24 DOI: 10.4274/npa.y6080 Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki Relationship Between Presenting Complaint and Clinical Diagnosis in Outpatients Applying to the Sexual Dysfunction Clinic Ejder Akgün YILDIRIM, Fatma AKYÜZ*, Münevver HACIO⁄LU, Altan EfiS‹ZO⁄LU**, Ayflen COfiUT ÇAKMAK***, Engin ÇAKMAK, Sezgin ERD‹MAN**** Bak›rköy Ruh Sa¤l›¤› ve Sinir Hastal›klar› E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹stanbul, Türkiye *Elaz›¤ E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Elaz›¤, Türkiye **Eskiflehir Osman Gazi Üniversitesi T›p Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dal›, Eskiflehir, Türkiye ***‹stanbul Bak›rköy Kad›n Do¤um ve Çocuk Hastal›klar› E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, ‹stanbul, Türkiye ****Erzincan Devlet Hastanesi, Erzincan, Türkiye ÖZET Cinsel sorun nedeniyle baflvuran olgular›n tan›sal de¤erlendirmelerinde yak›nma ve cinsel ifllev bozukluklar› (C‹B) tan›s› aras›ndaki iliflki ile ilgili bilgiler s›n›rl›d›r. Bu çal›flmada C‹B poliklini¤ine baflvuran olgular›n tan› da¤›l›mlar› ile baflvuru yak›nmalar› ve tan› aras›ndaki iliflki araflt›r›lm›flt›r. Çal›flmaya Ocak 2006-Aral›k 2007 y›llar› aras›nda Bak›rköy Ruh Sa¤l›¤› ve Sinir Hastal›klar› Hastanesi (BRSHH) Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Poliklini¤i’ne baflvuran tüm olgular dahil edildi. DSM IV-TR ölçütlerine göre C‹B tan›s› konulan hastalar›n yar› yap›land›r›lm›fl poliklinik olgu de¤erlendirme formu kay›tlar› geriye dönük olarak incelendi. Sonuçlar istatistiksel olarak %95 güven aral›¤›nda de¤erlendirildi. Çal›flmaya 242’si erkek 196’s› kad›n toplam 440 olgu al›nd›. Yafl ortalamalar› kad›nlarda 30.71±7.73, erkeklerde 35.5±9.59 idi. Kad›n olgularda en s›k saptanan C‹B vajinismus (%41.0) ve anorgazmi (%17.0) iken erkeklerde en s›k %45.5 erken boflalma ve %27.7 sertleflme bozuklu¤u saptand›. Tek bafl›na baflvuran erkek olgularda yak›nma ile C‹B tan›s› aras›nda anlaml› bir iliflki gözlendi (p<0.001). Partneri ile baflvuran erkeklerde ise bu iliflki negatif anlaml›l›k göstermekteydi (p<0.001). Kad›nlar ister tek bafl›na ister partneri ile baflvursun yak›nmalar› ile tan›lar› aras›nda anlaml› ve pozitif iliflki saptand› (p<0.001). Partneri ile baflvuran erkeklerde ve erken boflalma tan›s› alanlarda baflvuru yak›nmas› ve klinik tan› aras›ndaki uyum düflüktür. Özellikle partneri ile baflvuran erkek olgularda yak›nma belirtilmese de ayr›nt›l› tan›sal görüflme yap›lmal›d›r. Erkek olgulardaki bu durum toplumda hem kad›n hem de erkeklerdeki yanl›fl cinsel inan›fllar›n daha çok erkek cinselli¤i üzerine olmas› ile iliflkili olabilir. (Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30) Anahtar kelimeler: Cinsel ifllev bozuklu¤u, baflvuru yak›nmas›, klinik tan› ABSTRACT The data on the relationship between presenting complaint and diagnosis of sexual dysfunction (SD) in diagnostic evaluation of patients who apply with sexual problems are limited. In this study, we investigated the diagnosis of patients who apply to the SD clinic and the relationship between presenting complaint and clinical diagnosis. All outpatients who applied to the SD clinic of Bak›rköy Research and Training Hospital for Psychiatry, Neurology and Neurosurgery between January 2006 and December 2007 were included in this study. The records of semi-structured case evaluation forms of outpatients diagnosed with SD according to the DSM-IV-TR criteria were analyzed retrospectively. The results were evaluated statistically in 95% confidence interval. 440 outpatients were included (242 men and 196 women) in this study. The mean age of women was 30.71±7.73 years and of men was 35.5±9.59 years. Vaginismus (in 41.0% of cases) and anorgasmia (in 17.0%) were the most common SD in females, while premature ejaculation (45.5%) and erectile dysfunction (27.7%) in males. We found significant relationship between present complaint and clinical diagnosis in male outpatients who applied alone (p<0.001). For men who applied with their partners, this relationship showed negative significance (p<0.001). For women, regardless of whether they applied alone or with their partners, significant and positive relationship was observed between complaints and clinical diagnosis (p<0.001). There is a weak consistency between presenting complaint and clinical diagnosis in men who apply with their partners and in men whose clinical diagnosis is premature ejaculation. Detailed diagnostic interview should be done especially in men applying with their partners, even if a complaint is not stated. This condition in men may be related to false sexual beliefs in society which are mostly based on male sexuality, both in men and women. (Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30) Key words: Sexual dysfunction, presenting complaint, clinical diagnosis Yaz›flma Adresi/Address for Correspondence: Dr. Ejder Akgün Y›ld›r›m, Bak›rköy Ruh Sa¤l›¤› ve Sinir Hastal›klar› E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi ‹stanbul, Türkiye E-posta: ejderyildirim@yahoo.com © Nöropsikiyatri Arflivi Dergisi, Galenos Yay›nevi taraf›ndan bas›lm›flt›r. Her hakk› sakl›d›r. / © Archives of Neuropsychiatry, published by Galenos Publishing. All rights reserved. Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 Girifl Cinsel ifllev bozukluklar› (C‹B) erkekler ve kad›nlarda en yayg›n psikiyatrik bozukluk tan› grubudur (1). Bununla birlikte tedavi aray›fl› di¤er psikiyatrik bozukluklar ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda düflüktür. C‹B’nun toplumda yayg›nl›¤› ile ilgili veriler sosyokültürel farkl›l›klar›n C‹B geliflimi ve da¤›l›m›nda önemli bir de¤iflken oldu¤unu göstermektedir (2-4). Klinik örneklemler üzerinde yap›lan çal›flmalarda genel toplum verilerine göre C‹B görülme oranlar› daha farkl›d›r (1,5). Toplumda hangi C‹B’u için daha fazla tedavi gereksinimi oldu¤unun belirlenmesinde önemli bir ölçüt olan tan› da¤›l›mlar› klinikten klini¤e farkl›l›k gösterebilmektedir (6). Örne¤in birleflemeyen çift olgular›nda jinekoloji kliniklerindeki, üroloji/androloji kliniklerindeki ve psikiyatri kliniklerindeki C‹B ünitelerinin hasta da¤›l›mlar› oldukça farkl› olabilmektedir (2,8-11). Ülkemizde multidisipliner bir C‹B klini¤inde erkeklerde en s›k rastlanan cinsel sorun sertleflme bozuklu¤u iken psikiyatri klini¤indeki bir C‹B ünitesinde en s›k C‹B olarak erken boflalma bildirilmifltir (11,12). Kliniklerin olgu dökümleri cinsel sorunlar ile çal›flan klinisyenler için önemli bilgiler sunmaktad›r (13). Bununla birlikte bu veriler daha çok tan›sal sonuçlar› içermektedir. Di¤er taraftan baflvuran hastalar›n yak›nmalar› da sorunun nas›l tan›mland›¤›n›n anlafl›lmas› aç›s›ndan önemlidir. Baflvuru flekli ve baflvuru yak›nmas› tan›sal de¤erlendirmelerde oldukça yard›mc› bilgilerdir (14-16). C‹B aç›s›ndan tan›sal de¤erlendirme süreci genel psikiyatrik de¤erlendirmeye benzemekle birlikte farkl›l›klar› vard›r (16). Cinsellik her fleyden önce baflvuranlar aç›s›ndan zor dile getirilen bir durumdur (14,15,17). Cinsel ifllevin bir aflamas›nda ortaya ç›kan bir sorun di¤er evrelerde de soruna neden olabilmektedir (14,18,19). Birincil olarak etkilenen ifllevin tan›mlanmas› tedavide önemlidir (18,20). Ço¤u kez birincil oda¤›n tedavisi yan›t döngüsünde etkilenen di¤er alanlardaki sorunlar›n kendili¤inden düzelmesini sa¤lamaktad›r. Bu nedenle C‹B de¤erlendirmesi sadece tan›y› de¤il tedavi sürecini de belirlemektedir (14). Baflvuruda dile getirilen yak›nma birincil C‹B’na ba¤l› olabildi¤i gibi birincil C‹B nedeniyle oluflan ikincil cinsel sorun ya da partnerde oluflan cinsel soruna ba¤l› da olabilir (21). Kifli taraf›ndan bir yak›nman›n dile getirilmemesi cinsel bir sorun yaflanmad›¤› ya da bir C‹B olmad›¤› anlam›na gelmemektedir (22,23). Cinsel sorunlar›n kültürel farkl›l›klardan etkilendi¤i (2,24) ve yanl›fl cinsel inan›fllar›n kiflinin cinselli¤i yaflamas› ve tan›mlamas›nda önemli oldu¤u düflünüldü¤ünde (4,25), do¤rudan hasta taraf›ndan cinsel sorunun tan›mlanmas› olan yak›nman›n da bu sosyal kültürel belirleyicilerin etkisinde olaca¤› öngörülebilir. Tan› ve ay›r›c› tan› sürecinde hastalar›n yak›nmalar›n›n klinik tan› ile uyumunun bilinmesi klinisyenler için önemlidir. Yeterli bir tan›sal de¤erlendirme için, cinsel sorun nedeniyle baflvuran olgularda tan› profili kadar yak›nma ve olgular›n baflvuru özellikleri ile ilgili bilgilere de ihtiyaç vard›r. Bununla birlikte do¤rudan yak›nma ve tan› aras›ndaki iliflkinin de¤erlendirildi¤i çal›flmalar baz› özel yak›nmalar ile ilgili olanlar (2,8,10) d›fl›nda s›n›rl›d›r (17). Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki 25 Bu çal›flmada bir C‹B poliklini¤ine baflvuran olgular›n t›bbi kay›tlar›n›n geriye dönük incelenerek baflvuru özellikleri ve C‹B tan› da¤›l›m›n›n belirlenmesi, olgularda klinik tan› ile baflvuru yak›nmas› aras›ndaki iliflkinin araflt›r›lmas› amaçlanm›flt›r. Gereç ve Yöntem Çal›flmaya Ocak 2006-Aral›k 2007 y›llar› aras›nda Bak›rköy Ruh sa¤l›¤› ve Sinir Hastal›klar› Hastanesi Cinsel ‹fllev Bozukluklar› (BRSHH-C‹B) Poliklini¤i’ne baflvuran tüm olgular›n t›bbi kay›tlar› dahil edilmifltir. Kay›tlarda do¤rudan cinsel sorun yak›nmas› olmayan, bilgilerinde eksiklik ya da tutars›zl›k olan olgular ile do¤rudan cinsel sorun tan›mlamay›p konsültasyon ya da adli- idari bilirkiflilik amac› ile yönlendirilen olgular araflt›rma d›fl› tutulmufltur. BRSHH-C‹B Poliklini¤i Türkiye’de psikiyatri klini¤inde özerk bir birim olarak kurulmufl ve do¤rudan cinsel sorunlar üzerine çal›flan ilk merkezlerden biridir. Hastalar poliklini¤e kurum içi sevk, baflka bir merkez taraf›ndan yönlendirme ya da do¤rudan baflvurma fleklinde