KÜLTÜR SOSYAL ANTROPOLOJĠ HEDEFLER Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Kültür kavramının tarihsel gelişimini anlatabilecek Kültür kavramının farklı kullanıldığı alanları sayabilecek Kültür kavramının değişik kullanımlarını ayırt edebilecek Kültür’ün tanımını yapabilecek Kültür sistemini oluşturan değişkenleri ifade edebilecek Kültür’ün özelliklerini listeleyebilecek Kültür’ün özelliklerini analiz edebileceksiniz ĠÇĠNDEKĠLER Giriş Kültür kavramına tarihsel bakış Kültür kavramının değişik alanlardaki kullanımı Kültür’ün tanımları Kültür sistemini oluşturan değişkenler Kültür’ün özellikleri Özet Değerlendirme HAFTA 8 Kültür 1-GiriĢ Sosyal-kültürel antropolojinin konusu kültürdür. Kültür, kavram olarak çok sayıda insanbilimci tarafından tanımlanmaya çalışılmıştır. Kavramın oldukça zengin ve uzun bir tarihçesi vardır. En geniş ve kabul edilen tanımıyla “kişinin, toplumun bir üyesi olarak kazandığı bilgi, inanç, sanat, hukuk, ahlak, adet, gelenek, alışkanlık ve yeteneklerin karmaşık bütünü" olarak ifade edilmektedir. 2-Kavrama Tarihsel BakıĢ Sosyal bilimciler çok sayıda fazla tanımı olan kültür kavramı hakkında; “bir kavramın bu kadar çok tanımı varsa onun tanımlanamayacağını kabul etmek gerekir” diye düşünmüşlerdir. Bu bağlamda, kültür sözcüğünün oldukça zengin, uzun ve ilginç bir tarihçesi vardır. Tarihçeyi özetleyecek olursak, günlük konuşmalarımızda ya da sanat ve bilim çalışmalarında kullandığımız kültür sözcüğü, Latince kökenli olup Türkçe’ye Fransızca’dan geçmiştir. Latince’de colere, tarımla ilgili olarak, sürmek, ekip biçmek karşılığında kullanılıyordu. Cultura ise, ürün, ekin anlamlarında bu etkinliğin sonucu ile ilgiliydi. Voltaire Fransız Devrimi öncesinde kültür’ü insan zekâsının oluşumunu ve gelişmesini belirleyen bir terim olarak kullanınca, sözcük değişik bir anlam kazanmıştır. Fransızca’dan Almanca’ya geçtikten sonra uygarlık anlamı ile kullanılmış, zamanla bütün Avrupa dillerine yayılmıştır. İngiliz antropolog Tylor, 1871′de ona bilimsel bir içerik kazandırınca da önemi gittikçe artan bir kavrama ve aynı zamanda bir uğraş alanına dönüşmüştür. (1,2) 3-Kavramın değiĢik alanlardaki kullanımı Nereden ve neresinden bakılırsa bakılsın kültür kavramının tümü için ortak olan kimi tanımlamalar vardır ki bunlardan ilki kültürün organik olduğu, bir başka deyişle değişimin ve buna bağlı olarak etkileşim içinde olduğudur. Her canlı varlık gibi yaşlanır, etkinliğini ve hareket becerisini kaybeder ve sonuçta işlevini tamamlayarak yok olur. Buradan hareketle, hiç bir kültür öğesinin hareketsiz ve durağan olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü kültür kavramının varlığı için temel etmen, bir insan topluluğu ve onu oluşturan aile ve bireylerin varlığıdır. Kaynaklara baktığımızda öncelikle şunu fark ederiz: Bütün kültür öğeleri (en soyuttan, en somuta dek), insan tarafından var edilmiştir. Yani kültürün Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 Kültür temel kaynağı insandır. Kültür örüntüsünü oluşturan her düşünce, her kurum, her nesne insan tarafından yaratılmıştır. Kültürün değişik anlamlarda kullanımının kaynağı, sözcüğün tarihçesiyle de ilgilidir. Tarihçe de de söz edildiği gibi