AFET ETKİLERİNE KARŞI TOPLUMU BİLİNÇLENDİRME

advertisement
AFET ETKİLERİNE KARŞI TOPLUMU BİLİNÇLENDİRME ÇALIŞMALARINDA
SÜRDÜRÜLEBİLİR İLETİŞİMİN ROLÜ
İnci YAKUT1
iyakut@ttnet.net.tr
Öz: Bu çalışmanın amacı, çağdaş afet yönetiminde olası deprem etkilerine karşı toplumu
bilinçlendirme çalışmalarında sürdürülebilir iletişimin işlevini ortaya koymaktır. Çağdaş
afet yönetiminde toplumun tüm kesimlerine yönelik afet öncesi deprem zararlarını
azaltmayla ilgili önlem alma çalışmalarında, risk iletişimi, kontrol altında tutulmaya
çalışılan risklerle ilgili alınması gerekli önlemlerin ilgili tüm birimlere duyurulması, riskle
ilgili her türlü bilgi, haber, görüş v.s. akışının ilgili birimler arasında sağlanması olarak ele
alınmaktadır. Afet etkilerine karşı toplum bilinçlenmesi için risk iletişiminde
sürdürülebilirliğin sağlanması oldukça önem taşımaktadır. Depremle ilgili zarar azaltma ve
örgütsel hazırlık çalışmaları yapan kuruluşların bireylere deprem etkilerine karşı önlem
alınması konularında “sürdürülebilir iletişim” anlayışı ile hizmet sunmalarının gerekliliği,
deprem etkilerine karşı korunma önlemlerinin sürekli olarak alınmasının zorunlu
olmasından kaynaklanmaktadır. Risk iletişiminde sürdürülebilirliğin sağlanmasında, kitle
iletişim araçları, aynı anda çok geniş bir alıcı (dinleyici / izleyici / okuyucu) kitlesine
yönelebilmelerinin yanı sıra bilgileri güncelleştirmeleri, her yerde
sürekli olarak
kullanılabilmeleri, bilginin aranması, bulunması, paylaşılması, yayılması ve
geliştirilmesinde hızlı, esnek ve kolay erişilir olmaları, konu ile ilgili en iyi örneklerle
uygulamaların tekrar edilerek gösterilmesiyle öğrenmede kalıcılığı sağlayabilmeleri gibi
niteliklerinden dolayı bireylerin olası deprem öncesinde sürekli olarak önlem almalarında
etkili olmaktadır. Bundan dolayı ilgili kuruluşların hizmet sundukları bireylerle
sürdürülebilir ilişkiler içinde bulunabilmeleri için kitle iletişim araçlarının olanaklarından
yararlanmaları önem taşımaktadır. Çalışmada, konuyla ilgili literatür taraması yapılmış,
ayrıca İzmit merkezde Saray bahçe belediyesinde 5 kat ve üstündeki apartmanlarda oturan
yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla
(resmi ve resmi olmayan) etkileşim içinde önlemler alarak hazırlanma düzeylerini ortaya
koyan araştırma ile yetişkin bireylerin deprem zararlarından korunma ile ilgili konularda
kitle iletişim araçlarından bilgi edinme durumlarını ortaya koyan araştırmanın bazı
bulguları değerlendirilmiştir. İzmit merkezde Saraybahçe belediyesinde 5 kat ve üstündeki
apartmanlarda oturan yetişkin bireyler üzerinde yapılan araştırmalarda bireylerin deprem
tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla etkileşim içinde zarar azaltma ve örgütsel
hazırlık önlemlerini alarak hazırlanmadıkları ve bireylerin deprem zararlarından korunma
ile ilgili konularda kitle iletişim araçlarından bilgi edinme durumlarının oldukça yetersiz
olduğu ortaya çıkmıştır.