gelebilmektedir. Ocak 2006-Aral›k 2007 tarihleri aras›nda C‹B Poliklini¤i’ne baflvuran olgular›n tan›lar› DSM IV-TR tan› ölçütlerine göre (26) ayr›nt›l› cinsel ifllev de¤erlendirmesi sonucunda belirlenmifl, tedavi karar› verilenlerin cinsel tedavileri modifiye biliflsel davran›flç› bireysel/çift terapisi fleklinde yürütülmüfltür. Poliklinik de¤erlendirilmelerinde tüm olgulara poliklinik görüflme formu uygulanm›fl, tedavi sonucu ise Klinik Global ‹zlenim Ölçe¤i-‹yileflme Ölçe¤i’ne göre tan›mlanm›flt›r. Klinik de¤erlendirmeleri ve tedavi uygulamalar›, araflt›rmac›lar›n sorumlulu¤unda bir tedavi ekibi taraf›ndan yürütülmüfltür. Araflt›rmaya ölçütleri dolduran 440 olgu al›nm›flt›r. Örneklemdeki olgular›n hepsinin tedavisi tamamlanm›fl ya da sonlanm›flt›r. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Poliklini¤i Görüflme Formu Araflt›rmac›lar taraf›ndan oluflturulan bu form BRSHH-C‹B Poliklini¤i taraf›ndan 2006-2008 y›llar› aras›nda kullan›lan form olup üç k›s›mdan oluflmaktad›r. ‹lk k›sm› baflvuru flekli, baflvuru yak›nmas› ve genel sosyodemografik özelliklerini; ikinci k›s›m cinsel ifllev durum muayenesi ve cinsel geliflim öyküsünü; üçüncü k›s›m ise DSM IV-TR tan› ölçütlerine göre C‹B tan›s› ile ilgili bilgileri ve klinik izlem ve tedavi sonucunu içermektedir. De¤erlendirme ‹statistiksel aç›dan verilerin de¤erlendirilmesinde bilgisayar ortam›nda SPSS for Windows 13.0 istatistik paket program› kulTablo 1. Olgular›n yaflam dönemlerindeki yafl ve evlilik sürelerinin ortalamalar› Tüm Baflvuranlar Ort ± SD Yafl 33.35± 9.11 Kad›n Ort ± SD 30.71±7.73 102.93±105.18 Erkek Ort ± SD 35.5 ± 9.59 Evlilik süresi 118.0±116.89 131.54±125.19 Evlendi¤i yafl 23.74±5.3 22.07±4.74 25.23±5.33 Eflinin evlendi¤i yafl 23.67±5.34 26.02±5.07 21.58±4.67 Menarfl yafl› 13.38±1.29 13.38±1.29 - Sünnet yafl› 7.19±2.66 - 7.19±2.66 ‹lk mastürbasyon yafl› 14.92±3.02 17.85±4.09 14.03±1.86 26 Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 Tablo 2. Olgular›n sosyodemografik özelliklerinin, baflvuru flekli ve baflvuru yak›nmalar›n›n cinsiyetlere göre da¤›l›m› Toplam Baflvuru flekli Yönlendirme flekli Yak›nma sahibi Ö¤renim düzeyi Halen yaflad›¤› yer ‹fl Medeni durum Evlilik flekli Akrabal›k Erkek Kad›n n % n % n % Tek bafl›na 121 27.5 90 37.2 31 15.7 Partneri ile 317 72 151 62.4 166 83.8 Aile/yak›n› ile 2 0.5 1 0.4 1 0.5 Do¤rudan kendisi 288 65.5 160 66.1 128 64.6 Psikiyatrist taraf›ndan yönlendirme 108 24.5 54 22.3 54 27.3 Psikiyatri d›fl› doktor taraf›ndan yönlendirme 44 10 28 11.6 16 8.1 Çift 25 5.7 13 5.4 12 6.1 Kendisi 284 64.5 146 60.3 138 69.7 Efl 130 29.5 83 34.3 47 23.7 Di¤er 1 0.2 0 0.0 1 0.5 Okuma-yazma yok 4 0.9 0 0.0 4 2.0 Okuma-yazma var 3 0.7 1 0.4 2 1.0 ‹lkö¤retim 305 69.3 169 69.8 136 68.7 Lise 91 20.7 51 21.1 40 20.2 Üniversite 37 8.4 21 8.7 16 8.1 Köy 1 0.2 1 0.4 0 0.0 ‹lçe 7 1.6 4 1.7 3 1.5 Kent 11 2.5 6 2.5 5 2.5 Büyük kent 421 95.7 231 95.5 190 96.0 1.0 ‹flsiz 12 2.7 10 4.1 2 Ev han›m› 143 32.5 0 0.0 143 72.2 Ö¤renci 3 0.7 3 1.2 0 0.0 ‹flçi 139 31.6 115 47.5 24 12.1 Memur 76 17.3 55 22.7 21 10.6 Serbest 37 8.4 33 13.6 4 2.0 Emekli 30 6.8 26 10.7 4 2.0 Bekar 23 5.2 20 8.3 3 1.5 Evli 411 93.4 217 89.7 194 98.0 Boflanm›fl 4 0.9 4 1.7 0 0.0 Ayr› yafl›yor 4 0.9 1 0.4 3 1.5 Anlaflarak 179 4.7 90 37.2 89 44.9 Görücü usulü isteyerek 207 47 117 48.3 90 45.5 Görücü usulü zorla 22 5 8 3.3 14 7.1 Kaçarak 6 1.4 4 1.7 2 1.0 Yok 361 82 188 77.7 173 87.4 Var 27 6.1 14 5.8 13 6.6 Tan›d›k 26 5.9 17 7.0 9 4.5 Birleflememe 138 31.4 58 24.0 80 40.4 Orgazm olamama (kad›n) 34 7.7 10 4.1 24 12.1 14.6 Erken boflalma (erkek) 92 20.9 63 26.0 29 Cinsel isteksizlik 81 18.4 34 14.0 47 23.7 (Kendinde ya da partnerinde) Sertleflmeyi sa¤lama/ sürdürmede güçlük (Erkek) 78 17.7 64 26.4 14 7.1 Cinsel yönelim 6 1.4 6 2.5 0 0.0 Cinsel kimlik 5 1.1 4 1.7 1 0.5 Baflvuru yak›nmas› A¤r›l› cinsel iliflki 4 0.9 2 0.8 2 1.0 Haz alamama 2 0.5 1 0.4 1 0.5 Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 lan›lm›flt›r. ‹statistiksel de¤erlendirilmelerde de¤iflkenler aras›nda iliflkileri de¤erlendirmek ve temel hipotezleri test etmek için veri tipine uygun olarak; tan›mlay›c› istatistiksel yöntemlerin (ortalama, standart sapma) yan› s›ra parametrik olmayan verilerde grup homojenli¤i ki-kare testi uygulanarak test edilmifl, Kendall tau-b korelasyon analizi uygulanm›flt›r. Tüm sonuçlar›n de¤erlendirilmesinde ise p<0.05 de¤eri istatistiksel anlaml›l›k olarak kabul edilmifltir. Bulgular 440 olgunun 196’s› kad›n 242’si erkekti. Tüm olgular›n yafl ortalamalar› 33.35±9.11, kad›nlar›n yafl ortalamas› 30.71±7.73, erkeklerin yafl ortalamas› ise 35.5±9.59 idi. Olgular›n e¤itim durumu, yaflad›klar› yer, çal›flma durumu, medeni durumu, evlilik flekli, evlilik yafl ve süreleri, önemli yaflam dönemlerindeki yafllar›n ortalamalar› ve di¤er sosyodemografik özellikleri Tablo 1 ve Tablo 2’de gösterilmifltir. Baflvuru flekli incelendi¤inde 121 kifli (%27.5) tek bafl›na, 317 kifli (%62.4) partneri ile, 2 kifli ailesi/yak›n› ile baflvurmufltu. 