abd kuzey amerika

advertisement
Sağlık Turizmi / Ülkeler
KUZEY AMERİKA
ABD
GSYİH (Milyon $ )
16.799.700
KBGSYİH ( )
53.101
Büyüme Oranı (%)
1,90 %
Nüfus
317.493.215
Yüzölçümü ( km2)
9.826.675
Başkent
Washington D.C.
ABD’nin nüfusu yaklaşık 320 milyondur. Bu nüfus çeşitli ırklara ev
sahipliği yapmaktadır. Ülkede en fazla konuşulan dil % 82.1 ile İngilizce
iken, % 10.7 oranıyla İspanyolca ikinci en fazla konuşulan dildir.
Amerika’da kadın başına çocuk oranı 2.01’dir.
Dünya Sağlık Örgütü 2010 verilerine göre ülkede yıllık kişi başına
sağlık harcaması 8.233 $ olmakla beraber, gayrisafi yurtiçi hasıladan
sağlığa ayrılan pay ise %17.6’dır.
Amerika’da sağlık hizmetleri sisteminin
örgütlenmesi federal, eyalet ve yerel düzeyde olmak üzere üç kademedir.
Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bölümü’nün varlığına rağmen merkezi bir sistem görülmez, hiyerarşik
bir yapı yoktur. ABD, sanayileşmiş 24 OECD ülkesi arasında sağlığa en fazla harcama yapan
ülkedir. Ancak ABD, bebek ölüm hızı ve doğuşta beklenen yaşam süresi gibi belirleyici göstergeler
konusunda OECD ülkelerinde ön sırada değildir.
Diğer ülkelerle karşılaştırıldığında hasta yatağı başına daha çok sağlık personeli düşmektedir. Tıp
eğitimi ve tıbbi araştırmalar bakımından dünyanın en iyileri arasındadır.
Nüfusun yaklaşık %15’inin
(40-45 milyon kişi) temel sağlık hizmetleri için dahi herhangi bir sağlık sigortası bulunmamaktadır
ve bu da yüksek teknolojili sağlık hizmetlerinden yararlanılma oranını düşürmektedir.
Amerika, sağlık turizmi kapsamında turistlerin varış noktası olduğu kadar aynı zamanda çıkış
noktasıdır. Kuşkusuz ki Amerika’da sağlık hizmetlerinin diğer ülkelerden daha pahalı olması
bunda büyük rol oynamaktadır. Buna rağmen ABD’nin resmi dili olan İngilizce’nin çok yaygın bir
şekilde konuşulması ve ABD’deki sağlık kurumlarında verilen yüksek kalitedeki sağlık hizmetleri
nedeniyle, her yıl birçok kişi bu ülkeye gelmektedir.
Yirminci yüzyılın büyük bir kısmı boyunca, ABD’deki saygın tıbbi kurumlar; araştırma,
akademisyenler, eğitim, karmaşık teşhisler ve teknolojiye dayalı tedavi konusunda dünyaya
egemen olmuşlardır. Şu anda ise ABD, diğer sektörlerde olduğu gibi sağlık hizmetleri sektöründe
de dünyanın çeşitli yerlerindeki üst düzey kurumlarla rekabet etmektedir.
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
ABD’deki özel hastanelerde tipik olarak diğer birçok ülkede çok pahalı olan veya çok ileri derecede
uzmanlık gerektiren teknolojiler ve cerrahi uzmanlık sunulmaktadır. ABD ayrıca bir güven
faktörü de sunmaktadır: Stanford, Harvard, Cleveland Clinic ve Mt. Sinai gibi ABD’nin önde gelen
tıp fakülteleri, yüksek standartları ve özenleriyle dünyanın imrendiği kurumlardır. Benzer şekilde,
ABD’deki doktorlar, dünyadaki en sıkı yasal sorumluluk sistemine tabidir.
Bir ihtisas hastanesinin veya alt uzmanlığa sahip bir ekibin
derin tecrübesi gerekli olduğunda, coğrafi konum ikinci plana
itilebilmektedir. US News and Reports, ABD’deki 2013-2014
en iyi hastaneler sıralamasında, en iyi kanser tedavisi hastanesi
olarak Houston, Teksas’taki Teksas Üniversitesi M.D. Anderson
Kanser Merkezi’ni seçmiştir. Nöroloji ve nöroşirurji alanında
ise en iyi hastaneler; Baltimore, Maryland’deki Johns Hopkins
Hastanesi; Rochester, Minnesota’daki Mayo Clinic ve New
York Presbyterian Hastanesi olmuştur. Ortopedi alanında New
York’taki Hospital for Special Surgery ilk sırayı alırken, kalp
cerrahisinde ise Ohio’daki Cleveland Clinic birinci olmuştur.
Sigortalı pek çok bireyin sigorta kapsamına tedavisi yüksek maliyet gerektiren birçok ciddi hastalık
dâhil değildir. Bunlardan yararlanmak için ayrıca yüksek primler ödemek zorundadırlar.
1965
yılında Medicare ve Medicaid programlarının uygulanmaya başlanmasına rağmen vatandaşların
önemli bir kısmı sigortasızdır.
Yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte uzun süreli tedavi masrafları artmaktadır. Bu da tüm sağlık
harcamalarının %8-10’unun bu yönde harcanmasına neden olmaktadır.Yapılan araştırmalar
sonucunda varılan sonuçlara göre vatandaşların %75’i sağlık sistemini iyileştirecek reformları
desteklemekte ve vergilerde artış olsa bile bu reformların yapılması gerektiğine inanmaktadır.
Amerika’da bulunmayan Kamu Sigorta Sistemi, işlevini yitirmekte olan özel sigortalar, tedavi
hizmetleri ile, cerrahi operasyonların yüksek maliyetli olması ve Amerikan vatandaşlarının
yaklaşık % 10’luk kısmının herhangi bir özel sigortadan faydalanmıyor olmaları nedeniyle
bireyler sağlıklarını koruma ve iyileştirmede sağlık turizminden faydalanmaktadırlar. Amerika
vatandaşlarının sağlık turizminde en fazla tercih ettikleri ülkeler Meksika, Kostarika, Hindistan,
Malezya ve Tayland’dır. Her ne kadar ülkemiz ile Amerika arasındaki mesafe uzun olsa da
birden fazla şehre ( Chicago, Houston, Los Angeles, New York, Washington ve Boston) direk
uçuş seferlerinin başlaması, sağlık turizmi kapsamında ülkemize gelecek uluslararası hastalara
Ekonomi Bakanlığınca verilen “Hasta Yol Desteği” ve istikrarlı fiyat politikası ile Türkiye sağlık
turizminde tercih edilen bir ülke konumundadır.
