155 4. Ünite KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 1. Kelimede Anlam ve Kavram..............................................................................................70 2. Kelimelerin Farklı Anlamda Kullanımı .............................................................................75 Konu Değerlendirme Testi - 1 .......................................................................................83 3. Anlam İlişkilerine Göre Kelimeler ....................................................................................84 4. Sözcükler Arası Anlam İlişkileri ........................................................................................87 5. Kelimelerde Anlam Değişmeleri ......................................................................................90 Konu Değerlendirme Testi - 2 .......................................................................................95 6. Kelime Grupları .................................................................................................................96 Konu Değerlendirme Testi - 3 ...................................................................................... 111 69 Kelimede Anlam ve Kavram 156 157 Şimdi Okuma Zamanı Anlam Burada anlambilimin ana konusu olan anlam›n tan›m›na, niteliklerine ve türlerine girmeden önce dildeki kullan›mlardan bir iki örnek vermek istiyoruz: Türkçede iyi, fena, kötü birbirine karfl›t kavramlar› yans›tan ters anlaml› üç sözcüktür. Ama biz dildeki ögeleri öyle esnek kullan›yor öyle de€iflik ifllevlerle görevlendiriyoruz ki kimi zaman bu ters anlaml› sözcükler ayn› anlam› yans›tabiliyor. 1. Adam› iyi dövmüfller. 2. Adam› fena dövmüfller. 3. Adam› kötü dövmüfller. örneklerinde oldu€u gibi. Öte yandan bir ev han›m›n›n niteliklerinden söz edilirken söylenen “O kad›n, kad›n de€il.” tümcesinde yinelenen kad›n iki ayr› anlamda kullan›lm›flt›r. Bunlardan birincisinde “erke€in karfl›”, ikincisinden ise daha çok “iyi ev han›m›” anlam› ç›kar›labilmektedir. Ancak cümle baflka bir metin, baflka ba€lam içinde, kad›n oldu€u san›lan kiflinin kad›n de€il, erkek oldu€u anlam›n› da yans›tabilir. ‹flte, dilin yaln›zca sözcük alan›nda düflünüldü€ü zaman bile gösterdi€i anlam esneklikleri anlam›n önemini ön plana ç›karm›flt›r. Bir baflka örnek üzerinde dural›m: “Çoktan unuturdum ben seni çoktan Ah bu flark›lar›n gözü kör olsun.” Diyen flark›n›n söz yazar› flark›lar›n gözünün olmad›€›n› bildi€i hâlde, onlar›n kör olmas› dile€inde bulunabilmekte ancak bunu yaparken bambaflka bir düflünceyi, duyguyu yans›tmaya çal›flmakta Türkçedeki “…nin gözü kör olsun” ilenmesinin ola€an kullan›m›ndan yararlanmaktad›r. Burada anlat›lmak istenen birtak›m an›lar› canland›ran flark›lar› yüzünden sevgilinin hep an›msand›€›, unutulmad›€›d›r. ➥ Şimdi Okuma Zamanı fiimdi de afla€›daki cümleleri gözden geçirelim: 4. Amcam bize yard›m etti de… 1. Amcam bize yard›m etti. gibi bir cümleyi eklersek burada yard›m›n gerçekleflti€i fakat daha sonra gelecek önermeler hesaba kat›l›rsa ancak bu yard›m sayesinde iflin gerçekleflti€i ç›kar›labilir. 2. Amcam bize yard›m etmedi de€il. 3. Amcam bize yard›m etmesine etti. Bu cümlelerin hepsi “amcam›n bize yard›m etti€ini” anlat›r. Ancak küçük de€ifliklerle, ince anlam ay›r›mlar›n› ortaya koymaktad›r. ‹kinci cümlede amcan›n yard›m etti€i, ancak bunun yetersiz kald›€›, istenen ölçüde olmad›€› belirtilmekte, üçüncü cümlede ise bu yard›m›n yan› s›ra istenmeyen bir durumun meydana geldi€i belli belirsiz dile getirilmektedir. Dolay›s›yla ikinci ve üçüncü cümleler birinciden farkl› bir anlam› yans›t›rken bu ikisi aras›nda yine ince bir anlam ayr›m› ortaya ç›kmaktad›r. Öte yandan ikinci cümlede olumsuz yüklemin olumlu bir bir yarg›ya dönüfltürülmesi ilgi çekici bir anlat›m biçimidir. Bu cümlelere bir de: Kolayl›kla artt›rabilece€imiz bu örnekler ister sözcük düzeyinde isterse cümle düzeyinde olsun anlam›n kolayl›kla aç›klanabilir bir kavram› olmad›€›n› göstermektedir. Kald› ki günlük konuflmalar›m›zda “Bu davran›fl›n anlam› neydi, bunun ne anlam› var?” gibi kullan›mlarda biz anlam› çok daha genifl bir çerçeve içinde ele al›yoruz. Anlambilim / Do€an AKSAN ➥ 70 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 158 159 etkinlik “Anlam” adlı metinde, dar anlamda kelimelerin, geniş anlamda dilin hangi özelliği anlatılmak istenmiştir? Bağlama göre farklı anlamlar yüklenebildiği. Yani bir kelime, farklı cümleler içinde farklı anlamlara gelebilir. Aynı durum cümleler için de geçerlidir . Biz de metindeki gibi neredeyse aynı anlamı taşıyan ama aralarında küçük anlam farklılıkları bulunan cümleler bularak aşağıya yazalım. Nasıl söyledin? (Söylerken tavrın, hâlin nasıldı?) Nasıl da söyledin? (İyi oldu, söylemekle çok iyi yaptın.) Nasıl, nasıl söyledin! (Hiç doğru değil, söylememeliydin.) Nasıl söyledin ki... (Böyle bir şey söylenir mi, cesaret doğrusu.) Nasıl söyledin ama! (Çok şaşırttın, ani ve çok açık oldu.) Kelimede Anlam Kelimeler, dilin anlaml› ve en küçük birimleridir . Her kelimenin anlam›, anlam birimlerinden oluflan bir bütündür. Çevremizde gördü€ümüz varl›k, olay, olgu ve durumlar› hayallerimizle ses simgelerine dönüfltürerek anlat›r›z. Di€er bir deyiflle, kelimelerin bir ses bir de anlam yönü vard›r. Bu bak›mdan kelimeler, karfl›laflt›klar› olay, olgu, varl›k veya durumlar›n simgesidir. Di€er bir deyiflle kelimeler, birbirinden ayr›lmas› imkâns›z gösteren ve gösterilenden oluflur. Gösterilen, kelimenin karfl›l›k geldi€i nesne, olay, durum vb. iken; gösteren, seslerin birleflimleriyle oluflmufl simgedir . Her kelimeye zihinde bir anlam verilir; soyut, somut, her fleyin ya da hareketlerin zihinde ald›€› bir flekil vard›r. 71 “Kedi, a€aç, ekmek” dendi€i zaman zihnimizde hemen bir varl›k canlan›r. “‹yilik, erdem, kararl›l›k” denince de bunlara karfl›l›k gelen bir tutum canlan›r zihnimizde. Ayn› flekilde, “atlad›, yorulmufl, kofluyor” denince de bunlar›n karfl›lad›€› hareket zihnimizde canlan›r. Kelime simgesiyle karfl›lanan varl›k, olay, olgu ya da durumlar›n zihnimizde ald›klar› bu flekle kavram denir. fiimdi anlam›n zihnimizde nas›l ve hangi yollarla olufltu€u üzerinde dural›m. 160 ‹stanbul’a döndürdüler yüre€imi nas›l ifl bu ‹ki yakas›nda iki ayr› hasret her yan›na çiçek ya€m›fl M. Necati KARAER erik a€ac›n›n dizelerinde flair, hissetti€i hasret duygusunu, Anadolu ve Rumeli topraklar›n›n birbirinden Bo€az’la ayr›l›p âdeta birbirine hasret b›rak›lm›fl olmalar›ndan hareketle anlat›yor. Asl›nda amac›, duygusunu daha güçlü ifade edebilmek . ‹flte anlat›lmak isteneni daha canl›, daha duyulur bir biçimde anlatmak için onunla baflka fleyler aras›nda ba€lant› kurularak tasarlanan yeni biçimler imge olarak adland›r›l›r. Di€er bir deyiflle imge, flairin d›fl dünyadan ald›€› zihinsel uyar›mlar› yeni bir ifade, benzetme veya metafor olarak ifade etmesi ile gerçekleflir . ‹mge bazen bir kelime, bazen bir kelime grubudur. Mineraler selvilerle kol kola Lalelerle uyanan ‹stanbul’a Yak›nd›r sabah›n gülümsemesi 161 M. Necati KARAER ›fl›k içinde yüzüyor neresinden baksan gözlerin kamafl›r oysa ben akflam olmuflum yapraklar›m dökülüyor usul usul ad›m sonbahar Attila ‹LHAN Yukar›daki fliirlerde de imgeli anlat›mlar vard›r. ‹lk fliirde “‹stanbul’da sabah vakti” etkili bir biçimde anlat›lmak istenmifltir. ‹kinci fliirdeyse flair, mutsuzlu€unu, yaln›zl›€›n›, karamsarl›€›n›, kendisini sonbahara benzeterek anlatmaya çal›flm›flt›r. Terim Kavramlaflt›rma Bir bilim, sanat dal›yla veya meslekle ilgili özel ve belirli bir kavram› karfl›layan kelimeler terimdir. Varl›k, olay, duygu, düflünce ve hayallerin ses birleflimiyle simge hâline getirilmesi olarak tanımlanabilir. Kendine özgü bir dili olan her toplum, do€adaki nesneleri, de€iflik durum ve olaylar›, bu ses birleflmeleriyle kavramlaflt›r›r. Oyun iki perdeden olufluyordu. Örne€in, bir çiçek türünü gören insan ona n - e - r - g - i - s sesleriyle oluflmufl bir kelimeyi ad olarak vermifl ve onu kavramlaflt›rm›flt›r. fiark›n›n nakarat bölümleri hâlâ kulaklar›mda. Enfeksiyon vücudunda h›zla yay›l›yor. Benzer flekilde, Bu cümlelerdeki “ enfeksiyon perde , nakarat ” kelimeleri terimdir. Şu kelimeler de terime örnektir. atmosfer nota ışık virgül diyalog vurgu , k - o - n - u - t → konut b - u - l - u - t → bulut k - o - r - k - u → korku kelimeleri de kavramlaflt›r›lm›flt›r. • Felsefi yaz›lar›n, düflünce yaz›lar›n›n hareket noktas› kavram ; sanat yaz›lar›n›n imge ; bilimsel yaz›lar›nsa terimdir 72 . KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 162 Soyut - Somut Anlam Odunlar ç›t›r ç›t›r yand›kça odaya mis gibi çam kokusu yay›ld› ve iliklerimize kadar ›s›nd›k. cümlesinde duyu organlar›m›zla alg›layabildi€imiz birçok kavram vard›r: odun , ç›t›rt› , koku , ›s›nmak … Huzursuzlu€um dinmek bilmedi, kalbimde derin bir endifle vard›; sezgilerim ters giden bir fleyler oldu€unu söylüyordu. cümlesi ise daha çok duygular›m›zla alg›layamad›€›m›z kavramlar üzerine kurulmufltur: huzursuzluk , endifle , sezgi … ‹flte, befl duyudan herhangi biriyle alg›lanan kavram lar› karfl›layan kelimeler somut; alg›lanamayanlar› karfl›layanlar ise soyut anlaml›d›r. 163 Şimdi Okuma Zamanı Karanfil Yârin duda€›ndan getirilmifl Bir katre alevdir bu karanfil Ruhum ac›s›ndan bunu bildi Düfltükçe vurulmufl gibi yer yer K›zg›n kokusundan kelebekler Gönlüm ona pervane kesildi Ahmet HAfi‹M etkinlik etkinlik “Karanfil” adlı şiirden bir imge bularak şairin bu imgeyi nasıl oluşturduğunu açıklayalım. İlk iki dize örnek verilebilir. Şair, karanfili yârin dudaklarından getirilmiş bir alev parçası olarak niteliyor. Karanfilin kırmızılığından hareketle bu imgeyi kuruyor ve “ateş” diyerek de yüreğinin yangınına işaret ediyor . Bu şiirde geçen somut ve soyut anlamlı kelimelere örnekler yazalım. somut: dudak - alev - karanfil - koku soyut: ruh - acı - gönül Şiirde geçen “bildi” kelimesinin anlamı nedir? Bu kelimeyi bağlamda farklı anlamlara gelecek şekilde kullanalım. Şiirdeki anlamı, “anlamak”tır, “fark etmek”tir 1. Ben seni bildim, Meliha’nın kızısın. (Tanımak) 2. Soruyu ben bildim. (Doğru cevabı söylemek, çözmek) 3. Ben neler olduğunu biliyorum. (Bilgisi olmak) 73 . 164 165 etkinlik Aşağıdaki cümlelerde imge, terim ya da kavram unsurlarının hangisinin öne çıktığını belirtelim. a. Kentin sokakları bir ahtapotun kolları gibi beni yutarken yalnızlığın her rengini giyinmiştim. imge b. Atomların molekülleri, moleküllerin makromolekülleri oluşturulmasıyla, dokuların en küçük yapı taşları olan ve yaşamın bütün özelliklerini sergileyen hücreler oluşmaktadır. terim c. İnsan ve yaşamın anlamı nedir, sorusuna verilecek cevaplardan biri erdemli olmaktır, olabilir. Nitekim mutluluğa ulaşmanın yolu da erdemli olmaktan geçer. kavram Bir yazıda kavram, imge ya da terim kullanılmış olması, yazının türünün belirlenmesinde rol oynar mı? Nasıl? Evet, oynar. Kavramlar, imgeler ve terimler farklı tür yazılarda ağırlıklı olarak kullanılır çünkü. Örneğin terimler, bilimsel metinlerde; kavramlar, felsefi metinlerde; imgeler ise edebî metinlerde daha çok karşımıza çıkar . etkinlik Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun ifadelerle tamamlayalım. Kelimeler , dilin anlamlı en küçük birimleridir. Kelimelerle karşılanan varlık, olay, olgu veya durumların zihinde aldıkları şekle nir. kavram de- İmge ; bir durumu, olguyu daha güçlü ve etkili biçimde anlatabilmek için şekillendirilmiş yeni, farklı bir anlatımdır. “Sahneyi göz alıcı bir biçimde canlandırdı.” cümlesindeki “sahne” kelimesi bir Bir kelime, bağlamda terimdir . farklı anlamlara gelebilir. Beş duyudan herhangi biriyle algılanan kavramları karşılayan kelimeler Felsefi yazılarda daha çok kavramlar; yazılarda terimler kullanılır. “Rüya, eğitim, kanaat” kelimeleri soyut sanatsal anlamlıdır. 