288 kifli (%65.5) do¤rudan baflvururken, 108 kifli (%24.5) psikiyatri uzman›, 44 kifli psikiyatri d›fl› doktor taraf›ndan poliklini¤e yönlendirilmiflti. Çal›flmaya al›nan olgular›n 25’i (%5.7) sorunu çift sorunu olarak tarif etmiflken, 284 (%65.8) kifli yak›nma sahibi olarak kedisini, 130 kifli (%29.5) yak›nma sahibi olarak eflini bildirmiflti (Tablo 2). Tablo 3. Olgular›n ald›klar› C‹B tan›lar›n›n cinsiyetlere göre da¤›l›m›, IELT (‹ntravajinal Ejakülasyon Latans Süresi) Tan› n % Vajinismus 51 25.8 Vajinismus ve anorgazmi 30 15.2 35 17.7 25 12.6 Uyar›lma boz ve azalm›fl istek 8 4.0 Disparoni 2 1.0 Cinsel sorun var, C‹B yok 46 23,2 TOPLAM 198 100 Vajinismus Anorgazmi Kad›n Tan› Azalm›fl cinsel istek Azalm›fl cinsel istek Erken boflalma Erkek Tan› 6 2.5 57 23.6 53 21.9 Sertleflme 16 bozuklu¤u Sertleflme bozuklu¤u 39 + erken boflalma 6.6 Prekoital/ IELT <1 dk 41.0 45.5 IELT 1-4 dk Sertleflme bozuklu¤u 22.7 16.1 Cinsel sorun var, C‹B yok 71 29.3 TOPLAM 242 100 27 Olgular›n baflvuru yak›nmalar›na bak›ld›¤›nda, erkekler aras›nda kendisi ya da partnerlerinden kaynaklanan nedenle birleflememe 58 (%24.0), partnerinde orgazm olamama 10 (%4.1), erken boflalma 63 (%26.0), cinsel isteksizlik 34 (%14.0), sertleflme sa¤lama/sürdürmede güçlük 64 (%26.4), cinsel yönelim 6 (%25), cinsel kimlik 2 (%0.8), a¤r›l› cinsel iliflki 2 (%0.8), haz alamama 1 (%0.4) kifli taraf›ndan yak›nma olarak tan›mlanm›flt›. Kad›nlarda ise baflvuru yak›nmas› olarak kendilerinde ya da partnerlerinde birleflememe sorun 80 (%40.4), orgazm olamama 24 (%12.1), partnerinde erken boflalma 29 (%14.6), cinsel isteksizlik 47 (%23.7), partnerinde sertleflme sa¤lama/sürdürmede güçlük 14 (%7.1), cinsel kimlik 1 (%0.5), a¤r›l› cinsel iliflki 2 (%1.0), haz alamama 1 (%0.5) kifli taraf›ndan tan›mland› (Tablo 2). Kad›n olgular›n C‹B tan› da¤›l›mlar›: 51’inde vajinismus (%25.8) 30’unda vajinismus ve anorgazmi (%15.2), olmak üzere 81 kad›nda vajinismus (%41.0) 35 kad›nda anorgazm› (%17.7), 25 kad›nda azalm›fl cinsel istek (%12.6), 8 kad›nda uyar›lma bozuklu¤u ve azalm›fl istek (%4), 2 kad›nda disparoni (%1) olarak saptand›. 46 kad›nda cinsel sorun (%23.2) oldu¤u ancak cinsel ifllev bozuklu¤u olmad›¤› tespit edildi. Erkek olgularda tan› da¤›l›m› incelendi¤inde 6 erkekte azalm›fl cinsel istek (%2.5); 57’si prekoital ya da 1 dakika alt›nda (%23.6), 53’ü 1-4 dakika aras› boflalan (%21.9) olmak üzere 110 erkekte erken boflalma (%45.5); 16 erkekte sertleflme bozuklu¤u (%6.6), 39 erkekte sertleflme bozuklu¤u ve erken boflalma (%16.1), saptan›rken 71 erkekte cinsel sorun (%29.3) oldu¤u ancak cinsel ifllev bozuklu¤u olmad›¤› saptand› (Tablo 4). Olgular›n baflvuru yak›nmas› ve tan›lar› aras›ndaki iliflki incelendi¤inde; kad›n olgular›n baflvuru yak›nmalar› ve ald›klar› cinsel ifllev bozuklu¤u tan›s› aras›ndaki ilgi, anlaml› (p=0.0009) ve orta düzeyde (Kendall tau_b = +0.334) saptan›rken erkek olgular›n yak›nmalar› ile cinsel ifllev bozuklu¤u tan›lar› aras›nda anlaml› ilgi bulunamad› (p>0.05). Gelifl flekline göre de¤erlendirildi¤inde, C‹B Poliklini¤i’ne partneri ile birlikte baflvuran erkeklerin baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›lar› aras›nda anlaml› ve negatif bir iliflki varken (p=0.000; Kendall tau-b = -0.246); tek bafl›na baflvuran erkeklerin yak›nmalar› ile cinsel ifllev bozukluklar› tan›lar› aras›nda anlaml› ve yüksek pozitif bir iliflki mevcuttu (p=0.000; Kendall tau-b=0.594). C‹B Poliklini¤i’ne çift olarak baflvuran kad›nlar›n baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›lar› aras›nda anlaml› ve pozitif iliflki varken (p=0.000; Kendall tau-b=0.368); tek bafl›na baflvuran kad›nlar›n baflvuru yak›nmalar› ile C‹B tan›lar› aras›nda anlaml› ve zay›f pozitif iliflki saptand› (p<0.05; Kendall tau-b=0.244). Baflvuru yak›nmas› ile C‹B tan›s› aras›nda baflvuru flekline göre negatif iliflki saptanan erkek olgularda C‹B tan›s› alan 171 erkek için baflvuru yak›nmas› ve tan› aras›ndaki iliflki uyumunu de¤erlendirmek amac›yla yap›lan karfl›laflt›rmalarda, tek bafl›na baflvuranlarda partneri ile baflvuranlara göre (%72.4 ve %52.6), yak›nma sahibi kendisi olanlarda yak›nma sahibi çift ya da partner olanlara göre (%78.9 ve %9.3) ve bekar/boflanm›fl/ayr› yaflayanlarda evlilere göre (%86.7 ve %59.0) baflvuru yak›nmas› ile tan› aras›nda istatistiksel olarak yüksek oranda uyumluluk saptand›. (X2=6.940, p=0.008; X2=65.797, p<0.001; X2=4.428, p=0.035) (Tablo 4). 