Amerika Sağlık Sistemi
Hastane &
Doktor
Acil Sağlık Hizmetleri
ACİL
Hükümet
Medicare
Medicaid
Sigorta Şirketleri
Tedavi
Hizmeti Alamaz
İşveren Seçer
Personel Sosyal Haklar Birimi
İleri Yaş
Yoksul
İşveren
İşvereninden Sigortalı
Bireysel Sigortalı
Sigortasız
H. Ömer TONTUŞ
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Amerikan sağlık sistemi çok fazla dallanmış ve çeşitlenmiştir ve hatta halen bireye özgün alt
kırımları ile çeşitlenmeye devam etmektedir. ABD nüfusunun yaklaşık % 15’lik kısmı sağlık
sigortası kapsamı dışındadır. Yaklaşık %9’luk bir kısım ise en alt düzeyden temel sağlık
ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde sigortalıdır ve bu şahıslar sigorta kapsamı dışında bir
tedavi seçeneğine ihtiyaç duyarlarsa hane halkı gelir ortalamasının çok üstünde cepten harcama
yapmaları gerekmektedir. Sigorta kapsamında olan bireylerin %15’i kendi planları ile sigorta
yaptırmış bireylerdir, geri kalanı ise işveren üzerinden sigortalıdır. Devlet sigorta güvence
sistemleri (Medicare, Medicaid ve/veya Military) üzerinden sağlık hizmeti alan nüfus ise toplam
ABD nüfusunun yaklaşık %37’sini oluşturmaktadır.
Özel sigortacılık sektörü sunduğu çok çeşitli poliçe sistemi ile örtüşen 1200 farklı sigorta şirketine
sahiptir ve genelde çalışma usul ve esaslarını eyaletler belirlemektedir. Özel sigorta poliçeleri,
doğrudan bireysel olarak alınabildiği gibi işveren ile anlaşmalı kuruluşlar üzerinden işverenin
temel sigorta kapsamının kabulü veya bunun üzerine bireyin tercihlerinin yapılandırıldığı
şekilde poliçe tercihiyle gerçekleşmektedir. Sigorta firmalarının hedefi iki gruptan oluşmaktadır.
Bunlardan biri kitlesel anlaşmaların yapıldığı ve daha çok nüfusu kapsayan kurumsal işveren
anlaşmaları bir diğer grup ise bireysel müşterilerdir. Küçük olan ikinci grupta koruyucu kapsam
daha geniştir ve bireylere maliyeti yüksektir. Ancak özellikle her türlü sağlık hizmetini kapsayan
poliçeler sigorta firmaları için, ağır hastalık ve özellikli cerrahi işlemler gerektiğinde ciddi mali
riskler taşıyabilmektedir.
Büyük şirketler çalışanlarının sağlık sigortalarını yaptırmakta bu sayede hem maliyetin düşmesini
sağlarken hem de poliçe kapsamını belirleme şansına sahip olmaktadırlar. Bunların arasında
maliyetlerin azaltılması için sınır aşırı sağlık hizmeti sunucularının tedavi planlarının poliçe
kapsamı içine alınması da önemli bir seçenek olarak artık gündemdedir.
ABD devleti tarafından sunulan üç sağlık güvence sistemi Medicare, Medicaid ve Military
(Askeri) sigorta sistemleridir. Medicare 65 yaş ve üstü, 65 yaş altı ve engelliler, ALS hastaları, sonevre böbrek hastaları olmak üzere alt başlıklardan oluşan bir sosyal sigorta sistemidir. Medicare
federal bir sosyal güvenlik sistemidir ve vergiler gibi kamu kaynaklarından karşılanır. Medicare
bazı kişiler için Medicaid üzerinde destekleyici sigorta görevi görebilir. Medicaid eyalet ölçeğinde
sıklıkla fakir bireyler için sağlanan sigorta sistemidir.
Bu kapsamdaki sigorta poliçelerinde bazı sağlık harcamaları yada sağlık harcamalarının bir kısmı
ücret paylaşımlı sigorta poliçeleri nedeniyle doğrudan cepten ödenmektedir.
ABD Sağlık Sistemi Sunumu:
•
Hekimlere müracaat: Ayaktan sağlık hizmet sunucularının en büyük grubunu oluşturan
hekimlerin önemli bir kısmı özel sektör kapsamında hizmet vermektedir. Çoğu hekim 5 kişi
yada daha az hekimden oluşan küçük gruplar halinde çalışmaktadırlar. Hekimlere yapılan
ödemelerin çok değişik kaynakları olmakla birlikte temel ödeme kaynağı sağlık sigorta
kuruluşlarıdır. Sigortalı hastaların bir kısmı sağlık hizmeti katkı payı ödeme zorundadırlar.
Sigortası olmayan hastalar aldıkları sağlık hizmetinin ödemesini yapmak zorundadır, ancak
bazı hayır kuruluşları fakir hastaların hekimlere yapılan sağlık hizmeti ödemelerini kısmen
üstlenmektedir.
•
Mesai dışı sağlık hizmeti: Mesai dışı sağlık hizmetleri genellikle hastane acillerinde
verilmektedir.
•
Hastaneler: Hastaneler kar amaçlı olan, kar amacı gütmeyen yada devlet hastaneleri olarak
üç gruptur. Hastane hizmetlerinin ödemeleri değişiklik göstermektedir; alınan hizmet türüne
göre ödeme, günlük alınan hizmet başına ödeme, başvuru başına ödeme veya kesintiler
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
üzerinden ödeme. Hastanelerde çalışan hekimlerin bir kısmı belirlenmiş bir maaşı alırken
çoğu hekim sundukları hizmete endeksli yani performansa dayalı ücret almaktadırlar.
•
Uzun süreli bakım: Uzun süreli bakım hizmetleri için ödeme işlemleri çok değişik yollarla
yapılmaktadır. Bunlar arasında cepten ödemeli sistemden vakıflar tarafından karşılanan
ve hizmet alanın ödeme yapmadığı uygulamaya kadar çok değişik ödeme metotları
kullanılmaktadır. Medicaid güvence sistemi bir çok evde bakım hizmetini kapsamaktadır.
Medicare ise bu grup hastalar için daha sınırlı bir kapsam sunar. Hospice bakımı her iki güvence
sistemince de kapsam içi olmasına rağmen güvencenin içeriği değişiklik göstermektedir.
•
Mental sağlık hizmetleri: Ruh sağlığı hizmetleri için ödeme işlemleri çok değişik
yollarla yapılmaktadır. Sıklıkla mix ödeme sisteminin uygulandığı bir sağlık hizmet alanıdır.
Ancak tüm güvence poliçeleri belli bir düzeye kadar ruh sağlığı hizmetlerinin sunulmasını
sağlamaktadır.
