TOKi ANADOLU LİSESİ İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ VE MEDENİYETİ HAZIRLAYAN HÜSEYİN GÜNDÜZ İLK TÜRK-İSLAM DEVLETLERİ TÜRKLERİN İSLAMİYETİ KABULÜ Türkler ile Müslümanlar arasındaki ilk ilişkiler Hz. Ömer döneminde İran'ın fethedilmesiyle sınır komşusu olarak başlamıştır. Hz. Osman döneminde ilk savaşlar Kafkasya hâkimiyeti için Hazarlarla yapılmıştır. Emeviler döneminde ilk defa Velid daha sonra da Abdülmelik dönemlerinde Orta Asya hâkimiyeti için Türgişlerle şiddetli savaşlar yaşanmıştır. Emeviler döneminde uygulanan aşırı milliyetçi politika Türklerin kitleler halinde müslüman olmasını engellemiştir. Abbasilerin izlediği ümmetçi anlayış bu dönemde Türkler ile Müslümanlar arasında olumlu ilişkiler kurulmasına ve İslamiyet’in Türkler arasında yayılmasında etkili olmuştur. TALAS SAVAŞI (751) Taraflar: Çinliler ---------- Abbasiler SEBEPLERİ Çinliler ve Abbasilerin İpek yoluna hâkim olmak istemeleri II. Kutluk Devletinin yıkılıp yerine kurulan Uygurların Orta Asya’ya tam olarak hâkim olamaması Abbasilerin bölgeye İslamiyet’i yayma düşüncesi. Batı Türkistan’daki Türklerin Abbasilerin, Horasan Valisi Ebu Müslim’den yardım istemesi. Çin ile Abbasiler arasında 751 yılında Talas Nehri kenarında yapılan savaşı, Karlukların da yardımıyla Abbasiler kazandı. SONUÇLARI Abbasilerle Çinliler arasındaki ilk ve tek savaştır. Çin’in batıya doğru ilerlemesi durmuş, Çin’de başlayan iç karışıklıkları değerlendiren Moyen-Çur önderliğindeki Uygurlar bölgeye hâkim oldular. Bu savaştan sonra Müslüman Araplarla başlayan dostluk ilişkilerinin de etkisi ile Türkler kitleler halinde müslüman oldular. Pusula, barut, mürekkep, kâğıt ve matbaa Çin dışına çıkmıştır.(Kültürel Sonuç) Orta Asya’nın Çinlileşmesi engellendi. Bu savaş Türk-İslam tarihinin başlangıcı kabul edilmektedir. Türkler İslamiyet’in kabulünden sonra birçok yeni devlet kurmuştur. Törelerine olan bağlılıklarıyla bilinen Türkler eski gelenek ve göreneklerinden vazgeçmeden kültürlerini devam ettirmişlerdir. İslamiyet’i kabul ettikten sonra Türkçeyi resmi dil olarak kullanmaları da geleneklerine bağlılıklarının bir kanıtıdır. Kâğıt MS. II. Yüzyılda Çin’de icat edildi. Talas Savaşı’ndan sonra Türkler kâğıt yapma tekniğini Çinlilerden öğrenmiş. Semerkant’ta ilk kâğıt fabrikasını kurmuşlardır. Haçlı Savaşları ile Kâğıt Avrupa’ya taşınmıştır. İlk Komşuluk Hz. Ömer Döneminde Sasani İmparatorluğunun yıkılmasıyla TÜRKLER ve MÜSLÜMAN ARAPLAR İlk Savaşlar En şiddetli Çarpışmalar Hz. Osman Dönemi Hazar- Emeviler Dönemi Orta Asya larla Kafkasya hâkimiyeti hâkimiyeti için Türgişlerle Barış Dönemi Talas Savaşı TÜRKLERİN İSLAMİYETE GEÇİŞİNİ KOLAYLAŞTIRAN SEBEPLER Türkler tarih boyunca birçok dini benimsemişlerdir. Fakat bu dinlerden İslam dini dışındaki dinleri benimseyenler genelde zaman içinde asimile olmuşlardır. Türklerin İslamiyet’i kabul etmesindeki beli başlı esaslar şu şekilde sıralanabilir. Eski Türk dini ile İslamiyet arasındaki benzerlik Tek tanrı, Ahiret, Cennet ve Cehennem inançları 1 Hac ve kurban ibadetlerine benzer ibadetlerin varlığı İslamiyet'in öngördüğü doğruluk, dürüstlük, temizlik, konukseverlik gibi kurallarının, Türk anlayışına uygun olması İslamiyet’teki Cihat anlayışı ile Türk Cihan hâkimiyeti anlayışının benzerliği. Her iki kültürde de ganimet kültürünün olması. Töre ile Şer’i kuralların çelişmemesi Her iki kültürde de aile ve kadına önem verilmesi Her iki kültürde de Avrupa’daki gibi Ruhbanlık ve Feodalite gibi sınıf sistemlerinin olmaması Türklerin yerleşik hayata geçmiş olması ve müslüman tüccarlar vasıtasıyla kültürel etkileşimin yoğun olarak yaşanması. Abbasilerin hoşgörülü politikaları ve Türklerin Abbasi ordusunda ücretli askerlik yapma istekleri Türklerin Çinlilere karşı güçlü bir müttefik elde etmek istemeleri Türklerin haraç ve cizye vergisinden kurtulmak istemeleri TÜRKLERİN İSLAMİYETE HİZMETLERİ Türkler Anadolu, Balkanlar, Orta Avrupa, Pakistan, Kafkasya ve Hindistan gibi bölgelerde İslam’ı yaymışlardır. Haçlı Seferleri ve Şii tehlikesine karşı İslam dünyasının koruyuculuğunu üstlenerek Halifelik kurumunun devam etmesini sağladılar. Azerbaycan'da başlayan ve Abbasileri tehdit eden Babek İsyanı Mu'tasım döneminde Türkler tarafından bastırılmıştır İslam dünyasında siyasi birliği sağladılar. İslam kültür ve medeniyetinin gelişmesini sağladılar. ( Farabi, İbn-i Sina, Biruni, Harezmî, İbn-i Türk önemli Türk Bilim adamlarıdır.) Eğitim ve Öğretim Kurumları açısından İslam dünyasının gelişmesini sağladılar (Nizamiye Medresesi) TÜRK-İSLAM DEVLETLERİ MISIR’DA KURULAN TÜRK –İSLAM DEVLETLERİ Tolunoğulları Akşitler Memlukler Eyyubiler Mısır’da kurulan ilk Türkİslam Devleti Mısır’da kurulan son Türkİslam devleti Memlük Devleti’nin yıkılmasından sonra bölgeye hakim olan devlet Osmanlı Devleti’dir. 2 TOLUNOĞULLARI (868-905) Kurulduğu Yer: Mısır. Kurucusu: Tolunoğlu Ahmet. Başkenti: El katai (Fustat ) şehri Yıkan Devlet: Abbasiler ÖZELLİKLERİ: Mısır’da kurulan ilk Tevaif-i Mülk (Emir’ül Umera) devletidir. Mısır’da kurulan ilk Türk-İslam devletidir. Mısır’da bin yıl sürecek olan Türk hâkimiyetini başlattılar. Müslümanların fethinden sonra Mısır’da kurulan ilk bağımsız devlet Tolunoğullarıdır. Tolunoğlu Ahmet halife Mütevekkil döneminde Şam ve Tarsus emirliğine atanmıştır. Ahmet önce üvey babası Bayık Bey daha sonra da kayınpederi Yercüh el Türki tarafından Mısır’a naip (vekil ) olarak atandı. Tolunoğlu Ahmet, her yıl Bağdat’a ödenen vergiyi göndermeyerek büyük bir servet topladı. Bu servetle ülkesini bayındır hale getirdi. Sosyal devlet anlayışını Mısır’a yerleştirmiştir. Mısır bu dönemde imar edildi, Nil Nehri üzerine bentler ve su kanalları yaparak Mısır tarımını geliştirmişlerdir. Güçlü bir ordu ve donanma kuran Tolunoğulları Suriye, Lübnan, Filistin ve Bingazi’ye hâkim oldular. Yönetici sınıfı Türk halkı ise Arap’tır. Maristan adı verilen hastane kurulmuştur. Bu hastane ve yanında bulunan eczanede halka ücretsiz sağlık hizmetleri sunulmuştur. Akıl hastalarının tedavisi için de hastane kurmuşlardır. Türk-İslam tarihinde ilk eczaneyi Tolunoğulları kurmuştur. Türk –İslam tarihinin ilk mimari eseri sayılan Tolunoğlu Ahmet Camii ve Ulu Camii en önemli mimari eserleridir. Şiirde Hüseyin bin Abdulselam, tarihte Ahmet bin Yusuf dönemin önemli simalarıdır. Devlette yaşanan taht kavgalarını iyi değerlendiren Abbasi komutanı El Katıbi Tolunoğullarını yıkarak bölgeyi tekrar Abbasilere bağladı. İHŞİTLER (AKŞİTLER): (935-969) Kurulduğu Yer: Mısır Kurucusu: Muhammet bin Toguç Yıkan Devlet: Fatımiler ÖZELLİKLERİ: Mısır’da kurulan ikinci Türk devletidir. Mısır’da kurulan ikinci Tevaif-i Mülk (Emir’ül Umera) devletidir. Suriye, Mısır ve Hicaz’a hâkim oldular. Türk-İslam tarihinde Hicaz’a (Mekke ve Medine) hâkim olan ilk devlettir. Türk-İslam Tarihinde Hicaz’a hâkim olan devletler: Ihşitler, Memlukler ve Osmanlı Devletidir. 3 Fatımilerle kendi toprakları arasında tampon bölge olması dolayısıyla Abbasilerce desteklenmişlerdir. Yönetici kesim Türk, halkı ise Arap’tır. Ihşitler ve Tolunoğullarında yönetenler Türk, yönetilenler Arap oldukları için devlet millet kaynaşması gerçekleşememiş bundan dolayı devletlerin ömrü kısa olmuştur. Muhammed’e Akşit ünvanını Abbasi halifesi Er Razi Billah vermiştir. Ihşit Melik’ül Mülük (Meliklerin Meliki veya Prens demektir. EYYUBİLER (1174-1250) Kurulduğu Yer: Mısır Kurucusu: Selahaddin Eyyubi Yıkan Devlet: Memlukler ÖZELLİKLERİ -Mısır’da kurulan üçüncü Türk devletidir. - Selahaddin Eyyubi, Musul Atabek'i Nureddin Mahmud Zengi'nin bir Türk komutanı olarak Mısır'a gelerek Şii Fatımi devletini yıkmıştır. Selahattin Eyyubi, Filistin, Ürdün, Yemen, Suriye, Irak'ı alarak Güneydoğu Anadolu'ya kadar sınırlarını genişletmiştir. -Selahaddin Eyyubi Hıttin Savaşı'nda Kudüs kralını yenilgiye uğratarak 89 yıl sonra Kudüs'ü tekrar müslümanların himayesine almıştır. Bu durum Üçüncü haçlı seferine neden olmuştur. MEMLUKLAR (KÖLEMENLER) (1250-1517) Kurulduğu Yer: Mısır Kurucusu: Aybeg Yıkan Devlet: Osmanlı Devleti Devletin resmi ismi: Ed-Devlet-i Türki ÖZELLİKLERİ Memluk asker anlamına gelmektedir. Mısır’da kurulan son Türk-İslam devletidir. Bu tarihten sonra Mısır’da Türk hâkimiyeti Osmanlı Devleti ile sağlanacaktır. Aybeg döneminde Suriye Eyyubilerini Salihiye ve Kora Muharebelerinde yenerek onları Mısır'dan uzaklaştırmıştır. Aybeg 1250 yılında Mensure Savaşlarında VII. Haçlı ordularını yenilgiye uğratmıştır. Kutuz döneminde Ayn-ı Calut Savaşı'yla Moğollar yenilgiye uğratılarak, Suriye ve Mısır'ın Moğol istilasına uğraması engellenmiştir. Sultan Baybars, Elbistan Savaşında Moğolları ikinci defa yenilgiye uğratmıştır Moğolları mağlup ederek durduran tek Türk devleti Memluklerdir. Ayn Calut,Elbistan,Humus ve Merc-i Suffar savaşlarında Moğolları dört defa mağlup etmişlerdir. Sultan Baybars döneminde Antakya alınarak buradaki Haçlı prensliğine son verilmiştir. 4 Kalavun döneminde, Haçlılarla mücadeleye devam etmiş ve Suriye'deki son Haçlı kalıntısına son vermiş, Antakya'daki Haçlıları da uzaklaştırmıştır. Memluklu Sultanı El-Eşref Halil komutasında Memluklu ordusu Akka'yı alarak Haçlıların Doğu Akdeniz kıyılarından sürerek Orta Doğu’da İslam hâkimiyetini başlattı. Abbasi Devletinin yıkılmasından sonra Halifeyi koruyarak İslam dünyasında önemli bir yer edinmişlerdir. Yavuz Sultan Selim Mısır seferiyle, Mercidabık ve Ridaniye (1516 -1517) savaşları sonucu, Memlûk Devleti'ne son vermiştir. Memlüklerde her emirin hükümdar olma hakkı olduğu için Kut anlayışı bu devlette uygulanmamıştır. Sultan Kalavun Camisi, Sultan Hasan Cami, Sultan Berkuk Türbesi, Kahire Kalesi, Halep Kalesi önemli mimari eserleridir KARAHANLI DEVLETİ (İLİGHAN DEVLETİ) (840-1212) Kurulduğu Yer: Orta Asya’da Karluk Yağma ve Çiğil, Tuhsiler tarafında kuruldu. Devleti oluşturan boylar iç işlerinde serbest dış işlerinde merkeze bağlı olduğundan, devlet konfederatif bir özellik göstermiştir. ÖZELLİKLERİ: Bilge Kül Kadr Han tarafından Balasagun merkezli kurulan devlettir. Karahanlılar Karluk, Yağma,Tuhsi ve Çiğil Türk boyları tarafından Batı Türkistan’da kurulan federatif bir devlettir. Orta Asya’da kurulan ilk Türk-İslam devletidir.920 yılında Satuk Buğra Han zamanında İslamiyet’i resmi din olarak kabul ettiler. Satuk Buğra Han Abdülkerim ismini aldı. Asya kıtasında İslamiyet’i kabul eden ilk Türk devleti Karahanlılar’dır. Doğu ve Batı Türkistan’a hâkim olan ilk Türk-İslam devletidir. Yöneten ve yönetilenlerin Türk olduğu ilk Türk İslam devletidir. İlk defa Türk-İslam sentezini ortaya koyan devlettir. Ebu Nasr Ahmet döneminde Gaznelilerle ittifak yaparak Samanoğulları devletine son verdiler. Bu ittifak sonrasında Gaznelilerle Ceyhun nehrini sınır olarak belirlediler. Ebu Nasr Ahmed Abbasi halifesi tarafından bir İslâm hükümdarı olarak tanınan ilk Karahanlı hükümdarı olmuştur. Ebu Nasr Ahmet döneminde Balasagun, Özkent ve Tarım Havzası, Karakurum dağlarına kadar devletin sınırlarının genişlemesi ile Gaznelilerle mücadeleler başlamıştır. En parlak dönemleri Yusuf Kadir Han dönemidir. Yönetim alanında eski Türk geleneklerini devam ettirmişlerdir. Ülüş denilen ikili teşkilat Toy adı verilen meclis sistemi Hükümdarların Han, Hakan Yandaki özelliklere ilaveten Uygur Türkçesini de kullanmaları milli kimliklerine bağlı olduklarını gösterir. İlig gibi ünvanları kullanmaları Boylar birliği federasyonu gibi Resmi dilleri Hakaniye Türkçesidir. Yazıda Uygur alfabesini kullandılar. Satuk Buğra Han döneminde ilk Karahanlı parası bastırıldı. 5 Hâkimiyet anlayışı, saray ve merkez teşkilatı ile askeri teşkilatta eski Türk geleneklerini korudular. Türk-İslam mimarisinin temelleri bu dönemde atılmıştır. İlk defa Ribat adı verilen Kervansaraylar yaptılar. İlk defa Bimarhane denilen hastaneler yaptılar Türk-İslam tarihinde ilk defa medrese kurdu lar. Türk-İslam tarihinde ilk defa Türklere has camii örneklerini bu dönemde yapıldı. Arslan Gazi Tabgaç Han tarafından Merv şehrinde açılan Semerkant Medresesi Türk –İslam Tarihindeki ilk medresedir. Tabgaç Buğra Han döneminde dünya tarihinde ilk defa burslu eğitim sistemini başlattılar. Türk-İslam tarihine ait ilk yazılı eserler bu dönemde ortaya çıktı. Kutadgu Bilig Yusuf Has Hacip tarafından yazılan eser Mutluluk veren bilgi anlamına gelir. Türkçe ilk siyasetnamedir. İdeal devlet yönetimi anlatılmıştır. Eser Tamgaç Buğra Han'a sunulmuştur. Divan-ı Lügatit Türk Kaşgarlı Mahmut tarafından kaleme alınan eser Araplara Türkçenin üstünlüğünü göstermek ve Araplara Türkçe öğretmek için yazılmıştır Aynı zamanda ilk Türkçe sözlüktür. Divan- ı Hikmet Karahanlılar döneminde Arap harfleriyle yazılan en önemli Tasavvuf eseridir. Atabetül Hakayık Yüknekli Edip Ahmet tarafından yazılan eser eğitici ve öğretici bir ahlak kitabıdır. Türk İslam tarihinde ilk posta teşkilatını ve askeri anlamda ilk Gulam sistemini Karahanlılar kurdu. Devlet yönetiminde ve teşkilatlanmada Selçuklulara öncülük etmişlerdir. Şir Kebir Camii, Arab Ata Türbesi Ayşe Bibi Türbesi, Balacı Hatun Türbesi önemli mimari eserleridir. Yıkılışı: Karahanlıların 1058’de Doğu ve Batı Karahanlılar olmak üzere ikiye ayrıldılar. Doğu Karahanlılar, 1130’da Karahitaylar ,Batı Karahanlılar ise 1222’de Harzemşahlar tarafından yıkıldı. 