Anahtar Kelimeler: Çağdaş Afet Yönetimi, Toplumsal Bilinçlenme, Risk İletişimi, Sürdürülebilir İletişim, Kitle
İletişim Araçları
Giriş
Bu çalışmanın amacı, çağdaş afet yönetiminde olası deprem etkilerine karşı toplumu bilinçlendirme çalışmalarında
sürdürülebilir iletişimin işlevini ortaya koymaktır. Toplumda olası afet öncesinde deprem zararlarından korunmaya
yönelik alınacak önlemlerle ilgili kararların uygulanabilmesi ve uygulamaların kalıcı olabilmesi için toplumda ilgili
kuruluş ve organizasyonların kendi aralarında ve bu kuruluş ve organizasyonlarla toplumdaki bireyler arasında
kurulacak ve ilgili konularda bilgi, görüş, haber alışverişini sağlayacak, işbirliğine olanak tanıyacak etkin sürekli
iletişime, bir başka
değişle risk iletişiminde
sürdürülebilirliğin
sağlanmasına gereksinim vardır. Risk
iletişiminde sürdürülebilirliğin
sağlanması,
deprem etkilerine karşı korunma önlemlerinin sürekli olarak
alınmasının gerekli olmasından kaynaklanmaktadır. Toplumu bilinçlendirme çalışmaları, toplumda bireyler ve
kuruluşlara,
deprem zararlarından korunabilmeleri için hazırlıklı olmayla ilgili, yani, zarar azaltma ve örgütsel
hazırlık aşamasına yönelik almaları gereken önlemlerle ilgili konularda, bilgilendirme ve eğitim vermeye yönelik
olarak ilgili kuruluş ve organizasyonlarca düzenlenen çalışmalardır. Söz konusu bilgilendirme ve eğitim, depremle
1
Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü
1479
ilgili zarar azaltma ve örgütsel hazırlık çalışmaları yapan ilgili kuruluşların hizmet sunacağı diğer kuruluşlarla ve
bireylerle aralarında kurulacak iletişim yoluyla gerçekleşebilecektir. Söz konusu iletişim risk iletişimi olup burada
iletişimin sürdürülebilir olması, güncelleştirilmiş ve etkin bilgilendirme ve eğitim çalışmaları için zorunlu olmaktadır.
Ele aldığımız çalışmada depremle ilgili konularda toplumu bilgilendirme çalışmaları yapan ilgili kuruluşlar ile bu
kuruluşların hizmet sunacağı bireyler arasındaki iletişimin niteliği, bu iletişimde sürdürülebilirliğin sağlanmasının
önemi ve sürdürülebilirliğin sağlanmasında kitle iletişim araçlarının işlevi üzerinde durulacaktır. Çalışmada, konuyla
ilgili literatür taraması yapılmış, ayrıca İzmit merkezde Saray bahçe belediyesinde 5 kat ve üstündeki apartmanlarda
oturan yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla etkileşim içinde önlemler
alarak hazırlanma düzeylerini ortaya koyan araştırma ile yetişkin bireylerin deprem zararlarından korunma ile ilgili
konularda kitle iletişim araçlarından bilgi edinme durumlarını ortaya koyan araştırmanın bazı bulguları
değerlendirilmiştir.
Deprem Tehlikesi ve Toplumu Bilinçlendirme Çalışmaları
Doğa olayı olan depremin, etkileriyle, bir toplumda çok sayıda insanın gereksinimlerini karşılayamaz duruma
getirmesi, toplumda toplumsal düzenin bozulmasına yol açması o toplumun deprem tehlikesine karşı hazırlanmadığını,
dolayısıyla olası deprem öncesinde birey ve toplumsal gruplarıyla sürekli ve etkin olarak önlemlerini almadığını,
deprem etkilerini kontrol altına alma yoluyla korunmadığını göstermektedir.
Afete karşı örgütlü toplumda birbiriyle etkileşim ve işbirliği içinde olan birey ve gruplar söz konusu olup burada toplum
gereksinimlerinin karşılanması, toplum içinde bireyler arasında ortak tutum ve davranışların geliştirilmesi, ilgili
konularda toplumun çeşitli grupları ve bireyler arasında eşgüdümlü bir çalışmanın oluşması, yer almaktadır. Bir
toplumda birey ve toplumsal grupların fonksiyonlarının eşgüdümsel olarak yerine getirilmesi afetin topluma zararlarını
minimum düzeye inmesini sağlamakta, toplumsal örgütlenme düzeyinin yetersiz olduğu toplumlarda afetin etkileri
daha büyük olmaktadır.
Deprem tehlikesine karşı gerekli önlemlerin alınmaması nedeniyle deprem gerçekleştiğinde olumsuz etkilere karşı
toplumun korunamaması, toplumda depremin zararlı etkileri ile baş etmede bir düzensizlik ve kargaşa ortamının,
bilinçsiz bir şekilde oluşan kişisel çabaların meydana gelmesine yol açmakta, bu da depremi sonuçlarıyla toplumsal
sorun kaynağı haline getirmektedir. Depremin toplumsal düzeni sarsıcı etki yaratmaması, o toplumun deprem
tehlikesine (olası afet etkileri) karşı tüm birey ve toplumsal gruplarıyla (resmi ve resmi olmayan) hazırlıklı olmasına
bağlıdır. Hazırlıklı olma ise toplumda bireylerin ve toplumsal grupların olası afet etkilerine karşı sürekli ve etkin
olarak zarar azaltma ve örgütsel hazırlık önlemlerini almalarına bağlıdır. Deprem gibi oluş zamanı önceden tahmin
edilemeyen doğa olaylarının toplumda belirsizlik ortamı yaratması, deprem etkilerine karşı korunma önlemleri alma
yönünde toplumu bilinçlendirme çalışmalarının sürekli ve etkin olmasını ve buna göre toplumun hızlı, yaygın, doğru,
düzenli ve güncelleştirilmiş olarak bilgilendirilmesi ve eğitilmesini zorunlu hale getirmektedir.
