İŞİTME CİHAZI UYGULAMASINDA SIK YAPILAN HATALAR Mehmet AKŞİT, Ph.D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ İşitme Cihazı Ne Kadar Çözümdür? İşitme kaybı, sıklıkla, iç kulak ve orta kulakta görülen patolojilerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Orta kulak patolojilerinde, iç kulak yapıları bozulmadığından konuşmayı anlama şikayeti pek belirgin değildir. Ancak iç kulakta ortaya çıkan problemler, sadece işitmeyi değil, anlamayı da oldukça olumsuz etkiler. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ İşitme Cihazı Ne Kadar Çözümdür? İşitme cihazı uygulamasında yapılan, dış kulak yolu girişini bir kalıp kapatarak, zarla kalıp arasında kalan havayı şiddetli biçimde titreştirip, iç kulağa yapılacak basıncı arttırmaktır. Böylece hasar görmemiş işitme hücrelerinin (Dış Saç ve/veya İç Saç Hücreleri) titreşmesi sağlanarak işitme ve anlama azlığı şikayeti çözülmeye çalışılır. Cihaz uygulamasındaki temel problem tam da bu noktada çıkmaktadır: Dış kulak üzerinden yapılan müdahaleler (çoklu mikrofon, özel kalıp dizaynı vb.), iç kulaktaki şikayeti yeteri kadar çözememektedir. Üstelik, işitme cihazı dış kulağın doğal akustik yapısını da bozmaktadır D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 1: Problemin Adının Yanlış Konması İŞİTME DÜZELTİLEBİLİR, YA AYIRT ETME? “İşitme kaybı” kavramı, işitme cihazı uygulamasındaki temel amacın gözden kaçmasına neden oluyor! “İşitme kaybı”nın çözümü “işitmeyi iyileştirmek”tir. Halbuki işitme cihazı uygulamasının amacı konuşmanın anlaşılmasını sağlamaktır. “işitme kaybı” yerine “anlama kaybı” kavramı kullanılsa, işitme cihazı uygulamasındaki temel amaç daha iyi anlaşılacaktır. Şikayetin bu şekilde tanımlanması, hasta beklentisinin de gerçekçi düzeyde olmasını sağlayacaktır. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 2: Kulak Kepçesinin Ciddiye Alınmaması Kulak, insan sesini anlamak için organize olmuştur. Bu organizasyon kulak kepçesinden başlayıp işitme yolları boyunca devam eder. Kulak kepçesinin en önemli fonksiyonu, gürültülü ortamlarda sinyan/gürültü oranını 3 dB yükseltebilmesidir (arkadan gelen yüksek frekanslı sesler 3 dB kısılır). Sinyan /gürültü oranındaki bu 3 dB’lik artış, gürültülü ortamlarda konuşmanın anlaşılmasını % 40 oranında arttırabilir! Ülkemizde yaygın olarak omnidireksiyonel mikrofonlara sahip kulak arkası işitme cihazları kullanılmaktadır. Bu mikrofonlar, tüm yönlerden gelen sesleri, sahip oldukları şiddet oranında algılamaktadır. Böylece kepçenin sağladığı 3 dB’lik sinyal/gürültü oranı yok edilmektedir. Çözüm: 1- Çok mikrofonlu veya direksiyonel mikrofonlu BTE cihazları tercih etmek. 2- Kulak/kanal içi cihaz kullanmak (kulak/kanal içi cihaz uygulamalarında, cihazın kullanım zorluğu –aşırı nemlenme, kulak kiri vb.- hastaya net olarak anlatılmalıdır) D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 3: Kulak Kanalı Rezonansının Hesaba Katılmaması 70 dB İki eş mikrofona 70 dB şiddetinde geniş bant uyaran verildiğinde, iki mikrofon çıkışının aynı olması beklenir. Ancak mikrofonlardan birini kulak zarının hemen önüne, diğerini ise kulak memesini yanına yerleştirirsek, kanal içindeki mikrofonun yüksek frekanslı sesleri çok daha şiddetli algıladığını görürüz. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kulak Kanalı Rezonansı 70 Kazanç (dB) 60 50 40 Konuşmanın şiddet/frekans eğrisi 30 20 KKR 10 0 -10 125 250 500 1k 2k 4k 8kHz Yüksek frekaslardaki bu artış, kulak kanalı rezonansına (KKR) bağlıdır. KKR’nin frekans özelliği kişiden kişiye farklılık gösterir. KKR’nın temel fonksiyonu, konuşma sesinin yüksek frekanslı bölgelerini yükseltmektir. Çünkü: 1- Konuşma sesinin yüksek frekanslı fonemleri /s/, /t/, /f/ vb. diğer fonemlere göre daha hafiftir. 2- Konuşmanın anlaşılmasında yüksek frekanslar daha belirleyicidir D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KULAK KANALI REZONANSI: Kalıp Etkisi 40 30 Kulak Kanalı Rezonansı 20 10 0 37 dB -10 -20 -30 Kalıplı Kanal Rezonansı -40 BTE’yi kulağa yerleştirmek için kullanılan kulak kalıpları, kulak kanalı rezonansını çok ciddi biçimde değiştirir. Grafikte normal KKR ile standart kalıplı KKR karşılaştırılmıştır. Kulak kalıbının kanal kazancını, özellikle yüksek frekanslarda (en çok ihtiyacımız olan bölgede) 37 dB’ye kadar azalttığı görülmektedir. İşitme cihazı uygularken, kulağın doğal akustiğini bu derece bozulması, hasta performansını düşmesine neden olur. Çözüm: 1- İşitme cihazının gerçek-kulak ölçümü ile uygulanması 2- Kulak kalıbına vent açılması D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KULAK KANALI REZONANSI: Ventilasyon Etkisi 100 90 80 70 60 50 Kulak kalıbına açılan vent, kulak Sadece Tüp kanalı rezonansını etkiler. Vent çapı büyüdükçe, rezonans 3 mm Vent frekansı doğala yaklaşır. 2 mm Vent “Sadece Tüp” takıldığında doğal 1 mm Vent kulak kanalı rezonansına çok Kapalı Kalıp yakın bir değer elde edilir. KKR Ancak, bir çok işitme kaybında vent çapı dar olmak zorundadır. Hatta ileri/çok ileri derece işitme kayıplarında genellikle vent açılamaz. Vent açılsın veya açılmasın, kulak kalıbının dış kulak yolu rezonansını ne ölçüde bozduğunu bilmeden doğru işitme cihazı uygulaması yapmak mümkün değildir. Çünkü takılan işitme cihazının, önce kulağın doğal rezonans kazancına ulaşması, sonra hastanın ihtiyacı olan kazancı eklemesi gerekir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 4: Kulak Kalıplarının İhtiyaca Uygun Hazırlanmaması Kulak kalıpları, ventilasyon çapı, kanal boyu, tüp çapı, malzemesi (sert, yumuşak, biopor) ve yerleştirildiği yere göre 5 ana özelliğe sahiptir. İlk 3 özellik (vent çapı, kanal boyu ve tüp çapı) sesin akustik özelliğini etkilerken, 4 ve 5. özellik (malzeme ve yerleşim yeri) kullanım kolaylığı sağlamayı amaçlar. Kalıp özelliğine yeteri kadar önem verilmediğinde ortaya bazı çıkan problemler çıkar D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KALIP PROBLEMİ – A: Tıkanıklık Etkisi Kulak tamamen tıkandığında (kapalı kalıp kullanıldığında), dış kulak yolu hastanın kendi konuşmasını ve çiğneme sesini yükseltir. Bu durum katlanılması zor bir rahatsızlığa neden olur. Grafikteki kırmızı çizgi, bisküvi çiğnerken kulak tıkanması sonucu oluşan çiğneme sesindeki artışı göstermektedir. Yani normalde bisküvi çiğnendiğinde 40 dB’lik bir ses oluşuyorsa, kulak tıkanıldığında bu ses yaklaşık 60 dB’e ulaşmaktadır. Tıkanıklık problemi, uygun ventilasyon deliği açılarak çözülebilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KALIP PROBLEMİ - B: Uygun Ventilasyon Kanalı Açmamak Ventilasyon Etkisi D Etkilenen frekans 250 250 Ventilasyon çapı 1.1 mm 0.8 mm Kanal uzunluğu 17.8 mm 8.9 mm 250 0.5 mm 4.4 mm 500 2.2 mm 17.8 mm 500 500 1.5 mm 1.1 mm 8.9 mm 4.4 mm 750 3.0 mm 17.8 mm 750 750 2.3 mm 1.6 mm 8.9 mm 4.4 mm 1000 1000 1000 1000 4.3 mm 3.0 mm 2.1 mm 1.5 mm 17.8 mm 8.9 mm 4.4 mm 2.2 mm DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KALIP PROBLEMİ - C: Hortum Büzülmesi En sık bebek ve çocuklarda görülür. Genellikle iki nedenden kaynaklanmaktadır: 1Çocukların kanalları dar olduğundan kalıba standart hortum yerleştirilmesi zordur. Bu durumda, sık sık hortumun kanala açılan kısmı büzülmektedir. Tüpün kanala açılan kısmı büzüldüğünde (çapı daraldığında), yüksek frekanslar kısılırken, alçak frekanslarda kazanç artar (ters horn etkisi). 