Sözden Yazıya Dile Gelen Metin Doç. Dr. Kam�l İŞERİ Doç. Dr. Kamil İŞERİ SÖZDEN YAZIYA DİLE GELEN METİN ISBN 978-605-318-810-0 DOI 10.14527/9786053188100 Kitap içeriğinin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. © 2017, PEGEM AKADEMİ Bu kitabın basım, yayım ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti.ye aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı; mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. Pegem Akademi Yayıncılık, 1998 yılından bugüne uluslararası düzeyde düzenli faaliyet yürüten uluslararası akademik bir yayınevidir. Yayımladığı kitaplar; Yükseköğretim Kurulunca tanınan yükseköğretim kurumlarının kataloglarında yer almaktadır. Dünyadaki en büyük çevrimiçi kamu erişim kataloğu olan WorldCat ve ayrıca Türkiye'de kurulan Turcademy.com ve Pegemindeks.net tarafından yayınları taranmaktadır, indekslenmektedir. Aynı alanda farklı yazarlara ait 1000’in üzerinde yayını bulunmaktadır. Pegem Akademi Yayınları ile ilgili detaylı bilgilere http://pegem.net adresinden ulaşılabilmektedir. 1. Baskı: Mart 2017, Ankara Yayın-Proje: Özge Işıkcı Dizgi-Grafik Tasarım: Ayşe Nur Yıldırım Kapak Tasarım: Pegem Akademi Baskı: Ay-bay Kırtasiye İnşaat Gıda Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi Çetinemeç Bulvarı 1314.Cadde No:37A-B 0312 472 58 55 Yayıncı Sertifika No: 14749 Matbaa Sertifika No: 33365 İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi: 0312 430 67 50 - 430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08 Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38 Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60 İnternet: www.pegem.net E-ileti: pegem@pegem.net Berk-İ dil’e Sevgül’erimle Doç. Dr. Kamil İŞERİ 1966 yılında Niğde’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Niğde’de tamamladı. 1991 yılında Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nü bitirdi. 1993 Yılında Niğde Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak göreve başladı. 1996 yılında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Fransız Dili Eğitimi Anabilim Dalında Bilim uzmanlığını, 2002 yılında Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türkçenin Eğitimi ve Öğretimi Anabilim Dalında doktorasını tamamladı. 2003 yılında Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümünde öğretim üyesi (Yrd. Doç. Dr.) olarak göreve başladı. 2012 yılında Türkçe Eğitimi alanında Doçent unvanını aldı. 2015 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dilbilim bölümüne Doçent olarak atandı. Bir dönem Türkçe öğretmek amacıyla yurtdışında bulundu. Görev yaptığı üniversitelerde akademik görevleri yanında dekan yardımcılığı, bölüm başkanlığı, yönetim kurulu üyeliği gibi idari görevler de aldı. Yurdumuzda yayımlanan bilimsel dergilerde alanına ilişkin makaleleri yayımlandı. Ulusal ve uluslararası bilimsel toplantılara bildirileriyle ve dinleyici olarak katıldı. Halen Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dilbilim Bölümü Başkanlığı görevini yürütmektedir. Evli ve iki çocuk babası olan Kamil İŞERİ’nin dilbilim, göstergebilim, metindilbilim ve Türkçe eğitimi gibi alanlar çalışma ve ilgi alanları arasında yer almaktadır. ÖN SÖZ Bu kitabı oluşturma aşamasının sonlarına doğru heyecanla önsöz yazma isteği doğmuştu. Bu heyecan ve biraz da kaygıyla çalakalem bir şeyler yazdıktan sonra elime Foucault’nun Ders Özetleri kitabı geçti. İlk ders Söylemin Düzeni adını taşıyordu. Merakla okudum, giriş bölümünde aktardıklarının kendimi ne kadar iyi anlattığını düşündüm ve bunu sizlerle paylaşmak istedim. “Bugün yapmak zorunda olduğum konuşmada ve burada belki de yıllar boyunca yapmak zorunda kalacağım konuşmalarda, hiç kimseye sezdirmeden eriyip gitmeyi dilerdim. Söze başlamaktansa, sözün beni sarıp sarmalamasını ve beni, her türlü olası başlangıcın çok ötelerine taşımasını isterdim. Konuşacağım sırada, kimliği bulunmayan bir sesin benden epey önce söze başlamış olduğunu farkedivermek ne hoş olurdu. O zaman sözcükleri bağlamak, cümleyi sürdürmek, kendisini, sanki bir an için, askıda tutarak, bana işaret vermişçesine yarattığı boşlukların arasına, hiç kimsenin fazlaca dikkatini çekmeksizin yerleşivermek yeterdi bana. Böylece, başlangıç olmayacaktı. Söylemin kendisinden kaynaklandığı kişi olacak yerde, onun uzayıp gidişinin rastlantısallığında zayıf bir boşluk olası eriyişimdeki bitiş noktası olacaktım. Benim arkamda (çok önceden söze başlamış, söyleyeceğim şeyleri önceden söylemiş) bir sesin şöyle demesini isterdim: Sürdürmek gerek, ben sürdüremiyorum. Sürdürmek gerek, sözcükler olduğu sürece sürdürmek gerek, beni buluncaya, beni söyleyinceye dek, onları söylemek gerek. Tuhaf çaba, tuhaf hata, sürdürmek gerek, belki de çoktan oldu, belki de çoktan söylediler bana söyleyeceklerini, belki beni öykümün eşiğine dek, öyküme açılan kapının eşiğine dek taşıdılar, eğer kapı açılırsa şaşardım.” Yukarıda anlatılanların hislerime tercüman olması beni oldukça mutlu etti. Bu kitabı yazdıktan sonra eminim ki benim söyleceklerim önceden söylenmiş olacak ama yine de sürdürmek gerek. Mutlaka söylenecek bir şeyler olduğu inancını korumak gerek. Bir de Berke Vardar’ın André Martinet’nin Éléments de Linguistique Générale adlı yapıtını İşlevsel Genel Dilbilim olarak Türkçeye çevirdiği kitabının sunuş bölümünde “Önsözler az okunur. Ama eğer dilbilime yeni başlayan bir kimse önsözümüzü gözden geçirmeye kalkarsa, bunun kendisi için yazılmadığını bilmelidir. Asıl yapıtı daha dolaysız biçimde