Toplumda bireylerin olası depremin etkilerine hazırlıklı olabilmeleri, bir başka deyişle, depremin etkileri üzerinde
kontrol sahibi olabilmeleri için, olası afet öncesinde ilişki içinde bulundukları toplumsal gruplarla ortaklaşa hareket
ederek, sürekli ve etkin bir biçimde zarar azaltma önlemlerini (yapısal ve yapısal olmayan hasarların azaltılması) ve
deprem sırası ve sonrası faaliyetleri için planlı ve organize olarak hareket edebilmede örgütsel hazırlık önlemlerini
almaları önem taşımaktadır. Önlemler alma konusunda toplumda bireyleri bilinçlendirme çalışmaları, bireylere olası
deprem zararlarından korunmak için zarar azaltma ve örgütsel hazırlık aşamasında alınması gereken önlemlerle ilgili
bilgi ve eğitim vermeye yönelik çalışmalardır.
Toplumu bilinçlendirme çalışmalarında, bireylere, olası afet öncesinde alınabilecek önlemlerle doğal tehlikelerin
oluşturacakları risklerin azaltılabileceği, olası afet öncesinde koruyucu önlemler alarak depremin zararlı etkilerinin afet
sırası ve sonrasında kontrol edebileceği ve dolayısıyla depremin zararlı etkilerinden korunulabileceği gerçeğinin
benimsetilmesi ve bunun içinde bireylerin eğitilmesi gerekli olmaktadır. Toplumda Bilgilendirme ve eğitim programları
ile bireylerin oturdukları binalarda, olası deprem öncesinde, deprem riskinin neden olabileceği yapısal (binanın taşıyıcı
sisteminden kaynaklanan) ve yapısal olmayan (binanın taşıyıcı sisteminden kaynaklanmayan) zararların (can, mal, para
v.s.) azaltılması ve deprem sırası ve sonrası oluşabilecek zararlardan ilgili gruplarla birlikte planlı ve organize hareket
ederek korunabilmek için önlemler almaları konularında bilinçlenmelerinin sağlanması önem taşımaktadır. Tehlikeye
hazırlıklı olma konusunda tutum ve davranış değişikliğinin oluşturulması uzun süreli, sürekli ve kapsamlı bilgilendirme
ve eğitim çalışmalarını gerekli kılmaktadır.
Toplumu Bilinçlendirme Çalışmaları Açısından İletişimin Niteliği ve Sürdürülebilirliği
Çağdaş afet yönetiminde, risk iletişimi, afet öncesi- sırası ve sonrasında, toplumun ilgili tüm kesimleri (merkezi ve
yerel yönetim, kamu kuruluşları, özel kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları, mahalle ve komşuluk grupları, aile, bireyler)
arasında riskle ilgili her türlü bilgi akışının sağlanması ile kontrol altında tutulmaya çalışılan risklerle ilgili alınması
gerekli önlemlerin ilgili birimlere duyurulması ve işbirliğinin sağlanması olarak ele alınmaktadır. Risk iletişiminde,
1480
özellikle, afet öncesinde deprem zararlarından korunmayla ilgili önlem alma çalışmalarında, yani, zarar azaltma ve
örgütsel hazırlık çalışmalarında ilgili birimler arasında iletişimin sağlanması, toplumun depremden en az zararla
etkilenmesini sağlayacaktır. Ayrıca risk iletişimi, deprem zararlarından korunmayla ilgili önlem alma çalışmalarının en
önemli tamamlayıcı boyutunu oluşturan deprem tehlikesine hazırlıklı olunması için toplum bilincini yükseltme
çalışmalarında oldukça önem taşımaktadır.
Toplum bilincini yükseltme çalışmalarında riskin ne olduğu, nasıl değerlendirildiği, neler yapılabileceği konularının
kavranılması ve benimsenilmesinin gerekliliği, ilgili tüm birimler arasında bilgi ve görüşlerin çift yönlü akışını zorunlu
hale getirmektedir. Söz konusu iletişim biçiminde, kaynakların ve bilgilerin paylaşımı ile birlikte bireylerin planlama
ve programlamaya beraber katılımı ve farklı grupların üyeleri arasındaki etkili işbirliği afetin kontrol altında tutulmasını
sağlayacak unsurlardır. Depremle ilgili konularda bilgi paylaşımının özellikle bulunulan bölgedeki tehlike ve risk
analizinin sonuçları, bölgedeki mevcut durum, yapılan çalışmalar, düzenlenen etkinlikler, alınması gereken önlemler,
bireylerin planlama yapma, karar alma ve grupların çalışmalarında görev almalarına olanak tanıyan katılımcılıklarını
arttıran etkinlikler, tarihsel depremler ve onlardan çıkarılan dersler konularında olması önemlidir.