kültür farklı topluluklar ve bilim adamları tarafından farklı şekillerde kullanılmıştır (1,2,3). Eğitimcilere göre kültür, eğitim yoluyla kazanılan içeriktir. Eğitim ise, bu muhtevayı kazandıran süreçtir. “Eğitimsiz kültür, kültürsüz eğitim” düşünülemez. Bir kişi, diğerinden daha fazla kitap okumuş ve daha fazla şey biliyor olabilir. Ama daha az okuyan, diğerinden daha kültürlü olabilir. Çünkü, kültürlü olan, bilgiyi yaşamında uygulama başarısı göstermiş olandır. Her bilgi anında kültür olmaz, kültüre dönüşmez. Bilgili olmak başka, kültür başka şeydir. Günlük dilde kültür, eğitim-öğretim süreci, bu sürecin kazandırdığı, genel ve mesleki kültür, İslam Kültürü, spor kültürü vb. anlamında kullanılır. Bilim ve felsefede kültür, insanların ve toplumların yapıp, öğrenerek kazandığı her şey (tutum, davranış ve değerler), kısaca uygarlık (medeniyet) anlamında kullanılmaktadır (2,3). Daha kapsamlı ve ayrıntılı olarak kültürün değişik kullanımlarını aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi dört anlam grubunda inceleyebiliriz.(Tablo 1) 3 Tablo 1.Çeşitli Kültür Kavramları ve Anlamları (2) Anlamlar Kavramlar Kullanma Alanlarına göre Bilimsel anlamda kültür Genel Uygarlık Nitelikler Görevler Özel Çin, Hint, Fransız Tarihsel, bütünsel ve evrimsel Batı ve İslam kültür ya da uygarlığı gibi Beşeri alanda ve günlük Eğitim dilde kültür Genel, mesleki ve teknik Değerlendirici, eleştirici, geliştirici, eğitim; tıp, hukuk, din öğretici,yayıcı sanat ve fen eğitimi vb. Estetik alanında kültür Maddi ( Teknolojik ) ve biyolojik alanda kültür Sanat Üretim Gotik, Barok,Rönesans, Eleştirici,eğitici, güzelleştirici, modern sanat vb. estetik Avcılık, tarım ve Günlük toplumsal yaşamı endüstri kültürü, destekleyici ; üretici, deneyci vb. “mikrop kültürü”gibi. Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Kültür 4-Kültürün tanımları İngiliz Antropolog Tylor, 1871'deki yazılarında kültürü, "kişinin, toplumun bir üyesi olarak kazandığı bilgi, sanat, gelenek,görenek ve benzeri beceri, alışkanlık ve yeteneklerin karmaşık bütünü" olarak tanımlar( 1,2).Bu tanım kültürün tüm özelliklerini, özünü ve biçimlerini içine alan bütüncü bir tanımlamadır. Tylor'ın döneminden bu yana kültür tanımları hızla çoğalmış ve çeşitlenmiştir. Amerikalı iki insanbilimcinin yaptığı bir derlemeye göre Kültür 164 farklı tanımlamaya sahiptir. Yakın dönemde yapılan tanımlar, gerçek davranışla bu davranışın ardında yatan soyut değerler, inançlar ve algılar dünyasını birbirinden ayırma eğilimindedir (1,2). Aşağıda kültür ile ilgili değişik tanımlar verilmiştir: -Kültür, bir toplumun ortaklaşa sahip olduğu ve üyelerine yaydığı, davranışa yansıyan, o davranışı yaratan ve yorumlamada kullanılan görüşler, değerler ve algılardır. -Bir toplumun tarihsel süreç içinde ürettiği ve kuşaktan kuşağa aktardığı her türlü maddi ve manevi özelliklerin bütününe kültür denir. -Kültür, toplumun yaşayış ve düşünüş tarzıdır. (4) -Kültür, tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, hars ve ekin’ dir. (5,6) -Kültür, bir grup insan tarafından belli bir zaman aralıklarında üretilmiş olan gelenekler, inançlar, sanat, müzik ve diğer insan düşüncesi ürünleri olarak yada “belli