6 GAZNELİLER (963-1187) Kurulduğu Yer: Afganistan, Hindistan ve İran. Kurucusu: Alp Tigin Başkent: Gazne şehri ÖZELLİKLERİ Türk –İslam tarihinde ilk çok uluslu devlettir. Devlet ismini kurulduğu yerden alır. İslamiyet’i Hindistan’a ilk yayan devlettir. Ordularında ilk defa filleri kullanan Türk-İslam devlettir. Devlet Alp Tigin döneminde temelleri atıldıysa da Sebük Tigin döneminde Toharistan (Afganistan ) ve Belucistan(Pakistan ) alınarak bağımsızlıklarını ilan ettiler. Sebük Tigin Türk tarihinde ilk defa Padişah ünvanını kullanan hakandır. Devletin en parlak dönemi Gazneli Mahmut dönemidir. Abbasi halifesini dolayısıyla İslam dünyasını ilk koruyan devlettir.(Şii Büveyhoğullarına karşı) GAZNELİ MAHMUT DÖNEMİ Bu dönemde devlet en geniş sınırlara ulaştı ve imparatorluk haline geldi. Hindistan Seferleri SEBEPLERİ: İslam dinini yaymak ve İslamiyet’in bütünlüğünü tehdit eden bölücü mezhep mensuplarının faaliyetlerine son vermek istemesi Hindistan’ın zenginliklerini ülkesine taşımak Kendisine karşı birleşen Raca ve Miraceleri etkisiz hale getirmek. Gazneli Mahmut 25 yıl boyunca Hindistan’a 17 sefer düzenledi. Bunlar içerisinde İlk seferi olan Peşaver ve Summat seferleri en önemli seferleridir. SONUÇLARI Ülkesinin sınırlarını Ganj nehrine kadar genişletti. 1858 yılına kadar sürecek olan Hindistan da Türk yönetimi başladı. İslamiyet Hindistan’da yayılmaya başlamıştır. Kast sistemine darbe vurdu. Bu durum ilerde kurulacak olan Babür Devleti için uygun ortam oluşmuştur. Bugünkü Pakistan, Afganistan ve Bangladeş gibi devletler doğdu. Gazneliler İlk defa bu seferlerden sonra filleri ordularında kullanmaya başladı. Gazneliler Hindistan’da tam olarak siyasi birliği sağlayamamışlardır. Bunun en önemli nedenleri: Karışık olan etnik yapı Geniş coğrafi bir alana sahip olması SELÇUKLULARLA İLİŞKİLER Güçlenen Selçuklulara karşı Karahanlı hükümdarı Yusuf Kadir Han ve Ali Tekin’le Maveraünnehir ittifakı kurulmuştur. Selçukluların lideri Arslan Yabgu’yu davet ettiği yemekte yakalatarak Hindistan’ın Keşmir bölgesinde bulunan Kalincar Kalesine hapsetti. BAĞDAT SEFERİ SEBEPLERİ SONUÇLARI Şii Büveyhoğulları baskısından bunalan Abbasi halife- Abbasi halifeliğini Şii Büveyh oğullarının baskısından sine yardım etmek kurtardı. Türk –İslam tarihinde halifeyi Şii Büveyho Irak’ın kuzeyini ele geçirme isteği ğullarından karşı ilk koruyan devlet Gaznelilerdir. Irak’ın kuzeyi Gaznelilere geçti. Büveyhoğullarından daha sonra Kirman ve Rey bölgeleri de alınmıştır. Abbasi halifesi Gazneli Mahmut'a "Sultan" unvanı vermiştir Türk-İslam tarihinde Sultan Ünvanını kullanan ilk hükümdar Gazneli Mahmut’tur. 7 SULTAN MESUD DÖNEMİ Debusiye Savaşı: Karahanlılarla Harezmşah Altuntaş komutasındaki Gazneliler arasında Debusiye Kasabası yakınlarında yapılan savaşı Gazneliler kaybetmiştir. Kuzey Hindistan Seferi: Hindistan başkomutanı Ahmet Yınaltegin’in kendisinin Gazneli Mahmut’un oğlu olduğunu iddia etmesi üzerine Ahmet’i öldürtmüştür. 1035 yılında Kuzey Hindistan’a seferlerini yaparak Gürcan’a ulaşan Mesud Selçuklu tehlikesi karşısında seferi yarıda bırakarak geri dönmüştür. Selçuklularla İlişkiler: Sultan Mesut döneminde Tuğrul Bey Nesa ve Serahs savaşlarından sonra Nişabur’da bağımsızlığını ilan etmiştir. Sultan Mesud Selçuklularla yaptığı Dandanakan Savaşında yenilmesi ile devlet çöküşe geçmiştir. YIKILIŞI: Gazne Devleti, son hükümdarı Hüsrev Melik'in Gurlular tarafından 1187’de esir alınmasıyla devlet yıkılmıştır. Gaznelilerin çok uluslu yapıları yıkılmalarındaki en önemli etkendir. BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ (1040-1157) Kurulduğu Yer: Horasan. Kurucusu: Tuğrul Bey. Kuran Boy: Oğuzların Üçok kolunun Kınık boyu SELÇUK BEY DÖNEMİ Selçuk Bey 10.yy’da Orta Asya’da Oğuz Yabgu Devletinde babası Dukak Bey’in ölümünden sonra Subaşı görevinde bulunmuştur. Oğuzlar Devleti’nde subaşı iken, Oğuz Devleti’nin hükümdarı ile arasında çıkan anlaşmazlık yüzünden kendisine bağlı ordularla güneye inerek Seyhun ırmağı yakınlarındaki Cent şehrine yerleşti. Cent şehrine yerleşen Selçuk Bey burada İslamiyet’i seçti. Oğuz Yabgusunun yıllık vergiyi almak için gönderdiği memura, kâfire haraç verilmeyeceğini söyleyerek Cend’den kovarak Oğuz Yabgu Devleti ile mücadeleye girişti. Bu savaşlar esnasında Tuğrul ve Çağrı Beylerin babası Mikail şehit düşmüştür. Samanoğulları ile Karahanlılar savaşta Samanoğullarını destekleyerek karşılığında Nur Kasabasını aldı. ARSLAN YABGU DÖNEMİ Babası Selçuk Bey’in ölümünden sonra Yabgu ünvanını aldı. Karahanlılar‘ın Samani Devletine son vermesi üzerine, Özkend’den kaçan Samani şehzadelerinden İsmail Muntasır’ın, Arslan Yabgu’ya sığınması ile Karahanlılarla savaşlar yapılmıştır. Bu dönemde güçlenen ve kendilerine yurt arayan Selçukluların daha fazla güçlenmesini istemeyen Gazneli Mahmut tarafından tutuklanarak Kalincar Kalesine hapsedildi. TUĞRUL BEY DÖNEMİ(1038-1063) Arslan Yabgunun esir alınmasından sonra kardeşi Musa yabguluğa, Yusuf'un oğlu İbrahim de Yınallığa getirildiler. Mikail’in oğulları Tuğrul ve Çağrı Beyler, amcalarının hâkimiyetini tanımakla birlikte, ayrı bölgelerde yaşamaya başladılar. GAZNELİLERLE İLİŞKİLER Nesa Savaşı (1035) :Selçuklularla Gazneliler arasında yapılan bu ilk savaşı Selçuklular kazandı. Bu savaştan sonra Gazneliler Nesa, Ferave ve Dihistan’ı Selçuklulara bıraktı. Nesa Savaşı Selçukluların büyük bir devlete karşı yaptıkları ilk savaştır. 8 Serahs Savaşı (1038) : Gaznelilerle yapılan ikinci büyük savaşı kazanan Selçuklular Horasan’ın önemli şehri olan Nişabur’u aldılar. Tuğrul Bey adına okutulan hutbe ile Selçuklular bağımsızlıklarını ilan ettiler. DANDANAKAN SAVAŞI (1040) SEBEPLERİ Gazneliler ’in Selçukluları Horasan’dan çıkarmak istemeleri. Selçukluların kendilerine yurt arayışları SAVAŞ Selçuklu tehlikesini önlemek isteyen Gazneli Mesud Nişabur üzerine yürüdü. Selçuklu süvarilerinin vur-kaç taktiği ile yıpranan Gazneli ordusunda su ve yiyecek sıkıntısının da baş göstermesi orduyu bir hayli yormuştur. Üç gün süren savaşı Selçuklular kazandı. Sultan Mesud savaş meydanından kaçarak canını zor kurtarmıştır. SONUÇLARI Büyük Selçuklu Devleti resmen kurulmuştur. Gazneli Devleti yıkılma sürecine girmiştir. Horasan ve İran toprakları Selçukluların eline geçti. Bu savaştan sonra Rey şehri alınarak başkent ilan edildi. Tuğrul Bey kardeşi Çağrı Bey tarafından Selçuklu Sultanı ilan edildi. Büyük Selçuklu tarihinde Sultan ünvanını ilk kullanan hükümdar Tuğrul Bey’dir. o BAĞDAT SEFERLERİ: Abbasi halifesinin Şii Büveyhoğulları baskısı karşısında Tuğrul Bey’den yardım istemesi üzerine 1055’de Bağdat seferi yapılmıştır. Şii Büveyhoğulları hükümdarı Meliku’r-Rahim'i esir alan Tuğrul Bey bu devlete son verdi.(I.Bağdat Seferi) 1060 yılında Şii Fatımiler tarafından ele geçirilen Bağdat’ı tekrar alan Tuğrul Bey Abbasi Halifesi Kaim bi-Emirillah’ın kızı Seyyide Fâtıma el-Betül ile evlendi.(II. Bağdat Seferi) Sonuçları Halife tarafından Tuğrul Bey'e "Doğunun ve Batının Sultanı" ünvanı verildi. Böylece İslam dünyasının siyasi liderliği Selçuklulara geçti. İslam Dünyasında siyasi yetkiler Tuğrul Bey’e geçmiş, dini yetkiler ise halifede kalmıştır (Laiklik uygulaması). Tuğrul Bey’in Bağdat seferinden sonra halifelik sadece dini bir makam haline gelmiştir. Bağdat seferinde Tuğrul Bey’e Rükneddin ve Kasım Emir’ül Müminin (Halifenin ortağı ) ünvanları verilmiştir. 9 BİZANSLA İLİŞKİLER En önemli özelliği: Keşif Akınları ANADOLU AKINLARI AMAÇLARI ÖNEMİ: Anadolu’ya yapılan ilk Türkmen akınlarıdır. Doğu Anadolu’da birçok şehir Selçukluların eline geçti. Göçebe Türkmenlere yurt bulma ihtiyacı Hâkimiyet sahasını genişletmek Anadolu’yu yakından tanımak Stratejik şehir ve ordugâhları yıpratmak Bu dönemde Çağrı Bey komutasında 1015–1021 tarihleri arasında Anadolu’ya yapılan Vaspuragan seferlerinin en önemli özelliği keşif amaçlı olmasıdır. PASİNLER SAVAŞI (1048) SEBEPLERİ SAVAŞ Selçukluların batıya doğru ilerlemeleri Bizans, Gürcü ve Ermeni ittifakına karşı Erzurum Musa Yabgunun oğlu Hasan komutasındaki 20 bin sınırları içerisinde yapılan savaşı İbrahim Yınal ve Kukişilik Selçuklu ordusunun pusuya düşürülmesi sonutalmış komutasındaki Selçuklu ordusu kazandı. cu Hasan’ın şehit edilmesi. Bizans’ın artan Selçuklu baskısından kurtulmak istemesi ÖNEMİ Büyük Selçuklu Devleti ile Bizans arasında yapılan İLK savaştır. Anadolu’ya yapılan Türk akınları hızlanmıştır. Gürcü kralı IV. Liparit savaşta esir düştü. Doğu Anadolu Bölgesi Selçuklu hâkimiyetine girmeye başladı. Savaş sonunda yapılan antlaşmada Emeviler döneminde yaptırılan İstanbul’daki camiinin tamir edilmesi, Halife ve Tuğrul Bey adına hutbe okutulması ve İstanbul’da Türk mahallesi kurulması kararlaştırıldı. ALPARSLAN DÖNEMİ (1063-1072) Gerçek adı Muhammed olup Alparslan ünvanı ile tanınır. Abisi Süleyman’ı devirerek başa geçti. Abisi Süleyman’ın başa geçmesini sağlayan vezir Amid ül-Mülk’ü azlederek vezirliğe Nizamülmülk’ü (Ebu Ali Hasan) getirdi. 1067 yılında Küçük kardeşi Kavurd amcası Musa’nın isyanlarını bastırdı. Alparslan ilk seferini Doğu Anadolu ve Gürcistan’a yapmış bu seferle Kars ve Ani kalelerini fethetmiştir. Ani’nin alınması ile Abbasi Halifesi Kaim bi-Emrillah, Alparslan'a "Ebu'-Feth" (Fetihlerin babası) lakabını vermiştir (1064) 1065 yılında Mangışlak tarafına düzenlenen seferle Kıpçaklar himaye altına alındı. 1071 yılında Şii Fatımi devletini ortadan kaldırmak için Mısır seferine çıktığı sırada Bizans’ın büyük bir ordu ile geldiği haberi seferi yarıda bırakmıştır. 10 MALAZGİRT SAVAŞI (1071) SEBEPLERİ Bizans’ın İslam dünyası üzerindeki baskısını kırmak Bizanslıların Selçukluların batı yönüne ilerleyişini durdurmak istemesi Bizanslıların Doğu Anadolu’da kaybolan hâkimiyeti tekrar kazanmak istemesi SAVAŞ ve SONRASI Muş’un Malazgirt Ovasında yapılan savaşı Bizans ordusunda bulunan Peçenek ve Uzların da saf değiştirmesi ile Selçuklular kazandı. Savaşta esir alınan Roman Diyojen ile antlaşma yapılarak serbest bırakıldı. Bu antlaşmaya göre: Urfa, Antakya, Malazgirt ve Ahlat Selçuklulara verilecek. Bizanslılar her yıl vergi verecek. Esir alınan Bizans askerleri serbest bırakılacak. SONUÇLARI Anadolu’nun kapıları Türlere açıldı. Türkiye tarihi başladı. Anadolu’da ilk Türk beylikleri kuruldu. İslam Dünyasına karşı Haçlı Seferlerinin başlamasına neden olmuştur Bizans’ın İslam Dünyası üzerindeki baskısı sona erdi Anadolu’ya Türkmenler yerleştirilerek ilk defa İskân Politikası uygulandı. Kılıç Hakkı: Alparslan’ın Anadolu’nun fethini hızlandırmak için komutanlarına vaat ettiği’’ Fetheden fethettiği yerin sahibidir’’ anlayışı Selçuklularla Bizans Devleti arasında Anadolu Hâkimiyeti için yapılan büyük Savaşlar: Pasinler Savaşı (1048) Malazgirt Savaşı (1071) Miryakefalon Savalı (1196) Karahanlılar üzerine sefere çıkan Alp Arslan, esir aldığı Behram Kale komutanı Yusuf Mirza tarafından hançerlenerek şehit edilmiştir.(1072) Alparslan Döneminde Şii Fatımilerin Dar-ül Hikme adı verilen medreselerine karşı Nizamiye Medresesini Bağdat’ta açtırmıştır. Bu medrese dünya tarihinde ilk MODERN üniversite kabul edilmektedir.