Bireylerin olası afet zararlarından korunabilmeleri, depreme hazırlıklı olma konusunda bilinçlendirilmeleri ve
dolayısıyla olası deprem öncesinde deprem zararlarının azaltılması ve deprem etkilerine planlı ve organize olarak
örgütsel hazırlık ile ilgili önlem alma konularında olumlu yönde değer, tutum, davranış biçimleri ve alışkanlıklar
geliştirebilmeleri için ilgili konularda iletişim ağı ile sürekli olarak yaygın, etkin, doğru ve güncelleştirilmiş bir şekilde
bilgilendirilip eğitilmelerinin sağlanması gerekli olmaktadır.
Bireylerin olası deprem etkilerine karşı bilinçlenebilmeleri, depremle ilgili zarar azaltma ve örgütsel hazırlık çalışmaları
yapan kuruluşların bireylere deprem etkilerine karşı koruyucu önlem alınması konularında “sürdürülebilir iletişim”
anlayışı ile hizmet sunmalarını gerektirmektedir. İlgili kuruluşlarda sürdürülebilir iletişim anlayışının gerekliliği,
deprem etkilerine karşı korunma önlemlerinin sürekli olarak alınmasının zorunlu olmasından kaynaklanmaktadır.
Bunun nedenleri arasında öncelikle deprem gibi oluş zamanı önceden tahmin edilemeyen doğa olaylarının toplumda
belirsizlik ortamı yaratmasından dolayı deprem etkilerine karşı korunma önlemlerinin bireyler tarafından sürekli olarak
alınmasına ve dolayısıyla toplumu bilinçlendirme çalışmalarının sürekli ve etkin olmasına gereksinim duyulması
gelmektedir. Ayrıca deprem tehlikesine karşı toplumsal bilinçlenmede, deprem öncesinde depremin zararlı etkilerinden
korunabilmek için neler yapılması gerektiği konusunda toplumda tutum ve davranış biçimleri geliştirilmesi, deprem
tehlikesine karşı hazırlıklı olma konusunda sürekli olarak bilgi edinilmesini ve eğitim alınmasını gerektirmektedir.
Bunun yanı sıra toplumda afetle ilgili konularda alınan kararlar, yapılan plan-program, proje ve uygulamalar sürekli
olarak toplum desteğini gerektirdiğinden toplumun sürekli bilgilendirilmesi ve eğitilmesi, ilgili konuların toplum
tarafından benimsenmesini, konuya yönelik olumlu tutum ve davranışlar geliştirilmesini sağlayacaktır. Buna göre afet
etkilerine karşı toplum bilinçlenmesi için risk iletişiminde sürdürülebilirliğin sağlanması oldukça önem taşıyan bir
konudur.
Sürdürülebilir iletişim iki yönlü simetrik iletişim biçimi olup burada kaynak ve hedef kitle, iletişim sürecinin birbiriyle
eşit taraflarıdır. Taraflar arasında karşılıklı anlayış içinde, dengeli, uyumlu ilişkiler kurulması sürdürülebilir iletişimin
sağlanması için gereklidir. Sürdürülebilir iletişimde, toplumda belli konularda hizmet sunan kuruluşlarla hedef kitleleri
arasında sürdürülebilir ilişkiler kurulması amaçlanmaktadır. İletişimin sürdürülebilir olması için, hedef kitlelerle
kurulan iletişimde süreklilik, açıklık, tutarlılık ve karşılıklılık olması gerekli olmaktadır. (Harrison,1998) Burada
gerekli bilgilerin etkin, verimli ve yaygın olarak iletişim ağıyla ilgili bireylere sürekli olarak güncelleştirilerek
iletilebilmesi, benimsetilmesi ve bunun için de bireylerin istek, beklenti ve niteliklerinin dikkate alınması önem taşıyan
bir konudur. Buna göre iletişimde sürdürebilirlik çabaları, bireyin yaşadığı çevreyi (toplumsal- doğal) tanıyarak
yürüttükleri her türlü etkinlikte bilinçli olmasına olanak tanımaktadır. Hedef kitlelerin işbirliğinin sağlanması iletişimin
sürdürülebilir olmasında önemli rol oynayan bir faktördür. Buna göre sürdürülebilir iletişimin kurulabilmesi için,
öncelikle, hedef kitlenin belirlenmesi, gereksinimlerinin, sorunlarının, isteklerinin, beklentilerinin, değer yargılarının,
konu ile ilgili bilgi düzeylerinin v.s. tespit edilmesi ve buna göre bireylerin iletişimi olumsuz yönde etkileyecek
tepkilerini önleyebilecek önlemlerin alınması gerekir. Toplumun bilinçlendirilmesinde mesajın iletileceği hedef
kitlenin belirlenmesi, ve hedef kitlenin sosyo-kültürel ve sosyo-ekonomik yapısının,gereksinimlerinin ve sorunlarının ne
olduğunun, hangi iletişim araçlarını çoğunlukla kullandığının tespit edilmesi hangi tip mesajların söz konusu hedef
kitle üzerinde daha etkili olduğunun belirlenmesini ve bireylere bilginin ulaştırılmasında en uygun yolun bulunmasını
kolaylaştıracaktır.
Risk iletişiminde sürdürülebilirliğin sağlanmasında, kitle iletişim araçları, aynı anda çok geniş bir alıcı (dinleyici /
izleyici / okuyucu) kitlesine yönelebilmelerinin yanı sıra bilgileri güncelleştirmeleri, her yerde sürekli olarak
kullanılabilmeleri, bilginin aranması, bulunması, paylaşılması, yayılması ve geliştirilmesinde hızlı, esnek ve kolay
erişilir olmaları, konu ile ilgili en iyi örneklerle uygulamaların tekrar edilerek gösterilmesiyle öğrenmede kalıcılığı
1481
sağlayabilmeleri gibi niteliklerinden dolayı bireylerin olası deprem öncesinde sürekli olarak önlem almalarının
sağlanmasında yararlanılması gereken önemli bir toplumsal kaynaktır. Kitle iletişim araçları, aynı mesajı aynı
zamanda toplumdaki çok sayıda bireye ileterek güncelleştirilmiş haber ve bilgilerle bireyleri bilgilendirir ve eğitir, ele
aldığı konuları sürekli gündemde tutar ve dolayısıyla bireylerin toplumsal yaşamda değişen koşullara hızlı ve etkin bir
şekilde uyumlarını sağlamada etkili olur, toplumsal gelişmelere katılımlarını sağlar. İletişim araçlarıyla topluma iletilen
bilgilerle toplumun acil duruma hazırlıklı olması için önlem almaları ve çalışmalara etkin olarak katılımlarının
sağlanması amaçlanmaktadır. Bireylerin olası bir afet öncesinde toplumda mevcut tehlike ve riski bilme, riske karşı ve
deprem sırası ve sonrası faaliyetlerde planlı ve organize hareket edebilmede neler yapmaları, hangi önlemleri almaları
gerektiğini öğrenme, yetkililerin bu konuda ne tür çalışmalar yaptıklarını ve önlemler aldıklarını bilme, afet sonrasında
da oluşan acil durum, yapılan müdahaleler ve iyileştirme çalışmaları hakkında bilgi edinme hakları bulunmaktadır. Bu
konularda bireylerin toplumda güvenilir kaynaklardan sürekli olarak doğru, zamanında ve hızlı bir şekilde gelen,
kolay ulaşılabilecek olan haber ve bilgi akışına gereksinimleri vardır. İnternet iletişim teknolojisi, ulusal ve uluslar
arası alanda geniş kitlelere yer ve zaman kısıtlamasını ortadan kaldırarak etkileşimli iletişim olanağını, bilgiye sürekli
olarak zamanında ve daha kolay erişim olanakları ile bilginin paylaşılması olanaklarını sağlaması bakımından deprem
etkilerine karşı toplum bilinçlenmesinde yararlanılması gereken önemli bir kitle iletişim aracı olmaktadır.
Kullanılan Yöntem
Bu çalışmada, konuyla ilgili literatür taraması yapılmıştır. Ayrıca İzmit merkezde Saray bahçe belediyesinde 5 kat ve
üstündeki apartmanlarda oturan yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla
(resmi ve resmi olmayan) etkileşim içinde önlemler alarak hazırlanma düzeylerini ortaya koyan araştırma bir durum
saptama araştırması olup tesadüfi örneklem yoluyla seçilen 1100 hanedeki yetişkin bireye (anne ya da baba), yani, 1100
bireye anket uygulaması yapılmıştır. Bunun yanı sıra yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem zararlarından
korunma ile ilgili konularda kitle iletişim araçlarından bilgi edinme durumlarını ortaya koyan araştırma da bir durum
saptama araştırması olup tesadüfi örneklem yoluyla seçilen 1050 hanedeki yetişkin bireye (anne ya da baba), yani, 1050
bireye anket uygulaması yapılmıştır.