74 somut yazılarda imgeler ve anlamlıdır. bilimsel KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ Kelimelerin Farklı Anlamda Kullanımı 166 167 Şimdi Okuma Zamanı Şiir ve Sinek Analar› çocuklar, insanlar› çocuklar, tutarsa fliirimiz (…) Analar›n, diyor fiükriye Han›m’›n k›z› Güler, analar›n yüre€i hep a€z›nda. Hep böyle oldular. ayakta tutar. En yak›n›m›zdan bafllamal›, onlara, Uykular›nda-uyan›kl›klar›nda ölülerimizi onlar için en güzel fliirleri yazmal›y›z. görür oldular bütün bütün. Analara, Güler, bir akflamüstü ana evine vard›€› analara, en çok onlara yaz›lmal› zaman da, son yazd›€› fliirinin en fliirler çocuklar, en çok onlar› an- güzel fliiri oldu€unu düflünüyor: latmal›. Hep anlatmal›y›z, okul Arkadafllar›m da onaylad›lar zaten, kap›lar›na varamayan, hiç de€il her en kat› kafal›m›z Zehra bile, ben akflamüstü, oh çok flükür sa€ salim fliirimi okuyunca, yurtta, benim geldi bugün de, diyemeyen, her günün her akflam›n› bile bekleyeme- fliirimi dinledi dinledi de, kirpikleri yen, yar›na dayanmak için her günün çipildendi, gözüne inen yafl perdesini gizledi. Sesi buland› da, “Sa€ol Güler”i her akflamüstü olsun sevinemeyen, hep bile çatall› ç›kt›, anlamaz m›y›m? Analar›, uzaktan, aylar ucundan k›vran›p duran analar›, onlar› anlatmal›y›z. fiiirleri onlar üstüne, onlar için analar› fliirlerimizde onlar› da anlat›p, onlara da yazmal›y›z çocuklar. okumal›y›z fliirlerimizi. ➥ Şimdi Okuma Zamanı Her fleyin içinde kendilerini de düflündü€ümüzü bilsinler, baflkalar› da bilsin bunu, güzel olsun ama fliirlerimiz, en güzeli olsun; en çok buna çabalad›m. Bir kutu çikolata, bir flifle kolonya, ya da üç metre kumafl. Yok ama benim bir fliirim var. Güzel olmas›na özenilmifl bir fliirim. Evi onunla donataca€›m. Annemi. fiimdi, darac›k bir mutfakta annesinin kan-ter içinde ekflili köfteyi terbiyeleyifline, tez elden so€usun diye imambay›ld›y› bir tepsi suyun içine oturtufluna bak›yor, onun aç›klamalar›n› -savunular›n›- dinliyor Güler: “Tabii k›z›m, tabii, geciktim, buzdolab›na da s›cak s›cak konulmaz ki, daha do€ru dürüst kullanamadan bozuluverir, paltonu bile yapt›ramadan biz, buna s›vanm›flt›k, yaz›k de€il mi?” Salatan›n maydonozunu, dereotunu ince ince k›y›yor fiükriye Han›m, hiç olmad›k bir sab›rla, özene bezene, s›z›ldanarak bir yandan: Ah bak, sen gelmeden her bir fleyleri haz›r edeyim dedim, yetiflemedim, kaplumba€a gidiflli ‹smayıl Efendiyle ne olacak zaten, olaca€› bu. Elim mi a€›rlaflt› benim de, yapmaya yapmaya unuttum mu yapmas›n›? “Güler k›z›m, şu zeytinya€› fliflesini uzat hele.” Yoksa belki heyecandand›r, elim aya€›ma dolan›yor, ay bak flifleyi kayd›r›yordum nerdeyse, ilahi fiükriye kar›s› e mi, senden ne ev olur, ne ocak, derlensene, iflte k›z›n tam bir hafta seninle, tam bir hafta dizinin dibinde. “Bir hafta demifltin, de€il mi Güler, mektebi kapamalar›yla?” Acaba bir kilo daha patl›can alsak m›? Camlar› silsek mi? Güler patl›candan, camlardan habersiz, annesinin befl günü bir hafta yap›vermesine sevecenlikle gülümsüyor: Aray› fliirle kapat›r›m. fiiir unutturur ona bir hafta de€il, befl gün kalaca€›m›, fliir onu sevindirir. (…) Adalet A⁄AO⁄LU ➥ 75 168 169 etkinlik Bu metinde renkli yazılmış aşağıdaki kelimelerin bağlamdaki anlamları, akla ilk gelen, temel anlamları mıdır? Temel anlamda olanları “+” olmayanları “–” ile belirtelim. yüreği hep ağzında uykularında şiirler akşamüstü ayakta tutar onayladılar katı perdesini – + + + – + – – özenilmiş donatacağım daracık geciktim ince ince elim ayağıma dolanıyor sevecenlikle kapatırım + – + + + – + – Metinde geçen “ağız” ve “ayak” kelimelerini farklı anlamlarda kullanalım. ağız: Şişenin ağzını kapat. Ağzında büyük bir lokma var. ayak: Oyunların ikinci ayağı yapılacak. Ayaklarım çok küçüktür. “burun” kelimesinin aşağıdaki cümlelerde bağlamdaki anlamlarını yazalım. 1. Her işe burnunu sokar. / karışmak, dahil olmak 2. Soğuktan, burnu kıpkırmızı olmuş. / koklama organı 3. Bisikletin burnunu bu tarafa çevir. / en ön kısım, uç Gerçek - Mecaz - Yan Anlam Keskin bir tafl› kullanarak ipi incelte incelte kopard›. En yak›n dostlar›n› bile keskin bir dille elefltirir. Bu cümlelerde geçen “keskin” kelimeleri anlamca birbirinden çok farkl›d›r. ‹lk cümledeki “ iyi kesen ” anlam›ndad›r ve zaten kelime zihnimizde ilk bu anlam› uyand›r›r. ‹kinci cümlede ise “ k›r›c›, incitici ” anlam›na gelmektedir. Ancak bu anlam, kelimenin akla ilk gelen anlam›na çok uzakt›r. Sonuç olarak dilimizde kelimelerin birden çok anlam› olabiliyor; buna çok anlaml›l›k diyoruz. Çok anlaml›l›€›n ortaya ç›kmas›nda tarihsel, toplumsal ve bireysel özellikler etkilidir. Çok anlaml›l›k dili zenginlefltirir, ona canl›l›k katar. Bu anlamlardan baz›lar› kelimenin sözlük anlam›, temel anlam›, zihninde uyand›rd›€› ilk anlamd›r ; bunlara gerçek anlam denir. Bir k›sm› da kelimenin anlam›ndan baflka, ona uzak yeni anlamlard›r ; bunlara da mecaz anlam denir. “Keskin” kelimesi, örnek cümlelerin ilkinde gerçek ; ikincide ise mecaz anlaml›d›r. Bunu göze almak hiç kolay de€il. Gözlerimi s›ms›k› yumdum, beklemeye bafllad›m. Çekmecenin gözünde ka€›tlar, kalemler vard›. ‹lk cümlede deyim içinde kullan›lan “göz” kelimesi mecaz anlaml›; ikincide organ ad› oldu€undan gerçek anlaml›d›r. Son cümlede yeni bir anlam türü ile karfl›lafl›yoruz: Yan anlam. Yan anlam, kelimelerin gerçek anlamlar›yla bir flekilde iliflkili, onlardan kopmam›fl baflka anlamlarıdır . soru 76 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 170 172 fiu örnekleri renkli yazılmış kelimelere dikkat kesilerek inceleyelim. Koltuğunun altına bir gazete sıkıştırmış gidiyordu. Dayanamay›p patlam›fl, bütün düflüncelerini söylemifl. yan anlam Koltuğa uzanıp biraz dinlendim. Bomba patlam›fl, onlarca ölü var. gerçek anlam Başarısını duyunca koltuklarım kabardı. yan anlam Laf› çevirdi€ini anlam›flt›m. mecaz anlam Makam odasındaki koltukları değiştirdi. gerçek anlam Çiçe€in tomurcuklar› patlam›fl. mecaz anlam Koltuk kavgası yüzünden ortalık karıştı. mecaz anlam mecaz anlam Elindeki tesbihi çevirip duruyor. gerçek anlam gerçek anlam Genel müdürlük koltuğu için güçlü bir adaysın. Polis evin etraf›n› çevirmifl. yan anlam Örnek 1 yan anlam Örnek 2 Aşağıdaki atasözlerinden hangisinin hem gerçek hem mecaz anlamı vardır? Aşağıdaki dizelerde altı çizili sözcüklerden hangisi gerçek anlamında kullanılmıştır? A)Rüzgar eken fırtına biçer. A)Kaç yanık yolcuya soğuk su verdi B) Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. B) Yürek olmazsa bilekler çekemez hançeri C) Ateş düştüğü yeri yakar. C) Bağlıdır çünkü dilim gönlüme, gönlüm dilime D)Minareyi çalan kılıfını hazırlar. D)Senin de yolun biter, diner gözünde yaşlar E) Körle yatan şaşı kalkar. E) Tanırız, Barboros evladı deniz kurtlarını Çözüm 1 Çözüm 2 Ateş bir yere düşse orayı gerçekten yakar. (gerçek anlam) Kara bir haber, kayıp vs. ilgili olduğu kişiyi, aileyi etkiler. (mecaz anlam) 77 A) yanık – mecaz B) yürek – mecaz C) bağlıdır – mecaz D) gözünde – gerçek E) kurtlarını – mecaz 173 174 etkinlik Sırt çantam yürüdükçe ağırlaşıyordu. Aslında içine zaruri eşyalardan başkasını koymamıştım ama bu daracık, gittikçe dikleşen keçi yollarıyla, sağıma soluma takılan çalılarla boğuştukça omuzlarımdaki ağrı artıyordu. Tepenin sırtlarındaydık, yolumuz uzayıp gidiyordu. Aşağıdaki büyüleyici manzarayı seyretmek tarifsiz bir keyif veriyordu. Öğle saatlerinin kavurucu sıcağı da geçip tatlı bir rüzgâr başlayınca yürüyüşümüz daha da keyifli hâl aldı. Aşağıdaki tabloya, bu metinde geçen mecaz, gerçek ve yan anlamlı kelimelerden örnekler yazalım. Mecaz Anlamlı Gerçek Anlamlı Yan Anlamlı boğuştukça büyüleyici veriyordu kavurucu tatlı sırt çantam ağırlaşıyordu zaruri eşyalardan daracık rüzgâr sırtlarındaydık etkinlik Aşağıdaki cümlelerde geçen mecaz anlamlı kelimeleri bularak gerçek anlamlarıyla bir cümlede kullanalım. 1. Çocuğun soruları beni terletti. İçerisi çok sıcak, terlettiniz bizi! 2. Yüzümüze boş gözlerle baktığını fark ettim. Tabağınızı boş bırakmayacağım bugün! 3. Bu tatlı sözlerle gönlümü alamazsın. Yemekten sonra tatlı da yedik. 4. Sözlerinde ince bir alay seziliyordu. İnce kumaşlar çabuk yıpranıyor. 5. O kadar yüzsüz davrandı ki hiçbir şey diyemedim. Yastığı yüzsüz kullanma, kirlenir. etkinlik 78 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 175 176 Mecaz Çeflitleri a) Kiflilefltirme (Teflhis) ‹nsan d›fl›ndaki varl›klara, insana özgü nitelikler yüklenmesiyle teşhis sanatı oluflur. Bu varl›klar konuflturuldu€unda ise intak sanat› söz konusudur. Bir sarmafl›k uyan›yordu uykusunda Geriniyordu bir eski duvar›n s›vas›nda Bu dizelerde “ sarmafl›k ”a “uyanmak” gibi insana özgü bir nitelik yüklenmifltir. Bina benzeyen kale gibi sa€lam kendisine benzetme benzetme benzetilen edat› yönü Yanda bir teflbihin ögelerini gösterdik. Ancak bütün teflbihlerde bu dört ögenin de bulunmas› gerekmiyor. ‹ki ögeli (benzeyen - k.benzetilen) teflbihler de vard›r. Bazen kendine afl›k deli bir f›rt›nayd›m F›rt›nalar önünde bazen kuru bir yaprak fiair kendisini önce “ f›rt›na “ yaprak ”a benzetiyor. b) Teflbih Teşbih, iki varl›k, kavram aras›nda benzerli€e dayal› bir iliflki kurmad›r; bir özelli€i bak›m›ndan zay›f olan, ayn› özellik bak›m›ndan güçlü olana benzetilir. yap›ld›. ”ya, sonra da Bu teşbihte, “ben” benzeyen öge; “fırtına” ve “yaprak” kendisine benzetilen ögelerdir. Benzetme edat› ve benzetme yönü bulunmuyor. soru c) ‹stiare Bir sözü benzetme amac›yla bir baflka söz yerine kullanma sanat›d›r. Benzetme (teflbih) sanat›n›n iki ögesi vard›r: Benzeyen ve kendisine benzetilen. Örne€in “y›lan gibi k›vr›lan yollar” benzetmesinde “y›lan” kendisine benzetilen , “k›vr›lan yollar” benzeyendir. ‹stiare sanat› bunlardan biri söylenerek yap›l›r. A€›r a€›r ç›kacaks›n bu merdivenlerden Eteklerinde günefl rengi bir y›€›n yaprak Önce “merdiven” sözünü flairin hangi anlamda kulland›€›n› düflünelim: Hayat› merdivene benzetiyor; âdeta merdiven çıkar gibi hayat› ç›kt›€›n› anlat›yor. Öyleyse; Merdiven gibi hayat k. benzetilen Benzetmenin “ kendisine benzetilen ” ögesi kullan›lm›flt›r. Bu ögeyle yap›lan benzetmeye aç›k istiare denir. fiiirin ikinci dizesinde “yaprak” an›lar› anlatmaktad›r. 79 Yani; Yapraklar gibi an›lar k. benzetilen Bu örnekte de aç›k istiare yap›lm›flt›r. Kandilli yüzerken uykularda Mehtab› sürükledik sularda dizelerinde de istiare var, ama bu kez yaln›zca benzeyen söylenmifl: Mehtap. Kendisine benzetileni dizede söylenen bir özelli€inden hareketle bulaca€›z: Sürüklemek. Sularda sürüklenen ne olabilir? Kay›k, tekne vb. Demek oluyor ki “mehtap” kay›€a benzetilmifl ama “kay›k” (k. benzetilen) söylenmemifltir. Kendisine benzetilen söylenmeden yalnız benzeyen ögenin söylenmesi ile yapılan benzetmeye kapalı istiare denir. Umutlar›m savruldu oradan oraya dizesi de buna örnektir. fiair, umutlar›n› rüzgârla savrulan cisimlere benzetiyor. O hâlde “ umutlar ” benzeyen öge, “ cisimler ” kendisine benzetilen ögedir. Yaln›z benzeyen söylendi€inden kapal› istiare ye baflvurulmufltur. 