Sağlık harcamalarının en yüksek olduğu OECD ülkesi ABD’dir. Örneğin 2009 rakamlarına göre
ABD gayrisafi yurtiçi hasılanın %17.4’ünü sağlık için harcarken (kişi başı 7960 USD) bu oran
OECD ortalamasında %9.6’dır (kişi başı 3233 USD). İkinci en yüksek ödemeyi yapan Hollanda’nın
sağlık harcama oranı %12 olduğu gerçeğinden hareketle sağlık harcamalarının ABD için ne denli
yüksek bir ekonomik yük olduğu görülecektir.
Çoğu Amerikan vatandaşının sigorta ödemelerinin bir kısmı işveren tarafından ödenirken
bireyler de sigorta poliçe bedelinin bir kısmını ödemek durumundadır. Ancak sağlık sisteminin
maliyetlerinin artması nedeniyle sigorta poliçe bedelleri kısmen işveren tarafından ödense bile
çalışan kesimin kendi payına düşen miktarı ödemesini zorlaştıracak şekilde yükselmektedir.
Sağlık sigortalarını tamamen kendi kaynaklarından karşılayan bireyler için de poliçe maliyetleri
çok yükselmiştir. Örneğin sadece 2010 yılında ortalama poliçe maliyeti %18 artmıştır ve bu artış
bir şekilde değişse de devam etmektedir.
Sigorta poliçelerinin kapsamında yaşanan sorunlar ve buna bağlı cepten yapılan ödemelerdeki
yükselmeler hem işverenleri, hem çalışanları hem de tahsil ettiği primlerle geri ödeme finansmanı
sağlayan sigorta kuruluşlarını zorlamaktadır. Her üç grup hatta devlet sigorta sistemleri ortak bir
çözüm yolu olarak sağlık hizmetlerini ABD ile benzer kalitede sunan tercihan akredite olmuş
sağlık tesislerinde daha düşük fiyatla yapan sınır aşırı arayışlara girmiştir. Bu durum ABD’den
dışarıya doğru sağlık turizmi hareketliliğini getirmiştir.
ABD dışına sağlık hizmeti almak için aracı kurumlar üzerinden işlemleri takip edilen hastalara
bakıldığında en fazla; kalça eklemi cerrahisi, diz eklemi cerrahisi ve kalp cerrahisi için yurtdışı
sağlık hizmeti talebinin doğduğu görülmektedir. Bunları takiben laparoskopik cerrahi, obezite
cerrahisi, diş tedavileri, kısırlık tedavileri, kozmetik cerrahi, kanser cerrahisi ve göz cerrahisi
gelmektedir. İşlemlerin yapıldığı ülkeler arasında ise Hindistan, Kosta Rika, Türkiye, Brezilya,
Malezya ve Meksika ön plana çıkmaktadır. Tedavi olunacak yerin seçiminde kalite ve fiyat en
önemli ve birbirinden ayırt edilemeyecek iki faktördür.
ABD vatandaşlarının yurtdışına sağlık hizmeti almak için yolculuklarını değerlendirmede etkin
bazı faktörler vardır:
Kalite kıyaslaması: Sağlık hizmeti kalitesini değişik kriterler veya indikatörlerle değerlendirmek
ve Amerikan vatandaşlarının üst düzey sağlık hizmetini uluslararası sağlık tesislerinden almasını
sağlamak adına çalışan yapılar vardır. CMS (The Centers for Medicare and Medicaid Services)
oluşturduğu HospitalCompare (www.hospitalcompare.hhs.gov) internet sitesi ile hastanelerde
kalp krizi, kalp yetmezliği, cerrahi bakım hizmetleri pnomoni ve pediatrik astma bakımı gibi
hastalıklardaki morbidite-mortalite oranları ile birlikte taburcu edilmiş hastaların 30 gün
içerisinde benzer şikayetle tekrar başvuru oranları açısından değerlendirme yapılmaktadır.
H. Ömer TONTUŞ
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Sağlık Hizmetine
Ayrılan Kaynak
Sağlık Politikaları
Sağlık
Hizmetinden
Memnuniyet
(Algılanan
Sağlık)
Doğumda Yaşam
Beklentisi
Yenidoğan Mortalitesi
A.B.D
Sağlık / A.B.D
Grafik.1. A.B.D. Sağlık sistemi kaliteli, kapsayıcı ve maliyet etkin çözümler üretebiliyor mu? SGI
(Sustainable Governance Indicators) (1 en kötü 10 en iyi puan)
Ayrıca bağımsız bir yapı olan Health Grades de hastanede çalışan hekimlerin eğitim durumları,
fiyatlandırmalar, hasta yorumları ve teknolojik alt yapı açısından değerlendirme raporları
sunmaktadır. Bunların dışında MTA (Medical Tourism Association) gibi bazı özel dernekler
tarafından da kalite güvence ödülleri verilmektedir.
Akreditasyon ve Affiliasyon: 1999’dan beri JCI tarafından dünya genelinde gönüllülük
esasına göre başvurularda akreditasyon vermektedir. Çok değişik başlıklar altında sistematik
değerlendirmeler ile verirken akreditasyon belgeleri şu ana kadar 39 farklı ülkede 500 civarında
hastaneye verilmiştir. Akreditasyon belgesi alan kurumlar her üç yılda bir tekrar benzer süreçten
geçerek kalite garantisini yenilemek zorundadırlar. Bunun dışında ISQUO (International
Society for Quality in Health Care), ESQH (European Society for Quality in Healthcare), ISO
(International Organization for Standardization) gibi kalite güvence belgeleri sunan kurumlar
vardır. Bazı ülkeler ise kendi akreditasyon kriterlerini uygulamaktadır.
Akreditasyon sağlık turizmi için anahtar rol oynamakta ve hastalar için güven indikatörü
olmaktadır. Akreditasyon ile birlikte ABD kökenli bir hastane ile affiliasyon yapılmış olması
hasta ve geri ödeme kuruluşları açısından da güven sağlamaktadır. Örneğin Harvard Tıp ile
Dubai Sağlık Serbest Bölgesi (DHCC) arasındaki veya John Hopkins Hastanesi ile Türkiye’deki
bir özel sağlık kuruluşu arasındaki affiliasyon anlaşmalarında olduğu gibi. Bir kurumun hem
akredite hem de afiliye olması o kuruma karşı uluslararası güveni artıracağı gibi sigorta grupları
ile kitlesel anlaşma imkanını da doğurmaktadır.
Fiyat Karşılaştırması: Tıbbi işlemlerin uluslararası boyutta fiyat karşılaştırılmasının yapılması
zannedildiği kadar kolay değildir. Tedavi masrafları yanında eşlik eden diğer faktörlerinde
toplam maliyeti etkilemesi nedeniyle karşılaştırmanın bir bütün olarak yapılması gerekmektedir.