anlayabileceğini ve okumayı bitirdikten sonra bu ilk sayfalara yeniden dönecek olursa çağdaş dilbilim araştırmaları içinde yazarın öğretisinin nasıl yer tuttuğunu göreceğini umuyoruz.” sözleri dikkatimi çekti. Bu açıklama, kitapların özellikle de çeviri kitapların önsözlerinin gerekliliğini hatırlattı. Okuma becerilerinin geliştirilmesinde ve okuma alışkanlığının kazandırılmasında önbilgiyi edinmek için kitabı oluşturan önsöz, içindekiler, dizin, kaynakça gibi bölümlerin incelenmesinin önemini pekiştirdi. Bu durum, önsöz yazma konusunda heyecanımın artmasına yol açtı. viii Sözden Yazıya Dile Gelen Metin Bir ürünü ortaya çıkarmanın yolu çaba ve özveriden geçer. Hiçbir ürünün çabalamadan herhangi bir özveride bulunmadan kendiliğinden olamayacağı açıktır. Her ne kadar Kristeva “Orijinal metin yoktur.” dese de oluşturulan her metnin kendi tutarlılığı içinde özgün bir yanı vardır ve en azından diğer metinlerin üretilmesine zemin hazırlar. Bilimin doğasında olan üretmek üniversitelerin ve orada çalışan akademisyenlerin vazgeçilmez ya da yadsınamaz gerçekliğidir. Bu onun doğasında vardır. Üniversitede görev yapan öğretim elemanının/akademisyenin başlıca sorumluluğu üretmektir. Ondan geriye kalan ya da onu hatırlatan bir zamanlar ürettikleridir. Akademisyenin varlığı ya da yokluğu ürettikleriyle doğru orantılıdır. Ürettikçe var olur ve varlığını her zaman sürdürür. İnsan üretim sorumluluğunu yerine getirmek için zamanın peşinde koşar durur. Her zaman bir işi, yoğunluğu vardır ancak ortada olana bakıldığında sanki bu yoğunluğun karşılığı yokmuş gibi görünür. Zaman, her insanın olduğu gibi akademisyenin de en önemli sorunudur. Akademik yaşamda zaman, peşinden koşulan ama asla yakalanamayan bir olgudur. Günümüzün en büyük karmaşıklıklarından biri zamanla ilgilidir. Her şeyin ya zamanı değildir ya zamanı geçmiştir ya da o zaman hiç gelmeyecektir. İnsan, kendini gerçekleştireceği ya da kendini bulduğu o anı bekler durur. Bir kıvılcım, bir işaret, bir cesaret iter onu. Düşünür, harekete geçemez. Harekete geçer, bir arpa boyu yol alamadığı hissine kapılır. Bir işe başladığında tren çoktan kalkmış, “Atı alan Üsküdar’ı geçmiştir.” ya da birileri onun düşündüklerini gerçekleştirmiştir. Hayat, her şeye rağmen sürmektedir. Var olmak, kendine gelip üretmek zorunlu duruma gelir. Akademik yaşam zorlu bir yolun seçimidir. Bu yol hiçbir zaman kolay olmadığı gibi kolay olduğu düşüncesi de aldatmacadan başka bir şey olmayacaktır. İnsan, yaşamında sürekli ikiliklerle karşılaşır ve kendini sürekli bu ikilikler arasında seçime zorlar. Alınan kararlar kimi zaman doğru kimi zaman da yanlış olur. Önemli olan yanlıştan dönmek ve doğrunun peşinden koşmaktır. Ne de olsa akademik ahlak/etik yanlıştan dönme erdemini de içinde barındırır. Bir akademisyen için “doğru” üretmektir, somut bir ürün ortaya koymaktır. Bir akademisyenin ödevi/görevi alanının gelişmesine, yayılmasına ve bilim alanındaki haklı yerini almasına katkı sağlamak için bıkmadan, usanmadan çalışmaktır. Bunun belirli bir noktası, dur durağı yoktur. Çünkü zaman durmamakta ve hep ileri gitmektedir. Süren zaman diliminde kalıcılığı sağlayan kişinin ürettikleridir. Bu üretimin niteliği her zaman sorgulanabilir, yanlışlanabilir ya da doğrulanabilir. Bu durumda akademisyen şunu düşünmelidir: O, alanının gelişmesine, yayılmasına ve bilim alanındaki yerini bulması için bıkıp usanmadan çalışmaya azimle ve kararlılıkla devam etmelidir. Bilimin sonu yoktur; akademisyen her sorunun en doğru yanıtı- Ön Söz ix nı bilemeyebilir ya da ulaşamayabilir ama bilime sorduğu bazı sorulara bulduğu yanıtları başkalarıyla paylaşabilmelidir. Üstelik bu yanıtların başka bilim insanları tarafından “yanlışlanabilir ya da doğrulanabilir” olmasının kendini geliştirmek için bir fırsat olduğunu bilmelidir. Önemli olan üretimin doğruluğundan ya da yanlışlığından çok ürünü ortaya çıkarmak için harcanan emek, zaman ve çabadır. Her yapıtta olduğu gibi bu kitabın ortaya çıkarılması da zamanla yarışın çabası, üretme sorumluluğu ve en önemlisi de bir emeğin ürünüdür. Bu çalışmanın temelini lisansüstü eğitimim sırasında birbirinden değerli bilim insanlarından almış olduğum dersler oluşturmaktadır. O zamanlarda tutulan notlar, hareket noktasını belirlemiş ve çalışmaya yön verici bir etki yapmıştır. Bu çalışma sırasında “Bir konuyu bilme ile onu anlaşılır biçimde sunmanın” oldukça farklı kavramlar olduğu anlaşılmıştır. Bu anlamda her çalışma eksiktir, eksik olacaktır. Çünkü zamana ulaşmak, zamanı yakalamak nasıl zorsa bir çalışma da sona erdirildikten sonra gelişmelerin, yeni yayınların incelenmesi, çalışmaya eklenmesi mümkün olmayacaktır. Bu durumda her çalışma hep bir yönüyle eksik kalacaktır. Bu eksiklik belki de yeni çalışmalara kapı açacaktır. Bu anlayışla hazırlanan kitap sekiz bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, dilbilim ve dilbilimin çalışma doğrultuları ele alınmıştır. Bu bölümde modern ya da günümüz dilbilimine ışık tutan, temellendiren Saussure öncesi dilbilimden söz edilmiştir. Daha sonra XX. yüzyıl dilbilim alanında dönüm noktası sayılan Ferdinand De Saussure’ün çalışmalarına yer verilmiştir. Bu yolla metindilbilimin temelini oluşturan (gösterge, anlam, değer, yapısal inceleme, dizge, dizim, dizi, eşsürem, artsürem, çizgisellik, eklemlilik, yazı, yazma, yazılı dil, sözlü dil…) gibi kavramlar açıklanmaya çalışılmıştır. Bunun yanında dilbilim açısından önemli olan biçimci ve işlevci anlayış, dilbilimin çalışma alanları