177 179 ç) Mecaz-› Mürsel (Ad Aktarmas›): d) Kinaye: Mecaz-ı mürsel, bir sözün benzetme amac› olmadan bir baflka söz yerine kullan›lmas›d›r. (‹stiarede benzetme amac› oldu€unu hat›rlayal›m.) Bir kelimenin ba€lamda hem gerçek hem mecaz anlam›na gelecek flekilde kullan›lmas› olarak tanımlanır. Atefl düfltü€ü yeri yakar. Üç bardak içtim. cümlesinde “ bardak ” kelimesi “ çay ” yerine kullan›lm›flt›r; içilen bardak olamaz. Bardak, çaya benzedi€i için de€il çayla iç-d›fl iliflkisi nedeniyle çay›n yerine kullan›lm›flt›r. fiu örnekleri de inceleyelim. Renkli yazılan kelimeler bir başka kelime yerine kullanılmıştır. Stad oyuncular› yuhluyordu. / seyirciler Evi aramam laz›m, merak ederler. / aile Ankara olaya tepki gösterdi. / hükümet Genç raket rakiplerini eledi. / tenisçi Bu örneklerden de anlafl›laca€› gibi ad aktarmas›nda, yer de€ifltiren kavramlar aras›nda iç-d›fl , parçabütün , araç olma vb. iliflkiler söz konusudur. atasözü gerçek oldu€u gibi mecazd›r da. Cümlede ateflin yak›c›l›€› gerçek anlam, “s›k›nt›lar›n onlar› yaflayanlarca derinden hissedildi€i ” mecaz anlamd›r. e) Tariz: Anlat›lmak istenenin, imal›, i€neli bir biçimde söylenmesiyle ortaya ç›kar. Bir nasihatim var zamana uygun Tut sözümü yatt›kça yat uyanma Meflhur bir kelamd›r sen kazan sen ye El için yok yere yanma Huzurî dizelerinde flair söylediklerinin tam tersini anlatmak istemifltir. Örnek 3 Bir sözün benzetme amacı olmadan gerçek anlamı dışında kullanılmasına “ad aktarması (mecaz-ı mürsel)” denir. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad aktarmasına örnek yoktur? A)İzmir, bu olayı şaşkınlıkla karşıladı. Örnek 4 Bulamadım dünyada gönle mekân Nerde bir gül bitse etrafı diken dizelerinde aşağıdakilerden hangisi vardır? A) Teşbih B) Sınıf, Ahmet’i başkan olarak seçmişti. E) Garsonlar, bu masaya özel ilgi gösteriyor. D) Tariz C) Deyim E) İstiare Çözüm 4 C) Dedem, artık her şeyi unutuyor. D)Çocuk, ayaklarını çıkarmadan salona giriverdi. B) Kinaye Dizelerdeki gül ve diken sözüyle kinaye yapılmıştır. Gerçekte gülün etrafında diken vardır ancak kastedilen nerede bir iyilik, güzellik varsa onun etrafında kötülükler de olduğudur. Çözüm 3 A’da İzmir (İzmirliler) B’de Sınıf (Öğrenciler) D’de ayaklarını (ayakkabılarını) E’de masaya (masadakilere) kelimeleri farklı anlamlara gelecek şekilde kullanılmıştır. C’deki “Dedem” kelimesi ise gerçek anlamındadır. 80 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 180 etkinlik Aşağıdaki dizelerde altı çizili bölümlerdeki sanatları yazalım. Sisler Bulvarı’nda seni kaybettim. Sokak lambaları öksürüyordu.1. kişileştirme Yukarıda bulutlar yürüyordu. 2. benzetme (teşbih) Terk edilmiş bir çocuk gibiydim Dokunsanız ağlayacaktım. Attila İLHAN Kuşlar delirince kırılır denizin kanatları Aynaların damarı çatlar Bengisu fışkırır yeryüzüne Nurullah GENÇ istiare Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler Gecesi sümbül kokan Türkçesi bülbül kokan İstanbul, İstanbul Necip Fazıl KISAKÜREK 1. kişileştirme 2. istiare etkinlik Aşağıdaki şiirde altı çizili bölümlerdeki sanatları yazalım. Sonbahar Fani ömür biter, bir uzun sonbahar olur. Teslim olunca vadesi gelmiş zevaline, Yaprak, çiçek ve kuş dağılır, tarumar olur. Benzer cihana gelmeden evvelki hâline. Mevsim boyunca kendini hissettirir veda; Artık bu dağdağayla uğuldar deniz ve dağ. Yaprak nasıl düşerse akıp kaybolan suya ... Ruh öyle yollanır uyanılmaz bir uykuya: Dünyanın ufku gözlere gittikçe tar olur. Duymaz bu anda taş gibi kalbinde bir sızı; Her gün sürüklenip yaşamak ruha bar olur. Fark etmez anne toprak ölüm maceramızı. İnsan duyar yerin dile gelmiş sükûtunu; Bir başka musikiye geçiş farz eder bunu. istiare 81 teşbih Yahya Kemal BEYATLI 181 182 183 etkinlik Aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili kelimeleri; gerçek, mecaz, terim oluşlarına göre “G”, “M” ve “T” harfleri yazarak belirtelim. 1. Bizim takım, dişli rakibini maçın son dakikalarında attığı golle yendi. M 2. Şiirlerinde, kafiye, redif, ölçü gibi biçimsel unsurlarla ahengi yakalıyor. T 3. Yükseklik arttıkça soluk alıp vermek güçleşiyor, basınç ve soğuyan hava tırmanışımızı G yavaşlatıyor. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcükleri soyutlar için “Y”; somutlar için “M” harfi yazarak sınıflandıralım. Gerçek bir tanedir; doğru ise sayısızdır, dünyadaki kişi sayısınca doğru vardır. Y Y M Sabahın erken saatlerinde odama dolan kuş sesleri ile uyandım. Y M M Yoksulluk bu mahalleyi çepeçevre kuşatmış, çocukları, anneleri çaresiz bırakmıştı. Y M M etkinlik Aşağıdaki cümlelerde ya da dizelerde hangi mecaz çeşidinin görüldüğünü yazalım. Sessizlik dökülüyor bir yerde yaprak yaprak Büyülenmiş bir ceylan gibi bakıyor zaman / istiare / teşbih Bir Rumeli türküsü kanat çırptı gümüş vazolarda / istiare Her şey akar; su, tarih, yıldız, insan ve fikir / istiare Anadolu susuyor ama hep dik tutuyor başını / ad aktarması Hişşt, dedi badem ağacı, bak bu tarafa / intak Güvercinler de kederli kentlerin sokaklarında / teşhis Hiç acele etme! Yarın sabaha bitirirsin yemeğini / kinaye Aşağıdaki kelimeleri cümlelerde dört farklı anlamda kullanalım. say – 1. Dedemi herkes sayar. 2. Bunu saymam, yine gelin. tanı – 1. Bu küçük ülkeyi henüz tanıyan olmadı. 2. Seni tanımak isterim. 3. Yüze kadar sayıyor. 3. Beni tanımadı bile! 4. Öfkeden ağzına geleni saydı. 4. Ona bir fırsat tanıyalım. soru 82 184 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ Konu Değerlendirme Testi - 1 190 1. Afla€›daki cümlelerin hangisinde mecaz anlaml› 5. I. Çok heyecanlı bir maç, tribünler ayakta. ifade yoktur? II. Birkaç güzel film bu hafta vizyona giriyor. A) Bak›fllar› sönük, yüzü solgundu; onu hiç böyle görmemifltim. III. Genç oyuncu, eğitim almak üzere ABD’ye gitti. B) Gözüm üstünüzde, bir hatan›z› görürsem affetmem. IV. Bütün marketi almışsın, artık bir ay alışverişe gerek yok. C) Çok mesafeli davran›yor, beni hat›rlamad› galiba. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde ad aktarması yapılmıştır? D)Niye bizim iflimizi a€›rdan al›yorsunuz, acelemiz oldu€unu söylemifltik. A) I. ve II. E) Hava ayd›nlan›r ayd›nlanmaz ifle bafllayal›m, akflama ancak bitiririz. B) I. ve III. D) II. ve III. C) I. ve IV. E) III. ve V. 2. Deniz ve mehtap sordular seni, neredesin? 6. Yeşil pencereden bir gül at bana Işıklarla dolsun kalbimin içi Geldim işte mevsim gibi kapına Gözlerimde bulut saçlarımda çiğ dizesinde afla€›dakilerin hangisi vard›r? A) Kiflilefltirme B) Teflbih C) Tariz D) Mecaz-› Mürsel E) Dolaylama 3. Koyu karanl›k, ürkütücü gölgeler hâlinde ›ss›z I II III sokaklar boyunca evlerin, a€açlar›n üzerine çökmüfltü, tuhaf sesler bu ürkütücülü€ü daha da IV art›r›yordu. V B) II. C) III. D) IV. Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak Ben aşkımla bahar getirdim sana Tozlu yollarından geçtiğim uzak İklimden şarkılar getirdim sana Bu dizelerle ilgili; I. “Çiğ” kelimesi istiarelidir. II. “Işıklarla” kelimesi mecaz anlamlıdır. III. İkinci dörtlüğün ilk dizesinde teşbih yapılmıştır. IV. “şarkılar” kelimesi, ad aktarmasına örnektir. yargılarının hangileri yanlıştır? A) Yalnız II. Bu cümledeki numaralanm›fl kelimelerin hangisi mecaz anlaml›d›r? A) I. B) Yalnız IV. D) II. ve III. C) I. ve II. E) III. ve IV. E) V. 4. Aşağıdaki dizelerin hangisinde istiare vardır? 7. Aşağıdakilerin hangisinde ötekilerden farklı bir A) açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın anlam özelliği vardır? A)Anılarım, film şeridi gibi gözümün önünden geçti. B) gökyüzü temiz ve parlak işte kol kola girmiş en mesut günlerimiz B) Aslan yürekli dayım, her ortamda hakkı savunurdu. C) elimden gelen bu ben iki kişiyim çoğalmak neyse ne azalmak zor C) Ninemin pamuk elleriyle saçlarımı okşayışı çok hoşuma giderdi. D) uykusuzum fena hâlde, sokaktayım karanlık bastırdı mı bozuluyorum D) Denizi çok sever, saatlerce balık gibi yüzer. E)mevsimidir artık erken kararır sular E) Böyle yetenekli kalemler her gün yetişmiyor bu ülkede. 83 Anlam İlişkilerine Göre Kelimeler 191 192 Aşağıda verilenler hakkında sınıfımızda arkadaşlarımızla konuşalım. “Da€ bana Bahçe sana ba€ bana De€me zincir kâr etmez Zülfün teli ba€ bana” Bu manide alt› çizili kelimelerin anlamlar› ayn› m›d›r? Tart›flal›m. “Kentimizin sorunlar›yla titizlikle ilgileni- yor, bunlar›n hepsini çözmeye çal›fl›yoruz.” cümlesini, farkl› kelimelerle ama anlam›n› de€ifltirmeden yeniden söylemeye çal›flal›m. Her kelimeye, ayn› anlamda ama farkl› seslerden oluflan bir karfl›l›k bulabildiniz mi? “Her fleye gülen bu flirin çocuk, son zamanlarda durduk yere a€lar olmufltu.” cümlesinde alt› çizili kelimeler aras›nda bir anlam iliflkisi var m›, aç›klayal›m. Şimdi Okuma Zamanı Demiryolu Hikâyecileri Ülkenin büyük flehirlere uzak bir da€ bafl› kasabas›nda, bir demiryolu istasyonunda çal›flan üç hikâyeciydik. ‹stasyon binas›na bitiflik yan yana üç kulübemiz vard›. Ben, genç yahudi, bir de genç kad›n. Seyyar hikâye sat›c›l›€› yap›yorduk. ‹flimiz pek parlak say›lmazd› çünkü istasyonumuza tren çok seyrek u€ruyordu. Ayr›ca, yaln›z posta trenlerinin geldi€i günler iyi ifl yapt›€›m›z söylenemezdi. Ö€leden sonra gelen posta trenlerinde daha çok elma, ayran ve sucuk-ekmek sat›l›rd›. Bu saatlerde genellikle biz hikâyeciler uyurduk. Böylece gece için de dinlenmifl olurduk çünkü bizim bütün ümidimiz, gece yar›s›ndan sonra geçen tek eksprese ba€l›yd›. Öteki seyyar sat›c›lar bu saatlerde uyan›p gelemezlerdi ço€u zaman. Bizim de (hikâyeciler) uyuyarak gece ekspresini kaç›rd›€›m›z olurdu. Oysa istasyon flefiyle de aram›z iyiydi fakat nedense genellikle bizi uyand›rmay› ihmal ediyordu istasyonun bu tek memuru. Ona da hak veriyorduk bir bak›ma: Makasç›l›k yap›yordu, telgraflara bak›yordu, bütün iflaretleri düzenliyordu; trenlere bilet satmak, kap›lar› açmak, kapamak. Bütün ifller tek bir adam›n üzerindeydi. Ona yaranmak için s›k s›k bedava hikâyeler veriyorduk; gene de bizi uyand›rmay› unutuyordu bazen. Ço€u zaman, kendili€imizden uyanmak zorundayd›k. Bütün gün de hikâye yazd›€›m›z düflünülürse, bunun pek kolay bir ifl olmad›€› ortadayd›. Evet, ö€leden sonralar› uyuyorduk; ama genellikle akflamüzeri ilham geliyordu ve gecenin geç saatlerine kadar yakam›z› b›rakm›yordu. Bu `yakam›z› b›rakm›yordu’ sözüyle alay ediyordu istasyonun flefi. Biz de böyle anlarda, onun tek bafl›na çal›flt›€›n›, her ifle tek bafl›na yetiflemeyece€ini unutarak fliddetle elefltiriyorduk onu: ‹stasyon flefli€i odas›na bitiflik kulübelerimize kadar zahmet edemez miydi ekspresin geldi€i s›ralar? Ayn› ifl yerinde çal›flan memurlar say›l›rd›k bir bak›ma. Üstelik baz› geceler, yeme€i bile unutarak elle yazd›€›m›z hikâyeleri, istasyon flefinin odas›ndaki tek daktiloda temize çekiyorduk. Hikâyecili€e ilk ben bafllad›€›m için daktilo yazarken ilk s›ray› bana veriyorlard› arkadafllar›m. Fakat ben s›ram› genellikle genç yahudiye veriyordum. ➥ 84 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 193 194 Şimdi Okuma Zamanı Bu zay›f ve hastal›kl› genç yahudiyi çok seviyordum. Evet, bir bak›ma demiryolu idaresinin memurlar› say›l›rd›k: kulübelerimiz de istasyon binas› için ayr›lan alana kurulmufltu, üstelik hepsi bir örnekti ve istasyon binas› ile ayn› mimarî özellikleri tafl›yordu. ‹stasyon