(İlk Selçuklu medresesi Tuğrul Bey döneminde açıldı) Nizamiye Medreselerinin kuruluş Amaçları: Şiilikle mücadele etmek Fakir ve zeki öğrencilerin okumalarına imkân sunmak Din ve devlet adamı yetiştirmek Oğuzların dinsel inançlarını pekiştirmek Sünni düşüncesinin şii Fatimilere karşı mücadelesinin kazanılmasını sağlamak ve bu amaca uygun alimler yetiştirmek. Dini bilimlerle birlikte pozitif bilimler okutmak ve ülkenin bilim ve teknik olarak gelişmesini sağlamak. Bilginleri maaşla medreselere bağlayıp denetimde tutmak ve devlete karşı gizli hareketlere katılmalarını önlemek 11 İlki Bağdat’ta açılan Nizamiye Medreseleri zamanla Belh, Nişabur, Herat, Merv, Basra, Taberistan, Şam, Musul gibi kentlerde de açıldı. MELİKŞAH DÖNEMİ (1072-1092) Büyük Selçuklu Devletinin en parlak dönemidir. İlk seferini Türkistan’a yaparak Gazneliler ve Karahanlıları himaye altına aldı. Boğazlarda Ege Denizine kadar bütün Anadolu toprakları alındı. Suriye, Filistin, Arabistan, Urfa, Halep, Diyarbakır, Kafkasya, Trabzon, Yemen, Aden alınarak devletin sınırları İstanbul Boğazından Umman Denizine kadar genişletildi. Ömer Hayyam başkanlığında 1079 yılı başlangıç esaslı olan Celali Takvim veya Takvimi Meliki oluşturuldu. Büyük Selçuklu tarihinde ilk defa İkta sistemi başlatıldı. Başkent Rey’den İsfahan’a taşındı. Alparslan döneminde kurulan Nizamiye Medreseleri bu dönemde tam teşekküllü eğitim kurumlarına dönüştü. Dönemin en önemli olayı Hasan Sabbah liderliğindeki Bâtınilik mezhebidir. İran’ın Kazvin bölgesinde bulunan Alamut Kalesini kendine merkez edinen Hasan Sabbah fikrini yaymak için birçok suikast düzenletti. Bu suikastların en önemlisi ünlü veziri Nizam ‘ül Mülk ’ün Bâtınilerce şehit edilmesidir. Batınilik: Kur'an Ayetlerinin görünür anlamlarının dışında, gizli anlamları bulunduğu inancına verilen isimdir. FETRET DEVRİ (1092–1118): Türk Tarihi açısından Fetret Devirleri hükümdarsız geçen dönemlere verilen genel isimdir. Büyük Selçuklu Devletinde Sultan Melikşah’ın ölümünden sonra eşi Terken Hatun’un dört yaşındaki oğlu Mahmut’u Sultan ilan etmesi ile başlayan dönemdir. Bu dönemde Mahmut, Mehmet Tapar Berkyaruk ve Sencer arasında başlayan taht kavgaları 27 yıl sürmüştür. Bu dönem Sultan Sencer tarafından sonlandırılmıştır. Bu dönemde yaşanılan karışıklıklardan dolayı Haçlı Seferlerine gereken önem verilemedi. SULTAN SENCER DÖNEMİ (1118-1157) Büyük Selçuklu tarihinin son büyük hükümdarıdır. Bu dönemde Merv şehri tekrar başkent yapıldı. Gaznelilerden Gazne şehri, Karahanlılardan Maveraünnehir alındı. Karahitaylılarla yapılan Katvan Savaşının kaybedilmesi ile Maveraünnehir bölgesi elden çıktı. Bu savaştan sonra Selçuklu ülkesi müslüman olmayan Türk ve Moğol saldırıları ile sarsıldı. Vergilere itiraz ederek isyan eden Gur sultanlığı tekrar itaat altına alındı. Harzemşahlar tekrar itaat altına alındıysa da Oğuz isyanları devletin yıkılışını hazırladı. 1153 yılında vergi alımlarındaki adaletsizliği (yıllık 20 bin koyun tazminatı ) bahane eden göçebe Oğuz isyanını bastırmak için uğraştıysa da Oğuzların eline esir düştü. Üç yıl sonra esaretten kurtulabildi. Sultan Sencer’in ölümüyle Büyük Selçuklu Devleti yıkıldı (1157). Türbesi Merv şehrinde bulunmaktadır. BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİNİN YIKILMA SEBEPLERİ Ülke hanedanın ortak malıdır anlayışı Bâtınilerin ve Şiilerin faaliyetleri Atabeylerin bağımsızlık faaliyetleri Devleti kuran asli unsur olan Oğuzların ve göçebe Türkmenlerin küstürülmesi Abbasi halifelerinin siyasi güçleri tekrar ellerine almak için yürüttükleri olumsuz faaliyetler Haçlı seferlerinin meydana getirdiği sarsıntı Katvan Savaşının olumsuz etkisi 12 BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİNİN YIKILMASI İLE ORTAYA ÇIKAN DEVLET VE ATABEYLİKLER ATABEYLİKLER DEVLETLER *Zengiler (Musul Atabeyliği) -Kirman Selçukluları *Böriler(Şam Atabeyliği) -Suriye Selçukluları *İldenizoğulları (Azerbaycan Atabeyliği) -Türkiye Selçukluları *Salgurlular(Fars Atabeyliği) -Irak ve Horasan Selçukluları -Beg Tegin Oğulları(Erbil Atabeyliği) HARZEMŞAHLAR DEVLETİ(1097-1231) Aral gölünün güneyindeki bölgeye Harezm denir. Harezm şehrinden ismini alan devletin ilk liderleri Anuş Tigin’dir. Atsız döneminde yarı bağımsız olsalar da devlet Kutbeddin Muhammed Harezmşah tarafından Selçuklulara bağlı olarak kurulmuştur. İl Arslan Döneminde Sultan Sencer'in ölümü ile bağımsızlıklarını ilan ettiler. Tekiş Hazemşah döneminde Irak Selçuklu devletine son verdiler. Alaaddin Muhammet döneminde Karahanlı Devletine son verdiler. Otrar Faciası: Harzemşah valisi İnalcık tarafından ticaret kervanının yağmalanması hadisesidir. Moğolların valiyi teslim edilmesinin istenmesi ve gelen Moğol elçilerinin Alaaddin Muhammet tarafından öldürülmesi ile Moğollarla savaşlar başladı. 1220 de ülke Moğol istilasına uğramıştır. Celalettin Harzemşah döneminde Anadolu Selçuklu Devleti ile yapılan Yassı Çemen Savaşının kaybedilmesi ile devlet yıkılma sürecine girdi. Celaleddin Harzemşah’ın 1231’de ölümü ile devlet yıkılmıştır. Harezm Türkçesinin bilinen ilk eseri Mukaddimet-ül Edeb’dir. BABÜR DEVLETİ(1526-1858) Timur İmparatorluğu’nu yıkması üzerine Timur’un torunu Muhammed Babür Şah tarafından merkez Agra olmak üzere Hindistan’da kurulmuştur. Delhi Türk Sultanlığından sonra kurulan Babür devleti, Hindistan’da kurulan son Türk devletidir. Babür Devleti Hindistan’da siyasi birliği ilk kuran devlettir. Zahireddin Muhammed Han döneminde Delhi Hükümdarı İbrahim Ludi’yi mağlup ederek müstakil bir devlet haline geldiler.( Paniput Meydan Muharebesi) Ekber Şah döneminde Bengal, ,Kabil, , Keşmir, ,Sind ve Kandahar bölgeleri alınmış başına buyruk hareket eden hanedan üyeleri ve valiler itaat altına alındı. Cihangir Han döneminde Nadir Şahla yapılan Karnal Savaşı kaybedilerek Kandahar bölgesi Nadir Şah’ın eline geçti. Ayrıca bu dönemde ilk defa İngilizlere ticari imtiyazlar verilerek devletin sonu hazırlanmıştır. Şah Cihan döneminde yaptırılan Taç Mahal ayrıca Hümayun Türbesi, Agra ve Lahor Kaleleri, Motî Mescit önemli mimari eserleridir. 13 •TAÇ MAHAL •Şah Cihan'ın eşi Mümtaz Begüm Mahal için yaptırıdığı türbedir. •Türbe 1631-1652 yılları arasında yapılmıştır. •Anıt mezarın yapında Osmanlı mimarları İsmail ve İsa Efendiler ve hattat Settar Efendi de görev almıştır. TAÇ MAHAL Babür Devleti 1258 yılında İngilizlerce yıkıldı. TİMUR DEVLETİ (1369-1507) Emir Timur tarafından Çağatay hanlığı toprakları üzerinde kurulan Belh merkezli devlettir. Sağ ayağındaki aksaklıktan dolayı Timurlenk (Akasak Timur ) olarak da adlandırılır. Cengiz Han'ın soyundan gelmediği için Emir unvanını kullanmıştır. Altınorda devleti üzerine yaptığı seferlerle bu devleti yıkarak Rusların güneye inmesine ve ilerde Çarlık Rusya’nın kurulmasına neden oldu. Altınorda devletinin yıkılması ile Kazan, Kırım, Astırahan, Sibir, Kasım ve Nogay Hanlıkları kuruldu. İran’da bulunan Muzafferoğulları Devleti ile Celayirliler Devletini yıkarak İran ve Bağdat’ı hâkimiyeti altına aldı. Azerbaycan, Kafkasya ve Delhi Sultanlığını hâkimiyet alanına aldı. Ankara Savaşında Yıldırım komutasındaki Osmanlı ordularını mağlup ederek Osmanlı Devletinin yıkılma tehlikesi geçirmesine neden oldu.(1402) Çin seferi sırasında hastalanarak öldü.(1405) Ölümünden sonra devlet oğulları ve torunları arasında paylaştırıldı. Uluğ Bey, Ali Kuşçu, Hüseyin Baykara ve Ali Şir Nevai devrin önemli simalarıdır. Tüzük at-ı Timur adıyla yasalar tarafından idare edilen devlette Mal ve Tavacı divanları ile yönetim kolaylaştırıldı. Mal Divanı: Mali işlere bakardı. Tavacı Divanı: Askeri işlere bakardı. Ak saray, Bibi Hanım Mescidi, Gök Saray, Timur Türbesi, Uluğ Bey Rasathanesi, ,Bibi Hanım Camii, Gevher Şad Camii, Gur-i Mir en önemli mimari eserlerdir. Tümen adı verilen paraları kullandılar. Savaşlarda üstün hizmet gösterenlere Suyurgal adı verilen topraklar dağıttılar. Özbekler tarafından yıkılmıştır. (1507) MOĞOL DEVLETİ (CENGİZ İMPARATORLUĞU ) Cengiz Han(Temuçin) idaresinde Moğol ve Türk boylarının birleşiminden oluşan Karakum merkezli devlettir. Moğol İmparatorluğu 34 milyon kilometrekarelik alanı ile tarihte bitişik sınırlara sahip en büyük imparatorluktur. Cengiz döneminde önce kan kardeşi Camuka yok edilerek birlik sağlandı.1209’da Tibet Tangut Devleti, Kin hanedanlığına ait Pekin ve Doğu Türkistan alınmıştır. 14 1218’de Karahitay Devleti,1222’de Harzemşahlar Devletini yıktılar. Öldüğünde Çin, Tunguz, Tibet, Türk, İran, Afgan, Arap, Ermeni Rus milletlerine ait boylar himayesi altındadır. Cengiz Han'ın ölümünden sonra oğlu Ögeday babasının fetihleri tamamlanmıştır. Ayn Calut ve Elbistan savaşlarında Memluklere yenildiler. Dilleri Moğolcadır. Cengiz Yasaları da denilen Yasaname-i Büzürg ile devlet yönetilmiştir. Cengiz’in ölümünden sonra devlet oğulları ve torunları tarafından paylaşıldı. Kubilay Hanlığı Altın Orda Devleti Çağatay Devleti İlhanlılar ÇİN RUSYA TÜRKİSTAN İRAN Kubilay Hanlığı(1280-1368 ): Kubilay Han tarafından Pekin (Han Balık )merkezli kurulan devlet 1368’e kadar Çin’e hâkim olmuştur. Japonya ve Hindistan dışında bütün Asya’yı ve Doğu Avrupa’nın önemli bir kısmını ele geçirdiler. İslamiyet’i kabul etmeyen tek Cengiz soylu devlettir. Marco Polo seyahatnamesinde bu devletle ilgili bilgiler bulunmaktadır. Çağataylar (1227 – 1369): Cengiz’in oğlu Çağatay han tarafından kuruldu. En parlak dönemleri Duva Han dönemidir. Mübarek Şah döneminde İslamiyet’i seçtiler. Timur tarafından yıkılmışlardır. İlhanlılar (1256 – 1336): Hülagü Han tarafından İran’da kurulan devlettir. Hülagü Han Bâtıni lideri Rükneddin'in sığındığı Alamut kalesinde ele geçirerek bütün İran’ın kontrolünü eline geçirdi.1258’de Bağdat’ı ele geçiren Hülagü Han Abbasi Devletine son verdi. Kösedağ Savaşı ile Anadolu’da hâkimiyet kuran devlet Ahmet Teküdar döneminde İslam’ı seçti. Gazan Han ile birlikte Türk ve İslâm Devletine dönüşeceklerdir. Altın Orda Devleti (1227 - 1502) : Batu Han tarafından Karadeniz’in kuzeyinde Saray merkezli bir devlettir. İslamiyet’i kabul eden ilk Cengiz soylu devlettir. Rusların uzun süre güneye inmesine engel olan devlete Timur son vermiştir. Devletin yıkılmasından sonra Kırım, Nogay, Kasım, Sibir ve Özbek hanlıkları gibi küçük hanlıklar kurulmuştur. ALTINORDA DEVLETİNİN YIKILMASINDAN SONRA KURULAN HANLIKLAR KIRIM HANLIĞI ASTAHAN (Ejderhan) KAZ HANLIĞI KASIM HANLIĞI NOGAY HANLIĞI KÜÇÜM HANLIĞI Kırım Hanlığı: Kırımda kurulan hanlığın başkenti Bahçesaray’dır. Altınorda devletinin yıkılmasından sonra kurulan en önemli hanlıktır. Fatih Döneminde Osmanlıya bağlanan Hanlık Küçük Kaynarca Antlaşması ile bağımsız oldu. Yaş Antlaşması ile Rusya toprağı olduğu Osmanlı tarafından kabul edildi. Ejderhan Hanlığı: 1466’da Kasım Han tarafından kuruldu. Adını başkentleri olan Ejderhan’dan alan Hanlığı Ruslar 1556’da işgal ettiler. Kazan Hanlığı:1437’de Uluğ Muhammed tarafından kuruldu. Başkentleri Kazan şehri Hanlığa ismini vermektedir. Rus egemenliğine giren ilk Türk hanlığıdır. Kasım Hanlığı: Kasım han tarafından 1445 yılında Hankirman merkezli kurulan hanlıktır. Fatıma Sultan Bike’nin ölümü ile Ruslarca işgal edilmişlerdir. Küçüm Hanlığı: Taybuğa liderliğinde Başken Tümen olmak üzere kuruldular.1598’de Ruslarca işgal edildiler. Nogay Hanlığı: Adını ünlü Türk komutan Nogay’dan alan hanlığın merkezi Saraycıktır. 1557’de Rus işgaline uğradı. 15 AKKOYUNLULAR Oğuzların Bayındır boyuna bağlı olan devletin kurucusu Kara Yülük Osman Bey’dir. İlk zamanlarda başkent olarak Diyarbakır şehrini kullandılarsa da Uzun Hasan döneminde başkenti Tebriz’e taşıdılar. Uzun Hasanla Fatih arasında yapılan Otlukbeli Savaşını kaybeden Akkoyunlular Doğu Anadolu topraklarını kaybettiler. 1477’de Uzun Hasan Gürcistan’a yaptığı seferle burasını Akkoyunlulara bağladı. Eyyubiler ‘in elindeki Hasankeyf ve Cihansah'in izni ile Bayburt'u aldılar. Akkoyunlular döneminde Kuran-ı Kerim’in ilk Türkçe meali hazırlanmış ve Dede Korkut Hikâyeleri yazılı hale getirilmiştir. Devlet işleri Büyük Divan’da görüşülürdü. Bu divanda Sahip adı verilen vezirler ve devlet görevlileri hizmet ederdi. KARAKOYUNLULAR 1365’de Bayram Hoca tarafından Erzurum ve Musul bölgesinde kuruldu. Kara Yusuf döneminde Ankara Savaşından sonra eski topraklarına tekrar sahip oldular. Uzun Hasan tarafından yıkıldı. Bugünkü İran bölgesine Azerilerin yerleşmesini sağladılar. TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET DEVLET YÖNETİMİ Türk Devletlerinde hâkimiyetin kaynağı gerek İslamiyet öncesi gerekse İslamiyet sonrasında ilahi olarak görülmüştür. İslamiyet’le birlikte ülkeyi yönetme yetkisinin Allah’ın takdiri ve nasibi olarak görülmüştür. Allah adına ülkeyi yönetme şekline dönüşen Kut anlayışının kan yoluyla geçtiği inancından dolayı bu dönemde de ülke hanedanın ortak malı olarak görülmesi taht kavgalarının sıkça yaşanmasına sebep olmuştur. İslamiyet’le birlikte hâkimiyet anlayışında yaşanan ilk değişim hükümranlığın Halife tarafından onaylanması geleneği olmuştur. Türk-İslam Devletlerinde dini yönde halifeye bağlılık devam etmesine rağmen siyasi alanda bağımsız olmaya özen gösterilmiştir. Türk-İslam devletlerinde devlet anlayışının dayandığı temel esaslar; Töre, İslam dini, Türk-Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi ve Cihat anlayışı şeklindedir. MERKEZİ TEŞKİLAT Türk-İslam Devletlerinde merkezi teşkilat; Hükümdar Saray Hükümet gibi unsurlardan oluşmaktadır. 