2- Bazen biopor kalıpta, hortum, kalıp malzemesi soğumadan takılmaktadır. Hortum, kalıp henüz sıcakken yerleştirirlirse büzülür. Bu da ters horn etkisi yaratacağından yüksek frekansları kısacak, alçak frekansları yükseltecektir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KALIP PROBLEMİ - D: Uzun Kalıp Boyu Çocuklarda sık görülen diğer bir kalıp problemi ise, kalıp kanal boyunun gereğinden uzun olmasıdır. Çocuklarda genellikle standart kalıp yapılmaktadır. Ancak çocuklarda kanal boyu kısa olduğundan, standart kalıbın boyu gerektiğinden uzun kalmaktadır. Kanal boyunun uzun olması, yüksek frekans kazancının düşmesine, alçak frekanslardaki kazancın nispeten daha fazla olmasına neden olmaktadır. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ KALIP PROBLEMİ - E: Kalıp Parametrelerine Önem Vermemek İşitme cihazı uygulamasının yarısı, uygun kalıp kullanmaktır. Hastalar, kalıbın sağladığı akustik kazancı, cihazın sağladığı elektronik kazanca göre daha doğal bulmakta ve tercih etmektedir. Bu nedenle cihaz uygulamasında şu noktalara dikkat edilmelidir: 1- Vent açılabilecekse mutlaka açılmalıdır. 2- Kalıbın kanal boyu gereksiz yere uzun bırakılmamalıdır. 3- Yüksek frekans kazancında ilk tercih Libby-Horn hortum olmalıdır. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 1: 1 mm VENT ETKİSİ 60 50 40 dB 30 20 10 125 500 1000 2000 4000 F R E K A N S (H z ) Standart kalıpla karşılaştırıldığında, 1 mm vent kazancın 250 Hz’de 8 dB kadar düşmesini sağlar. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 2: UZUN AÇIK KALIP 60 50 40 dB 30 20 10 125 500 1000 2000 4 000 FREKANS (Hz) Standart kalıba göre kanal boyu uzatılıp, kalıp açık hale getirilirse, 250 – 1000 Hz arası kazanç azaltılır. Bu tür bir kalıp, feedback’e neden olabileceğinden, ancak çok hafif /hafif derece yüksek frekans işitme kayıpları için kullanılabilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 3: KISA AÇIK KALIP 50 40 dB 30 20 10 0 125 500 1000 2000 4000 F R E K A N S (H z ) Standart kalıba göre kanal boyu kısaltılıp, kalıp açık hale getirilirse, 250 – 1500 Hz arası kazanç azaltılır. Bu tür bir kalıp, feedback’e neden olabileceğinden, ancak çok hafif derece yüksek frekans işitme kayıpları için kullanılabilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 4: SADECE TÜP 50 40 dB 30 20 10 0 125 500 1000 2000 4000 F R E K A NS (Hz ) Hortum bir tutturucu yardımı ile dış kulak yoluna yerleştirilir (kalıp kullanılmaz). Çok hafif derece yüksek frekans işitme kayıpları veya bicros uygulamaları için kullanılabilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 5: LIBBY-HORN (4mm) 55 50 45 dB 40 35 30 4 mm 25 20 125 500 1000 2000 4000 F R E K A NS (Hz ) Yüksek frekans kazancını arttırmak için kullanılır. Özellikle 4 kHz kazancı arttırılmak isteniyorsa 4mm Libby-Horn, 3 kHz kazancı için 3 mm Libby-Horn tercih edilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Kalıbın Akustik Özellikleri – 6: TERS HORN 55 50 45 40 dB 35 30 25 20 15 10 125 500 