28 Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 %6.2’sinde vajinismus saptam›flt›r (29). Ülkemizde Y›lmaz ve arkadafllar› taraf›ndan Konya’da normal toplumda yap›lan bir araflt›rmada ise vajinismus görülme s›kl›¤› %15.3 olarak bildirilmifltir (30). Ülkemizde CETAD taraf›ndan yap›lan Türkiye örneklemi çal›flmas›nda kat›lan kad›nlar›n yaklafl›k %9.2’si yaflamlar›nda bir dönem devam eden birleflmeme sorunu tarif etmifllerdir (31). Kad›n olgularda vajinismustan sonra en s›k gözlenen ikinci C‹B, %17.7 ile orgazm bozuklu¤udur. Ayr›ca vajinismus tan›s› olan 81 olgunun 30’u hiç orgazm olmam›flt›r. Üçüncü s›rada %12.6 ile cinsel isteksizlik gelmektedir. Çal›flmam›zda kad›n olgular›n %23.3’ünde ise bir cinsel sorun olmakla birlikte C‹B tan› ölçütleri karfl›lanmad›¤›ndan tan› konamam›flt›r. Bulgular›m›z fiimflek ve arkadafllar›n›n çal›flmas› (11) ile k›smen uyumlu olmakla birlikte kad›nlarda C‹B kliniklerinde yap›lan çal›flmalarda tan› da¤›l›mlar› ülkeler ve kliniklere göre de¤iflmektedir (32). Kad›n olgular›n baflvuru yak›nmalar› ile C‹B tan›lar› aras›ndaki uyum incelendi¤inde; vajinismus tan›s› alan 49 kad›nda (%96.1) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 2 kad›nda (%3.9) uyumsuz; vajinismus ve anorgazmi tan›s› alan 29 kad›nda (%96.7) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 1 kad›nda (%3.3) uyumsuz, anorgazmi aç›s›ndan 17 kad›nda (48.6) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 18 kad›nda (%51.4) uyumsuz; azalm›fl cinsel istek aç›s›ndan 15 kad›nda (%60) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 10 kad›nda (%40) uyumsuz; uyar›lma bozuklu¤u ve azalm›fl cinsel istek aç›s›ndan 6 kad›nda (%75) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 2 kad›nda (%25) uyumsuz; disparoni aç›s›ndan 1 kad›nda (%50) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 1 kad›nda (%50) uyumsuz olarak tespit edildi (Tablo 5). Erkek olgular›n baflvuru yak›nmalar› ile cinsel ifllev bozuklu¤u tan›lar› aras›ndaki uyum incelendi¤inde; azalm›fl cinsel istek aç›s›ndan 3 erkekte (%50) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 3 erkekte (%50) uyumsuz, prekoital erken boflalma aç›s›ndan 34 erkekte (%59.6) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 23 erkekte (%40.4) uyumsuz, intravajinal boflalan erken boflalma aç›s›ndan 23 erkekte (%43.4) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 30 erkekte (%56.6) uyumsuz, sertleflme bozuklu¤u aç›s›ndan 12 erkekte (%75) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 4 erkekte (%25) uyumsuz, sertleflme bozuklu¤u ve erken boflalma aç›s›ndan 33 erkekte (%84.6) baflvuru yak›nmas› ile tan› uyumlu, 6 erkekte (%15.4) uyumsuz olarak tespit edildi (Tablo 5). Tablo 5. Baflvuru yak›nmas› ile C‹B tan›s› uyumlu ve uyumlu olmayan erkek ve kad›n olgular›n C‹B tan›lar›na göre da¤›l›m›, IELT (‹ntravajinal Ejakülasyon Latans Süresi) Tan› Baflvuru yak›nmas›- C‹B tan›s› Uyumlu Uyumsuz n % n % Vajinismus Tart›flma Vajinismus 49 96.1 2 3.9 Vajinismus ve anorgazmi 29 96.7 1 3.3 17 48.6 18 51.4 Azalm›fl cinsel istek 15 60.0 10 40.0 Uyar›lma boz. ve azalm›fl istek 6 75.0 2 25.0 Disparoni 1 50.0 1 50.0 Azalm›fl cinsel istek 3 50.0 3 50.0 Erken boflalma Prekoital/ IELT<1 dk IELT 1-4 dk 34 59.6 23 40.4 23 43.4 30 56.6 Sertleflme bozuklu¤u 12 75.0 4 25.0 Sertleflme bozuklu¤u + erken boflalma 33 84.6 6 15.4 Kad›n Tan› Anorgazmi Çal›flmam›z›n verileri araflt›rman›n amac›na göre de¤erlendirildi¤inde üç bulgu grubu öne ç›kmaktad›r. Bunlar: baflvuran olgular›n klinik tan›lar›n›n da¤›l›m›; baflvuru flekline göre baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›s› aras›ndaki iliflki; baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›s› uyumunun hangi olgularda ne oranlarda gözlendi¤idir. Tan› da¤›l›m› aç›s›ndan bak›ld›¤›nda çal›flmam›zda kad›nlar aras›nda ilk s›rada vajinismus (%41.0) gelmektedir. Vajinismus ülkemizde cinsel sorun nedeniyle yap›lan baflvurularda ilk s›radad›r (10,12,13). Bat›l› toplumlar ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda ülkemizde vajinismus daha yayg›nd›r. Danimarka’da yap›lan bir çal›flmada 2295 kad›n›n %0.4’unda vajinismus oldu¤u bildirmifltir (27). ‹sveç’te y›ll›k prevalans %1 olarak bildirilmifltir (28). Fas’ta Kadri ve arkadafllar› toplum temelli yapt›klar› araflt›rmada, 461 kad›n›n Erkek Tan› Sertleflme bozuklu¤u Tablo 4. Tan› alan erkek olgularda baflvuru flekli, yak›nma sahibi ve medeni duruma göre baflvuru yak›nmas› ve klinik tan› uyumunun karfl›laflt›r›lmas› Tan› alan Erkek Olgular (n=171) Baflvuru yak›nmas›-C‹B tan›s› Uyumlu Baflvuru flekli Yak›nma sahibi Medeni durum Uyumsuz Toplam n % n % n Tek bafl›na 55 72.4 21 27.6 66 Partneri ile 50 52.6 45 47.4 105 Kendisi 101 78.9 27 21.1 128 Partnerine/çifte ait 4 9.3 39 90.7 43 Evli 92 59.0 64 41.0 156 Bekar/boflanm›fl/ ayr› yafl›yor 13 86.7 2 13.3 15 χ2 p 6.940 0.008 65.797 <0.001 4.428 0.035 Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 Çal›flmam›zda erkeklerde en s›k rastlanan C‹B erken boflalmad›r (%45.5). Sertleflme bozuklu¤u oran› %22.7 olup sertleflme bozuklu¤u tan›s› alan 55 kiflinin 39’unda ayn› zamanda