bir grup insanın bir şeyleri yapış şekilleridir” (6). - Kültür, bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin bütünüdür. -Kültür, muhakeme, zevk ve eleştirme yeteneklerinin öğrenim ve yaşantılar yoluyla geliştirilmiş olan biçimidir (5). - Kültür, toplum insanoğlu, eğitim süreci ve kültürel muhteva gibi değişkenlerin ve bunlar arasındaki karmaşık ilişkilerin bir işlevidir (6). -Leininger’e göre kültür; değerler, inançlar, roller ve yaşam stilleri hakkında öğrenilen ve nesillere aktarılan bilgi birikimidir (7). Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 4 Kültür - Ruth Benedict'e göre kültür, bir topluluğun tüm faaliyetlerini yansıtan ve onu diğer tüm toplumlardan ayıran eylem ve düşünceler dizinidir(8). - Bozkurt Güvenç'e göre kültür, oldukça karmaşık bir örüntü olup; toplum, insanoğlu, eğitim süreci ve kültürel muhteva gibi değişkenlerin ve bunlar arasındaki karmaşık ilişkilerin bir bütünü ve işlevidir. (8). 5-Kültür Sistemini OluĢturan DeğiĢkenler Kültürün bir bütün ya da sistem olduğu söylenir. Kültür kavramı bir harita gibidir ve belli bir toplumdaki kültürel öğeleri kuram ve süreçleri ve bunlar arasındaki karşılıklı ilişkileri temsil eder. Kültür kavramını, onu oluşturan somut değişkenlerle ilişkili olarak iki ayrı model çerçevesinde inceleyebiliriz. 5.1-Piramid modeli : Bu model Tylor’un kültür tanımından hareketle oluşturulmuştur. Modelde kültür kavramı, toplum, insan, muhteva ve öğrenme gibi ana değişkenler ve bunlar arasındaki ilişkiler çerçevesinde somutlaştırılır (2) 5 ġekil 1.Kültür kavramı ve piramid modeli Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Kültür 5.2-Yumak modeli: Bu model, değişik görüşlere sahip sosyal/kültürel insanbilimcilerin üzerinde anlaştıkları bir değişkenler listesini yansıtan bütüncü bir modeldir Bu modelde kültür sistemini oluşturan kurumlar aşağıda listelenmiştir. *Doğal çevre *Tarih ve kaynaklar *Aile ve akrabalık *Sağlık ve beslenme *Eğitim *Yerleşmeler *Ekonomi ve teknoloji *Bilim ve sanat *Din ve devlet *Kültürel çevre ve tarih çevresi *Kişilik sistemi ve dil (2) 6 ġekil 2.Kültür kavramı ve yumak modeli Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Kültür 6-Kültürün Özellikleri Geçmiş ve günümüzdeki pek çok kültürü karşılaştıran antropologlar, bütün kültürlerin paylaştığı bazı temel özellikler olduğu sonucuna varmışlardır. Bunları incelemek, kültürün önemini ve işlevini anlamamızı kolaylaştıracaktır. 6.1-Kültür PaylaĢılır Kültür, paylaşılan görüşler, değerler ve davranışların ölçütüdür; bireyin eylemlerini gruplar için anlaşılır kılan ortak belirleyicidir. İnsanlar ortak bir kültürü paylaştığı için belirli koşullarda diğerlerinin nasıl davranacaklarını ve davranışlara nasıl karşılık verebileceklerini kestirebilirler. Farklı kültürlere ait insan grupları, örneğin terk edilmiş bir adada zaman içerisinde yalnız bırakılmış bir grup insan, kendine özgü bir toplum oluşturabilir. Hayatta kalmak gibi ortak bir çıkar etrafında toplanabilir, birlikte çalışmak ve yaşamak için teknikler geliştirebilirler. Ancak grup üyeleri adadan kurtulduktan sonra bu grup dağılacak ve her biri kendi kimliğine ve kültürel geçmişine geri dönecektir. Bu grup yalnızca zaman