16 HÜKÜMDARIN GÖREVLERİ Ülkeyi adaletle yönetmek Savaş ve barışa karar vermek Orduya komuta etmek Önemli devlet görevlilerini atamak Divan-ı Mezalime başkanlık yapmak Bağımsızlığı korumak HÜKÜMDAR HÜKÜMDARLIK ÜNVANLARI -Han -Hakan –Kara - Bey HoTAĞ-İlig –Hünkar – Gazi – Sultan -Arslan – Yabgu – Padişah Ülke topraklarını genişletmek -Şahinşah – Melik – Kadir -Şah -Buğra- Togan-Uluğ Ok hâkimiyet sembolü değil bağlılık alametidir. HÜKÜMDARLIK SEMBOLLERİ Otağ-ı Hümayun * Para bastırmak Hutbe *Çetr (Şemsiye) Hilat (Hükümdara gelen hediye) *Asa Unvan * Sancak (Alem) Tuğra(Mühür) *Kılıç Kuşanmak Nevbet (Davul) *Taht *Yay SARAY Türk –İslam Devletlerinde saray hükümdarın devleti yönettiği, ailesiyle yaşadığı ve devlet için gerekli memurların yetiştirildiği merkezdir. Karahanlılar saraya Kapu, Selçuklular Bargâh ve Dergâh Osmanlılar ise Babı Ali adını vermişlerdir. Sarayın kısımları: Harem: Hükümdar ve ailesinin yaşadığı bölüm Selamlık: Devletin idare edildiği bölüm Enderun: Memurların yetiştirildiği okul bölümü Saraylarda hükümdarın resmi ve özel işlerini düzenlemekle sorumlu olan birçok görevli vardır. Bu görevlilerin en önemlisi Karahanlıların Tayangu (Uluğ Hacip),Selçukluların Büyük Hacip dedikleri Haciplerdir. Gulam Sistemi’ne göre sarayda yetişen yüksek rütbeli subaylar arasından belirlenen bu kişiler Hükümdar ve Vezirden sonra protokolde üçüncü sırada yer alırlardı. Hacip ’in Görevleri: Hükümdar ile halk ve hükümet arasındaki ilişkileri düzenlemek, Elçilerle İlgilenme, Haksızlığa uğrayanları Divan-ı Mezalime çıkarmak, Törenlerde ve toplu kabullerde protokolü düzenlemek BAŞLICA SARAY GÖREVLİLERİ SİLAHTAR Hükümdarın silahlarını koruyan kişi HARES EMİRİ Saray Güvenlikçisi ABDAR Sultanın temizlik işlerinden sorumlu kişi ÇAŞNİGİR Sultanın yiyecek işlerinden sorumlu kişi 17 ŞARABDAR Hükümdarın içeceklerinden sorumlu kişi CAMEDAR Sultanın elbisesinden sorumlu kişi CANDAR Sarayı dışarıdan gelen sadırlara karşı koruyan muhafız birliği komutanı ALEMDAR Bayrak ve sancakları korur savaşa götürür. HANSALAR Sultanın sofrasından sorumlu aşçı başı EMİR-İ AHUR Sarayın atlarına bakar HARES EMİRİ Devlete karşı suç işleyenleri cezalandıran kişi KISSADAR Hükümdara gelen dilekçeleri kabul edip onları hükümdara sunan kişi EMİR-İ ŞİKAR Hükümdarın av işlerine bakan görevli KAPUCU BAŞI Sarayın günlük işlerinden sorumlu kişi SERHENK Törenlerde ve seyahatlerde yol düzenini sağlayan merasim çavuşu VEKİLİ HAS Sarayın genel işlerinden sorumlu kişi HÜKÜMET VEZİR İlk Türk-İslam Devletlerinde en yetkili kişi vezirlerdir. Türk-İslam devletlerinde vezirlere çeşitli isimler verilmiştir. Karahanlılar; Yuğruş, Gazneliler; Hace-i Buzurg Selçuklular; Sahib-i Divan-ı Devlet gibi isimler verilmştir Vezir hükümdar adına devleti yöneten kişi olması sebebiyle bizzat hükümdar tarafından atanırdı. Vezir, yaptığı veya yapamadığı her türlü icraat ve faaliyetlerinde doğrudan doğruya hükümdara karşı sorumludur. Gaznelilerde vezir devlet yönetimiyle ilgili bütün konularla meşgul olmakla birlikte son karar hükümdara aitti. Hatta hükümdar isterse vezir tayin etmek zorunda değildi. Vezirin başlıca görevleri: Ferman yayınlar, Yüksek dereceli memurların tayin ve azil işlemlerini yapmak Savaş zamanında hükümdarla birlikte savaşa gitmek Vezirlerin kendilerine ait divanları bulunurdu. Bu divanlara Divanü’l Vezaret (vezirlik divanı) adı verilirdir. 18 DİVAN Devlete ait her türlü meselenin görüşülüp karara bağlandığı kuruma divan denilir. Divanların bir araya gelmesi ile hükümet oluşurdu. Divan’ın başlıca görevleri: Gelen davaları karara bağlamak, Dış işleriyle ilgili bürokratik işleri yürütmek, Hükümdarın ve devletin maliyesini korumaktır. Büyük Divan: Divanların bir araya gelmesi ile oluşan divandır. Hükümet oluşur. Karahanlılar; Divan-ı Ali, Gazneliler; Divan-ı Vezaret, Selçuklular; Divan-ı Saltanat, Türkiye Selçukluları; Divan-ı Ala, Osmanlılar; Bab-ı Ali gibi değişik isimler verilmiştir. TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE DİVANLAR KARAHANLILAR DİVAN-I ALİ DİVAN-I TUĞRA Bugünkü anlamda hükümet (bakanlar kurulu)’ tir. Vezirin başkanlığında toplanmıştır. İç ve dış yazışmaları düzenleyen bu divanın başkanı Tugrai'dir. DİVAN- İSTİFA DİVAN- iŞRAF Mali işlerle ilgilenir. Başındaki görevliye Agıcı denir. Mali ve idari işleri kontrol ve teftiş eden divanın başkanı Baş müşrif'dir DİVAN-I ARZ Askeri işlerden sorumlu olan bu divanın başkanı Emir-i Arz'dır. 19 GAZNELİLER DİVAN-I RİSALET DİVAN-I VEZARET Vezir başkanlığında toplanan bu divan mali ve genel yönetim işleriyle ilgilenir Sahib-i Divan-ı Risalet'in başkanlık ettiği bu divan sultanın iç ve dış resmî yazışmalarını yürütür. DİVAN-I İŞRAF DİVAN-I VEKÂLET Müşrif başkanlığında toplanan bu divan Haberleşme ve İstihbarat işleri ile ilgilenirdi. Vekil-i Has'ın başkanlık yaptığı bu divan hükümdar ve ailesine ait mali işlerle ilgilenir. DİVAN-I ARIZ Emir-i Arız'ın başkanlık ettiği bu divan askeri işlerle ilgilenir BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ DİVAN-I SALTANAT Vezir başkanlığında toplanan Bugünkü anlamda hükümet (bakanlar kurulu)’ tir DİVAN-I TUĞRA (DİVAN-I İNŞA) Başkanlığını Tuğrai veya Münşi'nin yaptığı yazışmalardan sorumlu divandır. DİVAN-I İSTİFA Müstevfi başkanlığında toplanan bu divan devlete ait tüm mali işlere bakar. DİVAN-I İŞRAF Baş Müşrif'in başkanlık ettiği teftiş divanıdır. Mali ve idari işleri teftiş eder. DİVAN-I ARIZ Başkanlığını Emir-i Arız'ın yaptığı bu divan askeri işlerden sorumludur. 20 DİVAN- I MEZALİM Divan-ı Arız Karahanlılar, Gazneliler ve Büyük Selçuklularda ortak isme ve göreve sahip TEK divandır. Hükümdarın başkanlık ettiği ve büyük davalara bakan yüksek mahkemedir. NİYABET-İ SALTANAT DİVAN- I BERİD Naip başkanlığında hükümdarın başkentte olmadığı zamanlarda işlerle ilgilenen divandır. Selçuklularda devlet yönetimde olmayan bu divan posta ve istihbarat(haberleşme ) işine bakar ATABEYLİK: Selçuklu şehzadelerini eğitmekle görevlendirilen tecrübeli devlet adamlarına atabey denir. Selçuklarla birlikte İslam dünyasına giren bu sistem diğer Türk-İslam devletlerince de benimsenmiştir. İlk atabey vezir Nizamül Mülk’tür. Atabeylik sistemindeki amaç: Meliklerin devlet tecrübesi kazanmalarını sağlamak Atabeyliğin Zararı: Şehzadeleri sultanlık için kışkırtmaları nedeniyle taht kavgalarına yol açmış ve merkezi otoritenin zayıflamasıyla bulundukları bölgelerde bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. Atabeylik sistemi Osmanlı Devletindeki Sancak Sistemi olarak karşımıza çıkar. Büyük Selçuklularda görülen atabeyin Osmanlı Devletindeki karşılığı Lala’dır. TAŞRA TEŞKİLATI Devleti, hanedan ailesinin ortak malı sayan eski Türk hâkimiyet anlayışı, Türk-İslam devletlerinde de geçerliliğini sürdürdü. Bu anlayış özellikle Karahanlı ve Selçukluların taşra teşkilatında uygulandı. Karahanlılarda eski Türklerdeki ÜLÜŞ adını verdiğimiz sistem gereği devlet doğu ve batı diye iki koldan idare edilmiştir. EYALET KÖY SANCAK KAZA 21 Türk –İslam Devletlerinde ülke; gibi kısımlardan oluşur. Ülkenin idari birimlere ayrılmasındaki amaçlar: Ülke yönetiminde kolaylık sağlamak Merkezi otoriteyi güçlü tutmak TAŞRA TEŞKİLATINDAKİ DEVLET GÖREVLİLERİ GÖREVLİ MELİK YAPTIĞI GÖREV Eyaletlerin veya vilayetlerin başında bulunan hanedan üyesi (hükümdar soyundan )askeri valilere Melik denilir. Melikler İslamiyet öncesi Türk Devletlerindeki Yabgular gibi iç işlerinde serbest dış işlerde merkeze bağlıdır. Meliklerin dış işlerde merkeze bağlı olmalarındaki amaç merkezi otoriteyi güçlü tutmaktır. Melikler kendilerine has idari, askerî teşkilatlar oluşturabilirlerdi ŞIHNE Eyaletlerin başında bulunan hanedan üyesi olmayan askeri valilere verilen isimdir. Bu görevlilerin atanması, sınır değişikleri hükümdarın fermanı ile olmaktadır. Bu denetim sistemiyle Avrupa’da görülen Feodalitenin Türk-İslam Devletlerinde oluşması engellenmiştir. AMİL Vilayetlerdeki vergi toplama işini yürütür. Ummal adıyla da ifade edilir. AMİD Vilayetlerdeki yönetimden sorumlu SİVİL görevlidir. Belediye işlerinden sorumlu kişidir. Aynı zamanda Çarşı, pazarı denetleyen kişi MUHTESİP Üretilip satılan malların kalitesini denetler Pazardaki fiyatları kontrol eder Tartı ve Ölçü aletlerini denetler SUBAŞI Şehirlerin güvenliğinden sorumlu kişidir. ULAK Sarayla Taşra teşkilatı görevlileri arasındaki haberleşmeyi sağlayan görevlidir. Postacı REİS Görevleri mülki amire yardımcı olmak olan bu kişiler merkez tarafından halkın içinden seçilirdi. İĞDİŞBAŞI Şehir halkını temsil eden en yüksek görevlidir. Günümüz Belediye başkanına denk gelir. SUBAŞI Taşrada güvenlikten sorumlu kişi 22 ORDU TEŞKİLATI Gerek İslamiyet öncesi gerekse İslamiyet’le birlikte kurulan bütün Türk Devletlerinde ordu teşkilatına önem veren Türkler bu yönleri ile tüm dünyayı etkilemişlerdir. İslamiyet’ten sonra kurulan Türk-İslam Devletlerinde ordu-millet anlayışı aynen devam etmiştir. İslamiyet’in getirdiği Cihat anlayışı Türklerin savaşçı özelliğini ve savaş azmini pekiştirmiştir. Türklerin değişik coğrafyalarda kurdukları devletlerde farklı milletlerden ve boylardan askerler bulunsa da ordunun temeli Türklerden oluşmaktaydı Karahanlılar ve Selçuklular hariç bu dönemde Mete Han tarafından kurulan Onlu Sistemin pek uygulanmadığı görülmektedir. Bu dönemde Gulam Sistemi ordunun temelini oluşturmaktadır. Gulam askerleri, satın alma yoluyla savaşlarda esir edilenlerle küçük yaşlarda toplanan çocukların Gulamhane adı verilen asker yetiştirme merkezlerinde yetiştirilmesi ile oluşturulan doğrudan sultana bağlı muhafız birlikleridir. İlk defa Gulam sistemi KARAHANLILAR tarafından uygulanmıştır. Türklerin İslamiyet’e girmesi ile birlikte ordudaki ir diğer değişiklik İkta sistemidir. İlk defa SELÇUKLU DEVLETİ ile başlatılan bu sistemdeki askerlere çiftçi asker adı da verilir.( Nizamülmülk) İKTA SİSTEMİ İkta adı verilen birimlere ayrılan ülke topraklarının asker ve memurlara maaş veya hizmet karşılığı verilmesidir. Bu sistemin faydaları şunlardır. YARARLARI Hazineden para çıkmadan büyük bir ordu oluşturulmuştur. Göçebe halkın yerleşik unsurlara zarar vermesi engellenerek göçebelerin yerleşik hayata geçmeleri sağlandı Boş araziler değerlendirilerek üretimde süreklilik ve artış sağlandı. İkta askerlerinin bulundukları yerin güvenliğini sağlaması asayiş için ayrı bir birlik oluşturulma ihtiyacını da ortadan kaldırdı. Ülke bayındır hale getirilmiştir. Osmanlıdaki karşılıkları Merkezi otorite en ücra yerlere kadar hissettirilmiştir. Taşrada güvenliği ve hakimiyeti sağlamak Gulam ------- Devşirme Sistemi Vergilerin düzenli toplanmasını sağlamak İkta ------------ Tımar Sistemi 23 TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE ORDU TEŞKİLATLANMASI KARAHANLILAR GULAMLAR SARAY MUHAFIZLARI (YATGAK) Saray ve hükümdarı korumakla görevli olan bu askerler Bistegani adı verilen maaş alırlar TÜRKMENLER Karluk, Yağma ve Çiğil gibi topluluklardan oluşan birlikler. EYALET ORDUSU Şehzade ve valilerin orduları HASSA ORDUSU Hükümdara Karahanlı Ordu Teşkilatının en önemli özelliği Türklerden oluşmasıdır. İlk defa Gulam sistemini Karahanlılar başlatmıştır. bağlı Bistegani adı verilen maaşlı askerlerdir. Ordunun asıl kısmıdır. GAZNELİLER GULAMLAR EYALET ORDUSU ÜCRETLİ ASKERLER GÖNÜLLÜLER (GAZİYAN) GULAMAN-I SARAY Sultanın özel muhafızlarıdır. Maaşlıdır Şehzade ve valilerin askeri birlikleri. Türk boylarından seçilen ücretli askerlerdi. HASSA ORDUSU Türklerden oluşan asıl savaşan ordu olup maaşlıdır Gazne ordusunu diğer Türk İslam devletlerinden ayıran özellikler: --Türk-İslam tarihindeki ilk çok uluslu ordu teşkilatıdır. --Türk-İslam tarihindeki ilk fillerle takviyeli ordu teşkilatıdır 24 Savaş zamanı İslam ülkelerinden gelen müslümanların oluşturdukları bu askeri birlik sadece ganimetten pay alırlar. BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ GULAMLAR Gulaman-ı Saray: Sultanı ve sarayı korumakla görevlidirler. Süvari ve piyadelerden oluşur. Maaşlıdırlar. Hassa Ordusu: Ordunun savaşçı kısmını oluşturan süvari gruptur. Türk boylarından seçilerek oluşturulan birliklerdir. Maaş yerine iktalardan elde edilen vergi gelirlerini alırlar. Süvari birlikleridir. İKTA ASKERLERİ Nizamülmülk tarafından yapılan bu askerî düzende İkta verilen melik, vali ve devlet adamlarının beslemek zorunda oldukları askerlerdir. TÜRKMENLER Savaş zamanında orduya katılırlar. Genelde sınırlarda akıncı olarak yerleştirilerek sınır güvenliğini sağlarlar. BAĞLI DEVLETLERİN ASKERLERİ Büyük Selçuklulara bağlı devletlerden gelen askeri birliklerdir. GÖNÜLLÜLER Özellikle Gayrı Müslümlere yapılan seferlerde, cihat düşüncesiyle orduda görev alan müslüman milis güçlerdir. YARDIMCI HİZMET Mancınıkçı, Neftçi, Lağımcı, Mızrakçı, Gürzcü gibi sınıflardır. HUKUK SİSTEMİ İslamiyet Öncesi Türk Devletlerinde olduğu gibi Türk-İslam Devletlerinde de kanunun üstünlüğü ilkesi benimsenmiştir. Türk-İslam devletlerinde hukuk sisteminin oluşmasında Şer’i Kurallar Fethedilen yerlerdeki eski uygulamalar Örfi hükümler Divan kararları etkili olmuştur. 