mikro ve makro alanlar genel hatlarıyla ve bütüncül bir yaklaşımla ele alınmıştır. İkinci bölümde dilin iletişimsel boyutuna yer verilmiştir. Metindilbilim çalışmalarına bakış açısını oluşturması açısından önemli bir yere sahip olan Roman Jakobson’un iletişim şeması (Gönderge, Verici, Alıcı, İleti, Kod, Kanal) açıklanmıştır. İletişimsel şemaya bağlı olarak egemen öge kavramıyla dilin işlevleri (Dilin Gönderge İşlevi, Dilin Anlatımsal/Coşku İşlevi, Dilin Çağrı İşlevi, Dilin Sanat İşlevi, Dilin Üstdil İşlevi, Dilin İlişki İşlevi) ele alınarak örneklemeli bir biçimde sunulmuştur. Üçüncü bölümde dilbilim ve özellikle metindilbilim açısından önemli olan Sözbilim/Retorik ele alınmıştır. Başlangıçta retoriğin tanımına, tarihine, daha sonra sözbilimin aşamalarına (Buluş, Düzen, Seçim, Bellekte Kurma, Sunuş) yer verilmiştir. x Sözden Yazıya Dile Gelen Metin Dördüncü bölümde metin kavramına ilişkin tanımlamalar yer almıştır. Kitapta alanyazında yer verilen biçimci ve işlevci anlayışla yapılan metin kavramına ve tanımlarına yer verilmiştir. Beşinci bölümde metindilbilimle ilgili kavramsal tanımlamalar, metindilbilimin kısa tarihçesi (Malinowski, Harweg, Mathesius, Harris, Halliday, Grice, Dijk, Beaugrande&Dressler) ve metindilbilimin dile bakışını ortaya koyan çalışma doğrultuları ele alınmıştır. Altıncı bölümde metni iletişimsel kılan metinsellik ölçütlerine yer verilmiştir. Bu bölümde metinsellik ölçütleri, metin merkezli ölçütler (bağlaşıklık, tutarlılık); kullanıcı merkezli ölçütler (amaçlılık, kabuledilebilirlik, durumsallık, bilgisellik, metinlerarasılık) örneklendirilerek açıklanmıştır. Yedinci bölümde metin üretim evrelerine yer verilmiştir. Bu bölümde iyi düzenlenmiş, iletişim değeri yüksek olan metinlerin oluşturulmasına ilişkin ortaya atılan evrelerle ilgili bilgilere yer verilmiştir. Bir metnin başından sunuluşuna değin süren aşamalar (amaç saptaması, söylem tasarımı, düşünceleri oluşturma, kavram ağını kurma, dilsel gösterenleri seçme, metin düzeyinde kodlamaya geçiş, sesletme/yazma) ele alınarak açıklanmıştır. Kitabın sekizinci ve son bölümünde tür kavramı, metin türü sınıflamaları ele alınmıştır. Bu alanda yapılan tür sınıflamalarına yer verilmiştir. Bu kitapta bir akademisyenin yıllar içinde dile ve metne dönük yaptığı okumaların, oluşturduğu çalışmaların derli toplu bir görünümüyle karşılaşacaksınız. Dil ve metin üzerine betimlemelerin yapıldığı bu kitabın dil, dil eğitimi, edebiyat ve dilbilimin çeşitli alanlarına denizde damla misali katkı sağlayacağını umuyorum. Bu kitabın genç akademisyenleri çalışmaya yöneltmesini; kıdemli akademisyenleri ise erteledikleri ama yapmayı çok istedikleri akademik kitapları yazdırmaya yüreklendirmesini, lisans ve lisansüstü eğitimini sürdürenlere, dil ve metin ile ilgilenenlere yararlı olmasını diliyorum. Kitabın daha verimli olması için eleştiri ve önerileriyle katkı sağlayacak okurlara şimdiden teşekkürü borç bilirim. 03 Mart 2017 Buca/İZMİR TEŞEKKÜR Bir ürün, tek başına ortaya çıkmaz. Mutlaka o ürüne dolaylı ya da dolaysız katkı sağlayan birileri olur. Bu kitabın oluşmasında birçok kişinin katkısı bulunmaktadır. Bunun en başında beni bu yaşa kadar destekleyen ve ilk eğitimimi aldığım ailem gelir. Onlara şükran borçluyum. İkinci olarak okul yaşamımda, ilkokuldan doktora eğitimimin sonuna kadar, bugünkü konuma gelmemi sağlayan adsız kahraman öğretmenlerim ve birbirinden değerli hocalarımdır. Onların hepsine teşekkürlerimi borç bilirim. Bu kitabın ortaya çıkma sürecinde oluşturulan taslak metni okuyarak kimi düzeltmeleri yapan, önerileriyle kitabın son biçimlenmesini sağlayan başta Arş. Gör. Sibel ÇAPAN TEKİN olmak üzere lisansüstü öğrencilerime ve benim için önemli yere sahip çalışma arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler. Bu kitabın yayımlanma süreci açısından grafik tasarımından dizgisine kadar emeği geçen PEGEM AKADEMİ ailesine teşekkür ederim. İÇİNDEKİLER Yazar Hakkında�����������������������������������������������������������������������������������������������������������������������v Ön Söz����������������������������������������������������������������������������������������������������������������������������������� vii Teşekkür��������������������������������������������������������������������������������������������������������������������������������� xi 1. BÖLÜM DİLBİLİM Giriş.........................................................................................................................................1 Dil ve Dilbilim.......................................................................................................................2 Yazılı Dil ve Sözlü Dil...........................................................................................................3 Yazı ve Yazma.........................................................................................................................6 Başlangıç Olarak Dile Dilbilimsel Bakış ............................................................................7 Ferdinand De Saussure ve Dilbilime Yaklaşımı...............................................................11 Gönderge/Gösterge ve Gösteren/Gösterilen...................................................................11 Dilyetisi ve Dil/Söz .............................................................................................................16 Göstergenin Değişebilirlik/Değişmezlik İlkesi................................................................16 