1000 2000 4000 F R E K A N S (H z ) Alçak frekanslarda kazancı arttırmak için kullanılır. Otoskleroz, menier gibi hastalıklarda kullanılabilir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 5:“Feedback” Korkusu Feedback, her zaman uygulama hatası olarak ortaya çıkmaz. Hatta çoğunlukla kullanım hatası sonucu ortaya çıkar. Genellikle, kulak kanalından dışarı sızan 2 – 4 kHz bandındaki seslerin tekrardan mikrofon tarafından algılanması ile oluşur. İlk yapılması gereken kontroller: 1- Boynuz/Hoparlör arızası: Cihazdan kalıp çıkartılıp, boynuz parmakla sıkıca tıkanır. Cihaz maksimum kazanca getirilerek dinlenir. Boynuz tıkalı olduğu halde, feedback sesi duyuluyorsa (çok hafif bile olsa), boynuz veya hoparlör arızalı demektir. 2- Kalıp/hortum yırtığı: Hoparlör sağlamsa, kalıp cihaza takılır. Bu sefer kalıbın kanal ucu sıkıca tıkanır. Cihaz maksimum kazanca getirilir. Feedback sesi duyuluyorsa, kalıp problemli demektir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Feedback Çözümleri - 1 Yaygın Kullanılan Çözümler: 1-Feedback’i engellemenin en yaygın ve en hatalı (!) yolu, kulak kanalını “daha da sıkı tıkamaktır”. Bunun için genellikle biopor veya yumuşak kalıp malzemesi ile dış kulak yolu “iyice” tıkanmaya çalışılır. Sanılanın aksine -kalıbın küçük gelmesi şikayeti dışında- feedback sıkı kalıpla çözülmesi gereken bir sorun değildir. Hatta “sıkı kalıp”, çözdüğünden fazla, yeni problemlere neden olmaktadır. Bunların başta gelenleri, yüksek frekans kazancının azalması, tıkanıklık etkisinin artması, gürültü şikayetinin artması ve kulak kanalının zedelenmesidir. 2-Bir diğer yöntem feedback yapan bölgede kazancı kısmaktır. Çaresiz kalındığında uygulanabilir bir yöntemdir. Kalıbı “iyice” tıkamak yerine, yüksek frekanslar çok hafif kısılarak çözüm bulunuyorsa, tercih edilmelidir. Çünkü kalıpla “iyice” tıkamak zaten yüksek frekansları kısacaktır. 3-Cihazın kazancını azaltmak. Eğer hasta, kazancı gereğinden çok arttırıyorsa, uygulama doğrudur. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Feedback Çözümleri - 2 Kalıbın kanal ağzının, kulak zarını dik olarak gördüğünden emin olun. Kulak kanalı genellikle “S” kulaklarda “S”nin şeklindedir. Ancak bazı dönemeçleri daha keskin olabilmektedir. Bu tip kanallarda kalıp izinin doğru alınması çok önemlidir. Eğer kalıbın ucu kulak zarı yerine kanal duvarını dik olarak görürse feedback ortaya çıkar. Feedback kesilemiyorsa yeni bir kanal izi alıp, kalıp ucunun ne yöne açıldığı saptanmalıdır. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Feedback Çözümleri – 3: Yarı-kapalı Kalıp conchal bowl Kapalı kalıp Yarım-kapalı kalıp Kapalı kalıplar feedback’a neden olabilir. Yaygın olarak bilinenin aksine, kepçe içinin iyice doldurulması feedback’a neden olabilir. Bunu anlamanın yolu, cihaz kulağa takılıyken kalıba dokunarak titreşim oluşup oluşmadığını kontrol etmektir. Eğer titreşim oluşuyorsa (ve feedback bir türlü engellenemiyorsa), kapalı kalıp, yarım-kapalı kalıp haline getirilebilir. Bunun için kalıp “conchal bowl” seviyesinden kesilerek üst kısım atılır. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 6: Sinyal/Gürültü Oranının Arttırılmaması Sinyal/Gürültü Oranının (S/G O) arttırılması, gürültünün kısılması olarak da ifade edilebilir. İşitme cihazı uygulaması, hemen hemen tüm merkezlerde sessiz ortam koşullarında yapılmaktadır. Ancak, günlük hayatta sessiz ortamda bulunmak çok sınırlı bir süredir. Doğru cihaz uygulaması, hastanın bulunduğu gürültülü ortam koşullarına uygun filtreleme kullanılmasını gerektirir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Algılamanın S/G Oranı İle İlişkisi Cümlenin Algılanma Oranı (%) 120 Normal işitme 100 İşitme kaybı 80 60 40 %40 artış % 50 anlama seviyesi % 50 anlama seviyesi 3 dB 20 0 Gürültü 75 Uyaran 60 70 60 68 60 65 60 62 60 60 60 55 60 50 60 Grafikte, normal işiten grupla, hafif derece işitme kayıplı bir grubun gürültüde konuşmayı ayırdetme değerleri gösterilmektedir (cümle testi kullanılmıştır). Konuşma seviyesi 60 dB’de sabit tutulmuş; gürültü seviyesi 75 dB’den 50 dB’ye kadar kademe kademe düşürülmüştür. Normal işitenler, gürültü seviyesi konuşma sesinin 8 dB üzerinde olduğu koşulda bile konuşulanların % 50’sini anlayabilmektedir. İşitme kayıplıların konuşulanların yarısını anlayabilmeleri için ise gürültünün 8 dB daha kısılması gerekmektedir. Bu arada, bazı koşullarda gürültüde 3 dB’lik azalmanın, ayırt etmede % 40 artış sağlaması dikkat çekici bir bulgudur. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ Sinyal/Gürültü Oranını Arttırmada Yaygın Olarak Kullanılan Yöntemler HP / LP filtreler: Alçak ve/veya yüksek frekanslı sesler tümüyle kesilir. Direksiyonel mikrofon: Tek mikrofona, iki mikrofon girişi konularak arkadan gelen sesler yaklaşık 3 dB kesilir. Çift mikrofon (sabit): İki omni direksiyonel mikrofon mikro çip sayesinde birleştirilerek kullanılır. Arkadan gelen sesler 10 dB’ye kadar kısılabilir. Çift Mikrofon (adaptif): Gürültünün geldiği yöne göre mikrofon özelliği değiştirilerek gürültü filtrelenir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ HATA 7: Cihazın Çıkış Gücünün Ayarlanmaması 250 Çok hafif Hafif Normal Yüksek Çok yüksek Rahatsız edici 500 1000 2000 4000 0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 100 110 120 6000 Hz Çok hafif Hafif Normal Yüksek Çok yüksek Rahatsız edici Grafiğin solunda normal işiten, sağında ise orta derecede koklear işitme kayıplı bir kulağın şiddet algısı derecelendirilmiştir. Normal işiten ile orta derecede işitme kayıplının sesten rahatsız olma düzeyi hemen hemen aynıdır. Bu durumda işitme cihazının yapması gereken, şiddet skalasını sıkıştırarak işitme kayıplı kulağa uygulamaktır. Mevcut teknoloji ile bu gerçekleştirilebilse bile, öncelikle hastanın hangi frekansta, hangi şiddet düzeyini hangi seviyede algıladığını bilmek gerekir. Bu kadar ayrıntıya girmek istenmiyorsa, hafif, orta ve yüksek sesler hastanın tercihine göre yükseltilip, sınırlandırılabilir (teknoloji eski bile olsa, cihazın çıkış gücü sınırlandırılarak hastanın rahatsızlığı kısmen de olsa giderilebilir). D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ İŞİTME CİHAZI BUNLARI YAPABİLİR Her hastanın kulak kanalı farklı rezonansa sahiptir. İşitme cihazı kulak kanalı rezonansını hesaba katabilmelidir. Kulak arkası cihazlar kepçe etkisini ortadan kaldırır. Kulak arkası işitme cihazı kepçe etkisini hesaba katmalıdır. Uyaranın uzaklığı şiddet algısını etkiler. İşitme cihazı uyaran şiddetine adapte olmalıdır. Kokleadaki hasar gürültüde anlama yeteneğini azaltır. İşitme cihazı gürültülü ortamda anlama yeteneğini arttırmalıdır. Farklı gürültüler ayırt etmeyi farklı şekilde etkiler. İşitme cihazı, farklı gürültülere adapte olmalıdır. Klinik ortamda yapılan uygulama gerçek hayata uymayabilir. İşitme cihazı gerçek hayata adapte olabilmelidir. D DUYSEL ODYOLOJİK TANI MERKEZİ