içinde oluşmuş bir kitledir, kültürel bir varlık olmamıştır. Toplum, ortak bir yaşam alanını, dili ve kültürü paylaşan, hayatta kalmak için ortaklaşa çaba gösteren insan grubu olarak tanımlanır. İnsanların birbirlerine bağımlılık şekli aile ilişkilerinde, ekonomik, iletişim ve savunma sistemlerinde görülebilir. Bunun ötesinde toplumun üyeleri, ortak bir grup kimliği duygusuyla da birbirine bağlıdır. Toplumun tüm üyeleri tarafından paylaşılmasına rağmen kültür, tek biçimlilik göstermeyebilir. Herhangi iki insan paylaştıkları kültürün özelliklerini tamamen paylaşmayabilir, bazı farklılıklar gösterebilirler. En azından bir insan toplumunda erkek ve kadının rolleri arasında farklılık vardır. Bu fark, kadının doğurma gibi ayırt edici biyolojik bir niteliğinin yanı sıra erkek ve kadın anatomisindeki belirgin ayrılığa dayanır. Bütün kültürler cinsel farklılıkları açıklayarak ve bunlara karşı ne yapılacağını belirleyerek bu farklılıklara anlam vermeye çalışırlar. Hatta bütün kültürler, farklılıkların ortaya çıkardığı bu iki insan türünün birbirleriyle ve dış dünyayla nasıl bir ilişki geliştirmesi gerektiğini de belirler. Her bir kültür, bunu kendine özgü yöntemlerle yaptığından dolayı, toplumdan topluma büyük farklılaşmalar oluşmaktadır( 1,2,9 ). Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 7 Kültür 6.2-Kültür Simgelere Dayalıdır İnsan davranışının çoğu işaretler, sesler, amblemler ve başka bir şeyi anlamlı bir biçimde yansıtan simgelerle ortaya konur. Şeyler ve onların temsil ettikleri arasında kalıtsal ya da gerekli bir ilişki bulunmadığı için simgeler keyfidir. Simgeler, ancak insanlar bu simgelerin iletişim içindeki kullanımları konusunda hemfikir olduğu zaman anlam kazanırlar. Aslında ulusal bayrak, nikah yüzüğü ve para gibi bazı simgeler; toplumsal hayattan, dine, politikaya ve ekonomiye kadar, kültürün tüm boyutlarına girmiştir. Hepimiz dini bir simgenin bu dine inanan kişiler üzerinde nasıl bir etkisi olduğunun bilincindeyizdir. İslamiyetin hilali, Hristiyanlığın haçı ya da Yahudiliğin Davut Yıldızı, İnkalar için güneş, Hindular için inek, Kızılderililer için beyaz bufalo buzağısı ya da herhangi bir dini tapınma nesnesi, inananlara yıllarca sürmüş mücadeleyi ya da eziyeti çağrıştırabilir ya da bir felsefeyi ya da ya da inancı akıllara getirebilir. Kültürün en önemli simgesel boyutu dildir; dil nesneleri ve düşünceleri temsil etmek için sözcüklerin kullanılmasıdır. Dil aracılığıyla insanlar, bir nesilden diğerine kültürlerini aktarabilir. Dil özellikle birikerek çoğalan ve paylaşılmış deneyimlerden öğrenmeyi mümkün kılar. Dil olmadan kişiler; olaylar, duygular ve yaşadıkları deneyimler hakkında başkalarına bilgi aktarımında bulunamazlar (1,9). 6.3-Kültür Toplumsaldır Kültür bir toplumun ya da toplumsal grubun temel özelliğidir. Kültüre özgü öğretiler örgütlenmiş birliklerde, gruplarda ya da toplumlarda yaşayan insanlarca oluşturulur ve paylaşılırlar. Bir grubun, toplumun üyeleri tarafından ortaklaşa paylaşılan alışkanlıklar, değerler, davranışlar o grubun/toplumun kültürüdür. Toplumların doğal varlık alanında var olması gibi, kültürler de toplumsal varlık alanında var olurlar ( 1,2,9). 