flefi gülerek, “memur hikâyeciler” diyordu bize. Sonra o bitip tükenmez tart›flma bafll›yordu. Hay›r biz memur konumu içinde düflünülemezdik. Bir kere parça bafl›na ücret al›yorduk. Ayr›ca bu ücret, ekspres yolcular› taraf›ndan ödendi€i için resmi bir ödeme say›lmazd›. Siz esnaf hikâyecilersiniz, diyordu istasyon flefi bize. Asl›nda ben memur ya da esnaf olarak nitelendirilmek istemiyordum; biz sanatç›yd›k. Ayr›cal› bir durumda olmal›yd›k. Ne var ki ayran, elma ve sucuk-ekmek sat›c›lar›n›n uyan›k oldu€u gecelerde birbirimizi iterek yolculara mallar›m›z› be€endirmeye çal›fl›rken `ayr›cal› bir durumda’ oldu€umuz söylenemezdi. Biz de öteki sat›c›lar kadar ba€›r›yorduk mal›m›z› satmak için. Tabii genç yahudinin pek sesi ç›km›yordu; genç kad›n da yiyecek sat›c›lar›yla perona inen yolcular aras›nda s›k›fl›p kal›yordu. Zaten satacak çok mal›m›z da yoktu. ‹stasyon flefinin köhne daktilosunda her hikâyeden ancak bir iki kopya ç›karabiliyorduk. Son kopyalar da oldukça silikti, bunlara pek al›c› bulam›yorduk. Hikâyeler bir iki kere sat›lmad› m› eskiyor, onlara müflteri bulmak güçlefliyordu. Çünkü güncel konular› iflleyen hikâyeler yaz›yorduk ve bir iki günlük modas› geçmifl hikâyeleri uzatt›€›m›z zaman yolcular yüzlerini buruflturarak, “Bunlar› biliyoruz, yeni fleyler yok mu?” diyerek bayat hikâyelerimizi surat›m›za f›rlat›yorlard›. O zaman da elma ve ayran sat›c›lar›na kapt›r›yorduk s›ram›z›. Baflka güçlüklerimiz de vard›: Tren her zaman bizim kulübelerin önünde durmuyordu. Birinci perona ço€u zaman yük vagonlar›n› yaklaflt›r›yordu istasyon flefi. Bu yüzden ekspres, ikinci hatta, üçüncü perona (bunlara `peron’ denirse) yanaflmak zorunda kal›yordu. Yiyecek sat›c›lar› bu durumu daha önceden ö€rendikleri için, treni oralarda bekliyorlard›. Biz hep son dakikada uyand›€›m›z için, uyku sersemi ço€u kere önce yük vagonlar›na çarp›yorduk telaflla. Sonra vagonlar›n çevresini dolaflmak, raylar›n aras›ndan gece karanl›€›nda dikkatlice geçmek gerekiyordu. O€uz ATAY ➥ etkinlik “Demiryolu Hikâyecileri” adlı metinde kırmızı yazılmış aşağıdaki sözlerin anlamını karşılayacak yeni kelimeler yazalım. (Bağlamdaki anlamlarını dikkate alalım.) 1. şehir → kent 7. seyrek → nadiren 2. kasaba → ilçe 8. zaman → vakit 3. hikâyeci → → çoğunlukla 4. bina → yapı → parasız 5. bitişik → yapışık 6. parlak → iyi öykücü 9. genellikle 10. bedava 11. alay etmek → 12. tek başına → dalga geçmek yalnız Bulduğumuz karşılıklardan bu sözlerle tümüyle aynı anlamda olmayanlar var mı? Evet var. Bunlar yakın anlamlı. Örneğin “genellikle - çoğunlukla,” “kasaba-ilçe”, “bitişik-yapışık,” alay etmek-dalga geçmek” kelimeleri arasında küçük anlam farkları bulunuyor. ➥ 85 195 196 etkinlik Okuduğumuz metinde turuncu yazılmış sözlerin karşılarına, onların tam tersi anlama gelecek kelimeler yazalım. (Bağlamdaki anlamlarını dikkate alalım.) → şişman 12. inen → çıkan 2. hastalıklı → sağlıklı 13. yok → var nefret etmek 14. silik → belirgin farklı 15. güçleşmek → kolaylaşmak 1. zayıf 3. sevmek → 4. bir örnek → 5. gülerek → ağlayarak 16. modası geçmiş → popüler 6. almak → vermek 17. yüzlerini buruşturarak → beğenerek 7. uyanık → uykuda 18. yeni → eski 8. gece → gündüz 19. önünde → arkasında 9. iterek → çekerek 20. yanaşmak → uzaklaşmak 21. önceden → sonradan 10. satmak → almak 11. genç → yaşlı 22. karanlığında → aydınlığında etkinlik → Bin asker aynı anda at bindi. → Kısmetindir gezdiren yer yer seni. Arşa çıksan akıbet yer yer seni. Yukarıdaki altı çizili sözcüklerin anlamlarını yazalım. bin → bin → 1000 yer yer → diyar diyar yer → yeryüzü, toprak yer → yemek fiili sürmek, ata binmek Siz de bu örneklerdeki gibi yazılışları aynı, anlamları farklı kelimeler bularak birkaçını yazın. Öğrenci cevapları geçerli 86 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ Sözcükler Arası Anlam İlişkileri 197 1. Efl Anlaml›l›k (Anlamdafll›k) Afla€›daki kelimeler efl anlaml›d›r: Medeniyet ulaflmam›fl yerler var. kimi zaman - Bundan yirmi y›l önceydi. s›nav - imtihan misafir - konuk araç - vas›ta sars›nt› - zelzele yoksul - fakir Eflyalar›na neden k›ymet vermiyorsun? Bu cümlelerdeki alt› çizili kelimelerin yerlerine s›ras›yla uygarl›k - sene - de€er kelimelerini getirebiliriz ve cümlelerin anlam› de€iflmez. Bu örneklerde oldu€u gibi yaz›l›fl ve okunufllar› farklı, anlamlar› aynı kelimelere efl anlaml› (anlamdafl) kelimelere deniyor. Efl anlaml› kelimelerin biri genellikle yabanc› kökenlidir. Burada dikkat edilmesi gereken, kelimenin ba€lamdaki anlam›d›r; kimi zaman kelimeler efl anlaml› oldu€u hâlde biri ba€lama uygun düflmez ve yer de€iflmeleri mümkün olmaz. Özellikle deyimlerde, kal›plaflm›fl söz öbeklerinde böyledir. bazen Yak›n anlaml›l›k, yaz›l›fllar› farkl› kelimelerin anlamca birbirine yak›n olmas›n› anlat›r. Böyle kelimeler birinin anlam›n› tam olarak karfl›lamamakla birlikte anlamca birbirine çok benzer: konuflmak - söylemek - demek bakmak - seyretmek - görmek küsmek üzüntü - soru 198 k›r›lmak tasa - incinmek keder video 2. Z›t (Karfl›t) Anlaml›l›k 3. Efl Seslilik (Sestefllik) Bunu duydu€uma çok sevindim. Dinlendin mi bu sabah? cümlelerindeki alt› çizili kelimeleri “üzülmek-yorulmak ” kelimeleriyle de€ifltirirsek, cümleler tam tersi bir anlam kazan›r. Anlamca birbirinin tersini ifade eden kelimeler karfl›t anlaml›d›r. Karfl›t anlaml›l›k, kelimelerle s›n›rl› olmayabilir; zaman zaman kavramsal düzeyde bir karfl›tl›k söz konusu olur. Ayr›ca kelimenin ba€lamdaki anlam›na göre karfl›t anlaml›s› da de€iflecektir. Sorular› do€ru çözmüflsün. Bana do€ruyu söyle. ‹lk cümlede “do€ru” kelimesinin z›t anlaml›s›“ ”; ikincideyse “ yalan ” d›r. yanl›fl Neden kondun a bülbül. Kap›mdaki asmaya Ben yârimden vazgeçmem Götürseler asmaya Bu metindeki yaz›l›fl› ayn› olan “asmaya” kelimeleri farkl› anlamdad›r: ‹lki üzüm bitkisi, ikincisi asmak eylemi. Bu manideki gibi yaz›l›fl› ayn›, anlam› farkl› kelimeler sestefltir. Bülbül güle gül dedi. Gül gülmedi gitti. İçinde sesteş kelime bulunan iki cümle yazın. Bir kelimenin olumsuzu onun karşıt anlamlısı değildir. Örneğin “gelmek” kelimesinin karşıtı “ gelmemek ” değil, “ gitmek ” tir. 87 Öğrenci cevapları geçerli. etkinlik 199 200 Şimdi Okuma Zamanı Asfalt Yol –Bir köy ö€retmeninin notlar›ndan– ‹stasyondan kalk›p vilayet merkezine giden kamyon, iki saat kadar sarst›ktan sonra, beni gidece€im köye ayr›lan yolun bafl›nda b›rakt›. ‹ki ad›m bile atacak hâlim yoktu. Çantam› yan›ma koyarak, kenarlar›ndan otlar f›rlayan bir tafl›n üstüne oturdum. Kafamdaki u€ultuyu dinlemeye bafllad›m. ‹çi tozla kar›fl›k ter kokan kamyon dünyan›n bu en bozuk yolunda bizi birbirimize vura vura sersem etmiflti. Birdenbire duraklamalar, bir çukura yuvarlan›r gibi sars›nt›lar, bana nerede oldu€umu bile unutturmufl ve beni karanl›k bir rüya dünyas›na atm›flt›. fiimdi oturdu€um tafl›n üzerinde bu rüyadan silkinmeye çal›fl›yordum. Gidece€im köyü floför göstermiflti. Buras› oturdu€um yerden yar›m saat kadar uzakta, külrengi bir kerpiç y›€›n› idi. Bir kenarda ince ince yükselen yine kül- rengi birkaç kavak, orada, ufac›k da olsa, bir su bulundu€unu anlat›yordu. Belki bir saat oturdu€um yerde kald›ktan sonra yavaflça ve sallanarak do€ruldum. Küçük çantam› yerden al›p yürümeye bafllad›m. Kendim köylü oldu€um ve bizim köylülerimizi iyi tan›d›€›m için içimde yabanc› bir yere gidiyorum hissi yoktu. ‹lk vazifemde muvaffak olaca€›ma emindim. Akflam olmaya bafllam›flt›. Köye yaklafl›nca ortal›€› büsbütün bir k›z›ll›k kaplad›. K›rm›z› bir deniz gibi parlay›p k›m›ldayan bu bir kar›fl boyundaki kuru bozk›r otlar›n›n üzerinde upuzun gölgem yat›yor ve gölgemin bafl›, ileride, aralar›ndan yer yer çekirgeler f›rlayan bu otlar›n aras›nda kayboluyordu. Sabahattin ALİ ➥ etkinlik Bu metinde geçen aşağıdaki kelimelerin eş, zıt veya yakın anlamlılarını yazalım. Kelimeler Eş anlam Yakın anlam Zıt anlam bırakmak başlamak bozuk birdenbire silkinmek göstermek şoför his küçük vazife muvaffak olmak emin yatmak ileride indirmek – – aniden uyanmak – – duygu ufak görev başarmak – – – koymak harekete geçmek – çabucak – işaret etmek kaptan – önemsiz – galip gelmek güvenli uzanmak uzakta başlamak / almak... bitirmek düzgün usul usul – – – – büyük – başaramamak şüpheli kalkmak-dikilmek geride 88 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 201 202 etkinlik Aşağıdaki cümlelerin doğru olanlarını D, yanlış olanlarını Y ile gösterelim. 1. Türkçede yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları farklı kelimeler vardır; bunlara sesteş adı verilir. D 2. “Yol, kilometrelerce uzayıp gidiyordu.” cümlesinde sesteş kelime yoktur. Y 3. Her kelimenin karşıt anlamlısı vardır. Y 4. “Getirmek” ve “taşımak” fiilleri eş anlamlı olarak kullanılabilir. D 5. Eş anlamlı kelimeler, bir cümlede, genellikle, birbirinin yerine kullanılabilir ve cümlenin D anlamı değişmez. 6. “Görmek” kelimesinin zıt anlamlısı “görmemek”tir. Y 7. “Olanlara kimse bir anlam veremedi.” cümlesinde sesteş kelime yoktur. D 8. Bir kelimenin eş anlamlısını, bağlamdaki anlamından haraketle belirlemek doğrudur. D etkinlik Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun ifadelerle dolduralım. “Mat, soluk, cansız, sönük” kelimeleri yakın anlamlıdır . “Sandalyenin çürük ayakları yüzünden düştüm." cümlesindeki "çürük" kelimesinin zıt anlamlısı sağlam kelimesidir. “Aklından geçenleri üstü kapalı anlatmaya çalışıyorsun.” cümlesindeki altı çizili sözle “ açık olmadan ” sözü yakın anlamlıdır. “Bütün olasılıkları değerlendiriyoruz.” cümlesindeki “olasılık” kelimesi Türkçede her kelimenin zıt anlamlısı ihtimal ile eş anlamlıdır. yoktur. Örneğin “öğrenci, uçak, su” kelimeleri böyledir. “Bu kalabalık yer hiç bana göre değil.” cümlesindeki altı çizili kelime yerine tenha kelimesi yazılırsa cümle tam tersi bir anlam kazanır. Türkçede bazı kelimelerin aynı harflerden oluştuğu ancak farklı bir anlam taşıdığı görülür. Bunlar eş sesli olarak adlandırılır. 