25 Hukuk sistemi Şer’i ve Örfi olmak üzere ikiye ayrılırdı. Şeri hukuk, Kur’an, sünnet, icma ve kıyasa dayanan ortak görüşlerden oluşurdu. Töre, halkın örf, adet, gelenek ve görenekleri dikkate alınarak ve Şeri hukuka ters olmamak kaydıyla hükümdar tarafından çıkarılan ferman ve kanunlarla oluşturulan hukuktur. Örfi hukuk hiçbir zaman Şer’i hukuka ters düşemezdi. Hukuk sistemlerini inceleme açısından aşağıdaki tablodan yararlanabiliriz. ŞER’İ HUKUK ÖRFİ HUKUK Temelini İslam hukukundan alır. Temelini Töre’den alır. Miras, Boşanma, Evlenme, Vakıf ve Ticaret konuları ilgi alanlarıdır. Şer’i davalara Kadı bakar. Kadıların verdiği karara itiraz halinde dava Divan-ı Mezalimde görüşülür. Kadıların başında ise baş kadı anlamına gelen Kadi’l – kudat bulunur. Yönetim, Askerlik ve Maliye alanları ile ilgilenir. Davalara Emir-i Dad(Dadbeg) adlı hâkimler bakar. Emir-i Dâd’ın vezir ve divan üyelerini yargılama ve tutuklama yetkisi vardır. Ordu mensuplarının davalarına ise Kadı asker (Kadı LeşkerKazasker ) bakmaktaydı. Siyasi otoriteden bağımsızdır. TOPRAK SİSTEMİ Türk –İslam Devletlerinde topraklar Miri, Vakıf ve Mülk olarak üçe ayrılır. TOPRAK TEŞKİLATI MİRİ ARAZİ MÜLK ARAZİ ----HAS VAKIF ARAZİ **** HARACİYE ----İKTA *****ÖŞRİYE ----VAKIF MİRİ ARAZİ: Mülkiyeti devlete ait arazilerdir. Çeşitleri; A-Has Arazi: Geliri hükümdar ve ailesine ayrılan topraklardır. Hükümdar bu arazilerden yakınlarına bağışta bulunabilir. B- İkta Arazi: Ülke topraklarının vergi gelirlerine göre bölümlere ayrılmasına İkta adı verilir. Gelirleri, hizmet veya maaş karşılığı askerlere ve memurlara bırakılan topraklarıdır. İkta sahiplerinin ölümü halinde aynı görevi yapmak şartı ile çocuklarına devredebilir. İkta sahibi devlete belirli sayıda asker yetiştirmek zorundadır. 26 Bu sistemde toprağın; Mülkiyeti Devlete Geliri İkta Sahibine İkta Sahibinin köylüye karşı sorumlulukları: Tarım araç ve gereci, çift hayvanı ve tohum temin ederdi. Kullanımı Köylüye aittir. --İkta sahibi köylüyü denetleyebilir fakat yargılayamaz. --Köylünün İkta sahibini şikâyet hakkı vardır. --Üç yıl toprağı üst üste ekmeyen köylünün elinden toprak alınırdı. VAKIF ARAZİ: Gelirleri kamu yararı ve sosyal ihtiyaçlar için ayrılan topraklardır. Bu topraklar hayır amaçlı kullanıldığı için kar amacı güdülmez. -- Köylü toprağı işleyebildiği sürece ona sahip olur ve miras bırakabilir. --Köylü vergilerini ikta sahibine öderdi. Bu topraklar satılamaz, miras bırakılamaz, devredilemezdi. Vakıf arazilerinin gelir ve giderlerini düzenleyen kişiye Mütevelli adı verilir. Vakıf gelir tahsildarına Cabi, vakfedilen mallara da Ayn-ı Mevkuf adı verilirdi. MÜLK ARAZİ: Mülkiyeti şahıslara ait olan arazidir. Genellikle ev, bağ ve bahçe gibi taşınmazlardır. Alınabilir, satılabilir, kiraya verilebilir ve miras bırakılabilir. Mülk arazi ikiye ayrılır. Müslümanların ellerinde bulunan topraklara Öşriye, Gayrimüslimlerin ellerinde bulunan topraklara ise Haraciye adı verilir. İlk Türk - İslam devletlerinde toprakların büyük bölümünün devlete ait olması toplumda ayrıcalıklı sınıfların oluşmasını engellemiştir. EKONOMİK HAYAT Türk-İslam Devletlerinde ekonominin temelini tarım, hayvancılık, dokumacılık, madencilik, el sanatları ve ticaret oluşturmaktadır. Türk-İslam Devletlerinde ticaret ana yollarına hâkim olma fetih politikalarını da etkilemiştir. Bu dönemde İpek ve Baharat yolları üzerinde yapılan ticaret ekonomik açıdan devletleri rahatlatmıştır. Karahanlılar İpek, Gazneliler Baharat, Selçuklular ise İpek ve Baharat yolunu kullanmışlardır. Ticari hayatta Fütüvvet Teşkilatı önemli rol oynar. Türkiye Selçuklularında Ahilik, Osmanlı’da Lonca adını alan bu teşkilat sayesinde mesleki dayanışmanın sağlanması, Narh adını verdiğimiz fiyat belirleme, malın kalitesinin arttırılması, vatandaşla devlet ve esnaf arasında aracı konumunda olması bakımından önemlidir. Gayrı Müslümlerin üye olamadığı bu teşkilat ticarette önemli bir fonksiyona sahiptir. Türk İslam devletlerinde ticareti geliştirmek için; Kervansaraylar yaptırıldı Yabancı tüccarlara düşük gümrük tarifesi uygulandı. Ticaret yolları üzerine karakollar yaptırılarak ticari güvenlik sağlandı Devlet sigorta sistemi uygulanmıştır. 27 Türk-İslam devletlerinin başlıca gelir ve gider kaynakları GELİRLER GİDERLER Öşür: Müslümanlardan alınan ürün vergisi(1/10 oranında) Haraç: Gayrimüslimlerden alınan ürün vergisi SARAY HARCAMALARI Cizye: Gayrimüslim erkeklerden askere gitmeme karşılığında alınan vergi Bac-ı Pazar: Pazar vergisi ASKERİ HARCAMALAR Ganimet: Savaşlardan elde edilen ganimetin 1/5’i hazineye aktarılır. (Seferler, silahlar ve asker maaşları) Gümrük vergileri Komşu devletlerden gelen hediyeler BAYINDIRLIK VE İMAR FAALİYETLERİ Bağlı devlet ve boylardan alınan yıllık vergiler. Maden, orman ve tuzla gelirleri Cizye; İhtiyar erkek ve kadın, din adamı, çocuklarla kronik hasta gayrimüslimlerden alınmazdı. Cizye vergi memurlarına Cabi adı verilir. YAZI, DİL VE EDEBİYAT İlk Türk-İslam Devletlerinde Karahanlılar ve Memlükler dışındaki birçok devlet resmi dil olarak Arapça ya da Farsça’yı kullanmıştır. Kullanılan resmi dillerin farklı olmasında devletlerin kuruldukları bölgelerin etnik yapısı önemli rol oynamıştır. Medreselerdeki eğitim dili Arapça olarak belirlenmiştir. Karahanlılar resmi yazışmalarda Uygur yazısını kullanmışlardır. Gaznelilerde devletin resmi dili Arapçaydı, Türkçe ordu içinde ve sarayda kullanılmaktaydı. Selçuklularda bilim dili Arapça, resmi yazışma dili Farsça, günlük hayatta konuşma dili Türkçe olmasına rağmen Türkçenin bu dönemde gelişimi yavaşlamıştır. Türk-İslam Tarihinde önemli eserler şunlar olarak sıralanabilir. KARAHANLI EDEBİYATI KUTADGU BİLİG: Yusuf Has Hacip tarafından yazıldı. Mutluluk Veren Bilgi anlamına gelir. İlk Türk-İslam edebiyatı örneğidir. Eserde ideal devlet yönetiminden bahsederek hükümdara öğüt verir. Eser dört şahısın konuşmaları etrafında geçer. Bunlar: Adalet, Gündoğdu isimli hükümdar. Akıl, vezir’in oğlu Ögdülmiş Saadet, Ay-Toldı isimli vezir. Kanaat ve Akıbet ise bir zahid olan Odgurmıştır. 28 Türk-İslam edebiyatının ilk Türkçe yazılan nasihatname, siyasetname ve tiyatro eseri olarak kabul edilir. Uygur alfabesi ile yazılan eserde yazar kendisini Aytoldı olarak anlatır. Eser Tabgaç Buğra Han(Uluğ Kara)’a sunulmuştur. DİVAN-I LÜGAT’İT TÜRK Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılmıştır. Türk Dilinin Toplu Sözlüğü anlamına gelir. Kaşgarlının bu eseri yazmadaki amacı Türkçenin zenginliğini ortaya koymak ve Araplara Türkçe öğretmektir. Eser ilk Türkçe ansiklopedik sözlüktür. 638 sayfalık eserde 7500 Türkçe kelimenin ayrıntılı Arapça açıklamasını içerir. Bundan dolayı Divan-ı Lügat ’it Türk ilk gramer kitabı, Kaşgarlı Mahmut ise ilk Türk Filolog ve coğrafyacısı olarak kabul edilir. Eserin sonunda ilk Türk dünyası haritası yer alır. Eseri Türk dünyasına kazandıran Ali Emiri, ilk defa basımını yapan ise 1917’de Rıfat Bilge’dir. Eser Abbasi Halifesi Muktedî-Biemrillah’ın oğlu Ebul-Kasım Abdullah’a sunulmuştur. Kaşgarlının Kitabu Cevahirü’n Nahv Fi Lugati’t Türk adlı eseri ise kayıptır. ATABETÜL HAKAYIK Yüknekli Edip Ahmet tarafından yazılmıştır. Gerçeğin Eşiği anlamına gelir. Eser bilginin faydası, cehaletin zararları, cömertlik, cimrilik, iyi ve kötü huyları konu alan eğitici ve öğretici bir eserdir. Uygur alfabesi ile yazılan eser 46 beyit ve 101 dörtlükten oluşmaktadır. Eser Hakaniye Lehçesi ile yazılmıştır. Eser Karahanlı beylerinden Muhammed Dad Sipehsalar'a sunulmuştur. Uygur harfleriyle yazılmış ilk yazması İstanbul'da Ayasofya Kütüphanesi'nde bulunmaktadır. DİVAN-I HİKMET Türk tarihinin ilk mutasavvıfı sayılan Ahmet Yesevi’nin Hikmet adlı şiirlerinin bir araya gelmesi ile oluşmuştur. Eserle ilgili en büyük yanlış eserin Ahmet Yesevi tarafından yazıldığının zannedilmesidir. Eser Yesevilik tarikatı müridi olan Şaban Durmuş’un Ahmet Yesevi’nin görüşlerini ve düşüncelerini kitap haline getirmesiyle ortaya çıkmıştır. Hikmet; hoş, hayırlı anlamlarına gelir. Eserde 144 (daha sonra bulunan hikmetlerle bu sayı 217’ye çıkmıştır.) hikmet ve bir münacat bulunur. Eser Türk tasavvuf edebiyatının ilk örneği kabul edilir. Kutadgu Bilig’den sonra bilinen en eski İslami dönem eserdir. Eserde genel olarak dervişliği övme, cennet ve cehennemden, peygamberin hayatından ve mucizelerinden bahsedilir. Eser Karahanlı Türkçesinin Hakaniye lehçesiyle yazılmıştır SATUK BUĞRA HAN DESTANI Eser İslami dönem Türk edebiyatının ilk sözlü örneklerindendir. Satuk Buğra Han ve onun İslamiyet için yaptığı savaşları konu edinir. 29 GAZNELİ EDEBİYATI ŞEHNAME Asıl adı Ebu’l-Kasım Mansur olan Firdevsi tarafından yazılıp Gazneli Mahmut’a sunulmuştur. 60.000 beyitten oluşan eser tarih öncesi dönemden Sasani Devletinin yıkılıp Arap egemenliğine girene kadar ki tarihini içerir. Eserde İran-Turan Savaşları da anlatılmıştır. İranlı Rüstem ile Turan kralı Afrasiyap(Alper Tunga )arasındaki çekişmeleri epik şekilde anlatır. TARİH-İ YEMİN İranlı tarihçi Utbi tarafından yazılan eser Gazneli Mahmut’a sunulmuştur. Gaznelilerin tarihi anlatılmıştır. ASAR-I BAKİYE (El-Âsâr'il-Bâkiye) El Biruni tarafından yazılmıştır. Eser Asyalı milletler hakkında bilgi verip, bu milletlere ait takvim, hukuk, din, matematik, astronomi ve tarihlerini kronolojik olarak anlatmıştır. Gazneliler döneminde ayrıca Cüveyni’nin yazmış olduğu Tarihi Cihangüşa adlı eserde Orhun Abidelerinden bahsedilmiştir. BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ EDEBİYATI SİYASETNAME (SİYERÜL MÜLK) Ünlü vezir Nizamülmülk tarafından yazılan eser Sultan Melikşah’a sunulmuştur. 50 fasıldan oluşan eserde ideal bir hükümdarın nasıl olacağı özellikle sağduyulu ve sabırlı hareket etmesi, devlet ve hükümetin nasıl idare edileceğine dair nasihatler bulunmaktadır. Eserin temel amacı devlet görevi üstlenecek olanlara yol göstermektir. RÜBAİLER İranlı bilgin ve şair Ömer Hayyam tarafından yazılmıştır. Şair çadırcı anlamına gelen Hayyam takma adını kullanmıştır. İran gece hayatı, aşk, şarap, dünya ve insan hayatını anlatmıştır. Hayyama göre gerçek olan yaşananlardır. Çağının haksızlıklarını alaycı ve iğneleyici bir dille eleştirir. DİVAN-I ENVERİ Sultan Sencer dönemin ünlü kasidecisi Enveri’nin eserine verilen addır. Konuşma diline yer verdiği kasideleri genellikle iki kişi arasında geçen konuşmalar şeklindedir. TİMUR DEVLETİ EDEBİYATI MUHAKEMETÜL LÜGATEYN Ali Şir Nevai tarafından yazılan eserde yazar Türk dilinin Farsçadan üstün olduğu savunmuştur. Eserinde Arapçanın en üstün Hintçenin ise en değersiz dil olduğu iddiasını da yazarca ortaya atılmıştır. Çağatay Türkçesi ile yazılmıştır. Eserin yazılmasındaki en önemli amaç milli dili koruma kaygısıdır. Ali Şir Nevai edebiyatımızdaki ilk hamse (beş mesnevi sahibi ) yazarıdır. Müellifin ayrıca yazdığı Mecalisü’ün Nefais ilk bibliyografya kitabı olarak kabul edilir. 30 DİVAN-I RİSALET (SULTAN) Timur İmparatorluğu hükümdarı ve şair Hüseyin Baykara tarafından kaleme alınan divandır. Ali Şir Nevai Mecâlisü’nnefâis adlı eserinde Hüseyni mahlası ile şiirler yazan Baykara’nın şair kişiliğini övmüştür. Divan ilk defa Ali Asgar Hikmet tarafından yayımlanmıştır. Şairin Risâle-i Hüseyn-i Baykara adlı eseri de bulunmaktadır -Hüsrev-ü Şirin Altın Orda sahasında ortaya çıkan ilk eserdir. -Bilinen Harezm Türkçesinin ilk eseri Mukaddimet-ül Edeb’dir. BİLİM İslamiyet’in bilime önem vermesi ile özellikle Tıp, Felsefe, Geometri, Astronomi, Kimya, Tarih, Coğrafya ve matematik alanlarında büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Bilim adamlarının devletçe desteklenmesi, onire edilmesi, araştırmalara teşvik edilmesi bu hızlı gelişimde önemli bir unsurdur. Türk-İslam devletlerinde Medreseler en önem bilimsel kurumlardır. Türk-İslam tarihinde ilk medrese Karahanlı hükümdarı Tabgaç Buğra Han zamanında Semerkant’ta açılmıştır. Karahanlılarda medrese yöneticilerine fakih öğretmenlere ise müderris denilirdi. Buhara, Semerkant, Bağdat ve Fergana dönemin önemli ilim ve kültür merkezleridir. Gazneliler döneminde Sultan Mahmut zamanında Nişabur’da açılan medresenin yanında sarayda çok sayıda bilim insanı bulunmaktaydı. Selçuklular döneminde ilk medrese Tuğrul Bey döneminde Nişabur da açılmıştır. Dünyanın ilk üniversitesi olarak kabul edilen Nizamiye Medreseleri tam teşekküllü eğitim mekânlarıydı. Bu dönemde eğitim öğretimin planlaması yapılarak, medrese eğitimi kurumsallaştırıldı. Medreselerde din bilimler ve pozitif bilimler birlikte okutulmaktaydı. Medreselerin eğitim dili Arapçadır. Medreselerden mezun olanlara meslek ruhsatı anlamına gelen icazetname (diploma) verilirdi. Medreselerde okutulan dersler: Dini Dersler: Kuran okuma, Tefsir, Hadis, Fıkıh, Kelam Dil ve edebiyat: Arap ve Fars Edebiyatı, Nahiv, Sarf, Hitabet, Şiir, Tarih, Edep Müsbet bilimler: Tıp, Cerrahi, Riyaziye, Hendese, Hesap, Tabiiyat, Nücum, Müsellesat Felsefe Dersler: Felsefe ve Mantık 31 TÜRK-İSLAM BİLGİNLERİ Türkistan’ın Farab şehrinde doğmuştur. Türk –İslam dünyasında pozitif bilimlerin kurucusu kabul edilmektedir. Batıda AL-PHARABİUS lakabı ile tanınmıştır. Aristo mantığını en iyi şekilde yorumladığı için Muallim-i Sani (İkinci öğretmen) veya Hace-i Sani denilmiştir. FARABİ Yazdığı eserlerde metafizik, politik felsefe, mantık, müzik, bilim, ahlak, bilgi felsefesi ve ilahiyat yoğunluktadır. El Medinet’ül Fazıla (Fazilet Şehri ) :Devlet başkanında olması gereken özellikleri belirtmiştir. İhsanül-Ulum adlı eserinde pozitif bilimleri ilk defa sınıflandırmıştır. Kitab-ı Musika adlı müzik kitabı yazmıştır. Musiki aletleriyle ilgili ilkeleri ortaya koymuştur. Dünya tarihinde Birleşmiş Milletler fikrini ortaya ilk atan düşünürdür. El Kindi’nin kurduğu Meşailik akımının ikinci kurucusu sayılır. L. Black' a göre Farabi, Neoplatonculuğun merkezinde yer alan sudur teorisinin Aristo'nun görüşü olmadığını fark etmesine rağmen benimsemiştir Tıp adamı, fizikçi, yazar, filozof ve bilim insanı Batı kaynaklarında AVİCENNA olarak geçmektedir. İBN-İ SİNA Muallim-i Evveli Aristo namıyla üçüncü öğretmen olarak kabul edilir. Eş-Şeyhu’r-Reis (Baş üstat) bir diğer lakabıdır. En önemli eseri El-Kanun Fi’t Tıbb (Tıp Kanunu)’dur. Kitabüş Şifa, Kitabü’l-Necat ve İşarat ve'l-Tembihat diğer önemli eserleridir. Kan dolaşımı üzerine çalışmalar yapmıştır. Küçük kan dolaşımını bulmuştur. İnsandan bağımsız bir ruhun varoluşu, İbni Sina’ya göre Tanrıdan yansıyan bir delildir. Batı kaynaklarında ALKHARİSMUS olarak geçer. Matematik, gökbilim, coğrafya ve algoritma alanlarında çalışmalar yapmıştır. Harezmî, Diophantus ile birlikte Cebir’in Babası olarak kabul edilir. HAREZMÎ Matematikte sıfır rakamını ve şey ( X) kavramını ilk defa kullanan bilim adamıdır. En önemli eseri olan El’Kitab’ül-Muhtasar fi Hısab’il Cebri ve’l-Mukabeledir. Cebir kelimesi ilk defa bu eserle birlikte kullanılır. Bu eser aynı zamanda tarihte ilk müstakil cebir kitabı olama özelliğine sahiptir. Eserin aslı İngiltere Oxford, Bodlyn Kütüphanesindedir. Bağdat’taki Beytül Hikme ’de görev yapmıştır. Kitab fil-Hisab, Kitabu Cedavil-in-Nücum ve Harekatiha, Kitabun fil Coğrafya, Kitabun fil-Cem’i vet-Tarih, Kitabu Zic-il-Harezmî diğer önemli eserleridir. 32 EL KİNDİ Geometride ilk defa açıları pergel ile ölçerek sıvıların özgül ağırlıklarını hesaplayan kişidir. İBN TÜRK İlk cebir kitabı yazan Türk İslam bilginlerindendir. İkinci derecede denklemler üzerinde çalışmalar yaptı. Batı kaynaklarında Aliboron olarak geçer. Dünyanın çapını, günümüz değerlerine çok yakın olarak hesaplayan Biruni Jeodezi biliminin kurucusu kabul edilir. Gazneli Mahmut’un Biruni için ‘’ Sarayımın en değerli hazinesi’’ dediği rivayet edilir. Enlem ve boylam dairelerini tespit etmiş meridyen uzunluğunu hesaplamıştır. BİRUNİ Galileo’dan 600 sene önce, dünyanın döndüğü fikrini savunmuştur. İlk eseri tarih konulu Asar-ül Bakiye isimli kitabıdır. En önemi eseri astronomi alanında olan ve Sultan Mesut'a sunduğu El-Kanunü'l-Mesudi’dir. Kitâbü’l-Camahir fi Mârifeti'l-Cevâhir isimli eserinde 16 maddenin özgül ağırlığını hesaplamıştır. Kitabul Telfihim de Güneş ve ay tutulmalarını gösterir. Kitâbü’s-Saydele isimli kitabında şifalı bitkileri listeleyerek hangi hastalıklara iyi geldiğini anlatmıştır. Yer çekimi kanunundan ilk bahseden bilim adamıdır. Tarihte ilk defa Sezeryanla doğum yaptırdığı kaynaklarda geçmektedir. Hüccetül İslam olarak ta adlandırılır. Nizamiye medreselerinde müderrislik yapmıştır. GAZALİ Bâtınilikle mücadele eden Gazali Vahdet-i Vücud görüşünü savunmuştur. İhyâu-Ulûmiddîn en önemli eseridir. Diğer önemli eseri Kimya-ı Saadet, Cevahir-ül-Kur’an, Kavâid-ül-Akâid, Kitab-ül-İktisat fil Îtikâd, İlcam-ülAvam an İlm il-Kelâm, Mizan-ül-Amel, Dürret-ül-Fâhire, Eyyüh-el-Veled, Kıstas ül-Müştekim önemli eserleridir. Batı dünyasına Aristo’yu tanıtan İbn-i Rüşt’e Batılılar AVARREOS adını vermişlerdir. Mutezile akımının öncülerindendir. Kişinin hem felsefe, hem din yoluyla hakikati bulacağını savunmuştur. İBN-İ RÜŞT Külliyat Fi’t Tıp en önemli eseridir. Bu kitabında hastalıkları tek tek ele alarak incelemiştir. Eserde insanın hayatında ikinci defa çiçek hastalığına yakalanmayacağını söyleyerek sebeplerini açıklar. İbn –i Rüşt’ün tıpla ilgili eserleri Fransa’daki Padova Üniversitesi'nde ders kitabı olarak okutulmuştur. İmam-ı Gazali’nin, Tehafüt-ül-Felasife adlı eserine karşı Tehafüt-üt-Tehafüt adlı reddiye yazdı. İbni Rüşt’e göre âlem, yaratılmamış madde olan heyula‘dan doğmuştur. İbni Rüşt’ü Avrupa'ya tanıtan ilk kişi Michel Scot’tır. 33 Asıl adı Mahmut'tur. Zemahşerî, uzun süre Mekke ve Medine’de yaşadığı için Allah’ın Komşusu anlamına gelen CÂRÛLLAH lakabıyla anılır. Ayrıca Fahr-ı Harezm ünvanı ile de anılır. İtikadi olarak Mutezile fıkıhta ise Hanefî mezhebine bağlıdır. Mukaddimetu'l-Edeb isimli eseri Harzemşah Emiri Ebul-Muzaffer Atsız'a ithaf ettiği gramer ve lügat ZEMAHŞERİ kitabıdır. Eser Ummu’t-tefâsîr(Tefsirlerin anası ) olarak ta adlandırılır. El-Keşşaf an Hakâikı't-Tenzîl ve Uyûni'l-Ekâvîl fı Vücühi't-Te'vîl adlı eseri müellifin bütün İslâm âleminde tanınmasını sağlayan tefsir kitabıdır. El-Fâik fi Garîbi'l-Hadîs, Ruûsü’l-Mesâil, el-Enmûzec, el-Mufassal diğer önemli eserleridir. Gerçek adı tam olarak bilinmemekle birlikte Çadırcı anlamına gelen Hayyam mahlasını kullandı. Tıp, fizik, astronomi, cebir, geometri ve yüksek matematik alanlarında çalışmalar yaptı. Celali Takvimi hazırlayan komisyonun başkanlığını yaptı ÖMER En önemli eserleri Rübaiyat ve Cebir Risalesidir. Hayyam Üçgeni veya Türk Üçgeninin mucididir. Binom HAYYAM teoremini ve bu açılımdaki katsayıları bulan ilk kişinin Hayyam olduğu düşünülmektedir FERAZİ EL RAZİ ULUĞ BEY Doğu âleminde astronomi ile ilgilenen ilk kişidir. Asıl adı Muhammed bin Zekeriya olan Ebu Bekir el Razi’dir. Doğunun usta kimyacısı olarak gösterilen El Razi Çiçek ve Kızamık hastalıklarının farklı olduğunu ortaya koymuştur. İlk defa kimyayı tıbbın hizmetine sokmuştur. Sülfürik asidi bulmuştur. Sıfır rakamını ilk defa kullanan İslam âlimidir. El Havi en önemli eseridir. Uluğ Bey, sekiz ondalık kesre kadar doğru olan kesin sinüs ve kosinüs tabloları ve küresel trigonometri formülleri konusunda çalışmalar yapmıştır. Uluğ Bey’in en önemli eserleri Uluğ Bey Zic-i’dir. Eski Yunan ve Arap gökyüzü gözlemleriyle ilgili eserleri inceleyerek ay ve yıldızların hareketlerini gösteren tablolar düzenledi. İBNÜ’L Modern optiğin kurucusu kabul edilen müellifin en önemli eseri optik üzerine yazılmış olan Kitabül HEYSEM Menzir’dir. Dünya merkezli bir kâinat sisteminin kesin olmayacağını belirterek Güneş sisteminin mevcut olduğundan bahseder. 34 MİMARİ Türk – İslam mimarisi daha çok cami, saray, hastane, han, hamam, kervansaray, türbe gibi alanlarda gelişme göstermiştir. Türk-İslam mimarisinin temelleri Karahanlılar döneminde atıldı. Bu dönem eserlerinde kerpiç yapı ağırlıklıdır. Karahanlılar Dönemi’nde camilerde mimari unsur olarak kubbe ön plana çıkmıştır. Gazneliler döneminde ilk defa ahşap direkli camiler yapılmaya başlanmıştır. Büyük Selçuklular Devleti ile birlikte eyvanlı tip cami modelinin geliştiği görülmektedir. İsfahan'da inşa edilen Mescidi Cuma bu mimari şekline ilk örnektir. İslamiyet’in de etkisi ile minare geleneği ön plandadır. Minarelerde geometrik desenler, çini süslemeler ve kufi yazılar Selçuklularla birlikte gelişmiştir. Selçuklularla birlikte üst üste çift kubbe, köşeli çatı, sivri kemer, Türk üçgeni tarzı kubbeye geçiş elemanı, silindirik ve yivli minareler, dikdörtgen ve beş köşeli mihrap gibi yeni unsurlarında ortaya çıktığı görülmektedir. Hint ve İslam sanatının kaynaşması ile saray mimarisi Gaznelilerle birlikte gelişme göstermiştir. Gazne saray tasarımları kendinden sonraki dönemleri etkilemiştir. Dış görünüşleri oldukça sade olan bu yapıların içleri çini, alçı ve taş süsleme açısından zengindir. İlk defa bu dönemde Türbe mimarisi de gelişmiştir. Medrese mimarisi Karahanlılarla başlamış Selçuklu döneminde İran kültürünün etkisi ile öğrenci odaları kare planlı olarak yapılmıştır. Gazneliler dönemine ait her hangi bir medrese örneği elimizde bulunmamaktadır. İslamiyet öncesi çadır geleneği bu dönemde ev yapımına yansımıştır. İlk Türk evleri çadırın bir kopyası gibi dizayn edilmiştir. Selçuklu mimarisinin genel özellikleri: Binalarda çoğu zaman sütun yerine paye kullanılmıştır. Sütun pencere kenarlarında ve kapı yanlarında süs olarak kullanılmıştır. Kemerler ve kubbeler payeler üzerine oturtulmuştur. Bütün güzellik, ilk göze çarpan taç kapılarda toplanmıştır. Tuğla duvarların üstüne taş oymalı veya sırça tuğlalardan kaplamalar yapılmıştır. İç duvarlar ve kubbeler çini mozaikle süslenmiştir. Örme tuğladan yapılmış Selçuklu minareleri genellikle kalındır. Kubbeler genellikle sivridir. TOLUNOĞULLARI Kahire Ulu Camii KARAHANLILAR Ribat- ı Melik --- İlk Türk kervansarayı Tolunoğlu Ahmet Camii Arap Ata Türbesi—En eski türbe Registan Medresesi Tirmiz Sarayı 35 Tolunoğlu Ahmet Maristanı Hazer Degaron Camii – İlk Türk camii Ayşe Bibi Türbesi Balacı Hatun Türbesi Kalan Minare Talhatan Baba Camisi Harekkan Kümbeti Arasül felek Camii GAZNELİLER Leşker-i Bazar Sarayı ve camii Bust Kalesi Aslan Cazip Türbesi Zafer Kuleleri Ribat-ı Mahi Sultan Mahmut Bendi ve Türbesi Sultan III. Mesud Sarayı ve Minaresi Cam Minaresi: Gaznelilere ait olup olmadığı tartışmalıdır İsfahan Mescit-i Cuma: İlk cami ve medrese birleşimi Kazvin Mescit-i Cuma Ebul Manucehr Camii: Anadolu’da kurulan ilk Türk camisidir Damgan Mescidi: İlk minareli camii Gülpayegan Camii Melikşah Camii BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ Abark Kümbet-i Ali Diyarbakır Ulu Camii Cihil Duhteran (40 kızlar) Kümbeti Hz. Ali Türbesi Sultan Sencer Türbesi (Devlethane) İmam Hanife Türbesi İmam-ı Gazali Türbesi Ribat-ı Şerif Zavvare Ulu Camii Kümbet-i Surkh Tuğrul Bey Türbesi Kümbeti Kabud (Mavi Kümbet) Zaferan Ribatı Nizamiye Medreseleri Nişabur Medresesi: Büyük Selçuklu Devletinin ilk medresesi Nurettin Şifahanesi Selçuklular, Merv, Rey, İsfahan, Hamedan, Bağdat ve Nişabur'da saraylar inşa ettiler. BABÜR DEVLETİ Taç Mahal Moti Mescidi Mina Mescidi(İnci Mescid) Lahor Kalesi Agra Kalesi Hümayun Türbesi Şafii Medresesi: Eyyubi Devleti’nin ilk medresesi EYYUBİLER İmam Şafii Türbesi Ebu Mansur Türbesi Necmeddin Salih Eyyub Türbesi I. Baybars Camii MEMLUKLER Şeceretü' d-Dür Türbesi Şam Adiliye Medresesi Kalavun Camii Melik-en Nâsır Camii Müzheriye Camii Sultan Kalavun Medresesi Fatıma Hatun Türbesi Sultan Hasan Türbesi Ak Saray TİMUR DEVLETİ Fiah-ı Zinde Külliyesi HARZEMŞAHLAR Şahzinde Camii MOĞOLLAR Olcaytu Han Türbesi Gök Saray Yesevi Türbesi 36 Kayıtbay Türbesi Semerkant Camisi (Bibi Hanım Mescidi) Gevher Şad Camii ALANLARINA GÖRE MİMARİ YAPILAR DİNİ MİMARİ -Camii -Tekke -Külliye - Zaviye -Medrese -Türbe -Mescid -Kümbet SİVİL MİMARİ *Saray *Köşk *Kasr *Bedesten *Han *Hamam *Ribat *Arasta *Çarşı *Maristan *Darüş-şifa *Şifahaen *Köprü *Kapan *Şadırvan *İmarethane *Bakımevi (Tabhane) *Bimarhane ASKERİ MİMARİ - Kale -Kule -Tersane -Hisar -Sur -Derbent -Kışla -Burç ÖNEMLİ YAPILAR KÜMBET: Koni veya piramit biçiminde damı olan, yuvarlak veya köşeli anıt mezar. KÜLLİYE: Camii ile birlikte hamam, medrese, mektep, imaret, türbe, kütüphane, aşevi, darüşşifa, kervansaray, çarşı, tekke gibi binalardan oluşan yapılar topluluğuna verilen ad. TABHANE: Fakirlerin barındığı misafirhane ARASTA: Bir sokağın iki yanına sıralanan ve aynı cins malları satan dükkânların meydana getirdiği çarşı KAPAN: Yiyecek ve giyecek eşyanın toptan satıldığı kapalı Pazar yerleri BEDESTEN: Kıymetli kumaş, mücevher ve buna benzer eşyanın satıldığı üstü kapalı, çarşıların bütünü. BİMARHANE: Akıl ve sinir hastalıklarının tedavi edildiği yer. Akıl Hastanesi İmarethane: Aş evi KERVANSARAY: Ticaret yolları üzerindeki konaklama yerleri MARİSTAN: Tolunoğulları döneminde yapılan hastahane DARÜŞ ŞİFA: Hastahane SANAT DALLARI Türk -İslam Devletlerinde çinicilik, minyatür, tezhip, ebru, süsleme, hat, oymacılık, kakmacılık ve mimari başlıca gelişen sanat dallarıdır. 