Durum Saptama Araştırmalarından Elde Edilen Bazı Bulgular
Yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla (resmi ve resmi olmayan)
etkileşim içinde önlemler alarak hazırlanma düzeylerini ortaya koyan araştırmadan elde edilen bazı bulgular şunlardır;
Yetişkinlerin % 90’ı valilik kriz merkezi’nden, deprem zararlarından korunma / deprem sonrası için yapılan hazırlıklar
gibi depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler hakkında bilgi edinmediklerini belirtmektedir. Buna göre
yetişkinlerin büyük çoğunluğu Valilik Kriz Merkezi’nden depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler hakkında bilgi
edinmemektedir. Yetişkinlerin % 91’i bağlı bulundukları belediyeden, deprem zararlarından korunma / deprem sonrası
için yapılan hazırlıklar gibi depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler hakkında bilgi edinmediklerini
belirtmektedir. Buna göre yetişkinlerin büyük çoğunluğu bağlı bulundukları belediyeden depremle ilgili konularda
yapılan faaliyetler hakkında bilgi edinmemektedir. yetişkinlerin % 93’ü mahallelerindeki deprem zararlarından
korunma / deprem sonrası için yapılan hazırlıklar gibi depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler hakkında bilgi
edinmediklerini
belirtmektedir.
Buna
göre
yetişkinlerin
büyük
çoğunluğu
mahallelerindeki
birimlerle(muhtarlık/mahalle organizasyonu /sivil toplum kuruluşları v.s.) depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler
hakkında bilgi edinmemektedir.Yetişkinlerin % 90’ı Kocaeli’nde deprem zararlarından korunma / deprem sonrası
yardım (arama - kurtarma, ilkyardım, yangın söndürme, ulaşım, haberleşme v.s. ) ile ilgili konularda çalışmalar
yapmak İçin kurulmuş dernek / vakıf gibi kuruluşlar hakkında bilgi edinmediklerini belirtmektedir. Buna göre
yetişkinlerin büyük çoğunluğu Kocaeli’nde deprem ile ilgili konularda çalışmalar yapmak için kurulmuş dernek/vakıf
gibi kuruluşlar hakkında bilgi edinmemektedir. yetişkinlerin % 80’i Kocaeli’nde deprem zararlarından korunma /
deprem sonrası yardım (arama- kurtarma, ilkyardım, yangın söndürme, ulaşım, haberleşme v.s. ) ile ilgili konularda
çalışmalar yapmak için kurulmuş dernek / vakıf gibi kuruluşların faaliyetlerine Katılmamıştır.
Yetişkin bireylerin (anne ya da baba) deprem zararlarından korunma ile ilgili konularda kitle iletişim araçlarından bilgi
edinme durumlarını ortaya koyan araştırmadan elde edilen bazı bulgular ise şunlardır;
Yetişkinlerin % 99’u televizyondan, gazeteden ve radyodan depremle ilgili konularda haber ve bilgilerin verilmesine
ihtiyaç duymaktadır. Yetişkinlerin %84’ü televizyondan, % 82’si gazeteden ve % 72’si radyodan depremle ilgili
konularda verilen haber ve bilgileri her zaman izleme, okuma ve dinleme ihtiyacı duyduklarını belirtmektedir.
Yetişkinlerin %86’sı televizyondan, % 90’ı gazeteden ve % 92’si radyodan depremle ilgili konularda verilen haber ve
bilgileri yeterli bulmadıklarını belirtmektedir. Yetişkinlerden % 76’sı televizyondan, % 73’ü gazeteden ve % 71’i
radyodan deprem sırası ve sonrasında yapılması gereken hareketler konusunda ve yetişkinlerden % 68’i televizyondan,
1482
% 64’ü gazeteden, % % 64’ü radyodan evde deprem zararlarından korunmak için alınması gereken tedbirler konusunda
haber ve bilgilerin verilmesine ihtiyaç duyduklarını belirtmektedir. Yetişkinlerden % 56’sı televizyondan, % 53’ü
gazeteden ve % 49’u radyodan ilkyardım konusunda ve yetişkinlerin % 53’ü televizyondan, % 51’i gazeteden, % 51’i
radyodan depremin oluşumu ve etkileri konusunda haber ve
bilgilerin verilmesine ihtiyaç duyduklarını
belirtmektedir.Yetişkinlerin %43’ü televizyondan, % 44’ü gazeteden ve % 42’si radyodan arama ve kurtarma teknikleri
konusunda haber ve bilgilerin verilmesine ihtiyaç duyduklarını belirtmektedir.Yetişkinlerin % 99’u televizyondan
depremle ilgili konularda yayınlanan programları izlemeye, % 99’u gazeteden depremle ilgili konularda yayımlanan
yazıları okumaya ve % 97’si radyodan depremle ilgili konularda yayınlanan programları dinlemeye ihtiyaç
duymaktadır. Yetişkinlerden % 88’i televizyondan depremle ilgili konularda eğitici programların yayınlanmasına, %
92’si gazeteden depremle ilgili konularda eğitici yazıların yayımlanmasına ve % 85’i radyodan depremle ilgili
konularda eğitici programların
yayınlanmasına ihtiyaç duyduklarını belirtmektedir. Yetişkinlerden %41’i
televizyondan haber programlarının yayınlanmasına, %42’si gazeteden haber yazılarının yayımlanmasına, % 45’i
radyodan haber programlarının yayınlanmasına ihtiyaç duymaktadır. Yetişkinlerin %60’ı
evlerinde bilgisayar
olmadığını, %77’si evlerinden internete bağlanabilme durumunun olmadığını, %54’ü de interneti kullanmasını
bilmediklerini belirtmektedir. Yetişkinlerin % 76’sı interneti kullanarak depremle ilgili konularda haber ve bilgi
edinmediklerini belirtmektedir.
