KENTSEL ESTETİK ÇALIŞTAYI ˝KİMLİKLİ ŞEHİRLER˝ VE ˝KADİM ŞEHİRLER˝ HİLAL TATAR ŞUBE MÜDÜRÜ V.-Y.MİMAR ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI MESLEKİ HİZMETLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İMAR DÜZENLEME DAİRESİ BAŞKANLIĞI Günümüzde, rasyonel olmayan arazi kullanım ve bina tasarım kararları ile modern inşaat malzemelerinin ve yöntemlerinin yaygın ve yanlış kullanımı kentsel ve kırsal yerleşimlerimizdeki ‘’yaşam ve mekan kültürü mirasımızı’’ giderek birbirine benzeştirmektedir. Bu nedenle, ülkemizde küreselleşmenin getirdiği standartlaşmaya ve dinamik etkenlere karşı hala kendi kimliğini devam ettiren bölgelerde, bu zenginliğin gelecek kuşaklara da aktarılabilmesi açısından yerel dokuyu korumak, sürdürülebilirliği sağlamak ve yöre halkının yaşadığı yere sahip çıkmasını ve bilinçlenmesini gerçekleştirmek önem taşımaktadır. Kentsel Çevre: • Kent mobilyaları, abide, sanatsal eserler, araç ve yaya yolları, yol döşemeleri, • Parklar, su elemanları, peyzaj • Farklı bina fonksiyonlarından oluşur. Bu mekanlarda kullanılan • Doluluk ve boşluk oranları • Mekan, form, taşıyıcı sistem, • Yapı malzemesi; renk, doku özellikleri, cepheleri, Yapının fonksiyonel ve simgesel etkisi, o yapının niteliğini ve karakter özelliğini oluşturur. Benzer tasarımlarla, aynı yapı malzemesi ile üretilen, bir bakıma prototip yapılar, dünya kentlerini birbirine benzeştirirken, yerel özgünlüklerin belirlediği kent kimliklerini yok etmektedir. Kentsel ölçekten bakıldığında, kentin tüm ögeleri arasında algılanan uyumun, kimliğini yansıttığı, Kentin bütününün estetik olmasının ise, her parçasının birbirleri ile olan ilişkilerinin de uyum ve ahenk içinde çözümlenmiş olmasına bağlı olduğu görülmektedir. Bu nedenle, ülkemizde küreselleşmenin getirdiği standartlaşmaya ve dinamik etkenlere karşı hala kendi kimliğini devam ettiren bölgelerde, bu zenginliğin gelecek kuşaklara da aktarılabilmesi açısından yerel dokuyu korumak, sürdürülebilirliği sağlamak ve yöre halkının yaşadığı yere sahip çıkmasını ve bilinçlenmesini gerçekleştirmek ve bu bilinci aşama aşama diğer şehirlerimize de yaygınlaştırmak temel görevimizdir. Bu kapsamda Genel Müdürlüğümüzce başlatılan çalışma ile; • Ülkemizde özgünlüğünü sürdüren, yerel ve mimari özelliği açısından önemli olan yerleşmelerin belirlenmesi, • Bu yerleşmelere ilişkin; çevre düzeni planı ölçeğinde doğal ve kültürel yapı, çevre, altyapı, ulaşım, yaşam kalitesi, tarım, turizm, sosyal politika gibi alanlarına dair usul, kriter ve esasların ortaya konulması, • Kırsal yöresel mimari özelliklerin araştırılması, yerleşmelerin kimliklerini ortaya koyan kriterlerin belirlenmesi, • Bu özelliklerinin korunması, devamının sağlanması ve marka değeri taşıyan, yaşanabilir yerleşmelerin oluşturulabilmesi için stratejiler geliştirilmesi; • Bu strateji ve kriterlerin belediyeler ve ilgili yerel yönetimler tarafından yerine getirilebilmesi için bu kurumlara teknik ve mali destek sağlanması, • Yeni yapılaşmaların belirlenen bu kriterler çerçevesinde uygulanmasına yönelik işlemlerin yürütülmesi, • Belirlenen kriterler çerçevesinde üst ölçekli Çevre Düzeni Planı ve plan notlarının, revize edilmesi, “KİMLİKLİ ŞEHİRLERİN TESPİTİ, YAŞATILMASI, İZLENMESİ VE DENETLENMESİ ÇERÇEVESİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖLÇÜTLERİ BAĞLAMINDA YÖRESEL KENT MODELLERİ İŞLETME VE KORUMA PROJESİ” Bu tür yerleşmelerin sertifikalandırılması sonucunda ise yöre sakinlerine yaşadıkları yere dair farkındalığın sağlanması ve koruma