BİY 315 NÜKLEİK ASİTLER Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ 2008-2009 Güz Yarı Dönemi Nükleotit Yapısı Nükleotit Nükleositin Fosfatlanması Nükleik Asitlerin Pürin ve Pirimidin Bazları Nükleotit ve Nükleik Asitlerin Adlandırılması Fonksiyonları 1) Hücrede kimyasal enerjiyi taşırlar. 2) Birçok enzim kofaktörlerinin komponentleridirler. 3) Sellüler haberleşmede aracıdırlar. Deoksiribonükleotitler ve Ribonükleotitler Fosfodiester bağları, birbirini izleyen nükleotitlerden birinin 5'-hidroksil grubuyla, diğerinin 3'-hidroksil grubu arasında oluşur. Molekül içindeki yer değişiminde 2‘-hidroksil grubu nükleofil gibi hareket eder. Alkali etkide ilk olarak halkasal 2',3'-monofosfat oluşur ve daha sonra hidroliz sonucu 2' ve 3' nükleozit monofosfatlar açığa çıkar. Nükleotitlerin absorbsiyon spektrumu Tüm nükleotitler rezonans yapıları (halkasal yapıya dahil atomlara ait rezonans yapı) sonucunda UV ışığı soğururlar (absorblarlar). Bilinen ana nükleotitlerin 260 nm dalga boyunda ve pH 7’deki molar soğrulma katsayıları DNA 1953’te James Watson ve Francis Crick tarafından ileri sürülen üç boyutlu DNA yapısı modeline göre, DNA, sağa dönen çift heliks (ikili sarmal) oluşturmak üzere aynı eksen etrafında iki helezon şeklinde DNA zincirden (polinükleotid zinciri) oluşmuştur. Watson ve Crick tarafından gösterilen baz çiftlerine ait hidrojen-bağı Adenin-Timin Guanin- Sitozin Çift Sarmalın Yukardan Görünüşü Hidrofobik iç bölüm Şeker-fosfat omurga DNA’daki Yapısal Değişiklikler Yapısal değişiklikler 3 oluşumdan kaynaklanır: 1) Deoksiribozların farklı 3boyutlu yapıları; 2) Fosfodeoksiriboz omurgayı oluşturan birbirine bitişik bağların dönüşü (a); 3) C-1'-N glikozil bağlarındaki serbest dönüş (b). DNA’nın Kimyasal Özellikleri Çift heliks yapılı DNA, denatüre edilebilir ve denatüre olan DNA renatüre olabilir. Farklı türlere ait DNA’lar hibridler (melezler) oluşturabilirler. DNA, nonenzimatik transformasyona uğrayabilir. DNA moleküllerindeki belli nükleotid bazları, sıklıkla enzimatik olarak metillenirler. DNA’nın hibrid oluşturması RNA (ribonükleik asit) DNA’daki genetik bilgiyi fonksiyonel bir proteine dönüştürmekte aracı rol oynayan nükleik asittir. RNA molekülü çift sarmallı değil tek zincir şeklindedir. Haberci RNA (messenger RNA, mRNA) Protein sentezi için gerekli genetik mesajı nükleustaki DNA’dan sitoplazmadaki ribozomlara taşıyan RNA’lardır. Protein sentezi için kalıp görevi görür. mRNA üzerindeki, her biri bir amino aside uyan üçlü baz gruplarına kodon denir. tRNA (transfer RNA, taşıyıcı RNA) Sekonder yapıları yonca yaprağı şeklinde olan RNA’dır Protein sentezine girecek amino asitleri sentez yerine taşır. Bir antikodondaki bazlar, protein sentezi için kalıp görevi gören mRNA’nın üzerinde bulunan, tRNA ile taşınan amino aside uyan kodon daki bazların tamamlayıcısıdırlar. AUC Ala’ne uyar. Ala taşır rRNA (Ribozomal RNA) Ribozomların yapısındaki RNA’dır. Svedberg ünitesi (S) olarak belli sedimantasyon katsayılarına sahip olan çeşitli rRNA’lar kombine olarak ribozomları oluştururlar. Nükleik Asitlerin enzimatik olmayan tepkimeleri Mutasyon: DNA’nın yapısında genetik bilginin kodlandığı yerde meydana gelen kalıcı değişiklikler, mutasyonlar olarak tanımlanır. Deaminasyon ve Depürinasyon: UV Etkisi: Kimyasal Ajanlar: DNA’nın kimyasal sentezi