Özellikle refakatçi kişi yada kişilerin eşlik etmesi gerektiği uluslararası sağlık hizmeti alımında
refakatçilerin tüm masrafları da toplam tedavi sürecinin bir parçası olmaktadır. ABD örneklerinin
çoğunda faturalama yapılan işlemler bağımsız olarak tek tek eklenmesi (hemogram, üre, yatak
ücreti, cerrahi ekip ücreti, anesteziyoloji, diyetisyen vs) ile oluşturulurken sağlık turizminde
genellikle içeriği dokümante edilebilen paket fiyatlar önerilmektedir. Tablo 1’de ABD eyaletler
ortalaması ile çeşitli ülkeler arasındaki fiyat karşılaştırması verilmektedir. Fiyatların ABD dışı
ülkelerde sağlık merkezine göre değişiklik göstermesi nedeniyle değişik yayınlarda değişik
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
H. Ömer TONTUŞ
$22.000
$7.500
Histerektomi
Rhinoplasti
$16.000
$40.000
$1.700
$600
$400
$4.600
$5.400
$4.000
$2.200
Macaristan
$16.000
$15.500
$7.800
$1.800
$3.400
$3.100
$3.300
$2.800
Meksika
Tablo 1: ABD ile bazı ülkeler arasında fiyat karşılaştırması
$44.500
Anjioplasti
$150.000
Kalp kapağı değiştirme
$67.000
Spinal fusion
$225.000
$27.000
Kalça protezi
Kök hücre nakli
$43.500
Diz Protezi
$270.000
$80.000
Koroner bypass
Karaciğer Nakli
$25.000
Gastrik Band uygulaması
$3.500
Dental implant
$3.500
$1.800
Full akrilik diş tedavisi
$9.000
$1.000
$7.000
Abdominoplasti
$12.000
$9.500
$6.000
İngiltere
Porselen kron diş tedavisi
$6.500
$14.500
$9.000
Yüz gerdirme
Meme büyültme/küçültme
Liposcuction
ABD
$4.100
$4.400
$5.800
$24.500
$9.700
$12.500
$13.300
$15.500
$1.800
$350
$4.200
$5.250
$3.300
$3.500
Tayland
$4.000
$7.300
$14.500
$25.500
$90.000
$11.500
$6.500
$9.000
Singapur
$4200
$5600
$7600
$11.750
$40.000
$9.500
$9.500
$9.000
$1.100
$600
$250
$3.600
$4.100
$3.600
$2.700
Hindistan
$5.400
$14.600
$7.700
$8.000
$11.700
$3.600
$2.400
Malezya
Sağlık Turizmi / Ülkeler
fiyatlara rastlanmaktadır. Fiyat farklılıklarına bakıldığında uçuş masrafları yanında gidilen ülkede
tedavi öncesi veya sonrası geleneksel tatil imkanlarının değerlendirilmesi durumunda bile bazı
tedaviler yurtdışı seyahatini gerekli kılacak kadar makul fiyatlara yapılabilmektedir.
Ancak fiyat karşılaştırması yurtdışında tedavi tercihi için en önemli motivatör değildir. Özellikle
işveren tarafından yapılan/yaptırılan sağlık sigorta poliçesi ABD içi tedavinin ana giderlerini
karşılıyor ve çalışan katkı payı toplam giderler içinde önemli bir yer tutmuyor ise bu tür hastaların
başka bir ülkeye tedavi amaçlı seyahatleri beklenmemelidir.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
ABD Sağlık Reformu ve Sağlık Turizmine Etkileri:
2010 yılında çıkarılan ve ACA (Affordable Care Act) olarak bilinen yasal düzenleme sağlık turizmine
önemli etki yapmaktadır. Yeni yasa ile birlikte süreç içerisinde ortaya çıkacak sağlık çalışanı ve
hastane hizmet yetersizlikleri yanında işveren, çalışan ve sigorta şirketlerine yüksek maliyet sıkıntısı
doğuracak yapılanma beraberinde cepten harcamaları da artıracağından çözüm olarak insanların
ülke dışında tedavi seçeneklerini araştırmasını gündeme getirecektir. Sağlık turizmi kapsamında
hizmet almak için seyahat edenlerin önemli bir kısmı ya sigorta kapsamında olmayanlar ya da
düşük kapsamlı poliçeleri olanlardır.
ACA gereğince dini inanışları nedeniyle sigorta yaptıramayanlar haricinde Amerikan vatandaşları
veya yasal olarak oturma izni almış herkesin sigorta kapsamına alınması hedeflenmektedir.
Tüm bireylerin en asgari ACA altında kurulmuş olan “minimum temel sağlık ihtiyaçları sigorta
kapsamı” içine alınması planlanmıştır. Bu durum ABD için yeni sigortalanmış yaklaşık 30 milyon
kişi demektir. ACA uygulamasına rağmen yaklaşık 20 milyon insanın yine sigorta kapsamı
dışında kalacağı düşünülmektedir. Bunların önemli bir kısmı yaşlı olmayan Medicaid sistemine
uygun olduğu halde kaydını yaptırmayanlar (6.7 milyon) ile ABD içinde yaşadıkları halde yasal
oturumları olmayan (4.9 milyon) bireylerdir. Yasal oturumu olamayan bireyler Medicaid, Medicare
yada herhangi bir sigorta poliçesi kapsamına alınamazlar. Bu grup için diğer önemli sorun eğer
medikal turizm amaçlı yurtdışına çıkış yaparlarsa tekrar giriş sorunu yaşayacaklarından sağlık
turizmi içinde aday kitle değillerdir. Büyük olan Medicaid kaydını yaptırmamış bireyler bu sistem
içine girseler dahi diş tedavileri, psikiyatrik hastalıklar ve elektif cerrahi gibi sağlık hizmetlerinden
yararlanamayacaklarından sağlık turizmi hareketliliği için doğrudan hedeftirler. Tablo.2 genel
olarak sigortalanmamış bu grupların özelliklerini göstermektedir.
Tablo.1. Toplam 20 Milyon yaşlı olmayan sigortasız birey ve Sağlık Turizmi İlişkisi
Kişi Sayısı
Grup Karakteristikleri
Sağlık Turzimi Potansiyeli
6.7 milyon Medicaid için
Çoğunlukla genç-orta yaş, çocuksuz yalnız yaşayan
uygun ancak kayıt olmamış kişi bireyler
Nadiren.
4.5 milyon yasal oturum
almamış göçmen
Oturum izni olmayan kişiler, bir kısmı acil işlemlerde
Medicaid kapsamında olan göçmenler
Hayır, ABD dışına
çıkarlarsa tekrar
giremeyebilirler.
