series. 595–598, 2012. [3] Twaij HA., Albadr AA., Abul-Khail A., Int J Crude Drug Res. 25, 125–128, 1987. [4] Ulubelen A., Topcu G., Sonmez U., Stud Nat Prod Chem. 23, 591–648, 2000. [5] Blois MS., Nature. 181, 1199-1200, 1958. [6] Re R., Pellegrini N., Proteggente A., Pannala A., Yang M., Rice-Evans C., Free Radical Bio Med. 26, 12311237, 1999. [7] Apak R., Guclu K., Ozyurek M., Karademir SE., J Agr Food Chem. 52, 7970-7981, 2004. [8] Ellman GL., Courtney KD., Andres V., Featherstone RM., Biochem Pharmacol. 7, 88-95, 1961. www.ivekkongre.com Keywords: Anti-Alzheimer, anticholinesterase, Teucrium İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı /antioxidant, Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 407 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0235 Mahlep Tohumu Ve Tıbbi Kullanımı / Mahaleb Seed And Medicinal Use Süheyla Biriz Duman Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Turhal Sağlık Hizmetleri MYO, Turhal Mahlep,“Rosaceae” familyası içinde yer alan; Fransa' da Saint Lucie olarak bilinen, ülkemizde ise idris, mahlep, acı melem, enderes gibi isimlerle tanınan bir bitkidir. Beyaz (Prunus mahaleb L.) ve siyah (Monechmaciliatum) mahlep olarak iki türü mevcuttur [1]. Bu literatür taramasında Mahlep tohumunun ihtiva ettiği bileşikler, sağlık açısından faydaları, ülkemizde ve dünyada tıbbi amaçlı kullanım alanlarının değerlendirilmesi amaçlandı. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Kütüphanesi ve Anadolu Ünivesitesi Kütüphanesi elektronik veri tabanı üzerinden Medline, Google Akademi, Sciencedirect taraması ile yayınlanmış birçok ulusal ve uluslararası makaleye ulaşıldı. İncelemelerde tohum çekirdeğinin önemli bir protein kaynağı olduğu, yağ asidi (Özellikle α-Eleostearik asit), tokoferoller, esansiyel aminoasitler ve fenolik bileşikler ihtiva ettiği belirlenmiştir [2]. Beyaz mahlep (Prunus mahaleb L.) tohumunun % 31 yağ içerdiği tespit edildi. Yağ, çoklu doymamış ve α-eleostearik (% 38.32), oleik (% 31.29) ve linoleik (% 22.96) asidi bol miktarda ihtiva eder ve bunlar toplam yağ asitlerinin % 93.91'ini oluşturur [3]. Yüksek miktarda linoleik asit ve linolenik asit (çoklu doymamış yağ asitleri), tıbbi bileşenler profilaksi ve egzama tedavisi, beslenme uygulaması için uygundur, çünkü bu bileşenler, özellikle linolenik asit kardiyovasküler, antidiyabetik ve antimikrobiyal aktivitelerden sorumludur [4]. α-eleostearik ve punisik asitlerin ise hepatik kolesterol seviyesini önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir. Beyaz mahlep tohumu yağında sadece α-, γ- ve δ-tokoferoller mevcuttur. γ -Tokoferol ana bileşendir ve toplam tokoferollerin yaklaşık % 73.59' unu temsil eder, bunu takiben δ-tokoferol ve α-tokoferol izlenir. İnsan ve hayvan tüketimi için diğer tokoferollerden daha yüksek biyolojik etkinliğe sahip olduğu için α-tokoferol önerilir, ancak γ-tokoferol, α-tokoferol'den daha yüksek bir antioksidan kapasite sergilemektedir. Beyaz mahlep tohumu yağındaki tokoferol içeriği (261.58 mg / 100 g yağ), Mariod ve diğerleri (2009) tarafından bulunan siyah mahlep yağı (45.2 mg / 100 g yağ) içeriğinden daha yüksektir [3]. Mahlep tohumu, yöresel ilaçlarda tonik ve antidiyabetik olarak kullanılmaktadır. Kuvvet verici, idrar arttırıcı, diyareyi önleyici/azaltıcı, balgam söktürücü, idrar yolları iltihabı giderici özelliği vardır. Ayrıca nefes darlığı [2], astım, karaciğer hastalıkları, böbrek ve gastrointestinal rahatsızlıklardan kaynaklanan ağrıların giderilmesinde de halk ilacı olarak kullanımı vardır [5]. Anahtar Kelimeler: Mahlep tohumu yağı, Prunus mahaleb, Mahlep tohumunun tıbbi kullanımı www.ivekkongre.com İlaç ve Eczacılıkta Küresel Bilgi Paylaşımı / Global Knowledge Sharing on Pharmaceuticals and Pharmacies 408 26-29 NİSAN ULUSLARARASI İLAÇ VE ECZACILIK KONGRESİ A P R I L 2017 IVEK 3rd International Convention of Pharmaceuticals and Pharmacies I S T A N B U L POSTERLER / POSTERS P-0236 DNA-Binding Activity of Turmeric's Methanolic Extract Aysema Sayik1, Süleyman Soylu1, Leyla Acik2, Betul Aydin2, Ayse Serguzel Yusufoglu1 Department of Chemistry, Istanbul University, Istanbul, Turkey 2 Department of Biology, Gazi University, Ankara, Turkey 1 Turmeric is yellow-orange coloured woody plant and is widely used among the people as a folk medicine especially in the form of tea and spice¹. It's the main source of curcumin as a biological active substance². Literature survey indicates no data about general pBR322 plasmid DNA interaction, which is an important criteria for its usage as a potential anticancer agent. Turmeric was not researched before for its DNA-binding ability in Turkey. High DNA-binding activity supports plant as cancer therapeutic agent. DNA-binding effect is one of the criteria for inhibition of cancer and usage as anticancer agent. The pBR322 plasmid DNA-binding effect was examined by agarose gel electrophoresis. In order to learn information if extract bind to DNA, the DNA-extract incubation mixture was followed by HindIII and BamHI restriction.Turmeric powder was extracted with methyl alcohol. Methanolic