Göstergenin Nedensizlik/Çizgisellik İlkesi......................................................................18 Dil Çalışmalarında Artzamanlılık/Eşzamanlılık.............................................................18 Dilin Dizimsel/Dizisel İlişkileri.........................................................................................19 Dilde Anlam ve Değer........................................................................................................20 André Martinet ve Dilin Çift Eklemliliği.........................................................................21 Dilbilimde Biçimci ve İşlevci Yaklaşımlar........................................................................22 Dilbilimin Alanları ve Yanalanları/Mikro ve Makro Dilbilim......................................24 Dil ve Ses/Sesbilgisi/Sesbilim/Fonetik/Fonoloji..............................................................25 Dil ve Biçim/Biçimbilim/Morfoloji...................................................................................26 Dil ve Dizim/Sözdizimi......................................................................................................27 Dil ve Anlam/Anlambilim.................................................................................................28 Dil ve Kullanım/Edimbilim...............................................................................................29 Dil ve Toplum/Toplumdilbilim.........................................................................................33 Dil ve Birey/Ruhdilbilim....................................................................................................34 Dil ve Beyin/Nörodilbilim.................................................................................................35 Dil ve Kültür/Etnolengüistik ya da Budundilbilim.........................................................35 Dil ve İnsan/Antropodilbilim............................................................................................36 Dil ve Düşünce/Dil Felsefesi..............................................................................................37 Dil ve Gösterge/Göstergebilim..........................................................................................38 xiv Sözden Yazıya Dile Gelen Metin Dil ve Edebiyat/Biçembilim ya da Deyişbilim.................................................................40 Dil ve Eğitim/Eğit(im)dilbilim..........................................................................................40 Dil ve Bilişim/Bilişimsel/Enformatik Dilbilim................................................................40 Dil ve Biliş/Bilişsel Dilbilim...............................................................................................41 Dil ve Söylem/Söylem Çözümlemesi................................................................................41 Dil ve Metin/Metindilbilim................................................................................................42 2. BÖLÜM DİLİN İŞLEVLERİ Giriş.......................................................................................................................................43 İletişim Şeması ve Dilin İşlevleri.......................................................................................44 Dilin Coşku (Anlatım) İşlevi.............................................................................................48 Dilin Çağrı İşlevi.................................................................................................................49 Dilin Şiir (Sanat) İşlevi........................................................................................................53 Dilin Gönderge (Bağlam) İşlevi.........................................................................................56 Dilin Üstdil İşlevi.................................................................................................................58 Dilbilgisinin İç Düzeni.......................................................................................................59 Dilin İlişki İşlevi..................................................................................................................60 3. BÖLÜM SÖZBİLİM/RETORİK Giriş.......................................................................................................................................63 Tanım....................................................................................................................................64 Tarihçe..................................................................................................................................64 Sözbilimin Bölümleri..........................................................................................................68 Buluş......................................................................................................................................69 Düzen....................................................................................................................................69 Seçim (Deyiş; Deyişbilim)..................................................................................................70 Bellekte Kurma (Tutma).....................................................................................................70 Sunuş.....................................................................................................................................70 