erken boflalma da bulunmaktad›r. Erkelerde C‹B kliniklerine yap›lan çal›flmalar›n ço¤unda tan› da¤›l›m› olarak ilk s›rada sertleflme bozuklu¤u, ikinci s›rada ise erken boflalma gelmektedir (11,33,34). Ülkemizde fiimflek ve arkadafllar›n›n çal›flmas›nda erkeklerde en s›k gözlenen C‹B sertleflme bozuklu¤u olarak saptanm›fl, erken boflalma oranlar›n›n ise Türkiye d›fl› çal›flmalara k›yasla daha yüksek oldu¤u bildirilmifltir (11). Do¤u toplumlar›nda erken boflalman›n daha yayg›n olabilece¤i öne sürülmüfltür (35). Çal›flmam›z›n yap›ld›¤› klinikte gerçeklefltirilen ve 1997 y›l›nda sunulan ‹ncesu ve Yetkin’in 200 olguyu de¤erlendirdikleri çal›flmalar›nda ise 80 erke¤in %45’inde boflalma, %25’inde ise uyar›lma bozuklu¤u oldu¤u bildirilmifltir (12). Bu sonuçlar çal›flmam›z›n bulgular› ile benzerdir. fiimflek ve arkadafllar›n›n çal›flmas› multidisipliner bir klini¤in sonuçlar› iken (11), bizim çal›flmam›z psikiyatri hastanesindeki C‹B ünitesinin sonuçlar›d›r. Farkl› kliniklerin ayn› yak›nma ile baflvuran hastalardaki tan› da¤›l›mlar›n›n klini¤in oda¤›na göre de¤iflken oldu¤u bilinmektedir (6). Sonuç olarak klinik baflvuru sonuçlar› farkl› olmakla birlikte erken boflalma erkeklerde en yayg›n olan C‹B’dir (1,36,37). Ülkemizde de Y›lmaz ve arkadafllar›n›n genel toplum çal›flmas›nda erkeklerde en s›k C‹B olarak ilk s›rada erken boflalma (%29.3), ikinci s›rada sertleflme bozuklu¤u (%14.3) saptanm›flt›r (30). Çal›flmam›zda sadece tan›lar de¤il baflvuru yak›nmalar› da verilmifl, baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›s› uyumu hem tan›lar aç›s›ndan hem de gelifl flekline göre de¤erlendirilmifltir. Burada klinisyenlerin olgu de¤erlendirmelerini kolaylaflt›racak veri oluflturulmas› amaçlanm›flt›r. Erkek olgularda C‹B tan›s›na erken boflalma en s›k gözlenmekte iken (%45.5), baflvuru yak›nmalar›nda sertleflme sorunu ve erken boflalma yak›nmalar› oranlar› hemen hemen ayn›d›r (sertleflme sorunlar› %26.4, erken boflalma %26). Tan› aç›s›ndan her ne kadar sertleflme bozuklu¤u oran› düflük saptansa da baflvuruda sertleflme sorunu s›k bildirilmifltir. Çal›flmam›zda erken boflalma tan› oran›n›n yüksek olmas› erken boflalman›n görüflmelerde ayr›nt›l› sorgulanmas› ve olgular›n ço¤unda efl görüflmesinin yap›lmas› ile ilgili olabilir. Olgularda C‹B tan›lar› alanlar›n yak›nma uyumuna bak›ld›¤›nda sertleflme bozuklu¤unda yak›nma büyük oranda (%75.0) tan› ile uyumlu iken erken boflalma tan›s› alanlar›n ancak yar›s›nda yak›nma ile tan› uyumu gözlenmektedir. Erken boflalma tan› sürecinin yanl›fl tan› ya da eksik tan› gibi zorluklar içerdi¤i bilinmektedir (38). Klinik görüflmede ve efl görüflmesinde yineleyici bir biçimde birleflme süresini k›sa ve boflalma üzerinde kontrolün olmamas› ile tan› konmaktad›r. Çal›flmam›z›n sonuçlar›na göre erkeklerde erken boflalma C‹B tan›lar› içinde yak›nma ile uyumu en düflük olan bozukluktur. Frank ve arkadafllar› kendilerini cinsel ifllevler aç›s›ndan normal olarak tan›mlayan 100 çift üzerinde yapt›klar› çal›flmada erkeklerin %40’›nda sertleflme ve boflalma evreleri ile ilgili sorun oldu¤unu tespit etmifllerdir (39). Benzer flekilde Yetkin ve Saatçio¤lu’nun cinsel ifllevi etkileyen fiziksel hastal›¤› ve ilaç kullan›m› olmayan, cinsel ifllevlerini normal tan›mlayan 70 evli erkekte cinsel ifllevlerin sorgulad›klar› çal›flmalar›nda olgular›n %26's›na hiçbir cinsel ifllev bozuklu¤u tan›s› konmazken, %74'ünde cinsel ifllev bozukluklar› saptanm›flt›r (22). Bu çal›flma- Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki 29 da boflalma bozukluklar› en s›k rastlanan bozukluktur. Araflt›rmac›lar kendilerini sorunsuz olarak tan›mlayan erkeklerdeki yüksek oranda cinsel sorun saptanmas›n› çok eksenli tan› kullanmalar›na ve toplumda cinsel birleflmeyi engellemeyen ve erkeklik kavram›n› zedelemeyen boflalma bozukluklar›n›n sorun olarak kabul edilmemesine ba¤lam›fllard›r. Erkeklerde ve kad›nlarda partnere ait sorunlar baflvurularda üçüncü s›radad›r. Kad›nlarda en s›k yak›nma %40.4 ile birleflememe, %23.7 ile cinsel isteksizlik ve %14, ile orgazm olamamad›r. Kad›n olgularda vajinismus tan›s› alanlar›n yak›nmalar› ile uyumu oldukça yüksek saptanm›flken (%96) anorgazmide bu oran oldukça düflüktür (%48.6). Ülkemizde vajinismus kad›nlarda en çok baflvuru nedeni ve sosyal sonuçlar› ile önemli bir sorun olup birleflemeyen çiftlerde en s›k C‹B tan›s› vajinismustur (10,13). Çal›flmam›z›n sonuçlar›na göre partneri ile baflvuran erkek olgular›n yak›nmalar› ile klinik tan›lar aras›nda negatif bir iliflki gözlenmifltir. Tek bafl›na gelen erkeklerde ve ister tek bafl›na ister partneri ile gelsin kad›nlarda bu iliflki pozitif yöndedir. Tan› alan erkeklerde yak›nmas›na göre tan› uyumu olanlar›n ço¤u bekar/dul/ayr› yafl›yor, tek bafl›na baflvuran ve sorunu daha çok kendinde tan›mlayanlard›r. Sonuç olarak partneri ile gelen erkekler