İşçiyi İstifaya Zorlamak İçin Başka Yerde Görevlendirme Birden çok

advertisement
İşçiyi İstifaya Zorlamak İçin Başka Yerde Görevlendirme
Birden çok bölgede işyeri bulunan işverenlerin, çalışanlarını zaman zaman farklı işyerlerinde
görevlendirmeleri söz konusu olabilmektedir. Ancak bazen, işçinin istifaya zorlanması için
aynı işverene ait farklı bir bölgedeki diğer işyerinde görevlendirildiği görülmektedir. İşte bu
gibi durumlarda işçinin istifaya zorlanmasının işverenin yönetim hakkı çerçevesinde ele alınıp
alınmayacağı sorunu ortaya çıkmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu'nda işçilerin görevlendirilme şartları ile ilgili olarak çalışma
koşullarında değişikliği düzenleyen 22'nci maddede düzenlemeler yapılmıştır.
Buna göre; "İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel
yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında
esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle
uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen
değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşveren, İş Kanunu çerçevesinde geçici ya da daimi bir işyeri
değişikliği yapmak istediğinde bu hususu mutlaka yazılı olarak işçiye bildirmesi ve işçinin de
bu değişikliği altı işgünü içinde kabul ettiğini işverene bildirmesi gerekmektedir.
Yazılı olarak görevlendirme yapılmayan ya da yazılı olarak yapılmasına rağmen işçi
tarafından altı işgünü içinde kabul edildiği bildirilmeyen görevlendirmeler işçiyi bağlamaz.
İşverenin bu emir ve talimatının işçi tarafından yerine getirilmemesi doğruluk ve bağlılığa
aykırılık ya da işin ifa yükümlülüğünün yerine getirilmemesi olarak değerlendirilemez,
işveren tarafından geçerli veya haklı fesih nedeni yapılamaz.
Yine İş Kanunu'nun 22'nci maddesinin son fıkrasına göre "Taraflar aralarında anlaşarak
çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili
olarak yürürlüğe konulamaz." Denilmektedir. Buna göre taraflar iş sözleşmesinin kurulması
ya da devamı sırasında karşılıklı olarak anlaşarak her zaman çalışma koşullarını
değiştirebilirler.
Bu çerçevede işverenin çalışanlarını başka yerdeki işyerinde görevlendirebilmesi için
öncelikle bu hususta iş sözleşmesi ile nakil yetkisini almış olması gerekir. İş sözleşmesinin
kurulması aşamasında çalışma yeri, seyahat, görevlendirme ve nakil konularının net olarak
kararlaştırılarak sözleşmeye kaydedilmesi ya da sözleşmenin uygulanması sırasında bu
hususların sözleşmeye ek yapılarak belirlenmesi gerekir.
İş sözleşmesinden kaynaklanan görevlendirme ve nakil yetkisi, İşverenin "yönetim hakkı"
kapsamında değerlendirilmelidir. İşverenin yönetim hakkı, iyi niyet kuralları içinde "hakkın
kötüye kullanılmaması" şartıyla geçerlidir. Yani, işveren yönetim hakkını kullanırken objektif
iyiniyet kurallarına göre hareket etmelidir.
Bu değişiklik yetkisinin verilmesi sözleşme özgürlüğü kapsamında kalmakla birlikte işverene
kayıtsız şartsız bir yetki de vermemektedir. İşverenin değişiklik yetkisi "keyfîlik" kapsamına
girmemelidir. İşveren sırf işçisine zarar verme niyetiyle ya da işçisinin bazı haklarından
mahrum kalması amacıyla iş sözleşmesi ile aldığı nakil yetkisini kullanamaz.
Bu şekilde yapılan görevlendirmeler işçiyi bağlamaz. Ancak bu durumun işçi tarafından
kanıtlanması gerekir.
İşveren işçisini istifa etmeye zorlamak gibi bir amaçla, sırf iş sözleşmesinde nakil yetkisi var
diye onu dilediği yerde görevlendiremez. Böyle bir görevlendirme yaptığı takdirde işçinin bu
görevlendirmenin gereğini yapmaması halinde geçerli/haklı fesih şartları oluşmaz. Eğer bir
fesih yapılmış ise işveren bunun yasal sonuçları (işe iade ya da yasal hakların ödenmesi) ile
karşılaşabilir.
18.05.2012
Resul KURT
Dünya Gazetesi
Download