İçindekiler xv 4. BÖLÜM METİN KAVRAMINA İLİŞKİN TANIMLAMALAR Giriş.......................................................................................................................................73 Metin Tanımı.......................................................................................................................74 Yapısal/Biçimci ve İletişim Bağlamı Temelli Tanımlar...................................................76 Yapısal Tanımlar..................................................................................................................77 İletişim Bağlamı Temelli Tanımlar....................................................................................77 5. BÖLÜM METİNDİLBİLİM Giriş.......................................................................................................................................79 Metindilbilim ile İlgili Kavramsal Tanımlamalar............................................................80 Tümce/Sözce........................................................................................................................81 Metin/Söylem.......................................................................................................................82 Metin ve Bağlam..................................................................................................................85 Metin ve Önerme................................................................................................................90 Metindilbilimin Alanı.........................................................................................................92 Metindilbilimin Kısa Tarihçesi..........................................................................................95 Malinowski ve Durum Bağlamı.........................................................................................95 Firth ve Toplumsal Çözümleme........................................................................................96 Mathesius ve İşlevsel Tümce Çözümlemesi.....................................................................96 İşlevsel Tümce Çözümlemesi.............................................................................................97 Harris ve Söylem..................................................................................................................99 Harweg ve İşlevsel/Biçimsel Metin...................................................................................99 Weinrich ve Bağımlılık Dilbilgisi....................................................................................100 Halliday ve Dizgeci İşlevsel Dilbilgisi.............................................................................101 Dizgeci İşlevsel Dilbilgisi..................................................................................................101 Katılımcılar.........................................................................................................................105 Çevresel Ögeler..................................................................................................................105 Mantıksal İşlev...................................................................................................................106 Kişilerarası İşlev.................................................................................................................106 Metinsel Üstişlev................................................................................................................106 Metinsel Üstişlevde Bilgi Yapısı.......................................................................................107 Metinsel Üstişlev ve Tematik Yapı...................................................................................107 Konusal, Kişilerarası, Metinsel Tema..............................................................................108 Dijk ve Büyük Yapı Kuralları...........................................................................................109 Dijk ve Özetleme Stratejisi ..............................................................................................111 Beaugrande-Dressler ve İşlemci Yaklaşım.....................................................................111 xvi Sözden Yazıya Dile Gelen Metin 6. BÖLÜM METİNSELLİK ÖLÇÜTLERİ Giriş.....................................................................................................................................113 Metinsellik Ölçütleri.........................................................................................................114 Metin Merkezli Ölçütler: Bağlaşıklık ve Tutarlılık........................................................115 Bağlaşıklık..........................................................................................................................116 Gönderimsel Bağlaşıklık............................................................................................117 Biçimsel-Sözcüksel Bağlaşıklık.................................................................................118 Sözcük İlişkileri ve Sözcüksel Bağlaşıklık................................................................120 Tutarlılık.............................................................................................................................121 Anlamsal