37 SANAT DALI GENEL ÖZELLİKLERİ Güzel yazı sanatıdır. Kufi, sülüs, nesih gibi çeşitleri vardır. HAT Hat camii, türbe ve saray gibi mimari eserlerde kullanılmıştır (HÜSN-Ü HAT) Bu işle uğraşanlara hattat denir. İlk büyük Türk hattatı Amasyalı Yakut’tur. Hafız Osman, Karahisari, Mustafa Rakım önemli hattatlardır Türklere has bir sanattır Minyatür yazma eserlerde görülen küçük resimdir. MİNYATÜR Bu işle Uğraşanlara Nakkaş veya Musavver adı verilir. Türk – İslam sanatında en çok kullanılan resim türüdür. Resim sanatındaki İslami hassasiyet minyatürün gelişmesini sağlamıştır. Türk-İslam tarihinde minyatür okulu ilk defa Selçuklular döneminde açıldı. Varka ve Gülşah adlı aşk hikâyesinin anlatıldığı eser Abdül Mümin tarafından resimlendirilmiş önemli bir eserdir. Nakşi, Levni, Emir Hüsrev ve Nigari, ünlü minyatürcülerdir ÇİNİ İlk örneklerine Karahanlılarda görülen Çinicilik fırınlanmış toprak üzerine çeşitli motiflerin yapılması ile oluşturulan seramiktir. Uygurlar döneminde Kaşi adı verilen Çini daha çok saray ve camilerde kullanılmıştır. TEZHİP Kitap süsleme sanatıdır. Bu işi yapanlara Müzehhip adı verilir. FRESKO Yaş alçı üzerine yapılan resimlerin bina süslemelerinde kullanılmasıdır. Renkli duvar resmi. PORTAL Kapı süsleme sanatı KAKMACILIK Ahşap ve madenlerin içine yakut, altın, gümüş vb. renkli malzemelerin yerleştirilmesi OYMACILIK Ahşap, alçı vb. malzemelerin oyulması sanatıdır. TELGARİ Altın, gümüş gibi madenlerin işlemeciliğine dayanan sanat dalı VİTRAY Renkli cam süsleme sanatı MALAKARİ Alçı ile yapılan bezemelerdir. Duvar kabartma sanatıdır. KÜNDEKARİ Ahşap parçalarının birbirine geçmelerle bağlanmasıdır. Neccar adı verilen marangozlar tarafından yapılan bu sanat kısaca ahşap işlemeciliğidir. 38 SÜSLEMELERİN KULLANIM ALANLARI KİTAP DUVAR AHŞAP Hat Kakmacılık Fresko , Malakari Tezhip Oymacılık Çini, Oymacılık Minyatür Ciltçilik Kümdekari Mozaik, Hat, CAM Vitray Alçı,taş ve tuğla bezeme Taş bezeme Kakmacılık, MİMARİDE KULLANILAN SÜSLEME MOTİFLERİ İnsan ,Çiçek,Ağaç,Yaprak gibi bitkisel ve Kartal,Ejder,Aslan ,Geyik gibi hayvan figürleri sıklıkla kullanılmıştır. Geometrik Motifler Melek tasvirleri 39 MADEN Telgari Oymacılık Kakmacılık ÖSS TÜRK İSLAM TARİHİ VE TÜRKİYE TARİHİ SORULARI VE CEVAPLARI C) Türklerin Abbasiler Döneminde İslamiyet’i kabul ettiklerini 1. XIII. yüzyılda Moğol İmparatorluğu’nun kurulup batı yönünde ilerlemesi ve Oğuzların kalabalık gruplar hâlinde Anadolu’ya gelip yerleşmeleri aşağıdakilerin hangisinde etkili olmuştur? D) Mutasım Döneminde sınırların çok genişlediğini E) Abbasilerin kendilerinden önceki devletlerin etkisinde kaldığını A) Anadolu’nun Türkleşmesinin hızlanmasında B) Anadolu’da Selçuklu Devleti’nin kurulmasında 5.– Bizans’ın Anadolu’da siyasi üstünlüğünün sona ermesi C) Büyük Selçuklu Devleti’nin parçalanmasında – Türklerin Anadolu'ya kesin olarak yerleşmesi D) Haçlıların Anadolu’ya gelmesinde E) Malazgirt Savaşı’nın kazanılmasında Gelişmeleri aşağıdaki savaşlardan hangisinin sonuçları arasındadır? (2009-ÖSS Sos-1) A) (2009-ÖSS Sos-2) Ankara D) Yassı-Çimen 2. B) Otlukbeli C) Miryokefalon E) Malazgirt (2008-ÖSS Sos-2) I. Utbi II. Yusuf Has Hacip 6. Anadolu Selçukluları Döneminde Ahi teşkilatı şehirlerde, III. Farabi İlk Türk-İslam Devletleri Döneminde yetişen yukarıdaki bilim adamlarından hangilerinin İslam ve Avrupa medeniyetinin gelişmesinde eserleriyle katkıları olmuştur? A) 111 Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız İli D) I ve III E) I, II ve B) Çin’in Orta Asya’ya egemen olmasında C) İstanbul’un Sasanilerle birlikte kuşatılmasında D) Hun Devleti’nin ikiye ayrılmasında E) Talas Savaşı’nı Müslümanların kazanmasında II. zanaat, III. sosyal A) Yalnız l D) I ve II 3. Aşağıdaki gelişmelerin hangisinde Kartukların etkisi vardır? Avrupa’da kurulan Avar Devleti’nin yıkılmasında ticaret, Alanların hangilerinde söz sahibi olmuştur? (2009-ÖSS Sos-2) A) I. B) Yalnız II C) Yalnız III E) II ve III (2008-ÖSS Sos-2) 7. Aşağıdakilerden hangisi Karahanlılar Devleti’nin özelliklerinden biri değildir? A) Konuşma dilinin Arapça olması B) Federatif bir yapıda olması. C) Orta Asya da kurulan ilk Müslüman Türk devleti olması (2009-ÖSS Sos-2) D) Adını devletin başındaki sülalenin ümranından alması 4. Abbasilerde Halife Mutasım’dan sonra devlet yönetiminde Türklerin etkisi giderek artmış, Türk komutanlar istediklerini halife yapmaya, istemediklerini indirmeye başlamış ve bu komutanlar bazı eyaletleri de kendi aralarında paylaşmıştır. E) Türk töresine uygun olarak idari bakımdan iki kısma ayrılması. (2008-ÖSS Sos-2) Bu durumun aşağıdakilerden hangisini gösterdiği savunulabilir? 8. Türkler uzun süre direndikten sonra, ancak X. yüzyılda topluca İslamiyet’e girmişlerdir. A) Siyasal birliğin çözüldüğünü Aşağıdakilerden hangisi bu direnmeyi doğuran nedenler arasında savılmaz? B) Saltanat sisteminin dikkate alındığını 40 B) Din değiştirmenin toplumsal değişikliği de beraberinde getirmesi C) Müslüman olmayanlardan haraç ve cizye vergisinin alınması C) İslamiyet’in kılıç zoruyla kabul ettirilmek istenmesi B) Emevilerin güttüğü Arap milliyetçiliği C) Bağımsızlığı kaybetme korkusu D) Çağatay Devleti’nin zayıflaması E) Oğuzların Kayı Boyunun Anadolu’ya gelmesi (2007-ÖSS Sos-2) 13. I. Coğrafi Keşiflerin başlaması II. Doğu Roma İmparatorluğumun yıkılması III. Anadolu’da ticaretin gelişmesi (2008-ÖSS Sos-1) 9. Dirlik, hizmet karşılığı olarak devlet görevlilerine verilen ve yıllık gelirlerine göre bölümlere ayrılan arazilerdir. Anadolu Selçuklu mimarisinin XIII. yüzyıl başlarında gelişme göstermesinde, yukarıdakilerden hangileri etkili olmuştur? Dirliklerin gelirlerine göre, büyükten küçüğe doğru sıralanışı aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak verilmiştir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) I, II ve III A) Zeamet – has – tımar B) Tımar – has – zeamet C) Has – tımar – zeamet D) Zeamet – tımar – has E) Has – zeamet – tımar C) Yalnız III (2007-ÖSS Sos-2) 14. Aşağıdakilerden hangisi Anadolu’da kurulan ilk Türk beyliklerinin özelliklerinden biri değildir? (2007-ÖSS Sos-2) A) Büyük Selçuklular tarafından yıkılmaları B) maları Malazgirt Savaşı’nın kazanılmasından sonra kurul- 10. İslam medeniyetinin gelişmesinde Türklerin büyük katkıları vardır. C) Anadolu’nun bayındır hale getirilmesinde etkili olmaları Türklerin tıp alanında İslam medeniyetine en büyük katkısını aşağıdaki bilim adamlarından hangileri sağlamıştır? D) Egemen oldukları bölgelerde İslamiyet’i yaymaya çalışmaları E) Kurdukları yerleşim yerlerine Türkçe isimler vermeleri ve Anadolu’yu Türkleştirmeye çalışmaları A) Harezmî B) Biruni C) Farabi D) Gazali E) İbni Sina (2006-ÖSS Sos-2) (2007-ÖSS Sos-2) 11. Mısır’da, 13.-16. yüzyıllar arasında Türk yönetim sisteminin, Türk kültürünün ve Türk unsurunun yerleşmesinde aşağıdakilerden hangisi etkili olmuştur? 15. Eşi Mümtaz Mahal’in anısına Hindistan’daki Tac Mahal’i yaptıran Şah Cihan, aşağıdaki Türk devletlerinden hangisinin hükümdarıdır? A) Şeybaniler A) Babür B) İhşidler C) Memlûk D) Karahanlı E) Tulunoğulları B) Memlukler (2006-ÖSS Sos-2) C) Anadolu Selçukluları D) Harzemşahlar 16. XIII. yüzyıl sonlarında Anadolu’da Moğol baskısının azalması ve Selçuklu Devleti’nin otoritesinin zayıflaması aşağıdakilerden hangisine ortam hazırlamıştır? E) Akkoyunlular (2007-ÖSS Sos-2) 12. Aşağıdakilerden hangisi Timur Devleti’nin kurulmasını kolaylaştırmıştır? A) Haçlı Savaşlarının sona ermesi B) Büyük Selçuklu Devleti’nin yıkılması C) Babürlüler Devleti’nin yıkılması A) Haçlı Seferlerinin başlamasına B) Oğuzların Anadolu’ya gelmesine C) Bizans İmparatorluğu’nda taht kavgaları çıkmasına D) Altın Ordu Devleti’nin parçalanmasına E) Uçlara yerleştirilen Türkmen beylerinin beylikler kurmasına (2006-ÖSS Sos-2) 41 III. Anadolu'dan geçen dünya ticaret yollarının önem kazanması 17. Karluklar, Müslüman olmamalarına karşın, İslam ordusuyla birleşip 751 yılında Talas’ta Arapların yanında savaşa girmişler; Çin’in yenilgiye uğratılmasında önemli rol oynamışlardır. Durumlarının hangilerinde etkili olduğu savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) I, II ve III Karlukların, Arapları Talas Savaşı’nda desteklemelerinde, I. si, (2004-ÖSS) İslam Devleti’nde saltanat sisteminin devam etme21. Büyük Selçuklular Dönemi’nde, II. Çin’in Orta Asya’daki Türk egemenliğine son vermek istemesi III. Türgiş Devleti’nin yıkılmış olması durumlarından hangileri etkili olmuştur? A) Yalnız I B) Yalnız D) I ve II E) II II I. Selçuklu sultanlarının halife sanını almaması II. Yönetici sayısının artırılmasına gerek duyulması III. Yetenekli öğrencilerin okutulmasının ve topluma kazandırılmasının amaçlanması C) Yalnız III Durumlarından hangilerinin Selçuklu sultanlarının medreselerin kurulup yaygınlaştırılmasına önem vermelerinde etkili olduğu savunulabilir? ve III (2006-ÖSS Sos-2) A) Yalnız I B) Yalnız II 18.I. Harzemşahlar C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III (2002-ÖSS) II. Hazarlar 22. Selçuklu sultanları, din ve ırk ayrımı gözetmeden halka toprak dağıtarak boş araziyi değerlendirmeyi devletin görevi saymışlardır. III. Selçuklular Yukarıdaki devletlerin hangilerinde ikta sistemi uygulanmıştır? A)Yalnız I B) Yalnız II D) I ve III E) II ve III Selçuklu sultanlarının izledikleri bu politika, öncelikle aşağıdakilerden hangisini sağlamaya yöneliktir? C) I ve II (2005-ÖSS) 19. Anadolu Selçukluları döneminde Anadolu’da vilayetlerin ve yerel askeri güçlerin başında bulunan subaşılar, bu vilayetlerdeki iktaların sahibi değil, yöneticisi ve askerlerin amiriydiler. Bu bilgiye dayanarak Anadolu Selçukluları dönemiyle ilgili; II. Yönetim ve askerlik hizmetleri birlikte yürütülmüştür. III. Subaşılar sultana bağlı değildir, Yorumlarından hangileri yapılabilir? B) Yalnız II D) II ve III E) I, II veIII Vergi toplama düzeni B) Üretimde artışı C) Toprak bütünlüğünün korunmasını D) Ülkede asayişi E) Yönetimde sürekliliği (1995-ÖSS] 23. Anadolu Selçukluları döneminde ülkede Müslüman Türklerle birlikte yaşayan Hıristiyan ve Musevi topluluklar genelde şehirlerde oturur, zanaat ve ticaretle uğraşır, ibadet ve dini törenlerini serbestçe yerine getirirlerdi. Bunlar, askerlik yapmazlar, ancak vergi verirlerdi. I. Toprağın mülkiyeti işleyene aittir. A) Yalnız I A) Bu durum Anadolu Selçukluları ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisinin bir göstergesidir? C) I ve III (2005-ÖSS) 20. Anadolu Selçukluları, XI. yüzyıl sonlarından XII. yüzyıl sonlarına kadar Bizanslılar ve Haçlılarla savaşlar yapmışlardır. Anadolu’da üretimin ve vergi gelirlerinin azalması II. Anadolu’da yerleşim alanlarının boşalması Hoşgörüye dayanan bir siyasetin uygulandığının B) Ticaretin ülke ekonomisindeki payının az olduğunun C) Anadolu’da İslamiyet’in giderek yaygınlaştığının D) Yabancılardan alınan vergilerin giderek azaltıldığının E) nin Bu savaşların, I. A) Devlet yönetiminde yabancılara da görev verildiği(1993-ÖSS) 42 24. Anadolu Selçuklu Devleti'nde, kendilerine bir bölgenin yönetimi verilen hanedan üyelerine “melik” deniyordu. Kendi bölgelerinin yönetiminde söz sahibi olan meliklerin para bastırma, savaş açma ve siyası görüşme yapma yetkileri yoktu. B) Avrupa’nın Türklere karşı birleşmesini önlemek C) Avrupa’da nüfuz bölgeleri kurmak D) Denizlerde üstünlük sağlamak E) Anadolu’da siyasal birliği sağlamak Meliklerin yetkilerinin sınırlı tutulması, aşağıdakilerden hangisine önem verildiğini gösterir? A) Sınırların güvenliğinin artırılmasına B) Ekonomik durumun düzeltilmesine C) Ülke bütünlüğünün korunmasına D) Yerleşik hayatın yaygınlaştırılmasına E) Dış ilişkilerin artırılmasına (1991-ÖSS) 28. Selçuklularda resmi yazışmalar Farsça idi. Medreselerde eğitim Arapça yapılıyordu. Halk ve ordu kesimi ise Türkçe konuşuyordu. Bu durum, Selçuklularda aşağıdakilerden hangisine neden olmuştur? A) Ordudaki asker sayısının azalmasına B) Yöneticiler ile halk arasındaki bağların güçlenmesine (1992-ÖSS) C) Türk dilindeki gelişmenin yavaşlamasına 25. XIII. yüzyıl sonlarına doğru, Anadolu’da Moğol baskısının zayıflaması üzerine, sınırlara yerleştirilmiş Türkmen beyleri ve halk üzerindeki Selçuklu otoritesi de zayıflamıştır. D) Yabancıların siyasal baskılarının önlenmesine E) Yönetimde bilim adamlarının söz sahibi olmasına Bu durum, aşağıdakilerden hangisine hız kazandırmıştır? (1991-ÖSS) A) Anadolu’da ticaretin gelişmesine B) Bizans’ta entrikaların başlamasına C) Anadolu’da nüfusun artmasına D) Anadolu’daki karışıklıkların ortadan kalkmasına E) Beyliklerin ortaya çıkmasına 29. Çinlilerle Araplar arasında yapılan Talaş Savaşı’nın dünya kültür tarihi açısından en önemli sonucu aşağıdakilerden hangisidir? (1992-ÖSS) 26. Memlukler Devleti’nin siyasi varlığı Osmanlı Devletinden daha kısa sürdüğü halde, Memluklarda tahta geçen hükümdar sayısı Osmanlılardan daha çoktur. A) Batı Türkistan’ın Çin baskısından kurtulması B) Kartukların bağımsız devlet olmaları C) Türk – Arap mücadelesinin sona ermesi D) Kâğıt üretiminin Çin’in dışında da yaygınlaşması E) Türklerin İslam dinini yakından tanımaları (1990-ÖSS] Memluklarda hükümdar değişikliklerinin Osmanlılardan daha fazla olmasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Toplumun çeşitli etnik gruplardan oluşması B) Her Emir’in sultan olma hakkına sahip olması C) Türkçe bilenlerin imtiyazlı olması D) Osmanlı Devletinden önce kurulmuş olması E) Hükümdarlığın, halifenin onayına bağlı olması 30. Anadolu Selçuklu Devleti döneminde İtalyan Fransız, İranlı, Suriyeli ve Yahudilerden bazı gruplar Antalya, Konya, Kayseri ve Sivas gibi şehirlere, bazı Türkler ise Kıbrıs, Suriye v< Kırım’a yerleşmişlerdi. Bu durumun başlıca nedeni aşağıdaki alanlardan hangisinde görülen gelişmelerdir? A) Ticaret B) Savunma C) Eğitim D) Mimari E) Tarım (1988-ÖSS) (1991-ÖSS) 31. Türk-İslam uygarlığında aşağıdakilerden hangisinin yasaklanması, oymacılık, kakmacılık ve nakkaşlık gibi süsleme sanatlarının gelişmesinde etkili olmuştur? 