Gürcücedeki Türkçe Kelimeler Üzerine Gürcistan’da Yapılan Çalışmalar M.A. Manana Bakhutashvili – Doç.Dr. Hülya Pilancı Özet Dil, kültürün en güçlü aynı zamanda en değişken ögesidir. Her ulusun tarihi, maddi ve manevi kültürü, dili diğer uluslarla temas ederek gelişmektedir. Her dil, var olma esnasında, ilişkide bulunduğu diğer ulusların dillerini de taşımaktadır. Ülkeler arasındaki ekonomik, siyasal, kültürel her türlü ilişki; ister savaş isterse barış ilişkisi olsun dillerde de bir iz bırakmaktadır. Bu ilişkilerle hem dillerde, yeni bir kelime hazinesi, dilbilgisel unsurlar, eşanlamlılık ve onomastik alan oluşmakta hem de ulusların tarihi ve tarih öncesi dönemlerine ilişkin bir kavrama kaynağı ortaya çıkmaktadır. Kaynaklara göre, Gürcistan-Türkiye arasındaki ilk ilişkiler 4-11. yüzyıllar arasına dayanmaktadır. Kaynaklar Gürcülerin, Kuzey Kafkasya’da yaşayan Türk kökenli Hunlar, Hazarlar ve Kıvçağlar’la sıkı bağlantıları olduğunu göstermektedir. Zaman içinde Gürcüceye farklı alanlarda çok sayıda Türkçe kelime girmiştir. Her iki dilin birbirinden çok farklı bir yapısı ve işleme sistemi vardır. Bu nedenle Türkçeden geçen kelimeler de Gürcücenin ses yapısına uymuş, anlamsal değişikliklere uğramış, anlam genişlemeleri ya da daralmaları ortaya çıkmıştır. Gürcü dilbilimcilere göre Gürcüceye başka dillerden geçen kelimeler; anlamsal özlerine, kullanım alanlarına, Gürcüce dilsel alışkanlıklara göre ve Gürcü realiteye uygun olarak ve değişmektedir. Bugün Gürcistan’daki bilimsel alanlar içinde Türkoloji, tarih boyunca süren ilişkiler nedeniyle en popüler alanlardan biridir, özel bir önem verilmektedir. Tiflis İvane Cavahişvili Devlet Üniversitesi, Gürcistan Bilimler Akademisi Dilbilimi Enstitüsü, Doğubilimi Enstitüsü, Tarih, Kazıbilimi, Etnografya Enstitüsü, Ulusal Elyazmaları Merkezi, Gürcü Edebiyatı Tarihi Enstitüsü, Asya ve Afrika Enstitüsü, Devlet Müzesi, İlya Çavçavadze Devlet Üniversitesi, Ahalsıhe, Batumi, Kutaisi devlet üniversiteleri, Doğu Kafkas ve Anadolu Araştırmaları Merkezi vb gibi yükseköğretim ve bilim kurumlarında Türk dili, edebiyatı, tarihi öğretilmekte; Türklük Bilimi konusunda araştırmalar yapılmaktadır. Naimâ, Peçevî, Selânikî, Evliya Çelebi başta olmak üzere çok sayıda Osmanlıca metin Gürcüceye çevrilmiştir. Gürcüceye geçen Türkçe kelimeler de 18. yüzyıldan bu yana araştırmalara konu olmaktadır. Türk tarihinin ve dilinin çözülmesiyle, Gürcü millet ve dil tarihinin bazı kapalı noktalarının açıklığa kavuştuğu belirtilmektedir. Ancak bu çalışmalar, Gürcücedir, Gürcistan’da kütüphanelerde bulunmaktadır ve Türkiye’de tanınmamaktadır. Bu çalışma Gürcüce ile Türkçe arasında tarihî, sosyal, ekonomik, siyasal ve edebî ilişkilerle gelişen dilsel alış verişin bir sonucu olan “Gürcücedeki Türkçe kelimeler ve bu konuda yapılan çalışmalar”ı kapsamaktadır. Amacımız, Gürcüceye geçen Türkçe kelimeleri sadece liste olarak vermek değil; bu kelimeler üzerinde Gürcistan’da yapılan çalışmaları da incelemektir. Bugüne kadar Gürcistan’da “Gürcüceye Geçen Türkçe Kelimeler” konusunda yapılmış olan tüm çalışmalar; amacına, yöntemine ve kapsamına göre incelenecektir. Böylelikle Türkçe-Gürcüce konusunda çok az sayıda bulunan Türkçe yazılmış kaynaklara bir katkı sağlanması umut edilmektedir.