Tutarlılık.....................................................................................................124 Kullanımsal Tutarlılık.................................................................................................125 Amaçlılık (Intensionality)................................................................................................125 Kabuledilebilirlik (Acceptability)....................................................................................128 Grice’a Göre Karşılıklı Konuşmada “Kabuledilebilirlik” İlkeleri.................................128 Bilgisellik (Informativity).................................................................................................130 Konu....................................................................................................................................130 Durumsallık.......................................................................................................................133 Metinlerarası İlişki (Intertextuality)...............................................................................135 7. BÖLÜM METİN ÜRETİM EVRELERİ Giriş.....................................................................................................................................137 Metin Üretimi....................................................................................................................138 Amaç Saptaması................................................................................................................139 Söylem Tasarımı................................................................................................................140 Düşünceleri Oluşturma....................................................................................................140 Kavram Ağını Kurma........................................................................................................141 Dilsel Gösterenleri Seçme................................................................................................141 Metin Düzeyinde Kodlamaya Geçiş...............................................................................142 Sesletme/Yazma.................................................................................................................142 İçindekiler xvii 8. BÖLÜM METİN TÜRLERİ Giriş.....................................................................................................................................147 Metin Türü Sınıflamaları..................................................................................................148 Söylem Çözümlemesi ve Tür Çözümlemesi..................................................................156 Tür Çözümlemesinin Amacı............................................................................................158 Sosyal Edim Olarak Tür....................................................................................................160 Tür Çözümlemesi ve Swales.............................................................................................161 Tür Çözümlemesi ve Bhatia.............................................................................................162 Bhatia ve Özgün Bir Tür: Karma Metin Türleri............................................................166 Öğretimde Metin Türleri..................................................................................................169 Sonuç Yerine.......................................................................................................................170 Yararlanılan Kaynaklar.....................................................................................................173 Dizin....................................................................................................................................179 xviii Sözden Yazıya Dile Gelen Metin ÇİZELGE TABLOSU Çizelge 1: Gösterge gönderge ilişkisi.................................................................................13 Çizelge 2: Hjelmslev’e göre göstergenin yorumu.............................................................14 Çizelge 3: Ogden-Richards Üçgeni...................................................................................15 Çizelge 4: Dilbilim-Göstergebilim ilişkisi........................................................................39 Çizelge 5: Dilbilim göstergebilim ilişkileri.......................................................................39 Çizelge 6: İletişimde konuşucu dinleyici ilişkisi..............................................................45 Çizelge 7: Jakobson’un iletişim şeması..............................................................................45 Çizelge 8: Dilin işlevleri......................................................................................................47 Çizelge 9: Dilbilimsel söylem.............................................................................................84 Çizelge 10: Tümce, dizi ve metin düzeyinde konu..........................................................96 Çizelge 11: Dizgeci İşlevsel Dilbilgisinde işlevlerin kaynakları...................................103 Çizelge 12: Süreç Türleri...................................................................................................104 Çizelge 13: Bağlaşıklık türleri..........................................................................................117 Çizelge 14: Basit çizgisel