Sonuç
Afet etkilerine karşı toplum bilinçlenmesi için risk iletişiminde sürdürülebilirliğin sağlanması oldukça önem
taşımaktadır. Depremle ilgili zarar azaltma ve örgütsel hazırlık çalışmaları yapan kuruluşların bireylere deprem
etkilerine karşı önlem alınması konularında “sürdürülebilir iletişim” anlayışı ile hizmet sunmalarının gerekliliği, deprem
etkilerine karşı korunma önlemlerinin sürekli olarak alınmasının zorunlu olmasından kaynaklanmaktadır. Risk
iletişiminde sürdürülebilirliğin sağlanmasında, kitle iletişim araçları, aynı anda çok geniş bir alıcı (dinleyici / izleyici /
okuyucu) kitlesine yönelebilmelerinin yanı sıra bilgileri güncelleştirmeleri, her yerde sürekli olarak kullanılabilmeleri,
bilginin aranması, bulunması, paylaşılması, yayılması ve geliştirilmesinde hızlı, esnek ve kolay erişilir olmaları, konu
ile ilgili en iyi örneklerle uygulamaların tekrar edilerek gösterilmesiyle öğrenmede kalıcılığı sağlayabilmeleri gibi
niteliklerinden dolayı bireylerin olası deprem öncesinde sürekli olarak önlem almalarının sağlanmasında yararlanılması
gereken önemli bir toplumsal kaynaktır.
İzmit merkezde Saraybahçe belediyesinde 5 kat ve üstündeki apartmanlarda oturan yetişkin bireyler üzerinde yapılan
araştırmalarda bireylerin deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla etkileşim içinde zarar azaltma ve örgütsel
hazırlık önlemlerini alarak hazırlanmadıkları ve bireylerin deprem zararlarından korunma ile ilgili konularda kitle
iletişim araçlarından bilgi edinme durumlarının oldukça yetersiz olduğu ortaya çıkmıştır.
Bireylerin deprem tehlikesine karşı yerel toplumsal gruplarla etkileşim içinde zarar azaltma ve örgütsel hazırlık
önlemlerini alarak hazırlanmadıklarını ortaya çıkaran araştırma sonuçlarından çalışma konumuzla ilgili olanlarını şu
şekilde sıralayabiliriz;
Yetişkinlerin büyük çoğunluğu Valilik Kriz Merkezi’nden ve bağlı bulundukları belediyeden depremle ilgili
konularda yapılan faaliyetler hakkında bilgi edinmemektedir. Yetişkinlerin büyük çoğunluğu mahallelerindeki
birimlerle(muhtarlık/mahalle organizasyonu /sivil toplum kuruluşları v.s.) depremle ilgili konularda yapılan faaliyetler
hakkında bilgi edinmemektedir.Yetişkinlerin büyük çoğunluğu Kocaeli’nde deprem zararlarından korunma / deprem
sonrası yardım (arama - kurtarma, ilkyardım, yangın söndürme, ulaşım, haberleşme v.s. ) ile ilgili konularda
çalışmalar yapmak İçin kurulmuş dernek / vakıf gibi kuruluşlar hakkında bilgi edinmemektedir. büyük çoğunluğu
Kocaeli’nde deprem zararlarından korunma / deprem sonrası yardım (arama- kurtarma, ilkyardım, yangın söndürme,
ulaşım, haberleşme v.s. ) ile ilgili konularda çalışmalar yapmak için kurulmuş dernek / vakıf gibi kuruluşların
faaliyetlerine Katılmamıştır.
Yetişkin bireylerin deprem zararlarından korunma ile ilgili konularda kitle iletişim araçlarından bilgi edinme
durumlarının oldukça yetersiz olduğu ortaya çıkaran araştırma sonuçlarından çalışma konumuzla ilgili olanlarını şu
şekilde sıralayabiliriz;
Yetişkinlerin büyük çoğunluğu televizyondan, gazeteden ve radyodan depremle ilgili konularda haber ve bilgilerin
verilmesine ihtiyaç duymaktadır. Yetişkinlerin büyük çoğunluğu, televizyondan, gazeteden ve radyodan depremle ilgili
konularda verilen haber ve bilgileri her zaman izleme, okuma ve dinleme ihtiyacı duyduklarını belirtmektedir.
