Yapılarda Gürültü Kontrolü ve

advertisement
Yapılarda Gürültü Kontrolü ve
Akustik Yalıtım
Gökhan Berkinen
Yüksek Mimar
ÖZET
Teknolojik gelişmeler sonucu toplum
yaşamında ortaya çıkan gürültü sorunu, son
yıllarda ülkemizdeki gelişmelere de paralel
olarak hızla önem kazanmıştır. Fizikselolarak
düzensiz,fizyolojik olarak ise istenmeyen ya
da insanı rahatsız eden sesler olarak tarif
edilebilen gürültünün kontrolaltına almması,
insan sağlığı, iş verimliliği, mahremiyet ve
konfor şartları açısından zorunlu olmaktadır.
Yapılarda gürültü kontrolü ve akustik konfor
şartlarının sağlanması için alınabilecek bir
dizi önlem bulunmaktadır. Ses kaynağının
yeri, cinsi, düzeyi ve mekanların kullanım
amaçlarına göre belirlenen hedefler gibi,
malzeme ve detay seçimini etkileyen pek çok
faktör mevcuttur.
ABSTRACT
Noise pollution has become one of the major
problems threatening our enviroment in
recent years. Noise which can be defined as
disturbing sounds has several effects on
human health, comfort, privacy and work
efficiency. Therefore it becomes necessaty
for society to take precautions in order to
avoid the negative effects of noise pollution.
Noise control includes a wide range of issues,
from avoiding hearing damage to limitting
annoyance caused by noise exposure. A
series of precautions can be taken in order
to provide noise control and acoustic
insulation. The parameters such as the type
of sound source, spatial properties and
required sound levels determine the design
criteria.
1. Giriş
Ülkemizde “Gürültü Kontrol Yönetmeliği”
11 Aralık 1986 tarih ve 19308 sayılı Resmi
Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Amacı, kişilerin huzur ve sükununu
sağlayacak, beden ve ruh sağlığını gürültü
ile bozmayacak bir çevrenin geliştirilmesini
sağlamaktır. Birçok ülkeye göre oldukça geç
çıkarılmış olmakla birlikte, ülkemizde
yürürlükte olan bir yönetmeliğin olması,
elbetteki son derece önemli ve yararlıdır.
Ancak bu yönetmeliğin yürürlüğe girmiş
olmasına karşın, uygulamaya geçirilme
oranının hala çok düşük olduğu da kabul
edilmesi gereken bir gerçektir. Ülkemizde
gürültü ile savaşıma yönelik bir politika
oluşturulmaması, toplumun konu üzerindeki
hak ve sorumlulukları konusunda yeterince
bilgili ve bilinçli olmaması ve “Gürültü
Kontrol Yönetmeliği” ildeki kimi eksik ve
dolaylı anlatımların zaman zaman
belirsizliklere yol açması, gürültü ile savaşım
konusunu neredeyse bireysel girişimlerle
sınırlı kalmasına yol açmaktadır.
Bu yönetmelikte çeşitli kullanım alanlarına
göre kabul edilebilir ses basınç seviyeleri,
gürültüye maruz kalman süreye bağlı olarak
belirlenen en yüksek gürültü seviyeleri, ses
kaynaklarının gündüz, akşam ve gece gibi
zaman dilimlerine göre çıkarabilecekleri üst
gürültü seviyeleri gibi kriterler yer almaktadır.
Ayrıca binalarda aranan değerler, şehir dışı,
şehir kenarı, şehir merkezi veya endüstri
bölgesi gibi, bulunduğu yere göre de değiş¬
kenlik göstermektedir.
Günlük yaşantımızda maruz kaldığımız bazı
ses kaynaklarının yaklaşık ses basınç düzey¬
leri Çizelge l'de gösterilmektedir.
Ses basınç düzeyleri, frekanslara göre farklılık
göstermekle birlikle, yukarıda Çizelge 1’de
verilen değerlerin birimi olan ve insan
kulağının en çok hassas olduğu orta ve yüksek
frekanslar (62.5 - 125 - 250 - 500 - 1000 2000 - 4000 - 8000 Hz frekansları kapsayan
8 ayrı değer) için verilen ses basınç düzeyi
değerlerinin, sübjektif olarak tek bir değerle
ifadesi düşünülerek onaya çıkan dB(A)
değerinin kullanımı yaygınlık kazanmıştır.