89 Kelimelerde Anlam Değişmeleri 203 204 Dilin temel özelliklerinden birisi durmadan de€iflmesidir. Bu de€iflikliklerin elbette sebepleri vard›r ama konumuz gere€i bu sebepler üzerinde de€il de€iflikliklerin nas›l oldu€u üzerinde duraca€›z. Dildeki de€iflimin kelimelerle ilgili boyutu, bir kelimenin ifade etti€i anlam›n de€iflmesidir. Örne€in “yavuz” kelimesi eskiden “kötü” anlam›ndayken bugün “güçlü” anlam›nda kullan›lmaktad›r. Kelimenin daha olumlu bir anlam kazand›€› söylenebilir. Bu tarz anlam de€iflmesi anlam iyileflmesi olarak adland›r›l›r. Öte yandan “canavar” kelimesinin anlam› tam tersi biçimde de€iflmifltir. Eskiden “canl›, mahluk” anlam›nda kullan›lan kelime, bugün “y›rt›c›, vahfli hayvan, korkunç yarat›k ” anlam›ndad›r. Böyle anlam de€iflimlerine anlam kötüleflmesi denir. “Baya€›” kelimesi de bu çeflit bir anlam de€iflimine u€ram›flt›r: “önceki” anlam›nda olan kelime, bugün, “ de€ersiz, basit ” anlam›nda kullan›lmaktad›r. Şimdi, biraz daha ayrıntılara bakalım. “Emek” kelimesinin eski metinlerdeki “›zd›rap, eziyet” anlam›ndan uzaklafl›p “bir ifl için gösterilen çaba, özen” anlamlar›na gelmesi de anlam iyileflmesine örnektir. Şimdi Okuma Zamanı *** Anlam bilimci G. Stern, kelimelerdeki anlam de€iflmelerini sebeplerine ve görevlerine göre flöyle sın›fland›r›r: Dil olgusu: Değişmeyenler a) Dil d›fl› de€iflmeler, b) Dil içi de€iflmeler. Bunlar› aç›klayal›m: 1) Dil Dışı Değişmeler Dil d›fl› de€iflmelerde isim bir de€iflikli€e u€ramaz, isimlendirilen fley yani”nesne” de€iflikli€e u€rar; bu ad›n de€il nesnenin de€iflmesidir. Bu anlam de€iflmesini somut olarak flöyle gösterebiliriz: Dil dışı olgu: Değişenler [araba] kelimesinin sesi ARABA araba /araba/ kelimesinin anlamı Ayn› de€iflimi soyut olarak flöyle formüllefltirebiliriz: KELİME Dil dışı anlam değişmesi Anlam 1 Nesne 1 Anlam 2 Nesne 2 Ses 1 90 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 205 206 2) Dil İçi Değişmeler BENZERLİK YOLUYLA ANLAM DEĞİŞMESİ A) Benzerlik ‹lişkisiyle Anlam Değişmeleri YAPRAK kelimesi Ses 1: Anlam 1: Nesne Yaprak 1 Ses 1: DEĞİŞMİYOR Anlam 2: Yaprak I Yaprak 2 DEĞİŞİYOR Yaprak II Defter yapra€›n› a€aç yapra€›na benzeterek ona “yaprak” diyen ilk kifli asl›nda güzel bir istiare yapm›flt›. Sonra bu istiare, kullan›la kullan›la ka€›t dedi€imiz nesnenin ikinci bir ad› oldu. Böylece “yaprak” kelimesinin, do€uflu istiare yoluyla da olmufl olsa, ikinci bir hakiki anlam› ortaya ç›kt›. Bu dil hadisesi, benzerlik yoluyla anlam de€iflmesinin bir örne€idir. Benzerlik iliflkisiyle anlam de€iflmesini flöyle bir tablo ile gösterebiliriz: Di€er bir örnek: AYAK kelimesi Ses 1: Anlam 1: Nesne Ayak 1 Ses 1: DEĞİŞMİYOR Anlam 2: Ayak 2 DEĞİŞİYOR B) Bitişiklik İlişkisiyle Anlam Değişmeleri Bu Örnekte Ortaya Çıkan Dil Olgularını Gözleyelim! ÖR: Osmanl›lar, devlet dairesine zamanla “kalem” ad›n› verdiler: KELİMENİN SESİ (GÖSTEREN) Devlet Dairesi Kalem 1. OLGUYA SÖZLÜK B‹L‹M‹ AÇISINDAN BAKALIM: YEN‹ B‹R KEL‹ME DO⁄DU: DEVLET DA‹RES‹ = KALEM! Yeni Kelime! 2. OLGUYA B‹R‹NC‹ KEL‹MEDEN YOLA ÇIKARAK BAKALIM: “DEVLET DA‹RES‹” KEL‹MES‹N‹N B‹R “Efi ANLAMLI”SI DO⁄DU: KALEM Kalem İLİŞKİ TÜRÜ: BİTİŞİKLİK 3. OLGUYA ‹K‹NC‹ KEL‹MEDEN YOLA ÇIKARAK BAKALIM: “KALEM” KEL‹MES‹N‹N B‹R “Efi SESL‹”S‹ DO⁄DU. KELİMENİN ANLAMI (GÖSTERİLEN) 4. OLGUYA ET‹MOLOJ‹K GEL‹fi‹M AÇISINDAN BAKALIM: “KALEM” KEL‹MES‹, BU SÜREC‹N BAfiINDA “ÇOK ANLAMLI”DIR, SÜREC‹N SONUNDA ‹SE “Efi SESL‹”D‹R. 91 207 208 Bu de€iflim süreci flöyle gösterilebilir: Bir kelime, önce çok anlaml›, daha sonra efl sesli hâle gelir. Çok anlaml›l›k ile efl seslilik, ayn› varl›€a önce tay, sonra at dememize çok benzer. (Bütün efl sesliler böyle bir sürece ba€l› de€ildir. Bu süreç, eflseslili€in sebeplerinden sadece birisidir.): Çok anlamlılık Eş seslilik “Devlet dairesi, kalem-1, kalem-2” kelimeleri aras›nda ortaya ç›kan ses ve anlam hadiselerinin ad›, yola ç›kt›€›n›z yahut hareket etti€iniz a)Kelimeye göre (hangi kelimeden yola çıkıyorsunuz?) b)Bilim dal›na göre (hangi bilim dal›na göre de€erlendiriyorsunuz?) farkl› olacakt›r. ‹lgi çekici de€il mi? Kelimelerdeki ses ve anlam de€iflmelerini anlamak ve do€ru adland›rmak istiyorsan›z her an dört fleyi ayn› anda birlikte göz önünde bulundurunuz: Bunlar: Kelime 1. Kelimenin sesi (gösteren) 2. Kelimenin anlam› (gösterilen) Sonuç: Ses ve anlam de€iflmelerini tespit ederken bu olgular›n birbirine ne kadar ba€l› oldu€unu asla gözden uzak tutmamak gerekir: Kelimelerde Ses ve Anlam Değişmelerinin Genel Sınıflandırması: 3. ‹liflkili olan di€er kelime yahut kelimeler (efl sesli, efl anlaml›) 4. Nesne (gönderge) ‘dir. BİR KELİMEDEN DİĞER KELİMEYE: TRANSFERLER Kelime, iki fleyden oluflur: SES AKTARMASI KELİME [SES] Benzerlik ilişkisiyle YAPRAK Bitişiklik ilişkisiyle ANLAM AKTARMASI Benzerlik ilişkisiyle Bitişiklik ilişkisiyle “ANLAM” istiare Ullmann, dilsel yenileflmeden do€an de€iflimleri ad aktar›m› ve anlam aktar›m› bafll›klar› alt›nda toplam›flt›r. Her iki aktarma da iki tür psikolojik ça€r›fl›ma dayanarak ortaya ç›kar. Bu ça€r›fl›mlar, benzerlik ve bitiflikliktir. Benzerlik ve bitifliklik, Belâgat gelene€imizdeki istiare ve mürsel mecaz edebî sanatlar›na tekâbül eder. ‹stiare, BENZERL‹K iliflkisine, mürsel mecaz B‹T‹fi‹KL‹K iliflkisine dayan›r. Ullmann, iki kelime aras›ndaki bu ses ve anlam al›flverifllerini flöyle s›n›fland›r›r: mürsel mecaz ‹stiare ve mürsel mecaz, görüldü€ü gibi, sadece birer edebî sanat de€ildir, anlam de€iflmelerinin iki temel, evrensel biçimidir. Anlam de€iflmelerinin büyük bir bölümü bu iki edebî sanat› birbirinden ay›ran benzerlik ve bitifliklik prensiplerine dayanmaktad›r. Anlam de€iflmelerini inceleyecek olanlar›n asl›nda oldukça güç olan bu edebî sanatlar› iyice kavram›fl olmalar› gerekmektedir. Üslûp incelemesi hevesi içinde olanlar›n da ifle buradan bafllamalar›nda yarar vard›r. *** Bu bölümün anlatımı, Prof. Dr. Rıza Filizok’un “Kelimelerde Anlam Değişmeleri” adlı yazısı kısaltılarak yapılmıştır. 92 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 209 210 etkinlik Metinden hareketle siz de “dil dışı değişimler”e örnekler vermeyi deneyin. “lamba, uçak, telefon” Bu kelimelerin anlattığı nesneler değişikliğe uğramıştır. Benzerlik yoluyla anlam değişmesinin nasıl olduğunu açıklayalım, metinden örnek verelim. Defter yaprağının ağaç yaprağına benzetilerek kalıcı hâle gelmesi. Benzetme yolu ile bir kelime, başka bir kavramı daha karşılar hâle gelir. Okuduğumuz parçada “kalem” kelimesinin anlam değişim süreci anlatılmıştır. Bu süreci birkaç cümle ile anlatalım. Başlangıçta “devlet daireleri” “kalem” diye adlandırılıyordu. Yani çok anlamlılık söz konusu idi. Sonra yazma aracı da böyle canlandırıldı. Artık “kalem” iki farklı anlama geliyordu. Yani eşsesli idi. etkinlik “Yetiştirmek” fiilini aşağıda verilen anlamlarıyla birer cümlede kullanalım. Birini gitmekte olan bir şeye ulaştırmak: Onu istasyona yetiştirebilmek için çok hızlı sürdüm arabayı. Vaktinde hazır olmasını sağlamak: Merak etme, elbiseni yetiştireceğim. Üretmek, büyütmek: İki yıldır bu arazide enginar yetiştiriyorum. Söylenmemesi gereken bir şeyi hemen söylemek (mecaz): Olan biteni ne de çabuk yetiştirmişsin, bravo!. Çocuğun gelişip büyümesine özen göstermek (mecaz): Ben sizi ne yokluklar, ne mücadelelerle yetiştirdim. 93 211 212 etkinlik Aşağıdaki cümlelerin doğru olanlarını D, yanlış olanlarını Y ile gösterelim. 1. Ben arkadaşını tanımam, alacağımı senden isterim.” cümlesinde “tanımak” fiili D “sorumlu bilmek” anlamında kullanılmıştır. 2. “Bu sözlerle onu sınadığımı anlamakta gecikmedi.” cümlesinde “sınamak” kelimesi D “denemek” le eş anlamlıdır. 3. “Ben de bunu akıllıca bulmuştum.” cümlesinde “bulmak” fiili “seçmek” anlamındadır. Y Aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerin anlamlarını yazalım. Puslu havaya yoğun bir kükürt kokusu sinmiş. Anlamı: Çok belirgin Sanat adamı ağır bir sorumluluk yüklenmiştir. Anlamı: Önemli, anlamlı ve güç Bütün konuları yüzeysel ele alıyorsun. Anlamı: Ayrıntısız, derine inmeden Bu ufuksuzluk sizi bir yere götürmez. Anlamı: Dar görüşlü olma etkinlik Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri uygun ifadelerle dolduralım. Bir kelimenin zaman içinde eski anlamından farklı bir anlamda kullanılmaya başlanmasına değişmesi anlam denir. Anlam daralması , bir kelimenin bazı anlamlarını yitirmesi iken yeni anlamlar kazanmasıdır. Bir kelimenin birden fazla anlamı bulunmasına çok anlamlılık anlam gelişmesi , denir. “Hatun” kelimesinin “beylerin hanımı, hanımefendi” anlamından uzaklaşarak bugün “kadın” anlamında kullanıması anlam değişmesine bir örnektir. “Kol” kelimesinin yalnızca bir organ adı olarak kullanılırken bir de “alan, bölüm” anlamına gelmesi anlam genişlemesine örnektir. Bir kelimenin eskiden kötü, çirkin kavramları ifade ederken daha hoş, olumlu anlamları karşılar duruma gelmesi anlam iyileşmesi olarak adlandırılır. 94 213 217 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ Konu Değerlendirme Testi - 2 1. 3. Afla€›daki cümlelerin hangisinde “ay›rmak” keli- I. Kimimiz yorgun, kimimiz durgun, kimimiz isyankâr Ac› gerçek bu, ömrümüz bir su, içiyor y›llar mesi ba€lamda “saklamak” anlam›nda kullanılmıştır? II. Baksam bir uzakl›k var hangi yana Hangi eflyaya dönsem bofl bir ayna A) Kalabal›€›n aras›nda ne iflin vard›, seni bir türlü ay›ramad›m. III. Ne siyah eylemifl bu nâsiyeyi Saç›m› bembeyaz eden baht›m B) Kötü niyetli kimseler, bu iki güzel insan› ay›rd›. IV.Gurbet ademden kara hasret ölümden ac› Ne zaman tükenecek bu yollar arabac› V. Sen bir rüya geceleyin gündüzün Sen bir ya€mur ince hazin Yukar›da numaralanm›fl cümlelerin hangilerinde karfl›t anlaml› kelimeler bir arada kullan›lm›flt›r? A) I. ve II. B) I. ve IV. D) III. ve V. C) Ürünümüzün bir k›sm›n› gelecek y›l›n tohumlar› olsun diye ay›r›yoruz. D)Meyvelerin çürük, ezilmifl olanlar›n› bir kenara ay›rd›m. E) Giymedi€im eflyalar›m› ay›rd›m, ihtiyac› olan birine verdim. C) II. ve III. E) IV. ve V. 4. I. Hava öyle s›cakt› ki yol uzad›kça uzad›. II. Genifl bir avludaki ziyafet çok kalabal›kt›. III. Komflular› gürültüden rahats›z oluyormufl. IV. Korkmufltu, birdenbire yüz ifadesi de€iflti. Yukar›daki numaralanm›fl cümlelerin hangilerinde sestefli olan bir kelime kullan›lmam›flt›r? A) I. ve II. 2. Hoflgörüsüz insan baflkalar›n›n da kendi gibi I düflünmesini, kendi gibi yaflamas›n›, kendi inançlar›n›n baflkalar› taraf›ndan paylafl›lmas›n› isteyen insand›r. Yafll›, gencin her dedi€ine, II her yapt›€›na karfl› ç›kar. Neden? Çünkü alışkan III l›klar›n› de€ifltirmekten, k›rk y›ld›r ayn› flekilde yapt›klar›n›n art›k kendisine ayak ba€› olaca€›ndan korkar. Korku, hoflgörüsüzlü€ü; IV hoflgörüsüzlük de korkuyu tetikler. V B) I. ve III. D) II. ve III. C) I. ve IV. E) III. ve IV. 5. Afla€›dakilerin hangisinde karfl›t kavramlar bir arada kullan›lm›flt›r? A)Geliflmeleri yak›ndan izliyoruz, herhangi bir terslik ç›kmayacak. Bu parçadaki numaralanm›fl sözlerle ilgili olarak afla€›dakilerin hangisi yanl›flt›r? B)Elimizdeki veriler, önümüzdeki alt› ay›n çok daha iyi geçece€ini gösteriyor. A) I – Mecaz anlaml›d›r. B) II – Karfl›t anlaml› kelimelerdir. C)Ülkemizin kaynaklar›n› de€erlendirmek için bafllatt›€›m›z giriflimler, meyvelerini veriyor. C)III – “Onaylamamak, reddetmek” anlam›nda bir deyimdir. D)Sorunlar›n kayna€›na inmeden bunlara çözüm bulmam›z mümkün de€il. D) IV – “Engel, köstek olmak” anlam›nda bir deyimdir. E)Haz›rl›klar›m›z› tamamlay›nca bas›nla yeni projelerimizi paylaflaca€›z. E) V – Ba€lamda, “harekete geçirmek” anlamında kullanılmıştır. 