6.4-Kültür TümleĢiktir Kültür, birbirinden ayrı parçaların bir araya gelerek oluşturduğu, düzenli bir bütün olarak işlev gösteren, iyi yapılandırılmış bir sistem olarak ele alınır. Bu parçaların her biri kendine özgü nitelikleriyle ve büyük sistem içinde ait olduğu yeriyle ayrı bir birim olarak kabul edilse de antropologlar işin aslının anlaşılmasının çok daha zor ve kültürel birimler arasındaki sınırların çoğu zaman belirsiz olduğunun bilincindedir. Ancak kültürün tam Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 8 Kültür olarak işlev gösterebilmesi için, bütün boyutlarının oldukça tümleşik olması gerektiğinden antropologlar bu birimlere bütünden kopuk bir biçimde odaklanmaktan kaçınırlar. Bunun yerine, her bir birim, daha geniş bir bağlamda ele alınır ve ilişkili olduğu kültürel özelliklerle bağlantıları dikkatle incelenir. Daha genel bir ifade ile bir toplumun kültürel özellikleri üç sınıfa ayrılabilir: toplumsal yapı, alt yapı ve üst yapı. Toplumsal yapı, toplumun üyelerini bir arada tutan, kurallarla yönetilen ilişkilerle ve bu üyelerin hakları ve yükümlülükleriyle ilgilidir. Ev halkı, aileler, kurumlar, güç ilişkileri ve politika; toplumsal yapının bir parçasıdır. Toplumsal yapı gruba bağlılığın benimsenmesine uğraşır ve insanların çalışarak kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler için yiyecek ve barınma gibi temel gereksinimlerini karşılayabilmelerini sağlar. Bu yüzden grubun toplumsal yapısı ve ekonomik temelleri arasında doğrudan bir ilişki vardır ve bu ilişki insanların yaşamlarını kazanmaları için kullanılan geçim yöntemlerini, araçlarını ve bütün diğer maddi donatımları da kapsar. Geçim yöntemleri, toplumun temel gereksinimlerini karşılamak için var olan kaynakların kullanılmasını da içerdiğinden kültürün bu boyutu alt yapı olarak da bilinir. Ekonomik temellerin yanı sıra, paylaşılan bir kimlik bilinci ve dünya görüşü de bir toplumu bir arada tutmaya yardımcı olur. Bir grup insanın dünyayı şeklini, sorunlarını ve olanaklarını- ve bu dünyadaki kendi yerlerini anlamlandırmakta kullandığı bu görüşler, inançlar ve değerler bütünü, ideoloji ya da üst yapı olarak adlandırılır. Dini ve ulusal ideolojiyle birlikte üstyapı, bir toplumdaki insanların kendileri ve çevrelerindeki her şey hakkında sahip oldukları düşünceleri yapılandırır ve yaşamlarına anlam ve yön verir. Birbirlerini etkileyen ve pekiştiren bu üç bağımsız yapı, hep birlikte kültürel sistemin bir parçasını oluştururlar ( 1,9). 6.5-Kültür Tarihi ve süreklidir Kültür, bir milletin tarihte var olduğu günden başlayarak bugüne kadar uzanan ve yavaş yavaş gelişerek yol alan değerler bütünü olduğundan tarihîdir ve göreli süreklilik vasfı taşır. Her toplumda bu sürekliliği sağlayan, o toplumu kültürü ile diğerlerinden ayıran, farklı kılan öğeler (gelenek ve görenekler) vardır. Bugünkü kültürel değerlerimiz geçmişteki değerlerden etkilenerek şekillenmiştir (2,10). Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi kültürel 9 Kültür Kültür bir toplumun tarihsel zenginliğidir. İnsan açısından, içinde yaşadığı dünyada sadece karnını doyurmak yeterli değildir; o, aynı zamanda resim, müzik, felsefe ve din gibi çeşitli ilgi alanlarına da gereksinme duyar. Bu temel kültürel değerlerden yoksun tutulan toplum, topraktan köküyle sökülüp çıkarılmış bir bitki gibi kendini boşlukta hisseder, beslenemez ve yok olur (8). 