İnsanlarda işitme eşiği 0 dB’e tekabül
ederken, acı duyma eşiği 120 dB’den itibaren
başlamaktadır. İdeal şanlar altında 1 dB’lik
bir artış ancak fark edilebilirken, 5 dB’lik
bir artış oldukça hissedilmektedir. 10 dB’lik
bir fark ise, ses basınç düzeyinde iki kat artışı
veya yarı yarıya düşüşü ifade etmektedir.
“Gürültü Kontrol Yöneımeliği’Yıe göre
kullanım alanlarına bağlı olarak kabul
edilebilir ses basınç düzeyleri Tablo 2' de
verilmektedir. Yapılarda ses basmç düzey¬
lerinin istenüen değerlerde sağlanarak gürül¬
tünün kontrol altında tutulması işine “Yapı
Akustiği” denir. Yapı Akustiği adı altında
yapılan uygulamalar iki başlık altında
toplanmaktadır.
a) Ses kaynağının bulunduğu mekan içinde.
ses seviyesinin düşürülmesi ve yankılanmanın
önlenmesi için yapılan uygulamaları kapsa¬
yan akustik düzenleme.
b) Sesin bir mekandan diğerine geçişini
önlemek için yapılan uygulamalarıkapsayan
mekanlar arası ses yalıtımı.
2. Yapılarda Akustik Düzenleme
Akustik düzenlemelerde, malzemelerin ses
yutma özellikleri büyük önem taşımaktadır.
Ses basınç düzeyi dB(A) Ses kaynağı ve konumu
Kullanım Alanları
140
Kalkış halinde jeı uçağı, 25 m. mesafede
100
Çok gürültülü fabrikada çelik perçin işlemi
Düzeyi dB(A)
Dinlenme Alanları Tiyatro salonları
Konferans salonları
5 m. mesafede _
Otel yatak odaları
90
Susturucusuz yol kazısı, 7 m. mesafede
80
Çalar saat zili, 1 m. mesafede
Sağlık Yapıları
70
Saatte 50 km. hızla giden bir otomobilin
Konutlar
Eğitim Yapılım
Otel restorandan
Hastaneler
Yatak odaları (şehir)
Oturma odaları (şehir dışı)
Oturma odaları (şehir kenarı)
Oturma odaları (şehir)
Servis bölümleri (mutfak, banyo)
Derslikler, laboratuvarlar
Ticari Yapılar
Özel büro (uygulamalı)
Endüstri Yapılan
Fabrikalar
Fabrikalar (küçük)
(geniş kapsamlı)
kabin içi
65
Daktiloların çalıştığı faal büro ortamı
50
Normal konuşma, 1 m. mesafede
40
Sakin oturma odası
35
Geceleyin, sakin yatak odası
25
Kırda, trafikten uzak sakin bir ortam
15
Yayın stüdyosunda arka plan gürültüsü
Spor salonu, yemekhane
Genel büro (yazı, hesap bölümleri)
Çizelge I - Bazı ses kaynaklarının yaklaşık ses hasıııç düzeyleri
Bu özellik, malzemelerin ses yutma katsayısı
olan “Sabin (a)’’ ile ifade edilmektedir. Bu
ifadeye göre, malzemeler, tamamen yansıtıcı
olanlarda 0 ve tamamen yutucu olanlarda 1
olmak üzere 0 ile 1 arasında değer taşı¬
makladır. Bütün malzemelerde, ses yutma
katsayıları, frekanslara göre değişkenlik
göstermektedir. Değişik malzeme ve
yüzeylerin ses yutma katsayılarını
kıyaslayabilmek ve tek bir değerle ifade
edebilmek için, malzemenin 250 - 500 - 1000
ve 2000 Hz’deki dört katsayısının aritmetik
ortalaması olan gürültü azaltma katsayısı
(Noise Reduction Coefficienl-NRC)
kullanılmaktadır.