3.1 milyon ödeyebileceği
sigorta seçeneği yok
51 yaş ve üzerinde düşük gelirli ailelerin fertleri (yıllık
31,000 USD dan az gelir)
Evet, fakat fiyata göre
tercih değişir.
2.9 milyon subvansiyon
gerekmeyen özel sigorta için
uygun birey
Görece olarak yüksek gelirli, kırklı yaşlarda, çocuklu
aileler (ortalama aile geliri 66,581 SD)
Evet
1.4 milyon Makul fiyatlı
subvanse edilen poliçeler
uygun
Genç, otuzlu yaşlarda, çocuksuz bireyler
Evet, ancak fiyat önemli
kriter
ACA aynı zamanda 50’den az çalışanı olan işverenler için sağlık sigortası zorunluluğu koymamıştır.
50-100 arası çalışanı olan şirketler belirlenmiş sigorta poliçeleri için zorunlu tutulmaktadırlar.
Çalışan sayısı 25’ten az olup sigorta yaptıran işverenler ise ACA uygulamalarına göre vergi indirimi
almaktadırlar.
Küçük ve orta ölçekli işletme işverenleri çalışanları için sigorta anlaşması yaptıklarında onlar
adına mali bir riske de girmiş olmaktadırlar. Bu tür işverenler için sağlık turizmi bir seçenek olarak
önlerine geldiklerinde tedavi amaçlı olarak çalışanlarının ülke dışına gönderilmesi bu firmalar
için maliyeti düşürücü bir çözüm olacaktır. Aynı şekilde fazla sayıda çalışanı olan ve çalışanlarına
sigorta yapma zorunluluğunda olan büyük işverenler ise maliyeti düşürmek için çözüm yolları
aramaktadır. Bu amaçla çalışanlarının sağlık turizmi kapsamında kaliteli sağlık hizmetini daha
düşük fiyatla alabilecekleri ülkelere gidişlerini teşvik etmektedirler.
Sigorta yapan firmalar da sağlık turizmi seçeneğini artık daha çok göz önünde bulundurmaktalar.
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
ACA sonrası devlet garantili sigorta prim ödemlerindeki kısıtlılıklarla birlikte sigorta firmaları
giderlerini azaltacak her türlü yolu araştırmak zorundadırlar. Artık sağlık hizmetleri faturalarını
daha katı kurallar içinde incelemekte ve yurtdışı akredite kuruluşlarda tedavi maliyetlerini göz
önüne almaktadırlar. Sigorta firmaları önerisiyle hastalar yurtdışı tedaviyi kabul ettiklerinde artık
onların yol masrafları ve bir refakatçısına ait ödemeler de sigorta firmalarınca yapılacaktır.
Yeni politikalarla birlikte sigorta kapsamı içerisine alınan Amerikan vatandaşı sayısı artmaktadır.
Bu da özellikle sigortalılara en azından bir düzeye kadar sağlık hizmetlerini alma şansı doğmasını
tanımıştır ve bölgesel/lokal hastanelere daha fazla müracaatın gerçekleşmesine neden olmaktadır.
Hastaneler artık ödeme sorunu olabilecek sigortasız hastaların birinci basamak sağlık hizmetlerine
yönlendirilmelerine çaba göstermektedir. Artan hastane başvuruları eyalet mevzuatları nedeniyle
yatak sayılarının artışına izin alamayan hastaneler için baskı oluşturacaktır. Buna bağlı olarak
hastanelerin kendilerine müracaat eden her hastanın talebini karşılama şansları olmayacaktır.
2016 yılından başlayıp 2019 yılında tamamen yerleşecek olan Medicare ve Medicaid hastane
ödemelerindeki beklenen daralma hastanelerin artan hasta sayısına rağmen sağladıkları ekonomik
büyüklüğün azalması sorunu ile karşılaşacaklardır. Artan sağlık hizmeti talebine yeterli karşılığı
veremeyen hastaneler nedeniyle bireylerin başka ülkelerde tedavi seçeneğini değerlendirmeye
alacakları öngörülmektedir.
Sağlık turizmi aynı zamanda yoğunluk nedeniyle yetersiz kalabilecek sağlık hizmeti sunumu
içinde bir çözüm seçeneği olabilecektir. Sağlık hizmetlerinin tamamen ücretsiz olarak karşılandığı
ülkelerde en büyük sorun olarak görülen uzun bekleme süreleri nedeniyle sağlık turizmi gündem
oluşturmaktadır. ABD’de ise sigorta sistemi içine dahil olacak ve birçok ülke nüfusundan daha fazla
olan 30 milyon kişilik ilave nedeniyle sağlık hizmeti sunumunda gecikmeler olasıdır.
Kanada’da her 1000 kişiye düşen hekim sayısı ABD’ye göre %7 daha azdır. Her ne kadar yeterli sayıda
sağlık tesisi ve sağlık hizmeti sunum imkanı olsa da tüm hizmetler sektöründe olduğu gibi anlık
olarak üretilip tüketilmesi gereken sağlık hizmeti profesyonel insan bağımlıdır ve olmadıklarında
hizmet sunulamaz, eksik olduklarında hizmet gecikir. Geciken hizmet Kanada için bir sorundur ve
Kanada dışına doğru olan sağlık turizmi hareketliliğinin ana sebebidir.
ABD özelinde üç farklı grubun değerlendirmesi aşağıda yapılmıştır.
•
65 yaş ve üstü bireyler: Teorik olarak 65 yaş üstü tüm Amerikan halkı Medicare kapsamında
sigortalıdır ve yine teorik olarak sağlık turizm adayı olarak görülmezler. Ancak Medicare geri
ödemelerinde yaşanan kısıtlılıklar ve artan Medicare kapsamlı kişi sayısı bu grup hastalar için
daha uzun bekleme sürelerine neden olmaktadır.
•
Hispanik kökenliler: Hispanik kökenli ABD vatandaşları nüfus artış oranı en yüksek olan
gruptur ve obezite gibi temel sağlık sorunlarının en yoğun yaşandığı grubu da oluştururlar.
Aynı zamanda köken aldıkları ülkelerde akraba ziyareti veya tatil dönemlerine göre tedavi
planlarını yapmaktadırlar. Hispanik kökenli ABD vatandaşları en fazla sağlık turizmi amaçlı
ülke dışına çıkışın olduğu sosyo-kültürel gruptur. Bu tercihlerin de kendi kökenlerinin olduğu
ülkelerdeki dil kolaylığı, kültürel benzerlik, bilgiye kolay erişimde önemli rol oynamaktadır.