sorununu tan›mlarken kad›nlara ve tek bafl›na gelen erkeklere göre farkl› bir tutum sergilemekte, yak›nma belirtmemekte ya da farkl› bir cinsel sorun dile getirmektedirler. Bu durum iki nedenle oluyor olabilir. Partnerleri ile baflvuran erkekler ya sorunlar›n›n fark›nda olmay›p daha çok efllerinin sorunlar›na odaklanmaktad›rlar ya da efllerinin yan›nda terapist ve/veya efline karfl› kendilerini cinsel sorunu olan bir erkek olarak tan›mlamaktan kaç›nmaktad›rlar. Her iki durumda da cinsellik ile ilgili toplumsal alg›lar öne ç›kmaktad›r. Erkeklerde cinsel mitlerin birçok cinsel soruna yol açt›¤› bilinmektedir (40). Kültürel fakl›l›klar cinsel yanl›fl inan›fllar› ve cinselli¤i yaflamay› etkilemektedir (24). Cinsel yanl›fl inan›fllar a¤›rl›kl› olarak erkek cinselli¤i ve erkek cinsel performans› üzerinedir (4,40). Sonuç olarak toplumsal bak›fl erkeklerden cinsel performans beklemektedir. Partneri ile baflvurdu¤unda/partnerinin yan›nda cinsel performans›n› olabildi¤ince sorunsuz aktarmas› toplumsal olarak erkekten beklenilen bu performans ile ilgili olabilir. Tek bafl›na baflvurdu¤unda ise tan› ve yak›nma aras›ndaki uyum yüksek saptanm›flt›r. Bu durum çeliflki gibi görünse de asl›nda tek bafl›na baflvuran erkekler sorun yaflayan ve erkek cinselli¤i ile ilgili toplumsal beklentiyi karfl›layamayan bir noktada olduklar›ndan mevcut sorunlar›n› çözmek için belirtileri ile ilgili daha objektif bir ifadede bulunuyor olabilirler. Di¤er taraftan kad›nlar cinsel sorunlar›n› daha tutarl› bir flekilde ifade etmektedirler. Geiss ve arkadafllar› jinekoloji ve ürojinekoloji kliniklerine baflvuran kad›nlar› C‹B aç›s›ndan karfl›laflt›rd›klar› çal›flmalar›nda genç ve yafll› kad›nlar›n cinsel sorunlar› aras›nda fark saptamam›fllard›r (41). Çal›flmam›z›n geriye dönük de¤erlendirme yap›lan bir araflt›rma olmas›, baflvuru yak›nmas› ve tan› aras›ndaki iliflkiyi ölçecek yanl›fl cinsel inan›fllar ile ilgili verilerin s›n›rl› olmas› k›s›tl›l›k olarak de¤erlendirilmifltir. C‹B’de cinsel sorunun klinisyen taraf›ndan do¤ru tan›mlanabilmesi tedavi sürecinde belirleyicidir (18,20,42,43). Çal›flma- Y›ld›r›m ve ark. Cinsel ‹fllev Bozukluklar› Klini¤ine Baflvuran Olgularda Baflvuru Yak›nmas› ile Klinik Tan› Aras›ndaki ‹liflki 30 m›z›n sonuçlar›na göre partneri ile baflvuran erkeklerde baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›s› aras›nda uyum düflüktür. Bu durum olgu de¤erlendirmelerinde tan›-ay›r›c› tan› sürecinde dikkate al›nmal›d›r. Erken boflalma tan›s› alan erkeklerin yar›s› baflka bir yak›nma ile baflvurmufltur. Baflvuru yak›nmas› ve C‹B tan›s› aras›ndaki iliflkiyi inceleyecek kontrollü ve ileriye dönük çal›flmalara ihtiyaç vard›r. Kaynaklar 1. Laumann EO, Paik A, Rosen RC. Sexual dysfunction in the United States: prevalence and predictors. JAMA 1999; 281:537-44. [Abstract] / 2. Petrak J, Keane F. Cultural beliefs and the treatment of sexual dysfunction: an overview. Sexual Dysfunction 1998: 1;13-7. Tolman DL, Diamond LM. Desegregating sexuality research: cultural and biological perspectives on gender and desire. Annu Rev Sex Res 2001; 12:33-74. [Abstract] Zilbergeld, B. The new male sexuality.Revised edition. New York: Bantam Boks; 1999. Read S, King M, Watson J. Sexual dysfunction in primary medical care: prevalence, characteristics and detection by the general practitioner. J Public Health Med 1997; 19:387-91. Simons JS, Carey MP. Prevalence of sexual dysfunctions: Results from a decade of research. Arch Sex Behav 2001; 30:177-219. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 3. 4. 5. 6. [Full Text] / [PDF] 7. Badran W, Moamen N, Fahmy I et al. Etiological factors of unconsummated marriage. Int J Impot Res 2006; 18:458-63. [Full Text] / [PDF] 8. 9. Addar MH. The unconsummated marriage: causes and management. Clin Exp Obstet Gynecol 2004; 3:279-81. [Abstract] Gindin LR, Resnicoff D. Unconsummated marriages: a separate and different clinical entity. J Sex Marital Ther 2002; 28(Suppl 1):85-99. [Abstract] 10. Ozdemir O, Simsek F, Ozkardefl S et al. The unconsummated marriage: its frequency and clinical characteristics in a sexual dysfunction clinic. J Sex Marital Ther 2008; 34(Suppl 3):268-79. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 11. fiimflek F, Özdemir Ö, ‹ncesu C et al. Ço¤ul disiplinli bir cinsel ifllev bozukluklar› merkezine baflvuran 1,002 olgunun sosyodemografik ve klinik özellikleri. Üroloji Bülteni 2003; 14:137-44. 12. ‹ncesu C, Yetkin N. Assessment of 200 subjects referred to a sexual dysfunction outpatient clinic in Turkey. 13th World Congress of Sexology. Valencia 1997. 13. Özdemir YO, fiimflek F, ‹ncesu C et al. Sociodemographic and clinical characteristics of subjects referred to a multidisciplinary sexual dysfunction outpatient clinic. European Journal of Sexual Health 2006; 15 (Suppl 1):14-5. 