Art Brut nedir? Art Brut nasıl ortaya çıkmıştır? Andrê Breton Kimdir? Jean Dubuffet Kimdir? 1. SAYI KASIM 2015 ART BRUT NEREDEN VE NASIL Fransızca bir terim olan 'art brut'nun tam karşılığı, 'ham sanat'tır. Art brut'da profesyonel olmayan, kendiliğinden bir sanat söz konusudur. Art Brut sözlük anlamı ile 'raw art / rough art' anlamına geliyor. Debuffet'e göre bu çeşit sanat, kabul edilen kültür sınırlarının dışında yaratılıyor ve buna 'outsider art' adı veriliyor. Deliligin sanatı, dışarıda kalmış sanat. Bir anlamda 'öteki'nin sanatı da denilebilir. 1948 yılında Dubuffet, Breton ve Tapie, 'art brut'yu kurdular. Bu sanatçıların amacı; kendi kendini yetiştirenlerin, meşhur olmayanların, mahpusların ve ruh hastalarının ürünlerini ortaya çıkarmaktı. Jean Dubuffet'nin topladığı çalışmalardan bir 'art brut' kolleksiyonu oluşturuldu. Dubuffet, kazanılmış kültürün ürünleri olan sanatları reddetti ve 'art brut'nun ateşli bir savunucusu oldu. Kendi resimlerinde de bu yaklaşımı açıkça görülmektedir. “Art Brut”, toplumdan bir şekilde dışlanmış ya da kendini bilinçli olarak toplum dışına atmış olan insanların elinden çıkan yapıtları içeren bir sanat akımı. Aslına bakılırsa tam anlamıyla bir akım bile sayılmaz; Fransız ressam Jean Dubuffet 1947 yılından itibaren akıl hastalarının, mahkûmların, sağır ve dilsiz insanların, körlerin eserlerinin koleksiyonunu yapmaya başlıyor ve bu eserlere dair bir tanım olarak da “Art Brut”yu getiriyor. Jean Dubuffet KİMDİR Debuffet, Fransa'nın Le Havre kentinde dünyaya geldi. 1918 yılında Académie Julian'da ressamlık okumak için Paris'e taşınmadan önce Le Havre'da bulunan Güzel Sanatlar Okulu'na devam etti. Paris'e taşındıktan sonra Suzanne Valadon ve Max Jacob ile arkadaş oldu. Raul Dufy'nin stüdyosunu ziyaret etti. 1924 yılında resim yapmayı bırakan Dubuffet1924 yılında resim yapmayı bırakan Dubuffet bu dönem boyunca seyahat etti. Tekrar sanata 1933 yılında döndü. Alaylı ressamlara olan ilgisinin gün yüzüne çıkmasının tarihi 1942 oldu ve Art Brut kelimesini onlar için türetti. 1948 yılında Dr. Hans Prinzhorn'un Artistry of the Mentally II isimli kitabını okuduktan sonra Andre Breton ile birlikte Art Brut topluluğunu kurdu. Amaçları kendi kendini yetiştiren ressamların eserlerini desteklemekti. Dubuffet, kazanılmış kültürün ürünleri olan sanatları reddetti ve Art Brut'nun ateşli bir savunucusu oldu. Kendi resimlerinde de bu yaklaşımı açıkça görülmektedir. O dönemden sonra sadece Art brut için çalışan Dubuffet 1985 yılında sanat için geldiği Paris'te hayatını kaybetti. André Breton KİMDİR Normandiya`da doğdu, tıp ve psikiyatri okudu. I. Dünya Savaşı sırasında bir nöroloji koğuşunda çalıştı. Burada antisosyal davranışlarıyla geleneksel sanat anlayışlarına karşı çıkan Alfred Jarry ve Jacques Vaché ile tanıştı. Onların düşüncelerinden etkilendi. Jacques Vaché 24 yaşında kendini Seine nehrine atarak intihar etti. Vaché`nin savaş sırasında Breton ve başkalarına yazdığı mektuplar Savaş Mektupları adı altında 1919`da yayınlandı. Bu kitap üzerine Breton`un yazdığı dört adet deneme bulunmaktadır. 1919 yılında Louis Aragon ve Philippe Soupault ile birlikte Edebiyat(Littérature) adlı dergiyi kurdu . Bu yıllarda Dadaist Tristan Tzara ile bağlantıya geçti. 1924 yılında Gerçeküstücü Araştırma Bürosunu`nun kurucu öncülerinden oldu. Manyetik Çayırlar (Les Champs Magnétiques) kitabı ile otomatik yazı tekniği`ni pratiğe döktü. 1924 yılında Gerçeküstücü Manifesto`yu yazdı ve Gerçeküstü Devrim dergisinin editörü oldu. Etrafında — Philippe Soupault,Louis Aragon, Paul Éluard, René Crevel, Michel Leiris, Benjamin Peret, Antonin Artaud ve Robert Desnos gibi genç yazarlardan bir topluluk oluşması zaman almadı. Arthur Rimbaud`nun özgür sanat anlayışını ve Karl Marx`ın politik düşüncelerini birleştirmek için sabırsızlanan Breton 1927`de Fransız Komünist Partisi`ne katıldı. 1933`te partiden atıldı. Bu süre içerisinde geçimini kendi sanat galerisinde sattığı tablolarla sağladı. 1. SAYI KASIM 2015 Breton`un öncülüğünde gerçeküstücülük tüm Avrupa`da ses getiren bir sanat anlayışı oldu ve döneminin tüm sanat dallarını etkiledi. Bu dönemin ürünü olan eserlerde insanın algısının kökenleri ve insanın etrafındaki olaylara bakış açısı sorgulandı. 1938 yılında Fransız hükümetinden aldığı kültürel komisyon ile Meksika`ya gitti. Bu Breton`a Troçki ile tanışma fırsatı sağladı ve beraber Devrimci, Özgür Bir Sanat İçin (Pour un art révolutionnaire indépendent) adlı manifestoyu yazdılar. Manifesto Breton ve Diego Rivera`nın isimleriyle yayınlandı ve o dönemlerde imkânsız gibi gözüken sanatta tam özgürlük çağrısı yapıldı. Fransız hükümetinin çalışmalarından memnun olmayan Breton 1941`de Amerika Birleşik Devletleri`ne ve Karayip`e sığındı. Burada yazar Aimé Césaire ile tanıştı. Césaire'in Memleket`e Dönüş Defteri(Cahier d'un retour au pays natal) adlı kitabının 1947 baskısının özsözünü yazdı. Breton Paris`e 1946`de geri döndü ve Fransız sömürgeciliğine karşı 121`in Manifestosu`nu yazdı. Bu manifestoda Cezayir Kurtuluş Savaşı`nı ele aldı ve ölene kadar bu konuda çalışmalarını sürdürdü. 1961-1965 yılları arasında ikinci bir gerçeküstücü grubun öncüsü olarak çeşitli sergi ve incelemelerde bulundu. 1959 yılında İspanya`da Gerçeküstücülüğe Saygı adlı bir sergi düzenledi. Bu sergide Salvador Dalí, Joan Miró, Enrique Tábara ve Eugenio Granell gibi ünlü sanatçıların eserlerine yer verildi. Kitapları arasında durum öyküleri olan Nadja (1928) ve Çılgın Aşk(L`Amour Fou) (1937) bulunmaktadır. André Breton 1966`da, 70 yaşındayken öldü. Mezarı Paris`tedir.