•
Aşırı kilolu ve obez vatandaşlar: ABD obez ve aşırı kilolu insanların en yoğun olarak
bulunduğu ülkelerin başında gelmektedir. Artan obez nüfus bariatrik cerrahiye olan talebi hızla
arttırmaktadır ve yüksek maliyetli olan bu tedavi seçeneği için hastalar sınır aşırı yolculuklar
yapmaktadırlar.
ABD dışına doğru sağlık turizmi sektörü gerek özel gerekse kamu sağlık hizmetlerinde değişen
birçok uygulamaya bağlı olarak hızla büyümektedir. Sağlık hizmeti sunumuna yönelik teknolojik
gelişmelerin tüm dünyayı kapsaması nedeniyle özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler
arasında farklılıklar giderek azalmaktadır. Sağlık turizminin ekonomik büyüklüğündeki artışlar
nedeniyle birçok ülke kendi sağlık hizmetlerinin pazarlanması ya da markalaşması adına çalışmalar
yapmaktadırlar.
H. Ömer TONTUŞ
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Yukardaki tablodan da görülebileceği gibi değişik ülkeler değişik işlemlerde daha cazip
görünmektedir. Ancak bu rakamların sağlık hizmeti sunan tesislere yapılacak tıbbi işlem karşılığı
ödenecek paket fiyatlar listesi olduğu unutulmamalıdır. Buna ilaveten konaklama ücretleri ve
seyahat ücretleri ayrıca hesap edilmelidir. Özellikle refakatçı katılımının olduğu bazı işlemlerde
uzun uçuş sürelerinin mecburi olduğu destinasyonlara doğru yolculuk masraflarının fazla
olabileceği ve toplam ödeme rakamını olumsuz etkileyebileceği gözden kaçmamalıdır.
Amerika sağlık turizmi kapsamında yurtdışına en fazla uluslararası hasta yollayan ülke
konumundadır. Deloitte’nin yaptığı araştırmalara göre sağlık turizmi kapsamında ülke dışına en
çok hasta gönderen ülkedir ve bu araştırmaya göre 2012 yılında 1.621.000 Amerikan vatandaşı
hastalıkları için çözümü yurtdışında aramıştır. Ne var ki çok uluslu bir devlet olan Amerika’da
kişiler sağlık turizmi için yurtdışına çıkmak istediklerinde ilk tercihleri kendi anavatanları
olmaktadır. Şöyle ki Meksika kökenliler yurtdışında alacakları sağlık hizmetleri için Meksika’yı,
İspanyol kökenliler (Latin Amerika kökenliler) Latin ve Güney Amerika’yı, Asyalılar Asya
ülkelerini ve Koreliler Güney Kore’yi tercih etmektedirler. Amerikalı uluslararası hastalar daha
çok kozmetik cerrahi, kök hücre tedavisi, tüp bebek tedavisi kozmetik dişçilik ve “Obamacare”
sağlık sigortası kapsamı altında bulunmayan alanlarda yurtdışı sağlık tedavisi seçeneklerinden
faydalanmaktadırlar.
Şekil.1’den görülebileceği gibi ABD çıkışlı hasta sayısının artmaya devam edeceği görülmektedir.
Tahminlere göre 2017 yılında 16 milyondan fazla hastanın sağlık turizmi kapsamında yurt
dışındaki sağlık hizmeti sunucularını tercih edeceği en olası senaryodur. Her bir birey ya da
her sigorta kuruluşu için ABD dışına tedavi için yolculuk gerekçeleri farklı olsa da en azından
önümüzdeki 10 yıl boyunca sağlık turizmi bir sektör olarak önemli boyutta ekonomik büyüklüğe
ulaşacaktır.
Milyon Hasta
En olası tahmin
Olası en yüksek tahmin
Olası en düşük tahmin
Şekil.1. ABD dışına sağlık turizmi amaçlı seyahat eden hasta sayıları ve 2017 yılına kadar
tahminler
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Şekil.2 bir önceki şekle göre artan hasta sayısı için yurtdışına ne kadar ödeme yapılmasının
gerektiğine dair bir öngörü tablosudur. Sağlık turizmi kapsamında çıkışların ödemesi ister cepten
ödeme ile isterse sigorta poliçeleri kapsamında ödenmiş olsun sonuçta Amerikan kaynaklarından
yurtdışı bir işletmeye ödeme yapılması ile sonlanmaktadır. Tahminlere göre 2017 yılında yaklaşık
50 milyar dolar’lık kaynak yurtdışına ödenmiş olacaktır.
Milyar Dolar
En olası tahmin
Olası en yüksek tahmin
Olası en düşük tahmin
Şekil.2. ABD dışına sağlık turizmi amaçlı seyahat eden hastaların ödedikleri ve 2017 yılına
kadar tahminler
ABD dışına hastaların sağlık turizmi kapsamında çıkışını arttıran temel sebepler aşağıda
listelendiği gibidir:
•
ABD Dışı Sağlık turizmi hizmet sunum sektörün mükemmelleşmesi: Özellikle
peri-operatif dönemde koordinasyon, risk yönetimi, hasta güvenliği tedbirleri, işlem sonrası
düzenli takip ve maliyetlerde şeffaflık sağlık turizmi lehine itici faktörler olmuştur.
•
Sigorta sektörünün ve işverenlerin teşviki: Sağlık sektörünün önemli boyutta ödeme
kaynağını oluşturan sigorta sektörü ve işveren açısından bireylerin daha az maliyetli tedavi
hizmeti sunan ülkeleri tercih etmesi ekonomik bir kazançtır. Bu durumunun farkında
olan aracı kurumlar ya da sağlık hizmet sunucuları daha sofistike programlarla sigorta
sektörünün önüne çıkmaktadır.
H. Ömer TONTUŞ
Sağlık Turizmi / Ülkeler
•
Diş sağlığı hizmetlerine olan artmış talep: Toplumda yaş ortalaması arttıkça diş
tedavilerine olan talep de artmaktadır. Yaşlanma oranı artışı devam edeceğine göre bu talep
artışı da devam edecektir. İleriki yaşlarda daha komplike tedavilere gerek duyulmasının
önüne geçmek adına erken yaşlarda koruyucu diş hekimliği müracaatı artmaktadır.
Amerikan Diş Hekimleri Birliğinin açıkladığı beklenti listesinde önümüzdeki 20 yıl boyunca
diş hekimi sayısı azalma trendinde olacaktır. Bu durum her yıl daha fazla kişinin diş tedavisi
için uluslarası hasta olarak sınır aşırı tedaviye yöneleceğini göstermektedir.