6.6-Kültür Hem Öğrenilir Hem Öğretilir. Kültür, doğarken beraberimizde getirdiğimiz genetik bir miras değildir; öğrenme yolu ile kazanılır. Kişi, kültürü içinde büyüyerek öğrenir ve kültürün bir nesilden diğerine aktarılması sürecine kültürlenme denir. Bir başka biçimde söyleyecek olursak, kültürle doğmayız, ama kültürel bir ortamda dünyaya geliriz. İster Eskimoların iglu denilen ve çok ilkel koşulları yansıtan kar evinde, isterse tam teşekküllü bir doğum kliniğinde doğmuş olsun, bebeğin dünyaya gözlerini açmış olduğu yer yine de bir kültürel çevredir. Dünyaya gelen her bebek ait olduğu topluluğun kültürel değerleri doğrultusunda, o ortamın koşullarına göre yetiştirilir (1,2,8,9). 6.7-Kültür Devingendir Kültürler kendi içlerindeki ve çevrelerindeki hareketlere ve eylemlere karşılık veren devingen sistemlerdir. Bu sistemdeki bir öğe değişirse ya da dışarıdan bir kuvvet baskı uygularsa, bütün sistem bu değişikliğe uyum göstermek için harekete geçer. Yeterli bir şekilde işlev gösterebilmesi için kültür, değişen koşullara uyum gösterebilme esnekliğine sahip olmalıdır. Bütün kültürler doğaları gereği devingendir ancak bazı kültürler diğerlerine göre daha az değişiklik gösterir. Eğer bir kültür çok katı ya da durağansa ve üyelerinin değişen koşullar karşısında uzun dönemde ayakta kalmalarına yetecek araçları sağlayamıyorsa bu kültürün yaşaması beklenemez. Öte yandan, bazı kültürler değişikliğe o kadar açıktır ki ayırt edici özelliklerini kaybederler(1,2,9) 6.8-Kültür gereksinimleri karĢılayıcı ve doyum sağlayıcıdır Kültür, üyelerinin temel biyolojik gereksinimlerini ve bunlardan doğan ikinci derecedeki gereksinimleri çoğu zaman ve önemli ölçüde karşılar.(2) Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 10 Kültür 7-Özet Sosyal-kültürel antropolojinin konusu olan kültür, en geniş ve kabul edilen tanımıyla “kişinin, toplumun bir üyesi olarak kazandığı bilgi, inanç, sanat, hukuk, ahlak, adet, gelenek, alışkanlık ve yeteneklerin karmaşık bütünü" olarak ifade edilmektedir. Ancak kültür kavramı çok değişik anlamlar karşılığında da kullanılmaktadır. Kültür, bilim alanında “uygarlık”, beşeri alanda “eğitim”, estetik alanda “güzel sanatlar”, teknolojik ve biyolojik alanda “üretme, tarım, yetiştirme” anlamında kullanılmaktadır Kavramın birçok kişi tarafından yapılmış değişik tanımları vardır. Bu tanımlarda ortak olarak gözlendiği gibi bütün kültürlerin paylaştığı birtakım temel özellikler vardır. Bunlardan bazıları kültürün, öğrenilir, toplumsal, tarihi ve devingen olduğudur. 11 Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi Kültür OKUMA PARÇASI …… James Harris isimli bir Afrikalı-Amerikalı profesör Kızılderili kökenli çocuklara eğitim konusunda seminer verir. Seminerde 60 kızılderili çocuk bulunur. Seminer oldukça canlı ve eğlenceli geçer. Fakat seminer bittiğinde Dr. Harris oldukça üzgün olarak: "Tam bir başarısızlık" diyerek duygularını belirtir. Semineri gözlemlemek üzere orada bulunan Çinli bir psikolog "Hayır, aksine çok büyük bir başarıydı. Çocukların sizi ne kadar