Yetişkinlerin büyük çoğunluğu televizyondan, gazeteden ve radyodan depremle ilgili konularda verilen haber ve
bilgileri yeterli bulmadıklarını belirtmektedir. Yetişkinlerden büyük çoğunluk televizyondan, gazeteden ve radyodan
deprem sırası ve sonrasında yapılması gereken hareketler konusunda ve evde deprem zararlarından korunmak için
1483
alınması gereken tedbirler konusunda haber ve bilgilerin verilmesine ihtiyaç
duyduklarını belirtmektedir.
Yetişkinlerden yarısı televizyondan, gazeteden ve radyodan ilkyardım konusunda ve depremin oluşumu ve etkileri
konusunda haber ve ve bilgilerin verilmesine ihtiyaç duyduklarını belirtmektedir.Yetişkinlerin yaklaşık yarısı
televizyondan, gazeteden ve radyodan arama ve kurtarma teknikleri konusunda haber ve bilgilerin verilmesine ihtiyaç
duyduklarını belirtmektedir.Yetişkinlerin büyük çoğunluğu televizyondan depremle ilgili konularda yayınlanan
programları izlemeye, gazeteden depremle ilgili konularda yayımlanan yazıları okumaya ve radyodan depremle ilgili
konularda yayınlanan programları dinlemeye ihtiyaç duymaktadır. Yetişkinlerden büyük çoğunluk televizyondan
depremle ilgili konularda eğitici programların yayınlanmasına, gazeteden depremle ilgili konularda eğitici yazıların
yayımlanmasına ve radyodan depremle ilgili konularda eğitici programların yayınlanmasına ihtiyaç duyduklarını
belirtmektedir. Yetişkinlerden yaklaşık yarısı televizyondan haber programlarının yayınlanmasına, gazeteden haber
yazılarının yayımlanmasına, radyodan haber programlarının yayınlanmasına ihtiyaç duymaktadır. Yetişkinlerin
çoğunluğu, evlerinde bilgisayar olmadığını, büyük çoğunluğu evlerinden internete bağlanabilme durumunun
olmadığını,yarısından fazlası da interneti kullanmasını bilmediklerini belirtmektedir. Yetişkinlerin büyük çoğunluğu
interneti kullanarak depremle ilgili konularda haber ve bilgi edinmediklerini belirtmektedir.
Doğal tehlikelere hazırlanmada depremle ilgili konularda zarar azaltma ve örgütsel hazırlık çalışmaları yapan
kuruluşların hizmet sunacağı bireylerle sürdürülebilir ilişkiler içinde bulunabilmelerinde kitle iletişim araçlarının
yaygın iletişim ağıyla konuları sürekli gündemde tutma, güncelleştirme ve etkileşim sağlama olanaklarından
yararlanmaları önem taşımaktadır. Bu konuda hizmet sunan kuruluşların medya kuruluşlarıyla işbirliği içinde olarak
mesaj üretiminde söz konusu kuruluşlara destek sağlaması (haber ve bilgi sağlama, eğitim, belgesel, tartışma, haber
ağırlıklı program yapımlarında ve yazılarda uzman danışmanlığı sağlama v.s.) oldukça önem taşımaktadır. İletişim
araçlarının deprem etkilerine karşı önlem alma konularını sürekli gündemde tutabilmesinde, düzenli olarak benzer
mesajları veren haber, eğitim, belgesel, tartışma v.s türünde çeşitli programlar yayınlanması, yazılar yayımlanması
etkili olmaktadır. İletişim araçlarının toplumsal sorumluluk anlayışı ile depreme hazırlayıcı önlemler alma konusunda
bireyler ve ilgili kuruluşlarla sürekli ilişkiler içinde olarak bilgilendirici ve eğitici program ve yazılara düzenli olarak
yer vermeleri ve bireylerin deprem koşullarıyla nasıl başa çıkabileceklerini öğrenmelerine yardımcı olmaları gerekir.
KAYNAKLAR
1.
2.
3.
4.
5.
6.
sayfa no. 17-20
Bruce, Harrison, 1993.Green Communication in the age of sustainable development”
www.ipranet.org/guestbook/gold9idoc, 3.2.2005
Bruce, Harrison.,1998.Sürdürülebilir Kalkınma Çağında Yeşil İletişim,Rota Yay., İstanbul,
Lin, Martin,2003.Communication for Sustainability”
www.ecoonect.com.au/newsletters/may_2003.htm,3.2.2005
1484
Download