•
Günübirlik cerrahi işlemlere yöneliş: Son on yılda günü birlik cerrahi işlemlerin sayısı
ABD içinde 3 kat artmış durumdadır. Sadece 2006 yılında 35 milyon hasta bu şekilde opere
edilmiştir. Gelişen teknolojik imkanlar sağlık hizmeti sunucularını bu tür işlemleri tercih
etmeye yönlendirmektedir. Hastaların da bu yönde tercihlerinin bu işlemi yapabilecek
altyapının gelişiminden daha hızlı artması sağlık turizmine olan eğilimi arttırmaktadır.
•
Kozmetik cerrahiye olan talep artışı: Amerikan ekonomisindeki yavaşlamaya rağmen
kozmetik ve plastik cerrahiye olan talep artışı azalmamıştır. Amerikan Estetik Plastik
Cerrahi Topluluğu tahminlerine göre Amerikalılar 2007 yılında 13.2 milyar dolar harcamayı
kozmetik cerrahi için yapmıştır. Talep artışı Amerika’da imkanlarla karşılanamayacak kadar
hızlı olmaktadır ve bu durum yakın gelecekte ABD dışına doğru sağlık turizmi hareketinin
artmasına neden olacaktır.
•
Uluslararası sağlık tesislerinin artan kalitesi ve akreditasyon: Son 100 yıldır
sağlık sektörünün lokomotifi olan ABD ile diğer ülkeler arasındaki teknolojik farklılıklar
artık çok azalmıştır. Bunun yanında sağlık hizmetlerinde mükemmelliği sağlayan eğitimli
uzmanlar ABD’de eğitimlerini tamamladıktan sonra ülkelerine gitmektedir. Bu durum
sağlık hizmetlerinde kalite globalizasyonunu sağlamaktadır.
•
Amerikan iş gücünün artan globalizasyonu: ABD çalışan nüfusunun yarıdan fazlası
artık göçmen ailelerin ikinci-üçüncü nesil çocuklarından oluşmaktadır. Bu durum işgücünün
tatil ya da dinlenme amaçlı kendilerine ikincil vatan ya da anavatan olarak gördükleri köken
aldıkları ülke ziyaretleri sırasında görece daha uygun maliyetli planlı cerrahi ameliyatlarını
ve tedavilerini de yaptırmaktadırlar. Ayrıca sigorta planlarında buna olanak veren koşulların
konulması işverenler için sigorta maliyetini sigorta kuruluşları için ise geri ödeme maliyetini
ciddi oranda düşürmektedir ve dolayısı ile teşvik edilmektedir.
•
Uluslararası ulaşım maliyetlerinin çok düşmesi: Son 20 yıldır havayolu taşımacılığı
fiyatları ciddi oranda düşmüştür. Bunun yanında yüksek sezon dönemleri dışında havayolu
firmaları çok ciddi indirimler yaparak seyahati teşvik etmektedirler. Bunun yanında Türkiye
gibi medikal turizm teşviki kapsamında belirli ameliyatların ya da tıbbi işlemlerin yapıldığı
seyahatlerde bilet ücretini iade etmesi önemli bir faktör olmaktadır.
•
Sağlık poliçelerinde işverenlere sunulan yeni teklifler: Sağlık reformu ile birlikte
sigorta şirketlerinin sorumlulukları artmaktadır. Aynı reformlar sonrasında işveren sigorta
prim ödemeleri değişmez veya artarken çalışan primleri azalmaktadır. Bunun sonucunda
poliçelerde çeşitlilik artmış ve daha dar koruma kalkanı sağlayan sigorta poliçeleri daha
kışkırtıcı promosyonlarla teşvik edilmektedir. İşverenlerde kendilerine olan maliyetin
azaltılması için çalışanlarına daha dar kapsamlı sigortaları yaptırmaktadır. Bu durum erken
dönemde cepten ödeme oranını artırma ile sonuçlanacaktır. Çalışanlar doğal olarak aldıkları
pozisyon ile kendilerine olan maliyeti azaltmak için poliçe kapsamı dışındaki işlemleri
sınır aşırı alma eğilimine gitmektedir. İşveren destekli/katkılı ve daha ticari yaklaşımla
hazırlanmış poliçelerin çığ gibi büyüyeceği öngörülmektedir.
•
ABD sağlık sistemi reformu: Temel yararlanım koşulları olarak listelenebilecek sigorta
kapsamı işlemler listesi yeni yasal düzenlemeler ile daralacaktır. Koruyucu hekimliğin daha
ön plana çıkacağı yeni sistem özellikle kozmetik ve dental tedavileri kapsam dışı bırakacaktır.
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Bu durum hastaların sağlık hizmetini yurtdışından alma yönünde eğilimlerinin artmasına
neden olacaktır.
•
Devlet destekleri: Birçok ülke ekonomik katkı değeri çok yüksek olan sağlık turizmi için
teşvikler yayınlamaktadır. Bunlar arasında ücretsiz yolculuktan tedavi sonrası geleneksel
dinlence tatili öneren ülkelere kadar geniş bir yelpaze vardır. Bunların yanında uluslararası
sağlık turizmi hastasına hizmet sunan sağlık tesislerine vergi indirimi veya yatırım desteği gibi
devlet katkılarının sağlanması yatırımcıların sağlık turizmi temalı sınır ötesi kampanyalar
yapmasını sağlanmaktadır. Bu durum ABD vatandaşları için teşvik edici olmaktadır.
Grafik.3. Amerika Birleşik Devletlerinde Sağlık Turizmine Etki Eden Faktörler
ABD Dışına Hasta Çıkışının
Nedenleri
ABD ‘ye Hasta Akışının Nedenleri
•
Dünyanın en pahalı sağlık
hizmetini sunan ülkesi olarak kabul
edilmektedir.
•
Sağlık turizmi kapsamında öncü
olmasına rağmen oluşturulmuş
bir sağlık turizmi yapısı ve yasal
dayanağı yoktur. Diğer ülkelerde ofisler ya da sağlık
tesisleri açmış hastane grupları nedeniyle
uluslararası bilinirliliği çok yüksektir.
•
Yaşanan ekonomik sıkıntılar daha
uygun fiyatta tedavi sunan ülkelere
gitmeyi teşvik etmektedir. •
Çoğu zaman sağlık alanındaki teknolojik
gelişimlerin lideri ve bu nedenle teknolojik
bakımdan oldukça güçlü bir ülkedir. •
•
Amerika’da hekimler dünyada saygınlık
oluşturan ve talep edilen oldukça iyi
bir eğitim sistemi sonunda mezun olan
donanımlı bireylerden oluşmaktadır.
Amerika’da yaşayan sigortasız kesim,
bakım maliyetlerini Amerika’da
karşılamakta zorluk çekmekte ve
daha uygun fiyatta bakım sunan
ülkeleri tercih etmektedirler. •
Sigorta şirketlerinin paket
uygulamaları kapsamında sağlık
turizmi ele alınmaktadır.
