Raporlu İşçiye Ücret Ödenmesi Gerekir Mi? Okurumuz Yılmaz Taştan, "4857 sayılı İş Kanunu'muzun bazı maddelerine yeterince açıklık getirilmemesi nedeniyle zaman zaman uygulamalarda tereddütler oluşmaktadır. Nitekim 4857 sayılı İş Kanunu'muzun 48. ve 49. maddelerine de yeterince açıklık getirilmemiş olması nedeniyle tereddütler oluşmuştur. Madde 48'de yer alan "Hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilir. " hükmü nedeniyle, madde 49'da yer alan "Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere 46, 47 ve 48'inci maddenin birinci fıkrası hükümleri uygulanmaz. Ancak bunlardan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışanlara ayrıca çalıştığı her gün için bir günlük ücreti ödenir" hükmü nedeniyle uygulamada farklı görüşlere ve tereddütlere neden olmaktadır. Bazı uzmanlar; işçi ücretlerini "Aylık Ücret" ise bunu "Aylık Maktu Ücret" olarak değerlendirmekte ve işçinin raporlu olduğu sürede ücretinin ve sigorta priminin tam olarak ödenmesinin zorunlu olduğunu, SGK'dan alacağı geçici iş görmezlik ödeneğinin ise mükerrer ödeme olmaması için işçi ücretinden mahsup edilmesi gerektiğini belirtmekteler. (48. maddeye dayanarak) Hatta 49. maddeye dayanarak işçi ay içerisinde çeşitli nedenlerle çalışmasa dahi (ücretsiz izinli, devamsız, iki gün raporlu vb.) ücretinden kesinti yapılamayacağı görüşünü savunmaktadırlar. Bazı hukukçular ise ücretin, "bir emeğin karşılığı olmak zorunda olduğu" nun bir Anayasa maddesi hükmü olduğunu, dolayısı ile 49. madde de yer alan "Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere " ibaresinin iş sözleşmesinde yer alması durumunda uygulanabilir olduğu konusunda görüş belirtmekte, 48. madde için ise bir zorunluluk olmadığı görüşünü savunmaktadırlar. Oluşan bu tereddütlerin giderilmesi için değerli görüşlerinize ihtiyacımız bulunmaktadır. Çalışanların ücret türünün aylık olması nedeniyle çalışmadığı günler için (ücretsiz izinli, devamsız, iki gün raporlu vb.) ücretlerinin tam olarak ödenmesi zorunlumudur? 4857/48. maddeye göre geçici iş görmezlik ödeneğinin aylık ücretli işçilerin ücretinden mahsup edilebilmesi noktasında işverenin bir takdir yetkisi var mıdır? Yoksa hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilmesi ve sigorta primlerinin yatırılması zorunlumudur? İşveren raporlu işçiye iş görmezlik süresi içerisinde ücret ödemez ve iş görmezlik ödeneği miktarını aylık ücretinden mahsup etmez ve sigorta primi de yatırmaz ise her hangi bir teftiş esnasında idari pazara cezası ile karşı karşıya kalır mı?" diyor. Esasen uygulamada da en sıkıntılı konulardan birisine değinmiş okurumuz. Maktu ücret istisnai bir uygulamadır. İşçinin maktu ücret aldığı, TİS, iş sözleşmesi veya çalışma şartlarıyla belirlenmiş olması gereklidir. Burada karıştırılmaması gereken en önemli nokta, ücretin ayda bir kez ödenmesinin ayrı, maktu (kanundaki ifadeyle aylık ücretli) ücretin ayrı olduğudur. Ücretin ayda bir kez ödenmesi onu maktu hale getirmez. Maktu ücretten bahsedebilmek için, istisnai bir uygulama olduğundan, yukarıda belirtildiği gibi, TİS, iş sözleşmesi veya çalışma şartlarıyla belirlenmiş olması gereklidir. Maktu ücret alınıyorsa, işçiye ücreti her hâlükârda tam ücret ödenecektir; yani çalışmadığı günlere ilişkin bir kesinti yapılmayacaktır. Sadece iş göremezlik ödeneği alacaksa bu miktar mahsup edilecektir ki, mükerrerlik olmasın. İşverenin kesinti yapmaması hususu ise, İş Kanunu bakımından herhangi bir idari para cezasına bağlı kılınmamıştır. İş Kanunu uyarınca, hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneği aylık ücret alan işçilerin ücretlerinden mahsup edilebilir. Bu düzenleme hastalık nedeni ile çalışılmayan günlerde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin aylık ücretli işçilerin ücretlerinden mahsup edilebilmesi noktasında sadece işverene bir takdir yetkisi vermektedir. Açıkça belirtmek gerekir ki, işverenlerin işçilerin raporlu olduğu sürelerde ücret ödeyip ödemeyecekleri hususu sözleşmelerle veya toplu iş sözleşmeleriyle ya da işyeri uygulamalarıyla belirlenir. Bu yönde bir hüküm yoksa işverenlerin ne ilk iki gün için, ne de tüm istirahat süresince ücret ödeme ve sigortalı bildirme zorunluluğu yoktur. Ancak, işverenler isterse SGK'dan alınan istirahat parasını işçiden talep ederek işçisinin ücretlerini çalışmamalarına rağmen tam olarak ödeyebilirler. SGK'dan alınan istirahat parasının işverene iade edilerek ücretin tam olarak ödenmesi, geçici iş göremezlik ödeneği alan sigortalılara istirahatlı bulundukları devrede fark ücretlerin ödenmesi veya bu devrede Sosyal Güvenlik Kurumu'nca ödenen geçici iş göremezlik ödeneği dikkate alınmadan ücretlerin tam olarak ödenmesi durumunda mutlaka SSK priminin de kesilmesi ve istirahatlı sigortalının SGK'ya bildirimine devam edilmesi gerekmektedir. Yani, raporlu işçiye ücretinin ödenmesi durumunda sigorta primi de yatırılır. Maktu ücret olduğu halde hastalık nedeniyle ücret tam ödenmezse, "ücret ödeme" cezası tatbik edilebileceğini düşünüyorum. Çünkü, maktu ücret olarak yapılan bir sözleşme bağlayıcıdır. Hatta eksik ücret ödemek işçiye 4857/25/e "İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse" hükmüne göre işçiye haklı nedenle fesih hakkını verir. 10.02.2012 Resul KURT Dünya Gazetesi