14. ‹ncesu C. Cinsel ifllev bozukluklar›nda ilk basamak de¤erlendirme ve ay›r›c› tan›. Psikiyatri Dünyas› 1999; 2:39-48. [Abstract] 15. Y›ld›r›m EA. Cinselli¤i Konuflmak ve Cinsel Öykü. Türkiye Klinikleri Psikiyatri Özel Dergisi 2009; 2:1-5. [Abstract] / [PDF] 16. Yetkin N. Cinsel ifllev bozukluklar›nda anamnez, tan› ve ay›r›c› tan›. Kay›r A, fiahin D Editörler. S›k Görülen iki cinsel ifllev bozuklu¤u: Vajinismus ve Erken Boflalmada De¤erlendirme, Tan› ve Tedaviler. ‹stanbul: Roche Müstahzarlar› Sanayi Afi; 2001. 17. Buddeberg C. [Sex anamnesis, sex counseling, sex therapy]. Ther Umsch. 1994; 51:104-9. [Abstract] 18. Kaplan HS. The New Sex Therapy. NewYork: Brunner/Mazel; 1974. 19. Y›ld›r›m EA. Cinsel Ifllev Bozuklu¤u Tan›m› ve Önemi. Türkiye Klinikleri Psikiyatri Özel Dergisi 2009; 2:6-10. [Abstract] Nöropsikiyatri Arflivi 2011; 48 Özel Say› 1: 24-30 Archives of Neuropsychiatry 2011; 48 Supplement 1: 24-30 20. Leibrium SR, Rosen RC. Principles and Practice of Sex Therapy. 3. Bask›. NewYork: Guilford Press; 2000. 21. Y›ld›r›m EA, Gokalp P, Hac›o¤lu M ve ark. Sertleflme güçlü¤ü nedeniyle baflvuran tamamlanmam›fl evlilik olgular›nda vajinismus ve tedaviye direnç: olgu sunumu. RCHP 2008; 2:19-25. 22. Yetkin N, Saatçio¤lu Ö. Normal Evli Erkeklerde Cinsel ‹fllevin De¤erlendirilmesi. NöroPsikiyatri Arflivi 1998; 35:108-12. 23. Pepe F, Panella M, Pepe G ve ark. [Absence of sexual dysfunction does not mean that the couple does not need sexual counseling]. Minerva Ginecol 1989;41(Suppl 2):117-21. [Abstract] 24. Yasan A, Gürgen F. Marital satisfaction, sexual problems, and the possible difficulties on sex therapy in traditional Islamic culture. J Sex Marital Ther 2009; 35:68-75. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 25. Eflsizo¤lu A, Yaflan A, Y›ld›r›m EA. Erkek üniversite ö¤rencilerinde evlilik öncesi cinsel deneyimler ve deneyimlerin tutucu cinsel inançlarla iliflkisi. Yeni Symposium Derg 2009; 47:2:80-90. [Abstract] 26. Amerikan Psikiyatri Birli¤i: Ruhsal Bozukluklar›n Tan›msal ve Say›msal El Kitab›.Dördüncü Bask› Yeniden Gözden geçirilmifl Tam Metin (DSM IVTR), Amerikan Psikiyatri Birli¤i,Washington DC, 2000. Köro¤lu E çev editörü. Hekimler Yay›n Birli¤i: Ankara; 2007. 27. Christensen BS, Gronbæk M, Osler M et al. Sexual Dysfunctions and Difficulties in Denmark: Prevalence and Associated Sociodemographic Factors. Archives of Sexual Behaviour 2010. [PDF] 28. Engman M. Partial vaginismus definition, symptoms and treatment. Linköping University Medical Dissertation, No. 1015. November 2007. 29. Kadri N, Alami KHM, Tahiri SM. Sexual dysfunction in women: population based epidemiological study. Arch Womens Ment Health 2002; 5:59-63. [Full Text] / [PDF] 30. Y›lmaz E, Zeytinci ‹E, Sar› S ve ark. Konya ‹l Merkezi'nde Yaflayan Evli Nüfusta Cinsel Sorunlar›n Araflt›r›lmas›. Türk Psikiyatri Dergisi 2010; 21:126-34. 31. Cinsel E¤itim Tedavi ve Araflt›rma Derne¤i (CETAD). Cinsel Sa¤l›k ve Üreme Sa¤l›¤› Araflt›rmas›. ‹stanbul: CETAD; 2006. 32. Perelman MA. FSD partner issues: expanding sex therapy with sildenafil. J Sex Marital Ther. 2002; 28(Suppl 1):195-204. [Abstract] 33. Catalan J, Hawton K, Day A. Couples referred to a sexual dysfunction clinic: Psychological and physical morbidity. Br J Psychiatry 1990; 156: 61-7. [Abstract] / [PDF] 34. Bancroft J, Coles L. Three years’ experience in a sexual problems clinic. Br Med J 1976; 1:1575-7. [Full Text] / [PDF] 35. Bhui K, Herriot P, Dein S et al. Asians presenting to a sex and marital therapy clinic. Int J SocPsychiat 1994; 40:194-204. [Abstract] 36. Carson C, Gunn K. Premature ejaculation: definition and prevalence. Int J Impot Res 2006; 18(Suppl 1):5-13. [Full Text] / [PDF] 37. Rowland D, McMahon CG, Abdo C et al. Disorders of orgasm and ejaculation in men. J Sex Med. 2010; 7:1668-86. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 38. Shabsigh R. Diagnosing premature ejaculation: a review. J Sex Med 2006; 3(Suppl 4):318-23. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 39. Frank E, Anderson C, Rubinstein D. Frequency of sexual dysfunction in "normal" couples. N Engl J Med 1978; 299:111-5. [Full Text] 40. Cinsel E¤itim Tedavi ve Araflt›rma Derne¤i (CETAD). Cinsel Yaflam ve Sorunlar›. ‹stanbul: CETAD; 2007. 41. Geiss IM, Umek WH, Dungl A et al. Prevalence of female sexual dysfunction in gynecologic and urogynecologic patients according to the international consensus classification. Urology. 2003; 62:514-8. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 42. Hatzimouratidis K, Hatzichristou D. Sexual dysfunctions: classifications and definitions. J Sex Med 2007; 4:241-50. [Abstract] / [Full Text] / [PDF] 43. Yetkin N, ‹ncesu C. Cinsel Terapi Sonuçlar›. NöroPsikiyatri Arflivi 1997; 34:161-8. 44. Kok LP. Management of sexual disorders. Singapore Med J 1993;34:553-6.