Polistiren ve poliüretan gibi plastik esaslı
sert köpük malzemeler, içinde hava veya gaz
bulunan kapalı hücrelerden oluştuğu için,
(camyünü ve taşyüııü gibi elyaf arası
boşlukları birbiriyle irtibatlı malzemelere
göre çok yetersiz kalmaktadır) ses yutma
Frekanslara güre ses yutma katsayısı
Gürültü azaltma
katsayısı (NRC)
125
250
500
1000
2000
4000
Mineral Yünler
0.10
(camyünü ve taşyünü)
kalınlıkta)
(50 mm
75554
Poliüretan sert köpük
(50 mm kalınlıkta)
757)4
Polistiren sert köpük
(16 mm kalınlıkta)
Tabi manlar levha
0.05
Delik oram % 20. 4 mm
0.12
kalınlıkta duralit veya
kontrplak arkası 50 mm
mineral yün dolgulu
25 mm kalınlıkta ahşap lifli 0.15
halı kaplama
0.20
Ahşap lambiri
0.60
0.90
1.00
1.00
0.95
0.90
(103
(5356
050
(559(5
0W
7)30
0755
0754
ÖT2
(TU
07
75TÖ
0.10
0.20
0.80
0.55
0.60
0.55
0.45
0.90
0.78
0.58
0.40
0.73
0.16
0.22
0.45
0.60
0.68
0.36
0.16
0.14
0.12
0.11
0.10
0.13
0.06
_
(lalalara lespit edilmiş)
Ahşap parke
üzerine yapıştırılmış)
0.04
0.04
0.07
0.07
0.07
0.07
7573
(5754
(57)2
(5754
(5355
(5753
0.02
0.01
0.03
0.02
0.07
0-05
0.02
0.03
0.03
Ö5Öİ
0.04
0.04
1533
ÖÖ2
Ö5Ö2
(şap
Çıplak tuğla yüzey
Cam, ayna
Çıplak beton yüzey
Hafif auregalı sıva
Mermer yüzey
levha arkası 50 mm
mineral yün dolgulu
0.Ö3
0.02
0.03
öm
0,03
0.03
ööl
Ö3H
25
30
30
35
35
35
40
45
60
70
45
60
50
60
70
80
Çizelge 2. Kullanım alanlarının kabul edilebilir ses basınç düzeyleri
Oysa camyünü ve taşyünü gibi mineral
yünler, açık gözenekli malzemeler olduğu
için, elyafları arasına giren ses enerjisi, burada
sürtünme yolu ile ısı enerjisine dönüşerek
yutulmaktadır. Kalınlık arttıkça sesin
malzeme içerisinde izlediği yol da
uzayacağından, yutulma miktarı da doğal
olarak artmaktadır. Bu tür malzemeler
özellikle yüksek frekanslı sesleri yutmada
çok yüksek performans göstermektedir.
Mineral yünlerin ses yutma katsayılarının,
hava geçirme direnci ile de yakın bir ilişkisi
vardır. Yoğunluğun artırılması ile hava
geçirme direncinin yükseltilmesi sayesinde,
orta ve yüksek frekanslardaki ses yutumunda
artış sağlanmaktadır. Diğer yandan çok
yüksek bir hava geçişi de, beklenenin aksine,
çok düşük bir sürtünme ısısına ve dolayısıyla
düşük bir ses yutumuna yol açacaktır. Bu tür
malzemelerin kaplamalı uygulamalarında
dikkat edilmesi gereken husus ise kaplama
malzemesinin ses yutumunu engellemeyecek
katsayıları çok düşüktür.
Malzeme
Kabul Edilebilir
Ses Basınç
0.07
Çizelge 3 - Bazı malzemelerin ses yııtma ve gürültü azaltma katsayıları
0.04
75754
0.03
0.03
0.01
şekilde, gözenekli malzemelerden
seçilmesidir.
Malzemenin ses yutucu etkisi, sadece ona
ulaşan ses enerjisi üzerinde görülmektedir,
bir mekandaki ses kaynağından çıkan
enerjinin tamamının ses emici malzeme
tarafından yutulması beklenmemelidir. Bu
tür uygulamalarda sağlanabilecek optimum
çözümler, mineral yün malzemelerden
oluşturulan asma tavanlar, tavanlardan
sarkıtılan yutucu yüzeyler, duvarlarda delikli
veya gözenekli kaplamalar arkasına
yerleştirilen mineral yüıı levhalar olarak
sayılabilir.
Çizelge 3'de, yapılarda çok sık kullanılan
bazı malzemelerin ses yutma ve gürültü
azaltma katsayıları verilmektedir.