konu.........................................................................................132 Çizelge 15: Basit çizgisel konu.........................................................................................132 Çizelge 17: Durum bağlamı.............................................................................................134 Çizelge 19: Tür sınıflamalarının başlangıç noktası olarak Organon modeli.............149 Çizelge 20: Jakobson’a (1960) göre dilin işlevleri..........................................................149 Çizelge 21: Steger vd.’nin (1974) sınıflaması..................................................................150 Çizelge 22: Werlich’e (1982) göre söylem tipolojisi.......................................................151 Çizelge 23: Steen’in (1999) Reklam türü metinlerin sınıflanması...............................152 Çizelge 24: Saukkonen’in (1982) Metin Öntipleri Ayrımı...........................................154 Çizelge 26: Metiniçi-Metindışı etmenler........................................................................165 Çizelge 27: Akademik tanıtıcı metin türleri...................................................................167 Çizelge 28: Akademik kitaplardaki tanıtıcı metin türleri.............................................167 Çizelge 29: Tanıtıcı metinlerin amacına göre ön bölümde yer alması.......................168 Çizelge 30: Bhatia (1999) Metin Türleri Örtüşme Modeli...........................................170 1. BÖLÜM DİLBİLİM Giriş Dil, insan yaşamında önemli bir yere sahiptir. Dilin gizemli dünyasını çözmeye çalışmak aynı zamanda insanı çözmek anlamına gelmektedir. Çok boyutlu bir özelliği olan dilin bilimsel incelemesi, etki alanlarının ortaya konması önemli bir durum sunmaktadır. Bu bölümde dilbilimin dile bakış açısı, başlangıç niteliğinde çalışmalar, dilbilimin kurucusu Saussure’ün dilbilime getirdiği kavramlar ele alınarak dilbilimin küçük ölçekli ve büyük ölçekli çalışma alanlarına değinilmiştir. Bunun yanında Martinet’nin ortaya koyduğu dilin çift eklemli yapısından söz edilmiştir. Dilbilimin çalışma alanları ve temel kavramlar ele alınmıştır. Dilbilim çalışmalarının yönünü belirleyen biçimci ve işlevci yaklaşımlara yer verilmiştir. Yazılı dil, sözlü dil arasındaki farklılıklardan söz edilerek yazı ve yazma kavramlarının ayrımlarına değinilmiştir. Dil olgusunun toplumla, bireyle, kültürle ilişkisiyle birlikte dilbilimin diğer bilim dallarıyla kesiştiği diğer çalışma alanlarından özce söz edilmiştir. Bu bölüm okunduktan sonra gösterge kavramı, Saussure’ün dilbilime kazandırdığı kavramlar, dil ve dilbilim çalışma alanlarının neler olduğu konusunda bilgiye sahip olunması amaçlanmıştır. 2 Sözden Yazıya Dile Gelen Metin Dil ve Dilbilim İnsan yaşamında önemli bir yeri olan dil, insanlar arasındaki bilgi, duygu, düşünce ve görüşlerin aktarımını sağlamada insanlığın var oluşundan bu yana en yetkin araçlardan biri olarak kullanılagelmiştir. İnsanlığın her döneminde dil, gizemli bir varlık olarak değerlendirilmiş ve tanımlanmaya çalışılmıştır. Kimileri dili “açığa vurma, açıklama” olarak görmüştür. Kimileri de dili kültür, toplum ve ulus olma açısından ele almıştır. Ünlü düşünürlerden Platon dili, “kendi özel düşüncelerini sesin yardımıyla özne ve yüklemler aracılığıyla anlaşılabilir duruma getirmek” biçiminde tanımlamıştır. A. Martinet ise dili, “insanın kendi bilgi ve deneylerini, bir anlamsal kapsamı ve bir ses karşılığı olan birliklerle her toplumda bir başka biçimde açıkladığı bir bildirişme aracı” olarak tanımlamıştır. Aksan ise dili, “düşünce, duygu ve isteklerin, bir toplumda ses ve anlam yönünden ortak olan ögeler ve kurallardan yararlanılarak başkalarına aktarılmasını sağlayan, çok yönlü, çok gelişmiş bir dizge” olarak belirtmiştir (bk. Aksan 2007:55). Dil farklı bakış açılarından ele alınmış ve incelenmiştir. Geleneksel olarak dil “insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabii bir vasıta; kendi kanunları içinde yaşayan ve gelişen canlı bir varlık; milleti birleştiren, koruyan ve onun ortak malı olan sosyal bir müessese; seslerden örülmüş muazzam bir yapı; temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizli antlaşmalar ve sözleşmeler sistemidir” (Ergin 1995:7) biçiminde tanımlanmıştır. Bu tanımlardan anlaşıldığına göre dilin, çok yönlü, kurallı, gizemli bir varlık, gelişmiş bir dizge olduğunu ve belirli ses ve biçimden oluştuğunu söylemek mümkün olacaktır. Dilin; iletişim aracı, canlı bir varlık, ulus olma ölçütü, sosyal bir kurum olması, seslerden örülü, gizemli ve toplumsal sözleşmeye dayanması dil üzerinde farklı açılardan çalışılmasının ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Dilin toplumla, o toplumun kültürüyle, bireyin kendisiyle ve düşünceyle doğrudan ilişkisi bulunmaktadır. Dili toplumdan, kültürden soyutlamak mümkün değildir. Çünkü dil iki kişi arasında iletişim kurma görevini üstlenmektedir. İki kişi arasında kurulan dilsel iletişimde kültürel ögeler önemli ölçüde etkili olmaktadır. Anlaşmanın sağlanabilmesi için o dilin dizgesini anlamanın yanında o kültürün diğer ögelerinin bilinmesi iletişimin doğru kurulmasını sağlamaktadır. Dil, ulus olma ölçütlerinden biri olarak kabul edilmiş ve insanlar arasında güçlü bağların kurulmasını sağlamıştır. Her toplum, aralarında kurmuş oldukları bu güçlü bağlarla ve kültürleriyle yoğurdukları “insanın içinde doğup büyüdüğü aile ya da çevresinde ilk öğrendiği dil” olarak tanımlanan kendi (ana)dillerini