95 Kelime Grupları 218 219 Kelimeler, tek bafllar›na bir varl›€›, durumu, olay› vb. anlatabildi€i gibi baflka kelimelerle bir arada kullan›larak da çeflitli anlamlar› karfl›layabilir. Kelimelerin öbekleflerek kullan›lmas›n›n nedeni, dilin anlam alan›n› geniflletme , anlam› daha kuvvetle karfl›layabilme iste€idir. Afla€›daki şemada kelime gruplar›n›n genel özelliklerini gösterelim. En az iki kelimeden oluşur. Çeşitli kurallarla oluşur. Anlamları, genişleterek, güçlendirip pekiştirerek karşılar. KELİME GRUPLARI Unsurları yer değiştirebilir, bunlar arasına kelimeler girebilir. Cümlede tek kelime gibi (sıfat, isim, zarf...) görev yapar. Ana unsur grubun sonundadır. Sonlardaki çekim eki diğer kelimelerle ilişkilerini sağlar. Kelime gruplar› flunlard›r: 1. Deyimler 8. ‹sim-fiil grubu 2. Tekrar grubu 9. S›fat-fiil grubu 3. Tamlamalar 10. Zarf-fiil grubu 4. Ba€lama grubu 11. Birleflik fiiller 5. Edat grubu 12. Say› grubu 6. Ünlem grubu 13. Aitlik grubu 7. Unvan grubu 1. Deyimler: Nabza göre flerbet verdiğiniz için herkesle iyi geçiniyorsunuz. Çocuklar›n o hâlini hat›rlad›kça hâlâ burnumun dire€i s›zlar. ‹flimizi bozmak için elinden geleni ard›na koymad› . Bu cümlelerdeki renkli yaz›lm›fl söz gruplar›nda flu özellikleri görüyoruz: • Birbirinden farkl› kip ve kifli ekleriyle çekimlen- mifllerdir . • Mecaz anlaml›d›rlar ve kal›plaflm›fllard›r; bunlarda herhangi bir kelimeyi de€ifltirmek mümkün de€ildir . • Bir konuyu, durumu, olay› daha etkili anlatmak için kullan›lm›fllard›r . Sayd›€›m›z bu özellikler deyimlere aittir. Dilin, kal›plaflm›fl, mecazl› söz gruplar›d›r deyimler; bu özellikler hemen hepsinde görülür. Gözü vitrinde duran yeni model bir bilgisayara tak›ld›. cümlesinde “gözü tak›lmak” deyiminin kelimeleri aras›na baflka sözcükler girdi€ini görüyoruz. Zaman zaman deyimler böyle kullan›labiliyor. etkinlik 96 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 220 221 etkinlik İçimden geçenleri söylemekten çekiniyordum. Buluttan nem kapan tabiatını bildiğim için iki arada bir derede kalmıştım. Beni yanlış anlar diye ödüm kopuyordu, kaş yaparken göz çıkarmak istemiyordum. Amacım ona yol göstermek, sıkıntılarından biraz olsun kurtulması için elinden tutmaktı. Sonunda gözümü kararttım ama hâlâ açık konuşamıyordum. Benim kem küm ettiğimi görünce: “Haydi ama, lafı ağzında geveleme, ne söyleyeceksen söyle. Sen benim en iyi dostumsun.” dedi. Bu metinde geçen deyimleri ve anlamlarını yazalım. Deyimler 1. İçinden geçmek 2. Buluttan nem kapmak 3. İki arada bir derede kalmak 4. Ödü kopmak 5. Kaş yaparken göz çıkarmak 6. Yol göstermek 7. Elinden tutmak 8. Gözünü karartmak 9. Kemküm etmek 10. Lafı ağzında gevelemek Anlamları Düşünmek, inanmak Herşeyden tedirgin olmak, hassaslık Kararsızlık, ne yapacağını bilememek Çok korkmak İyi bir şey için uğraşırken kötü bir şeye sebep olmak Fikir vererek yardımcı olmak Yardım etmek Her şeyi göze alarak harekete geçmek Bir türlü açıkça söyleyememek Açık konuşamamak 2. Tekrar Grubu (‹kileme) Bafl›m›z› sokacak iyi kötü bir evimiz var. Uflaya puflaya merdivenleri ç›k›yordu. Anlad›m ki içten içe bana k›r›lm›fl. c) Biri anlaml›, di€eri anlams›z iki kelimeyle → konu komflu , çal› ç›rp› , y›rt›k p›rt›k… Bu cümlelerdeki renkli yaz›lm›fl kelime gruplar›na ikileme deniyor. ‹kilemeler anlam› güçlendirip pekiştirmek amac›yla çeflitli kurallarla oluflturulmufltur. Dikkat edersek örneklerdeki ikilemeler, kendilerini oluflturan kelimelerin özellikleri bak›m›ndan birbirine benzemiyor. fiimdi ikilemelerin oluflum yollar› üzerinde dural›m: ç) Her ikisi de anlams›z kelimelerle → p›l› p›rt›, ›v›r z›v›r, abur cubur… d) Karfl›t anlaml› kelimelerle → er geç, düfle kalka, ileri geri… e) Yans›ma kelimelerle → horul horul, fl›r›l fl›r›l, ahlaya vahlaya… a) Ayn› sözcü€ün tekrar›yla → yavafl yavafl , kana kana , uslu uslu… f) mi soru edat›yla → s›cak m› s›cak , a€›r m› a€›r , s›ska m› s›ska… b) Yak›n anlaml› kelimelerle → börek çörek , sorgu sual , do€ru dürüst… g) Kelimelerden birinde m sesi kullan›larak → para mara , ev mev , çanta manta… 97 222 223 3. Tamlamalar Kentin sokaklar› yavafl yavafl boflald›. ‹nsan sesleri k›s›ld›, hayatlar duvarlar›n arkas›na çekildi. Sokak lambalar› yanarken kepenkler indi, televizyonlar aç›ld›, çatal kafl›k flak›rt›lar› pencerelerden d›flar› taflt›. Mutlu aileler sofra başında sohbete başladı. Bu cümlelerde renkli yaz›lm›fl kelime gruplar›n›n kimi bak›mlardan birbirlerine benzedi€ini fark edebildik mi? Bunlar› birbirinden ne anlamca ne biçimce ay›rmak mümkün de€il, anlam› ancak bütün olarak sa€layabiliyorlar. İşte tamlamalar, böyle anlamca ve biçimce bir araya gelmiş yani öbekleşmiş en az iki kelimeden oluşan yapılardır, kelime gruplarıdır . Tamlamalar İsim Tamlamaları Sıfat Tamlamaları Belirtili isim tamlaması Belirtisiz isim tamlaması Takısız isim tamlaması Zincirleme isim tamlaması Tamlamaların, isimle veya sıfatla kurulmuş olma, iyelik eki alma veya almama vb. durumlarına göre çeşitli türleri vardır. Temel tamlama türleri şunlardır: Belirtili-Belirtisiz İsim Tamlaması Birkaç örnek: İsim tamlamaları en az iki ismin belli kurallarla anlamca ve biçimce gruplanması ile oluşmuştur. Şimdi bu belli kurallardan söz edelim. Sonbahar mevsimi , hüzün rengidir. (n)›n tamlayan (ilgi eki) (s)› tamlanan (iyelik ek. biri) Bu şema, belirtili isim tamlamalarını Tamlayan öge, ilgi ekini alırken iyelik eklerinden birini alır. anlatır. tamlanan Öte yandan isim tamlamas›n›n tamlayan ögesinde ilgi (tamlayan) eki bulunmuyorsa tamlama, belirtisiz isim tamlamas› d›r. tamlayan b. siz isim tam. Günler daha bir a€›r akar, yüreklerin ›fl›lt›s› azd›r. b. li isim tam. fiairin derdi , fliirdir. Bunun ötesi onu ba€lamaz. b. li isim tam. b. li isim tam. Edebiyat dünyas›, kederli bir gün yafl›yor; b. siz isim tam. yazar›n ölümü herkese büyük bir üzüntü yaşattı. b. li isim tam. Şemaya bakalım. x b. siz isim tam. (s)› tamlanan (3. kişi iyelik eki) 98 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 224 226 Zincirleme İsim Tamlaması ‹sim tamlamalar›, belirtili ve belirtisiz isim tamlamalar› ile s›n›rl› de€ildir. ‹ki isim tamlamas›n›n bir araya gelmesiyle oluflmufl zincirleme isim tamlamalar› da vard›r: Çok farklı zincirleme isim tamlamalar› yap›labilir; tek koşul, en az iki isim tamlamasının birbirine bağlanmasıdır. köy okulunun s›n›flar›n›n baz›lar› 1442443 1444244443 b. siz isim tam. flehrin havas›n›n kirlili€i (köy okulu) b.li isim tam. b.li isim tam. (şehrin havası) (havanın kirliliği) b. li isim tam. (sınıfların bazıları) çocuk edebiyat› dizisi 14243 123 b. siz isim tam. b. siz isim tam. (çocuk edebiyatı) (edebiyat dizisi) hava kirlili€inin sonuçlar› okulumuzun temsilci seçimi 1244444443 b. li isim tam. 14243 (okulumuzun seçimi) b.siz isim tam. b.li isim tam. (hava kirliliği) (kirliliğin sonuçları) b. siz isim tam. (temsilci seçimi) soru Takısız İsim Tamlaması Sıfat Tamlaması İsim tamlamasıdır; tamlayan, tamlananın neyden yapıldığını veya neye benzediğini ifade eder. İki ögesi de tamlama eklerini almaz. Şöyle: ‹sim tamlamalar›ndan farkl›, kendine özgü kurallar› olan bir tamlama türü de s›fat tamlamas›d›r. x tamlayan x tamlanan gümüş tepsi → Tamlayan tamlananın neyden yapıldığını anlatıyor. isim soylu kelime (zamir/isim) 1442443 tamlanan fiekilden de anlafl›laca€› üzere s›fat tamlamalar›n›n tamlayan› s›fat, tamlanan› isimdir. Tamlayanlar› ilgi ekini, tamlananlar› da iyelik ekini almaz. tahta dolap → Tamlayan tamlananın neyden yapıldığını anlatıyor. tilki adam → “tilki (gibi) adam” benzerlik ilişkisi) ölü deniz → “ölü (gibi) deniz” benzerlik ilişkisi) Afla€›daki cümlelerdeki alt› çizili kelime gruplar› birer s›fat tamlamas›d›r. A€›r ad›mlarla çocuklara do€ru yürürdü. Az önce nefleyle oynayan çocuklar, birdenbire âdeta tafl kesildi. Bu huysuz ihtiyardan ölesiye korktuklar› belliydi. Yüzlerce y›ll›k sokak, bu yang›ndan, harabeye dönmüştü. ahşap evler → Tamlayan tamlananın neyden yapıldığını anlatıyor.) altın yüzük → Tamlayan tamlananın neyden yapıldığını anlatıyor. top sakal isim soylu kelime (sıfat) 1442443 tamlayan → “top (gibi) sakal” benzerlik ilişkisi Birkaç kifliydik sadece, ama kocaman yüreklerimiz vard›. etkinlik 99 227 228 Tamlamalarla ‹lgili Özellikler 1. Tamlamalar, cümlenin herhangi bir ögesi olabilir. 5. Belirtili isim tamlamalar›n›n tamlayan› düflebilir. Geldi€imiz yer güzel bir lokantaydı. özne Ifl›klar›n› hemen söndürün. (salonun ›fl›klar›nı) yüklem (s›fat tamlamas›) Kararl›l›€›m ifle yaram›flt›. ( benim kararl›l›€›m ) ( s›fat tamlamas› ) 6. Belirtili isim tamlamalar›nda, kimi zaman, tamlayan ekinin (-›n) yerini, ismin ayr›lma hâli ekinin (-den) tuttu€u görülür. 2. Zamirlerle, edatlarla da isim tamlamas› kurulabilir. onun gibisi , senin bilgilerin, kimin nesi … 3. 1. kifli zamirleri isim tamlamas›n›n tamlayan› olduklar›nda “-›n” de€il “-›m” ekini al›r. bizim iflimiz, benim kayg›lar›m 4. Belirtili isim tamlamalar›n›n tamlanan› yer de€ifltirebilir. afla€›dakilerden hangisi (-in) tamlayan› ile siyah , uzun t.yan Geldi geçti ömrüm benim → benim ömrüm odan›n Sonunda kaybetmek var bu yolun → bu yolun sonu t.yan 8. S›fat tamlamalar› ve isim tamlamalar›n›n bir arada kullan›ld›€› tamlamalar vard›r. Bunlar birçok farkl› flekilde karfl›m›za ç›kabilir. Afla€›daki örnekler bunlarla ilgili. sıfat ceket t.yan t.nan pencereleri ve kap›s› t.yan kitab›n çizgili gömleğimin düğmesi → Tamlayanı sıfat tamlaması olan sıfat tam. belirtili isim tamlaması toprak rengi / elbise → Tamlayanı belirtisiz isim tamlaması olan sıfat b.siz isim tam. isim tamlaması (-in) 7. Bir tamlaman›n, tamlayan› ve / veya tamlanan› birden fazla olabilir. … b.li isim tam. ö€rencilerden birkaç› t.nan t.nan bafl› da sonu da t.nan t.nan 9. Ad tamlamalar›n›n tamlayan› ile tamlanan› aras›nda çeflitli anlam iliflkileri kurulmufl olabilir. a) Tamlayan tamlanan›n niteli€ini gösterir: anne sevgisi, kan k›rm›z›s› b) Tamlayan tamlanan›n neyle ilgili oldu€unu gösterir: sel felaketi, uçak bileti … c) Tamlayan tamlanan›n neyden yap›ld›€›n› gösterir: portakal suyu, limon kolonyas› … d) Tamlayan tamlanan›n neye benzedi€ini gösterir: sigara böre€i, parmak üzümü yolculuğumuzun / son günü → Tamlayanı ile tamlananı arasına b.li isim tam. sıfat girmiş belirtili isim tamlaması e) Tamlayan tamlanan›n nedenini belirtir: kalın / ödev dosyası → Tamlananı belirtisiz isim Amasya elmas›, sıfat b.siz isim tam. tamlaması olan sıfat tamlaması … … matematik korkusu, s›nav stresi… f) Tamlayan tamlanan›n ortaya ç›kt›€› yeri gösterir: Çorum leblebisi … g) Tamlayan, kifli ad›ysa o kifliye ait buluflu, eseri belirtebilir: Newton Kanunu, Naima tarihi … 100 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 229 230 Şimdi Okuma Zamanı Semaver (...) Mesutlar› çok az bir mahallenin çocuklar› de€il miydiler? Anas›n›n çocu€undan, çocu€un anas›ndan baflka gelirleri var m›yd›? Yemek odas›na kucak kuca€a geçtiler. Odan›n içini k›zarm›fl bir ekmek kokusu doldurmufltu. Semaver, ne güzel kaynard›! Ali semaveri, içinde ne ›st›rap, ne grev, ne de kaza olan bir fabrikaya benzetirdi. Ondan yaln›z koku, buhar ve sabah›n saadeti istihsal edilirdi.Sabahleyin Ali’nin bir semaver, bir de fabrikan›n önünde bekleyen salep gü€ümü hofluna giderdi. Sonra sesler. Hal›c›o€lu’ndaki askeri mektebin borazan›, fabrikan›n uzun ve bütün Haliç’i ç›nlatan düdü€ü, onda arzular uyand›r›r, arzular söndürürdü. Demek ki, Ali’miz biraz flairce idi. Büyük de€irmende bir elektrik amelesi için hassasiyet, Haliç’te büyük transatlantikler sokmaya benzerse de, biz, Ali, Mehmet, Hasan, biraz böyleyizdir. Hepimizin gönlünde bir aslan yatar. ni her öpüflte, böyle bir defa yalanmay› âdet etmiflti. Evin küçük bahçesindeki saks›lar›n içinde fesle€enler vard›. Ali birkaç fesle€en yapra€›n› parmaklar›yla ezerek avuçlar›n› koklaya koklaya uzaklaflt›. Ali annesinin elini öptü. Sonra flekerli bir fley yemifl gibi dudaklar›n› yalad›. Annesi gülüyordu. O annesi- Sait Faik Abasıyanık Sabah serin, Haliç sisli idi. Arkadafllar›n› sandal iskelesinde buldu; hepsi de dinç delikanl›lard›. Befl kifli Hal›c›o€lu’na geçtiler. Ali, bütün gün zevkle, h›rsla, ifltiyakla çal›flacak. Fakat arkadafllar›ndan üstün görünmek istemeden. Onun için dürüst, gösteriflsiz iflleyecek. Yoksa iflinin fiyakas›n› da ö€renmifltir. Onun ustas› ‹stanbul’da bir tek elektrikçi idi. Bir Alman’d›. Ali’yi çok severdi. ‹flinin dalaveresini, numaras›n› da ö€retmiflti. Kendi kadar usta ve becerikli olanlardan daha üstün görünmenin esrar› çeviklikte, acelede, afla€› yukar› sporda, yani gençlikte