3. Yapılarda Mekanlar Arası Ses Yalıtımı
Sesin bir mekandan diğerine geçişinin
önlenmesi için yapılım uygulamalar, havada
oluşan sese ve darbe sonucu oluşan sese karşı
alınan tedbirler olarak 2 ana grupta
toplanmaktadır.
3.1. Havada Oluşan Sesin Bitişik
Mekanlara Geçişinin Önlenmesi
İki mekanı ayıran bir yapı elemanından geçeı
sesin azaltılması anlamına gelmektedir
Havada oluşan sesin geçişine karşı yap
elemanlarının direnci; iki tarafından yapılar
ses seviyesi ölçümleri sonucu bulunar
değerlerin farkının alınmasıyla, yapı
elemamnm sağladığı “ses geçiş kaybı” olarak
ifade edilir.
Tek katmandan oluşan yapı elemanları.
havada oluşan sesin komşu mekana geçişine
kütleleri ile karşı kovmaktadır. Buna kütle
kanunu adı verilmekledir. Dolayısıyla, bir
duvarın ağırlığını artırdıkça, ses geçiş kaybı
da artırılmış olmaktadır. Ancak bu yöntemle
ses yalıtımı sağlamak: taşıyıcı sisteme
getireceği aşırı yük, ses köprüleri oluşumu
ve o duvarın kalınlaşmasından dolayı ortaya
ıkacak yer kaybı gibi nedenlerle ekonomik
e fonksiyonel olmamaktadır.
lu tür tek katmanlı bölme duvarlara alternatif
larak, günümüzde, çift cidarlı hafif bölme
uvarlar kullanılmaktadır. Bu duvarlar,
ışıyıcı bir konstrüksiyon arasına yerleştirilen
es yutucu bir malzeme (camyünü veya
ışyünü) ve iki yüzüne tespit edilen ince
aplamalardan oluşmaktadır. Bu tür çift
idarlt hafif bölme duvarların üstünlükleri
unlardır: taşıyıcı sisteme yük getirmemesi.
uvar kalınlığının azalmasıyla, mekanların
ullanım alanlarınının genişlemesi, etkin bir
es geçiş kaybı sağlaması, ses köprüleri
luştıırmaması. depreme dayantklı olması,
Uratli montaj sayesinde zaman ve işçilikten
ısarruf sağlamasıCkuru” sistemle montaj
apıldığı için harçlı sistemlere kıyasla temiz
ıir uygulama getirmesi.
/levcul kagir duvar üzerine içeriden yapı¬
ncak uygulamalarda, taşıyıcı konstrüksiyon
jşkil edilerek, araya camyünü veya taşyünü
nalzemelerin yerleştirilip ön yüze alçı plaka
•.b. kaplama malzemelerinin tespit edilnesinin dışında (Şekil 1). camyünü veya
aşyünü levhaların alçı plaka ile yapı.şırtlmasıyla oluşan kompozil malzemelerin
'apıştırma yöntemiyle tespiti de mümkündür.
Şekil 2)
İes geçiş kaybı - 56 dB
1
2
3
=f
l.İç sıva
4
Şekil 1
2. Düşey delikli tuğla
3. Camyünü levha - 5 cm
4. Alçı plaka
m
Ses geçiş kaybı - 39 dB
2
3
I. Alçı plaka
2. Camyünü levha - 5 cm
3. Alçı plaka
Şekil 3
3.2. Darbe Sonucu Oluşan Sesin Bitişik
Mekanlara Geçişinin Önlenmesi
Havada oluşan ses için alınacak önlemlere
ilave olarak, özellikle döşemelerde dikkat
edilmesi gereken bir husustur. Döşemelerde
ayak sesi, eşya çekme sesi gibi darbe
seslerinin de bitişik, alt ve üst mekanlara
geçişinin önlenmesi gerekir. Bu tür seslerin
önlenmesi, ancak çift katmanlı döşeme
uygulaması ile mümkündür. Bu amaçla;
döşeme üzerinde düşük dinamik sertliğe ve
yüksek esnekliğe sahip camyünü veya
taşyünü gibi malzemelerden bir havuz teşkil
edilmesinin ardından, üzerinde oluşturulacak
şap ve döşeme kaplamasının betonarme
döşeme ve dııvar elemanlarıyla teması
kesilerek, doğrudan veya dolaylı yollardan
ses iletimine neden olacak ses köprüleri
ortadan kalkmaktadır. Bu sisteme "yüzer
döşeme" denilmektedir (Şekil 4). Poliüretan
ve polistiren gibi plastik sert köpük
malzemelerin, dinamik sertlikleri yüksek
olduğu için, yüzer döşeme uygulamalarında
kullanılmaları yanlıştır.
twwmmÿ-2
Ses geçiş kaybı - 54 dB
nn
yerleştirilmesiyle oluşmaktadır (Şekil 3).