oluşturmuştur. Dil ile yatıp onunla kalkmış, her şeyini dil aracılığıyla aktarma yoluna gitmiştir. Dilbilim 3 Dilin toplumla, kültürle, bireyle ilgisi olduğu gibi düşünceyle de ilişkisi bulunmaktadır. Dil, düşüncenin yaratıcısı olduğu gibi düşünce de dilin yaratıcısıdır. “Dil, düşünme eylemi ve düşünce açısından ele alındığında insanı insan yapan her şeyin büyük ölçüde dilde yer aldığı ya da dile yansıdığı görülür.” (Vardar 2001:12). Düşüncenin aynası dildir. İnsan düşüncelerini dili aracılığıyla ve dilinin izin verdiği ölçüde açığa çıkarabilir. Düşüncelerini dilinin yettiğince açıklayabilir. Bu nedenle her ulusun diline, dil öğretimine ayrı bir önem vermesi gelecek için zorunlu duruma gelmiştir. Yazılı Dil ve Sözlü Dil Dil, iletişimin temelini oluşturan en yetkin araç olarak kabul edilmektedir. Bu araç, yazıdan bağımsız olarak seslerden oluşan kendine göre özellikleri olan ve temel olma niteliği taşıyan sözlü (konuşma) dildir. İnsanlık tarihinden çok sonraları konuşma dilinin bir başka görünümü olan yazı dili daha uzaktakilerle iletişim kurmak, bilgileri saklamak, onları kalıcı kılmak gibi amaçlarla oluşturulmuş bir dizge olarak açıklanmaktadır. Sözlü dil ile yazılı dil aynı dilbilgisi kurallarını kullanmasına ve aralarında benzer ilişkiler bulunmasına karşın birbirinden farklı özellikler içermektedir. Dilbilim alanının kurucusu olarak kabul edilen Ferdnand De Saussure, dilin, “yazıdan bağımsız bir sözlü dili” olduğunu ileri sürmektedir. Sözlü dil, söylendiği andan başlayarak kayba uğrarken yazı dili kalıcıdır ve yazı dilinin belli bir geleneksel yapısı bulunmaktadır. Çünkü sözlü dilin temel aracı ses, yazı dilinin ise harftir. Buna göre ses dalgaları kaybolurken yazının kalıcı olması “Söz uçar, yazı kalır.” sözünü akla getirmektedir. Yazı dilinin belge niteliği taşıması, yeniden okunabilir olması, onun denetlenebilir olmasını da beraberinde getirmektedir. Yazı dili yazının bulunmasıyla başlamıştır, oysa sözlü dil insanın doğuşuyla birlikte ele alınmaktadır. Her ne kadar dizge açısından farklılıkları bulunsa da yazı dili ve sözlü dil birbiriyle ilişkilidir, ancak birbirinin devamı olarak değerlendirilmemelidir. Yazının ikincil bir kodlama dizgesi olduğunu kabul etmek gerekir. Çünkü söz olmadan yazının olması mümkün görünmemektedir. Her iki durumda da bağlam önem kazanmaktadır. Dilin insanlara sunduğu olanaklardan en iyi biçimde yararlanmak gerekir. Bu durum yazılı ya da sözlü olarak kurulan iletişimde yanlış anlamaların önüne geçecek, iletişimin doğru kurulmasını ve tam olarak gerçekleşmesini sağlayacaktır. Alman düşünür Humboldt, ‘dil ile kültür’ arasındaki bağların önemine dikkat çekmiştir. Ona göre, dilin iç biçimi olarak da adlandırdığı “her dilin kendine özgü bir anlama ve düşünme yolu” bulunmaktadır. Bir kavram farklı dillerde farklı 4 Sözden Yazıya Dile Gelen Metin sözcüklerle gösterilseler de gerçekte eşanlamlı olma gibi bir durum söz konusu değildir. Buna göre her dilin kendine özgü bir dünya görüşü ve bu dünya görüşünü dil aracılığıyla ifade etme biçimi vardır (bk. Aksan 2007:69). Bu görüşe koşut olarak Güvenç (1999) “Toplumda madde ve kavram olarak var olan her şey dilde de vardır. Kültürel ve tarihi miras, ancak dil aracılığıyla yeni kuşaklara aktarılmaktadır. Dil, kültürel bir mirasın ansiklopedisi, hazinesi ya da sözlüğü gibidir.” diyerek kültürel varlıkların aktarılmasında dilin önemini vurgulamıştır. Yapısal dilbilimin kurucusu F. De Saussure, yazılı dil ile sözlü dili betimlerken bu durumu “Dil (söz) ve yazı birbirinden ayrı iki gösterge sistemidir ve yazının var oluş nedeni dili göstermektir.” biçiminde açıklamaktadır (bk. Sönmez 1990:119). Yazılı dil ile konuşma dili arasındaki farkı İmer, (1990:101) “Konuşma dilinde kullanılan biçimlerle yazı dilindekiler her zaman örtüşmemektedir.” biçiminde belirtmektedir. Burada yeri gelmişken dilin okulda öğretildiğini belirtmek gerekir. Daha doğrusu dili edinen birey dilinin özelliklerini, inceliklerini, yapısını ve kullanım alanlarını okulda daha iyi öğrenir ya da farkına varır. Bu durumda ilköğretimde ölçünlü dili öğrenen bireyin yerel dilden etkilenmesi söz konusu edilebilir ancak ilköğretime başlayan bireye eğitim ve öğretim etkinlikleri ölçünlü dille verilmektedir. Bireyde görülen yerel dil kullanım özellikleri, okul türü öğrenme aracılığıyla ölçünlü dil kullanım özelliklerine dönüştürülmeli, başka deyişle ölçünlü dil kullanım alışkanlığı kazandırılmalı ve birey bu konuda bilinçlendirilmelidir. Böylelikle okul türü öğrenmelerde ölçünlü dil öğretilir ve onunla eğitim öğretim sürdürülür. Bu yolla da bireyin yerel dil kullanımından ölçünlü dil kullanımına geçmesi sağlanır. Yukarıda ele alınan konular doğrultusunda sözlü dil ile yazılı dil arasındaki farklılıkları Keçik ve Uzun (2004); Sönmez (1990) ve Brown & Yule’dan (1989) yararlanılarak aşağıdaki gibi aktarmak mümkündür: 1. Sözlü dilde sözdizimi, yazılı dilde olduğundan daha az yapılandırılmıştır. Bu belirlemeyle “Sözlü dil çok sayıda bitirilmemiş tümceyi içermektedir.” denebilir. Başka deyişle, ilk tümcede açık olarak verilen ve dinleyici ile konuşucunun bildiği varsayılan ögeler eksiltili bir biçimde ikinci tümcede yer almaz. - Ali’nin kardeşi Aydın mı? - Mehmet. 2. Sözlü dilde birleşik tümce yapıları çokça kullanılmaz. Oysa yazılı dilde birleşik tümce yapılarıyla daha sık karşılaşılmaktadır. Sözlü dilde bağlam oluşturmak yazılı dile göre daha zordur. Bu nedenle yazılı dilde birleşik tümceler daha sık görülür.