bilincinin geliştirilmesi hedeflenmektedir. ÖNEMLİ BAZI PROJE KRİTERLERİ: • CO2 emisyon değerini belirtilen eşik sınırın aşılmaması, • Ulaşıma yönelik çevreci araçların tercih edilmesi, • Yapılaşma düzeyinde sert zemin/yeşil zemin oranının belirlenmesi, • Ulaşım planlarının; araç yolları, bisiklet yolları ve yaya yolları ulaşım akslarının malzemesi ve yoğunluk açısından ekolojik dengeler kapsamında önerilmesi, ÖNEMLİ BAZI PROJE KRİTERLERİ: • Doğal kaynakların korunması, tüketimi ve tasarrufu, turizmin teşvik edilmesi, kültürel değerlerin korunması, teknik alt yapı sistemlerinin çözümü, sosyal donatı alanları, tarımsal kullanım alanları ve istihdamın artırılmasıyla birlikte ekonomik kalkınmanın sağlanmasına yönelik planlama yapılması, • Enerji tüketim değerinin takibine ilişkin planlama ve yapılaşma, • Yeni yapılacak binalarda enerji verimliliğine dayalı pasif tasarım kriterleri ile iklim-mikroklima verilerinin göz önünde bulundurulması, ÖNEMLİ BAZI PROJE KRİTERLERİ: • Yapılaşmaya uygun olmayan ve deprem riski altında kalan alanların yeşillendirilmesi, • Açık alan peyzaj düzenlemesinin ve yüzey örtü malzemelerinin kentsel ısı adası sıcaklığını yükseltmeyecek şekilde belirlenmesi, • Yeni yapılacak binalarda enerji tüketimini azaltacak mekan organizasyonunun projelendirilmesi ÖNEMLİ BAZI PROJE KRİTERLERİ: • Üst ölçekli planlamada topografyanın eğimine göre yağmur suyunun toplanması ve yeniden kullanılması amacıyla uygun yerlerde su sarnıçlarının öngörülmesi ve alt yapı şebekelerinin bu kapsamda çözümlenmesi, • Yeni yapılacak yapılarda atıkların geri dönüşümüne yönelik kıstasların belirlenmesi ve geri dönüşümlü ya da yerel malzemelerin kullanılması yönünde plan hükümlerinin gerek koşulması, Kadim şehirler geçmişten günümüze tarih, bilim, hukuk, inanç, kültür, sanat, edebiyat, medeniyet gibi insanlık kültürünün oluşumuna ve gelişimine mekân olmuş önemli merkezlerdir. “GEÇMİŞTEN GELECEĞE UZANAN ZAMAN KORİDORU İÇERİSİNDEKİ ÇOKLU KÜLTÜREL DESENLER: KADİM ŞEHİRLERİN, GEÇMİŞİN İZİ İLE GELECEĞİNİ ORTAK POTADA BİÇİMLENDİRME VE YAŞATMA PROJESİ” Kadim kentlerin, sahip oldukları tarihsel konum ve kentsel yerleşimlerin nirengi noktalarında inşa ettikleri simgesel yapılar; insanlığın uygarlık tarihi kadar eskidir. Bu kentlerde; Sahip olduğu tarihsel kimliği itibariyle toplumsal ve iktisadi gelişim süreçleri bağlamında farklı halkların ve kültürlerin izleri hayat bulur. Bu tür kentlerde yeni yapılaşmalarda, kültürel mirasın yok olmaması ve sürdürülebilirliğinin sağlanmasını teminen projelerin geliştirilmesi önem arz etmektedir. Ülkemizde, binlerce yıllık geçmişi bulunan, kültürler arası etkileşimle farklı eserleri bir araya getiren, göçebelikten yerleşik düzene kadar hemen her türlü mekan kurgusunu belirleyen “çoklu kültürel miras” ve “geleneksel kent yaşamı”nın izleri yer almakta olup, bu değerler günümüze kadar getirebilmiştir. Konya, Kayseri, Gaziantep, Antakya, Bursa, İstanbul, Mardin, Şanlıurfa, Diyarbakır, Malatya, İzmir, Trabzon, Sinop, Antalya gibi kadim kentlerdir. • Kentlerin tarihsel gelişim sürecinde bugüne dek özgünlüğünü sürdüren ve geçmişin izi ile geleceğin biçimlenmesine damga vuracak yapısal karakteristiklerin tespit edilmesi, • Söz konusu izlerin korunması ve yaşatılması amacıyla üniversitelerle işbirliği içinde projelerin üretilmesi, • Geçmişe ilişkin izlerin bugünün ve geleceğin mimarisine yön çizmesiyle birlikte sürdürülebilirliğinin ve ülke genelindeki kadim kentlerde yaygınlaştırılmasının sağlanması amaçlanmaktadır. TEŞEKKÜR EDERİM…