Konstrüksiyonlu sistemlerde, profiller
vasıtasıyla oluşabilecek ses köprülerini
ortadan kaldırmak için, profillerin yapı
elemanları ile lemas eden yüzeyleri boyunca
ses köprüsü önleyici şerit bantlar kullanıl¬
malıdır.
2
Şekil 4
3
1. İç sıva
Şekil 2
2. Düşey delikli tuğla
3. 5 cm taşyünü levha + 1 .25 cm alçı levha
( 2 levha arasında alüminyum folyo)
Hafif bölme duvarlar ise, metal veya ahşap
konstrüksiyonun her iki yüzüne alçı plaka
v.b. kaplama malzemelerinin tespit edilmesi
ve araya camyünü veya taşyüııü malzemelerin
1. Yüzer Şap
2. Taşyünü levha - 3 cm
3. Döşeme betonu
4. Yapılarda Kalorifer Dairesi ve Tesisatın
Ses ve Titreşin» Yalıtımı
Kalorifer dairelerinde, gerek hava doğuşundu
sesin, gerekse darbe sonucu oluşan titreşimin
bitişik mekanlara geçişinin önlenmesi için
alınması gereken bir dizi önlem
bulunmaktadır. Çeşitli frekanstaki seslerden
meydana gelen gürültünün ve titreşimin
kalorifer dairelerindeki kaynakları; brülör,
kazan, baca, baca ve kazan arasındaki
rezonans, dolaşım pompalan, hidrofor,
yüksek su hızı olan armatürler ve ısıl
gerilmelerdir.
Kalorifer dairelerindeki bu tür gürültü
kaynaklarından meydana gelen yüksek ses
seviyesi, mineral yünlerle oluşturulan belirli
detaylar sayesinde azaltılabilmektedir.
Bu önlemleri kısaca; hava giriş ve çıkışlarında
gürültü azaltıcı uygulamalar, borulann ses
yalıtımı ve asma elemanlannın iyileştirilmesi,
pompa ve kazanın tespit oturma kısımlarında
titreşim önleyici detayların oluşturulması,
baca bağlantı borusunun ses yalıtımı, kazan
dairesi tavan duvar, döşeme ve bacalarında
ses yalıtımı uygulamaları şeklinde
sıralayabiliriz.
Binaların doğal zemine otuıan döşemelerinde
oluşan darbe sesine karşı kullanılabilecek en
uygun çözüm, yüzer döşeme uygulamasıdır.
Zemin betonu atılmadan önce, zemin suyuna
ve rutubete karşı bitümlü su yalıtım
örtüleriyle yalıtım yapıldıktan sonra, zemin
betonu dökülür ve daha sonra taşyünü yüzer
döşeme levhaları serbest olarak döşeme
üzerine yerleştirilir. Bunun da üzerine su
geçirimsiz bir örtü serildikten sonra grobeton
dökülerek döşeme kaplaması uygulanır.
Bu tür uygulamalarda kullanılmak üzere imal
edilen özel taşyünü levhaları, yüksek basma
dayanımı sayesinde taşıyıcı döşemelerin
üzerinde, hareketli yüklerin altında ve kat
aralarında rahatlıkla kullanılarak, elyaflı
yapısı sayesinde darbe sonucu oluşan
titreşimleri yutarak titreşimin yapı elemanları
vasıtasıyla diğer mekanlara geçişini
önlemektedir (Şekil 5).