idi. (...) ➥ etkinlik “Semaver” adlı metinden, zincirleme, belirtili ve belirtisiz isim tamlamaları ile sıfat tamlamalarına örnekler bulup bunları aşağıdaki tabloya yazalım. Tamlayan Tamlanan Tamlamanın Türü Mahallenin çocukları belirtili isim tamlaması yemek odası belirtisiz isim tamlaması kızarmış bir ekmek kokusu belirtisiz isim tamlaması sabahın saadeti belirtili isim tamlaması fabrikanın önü belirtili isim tamlaması salep güğümü belirtisiz isim tamlaması büyük değirmen sıfat tamlaması hepimizin gönlü belirtili isim tamlaması beş kişi sıfat tamlaması bütün gün sıfat tamlaması onun ustası belirtili isim tamlaması ➥ 101 231 232 etkinlik “Semaver” adlı metinde geçen tekrar gruplarını bulup aşağıya yazalım. → kucak kucağa → koklaya koklaya → aşağı yukarı Aşağıda verilen tekrar gruplarının oluşum şekillerini yazalım. Tekrar grubu kıtır kıtır güçlü kuvvetli gümbür gümbür alt üst sıkı fıkı bitmek tükenmek eğri büğrü akıl fikir apar topar gide gele sora sora para mara Oluşum Şekli yansıma kelimeler ile eş anlamlı aynı kelime tekrarı zıt anlamlı biri anlamlı biri anlamsız yakın anlamlı biri anlamlı biri anlamsız yakın anlamlı ikisi de anlamsız zıt anlamlı aynı kelimenin tekrarı biri anlamlı biri anlamsız (“m” ile) etkinlik Aşağıdaki tamlamaları örnekteki gibi ifade edelim. evin arka kapısı: tamlayanı ile tamlananı arasına sıfat girmiş belirtili isim tamlaması şiddetli depremin etkileri: tamlayanı sıfat almış belirtili isim tamlaması otobüs durağının önü: zincirleme isim tamlaması çalışkan çocuğun yüksek notları: tamlayanı ve tamlananı sıfat almış isim tamlaması üç yıllık çabanın sonucu: tamlayanı sıfat almış belirtili isim tamlaması sevdiğim kentin çıkarcı insanları: tamlayanı ile tamlananı sıfat almış isim tamlaması portakal rengi tokalar: tamlayanı belirtisiz isim tamlaması olan sıfat tamlaması etkili açılış konuşması: tamlananı belirtisiz isim tamlaması olan sıfat tamlaması elektrikli sobanın ısısı: tamlayanı sıfat tamlaması olan belirtili isim tamlaması reklam tabelasındaki tuhaf yazı: tamlayanı belirtisiz isim tamlaması olan sıfat tamlaması üçüncü romanın satışları: tamlayanı sıfat tamlaması olan belirtili isim tamlaması 102 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 233 234 4. Ba€lama Grubu Seni de arkadafl›n› da ifle alaca€›z. Birkaç örnek de siz yazın. Kitaplarla dergileri ayr› raflara yerlefltirdik. Öğrenci cevapları geçerli. Hem ailesi hem arkadafllar› oradayd›. Ya çay ya kahve içerim. Bu cümlelerdeki renkli yaz›lm›fl ba€laçlar›n isimleri ba€lad›€›n› fark etmifl olmal›y›z. Ba€lama gruplar› şöyle oluflur: ‹sim unsuru + ba€laç + isim unsuru Ba€lama gruplar› cümlelerde çeflitli görevlerde kullan›labilir: S›fat , zarf , isim . Fakat ama ve veya ya da yahut ancak de…de “Babam ve O€lum” filmini izledik. gerek… gerek ha…ha ya…ya Ne gazete ne kitap okuyor. ister…ister ne…ne kâh…kâh Çay›n yan›na pasta veya bisküvi alal›m. hem…hem ba€laçlar› Söylediklerini dinlemek ve not almak istiyorlar. ba€lama grubu kuran ba€laçlardand›r. Yoruldu€unu ve ara vermek istedi€ini söylüyor. 5. Edat Grubu Bu ifl, öncekiler kadar çabuk bitmeyecek. Edatlar isim soylu kelimelerle “edat grubu” oluflturur. ‹stedi€in gibi davranmakta serbestsin. ‹sim unsuru + Tecrübe kazanmak için sizinle çal›flmak istiyoruz. Bu cümlelerdeki renkli yaz›lm›fl kelimeler edatt›r. Edatlar tek bafl›na anlams›z olan ve sözleri, söz öbeklerini ba€lamak için kullan›lan kelimelerdir. + edat Birkaç örnek yazalım. Hiçbir zaman baflkalar›na göre davranmad›m. Türkçede, sanki çekim eki (gerekirse) öbekleflerek gibi kadar için Olanlar› bilmesine ra€men susmufl. sadece Sen gelene dek buralarda oyaland›m. de€in Edat gruplar›, cümlede farkl› görevler üstlenebilir. göre ancak yaln›z ile üzere dek karfl› ra€men dolay› do€ru önce kelimeleri edat olarak kullan›labilir. 103 235 237 6. Ünlem Grubu 7. Unvan Grubu Vah zavall› adam! Nas›l da ac› çekiyor. Mehmet A€a, Ayfle Saliha Han›m, Hamdi Bey, Ferhat Pafla… Aman Tanr›m! Bunlar da ne? Ünlem gruplar›, örneklerde görüldü€ü gibi ünlemlerin isim soylu kelimelerle birlikte kullan›lmas›yla oluflur: ünlem + isim unsuru Yukar›da sayd›klar›m›z, unvan grubudur. Unvan gruplar›, kifli ismi + unvan ismi / akrabal›k ismi yap›s›ndad›r. Birkaç örnek cümle yazalım. Emine ninenin yüzü hâlâ gözümün önünde. Hey çocuklar! fiule ablam, gözyafllar›n› tutamad›. Ah o güzel gençlik y›llar›! Bay›nd›r Han, at›n› h›zla sürdü. Bre adam! Bu cümlelerdeki renkli kısımlar da birer unvan grubudur. Birkaç örnek de siz yazın. Öğrenci cevapları geçerli Şimdi Okuma Zamanı Ses (…) Yol amelesinin çad›r› taraf›ndan gelen saz, ustaca çal›nan bir meyandan sonra, susar gibi oldu ve bir erkek sesi o zamana kadar duymad›€›m›z, fakat bize yabanc› da gelmeyen bir halk flark›s› söylemeye bafllad›: Döndüm daldan kopan kuru yapra€a Götür tozlar›m› burdan uza€a Seher yeli, da€›t beni, k›r beni; Yarin ç›plak aya€›na sür beni… Bu sefer ben de do€ruldum. Saz tekrar k›vrak bir ara na€mesine bafllad›€› hâlde, kula€›mda hâlâ deminki sesin ç›nlamalar› vard›. Arkadafl›m: “Bu ne?” demek ister gibi yüzüme bakt›. “Fevkalade!” diye m›r›ldand›m. Ses tekrar ve bütün vadiyi ç›nlat›rcas›na bafllad›: Ald›m saz› ç›kt›m gurbet görmeye, Dönüp yâre geldim yüzüm sürmeye, Ne lüzum var fluna, buna sormaya, Senden ayr› ne hâl oldum gör beni. Ömrümde bu kadar gür, tatl› bir erkek sesi dinlememifltim. Bir insan›n g›rtla€›ndan bu kadar mânâl› ve sar›c› seslerin nas›l ç›kabildi€ine hayret ediyordum. Arkadafl›m kalkt›, beni de kald›rd›. Amelenin çad›r›na do€ru yürümeye bafllad›k. Ovada, çad›r›n önünde, dört befl kifli oturmufllard›. Etraflar›nda kazma ve kürek serpilmifl duruyordu. Çad›r›n kap›s›na as›lm›fl bir fener salland›kça vadinin içine do€ru uzanan ve bafllar› karanl›kta kaybolan gölgeler belli belirsiz k›m›ldan›yorlard›. Yirmi yafl›ndan fazla göstermeyen bir delikanl› çad›r›n önünde, yan yatm›fl bir el arabas›n›n üstüne oturarak saz çal›yordu. Bafl› gö€süne yatm›fl ve gözleri yere dikilmifl oldu€u için çehresini tamamen görmeye imkan yoktu. Fenerin ayd›nlatt›€› aln› ter damlalar›yla kapl› idi. Saz›n›n uzun sap›, flafl›rt›c› bir süratle afla€› yukar› kayan parmaklar›n›n alt›nda, canl› bir mahluk gibi titriyordu. Tellere vuran sa€ eli, küçük fakat kendinden emin hareketler yap›yor, bu el saz›n gövdesine her yaklaflt›kça, insan, sanki, o tahta ile bu el aras›nda gizli, fakat çok mânâl› ve mühim bir konuflma oluyormufl zannediyordu. ➥ 104 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 238 239 etkinlik “Ses” adlı metinden, aşağıda belirtilen kelime gruplarına örnekler bulalım. O zamana kadar duymadığımız fakat bize yabancı gelmeyen bir halk şarkısı Ses, tekrar ve bütün vadiyi çınlatırcasına Bağlama grubu bu kadar mânâlı ve sarıcı seslerin kazma ve kürek vadinin içine doğru uzanan ve başları karanlıkta kaybolan susar gibi Edat grubu ister gibi amelenin çadırına doğru yere dikilmiş olduğu için etkinlik Aşağıdaki dizelerde geçen ünlem gruplarının altını çizelim. Gitme ey yolcu, beraber oturup ağlaşalım. Elemim bir yüreğin kârı değil, paylaşalım. (...) Mehmet Âkif Ersoy (...) Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim Af dilemeye geldim affa layık olmasam da Ey çağdaş Kudüs, (Meryem) Ey sırrını gönlünde taşıyan Mısır (Züleyha) Ey ipeklere yumuşaklık bağışlayan merhametin kalbi SevgiliÖyle dudak büküp hor gözle bakma En sevgiliBırak küçük dağlar yerinde dursun Ey sevgiliÇoktan unuturdum ben seni çoktan Uzatma dünya sürgünümü benim (...) Ah bu şarkıların gözü kör olsun. Sezai KARAKOÇ 105 Avni ANIL 240 241 etkinlik Aşağıdaki metinde geçen unvan gruplarının altını çizelim. (...) Çocukluk anılarının arasında pazar kahvaltılarımız nadide bir yerde durur. Bir aksilik olmadıkça, ki bu aksilikler babaannemi hâyli rahatsız ederdi, soframız on dört kişiydi. İlk Tarık amcamlar, yengem ve üç çocuğu gelirdi, amcam kapıdan, hep aynı ses tonuyla aynı cümleyi söyleyerek girerdi: –Ooo, Feriha Sultan, yine döktürmüşsün! Babaannemle keyifle sarılır, öpüşürlerdi. Tarık amcam, hemen balkona çıkar, Hasan dedeyi karşı balkonda görür görmez: – Hasan dayı, günaydın! Bak, her hafta biraz daha gençleşiyorsun, olmuyor; ben yaşlandım, derken Şule ablamın getirdiği yeni demlenmiş çaydan bir yudum alırdı. Tahsin amcam gelirdi sonra. Tarık amcamın aksine pek konuşmaz, beni ve Şule ablamı yanaklarımızdan öper, babannemin elini öpüp televizyonun karşısına otururdu. Hep en son gelen Tülay halam olurdu. Babannem, çayları koyarken telefon eder. – Haydi kızım, herkes seni bekliyor. Ne? Hâlâ kuaförde misin? Çık, çabuk gel, bırak süslenmeyi! Babannem böyle çıkışsa da halam ancak kahvaltının sonuna yetişir, babannem üsteledikçe: – Aman anne, ben zaten kaç lokma yiyeceğim ki, der onu iyice kızdırırdı. 8. ‹sim-Fiil Grubu Spora ara vermeyi hiç istemezdim. Kentte yaflaman›n zor yanları vard›r. Bu saatte kitap okumanın ayrı bir tadı var. Burada çal›flmak isterim. Etrafı seyretmek için kaleye çıktık. O y›llar› anlat›fl›n› unutam›yorum. Çocuk gibi a€lamamak için dudaklar›m› ›s›rd›m. Bu örneklere dikkat edersek isim-fiiller, isim soylu sözlerle öbekleflerek bir anlam bütünlü€ü oluflturuyor: “Kentte yaflaman›n zor yanlar›”, “Burada çal›flmak” ve “O y›llar› anlat›fl›n›” bu öbekler, isim-fiil grubudur. Bence, size düflen bu konuyu unutmakt›r. Ablam›n geliflini kutluyorduk. Bu cümlelerde geçen renkli bölümler isim-fiil gruplar›d›r. Demek ki isim-fiil gruplar› flöyle oluflur: isim unsuru + ‹sim-fiil grubu, isim-fiille kurulur. Peki, isim-fiil nedir, nas›l oluflur? Birkaç örnek de siz yazın. Öncelikle şunu bilelim: Fiillere getirilen “ -me , -ma , -mak , -mek , -›fl , -ifl , -ufl , -üfl ” ekleriyle isim-fiil türetilir: Öğrenci cevapları geçerli. fiil + -me / -mek / -ifl 106 isim-fiil KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 242 244 9. S›fat-Fiil Grubu Sokakta bulunan cüzdan polise teslim edildi. Şu örnekler de renkli bölümler isim-fiil grubudur: Yapraklar› dökülmüfl sardunyan›n topra€›n› de€ifltirdim. Bu konuya ilgi duyan Yeni yapt›rd›€›m›z Elleri k›r›las› adam çocu€u nas›l da h›rpal›yor! Sultanlara yarafl›r Sizler için harcad›€›m›z çaba bofla gitmedi. isim unsuru + binan›n tüm katlar› sat›ld›. bir edayla karfl›m›zda duruyordu. Bütün bu önlenemez Bu cümlelerde renkli yaz›lm›fl kelime gruplar› s›fat-fiil grubu olarak adland›r›l›r. Çünkü isimlerle öbekleflmifl s›fat-fiillerle kurulmufllard›r: s›fat-fiil herkesi bekliyoruz. geliflmeler, bizi zora sokuyor. Şimdi, siz de birkaç örnek yazmayı deneyin. Öğrenci cevapları geçerli. S›fat-fiiller, t›pk› isim-filler gibi, fiillere getirilen birtak›m özel eklerle türetilir. Bu ekler “ -an , -as› , -mez , -ar , -dik , -ecek , -mifl ” ekleri ve bunlar›n kal›n-ince flekilleridir. (“anas› mezar dikecekmifl” fleklinde flifreli olarak akl›m›zda tutabiliriz.) 