27. Anadolu Selçukluları Antalya, Alanya ve Sinop gibi limanları ele geçirdikten sonra bu limanlarda Avrupalı tüccarlara düşük gümrük tarifesi uygulamışlardır. A) Yazı (hat) sanatı Anadolu Selçuklularındaki bu uygulamanın amacı aşağıdakilerden hangisidir? B) Resim ve heykelcilik A) C) Duvar çiniciliği Ticari ilişkileri geliştirmek 43 D) Figürlü plastik sanat E) Minyatür sanatı TÜRK-İSLAM DEVLETLERİ LYS SORU VE CEVAPLARI 1) Türk-İslam devletlerinde Müslüman olmayan devletlere sınır olan bölgelere uç denilirdi. Uçlar, güvenilir, bölgeyi tanıyan, askerî gücü olan beylerin yönetimine verilirdi. Beyler sınırlara yönelik saldırılar olduğunda ya da bir düşman kalesinin ele geçirilmesinde sultana sormadan hareket edebilirlerdi. (1986-ÖSS) 32. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Yükselme Dönemi’nde, Anadolu’daki zanaatkârlar “lonca” denilen zanaat gruplarına ayrılarak yöneticilerini kendileri seçmişlerdir. Yalnız bu bilgiyle, Bu durum, aşağıdakilerden hangisini gösteren bir kanıt olabilir? I. Uç beyleri sivil yönetimden sorumlu değildir. A) Zanaatkârlar arasında dayanışma olduğunu II. Uç beyleri merkezî otoriteye bazı durumlar dışında bağlıdır. B) Devletin zanaatkârları desteklediğini C) Halkın çoğunluğunun zanaatkâr olduğunu D) Loncaların ticari alanda başarılı olduklarını III. Uçlar, çoğunlukla savaşların yapıldığı yerlerdir. IV. Uç beyleri öldüğünde beyliğe çoğunlukla vârisleri getirilmiştir. Yargılarından hangilerine ulaşılabilir? E) El sanatlarının, Anadolu’da başlıca gelir kaynağı olduğunu A) I ve II B) II ve III C) II ve IV D) I, II ve III E) II, III ve IV (1985-ÖSS) 2014 LYS 2) Timurlular Devleti Döneminde bilim adamlarına önem verilmiş, hükümdarlar bilim ve edebiyat çalışmalarını bizzat desteklemiştir. Bu dönemde yaşamış, Semerkant’ta kendi adına yaptırdığı rasathanesiyle ünlü astronomi bilgini ve devlet adamı aşağıdakilerden hangisidir? A) Uluğ Bey B) Ali Kuşçu C) Hüseyin Baykara D) Ali Şir Nevai E) Şahruh 2010 LYS 3) Büyük Selçuklularda iktalar askerî ve sivil devlet görevlilerine hizmetleri karşılığında verilirdi. İkta sahipleri ikta olarak verilen topraklarda oturur, memurlar aracılığıyla vergileri toplardı. Bu vergilerin bir kısmıyla kendi geçimini sağlar, geri kalan kısmıyla da belli sayıda atlı asker beslerdi. Sefere çağrıldığı zaman askerleriyle birlikte sefere katılırdı. ÖSS Cevapları 1. A 2.C 3.E 4. A 5.C 6.E 7. A 8.B 9.E 10. E 11.B 12.D I3. C 14.A 15.A 16. E 17.B 18.D I9. B 20.D 21.E 22. B 23.A 24.C 25. E 26.B 27.A 28. C 29.D 30.A Aşağıdakilerden hangisinin bu düzenlemeyle ortaya çıkan durumlardan biri olduğu savunulamaz? A) Hazinenin askerî harcamaların büyük bölümünden kurtarılması B) İktalardan elde edilen vergi gelirlerinin bir kısmının maaş karşılığı olması C) Ordunun tümünün atlı askerlerden oluşması D) Atlı askerlerin masrafının ikta gelirlerinden sağlanması E) Toprakların ikta sahiplerinin mülkiyetinde sayılmama 2010 LYS 4) Sultan Baybars verdiği siyasi mücadeleden sonra Memluk Sultanı olmuş ve Moğolların Bağdat katliamından kaçarak 44 Yukarıdaki devletlerden hangilerinin resmî dili Türkçeydi? Mısır’a sığınan Abbasoğullarından El Mustansır’ı halife ilan etmiştir. A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E) II ve III Baybars’ın bu tutumundaki amaç aşağıdakilerden hangisidir? 2007 KPSS 9) Aşağıdakilerden hangisi Türk İslam Devletlerinde toprak yönetimiyle ilgili bir kavram değildir? A) Halifenin dinî nüfuzundan yararlanıp hükümdarlığını meşrulaştırmak A) Zeamet B) İkta C) Has D) Ulak E) Yurtluk B) Mezhep kavgalarına son vermek 2005 KPSS C) Moğolların Mısır’a gelmesini engellemek D) Hicaz suyollarını koruma altına almak 10) Türk İslam Devletlerinde akılcılığı ön plana alan ve pozitif bilimlerin gelişmesine katkı sağlayan bilim adamı kimdir? E) Tahta geçmede saltanat sisteminin uygulanmasını sağlamak A)Gazali B) İbn-i Rüşd C) Eş’ârî D) Farabi E) Zemahşerî 2002 KPSS 2010 LYS 5) Selçuklularda, 11) Aşağıdakilerden hangisi Karahanlılar ve Göktürkler arasındaki ortak özellikler arasında gösterilemez? I. hükümdarın Tanrı adına insanları yönetmekle görevli olması, A)Orta Asya’da kurulmuş olmaları B)İkili yönetim anlayışını uygulamaları II. ülkenin, hanedan üyelerinin ortak malı sayılması, C)İslamiyet’in Türkler arasında yayılmasını sağlamaları III. din işlerinin halifeye, dünya işlerinin sultana ait olması D)Ülkenin, hanedanın ortak malı olduğu anlayışını benimsemeleri Durumlarından hangilerinin taht kavgalarına neden olduğu savunulabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve II E)Yaşadıkları dönem Türk kültürünü yansıtan eserler vermeleri E) II ve III 2009 KPSS 2015 LYS 6) Türk-İslam mimarisinin temelleri aşağıdaki devletlerden hangisinin zamanında atılmıştır? A) Memlükler B) Karahanlılar 12) Aşağıdakilerden hangisi, görüş ve düşünceleriyle Avrupalıları uzun süre etkilemiş bir Müslüman filozoftur? C) Eyyubiler D) Gazneliler E) Selçuklular 7) Müslüman Türk devletlerinde devlet memurluğu çoğunlukla babadan oğula geçer, iktidar değişmelerinde de iktidar çoğu kez aynı ailede kalırdı. A) İbn Rüşd B)Fuzuli D)Levni E) Nefi C) Baki 2016 LYS 13) Büyük Selçuklu Devleti'yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Aşağıdakilerden hangisi bu durumun sonuçlarından biridir? A)Devleti yönetme konusunda eski Türk hâkimiyet telakkisi (anlayışı) geçerlidir. A) Devletin iyi yönetilmesi B)Nişabur, Rey, İsfahan ve Merv şehirlerini, yönetim merkezi olarak kullanmışlardır. B) İşsizliğin önünün kapanması C) Başarılı bir dış siyaset izlenmesi C)Orta Asya'da kurulan en büyük Türk-İslam devletidir. D) Yeni mesleklerin önünün kapanması D)İkta sistemini geliştirerek kendilerinden sonraki Türk devletlerine örnek olmuşlardır. E) Bürokraside egemen bir sınıfın ortaya çıkması 2008 KPSS E)Anadolu'nun Türkleşmesi ve Müslümanlaşmasında rol oynamışlardır. 8) I. Samanoğulları 2016 LYS II. Karamanoğulları 14) Aşağıdakilerden hangisinin 1071’de yapılan Malazgirt Savaşı’nın sonuçları arasında olduğu savunulamaz? III. Büyük Selçuklular 45 A) Doğu-Batı arasındaki ticaret yolları değişmiştir. A) Nizamiye Medresesinin açılmasında B) Malazgirt Savaşı′nın kazanılmasında C) Kudüs ve Şam′ın ele geçirilmesinde D) Atabeylik uygulamasının başlamasında E) Celâlî Takvimi′nin hazırlanmasında B)Anadolu’nun kapısı Türklere açılmıştır. C) Anadolu’da Türk beyliklerinin oluşumuna zemin hazırlanmıştır 2012 LYS D) İslam dünyası üzerindeki Bizans baskısı azalmıştır. 20) Aşağıdakilerden hangisi, Türklerin İslam dünyasına olan katkılarından biri değildir? E) Haçlı seferlerinin başlamasında etkili olmuştur. 2013 LYS A) Abbasiler Dönemi′nde devletin Bizans′a karşı korunması B) Gazneliler Dönemi′nde İslamiyet′in Hindistan′a kadar yayılması C) Endülüs Emevileri Dönemi′nde İslamiyet′in İspanya′da yayılması D) Anadolu Selçukluları Dönemi′nde Haçlılara karşı başarılar elde edilmesi E) Büyük Selçuklular Dönemi′nde İslamiyet′in Anadolu′da yayılması 15) Aşağıdakilerden hangisi Büyük Selçuklular Dönemi’nin eğitim kurumudur? A) İdadi B) Rüştiye D) Darülfünun E) Enderun C) Medrese 2013 LYS 16) Akkoyunlu Devleti’yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur? 2012 LYS A) Trabzon Rum İmparatorluğu’na son vermiştir. 21) Anadolu Selçuklu Dönemi′yle ilgili olarak aşağıda verilen bilgilerden hangisi doğru değildir? B) Timur Devleti’ne karşı Osmanlı Devleti’ni desteklemiştir. A) İlk altın para II. Kılıç Arslan Dönemi′nde bastırılmıştır. B) Anadolu′daki ilk kervansaray II. Kılıç Arslan Dönemi′nde yapılmıştır. C) Gevher Nesibe Darüşşifası I. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemi′nde açılmıştır. D) Yazlık saray olarak kullanılan Kubadabad, Alaaddin Keykubat Dönemi′nde yapılmıştır. E) Türkçe resmî dil olarak Alaaddin Keykubat Dönemi′nde kabul edilmiştir C) Timur Devleti tarafından ortadan kaldırılmıştır. D) XV. yüzyılda kurulmuş olan Türkmen devletidir. E) Osmanlı Devleti’ndeki Celâli Ayaklanmalarını desteklemiştir. 2013 LYS 17) Arap harflerinin güçlü bir estetikle yansıtıldığı İslami sanat dalıdır. Örneklerine sadece kitaplarda değil; kitabe, seramik kaplar, madenî eşyalar ve mimari öğeler üzerinde de rastlanmaktadır. Ahmet Karahisari ve Hafız Osman bu sanatın Türk tarihindeki önemli temsilcileridir. 2012 LYS 22)Malazgirt Savaşı′ndan sonra merkezi Sivas olmak üzere Orta Anadolu′da kurulan ve dönemin önemli eğitim kurumlarından biri olan Niksar′daki Yağıbasan Medresesini kuran beylik aşağıdakilerden hangisidir? Yukarıda hakkında çeşitli bilgiler verilen ve Türk-İslam kültüründe değerli örnekleri bulunan sanat dalı, aşağıdakilerden hangisidir? A)Tezhip B)Minyatür D) Çini E)Heykel A) Danişmentliler D)Artuklular C)Hat B)Saltuklular C) Mengücekliler E) Hamitoğulları 2012 LYS 23) Voltaire "Eğer ki biri, dünya üzerinde olup biteni anlamak istiyorsa önce bütün sanatların beşiği, Batı′nın her şeyini borçlu olduğu Doğu′ya bakmalıdır. “demiştir. Aşağıdakilerden hangisi, bu duruma bir örnek olarak gösterilebilir? 2013 LYS 18)1025 yılında Karahanlılar ve Gazneliler aşağıdakilerden hangisinin güçlenmesine karşı önlem almayı kararlaştırmışlardır? A)Abbasiler B)Selçuklular C)Bizanslılar D)Tolunoğulları E)İhşitoğulları 2012 LYS A) Talaş Savaşı′nın ardından Türkler arasında İslamiyet′in yayılması B) Avrupa′da kralların papalara karşı güçlenmesi C) Anadolu Selçuklularındaki ikta sisteminin Osmanlılar tarafından geliştirilerek tımar sistemi adıyla uygulanması D) Haçlı Seferleriyle, İslam dünyasından birçok buluşun Avrupa′ya taşınması 19) Büyük Selçuklular Dönemi′nde görülen aşağıdaki gelişme ve olayların hangisinde, kurulan rasathanede gök cisimlerinin gözlenmesinin etkisi olduğu savunulabilir? 46 B) İlk Türkçe ansiklopedik sözlük ve dil bilgisi kitabı olması C) Dönemiyle ilgili pek çok alanda önemli bilgiler içermesi D) Türk destan ve efsaneleri hakkında bilgi sunması E) Eserin adının "mutluluk veren bilgi, kutlu bilgi" anlamına gelmesi E) İngiltere′de İki Gül Savaşı sonrasında feodalitenin zayıflayarak Mutlakiyet rejiminin ortaya çıkması 24) Aşağıdaki devletlerden hangisi Mısır′da kurulan ilk Türk devletidir? A) İhşitler B)Tolunoğulları D)Fatımiler E) Memlükler 2011 LYS C) Eyyubiler 29) İslamiyet’i kabul eden ilk Türk devletlerinden biri olan Karahanlılarda; hükümdarlık hatife tarafından tasdik edilmiş, ülkede halife adına hutbe okutulup para bastırılmıştır. Böyle olmakla birlikte İslamiyet öncesi yöne tim gelenekleri de büyük ölçüde devam ettirilmiştir. 2011 LYS 25) Cengiz Han′ın ölümünden sonra Çin′de hüküm süren (1280-1368) ve İslamiyet’i kabul etmeyen Moğol devleti olarak bilinen, İtalyan seyyah Marco Polo′ nun uzun süre kaldığı ve seyahatnamesinde buradaki gözlemlerini ayrıntılarıyla anlattığı devlet aşağıdakilerden hangisidir? Buna göre, Karahanlılar, I. İslamiyet'i kendi kültürleriyle kaynaştıran bir siyasi yapı oluşturmuşlardır. A) Kubilay Hanlığı II. Din ve devlet işlerini birbirinden ayırmışlardır. B) Çağatay Hanlığı III. Arap kültürünü bütünüyle benimsemişlerdir, C) Altın Orda Devleti Yargılarından hangilerinin doğru olduğu savunulabilir? D)İlhanlı Devleti A) Yalnız I E) Babür Devleti B) Yalnız II 26) Timur Devleti′yle ilgili olarak verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır? C) Yalnız III A) Timur tarafından kurulmuştur. D) I ve II B) 1402 Ankara Savaşı′nda Osmanlı ordusunu yenmiştir. E) I,II ve III C) Fatımiler tarafından yıkılmıştır. D) Semerkant ve Belh, önemli şehirlerindendir. E) Ali Şir Nevai, dönemin ünlü şair ve devlet adamıdır 2012 YGS CEVAP ANAHTARI 1-B 2-A3-C 4-A 5-B 6-B 7-E 8-B 9-C 10-D 11-C 12-A 13-D 14-A 15-C 16-D 17-C 18-B 19-E 20-C 21-E 22-A 23-D 24-B 25-A 26C 27-D 28-E 29-A 2011LYS 27) Türklerin İslamiyet’i kabulünden sonra artan el yazması kitap üretimine paralel olarak aşağıdaki sanat dallarının hangisinde artış olduğu söylenemez? A) Hat B) Tezhip C) Cilt D) Fresk E) Minyatür 2011 LYS 28) Karahanlılar Döneminde Kaşgarlı Mahmut tarafından yazılan Divan-ü Lugati’t-Türk adlı eserin Türk kültürü açısından öneminin, aşağıdakilerin hangisinden kaynaklandığı söylenemez? A) Türk dilinin zenginliğinin ve güzelliğinin gösterilmesinin amaçlanması 47