Boru tesisatının taşıdığı titreşim, duvar ve
döşemelerden geçtiği noktalarda yapı
elemanlarıyla ana binaya iletilir. Bu durumu
engellemeye yönelik olarak, duvar ve döşeme
geçiş noktalarında boruların üzerinde
camyünü prefabrik boru malzemeleri
kullanıldığı takdirde borunun yapı elemanları
ile teması ve titreşimi iletmesi önlenmiş olur
Kalorifer dairesindeki tesisat ve ekip¬
manlardan oluşan hava doğuşumlu sesin
yutulması ve diğer mahallere geçişinin
önlenmesi amacıyla, tavan ve duvarlarda
camyünü ve taşyünü gibi mineral yün levhalar
kullanılarak, ses yutucu yüzeyler
oluşturulmalıdır. Böyle bir uygulamada ahşap
veya metal bir taşıyıcı konstrüksiyon
oluşturularak, aralanna mineral yün levhalar
yerleştirilir. Daha sonra levhaların yüzeyi
delikli bir kaplama ile kaplanarak detay
tamamlanır (Şekil 7).
5. Sonuç
Ses yalıtımı amaçlı tasarım yaparken.
öncelikle döşeme, duvar ve hafif bölme duvar
gibi elemanlarla ayrılmış mekanlarda, uygun
ses düzeylerini hedefleyerek, buna göre
çözüm önermek gerekmektedir. Bu tür
uygulamalarda, oluşturulacak detaylar büyük
önem taşımaktadır. Yanlış uygulamalar veya
işçilik hatalarından doğan ihmaller, ses
yalıtım değerinin düşmesine yol açmaktadır.
Bu nedenle, örneğin bölme duvarlarda,
1. Toprak Zemin
2. Blokaj
3. Grobeton
4. Bitümlü Su Yalıtım Membranı
5. Taşyünü Levhası
6. Bitümlü Su Yalıtım Membranı
7. Betonarme Kaide
8. Şap
9. Döşeme Kaplaması
L
©
©
,
t \;
©
©
:ÿ
->"V7
.'
..
î\\
I
Şekil 5- Toprağa Oturan Döşemede Yalıtım ve Titreşim Yalıtımlı Kaide Detayı
döşeme, tavan birleşimlerindeki boşluklar
ile, bölme duvarında yer alan kapı ve camlı
bölmelerdeki ses geçebilecek boşluklarda
gerekli tıkama ve contalama işlemleri
hassasiyetle yapılmalıdır. Bu nedenle gerek
© ®
malzeme seçimi, gerekse uygulama yönünden
tasartmcıya önemli görevler düşmektedir.
Doğru malzemelerin doğru yerlerde
kullanılması için; hedef doğru çizilmeli,
kullanılacak malzemelerin özellikleri iyi
tanınmalıdır.
>>
©
m
*
©
a
S5CT
Şekil 7 - Duvar -Tavan Yalıtımı Şekili
.
1 Perfore Sac
(Delik Oram %30)
2. Hava Boşluğu
.
1 Camyünü
Prefabrik Boru
(
2. Plastik Rondela
3. Betonarme Döşeme
4. Duvar
5. Boru
Şekil 6 - Tesisatın Döşeme Geçişinde
Titreşim Yalıtım Detayı
Referanslar
1. İzocam A.Ş. Teknik Yazıları
2. İYEM - İzocam Yalıtım Eğitim Merkezi
Ders Notları
3. Çevre ve Teknolojisi Sempozyumu
Bildiriler Kitabı
4. Gürültü Kontrol Yönetmeliği
3. Yalıtkan Şerit
4. Duvar
5. 30 x 30 Ahşap Kadron
6. 30 x 60 mm. ahşap kad
ronlar arası farklı yoğun¬
luklarda taşyünü levhalar
7. Galvanize Kafes Teli
Gökhan BERKMEN
20. 01. 1971 'de Adana' da doğdu. 1988
yılında Tarsus Amerikan Lisesi'ni ve 1993
ydmda İ.T.U. Mimarlık FakültesiMiıtuırlık
Bölümü nü bitirdi. 1993 yılında Çukurova
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
Mimarlık Bölümü'nde başladığı yüksek
lisans eğitimini. 1997 yılı sonunda
tamamladı. Yüksek Lisans eğitimi
süresinde, 3 dönem Çukurova Üniversitesi
Mimarlık Fakültesi' nde Araştırına
Görevlisi olarak hizmet verdi. 1998 yılında
İzocam A.Ş. Tanıtım ve Tatbikat
Koordinatörlüğü ‘nde başladığı görevini
balen sürdürmektedir
Download