çok sevdiğini görmediniz mi?" diye sorar. Profesör üzüntü içinde devam eder "Ama yüzlerinde hiç ifade yoktu". Çinli psikolog açıklamaya başlar "Afrikalı-Amerikalı öğrenciler için bu beklenti doğru olabilir ama Kızılderili kökenli çocuklar için pek geçerli değil. Bu çocuklar kültürel olarak ister negatif olsun ister pozitif, toplum içinde duygularını gizlemek üzere eğitilmişlerdir. Sonuç olarak yüz ifadelerinden duygularını anlamak oldukça zordur. Kızılderili insanlar her zaman duyguların gizlenmesini olgunluk ve bilgelik olarak görmüşlerdir." Profesör ikna olmamış bir şekilde devam eder "Defalarca sormama rağmen bir tane bile soru sormadılar". Çinli psikolog açıklamaya çalışır "Sormadılar çünkü size saygı gösteriyorlardı. Pek çok kızılderili, topluluk içinde soru sormamak gerektiğine inanır. Bunun nedenleri arasında 1. Eğer akılcı bir soru sorarsa dikkatleri öğretmenin üzerinden alıp kendi üzerine toplayabilir. Bu alçak gönüllü bir davranış sayılmaz ve bir açıdan kendini gösterme çabası yada ukalalık olarak görülebilir. 2. Eğer soru aptalca ise gülünç duruma düşebilir. 3. Soru iyi yada kötü olsun öğretmenin yeterince açık olmadığı izlenimi doğurabilir. Bu büyüklere saygı gösterilmesi kuralına direk olarak karşı çıkmak demek olur. Sonuç olarak hiç bir zaman kızılderili bir kişinin Amerikalı birisi kadar soru sormakta istekli olmasını bekleyemezsiniz(www.hatunca.net/cigdemalper.../128-kulturelfarkliliklar) Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 12 Kültür DEĞERLENDĠRME SORULARI 1. Kültür’ü bir toplumun üyesi olarak insanoğlu’nun öğrendiği bilgi, sanat, gelenek, görenek ve benzeri yetenek, beceri ve alıĢkanlıkları içine alan karmaĢık bir bütün olarak tanımlayan kimdir? A) Taylor B) Ruth Benedict C) Leininger D) Voltaire E) Durkheim 2. Kültür kavramının ana değiĢkenlerini inceleyen yumak modelinin merkezinde hangi değiĢken yer alır? A) Biyoloji B) Tarih C) Dil D) Aile ve soy E) Üretim 3. Hangisi kültürün özellikleri açısından yanlıĢ bir ifadedir? A) Kültür hem öğrenilir hem öğretilir B) Kültür tarihi ve süreklidir C) Kültür bireyseldir D) Kültür simgelere dayanır E) Kültür dinamiktir CEVAPLAR 1. A 2. C 3. C Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 13 Kültür YARARLANILAN KAYNAKLAR 1. Haviland AW ve ark. Kültürel Antropoloji (Çev. İnan Deniz Erguvan Sarıoğlu) İstanbul 2008. Kaknüs Yayınları 2. Güvenç B. Antropoloji (İnsanbilim), Eskişehir 1996. Anadolu Üni. Açık Öğretim Fakültesi Yayınları 3. Kültür Nedir-Kültür Hakkında ? http://www.forumtayfa.com/genel-kultur/170079 4. http://www.bisanat.com/yazilar/detay/652-Kultur-Nedir 5. Kültür nedir ne demektir? http://www.felsefe.gen.tr/kultur_nedir_ne_demektir.asp 6. Kültür. http://www.ozyazilim.com/ozgur/marmara/ik/image14.gif 7. Kuğuoğlu S. Transkültürel Hemşirelik. Ed: Karadakovan A, Eti aslan F. İn: Dahili ve cerrahi hastalıklarda bakım. 2010: 85-98 8. Özbek M. Dünden bugüne insan www.1001kitap.com/Bilim/.../insan104kultur_nedir.html 9. Tezcan M. Kültürel Antropoloji, Ankara 2008. Maya Akademi 10. Kültürün Özellikleri http://www.uslanmam.com/sosyoloji-bilimi/583499- kulturun-ozellikleri.html Atatürk Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 14