10. Zarf-Fiil Grubu 11. Birleflik Fiil Grubu Paras› bitince bizi arar, demifltim. “Kelimede yap›” konusunda birleflik fiilleri ayr›nt›s›yla ele alm›flt›k. (Bu bölümü tekrar etmemiz faydal› olabilir.) Birleflik fiiller; yard›mc› eylemle kurulanlar , kurall›lar ve anlamca kaynaflm›fllar olarak grupland›r›l›yor. Böyle kelimeler birleflik fiil grubudur. Bizden ayr›lanlar› arkada b›rak›p yola devam ettik. Etraf›na bakmadan oradan uzaklaflt›. Bu cümlelerde renkli yaz›lm›fl bölümler, zarf-fiil grubudur. Bunlar›n zarf-fiillerle kuruldu€una dikkat edelim. Zarf-fiiller de t›pk› isim-fiil ve s›fat-fiiller gibi fiillerden birtak›m özel eklerle türetilirler. Bunlar, “ -›p , -›nca , -arak , -madan , -ken , -d›€›nda , -d›kça , -al› , -r…-maz , -as›ya , -a” ekleri ile bunlar›n ince flekilleridir. Demek ki zarf-fiil grubu flöyle yap›l›yor: isim unsuru + zarf-fiil fiimdi baflka örnekler verelim: Kitap okurken uyuyakalm›fl›m dün gece. Bu resmi görmeden karar vermemelisin. Ortam› tan›d›kça daha rahat çal›flaca€›m. Konuyu araflt›r›p beni bilgilendirin. 107 Örnekleri inceleyelim: Akl›ndan geçenleri söyleyiverdi. / kurall› birleflik fiil (tezlik) Heyecandan dilim tutuldu sanki. / anlamca kaymamış birleflik fiil Bu durumun olumsuz sonuçlar›ndan söz edelim. / yard›mc› eylemle kurulan birleflik fiil Kaçırdığı vapurun arkasından bakakaldı. / kurallı birleşik fiil (sürerlilik) Hastalanınca bir hafta eve hapsoldum. / yardımcı eylemle kurulan birleşik fiil 245 247 12. Say› Grubu Basamak düzeni içinde s›ralanm›fl say› adlar› say› grubudur. 13. Aitlik Grubu , Yetmifl bir y›l önce göç etmifller. Kitab›n on alt›nc› sayfas›nday›m henüz. Say› gruplar› flöyle olufluyor o hâlde: Büyük basamakl› say› + küçük basamakl› say› Bundan flunu anlamal›y›z: say› grubunda birinci unsur , ikinciden büyük olmal›d›r. Evin önündeki ç›nar a€ac›n›n dibine oturduk. Herkes iflin arkas›ndaki ismi merak ediyor. Her zamankinden alal›m. Bu örneklerde, renkli yaz›lm›fl söz öbeklerinde ortak bir özellik oldu€unu fark ettik mi? Hepsi -ki ekini alm›flt›r. Nitekim aitlik grubu, aitlik eki olan “-ki” ile oluflturulur. Şu örneklerde de aitlik grubu var. Yafll› adam›nki bofl bir çabayd›. Ankara-‹stanbul seferlerindeki art›fl dikkat çekiyor. yüz üç → say› grubu Hepimiz senin akl›ndaki soruyu merak ediyoruz. üç yüz → s›fat grubu Birkaç örnek de siz yazın. elli bin → s›fat grubu Öğrenci cevapları geçerli. bin yüz elli → say› grubu etkinlik Şimdi Okuma Zamanı Arabalar Beş Kuruşa (...) Büyücek bir otomobil, ma€azan›n önünde durdu; içinden süslü ve fliflmanca bir kad›nla sekiz dokuz yafllar›nda, beyaz bereli ve tozluklu, yumuflak lacivert paltolu bir çocuk indi. Beraberce ma€azaya girdiler. Biraz sonra çocuk iç vitrinleri seyrede seyrede d›flar› ç›kt›, soka€a indi ve oyuncaklar›n oldu€u köfleye bakmaya bafllad›. Tam bu s›rada küçük sat›c›n›n sesi iflitildi. -Arabalar befl kurufla!..Bafl›n› çevirip bakt›, sonra koflarak o tarafa gitti, siyah çarflafl› kad›n›n yan›ndaki çocu€un elini tutarak: -Aaa! dedi, sen burada araba m› sat›yorsun? Sat›c› bafl›n› kald›r›p bakt›. Hemen yüzü güldü, o da -Aaa- dedi ve ilave etti: Annem yaln›z gelemiyor, sonra ba€›ram›yor da… Onun için ben de geliyorum!.. Beyaz tozluklu çocuk, yün eldivenli ellerini paltosunun cebine sokarak küçük bir keseka€›d› ç›kard›, içinden bir badem ezmesi al›p a€z›na att›, bir tane de arkadafl›na verdi. A€z›n› fliflirerek sordu: -Derslere ne zaman çal›fl›yorsun?-Mektepten ç›k›nca… ‹ki saat filan çal›fl›yorum, dersleri yap›yorum. Ondan sonra buraya geliyoruz. Hem gece zaten çal›flamam ki. Gaz masraf› çok oluyor. -Bizim ö€retmeni gördün mü? fiimdi buradan geçti. -O benim araba satt›€›m› biliyor. Ve ileride birkaç çocukla bir kad›n›n geldi€ini görünce sözünü keserek ba€›rd›: -Arabalar befl kurufla!.. ‹kisi de el ele tutuflmufllard›. Çarflafl› kad›n hazin gözlerle bunlar› süzüyordu. Beyaz tozluklu çocuk hesap vazifesini yap›p yapmad›€›n› sordu: -Ben demin evde u€raflt›m, yapamad›m, gece beybabama soraca€›m, dedi. ➥ 108 KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ 248 249 Şimdi Okuma Zamanı (...) Fakat tam bu s›rada beyaz bereli, yumuflak lacivert paltolu, beyaz tozluklu çocu€un annesi ma€azadan ç›kt›, iki taraf›na bak›nd›. Ellerinde paket vard›. fioför koflarak onlar› ald› ve kendi yan›na yerlefltirdi. Kad›n köfleye do€ru bak›nca çocu€unu gördü ve ald›€› fleylerin keyfi ile gülümseyen yüzü birdenbire sertleflti. H›zl› ad›mlarla o tarafa yürüdü. Çocuk, annesinin böyle hiddetle kendisine do€ru geldi€ini görünce hemen susmufl, flaflk›n, fakat gülümseyen bir bak›flla gözlerini ona dikmiflti. Bir an hepsi birden k›m›ldamadan durdular. Küçük sat›c›n›n annesi bafl›n› kald›rm›fl, yuvarlan›r gibi gelen bu kürk mantolu ve y›lan derisi iskarpinli kad›na bak›yordu. Kad›n yaklafl›nca, hâlâ flaflk›n flaflk›n gülümseyen o€lunu bile€inden yakalad›: -Bu ne hâl, diye ba€›rd›. Kimlerle konufluyorsun? Ve öteki elindeki flemsiyeyi, elini hâlâ unutarak arkadafl›n›n avucunda b›rakan küçük sat›c›n›n omuzuna vurdu. Sonra hayk›rd›: -Pis, baksana, senin konuflabilece€in insan m› bu? Çocuklar›n kollar› birbirinden ayr›l›p afla€› sallan›verdi. Siyah çarflafl› kad›n duvar›n dibine büzülmüfltü ve küçük sat›c›n›n gözleri kolunun ac›s›ndan yaflla dolmufltu. Arkadafl›n›n gözündeki yafllar› gören çocuk, henüz birçok fleyleri ö€renmedi€i için, ruhundan f›flk›ran bir isyanla: - Anneci€im, dedi, o benim mektep arkadafl›m! Kad›n, yüzü k›pk›rm›z› kesilerek o€lunun sözünü kesti: -Ben yar›n mektebinize de telefon edece€im. Seni kendi seviyende olmayanlarla temas ettirmeyi gösteririm!..O€lunu kolundan çekti. Geride kalan küçük sat›c› ile anas›na, yerin dibine geçirmek ister gibi tahkir edici ve ezici bak›fllar atarak yürümeye bafllad›. O€lu hâlâ dönüp geri bak›yor ve yafll› gözlerini baflka taraflara çeviren arkadafl›n› görünce kendinin de gözleri yaflar›yordu. Küçük sat›c›, o titrek ve ince sesiyle ba€›r›yordu: -Befl kurufla… Arabalar befl kurufla!..Sabahattin AL‹ ➥ etkinlik “Arabalar Beş Kuruşa” adlı metinde geçen isim-fiil, sıfat-fiil ve zarf-fiil gruplarına belirtilen sayıda örnek bularak aşağıya yazalım. İsim-fiil grubu Sıfat-fiil grubu köşeye bakmaya oyuncakların olduğu temas ettirmeyi araba sattığımı yerin dibine geçirmek ince sesiyle bağırmaya Zarf-fiil grubu iç vitrinleri seyrede seyrede şaşkın şaşkın gülümseyen avucunda bırakan başını çevirip tutarak cebine sokarak “Arabalar Beş Kuruşa” adlı metinde geçen birleşik fiil ve aitlik gruplarına belirtilen sayıda örnekler yazalım. 1. 2. 3. 4. 5. Birleşik fiil grubu ilave etti çalışamam sallanıverdi sözünü kesti telefon edeceğim 109 Aitlik grubu yanımdaki çocuk gözündeki yaşlar 250 251 etkinlik Aşağıdaki cümlelerdeki tamlama gruplarını bularak altlarına türünü yazalım. 1. Babamın yanımızda olmadığı yıllarda, dayım bize kol kanat germiş, onun yokluğunu hissettirmemişti. sıfat tam. 2. İşini yapan herkes eninde sonunda başarılı olacaktır. b.li isim tam. sıfat tam. 3. Bu merkezde, çocukların yeteneklerini belirlemeye çalışıyoruz. sıfat tam. b.li isim tam. 4. Fıstık ağaçlarının gölgesinde dinlendik, hemen yanımızda gürül gürül bir dere akıyordu. zincirleme isim tam. sıfat tam. 5. Orman yangınında yaralanan itfaiyeciler hayati tehlikeyi atlatmış. sıfat tam. 6. Akşam olunca serinlik çöktü, büyük bir ateş yakıp başına toplandık. sıfat tam. 7. Eğitim hayatıma sık sık ara vermek zorunda kaldım babamın işleri nedeniyle. b.siz isim tam. b.li isim tam. 8. Ömrü boyunca rahat içinde yaşamış Kerim Bey, bir köy okuluna tayin edilmişti. sıfat tam. b.siz. isim tam. etkinlik Aşağıdaki cümlelerdeki kelime gruplarının altını çizelim ve türünü yazalım. Zarfı açarken elleri titriyordu. zarf-fiil grubu El birliği ederek işi bitirdik. zarf-fiil grubu Önündeki notu dikkatle okudu. tamlama gr. Art arda sıralandık, bir süre bekledik. tekrar gr. Güneş ışıkları bu saatte tehlikelidir. tamlama gr. tamlama gr. İşin aslını öğrenmeye çalışıyoruz. isim-fiil grubu Sanata ilgi duyan gençlere ulaşmalıyız. Sıfat-fiil grubu Yolculara tam on bir saat sonra ulaşıldı. sayı gr. Adresi bulmak hiç kolay olmadı. İsim-fiil grubu Eski eşyalarına çok değer veriyor. tamlama gr. Bu parka sık sık geliyor musunuz? tekrar gr. Vapur, düdük çalarak hareket etti. zarf-fiil gr. birleşik fiil gr. Bahar aylarının kendine has bir tadı var. tamlama gr. tamlama gr. Odanı daima düzenli tutmanı istiyorum. isim-fiil grubu Annenle sen de bizimle gelebilirsiniz. birleşik fiil gr. Hatırlıyorum da İsmail dede ne güzel masallar anlatırdı. unvan gr. 110 252 259 1. Kara gökler kül rengi bulutlarla kapan›k 5. Da€ da€ o güzel ses, bütün etraf› gezindi. I II Görmüfl ve geçirmifl, denizin kalbine sindi. III I II Evlerin bacas›n› kolluyor y›ld›r›mlar III ‹n cin uykuda yaln›z iki yoldafl uyan›k IV Biri benim biri de serseri kald›r›mlar V B) II. C) III. D) IV. E) V. 2. Afla€›dakilerin hangisinde alt› çizili bölüm bir kelime grubu de€ildir? A) Ayn› konu üzerinde yeniden konuflmayal›m. B) Ne yaz›k ki her fley a€›r aksak yürüyor. S›fat tamlaması Belirtili isim tamlamas› S›fat B) tamlaması Belirtisiz isim tamlaması Sıfat tamlamas› C) S›fat tamlaması Belirtisiz isim tamlaması Belirtili isim tamlamas› D) Belirtisiz isim tamlaması S›fat tamlaması Belirtili isim tamlamas› E) S›fat tamlaması S›fat tamlaması Sıfat tamlamas› C)Birileri kap›y› k›r›p içeri girmifl ve de€erli eflyalar› alm›fllar. D) Yolculuk için her fley haz›r, ne zaman gidiyoruz? tamlanan› yer de€ifltirmifl belirtili isim tamlamas› vard›r? E) Dondurma yiyince hasta olmufl, flimdi yat›yor. A) Ben, gurbet rüzgâr›n›n üfledi€i kam›fl›m Bir su bafl›nda, mahzun yapayaln›z kalm›fl›m 7.Afla€›dakilerin B) Ne varsa nak›fl nak›fl, tabiatta, maddede hangisinde tekrar grubu kullan›lmam›flt›r? Gözlerimdeki nurun aksi beyaz perdede A)Yaln›zl›k beni çepeçevre kuflatt›€›nda sen vard›n akl›mda. C) Su çekildi, göründü sanki zaman›n dibi Korkuyorum bu akflam k›yamet varm›fl gibi B) Çocuklar birbirlerini ite kaka dondurma almaya çal›fl›yordu. D) Fark› yok, mantarlaflm›fl kayadan derimin C) Bana için için k›r›ld›€›n› biliyorum ama kendimi affettirece€im. Yüzümde çizgi çizgi, imzas› kaderimin E) Ad›m›n o bahçeler her gün an›ld›€› yer A) S›fat tamlaması B)‹flten erken ç›kt›m, deniz kenar›nda yürüyüfl yapt›m. 3. Afla€›daki dizelerin hangisinde tamlayan› ve III A) Bu sorunun cevab›n› kimse bilmiyor. E) Orada içti€imiz ayran›n tad› hâlâ dama€›mda. II kelime grubu de€ildir? D) Buraya gelmesini en çok ben istedim. I 6. Afla€›dakilerin hangisinde alt› çizili bölüm bir C)Bazen sorumsuz insanlar gibi davran›yorum. Bu dizelerdeki alt› çizili tamlamalar›n türleri afla€›dakilerin hangisinde s›ras›yla verilmifltir? Bu dörtlükte numaralanm›fl tamlamalardan hangisi di€erlerinden farkl› türdedir? A) I. KELİME (SÖZCÜK) BİLGİSİ Konu Değerlendirme Testi - 3 D) O y›llarda s›k s›k yazl›k sinemaya giderdik, çok keyifli olurdu. O bahçeler, yalan›n bile yan›ld›€› yer E) Herkes bir yere gitmifl olmal›yd›, evde ses seda yoktu. 4. I. Bizim ihaleden çekilmemiz onlar›n ifline yarar. II. Pazar günü bile birçok dükkân aç›k. III. Ne yaz›k ki düşündüğümüzden yavafl ilerliyor. IV. Türkiye’nin güzelliklerini daha fazla tan›tmal›y›z. V.Hiçbirimizin s›navd›. Yukar›da numaralanm›fl cümlelerin hangisinin yüklemi bir kelime grubudur? A) I. ve II. yeterince haz›rlanmad›€› B) I. ve V. D) III. ve IV. 8. Afla€›daki cümlelerin hangisinde isim-fiil grubu kullan›lm›flt›r? A)Bu sözleriniz sizinle aram›zda görüfl ayr›l›€› bulundu€una iflaret ediyor. B) Herkes kaybolan çocuklar› aramak için seferber oldu. bir C) Köyde, içme suyuna kar›flan bir madde insanlar› zehirliyor. D)Üreticiden tüketiciye arac›s›z ulaflabilen bir yöntemi benimsiyoruz. C) II. ve III. E) Ayn› ürünü daha ucuza mal ederek uygun fiyatlara halk›m›za ulaflt›r›yoruz. E) IV. ve V. 111 Benim Sayfam 112