•
Tıbbi bakım maliyetleri yüksektir.
•
Uluslarası politikte zaman zaman
prestij sorunu yaşamaktadır.
•
Akreditasyon sistemlerinin sahibi olmaları
nedeniyle sektörün kural koyucusu
pozisyonundadır.
•
Her ne kadar fiyatları yüksek olsa da sağlık
turizmi kapsamında sağlanan gelir günden
güne artmaktadır.
•
•
•
Sağlık kurumlarının önemli bir kısmı çeşitli
akreditasyon sistemleri ile akreditasyonu
gerçekleştirilmiştir ve yüksek kalite
standartlı sağlık hizmeti sunulmaktadır. Uluslararası prestijli sağlık kurumlarının
arasındaki rekabet sağlık hizmeti sunum
kalitesini yükseltmektedir. Aşağıdaki tablodan (Tablo.3) örnekleri görülebileceği gibi ABD sigorta kuruluşları kendi ülkeleri
dışındaki sağlık hizmet sunucuları ile anlaşmalar yapabilmektedirler. Bu sayede geri ödeme
finansmanlarında çıkar sağlamaktadırlar. ABD’den uçuş maliyetleri ve uçuş süreleri göz önüne
alındığında Türkiye’nin daha iyi bir seçenek olduğu aşikardır.
H. Ömer TONTUŞ
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Sigorta
Kuruluşu
Eyalet
Anlaşma yapılan
yurtdışı kuruluk
Anlaşmanın Özeti
Serigraph Inc firması çalışanları
elektif cerrahi işlemler için Delhi
ve Bangalore yerleşimli Apollo
Hastanelerine gönderilecek.
Anthem
Blue Cross &
Blue Shield
(WellPoint)
Wisconsin
Apollo Hospital,
Hindistan
JCI akredite diğer Apollo Grup
hastaneleri tedavileri de kabul
edilecek
Anlaşma 700 hasta için geçerli
olacak
Seyahat, konaklama ve tedavi
giderleri gibi tüm mali işlemler
Anthem tarafından yapılacak
United
Group Program
Blue Shield
& Health
Net
Blue Cross
Blue Shield
Florida
Bumrungrad,
Tayland Apollo
Hospital,
Hindistan
Cepten ödemeli yada mini-med
sigorta kapsamında 200.000’den
fazla sigortalı bireylerinin
Tayland ve Hindistan’da
tedavileri koordine edilecek
20.000 hastayı kapsayacak bir
anlaşma
Kaliforniya
South Carolina
Meksika
Bumrungrad,
Tayland
Yasal yollarla gelmiş Meksika
kökenli insanları çalıştıran
işverenler için geliştirilmiş bir
program
Companion Global tarafından
sigortalanmış hastaların poliçeleri
seyahat giderlerini de kapsıyor
ise Tayland’a gönderilecekler
Ayrıca hastaların toplam iki kez
takip amaçlı kontrollerini de
kapsayacak
Tablo 3. ABD sigorta firmaları ile uluslarası sağlık hizmeti sunucusu kurumlar ile yapılan
anlaşma örnekleri
ABD sağlık sistemleri konusunda çok başarılı ve prestijli kurumlara sahip olmasına karşın son
yıllarda daralan ekonomik piyasalar hem geri ödeme kurumlarının hem de cepten ödeme yapan
bireylerin maliyet faktörünü daha fazla göz önüne aldıkları görülmektedir. Aşağıdaki tablodan
(Tablo.4) görüleceği gibi Karayipler’den, Uzak Doğu’ya, Latin Amerika’dan Türkiye’ye kadar
değişik kalitede sağlık hizmeti sunucularından örneklerden görüleceği gibi sağlık turizmi amaçlı
seyahatler Amerikan ekonomisine dolaylı yoldan (maliyet azalımı) katkı sağlamaktadır.
SATURK Yayınıdır. Tüm telif hakları saklıdır.
Sağlık Turizmi / Ülkeler
Ülke
Tedavi Türü
ABD lehine azalan maliyet oranı
Bağımlılık tedavisi
%40
Barbados
IVF
%45
Brezilya
Kozmetik cerrahi
%20
Kosta Rika
Diş tedavileri
%60
Hindistan
Kalça protezi
%60
Malezya
Check-Up tarama
%70
Türkiye
LASIK Göz Cerrahisi
%50
Antigua
Tablo 4. Bazı ülkelerde yapılan tedavileri ABD ortalamasına göre maliyet oranlar
2014 yılında ülkemize toplam 4.028 Amerikalı uluslararası hasta sağlık hizmeti almak için
gelmiştir. Bu uluslararası hastaların 1.788’i sağlık turizmi kapsamında ülkemizdeki hastanelerde
tedavi olmak amacıyla gelirken, 2.240’ı turistin sağlığı kapsamında ülkemizde sağlık hizmeti
almışlardır. Amerikalı uluslararası hastalar Türkiye’deki tedavilerini en fazla Çocuk Sağlığı ve
Hastalıkları branşında almışlardır. Bu branştan sonra Amerikalılara ülkemizde en fazla sağlık
hizmeti verilen branşlar ise sırasıyla Ortopedi ve Travmatoloji ve Dahiliye branşlarıdır. Amerikalı
uluslararası hastaların alacakları sağlık hizmetleri için en fazla tercih ettikleri il ise 1.764 kişi
ile İstanbul ilidir, bu ilin ardından en fazla tercih edilen iller ise İzmir ve Adana’dır. Amerikalı
uluslararası hastalar 2014 yılında ülkemizi sağlık hizmeti almak ve tedavi olmak amacıyla en fazla
Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında tercih etmişlerdir. 2014 yılında ülkemize Amerika’dan
gelerek sağlık hizmeti alan uluslararası hastaların dağılımlarına ilişkin grafikler aşağıdaki gibidir:
Nöroloji
Genel Cerrahi
Kardiyoloji
Deri ve Zührevi Hastalıkları
Göz Hastalıkları
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları
Kadın Hastalıkları ve Doğum
Dahiliye
Ortopedi ve Travmatoloji
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
74
112
125
218
234
236
264
286
311
616
0
100
200
300
400
500
600
700
Grafik 1: 2014 Yılında Amerikalı Uluslararası Hastaların En Fazla Sağlık Hizmet Aldıkları İlk 10 Branş
2000
1800
1600
1400
1200
1000
800
600
400
200
0
1764
657
İSTANBUL
İZMİR
486
ADANA
321
290
ANKARA
MUĞLA
Grafik 2: 2014 Yılında Amerikalı Uluslararası Hastaların En Fazla Sağlık Hizmeti Aldıkları İlk 5 Şehir
H. Ömer TONTUŞ
Download